Top 10 Spoken Grammar Mistakes in English 😱| Go Natural English

Hi, I'm Gabby from gonaturalenglish.com

Merhaba, ben gonaturalenglish.com'dan Gabby

Today we're talking about the top ten grammar mistakes in spoken English as

Bugün, ana dili İngilizce olan ve olmayan kişiler tarafından yapılan ilk on dilbilgisi hatası hakkında konuşuyoruz.

native and non-native

English speakers make them we have to stop making these mistakes they are

Confusing they are unprofessional

There's so much misinformation out there about

What is correct and what is not correct?

Neyin doğru neyin doğru olmadığı hakkında yanlış bilgi var mı?

So today for once and for all

Bu yüzden bugün ilk ve son olarak

We are going to correct these grammar mistakes in spoken English

konuşma İngilizcesindeki bu dilbilgisi hatalarını düzelteceğiz

I'd like to say thank you to today's English lesson sponsor

Bugünün İngilizce dersi sponsoru Lingo de'ye teşekkür etmek istiyorum Yakında

Lingo de there is a very special event happening

gerçekleşecek çok özel bir etkinlik var,

Soon called the lingo de sprint language marathon that you can sign up for and get

lingo de sprint dil maratonu kaydolabilir ve

daily English lessons or Spanish French or German and

günlük İngilizce dersleri alabilir veya İspanyolca Fransızca veya Almanca alabilir ve

Get a 100% refund on your tuition for three months during the sprints

Sprintler sırasında üç aylık öğrenim ücretinizin %100'ünü geri alabilirsiniz

So I'm gonna talk more about that at the end of this English lesson

Bu yüzden, bu İngilizce dersinin sonunda bunun hakkında daha fazla konuşacağım

make sure to take a look in the description because there is a

Açıklamaya bakın çünkü Kayıt ücretinizden

special coupon code from me to you for 10 euros off your

10 Euro indirim için benden size özel bir kupon kodu var,

Registration fee so that can save you some money and you can still get that 100% refund

böylece paradan tasarruf edebilirsiniz ve

Even if you've already done a lingo de marathon or sprint

halihazırda bir maraton lingosu yapmış olsanız bile o %100 geri ödemeyi alabilirsiniz. sprint O

So now let's get into the top ten mistakes in English grammar

halde şimdi İngilizce konuşma İngilizcesinde ilk on hatayı

spoken English and mistakes that both native and non-native

ve hem anadili İngilizce olan hem de anadili İngilizce olmayanların

English speakers make so this is really a lesson for more advanced English learners

yaptığı hataları inceleyelim, bu gerçekten daha ileri düzeyde İngilizce öğrenenler için bir derstir İngilizceyi doğru kullanmayı

It can be really helpful to learn how to

öğrenmek gerçekten yardımcı olabilir

use English correctly on a

Native speaker level if you can master these 10 points

Ana dili İngilizce olan biri düzeyinde, eğer bu 10 noktada ustalaşabilirsen,

You're gonna be speaking English better than most native English speakers

İngilizce'yi anadili İngilizce olanların çoğundan daha iyi konuşacaksın.

Do also I'm focusing on points that are incorrect

across the board no matter where you're speaking English because of course there are regional differences and

bölgesel farklılıklar ve

Country specific differences, but don't worry about that

Ülkeye özgü farklılıklar var, ancak bunun için endişelenmeyin

Everything on this top 10 list is completely incorrect, but I'm gonna show you the correct ways of speaking as well

Bu ilk 10 listesindeki her şey tamamen yanlış, ancak size doğru konuşma yollarını da göstereceğim

So where do these?

Peki bunlar nerede?

incorrect but very

yanlış ama çok

common mistakes come from pop culture

yaygın hatalar,

creativity with the language often in lyrics or poems

genellikle şarkı sözlerinde veya şiirlerde kullanılan dil ile pop kültürünün yaratıcılığından kaynaklanır.

It's just easier sometimes to say things the wrong way

Bazen bir şeyleri

I'll share a couple of examples with you of words that are just much easier to pronounce

The wrong way sometimes being correct is a lot harder. Let's jump into

yanlış şekilde söylemek daha kolaydır. bazen haklı olmak çok daha zordur. Hadi

Number 1 subject verb agreement and let me just be clear

1 Numaralı konu fiil anlaşmasına geçelim ve açıklığa kavuşturmama izin verin

I am guilty of this one because it's super

Bu konuda suçluyum çünkü

common when native speakers say things for example, like

anadili İngilizce olan kişiler örneğin, Şu anda Konuşulan

There's a lot of errors in

İngilizcede pek çok hata var,

Spoken English now that's completely incorrect, but it's very common

bu tamamen yanlış, ama çok yaygın gibi şeyler söylediğinde çok yaygın.

I should say there are a lot of errors in spoken English because errors is plural. It should take are

Konuşma İngilizcesinde çok fazla hata olduğunu söylemeliyim çünkü hatalar çoğuldur. Almalı

not is

değil

Another example, I hear there's a lot of rumors on the internet again

Başka bir örnek, internette yine çok dedikodu olduğunu duydum

Rumors is plural and so it should be there are a lot of rumors on the Internet

Söylentiler çoğul ve öyle olmalı İnternette çok fazla dedikodu var

Why do we constantly make this mistake over and over again?

Neden sürekli bu hatayı tekrar tekrar yapıyoruz?

Why do you always hear native speakers saying there's for any plural subject?

Neden her zaman anadili İngilizce olanların herhangi bir çoğul özne için var dediğini duyarsınız?

Well because it's so much easier to pronounce

Eh, çünkü

there's instead of there are or there were for the contraction just try saying that there're

orada demek yerine var veya var demek çok daha kolay, sadece var demeyi deneyin

There were that earth sound in English is difficult to make and it sounds awkward

İngilizcede toprak sesi çıkarmak zordur ve

So even if you can make that sound easily it just sounds weird

kulağa garip gelir. Kulağa garip geliyor,

so a lot of people have adopted the singular there's even when we're talking about a

bu yüzden çoğul bir konudan bahsederken bile birçok insan oradaki tekili benimsedi

Plural subject. How about you do you usually say there's even when you're talking about something plural? Let me know in the

. Çoğul bir şeyden bahsederken bile genellikle var olduğunu söyler misin?

number two vague

İki numaralı belirsiz

pronoun references, for example, I

zamir referanslarında bana haber verin, örneğin, Az önce

Just threw my grammar book out the window and then my English teacher asked me to bring it in

gramer kitabımı pencereden dışarı attım ve sonra İngilizce öğretmenim onu ​​getirmemi istedi

Well, you can probably guess that I'm talking about my English book because why would I bring the window?

Pekala, muhtemelen İngilizce kitabımdan bahsettiğimi tahmin edebilirsiniz çünkü neden pencereyi getireyim?

into my English class to my teacher, however

İngilizce sınıfımda öğretmenime, ne kadar

grammatically, I would be referencing the window because I said that noun last so when I say it it's

gramer olarak, o ismi en son söylediğim için pencereye atıfta bulunuyor olurdum, bu yüzden onu söylediğimde,

Referencing the last noun that I said, which was window. So this is vague. It can be

söylediğim son isme, yani pencereye atıfta bulunuyor. Yani bu belirsiz.

Unclear in situations when it's not so obvious

Çok bariz olmayan durumlarda belirsiz olabiliyor

for example

mesela

Let's say I'm making a salad

ben salata yapıyorum diyelim salatama

I put tomatoes and cucumber in my salad and then my friend said to take them out

domates ve salatalık koydum sonra arkadaşım çıkart dedi

Which am I referring to here tomatoes cucumbers or both of them? It's

hangisinden bahsediyorum domates salatalık mı yoksa ikisi birden mi ?

Unclear because this is the way that we use pronouns in English. We need to be careful about making ourselves

Belirsiz çünkü İngilizce'de zamirleri bu şekilde kullanıyoruz. Sen ve ben veya sen ve ben gibi

Clear in sentences and situations like this number 3

bu 3 numaralı zamir gibi cümlelerde ve durumlarda kendimizi netleştirmeye dikkat etmeliyiz

Pronouns like you and I or you and me

When do we use I or me when you have a subject. It's I

.

When you have an object, it's me. So when you say something like between you and me, it's always

Benim Bir nesnen olduğunda, o benim. Bu yüzden seninle benim aramda gibi bir şey söylediğinde, bu her zaman

me between you and me or between you and him between you and her just

seninle benim aramda ya da senin ve onun arasında senin ve onun arasında sadece

Remember that between when you use this phrase you're gonna be using an object and not a subject

bu cümleyi kullandığın zaman bir özne değil bir nesne kullanacağını unutma.

So the subject would be I you and I are great friends

konu ben sen ve ben harika arkadaşız

Between you and me you and I are great friends. There's a lot of confusion about this

seninle benim aramda sen ve ben harika arkadaşız. Bu konuda çok fazla kafa karışıklığı var, bu

so we need to understand the difference between a subject and an object an object is something that receives an

yüzden bir özne ile bir nesne arasındaki farkı anlamamız gerekiyor, bir nesne bir Eylem alan bir şeydir

Action, usually when you have a preposition like between you and me me is receiving the action

, genellikle aranızda gibi bir edat olduğunda, ben eylemi alıyorum

Please hand the book to me. Well, I'm the object or me is the object

Lütfen kitabı şu kişiye verin: Ben. Şey, nesne benim ya da nesne benim Asla

I would never say hand the book to I that is completely incorrect and people don't typically make that mistake

kitabı bana ver demezdim bu tamamen yanlıştır ve insanlar genellikle bu hatayı

But we often get confused when we're saying shorter phrases like between you and me. We have some examples here

yapmazlar. Ben. Burada bazı örneklerimiz var,

I hope are making it clearer now number four

umarım şimdi dört numaraya

we're versus was and

karşı olduğumuzu daha net hale getiriyoruz ve

I'm also guilty of this one because it's so common to say was instead of were nowadays

bundan da suçluyum çünkü bugünlerde was yerine was demek çok yaygın,

for example

not as many people say if I were you they'd say if I was you, however, the

örneğin

birçok insanın senin yerinde olsaydım söylediği kadar değil senin yerinde olsam derlerdi, ancak

correct version in the correct way of speaking is if I were you and also it sounds more professional and

doğru versiyon, senin yerinde olsaydım ve aynı zamanda kulağa daha profesyonel ve

educated so it is best to remember if I were going to

eğitimli geliyor, bu yüzden en iyisi sen olduğunda

Do something

bir şey yapıp yapmayacağımı hatırlamak.

when you're using this tense, you need to use were or I or if you were if he

Bu zamanı kullanarak, was veya I kullanmanız gerekir veya eğer olsaydınız eğer olsaydı idiyse eğer olsaydı idiyse idiysek eğer

were if she were if it were if we were if they were

onlar

always

her zaman

Were and not was so why do we use was so often?

Were ve was not was öyleyse neden was'ı bu kadar sık ​​kullanırız?

I think the people are just getting a bit lazy and confused about grammar

Bence insanlar dilbilgisi konusunda biraz tembelleşiyor ve kafaları karışıyor

but remember if you're using this conditional tense

ama unutmayın, bu koşullu kipi kullanıyorsanız,

If I were you, I would correct my grammar

ben sizin yerinizde olsam dilbilgimi düzeltirdim.

You should use were and not was it's the most correct way of speaking five

Omitting helping verbs. I know why this happens because we can barely hear the helping verb when we speak quickly

Yardımcı fiiller. Bunun neden olduğunu biliyorum çünkü hızlı konuştuğumuzda yardımcı fiili zar zor duyabiliyoruz

For example, I've been thinking about how to improve my English

Örneğin, İngilizcemi nasıl geliştireceğimi düşünüyordum

It sounds like there's no helping verb there

Orada yardımcı fiil yokmuş gibi geliyor

But it's so slight I've been thinking about almost sounds like I've been thinking about but of course

Ama o kadar hafif ki neredeyse düşünüyorum düşünüyormuşum gibi geliyor ama tabii ki

That's not correct. I can't just use the past participle been without the helping verb have so make sure that you always have

bu doğru değil. Have yardımcı fiili olmadan geçmiş ortacı was kullanamam, bu yüzden

Have when you're using the present perfect tense

Present Perfect Tense

Comparatives so earlier I use the comparative clearer, which is the correct way of saying this

Comparatives'i kullanırken her zaman Have'a sahip olduğunuzdan emin olun, bu yüzden daha önce karşılaştırmalı temizleyiciyi kullanıyorum, bu karşılaştırmayı söylemenin doğru yolu bu.

comparative more clear would be clearer but a lot of people say more clear why because again that

ne kadar net olursa o kadar net olurdu ama birçok insan neden daha net olduğunu söylüyor çünkü yine bu

Sound is hard and it sounds awkward

Ses zor ve garip geliyor

Clearer is hard to say even native speakers will often say more clear. Is it correct?

Doğru mu?

No, the rule is that when you have two or less syllables one or two syllables

Hayır, kural şu ​​ki, iki veya daha az heceniz olduğunda bir veya iki hece

You need to add an e are clear or pretty earth three syllables or more in the adjective

Sıfatta üç hece veya daha fazla bir e eklemeniz gerekir

We say more and then the adjective for example

beautiful more

Beautiful. We don't say beautiful earth

. Güzel dünya demiyoruz Kulağa

That's really awkward

gerçekten garip geliyor

Sounding and sometimes little kids make this mistake

ve bazen küçük çocuklar bu hatayı yapıyorlar

Because they're just following the rules that they hear and it sounds funny

Çünkü sadece duydukları kurallara uyuyorlar ve kulağa komik geliyor

But when an adult makes a mistake like this, it's not so funny anymore. So remember the rule

Ama bir yetişkin böyle bir hata yaptığında artık o kadar komik değil. Bu nedenle,

Intensifiers sometimes when you mean to say for example, you're so beautiful

örneğin, çok güzelsin demek istediğinde, bazen Yoğunlaştırıcılar kuralını hatırla.

You say mistakenly, you're too beautiful too. Beautiful is actually a negative thing. It's

Yanlışlıkla sen de çok güzelsin diyorsun. Güzel aslında olumsuz bir şeydir. Bu

Too much. It's it's

çok fazla.

over

Satisfactory in a bad way, we don't want to say too beautiful

Kötü bir şekilde Tatmin Edici bitti, çok güzel demek istemiyoruz,

unless you mean that this person has so much beauty that you're just not able to handle it and you're gonna die or

bu kişinin o kadar çok güzelliği olduğunu ve bununla başa çıkamayacağınızı ve öleceğinizi veya

Something it's a bad bad thing

Kötü bir şey olduğunu kastetmiyorsanız. şey

Sometimes I hear my English learners say that food is too good and I'm thinking how could food be too good?

Bazen İngilizce öğrencilerimin yemeklerin çok iyi olduğunu söylediğini duyuyorum ve yemeklerin nasıl bu kadar iyi olabileceğini düşünüyorum.

There's no such thing as food. That's too good

Yemek diye bir şey yok. Bu çok iyi

Unless maybe it's so good that it makes you want to eat too much

Belki de çok fazla yemek istemenize neden olacak kadar iyi değilse

But in that case we would still say it's so good or it's really good

Ama bu durumda yine de çok iyi ya da gerçekten iyi

So unless you want to say that something is a bad thing that it's negative

deriz.

Don't use to if I want to say I'm too busy

çok meşgul olduğumu söylemek istiyorsam, bunu kullan

That's okay. Because if I think that busy is a bad thing then I can use to or it's too cold

. Çünkü meşgul olmanın kötü bir şey olduğunu düşünürsem buna alışabilirim ya da hava çok soğuk

I don't want to go outside

Dışarı çıkmak istemiyorum

That makes sense. But if I like cold weather, I would never say it's too cold

Bu mantıklı. Ama soğuk havayı seviyorsam asla çok soğuk demem.

Let's move on to number eight. It's very common to hear native and non-native english-speakers

Sekiz numaraya geçelim. Anadili ve anadili olmayan İngilizce konuşanları duymak çok yaygındır.

Using the past tense when you should actually use the past participle one of the most common incorrect

Geçmiş ortacı fiilen kullanmanız gerektiğinde geçmiş zamanı kullanmak,

usages of the past tense instead of the past participle is with the verb to

geçmiş ortacın yerine geçmiş zamanın en yaygın yanlış kullanımlarından biri, içmek fiiliyle birliktedir

drink because the correct past participle is

çünkü doğru geçmiş katılımcı

Drunk but that sounds awkward because it sounds like you're talking about being intoxicated

Sarhoş ama bu kulağa garip geliyor çünkü sarhoş olmaktan bahsediyormuşsun gibi geliyor, bu

so even if you're not drinking alcohol, you would say for example, I

yüzden alkol kullanmıyor olsan bile, örneğin,

have

Drunk a lot of water, but that doesn't sound good

Çok fazla su Sarhoş oldum diyebilirsin, ama bu kulağa hoş gelmiyor

It's correct

Bu doğru

But it doesn't sound good because again using the word drunk or just the concept of being drunk is not a good thing

Ama kulağa hoş gelmiyor çünkü yine sarhoş kelimesini kullanmak ya da sadece sarhoş olma kavramı iyi bir şey değil, bu

so a lot of people just say I have

yüzden birçok insan sadece İçtim diyor

Drank or they completely avoid this tense the present perfect all together. They just use the simple past

ya da şimdiki mükemmel şimdiki zamandan tamamen kaçınıyorlar. Doğru geçmiş

I drank a lot of water know that the correct past participle is

katılımcının

Drunk and a lot of people make mistakes saying for example, I have eight. That's the simple past

Sarhoş olduğunu bilirler ve pek çok insan örneğin sekizim var diyerek hata yapar. Bu basit geçmiş,

not the past participle or I

geçmiş ortacı değil ya

Have broke or I have took these are all

Kırdım ya da aldım bunların hepsi

Incorrect it would be correct to say I have taken and I have eaten

yanlış, aldım ve yedim demek doğru olur

Those are the correct past participles number nine

Bunlar dokuz numaralı doğru geçmiş katılımcılardır.

Adjectives versus adverbs it is becoming increasingly common to hear English speakers

Sıfatlara karşı zarflar giderek daha yaygın hale geliyor İngilizce konuşanların Zarfları

using adjectives when they should be using

kullanmaları gerekirken sıfat kullandıklarını duymak

Adverbs, for example, I need to go quick instead of quickly

, örneğin, hızlı yerine hızlı gitmem gerek Hızlı

I need to go quick is common, but it's not correct and I need to go quickly

gitmem gerek yaygın ama doğru değil ve hızlı gitmem gerekiyor

It would be the correct usage of the adverb

Zarfın doğru kullanımı bu olurdu

Way that the verb is how do you feel I feel badly. How do you need to go? I need to go

Fiil nasıl hissediyorsun, kötü hissediyorum. Nasıl gitmen gerekiyor?

quickly, why don't people use the correct part of speech maybe because you have to add an extra syllable and it makes it a

Hızlı gitmem gerekiyor, neden insanlar konuşmanın doğru kısmını kullanmıyorlar, belki de fazladan bir hece eklemeniz gerektiğinden ve

little bit more of an effort to say I don't know but when we speak we always go for the

bilmiyorum demek biraz daha çaba sarf ediyor ama konuştuğumuzda hep biz Demek istediğimizi iletmenin

quickest easiest

en hızlı

Way to get our point across and so it's a little lazy

ve en kolay yolunu arayın ve bu biraz tembellik olur

But if people can understand us, well, a lot of the times native speakers are guilty of speaking incorrectly

But that doesn't mean that it's good. It doesn't mean you should do that number 10

. Bu, 10 numaralı sarkan Değiştiricileri yapmanız gerektiği anlamına gelmiyor.

dangling

Modifiers I have to look this one up

Buna bakmalıyım,

I knew what it was in practice, but I had a hard time thinking of an example. So here's an example

pratikte ne olduğunu biliyordum, ancak bir örnek düşünmekte zorlandım. İşte internette bulduğum bir örnek

I found on the internet

I remember meeting the mother of a child who was abducted by the North Koreans

Kuzey Koreliler tarafından kaçırılan bir çocuğun annesiyle

right here in the Oval Office

tam burada Oval Ofis'te tanıştığımı hatırlıyorum

This is such a confusing sentence for many reasons

Bu birçok nedenden dolayı çok kafa karıştırıcı bir cümle

But the dangling modifier is right here in the Oval Office

Ama sarkan değiştirici tam burada Oval Ofis'te

We don't know what this is

Bunun ne olduğunu bilmiyoruz.

Modifying is it modifying meeting the mother?

Değiştirmek, anneyle tanışmayı değiştirmek mi?

Probably but it sounds like it's actually modifying because of its placement in the sentence at the end

Muhtemelen ama sonunda cümledeki konumu nedeniyle değişiyor gibi görünüyor

Abducted by North Koreans. It sounds as if this abduction happened in the Oval Office

Kuzey Koreliler tarafından Kaçırıldı. Bu kaçırma olayı Oval Ofis'te olmuş gibi.

It's a very very confusing sentence and this kind of thing happens all the time

Çok çok kafa karıştırıcı bir cümle ve bu tür şeyler

In spoken English and even in written English. I've seen this kind of issue with

İngilizce konuşmada ve hatta yazılı İngilizcede her zaman oluyor.

Journalists who write articles with dangling modifiers and the information gets very confusing

Sarkan değiştiricilerle makaleler yazan ve bilgiler çok kafa karıştırıcı hale gelen Gazetecilerde bu tür sorunlar gördüm.

So be careful having longer sentences is not always a good thing because there's so much more chance

Bu yüzden dikkatli olun, daha uzun cümleler kurmak her zaman iyi bir şey değildir çünkü her şeyi

To mess it up and to use something confusing like a dangling modifier or a vague

mahvetme ve kafa karıştırıcı bir şey kullanma şansı çok daha fazladır. sarkan bir değiştirici veya belirsiz bir

pronoun

zamir,

so my advice is to keep your

bu yüzden benim tavsiyem

communication clear and direct and when you're in doubt

iletişiminizi açık ve doğrudan tutmanız ve şüpheye düştüğünüzde

just keep your communication really simple and

iletişiminizi gerçekten basit tutmanız ve

What would number 10 be without number?

10 sayısı numarasız ne olurdu?

in a

bonus point for us here the incorrect usage of articles like the have you ever heard someone say the

burada bizim için bir bonus puan olarak, birisinin Facebook'u iyi söylediğini hiç duydunuz mu gibi makalelerin yanlış kullanımı,

Facebook well, we don't use articles with things like Facebook or Instagram

Facebook veya Instagram veya Google gibi şeyleri içeren makaleleri kullanmıyoruz

Or the Google we simply say Google Facebook or Instagram

veya Google, sadece Google Facebook veya Instagram diyoruz,

however, if we're using Google Facebook Instagram as

ancak, eğer biz Google Facebook Instagram'ı sıfat olarak kullanıyoruz

adjectives for example the

örneğin

Facebook algorithm then we need to use the because we're no longer modifying Facebook. We're modifying

Facebook algoritmasını o zaman kullanmamız gerekiyor çünkü artık Facebook'ta değişiklik yapmıyoruz.

Algorithm the algorithm. What kind of algorithm the Facebook algorithm?

Algoritmayı algoritmayı değiştiriyoruz. Facebook algoritması nasıl bir algoritma?

I recently also learned that we no longer use the article the with Ukraine after

Son zamanlarda, 1991 veya 1992'den sonra Ukrayna ile artık makaleyi kullanmadığımızı da öğrendim.

1991 or 1992

The country the Ukraine is now Ukraine. So that's another case where you should not use an article

Ukrayna ülkesi artık Ukrayna'dır. Bu, bir makaleyi kullanmamanız gereken başka bir durumdur.

Tell me what you think about these

Bu yaygın dilbilgisi hataları hakkında ne düşündüğünüzü söyleyin.

common grammar mistakes

Are you guilty of making any of them or any of them unclear or would you?

Bunlardan herhangi birini veya herhangi birini belirsiz hale getirmekten suçlu musunuz?

disagree with any of these or add to any of these let me know and no I want to tell you about how

bunlardan herhangi birine katılmamak veya bunlardan herhangi birine eklemek bana bildirin ve hayır Size nasıl

You can take English lessons every single day for three months

her gün üç ay boyunca

for free with

qualified

native

anadili

english-speaking teachers

İngilizce olan nitelikli öğretmenlerle %

100% online

100 çevrimiçi %100 çevrimiçi İngilizce dersleri alabileceğinizi anlatmak istiyorum

Convenient to your schedule you choose the time that you take the lessons with filling Goethe

Programınıza uygun Goethe

language sprints

dil sprintlerini doldurarak dersleri alacağınız zamanı siz seçersiniz lingo de dil sprintine

I want to make sure that you understand all of the benefits of signing up for the lingo de

kaydolmanın tüm avantajlarını anladığınızdan emin olmak istiyorum

language sprint lingo des has updated the deadline to participate to January 27th of

2020 and the language sprints begins on January

dil sprintleri

29th of 2020 it lasts for three months until April 27th

29 Ocak 2020'de başlıyor, 27 Nisan 2020'ye kadar üç ay sürüyor,

2020 you will be taking small group classes and in my personal experience

küçük grup dersleri alacaksınız ve benim kişisel deneyimime göre,

A lot of the times the small group class has even become

küçük grup dersleri çoğu zaman

One-on-one lessons. It just depends on who else signs up or doesn't sign up. So in my own

Bire bir dersler haline geldi. Sadece başka kimlerin kaydolduğuna veya kaydolmadığına bağlıdır. Bu yüzden kendi

experience I've got and a lot of attention because

deneyimlerime göre çok fazla ilgi gördüm çünkü

three out of three of my lessons

derslerimin üçünden üçü

I was the only student so this was a really awesome plus for me now. It's not guaranteed that would happen

tek öğrenciydim ve bu benim için gerçekten harika bir artıydı. Bunun olacağı garanti değil

But and sometimes it's fun to have other students in the class as well

Ama bazen sınıfta başka öğrencilerin olması da eğlenceli oluyor

I've personally taken lingo to online tutoring to improve my Spanish

İspanyolca Konuşma becerilerimi geliştirmek için kişisel olarak lingo'yu çevrimiçi derse götürdüm

Speaking skills and what I really liked is that they have structured

ve gerçekten sevdiğim şey organize edilmiş

Organized lessons they have slides for you to work from so it's never boring or pointless

organize dersler slaytları var hiçbir zaman sıkıcı veya anlamsız olmaması için

You know exactly what you're learning. What is the point of this event? It's to improve

ne öğrendiğinizi tam olarak bilirsiniz. Bu olayın amacı nedir?

your language skills

quickly with an intense kind of immersion experience over three months you can sign up for

Üç ay boyunca yoğun bir daldırma deneyimi ile dil becerilerinizi hızlı bir şekilde geliştirmek için kaydolabilirsiniz

The time that suits you and you can study and learn and take your lessons from anywhere with internet

Size uygun zaman ve internetin olduğu her yerden çalışıp öğrenebilir ve

the biggest craziest most incredible benefit of the language sprint, is that you get

dilin en büyük, en çılgın, en inanılmaz faydası olan dersleri alabilirsiniz. sprint,

100% of your tuition

öğrenim ücretinin %100'ünü almandır. Üzerinde

Refunded if you just attend all of the agreed-upon

anlaşmaya varılan tüm derslere katılırsan geri ödenir. Katıl

classes show up

Participate and actually improve your English because that's what you want to do

ve İngilizceni gerçekten geliştir çünkü yapmak istediğin bu. üzerinde

Anyway, what happens if you don't follow through and you don't take all of your agreed-upon classes

anlaşmaya vardığınız derslerin tümünü iyi almıyorsunuz O zaman

well

Then you simply pay your tuition and you don't get a refund just like you would any other normal

sadece eğitim ücretinizi ödüyorsunuz ve diğer herhangi bir çevrimiçi İngilizce dersinde olduğu gibi geri ödeme almıyorsunuz

English tutoring online, so there's really nothing to lose

, yani gerçekten kaybedecek bir şey yok.

But now if you're thinking gabi taking classes every single day sounds like a lot

gabi'yi düşünmek her gün ders almak kulağa çok geliyor

Maybe it's too much for you and your busy schedule

Belki bu senin ve yoğun programın için çok fazla Bunu

I totally get that but I have good news because

tamamen anlıyorum ama iyi haberlerim var çünkü

Lingo des has an alternative that will work for busier people

Lingo des'in daha yoğun insanlar için işe yarayacak bir alternatifi var

You can take just 15 lessons per month for three months

Ayda sadece 15 ders alabilirsin üç ay boyunca

this is called the half sprint and you get half your tuition refunded if you

buna yarım sprint denir ve

Simply attend all fifteen of your lessons for three months. What about your level?

üç ay boyunca on beş dersinizin tamamına katılmanız durumunda öğrenim ücretinizin yarısını geri alırsınız. Peki ya seviyen?

Do you have to be an advanced English speaker?

İleri düzey bir İngilizce konuşmacısı olmak zorunda mısınız?

no, lingo des has classes for beginners intermediate English speakers and

hayır, lingo des başlangıç ​​seviyesinde İngilizce konuşanlar ve İngilizce konuşanlar için sınıflara sahiptir.

English speakers also if you're interested in learning another language

Like French Spanish or German you could also join the lingo to language sprint for any of these languages

Even if you've already joined and already received a refund you can join again

ve zaten bir geri ödeme aldınız, tekrar katılabilirsiniz

So this is pretty amazing that you can take advantage of this offer more than once

Bu tekliften birden fazla kez yararlanabilmeniz oldukça şaşırtıcı. Son

I highly recommend that you join before the deadline get your spot because spots are limited

teslim tarihinden önce katılmanızı önemle tavsiye ederim yerinizi alın çünkü kontenjanlar sınırlıdır. Bu

So this is an amazing way for you to improve your English skills for you to get that practice

pratiği edinmeniz için İngilizce becerilerinizi geliştirmek

That you keep asking me about how can I practice this is the best way that I've found for you to practice with live online

Lessons click on the link in the description and check the coupon code

For 10 euros off your registration fee over 20,000 people have participated

Kayıt ücretinizden 10 Euro indirim karşılığında 20.000'den fazla kişi

In similar lingo des events in the past 3 years

son 3 yılda benzer lingo des etkinliklerine katıldı

You can check their Instagram to see student success stories and I'm gonna put three

Öğrenci başarı hikayelerini görmek için Instagram'larına bakabilirsiniz ve

lingo two blog posts in the description that will tell you even more about

açıklama kısmına size anlatacak üç lingo iki blog yazısı koyacağım

Different students success stories. I highly encourage you to check it out to sign up

Farklı öğrencilerin başarı öyküleri hakkında daha fazla bilgi. Kaydolmak için göz atmanızı kesinlikle tavsiye ederim,

there's really nothing to lose if you

eğer gerçekten kaybedecek bir şeyiniz yoksa,

Just attend the lessons that you sign up for if you're looking to get over your fear of speaking

sadece kaydolduğunuz derslere katılın, eğer konuşma korkunuzu yenmek istiyorsanız,

This is a really great challenge for you to do that

Bu, bunu yapmanız için gerçekten harika bir meydan okumadır.

And who knows you might even connect with some interesting people in your small group classes. How does pain at work?

Ve kim bilir, küçük grup derslerinizde bazı ilginç insanlarla bile bağlantı kurabilirsiniz. İş yerinde ağrı nasıl geçer?

There's no registration fee. You simply pay for your first

Kayıt ücreti yoktur. Sadece ilk

Month of tuition and you get 10 euros off

Aylık öğrenim ücretinizi ödersiniz ve 10 Euro indirim alırsınız

If you use that discount code in the description each month for three months

Açıklamadaki indirim kodunu üç ay boyunca her ay kullanırsanız

You'll pay your tuition and then you'll get a refund 100%

Öğrenim ücretinizi ödersiniz ve ardından 30 ayın tamamına katılırsanız %100 geri ödeme alırsınız

if you attend all 30 classes for three months that you agree upon or a

Anlaştığınız üç aylık dersler veya

50% refund on your tuition if you attend

15 classes per month now if anything is unclear, just let me know in the comments. There's no tricks

şu anda ayda 15 derse katılıyorsanız öğrenim ücretinizin %50'sinin geri ödenmesi Bir şey net değilse, yorumlarda bana bildirin. Hile yok

This is really good opportunity for you to work on your English speaking

Bu, İngilizce konuşmanız üzerinde çalışmanız için gerçekten iyi bir fırsat

So let's start 2020 strong together with better language skills

O halde 2020'ye daha iyi dil becerileriyle birlikte güçlü başlayalım

I would definitely use lingo to again to improve

My foreign language skills and Spanish French or German and I recommend them to you to improve your English language skills

Yabancı dil becerilerimi ve İspanyolca, Fransızca veya Almanca'yı geliştirmek için kesinlikle lingo'yu tekrar kullanırdım ve bunları size tavsiye ediyorum İngilizce dil becerilerinizi geliştirmek için

Thank you so much for joining me, please subscribe so that you don't miss another great

Bana katıldığınız için çok teşekkür ederim, lütfen abone olun, böylece

Go natural English lesson in the near future that can help you with your English speaking skills, too

yakın gelecekte İngilizce konuşma becerilerinizde size yardımcı olabilecek başka bir Go Natural English dersini kaçırmazsınız

Thanks so much for watching and I'll see you again in the next lesson. Bye for now

İzlediğiniz için çok teşekkürler ve Bir sonraki derste tekrar görüşürüz. Şimdilik hoşça kal