Have, Had, Has Grammar | Past and Present Perfect | Learn English Grammar | Go Natural English

Hello Go Natural English learners, how are you today? I'm your English teacher

Merhaba Go Natural English öğrencileri, bugün nasılsınız? Ben İngilizce öğretmeniniz

Gabby and in this free English lesson

Gabby ve bu ücretsiz İngilizce dersinde size

I'm going to show you some examples of the simple

past tense versus present perfect because

geçmiş zaman ve şimdiki zaman kipinin bazı örneklerini göstereceğim çünkü

I know this is a confusing point in English.

bunun İngilizcede kafa karıştırıcı bir nokta olduğunu biliyorum.

These examples will help to clarify the way

Bu örnekler,

that native speakers use these two different

anadili İngilizce olan kişilerin bu iki farklı

tenses in natural English conversation

zamanı doğal İngilizce konuşmalarında nasıl kullandıklarını,

the way people really talk, not your textbook English.

sizin ders kitabınız İngilizcesini değil, insanların gerçekten konuştuğu şekli netleştirmeye yardımcı olacaktır.

Now this lesson a sneak preview

Şimdi bu ders,

of what you'll find inside the Go Natural English Premium

Course, Fluent Communication where we talk

a lot about different structures and how to use them naturally.

farklı yapılar ve bunların doğal olarak nasıl kullanılacağı hakkında çokça konuştuğumuz Go Natural English Premium Course, Fluent Communication'da neler bulacağınıza dair kısa bir ön izleme.

It's not just a grammar course but it's much

Bu sadece bir gramer kursu değil, çok

much more. So you can learn more about that at GoNaturalEnglish.com/PremiumGNE

daha fazlası. Bu konuda GoNaturalEnglish.com/PremiumGNE GoNaturalEnglish.com/PremiumGNE adresinde daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

GoNaturalEnglish.com/PremiumGNE

OK, so let me share these examples with you. I

Tamam, bu örnekleri sizinle paylaşmama izin verin.

have three different examples behind me.

Arkamda üç farklı örnek var. Had veya have had ile

We're going to take a look at what happens when I make sentences

cümleler kurduğumda ne olduğuna bir göz atacağız

with had or with have had.

.

Let's take a look at the first one. Two cups of coffee.

İlkine bir göz atalım. İki fincan kahve.

I'm enjoying my second cup of coffee right now.

Şu an ikinci kahvemi içiyorum.

If I told you

"I've had two cups of coffee today so far."

"Bugün şimdiye kadar iki fincan kahve içtim" desem.

That would make the most sense because I'm still enjoying my coffee.

Bu en mantıklısı çünkü hala kahvemin tadını çıkarıyorum.

Right now. But after I drink my coffee

Şu anda. Ama kahvemi içtikten sonra

I could say, "I had two cups of coffee

"Bugün iki fincan kahve içtim

today." For example, in conversation

" diyebildim. Örneğin, sohbet sırasında

maybe you ask me, "Gabby, would you like to have a cup of coffee?"

bana "Gabby, bir fincan kahve içmek ister misin?" diye sorabilirsiniz.

I might say, "Thank you, but I

"Teşekkür ederim ama

have already had two cups of coffee today." Why would I

bugün iki fincan kahve içtim" diyebilirim.

say that? Even after I'm done drinking I can say that

Bunu neden söyleyeyim? İçmeyi bitirdikten sonra bile bunu söyleyebilirim

because my answer is related to your

çünkü cevabım

current present question.

şu anki sorunuzla ilgili.

I'm relating what happened in the past, I drank two cups of coffee, that's a lot,

Geçmişte olanları anlatıyorum, iki fincan kahve içtim, bu çok fazla,

to the present. That's why I'm using the present perfect.

bugüne. Bu yüzden Present Perfect'i kullanıyorum.

Now it's OK to say, "No thank you,

Şimdi "Hayır, teşekkürler,

I had two cups of coffee." But it's not really natural. I mean

iki fincan kahve içtim" diyebilirsiniz. Ama bu gerçekten doğal değil. Demek istediğim,

I would understand what you're saying, but it's really not the best option

ne dediğini anlarım ama

out of the two options we have here. Ok next

elimizdeki iki seçenekten en iyisi bu değil. Tamam, sıradaki

allergies! Ok, this is true, I've been struggling with

alerjiler! Tamam, bu doğru,

allergies this season, unfortunately. Did you hear what I said?

maalesef bu sezon alerjilerle mücadele ediyorum. Ne dediğimi duydun mu?

I've been struggling with allergies. So recently

Alerjilerle mücadele ediyorum. Son zamanlarda

and still at this moment, I've been

ve hala şu anda

having a problem with allergies or I've been struggling

alerji sorunu yaşıyorum veya

with allergies. I'm just feeling better

alerji ile mücadele ediyorum. Sadece bugün daha iyi hissediyorum

today but the last few days like yesterday

ama dün gibi son birkaç gün

I was almost better, 90%. Today I would say

neredeyse daha iyiydim, %90. Bugün

I'm 99% better but still I'm having a little bit

%99 daha iyi olduğumu söyleyebilirim ama yine de

of problems with allergies, you know, stuffy nose, a little

biraz alerji sorunum var, bilirsiniz, burun tıkanıklığı, biraz

cough. It's not very fun to have allergies.

öksürük. Alerjiye sahip olmak çok eğlenceli değil.

Now, when I was traveling last month

Şimdi, geçen ay seyahat ederken

I was in Brazil. I traveled to Brazil and I

Brezilya'daydım. Brezilya'ya gittim ve

had allergies in Brazil, too.

Brezilya'da da alerjim vardı.

This is the past. I'm talking about a trip that occured

Bu geçmiş. Geçmişte gerçekleşen bir yolculuktan bahsediyorum

in the past. I'm talking about last month, so I can say I

. Geçen aydan bahsediyorum, yani

had allergies. Now if you ask me

alerjim vardı diyebilirim. Şimdi bana

"Gabby, do you usually have allergies?" I could say

"Gabby, genelde alerjin olur mu?" diye sorarsan.

"Yeah, I've had allergies" in the past. Because

Geçmişte "Evet, alerjim var" diyebilirim. Çünkü

I'm relating my experience in the past to your present

geçmişteki deneyimimi şu anki sorunuzla ilişkilendiriyorum

question. (I can also simply say "Yes I generally have problems with allergies" using the present simple). Now, finally

. (Ayrıca şimdiki zaman kipini kullanarak "Evet, genellikle alerji sorunlarım var" da diyebilirim). Şimdi, sonunda

a good idea. I've had so many good ideas over

iyi bir fikir. Hayatım boyunca çok güzel fikirlerim oldu

my lifetime. I

.

could say "I've had so many good ideas."

"Çok güzel fikirlerim oldu" diyebilirim.

Recently I've been feeling very inspired.

Son zamanlarda çok ilham hissediyorum.

When you're in a conversation

Bir

and you want to interrupt or interject an idea

sohbetteyken bir fikri bölmek veya araya girmek istediğinizde

you could say, "I had an idea!

, "Bir fikrim var!

We could... go get some more coffee."

Gidip biraz daha kahve içebiliriz" diyebilirsiniz.

Or, "I had an idea. Why don't we...

Veya, "Bir fikrim vardı. Neden biz...

blah blah blah blah." Ok so to

blah blah blah." Tamam,

enter a conversation it's natural

bir sohbete girmek için

to say, "I had an idea." Or

"Bir fikrim var" demek doğaldır. Ya da

it's very natural also to say "I have an idea!" in the

"Benim bir fikrim var!" demek de çok doğal.

present tense but in this video we're talking about the past

Şimdiki zamanda ama bu videoda geçmiş

tense versus the present perfect. So you could say

zamana karşı şimdiki mükemmelden bahsediyoruz. Böylece

"I had an idea!" or "I have an idea." to enter a conversation.

"Bir fikrim vardı!" diyebilirsiniz. veya "Bir fikrim var." bir sohbete girmek için

If I was talking about my past I

Geçmişimden bahsediyor olsaydım

could say, "I had a good idea" or

, "İyi bir fikrim vardı" veya "

"I had what I thought was a good idea"

İyi bir fikir olduğunu düşündüğüm bir şey vardı"

"I thought it would be a good idea

diyebilirdim.

to not use sunscreen

because I wanted to get some color on my skin but

cildimde ama

then I got a sunburn" so I put that idea

sonra güneş yanığım var" bu yüzden bu fikri

in the past tense. "I had what I thought

geçmiş zamana koydum. "

was a good idea." It changed. It

İyi bir fikir olduğunu düşündüğüm bir şey buldum." Değişti.

I thought it was a good idea in the past, but

Geçmişte bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüştüm ama öyle

I realized it wasn't. That's why I used the past tense.

olmadığını anladım. Bu yüzden geçmiş zaman kullandım.

OK. I hope that these examples are helpful. I think the best

TAMAM. Umarım bu örnekler yardımcı olur. Bence yapabileceğiniz en iyi

thing that you can do is 1, of course join the Fluent

şey 1, tabii ki

Communication course at GoNaturalEnglish.com under the

GoNaturalEnglish.com'da

Premium Courses area, but 2, really

Premium Kurslar alanı altındaki Akıcı İletişim kursuna katılmak, ancak 2, gerçekten

flood yourself with examples. Look

örneklerle dolup taşmak.

at examples of all different tenses in

English, especially from native speakers, especially from real

Özellikle ana dili İngilizce olan kişilerden, özellikle gerçek

conversations. That's what we do at Go Natural English in our Premium Courses.

konuşmalardan İngilizce'deki tüm farklı zaman kiplerinin örneklerine bakın. Go Natural English'te Premium Kurslarımızda yaptığımız şey budur.

I show you examples in conversations, not only from me

Sadece benden değil,

but also with other native English speakers. So it's really

diğer anadili İngilizce olan kişilerle de sohbetlerde örnekler gösteriyorum. Bu yüzden

important to observe and through observing

gözlem yapmak gerçekten önemli ve

through lots of examples and focusing on the differences

birçok örnek üzerinden gözlem yaparak ve farklılıklara odaklanarak

then you'll have a much clearer

understanding of how to use these two tenses

bu iki zamanı farklı şekilde nasıl kullanacağınızı çok daha net bir şekilde anlayacaksınız

differently. So if you enjoyed this lesson then

. Yani bu dersten keyif aldıysanız

like it, leave a comment, share it, subscribe

beğenin, yorum bırakın, paylaşın, abone olun

do all these good things and I hope to see you

ve tüm bu güzel şeyleri yapın.

soon inside our course, Fluent Communication. Alright

Yakında Akıcı İletişim kursumuzda görüşmek dileğiyle.

bye for now!

Şimdilik hoşçakalın!