Do you have B2 ENGLISH? Take this test!

- Hello, lovely students

- Merhaba sevgili öğrenciler

and welcome back to "English With Lucy."

ve "English With Lucy"ye tekrar hoş geldiniz.

Recently, I sent out a survey to my students

Geçenlerde öğrencilerime bir anket gönderdim

and over 40% of you said that you are working towards

ve %40'tan fazlanız

a B2 level of English, and it made me think why?

B2 İngilizce seviyesine doğru çalıştığınızı söyledi ve bu bana neden diye düşündürdü?

Why does everyone want to have the B2 level?

Neden herkes B2 seviyesine sahip olmak istiyor?

Today I have got a test and a lesson for you.

Bugün sizin için bir testim ve bir dersim var.

I have created 10 questions at high B2 level.

Yüksek B2 seviyesinde 10 soru oluşturdum.

This test will show you if you have,

Bu test size

currently have a B2 level,

şu anda bir B2 düzeyine sahip olup olmadığınızı,

or if you're close to achieving one,

ulaşmaya yakın olup olmadığınızı

or if you have some way to go.

veya daha gidecek yolunuz olup olmadığını gösterecektir.

I have 10 questions.

10 tane sorum var

It's a mixture of both grammar and vocabulary.

Hem gramer hem de kelime dağarcığının bir karışımıdır.

We're going to do each question one by one

Her soruyu tek tek yapacağız

and then we're going to discuss the answers.

ve ardından cevapları tartışacağız.

But firstly, why does everybody want

Ama öncelikle, neden herkes

this B2 level of English and what is it?

bu B2 seviyesinde İngilizce istiyor ve bu nedir?

What is the B2?

B2 nedir?

B2 is regarded as an upper intermediate level of English

B2,

as defined by the CEFR.

CEFR tarafından tanımlandığı şekliyle İngilizce'nin üst orta seviyesi olarak kabul edilir.

In my opinion and experience as a teacher,

Bir öğretmen olarak benim görüşüme ve deneyimime göre,

the B2 level is really where you start to become

B2 seviyesi gerçekten

fluent in English.

akıcı bir şekilde İngilizce konuşmaya başladığınız yerdir.

You move from being a learner of English

İngilizce öğrenen biri olmaktan

to a more confident speaker of English.

daha özgüvenli bir İngilizce konuşan biri haline gelirsiniz.

When you have the B2 level

B2 düzeyine sahip olduğunuzda,

you will be able to spontaneously interact,

which is what lots of people want to do.

birçok insanın yapmak istediği şey olan, kendiliğinden etkileşim kurabileceksiniz.

They want to join in conversations.

Sohbetlere katılmak istiyorlar.

You'll be able to follow more complex conversations.

Daha karmaşık konuşmaları takip edebileceksiniz.

You'll be able to speak without too much strain,

Fazla zorlamadan,

without thinking too hard.

fazla düşünmeden konuşabileceksiniz.

Life just becomes that little bit easier

when you have the B2 level of a language.

Bir dilin B2 seviyesine sahip olduğunuzda hayat biraz daha kolay hale gelir.

Before we start the test

Teste

and the explanations of the answers,

ve cevapların açıklamalarına başlamadan önce,

I would like to tell you something really exciting.

size gerçekten heyecan verici bir şey söylemek istiyorum.

I'd like to make an announcement.

Bir duyuru yapmak istiyorum.

We are launching our B2 English programme.

B2 İngilizce programımıza başlıyoruz.

If you would like to learn more

Daha fazla bilgi edinmek isterseniz,

click on the link in the description box.

açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayın.

Let's get started with the test.

Teste başlayalım.

Just a disclaimer that this test is meant as a guide

Bu testin

and not as an official certification.

resmi bir sertifika olarak değil, bir kılavuz olarak tasarlandığına dair bir sorumluluk reddi beyanı.

Remember to share your scores and results

Puanlarınızı ve sonuçlarınızı

in the comments section.

yorumlar kısmında paylaşmayı unutmayın.

Okay, first exercise.

Tamam, ilk egzersiz.

Take a look at this sentence here.

Buradaki cümleye bir göz atın. Geçen hafta okuldaki ilk günümüz hakkında

I chatted to my best friend from childhood

çocukluğumdan beri en iyi arkadaşımla sohbet ettim

about our first day at school last week.

.

Now we have another sentence and I want you to complete it.

Şimdi bir cümlemiz daha var ve onu tamamlamanızı istiyorum.

Chantelle and I took a trip up memory avenue,

Chantelle ve ben hafıza caddesinde,

around memory street, or down memory lane.

hafıza caddesinde veya hafıza şeridinde bir yolculuk yaptık.

Which option is correct?

Hangi seçenek doğru?

I'll give you five seconds.

Sana beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırdıyor)

That's right.

Bu doğru.

There is no other place to reminisce but memory lane.

Anılar şeridinden başka anılacak başka bir yer yok.

It's a lovely expression, a lovely B2 level expression.

Güzel bir ifade, hoş bir B2 seviyesi ifadesi.

Okay, exercise number two.

Tamam, iki numaralı egzersiz.

Take a look at this sentence.

Bu cümleye bir göz atın. Cümle oluşturmak için

We need to rearrange the words to make a sentence.

kelimeleri yeniden düzenlememiz gerekiyor .

Here are your three options.

İşte üç seçeneğiniz. Hangisinin doğru olduğunu seçmen

I'll give you five seconds to choose which one is correct.

için sana beş saniye vereceğim .

(timer ticking)

(zamanlayıcı ilerliyor)

My cousin finally received the card I sent,

Kuzenim sonunda gönderdiğim kartı aldı

but it shouldn't have taken so long.

ama bu kadar uzun sürmemeliydi.

This one was hard, and if I hadn't given you the options

Bu seferki zordu ve sana seçenekleri vermeseydim

it would've been super hard.

çok zor olurdu. Beklentilerimiz karşılanmadığında,

So we say shouldn't have plus past participle

artı geçmiş katılımcıya sahip olmamalıydık

when our expectations aren't met.

.

We cover modals of expectation in week seven

of the beautiful British English B2 programme.

Güzel İngiliz İngilizcesi B2 programının yedinci haftasında beklenti kalıplarını ele alıyoruz.

Again, if you want to learn more about that,

Yine, bununla ilgili daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız,

click on the link in the description box.

açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayın.

Okay, number three, a vocabulary question.

Tamam, üç numara, bir kelime bilgisi sorusu.

If I want to describe someone as immature and inexperienced,

Birini olgunlaşmamış ve deneyimsiz olarak tanımlamak istersem,

where would they be wet?

nerede ıslanırlar?

Where would they be wet?

Nerede ıslak olacaklar?

Claude is wet on his feet, under his nails, behind his ears.

Claude'un ayakları, tırnaklarının altı, kulaklarının arkası ıslak.

I'll give you five seconds.

Sana beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırtısı)

Behind his ears.

Kulaklarının arkasında.

C is correct.

C doğrudur.

Yeah, it's strange but true.

Evet, garip ama gerçek.

We associate being wet behind the ears

Kulak arkası ıslanmayı

with being very young.

çok genç olmakla ilişkilendiririz.

Now, I actually read that this expression comes from

Şimdi, aslında bu ifadenin

how the amniotic fluid on newborn farm animals

yeni doğan çiftlik hayvanlarının amniyotik sıvısının

lastly dries behind their ears.

en son kulaklarının arkasında kurumasından geldiğini okudum.

It could also be from mother animals or maternal animals

Ayrıca anne hayvanlardan veya

licking their babies behind the ears to clean them.

yavrularını temizlemek için kulaklarının arkasını yalayan anne hayvanlardan da olabilir.

I think it's a really cute expression.

Bence çok sevimli bir ifade. Bir

Let's look at the next one, number four.

sonrakine bakalım, dört numara.

Take a look at this sentence.

Bu cümleye bir göz atın.

I'll put on my best clothes later,

Daha sonra en iyi kıyafetlerimi giyip

ready to go to an expensive restaurant.

pahalı bir restorana gitmeye hazır olacağım.

There's another sentence.

Başka bir cümle var.

Tonight, I'm getting dressed up to the,

Bu gece,

which number could I use?

hangi numarayı kullanabilirim?

We have nines, tens, or elevens.

Dokuzlarımız, onlarımız veya onbirlerimiz var.

I'll give you five seconds.

Sana beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırdıyor)

It should be nines.

Dokuzlar olmalı.

Tonight I'm getting dressed up to the nines.

Bu gece dokuzlara kadar giyiniyorum.

Now, you would think that we would always use the number 10

Şimdi, mükemmelliği ifade etmek için her zaman 10 rakamını kullandığımızı düşünürsünüz

to denote perfection, right?

, değil mi?

Well not as far as dressing up goes.

Peki, giyinmek kadar değil.

We dress up to the nines and that's as good as it gets.

Dokuzlara kadar giyiniriz ve bu olabildiğince iyi.

However, being called a 10 is a real compliment.

Ancak, 10 olarak adlandırılmak gerçek bir iltifattır.

You're a 10 or you're a 10 out of 10.

10'sun ya da 10 üzerinden 10'sun.

That means you're perfect.

Bu, mükemmel olduğun anlamına gelir.

Okay, number five.

Tamam, beş numara.

Let's take a look at this sentence.

Bu cümleye bir göz atalım.

I need to give my friend some advice.

Arkadaşıma bir tavsiye vermem gerekiyor. Randevusunda

I really don't think he should wear that strong aftershave

o kadar güçlü tıraş losyonu sürmesi gerektiğini gerçekten düşünmüyorum

on his date.

.

What should I say to them?

Onlara ne söylemeliyim? En

Which is the best option?

iyi seçenek hangisi?

You hadn't better wear that aftershave.

O tıraş losyonunu takmasan iyi olur.

You had better not wear that aftershave.

O tıraş losyonunu sürmesen iyi olur.

Or you had not better wear that aftershave.

Ya da o tıraş losyonunu takmasan iyi olur .

I'll give you five seconds to decide.

Karar vermen için sana beş saniye veriyorum.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırdıyor)

It should be the second option.

İkinci seçenek olmalı.

You had better not.

Yapmasan iyi olur.

I know, this one was hard.

Biliyorum, bu seferki zordu. Biz tavsiye verirken

The word hadn't isn't correct in this case,

, bu durumda had't kelimesi doğru değil

when we're giving advice.

. should yerine

We use had better plus infinitive instead of should,

had better plus infinitive'i

and had better not plus infinitive instead of shouldn't.

ve should't yerine had better not plus mastarı kullanırız . B2 kursunun beşinci haftasında

We cover other semi-modal verbs like this

bunun gibi diğer yarı kipli fiilleri işleyeceğiz

in week five of the B2 course.

.

Again, if you want to learn more,

Yine, daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız,

click on that link in the description box.

açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayın.

We are halfway through already.

Zaten yolun yarısındayız.

How are you doing?

Nasılsın?

Five out of five?

Beşte beş mi?

Oh, they've been quite hard.

Oh, oldukça zorlandılar.

Let's move on to number six and see how we do with that.

Altı numaraya geçelim ve bununla nasıl yaptığımıza bakalım.

Okay, take a look at this sentence.

Tamam, bu cümleye bir bak.

My company has a really ambitious project.

Şirketimin gerçekten iddialı bir projesi var.

We've agreed to a very short timeframe.

Çok kısa bir süre için anlaştık.

What is the best way to say this?

Bunu söylemenin en iyi yolu nedir?

We have three options.

Üç seçeneğimiz var.

We will have been finishing the project

by the end of the year.

Yıl sonuna kadar projeyi bitirmiş olacağız.

We will have finished the project at the end of the year.

Yıl sonunda projeyi bitirmiş olacağız.

Or we will have finished the project by the end of the year.

Yoksa yıl sonuna kadar projeyi bitirmiş olacağız.

I'll give you five seconds to decide which one is best.

Hangisinin en iyi olduğuna karar vermeniz için size beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı ilerliyor)

It should be C.

C olmalı.

We will have finished the project by the end of the year.

Yıl sonuna kadar projeyi bitirmiş olacağız.

Yes, we use the future perfect, plus by, plus future time,

Evet, bir şeyin tamamlanacağı süre hakkında konuşmak için future perfect, plus by, plus future time'ı kullanırız

to talk about the time period within which

something will be completed.

.

By the way, the future perfect continuous plus for

Bu arada, sureden bahsetmek için future perfect sürekli artı for

is used to talk about duration.

kullanılır.

So we could say,

Yani

in March we will have been studying on the B2 programme

Mart ayında B2 programında

for three months.

üç aydır çalışıyor olacağız diyebiliriz. Dokuzuncu haftada B2 programında

We go deeply into the future tenses in the B2 programme

gelecek zaman kiplerine derinlemesine giriyoruz

in week nine.

.

Links down below.

Linkler aşağıda.

Okay, number seven.

Tamam, yedi numara.

This one's about question tags.

Bu, soru etiketleriyle ilgili.

As native speakers, we use these all the time.

Ana dili İngilizce olan kişiler olarak bunları her zaman kullanırız.

What is the question tag for questions starting with let's?

Let's ile başlayan soruların soru etiketi nedir?

As in, let's start.

Olduğu gibi başlayalım. Biz mi

Should it be do we, shall we, or should we?

olmalıyız, yapmalı mıyız yoksa yapmalı mıyız?

I'll give you five seconds.

Sana beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırdıyor)

It should be, shall we?

Olmalı, değil mi?

It's interesting, isn't it?

İlginç, değil mi?

Most question tags are self-explanatory.

Çoğu soru etiketi kendi kendini açıklayıcıdır.

Can goes with can't.

Can, can't ile gider.

Are goes with aren't, and so on.

Are, are not ile gider vb.

However, suggestions starting with let's

Ancak, hadi ile başlayan öneriler

require the question tag shall.

soru etiketini gerektirecektir.

We add this to give the listener some agency.

Dinleyiciye biraz yetki vermek için bunu ekliyoruz .

They can say no at this point.

Bu noktada hayır diyebilirler.

If this intrigues you, then there are more question tags

Bu ilginizi çekiyorsa, B2 kursunun sekizinci haftasında daha fazla soru etiketi var

in week eight of the B2 course.

.

The link to learn more is in the description box.

Daha fazla bilgi edinmek için bağlantı açıklama kutusundadır.

Okay, just three more questions now.

Tamam, şimdi sadece üç soru daha.

Number eight, can you identify the mistake in this sentence?

Sekiz numara, bu cümledeki hatayı bulabilir misin?

No one had any idea the pandemic would be so far-reaching.

Salgının bu kadar geniş kapsamlı olacağı konusunda kimsenin bir fikri yoktu .

Okay, should no one be no one with a space?

Tamam, boşluk olan hiç kimse olmamalı mı?

Should any be some?

Herhangi biri biraz olmalı mı?

Or should far-reaching not have a hyphen

Yoksa geniş kapsamlı bir tireye sahip olmamalı

and be far reaching?

ve geniş kapsamlı mı olmalıdır?

I'll give you five seconds to decide.

Karar vermen için sana beş saniye veriyorum.

This one's a tricky one.

Bu biraz zor.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırdıyor)

Okay, it should be no one.

Tamam, kimse olmamalı. Bunun

Spelling mistakes like this are very, very common,

gibi yazım hataları,

even for native English speakers.

ana dili İngilizce olan kişiler için bile çok, çok yaygındır.

I would predict that quite a large percentage of the U.K.

İngiltere'nin oldukça büyük bir yüzdesinin

doesn't know that no one should be separate with a space.

kimsenin boşlukla ayrılmaması gerektiğini bilmediğini tahmin ediyorum.

Someone, anyone, everyone, nobody, somebody, and everybody

Birisi, herhangi biri, herkes, hiç kimse, biri ve herkes

are written as one word, but no one should be two words.

tek kelime olarak yazılır ama hiç kimse iki kelime olmamalıdır.

I know hyphens are confusing too.

Tirelerin de kafa karıştırıcı olduğunu biliyorum.

However, in the case of far-reaching, the hyphen is correct

Bununla birlikte, geniş kapsamlı olması durumunda,

as it's part of an adjective.

bir sıfatın parçası olduğu için kısa çizgi doğrudur.

Let's move on to number nine.

Dokuz numaraya geçelim.

Some people obsessively check the internet

Bazı insanlar saplantılı bir şekilde

for bad news stories.

kötü haber hikayeleri için interneti kontrol ederler.

What are they doing?

Onlar ne yapıyor?

We have doomsreading, doomscrolling, and bad-news scrolling.

Kıyamet okuma, kıyamet kaydırma ve kötü haber kaydırma özelliğimiz var.

I'll give you five seconds.

Sana beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı çalışıyor)

Okay, it should be doomscrolling.

Tamam, kıyamet kaydırma olmalı.

Doomscrolling.

Kıyamet kaydırma.

I can't believe that this is a thing, but it is, sadly.

Bunun bir şey olduğuna inanamıyorum, ama ne yazık ki öyle.

The English language is rapidly expanding

İngilizce,

to help us express ourselves

in this modern technological digital world,

bu modern teknolojik dijital dünyada kendimizi ifade etmemize yardımcı olmak için hızla genişliyor

and doomscrolling is a new word that we're using

ve doomscrolling, giderek daha fazla kullandığımız yeni bir kelime

more and more.

.

In the B2 programme we really focus on real British English,

B2 programında, okul kitabı İngilizcesine değil , gerçekten gerçek İngiliz İngilizcesine odaklanıyoruz

not school book English.

.

The English that native speakers genuinely use.

Anadili İngilizce olanların gerçekten kullandığı İngilizce.

We also focus on analysing the language used

Ayrıca gerçek konuşmalarda kullanılan dili analiz etmeye de odaklanıyoruz

in real conversations.

.

More information down there, there's too much to explain.

Aşağıda daha fazla bilgi var, açıklanacak çok şey var. Size

I'm just going to leave you with that link.

sadece bu bağlantıyı bırakacağım.

Okay.

Number 10, your last question.

Tamam aşkım.

10 numara, son sorunuz. Bu

Read this sentence.

cümleyi oku. Kuaförümden

I got to booking an appointment with my hairdresser.

randevu almam gerekiyor .

I'm seeing her on Friday.

Onu cuma günü göreceğim.

Which preposition fits here?

Hangi edat buraya uyar?

About, at, or around.

Yaklaşık, saat veya civarında.

I'll give you five seconds.

Sana beş saniye vereceğim.

(timer ticking)

(zamanlayıcı tıkırdıyor)

It should be around.

Etrafta olmalı.

This is a really nice phrasal verb, I think.

Bu gerçekten güzel bir deyimsel fiil bence.

To get around to doing something

Bir şeyi yapmak için etrafta dolaşmak,

means to find the time to do it,

onu yapmak için zaman bulmak demektir,

which we all know can be a big problem.

ki bunun büyük bir sorun olabileceğini hepimiz biliyoruz.

Now, I wonder, have I mentioned my B2 programme yet,

Şimdi merak ediyorum, B2 programımdan

and the fact that there's a link in the description box?

ve açıklama kutusunda bir bağlantı olduğu gerçeğinden bahsettim mi?

(laughing)

(gülüyor)

One last mention

Son bir söz,

is that we have absolutely filled this course

bu kursu kesinlikle

with loads of useful phrasal verbs and idioms as well.

bir sürü faydalı deyimsel fiil ve deyimle doldurduğumuzdur.

The ones that we genuinely use in everyday conversations.

Günlük konuşmalarda gerçekten kullandığımız şeyler.

Aside from that, we also have a huge focus on pronunciation

Bunun dışında, kurs boyunca telaffuza da büyük bir odaklanıyoruz

throughout the course.

.

We're going to eliminate your bad habits

Kötü alışkanlıklarınızı ortadan kaldıracağız

and rebuild great English pronunciation habits.

ve harika İngilizce telaffuz alışkanlıklarını yeniden inşa edeceğiz.

We also have a huge focus on conversations.

Ayrıca sohbetlere de büyük önem veriyoruz.

We take real conversations

Gerçek konuşmaları alıyoruz

and we analyse them and break them down.

ve onları analiz edip parçalara ayırıyoruz.

You cover B2 level grammar, B2 level vocabulary,

B2 düzeyinde dilbilgisi,

including idioms and phrasal verbs,

deyimler ve öbek fiiller dahil olmak üzere B2 düzeyinde kelime dağarcığı,

conversation breakdown and analysis,

konuşma dökümü ve analizi

and British English pronunciation.

ve İngiliz İngilizcesi telaffuzunu kapsarsınız.

Everything you need to know

Bilmen gereken her şey

is down there in that description box.

orada, o açıklama kutusunda.

Right, how did you do in this test?

Doğru, bu testte nasıl yaptın?

I don't expect you to have got 100%, or 10 out of 10.

Senden %100 veya 10 üzerinden 10 almanı beklemiyorum.

If you did, a huge congratulations.

Aldıysan, kocaman tebrikler.

Here are my rankings for today's test.

İşte bugünkü test için sıralamalarım.

If you got zero to three, firstly, well done.

Sıfırdan üçe sahipseniz, öncelikle, aferin.

This was really tough, so to even get any is amazing.

Bu gerçekten zordu, bu yüzden herhangi birini elde etmek bile harika.

You should probably look to work towards a lower level

before going for a B2 course.

Bir B2 kursuna gitmeden önce muhtemelen daha düşük bir seviyeye doğru çalışmayı düşünmelisiniz.

I also run a Beautiful British English B1 programme

Ayrıca bir Güzel İngiliz İngilizcesi B1 programı yürütüyorum

and I've left the information down there.

ve bilgileri orada bıraktım.

If you scored between four and six, you are on track.

Dört ile altı arasında puan aldıysanız , doğru yoldasınız demektir.

That's a fantastic achievement.

Bu harika bir başarı. Kelime

You're really doing quite well

with your vocabulary and grammar there.

dağarcığınız ve grameriniz konusunda gerçekten oldukça iyi gidiyorsunuz.

If you scored between seven and nine, congratulations.

Yedi ile dokuz arasında puan aldıysanız , tebrikler.

According to this very short limited test

Bu çok kısa sınırlı teste göre

you are really working towards a B2 level.

gerçekten B2 seviyesine doğru çalışıyorsunuz.

And if you scored 10 out of 10, get out of my classroom.

Ve 10 üzerinden 10 puan aldıysan sınıfımdan defol.

You don't need me.

Bana ihtiyacın yok.

No, I'm joking.

Şaka yapmıyorum. 10

If you scored 10 out of 10, that's incredible.

üzerinden 10 puan aldıysanız , bu inanılmaz.

Make sure you put it in the comments section below

so that we can celebrate you and your achievement.

Sizi ve başarınızı kutlayabilmemiz için aşağıdaki yorumlar bölümüne yazdığınızdan emin olun.

Right, that's it from me today.

Doğru, bugün benden bu kadar.

I hope you enjoyed this test

Umarım bu testi beğenmişsinizdir

and I hope you learnt something.

ve umarım bir şeyler öğrenmişsinizdir.

Don't forget to connect with me on all of my social media.

Tüm sosyal medya hesaplarımdan benimle bağlantı kurmayı unutmayın.

You can also check out my courses

Ayrıca kurslarıma göz atabilir

and you can take a look at my website, englishwithlucy.com,

ve

where I have lots of amazing lessons

birçok harika dersim

and an interactive pronunciation tool.

ve etkileşimli bir telaffuz aracım olan englishwithlucy.com web siteme göz atabilirsiniz.

I will see you soon in another lesson.

Yakında başka bir derste görüşürüz.

Mwah!

Mwah!

(upbeat music)

(iyimser müzik)