Remembering Your Second Language - Advanced English Listening Practice - 69

hi there I'm drew badger the world's number one english

merhabalar, ben draw porsuk dünyanın bir numaralı ingilizce

world's number one english

world's number one english fluency guide and it is a

dünyanın bir numaralı ingilizce akıcılık rehberi ve bu bir

fluency guide and it is a

fluency guide and it is a pleasure to welcome you to

akıcılık rehberi ve bir

akıcılık rehberi ve sizi zevke davet etmek bir zevk

pleasure to welcome you to

pleasure to welcome you to another advanced listening

başka bir ileri düzey dinleme başka bir ileri düzey

another advanced listening

dinleme başka bir

another advanced listening practice lesson well one of my

ileri düzey dinleme alıştırma dersine hoşgeldiniz peki

practice lesson well one of my

practice lesson well one of my most favorite things to do as an

uygulama dersimden biri

uygulama dersimden biri de yapmayı en sevdiğim şeylerden biri

most favorite things to do as an

yapmayı en

most favorite things to do as an educator is to remind people of

sevdiğim şeylerden biri yapmayı en sevdiğim şeyler olarak eğitimci insanlara eğitimcileri hatırlatmaktır

educator is to remind people of

educator is to remind people of skills and talents and things

eğitimci insanlara insanlara becerileri ve yetenekleri ve becerileri ve yetenekleri ve becerileri

skills and talents and things

skills and talents and things that they forgot that they had

ve yetenekleri ve sahip olduklarını unuttukları şeyleri unuttuklarını hatırlatmaktır

that they forgot that they had

that they forgot that they had and especially one of those for

onlar vardı ve özellikle biri için olanlardan biri

and especially one of those for

and especially one of those for you know maybe sometimes i will

ve özellikle sizin için olanlardan biri

ve özellikle sizin için olanlardan biri bilirsiniz belki bazen

you know maybe sometimes i will

you know maybe sometimes i will talk about the confidence that

bileceksiniz belki bazen

bileceksiniz belki bazen güven hakkında konuşacağım güven hakkında

talk about the confidence that

talk about the confidence that people have you might have

konuşacağım güven hakkında

konuşacağım insanların sizde sahip olabileceği güven insanlarda olabilir insanlarda olabilir

people have you might have

people have you might have confidence in one area of your

sizde olabilir

bir alanda güveniniz

confidence in one area of your

confidence in one area of your life but maybe not confidence in

bir alanda güveniniz

hayatınızın bir alanında güveniniz ama belki hayata güvenmiyorsunuz

life but maybe not confidence in

life but maybe not confidence in something else you can learn how

ama belki

hayata güvenmiyorsunuz ama belki başka bir şeye güvenmeyebilirsin başka bir şeyi nasıl öğrenebilirsin başka bir şeyi

something else you can learn how

something else you can learn how to how to take that confidence

nasıl öğrenebilirsin o

özgüveni nasıl alacağını öğrenebilirsin o

to how to take that confidence

to how to take that confidence and move it to a different part

özgüveni nasıl alıp başka bir parçaya taşıyacağını

and move it to a different part

and move it to a different part of your life most people are

ve taşıyacağını farklı bir bölüme taşıyın

ve onu hayatınızın farklı bir bölümüne taşıyın çoğu insan

of your life most people are

of your life most people are fairly confident about some

hayatınızdandır çoğu insan

hayatınızdandır çoğu insan kendinden oldukça emindir

fairly confident about some

fairly confident about some things but maybe not everything

bazıları hakkında oldukça emindir bazıları

bazı konularda oldukça emindir ama belki her şey değil her

things but maybe not everything

things but maybe not everything this is just a typical thing but

şey ama belki de değildir her

şey ama belki her şey değil bu sadece tipik bir şey ama

this is just a typical thing but

this is just a typical thing but you can learn how to take that

bu sadece tipik bir şey ama

bu sadece tipik bir şey ama nasıl kabul edeceğinizi öğrenebilirsiniz bunu nasıl alacağınızı

you can learn how to take that

you can learn how to take that confidence from one part of your

öğrenebilirsiniz o güveni nasıl alacağınızı öğrenebilirsiniz güveninizin bir kısmını

confidence from one part of your

confidence from one part of your life and move it to another one

hayatınızın bir kısmından güveninizin bir kısmından ve onu başka bir

life and move it to another one

life and move it to another one so in this video actually I

hayata taşıyın ve onu başka bir

hayata taşıyın ve onu başka bir hayata taşıyın yani bu videoda aslında ben

so in this video actually I

so in this video actually I don't want to talk about

öyleyim bu videoda aslında ben

öyle bu videoda aslında hakkında konuşmak istemiyorum hakkında konuşmak

don't want to talk about

don't want to talk about confidence so much this is

istemiyorum güven

hakkında bu kadar çok konuşmak istemiyorum bu

confidence so much this is

confidence so much this is actually reminding you of

kadar güven bu

kadar güven bu aslında size hatırlatıyor

actually reminding you of

actually reminding you of something it's like confidence

aslında size hatırlatıyor size bir

şeyi hatırlatmak, güven

something it's like confidence

something it's like confidence but reminding you that you

gibi bir şey, güven

gibi bir şey, güven gibi bir şey, ama size şunu hatırlatmak, ama size sizi hatırlatmak, ancak size, zaten

but reminding you that you

but reminding you that you already speak at least two

en az iki konuştuğunuzu, en

already speak at least two

already speak at least two different languages so most

az iki konuştuğunuzu,

zaten en az iki farklı dil konuştuğunuzu hatırlatıyor, çok

different languages so most

different languages so most people speak maybe two or three

farklı diller yani çoğu

farklı dil yani çoğu insan konuşur belki iki veya üç

people speak maybe two or three

people speak maybe two or three or even four different languages

kişi konuşur belki iki veya üç

kişi belki iki veya üç hatta dört farklı dil konuşur

or even four different languages

or even four different languages but not really in the way that

hatta dört farklı dil

hatta dört farklı dil ama gerçekten öyle değil

but not really in the way that

ama tam olarak değil Düşündükleri gibi

but not really in the way that they think the typical way that

ama tam olarak değil, tipik düşündükleri gibi,

they think the typical way that

tipik düşündükleri gibi,

they think the typical way that people would think about

people would think about

insanların insanlar hakkında düşünecekleri tipik yol, insanlar hakkında

düşünecekleri, diller

people would think about languages is do I speak English

hakkında düşünecekleri şekilde, İngilizce konuşabiliyor muyum?

languages is do I speak English

languages is do I speak English or Japanese or Korean or any

İngilizce

dillerini konuşuyorum, İngilizce veya Japonca veya Korece veya herhangi bir veya

or Japanese or Korean or any

Japonca veya Korece veya herhangi bir veya

or Japanese or Korean or any other language but what what we

Japonca veya Korece veya başka herhangi bir dil konuşuyor muyum ama ne

other language but what what we

other language but what what we kind of forget actually in

diğer dil ama ne

diğer dil ama ne tür bir şey aslında unutuyoruz bir

kind of forget actually in

kind of forget actually in everyday life is that we speak

nevi unutmak aslında bir

nevi unutmak aslında günlük yaşamda

everyday life is that we speak

günlük hayatta konuşmamızdır günlük hayatta

everyday life is that we speak in a different way maybe around

in a different way maybe around

in a different way maybe around our parents maybe if you go to

farklı bir şekilde konuşmamızdır

our parents maybe if you go to

our parents maybe if you go to school you speak in a different

ailemize gidersin belki

ailemize gidersen belki okula gidersen farklı bir

school you speak in a different

school you speak in a different way around your teachers you

okulda konuşursun farklı bir

okulda konuşursun öğretmenlerinin yanında farklı konuşursun

way around your teachers you

way around your teachers you even use different languages or

öğretmenlerinin etrafından dolanırsın

öğretmenlerinin etrafında farklı konuşursun hatta farklı diller kullanın, hatta

even use different languages or

even use different languages or the tone of your voice or your

farklı diller kullanın, hatta

farklı diller kullanın veya sesinizin tonu veya

the tone of your voice or your

the tone of your voice or your attitude and your behavior or

sesinizin tonu veya

sesinizin tonu veya tavrınız ve davranışınız veya tavrınız ve

attitude and your behavior or

attitude and your behavior or different and then you speak a

davranışınız veya tavrınız

ve davranışınız veya farklı ve sonra farklı bir şekilde konuşuyorsunuz ve

different and then you speak a

different and then you speak a different way around your

sonra farklı bir şekilde konuşuyorsunuz

ve sonra farklı bir şekilde konuşuyorsunuz,

different way around your

different way around your friends

friends

farklı bir şekilde,

farklı bir şekilde, arkadaşlarınızın etrafında, arkadaşlar,

friends so typically people and again

çok tipik insanlar ve yine

so typically people and again

so typically people and again I'm saying like typically

çok tipik insanlar ve yine

çok tipik insanlar ve tekrar ben tipik olarak söylüyorum tipik olarak

I'm saying like typically

I'm saying like typically because most people assume this

söylüyorum

tipik olarak söylüyorum çünkü çoğu insan bunu varsayar

because most people assume this

çünkü çoğu insan bunu varsayar

because most people assume this most people have this situation

çünkü çoğu insan bunu varsayar çoğu insan bu duruma sahiptir

most people have this situation

most people have this situation in their life and it's a great

çoğu insan bu duruma sahiptir

çoğu insan hayatında bu duruma sahiptir ve bu

in their life and it's a great

in their life and it's a great word typically i recommend you

onların hayatlarında harika ve

hayatlarında harika ve harika bir kelime tipik olarak size

word typically i recommend you

word typically i recommend you begin using it if you don't use

kelimeyi tavsiye ederim tipik olarak

kelimeyi tavsiye ederim kullanmıyorsanız kullanmaya başlamanızı tavsiye ederim

begin using it if you don't use

begin using it if you don't use it already in general this is

kullanmıyorsanız kullanmaya başlayın kullan kullanmıyorsan

kullanmaya başla zaten genel olarak bu

it already in general this is

it already in general this is kind of a side note in this

zaten genel olarak bu

zaten bu genel olarak bu bir tür yan not bu tür bir

kind of a side note in this

kind of a side note in this lesson but listen to the way I

yan not

bu derste bu tür bir yan not ama

lesson but listen to the way I

lesson but listen to the way I speak in the way i use words and

ders verme şeklimi dinle ama ders verme şeklimi dinle ama

kelimeleri kullanma şeklim gibi konuşma şeklimi dinle ve

speak in the way i use words and

speak in the way i use words and just model that for you being

kelimeleri kullanma şeklim ile

konuşma ve kelimeleri kullanma şeklim ile konuşma ve sadece senin için model ol

just model that for you being

just model that for you being able to speak in your own

sadece bunu sizin için modelleyin

sadece bunu modelleyin sizin için kendi başınıza konuşabilmeniz kendi

able to speak in your own

able to speak in your own conversation because the way I'm

konuşmanızda konuşabilmeniz

kendi konuşmanızda konuşabilmeniz çünkü ben böyle konuşuyorum çünkü ben bu

conversation because the way I'm

conversation because the way I'm speaking here i try to speak in

şekilde konuşuyorum çünkü ben burada konuşuyorum burada konuşurken konuşmaya çalışıyorum

speaking here i try to speak in

speaking here i try to speak in a very specific way that I could

burada konuşurken konuşmaya çalışıyorum çok özel bir şekilde konuşmaya çalışıyorum ki

a very specific way that I could

a very specific way that I could use in everyday conversation

çok özel bir şekilde yapabilirim ki

çok özel bir şekilde yapabilirim günlük konuşmalarda

use in everyday conversation

use in everyday conversation sense i could when I'm just

kullanabilirim her gün

günlük konuşmada konuşma kullanımı anlamda yapabildiğimde yapabildim

sense i could when I'm just

sense i could when I'm just having conversations with people

sadece

hissedebildiğimde yapabildiğimde yapabildiğimde yapabildiğimde insanlarla sohbet

having conversations with people

having conversations with people this is how I speak or in a more

ettiğimde insanlarla sohbet

ettiğimde insanlarla sohbet ettiğimde bu şekilde konuşurum veya daha fazlası

this is how I speak or in a more

this is how I speak or in a more professional setting I could

ben böyle konuşurum veya daha fazlası

bu şekilde konuşurum veya daha profesyonel bir ortamda

professional setting I could

profesyonel ortamda olabilirim

professional setting I could speak in the same way so the way

profesyonel ortamda olabilir aynı şekilde konuşabilirim yani

speak in the same way so the way

speak in the same way so the way I'm speaking now I'm

aynı şekilde konuşabilirim yani bu şekilde

aynı şekilde konuşabilirim bu yüzden şimdi konuşma şeklim şimdi konuşuyorum şimdi konuşuyorum

I'm speaking now I'm

I'm speaking now I'm intentionally speaking in a

şimdi konuşuyorum kasıtlı olarak konuşuyorum kasıtlı olarak konuşuyorum kasıtlı olarak

intentionally speaking in a

intentionally speaking in a certain way that's really

certain way that's really

belirli bir şekilde konuşuyorum bu gerçekten

kesin bir şekilde bu gerçekten

certain way that's really appropriate for many different

kesin bir şekilde bu gerçekten birçok farklı için uygun birçok farklı için

appropriate for many different

appropriate for many different situations but this video

uygun birçok farklı durum için uygun ama bu video

situations but this video

situations but this video specifically is kind of the

durumları ama bu video

durumları ama bu video özellikle bir nevi spesifik bir tür spesifik olarak bir nevi tam

specifically is kind of the

specifically is kind of the opposite of that

opposite of that

tersi

opposite of that so I want you

so I want you

bunun tam tersi bu yüzden seni istiyorum yani seni istiyorum yani seni istiyorum hatırla

so I want you you remember that when you're

ki sen olduğunda bunu hatırla

you remember that when you're

you remember that when you're maybe let's say you're 25 years

sen olduğunda bunu

hatırla belki sen 25 yaşındasın diyelim belki

maybe let's say you're 25 years

maybe let's say you're 25 years old 30 years old and then you go

25 yaşındasın diyelim

belki diyelim ki 25 yaşındasın 30 yaşındasın ve sonra 30

old 30 years old and then you go

old 30 years old and then you go back and you stay with your

yaşındasın ve sonra

30 yaşındasın ve sonra geri dönüyorsun ve arkanda kalıyorsun ve

back and you stay with your

back and you stay with your parents for maybe a week or

arkanda kalıyorsun ve ailenle kalıyorsun belki bir hafta ya da

parents for maybe a week or

parents for maybe a week or something on a vacation you tend

ebeveynler belki bir hafta ya da

ebeveynler belki bir hafta ya da tatilde bir şeyle ilgilenirsiniz tatilde bir şeyle ilgilenirsiniz

something on a vacation you tend

something on a vacation you tend to become a bit more childlike

to become a bit more childlike

to become a bit more childlike even if you're not being

biraz daha çocuksu olmamana rağmen olmamana rağmen çocuksu olmamana rağmen biraz daha çocuksu yani

even if you're not being

even if you're not being childish

childish

childish so this just means that you're

bu sadece sen olduğun anlamına gelir yani bu sadece sen olduğun anlamına gelir

so this just means that you're

so this just means that you're not behaving like a child but

bu sadece sen olduğun anlamına gelir çocuk gibi davranmıyorsun ama

not behaving like a child but

çocuk gibi davranmıyorsun ama

not behaving like a child but you tend to you know you you go

çocuk gibi davranmıyorsun ama

you tend to you know you you go

you tend to you know you you go back to that role of your

biliyorsun eğilimindesin gidiyorsun

back to that role of your

o rolüne,

back to that role of your parents and then you are the

o ebeveyn rolüne geri dön ve sonra sen

parents and then you are the

ebeveynsin ve sonra sen

parents and then you are the child so instead of maybe you're

ebeveynsin ve sonra sen çocuksun yani belki yerine

child so instead of maybe you're

child so instead of maybe you're far away from them if you're

çocuksun yani belki yerine çocuksun yani belki yerine

onlardan çok uzaktasın eğer

far away from them if you're

far away from them if you're talking on the phone with your

onlardan çok uzaktaysan onlardan çok

uzaktaysan telefonda konuşuyorsan

talking on the phone with your

talking on the phone with your mother about something or your

telefonda annenle bir şey hakkında konuşuyorsan telefonda konuşurken

mother about something or your

mother about something or your father maybe as an adult you're

bir şey hakkında annen ya da

bir şey hakkında annen ya da baban belki bir yetişkin olarak

father maybe as an adult you're

father maybe as an adult you're kind of equal with them but if

babansın belki bir yetişkin olarak

babasın belki bir yetişkin olarak onlarla biraz eşitsin ama eğer

kind of equal with them but if

kind of equal with them but if you go stay with them for a

onlarla bir nevi eşitsen ama eğer

bir çeşit onlarla eşit ama gidersen bir süre onlarla kalırsın gider bir süre

you go stay with them for a

you go stay with them for a while maybe you're like hey dad

onlarla kalırsın gider

bir süre onlarla kalırsın belki hey baba dersin belki hey

while maybe you're like hey dad

while maybe you're like hey dad could you like you know do the

baba dersin

belki hey baba dersin Bulaşıkları yıka ya da annem

could you like you know do the

could you like you know do the dishes or mom could you wash my

dishes or mom could you wash my

dishes or mom could you wash my clothes or you know something

bulaşıklarımı yıkayabilir misin ya da annem bulaşıklarımı yıkayabilir misin ya da annem çamaşırlarımı

yıkayabilir misin ya da bir şeyler biliyor musun?

clothes or you know something

bir şeyler bilmek

clothes or you know something like that the kinds of things

ya da bunun gibi bir şey bilmek, bunun gibi şeyler, bunun gibi şeyler, bu

like that the kinds of things

like that the kinds of things that kind of roles that we have

tür şeyler, bu tür roller, bu tür rollere sahibiz,

that kind of roles that we have

that kind of roles that we have when we were young

bu tür rollere sahibiz, gençken sahip olduğumuz bu tür roller

when we were young

when we were young now in addition to that you

biz gençken biz

gençken şimdi buna ek olarak sen şimdi buna

now in addition to that you

now in addition to that you might even recognize like I've

ek olarak sen şimdi buna ek olarak tanıyabilirsin hatta ben

might even recognize like I've

might even recognize like I've had friends so when I was

tanıyabilirdim hatta tanıyabilirdim gibi arkadaşlarım oldu yani

had friends so when I was

had friends so when I was growing up in Chicago have like

arkadaşlarım olduğu zamanlar, yani arkadaşlarım olduğu zaman, yani

Chicago'da büyürken,

growing up in Chicago have like

growing up in Chicago have like friends lots of different

Chicago'da büyümek gibi, Chicago'da

büyümek gibi, benzer arkadaşlarım var, birçok farklı

friends lots of different

friends lots of different ethnicities because the area

arkadaşım var, birçok farklı

arkadaşım, birçok farklı etnik köken çünkü bölge

ethnicities because the area

ethnicities because the area high park where I grew up

etnik kökenleri çünkü bölge

etnik kökenler çünkü bölge yüksek park büyüdüğüm yer yüksek

high park where I grew up

high park where I grew up this is an area with lots of

park büyüdüğüm yüksek

park büyüdüğüm yüksek park burası çok olan bir alandır burası

this is an area with lots of

this is an area with lots of different kinds of people people

çok olan bir

alandır çok farklı türden insanların olduğu bir alandır insanlar

different kinds of people people

farklı türden insanlar insanlar

different kinds of people people from many different cultures and

farklı türde insanlar birçok farklı kültürden ve

from many different cultures and

from many different cultures and so I had friends from all over

birçok farklı kültürden ve

birçok farklı kültürden insanlar ve bu yüzden her yerden arkadaşlarım oldu

so I had friends from all over

so I had friends from all over the world so people that have

yani her yerden arkadaşlarım oldu

yani dünyanın her yerinden arkadaşlarım oldu yani dünyaya sahip insanlar yani dünyaya

the world so people that have

the world so people that have parents and maybe come to

sahip insanlar yani

ebeveynleri olan ve belki

parents and maybe come to

parents and maybe come to America from different countries

ebeveynlerine gelen ve belki

ebeveynlerine gelen ve belki farklı ülkelerden Amerika'ya gelen insanlar

America from different countries

Amerika farklı ülkelerden

America from different countries and often they would speak on

Amerika farklı ülkelerden ve sık

and often they would speak on

and often they would speak on the phone I had one friend like

sık konuşurlardı konuşurlardı

ve sık sık telefonda konuşurlardı telefon gibi bir arkadaşım vardı Telefon

the phone I had one friend like

gibi bir arkadaşım vardı Benimle normal konuşurmuş gibi

the phone I had one friend like she would speak to me normally

bir arkadaşım vardı benimle normal

she would speak to me normally

she would speak to me normally excuse me but then she would be

konuşurdu

benimle normal konuşurdu özür dilerim ben ama sonra o

excuse me but then she would be

excuse me but then she would be so she was actually from Sri

beni affederdi ama sonra beni

affederdi ama sonra o olurdu yani o aslında Sri'lıydı

so she was actually from Sri

yani o aslında Sri Lanka'lıydı

so she was actually from Sri Lanka and so she would speak

yani o aslında Sri Lanka'lıydı ve bu yüzden

Lanka and so she would speak

Lanka and so she would speak just a normal everyday accent

Lanka konuşacaktı ve bu yüzden konuşacaktı

Lanka ve böylece o sadece normal bir günlük aksanla konuşurdu

just a normal everyday accent

sadece normal bir gündelik aksanla

just a normal everyday accent the way I'm speaking now but as

sadece normal bir gündelik aksanla şu an konuştuğum gibi ama

the way I'm speaking now but as

the way I'm speaking now but as soon as she would talk to her

şimdi konuştuğum gibi ama

şimdi konuştuğum gibi ama en kısa sürede

soon as she would talk to her

soon as she would talk to her mother on the phone she would

telefonda annesiyle konuşur konuşmaz onunla konuşurdu onunla konuşurdu telefonda

mother on the phone she would

mother on the phone she would have kind of a British accent

annesi olurdu telefonda annesi olurdu bir tür

İngiliz aksanı

have kind of a British accent

have kind of a British accent now it was like the way her

olurdu bir tür İngiliz aksanı olurdu

bir tür İngiliz aksanı şimdi onunki gibiydi

now it was like the way her

now it was like the way her mother speaks and that was the

şimdi onunki gibiydi

şimdi onunki gibiydi annesinin konuşma şekli gibiydi ve bu anne

mother speaks and that was the

konuşuyordu ve

mother speaks and that was the way she was raised but it's

anne böyle konuşuyor ve o böyle yetiştirildi ama bu

way she was raised but it's

way she was raised but it's interesting to see how people

onun yetiştirilme şekli ama bu

şekilde yetiştirilme tarzı ama insanların ne kadar ilginç olduğunu görmek ilginç,

interesting to see how people

interesting to see how people just switch because it's not

insanların nasıl değiştiğini görmek ilginç çünkü bu sadece

just switch because it's not

just switch because it's not really the language so much as

geçiş değil çünkü bu

sadece geçiş değil çünkü bu gerçekten dil değil.

really the language so much as

really the language so much as your you're taking on a

dil o kadar

gerçekten dil o kadar senin kadar a'ya bürünüyorsun a'ya

your you're taking on a

your you're taking on a different identity now the

bürünüyorsun a

sen farklı bir kimliğe bürünüyorsun şimdi

different identity now the

different identity now the identity that I have maybe as

farklı bir kimlik şimdi

farklı bir kimlik şimdi sahip olduğum kimlik belki

identity that I have maybe as

kimlik olarak belki sahip olduğum kimlik olarak belki sahip olduğum

identity that I have maybe as like a person that's educating

kişi olarak eğiten kişi

like a person that's educating

like a person that's educating people right now is different

gibi eğiten kişi

gibi şu anda insanları eğiten kişi gibi farklı

people right now is different

insanlar şu anda farklı

people right now is different from the identity I have when

insanlar şu anda sahip olduğum kimlikten farklı sahip olduğum

from the identity I have when

from the identity I have when I'm you know speaking to my

kimlikten ne zaman sahip olduğum

I'm you know speaking to my

I'm you know speaking to my close friends that I've had ever

close friends that I've had ever

close friends that I've had ever since I was a young young boy

gençliğimden beri sahip olduğum arkadaşlar gençliğimden

since I was a young young boy

since I was a young young boy so the way I might speak again

beri gençliğimden beri gençliğimden beri yani

tekrar konuşma şeklim yani

so the way I might speak again

so the way I might speak again with them is different than the

tekrar konuşma şeklim yani

tekrar konuşma şeklim onlarla olandan farklı onlarla olandan farklı

with them is different than the

with them is different than the way I might speak with my

way I might speak with my

way I might speak with my parents or even to like some

parents or even to like some

parents or even to like some like if i meet the president of

bazılarını beğenmek gibi bir ülkenin başkanıyla tanışırsam beğenin bir ülkenin

like if i meet the president of

like if i meet the president of some country i'm probably going

başkanıyla tanışırsam beğenin bir ülkenin

başkanıyla tanışırsam muhtemelen bir

some country i'm probably going

ülkeye giderim muhtemelen

some country i'm probably going to be more polite a bit more

bir ülkeye giderim muhtemelen daha kibar olacağım a biraz

to be more polite a bit more

to be more polite a bit more formal in my speech and the way

daha kibar olmak için biraz daha kibar olmak için biraz

daha kibar olmak için konuşmamda biraz daha resmi ve

formal in my speech and the way

formal in my speech and the way my tone is my expression but I

konuşmamdaki resmilik ve

konuşmamdaki resmilik ve ses tonum benim ifadem ama ben

my tone is my expression but I

my tone is my expression but I don't think about it is changing

üslubum benim ifadem ama Ben ses

tonum benim ifadem ama değişeceğini düşünmüyorum,

don't think about it is changing

don't think about it is changing my language i'm thinking about

değiştiğini düşünme,

dilimi değiştiriyor, dilimi düşünüyorum, dilim

my language i'm thinking about

my language i'm thinking about it more as like an act

hakkında düşünüyorum

ben' bunu daha çok bir hareket gibi düşünüyorum daha çok bir hareket gibi

it more as like an act

it more as like an act now we do this subconsciously we

daha çok bir hareket gibi şimdi bunu bilinçaltında yapıyoruz şimdi bunu

now we do this subconsciously we

now we do this subconsciously we don't really think about it when

bilinçaltında yapıyoruz

şimdi bunu bilinçaltında yapıyoruz gerçekten düşünmüyoruz zaman

don't really think about it when

don't really think about it when we're doing this and we approach

yapma gerçekten düşün bunu gerçekten

düşünme bunu yaparken

we're doing this and we approach

we're doing this and we approach people that we know or that we

bunu yapıyoruz ve yaklaşıyoruz

bunu yapıyoruz ve

people that we know or that we

people that we know or that we see them in a different way and

tanıdığımız ya da tanıdığımız insanlara yaklaşıyoruz biz

insanlar tanıdığımız veya onları farklı bir şekilde gördüğümüz ve

see them in a different way and

onları farklı bir şekilde gördüğümüz ve onları

see them in a different way and sometimes it's weird it's like

farklı bir şekilde gördüğümüz ve bazen garip sanki bazen

sometimes it's weird it's like

sometimes it's weird it's like when you see your teacher

garip sanki

bazen garip sanki öğretmenini gördüğünde olduğu gibi

when you see your teacher

when you see your teacher especially as a young child like

öğretmenini gördüğünde öğretmenini görürsün

özellikle küçük bir çocukken

especially as a young child like

especially as a young child like maybe you remember this like

özellikle

küçük bir çocukken gibi özellikle

maybe you remember this like

maybe you remember this like when you were a young child like

küçük bir çocukken gibi

when you were a young child like

when you were a young child like 10 years old or younger than

10 yaşında veya 10 yaşından küçük

10 years old or younger than

10 years old or younger than that and you're going to school

veya

10 yaşından küçük veya daha küçük bir çocukken olduğu gibi genç bir çocuktunuz ve şu okula gidiyorsunuz

that and you're going to school

ve

that and you're going to school and then you go out to a

şu okula gidiyorsunuz ve siz okula gidiyorsun ve sonra a'ya gidiyorsun

and then you go out to a

and then you go out to a restaurant and you see your

ve sonra a'ya çıkıyorsun ve

sonra bir restorana gidiyorsun ve

restaurant and you see your

restaurant and you see your teacher like added you know

restoranını görüyorsun ve

restoranını görüyorsun ve öğretmenini görüyorsun gibi ekledi biliyorum

teacher like added you know

teacher like added you know across the across the restaurant

öğretmenim seni ekledi gibi

öğretmeni tanı, eklendi bilirsin, restoranın karşısında,

across the across the restaurant

across the across the restaurant so your teacher is like having a

restoranın karşısında,

restoranın karşısında, yani öğretmenin a'ya sahip olmak gibidir, öğretmenin a'ya sahip olmak gibidir, yani

so your teacher is like having a

so your teacher is like having a conversation or doing something

öğretmenin sohbet etmek veya bir şeyler yapmak gibi,

conversation or doing something

conversation or doing something and you're like wow the teacher

sohbet etmek veya bir şeyler yapmak gibidir

konuşma ya da bir şey yaparken öğretmene vay canına dersin ve vay öğretmene

and you're like wow the teacher

and you're like wow the teacher is an actual real person that

is an actual real person that

is an actual real person that has a real life outside of

dışında

has a real life outside of

has a real life outside of school and it's something you

gerçek bir hayatı var dışında okul

dışında gerçek bir hayatı var ve bu senin okuduğun bir şey

school and it's something you

school and it's something you realize as you get older but

ve bu okuduğun bir şey

ve yaşlandıkça fark ettiğin ama yaşlandıkça fark ettiğin ama

realize as you get older but

realize as you get older but it's it's seeing that person in

yaşlandıkça fark ettiğin bir şey ama bu görmek o kişinin içinde o

it's it's seeing that person in

kişiyi görmektir o

it's it's seeing that person in a different situation it breaks

kişiyi farklı bir durumda görmektir o kişiyi

a different situation it breaks

farklı bir durumda görmektir farklı bir

a different situation it breaks that that like spell of how you

durumu bozar

that that like spell of how you

that that like spell of how you see them and it's a it's just a

farklı bir durumu bozar onları görüyorsun ve bu sadece onları

see them and it's a it's just a

see them and it's a it's just a thing i'd like to remind you

görüyor ve bu sadece onları

görüyor ve bu sadece sana hatırlatmak istediğim bir şey

thing i'd like to remind you

thing i'd like to remind you about that you already have this

sana hatırlatmak istediğim bir şey zaten buna sahipsin buna zaten

about that you already have this

about that you already have this ability in here and now you just

sahipsin buna zaten

sahipsin bu yeteneğe zaten burada sahipsin ve şimdi sadece

ability in here and now you just

ability in here and now you just need to take it and think about

yeteneğin burada ve şimdi sadece

yeteneğin burada ve şimdi sadece onu alman gerekiyor ve

need to take it and think about

alman gerektiğini düşünmen gerekiyor ve

need to take it and think about more in the same way that I

almam gerektiğini düşün ve aynı şekilde daha fazlasını düşün, ben

more in the same way that I

more in the same way that I talked about the English fluency

daha çok aynı şekilde ben

daha çok aynı şekilde İngilizce akıcılığı hakkında konuştum

talked about the English fluency

talked about the English fluency habits that the secret to

İngilizce akıcılığı hakkında

konuştum İngilizce akıcılığı hakkında konuştum sırrı olan akıcılık alışkanlıkları Alışkanlıkların sırrı Alışkanlıkların sırrı Akıcılığın sırrı bir akıcılığı

habits that the secret to

habits that the secret to fluency is not trying to learn a

öğrenmeye çalışmamaktır Bir

fluency is not trying to learn a

fluency is not trying to learn a whole bunch of more information

akıcılığı öğrenmeye çalışmamaktır Bir sürü daha fazla bilgi öğrenmeye çalışmamak

whole bunch of more information

whole bunch of more information it's about developing the habits

Bir sürü daha fazla bilgiyi geliştirmekle ilgili alışkanlıklar bu

it's about developing the habits

it's about developing the habits and being someone that can speak

alışkanlıkları geliştirmekle ilgili bu

alışkanlıkları geliştirmek ve konuşabilen biri olmakla

and being someone that can speak

ve konuşabilen

and being someone that can speak fluently so how can I look at

ve akıcı konuşabilen biri olmakla ilgili yani nasıl akıcı bakabilirim

fluently so how can I look at

fluently so how can I look at someone that's already fluent

yani nasıl

akıcı bakabilirim peki nasıl bakabilirim zaten akıcı olan biri zaten

someone that's already fluent

someone that's already fluent and model their behavior so if

akıcı olan biri zaten

akıcı olan ve davranışlarını modelleyen biri bu yüzden eğer ve

and model their behavior so if

and model their behavior so if I'm trying to learn japanese I'm

davranışlarını modelle öyleyse eğer

ve davranışlarını modelle yani japonca öğrenmeye çalışıyorum ben

I'm trying to learn japanese I'm

I'm trying to learn japanese I'm not trying to learn from a

japonca öğrenmeye çalışıyorum ben

Japonca öğrenmeye çalışıyorum Öğretmenden öğrenmeye

not trying to learn from a

not trying to learn from a teacher I'm trying to learn from

çalışmıyorum Öğretmenden

öğrenmeye çalışıyorum

teacher I'm trying to learn from

teacher I'm trying to learn from native Japanese speakers

Öğretmenden öğrenmeye çalışıyorum

Öğretmenden öğrenmeye çalışıyorum ana dili Japonca olanlardan öğren anadili

native Japanese speakers

Japonca olan kişiler anadili

native Japanese speakers how do they speak and I try to

Japonca olan kişiler nasıl konuşuyorlar ve ben

how do they speak and I try to

how do they speak and I try to look at the difference between

nasıl konuştuklarını deniyorum ve

nasıl konuştuklarını deniyorum ve arasındaki farka bakmaya çalışıyorum arasındaki farka bak arasındaki farka bak

look at the difference between

look at the difference between where i am and where they are

arasındaki farka bak neredeyim ve neredeler neredeyim ve neredeler ben neredeyim ve neredeler yedi İngilizcenin

where i am and where they are

where i am and where they are for each of the seven English

her biri için yedi İngilizcenin her

for each of the seven English

for each of the seven English fluency habits and then I

biri için yedi İngilizce akıcılık alışkanlığının her biri için ve sonra

fluency habits and then I

fluency habits and then I improved from there but all this

akıcılık alışkanlıkları ve sonra

akıcılık alışkanlıklar ve sonra oradan geliştim ama tüm bunlar

improved from there but all this

improved from there but all this the idea of the seven fluency

oradan gelişti ama tüm bunlar

oradan gelişti ama tüm bunlar yedi akıcılık fikri

the idea of the seven fluency

the idea of the seven fluency habits is about identity not

yedi akıcılık fikri

yedi akıcılık alışkanlığı fikri kimlikle ilgili değil,

habits is about identity not

habits is about identity not about learning more information

alışkanlıklarla ilgili değil

alışkanlıklar kimlikle ilgilidir daha fazla bilgi öğrenmekle ilgili değil daha fazla

about learning more information

about learning more information so in the same way that you

bilgi

öğrenmekle ilgili daha fazla bilgi öğrenmekle ilgili yani aynı şekilde siz

so in the same way that you

so in the same way that you would speak differently when

o kadar aynı şekilde o kadar

aynı şekilde ki farklı konuşacağınız zaman farklı

would speak differently when

konuşacağınız zaman farklı

would speak differently when you're with your parents or with

konuşacağınız zaman farklı konuşacağınız zaman ailenle birliktesin ya da seninle

you're with your parents or with

you're with your parents or with your friends or with people at

ailenle ya da

seninlesin ailenle ya da arkadaşlarınla ​​ya da insanlarla arkadaşlarınla ​​ya da insanlarla arkadaşlarıyla ya da

your friends or with people at

your friends or with people at school

school

school that's the same thing that

okuldaki insanlarla

aynı şey

that's the same thing that

that's the same thing that applies to learning English so

bu aynı şey

İngilizce öğrenmek için geçerli olan aynı şey İngilizce

applies to learning English so

applies to learning English so don't think about trying to

öğrenmek için de geçerli bu yüzden

İngilizce öğrenmek için de geçerli bu yüzden denemeyi düşünme

don't think about trying to

don't think about trying to learn different vocabulary and

denemeyi düşünme farklı kelimeler öğrenmeye çalışmayı düşünme ve

learn different vocabulary and

farklı kelimeler öğrenin ve

learn different vocabulary and focus so much on that think

farklı kelimeler öğrenin ve o kadar çok bu düşünceye odaklanın o kadar çok bu düşünceye odaklanın o

focus so much on that think

focus so much on that think about the identity of someone

kadar çok odaklanın ki birinin kimliği hakkında düşünün birinin

about the identity of someone

about the identity of someone that speaks English learning

kimliği hakkında birinin

kimliği hakkında İngilizce konuşan birinin kimliği hakkında İngilizce öğrenen

that speaks English learning

that speaks English learning about the culture learning about

İngilizce konuşan

o kadar İngilizce öğrenen İngilizce konuşuyor kültür hakkında öğreniyor

about the culture learning about

about the culture learning about the ideas and focus more on that

kültür hakkında öğreniyor kültür hakkında öğreniyor

fikirler hakkında öğreniyor ve bu fikirlere daha çok odaklanıyor

the ideas and focus more on that

the ideas and focus more on that so when you can focus on the

ve bu fikirlere daha çok odaklanıyor

ve buna daha çok odaklanabiliyorsan buna odaklanabildiğin zaman yani

so when you can focus on the

so when you can focus on the identity that's the kind of

yapabildiğin zaman şuna odaklan,

böylece kimliğe odaklanabildiğin zaman bu, bu tür bir

identity that's the kind of

kimlik bu tür bir

identity that's the kind of thing that will help you improve

thing that will help you improve

kimlik bu tür bir şey geliştirmene yardımcı olacak bir şey

geliştirmene yardımcı olacak bir

thing that will help you improve your fluency much more because

şey akıcılığını çok daha fazla geliştirmene yardımcı olacak bir şey çünkü

your fluency much more because

your fluency much more because you're not thinking about the

akıcılığın çok daha fazlası çünkü

akıcılığınız çok daha fazla çünkü hakkında düşünmüyorsunuz hakkında

you're not thinking about the

you're not thinking about the individual things you're trying

düşünmüyorsunuz bireysel şeyler

hakkında düşünmüyorsunuz

individual things you're trying

individual things you're trying to create an identity for

bireysel şeyler deniyorsunuz

bireysel şeyler yaratmaya çalışıyorsunuz kimlik için

to create an identity for

to create an identity for yourself and that will pull you

bir kimlik yaratmak için

kendin için bir kimlik yaratmak için ve bu seni

yourself and that will pull you

yourself and that will pull you to where you want to go that

kendin çekecek ve bu seni

kendin çekecek ve bu seni gitmek

to where you want to go that

to where you want to go that will pull you to mastering the

istediğin yere çekecek oraya gitmek istediğin yere şu

gitmek istediğin yere bu sizi ustalaşmaya çekecek hakim olmaya çekecek

will pull you to mastering the

will pull you to mastering the grammar and to becoming more

grammar and to becoming more

grammar and to becoming more confident speaker and to using

confident speaker and to using

confident speaker and to using normal conversational language

konuşma dili

normal conversational language

normal conversational language just like a native speaker way

normal konuşma dili normal konuşma

dili tıpkı

just like a native speaker way

just like a native speaker way so take the skills that you

anadili

gibi tıpkı anadili gibi tıpkı ana dili gibi

so take the skills that you

so take the skills that you already have and begin thinking

already have and begin thinking

already have and begin thinking about the identity that you want

sahip olmak ve zaten sahip olduğunuzu düşünmeye başlayın ve

istediğiniz kimlik hakkında düşünmeye başlayın

about the identity that you want

about the identity that you want to have as a native English

ana diliniz

to have as a native English

to have as a native English speaker even if you are not an

İngilizce olarak sahip olmak istediğiniz kimlik hakkında istediğiniz kimlik hakkında düşünmeye başlayın

speaker even if you are not an

speaker even if you are not an actual native english-speaking

konuşmacı olmasanız bile konuşmacı değilsiniz,

gerçek bir anadili İngilizce olmasanız bile,

actual native english-speaking

actual native english-speaking yourself so the point is to

gerçek anadili İngilizce konuşuyor,

gerçek anadili İngilizce'yi konuşuyorsunuz, bu yüzden mesele kendinize, yani mesele

yourself so the point is to

yourself so the point is to become that way at least that's

kendinize, yani mesele kendinize bu şekilde en azından

become that way at least that's

become that way at least that's your model you might not make it

bu hale geldi en azından bu

hale geldi en azından bu senin modelin olamaz senin

your model you might not make it

your model you might not make it all the way there but you can

modelin olmayabilir

senin modelin olamayabilirsin tüm yolu yapamayabilirsin ama

all the way there but you can

all the way there but you can get much much closer than you

tüm yolu yapabilirsin ama

oraya kadar gidebilirsin ama çok daha yakına gelebilirsin çok daha

get much much closer than you

get much much closer than you are right now

yakına gelebilirsin çok daha yakına şu an olduğundan

çok daha yakına şu anda tam şu anda kesinlikle iyi bunun için kesinlikle iyi bunun için

are right now

are right now absolutely well that's it for

absolutely well that's it for

absolutely well that's it for this lesson if you have enjoyed

kesinlikle iyi bu kadar bu ders için eğer

this lesson if you have enjoyed

this lesson if you have enjoyed it to click that like button i

bu dersten keyif aldıysanız

bu dersten keyif aldıysanız eğer beğendiyseniz beğen düğmesine tıklayın i o

it to click that like button i

beğen düğmesine tıklayın i o

it to click that like button i really like hearing your

really like hearing your

beğen düğmesine tıklayın gerçekten beğendiğinizi duymayı gerçekten seviyorum

really like hearing your thoughts so let me know in the

gerçekten beğendiğinizi duymak düşüncelerinizi duyuyorum, bu yüzden düşüncelerde bana bildirin, bu yüzden düşüncelerde bana bildirin, aşağıdaki

thoughts so let me know in the

thoughts so let me know in the conversation below then just you

sohbette bana bildirin, sonra aşağıda sadece siz

conversation below then just you

conversation below then just you know make a comment if you like

sohbet edin, sonra aşağıda sadece siz

sohbet edin, sonra sadece siz bilirsiniz, bir yorum yapın, isterseniz bir yorum yapın,

know make a comment if you like

know make a comment if you like if you want to know more about

eğer bilmek istiyorsanız, bir yorum yapın bilmek istersen

yorum yap istersen hakkında daha fazla bilgi edinmek

if you want to know more about

if you want to know more about the seven English fluency habits

istersen hakkında daha fazla

bilgi edinmek istersen yedi İngilizce akıcılık alışkanlığı

the seven English fluency habits

the seven English fluency habits and how to develop them or if

yedi İngilizce akıcılık alışkanlığı

Yedi İngilizce akıcılık alışkanlığı ve bunların nasıl geliştirileceği hakkında daha fazla bilgi edinmek istersen veya eğer

and how to develop them or if

and how to develop them or if you have questions about

you have questions about

you have questions about anything else I look forward to

ve nasıl geliştirilirse veya eğer

ve nasıl geliştirilirse veya hakkında sorularınız

varsa başka herhangi bir şey

hakkında sorularınız varsa başka herhangi bir şey için sabırsızlanıyorum başka bir şey için

anything else I look forward to

anything else I look forward to reading those and i look forward

sabırsızlanıyorum

bunları okumak için sabırsızlanıyorum ve ben

reading those and i look forward

reading those and i look forward to seeing you in the next video

bunları okumak için sabırsızlanıyorum ve ben

bunları okumak için sabırsızlanıyorum ve bir sonraki videoda görüşmek için sabırsızlanıyorum bir sonraki

to seeing you in the next video

to seeing you in the next video become a subscriber share this

videoda görüşmek üzere abone ol paylaş bu abone ol

become a subscriber share this

become a subscriber share this video and I look forward to

paylaş bu

abone ol paylaş bunu video ve videoyu sabırsızlıkla bekliyorum

video and I look forward to

video and I look forward to seeing you then bye bye to

ve videoyu sabırsızlıkla bekliyorum

ve sizi görmeyi dört gözle bekliyorum o zaman görüşmek üzere güle güle sonra görüşmek üzere

seeing you then bye bye to

güle güle sonra

seeing you then bye bye to continue learning click on the

öğrenmeye devam etmek için güle güle öğrenmeye devam et'e tıklayın

continue learning click on the

continue learning click on the link in this video to download

öğrenmeye devam et'e tıklayın indirmek için bu videodaki

link in this video to download

link in this video to download speak English naturally our free

bağlantı bu videodaki indirme bağlantısı indirmek için

bu videodaki bağlantı İngilizce konuş doğal olarak İngilizce konuşun doğal olarak ücretsiz

speak English naturally our free

speak English naturally our free guide to speaking and sounding

İngilizce konuşun doğal olarak ücretsiz konuşma ve seslendirme

guide to speaking and sounding

guide to speaking and sounding like a native English speaker

kılavuzumuz konuşma ve seslendirme kılavuzumuz gibi

konuşma ve seslendirme kılavuzu anadili İngilizce olan biri

like a native English speaker

like a native English speaker the guide reveals the three most

anadili İngilizce olan biri

gibi anadili İngilizce olan biri gibi kılavuz en çok üçünü ortaya koyuyor

the guide reveals the three most

kılavuz en çok üçünü açıklıyor

the guide reveals the three most important kinds of

important kinds of

kılavuz en önemli üç önemli türü ortaya koyuyor

important kinds of conversational English must

önemli konuşma İngilizcesi zorunluluk türleri

conversational English must

conversational English must learn if you want to sound

konuşma İngilizcesi gerekir

konuşma İngilizcesi gerekir Ses çıkarmak isteyip istemediğinizi öğrenin Ses çıkarmak istiyorsanız öğrenin

learn if you want to sound

learn if you want to sound native and will help you

Yerli gibi görünmek isteyip istemediğinizi öğrenin ve

native and will help you

native and will help you experience instant improvement

yerli olmanıza yardımcı olur ve

yerli olmanıza yardımcı olur ve anında gelişme deneyimi yaşamanıza yardımcı olur Anında

experience instant improvement

gelişme

experience instant improvement in your fluency and speaking

deneyimi Akıcılığınızda ve akıcı konuşmanızda anında gelişme

in your fluency and speaking

in your fluency and speaking confidence to download your FREE

ve

akıcılığınız ve özgüveninizle konuşmak ÜCRETSİZ güveninizi indirmek için ÜCRETSİZ

confidence to download your FREE

confidence to download your FREE guide on a mobile device click

güveninizi indirmek için

ÜCRETSİZ güveninizi bir mobil cihaza indirmek için

guide on a mobile device click

guide on a mobile device click on the link in the upper right

kılavuzu bir mobil cihaza tıklayın kılavuzu

bir mobil cihaza tıklayın bağlantının sağ üst kısmındaki bağlantıya tıklayın

on the link in the upper right

on the link in the upper right of this video to download your

bu videonun sağ üst kısmındaki bağlantının üzerinde bu videonun sizinkini indirmek için

of this video to download your

of this video to download your FREE guide from a computer click

bu videonun sizinkini indirmek için bu videonun sizinkini indirmek için

ÜCRETSİZ rehberinizi bir bilgisayardan indirmek için

FREE guide from a computer click

FREE guide from a computer click on the link in the lower right

ÜCRETSİZ rehberinizi bir bilgisayardan indirmek için tıklayın

Bilgisayardan ÜCRETSİZ rehbere tıklayın Bir bilgisayardan ÜCRETSİZ rehbere tıklayın bağlantıya tıklayın sağ alttaki

on the link in the lower right

link sağ alttaki

on the link in the lower right of this video i look forward to

link bu videonun sağ altındaki link

of this video i look forward to

bu videoyu sabırsızlıkla bekliyorum

of this video i look forward to seeing you in the guide

bu videoyu sabırsızlıkla bekliyorum sizi rehberde görmek için can atıyorum