The Survival Instinct (words) / English Addict lesson 55 / with Mr Duncan / Sunday 22nd March 2020

oh look at the view outside isn't that nice it's looking rather nice

oh dışarıdaki manzara o kadar güzel değil mi

outside at the moment what a lovely day we are having here in England and I hope

şu anda dışarısı oldukça güzel görünüyor burada İngiltere'de ne güzel bir gün geçiriyoruz ve umarım

your day is going well - here we go again

gününüz iyi geçiyordur - işte yine başlıyoruz

yes it's English addict once more we are back again on YouTube and yes we are

evet bir kez daha İngiliz bağımlısıyız YouTube'a geri döndük ve evet, size İngilizcenin

coming to you live from the birthplace of the English language which just

doğum yeri olan İngiltere'den canlı yayındayız.

happens to be England

hi everybody this is mr. tankard in England how are you today are you okay I

Herkese merhaba, ben Mr. maşrapa İngiltere'de bugün nasılsın iyi misin umarım öyle

hope so are you happy well are you happy I

mutlusundur iyi misin mutlusundur

really hope you are feeling happy today I am not feeling too bad because the

gerçekten umarım bugün mutlu hissediyorsundur kendimi çok kötü hissetmiyorum çünkü

weather outside is gorgeous I don't know about you but whenever the weather is

dışarıda hava çok güzel seni bilmem ama ne zaman hava

nice it always seems to make your mood better so despite everything that is

güzel her zaman ruh halinizi daha iyi yapıyor gibi görünüyor bu yüzden şu anda olan her şeye rağmen

going on at the moment I do feel rather nice today I will be honest with you I

bugün kendimi oldukça iyi hissediyorum size karşı dürüst olacağım

feel rather happy and cheerful because the weather outside is rather nice there

oldukça mutlu ve neşeli hissediyorum çünkü dışarıda hava oldukça güzel orada yine

it is again a live view so that is what England

var canlı bir görüntü yani İngiltere şu

looks like at the moment a lovely sunny day everything is looking very nice

anda böyle görünüyor güzel güneşli bir gün dışarıda her şey çok güzel görünüyor

outside I must be honest it really does lift your spirits when the weather is

Dürüst olmalıyım hava böyle olduğunda gerçekten moralinizi yükseltiyor

like that so we've got a gentle breeze it isn't very warm today however the Sun

bu yüzden hafif bir esintimiz var öyle değil' t bugün çok sıcak ama güneş

is out and everything is rather nice so here we go then I hope you are feeling

çıktı ve her şey oldukça güzel o yüzden işte başlıyoruz o zaman umarım dünyanın neresinde olursanız olun kendinizi harika hissediyorsunuzdur, nerede

great wherever you are in the world wherever you are watching I hope you are

izliyorsanız izleyin umarım

feeling good and I am here once again to reassure you that you are not alone

iyi hissediyorsunuzdur ve bir kez daha sizi rahatlatmak için buradayım yalnız değilsiniz, bu

so it is the weekend although for many of you it might feel as if every day is

yüzden bugün hafta sonu, birçoğunuz için her gün hafta sonuymuş gibi gelebilir

the weekend but yes we have made it through the weekend

ama evet, hafta sonunu

almost it's Sunday

neredeyse bugün Pazar olarak atlattık, bu yüzden

so we've made it through to Sunday I hope you are feeling okay today I hope

Pazar'a kadar geldik, umarım siz de öylesinizdir. bugün iyi hissediyorum umarım iyi

you are feeling good because if you're not well I will try my best to cheer you

hissediyorsundur çünkü iyi değilsen seni neşelendirmek için elimden gelenin en iyisini yapacağım

up is that a deal do we have a deal there okay then I like that

bir anlaşma var mı orada bir anlaşmamız var tamam o zaman hoşuma gitti bunu

I like that very much of course it wouldn't be the live stream

çok beğendim tabii ki olmaz' canlı

without having also the live chat yes you out there you will have a chance to

sohbet olmadan canlı yayın ol evet sen orada

get involved with today's live stream you can join in on the live chat talking

bugünün canlı yayınına katılma şansın olacak canlı sohbete katılabilirsin

of which who was first on today's live chat

bugünün canlı sohbetinde kimin birinci olduğu hakkında konuşmak

I wonder who was first shall we have a look ok then hello - grace chin hello

merak ediyorum ilk kimdi bir göz atalım mı tamam o zaman merhaba - grace chin merhaba

grace guess what you are first on the live chat congratulations to you

grace tahmin edin canlı sohbette ilk siz nesiniz tebrikler bugün

we are talking about some big subjects today of course I don't need to mention

bazı büyük konulardan bahsediyoruz elbette şu anda

that things are slightly unusual at the moment have you noticed have you seen on

işlerin biraz sıra dışı olduğunu söylememe gerek yok fark ettiniz mi haberlerde gördünüz mü

the news there is something happening that is affecting the whole planet right

şu anda tüm gezegeni etkileyen bir şey oluyor

now however I will try to be here as often as I can I was with you yesterday

ama elimden geldiğince sık burada olmaya çalışacağım dün sizinle birlikteydim dün

did you see my very unusual livestream yesterday I was once more in the forest

çok sıra dışı canlı yayınımı gördünüz mü dün yine birlikteydim ormanda

isolating myself from everyone else and I did a livestream yesterday I'm not

kendimi herkesten soyutlayarak ve dün bir canlı yayın yaptım yarın

sure if I will be with you tomorrow I might take a little rest tomorrow

sizinle olup olmayacağımdan emin değilim yarın biraz dinlenebilirim

because to be honest doing live streams every day can be quite exhausting so I'm

çünkü dürüst olmak gerekirse her gün canlı yayın yapmak oldukça yorucu olabiliyor bu yüzden ben

not sure tomorrow I might take a rest we will see what happens anyway enough of

yarın dinlenebileceğimden emin değilim nasılsa yarına kadar ne olacağını göreceğiz artık

tomorrow we are now talking about today because we have lost lots of subjects to

bugün hakkında konuşuyoruz çünkü konuşacak çok konu kaybettik belirli

talk about we will be talking about one particular subject we'll be talking all

bir konu hakkında konuşacağız tamamen

about survival yes can you see it up there there is the word on the screen

hayatta kalmak hakkında konuşacağız evet yukarıda görebiliyor musun ekranda

survival I suppose this is a word that a lot of people might be talking about

hayatta kalma kelimesi var sanırım bu, çeşitli nedenlerle dünya çapında birçok insanın hakkında konuşuyor olabileceği bir kelimedir

around the world for various reasons survival is the word we will be looking

hayatta kalma, bakacağımız kelimedir

at and you will you might be amazed to find out just how many ways we can talk

ve siz de olacaksınız Hayatta kalmak hakkında kaç şekilde konuşabileceğimizi öğrenmek beni hayrete düşürdü

about survival and this is something that is on a lot of people's minds at

ve bu,

the moment as we go through a very difficult and dare I say strange period

çok zor ve cüret ediyorum tuhaf demeye cüret ettiğim bir

of time as I said yesterday I have never lived through anything like this the

zaman diliminden geçtiğimiz şu anda birçok insanın zihninde olan bir şey, dün söylediğim gibi, hiç yaşamadım. böyle bir şey yaşadım,

only thing I could probably say that this is like and this is before my life

muhtemelen bunun gibi olduğunu söyleyebileceğim tek şey ve bu benim hayatım

began is the second world war so during the war I would imagine that life was

başlamadan önce, ikinci dünya savaşı, bu yüzden savaş sırasında hayatın

very very strange very difficult very odd so this might be

çok çok tuhaf çok zor çok tuhaf olduğunu hayal ederdim bu yüzden bu olabilir

the first time since the Second World War that things for many people have

İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk kez birçok insan için

been unusual or art or maybe a little bit stressful or unusual so I think that

olağandışı ya da sanat ya da belki biraz stresli ya da olağandışı oldu bu yüzden çok garip zamanlar yaşadığımız bu dönemi tarif etmek

there are many words that we can use to describe this period of time we are

için kullanabileceğimiz pek çok kelime olduğunu düşünüyorum.

living through very strange times as I've mentioned before hello also - oh

daha önce de belirttiğim gibi merhaba da - oh

hello Sally Sally it's nice to see you here today

merhaba Sally Sally bugün sizi burada

on the live chat thank you for joining me again Vitas is watching in Lithuania

canlı sohbette görmek güzel bana tekrar katıldığınız için teşekkür ederim Vitas Litvanya'da izliyor

hello to you as well Vitas nice to see you here on the live chat

size de merhaba Vitas sizi burada canlı sohbette görmek güzel

Angela hello Angela nice to see you here as well if you want

Angela merhaba Angela da seni burada görmek güzel şu

to tell me where you are at the moment and if you want to tell me what you are

an nerede olduğunu söylemek istiyorsan ve bu süre zarfında ne yaptığını anlatmak istiyorsan

doing during this period of time so what are you doing to keep yourself happy

kendini mutlu etmek,

busy amused so you don't feel bored well maybe one of the things you are doing is

eğlenmek için ne yapıyorsun? sıkılmıyorsun belki de yaptığın şeylerden biri

watching my live streams I hope so I will try I will try my best to be here

canlı yayınlarımı izlemektir umarım deneyeceğim mümkün olduğunca sık burada olmak için elimden gelenin en iyisini yapacağım

as often as possible I really will so here we go episode I

gerçekten yapacağım o yüzden başlıyoruz bölüm

can't believe look episode 55 of English addict and the reason why I do this is

yapamam inan bak ingilizce bağımlısı 55. bölüm ve bunu yapmamın nedeni

because I like to teach English my name is Duncan some people call me mr. Duncan

ingilizce öğretmeyi sevmem, adım duncan, bazı insanlar bana bay diyor. Duncan

some people call me that idiot from up the road what does my mother

bazı insanlar bana yolun yukarısındaki aptal diyor, annem

call me oh yes there are many names my mother calls me

bana ne diyor oh evet, annemin bana taktığı birçok isim var

and most of them I can't use here on YouTube unfortunately so that is what I

ve çoğunu ne yazık ki burada YouTube'da kullanamıyorum, bu yüzden

do I teach English and I've been doing this forever such a long time do you

İngilizce öğretiyorum ve Bunu sonsuza kadar yapıyorum çok uzun zamandır

know how long I've been doing this for how many years here on YouTube

bunu kaç yıldır burada YouTube

14 I don't believe it and maybe you don't believe it but it is true I've

14'te yaptığımı biliyor musunuz buna inanmıyorum ve belki de inanmıyorsunuz ama bu doğru Ben'

been doing this on YouTube for nearly 14 years since the days when YouTube was

Bunu YouTube'da yaklaşık 14 yıldır, YouTube'un

just a little baby so yes a long time b-trees is here

henüz küçük bir bebek olduğu günlerden beri yapıyorum, bu yüzden evet uzun zamandır b-trees burada merhaba

hi everybody happy Sunday yes it is Sunday it's a fun day it's time to

herkese mutlu Pazarlar evet bugün Pazar eğlenceli bir gün

improve your English listening if you have a moment spare maybe you are doing

İngilizce dinlemenizi geliştirmenin zamanı geldiyse boş bir anınız var belki

nothing at the moment maybe you are sitting around in front of your computer

şu anda hiçbir şey yapmıyorsunuz belki bilgisayarınızın başında oturuyorsunuz tahmin edin

well guess what stick around because I will be with you for around about

ne olacak çünkü yaklaşık bir

another hour and a half yes a very long time I must say will I survive I don't

buçuk saat daha sizinle olacağım evet çok uzun bir süre söylemeliyim hayatta kalacak mıyım

know we will find out at the end hello Ramazan Uhura nice to see you here as

bilmiyorum sonunda öğreneceğiz merhaba Ramazan Uhura seni de burada görmek güzel

well hello also flower Supergirl hello

merhaba ayrıca çiçek Supergirl merhaba

Supergirl I am pervane or perv Anna from

Supergirl ben pervane veya sapık Anna

Azerbaijan that rhymes did you notice that it actually rhymes it is like a

Azerbaycan'dan kafiyeli aslında kafiyeli olduğunu fark ettin mi

poem Susi car is here it's a Sunday it is a fun day definitely by the way for

şiir gibi Susi arabası geldi bugün pazar eğlenceli bir gün bu arada merak edenler için kesin bay

those who are wondering mr. Steve yes of course mr. Steve will be here don't

. Steve evet tabii ki bayım. Steve burada olacak

worry he will be here soon for those who like seeing mr. Steve well

merak etmeyin yakında burada olacak Mr. Steve pekala,

you will be seeing mr. Steve live however he is in isolation at the moment

Bay'ı göreceksin. Steve canlı ancak şu anda tecritte olduğu için

I've had to put mr. Steve in isolation because yesterday he went to see his

bay koymak zorunda kaldım. Steve tecritte çünkü dün annesini görmeye gitti

mother because this weekend in the UK it is actually Mother's Day today so a big

çünkü Birleşik Krallık'ta bu hafta sonu aslında bugün Anneler Günü bu yüzden şu anda

hello to any UK mothers who are watching right now maybe you are watching on your

izleyen Birleşik Krallık'taki tüm annelere büyük bir merhaba belki

computer with your family don't forget keep your distance however

ailenizle birlikte bilgisayarınızda izliyorsunuzdur unutmayın yine de mesafenizi koruyun

mr. Steve yesterday went all the way to see his mother and I was thinking maybe

bayım. Steve dün annesini görmek için onca yolu gitti ve düşündüm ki

it's not a good idea so what I've done today I have put mr.

bu belki iyi bir fikir değil, bu yüzden bugün yaptığım şeyi Mr. Tecritte

Steve in isolation I've isolated him so I'm not going anywhere near mr. Steve

Steve Onu izole ettim, bu yüzden Bay'ın yanına bile yaklaşmıyorum. Steve

today you will see a little bit later on what I've done with mr. Steve he is not

bugün biraz sonra Mr. Steve o

here in the studio he will be somewhere else

burada stüdyoda değil, başka bir yerde, zarar görmeyecek bir yerde olacak,

locked away out of harm's reach as they say so yes mr. Steve will be here later

öyle derler ki evet bayım. Steve daha sonra burada olacak,

on

mr. Steve was there any need that I Oh disgusting absolutely disgusting

Mr. Steve, kesinlikle iğrenç, bu

so mr. Steve will be here however yesterday he went to see his mother we

yüzden mr. Steve burada olacak ancak dün annesini görmeye gitti

will be taking a look at some photographs that Steve took yesterday

Steve'in dün annesiyle çektiği bazı fotoğraflara bakacağız

with his mum and they are rather fascinating photographs so I will show

ve oldukça büyüleyici fotoğraflar bu yüzden

those a little bit later on we are going to have a look at mr. Steve and his mum

onları biraz sonra göstereceğim. beye bak Steve ve annesi

and they were together yesterday so that coming later on as well how are

ve onlar dün birlikteydiler, bu yüzden daha sonra da geleceğiz,

you today we are talking about survival words phrases ways of describing

bugün nasılsın hayatta kalmaktan bahsediyoruz kelimeler ifadeler hayatta kalmayı açıklamanın yolları hayatta kalmak için

survival the things that we do to survive the things we have to do and I

yaptığımız şeyler yapmak zorunda olduğumuz şeyler ve

suppose at the moment there are many things that we are having to do to keep

sanırım şu anda kendimizi güvende ve emniyette tutmak için yapmak zorunda olduğumuz birçok şey var

ourselves safe and secure Jeff hello Jeff Jeff rich hi to you and Jeff says

Jeff merhaba Jeff Jeff zengin size merhaba ve Jeff

hello to all the mothers watching today yes hello to all the mothers because

bugün izleyen tüm annelere merhaba diyor evet tüm annelere merhaba çünkü bugün

it's Mother's Day we call it Mother's Day or we can also call it Mothering

Anneler Günü, biz buna Anneler Günü diyoruz veya Anneler Pazarı da diyebiliriz,

Sunday so for all you mothers out there for all you mothers watching at the

bu yüzden oradaki tüm anneler için şu anda izleyen tüm anneler için

moment I hope you have a super-duper day stay safe and don't eat all those

umarım süper bir gün geçirirsiniz güvende kalın ve tüm o

chocolates at once okay I know that many mothers today will be eating chocolates

çikolataları bir kerede yemeyin tamam biliyorum bugün birçok anne çikolata yiyecekler

and maybe they will have some nice flowers on display in their window so

ve belki vitrinlerinde güzel çiçekler sergileyecekler, bu yüzden

who knows hello Isabel hello Isabel hi everybody from a sunny and windy

kim bilir merhaba Isabel merhaba Isabel merhaba herkese güneşli ve rüzgarlı bir

Barcelona nice to see you as well unfortunately we are under this terrible

Barselona'dan ben de sizi görmek güzel ne yazık ki bu korkunç

situation I hope you are all well and healthy well I'm okay I'm healthy I have

durumdayız umarım hepiniz öylesinizdir iyi ve sağlıklı iyiyim iyiyim sağlıklıyım dün annesini ziyarete gittiği için Steve dahil diğer insanlardan

been keeping myself very far away from other people including Steve

kendimi çok uzak tutuyordum

because he was out yesterday visiting his mother I wasn't very sure if that

was a good idea to be honest so hmm I've had just put I've put Steve into

dürüst olmak gerekirse bunun iyi bir fikir olup olmadığından pek emin değildim bu yüzden hmm Az önce Steve'i tecride koydum

isolation today that's what I've done Tomek hello Tomic hi there I love the

bugün yaptığım buydu Tomek merhaba Tomic merhaba orada

slogan you are not alone it is so relevant to the current course of action

yalnız değilsin sloganını seviyorum bu mevcut hareket tarzıyla çok alakalı Yalnız

I am NOT alone that's right because we have certain things following us around

DEĞİLİM bu doğru çünkü etrafımızda bizi takip eden bazı şeyler var

I think you know what I'm talking about hello Luis Luis Mendez is here nice to

sanırım neden bahsettiğimi biliyorsunuz merhaba Luis Luis Mendez de burada

see you as well how are things in France things around the world are getting

sizi görmek güzel

worse things are not improving however I always think that sometimes there are

bazen

things that you have to say to yourself things you have to think to reassure

kendine söylemen gereken şeyler vardır, her

yourself that things aren't so bad especially if you're at home maybe you

şeyin o kadar da kötü olmadığına dair kendini rahatlatmak için düşünmen gereken şeyler vardır hele evdeysen belki akrabalarınla

will have a chance to spend time with your relatives maybe you can talk to

vakit geçirme şansın olur belki konuşabilirsin

some of your friends on the telephone or through the internet so there are many

telefondaki veya internetteki bazı arkadaşlarınız yani

things you can do Jimmy hello Jimmy from Hong Kong yes I am keeping my hands

yapabileceğiniz birçok şey var Jimmy merhaba Hong Kong'dan Jimmy evet ellerimi

washed and also I am becoming a clean addict yes maybe people will be too

yıkıyorum ve ayrıca temiz bir bağımlı oluyorum evet belki daha sonra insanlar çok

obsessed later on after all of this is over maybe people will be very sensitive

takıntılı olacak bunların hepsi bitti belki insanlar kirli olduğunu

to anything that they might think is unclean however in these strange times

düşündükleri her şeye karşı çok hassas olacaklar ancak bu garip zamanlarda güvende

it is better to be safe than sorry so there are things that I want you to

olmak üzgün olmaktan daha iyidir, bu yüzden garip zamanlarda hatırlamanızı ve düşünmenizi istediğim şeyler var

remember and think about during the strange time and yes I did this

ve evet bunu

yesterday and I'm doing it again I make no apologies remember every cloud has a

dün yaptım ve yine yapıyorum özür dilemem unutma her bulutun bir

silver lining every cloud has a silver lining even if things seem bad

hayır vardır her bulutun bir hayır vardır işler kötü görünse bile bunun

you don't have to worry too much about it because things will always get better

için çok fazla endişelenmene gerek yok çünkü her şey her zaman güzel olacak

in a bad situation you can always find that every cloud has a silver lining

kötü bir durumda daha iyi olabilirsin her zaman her bulutun bir umut ışığı olduğunu görebilirsin bu durumdan

there is maybe something positive that you can find from this situation you can

belki olumlu bir şeyler bulabilirsin

make the best of a bad deal if you make the best of a bad deal we are saying

kötü bir anlaşmayı en iyi şekilde değerlendirebilirsin eğer kötü bir anlaşmayı en iyi şekilde yaparsan diyoruz

that you can do something - I don't know breakthrough the problem may be

bir şey yapabilirsin - Bilmiyorum çığır açan sorun,

something that you can find that is positive from a bad deal or a bad

kötü bir anlaşmadan veya kötü bir

situation I suppose also we can say look on the bright side you can look on the

durumdan olumlu bulabileceğin bir şey olabilir sanırım ayrıca iyi tarafından bak diyebiliriz,

bright side I suppose you can look out the window and you can you can watch the

iyi tarafından bakabilirsin ben Farz edelim ki pencereden dışarı bakabilirsin ve

Sun Shine maybe you can get some of the sunshine on your face in your window you

Güneşin Parıltısını seyredebilirsin belki pencerenden yüzüne güneş ışığının bir kısmını vurabilirsin

can feel the warmth from the Sun so always try to look on the bright side of

Güneşin sıcaklığını hissedebilirsin bu yüzden her zaman hayatın parlak tarafından bakmaya çalış doo

life doo-doo-doo-doo doo-doo-doo-doo another

-doo-doo-doo doo-doo-doo-doo başka

one things could always be worse I suppose this depends on what your

bir şey her zaman daha kötü olabilir sanırım bu şu

situation is currently but things could always be worse

anki durumunuza bağlı ama işler her zaman daha kötü olabilir

they always could and this is my favorite don't forget there is light at

her zaman olabilir ve bu benim favorim unutma orada var

the end of the tunnel even if you can't see it at the moment there is always

tünelin ucundaki ışık şu anda göremeseniz bile

light at the end of the tunnel so when things seem bad when things seem gloomy

tünelin sonunda her zaman ışık vardır bu yüzden işler kötü göründüğünde işler kasvetli göründüğünde

remember there is always light at the end of the tunnel even if that light is

unutmayın tünelin sonunda her zaman ışık vardır o ışık şu

far away at the moment it will eventually appear things will eventually

anda çok uzakta eninde sonunda ortaya çıkacak her şey sonunda

get better that's what I think and I'm sure you do as well hello pal Miura

daha iyi olacak bence ve eminim sen de öyle düşünüyorsun merhaba dostum Miura

hello also faith hello faith idiom channel yes there is always light at the

merhaba ayrıca inanç merhaba inanç deyim kanalı evet sonunda her zaman ışık vardır

end and of the tunnel I really like that

ve of tünel bu ifadeyi gerçekten seviyorum

expression and these are things that I'm saying to you however these are also

ve bunlar size söylediğim şeyler ama bunlar aynı zamanda kendi

things that I'm saying to myself so I always try to be positive I always try

kendime de söylediğim şeyler bu yüzden her zaman pozitif olmaya çalışıyorum.

to look on the bright side to find something that I can do maybe something

Belki

that I couldn't do before because I didn't have time well now of course we

daha önce yapamadığım bir şeyi yapabilirim çünkü şimdi zamanım yoktu tabii ki

all have plenty of time to do things so that is my way of thinking and I hope my

hepimizin bir şeyler yapacak çok zamanımız var bu yüzden bu benim düşünce tarzım ve umarım benim

way of thinking can help you as well mr. Steve is on his way he will be we he'll

düşünce tarzım size yardımcı olabilir. peki bay Steve yolda o biz olacak

be with us soon however he is in isolation because he was very naughty he

yakında bizimle olacak ama tecrit altında çünkü çok yaramazdı

went to see his mother and now I'm having to keep him very far away from me

annesini görmeye gitti ve şimdi onu benden çok uzakta tutmak zorundayım çok

very far away sweetness hi mr. Duncan I hope you are doing well

çok çok uzakta tatlım merhaba bay Duncan umarım

I am doing all right however when I got home yesterday from my big livestream in

iyisindir Ben iyiyim ama dün ormandaki büyük canlı yayınımdan eve geldiğimde

the forest I was thirsty and hungry can you guess what I had to eat yesterday

susadım ve açtım dün

when I got home I had some delicious soup some lentil soup

eve geldiğimde ne yemem gerektiğini tahmin edebilir misin Biraz lezzetli çorba içtim biraz mercimek çorba

Wow it was so nice and Steve had got so afraid as well so I had some lovely

Vay canına, çok güzeldi ve Steve de çok korkmuştu, bu yüzden dün çok uzun canlı yayınımdan döndükten sonra dün çok güzel

fresh bread and some soup yesterday after returning from my very long live

taze ekmek ve biraz çorba yedim,

stream yesterday which by the way you can see on YouTube it is available hello

bu arada YouTube'da görebileceğiniz gibi,

to catch you I am safe here and also it is going to go into lockdown

sizi yakalamak için merhaba Burada güvendeyim ve aynı zamanda tecrit altına girecek

this is a word that we talked about last week lockdown

bu, geçen hafta bahsettiğimiz bir kelime tecrit,

if you have lockdown it normally means something is cut off normally involving

eğer tecritiniz varsa, normalde

parts of the population maybe a small town or sometimes a city so cities can

nüfusun bir kısmını, belki küçük bir kasabayı veya bazen bir şehri ilgilendiren bir şeyin kesildiği anlamına gelir. şehirler

also be locked down it normally means that the

de kilitlenebilir bu normalde

movement is restricted you can't move around as much as you normally could ah

hareketin kısıtlandığı anlamına gelir normalde olduğu kadar hareket edemezsin ah

on on dirge Nick under snick I hope I can ounce your name right I am sending

dirgede Nick snick altında Umarım adını doğru anabilirim

you nice greetings from the Czech Republic

sana Çekçe'den güzel selamlar gönderiyorum Republic

I am your faithful viewer did you hear about the doctor who had the terrible

Ben sizin sadık izleyicinizim Londra'da korkunç bir deneyim yaşayan doktoru duydunuz mu

experience in London I'm not sure about that story I haven't read it I've been

O hikayeden emin değilim Okumadım

trying to stay away from all of the news reports because I've noticed that some

Tüm haberlerden uzak durmaya çalışıyorum çünkü ben' Bazı

of the news is just repeating the same thing so I don't want to listen to the

haberlerin aynı şeyi tekrar ettiğini fark ettim, bu yüzden sürekli haberleri dinlemek istemiyorum

news all the time sometimes you need something that cheers your whip

bazen kırbacını neşelendiren bir şeye ihtiyacın var

sometimes you need something that makes you happy so I'm only looking at the

bazen seni mutlu eden bir şeye ihtiyacın var o yüzden sadece bakıyorum

news for very short periods of time I'm not watching it too much I like your

haberler çok kısa süreliğine çok fazla izlemiyorum

walks in the wood mr. Duncan well I did one yesterday I had a few

ormanda yürüyüşlerinizi seviyorum bayım Duncan, dün bir tane yaptım,

technical problems at first because the signal on my mobile phone wasn't very

ilk başta birkaç teknik sorun yaşadım çünkü cep telefonumun sinyali pek

good for which I apologize but then after after about eight minutes I found

iyi değildi, bunun için özür dilerim ama sonra yaklaşık sekiz dakika sonra

a new place to stream from and then everything was alright so you can find

yayın yapmak için yeni bir yer buldum ve sonra her şey yolundaydı

my very long and very interesting and unusual live stream on my youtube

çok uzun ve çok ilginç ve sıradışı canlı yayınımı youtube

channel don't forget also if you want to give me a lovely like and subscribe you

kanalımda bulabilmeniz için unutmayın ayrıca bana güzel bir like atmayı ve abone olmayı unutmayın

can look you can like and subscribe please if you like what you see give me

bakabilirsin beğenebilir ve abone olabilirsin lütfen beğendiyseniz beğenin Bana

a big thumbs up that would be ever so nice thank you very much and if you want

kocaman bir yaşasın, çok güzel olurdu çok teşekkür ederim ve benimle

to get in touch I also have an email address I have a Facebook page and if

iletişime geçmek isterseniz benim de bir e-posta adresim var bir Facebook sayfam var ve

you want to leave a donation to help my work continue forever and ever and ever

işimin sonsuza dek devam etmesine yardımcı olmak için bir bağış bırakmak isterseniz ve her zaman

yes you can

evet,

a big hello to all of my lovely subscribers and viewers hmm lots of

tüm sevgili abonelerime ve izleyicilerime kocaman bir merhaba diyebilirsiniz hmm

people around the world hello to Vietnam I know I have a lot of new viewers

dünya çapında birçok insan Vietnam'a merhaba Vietnam'da izleyen birçok yeni izleyicim olduğunu biliyorum

watching in Vietnam also can I send a special hello to my friends in China as

ayrıca Çin'deki arkadaşlarıma özel bir merhaba gönderebilir miyim

well I know things there have been difficult also South Korea which has had

Ayrıca orada bazı şeylerin zor olduğunu biliyorum Avrupa'daki sevgili

a very difficult time not forgetting my lovely friends in Europe as well a big

arkadaşlarımı unutmamak için çok zor zamanlar geçiren Güney Kore de İtalya'ya büyük bir

hello to Italy I know things are bad there but I'm really hoping that I can

merhaba Orada işlerin kötü olduğunu biliyorum ama gerçekten

keep you company during this difficult time and remember you are not alone we

seni tutabileceğimi umuyorum. bu zor zamanda eşlik edin ve yalnız olmadığınızı unutmayın,

are all doing very similar things at the moment including me so you will see at

şu anda ben dahil hepimiz çok benzer şeyler yapıyoruz, bu yüzden

them in a moment why this is happening because mr. Steve is in isolation I will

onlara bunun neden olduğunu bir anda anlayacaksınız çünkü bay. Steve tecritte

show you that in a few minutes however we are now going to take a look

Bunu size birkaç dakika sonra göstereceğim ancak şimdi

at one of my English lessons and I thought today it would be interesting to

İngilizce derslerimden birine bakacağız ve bugün yıllarca

take a look at one of my lessons that I did many years ago and this is an

yaptığım derslerimden birine bakmanın ilginç olacağını düşündüm. önce ve bu,

excerpt from my lesson all about health and exercise and then after this we will

sağlık ve egzersizle ilgili dersimden bir alıntı ve bundan sonra bayımız olacak

have mr. Steve hi everybody this is mr. Duncan in England how are you today are

. Steve herkese merhaba ben Mr. Duncan İngiltere'de bugün nasılsın

you okay I hope so are you happy I hope so in today's lesson we will take a look

iyi misin umarım mutlusundur umarım bugünkü dersimizde

at two aspects of our lives one is something we take for granted while it

hayatımızın iki yönüne bir göz atacağız.

is there but miss it terribly when it has gone the other is an activity that

diğeri gitti,

we are all encouraged to do but few of us seem to have the time to carry out in

hepimizin yapmaya teşvik edildiği bir aktivite ama görünüşe göre çok azımızın yapmaya vakti var

this lesson we will take a look at

bu derste sağlık ve egzersize bir göz atacağız

health and exercise when we talk about our health we are actually describing

sağlığımızdan bahsederken aslında

two things first we refer to our physical health the way our body is

iki şeyi açıklıyoruz önce fiziksel sağlığımıza, vücudumuzun nasıl

functioning how well it is working how all the different parts of your body are

çalıştığına, ne kadar iyi çalıştığına, vücudunuzun tüm farklı bölümlerinin nasıl

functioning then we refer to our mental health how each one of us feels

çalıştığına atıfta bulunuruz, sonra zihinsel sağlığımıza atıfta bulunuruz,

emotionally if you feel tired after any sudden activity such as getting up from

herhangi bir ani aktiviteden sonra kendinizi yorgun hissederseniz, her birimizin duygusal olarak nasıl hissettiğine atıfta bulunuruz.

the sofa and walking a short distance or feeling out of breath after climbing a

kanepeden kalkıp kısa bir mesafe yürümek veya birkaç merdiven çıktıktan sonra nefessiz kalmak gibi,

few stairs then there is a good chance that you are out of shape you are unfit

o zaman formda olmama ihtimaliniz yüksek, formda değilsiniz,

your health is poor there are many words connected to exercise such as aerobics

sağlığınız kötü, egzersizle bağlantılı pek çok kelime var.

exercise that makes the heart beat fast through constant body movement we call

sürekli vücut hareketi yoluyla kalbin hızlı atmasını sağlayan

this cardiovascular exercise burn this word is used to express the energy being

aerobik egzersizi buna kardiyovasküler egzersiz yakma diyoruz

used up during exercise recreation a general word for any exercise or leisure

activity keep fit the act of taking exercise or following a course of

bir

exercise routine there are many simple exercises for keeping fit and healthy

egzersiz rutini kursu formda ve sağlıklı kalmak için birçok basit egzersiz vardır

the most popular ones include walking yes just go for a walk walk to the end

en popüler olanlar yürümeyi içerir evet sadece yürüyüşe çıkın

of your street then around the corner across the field up the hill and back

sokağınızın sonuna kadar yürüyün sonra köşeyi dönünce tarlanın karşısında tepeye çıkın ve

down again walk in a big circle around the streets and along the roads keep on

tekrar aşağı inin sokakların ve yolların etrafında büyük bir daire

walking until you arrive back home oh you can

siz eve dönene kadar yürümeye devam edin oh

also jog jogging is quicker than walking but not as fast is running you can jog

ayrıca koşabilirsiniz jogging yürümekten daha hızlıdır ancak koşmak kadar hızlı değildir

to the end of your street then around the corner across the field up the hill

sokağınızın sonuna kadar koşabilir sonra tarlanın karşısındaki köşeyi dönebilirsiniz yokuş yukarı

and back down again jog in a big circle around the streets

ve tekrar aşağı geri sokaklarda

and along the roads keep on jogging until you arrive back

ve yollarda büyük bir daire çizerek koş eve dönene kadar koşmaya devam et

home oh you can go for a run

oh

one two three oh yeah it's okay I'm just exercising my word power please yourself

koşabilirsin bir iki üç oh evet sorun değil sadece kelime gücümü kullanıyorum lütfen ister inanın

believe it or not it is possible to exercise too much you can do too much

ister inanmayın çok fazla egzersiz yapmak mümkün çok fazla egzersiz yapabilirsiniz

exercise there are many sporting activities that

can give you a vigorous workout and help keep you fit such as badminton football

badminton futbol

squash tennis and volleyball another great activity is swimming which is good

squash tenis ve voleybol gibi size güçlü bir çalışma sağlayabilecek ve formda kalmanıza yardımcı olabilecek birçok spor aktivitesi vardır. tüm kaslarınızı yormadan suda yüzerken

for giving you a relaxing all-over body workout as you float in the water

tüm vücudunuzu rahatlatıcı bir şekilde çalıştırdığınız için iyi ah bu

without all that tiring muscle strain

ah that's better

daha iyi

mm-hmm I hope you enjoyed that an excerpt from one of my many English

mm-hmm Umarım beğenmişsinizdir.

lessons that you can find on YouTube

any Sunday it is a fun day it's time to improve your English listening I hope

Pazar eğlenceli bir gün İngilizce dinlemenizi geliştirme zamanı Umarım

you are okay my name is Duncan I teach English on YouTube and during this

iyisinizdir benim adım Duncan YouTube'da İngilizce öğretiyorum ve

strange period of time that we are all going through I will be with you as

hepimizin içinden geçmekte olduğumuz bu garip dönemde sizinle daha sık ve daha sık olacağım elimden geldiğince

often as many times as I can so here I am today with my normal live stream

bugün normal canlı yayınımla karşınızdayım

don't forget I am with you on Sunday Wednesday and Friday so those are my

unutmayın pazar çarşamba ve cuma günleri sizlerleyim bu yüzden

normal times for my live stream 2 p.m. UK time and I will be doing some extra

canlı yayınım için normal saatlerim 14:00 İngiltere zamanı ve ben de ekstra

live streams as well because I have a lot of spare time and I have a feeling

canlı yayınlar yapacağım çünkü çok fazla boş zamanım var ve yapacak bir şeyi olmayan insanlardan bahsetmek kadar

that you might also have a lot of spare time as well talking of people with

sizin de çok fazla boş vaktiniz olabileceğine dair bir his var canım

nothing to do oh dear what can we say now here is the guy that yesterday he

ne yapabiliriz şimdi söyle işte dün

went to visit his mother because today is Mother's Day however I feel that this

annesini ziyarete gittiği adam çünkü bugün Anneler Günü ama bu

guy the man you are about to see has been very naughty and what I've done

adam, birazdan göreceğiniz adam çok yaramazlık yaptı ve yaptığım şey

I've been forced to put him into isolation his name well if you are a

onu koymak zorunda kaldım Eğer

regular viewer you will know exactly who it is we are talking about

düzenli bir izleyiciyseniz, tam olarak kimden bahsettiğimizi bileceksiniz,

mr. Steve

Bay. Steve

hello everyone hello everyone welcome to the UK welcome to my isolation zone mr.

herkese merhaba herkese merhaba herkese Birleşik Krallık'a hoş geldiniz izolasyon bölgeme hoş geldiniz Bay.

Duncan because I went to see my mother yesterday mm she's 89 and was it

Duncan çünkü dün annemi görmeye gittim mm o 89 yaşında ve

probably a bit naughty because we were told not to visit our elderly relatives

yaşlı akrabalarımızı ziyaret etmememiz söylendiği için muhtemelen biraz yaramazlık mı yaptı

but um I think it could be the last chance I get to see her for some time

ama um sanırım bu onu bir süreliğine görmek için son şansım olabilir

and I made a lot of extra precautions we both wore masks and kept a social

ve ben yaptım bir sürü ekstra önlem ikimiz de maske taktık ve

distance of 2 to 3 metres away and so fingers crossed everything is

2-3 metre sosyal mesafeyi koruduk ve böylece parmak çarpıştı her şey yolunda

alright I'm fit and healthy so is she so is my sister

ben zinde ve sağlıklıyım o da öyle mi ablam

but we are living in extraordinary times and mr. Duncan because I went to visit

ama olağanüstü zamanlarda yaşıyoruz ve bayım. Duncan, ziyarete gittiğim için

my mother has put me in isolation well sort of sort of he's only a few feet

annem beni bir nevi tecrit etti, o sadece birkaç adım

away but I am about probably 5 meters from you mr. Duncan would you say yes

ötede ama ben muhtemelen sizden yaklaşık 5 metre uzaktayım bayım . Duncan, evet,

you are quite a few feet maybe I think you're about 10 feet away back 10 feet

epeyce uzaktasınız, belki 10 fit uzaktasınız, 10 fit

away so a nice safe distance so let's have a look at one of the photographs

uzaktasınız, yani güzel, güvenli bir mesafe, bu yüzden fotoğraflardan birine bir göz atalım

because mr. Steve was very good yesterday well he was bad and also good

çünkü Mr. Steve dün çok iyiydi, hem kötüydü hem de

at the same time so even though he went to see his mother and I wasn't keen on

aynı zamanda iyiydi, bu yüzden annesini görmeye gitmesine rağmen ben

it because I I think maybe these sorts of events should be well not done

buna pek sıcak bakmadım çünkü bence bu tür olaylar

basically however here is a lovely photograph of mr. Steve's mother on the

temelde yapılmamalı ama burada çok güzel bir fotoğraf bey Steve'in annesi

screen right now oh look at that there we go there is mr.

şu anda ekranda ah şuna bakın işte orada bay var.

Steve's mum she's wave um she's waving her hands she's saying hello and she's

Steve'in annesi el sallıyor merhaba diyor ve

wearing her mask so how was your mother yesterday Steve well it's going to be

maskesini takıyor yani annen dün nasıldı Steve önümüzdeki birkaç ay bu yeni yaşam tarzına

very difficult for all of us to adjust to this new way of living for the next

alışmak hepimiz için çok zor olacak

few months but my mother lives alone and so it's going to be especially difficult

ama benim annem yalnız yaşıyor ve bu yüzden onun

for her at her age and we're all very mindful of that and we thought me my

yaşında özellikle onun için zor olacak ve hepimiz buna çok dikkat ediyoruz ve

sister yesterday my sister doesn't live very far from my mother but we both

dün beni kız kardeşim olarak düşündük, kız kardeşim annemden çok uzakta yaşamıyor ama ikimiz de

thought that if as long as we take some precautions then we will go and see her

şöyle düşündük: bazı önlemler alırsak o zaman gidip onu göreceğiz

but it could be potentially the last time we see her for a long period of

ama evimizde yalnız kalması gerekecekse bu onu uzun bir süre son görüşümüz olabilir

time if she's going to have to stay alone in our house mm-hmm so we've got

mm-hmm yani teknolojimiz var

technology you have set my mother up she's got a tablet device mm-hmm and

anneme tuzak kurdun onun bir tablet cihazı var mm-hmm ve onu

which she sort of can use but she'll be able to keep in touch with us visually

bir nevi kullanabilir ama bunu kullanarak bizimle görsel olarak iletişimde kalabilecek

by using that because it's okay to phone up and speak which we'll be able to do

çünkü telefon edip konuşsak sorun yok ki biz olacağız

of course because I'm now at home working from home so I won't be going

tabii ki yapabilirim çünkü artık evde evden çalışıyorum bu yüzden işe gitmeyeceğim bu yüzden

out to work so I'll be able to speak to my mother a lot more as we all will be

annemle çok daha fazla konuşabileceğim çünkü hepimiz

able to speak to our relatives who are isolated and people can phone us of

akrabalarımızla konuşabileceğiz İzole durumda olanlar ve insanlar bizi arayabilirler

course but we've shown mum how to use her a tablet device so that she can

elbette ama anneme tablet cihazını nasıl kullanacağını gösterdik, böylece

actually see is yes she'll be able to yeah we'll have visual and Audia yeah

gerçekten görebilsin evet, görebilecek, evet, görsel ve Audia'ya sahip olacağız evet,

well your mum yes your mum's got an iPad and this is what I was talking about

peki annen evet Annenin bir iPad'i var ve dün bahsettiğim şey bu,

yesterday how amazing all of this technology is well without this we

tüm bu teknolojinin ne kadar harika olduğu, bu olmasaydı

really would be truly isolated and I don't think people would stay in but at

gerçekten izole olurduk ve insanların evde kalacağını sanmıyorum ama en

least for a period I mean we don't know yet it could be a month two months it

azından bir süreliğine, yani biz yokuz. 'biliyorum henüz bir ay olabilir iki ay olabilir

could be three months we don't know nobody knows what's going to happen hmm

üç ay olabilir bilmiyoruz kimse ne olacağını bilmiyor hmm

we're all just very afraid because what we've seen happening in other

hepimiz çok korkuyoruz çünkü diğer ülkelerde olduğunu gördüklerimiz

country's is very frightening and those countries aren't too far away so we're

çok korkutucu ve bunlar ülkeler çok uzakta değil bu yüzden

all waiting to see what happens we don't know how this disease will progress and

hepimiz ne olacağını görmek için bekliyoruz bu hastalığın nasıl ilerleyeceğini ve

what's going to happen but and we're all feeling very much in the dark everyone's

ne olacağını bilmiyoruz ama ve hepimiz çok karanlıkta hissediyoruz herkes

anxious and worrying understandably because we don't know what's going to

anlaşılır bir şekilde endişeli ve endişeli çünkü ne

happen but we've got to keep safe however however Steve yes there are also

olacağını bilmiyoruz ama kendimizi güvende tutmalıyız ancak yine de Steve evet

positive things because people can well first of all stay at home maybe with

olumlu şeyler de var çünkü insanlar pekala öncelikle evde kalabilirler belki

their friends and relatives maybe you can get in touch with someone who you

arkadaşları ve akrabalarıyla belki birileriyle iletişime geçebilirsin

haven't spoken to for a long time so a lot of people are complaining about

uzun süredir konuşmadığın bir çok insan

being bored or having nothing to do but I don't know about you Steve but I found

sıkılmaktan ya da yapacak bir şeyinin olmamasından şikayet ediyor ama seni bilmem Steve ama ben

loads of things to do well yes I've got some books ready to read you know I like

yapacak bir sürü şey buldum evet bende biraz var Müziği sevdiğimi bildiğiniz okumaya hazır kitaplar

music mr. Duncan so I'll be learning some new music I might even try and

Mr. Duncan, yeni bir müzik öğreneceğim, hatta

learn how to play the piano again woohoo I was thinking I can't play it a

tekrar piyano çalmayı öğrenebilirim woohoo, biraz çalamayacağımı düşünüyordum

little but I'm very rusty so if you say you're rusty is something rusty at

ama çok paslandım, bu yüzden paslı olduğunu söylersen bu bir şeydir.

playing the piano it means that you're not very good anymore

Piyano çalmada paslanmışsın demek ki artık pek iyi değilsin

I never was that good but I can spend I think it's going to be important mr.

ben hiç bu kadar iyi olmamıştım ama harcayabilirim önemli olacak diye düşünüyorum bayım.

Duncan to have a routine now that we're stuck indoors a regular routine I think

Duncan'ın bir rutini olsun artık içeride sıkışıp kaldığımıza göre normal bir rutin Sanırım işe

I'll get up at the same time as I used to for work I'll shave our wash I'll do

alıştığım saatte kalkacağım Çamaşırlarımızı tıraş edeceğim Eskiden yaptığım

all the things that I used to do mhm and then I'll schedule or schedule depending

her şeyi yapacağım mhm ve sonra,

on how you want to pronounce that word into my day a series of a series of

bu kelimeyi günümde nasıl telaffuz etmek istediğinize bağlı olarak planlayacağım veya programlayacağım bir dizi

tasks I might do a bit of gardening I might do some reading every day I might

görev biraz bahçıvanlık yapabilirim Her gün biraz okuma yapabilirim

do a bit of playing to practice learning some music whatever it is that you want

biraz müzik öğrenme pratiği yapmak istediğin her ne ise

to do read a book watch something on Netflix or Amazon as long as I think

kitap okumak kitap okumak Netflix veya Amazon'da bir şeyler izlemek yeter ki

you're you scheduling things into your day that's something that you are what

gününüze bir şeyler planlıyorsunuz bu sizin olduğunuz bir şey

this time I'm going to do this so we're

bu sefer bunu yapacağım bu yüzden

going meals at the usual times because it's

yemeklere her zamanki saatlerde gidiyoruz çünkü

going to be very easy over this period of time to become without routine and

bu süre zarfında rutinden ve

purpose you become disillusioned and demotivated and we need to stay

amaçtan vazgeçmek çok kolay olacak, hayal kırıklığına uğrar ve motivasyonunuzu kaybedersiniz ve

emotionally in a positive place as much as we can during this time so that when

bu süre zarfında duygusal olarak elimizden geldiğince olumlu bir yerde kalmamız gerekir. zaman öyle ki

it's all over then particularly mentally that we're still active and still doing

her şey bittiğinde özellikle zihinsel olarak hala aktifiz ve hala bir

things and that we can jump back into our jobs or whatever we do yes yeah I

şeyler yapıyoruz ve işimize ya da her ne yapıyorsak ona geri dönebiliriz evet evet demek

mean you know this is yeah unprecedented times so this is what I

istediğim bu evet benzeri görülmemiş zamanlar yani ben

was talking about yesterday is getting some sort of exercise not only for your

öyleydim dünden bahsetmek, sadece fiziksel sağlığınız için değil

physical health but also your mental health as well the other thing I noticed

, aynı zamanda zihinsel sağlığınız için de bir tür egzersiz yapmaktır. Diğer bir şey de

it that weekend Steve which I thought was really good

o hafta sonu fark ettiğim Steve ki gerçekten iyi olduğunu düşündüm

where's Steve sometimes he has singing lessons or he has a friend who he goes

Steve nerede Steve bazen şan dersleri alıyor ya da bir arkadaşı var.

to and he gives him singing lessons and and I love the fact that the other night

gidiyor ve ona şan dersleri veriyor ve geçen gece

Steve was having one of his regular singing lessons however he was doing it

Steve'in normal şan derslerinden birini almasına rağmen bunu

through his iPad so he was at one end and his singing teacher was at the other

iPad'i aracılığıyla yapmasına bayılıyorum, bu yüzden bir uçta o , şan öğretmeni diğer uçtaydı.

end skank sorry we were doing it via Skype

end skank üzgünüm bunu skype üzerinden skype üzerinden yapıyorduk

on skype yes so very strange though it was very strange but a few people have

evet çok garip ama çok garipti ama birkaç kişi

commented about the importance of a routine and it this does keep you

bir rutinin önemi hakkında yorum yaptı ve

relaxed and it keeps you distracted away from the constant bad news that you see

bu sizi rahatlatıyor ve dikkatinizi sürekli kötü haberlerden uzaklaştırıyor

on the television yeah because you can watch it I've been doing I've had to

televizyonda gördüğünüz evet çünkü onu izleyebiliyorsunuz çünkü ben yapıyorum

start resorting to some meditation more meditation because you know when I'm

biraz meditasyona başvurmak zorunda kaldım daha fazla meditasyon çünkü bilirsiniz ne zaman

starting to feel a bit anxious then I'm just going into a bit of meditation to

biraz endişeli hissetmeye başladığımda o zaman sadece bir

try and calm myself down because you know what I'm like mr. Duncan I like to

Kendimi sakinleştirmeye çalışmak için biraz meditasyon çünkü nasıl biri olduğumu bilirsiniz bayım. Duncan

be doing things I like to be busy and I was talking to my sister yesterday this

Meşgul olmayı sevdiğim şeyleri yapmaktan hoşlanıyorum ve dün bu sabah kız kardeşimle konuşuyordum

morning and she's very active she goes to the gym she does this she does that

ve o çok aktif spor salonuna gidiyor şunu yapıyor şunu yapıyor

and she said it's this it's this my routine

ve dedi ki bu bu benim rutinim

is gone she said I'd you know I'm finding it difficult to adjust because

gitti dedi Biliyorsun uyum sağlamakta zorlanıyorum çünkü

I'm used to doing this on a Saturday that on a Sunday this on a Monday

bunu bir Cumartesi günü yapmaya alışkınım ki o bir Pazar bu bir Pazartesi

throughout the day having this routine and without that you feel lost and I

gün boyunca bu rutini yaşıyor ve onsuz kendini kaybolmuş hissediyorsun ve bence

think the in order to get through this weave I'm going to have to very quickly

sıralı bu örgüyü aşmak için çok hızlı

get into some kind of routine of doing something throughout the day

bir şekilde gün boyunca bir şeyler yapma rutinine girmem gerekecek

and it as you say mr. Duncan this is an opportunity to maybe get in touch with

ve sizin de dediğiniz gibi bay. Duncan, bu belki akrabalar veya arkadaşlar ile temasa geçmek için bir fırsattır,

relatives or friends that because you've been so busy with work you haven't had a

çünkü işle o kadar meşgulsün ki

chance to contact you can learn a new hobby or do something new order up your

temasa geçme şansın olmadı, yeni bir hobi öğrenebilir veya yeni bir şeyler yapabilirsin,

skills in some area don't mean to sound a bit preachy but in order to get

bazı alanlarda becerilerini sıralayabilirsin. Biraz vaaz vermek istemem ama

through this I think so that we don't turn feral if you say someone's turning

bunu aşmak için bence vahşileşmeyelim diye düşünüyorum, eğer birinin vahşileştiğini söylerseniz,

feral it means they're going bit wild like an animal in the wild that's

bu onların normalde dışarıda olan vahşi doğada bir hayvan gibi biraz vahşileştiği anlamına gelir.

normally outdoors though yes but it is but can you actually go feral in your

evet ama öyle ama aslında

own house well I think you can a dot you could probably adopt the behaviors of

kendi evinde vahşileşebilir misin peki bence bir nokta yapabilirsin muhtemelen

somebody who is separated from civilization because because we're very

medeniyetten kopmuş birinin davranışlarını benimseyebilirsin çünkü biz çok

sociable beings human human beings we like to be social that's our nature so

girişken insanlarız insanız insanlar sosyal olmayı severiz doğamız bu, yani

if we're deprived of that then it's almost like being deprived of food and

bundan mahrum kalırsak, o zaman bu neredeyse yemekten mahrum olmak gibidir ve

the part of your part of your your psyches is deeply affected by not being

psişenizin bir kısmı,

in a social situation or some people one person not too far from here in fact

sosyal bir durumda olmamanızdan veya bazı insanlardan bir kişinin buradan çok uzakta olmamasından derinden etkilenir. aslında

some people aren't bothered about that at all they'll probably just breeze

bazı insanlar bundan hiç rahatsız olmuyorlar, muhtemelen benim gibi

through this as though it's nothing you mean like me

kastettiğiniz bir şey değilmiş gibi bunu çabucak atlatacaklar

but of course well mr. Duncan you've got this wonderful opportunity to be able to

ama tabii ki iyi bay. Duncan,

stay in touch with people through teaching English and luckily it's also

İngilizce öğreterek insanlarla iletişim halinde kalabilmek için harika bir fırsatın var ve neyse ki

working YouTuber keeping you going which is great they're obviously working very

YouTuber da işe yarıyor, seni devam ettiriyor ki bu harika,

hard to keep everything going when their offices are probably empty well Steve

ofisleri muhtemelen boşken her şeyi devam ettirmek için çok sıkı çalışıyorlar. Steve,

I'm not doing this for me I'm doing also so people have something to do so

bunu kendim için yapmıyorum, aynı zamanda insanların yapacak bir şeyleri olsun diye yapıyorum, bu

it's great it's a great opportunity and this is one of the reasons why I do get

harika, bu harika bir fırsat ve kıkırdamamın nedenlerinden biri de bu,

quite giggly I do get rather excited when I talk about technology I think

teknoloji hakkında konuşurken oldukça heyecanlanıyorum. Bence

technology is the most amazing thing look I can stand here now in England and

teknoloji en harika şey, bakın şu anda burada İngiltere'de durabiliyorum ve

I can talk to you all around the world it's incredible so here we are all

sizinle dünyanın her yerinde konuşabiliyorum, bu inanılmaz, bu yüzden burada hepimiz

chatting together on the live chat which of course we haven't mentioned for a

canlı sohbette sohbet ediyoruz ki tabii ki bir süredir bahsetmedik.

while No would you like to have a look at the

Hayır, canlı sohbete bir göz atmak ister misiniz

live chat Steve I've got the live chat if I keep looking down it's because I'm

Steve Canlı sohbete sahibim, aşağı bakmaya devam edersem, bunun nedeni

looking at the live chat mr. Duncan's giving me a mobile phone in here okay so

canlı sohbete bakıyorum bay. Duncan burada bana bir cep telefonu veriyor tamam,

a lot of people agreeing with the fact that we need to get into a routine and I

pek çok insan bir rutine girmemiz gerektiği konusunda hemfikir ve

think what I did last night is for I went to bed I wrote down a list of

sanırım dün gece yaptığım şey, yatağa gittim, istediğim şeylerin bir listesini yazdım.

things that I want to do see mr. Duncan has his live streams that's that's mr.

Bay görmek için Duncan'ın canlı yayınları var, o da bay.

Duncan's routine he's going to be able to do that probably every day or at

Duncan'ın rutini, bunu muhtemelen her gün veya

least nearly every day but for me and for a lot of lot of you out there who

en azından neredeyse her gün yapabilecek ama benim için ve

are used to go into work every day your routine is to get up seven o'clock

her gün işe gitmeye alışkın birçoğunuz için rutininiz yedide kalkmak. saat

have breakfast go to work come home get the meal ready get the children ready

kahvaltı yap işe git eve gel yemeği hazırla çocukları

for bed etcetera that's our that's our routine whatever that may be so go to

yatmaya hazırla falan bu bizim rutinimiz bu ne olursa olsun o yüzden

the gym so if we're not working then we've got to adopt a different routine

spor salonuna git yani çalışmıyorsak o zaman farklı bir rutin benimsemeliyiz

otherwise we're going to get quite stressful I will I mean I mean it add

aksi takdirde oldukça stresli olacağız Yapacağım Demek istediğim,

something very funny it's something you know that we've been running out of

çok komik bir şey ekliyor, bildiğiniz bir şey,

toilet paper here in the UK probably in other countries as well well apparently

burada Birleşik Krallık'ta muhtemelen diğer ülkelerde de tuvalet kağıdımız bitiyor, görünüşe göre en

the latest thing that we are running out of in the UK now is paint yes ladies and

son şey Birleşik Krallık'ta şu anda boya tükeniyor evet bayanlar ve

gentlemen people are seeing an opportunity through being at home for

baylar insanlar

the next three months to do a lot of painting and decorating and apparently

önümüzdeki üç ay boyunca evde çok fazla resim ve dekorasyon yapmak için bir fırsat görüyorlar ve görünüşe göre

the the DIY shops that do-it-yourself shops

kendin yap dükkanları olan DIY dükkanları

you buy paint brushes wall pay for all that sort of thing for your home

boya fırçası alıyorsunuz duvar eviniz için tüm bu tür şeyleri ödüyorsunuz

apparently they are packed with people all buying paint here in the UK because

görünüşe göre burada İngiltere'de boya alan insanlarla dolular çünkü

everyone's thinking oh I can I can paint my bathroom or I can paint my living

herkes düşünüyor oh banyomu boyayabilirim veya oturma

room now I've been meaning to do that for years and here's the opportunity

odamı şimdi boyayabilirim diye düşünüyor Bunu yıllardır yapmak istiyordum ve işte fırsat bu, bu yüzden

so rather than isolating themselves people to go into DIY shops at the

insanları izole etmek yerine şu anda DIY dükkanlarına gitmek harika bir fikir

moment that's a great I think it's a great idea but at the same time if

bence bu harika bir fikir ama aynı zamanda

you're going to be in a place where there's lots of people you're going to

bir yerde olacaksanız kendini riske atacağın bir sürü insan var

put yourself at risk yes but Steve I suppose you could say the

evet ama Steve sanırım

same thing about going shopping for food yes going shopping for food but as long

aynı şeyi yemek için alışverişe gitmek için de söyleyebilirsin evet ama

as we keep this distance you know I'm gonna take a big stick with me that's 2

bu mesafeyi koruduğumuz sürece biliyorsun ben bir adım atacağım 2

to 3 meters in length and I'm going to have it I'm gonna have I think a great

ila 3 metre uzunluğunda büyük bir sopa yanımda ve ona sahip olacağım sanırım

big skirt made 2 meters wide remember those big dresses that women used to

2 metre genişliğinde yapılmış büyük bir etek 1800'lerde kadınların giydiği o büyük elbiseleri hatırlayın Sanki Birleşik Krallık'ta

wear in the in the 1800 in the Victorian ear as if you've seen programs about

Viktorya dönemi kadınlarıyla ilgili programlar görmüşsünüz gibi Viktorya dönemine ait kulak,

Victorian women in the UK they're all these giant skirts and then away 15

hepsi bu dev etekler ve sonra uzaktalar 15

Steve the cool bustles bustles and they but they went right out here and they

Steve the cool koşuşturmacalar ve onlar tam buraya gittiler ve erkeklerin yapamayacağından

would design specifically to make sure that men couldn't come near to them so

emin olmak için özel olarak tasarlayacaklardı. Onlara yaklaşmayın, böylece

if we can all have something like this on then we'll know that we're keeping a

hepimizin böyle bir şeyi olabilirse, o zaman güvenli bir mesafeyi koruduğumuzu anlarız,

safe distance yeah get out your bustles that's what they used to call it yes but

evet, koşuşturmacalarınızı dışarı çıkarın, buna eskiden böyle derlerdi, evet ama

yes everyone's good to be frantically decorating in the UK yes so if you come

evet, herkes çılgınca dekorasyon yapmakta iyidir Birleşik Krallık'ta evet, yani Birleşik

to visit only one of the UK there'd be no excuse for having a dirty unpainted

Krallık'tan yalnızca birini ziyarete gelirseniz,

home anymore having said that I'm not sure that

breathing in paint fumes is necessarily very good for your lungs burn in

boya dumanlarını solumanın ciğerlerinizin yanması için mutlaka çok iyi olduğundan emin olmadığımı söyleyerek, artık kirli, boyasız bir eve sahip olmanız için hiçbir mazeret kalmaz.

protecting you against this this virus I mean if you're if you're breathing in

seni bu virüse karşı koruyorum yani eğer

paint and you've got all these fumes it might damage your lungs I'll be a bit

boyayı solursan ve tüm bu dumanlar ciğerlerine zarar verebilirse

concerned about that probably is all right but I would be slightly concerned

bu konuda biraz endişelenirim muhtemelen sorun olmaz ama biraz

breathing in paint fumes this time there are lots of other things you can do as

boya dumanını solumakla ilgili bu sefer yapabileceğiniz birçok başka şey var

well you can read a book you can learn a new skill maybe something that you

bir kitap okuyabilirsiniz yeni bir beceri öğrenebilirsiniz belki

haven't done for a long time maybe you can try something out that you you've

uzun zamandır yapmadığınız bir şey belki de bildiğiniz bir şeyi deneyebilirsiniz İlginizi çekti

been interested in you can use the computer of course because the internet

tabii ki bilgisayarı kullanabilirsiniz çünkü internet

is amazing we're going to have a look at another picture so let's just say

harika, başka bir fotoğrafa bakacağız, o yüzden

quickly about mr. mr. Duncan the other thing to get into that I want to get

hızlıca Mr. Bay. Duncan, rutinime dahil etmek istediğim diğer bir konu da

into my routine is exercise because we do get a lot of exercise when we're at

egzersiz çünkü işteyken çok fazla egzersiz yapıyoruz,

work a lot of us are moving around walking around you might walk to the bus

çoğumuz hareket ediyoruz etrafta dolaşıyoruz otobüse yürüyerek gidebilirsiniz

you might walk around in the office a lot a lot of people's jobs particularly

siz dolaşabilirsiniz ofiste pek çok insanın işi, özellikle

the catering industry or hospitality as we call it here as well then you're

catering endüstrisi veya burada bizim tabirimizle otelcilik, o zaman

moving around a lot and getting a lot of exercise and if that suddenly stopped

çok hareket ediyorsun ve çok egzersiz yapıyorsun ve bu onları aniden durdurduysa,

them it's going to be important to stay fit so even if you are live in a city

kalmak önemli olacak öyle uygun ki, bir şehirde yaşıyor olsanız bile, şehirden

which will be more difficult for you to get out of you live in the city because

çıkmanız daha zor olacaktır çünkü

we know that the police in some countries are stopping people from even

bazı ülkelerde polisin insanların

going out for a walk but you're we're going to have to adapt we're going to

yürüyüşe çıkmasını bile engellediğini biliyoruz ama siz biz Uyum sağlamak zorunda kalacağız,

have to do exercise in our rooms and or something because exercise is going to

odalarımızda egzersiz yapmak zorunda kalacağız ya da başka bir şey çünkü egzersiz

be important because yeah sorry mr. Duncan that's something else to add into

önemli olacak çünkü evet, üzgünüm bayım. Duncan bu benim rutinime eklenecek başka bir şey evet pekala bence

to my routine yes well I think exercise probably should be part of everyone's

egzersiz muhtemelen bir şekilde herkesin rutininin bir parçası olmalı. hala

routine of some sort even if you are just walking around the house for a few

minutes so I would advise anyone out there not to sit still for too long you

can still walk around you can even watch my livestream whilst you are exercising

etrafta dolaşabileceğiniz kadar uzun süre egzersiz yaparken canlı yayınımı bile izleyebilirsiniz,

so a lot of people in a lot of people in their homes nowadays have exercise

bu nedenle günümüzde pek çok insanın evinde egzersiz

machines or maybe they just find a way of keeping themselves active during the

makineleri var veya belki de gün boyunca kendilerini aktif tutmanın bir yolunu buluyorlar,

day so I think exercise is a very big part and as I mentioned earlier you can

bu yüzden ben egzersizin çok büyük bir parça olduğunu düşünüyorum ve daha önce de belirttiğim gibi

open the window you can get some fresh air into your into your house and into

pencereyi açabilirsin evinize ve ciğerlerinize biraz temiz hava alabilirsiniz

your lungs maybe if you are lucky enough like here today we have lots of lovely

belki yeterince şanslıysanız bugün burada olduğu gibi çok güzel

sunshine you can stand by the window and let some of those lovely

güneş ışığımız var dayanabilirsiniz pencerenin yanında ve o güzel güneş ışınlarının bir kısmının

sunrays hit you on the face and well sunlight is very good for you and it's

yüzünüze çarpmasına izin verin ve güneş ışığı sizin için çok iyidir ve

also a very good sterilizer as well a lot of people believe that sunlight is

aynı zamanda çok iyi bir sterilizatördür ve birçok insan güneş ışığının

very good for your general health so not too much of course not too much sunlight

genel sağlığınız için çok iyi olduğuna inanır, bu yüzden çok fazla değil tabii ki çok fazla güneş ışığı değil

mr. Duncan because spring is here people who are commenting cuz you did a live

mr. Duncan çünkü bahar geldi yorum yapanlar çünkü

stream yesterday didn't you while I was visiting my mother you were in the

dün canlı yayın yaptın değil mi ben annemi ziyaret ederken

middle of a wood in though surrounded by trees yes which still don't have the

bir ormanın ortasındaydın ama ağaçlarla çevriliydin evet

leaves on them yet because spring is just started here it's a beautiful day

üzerlerinde hala yapraklar yoktu yine de bahar burada yeni başladığı için

outside as you can see behind me and we at least we've got that to look forward

arkamda görebileceğiniz gibi dışarıda güzel bir gün ve en azından biz bunu dört gözle bekliyoruz

to across Europe at least and in many parts

en azından Avrupa'da ve dünyanın birçok yerinde

of the world certainly in the northern hemisphere spring is on the way so we'll

kesinlikle kuzey yarımkürede bahar başlıyor

have the opportunity even if it's we can't go very far at least we can go

çok uzağa gidemesek bile en azından

outside into the garden maybe talk to our neighbors across the fence as long

dışarı çıkıp bahçeye çıkabiliriz belki çok yakın olmadığımız sürece çitin karşısındaki komşularımızla konuşabiliriz

as we're not too close but at least it's going to be something I mean imagine if

ama en azından gidiyor bir şey olmak demek istiyorum, hayal edin, eğer

we were going into winter I thinking the prospect of being stuck indoors for

kışa girecek olsaydık, kışın derinliklerinde üç ay boyunca içeride mahsur kalma ihtimalinin

three months in the depths of winter would breathe pretty horrible yes so I

oldukça korkunç bir nefes alacağını

think the biggest thing to deal with Steve is is not necessarily the

düşünüyorum, evet, bu yüzden Steve'le başa çıkılması gereken en büyük şeyin, ille de

situation itself but also making sure that people are safe I would imagine

durumun kendisi olmaması. ama aynı zamanda insanların güvende olduğundan emin olmak için

that keeping active keeping your mind active keeping your body active so if

aktif olmanın zihninizi aktif tutmanın vücudunuzu aktif tutmayı hayal ediyorum yani tek

you are in one place there are many things to do include can I include

bir yerdeyseniz yapılacak çok şey var buna

watching my English lessons as well I know I am going to be here as often as I

İngilizce derslerimi izlemeyi de ekleyebilir miyim gideceğimi biliyorum elimden geldiğince sık burada olmak

can and here we are today with myself and

ve bugün burada kendimle ve

also mr. Steve is here even though he is very far away from me I am making sure

ayrıca bayım. Steve, benden çok uzakta olmasına rağmen burada, emin oluyorum

that mr. Steve is very much yeah in isolation Rafi Rafi are

ki Bay. Steve çok evet tecritte Rafi Rafi

a question do we say the police is stopping people or the police are

bir soru polisin insanları mı durdurduğunu yoksa polisin

stopping people the police are the police are stopping people hmm you've

insanları mı durdurduğunu söylüyoruz polis insanları durduruyor hmm

never used is would you in in in in that sentence

hiç kullanmadın mı bu cümleye girer miydin

no police are stopping people unless it's an individual so you might say the

hayır Polis, bir birey olmadığı sürece insanları durdurur, bu yüzden polis diyebilirsiniz, yani polisin

policeman so you might say the policeman is stopping people yes but when you say

insanları durdurduğunu söyleyebilirsiniz, evet, ama

the police of course that is an organization or group so it's always are

polis derken, elbette bu bir örgüt veya gruptur, yani her zaman

the police are stopping people the policeman is stopping people because

polis insanları durdurur, polis memurudur. insanları durdurmak çünkü

that is singular if we are talking about a group or organization quite often we

bu tekil bir grup ya da organizasyondan bahsediyorsak sık sık

will say our our so the police are the police are stopping people in the street

bizimki diyeceğiz yani polisler polis insanları sokakta durduruyor

I believe in Paris I believe well not just Paris but I believe in France as

Paris'e inanıyorum Sadece Paris'e değil, Fransa'ya da inanıyorum

well there are restrictions on movement generally so I think you have to have

peki genel olarak hareket kısıtlamaları var bu yüzden sanırım

special papers to move around in France I'm sure Luis Mendez will tell us if

Fransa'da dolaşmak için özel kağıtlarınız olması gerekiyor Bunun doğru olup olmadığını Luis Mendez'in bize söyleyeceğinden eminim

that is true yes Anna it is toilet paper I have here mr.

evet Anna burada tuvalet kağıdım var bay.

Duncan put this down here for some reason I don't know why I think he's

Duncan bunu bir nedenden dolayı buraya koydu, neden bilmiyorum,

just referring to the fact that still here in the UK people are panic buying

Birleşik Krallık'ta hala burada insanların panikle satın aldığı gerçeğinden bahsediyor, biliyor musunuz,

do you know that's something we I was watching the news the other night hmm

geçen gece haberleri izliyordum

and they were showing the horrible scenes in Italy and there's a lot of

ve onlar İtalya'daki korkunç sahneleri gösteriyor ve

people from Italy watching today I've noticed yes having a very hard time in

bugün İtalya'dan izleyen pek çok insan var, evet, şu anda İtalya'da çok zor zamanlar geçirdiğimi fark ettim

Italy at the moment and one thing that they commented on was that people

ve yorumladıkları bir şey, insanların

weren't panic buying the shop still had plenty of food for people and I don't

dükkanı satın alırken paniğe kapılmadığıydı. insanlar için bol miktarda yiyecek var ve bunun

know whether that's true but this is what was reported on the the UK news

doğru olup olmadığını bilmiyorum ama İngiltere haberlerinde bu bildirildi,

that in Italy people were not panic buying whereas in the UK the shops are

İtalya'da insanlar panikle alışveriş yapmıyorlardı, oysa Birleşik Krallık'ta dükkanlar öyle

and many of the supermarkets people have panic bought and I've stripped the

ve birçok süpermarkette insanlar panik satın aldı ve Rafları çıkardım,

shelves are our food and in fact up we've heard reports of some people like

bizim yiyeceğimizdir ve aslında bazı insanların

they've got a room which is just full of food they put one room aside in their

sadece yiyeceklerle dolu bir odaları varmış gibi, evlerinde bir odayı kenara koydukları

house and just packed it full of food which is very irresponsible as causing a

ve onu sadece yiyeceklerle doldurduklarına dair raporlar duyduk.

lot of problems here in the UK style and stockpiling but but it's something that

Birleşik Krallık tarzında ve stokçulukta pek çok soruna neden olduğu için çok sorumsuzca ama bu,

is something that we tend to do in this country whenever there's the slightest

bu ülkede gıdayla ilgili

hint that there's going to be a problem with food UK people seem to go out and

bir sorun olacağına dair en ufak bir ipucu olduğunda, Birleşik Krallık halkının gitmeye meyilli olduğu bir şey. dışarı

panic behind it's it's even when I was a child they used to do if they used to

panik arkasında ben çocukken bile yaparlardı

say all there's a shortage of shortage of wheat people used to go out and panic

her şeyi buğday kıtlığı var derlerdi insanlar dışarı çıkıp panik

buy bread so we don't seem to stay very calm in this country but what's it like

ekmek alırdı bu yüzden pek sakin duramıyor gibiyiz ülke ama

in other countries I'd like to know are people panic buying in the countries

diğer ülkelerde durum nasıl senin de iyi olduğun ülkelerde insanlar panik satın alıyor mu bilmek isterim

that you're in well I can Steve Steve I have a feeling that it might be unique

Steve Steve Bunun kesinlikle bu ülkeye özgü olabileceğine dair bir his var

certainly to this country and this is one thing that we do a lot I think we we

ve bu çok şey yapıyoruz sanırım

do tend to panic a little bit too much here in the UK over things and maybe

Birleşik Krallık'ta bazı şeyler yüzünden biraz fazla paniğe kapılma eğilimindeyiz ve belki de

this is just another thing that we are doing and we are over reacting so many

bu yaptığımız başka bir şey ve

of the shops at the moment are telling people not to panic by not to rush

şu anda pek çok mağaza insanlara şunu söylüyor: paniğe kapılmamak,

around buying all the food apparently the warehouses are full of things full

tüm yiyecekleri almak için acele etmemek, görünüşe göre depolar

of all of the provisions and all of the things that you will need in your day to

tüm erzaklarla ve günlük yaşamınızda ihtiyaç duyacağınız her şeyle dolu,

day life however people are taking more than they should and that's the problem

ancak insanlar gereğinden fazlasını alıyor ve bu sorun şu ki,

the problem is the supermarket's cannot restock their things quickly enough so

süpermarketler ürünlerini yeterince hızlı bir şekilde yeniden stoklayamıyorlar, bu yüzden

it always appears as if there is a shortage however there isn't so I have

her zaman bir kıtlık varmış gibi görünüyor, ancak yok, bu yüzden zaman zaman anlaşma yaptığımız

received some emails from well the shops that we deal with from time to time and

iyi mağazalardan bazı e-postalar aldım ve

they've reassured us that there are there is stuff

onlar bize bir şeyler olduğu konusunda güvence verdi,

however people keep rushing into the shops and buying all of the stuff I'm

ancak insanlar dükkanlara koşuşup her şeyi satın almaya devam ediyor ben

just yes people are desperate people are desperate because they're their sort of

sadece evet insanlar çaresiz insanlar çaresiz çünkü onlar onların

animal instincts are kicking in this fear is of course unprecedented nobody's

hayvani içgüdüleri tekmeliyor bu korkunun eşi benzeri yok elbette kimse

ever experienced this I don't think certainly in modern

bunu yaşamadı kesinlikle düşünmüyorum modern

civilization we've never had a situation where everything is shut down

uygarlıkta her şeyin fiilen kapatıldığı bir durum hiç yaşamadık 2.

practically even in I was speaking to my mother who lived through the Second

World War as a child and she said you know even during the war all the shops

savaş sırasında tüm dükkanlar

stayed open you could always get food there was rationing you had to you had

her zaman açıktı, yiyecek bulabiliyordun, karne vardı, karne vardı,

to you had rationing slips you could only get so much food but nobody went

sadece çok fazla yiyecek alabiliyordun ama kimse aç

hungry but all the shops stayed open or the restaurant stayed open or the hotel

kalmıyordu, ama bütün dükkanlar açıktı ya da restoran açıktı ya da otel

stayed open but yeah this is absolutely unprecedented and I think that's what

açık kaldı ama evet bu kesinlikle benzeri görülmemiş bir şey ve bence bu

it's going to prove quite difficult it's all it's all right now at the first week

oldukça zor olacak her şey yolunda şimdi ilk haftayız

we're only into the first we can't win the you came here yes here it's only

sadece birinciyiz kazanamayız buraya geldin evet işte sadece

just starting so this is all this is all new for us or new we've only been we've

daha yeni başlıyor yani bunların hepsi bu bizim için tamamen yeni ya da yeniydik

only been in this sort of state where everyone's been off work and the with

sadece herkesin işten çıktığı bu tür bir durumdaydık ve

any just recently the last couple of days of that it was it yesterday when we

son zamanlarda son birkaç gündür öyleydi dün

closed restaurants well Friday Friday so it's all very new to us here a lot of

restoranları iyi kapattığımızda Cuma Cuma, bu bizim için çok yeni, burada birçok

countries have already had this so it's going to take once again to be like

ülke bunu zaten yaşadı, bu yüzden üç ay sonra bir kez daha olacak, yani

after three months I mean they were talking on the news yesterday if maybe

dün haberlerde konuşuyorlardı, belki

this being a year you know it's anyway Steve Steve we've got a that's a

bu oluyorsa bir yıl biliyorsun zaten Steve Steve elimizde bir bu

positive yeah no well no it's that speculation no one can say that yes they

olumlu bir evet hayır pekala hayır bu spekülasyon kimse bunu söyleyemez evet

said on the news yes that's better that might happen that's what they're

haberlerde evet bunun olması daha iyi dediler

speculating however we don't know it's all unknown we don't know we don't know

spekülasyon yaptıkları şey bu ama biz yapmıyoruz Bilmiyorum hepsi bilinmiyor Bilmiyoruz Bilmiyoruz Bilinmeyen bir

it's unknown territory that's where we are at the moment I like sweetness

bölge şu anda bulunduğumuz yer Tatlılığı severim

sweetness says no TV no news for me I like your style sweetness

I must say yes that's a that's a very good idea say no TV no news for me I

iyi fikir televizyon yok benim için haber yok demek

will never watch the TV in the news those are all negative things for

Haberlerde asla televizyon izlemeyeceğim bunların hepsi İnsanlık için olumsuz şeyler

Humanity well that's what I've been doing I've been avoiding the news

peki ben de bunu yapıyordum haberlerden kaçıyordum

however I noticed this morning mr. Steve was watching the news well I think it's

ancak bu sabah fark ettim bayım. Steve haberleri iyi izliyordu Bence

worth keeping up-to-date with this particular topic because this is this is

bu belirli konuyla ilgili güncel kalmaya değer çünkü bu bu bu

this isn't just something that a lot of news that you see on the television is

sadece televizyonda gördüğünüz pek çok haberin

just bad news and doesn't directly affect you particularly if it's

sadece kötü haber olduğu ve öyle olmadığı bir şey değil özellikle

happening in faraway countries but I think what we're living through at the

uzak ülkelerde oluyorsa sizi doğrudan etkiler ama bence şu anda yaşadığımız şey

moment is something that affects all of us and I think we probably do need to

hepimizi etkileyen bir şey ve muhtemelen olan bitenden haberdar olmamız gerektiğini düşünüyorum

stay up-to-date with what's happening but but limit our exposure so that we

ama yine de kendimizi sınırlandırmamız gerekiyor. maruz kalma, böylece

don't get too down about it yes well if you if you are in your house and you

bu konuda fazla üzülmeyelim, evet, eğer evinizdeyseniz ve dışarı

can't go out there isn't much that's going to happen is the early in the

çıkamıyorsanız, olacak pek bir şey yok, erken

hours what you need is what you need is the news in your house so here is the

saatlerde ihtiyacınız olan şey, ihtiyacınız olan şey. ihtiyaç evinizdeki haberler, işte

latest news from from mr. Duncan's house there is a spider on the bathroom

bay'dan en son haberler. Duncan'ın evinin banyosunun tavanında örümcek var

ceiling and also we are getting news of a dripping tap in the kitchen well mr.

ve ayrıca mutfakta damlayan bir musluk olduğu haberini alıyoruz, pekala bayım.

Duncan strange you should mention dripping taps okay because since we've

Duncan tuhaf, damlayan musluklardan bahsetmelisin tamam çünkü

been in this state of isolation everything's going wrong in the house

bu izolasyon durumunda olduğumuz için evde her şey ters gidiyor

the heating broke down last week and we had to call somebody in to to repair

geçen hafta kalorifer bozuldu ve onu tamir etmesi için birini çağırmak zorunda kaldık

that and then on Monday the cooker stopped working the stove stopped

ve sonra Pazartesi günü ocak çalışmayı durdurdu soba

working but don't stop working yes but we know what the problem is there I know

çalışmayı durdurdu ama çalışmayı bırakmayın evet ama sorunun ne olduğunu biliyoruz orada biliyorum

but it stopped working and mr. Doad we have to bash it with our fists to get it

ama çalışmayı durdurdu ve bey. Doad, işe yaraması için yumruklarımızla vurmamız gerekiyor

to work yes and and then on Tuesday I went into the kitchen mr. Duncan there

evet ve sonra Salı günü mutfağa gittim bay. Duncan

was a big pool of water on the kitchen floor because had been a a leak of water

mutfağın zemininde büyük bir su havuzu vardı çünkü lavabonun altından sızan bir su sızıntısı vardı

leaked from under from the sink area you know so well that was the

çok iyi biliyorsun o

that was the dishwasher that was the dishwasher yes it is a very old

bulaşık makinesiydi o bulaşık makinesiydi evet çok eski bir

dishwasher but nevertheless you know we don't want to be we can't call people in

bulaşık makinesi ama yine de Biliyorsun olmak istemiyoruz insanları

to repair them because we don't want people coming in from the outside we

tamir etmeleri için çağıramayız çünkü dışarıdan insanların gelmesini istemiyoruz

don't know where they've been what they're carrying I've got to be safe so

nerede olduklarını bilmiyoruz taşıdıkları bende var Güvende olmak için

I'm going to have to make these repairs myself mr. Duggar won't do it well as

bu onarımları kendim yapmak zorunda kalacağım Bay. Duggar bunu bay kadar iyi yapmayacak

mr. Duncan's not very good at DIY well I do he did fix the he did fix the cooker

. Duncan kendin yap işinde pek iyi değil, evet, ocağı tamir etti,

Duncan fix the the cooker wasn't working and mr. snow can wind up to it and

Duncan ocağı tamir etti, çalışmıyordu ve Mr. kar ona sarılabilir ve

bashed it work yes if you're gonna Steve just take a deep breath for a second

işe yarayabilir evet eğer yapacaksan Steve bir saniyeliğine derin bir nefes al

there are two people on this live stream can I just say that I am good at DIY I

bu canlı yayında iki kişi var diyebilir miyim Kendin Yap

spent years and years working as a painter decorator I know how to lay

işinde iyiyim bir ressam dekoratör Ben tuğlaları nasıl döşeyeceğimi biliyorum

bricks although it can be very painful oh yes you are good at painting and

ama bu çok acı verici olabilir oh evet sen resim ve

decorating yes well you just said I was no good at DIY I forgot that that's a

dekorasyonda iyisin evet az önce kendin yap işinde iyi olmadığımı söyledin unuttum bunun bir

lie we forgot that did you no okay fine Ralphie says great news from all this

yalan olduğunu unuttuk unuttun mu sen hayır tamam güzel Ralphie diyor tüm bu doğadan harika bir haber iyileşiyor

nature is recovering from pollution animals are in places that they weren't

kirlilikten kurtuluyor hayvanlar

before because of the crowded people what didn't where was it that they saw

kalabalıktan daha önce olmadıkları yerlerdeler ne olmadı nerede

dolphins I don't know I think it was such as Italy was it in my kitchen sink

yunusları gördüler bilmiyorum sanırım İtalya gibi bir yerdi mutfak lavabomda

no oh I can't think of the name of Belize now that's good lots of canals in

hayır oh şimdi Belize'nin adını düşünemiyorum İtalya'da bir sürü kanal var

Italy yeah come on mr. Duncan look well what do you I don't know what your place

evet hadi ama bayım. Duncan iyi bak sen ne Bilmiyorum

in Italy with lots of canals you're telling me I know well I can't remember

İtalya'da bir sürü kanalın olduğu yerin ne diyorsun bana iyi biliyorum hatırlayamıyorum

do you mean Venice yes Venice that's it you forgot Venice only because I'm you

Venedik'i mi kastediyorsun Venedik evet Venedik işte bu Venedik'i unuttun çünkü ben sensin

know it's the pressure of being live and somebody that was on the news that

canlı olmanın baskısı ve

they've seen dolphins dolphins in Venice which they've never seen before because

Venedik'te daha önce hiç görmedikleri yunus yunusları gördüklerine dair haberlere çıkmış birinin baskısı, çünkü

there are so many boats of course and everywhere

çok fazla tekne var ve her yer

is very busy so nature will return then quickly you see the activities of man

çok meşgul, bu yüzden doğa geri dönecek o zaman sen insanın faaliyetlerinin

stop and within a few days or weeks the animals come back to reclaim it

durduğunu ve birkaç gün veya hafta içinde hayvanların onu geri almak için geri geldiğini görün

yes that's nature that's incredible so so what are the dot what are the what

evet bu doğa inanılmaz yani nokta nedir

are the Dolphins doing are they are they sort of going around in gondoliers

yunuslar ne yapıyor

probably I don't know but that there was a report whether it's true or not yeah

muhtemelen gondollarla dolaşıyorlar mı Bilmiyorum ama bunun doğru olup olmadığına dair bir rapor vardı evet

everyone is living in Venice and has seen a dolphin please let us know what I

herkes Venedik'te yaşıyor ve bir yunus gördü lütfen bize bildirin

like about Steve is he never verifies anything well it's just something I've

Steve'in sevdiğim yanı hiçbir şeyi iyi doğrulamaması, bu sadece benim gördüğüm bir şey

seen on the news that's okay

haber tamam

bedroo says hello everyone from Spain yes of course yeah mm-hmm not too much

bedroo İspanya'dan herkese merhaba diyor evet tabii ki evet mm-hmm çok fazla

panic says that sassy we are storing food but for a week so as not to have to

panik değil ki küstahça yiyecek saklıyoruz diyor ama bir hafta boyunca

go out every day what you see that sensible you'd probably want to fight

her gün dışarı çıkmak zorunda kalmamak için ne görüyorsun o mantıklı Muhtemelen kavga etmek istiyorsun,

you want to limit the number the amount of time that you are putting yourself in

danger by getting close to other people so you don't want to go out every day

diğer insanlara yaklaşarak kendini tehlikeye attığın süreyi sınırlamak istiyorsun, böylece her gün

for food which I think that's a very sensible thing sassily or just go out by

yemek için dışarı çıkmak istemiyorsun ki bence bu çok mantıklı bir şey şımarık ya da sadece

a week shopping and then you are limiting your exposure yes shall we say

bir haftalık alışverişe çıkın ve sonra teşhirinizi sınırlıyorsunuz evet

other thing is that not not to panic by not to panic not to do things in a hurry

başka bir şey söyleyelim mi ki panik yapmamak panik yapmamak işleri aceleyle yapmamak

not to get too carried away or crazy and many people are doing this so we are

çok kapılmamak veya çıldırmamak ve birçok insan yapıyor bu yüzden

going to have a look at another photograph with mr. Steve and his mother

Bay ile başka bir fotoğrafa bakacağız. Steve ve annesi

yesterday so here it is now I'm about to put it on the screen I love this

dün yani işte şimdi onu ekrana koymak üzereyim Bu

photograph what I like about this photograph is that mr. Steve's mother it

fotoğrafı çok seviyorum Bu fotoğrafta sevdiğim şey şu ki Mr. Steve'in annesi bir

has sort of pulled her mask down so her nose is poking out so here it is here is

nevi maskesini indirdi, bu yüzden burnu dışarı çıkıyor, işte burada

another photograph for a mr. Steve visit to his mother

bir bay için başka bir fotoğraf. Steve'in annesini ziyaret etmesi

that's great so they are both wearing their masks mr. steve has his mask and

harika, bu yüzden ikisi de maskelerini takıyorlar Bay. Steve'in maskesi var ve

mr. Steve's mother is also wearing her mask as well you look very well Steve

Mr. Steve'in annesi de maskesini takmış, sen çok iyi görünüyorsun Steve

looks surprised you look very shocked on that photograph I was trying to

şaşırmış görünüyor, sen o fotoğrafta çok şaşırmış görünüyorsun.

concentrate on taking the photograph well interestingly enough people if

they're watching the news in the UK not many people are wearing masks mmm and

maske takıyorum mmm ve

when I in fact my brother wanted to get some bird food yesterday some sunflower

ben aslında kardeşim dün biraz kuş yemi almak istediğinde biraz ayçiçeği

hearts because she wanted to be able to watch the birds while she was at home on

kalpleri çünkü o evde tek başınayken kuşları izleyebilmek istedi, bu

her own so we went out and we went in the car went in my car and I thought it

yüzden dışarı çıktık ve gittik arabaya bindik içeri girdik Arabam ve ben bunun

would be best because when you're in a car you're quite close to somebody that

en iyisi olacağını düşündük çünkü bir arabadayken birine oldukça yakınsın,

we both wore masks well people were staring at us because we were the only

ikimiz de maske takıyorduk, insanlar bize bakıyordu çünkü

people wearing masks and it's very people aren't adapting to this very well

maske takan bir tek bizdik ve çoğu insan takmıyor şu anda burada buna çok iyi adapte oluyorum sanırım

here at the moment I don't think probably I don't know I don't think we

muhtemelen bilmiyorum bilmiyorum öyle

are so I went we went out in the car and we were being stared at people would

olduğumuzu düşünmüyorum o yüzden gittim arabayla dışarı çıktık ve insanlara bakakalıyorduk

actually going oh pointing at us because we had masks on and I mean we're only

aslında oh bize işaret edecekti çünkü maskelerimiz vardı ve yani sadece

doing what's advised but other people aren't aren't paying any attention to

tavsiye edileni yapıyoruz ama diğer insanlar şu

this tool at the moment here in the UK but I wanted to make sure that I would

anda İngiltere'de bu araca hiç dikkat etmiyorlar ama annemizden söyleyeceğimden emin olmak istedim

say from our mother is safe so I thought it would be best that we both wore them

güvenli, bu yüzden ikimizin de onlara takmasının en iyisi olacağını düşündüm,

the mask that I'm wearing isn't a medical mask it is just a dust a dust

taktığım maske tıbbi bir maske değil, sadece kendin

mask that you use for DIY so it's only designed to keep dust out but at least

yap için kullandığınız bir toz ve toz maskesi, bu yüzden sadece tozu dışarıda tutmak için tasarlandı ama en azından

if you've got something on it stop if you sneezed or something like that it

üzerinde bir şey varsa hapşırırsanız durun veya buna benzer bir şey

would stop some of the some of the virus getting out so we don't offer some

virüsün bir kısmının dışarı çıkmasını durdurur, bu nedenle biraz koruma sunmuyoruz o kadar, bu yüzden

protection that's it so it's probably not very much

muhtemelen çok fazla değil

but it somethings better than nothing yes the droplets the droplets it would

ama daha iyi bir şey hiçbir şey evet damlacıklar damlacıklar

contain some of the droplets I mean I didn't sneeze but even when you're

damlacıkların bir kısmını içerecekti yani hapşırmadım ama siz konuşurken bile

talking this is the problem mr. Duncan if you are sitting across from somebody

sorun bu bayım. Duncan, birisiyle konuşurken karşı karşıya oturuyorsanız

when you are talking and different languages they're there they're the

ve farklı diller oradaysa, bunlar

words and the way they pronounce words causes more droplets to be expressed

sözcüklerdir ve sözcükleri telaffuz etme biçimleri, bunu yaptığınızda ağzınızdan daha fazla damlacıkların çıkmasına neden olur,

from your mouth when you do that if I go to like a tea if I do that then the tone

eğer çay içmeye gidersem bunu yaparsam, o

every time I do that small droplets of saliva are coming out of my mouth yes

zaman her yaptığımda ses tonu ağzımdan o küçük tükürük damlacıkları çıkıyor evet

and if that saliva is coming yes got the virus in it then it's traveling you

ve eğer o tükürük geliyorsa evet içinde virüs var, o zaman seyahat ediyor

can't see it is traveling across to the person next to you hmm

göremezsiniz karşı karşıya kişiye doğru seyahat ediyor senin yanında hmm

and that's where a mask could help probably that's why they're advising

ve orası bir maskenin yardımcı olabileceği yer muhtemelen bu yüzden

that we wear them I think so the picture there's a bit of a delay on my screen

onları takmamızı tavsiye ediyorlar bence bu yüzden resim burada ekranımda biraz gecikme var

here so I've just seen the picture of my mother we were probably too close

bu yüzden annemin resmini gördüm biz oradaydık muhtemelen çok yakınlar çok

they're far too close then that's not social distancing don't don't take my

yakınlar o zaman bu sosyal mesafe değil beni

example but I said to my mother hold your breath hold your breath and then if

örnek almayın ama anneme nefesini tut nefesini tut ve sonra

if we're not breathing we're not do enough putting out any droplets of water

nefes almıyorsak yeterince yapmıyoruz dedim herhangi bir su damlacığı koymak, bu

so that's possibly would reasonably safe yes but the reason why you went there

muhtemelen makul ölçüde güvenli olur evet ama dün oraya gitmenizin nedeni

yesterday is because today is Mother's Day so a big hello to all the mothers

bugünün Anneler Günü olması, bu yüzden tam da şu anda dünyanın dört bir yanında izliyor olabilecek tüm annelere büyük bir merhaba,

who might be watching around the world at this very moment so a big hello to

çok büyük bir merhaba

all the mothers around the world mr. Steve's mother also my mother even

dünyadaki tüm annelere mr. Steve'in annesi de benim annem ama

though sadly I can't see my mother at the moment because she's she's being

ne yazık ki şu anda annemi göremiyorum çünkü ona

cared for and the place that is taking care of my mother has said that I can't

bakılıyor ve anneme bakan yer

go there so I can't even go to see my mother on Mother's Day which is quite

oraya gidemeyeceğimi söyledi, bu yüzden gidemem bile. Annemi Anneler Günü'nde görmek

sad really however I suppose the precautions are

gerçekten çok üzücü ama sanırım önlemlerin

there for a good reason they are heat they are there so we can all survive

iyi bir nedeni var, sıcaklar, hepimiz birkaç dakika içinde hayatta kalalım diye oradalar

in a few moments Steve I'm going to look at some words connected to survival oh

Steve, bağlantılı bazı kelimelere bakacağım. hayatta kalma oh

I've got yes I've got a book on survival maybe I should get it out yes

bende var evet hayatta kalma üzerine bir kitabım var belki onu çıkarmalıyım evet

interesting we were talking about it's Mother's Day here today

ilginç bugün burada anneler gününden bahsediyorduk

well our Prime Minister Boris Johnson said this morning on the news that we

peki başbakanımız bu sabah haberlerde

must not go and visit our mothers on Mother's Day today but we must keep them

gitmememiz gerektiğini söyledi ve bugün annelerimizi anneler gününde ziyaret edin ama onları güvende tutmalıyız,

safe you see that's what I was saying and

bakın ben de bunu diyordum ve bize evet demememiz söylendi

we're being told not to yes Steve I was saying the same thing to you I know and

Steve ben de sana aynı şeyi söylüyordum biliyorum ve

that's the reason that's the reason why Steve is now in isolation he's not

Steve'in olmasının nedeni bu şimdi tecrit halinde

coming near me you see that's why his locks away near near the window Sassie

bana yaklaşmıyor, görüyorsunuz, bu yüzden kilitleri pencerenin yanında, Sassie

says there was a beautiful swan in the canal so I'm guessing sassy that that

kanalda güzel bir kuğu olduğunu söylüyor, bu yüzden küstahça tahmin ediyorum ki

wasn't there before so yes the wildlife is coming back sorry

daha önce orada değildi, bu yüzden evet vahşi yaşam geri geliyor üzgünüm

if I keep looking down I'm trying to control the live chat don't worry

aşağı bakmaya devam edersem canlı sohbeti kontrol etmeye çalışıyorum merak etmeyin

mmm I was panicked about yes okay yes people are were all adapting to this new

mmm paniğe kapıldım evet tamam evet insanların hepsi bu yeni duruma adapte oldu

situation aren't very very strange it is is well this is what I said earlier and

çok çok garip değil iyi öyle dediğim buydu daha önce ve

yesterday I said everything is so weird I've never lived through any of this

dün her şeyin çok garip olduğunu söyledim, zaten bunların hiçbirini

before anyway mr. Steve I'm going to give you a little break

daha önce hiç yaşamadım bayım. Steve, sana biraz ara vereceğim,

thank you so I will cut mr. Steve off for a few moments because we're now

teşekkür ederim, bu yüzden Mr. Steve birkaç dakikalığına kapalı çünkü şimdi

going to take a look at one of my full English lessons and then I will be back

tam İngilizce derslerimden birine bakacağız ve sonra geri döneceğim

and we will be looking at some words and phrases connected to survival

ve hayatta kalmayla bağlantılı bazı kelimelere ve deyimlere bakacağız.

can you see what I'm wearing over there these are overalls we normally refer to

orada bunlar normalde

them as a pair or set an overall is an item of clothing that is worn so as to

bir çift veya takım olarak adlandırdığımız tulumlardır tulum,

protect a person's body and clothing from damage caused by such things as

bir kişinin vücudunu ve giysilerini

paint or grease some overalls are designed to cover the entire body while

boya veya yağ gibi şeylerin neden olduğu hasarlardan korumak için giyilen bir giysidir, bazı tulumlar örtmek için tasarlanmıştır

others only protect certain parts in general overalls are designed to cover

diğerleri sadece belirli bölgeleri korurken genel olarak tulumlar

and protect you they are very easy to put on and take off some overalls have

sizi örtmek ve korumak için tasarlanmıştır, giyip çıkarmaları çok kolaydır.

lots of pockets on them so as to allow you to safely carry things around with

you the material used to make overalls can be thin and lightweight or very

Tulum yapımında kullanılan malzeme ince ve hafif veya çok

thick and heavy the thicker overalls offer better

kalın ve ağır olabilir, daha kalın tulumlar

protection from things like grease and oil and can prevent skin damage caused

gres ve yağ gibi şeylere karşı daha iyi koruma sağlar ve çarpma veya düşme nedeniyle cilt hasarını önleyebilir.

by a knock or fall you can wear lots of clothing under your overalls so as to

keep you warm all if it's a hot day you can be completely naked under them and

seni sıcak tutuyor eğer hava sıcaksa bunların altında tamamen çıplak olabilirsin ve

wear nothing at all these overalls are so comfortable I wish I could wear them

hiçbir şey giymeyebilirsin bu tulumlar çok rahat keşke onları

all the time

her zaman giyebilseydim

don't you just hate it when things go wrong when something you are trying to

do goes to pieces when a project you have been planning for a long time goes

uzun zamandır planladığınız bir proje

awry to go awry refers to a situation or event that goes off course the thing you

ters gittiğinde paramparça olmaya çalışmak, yolundan çıkan bir durum veya olayı ifade eder,

expected to happen did not it went awry something that is not straight or

olmasını beklediğiniz şey ters gitmedi mi, yolunda gitmeyen veya

appears crooked can also be described as being awry the poet Robert Burns once

görünen bir şey Çarpık, ters olarak da tanımlanabilir, şair Robert Burns bir keresinde

wrote that the best-laid schemes of mice and men often go awry

farelerin ve insanların en iyi hazırlanmış planlarının genellikle ters gittiğini yazmıştı;

which means however much work and preparation you put into something there

is always the possibility that something will crop up or come along to jeopardize

your plans the problem in question can come from an outside source or through a

planlarınızı tehlikeye atmanın yanı sıra, söz konusu sorun bir dış kaynaktan veya

mistake of your own just one false move on your part can damage or destroy what

kendi hatanızdan kaynaklanabilir, sizin tarafınızdan yapılacak tek bir yanlış hareket, yaptığınız şeye zarar verebilir veya yok edebilir.

you are doing it would be fair to say that the more complex the thing you are

doing the higher the chances are that something will go wrong a problem or

yapıyorsanız, şans ne kadar yüksekse, bir şeylerin ters gitmesi bir sorun veya

difficulty can be described as adversity this word Dame's anything that is seen

zorluk sıkıntı olarak tanımlanabilir bu kelime Dame'ın

as a setback or problem an obstacle that has to be overcome or a problem that

bir aksilik veya sorun olarak görülen herhangi bir şey, üstesinden gelinmesi gereken bir engel veya

causes disruption and delay is an adversity an adverse occurrence is

kesintiye ve gecikmeye neden olan bir problemdir. sıkıntı olumsuz bir olay

adversity when there is a problem we can say that there is a catch glitch hiccup

sıkıntıdır bir sorun olduğunda bir sorun var diyebiliriz bir sorun var diyebiliriz hıçkırık tutunma aksama engel engel aksilik engel bir

hold up hitch hindrance hurdle setback snag there is something wrong something

şeyler ters gitti bir şeyler

has gone wrong it's all gone pear-shaped it's all gone to pot it's all gone a bit

ters gitti hepsi armut şeklini aldı hepsi pota gitti hepsi gitti biraz

rung

basıyor

I say it's up then you say it's down I give a smile while you show a frown I go

ben yukarı diyorum sonra sen aşağı diyorsun sen kaşlarını çatarken gülümsüyorum ben kırlara gidiyorum sen

off to the countryside while you go off to town why do you have to be so

şehre giderken neden

contrary all the time why do you have to be so contrary I say it's easy then you

her zaman bu kadar aksi olmak zorundasın neden olmak zorundasın tam tersine kolay diyorum sonra

say it's hard I say hello there then you say Tatar I say front garden then you

zor diyorsun merhaba oralara diyorum sonra tatar diyorsun ön bahçe diyorum sonra

say backyard why do you have to be so contrary all the time why do you have to

arka bahçe diyorsun neden hep bu kadar aksi olmak zorundasın neden

be so contrary I say it's black then you say it's white I say good morning then

bu kadar aksi olmak zorundasın siyah diyorum sonra beyaz diyorsun günaydın diyorum sonra

you say good night I say it's too loose and you say too tight why do you have to

iyi geceler diyorsun çok gevşek diyorum ve çok sıkı diyorsun neden

be so contrary all the time why do you have to be so contrary I say go to

her zaman bu kadar aykırı olmak zorundasın neden bu kadar aykırı olmak zorundasın Mayorka'ya git diyorum

Majorca but you prefer Corfu I want to cheer while you start to boo

ama sen Korfu'yu tercih ederim sen yuhalamaya başladığında tezahürat yapmak istiyorum içimden

I feel like eating salad but you want a hot fix - why do you have to be so

salata yemek geliyor ama sen sıcak bir düzeltme istiyorsun - neden her zaman bu kadar aykırı olmak zorundasın

contrary all the time why do you have to be so contrary I not my head in

neden bu kadar aykırı olmak zorundasın ben

agreement while you shake yours and disgust I warmly greet new people while

seninle aynı fikirde değilim seninkini salla ve tiksintiyle ben yeni insanlara

you view them with distressed I want a world of freedom but you don't care if

sıkıntıyla bakarken sıcak bir şekilde selamlıyorum ben özgür bir dünya istiyorum ama adaletsiz olup olmaması umurunda değil

it's unjust why do you have to be so contrary all the time why do you have to

neden her zaman bu kadar aykırı olmak zorundasın neden

be so contrary

bu kadar aykırı olmak zorundasın

TIPA TIPA TIPA doodoo here we are then yes it's Sunday it is a fun day it is

TIPA TIPA TIPA doodoo işte buradayız o zaman evet bugün Pazar eğlenceli bir gün

time to improve your English we have been with you for one hour and 25

İngilizcenizi geliştirme zamanı 1 saat 25

minutes and I will be with you for another 35 minutes yes we are live right

dakikadır sizinleyiz ve 35 dakika daha sizinle olacağım evet

now on YouTube

şu anda canlı yayındayız YouTube

I hope you're having a good day today joining me also is mr. Steve we will be

Umarım bugün iyi bir gün geçiriyorsunuzdur, bana da katılan Mr. Steve

rejoining Steve who is in isolation in a few moments however we are also going to

birkaç dakika sonra tecritte olan Steve'e katılacağız ancak aynı zamanda

look at words connected with survival and I thought that this is an

hayatta kalma ile ilgili kelimelere de bakacağız ve bunun ilginç olduğunu düşündüm

interesting one yes an interesting word let's put it on the screen now shall we

evet ilginç bir kelime hadi onu şimdi ekrana koyalım, olur

there it is just above my head survival I think this

mu? bence bu,

is a good buzzword for this particular period of time lots of people are

bu belirli zaman dilimi için iyi bir moda sözcük

looking out for themselves they are trying to take care of themselves they

are trying to survive so when we talk about survival

we are generally talking about the way in which we take care of ourselves to

ensure that one will endure and survive to ensure that one will endure and

kişinin dayanmasını ve hayatta kalmasını sağlamak için kendimize nasıl baktığımızla ilgili, bu yüzden

survive so I like this sentence ensure there it is the word ensure means to

bu cümleyi seviyorum, emin olun kelimesinin orada olduğundan emin olun, bir

make sure you make sure that something stays in a certain way so you make sure

şeyin içinde kaldığından emin olduğunuzdan emin olmak anlamına gelir belli bir şekilde,

that you will endure and survive so if you endure something it means you get

katlanacağınızdan ve hayatta kalacağınızdan emin olursunuz, yani bir şeye katlanırsanız, üstesinden gelirsiniz demektir,

through it you can handle it you can bear the difficulty you can take the

zorluğun üstesinden gelirsiniz,

strain you endure and of course survive so when we talk about the word survival

katlandığınız baskıyı kaldırabilir ve elbette hayatta kalırsınız, yani kelime hakkında konuşurken hayatta kalma,

that is basically what we are saying the actions that will ensure your well-being

temelde söylediğimiz şey, refahınızı sağlayacak eylemler

is survival so the things you do the things you do to protect yourself you

hayatta kalmaktır yani yaptığınız şeyler kendinizi korumak için yaptığınız şeyler hayatta kalmaya

are trying to survive you are ensuring your survival the actions that will

çalışıyorsunuz hayatta kalmanızı sağlıyorsunuz refahınızı sağlayacak eylemler

ensure your well-being I that word well-being so when we talk

Bu kelime esenlik yani

about a person's well-being what we are actually saying is how well they are how

bir kişinin esenliği hakkında konuştuğumuzda aslında ne kadar

fit they are and quite often we think of a person's well-being as their health be

iyi oldukları ne kadar formda olduklarıdır ve çoğu zaman bir kişinin esenliğini

it mental health or physical health mr. Steve is still with us don't worry

zihinsel veya fiziksel sağlığı gibi düşünürüz. sağlık bey Steve hala bizimle merak etmeyin

yesterday he was visiting his mother here she is again on the screen oh isn't

dün annesini ziyarete gidiyordu işte yine ekranda oh ne

she lovely I love mr. Steve's mother she is one of the nicest people I've ever

güzel değil mi bayılıyorum bay Steve'in annesi, hayatımda tanıdığım en iyi insanlardan biri

met in my life and of course we also have mr. Steve there he is

ve tabii ki bizde de Mr. Steve işte o

hello Steve oh you back to me how we bet I did

merhaba Steve oh sen bana geri dön nasıl yaptığımıza bahse girerim

I did literally say hello Steve I'm sitting like a news reader you know how

tam anlamıyla merhaba dedim Steve bir haber okuyucusu gibi oturuyorum bilirsiniz nasıl bir

a position do you like it mr. Duncan you have very we call that professional

pozisyonu seversiniz bayım. Duncan sizde çok var biz buna profesyonel

intensity professional intensity hmm I could read the news couldn't die mr.

yoğunluk diyoruz profesyonel yoğunluk hmm haberi okuyabildim ölemedim bayım.

Duncan I think so uh somebody's made a comment net Naomi has made a comment if

Duncan Sanırım biri bir yorum yaptı net Naomi bir yorum yaptı eğer

I can bring it back up which oh there we go

onu geri getirebilirsem ki oh işte başlıyoruz

Naomi al Sewer said mr. Steve tell your mother that she have to put the mask

Naomi al Sewer dedi bay. Steve annene maskeyi

covering her nose well that's a good thing that you noticed there because

burnunu iyi kapatması gerektiğini söyle bunu orada fark etmen iyi oldu çünkü

yesterday and my sister kept telling my mother you must put the mask over your

dün ve kız kardeşim anneme maskeyi burnunun üzerine takman gerektiğini söyleyip durdu ki

nose which of course is true but it was a bit difficult I think they're very

bu tabii ki doğru ama biraz zor

uncomfortable wearing masks for a long period of time so I think mother kept

Uzun süre maske takmaktan çok rahatsız olduklarını düşünüyorum bu yüzden bence annem düzgün nefes alabilmek

slipping it down so that she could breathe properly because if they are

için aşağı kaydırıp duruyor çünkü

very uncomfortable it's very there's a lot of humidity

çok rahatsızlarsa çok fazla nem var

it just feels horrible wearing them well can I just say Steve I don't like

onları iyi takmak korkunç hissettiriyor sadece Steve diyebilir miyim

wearing masks I don't like it I don't like the feeling it's it feels like I'm

maske takmayı sevmiyorum bundan hoşlanmıyorum boğuluyormuşum gibi hissettirme hissinden hoşlanmıyorum

being suffocated exactly now you use the word survival mr. Duncan

tam da şimdi hayatta kalma kelimesini kullanıyorsunuz bay. Duncan

and I found a book I purchased this book many many years ago it must be 20 years

ve ben bir kitap bulduk, bu kitabı yıllar önce satın aldım, 20 yaşında olmalı

old mr. Duncan because I saw it in in a secondhand shop and I thought that looks

bay. Duncan çünkü onu bir ikinci el dükkanında gördüm ve ilginç göründüğünü düşündüm,

interesting can I show it yeah it's called the SAS survival book can you see

gösterebilir miyim evet, adı SAS hayatta kalma kitabı, bunu görebilir misiniz

that mr. Duncan yes now this is the SAS it's it that s it

Bay Duncan? Duncan evet şimdi bu SAS,

what the SAS means that refers to a special special Air Services is a branch

SAS'ın anlamı bu, özel bir özel Hava Hizmetlerine atıfta bulunan,

of the of the Armed Forces that do all these specialist tasks and this

Silahlı Kuvvetlerin tüm bu uzmanlık görevlerini yapan bir şubesidir ve bu

particular man was was obviously in this specialist armed force division and he

özel adam açıkça bu silahlı uzmandaydı. kuvvet bölümü ve

wrote this book on survival what's that know what's his name

hayatta kalma üzerine bu kitabı yazdı, bu nedir, onun adı ne,

John lofty Wiseman I think he must have been told you know what I think say

John yüce Wiseman Bence ona söylenmiş olmalı, ne düşündüğümü biliyorsun,

somebody is lofty yeah it means that they're tall so I think Steve there was

evet, bu onların uzun olduğu anlamına gelir, bu yüzden Steve'in

a chance that this guy used to be a soldier he was a soldier and he's

bir şansı olduğunu düşünüyorum bu adamın bir zamanlar asker olduğunu ve

written a book on how to survive that interestingly enough I was looking

nasıl hayatta kalınacağına dair bir kitap yazdığını yeterince ilginç bir şekilde buna bakıyordum

through this I've never really looked at this book but I bought it because it

bu kitaba gerçekten hiç bakmadım ama satın aldım çünkü

tells you how to tie all sorts of knots how to kill animals and track them how

size her şeyi nasıl bağlayacağınızı anlatıyor türlü düğümler hayvanları nasıl öldürür ve onları nasıl izlersin

to skin and rabbit and all these sort of things if you were stuck out in the wild

derisini ve tavşanını nasıl yüzdürürsün ve tüm bu tür şeyler eğer vahşi doğada sıkışıp kalmışsan

and you needed to survive if you broke your leg how could you make a splint so

ve hayatta kalman gerekiyorsa bacağını kırsan nasıl bir atel

that you could get to civilization and get to a hospital which plants you can

yapabilirsin ki uygarlığa gitmek ve bir hastaneye gitmek, hangi bitkileri

eat it's all in this book and there is an interesting section on diseases and

yiyebilirsin, hepsi bu kitapta ve hastalıklarla ilgili ilginç bir bölüm var ve

it actually tells you I'm not going to read it out but it tells you what to do

aslında sana onu okumayacağımı söylüyor ama eğer olursan ne yapman gerektiğini söylüyor.

if you're in a group of people and somebody gets sick due to an infection

bir grup insanda ve birisi bir enfeksiyon nedeniyle hastalandığında, onları

it talks about that you must isolate them and you must wash everything and

izole etmeniz gerektiğinden bahsediyor ve her şeyi yıkamanız gerekiyor ve tedaviden

hand should be thoroughly washed after treatment avoid splashing with mucus

sonra ellerin iyice yıkanması gerekiyor, birinden mukus sıçramasını önleyin,

from somebody so there's all this in in here telling you how to respond when

bu yüzden burada size nasıl olduğunu anlatan her şey var.

somebody's got a disease but at the beginning of the book there's a

Birinin hastalığı olduğunda yanıt vermek, ancak kitabın başında bir

warning it says the survival techniques described in this publication are for

uyarı var, bu yayında açıklanan hayatta kalma tekniklerinin

use in dire circumstances where the safety of individuals is at risk and

bireylerin güvenliğinin risk altında olduğu zorlu koşullarda kullanılması gerektiğini söylüyor ve

it's actually talking about what to do in the event of an infection due to an

aslında ne yapılması gerektiğinden bahsediyor. bilinmeyen bir hastalıktan kaynaklanan bir enfeksiyon olayı

unknown disease yes so it's in this book in dire and that's what we are now in

evet yani bu kitapta vahim durumda ve biz de bu

dire circumstances would you like to explain the meaning of the word dire yes

durumdayız vahim kelimesinin anlamını açıklamak ister misiniz evet

well if something is dire I suppose we could say that it is it is very severe

peki bir şey vahimse sanırım söyleyebiliriz ki çok şiddetli mi

so so may be a severe situation or may be something that has to be dealt with

yani ciddi bir durum olabilir veya çok ciddi ve sert bir şekilde ele alınması gereken bir şey olabilir çok

in a very serious and Stern way so urgent urgent very urgent possibly

acil acil çok acil muhtemelen

life-threatening yes in fact we have some words here that I'm going to show

yaşamı tehdit edici evet aslında burada bazı sözlerimiz var Göstereceğim

because I did show some words a few moments ago so we had the actions that

çünkü birkaç dakika önce bazı kelimeler gösterdim, bu yüzden

will ensure your well-being also we said the survival of the fittest now this is

sizin iyiliğinizi sağlayacak eylemleri yaptık ve ayrıca en uygun olanın hayatta kalmasını söyledik şimdi

this is a very interesting phrase so when we talk about survival of the

bu çok ilginç bir ifade, bu yüzden hayatta kalma hakkında konuştuğumuzda

fittest what we are actually talking about is the survival of well I suppose

en uygun olan aslında iyinin hayatta kalmasından bahsediyoruz sanırım

I don't want to say the strongest but unfortunately quite often we think of

en güçlüyü söylemek istemiyorum ama ne yazık ki çoğu zaman

the strongest surviving during a bad period of time so the survival of the

en güçlünün kötü bir dönemde hayatta kaldığını düşünürüz bu yüzden en güçlü olanın hayatta kalması bu

fittest which is why it's important to stay healthy when there is sorry mr.

yüzden önemli Üzgünüm olduğunda sağlıklı kalmak için Mr.

Dean can go on when it's important to stay healthy when there is a serious

Dean, sağlıklı kalmanın önemli olduğu, ciddi bir

event or something serious taking place well the term survival of the fittest I

olay olduğunda veya ciddi bir şey meydana geldiğinde devam edebilir. En uygun olanın hayatta kalması terimi, Charles Darwin'in tanımladığı

think could well have been a term that was coined by famous evolutionist

ünlü evrimci evrimci kişi tarafından icat edilmiş bir terim olabilirdi.

evolutionary person that did Charles Darwin to describe what happens in the

wild that the fittest tend to survive in with wild animals because that's that's

vahşi doğada en uygun olanın vahşi hayvanlarda hayatta kalma eğiliminde olduğu şey, çünkü

the only way you survive if you're stronger fitter your immune

hayatta kalmanın tek yolu bu, daha güçlüyseniz, bağışıklık

system is more powerful then you're going to be the animal or the organism

sisteminiz daha güçlüyse, o zaman hayvan ya da organizma

or the plant that survives and it's a harsh term but why did that term come up

ya da bitki olacaksınız. bu hayatta kalıyor ve bu sert bir terim ama neden bu terim geldi

mr. Duncan well I'm talking about survival I'm talking about words

bay. Duncan, hayatta kalmaktan bahsediyorum,

connected to survival and how to survive so we often say survival of the fittest

hayatta kalmakla bağlantılı kelimelerden ve nasıl hayatta kalınacağından bahsediyorum, bu yüzden sık sık en güçlü olanın hayatta kaldığını söyleriz

Charles Darwin discovered that in the wild amongst animals you will find that

Charles Darwin, vahşi hayvanlar arasında vahşi doğada

the fittest quite often are the ones that survive the longest I suppose when

en uygun olanların çoğu zaman en güçlü olan olduğunu keşfettiğini keşfetti. en uzun süre hayatta kalan sanırım

you think about it it's it's kind of well it's almost common sense when you

bunu düşündüğünüzde bu biraz iyi bir şey, düşündüğünüzde neredeyse sağduyu

think about it because the survival of the fittest

çünkü en güçlü olanın hayatta kalması en

well the fittest tend to be the strongest I suppose he's another one I

güçlü olma eğilimindedir Sanırım o başka

like this one here's another one if I can get it on

biri Bunu beğendim işte başka biri Eğer

the screen to thrive I like this word to thrive if you thrive well it means you

gelişmek için ekrana alabilirsem gelişmek için bu kelimeyi seviyorum, eğer iyi gelişirsen, hayatta kalmaya devam ediyorsun,

go on surviving you are thriving you go on to survive so I like this one it's

gelişiyorsun, hayatta kalmaya devam ediyorsun, bu yüzden bunu beğendim,

thrive I like this very work very much so to thrive is to go on surviving to do

gelişmek, bu işi çok seviyorum, bu yüzden gelişmek,

very well yes so if you in a job situation you could say youth a person

çok iyi yapmak için hayatta kalmaya devam etmektir evet, yani bir iş durumundaysanız, genç bir kişinin

thrives in a certain environment couldn't you so if you are a person that

belirli bir ortamda başarılı olduğunu söyleyebilirsiniz, değil mi, yani bir kişiyseniz,

is for example if you were a presenter and you were good at it you could or any

örneğin bir sunum yapan kişiyseniz ve siz bunda iyiydin yapabilirdin ya da iyi olduğun

any job that you are good at that you like doing in you're confident in

herhangi bir işi yapmaktan hoşlanırsın birilerine güvenirsin

somebody might say that you are thriving in that job or thriving in that

o işte ya da o ortamda başarılısın diyebilir sen

environment you're just doing very well and being very successful because it's

sadece çok iyi yapıyorsun ve çok iyisin başarılı çünkü bu

something that you're very capable of doing hmm and also a good word that

sizin çok yetenekli olduğunuz bir şey hmm ve aynı zamanda

connects to survival we also have yes here's another one a plant will

hayatta kalmaya bağlanan güzel bir kelime bizde de var evet işte başka bir bitki gelişecek bol ışık alırsa

thrive you can say that a plant thrives if it gets plenty of light and and and

bir bitki gelişir diyebilirsiniz ve ve

the soil is good quality for it to grow mm-hmm a tree is thorough that tree is

ve toprak, büyümesi için kalitelidir mm-hmm bir ağaç titizdir, ağaç

thriving in that corner of the garden it's getting lots of Sun lots of water

bahçenin o köşesinde gelişir, çok güneş bol su alır

and of course that also refers to people so where we say strive I've put it on

ve elbette bu, insanları da ifade eder, bu yüzden çabala dediğimiz yere koydum

the screen now we have the strength of survival so to thrive is the strength so

artık ekranda hayatta kalma gücüne sahibiz, bu nedenle gelişmek güçtür, bu nedenle ne

you find a way to survive quite often whatever it takes so you

pahasına olursa olsun oldukça sık hayatta kalmanın bir yolunu bulursunuz, böylece hayatta kalmak için ne

might thrive by doing whatever it takes to survive as as quite often happens in

gerekiyorsa yaparak gelişebilirsiniz, çünkü vahşi doğada oldukça sık olur,

the wild so when we look at animals I'm sure we've all watched documentaries

yani ne zaman hayvanlara bakıyoruz eminim hepimiz belgeselleri izlemişizdir

David Attenborough normally here in the wild of much wedlock you can see mr.

David Attenborough normalde burada pek çok evliliğin vahşi ortamında görebilirsiniz bay.

Duncan and mr. Steve are looking for food

Duncan ve Mr. Steve yiyecek arıyor,

they are looking everywhere mr. Duncan likes to eat chocolate mr. Steve is very

her yerde arıyorlar bayım. Duncan çikolata yemeyi sever Bay. Steve

keen on eating grain oh and health food mr. Duncan chocolate hmm yesterday I

tahıl yemeye çok meraklı ve sağlıklı yiyecekler Mr. Duncan çikolata hmm dün

noticed I was watching a live stream yesterday while I was watching it this

fark ettim ki dün bir canlı yayın izlerken bu sabah canlı yayın izliyordum

morning and somebody said that they were obviously isolating at home I don't know

ve birisi evde bariz bir şekilde tecrit edildiğini söyledi

which country they were from but they had run out of chocolate what a disaster

Hangi ülkeden olduklarını bilmiyorum ama çikolataları bitmiş ne felaket

that is I can't think of anything worse I don't mind running out of bread water

yani daha kötü bir şey düşünemiyorum ekmek su süt kahve et çikolatanın bitmesi dışında hiçbir şey umrumda değil kuyu

milk coffee meat anything but to run out of chocolate well that's just a disaster

bu tam bir felaket

it's like a crime that just I've been out how will you survive this no three

suç gibi bir ben çıktım nasıl hayatta kalacaksın Bu üç

months of isolation without chocolate it's unthinkable of course of course

aylık izolasyon çikolatasız düşünülemez elbette

Steve there might be a positive side to this because I might lose a little bit

Steve bunun olumlu bir yanı olabilir çünkü biraz

of weight you see so who knows this might be the

kilo verebilirim, görüyorsun yani kim bilir bu

the thing that I need to help me cut down on the amount of chocolate I eat so

benim kilo vermeme yardım etmem gereken şey olabilir. yediğim çikolata miktarını azalttı yani

yeah what made me made me amused made me laugh the other day when I went out to

evet beni eğlendiren şey geçen gün

get some shopping mm-hmm we had nearly run out of milk had we not mr. Duncan

alışverişe çıktığımda beni güldürdü Duncan

yeah so I went to the local shop because there were reports of a panic buying

evet, bu yüzden yerel dükkana gittim çünkü hiç süt kalmadığına dair panik satın alma raporları vardı, bu yüzden

that there was not any milk left so so you panicked as well so I thought well

sen de panikledin, bu yüzden ben de

we were down to our last bottle of milk okay so I thought all right I'll go out

son şişe sütümüze indiğimizi düşündüm tamam, bu yüzden tamam diye düşündüm. dışarı çıkıp

and get some so I went out to the shop and there was no milk at all apart from

biraz alacağım, bu yüzden dükkana gittim ve tam

one whole shelf full of full fat milk hmm there was no skim milk

yağlı sütle dolu bir raf dışında hiç süt yoktu hmm yağsız süt yoktu

there was no semi skim milk everyone had bought the skim milk and the semi skim

yarım yağlı süt yoktu herkes yağsız süt almıştı ve yarım yağlı

milk and left the whole fat milk which made me laugh because we're facing a

süt ve tam yağlı sütü bıraktı, bu beni güldürdü çünkü

deadly virus and people are worried about a little bit of whole milk I

ölümcül bir virüsle karşı karşıyayız ve insanlar biraz tam yağlı süt için endişeleniyorlar,

thought that was hilarious they're worried about their arteries fairing up

bunun çok komik olduğunu düşündüm, arterlerinin iyi durumda olduğundan endişeleniyorlar,

who wasn't have whole milk that's bad for me nurse I can only have

kim değildi' tam yağlı süt olması benim için kötü hemşire Sadece

semi-skimmed Steve I have another logical Arius yes there's a deadly virus

yarım yağlı Steve alabilirim Başka bir mantıklı Arius'um var evet etrafta ölümcül bir virüs var

around and people are worried about whole milk yeah there were shelves of

ve insanlar tam yağlı süt için endişeleniyor evet raflarca

old milk yes I could I could have had like ten gallons of whole milk if I

eski süt vardı evet yapabilirdim beğenebilirdim on galon tam yağlı süt,

wanted to you you paint a very vivid picture there I just thought it was

seni istersem, orada çok canlı bir resim çizersin, bunun çok komik olduğunu düşündüm,

hilarious yes but there is a sensible reason because the that milk will go

evet ama mantıklı bir nedeni var çünkü o süt ekşir,

sour so that the long light milk the long life milk Steve will last longer

böylece uzun hafif süt, uzun ömürlü süt Steve uzun süre dayanır. artık

no but that just generally milk Jen there was no there was no long life

hayır ama o sadece genel süt Jen yoktu hayır uzun ömürlü yoktu

semi-skimmed no there was no long life pasteurized yes sorry there was no there

yarı yağsız hayır uzun ömürlü pastörize yoktu evet üzgünüm yoktu hayır

was no type of milk apart from full fat milk yes okay isn't

tam yağlı süt dışında bir süt türü yoktu evet tamam o kadar

that ridiculous I don't know yes I think it is I'm not sure if it is ridicu

saçma değil mi ben bilmiyorum evet bence öyle Gülünç olup olmadığından emin değilim

because people are even there's a deadly virus around and people are choosing

çünkü insanlar etrafta ölümcül bir virüs bile var ve insanlar

what milk to get okay I'm there thinking oh I better not get the whole milk

hangi sütü alacaklarını seçiyorlar tamam mı diye düşünüyorum oh sütün tamamını almasam daha iyi

because that's bad for me yeah there's too much fat in it oh I wouldn't worry

çünkü bu benim için kötü evet içinde çok fazla yağ var oh endişelerinizin en küçüğünden

about the amount of fat in milk from the least of your worries

sütteki yağ miktarı hakkında endişelenmezdim

really that I'm just amused by how hilarious I just found it amusing okay

gerçekten ne kadar komik olduğu beni eğlendiriyor ben sadece eğlenceli buldum tamam

people were worrying about the amount of fat in there look at this time yes well

insanlar endişeleniyordu şu an oradaki yağ miktarına bak evet pekala

I suppose I suppose people have different ways of looking at health

sanırım insanların sağlığa farklı bakış açıları var

people have their own views of what is healthy and what isn't

insanların neyin sağlıklı neyin sağlıklı olmadığına dair kendi görüşleri var

I suppose we are looking at the words connected to survival so we've looked at

sanırım hayatta kalmayla bağlantılı kelimelere bakıyoruz

quite a few we can also say strength or survival in a certain situation now this

epeyce baktık, ayrıca belirli bir durumda güç veya hayatta kalma da diyebiliriz, şimdi bu

is almost talking about what we are talking about today so survival in a

neredeyse bugün bahsettiğimiz şeyden bahsediyor, yani

certain situation so maybe something comes along that you have to survive

belirli bir durumda hayatta kalma, yani belki bir şey gelir ki hayatta kalmanız gerekir

maybe something comes along that is a situation that you weren't prepared for

belki bir şey gelir bununla birlikte,

something you didn't expect to happen so quite often we will say survival in a

olmasını beklemediğiniz bir şeye hazırlıklı olmadığınız bir durumdur ve sık sık belirli bir durumda hayatta kalma diyeceğiz

certain situation or maybe I suppose also we could say survival rate so

veya belki de sanırım hayatta kalma oranı yani

survival rate and survival in a certain situation well when we say survival rate

hayatta kalma oranı ve belirli bir durumda hayatta kalma diyebiliriz. peki hayatta kalma oranı dediğimizde

what would you say that was what would you say that was Steve me hmmm survival

ne derdiniz bu ne derdiniz bu Steve ben miydim hmmm hayatta kalma

rate yes it just means how many people maybe a percentage you could express

oranı evet bu sadece kaç kişi anlamına gelir belki yüzde

that as a percentage of don't want to sound you know I don't want to talk

bunu ses çıkarmak istemeyenlerin yüzdesi olarak ifade edebilirsiniz bilirsiniz ben

about human beings really well you say just generally what the words mean yes

insanlar hakkında gerçekten iyi konuşmak istemiyorsunuz sadece genel olarak kelimelerin ne anlama geldiğini söylüyorsunuz evet

survival rate it just means you normally express that maybe as a percentage or or

hayatta kalma oranı sadece bunu normalde ifade ettiğiniz anlamına geliyor belki bir yüzde veya

one in so many people yeah so you could say one in a hundred people

pek çok insanda bir evet yani yüz kişiden biri diyebilirsiniz

as for example Will Survive that would be a survival rate would be one in a

örneğin Hayatta Kalacak, bu bir hayatta kalma oranı

hundred or just a number or one in a thousand or one in a hundred you could

yüzde bir veya sadece bir sayı veya binde bir veya yüzde bir olacaktır,

express that as one percent yes survival rate and if that can apply

bunu yüzde bir evet hayatta kalma oranı olarak ifade edebilirsiniz ve eğer bu

to two jobs you can you can say that in they used to say the they used to quite

iki iş için geçerliyse Diyebilir misiniz ki eskiden

often use that phrase for people in difficult jobs if you worked in the

bu tabiri zor işlerde çalışan insanlar için çok sık kullanırlardı, örneğin borsada çalıştıysanız

stock market for example they used to say there's only a survival rate of a

hayatta kalma oranı sadece

ten percent because it's such a difficult stressful job not many people

yüzde on derlerdi çünkü bu öyle bir şey ki. zor stresli iş pek çok insan

can survive that pressure you know a constant pressure or if you're learning

bu baskıya dayanamaz sürekli bir baskıyı bilirsiniz ya da

to become a doctor a difficult job like that only so many people will survive

doktor olmayı öğreniyorsanız bunun gibi zor bir iş sadece çok fazla insan

the course hmm oh and if you were training in the Army for example you

hayatta kalır hmm oh ve eğer orduda eğitim alıyor olsaydınız örneğin

might you might want to use that phrase there to express how many people make it

Oradaki ifadeyi kaç kişinin bunu başardığını ifade etmek için kullanmak isteyebilirsiniz,

through that's it to the other side of it I think of the course so to get

bu onun diğer tarafına bu kursu düşünüyorum bu yüzden

through something is basically survival and here's another one I like this one

bir şeyin üstesinden gelmek temelde hayatta kalmaktır ve işte başka bir tane Bunu beğendim bu

so here we go those who survive a difficult situation are the survivors so

yüzden buradayız zor bir durumda hayatta kalanlar hayatta kalanlardır, bu yüzden bunun

I would say that that makes perfect sense it is a much clearer way of

expressing what that actually means so those who survive a difficult or

gerçekten ne anlama geldiğini ifade etmenin çok daha net bir yolu olduğunu söyleyebilirim, bu yüzden zor veya

stressful situation are the survivors they are the people that come out the

stresli bir durumda hayatta kalanlar hayatta kalanlardır, onlar ortaya çıkan insanlardır.

other end so in that case we are saying those who made it through and I would

diğer uçta yani bu durumda bunu başaranları söylüyoruz ve

imagine that many people will be survivors

pek çok insanın

normally in life we might describe a person who is always able to find their

hayatta normal olarak hayatta kalacağını hayal ediyorum zor bir durumdan her zaman çıkış yolunu bulabilen bir kişiyi tanımlayabiliriz

way out of a difficult situation we can say that they are a survivor

şunu söyleyebiliriz onlar hayatta kalanlar

yes Mayday wait or maybe we can say that they are a born survivor so maybe a

evet Mayday bekle ya da belki onların doğuştan hayatta kalan olduklarını söyleyebiliriz bu yüzden belki kendine

person who is very good at taking care of themselves we can say that they are a

bakma konusunda çok iyi olan bir kişi

born survivor yes sir some people seem to have a lot

doğuştan hayatta kalan olduklarını söyleyebiliriz evet efendim bazı insanların çok fazla şeye sahip olduğu görülüyor

of bad luck in their lives we want we all know people like this they keep

hayatlarında kötü şans istiyoruz hepimiz biliyoruz ki böyle insanlar işlerini

losing their losing jobs being sacked from jobs or being made redundant or

kaybediyorlar sürekli işlerini kaybediyorlar işlerinden atılıyorlar veya işten çıkarılıyorlar ya da

they have tragedy in their life but they just keep going they don't give up they

hayatlarında trajediler var ama devam ediyorlar pes etmiyorlar

keep going and you sometimes say about somebody or they're a survivor they're

devam ediyorlar ve sen bazen birileri hakkında derler ya da o hayatta kalanlardandır onlar hayatın hayatta

one of life's survivors so no matter what adversity comes along what

kalanlarından biridir bu yüzden hangi zorlukla karşılaşırlarsa karşılaşsınlar

difficulty comes along in their life they carry on they adapt and they they

hayatlarında hangi zorluklar çıkarsa çıksın uyum sağlarlar ve bir şekilde

they somehow find a way to carry on whereas other people might not they

devam etmenin bir yolunu bulurlar oysa diğer insanlar pes etmeyebilirler

might just give up they're a survivor John's a survivor he's been through a

sadece hayatta kalanlar John hayatta kalan biri

lot of difficulty in his life but he's carried on and kept going and his own is

hayatında pek çok zorluk yaşadı ama o devam etti ve devam etti ve kendisininki

okay now so we don't necessarily mean from disease we mean from just everyday

artık iyi yani hastalıktan kastetmiyoruz. sadece günlük

life just keeping a job surviving paying your mortgage that sort of thing and

hayat sadece bir işi sürdürmek ipoteğinizi ödeyerek hayatta kalmak bu tür şeyler ve

some people we all know people who seem to have lots of bad luck and they get a

hepimizin tanıdığı bazı insanlar çok şanssız görünen insanlar ve

lot of adversity in life but they just keep going and we say they're survivors

hayatta pek çok sıkıntı yaşıyorlar ama devam ediyorlar ve biz diyoruz ki onlar hayatta kalanlar

Rolfie interesting comment here six days in quarantine so far and already made

Rolfie ilginç yorum burada şimdiye kadar altı gün karantinada kaldı ve şimdiden

friends with a rat I think I'm going to keep it as my pet I think Ralphie you're

bir fareyle arkadaş oldu sanırım onu ​​evcil hayvanım olarak tutacağım

already losing it of all the things to make friends with well you know maybe an

belki hastalık

animal that is well known for carrying diseases exactly a plague rats famously

taşımasıyla tanınan bir hayvan tam olarak bir veba fareleri meşhur

I carried bubonic plague so maybe hopefully I think maybe that

ben hıyarcıklı vebayı taşıdım yani belki umarım bu

isn't such a good idea I'd stay away from that well maybe if you're just

o kadar iyi bir fikir değildir diye düşünüyorum belki o kuyudan uzak dururum belki sadece

watching it from your window that fine and and it is nice isn't it mr.

izliyorsanız Pencereniz o kadar iyi ve güzel, değil mi Mr.

Duncan to recognize animals that you the same animals every day you sometimes

Duncan, hayvanları tanımak için her gün aynı hayvanlarsınız bazen

notice certain birds that come into the garden or certain animals that that come

bahçeye gelen belirli kuşları veya bahçeye giren belirli hayvanları sincap olarak fark ediyorsunuz

into the garden squirrels and you recognize them as the same one it's nice

ve onları aynı hayvan olarak tanıyorsunuz,

to see them and that's something else that can keep your spirits up in this

onları görmek güzel ve bu başka bir şey. Hepimizin izole olduğumuz bu zamanda moralinizi yüksek tutun,

time of when we're all isolating is to try and see nature hmm and have a look

doğayı görmeye çalışın ve

out of the window and notice what's going on because we we were so busy in

pencereden dışarı bakın ve neler olup bittiğini fark edin çünkü hayatlarımızla o kadar meşguldük ki

our lives we just dash around everywhere and we don't notice what's actually

her yere koşuyoruz ve biz biz aslında

happening very close to us birds animals the weather the clouds I mean just

çok yakınımızda neler olup bittiğini fark etmiyoruz kuşlar hayvanlar hava bulutlar yani sadece

watching the clouds is very relaxing but yes so we might all notice things as the

bulutları izlemek çok rahatlatıcı ama evet bu yüzden hepimiz bir şeyler fark edebiliriz çünkü

pace of life slows down for us all yes well that again that's a positive thing

hayatın hızı hepimiz için yavaşlıyor evet peki o yine bu bir Olumlu bir şey,

that's that's something you could take away from that and say this is actually

bu, bundan çıkarabileceğiniz bir şey ve bunun aslında

quite a positive thing because now I can take time I can actually sit and I can

oldukça olumlu bir şey olduğunu söyleyebilirsiniz çünkü şimdi zaman ayırabilirim, gerçekten oturabilirim ve etrafımda var olan

actually appreciate certain things that exist around me so maybe things that I

bazı şeyleri gerçekten takdir edebilirim, bu yüzden belki de

didn't notice before because I was always in such a hurry yes I was always

fark etmediğim şeyler önceden çünkü hep çok acelem vardı evet hep

trying to get from one place to another so now I can relax even though I'm at

bir yerden bir yere gitmeye çalışıyordum bu yüzden şimdi evde olmama rağmen rahatlayabiliyorum

home I can't go out very far I can still look out my window and maybe you will

çok uzağa çıkamıyorum hala penceremden dışarı bakabiliyorum ve belki daha önce

see things that you've never noticed before because you've always been so

hiç farketmediğin şeyleri göreceksin çünkü her zaman çok

busy spend that's something that I want to do spend more time in here and now

meşguldün harcamak yapmak istediğim bir şey

more time here rather than in here thinking about things that have happened

in the past things that may or may not happen in the future and while you're

gelecekte olabilecek ya da olmayabilecek şeyler ve

doing all that you're missing the present know present moment and maybe we

tüm bunları yaparken şimdiki anı kaçırıyorsun ve belki

could all now slow down and just watch an ant crawling a

şimdi hepimiz yavaşlayıp mutfak masasında sürünen bir karıncayı izleyebiliriz

the kitchen table yes and see where it goes and what it does yes mindfulness

evet ve nerede olduğunu görebiliriz gider ve ne işe yarar, evet farkındalık bu ya şu anda moda olan

that's that's either buzzword at the moment mr. Duncan mindfulness there's

kelime bay. Duncan mindfulness

lots of books on that and videos can I go Steve can I just say that of

bununla ilgili bir sürü kitap var ve videolar gidebilir miyim Steve

all the people I know you might be one of the least one of the least mindful

tanıdığım tüm insanlar arasında en az mindful

people quite often Steve seems to exist in another world I might say something

insanlardan biri olabileceğini söyleyebilir miyim Steve sıklıkla başka bir dünyada var gibi görünüyor diyebilirim

sometimes too Steve and then a few seconds later he will ask me a question

bazen çok Steve bir şey ve sonra birkaç saniye sonra bana bir soru soracak

and I've literally just told him the the actual thing that's happening yes

ve ben ona tam anlamıyla olan gerçek şeyi anlattım evet

because I'm always my mind is always elsewhere yes I know it's that is not a

çünkü ben her zaman aklım her zaman başka yerlerde evet bunun iyi olmadığını biliyorum

good way to be I think it's it's okay to think about things but if you you can

Olma şekli bence bir şeyler hakkında düşünmekte sorun yok ama sen geçmiş olaylar hakkında

end up getting into the habit of spending too much time thinking yes

evet diye çok fazla zaman harcamayı alışkanlık haline getirebilirsen, ben

about past events as I save future events that may or may not happen and

gelecekte olabilecek ya da olmayabilecek olayları kaydederken, o

then you miss what's actually going on the only real moment is now anything

zaman gerçekte ne olduğunu kaçırırsın. devam eden tek gerçek an, şimdi

that's happened 10 minutes ago is gone hmm and something that may happen in the

10 dakika önce olan herhangi bir şey gitti hmm ve gelecekte olabilecek bir şey

future hasn't happened it may not happen anyway

olmadı, zaten olmayabilir

and so that's what mindful that I mean I've been looking at this to try and to

ve bu yüzden bu kadar dikkatli demek istediğim, buna bakmak için bakıyordum. denemek ve

try and change the way and I think to try and because it's stressful when

yolu değiştirmek ve ben denemeyi düşünüyorum ve

you're thinking in your head all the time it actually causes stress because

sürekli kafanızın içinde düşünmek stresli olduğu için aslında strese neden oluyor çünkü

your mind works overtime so that's why I like coming on these live streams mr.

zihniniz fazla mesai yapıyor bu yüzden bu canlı yayınlara gelmeyi seviyorum bayım.

Duncan because I'd literally have to be you have to be present in the moment the

Duncan, çünkü tam anlamıyla ben olmalıyım,

here and now to be able to do this yes I can't be sitting there wandering off

bunu yapabilmek için şu anda burada olmalısın, evet, orada oturup dün

thinking about something that happened yesterday or something that I what might

olan bir şeyi veya benim ne

happen tomorrow I might want to do tomorrow even though Steve earlier you

olabileceğimi düşünerek dolaşıp duramam. yarın yapmak isteyebilirim, gerçi Steve daha önce sen

did drift away I must admit Steve did drift away slightly so he he seemed to

uzaklaştın ama itiraf etmeliyim ki Steve biraz uzaklaştı, bu yüzden ben

go in his own world when I when I activated the camera and I even said

kamerayı etkinleştirdiğimde ve hatta

hello Steve and he was still in his own world

Steve'e merhaba dediğimde ve o hala kendi dünyasındaymış gibi görünüyordu. kendi dünyasında

I've got an excuse I was reading all about the

bir mazeretim var,

on the live chat which is very busy mr. Duncan yes a live chat I cannot keep up

çok meşgul olan canlı sohbet hakkında her şeyi okuyordum bay. Duncan evet canlı bir sohbet

with the number of messages it's wonderful yes and can I say something

Mesajların sayısına ayak uyduramıyorum harika evet ve bir şey söyleyebilir miyim

Steve Jamelia has just said something which i think is very important and I've

Steve Jamelia az önce çok önemli olduğunu düşündüğüm bir şey söyledi ve birkaç hafta

completely forgotten all about it in a few weeks time well maybe I think it's

içinde hepsini tamamen unuttum eh belki Sanırım

next month it will be Easter and of course we all know what happens at

önümüzdeki ay Paskalya olacak ve tabii ki hepimiz Paskalya'da ne olduğunu biliyoruz,

Easter people will eat lots of chocolate eggs oh I thought you were going to talk

insanlar bir sürü çikolatalı yumurta yiyecek oh oh

about religion then mr. Duncan no I wasn't well for a lot of people the

din hakkında konuşacağınızı düşünmüştüm o zaman bayım. Duncan hayır, pek çok insan için iyi değildim,

religious aspects of Easter are important but for us it's all about the

Paskalya'nın dini yönleri önemli ama bizim için her şey

chocolates it's all about the chocolate forget about the religious part all I

çikolatalarla ilgili, hepsi çikolatayla ilgili, dini kısmı boşver, tek

want to do is stuff lots of Easter eggs into my big mouth there we go that real

yapmak istediğim, bir sürü Paskalya yumurtası doldurmak. koca ağız işte başlıyoruz gerçek

stories here we're getting lots of real stories on the live chat somebody

hikayeler burada canlı sohbette birçok gerçek hikaye alıyoruz

earlier talked about their stress and anxiety at having think it was asthma

daha önce birisi astım olduğunu düşündükleri için yaşadıkları stres ve kaygıdan bahsetmişti

worried that what might happen if they catch this virus there's a real story

bu virüsü kaparlarsa ne olacağından endişe ederek gerçek bir hikaye var

and another real story is somebody here and Maria is a web designer and it's

ve başka bir gerçek hikaye, burada biri var ve Maria bir web tasarımcısı ve

hard to survive when you're a freelancer because the work is starting to dry up

serbest yazarken hayatta kalmak zor çünkü iş kurumaya başlıyor, bunun

that's the other very upsetting aspects of of this is is the effects on the

diğer çok üzücü yönü de

economy and the number of people who are being laid off work currently because of

ekonomi ve sayı üzerindeki etkileri. Hastaneleri kapatan tüm bu dükkanlar yüzünden şu anda işten atılan insanların oranı

all these shops that have closed the hospital the hospitals the hospitals are

hastaneler hastaneler

open just just make sure yes can I just reassure you the hospitals in the UK are

açık sadece emin olun evet Birleşik Krallık'taki hastanelerin

still open well I mean I wonder I mean a lot of people they they they don't know

hala açık olduğundan emin olabilir miyim yani merak ediyorum demek istiyorum pek çok insan

how many to lose their jobs and of course there's

kaç kişinin işini kaybedeceğini bilmiyor ve tabii ki

all sorts of the governments are trying to put packages in place to try and

her türden hükümet

support people financially through this but they're also now in the UK wanting

bu yolla insanları finansal olarak desteklemek için paketler uygulamaya çalışıyor ama onlar da şimdi Birleşik Krallık'ta gönüllü gönüllüler istemek,

volunteers volunteers somebody who does something that's unpaid in order to

benefit the community at large in these troubles and times and that they want

bu sıkıntı ve zamanlarda toplumun geneline fayda sağlamak için ücretsiz bir şey yapan biri ve

people to volunteer they're asking retired doctors and

insanların gönüllü olmasını istiyorlar, emekli doktor ve

nurses to come back to work they're asking for people who will man phone

hemşirelerin işe geri dönmelerini istiyorlar, yapacak insanları istiyorlar. adam telefon

lines because to help with the the emergency services the number of people

hatları çünkü acil servise yardım etmek için arayan insanların sayısı

that are calling in hmm they want people to help with delivering food to

hmm

particularly elderly people that are stuck at home and can't get out the they

özellikle evde sıkışıp dışarı çıkamayan yaşlı insanlara yiyecek dağıtmak için yardım etmelerini istiyorlar

reckon there's about 1.5 million very vulnerable people who have got specific

yaklaşık 1,5 milyon olduğunu tahmin ediyorlar çok savunmasız insanlar, belirli

diseases who really have to stay in and they cannot go out they must not go out

hastalıkları olan, gerçekten evde kalmak zorundalar ve dışarı çıkamıyorlar, dışarı çıkmamalılar, bu

so we're going to have to support each other and to help everybody get through

yüzden birbirimize destek olmalıyız ve herkesin

this maybe go out and buy some food knock on the door and then leave it on

bunu atlatmasına yardımcı olmalıyız, belki dışarı çıkıp yiyecek bir şeyler ısmarlayabiliriz. kapıda ve sonra kapının eşiğinde bırak

the doorstep that sort of thing so they're after volunteers now to to help

bu tür şeyler yani artık herkesin bunu atlatmasına yardım etmek için gönüllülerin peşindeler.

everybody get through this I always find that these situations they often bring

out the best in human beings and in people and of course I suppose from my

benim açımdan da

point of view as well I have to be careful because I I also suffer from

dikkatli olmalıyım çünkü ben de

asthma however these days my asthma isn't so bad however yes I suppose I

astım hastasıyım ama bugünlerde astımım o kadar kötü değil ama evet sanırım

should think of that as well from my own point of view but

bunu da kendi açımdan düşünmeliyim ama

fortunately at the moment my asthma is not present fortunately it has subsided

neyse ki şu an astımım yok neyse ki azaldı

but yes if there are any people out there who would like to volunteer their

ama evet, dışarıda

time to bring some Easter eggs to my house so I have lots of Easter eggs to

evime biraz Paskalya yumurtası getirmek için gönüllü olarak zamanını ayırmak isteyen birileri varsa, böylece yaklaşan Paskalya Festivali sırasında yiyecek bir sürü Paskalya yumurtam olur.

eat during the forthcoming Easter Festival at the festival of Easter

Paskalya bayramı

so I can sit in front of the television and I can watch Columbo and I can eat

böylece televizyonun karşısına oturabilirim ve Columbo'yu izleyebilirim ve

all the Easter eggs that I can well you don't get diabetes mr. Duncan because

yiyebileceğim tüm paskalya yumurtalarını yiyebilirim, pekala şeker hastası olmazsınız bayım. Duncan çünkü

that's one of the the vulnerable conditions that would make you

bu, seni

vulnerable to this this this virus yes what you food Spain says adair

buna karşı savunmasız kılacak savunmasız koşullardan biri bu virüs evet ne yersen İspanya adair diyor

everything will pass and you are absolutely right it will it could be two

her şey geçecek ve kesinlikle haklısın yılda iki

months three months four months six months a year but it will pass and life

ay üç ay dört ay olabilir ama bu geçecek ve hayat

will return to normal we'll get over it because that's something that the human

normale dönecek bunu atlatacağız çünkü bu, insanlık

condition is very good at surviving and and forgetting about traumatic past

durumunun hayatta kalma ve travmatik geçmiş

events quite often and it will we will get over it together there is light at

olayları oldukça sık unutma konusunda çok iyi olduğu bir şey ve bunu birlikte atlatacağız.

the end of the tunnel that's what we say that's right the sandwich live-chat I

tünelin sonu bizim söylediğimiz bu doğru sandviç canlı sohbet

just can't keep up with it mr. Duncan I can see have you already stocked up on

Sadece buna ayak uyduramıyorum bayım. Duncan, şimdiden

any chocolate Easter eggs mr. Steve no not yet but you know I might have a

herhangi bir çikolatalı paskalya yumurtası stokladığınızı görebiliyorum Bay. Steve henüz yok ama biliyorsun ki

surprise for mr. Duncan so don't say anything but yes we're not going to get

Bay'a bir sürprizim olabilir. Duncan bu yüzden bir şey söyleme ama evet

too many because it is unhealthy yeah but we will but we need some comfort

çok fazla almayacağız çünkü sağlıksız evet ama alacağız ama biraz rahatlatıcı

food I think at the moment yes and chocolate will be one of those mmm

yiyeceğe ihtiyacımız var sanırım şu anda evet ve çikolata o mmm

well mr. Duncan mm-hmm before Angela was listening to you as she was driving oh

pekala baylardan biri olacak. Duncan mm-hmm daha önce Angela araba sürerken seni dinliyordu oh

and she's now on her sofa so what would he be driven your car into your sofa in

ve o şimdi koltuğunda, yani arabanı senin

into your living room maybe the sofa is in the car oh I'm having trouble with

oturma odandaki kanepene, oturma odana mı sürerdi, belki kanepe arabanın içindedir oh, başım belada

this live chat mr. Duncan oh yeah I think I have a feeling that mr. Steeves

bu canlı sohbet ile mr. Duncan oh evet sanırım bende öyle bir his var ki mr. Steve'in

big fingers mr. mr. Steve has huge fingers mr. Steve has fingers like like

büyük parmakları Mr. Bay. Steve'in kocaman parmakları var Bay. Steve'in

a bunch of bananas so when he's operate seeing anything that needs to be done

bir avuç muz gibi parmakları var bu yüzden ameliyat yaparken dikkatli yapılması gereken herhangi bir şeyi görünce

carefully unfortunately his big fingers just he has no control I do do a lot of

ne yazık ki büyük parmakları sadece onun kontrolü yok Ben çoğunu yaparım

that I have got big fingers it's true you know what they say about people with

benim büyük parmaklarım var bu doğru hakkında ne derler bilirsiniz

big fingers and big gloves Oh quick brained you're a very quick

büyük parmaklı ve büyük eldivenli insanlar Ah çabuk beyinli siz çok hızlı

brain person mister I would say mr. Duncan has got a very quick brain quick

beyinli bir insansınız bayım derdim ki. Duncan'ın çok hızlı bir beyni var,

it means you can think on his feet he can come up with with answers to things

bu sizin ayakları üzerinde düşünebileceğiniz anlamına gelir, olaylara

very quickly and and and funny quips yes I'm very good at responding that's right

çok hızlı bir şekilde cevaplar bulabilir ve ve ve komik espriler evet, yanıt vermede çok iyiyim, bu doğru,

very quick brain I just can't keep up to date with it with the with the live chat

çok hızlı bir beyin, sadece yapamam canlı sohbet ile güncel kalın, bugün

we've noticed amazing how many people are watching today mr. Duncan Oh

kaç kişinin izlediğini inanılmaz bir şekilde fark ettik bay. Duncan Oh

millions millions yes there we go says Irene a practising hello it's important

milyonlarca milyon evet işte Irene pratik bir merhaba diyor

to live in the present not to worry too much about the future that's true yeah

şimdiyi yaşamak önemli gelecek için çok fazla endişelenmemek bu doğru evet

absolutely right we don't know what's going to happen in the future and people

kesinlikle doğru gelecekte ne olacağını bilmiyoruz ve insanlar

many many people have tried to make predictions about what might happen in

pek çok insan gelecekte neler olabileceğine dair tahminlerde bulunmaya çalıştılar

the future and they're very often wrong hmm and but when they are right they

ve çok sık yanılıyorlar hmm ve ama haklı olduklarında

tell everybody about it to try and make themselves seem important yes I think

bunu herkese anlatıyorlar ve kendilerini önemli göstermeye çalışıyorlar evet bence şu andaki

this is one of the problems at the moment that people are listening to

sorunlardan biri bu insanlar

things that are being said on the internet and quite often the things are

internette söylenen şeyleri dinliyorlar ve çoğu zaman bu şeyler

not accurate or maybe the the news is not even real so there it is a strange

doğru değil ya da belki haberler gerçek bile değil, bu yüzden

time where we have to be very I suppose we have to be very aware of what we of

çok tuhaf olmamız gereken garip bir zaman var sanırım çok olmalıyız ne

what we read what we see the things we hear from other people so sometimes they

okuduğumuzun ne gördüğümüzün farkındayız diğer insanlardan duyduğumuz şeyler yani bazen

can be accurate and sometimes they can be inaccurate

doğru olabiliyor bazen yanlış olabiliyor tahmin et

guess what Steve what's that it's four o'clock nearly does that mean it's

ne Steve saat neredeyse dört oluyor bu neredeyse

nearly time for a cup of tea yeah and well we would say tea cake normally

bir fincan içme zamanı olduğu anlamına geliyor çay evet ve peki normalde çay keki derdik biz

we're having a what are we having hot cross buns

ne yiyoruz sıcak çörek yiyoruz

somebody said earlier that they thought I was getting outside as they could be

daha önce biri dışarı çıktığımı düşündüklerini söyledi çünkü

right it's something I Lewis says no I think it's Irene says there isn't time

haklı olabilirler bu ben Lewis'in söylediği bir şey hayır sanırım Irene orada diyor zaman şimdiki zaman gibi değil mi

like the present that's not the way you would say that phrase you would say

söyleyeceğin o cümleyi söyleyeceğin yol değil

there's no time like the present hmm or of course opposite of what you've

şimdiki zaman gibisi yok hmm ya da tabii ki yazdıklarının tersi bu yüzden

written so I had to correct you but this is an English so I hope you don't mind

seni düzeltmek zorunda kaldım ama bu bir İngilizce yani umarım

me correcting you there so you say there's no time like the present yes

Seni orada düzeltmeme aldırış etmiyorsun, bu yüzden şimdiki zaman gibi bir zaman olmadığını söylüyorsun evet şimdiki zaman gibi bir zaman yok

there is no time like the present and of course there is no present like time

ve tabii ki zaman gibi bir şimdi yok çikolata

there's no present like getting some chocolates ooh

almak gibi bir hediye yok ooh şimdiki zamanı

using present in a different way of class yes so now can be the present or

farklı bir şekilde kullanmak sınıf evet yani şimdi hediye olabilir ya da

also we can say a gift something that is given to you can also be a present as

bir hediye de diyebiliriz size verilen bir şey aynı zamanda bir hediye de olabilir

well it's almost time for us to go unfortunately so Steve will be leaving

bizim gitmemize az kaldı ne yazık ki bu yüzden Steve

us soon and I will be going as well because we have hit four o'clock here in

yakında aramızdan ayrılacak ve ben de gideceğim çünkü Birleşik Krallık'ta saat dördü vurduk

the UK I hope you've enjoyed today's livestream I will be maybe I'm not sure

umarım bugünün canlı yayınını beğenmişsinizdir Belki şu anda emin değilim

at the moment because I might take a rest tomorrow

çünkü yarın dinlenebilirim

because I have been doing live streams every day for the past few days so I

çünkü 14 gündür her gün canlı yayın yapıyorum. son birkaç gün bu yüzden

might have a rest tomorrow however I might appear on your computer screens

yarın dinlenebilirim ancak gün içinde bir ara bilgisayar ekranlarında görünebilirim

sometime during the day but maybe not for a long time okay

ama belki uzun bir süre değil tamam yarın

what's the weather going to be like tomorrow mr. Duncan have you seen the

hava nasıl olacak bayım . Duncan tahmini gördün

forecast no I haven't yet Steve because I'm just wondering it's nice and sunny

mü hayır henüz görmedim Steve çünkü bugün oraların güzel ve güneşli olduğunu merak ediyorum

out there today shall I go and cut the grass for the first time this year okay

bu yıl ilk kez gidip çimleri keseyim mi tamam mı

is it started to grow or should I wait for ten till tomorrow

büyümeye başladı yoksa beklemeli miyim? yarına kadar

I think I'll wait until tomorrow because we've got to go for a walk you don't

sanırım yarına kadar bekleyeceğim çünkü yürüyüşe çıkmamız gerekiyor

have to stay three metres apart at all times but we

her zaman üç metre ayrı kalmak zorunda değilsiniz ama canlı yayını

will go for a walk at so after we've finished the live stream so we all have

bitirdikten sonra yürüyüşe çıkacağız dere hepimiz

a cup of tea we will have a tea cake and also we are going to have a walk as well

bir bardak çay içelim çaylı kek içeceğiz ve ayrıca yürüyüşe çıkacağız

maybe we will have the walk first what do you think Steve

belki önce yürüyüşe çıkacağız ne düşünüyorsun Steve evet

yes I think so and then we will reward ourselves for our efforts by having a

öyle düşünüyorum ve sonra yaptığımız şey için kendimizi ödüllendireceğiz

nice sticky burn when we come back a nice tea cake or mr. Steve we might have

güzel bir çay keki ya da Mr. Steve bizde olabilir

oh I think hot cross buns we've got both to be honest but I think today we will

oh, sanırım ikimiz de dürüst olmak gerekirse sıcak çapraz çöreklerimiz var ama bence bugün

have a hot cross bun because Easter is coming thank you Steve thank you very

sıcak çapraz topuzumuz olacak çünkü Paskalya geliyor teşekkürler Steve

much for your company today Steve thank you mr. Duncan and thank you also the

bugün şirketiniz için çok teşekkür ederim Steve teşekkür ederim bay. Duncan ve ayrıca teşekkür ederim,

expression everybody's using now is stay safe or keep safe I've noticed that in a

şu anda herkesin kullandığı ifade güvende kalın ya da güvende olun

lot of texts my friends so I'm going to say that to you all out there keep safe

Birçok mesajda arkadaşlarımın bunu fark ettiğini fark ettim, bu yüzden hepinize orada güvende olun

stay safe and see you sometime soon you'll see mr. Duncan before you see me

güvende kalın ve yakında görüşürüz diyeceğim göreceksin bay Duncan beni görmeden önce

yes I think so thank you Steve Oh bye that is mr. Steve

evet sanırım çok teşekkür ederim Steve Oh güle güle bu bay. Steve o

he has gone oh thanks a lot Steve I did enjoy that something slightly different

gitti oh çok teşekkürler Steve Bugün biraz farklı bir şeyden keyif aldım

today because I've put mr. Steve in isolation I have isolated him away from

çünkü mr. Tecritte Steve Onu

everything else because he went to see his mother yesterday and so I just want

her şeyden uzaklaştırdım çünkü dün annesini görmeye gitti ve bu yüzden

to make sure that he hasn't brought anything back you know just to be on the

sadece güvenli tarafta olmak için bildiğin hiçbir şeyi geri getirmediğinden emin olmak istiyorum,

safe side it's almost time to go thank you very much for your company we are

neredeyse gitme zamanı geldi teşekkürler size eşlik ettiğiniz için çok teşekkür ederim

completely out of time I am going we will have a little walk I'm going to get

zamanımız tamamen tükendi ben gidiyorum biraz yürüyüş yapacağız

a little bit of sunshine on my face because at the moment outside the

yüzüme biraz güneş ışığı alacağım çünkü şu anda dışarıda

weather is absolutely glorious look at that so there is the view outside right

hava kesinlikle harika bak şuna öyle bak şu anda dışarıdaki manzara

now that is what England looks like at this

bu İngiltere tam şu anda böyle görünüyor

very moment the Sun is out there is a gentle breeze it is chilly but Pleasant

Güneş dışarıda hafif bir esinti var soğuk ama Hoş Bence şu anda hava durumunu

I think that is the best way of describing the weather right now and I

açıklamanın en iyi yolu bu ve

hope you will stay safe stay happy don't forget keep calm and wash your hands and

umarım güvende kalırsınız mutlu kal unutma sakin ol ve ellerini yıka ve hatırlaman gereken

the most important thing of all to remember is you are not a

en önemli şey sen değilsin

I will try to be here as often as I can and of course we can all join in

elimden geldiğince sık burada olmaya çalışacağım ve tabii ki

together on the live chat and share our experiences of this very unusual period

canlı sohbette hep birlikte katılabiliriz ve bu alışılmadık zaman dilimindeki deneyimlerimizi paylaşın,

of time so I hope you've enjoyed today's livestream Thank You beet trees thank

umarım bugünkü canlı yayından keyif almışsınızdır Teşekkürler pancar ağaçları teşekkürler bayan

you miss Sadie's thank you also Luis Valentin Hiroko thank you very much for

Sadie ayrıca teşekkürler Luis Valentin Hiroko

your lovely company today sweetness also Anna and Metro Manila Maria see you

bugünkü güzel arkadaşlığınız için çok teşekkürler tatlım ayrıca Anna ve Metro Manila Maria sonra görüşürüz

later maybe tomorrow although I might be

belki yarın

having a little rest I need to rest my voice because I think I am starting to

biraz dinleniyor olsam da sesimi dinlendirmem gerekiyor çünkü sanırım yıpranmaya başladım

wear it out and of course I will be back I think I will come back on Tuesday

ve tabii ki geri geleceğim sanırım salı günü kesinlikle geri geleceğim

definitely and then of course I will be with you on Wednesday as usual don't

ve sonra tabii ki her zamanki gibi çarşamba günü sizlerle birlikte olacağım

forget I do everything for free here so I will hold out my hand and I will say

unutma burada her şeyi bedava yapıyorum bu yüzden elimi uzatacağım ve bağış

if you want to make a donation you are more than welcome to do so so you can

yapmak istersen hoşgeldin diyeceğim ki bağışta

make a donation to help me through this very strange time because I will be with

bulunabilesin bu çok garip zamanda bana yardım etmek için çünkü

you as often as I can and don't forget everything I do is free

elimden geldiğince sık seninle olacağım ve unutma yaptığım her şey bedava

I charge nothing for 14 years I've been doing this on YouTube and it doesn't

14 yıldır bunu YouTube'da yapıyorum ve

cost you anything however if you want to make a small donation or even a large

sana maliyeti yok herhangi bir şey ancak küçük bir bağış veya hatta büyük bir

donation you are more than welcome to do so

bağış yapmak istiyorsanız, memnuniyetle karşılarsınız,

this is mr. Duncan in the birthplace of English saying thanks for your company

bu bay. İngilizcenin doğum yerindeki Duncan, bugün arkadaşlığınız için teşekkür ediyor,

today I hope you've enjoyed it thank you very much for all of your lovely

umarım beğenmişsinizdir, tüm güzel

messages and your continued support as well I really do appreciate it

mesajlarınız ve devam eden desteğiniz için çok teşekkür ederim, gerçekten minnettarım,

this is mr. Duncan once more saying thanks for watching see you later take

bu bay. Duncan bir kez daha izlediğiniz için teşekkür ediyor sonra görüşürüz kendinize iyi bakın

care stay healthy stay happy and of course before I go you know what's

sağlıklı kalın mutlu kalın ve tabii ben gitmeden önce sırada ne olduğunu biliyorsunuz

coming next yes you do

evet

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta yapacaksınız 8-)