Learning English Live - 22nd April 2018 - Prize Meanings - Ladybird Facts - Grammar - Chat

Well they say that all good things must come to an end and as you can see those

Her güzel şeyin bir sonu olması gerektiğini söylüyorlar ve gördüğünüz gibi o

beautiful days of warm sunshine have sadly ended but not to worry I'm sure

sıcak güneşli güzel günler ne yazık ki sona erdi ama merak etmeyin

they will return very soon coming up today we have the live chat with you of

çok yakında geri döneceklerinden eminim bugün sizinle canlı sohbetimiz var.

course yes you are more than welcome to join in

tabii ki evet, bugün de katılmaktan memnuniyet duyarız

today also mr. Steve will be here talking about the uses of the word set

bay. Steve burada set kelimesinin kullanımlarından bahsedecek

maybe also have you ever won a prize have you ever come first in a

belki ayrıca hiç ödül kazandınız mı hiç bir yarışmada veya yarışmada birinci oldunuz mu

competition or contest we will be talking about that as well also we will

bundan da bahsedeceğiz ayrıca

be delving into the secret life of the Lady Bird and of course lots and lots of

Lady'nin gizli hayatını araştıracağız Kuş ve tabii ki gizemli deyimler de dahil olmak üzere pek çok

other things coming your way as well including the mystery idioms yes

başka şey de yolunuza çıkıyor evet

after all it's a very wet Sunday afternoon here in the UK it's just after

sonuçta burada Birleşik Krallık'ta çok yağışlı bir Pazar öğleden sonra

2 o'clock and this is live English

saat 2'den hemen sonra ve bu canlı İngilizce

yes here we go again it's another Sunday oh my goodness these weeks are going by

evet işte başlıyoruz yine yine bir pazar aman allahım bu haftalar

so quickly hi everybody this is mr. Duncan in England how are you today

çok çabuk geçiyor herkese merhaba ben bayım Duncan İngiltere'de bugün nasılsın

are you okay I hope so are you happy well are you are you happy or are you

iyi misin umarım mutlusundur peki mutlu musun yoksa

just pretending to be happy I hope you are happy here we go again it's Sunday

mutluymuş gibi mi yapıyorsun umarım mutlusundur yine başlıyoruz

Sunday the 22nd of April 2018 and it's mr. Duncan that's me on a Sunday it is

22 Nisan 2018 Pazar Pazar ve Mr. . Duncan, Pazar günü benim,

Sunday afternoon here in the UK I don't know what time it is where you are

Birleşik Krallık'ta Pazar öğleden sonra, nerede olduğunuzu bilmiyorum

because I'm not there you see I'm here instead so I hope you've had a great

çünkü orada değilim, görüyorsunuz, onun yerine ben buradayım, umarım harika bir

week I must say I have had a very very busy week this week did you see the live

hafta geçirmişsinizdir. Söylemeliyim ki bu hafta çok çok yoğun bir hafta geçirdim canlı

streams I have been so busy this week I have been on four times this week so

yayınları gördünüz mü bu hafta çok meşguldüm bu hafta dört kez geldim bu yüzden

this in fact is the fifth live stream this week so I've been so busy over the

bu aslında bu haftaki beşinci canlı yayın o yüzden çok geldim

past few days I went for a live walk did you see that and also I did my Wednesday

son birkaç gündür meşguldüm canlı yürüyüşe çıktım bunu gördünüz mü ve ayrıca çarşamba

night livestream I also did two more because with the weather this week has

gecesi canlı yayınımı yaptım ayrıca iki tane daha yaptım çünkü bu hafta hava

been amazing it's been lovely and warm having said that this morning I woke up

muhteşemdi hava çok güzel ve sıcaktı bunu söyleyerek bu sabah uyandım yukarı

I opened my window and sadly the rain was falling having said that let's have

penceremi açtım ve ne yazık ki yağmur yağıyordu

a look outside now live you might notice that the rain has in fact stopped oh it

şimdi dışarıya bir göz atalım dedim şimdi canlı olarak yağmurun durduğunu fark edebilirsiniz oh görünüşe göre

looks as if the rain has eased off look at that so not only the live site but

yağmur dinmiş gibi görünüyor buna bakın sadece canlı site değil ama

also the live sound as well can you hear the sounds the sounds of nature so there

aynı zamanda canlı ses de sesleri duyabiliyor musun doğanın sesleri yani işte

it is the view and that is a live view so that's not recorded

manzara ve bu canlı bir görüntü yani bu kaydedilmemiş

that is a live view we will be seeing more of the garden later on because I

bu canlı bir görüntü daha sonra bahçeyi daha çok göreceğiz çünkü ben

have a couple of very special things to show you today as I mentioned during the

var Hafta boyunca bahsettiğim gibi bugün size gösterecek çok özel birkaç şey

week I have been busy doing my live streams I've also been very busy working

Canlı yayınlarımı yapmakla meşguldüm Ayrıca evde de çok meşguldüm

in the house as well I am preparing to do some renovation in my kitchen so that

Mutfağımda biraz tadilat yapmaya hazırlanıyorum yani

is something we will be looking at very very soon also mr. Steve did something

bu çok yakında bakacağımız bir şey de bay. Steve dün çok özel bir şey yaptı,

very special yesterday can you guess what it was mr. Steve yesterday he

bunun ne olduğunu tahmin edebilir misiniz bayım? Steve dün

actually what he did yesterday for the first time he went out to mow the lawn

aslında dün yaptığı şeyi ilk kez çimleri biçmek için dışarı çıktı bu

so he used his lawn mower yesterday for the first time and he had to do a little

yüzden dün ilk kez çim biçme makinesini kullandı ve önce

bit of maintenance on the lawn mower first so we will be taking a look at

çim biçme makinesinde biraz bakım yapması gerekiyordu, bu yüzden alacağız

that as well so you will see more of the garden live and also recorded as well so

buna da bir bakın, böylece bahçenin daha fazlasını canlı ve aynı zamanda kaydedilmiş olarak göreceksiniz, bu yüzden

mr. Steve was very excited in fact last week all mr. Steve talked about was

mr. Steve aslında geçen hafta çok heyecanlıydı, tüm baylar. Steve'in bahsettiği

getting the lawn mowed that's all he kept talking about he was so excited

çimleri biçtirmekti, tek söylediği bu, güzel hava hakkında o kadar heyecanlıydı ki,

about the nice weather he kept saying I hope it doesn't rain at the weekend

umarım hafta sonu yağmur yağmaz,

because I want to do my lawns so that's what mr. Steve managed to do yesterday

çünkü çimlerimi yapmak istiyorum, bu yüzden bay. Steve dün yapmayı başardı

because the weather was quite nice not to mention that we were also out and

çünkü hava oldukça güzeldi ve dün de dışarıda olduğumuzdan ve

about yesterday buying some wallpaper and some paint and

biraz duvar kağıdı, biraz boya ve mutfağı yenilemek için

other things that we will need to renovate the kitchen so that's what we

ihtiyaç duyacağımız diğer şeyleri aldığımızdan bahsetmiyorum bile, yaptığımız şey

are doing I have had one of the busiest weeks in a long time I must admit it's

bu. uzun zamandır en yoğun haftalar itiraf etmeliyim ki

been a long time since I've been so busy so I hope you enjoyed the live streams

çok meşgul olmayalı uzun zaman oldu bu yüzden umarım canlı yayınları

if you want more of that I am willing to do so I am willing to do it just for you

beğenmişsinizdir daha fazlasını istiyorsanız yapmaya hazırım bu yüzden sadece için yapmaya hazırım

if you would like to have more live streams you are more than welcome I

Eğer daha fazla canlı yayın yapmak istiyorsanız, hoşgeldiniz,

don't mind so maybe next month because April will be finishing very soon we are

umrumda değil, belki gelecek ay çünkü Nisan çok yakında bitecek,

just over a week away from May May is just around the corner and that normally

Mayıs'a bir haftadan biraz daha uzaktayız Mayıs hemen köşede ve bu normalde şu

means that the weather gets more stable so hopefully it will be nice but maybe

anlama gelir: havanın daha istikrarlı hale gelmesi, umarım güzel olur ama belki

during May now this is just an idea that I have and I'm going to ask you what you

şimdi mayısta bu sadece bir fikir ve size ne düşündüğünüzü soracağım,

think do you think it would be a good idea to do more live streams during the

daha fazla canlı yayın yapmanın iyi bir fikir olacağını düşünüyor musunuz?

month of May so I'm putting the question out there to you it is up to you I I

Mayıs ayı boyunca, bu yüzden soruyu oraya koyuyorum, bu size kalmış,

don't have to if you don't want me to I won't but if you would like more live

Yapmamı istemezseniz yapmak zorunda değilim, yapmayacağım ama gelecek ay daha fazla canlı

streams next month let me know please let me know we might have a little vote

yayın istiyorsanız izin verin biliyorum lütfen bugün küçük bir oylama yapabiliriz bu

today so if you want more live streams please let me know of course I love

yüzden daha fazla canlı yayın istiyorsanız lütfen bana bildirin tabii ki

doing it even though it is a little bit tiring I'm not going to to lie when I

biraz yorucu olsa da yapmayı seviyorum

say that doing this is very very stressful in fact I've been working

bunu söylerken yalan söylemeyeceğim bunu yapmak çok çok stresli aslında

since 7:45 this morning I got up to start preparing today's live stream lots

bu sabah 7:45'ten beri çalışıyorum bugünün canlı yayınını hazırlamak için kalktım bir

of technical things have to be done lots of work behind the scenes that I have to

sürü teknik iş yapılması gerekiyor sahne arkasında bir sürü iş yapmam gerekiyor

do so lots of things that need doing so we have a lot of things to look at and

o kadar çok Yapılması gereken şeyler, bu yüzden bakmamız gereken çok şey var ve

something I want to dimension because over the past few days I've been

boyutlandırmak istediğim bir şey var çünkü son birkaç gündür

suffering with these particular insects you may have noticed last week I was

bu belirli böceklerle acı çekiyorum, geçen hafta fark etmiş olabilirsiniz,

talking about the lady Birds now I have some good news about the lady Birds the

şimdi hanımefendi Kuşlardan bahsediyordum. Hanımefendiler hakkında bazı iyi haberlerim var,

good news is that the lady birds have gone they've all flown away they flew

iyi haber şu ki hanım kuşlar gittiler hepsi uçup gittiler

off as the warm that arrived the ladybirds decided to

gelen sıcakla birlikte uçup gittiler uğur böcekleri uçup gitmeye karar verdi bu

fly away so at this time of year when the weather gets warm the lady birds

yüzden yılın bu zamanında havalar ısındığında hanım kuşlar

will fly away and they will mate yes they will have some sexy time together

uçup gidecekler ve çiftleşecekler evet birlikte biraz seksi vakit geçirecekler ve

and then they will lay their eggs the females will lay their eggs and then the

sonra

eggs will hatch out and they will hatch out into something called larvae larvae

yumurtalarını bırakacaklar

and then they will turn into a chrysalis I don't think that's the proper word but

krizalise dönüşecek Bunun doğru kelime olduğunu düşünmüyorum ama

I always call them crystallises or Chris Alli that's probably the chloral the

ben onlara her zaman kristalleşenler veya Chris Alli diyorum, bu muhtemelen

plural of chrysalis is probably Chris Alli I think so so the lady birds will

chrysalis'in çoğulu olan kloral, muhtemelen Chris Alli'dir.

then hatch out again as fully-formed lady Birds so yes the lady birds have

Hanım Kuşlar oluştu yani evet hanım kuşlar

gone they have all flown away and now I haven't killed them

gitti hepsi uçup gitti ve şimdi onları öldürmedim ne

don't worry for those who are wondering what I've done I haven't killed them I

yaptığımı merak edenler merak etmesin onları öldürmedim

have put Lots outside and the rest of them decided to fly away on their own

çokları dışarıya koydum ve geri kalanlar kendi başlarına uçup gitmeye karar verdiler,

so I didn't actually need to force them to leave they left on their own as soon

bu yüzden onları ayrılmaya zorlamama gerek kalmadı,

as the warm weather arrived the lady Birds all flew away did you know there

havalar ısınır ısınmaz kendi başlarına gittiler hanımefendi Kuşların hepsi uçup gitti,

are some very not so nice facts about lady bird did you know that lady birds

bazılarının çok iyi olmadığını biliyor muydunuz? hanım kuş hakkında gerçekler hanım kuşların

especially young lady birds will actually eat each other yes lady birds

özellikle genç hanım kuşların aslında birbirlerini yediklerini biliyor muydunuz evet hanım kuşlar

are cannibals I hate to say it but they are

yamyamdır bunu söylemekten nefret ediyorum ama uğur

ladybirds are actually cannibals they will eat each other especially when they

böcekleri aslında yamyamdır özellikle çok gençken birbirlerini yiyecekler

are very young so it's not not a very nice thing to think about but yes it's

yani öyle değil düşünmek için pek hoş bir şey değil ama evet bu

true and also lady birds are classed as

doğru ve aynı zamanda hanım kuşları da böcek olarak sınıflandırılıyor, bu

beetles so lady birds are just one particular type of lady bird now I know

yüzden hanım kuşları sadece belirli bir hanım kuşu türüdür,

I haven't mentioned the live chat yet so I suppose I had better mention the live

canlı sohbetten henüz bahsetmediğimi biliyorum, bu yüzden sanırım bahsetmem daha iyi olur canlı

chat shall we have the live chat oh look there it is everyone the live chat is

sohbet canlı sohbeti yapalım mı oh bakın herkes orada canlı sohbet

now on the screen Alessandro is here Sergio Sergio says don't do harm mr.

şimdi ekranda Alessandro burada Sergio Sergio zarar vermeyin bay diyor.

Duncan Tomic is here if you like I would love to watch more live streams although

İsterseniz Duncan Tomic burada Daha fazla canlı yayın izlemeyi çok isterim ama

it would be great if they are more scheduled such as those on Wednesdays

çarşamba

and Sundays well I will see what I can do it's all about time and how much time

ve pazar günleri gibi daha programlı olsalar harika olur. Neler yapabileceğime bakacağım.

I have so that's the problem you see it isn't that I don't want to do it I I

işte sorun bu ya ben yapmak istemiyorum değil keşke

wish I could be live all the time I wish I could be live 24 hours a day but

sürekli canlı olabilsem keşke 24 saat canlı olabilsem ama

unfortunately I cannot be live all the time I would love to be live all the

ne yazık ki sürekli canlı olamıyorum çok isterdim her zaman canlı olmak için

time trust me if I could be live on YouTube always I would oh I see

bana güvenin eğer YouTube'da canlı olabilseydim her zaman yapardım ah görüyorum ki

I think some people are having difficulty with the live stream I don't

bazı insanlar canlı yayında zorluk yaşıyor

know why I hope not that would be typical wouldn't it that would be pretty

neden bilmiyorum umarım bu tipik olmaz değil mi oldukça

typical no I think everything's okay for a moment there I thought I had a

tipik olur hayır bence her şey yolunda bir an orada teknik bir sorun var sandım

technical problem but I don't mr. Duncan my mother is here and I'm so happy

ama yok mr. Duncan annem burada ve ben çok mutluyum

Oh Lila hello Layla and hello to your mother as well a big hi to your mother

Ah Lila merhaba Layla ve annenize de merhaba annenize kocaman bir merhaba

mr. Duncan I love your live streams Thank You Ana so loco si thank you very

Bay. Duncan senin canlı yayınlarını seviyorum Teşekkür ederim Ana yani loco si bunun

much for that yes it's not a lady invasion it's a lady

için çok teşekkür ederim evet bu bir hanımefendi istilası değil bu bir hanım

bird invasion that's something that's something quite different the thing that

kuşu istilası bu oldukça farklı bir şey

you're talking about SEC estar is something quite different Rosa says oh I

senin bahsettiğin şey SEC estar oldukça farklı bir şey Rosa ah, bence

think the live stream has stopped well maybe you need to refresh your page

canlı yayın durmuş olabilir, sayfanı yenilemen gerekiyor

because it's still working here so it hasn't stopped here and I should know

çünkü sayfa hala burada çalışıyor, bu yüzden burada durmadı ve

because I'm controlling it Danny yellow hello Daniela nice to see

kontrol ettiğim için bilmeliyim Danny sarı merhaba Daniela seni görmek güzel

you I am happy watching you now Thank You Daniela and it's nice to know that

mutlu oldum seni şimdi izliyorum Teşekkürler Daniela ve senin

you're here watching me too because well that's the reason why I do this really

de burada beni izlediğini bilmek güzel çünkü bunu gerçekten yapmamın nedeni bu

because if you wasn't here then then I would be talking to myself and there

çünkü sen burada olmasaydın o zaman kendi kendime konuşuyor olurdum ve

wouldn't be much point in that would there no they would not so the live

olmazdı pek çok nokta var mıydı hayır olmazlardı bu yüzden canlı

stream is very busy hello there mr. Duncan

yayın çok meşgul merhabalar bayım. Duncan, saat

it's 817 p.m. in Thailand so it's late at night in Thailand today we are

20:17. Tayland'da bu yüzden bugün Tayland'da gece geç saatlerde

talking about lots of things have you ever taken part in a contest have you

birçok şeyden bahsediyoruz hiç bir yarışmaya katıldınız mı

ever taken part in a competition or a contest have you ever won a prize Oh is

hiç bir yarışmaya veya yarışmaya katıldınız mı hiç ödül kazandınız mı Ah

there a better feeling than winning a prize have you ever won a contest or a

kazanmaktan daha iyi bir duygu var mı bir ödül hiç bir yarışma veya

competition have you ever won a nice prize for doing something special maybe

yarışma kazandınız mı hiç özel bir şey yaptığınız için güzel bir ödül kazandınız mı belki

you took part in a beauty contest maybe you came first

bir güzellik yarışmasına katıldınız belki birinci oldunuz belki

maybe you entered a contest or a competition maybe you had to answer some

bir yarışmaya veya yarışmaya katıldınız belki bazı soruları cevaplamanız gerekiyordu

questions and you had to get them right did you win a prize who have you ever

ve onları doğru yapmak zorundaydın bir ödül kazandın mı hiç kim bir

won a prize and how did it make you feel when it happened because winning

ödül kazandı ve bu olduğunda nasıl hissettin çünkü

something is wonderful I think it's the most amazing feeling in the world

bir şey kazanmak harika bence bir şey kazanmak dünyadaki en harika duygu

to win something so have you ever won something if you have please let me know

bir şey kazandıysanız lütfen

on the live chat there it is look the live chat is live yes how to say

canlı sohbette bana bildirin orada canlı sohbet canlı bakın evet kalay nasıl söylenir

pewter oh I think mean pupate pew pay is the very young insect so normally when

oh bence pupate pew pay çok genç böcek yani normalde

an insect is born it will be a larvae than a pupae and then it will hatch out

bir böcek doğduğunda bir olacak bir pupadan daha larva ve daha sonra

as the full-grown adult mr. Duncan a mr. Steve improve my mood

tam yetişkin yetişkin mr olarak yumurtadan çıkacaktır. Bay Duncan Steve her Pazar ruh halimi düzeltiyor

every Sunday Thank You Pete ash for that that's very kind of you to say I'm very

Teşekkürler Pete ash bunun için çok naziksiniz Her Pazar

pleased to hear that I cheer you up every single Sunday and of course

sizi neşelendirdiğimi duyduğuma çok sevindim ve tabii ki

Wednesday I'm on 10 p.m. UK time cycas says I win a prize in a drama

Çarşamba saat 10'dayım. Birleşik Krallık zamanı cycas bir drama yarışmasında ödül kazandığımı

competition and I got third prize okay then

ve üçüncülük ödülü aldığımı söylüyor tamam o zaman

well third is okay it's better than fourth that's all I can say

üçüncü tamam dördüncüden daha iyi tüm söyleyebileceğim bu

Joseph Ickx says mr. Duncan I want more streaming can we have more

Joseph Ickx diyor bay. Duncan daha fazla yayın istiyorum, daha fazla

streaming well I'm not sure at the moment but I'm hoping maybe I can do

yayın yapabilir miyiz, şu an emin değilim ama umarım

extra live streams next month but the thing to remember is I'm going to be

gelecek ay fazladan canlı yayın yapabilirim ama hatırlamam gereken şey,

very busy next month because well first of all I have some visitors or one

önümüzdeki ay çok meşgul olacağım çünkü her şeyden önce, yaklaşık üç hafta sonra burada kalacak bazı ziyaretçilerim veya önemli bir ziyaretçim var

important visitor who will be staying here in about three weeks time and also

ve ayrıca daha önce de belirttiğim

I will be busy decorating the house as I mentioned earlier I am decorating the

gibi evi dekore etmekle meşgul olacağım,

kitchen at the moment so I'm doing a lot of things to keep myself busy as well as

şu anda mutfağı dekore ediyorum, bu yüzden çok şey yapıyorum canlı yayınların yanı sıra kendimi meşgul edecek şeylerin yanı sıra

the live streams Tomic says I've never won any contests

Tomic, kültür ve medya alanında çok prestijli bir ödüle aday gösterilmeme rağmen hiçbir yarışmayı kazanmadığımı söylüyor,

even though I was nominated for a very prestigious prize in the field of

culture and media all very nice I'm intrigued to find out what that was

hepsi çok güzel Bunun ne olduğunu merak ediyorum.

I've won an English boyfriend oh I see cooee den Youth Dawn's Lamond says I

İngiliz bir erkek arkadaş mı kazandım oh görüyorum cooee den Youth Dawn'dan Lamond, İngiliz bir erkek arkadaş kazandığımı söylüyor.

have won an English boyfriend well that is a very good prize

a very good prize it sounds like you won the first prize there you came first in

the winning a boyfriend contest Nicole is here what is mr. Steve doing at the

erkek arkadaş yarışması Nicole burada bay nedir? Steve şu

moment he is busy doing a little bit of work on some old chairs that he has so

anda sahip olduğu bazı eski sandalyeler üzerinde biraz çalışmakla meşgul, bu yüzden

he is actually doing a little bit of work today renovating some old chairs

aslında bugün biraz iş yapıyor bazı eski sandalyeleri yenilemek

renovate I love that word if you renovate something you make it look like

yenilemek

new you make it look like it is in good condition you renovate you put something

yeni sen iyi durumdaymış gibi göster

right you fix something you make it look as good as new

can we have a look at your kitchen well Maria we are going to have a look in the

kitchen very soon because I'm going to show you a video that I made during the

çünkü size hafta boyunca yaptığım bir videoyu göstereceğim,

week where I was doing some decorating or at least some preparation for the

burada biraz dekorasyon yapıyordum ya da en azından yakında yapmaya başlayacağım dekorasyon için biraz hazırlık yapıyordum, bu yüzden

decorating that I'm going to start doing soon so yes I've been very busy this

evet bu hafta çok meşguldüm

week Quang Dinh says I have won the lottery

Quang Dinh, piyangoyu kazandığımı söylüyor,

I see so how much did you win it looks like you weren't well that big that

görüyorum ki ne kadar kazandın, o kadar büyük değilmişsin gibi görünüyor,

looks like a million is that a million u.s. dollars or hundred US dollars or

bir milyon gibi görünüyor, bu bir milyon u.s. dolar ya da yüz ABD doları ya da

maybe a hundred thousand US dollars so how much actually was it that seems like

belki yüz bin ABD doları, bu yüzden gerçekte ne kadardı ki bu

a lot of money actually I'm not sure if I believe you I need I need proof

çok para gibi görünüyor aslında sana inanıp inanmadığımdan emin değilim

that you you win that money I need to see a photograph of you sitting with all

o parayı kazandığına dair kanıta ihtiyacım var görmem gerek etrafınızdaki tüm parayla otururken çekilmiş bir fotoğrafınız

of the money around you anis skull OC says I won a prime I won a prize in a

anis kafatası OC, bir şiir yarışmasında bir ödül kazandım

poetry contest and I came second it was fantastic

ve ikinci oldum, harikaydı

yes there's there is a nice feeling about winning a prize even if you don't

evet, kazanmasanız bile bir ödül kazanmanın güzel bir duygusu var diyor. Sadece

come first even if you only come second even if you only come second or third

ikinci gelsen bile sadece ikinci gelsen bile sadece ikinci veya üçüncü gelsen bile

it's still a nice feeling Matt Kay boom says 24/7 online could be

bu yine de güzel bir duygu Matt Kay patlaması 7/24 çevrim içi olmanın

very embarrassing well I'm never going to do that I can promise you now that I

çok utanç verici olabileceğini söylüyor Pekala, bunu asla yapmayacağım sana söz verebilirim şimdi

will never have my livestream working all the time that's never going to

Canlı yayınımı asla her zaman çalışır durumda tutmayacağım, bu asla olmayacak

happen I can promise you that I can promise you

that if you decide to do more live streams you could make them shorter

Daha fazla canlı yayın yapmaya karar verirsen onları kısaltabileceğine söz verebilirim,

thank you bar berth leap or Bartley be for that yes the only problem with

teşekkürler bar berth jump veya Bartley bunun için evet daha

making them shorter is more people will miss them so if I only come on for 20

kısa yapmanın tek sorunu daha fazla insanın kaçıracak olması yani ben sadece 20 dakika gelirsem

minutes then that means that those that come on after 21 minutes will miss the

21 dakikadan sonra gelenler

live stream so I always think that I I prefer from my point of view to do very

canlı yayını kaçıracak demektir bu yüzden her zaman kendi bakış açımdan tercih ettiğimi düşünürüm çok

long live streams and then a lot more people can join in more people can catch

uzun canlı yayınlar yapın ve daha sonra çok daha fazla insan katılabilir daha fazla insan

the live stream so that's the reason why my live streams normally last for a very

canlı yayını yakalayabilir bu yüzden normalde canlı yayınlarım çok

long time because I don't like to do short ones because then a lot of people

uzun sürüyor çünkü kısa olanları sevmiyorum çünkü o zaman çok insanların oranı

will miss out they won't have a chance to join in so I don't mind doing it to

kaçıracak, katılma şansları olmayacak, bu yüzden dürüst olmak gerekirse bunu yapmayı umursamıyorum

be honest I love doing the live streams I wish I could do it all the time I

Canlı yayınları yapmayı seviyorum Keşke her zaman yapabilseydim

really do my winning is not as individual but my team and I won best

Gerçekten kazanıyorum Kazandığım bireysel değil ama ekibim ve ben

team at the orientation week at University Thank You tes for that

Üniversitedeki oryantasyon haftasında en iyi takımı kazandık

orientation that means finding your way around or becoming familiar with your

Yolunuzu bulmak veya Pedro'nuza aşina olmak anlamına gelen bu oryantasyon için teşekkür ederiz

Pedro hello Pedro I went about a bicycle really you lucky man

merhaba Pedro Ben bisiklete bindim gerçekten çok şanslısın adamken

I want a bicycle when I was a child and the unique thing was that I win it oh

bisiklet istiyorum bir çocuk ve benzersiz olan şey, onu kazanmamdı oh,

that's the only thing I won in my entire life

tüm hayatım boyunca kazandığım tek şey bu,

well at least you want something that's good a bicycle that's pretty amazing I

en azından iyi bir şey istiyorsun bir bisiklet, oldukça harika, keşke

wish I could win a bicycle Alessandro excuse me mr. Duncan but do you like

bir bisiklet kazanabilseydim Alessandro afedersiniz bayım. Duncan ama

cooking I'm it I do like cooking as long as it's simple cooking I can't do

yemek yapmayı seviyor musun Ben öyleyim Basit yemek olduğu sürece yemek yapmayı severim

complicated cooking if I was honest which is chez which is strange I tell

Dürüst olursam karmaşık yemek yapamam ki bu chez ki bu garip Sana

you why it's strange because my father is a professional chef my father for

bunun neden garip olduğunu söylüyorum çünkü babam profesyonel bir şef babam

many years was a chef and also he had his own business as well he would have a

uzun yıllardır şefti ve ayrıca kendi işi de vardı,

catering business where he would cater for people's parties or special events

insanların partilerine veya özel etkinliklerine yiyecek ve içecek sağlamak için bir catering işletmesi olacaktı, bu

so actually my father was a chef for many many years

yüzden aslında babam uzun yıllar şeflik yaptı

bent Masseria I want to get your name right you see

Bent Masseria'yı almak istiyorum adınız doğru anlıyor musunuz

what are you talking about today we are talking about prizes have you ever won a

bugün neden bahsediyorsunuz ödüllerden bahsediyoruz hayatınızda hiç ödül kazandınız mı size

prize in your life I'm going to show you one of my prizes later I am going to

ödüllerimden birini daha sonra

show you a prize that I won many many years ago but it's something that I'm

göstereceğim size birçok kez kazandığım bir ödülü göstereceğim yıllar önce ama bu

still very proud of so I'm going to show you the prize that I won a little bit

hala gurur duyduğum bir şey bu yüzden size kazandığım ödülü biraz

later on but right now we're going to do something else

sonra göstereceğim ama şimdi

all this week I have been busy doing live streams but also I have been very

tüm bu hafta boyunca yapmakla meşgul olduğum başka bir şey yapacağız. canlı yayınlar ama aynı zamanda

busy in the kitchen I have been busy decorating my kitchen and now we are

mutfakla çok meşguldüm Mutfağımı dekore etmekle meşguldüm ve şimdi neler yaptığıma

going to take a look at what I was up to well it's that time

bir göz atacağız,

of year again when all of us start to think about making our homes look a

yine yılın o zamanı, hepimiz ne yapacağımızı düşünmeye başlıyoruz. evlerimiz

little bit more bright a little bit more cheerful perhaps there is a part of your

biraz daha aydınlık biraz daha neşeli görünüyor belki de

house that has not worn very well over the years now from my point of view here

evinizin yıllardır çok iyi yıpranmayan bir bölümü var benim açımdan şimdi

in the kitchen well this particular kitchen has been like this since I moved

burada mutfakta yani bu mutfak ben beri böyle

here in fact when I arrived here this kitchen

buraya taşındım aslında buraya geldiğimde bu mutfak

was in a terrible state and guess what it still is so today I am going to start

berbat bir durumdaydı ve tahmin edin hala ne durumda bu yüzden bugün

doing some decorating in the kitchen nothing too drastic I love that word ah

mutfakta biraz dekorasyon yapmaya başlayacağım çok sert değil bu kelimeyi seviyorum ah

the word drastic nothing too serious nothing too brutal nothing too drastic

sert kelimesi çok ciddi bir şey değil çok fazla acımasız çok sert bir şey yok

so something that is drastic is something that is very very important or

yani sert olan bir şey çok çok önemli bir şey veya

something that is very necessary drastic something very destructive even so I'm

çok gerekli bir şey çok sert bir şey çok yıkıcı olsa bile

not going to tear this kitchen to pieces but what I am going to do is try to make

bu mutfağı parçalara ayırmayacağım ama yapacağım şey

it look a little bit more pleasant I am going to do some cosmetic alterations to

biraz daha hoş görünüyor Bugünden başlayarak arkamda duvar kağıdını görebileceğiniz şeyle başlayarak mutfakta bazı kozmetik değişiklikler yapacağım,

the kitchen starting off today with the thing you can see behind me the

wallpaper so all of this wallpaper is going to come off today I'm going to

böylece bu duvar kağıdının tamamı bugün kalkacak,

strip all of the walls here in the kitchen and then I will apply some paint

hepsini soyacağım burada mutfaktaki duvarlar ve sonra

after making sure that the walls are all lovely and smooth so that's what I'm

duvarların güzel ve pürüzsüz olduğundan emin olduktan sonra biraz boya uygulayacağım, yani

doing today and of course we did have some renovation done after moving here

bugün yaptığım şey bu ve tabii ki buraya taşındıktan sonra biraz tadilat yaptırdık

we had new stairs put in and that caused a lot

yeni merdivenler koyduk ve bu orada çok fazla hasara neden oldu, tavanın

of damage over there we had to have part of the ceiling ripped out and replaced

bir kısmını söküp yerine koymamız gerekti,

so that is also going to be tended to I am going to paint over all of that

bu yüzden o da ilgilenecek,

plaster that is over there so as we take a look around the kitchen you can see

oradaki tüm sıvanın üzerini boyayacağım, böylece bir göz atacağız. mutfağın etrafında, duvar kağıdını soymak için yapılması

that there is a lot of work that needs doing

gereken çok iş olduğunu görebilirsiniz,

so to strip the wallpaper I will need this device it is called a wallpaper

bu cihaza ihtiyacım olacak, buna duvar kağıdı

stripper this is a very cheap version of a wallpaper stripper you can get very

sökücü denir, bu duvar kağıdı sökücünün çok ucuz bir versiyonudur, çok

expensive ones but this one is very cheap it is made of plastic so what we

pahalı olanları alabilirsiniz ama bu biri çok ucuz, plastikten yapılmış, bu yüzden yapmamız gereken kağıt sıyırıcının içine

have to do we have to put some water inside the paper stripper so this is

biraz su koymak zorundayız, bu

used to strip wallpaper from the walls so what will happen is that the water

duvar duvar kağıtlarını sıyırmak için kullanılıyor, böylece su

will heat up and generate steam and then the steam will be transferred up a pipe

ısınacak ve buhar üretecek ve daha sonra buhar, buhar olarak çıkacağı uca kadar bir boruya aktarılacak

to the end where it will come out as steam and then you can use a special

ve ardından duvar kağıdına uyguladığınız özel bir plaka kullanabilirsiniz

plate that you apply to the wallpaper and then the steam will soak into the

ve ardından buhar

wallpaper and hopefully make it all loose and easy to strip off so all I

duvar kağıdını emecek ve umarız tamamen gevşek ve kolay hale getirecektir. soyunmak için

have to do now is wait for the water to heat up and for the steam to be produced

şimdi tek yapmam gereken suyun ısınmasını ve buharın çıkmasını beklemek

and there I can get on with stripping off the wallpaper

ve orada duvar kağıdını soymaya başlayabilirim

this particular job may seem quite unpleasant to do but you don't need much

bu özel iş oldukça tatsız görünebilir ama sen yapmıyorsun bunu

to do it in fact all you need is one of these this is called a scraper you

yapmak için çok şeye ihtiyacınız var aslında tek ihtiyacınız bunlardan biri

scrape things off with it so this particular tool is very very useful

especially when you need to strip one thing from another so all I have to do

now is wait for the water to heat up and for the steam to be produced and then I

suyun ısınmasını ve buharın üretilmesini beklemek ve sonra bu duvardan duvar

can get on with stripping the wallpaper from this wall

kağıdını sıyırmaya başlayabilirim

stripping of the wallpaper is such a boring job stripping of paper it makes

me want to sob so all I'm doing now is pressing the plastic plate onto the

Şu anda plastik levhayı duvar kağıdına bastırıyorum

wallpaper and then the steam was slowly softened to wallpaper making it very

ve ardından buhar yavaşça yumuşatılarak duvar kağıdına dönüştürüldü ve

very easy to scrape off I must say this is a very laborious task it's a very

bu da kazınmasını çok çok kolaylaştırdı Bunun çok zahmetli bir iş olduğunu söylemeliyim çok

boring task something that's the Boreas takes a long time to do and quite often

sıkıcı bir iş Boreas uzun zaman alıyor yapmak ve çoğu zaman

it is very tedious very boring oh my goodness I've come outside for a

çok sıkıcı çok sıkıcı aman tanrım temiz hava almak için dışarı çıktım

breath of fresh air because working inside that enclosed space is not very

çünkü o kapalı alanda çalışmak pek

pleasant an enclosed space is an area where no air can get in so inside the

hoş değil kapalı bir alan havanın giremeyeceği bir alandır bu yüzden içeri

kitchen you could describe that as an enclosed space and of course all of the

mutfağı kapalı bir alan olarak tanımlayabilirsiniz ve tabii ki duvar kağıdı sökücüm

steam that is being produced by my wallpaper stripper is making the room

tarafından üretilen tüm buhar odayı

very hot in fact just now it felt like I was in a sauna to be honest so I've only

çok sıcak yapıyor aslında şu anda kendimi saunadaymışım gibi hissettim dürüst olmak gerekirse bu yüzden sadece şimdiye

done one wall so far just one wall and that took me half an hour to do such a

kadar bir duvar yaptım sadece bir duvar ve bu kadar uzun bir süre yarım saatimi aldı

long time this is not the most pleasant job in the world if I was completely

bu,

honest with you and I still have my work cut out that's a great expression I love

size karşı tamamen dürüst olursam ve hala işlerimi halletmişsem bu dünyanın en hoş işi değil bu harika bir ifade

that expression if you have your work cut out for you it means you still have

Bu ifadeyi seviyorum, eğer işiniz sizin için biçilmiş kaftansa, bu, hala yapacak

a lot of work in store you still have a lot of things to do you still have a lot

çok işiniz olduğu anlamına gelir, hala yapacak çok işiniz var, yaptı mı, yaptı

of work to carry out

did it it did to do it's a Sunday afternoon and it's live English live

mı, yapmak için mi yaptı? bir Pazar öğleden sonra ve nereden yayın yaptığımı merak edenler için İngiltere'den canlı İngilizce canlı yayın yapıyorum,

from England for all those who are wondering where I am broadcasting from

so did you see me strip the wallpaper from the wall in the kitchen that's what

beni mutfakta duvardan duvar kağıdını sıyırırken gördünüz mü?

I was doing that's what I'm still doing I have a lot of work still to do so

daha yapılacak çok iş var, bu

that's just the start of it so I'm taking all of the wallpaper off the

sadece başlangıç, bu yüzden duvarlardaki tüm duvar kağıtlarını kaldıracağım

walls and then I am going to repair the walls because some of the walls are very

ve sonra duvarları tamir edeceğim çünkü bazı duvarlar çok

cracked and very damaged so since moving here I haven't done any work in the

çatlamış ve çok hasarlı, bu yüzden buraya taşındığımdan beri ben mutfakta hiç iş yapmadım,

kitchen so it's about time five years I've been at this house so it's time now

bu yüzden yaklaşık beş yıldır bu evde bulunuyorum, bu yüzden şimdi

to start changing that kitchen so that's what I'm doing so this week I had to

o mutfağı değiştirmeye başlamanın zamanı geldi, bu yüzden yaptığım şey bu, bu hafta

strip strip the wallpaper off the wall and I used my lovely device that

duvar kağıdını soymak zorunda kaldım. duvar ve ben buhar üreten güzel cihazımı kullandım, bu

produces steam it is the most efficient and quickest way to get that wallpaper

duvar kağıdını duvardan çıkarmanın en verimli ve en hızlı yolu,

off the wall especially if the wallpaper has been on the wall for many many years

özellikle de duvar kağıdı uzun yıllardır duvardaysa, az

like the wallpaper that you just saw in that video so yes I would say that it

önce videoda gördüğünüz duvar kağıdı gibi, yani evet

isn't the most interesting job in the world it is a lot of work and it can be

Dünyanın en ilginç işi olmadığını söyleyebilirim, çok iş ve

very tiring and as I said in the video quite laborious as well something that

çok yorucu olabilir ve videoda da söylediğim gibi oldukça zahmetli ve

isn't very interesting to do I will be painting the walls a very nice cream

pek de ilginç olmayan bir şey yapacağım. duvarları çok güzel bir krem

color nothing too cold I don't like cold colors in the room I always like warm

rengine boyamak çok soğuk değil odadaki soğuk renkleri sevmem her zaman sıcak

colors or white I'm a very big fan of white I love white walls I don't know

renkleri veya beyazı severim beyazın çok büyük bir hayranıyım beyaz duvarları severim

why so in my bedroom all of the wall are white and I love that feeling I love

neden bilmiyorum odamda yatak odasının tüm duvarları beyaz ve bu duyguyu seviyorum,

it when the light comes into the room and everything is it's very bright and

odaya ışık geldiğinde ve her şeyin çok parlak ve

cheerful so I always like bright colors just like in my in my living room and in

neşeli olmasını seviyorum, bu yüzden oturma odamda ve stüdyomda olduğu gibi her zaman parlak renkleri severim.

my studio all of the walls are very bright and very cheerful but nothing

duvarlar çok parlak ve çok neşeli ama hiçbir şey

nothing dull so yes the the color I've chosen is a sort of cream color and it's

donuk değil, bu yüzden evet, seçtiğim renk bir tür krem ​​rengi ve

very nice it's very lovely so when the Sun shines in the kitchen everything

çok güzel, çok sevimli, bu yüzden güneş mutfakta parladığında her şey

will look nice so I have to take the wallpaper off I have to paint the walls

güzel görünecek, bu yüzden bunu yapmak zorundayım. duvar kağıdını çıkar duvarları boyamam gerekiyor

but first of all before I can paint them I have to repair the walls so there is a

ama her şeyden önce onları boyamadan önce duvarları tamir etmem gerekiyor bu yüzden

lot of things I have to do also yesterday we went to look for some new

yapmam gereken çok şey var dün de yeni yer döşemesi aramaya gittik bu

flooring so we're going to replace the floor in the kitchen as well so because

yüzden mutfaktaki zemini de değiştireceğim çünkü

it looks very worn and very old so that's also what I will be doing the

çok yıpranmış ve çok eski görünüyor bu yüzden ben de bunu yapacağım

live chat is very busy I hope you enjoyed that why Sir why using wallpaper

canlı sohbet çok meşgul umarım beğenmişsinizdir neden efendim neden duvar kağıdını iyi kullanıyorum

well I'm not using wallpaper I am going to take the wallpaper off the wall and

ben duvar kağıdını kullanmıyorum Duvar kağıdını duvardan kaldıracağım ve

I'm going to use something else mr. Duncan DIY yes martyr DIY means do it

başka bir şey kullanacağım bay. Duncan DIY evet şehit DIY, kendin yap demektir kendin

yourself you do it yourself the word strip can be used in many ways you can

yap kelime şeridi birçok şekilde kullanılabilir bir

strip something you can take something away from someone so maybe you give

şeyi soyabilirsin birinden bir şey alabilirsin yani belki

someone an award maybe they win something but then later

birine bir ödül verirsin belki onlar bir şeyler kazanır ama sonra sen

you decide to take it back from them we can say that you strict them of their

karar verirsin onlardan geri al, ödüllerini katılaştırdığını söyleyebiliriz, geri

award you take it back you strip them so maybe if you are a famous actor and you

alırsın, onları elinden alırsın, belki ünlü bir aktörsen ve

win a prize maybe you win an Oscar but then it turns out that you've done

bir ödül kazanırsan, belki bir Oscar kazanırsın ama sonra kazandığın ortaya çıkar

something very bad or maybe you are you not a nice person so maybe they will

çok kötü bir şey ya da belki sen iyi bir insan değilsin, bu yüzden belki

strip you of your Oscar they will take it back so the live chat is very busy we

Oscar'ını geri alırlar, bu yüzden canlı sohbet çok meşgul

are going to have a look at our mystery idioms because last week I I forgot to

gizemli deyimlerimize bir göz atacağız çünkü geçen hafta ben unuttum

do it so here we go our mystery idioms here is the first

yap öyleyse işte başlıyoruz gizemli deyimlerimiz işte ilk

mystery idiom there it is that is today's first mystery idiom it is a well

gizemli deyim işte bu günümüzün ilk gizemli deyimi bu

known expression in English but what is it and here is the second mystery idiom

İngilizce'de iyi bilinen bir ifade ama nedir ve işte ikinci gizemli deyim işte

there it is and the first one again for those who want to see it one more time

burada ve birincisi yine görmek isteyenler için bir kez daha

mystery idioms well known English expressions in the English language and

gizemli deyimler ingilizcede iyi bilinen ingilizce ifadeler ve

the second one so two well-known phrases in English and all you have to do is

ikincisi ingilizcede iyi bilinen iki tamlama ve tek yapmanız gereken

tell me what they are and you can do that on the live chat yes we have live

bunların ne olduğunu bana söylemek ve bunu yapabilirsiniz canlı sohbette evet

chat right now yet just coming up to quarter to three on a Sunday afternoon

şu anda canlı sohbetimiz var ancak bir Pazar öğleden sonra üçe çeyrek kala geliyor

and it is the 22nd of April 2018 I can't believe how fast this year is going by

ve 22 Nisan 2018 Bu yılın ne kadar hızlı geçtiğine inanamıyorum

this year is really going by very quickly you are a really good teacher

bu yıl gerçekten çok geçiyor hızlı bir şekilde gerçekten iyi bir öğretmensiniz

I like your class so much thank you bully for that that's very kind of you

sınıfınızı çok seviyorum zorba bunun için çok naziksiniz duvar kağıdını kaldırmak

can you spell the word that you said for removing wallpaper is that a its

için söylediğiniz kelimeyi heceleyebilir misiniz bu bir

stripper stripper so we can say a wallpaper stripper so I will write that

striptizci striptizci yani duvar kağıdı striptizci diyebiliriz bu yüzden yapacağım

down very quickly wallpaper and the word is

duvar kağıdını çok çabuk yazın ve kelime

stripper to remove something or something that is used for removing

striptizci bir şeyi kaldırmak için veya bir şeyi kaldırmak için kullanılan

things can be called a stripper so I will put it now on the screen for you so

striptizci denilebilir bu yüzden şimdi sizin için ekrana koyacağım

you can see it there it is it is a wallpaper stripper it is something that

orada göresiniz diye bir duvar kağıdıdır striptizci,

you use for getting wallpaper off the wall it produces steam hot steam and

duvar kağıdını duvardan çıkarmak için kullandığınız bir şeydir, buhar sıcak buhar üretir ve

then the wallpaper will go soft and then you can scrape the wallpaper from the

ardından duvar kağıdı yumuşar ve ardından duvar kağıdını

wall very very easily so it is a word strip we could also use a very long road

duvardan çok çok kolay bir şekilde kazıyabilirsiniz, bu nedenle bir kelime şeridi de kullanabiliriz. uzun yol

so if we want to express that a road is very long and maybe it has lots of

yani bir yolun çok uzun olduğunu ve belki de üzerinde çok sayıda

buildings along it we can call that a strip as well so maybe a Boulevard or

bina olduğunu ifade etmek istiyorsak buna bir şerit de diyebiliriz yani belki Boulevard veya

strip this is quite often used in American English so maybe a long street

strip bu Amerikan İngilizcesinde oldukça sık kullanılır yani belki uzun bir cadde

or a long road can be called a strip there it is lots of answers on the live

veya uzun bir yol bir şerit olarak adlandırılabilir orada canlı

chat coming for the mystery idioms thank you very much for that let's have a look

sohbette gizemli deyimler için birçok cevap geliyor bunun için çok teşekkür ederim hadi

again shall we would you like to have another look at the mystery idioms there

tekrar bakalım gizemli deyimlere bir kez daha bakmak ister misiniz?

is the first one and there is the second one as well for those who are wondering

birincisi ve ikincisi de var mr nerede diye merak edenler için

where mr. Steve is mr. Steve will be here a little bit later on in around

. Steve bey. Steve biraz sonra,

about 14 minutes mr. Steve will be here live today we are talking about prizes

yaklaşık 14 dakika sonra burada olacak, bayım. Steve bugün canlı yayında burada ödüllerden bahsediyoruz

have you ever won a prize have you ever been awarded a prize for anything put

hiç ödül kazandınız mı herhangi bir şey için ödül aldınız mı

the cat among the pigeons thank you very much for your guest arena have you

kediyi güvercinlerin arasına koyun misafir arenanız için çok teşekkür ederim

finished the work in the kitchen no I have

mutfaktaki işinizi bitirdiniz mi hayır ben

I am a very long way a very long way from finishing the kitchen in fact all

mutfağı bitirmek için çok uzun bir yolum var aslında

I've done so far is strip the wallpaper I still have a lot more work to do so

şimdiye kadar yaptığım tek şey duvar kağıdını soymak Hala yapacak çok işim var

over the next couple of weeks I am going to be very busy nicole says doing boring

önümüzdeki birkaç hafta içinde çok iyi olacağım meşgul Nicole sıkıcı

things can relax you and make you think about other things

şeyler yapmanın seni rahatlatabileceğini ve başka şeyler hakkında düşünmeni sağlayabileceğini söylüyor

yes I think you are right actually Nicole sometimes when you are doing

evet bence aslında haklısın Nicole bazen

something that might seem boring or tedious it does give you a chance to

sıkıcı veya sıkıcı görünen bir şey yaparken sana

think whilst doing the work I think that's a great that's a great way of

işi yaparken düşünme şansı veriyor bence bu harika bu harika bir bakış açısı

looking at it hi Tom says can I use strip for clothes

merhaba Tom kıyafetler için şerit kullanabilir miyim diyor

yes you can you can use strip if you are removing your clothes I've ever taking

evet kıyafetlerini çıkarıyorsan şerit kullanabilirsin

your clothes off of course if you are playing football or rugby you might have

your team colors so the team colors the colors that your team will wear we can

takımınızın renklerine sahip olabilirsiniz, böylece takım, takımınızın giyeceği renkleri renklendirebilir,

call that a strip so the strip can also be the uniform that you wear if you are

buna bir şerit diyebiliriz, bu şerit spor yapıyorsanız giydiğiniz forma da olabilir,

playing sport so in your particular team maybe Liverpool City or maybe Manchester

bu nedenle kendi takımınızda belki Liverpool City veya belki Manchester

United we can describe the clothing they wear as their strip their strip so it is

United giydikleri kıyafetleri striptizleri diye tanımlayabiliriz strip yani

actually used as a noun in that case I am going on holiday in May it is going

aslında isim olarak kullanılıyor yani ben mayısta tatile gidiyorum

to start on the 10th of May Oh Lina is going on holiday are you going somewhere

10 mayısta başlayacak Oh Lina tatile gidiyor musun gidiyorsun

nice that's the big question are you going to a nice place that's what I want

güzel bir yere gidiyorsun büyük soru güzel bir yere gidiyor musun

to know to be honest I want to know that you will be pleased to hear that the

dürüst olmak gerekirse bilmek istediğim bu

weather has slightly improved we a lot of rain earlier but it would

appear that the rain has subsided like that word subsided if something subsides

yağmur bu kelime gibi dindi, bir şey dindiyse, hafifliyor

it means it eases away it fades away it starts to disappear it subsides so there

demektir, kaybolup gidiyor, kaybolmaya başlıyor, diniyor, yani şu anda bahçede

it is a live view that is actually live in the garden at the moment and we can

gerçekten canlı olan canlı bir görüntü var ve

take a moment to enjoy the sound of the the nature

tadını çıkarmak için biraz zaman ayırabiliriz. doğanın sesi

mmm-hmm so the weather was bad this morning we had so much rain this morning

mmm-hmm yani bu sabah hava kötüydü bu sabah çok yağmur yağdı

but now it looks as if the rain has eased off and you can see that the view

ama şimdi yağmur dinmiş gibi görünüyor ve manzaranın

is not too bad and of course many of the trees are starting to get their leaves

çok da kötü olmadığını görebilirsiniz ve tabii ki çoğu ağaçlar yapraklarını almaya başlıyor

yes and can you see the little pink flowers that particular plant is called

evet ve küçük pembe çiçekleri görebiliyor musunuz, o özel bitkinin adı

Magnolia that is pink magnolia isn't it beautiful

Magnolia, yani pembe manolya, çok güzel değil mi

and that has come out over the last couple of days so as soon as the hot

ve son birkaç gündür

weather came it the the magnolia also came out as well so it looks lovely at

havalar ısınır ısınmaz çiçek açtı. geldi manolya da çıktı bu yüzden

the moment I must admit it looks quite amazing I'm feeling rather pleased with

şu anda çok güzel görünüyor oldukça harika göründüğünü itiraf etmeliyim şu anda

some of the flowers in the garden at the moment they're looking very nice that's

bahçedeki bazı çiçeklerden oldukça memnunum çok güzel görünüyorlar

all I can say it is live English on a Sunday and it is me and also you on the

hepsi bu Pazar günü canlı İngilizce olduğunu söyleyebilirim ve canlı sohbette ben ve sen de varım

live chat yes I am watching the part with you restoring the wallpaper

evet Seninle duvar kağıdını geri yüklediğin kısmı izliyorum

what are you watching well I think Pedro is watching the earlier part of the

ne izliyorsun iyi misin Pedro canlı yayının önceki bölümünü izliyor galiba Bununla

livestream that is the good thing about this you see you can actually go back to

ilgili iyi bir şey, canlı

the start of the livestream if you want whilst the live stream is actually

akış aslında yayınlanırken, isterseniz canlı yayının başlangıcına geri dönebileceğinizi görüyorsunuz

broadcasting while mr. Duncan it sounds like the womb of nature Thank You Heath

. Duncan kulağa doğanın rahmi gibi geliyor Teşekkürler Heath [ __ ] fun

am heath am tarik for that yes it's very nice it is of course my favorite time of

tarik bunun için evet çok güzel tabii ki yılın en sevdiğim zamanı

the year I love the season of late spring and

İlkbahar sonu ve yazın başlarını seviyorum

early summer I think it's a great time of year quite magical in fact we are

Bence yılın harika bir zamanı oldukça büyülü aslında

just 9 minutes away from mr. Steve did anyone see the moon this week did anyone

mr'den sadece 9 dakika uzaktayız. Steve bu hafta kimse ayı gördü mü kimse ayı

see the moon the moon was looking quite amazing

gördü mü ay oldukça harika görünüyordu

and I couldn't resist going outside to take a little bit of video footage I

ve ben biraz video çekimi yapmak için dışarı çıkıp karşı koyamadım

decided to do a little bit of filming of the moon and here it is there it is that

Ay'ı biraz filme almaya karar verdim ve işte burada orda mı

this week we had a rather nice crescent moon so I thought I would go outside to

bu hafta oldukça güzel bir hilalimiz vardı bu yüzden onu çekmek için dışarı çıkayım dedim

film it and there it is looking rather nice the moon in the sky and did anyone

ve orada oldukça güzel görünüyor ay gökyüzünde ve

see Venus as well the planet Venus was also very clear

Venüs'ü de gören oldu mu Venüs gezegeni de çok netti

this week in fact I think it was on I think it was on Wednesday or Thursday

aslında bu hafta sanırım yayındaydı sanırım çarşamba ya da perşembe günüydü

Venus was right next to the moon so did anyone see that this week the moon and

Venüs ayın hemen yanındaydı yani kimse bu hafta ay ve

Venus were sharing the sky together it looked very very nice so I do like

Venüs'ün gökyüzünü birlikte paylaştığını gördü mü çok çok güzel görünüyordu bu yüzden

watching the moon it's not very easy to film the moon because you need a very

izlemeyi seviyorum Ay'ı filme almak çok kolay değil çünkü çok güçlü bir teleskopa ihtiyacınız var

powerful telescope and also you need a very powerful camera so observing the

ve ayrıca çok güçlü bir kameraya ihtiyacınız var bu yüzden

moon is not easy if you want to take a very close look at the moon you can but

ayı gözlemlemek kolay değil, eğer aya çok yakından bakmak istiyorsanız bunu yapabilirsiniz ama

you need a very powerful telescope or maybe a very powerful camera so there it

bir kameraya ihtiyacınız var. çok güçlü bir teleskop veya belki çok güçlü bir kamera, bu yüzden orada

is the moon in the sky and it isn't a full moon at the moment it is a crescent

gökyüzünde ay var ve şu anda dolunay değil, bir hilal, bir hilal,

moon a crescent moon there are some countries that have the crescent moon on

bayrağında hilal olan bazı ülkeler var,

their flag so their country's flag actually has the crescent moon on it

bu yüzden ülkelerinin bayrağında aslında hilal var

Mariam is here hello Miriam it's nice to see you here Maria mr. duncan in

Meryem burada merhaba Miriam sizi burada görmek güzel Maria bay. duncan

Plymouth it is very sunny but not hot no unfortunately all of that lovely hot

Plymouth'da hava çok güneşli ama sıcak değil hayır ne yazık ki

weather we had during the week has disappeared it's not very nice really

hafta boyunca sahip olduğumuz o güzel sıcak hava kayboldu, gerçekten pek hoş değil

apparently Lena is going to the south of Russia it is one of the cities near the

görünüşe göre Lena Rusya'nın güneyine gidiyor deniz kıyısına yakın şehirlerden biri

seaside oh I see I'm even more in it is on the beach of the Black Sea the

oh ben bakın ben daha çok Karadeniz sahilinde

city is not very far from Sochi oh I see yes because that's where they had the

şehir Soçi'den çok uzak değil oh evet görüyorum çünkü

Winter Olympic Games Thank You Lina for that very nice information thank you I

Kış Olimpiyat Oyunları oradaydı teşekkür ederim Lina bu güzel bilgi için teşekkür ederim

hope you have a very nice holiday as well have a good time on your holiday

umarım beğenirsin size de çok güzel bir tatil iyi tatiller iyi tatiller en

the big question is this year am I going to have a holiday do you think I will

büyük soru bu yıl tatil yapacak mıyım sizce

have a holiday this year I'm not sure at the moment I haven't booked any holiday

bu yıl tatil yapacak mıyım emin değilim şu an rezervasyon yaptırmadım bu yıl herhangi bir tatil

this year and nor is mr. Steve so at the moment it would appear that we are not

ve bay da değil. Steve, şu anda

having any holiday so I hope maybe during June or maybe July we will get

tatil yapmıyormuşuz gibi görünüyor, bu yüzden umarım haziran veya temmuz aylarında bir

the chance to to visit somewhere or maybe go away for a couple of days and

yeri ziyaret etme veya belki birkaç günlüğüne uzaklaşma şansımız olur ve

of course if we do decide to go somewhere I will do some filming as well

tabii ki karar verirsek Bir yere git Ben de biraz çekim yapacağım nereye

it depends where I go really here in the south of Brazil the temperature is very

gittiğime bağlı gerçekten burada Brezilya'nın güneyinde sıcaklık çok

nice Thank You Aurora for that thank you lots of people already talking about the

güzel Teşekkürler Aurora bunun için teşekkür ederim pek çok insan zaten

weather and their holidays I feel a little bit jealous to be honest if you

hava ve tatilleri hakkında konuşuyor Biraz kıskanç hissediyorum dürüst olmak gerekirse

are going on holiday where do you plan to go on holiday mr. Duncan asks dial or

tatile gidiyorsanız nereye tatile gitmeyi planlıyorsunuz bayım? Duncan kadranı veya

DL DL powers I don't know you see I haven't made any plans I have no plans

DL DL güçlerini soruyor Bilmiyorum görüyor musun Herhangi bir plan yapmadım

at the moment Bella says it's 16 degrees in sauer Jose in Brazil and it is

Şu anda bir planım yok Bella Brezilya'da Sauer Jose'de 16 derece olduğunu söylüyor ve

morning now and also in the evening it is cool well it's not very warm here

şimdi sabah ve ayrıca akşam harika valla burası pek sıcak değil

sadly we had some lovely temperatures especially during the week we had 25

ne yazık ki çok güzel sıcaklıklar yaşadık özellikle hafta boyunca 25

degrees this week it felt very nice can you teach it iums that are used in daily

dereceydi bu hafta çok iyi geldi bana günlük konuşmalarda kullanılan yumları öğretirmisin evet tabi ki deyimler

conversations yes of course I love talking about

hakkında konuşmayı seviyorum

idioms it's one of my favorite subjects in fact shall we have another look at

bu benim deyimlerimden biri aslında en sevdiğim konular

the mystery idioms because I have been asked if I can show them again so here

gizemli deyimlere bir kez daha göz atalım mı çünkü bana onları tekrar gösterip gösteremeyeceğim soruldu, işte

they are the mystery idioms there is the first one and all you have to do is tell

onlar gizemli deyimler, ilki var ve tek yapman gereken

me what the mystery idiom is and there is the second one well-known expressions

bana gizemli deyimin ne olduğunu söylemek. ikincisi ise ingilizcede çok bilinen deyimler var

in the English language and I will give you the answers later on so don't worry

ve cevaplarını sonra vereceğim o yüzden merak

if you don't know what they are I will give you the answers later so many nice

etmeyin bunların ne olduğunu bilmiyorsanız cevapları sonra vereceğim bugün çok güzel

comments today have you ever won a prize I'm going to show you my prize very soon

yorumlar var hiç ödül kazandın sana çok yakında ödülümü göstereceğim

I am going to show you something that I won about I think it was in about 1992

sana kazandığım bir şeyi göstereceğim sanırım 1992'de

maybe 1993 I won this prize and it's something that I treasure so much it's

belki 1993'teydi bu ödülü kazandım ve çok değer verdiğim bir şey bu bir

sort of lovely prize it's it's probably the only thing that I've ever won in my

nevi Bu muhtemelen hayatımda kazandığım tek ödül,

life I know it seems strange but I've never won any prizes in any competitions

garip göründüğünü biliyorum ama bir kez dışında hiçbir yarışmada hiç ödül kazanmadım

except for one time and I will show you the prize in a few moments mr. Steve is

ve size ödülü birkaç dakika içinde göstereceğim bayım. . Steve de

just a few minutes away as well in fact two minutes two minutes you will have

sadece birkaç dakika uzaklıkta aslında iki dakika iki dakika

mr. Steve live here on YouTube I really do spoil you I must say I really really

bayınız olacak. Steve burada YouTube'da yaşıyor Sizi gerçekten şımartıyorum Söylemeliyim ki

do spoil you so mr. Steve will be here also another special guest today is this

sizi gerçekten gerçekten şımartıyorum bu yüzden bayım. Steve de burada olacak, bugün başka bir özel konuk da bu

fly there is a fly in the studio that keeps buzzing around me so mr. Steve

sinek, stüdyoda etrafımda vızıldayan bir sinek var, bu yüzden bay. Steve

will be here but also we have another special guest and that is mr. fly

burada olacak ama aynı zamanda başka bir özel konuğumuz var ve o da Mr. uçun merhaba

hello mr. fly thank you very much for buzzing around me and annoying me also

bay fly, etrafımda vızıldadığın ve beni rahatsız ettiğin için çok teşekkür ederim, ayrıca

in the next hour we are going to take a look at mr. Steve taking his first mo of

önümüzdeki bir saat içinde Mr. Steve yılın ilk ayını alıyor

the year yes he is doing his first lawn mow of

evet, yılın ilk çim biçme işlemini yapıyor,

the year he will be mowing his lawn during the next hour but of course right

önümüzdeki bir saat içinde çimlerini biçecek ama tabii ki şu

now we have more important things to think about because mr. Steve is on his

anda düşünecek daha önemli şeylerimiz var çünkü Mr. Steve

way one last look at the live chat and then yes mr. Steve will be here you are

yolda canlı sohbete son bir kez bakıyor ve ardından evet bayım. Steve burada olacak

not lucky like me mr. Duncan apparently Colonel Colonel has won many

benim gibi şanslı değilsiniz bayım. Duncan görünüşe göre Albay Albay pek çok

prizes oh good for you that's all I can say in the past three

ödül kazandı oh iyi sizin için söyleyebileceğim tek şey bu son üç

days it was nice weather and very hot in Plymouth we really did enjoy it well I

gün içinde Plymouth'ta hava güzel ve çok sıcaktı biz gerçekten eğlendik iyi

hope you didn't spend too much time in the Sun because it's not good for you

umarım güneşte çok fazla zaman geçirmemişsinizdir çünkü bu sizin için iyi değil

hello mr. fly yes mr. fly has decided to join in with my livestream today isn't

merhaba bayım. uçmak evet bay fly bugün canlı yayınıma katılmaya karar verdi, ne kadar da sevimli değil mi

that lovely mr. Steve will be here and also Thank

bayım? Steve burada olacak ve ayrıca Beyaz

You Belarus yeah for your answers to the live mystery idioms as well can you hear

Rusya'ya teşekkür ederim, evet, canlı gizemli deyimlere verdiğiniz cevaplar için de, midemi duyabiliyor musunuz,

my stomach my stomach is actually making a noise because I'm a bit hungry

midem gerçekten gürültü yapıyor çünkü biraz açım, size

can I just let you in on a secret I've been so busy today I haven't eaten

bir sır verebilir miyim? bugün çok meşguldüm

anything I've had nothing to eat so far today look at the things I do to

hiçbir şey yemedim şimdiye kadar hiçbir şey yemedim bugün

entertain you I I I'm even starving myself so I can teach you English live

seni eğlendirmek için yaptıklarıma bak sırada

here he comes then you know what's coming next

ne var evet o

yes it's the man who was a superstar in his own lunchtime it is mr. Steve

kendi öğle yemeğinde süperstar olan adam o mr. Steve

oh yes yes yes it's incredible it is the man

oh evet evet evet inanılmaz

that everyone loves to see it is the man who everyone wants to be it is the man

herkesin görmeyi sevdiği adam herkesin olmak istediği adam

who can only be described in one word star mr. Steve hello hello mr. Duncan

sadece tek kelimeyle tanımlanabilecek adam yıldız bay. Steve merhaba merhaba bayım. Duncan

and hello to everybody out there in the world of English so how are you today I

ve İngilizce dünyasındaki herkese merhaba, bugün nasılsın bugün kendimi

am feeling good today I've unlike yourself

iyi hissediyorum senden farklıyım

I've had two meals today too yes I've just been munching into some

bugün de iki öğün yemek yedim evet az önce biraz

strawberries and a yoghurt okay and I had a piece of bread with some jam on as

çilek ve yoğurt yedim tamam mı ve Yayına girmeden tam anlamıyla beş dakika önce biraz reçelli bir parça ekmek yedim,

well literally five minutes before coming on air I finished eating them and

onları yemeyi bitirdim ve senin aksine

I feel how lovely and full unlike yourself poor mr. Duncan oh poor mr.

ne kadar güzel ve tok hissediyorum zavallı bay. Duncan ah zavallı Bay.

Duncan you've had nothing to eat all day you normally have at least a bowl of

Duncan, bütün gün hiçbir şey yemedin, normalde en azından bir kase yulaf

porridge ah yes I normally have porridge or maybe some Weetabix

lapası yersin ah evet, normalde yulaf lapası veya belki biraz Weetabix

or maybe what else do I sometimes have I have some lovely sort of sugary cereal

veya belki başka ne yerim bazen çok sevdiğim şekerli mısır gevreği

as well that I like eating but but I don't eat too much of that nowadays

de yerim. yiyorum ama bugünlerde çok fazla yemiyorum

because sometimes I eat too much sugar so it sounds as if mr. Steve has a very

çünkü bazen çok fazla şeker yiyorum, bu yüzden sanki mr. Steve'in

full stomach and I have a very empty stomach yes I can hear your stomach

midesi çok dolu ve benim de çok boş bir midem var evet midenizin

rumbling it was right over here on the other side of the studio yeah what can I

guruldadığını duyabiliyorum tam burada, stüdyonun diğer tarafındaydı evet ne

say I'm genuinely worried that you can actually hear my stomach rumbling so so

diyebilirim ki gerçekten midemin guruldadığını duyabildiğiniz için gerçekten endişeliyim çim biçme

maybe when we look at your your little video clip of you doing the lawns with

makinesiyle çimleri yaparken çekilmiş küçük video klibinize baktığımızda belki de öyledir,

the lawn mower because mr. Steve was very excited yesterday weren't you Steve

çünkü Mr. Steve dün çok heyecanlıydı değil mi Steve

because you did the lawns for the first time you took the lawn mower out and you

çünkü çimleri ilk kez sen yaptın çim biçme makinesini çıkardın ve

cut the lawn for the first time this year I always get excited about that

bu yıl ilk kez çimleri biçtin Bunun için hep heyecanlanıyorum

I don't know why because I just like mowing lawns it sounds crazy you know

neden bilmiyorum çünkü ben tıpkı çim biçmek gibi çılgınca geliyor ne yapman gerektiğini biliyorsun o

you know what you should do she kept a gardener you should be a

bir bahçıvan tuttu sen bir

gardener or professional gardener yes you see I don't mind doing mine but I

bahçıvan ya da profesyonel bahçıvan olmalısın evet görüyorsun benimkini yapmayı umursamıyorum ama

wouldn't like to do say five or ten lawns a day I just like the hole because

beş ya da on çim demek istemiyorum Bir gün çukuru seviyorum çünkü

when we were growing up my parents had quite a large garden and my father as

biz büyürken ailemin oldukça geniş bir bahçesi vardı ve

soon as I was old enough showed me how to mow the lawn with the lawn mower and

yeterince büyüdüğümde babam bana çim biçme makinesiyle çimleri nasıl biçeceğimi gösterdi ve o

he set about me doing this then for the rest of my childhood in fact I think I

zaman bunu bana yapmaya başladı. Aslında çocukluğumun geri kalanında

was mowing lawns from about the age of four probably all the way up till I left

dört yaşımdan muhtemelen

home when I was 18 4 I'm exaggerating not really for that would have been a

18 yaşıma geldiğimde evden ayrılana kadar çimleri biçiyordum. 4 Gerçekten abartmıyorum çünkü bu

bit dangerous but I'm sure I probably started mowing the lawns when I was

biraz tehlikeli olurdu ama ben ' Eminim çimleri biçmeye

about 11 10 or 11 and my father showed me how to change the oil sharpen the

11, 10 ya da 11 yaşlarında başladım ve babam bana yağın nasıl değiştirileceğini,

blades clean the air filter and because I've been doing it for so long I just

bıçakların nasıl keskinleştirileceğini, hava filtresini nasıl temizleyeceğimi öğretti ve bunu çok uzun zamandır

like doing it I like cleaning the spark plug and I like putting oil in and

yaptığım için yapmaktan hoşlanıyorum. bujiyi temizlemek gibi ve ben yağ koyup

making that making the machine maintaining the machine in its perfect

makineyi mükemmel

condition and then using it and then seeing that perfect lawn afterwards I

durumda tutmayı ve sonra onu kullanmayı ve ardından o mükemmel çimi görmeyi seviyorum, bu günlerde

don't know why it's very old-fashioned people these days don't like to mow

neden bu kadar eski kafalı insanlar bilmiyorum. 'Çimleri biçmeyi sevdiğinizi

lawns you see you there is one thing that a lot of people probably don't

görüyorsunuz, birçok insanın muhtemelen

realize is you like getting your hands very dirty you like doing things like

fark etmediği bir şey var: Ellerinizi çok kirletmekten hoşlanıyorsunuz, bahçecilik gibi şeyler yapmaktan hoşlanıyorsunuz

gardening and you end when you were young I know for a fact that many years

ve bunu gençken bitiriyorsunuz. yıllar

ago when you were young you used to like playing with cars real cars you used to

önce gençken arabalarla oynamayı severdin gerçek arabalarla

like playing with the engines and taking things to peace yes the carburetor is

motorlarla oynamayı ve işleri yoluna koymayı severdin evet karbüratör

like cleaning changing the filters the spark plugs the timing all that so yes I

temizlik gibidir filtreleri değiştirir bujiler zamanlama hepsi bu kadar evet

used to like doing all that with a car I used to like anything that was practical

eskiden Tüm bunları bir araba ile yapmak gibi, eskiden pratik olan her şeyi severdim

and it's always to have a like a like a laboratory at home as well because I

ve evde de her zaman laboratuvar gibi bir şeye sahip olmak gerekir çünkü bir

liked sort of chemistry experiments and things

tür kimya deneylerini ve benzeri şeyleri severdim,

I have all these test tubes and burners and bits of apparatus or apparatus if

tüm bu test tüpleri, brülörler ve parçalara sahibim. aparat veya aparat

you're in America and I used to do all these experiments out of these books

Amerika'daysanız ve tüm bu deneyleri bu kitaplardan yapardım

very dangerous at times I must admit I I used to do to my bedroom at first and I

bazen çok tehlikeliydi itiraf etmeliyim ki ilk başta yatak odama yapardım ve

set fire to the bed once yes we've we've we've heard all about your adventures

bir kez yatağı ateşe verdim evet biz yaptık Anne

setting fire to your parents house in fact in the hour in the hour and a half

babanın evini ateşe verme maceralarını duyduk aslında bir saat bir buçuk saat sonra

leading up to coming on today with you I was cleaning my grandmother grandparents

bugün seninle geliyorum Anneannemi büyükbabamın

old chair covers I did I said that oh I've mentioned it already yes I said

eski sandalye örtülerini temizliyordum yaptım dedim ki oh Zaten bahsetmiştim evet dedim

because someone asked what's mr. Steve doing people are always interested in

çünkü biri bay nedir diye sordu. Steve yapan insanlar hep

what you're up to I don't know why but thank you but I said mr. Steve at the

senin ne yaptığınla ilgilenir neden bilmiyorum ama teşekkür ederim ama bey dedim. Steve şu

moment is is renovating his grandparents chairs some very old chairs now between

anda büyükanne ve büyükbabasının sandalyelerini yeniliyor, bazı çok eski sandalyeler

you and me III told Steve that they should be thrown out because it to me

aramızda kalsın

for from my point of view I think that they're just junk well we will when

they're finished I'll take a picture of them and you can show them to your

Bittiler ben onların bir fotoğrafını çekeceğim ve onları siz

lovely viewers and we can see what people think

sevgili izleyicilerinize gösterebilirsiniz ve insanların

the chairs actually they are quite older over 100 years old and I use the table

sandalyeler hakkında ne düşündüklerini görebiliriz aslında onlar 100 yıldan daha eski ve ben

upstairs as a desk but they're not particularly valuable because I we try

üst kattaki masayı masa olarak kullanıyorum ama onlar pek değerli değil çünkü

to go to the local shop secondhand shop that sells sort of antiques and things

antikalar ve

like that old furniture mm-hmm and I said all right will you do you want to

eski mobilyalar gibi şeyler satan yerel ikinci el dükkana gitmeye çalışıyoruz mm-hmm ve tamam yapacak mısın

buy these off me and they said oh that's not particularly good quality furniture

bunları benden almak ister misin dedim ve oh dediler bu özellikle kaliteli mobilyalar değil, onu

we wouldn't really be interested in buying that so I think it was at the

satın almakla gerçekten ilgilenmezdik, bu yüzden o

time see it looks like it might be worth something now but at the time everyone

zamanlar öyleydi, şimdi bir değeri olabilir gibi görünüyor ama o zamanlar herkes oldukça süslü

was buying sort of tables and chairs that were quite ornate looking and

masa ve sandalyeler alıyordu. bakıyorum ve

they're not worth very much at all so but I like them because they're they're

pek değerli değiller o yüzden ama onları seviyorum çünkü

old it's a goes back into my past I remember them

eskiler bu bir geçmişe gidiyor onları

you know I like to use them it's sort of yes it's it's a sort of sentimental

hatırlıyorum onları kullanmayı seviyorum bir nevi evet bu bir çeşit duygusal

thing sentimental value I like having old things around me but can I just say

şey duygusal değer etrafımda eski şeylerin olmasını seviyorum ama

that there's one thing yes I I saw what you did though there was a joke coming

bir şey söyleyebilirim evet ne yaptığını gördüm ama oraya gelen bir şaka vardı evet evet

there yes yes I know I saw what you did you like to have old things around you

biliyorum ne yaptığını gördüm çevrende eski şeylerden hoşlanıyorsun

you are referring to me yes oh but we have we have a we have a junk shop well

benden bahsediyorsun evet oh ama bizde bir eskici dükkanımız var

if I say junk shop but I hope the owner isn't watching but in fact it's an

eskici dükkanı dersem iyi ama umarım sahibi bakmıyordur ama aslında burası bir

antique shop there's a lot of antique sites kind of antique but a lot of the

antika dükkanı bir sürü antika sitesi var antika gibi ama

stuff in there is to me for again from my point of view I think it's junk but

Oradaki birçok şey benim için yine benim açımdan, önemsiz olduğunu düşünüyorum

but I've noticed that some of the things in that particular shop here in Much

ama burada, Much Wenlock'taki belirli bir dükkandaki bazı şeylerin oldukları

Wenlock very very expensive for what they are they are it's overpriced which

şey için çok çok pahalı olduğunu fark ettim. pahalı tabii ki

of course a lot of antiques are so but these things aren't even antiques some

pek çok antika öyle ama bu şeyler antika bile değil

of them just look like junk yeah that someone's thrown out of their house and

bazıları sadece hurda gibi görünüyor evet birisi evinden atılmış ve

maybe an old table or an old set of stepladders you know like 50 60 pound I

belki eski bir masa ya da eski bir merdiven seti bildiğiniz gibi 50 60 pound gibi

know I don't know who buys them somebody obviously must buy them they probably

Biliyorum, onları kimin satın aldığını bilmiyorum, birileri kesinlikle onları satın almalı, muhtemelen

rely on stupid tourists thinking that it's worth something by the way if there

aptal turistlerin bir şeye değdiğini düşünmelerine güveniyorlar, bu arada

are any tourists watching who are going to visit Much Wenlock you you are not

izleyen turistler varsa, kimler Wenlock'u ziyaret edecek, sen

stupid okay we just need to clarify you are if you go to that shop and buy some

aptal değilsin, tamam biz sadece açıklığa kavuşturmalıyım, eğer o dükkana gidip oradaki bazı şeyleri satın alırsanız,

of the stuff there in fact if you go to that shop and buy something here some of

aslında o dükkana gidip oradaki bazı şeyleri satın alırsanız,

the stuff in there it's very expensive we won't name the person because you

çok pahalıdır, kişinin adını vermeyeceğiz çünkü

know we might get sued I don't know who they are

biliyorsunuz biz dava edilebilirler kim olduklarını bilmiyorum

yes that's what I was doing I was washing these chair covers because I'm

evet ben de öyle yapıyordum bu sandalye kılıflarını yıkıyordum çünkü

going to get them I was going to get them recovered but I thought why why

onları alacaktım onları kurtaracaktım ama neden

would I pay to get them recovered when the covers on them can probably just be

onları kurtarmak için para ödeyeyim diye düşündüm üzerlerindeki kılıflar muhtemelen sadece

cleaned and you know that but I'd have probably spent a hundred pounds getting

temizlenebiliyor ve bunu biliyorsunuz ama koltuk kılıflarını değiştirmek için muhtemelen yüz pound harcardım

to seat covers replaced and I've cleaned them and I've they're drying outside now

ve onları temizledim ve şimdi dışarıda kuruyorlar

and hopefully they look lovely I can use one upstairs

ve umarım güzel görünürler Üst katta bir tane kullanabilirim

I might even I'm going to use one in here next week I'm get

Hatta gelecek hafta burada da kullanacağım

this chairs going oh and I'm going to be sitting in one of those chairs oh okay

Bu sandalyeleri çalıştıracağım oh ve o sandalyelerden birinde oturacağım oh tamam peki

so but what about that lovely chair that you're sitting on now this well that can

ama o güzel sandalyeye ne demeli? şimdi bu kuyunun üzerinde oturuyorsun, eski

go back up to where it was which was up in my sort of room like a room upstairs

yerine geri dönebilir, benim odamdaydı, üst kattaki bir oda gibi benim sığınağım, oturacak yerim olmadığından şikayet ettiğin

my mancave I remember all those weeks all those weeks when you were

tüm o haftaları hatırlıyorum

complaining about having nowhere to sit and and then I thought we could use that

ve ve sonra

that big chair that was upstairs and now you don't want it this used to be my

üst kattaki o büyük sandalyeyi kullanabiliriz diye düşündüm ve şimdi onu istemezsin bu benim

office chair it did it's not very expensive it looks expensive but it's

ofis koltuğumdu çok pahalı değil pahalı görünüyor ama

not very cheap leather it is it's plastic isn't it I don't think it's even

çok ucuz değil deri bu plastik değil plastik olduğunu bile sanmıyorum

letting it it's plastic I think it's vinyl but the trouble is it's too

vinil olduğunu düşünüyorum ama sorun şu ki çok

comfortable so you know I sort of fly back here waiting to go on I just feel

rahat bu yüzden biliyorsun ben buraya uçup devam etmeyi bekliyorum sadece

like going to sleep no one really bothers about that don't worry if you

uyumak gibi hissediyorum kimse bunu gerçekten dert etmiyor don Canlı yayın

want to have a little sleep during the live stream Steve you are more than

sırasında biraz uyumak istersen merak etme Steve,

welcome to but next week may be a one-off or one-time only will show that

hoşgeldin ama gelecek hafta bir defaya mahsus olabilir veya sadece bir defaya mahsus olabilir o

chair I'll come on you'll put the camera on I won't be here I'll just be the

sandalyeyi göstereceğim ben geleceğim sen koyacaksın kamera açık ben burada olmayacağım sadece sandalye olacağım

chair and then I'll sit on it okay yes what we'll do during the week we'll

ve sonra üzerine oturacağım tamam evet hafta boyunca ne yapacağız

we'll actually do some nice shots we'll take some nice video shots of the chairs

aslında bazı güzel çekimler yapacağız bazı güzel çekimler yapacağız sandalyelerin video çekimleri

so we can we can admire them in all their glory anyway mr. Steve we're

böylece onları tüm görkemiyle hayranlıkla izleyebiliriz zaten bayım. Steve

talking about prizes today let's have a quick look at the live chat because I

bugün ödüllerden bahsediyoruz, canlı sohbete hızlıca bir göz atalım çünkü

know you like joining in don't you Steve I do okay here we go there live chat re

katılmaktan hoşlandığınızı biliyorum, değil mi Steve, iyiyim işte oraya canlı sohbete gidiyoruz yeniden

sorrow is here I come from Thailand but I look like an Australian okay then

üzüntü burada Tayland'dan geliyorum ama öyle görünüyorum bir Avustralyalı tamam o zaman

that's fine that's no problem no problem with that and sure hi I'm from India and

sorun değil sorun değil bununla ilgili bir sorun yok ve eminim merhaba ben Hindistanlıyım ve

for the first time in my life I am intending your live class welcome and

hayatımda ilk kez canlı sınıfınıza hoşgeldiniz ve

Shull you are welcome and a big hello to India do you want to say hello to India

Shull hoşgeldiniz ve Hindistan'a büyük bir merhaba ister misiniz Hindistan'a merhaba demek için

hello India there we go very good that almost sounded like an

merhaba Hindistan işte gidiyoruz çok iyi ki neredeyse bir

Indian accent I'm not going to do an Indian accent

Hint aksanı gibi geliyordu Hint aksanı yapmayacağım

because I don't want to offend anyone ericeira is here also add nan is here

çünkü kimseyi gücendirmek istemiyorum ericeira burada ayrıca nan da burada ekleyin

prima hello everybody and a happy day to you I love mr. Duncan do you agree guys

prima herkese merhaba ve mutlu günler size bay seviyorum Duncan, beyler,

nicole says gurgling or gargling mr. Duncan which is correct for the stomach

nicole mr. Mide için doğru olan Duncan

Nori's and it's sort of gurgling gurgling gurgling gurgling gargling I

Nori'nin ve bir nevi guruldama guruldama guruldama gurultu gargara gargara

can demonstrate gargling oh go go and show us wait there let me just get the

gösterebilirim oh git ve bize orada bekleyi göster

live chat off the screen so gurgling is when your stomach's churning and making

canlı sohbeti ekrandan kaldırayım yani guruldama midenin çalkalandığı ve sesler çıkardığı zamandır

noises yeah this is gargling that's a gargling that's a great that's a great

evet bu gargara bu gargara bu harika bu harika bir

sound why explain it when you can demonstrate

ses gösterebildiğin zaman neden açıkla

it yes that's very good and I can demonstrate the gurgling stomach because

evet bu çok iyi ve mide guruldamasını gösterebilirim

because my stomach is empty IV nothing today I've been so busy down here I

çünkü midem boş IV bugün hiçbir şey yok burada çok meşguldüm ben

actually got up this morning at quarter to 8 in the morning to start for a

aslında bu sabah sabah 8'e çeyrek kala kalktım bir

Sunday that's very early for you miss it's very early for you for any day yeah

pazar günü için başlamak için çok erken özlüyorsun senin için her gün çok erken evet

any day it's early for me okay I normally don't get up till about 3:00 in

herhangi bir gün benim için erken tamam normalde 3'e kadar kalkmam: 00

the afternoon he sits in bed watching himself on on his live streams yes I

öğleden sonra yatağında oturuyor canlı yayınlarında kendini izliyor evet

lift the duvet cover up and I watch myself is that what you mean something

yorgan örtüsünü kaldırıyorum ve kendimi izliyorum demek istediğin böyle bir şey tamam

like that okay then you lift the duvet cover up you mean like a having it like

o zaman nevresim örtüsünü kaldırıyorsun demek istediğin gibi sahip olmak gibi

a tent and you're inside yeah what she is that's what I used to do when I was a

çadır ve sen içindesin evet o ne o ben çocukken öyle yapardım

kid I'm sure you did that as well don't remember during my teenage years I would

eminim siz de öyle yapardınız hatırlamıyorum gençlik yıllarımda

always make a tent in my bed aracely or ericeira

hep yatağıma bir çadır örerdim aracely veya ericeira

hello Eris sorrow let's have a look at the live chat again it's my pleasure to

merhaba Eris keder, canlı sohbete tekrar bir göz atalım,

see you says Pesci T where you are welcome no problem Aurora the problem is

Pesci T dediğini görmek benim için bir zevk

Aurora Ruba duncan hasn't mr. Duncan hasn't had

. Duncan

any lunch yet no he's had no lunch I have I've had no breakfast and lunch

henüz öğle yemeği yemedi hayır o öğle yemeği yemedi ben kahvaltı yapmadım ve öğle

no lunch I would like to see them share I would

yemeği yemedim öğle yemeği yemedim onların paylaşımını görmek isterim

like to see the chair renovated by mr. Steve oh yes we'll show that we'll do

Sandalyenin bay tarafından yenilendiğini görmek isterim. Steve oh evet, bunu

that next week yes they've been in the garage stored away for about 15 years a

önümüzdeki hafta yapacağımızı göstereceğiz evet, yaklaşık 15 yıldır garajdalar

long time and they looked in a very poor state that well I that well that's the

ve çok kötü bir durumda görünüyorlardı, o kadar iyi ben o kadar iyi,

reason why I thought they were just junk really I thought I thought there's no

nedeni bu sadece hurda olduklarını düşündüm gerçekten

point keeping them it's just junk well I went on to youtube which isn't just good

onları tutmanın bir anlamı olmadığını düşündüm, sadece hurda, youtube'a gittim ki bu sadece

for watching mr. duncan teaching English mm-hmm lots of other things and I just

bay izlemek için iyi değil. duncan İngilizce mm-hmm başka birçok şey öğretiyor ve ben sadece

put in restoring old furniture and then all these lovely videos came up and

eski mobilyaları restore etmeye koyuldum ve sonra tüm bu güzel videolar geldi ve

showed me exactly what to do and it wasn't very time consuming to bring the

bana tam olarak ne yapacağımı gösterdi ve ahşabı eski haline getirmek çok zaman almadı.

wood back up to looking nice and new yes and it was lovely I enjoyed doing it and

ve yeni evet ve çok güzeldi bunu yapmaktan zevk aldım ve

of course it is a hobby for many people now many people do this I think we

tabii ki birçok insan için bir hobi şimdi birçok insan bunu yapıyor sanırım bundan

talked about this about three weeks ago people buy old things and then they

yaklaşık üç hafta önce bahsetmiştik insanlar eski şeyleri satın alıyor ve sonra onları yeniliyorlar

renovate them they make them look as good as new so maybe they buy an old

yeni kadar iyi, bu yüzden belki eski bir

chair or another thing that's very popular is to buy old cars

sandalye alıyorlar ya da çok popüler olan başka bir şey, eski arabaları satın almak, bu

that's right buy old cars in fact I wanted to do that as a business one so I

doğru, eski arabaları satın almak aslında bunu bir iş olarak yapmak istiyordum, bu yüzden

bought a book telling you how to buy cars and do them up and sell them again

size nasıl araba satın alacağınızı ve yapacağınızı anlatan bir kitap aldım. onları alıp tekrar satmak

mmm bit like buying houses doing them up and

mmm biraz ev satın alıp

selling them but it was I just thought it was too much work and I wasn't a

onları satmak gibi ama ben sadece bunun çok fazla iş olduğunu düşündüm ve

trained mechanic yeah so I mean I only used to tinker around tinker tinker I

eğitimli bir tamirci değildim evet bu yüzden eskiden sadece tamirci tamircisini tamir ederdim

love that word tinker when you tinker around with something you you're just

sevdiğim o kelime tamircilik bir şeyle uğraştığınızda bir

sort of doing little bits mm you're not really you're not doing it serious not

nevi küçük şeyler yapıyorsunuz mm gerçekten ciddi yapmıyorsunuz

doing it seriously you tinker with something you tinker with something else

ciddi yapmıyorsunuz bir şeyle uğraşıyorsunuz başka bir şeyle uğraşıyorsunuz

so ever so in terms of car maintenance I really just tinkered so I would do

o kadar çok terimlerle Araba bakımı konusunda gerçekten sadece kurcaladım, bu yüzden

some of it the easy bits but I wouldn't do the hard bits so I couldn't service

bazı kolay kısımları yapardım ama zor kısımları yapmazdım, bu yüzden

the entire car I just tinkered with certain

tüm arabanın bakımını yapamazdım Sadece bazı

things played around with them messed with them and hoped it worked as I

şeyleri tamir ettim onlarla oynadım onları karıştırdım ve umdum daha önce bahsettiğim gibi işe yaradı

mentioned earlier we're talking about prizes have you ever won a prize Steve

ödüllerden bahsediyoruz hiç ödül kazandın mı Steve

well I heard you saying I haven't won many prizes no I I can remember a moment

pek fazla ödül kazanmadım dediğini duydum hayır kazandığın bir anı hatırlıyorum

when you did though do you remember now this might be a little embarrassing for

ama şimdi hatırlıyor musun bu biraz olabilir Steve için utanç verici yani

Steve I mean it's not like it's not as if I like embarrassing Steve but do you

Steve'i utandırmaktan hoşlanmıyorum gibi değil ama

remember about a must be about eight years ago now when you went to that

sekiz yıl önce olması gereken bir şeyi hatırlıyor musun şimdi o

singing contest do you remember the singing contest oh yes I used to enter a

şarkı yarışmasına gittiğinde şarkı yarışmasını hatırlıyor musun oh evet eskiden birkaçına katılırdım

few of these didn't I yes and you went along to the singing contest I can't

Bunlardan ben değil miydim evet ve sen de şarkı yarışmasına katılmıştın

remember where it was now Liefeld I think it was in Litchfield I

Şimdi nerede olduğunu hatırlayamıyorum Liefeld Sanırım Litchfield'deydi

think you're right yes it was in little old music festival Litchfield is a

sanırım haklısın evet küçük eski bir müzik festivalindeydi Litchfield

beautiful place by the way I actually made a video one of my lessons is

güzel bir yer bu arada aslında bir video yaptım derslerimden biri

actually made in Litchfield less than fifty all about the creator of the first

aslında Litchfield'da yapılıyor elliden az tamamen ilk sözlüğün yaratıcısı hakkında

dictionary how did you remember it was less than fifty because it was a it was

nasıl hatırladınız elliden azdı çünkü o kayda

a notable moment you see when I reached fifty so when my lessons reached fifty

değer bir andı ben ne zaman görürsünüz elliye ulaştı bu yüzden derslerim elliye ulaştığında Özel

lessons I I wanted to do something special so I did a special lesson about

bir şey yapmak istedim bu yüzden ilk düzgün İngilizce sözlüğü yaratan Samuel Johnson'ın hayatı hakkında özel bir ders yaptım.

the life of Samuel Johnson who created the first ever proper English dictionary

I remember helping you doing the filming yes so yes that is available by the way

on my youtube channel and there's a fifty yes there you see there's the

youtube kanalımda yol var ve bir elli var evet işte orada

address my youtube channel right behind shall I put it on the full screen so we

youtube kanalımın adresi var hemen arkada tam ekrana koyayım

can see go on yeah there it is so there it is there is the YouTube channel

görelim devam et evet işte orada yani orda youtube kanalı var buna

although I have a feeling you already know that because you're watching me now

rağmen bunu zaten bildiğine dair bir his var

I think so so I so yes we went along to this singing contest and when we came to

actually arrived when we arrived there we found out that there were only two

people taking part in the particular section that you were

actually entering so so the category that you were entering Steve only two

Aslında girdiğiniz belirli bölümde, bu yüzden girdiğiniz kategori Steve, iki kişiden

people entered the get who won guess who weren't out of two people mr. Steve mr.

kim olmadığını tahmin eden sadece iki kişi girdi . steve bey

Steve mr. Steve won the contest but there were only two people taking part

steve bey Steve yarışmayı kazandı ama katılan sadece iki kişi vardı, bu

so I still won yes you did you did win I mean I can't take that away from you you

yüzden yine de ben kazandım evet sen kazandın yani bunu senden alamam

definitely did win the prize you win this you got this lovely cup and you

kesinlikle ödülü kazandın kazandın bu güzel kupayı aldın ve

kept it for one year didn't you that's right I did a trophy and then I had to

sakladın Bir yıl boyunca, doğru değil mi?

send it back then you had to give it back after one year but I just thought

that was brilliant that though we went all the way to Litchfield for mr. Steve

. Steve

to take part in this contest and only two people entered the category that mr.

bu yarışmaya katılmıştır ve kategoriye sadece iki kişi katılmıştır ki Mr.

Steve was singing him which is I think is male voice tenor or something like

Steve ona şarkı söylüyordu ki bu bence erkek sesi tenoru ya da

that thing like that but the other the other bloke was was really very good he

onun gibi bir şey ama diğer adam gerçekten çok iyiydi o

was he was chopped world class so to beat him you know I must have done

dünya standartlarında doğranmıştı bu yüzden onu yenmek için

exceptionally well my money was on him it's a lot I lost a fortune I can't even

son derece iyi yapmış olmalıyım. çok para vardı ben bir servet kaybettim ne

remember what I was singing no but I remember I remember you picking the

söylediğimi bile hatırlayamıyorum hayır ama hatırlıyorum senin ödülü aldığını hatırlıyorum

prize up in it you know yes it was funny I was I was going yeah and this giant

biliyorsun evet komikti ben gidiyordum evet ve bu dev

Cup yeah this giant Cup but only two people were taking thought it was it was

kupa evet bu dev Kupa ama sadece iki kişi bunun

like you know it has been like a three day event with hundreds of competitors

yüzlerce yarışmacının olduğu üç günlük bir etkinlik olduğunu

you know what would it be more that was out of proportion to the to the actual

biliyormuşsunuz gibi olduğunu düşünüyordu.

frightened to the actual competition itself it was funny I must admit what

Gerçek rekabetin kendisi komikti, aslında yapmaları gereken şeyi kabul etmeliyim,

they should have actually done it's just got you to fight over the cup they

sizi kupa için kavga ettirdiler,

should have just had the cup on the floor and then you just you just fight

kupayı yerde tutmaları gerekirdi ve sonra birbirinizle kavga edersiniz, ta ki

each other until until the person who the person who wins is the one who gets

o kişi olana kadar. kim kazanır

the cup the realtor's the reason why there are only two people

kupayı alan emlakçının içinde sadece iki kişinin olmasının nedeni

in it is is is symptomatic of the state of that style of singing in this country

bu ülkedeki şarkı söyleme tarzının durumunun belirtisidir ki

which was a sort of a classical competition really yes and so they have

bu bir tür klasik yarışmaydı gerçekten evet ve bu yüzden sahipler

lots of different over the two or three days that it's all

iki ya da üç gün boyunca pek çok farklı, hepsi bu kadar,

they have lots of different categories so they'll have one for sort of people

çok farklı kategorileri var, bu yüzden

young for children then they'll have one for sort of teenagers they'll have

çocuklar için küçük insanlar için bir tane olacak, sonra gençler için bir tane olacak,

adults and then you'll have women and men and different categories of song and

yetişkinler olacak ve sonra sen' Kadınlar, erkekler ve farklı şarkı kategorileri ve

things like that but of course because people don't sing a lot of these sort of

bunun gibi şeyler olacak ama tabii ki insanlar artık bu tür klasik türde şarkıları çok fazla söylemediği için eskiden

classical type songs anymore they used to have probably you know dozens of

muhtemelen

people entering each class but now because everyone wants to sing R&B or

her sınıfa onlarca kişinin girmesini tanıyordunuz ama şimdi herkes çünkü R&B veya

pop songs and be on x-factor they don't necessarily want to sing you know leader

pop şarkıları söylemek ve x-factor'da olmak istiyor, ille de biliyorsun lider

or something like that which is a category of German song so consequently

veya onun gibi bir şeyi söylemek istemiyorlar ki bu bir Alman şarkısı kategorisidir, bu nedenle sonuç olarak

there's hardly anybody enters these types of god I don't even know thanks

bu tür tanrılara giren neredeyse hiç kimse yok ben bile istemiyorum biliyorum teşekkürler

still going no no it was Litchfield Musical Society or something wasn't

yine de hayır hayır o Litchfield Müzik Derneği'ydi ya da bir şey

festival because field music effect Litchfield musical festival and mr.

festival değildi çünkü saha müziği Litchfield müzik festivalini etkiliyor ve mr.

Steve was one of the winners a few years ago oh yeah but only two people were

Steve birkaç yıl önce kazananlardan biriydi oh evet ama sadece iki kişi

taking part do you want to see my prize go on I've got one prize this is the

katılıyordu ödülümü görmek ister misin devam et Bir ödülüm var bu tüm

only thing that I've ever won in my whole existence on planet Earth it is

varlığım boyunca kazandığım tek şey Dünya gezegeni

true here it is so here is the thing I'm sure you will recognize it Steve when

doğru burası bu yüzden işte bir şey Steve onu gördüğünüzde tanıyacağınızdan eminim bu yüzden

you see it so here it comes so this is the only thing I've ever won can you

işte geliyor yani bu şimdiye kadar kazandığım tek şey Steve onun

guess what it is Steve but it does anyone know what I can to make my maybe

ne olduğunu tahmin edebilir misiniz Steve ama bu benim yapmak için neler yapabileceğimi bilen var mı belki

we could say that this is a mystery object so there it is does anyone know

bunun gizemli bir nesne olduğunu söyleyebiliriz yani orada ne olduğunu bilen var mı bence

what it is I think we can tell what it is from that you'll have to give us a

onun ne olduğunu buradan söyleyebiliriz bize daha büyük bir ipucu vermen gerekecek

bigger clue well there it is there's my prize that's the prize that I won does

işte benim ödülüm bu benim kazandığım ödül

anyone know Bela says is it a mug is it a mugger oh

kimse biliyor mu Bela diyor ki bu bir kupa mı gaspçı mı oh bu

that's a very good guess but it's not right is it a mug no please sing the

çok iyi bir tahmin ama doğru değil bu bir kupa mı hayır lütfen

winning song asks Juliet please no we can't have any singing today because of

kazanan şarkıyı söyle Juliet'e sorar lütfen hayır biz bugün şarkı söyleyemiyorum çünkü

copyright you see that's the problem Conal says I can't I can't read that

telif hakkı yüzünden sorun bu Conal yapamam diyor okuyamıyorum gitti gitti var

it's gone it's got I prefer cut yes it is a sort of cut but don't don't don't

kesmeyi tercih ederim evet bu bir tür kesme ama yapma

say anything Steve I want to make this interesting

Bir şey söyleme Steve Bunu ilginç kılmak istiyorum bu

is it a mug no it's not a mug is it of ours or Vaes as they say in American

bir kupa mı hayır bu bir kupa değil bizim mi yoksa Vaes'in Amerikan İngilizcesinde dedikleri gibi

English no it's not of ours mr. Duncan Oh mr. Steve how is the weather it's

hayır bizim değil mr. Duncan Oh bay. Steve hava nasıl

great thank you Evans it is great okay let's have a look at my

harika teşekkür ederim Evans harika tamam hadi

prize this is the only thing Steve the only thing I've ever won and my line

ödülüme bir bakalım bu Steve şimdiye kadar kazandığım tek şey ve repliğim

it's very pathetic actually part from the adulation of your fans yes here we

çok acınası aslında hayranlarınızın övgüsünün bir parçası evet işte

go here it comes and for those who are interested in

başlıyoruz işte geliyor ve ne olduğunu merak edenler için burada

finding out what it is here it is can you wait mr. Steve what are you are you

bekleyebilir misiniz bayım? Steve ne yapıyorsun

excited Wow sort of sort of just a little about

heyecanlısın Vay be biraz aşağı yukarı her

about the same as usual by the way didn't you win a best teacher prize oh

zamanki gibi bu arada sen en iyi öğretmen ödülünü kazanmadın mı oh

no he make that up yourself I actually made that myself

hayır o bunu kendi uydurdu aslında bunu ben kendim yapmıştım

do you remember from one of my lessons my feign lesson I made III looked as if

birinden hatırlıyor musun derslerimden yaptığım sahte ders III dünyanın en iyi öğretmeni

I was receiving a prize for being the best teacher in the world but in fact it

olduğum için bir ödül alıyormuşum gibi görünüyordu ama aslında

wasn't I made it myself that's how pathetic that's how pathetic

kendim yapmadım bu ne kadar acınası bu kadar acınası

I am narcissistic I have no it's not

narsistim yok yok değil

narcissistic narcissism would be if I wanted to actually be on a stage and

Narsisistik narsisizm, eğer gerçekten bir sahnede olmak ve

pick up a real prize so I had to make it myself that's pathetic there's nothing

gerçek bir ödül almak isteseydim, bu yüzden bunu kendim yapmak zorundaydım, bu zavallı, başka hiçbir şey yok,

else so here it is here is the thing that I won oh come on mr. Duncan put us

işte burada, kazandığım şey bu, oh hadi ama bay. Duncan bizi

out of our suspense is it an inkpot no it's not an inkpot who said that now

meraktan kurtardı, bu bir mürekkep hokkası mı, hayır

Sergio asks is it an inkpot could be no it

bu bir hokka değil, Sergio'nun şimdi hokka olabilir mi diye sorduğunu söyleyen, hayır, hayır,

isn't no definitely not it is a cup Thank You Maria for that yes you are

kesinlikle bir fincan değil Bunun için teşekkürler Maria, evet

pretty right you are very close and probably the closest it is actually an

oldukça haklısın. çok yakınsın ve muhtemelen en yakını aslında bir

egg cup egg cup it is a little cup for putting an egg oh I remember

yumurtalık yumurtalık yumurta koymak için küçük bir kap oh

now do you remember when I won this yes I wouldn't this many years ago are on a

şimdi hatırlıyorum bunu kazandığım zamanı hatırlıyor musun evet yapmazdım bu kadar yıl önce bir

radio show and I can't remember what the question was now but they asked a

radyo programındayım ve şimdi sorunun ne olduğunu hatırlayamıyorum ama

question on the radio but it was a musical I bet it was a question about a

radyoda bir soru sordular ama bu bir müzikaldi, bahse girerim bir şarkı hakkında bir soruydu

song or something like that because you're always very good at getting the

ya da onun gibi bir şey çünkü şarkıların isimlerini almakta her zaman çok iyisindir.

names of songs or the date quite likely yes it probably was a what it was a

veya tarih büyük olasılıkla evet, muhtemelen bir

music question but there it is my little egg cup and this officially is the only

müzik sorusuydu ama işte benim küçük yumurtalığım ve bu resmen şimdiye

thing I have ever won it is from a radio station called radio WM and it's a BBC

kadar kazandığım tek şey, radyo WM adlı bir radyo istasyonundan ve bu bir BBC

station in Birmingham and it serves the whole area around here and and it was

istasyonu. Birmingham ve buradaki tüm bölgeye hizmet veriyor ve

the breakfast show so that's the reason why it's an egg cup so it's an egg cup

kahvaltı şovuydu, bu yüzden yumurtalık olmasının nedeni bu, bu bir yumurtalık

because it was the breakfast show and of course many people have eggs for

çünkü kahvaltı şovuydu ve tabii ki birçok insan kahvaltıda yumurta yiyor, bu

breakfast so you can see why they did it oh that took a lot of explaining so yes

yüzden nedenini anlayabilirsiniz yaptılar oh bu çok fazla açıklama aldı bu yüzden

from the radio station and this is my only prize is that pathetic Steve did

radyo istasyonundan evet ve bu benim tek ödülüm o zavallı Steve sen

you get an egg with it as well I didn't get the egg I have to supply my own egg

de yumurta aldın mı yumurtayı almadım kendi yumurtamı tedarik etmeliyim

never you're very good at question music questions can particularly concerning

asla soru sormada çok iyisin müzik soruları özellikle

music from the 1970s and 1980s yeah that's my era though that's a hero yes

1970'ler ve 1980'lerden gelen müzikle ilgili olabilir evet bu benim dönemim ama bu bir kahraman evet bu

that's your area of interest in terms of music

senin müzik açısından ilgi alanın

Mohammed asks a very makes a very interesting point when you get to a

million subscribers you will get a prize from YouTube well can I tell you

milyon abone YouTube'dan bir ödül alacaksın peki sana

something I didn't even get a prize when I got to a hundred thousand so you are

bir şey söyleyeyim mi ben yüz bine vardığımda ödül bile almadım yani 100.000 aboneye

supposed to get a prize when you get to 100,000 subscribers and I didn't get one

ulaştığında ödül alacaksın ve ben alamadım bir

I don't have my play button my silver play button I don't have one this is

oynat düğmem yok gümüş oynat düğmem yok bende yok bu

this is how badly YouTube treats me this is what they think of me so even when I

YouTube bana bu kadar kötü davranıyor benim hakkımda böyle düşünüyorlar yani

reached 100,000 subscribers YouTube did not send me my play button

100.000 aboneye ulaştığımda bile YouTube bana oynat düğmemi göndermedi

and even when I read of them when I reached 500,000 I received nothing so I

ve 500.000'e ulaştığımda onları okuduğumda bile hiçbir şey almadım bu yüzden bilmiyorum

don't know I don't think they're going to send me anything I don't think they

bana bir şey göndereceklerini sanmıyorum

will send me anything ever ever nor to YouTube I don't know why I don't know

Bana hiçbir zaman bir şey göndereceklerini sanmıyorum ne de YouTube'a göndereceklerini sanmıyorum

why YouTube hates me so much I don't know maybe it's because I'm British

YouTube'un benden neden bu kadar nefret ettiğini bilmiyorum, bilmiyorum belki de İngiliz olduğum içindir

probably maybe those those Americans don't like me YouTube headquarters I

muhtemelen o Amerikalılar beni sevmiyor YouTube genel merkezi

don't know probably no YouTube do give you a play button I know what I'm

Bilmiyorum muhtemelen hiçbir YouTube size vermiyor bir oynat düğmesi neden bahsettiğimi biliyorum yüz bin aboneye

talking about they give you a silver play button a silver play button when

ulaştığınızda size gümüş bir oynat düğmesi veriyorlar

you reach a hundred thousand subscribers but I never did I never got it yes you

ama ben hiç anlamadım evet

get one for a million but the million one is a diamond play button it's true I

bir milyona bir alırsınız ama milyon bir elmas oynat düğmesi doğru

think it's a diamond being supposed to get through half a million I don't think

bence o bir elmasın yarım milyonu geçmesi gerekiyor bence

so no so you get a prize for a hundred thousand you get a prize for 1 million

öyle değil yani yüz binlik ödül alırsın 1 milyonluk ödül alırsın

and I think also you get a prize for 1 billion subscribers can you moment can

ve bence ayrıca şunun için de ödül alırsın 1 milyar abone Bir an için 1

you imagine having 1 billion subscribers if anybody got 1 billion subscribers I'm

milyar aboneye sahip olmayı hayal edebiliyor musunuz, eğer birinin 1 milyar abonesi varsa

not sure actually I know I know there are quite a few YouTube partners who

Emin değilim aslında biliyorum

have over a million subscribers but but III have 600,000 subscribers and I

Bir milyondan fazla abonesi olan epeyce YouTube ortağı olduğunu biliyorum ama III'ün 600.000 abonesi var ve ben

haven't you've got to get to a million I've got to get to a million so come on

senin bir milyona ulaşman gerekmiyor mu benim bir milyona ulaşmam lazım hadi

everyone subscribe to me please subscribe to mr. Duncan let's get him to

herkes bana abone olsun lütfen bayım abone olun. Duncan hadi onu

a million and see what prize he gets sleep please make my life more more

bir milyona ulaştıralım ve bakalım ne ödül alacak uyku lütfen

livable by by making this not the only thing I've ever won in my life Patel all

bunu hayatımda kazandığım tek şey değil yaparak hayatımı daha yaşanır hale getir Patel hakkında

your friends who want to learn English about mr. Duncan at school work and get

İngilizce öğrenmek isteyen tüm arkadaşlarına mr. Duncan okulda çalışıyor ve

them to watch these videos learn English and subscribe to mr. Duncan oh I have a

İngilizce öğrenmek için bu videoları izlemelerini sağlayın ve Mr. Duncan oh benim bir

million subscribe I want a million subscribers look all I have is this egg

milyon abonem var bir milyon abone istiyorum bak sahip olduğum tek şey bu yumurtalık bu hayatım boyunca

cup this is the only thing I've ever ever won in my whole life

kazandığım tek şey

poor mr. Duncan poor mr. Duncan mr. Steve you were very excited yesterday

zavallı bayım. Duncan zavallı Bay. Duncan bey Steve dün çok heyecanlıydın

because you went out too the lawn for the first time didn't you

çünkü sen de ilk defa çimlere çıktın değil mi oh evet

oh yes I was excited and now do you know what we're going to do now we're going

heyecanlandım ve şimdi ne yapacağımızı biliyor musun şimdi

to actually have a look at mr. Steve mowing the lawn yeah I wanted to mow the

gerçekten baya bir göz atacağız . Steve çimleri biçiyor evet ben çimleri biçmek istedim

lawn and mr. Duncan mr. Duncan kept filming me so it stopped me from doing

ve mr. Duncan bey Duncan beni filme almaya devam etti, bu yüzden bunu yapmama engel oldu

it and I was getting a little annoyed so I might look a little annoyed in these

ve ben biraz sinirlenmeye başlamıştım bu yüzden bu resimlerde biraz sinirli görünebilirim sen

pictures you weren't annoyed you were concentrating very hard well

rahatsız değildin çok iyi konsantre oluyordun daha sonra

we'll explain something about it afterwards hmm okay here we go this is

bununla ilgili bir şeyler açıklayacağız hmm tamam burada gidiyoruz bu

mr. Steve yesterday in the garden and he was mowing the lawn for the first time

bay Steve dün bahçedeydi ve bu yıl ilk kez çimleri biçiyordu

this year oh hello mr. Steve oh hello mr. Duncan so can you tell us what you

oh merhaba bayım. Steve oh merhaba bayım. Duncan, bize

are doing today it looks very interesting

bugün ne yaptığını söyleyebilir misin, çok ilginç görünüyor,

well this blade has been sharpened because it was a bit blunt for the lawn

bu bıçak bilenmiş çünkü çim biçme makinesi için biraz künttü, bu yüzden

mower so I took the blade off myself took it to this place and they've

bıçağı kendim çıkardım, bu yere götürdüm ve onlar

sharpened it for me they did it for free which is very good because I bought some

için bilediler. bana bedavaya yaptılar ki bu çok iyi çünkü

oil off the minute and a new spark plug and now I'm going to fit it back on

hemen biraz yağ ve yeni bir buji aldım ve şimdi

again and then I need to cut the glass because it's getting a bit long so I'll

tekrar takacağım ve sonra camı kesmem gerekiyor çünkü biraz uzun oluyor.

put this back on having determined which way round it goes we think I've

Hangi yöne gittiğini belirledikten sonra bunu tekrar koyacağım

disconnected the spark plug for safety just we don't well there's accidentally

güvenlik için bujiyi söktüğümü düşünüyoruz ama pek iyi değiliz yanlışlıkla

going off although there is no petrol in it because I haven't used it yet this

patlıyor içinde benzin olmamasına rağmen henüz kullanmadım çünkü bu

year but nevertheless we don't take any risks what's that particular thing

yıl ama yine de herhangi bir risk almıyoruz,

you've got in your hand now that's a socket wrench and that can be used for

şu anda elinizde olan o özel şey nedir, bu bir lokma anahtardır ve bu,

it's a very handy tool for undoing bolts and also for taking the spark plug out

cıvataları sökmek ve ayrıca bujiyi çıkarmak için çok kullanışlı bir alet olduğu için kullanılabilir.

tell us a bit more about the sparkplug mr. Steve what exactly does the

bize buji hakkında biraz daha bilgi verin mr. Steve, buji tam olarak ne işe yarar,

sparkplug do the sparkplug is a very important part of a petrol engine

buji bir benzinli motorun çok önemli bir parçasıdır

because as the name suggests the spark goes across the gap in the spark plug

çünkü adından da anlaşılacağı gibi kıvılcım bujideki boşluktan geçer

and that ignites the fuel the petrol going into the cylinder and in this

ve yakıtı ateşleyen benzin silindire girer ve bu

particular lawnmower there's only one cylinder so we only have one spark plug

özel çim biçme makinesinde sadece bir silindir, yani bizde sadece bir buji var

but in a car you might have four or five or six or eight if you're lucky and so

ama bir arabada eğer şanslıysanız dört veya beş veya altı veya sekiz tane olabilir ve böylece tüm makineye güç sağlayan

that ignites the the fuel and air mixture which powers the whole machine

yakıt ve hava karışımını tutuşturmak

is it important to get the gap in the spark plug correct it is you need to

önemlidir. Bujideki boşluğu düzeltin,

have the correct gap because if it's too wide you won't get a spark at all and if

doğru boşluğa sahip olmanız gerekir çünkü çok genişse hiç kıvılcım almazsınız ve

it's too narrow the spark won't be bright enough or powerful enough and

çok darsa kıvılcım yeterince parlak veya yeterince güçlü olmaz ve o zaman

then you'll lose power in the engine so you need to get it just about right

siz motordaki gücü kaybedin, bu yüzden hemen hemen doğru yapmanız gerekir,

there's a little bit of tolerance there so it's you don't have to be absolutely

orada biraz tolerans vardır, bu yüzden kesinlikle yerinde olmanıza gerek yoktur,

spot-on but you have to try and get it accurate and you also have to have a

ancak denemeniz ve doğru bir şekilde yapmanız gerekir ve ayrıca bir

nice clean spark plug otherwise it won't fire properly I would

güzel temiz buji, aksi takdirde düzgün ateşlenmez

clean the spark plug using a small wire brush so what tool do you use to make

Bujiyi küçük bir tel fırça kullanarak temizlerdim, bu nedenle bujideki boşluğun doğru olduğundan emin olmak için hangi aleti kullanıyorsunuz?

sure that the gap on the spark plug is correct I use a feeler gauge so by using

Bir kalınlık ölçer kullanıyorum, bu yüzden

the feeler gauge you can actually tell whether the gap in the spark plug is

kalınlık kullanarak Gösterge, bujideki boşluğun

correct that's right because the feeler gauge has a whole different range of

doğru olup olmadığını gerçekten anlayabilirsiniz, çünkü kalınlık ölçer burada boşluk arasına koyabileceğiniz tamamen farklı bir boyut aralığına sahiptir

sizes here which you can put between the gap and if it fits perfectly you know

ve mükemmel bir şekilde uyuyorsa,

it's the right gap if it isn't you can widen it all or narrow it so this is in

bunun doğru boşluk olduğunu bilirsiniz. Tamamını genişletebilir veya daraltabilirsiniz, böylece bu

millimeters so I've got 0.63 which is that one and then I've got point five

milimetre cinsindendir, yani bende 0,63 var ki bu bir ve sonra beş noktası

about half a millimeter I've got point two and you can

yaklaşık yarım milimetre var, ikinci noktam var ve

stack them up together but to get the right gap so the gap in that sparkplug

onları bir araya getirebilirsiniz ama doğru boşluğu elde etmek için bujideki boşluğun

needed to be between point six and point eight millimeters so I've got a point

nokta altı ile nokta sekiz milimetre arasında olması gerekiyordu, bu yüzden bir nokta

six three which would have been fine but I just put it added on a point zero four

altı üç elde ettim ki bu iyi olurdu ama sadece ona sıfır dört noktasına ekledim

to it just to get it nearly up to seven point seven which is just where I think

neredeyse yedi virgül yediye kadar olsun, ki bu tam da

it needs to be oh it looks as if mr. Steve is now ready is going to start

olması gerektiğini düşündüğüm yer, oh sanki bay. Steve artık hazır,

mowing the lawn

çimleri biçmeye başlayacak,

it's a Sunday afternoon it's a time where people like to relax and learn

bir Pazar öğleden sonra, insanların rahatlamayı,

their English and improve their spoken skills yes it is and it's live English

İngilizce öğrenmeyi ve konuşma becerilerini geliştirmeyi sevdikleri bir zaman, evet öyle ve

with mr. Duncan and also joining me today

Mr. Duncan ve ayrıca bugün bana katılan

it's mr. Steve yes mr. Steve is here as well hello there he is oh so so there

Mr. Steve evet bayım. Steve de burada merhaba işte o oh yani

you were in the garden so I believe you have a little story to tell us well only

bahçedeydiniz bu yüzden bize anlatacak küçük bir hikayeniz olduğuna inanıyorum sadece

a quick one I took the blade off because normally I

hızlı bir hikaye bıçağı çıkardım çünkü normalde bunu

don't do that I take the whole machine in because I'm a bit worried about those

yapmam tüm makine içeride çünkü bu bıçaklar hakkında biraz endişeliyim

blades because they're rotating at very high speed and I'm not sure how to take

çünkü çok yüksek hızda dönüyorlar ve onları nasıl çıkaracağımdan emin değilim

them off and all that sort of thing anyway I looked it up I took it off took

ve bu tür şeyler her neyse, baktım, çıkardım ve

a picture though I'll take a picture of that so that I know how it goes back on

bir resim yine de bunun bir fotoğrafını çekeceğim, böylece nasıl geri döndüğünü bileyim,

took it to be sharpened and when we came to put it back on yesterday I discovered

keskinleştirmek için aldım ve dün tekrar takmaya geldiğimizde

that it could be put on two different ways and obviously don't to put it on

iki farklı şekilde takılabileceğini keşfettim ve açıkçası takmadım

the wrong way because I wasn't sure whether the lawnmower would take off

yanlış yere koydum çünkü çim biçme makinesinin havalanıp kalkmayacağından emin değildim

because normally it's sucking air from the ground and pushing it into the into

çünkü normalde yerden hava emer ve

the grass box but if you'd put it upside down it'd probably take off I thought I

çim kutusuna iter ama ters çevirirseniz muhtemelen alırdı Kapalı,

was getting a bit worried in case the blade flew off and and we were all

bıçağın uçup gitmesi ve hepimizin

killed or something so what we had a last-minute panic and we had to look up

ölmesi veya benzeri bir şey olması ihtimaline karşı biraz endişelendiğimi düşündüm, bu yüzden son dakikada bir paniğe kapıldık ve internetten bakmak zorunda kaldık.

on the Internet what was the quote which way up to put

the blade now where are you safe and wait wait there a minute I need to clear

bıçak şimdi nerede güvendesin ve bekle bir dakika orada bekle bir şeyi açıklığa kavuşturmam gerekiyor

something up when we say when you say we panicked what you really mean is you

panikledik dediğimizde bir şeyi açıklığa kavuşturmam gerekiyor gerçekten demek istediğin paniklemek mi Panik

panic I wasn't panicking I just didn't want a serious accident involving a you

yapmıyordum sadece bir kişinin dahil olduğu ciddi bir kaza istemedim

know a metal sharp blade spinning it thousands of revs per minute flying off

metal keskin bir bıçağın onu dakikada binlerce devirle döndürdüğünü biliyorsun, uçup gitti

yes but the chances of it doing that was slim but also the fact that I had to

evet ama bunu yapma şansı zayıftı ama aynı zamanda az önce

wait for 20 minutes now even though that that video you just watched was only

izlediğin video sadece

five minutes long but it took it took nearly an hour to film that and most of

beş dakika olmasına rağmen şimdi 20 dakika beklemem gerekti. uzun ama bunu çekmek yaklaşık bir saat sürdü ve

that time was taken it with Steve trying to

bu sürenin çoğu Steve'in

to work out which way round the blade went anyway we got it right eventually

bıçağın hangi yöne gittiğini çözmeye çalışmasıyla geçti, yine de sonunda doğru anladık

but you you were really worried and then you went onto the internet you were

ama sen gerçekten endişelendin ve sonra devam ettin internet

sitting there in the garage with the phone in your hand again thanks to

orda garajda elinde telefonla oturmuş yine

YouTube watching a YouTube video where this man was saying you need to put the

YouTube sayesinde bir YouTube videosu izliyordun burada bu adam

blade around this why this is the way around the blade is supposed to go yes I

bıçağı bunun etrafına sokman gerektiğini neden bıçağın etrafından bu şekilde gitmesi gerektiğini söylüyordu evet ben Böyle

would you would have thought something like that could have only fitted on one

bir şeyin yalnızca tek bir

way but in fact there were two ways for it to fit on two ways was a little

yöne uyabileceğini düşünürdünüz ama aslında iki yöne uyması için iki yol vardı biraz

disconcerting yes the live chat is very busy people wanted to talk talk about

rahatsız ediciydi evet canlı sohbet çok meşgul insanlar

your rare situation yes you could have transformed or what if you transformed

sizin nadir durumunuz hakkında konuşmak istedi evet dönüşebilirdin ya da ya

your lawnmower into a helicopter yes exactly you could have you could have

çim biçme makineni bir helikoptere dönüştürseydin evet tam olarak yapabilirdin

flown away I could have started it up and it might have just taken off d2e

uçup gidebilirdin onu çalıştırabilirdim ve d2e

roomie Nicole Nicole seems to be a bit obsessed about me finding nasty termites

oda arkadaşı Nicole Nicole benim bulmam konusunda biraz takıntılı görünüyor pis termitler

Oh twice Nicole you mean the chair I'm sitting in here or do you mean the one

Oh iki kere Nicole burada oturduğum sandalyeyi mi kastediyorsun yoksa

that I missed my grandparents yes I think that's what Jake it's not yes

büyükbabamı ve büyükbabamı özlediğim sandalyeyi mi kastediyorsun evet bence Jake bu evet değil

exactly because old furniture can have we call it here wood worm wood worm we

tam olarak çünkü eski mobilyalar olabilir buna burada ağaç solucanı ağaç solucanı diyoruz biz

don't really have termites as such that bore into wood in the UK but I know

Birleşik Krallık'ta ahşabı delen termitler gerçekten yok ama

Nicole you're from is it Brazil or South America Brazil I think and of course in

Nicole'ün Brezilya mı yoksa Güney Amerika Brezilya mı olduğunu biliyorum ve tabii ki

the forest there you've got these these that these termites that will will eat

ormanda bunlardan var bunlar bunlar şu termitler olacak yer bitirir

away it would but we don't have those in the year I think we do but we don't they

ama bu yıl içinde bunlara sahip değiliz sanırım var ama

don't tend to come into your house we have something here called wood worm mmm

evinize girme eğiliminde değiller burada ağaç kurdu denen bir şey var mmm

that used to be a blight for old furniture little beetles lay eggs and

eskiden bir hastalıktı mobilya küçük böcekler yumurtlar ve

then addend and then the larvae the larvae sort of hatch or they squirm and

sonra ekler ve sonra larvalar larvalar yumurtadan çıkar veya kıvranırlar ve odunu yerler

they they they eat the wood they look like little maggots and they eat into

küçük kurtçuklar gibi görünürler ve

the wood or they might be insects I'm not quite sure what they are

tahtayı yerler veya böcek olabilirler Ne olduğundan tam olarak emin değilim öyleler

but yes but no there aren't any on there thankfully there are no tell-tale holes

ama evet ama hayır orada hiç yok çok şükür ki anlatı delikleri yok bence

I think that's I think that's what Nichole means the chair I'm going to be

Nichole'un kastettiği bu değil,

sitting on rather than this that's it they're a type of insect no type of

üzerinde oturacağım sandalye bu, onlar bir tip böcek türü yok

insect yes so I would imagine in Brazil there it'll sorry I think it's a type of

böcek evet bu yüzden Brezilya'da hayal ederdim pardon bence bu bir böcek türü evet

beetle yes talking of beetles we talked about the

böceklerden bahsetmişken bütün hafta

little animal that's been in the house all week the the lady Birds the lady

evde olan küçük hayvandan bahsettik hanım kuşları hanım

birds have now departed they've all flown away to start mating thankfully

kuşlarının sahip olduğu şimdi ayrıldılar hepsi uçup gittiler çok şükür çiftleşmeye başladılar

and did you know that the to spot not this one not this particular one but the

ve bunu değil de

two spot lady bird is very promiscuous did you know that the two spotted Lady

iki noktalı hanım kuşun çok karışık olduğunu biliyor muydunuz, iki benekli Lady

Bird and also the Harlequin Lady Bird that it that's thorn with the black

Bird ve ayrıca Harlequin Lady'nin olduğunu biliyor muydunuz? Kuş, siyah

shell and the red spots they are very very promiscuous they they just they

kabuğu ve kırmızı noktaları olan dikenli bir şey, çok çok karışıklar, sadece etrafta

just go around mating with lots and lots of different partners so yes that that's

dolaşıyorlar ve birçok farklı partnerle çiftleşiyorlar, bu yüzden evet, bu

another little fact and and they can pick up lots of horrible little diseases

başka bir küçük gerçek ve çok sayıda korkunç küçük şey kapabiliyorlar. hastalıklar Uğur Böceğinin

little animals that live inside the shell of the Lady Bird you mean a

kabuğunda yaşayan küçük hayvanlar

sexually transmitted disease yes sexually transmitted so little lady

cinsel yolla bulaşan bir hastalıktan bahsediyorsunuz evet cinsel yolla bulaşıyor yani küçük hanım

birds actually spread these things every time they mate

kuşları aslında her çiftleştiklerinde bu şeyleri yayıyorlar

so maybe the male is very excited and he goes to the female but afterwards he

bu yüzden belki erkek çok heyecanlanır ve dişinin yanına gider ama sonrasında

actually gets these little mites crawling onto his body and then they had

gerçekten vücuduna sürünen bu küçük akarları alıyor ve sonra

child on his body gd's as we call them for short and also

vücudunda çocuk sahibi oluyorlar, onları kısaca adlandırdığımız şekliyle gd'ler ve aynı zamanda

his TDS for lady Birds perhaps I need to go to the genitourinary toe urine oh the

lady Birds için TDS'si belki de genitoüriner ayak idrarına gitmem gerekiyor oh

GU clinic the genitourinary Department of a hospital okay then get themselves

GU kliniği bir hastanenin genitoüriner bölümü tamam o zaman kendilerini

checked out that that was very ugly I'm so glad you said that I think I said now

kontrol ettirin bu çok çirkindi söylemenize o kadar sevindim ki şimdi söylediğimi düşünüyorum

right

iyi ki

well I won't ask that who knows about the GU clinics hospitals yes okay their

GU klinikleri hastaneleri kim bilir diye sormayacağım evet tamam onların

world okay come no you're getting very excited

dünyası tamam gel hayır alıyorsun

by this I don't know why I'm not getting excited I'm perfectly calm I'm just

bu konuda çok heyecanlıyım neden heyecanlanmıyorum bilmiyorum tamamen sakinim sadece

thinking of the poor lady bird yes well so need not get tested not all of them

zavallı hanım kuşu düşünüyorum evet peki test yaptırmama gerek yok hepsi değil

not all of them but they get these different mites that live on their on

hepsi değil ama bunları alıyorlar vücutlarında yaşayan farklı akarlar

their bodies and of course the very young lady birds they are cannibals so

ve tabii ki çok genç hanım kuşları yamyamdır, bu nedenle

the young lady birds when they are in the the larvae stage they will actually

genç hanım kuşlar larva aşamasındayken aslında

eat the other lady birds that are still in egg form it's horrible it really is

diğer dişi kuşları yumurta halindeyken yiyeceklerdir, bu korkunç gerçekten

horrible they it's just oh so so they're all eating each other like the female

korkunç onlar sadece ah yani hepsi dişi

spider eating the male yes after they've mated but it's of course it's not the

örümceğin erkeği yemesi gibi birbirlerini yiyorlar evet çiftleştikten sonra ama bunu

only animal that does that Errol's so baby barn owls will also eat their

yapan tek hayvan değil tabii ki Errol'ün peçeli baykuşları da yavrularını yiyecek

brothers and sisters to survive I suppose if you've got to survive can

kardeşlerim hayatta kalmak için sanırım hayatta kalmanız gerekiyorsa

you believe that so so those lady Birds they look so lovely they look so cute

buna inanabiliyor musunuz, o hanımefendi Kuşlar çok güzel görünüyorlar çok sevimli

and lovely are lovely aren't you yes you are yes you like dirty Lady Bird itchy

ve sevimli görünüyorlar, değil mi evet öylesiniz evet pis Lady Bird'ü seviyorsunuz kaşınan

Lady Bird you're a very dirty lady bird you are going out staying out all night

Lady Kuş sen çok kirli bir hanım kuşsun, dışarı çıkıyorsun bütün gece dışarıda kalıp farklı hanım kuşlarla

having lots and lots of sex with different lady birds

çok ama çok seks yapıyorsun

yes oh there we go so and a lady bird is very promiscuous and also it will often

evet oh işte gidiyoruz ve bir dişi kuş çok karışık ve ayrıca sık sık

eat other lady birds mr. Duncan mr. Duncan are you all right I think he's

diğer hanım kuşları yiyecek bayım . Duncan bey Duncan sen iyi misin bence

acting

mr. mr. Duncan's gone he's been eaten by a ladybird I've got

bay gibi davranıyor. Bay. Duncan gitti, onu bir uğur böceği yedi,

to take over the show I'm the new mr. Duncan I know let's talk about words to

şovu devralmalıyım, ben yeni bayım. Duncan biliyorum, ödüllerle ilgili kelimeler hakkında konuşalım,

do with prizes shall we shall we mr. Duncan are you all right mr. Duncan I

olur mu? Duncan iyi misiniz bayım? Duncan,

think he's all right perhaps he's picked up some mites right let's look at words

bence o iyi, belki de bazı akarları kaptı,

connected with competitions prize here's the first one

yarışma ödülü ile ilgili kelimelere bakalım, işte birincisi,

while mr. Duncan's recovering from his attack by a ceramic ladybird prize there

bay. Duncan seramik bir uğur böceği ödülüyle saldırısından kurtuluyor,

we go now mr. Duncan talked about prizes I didn't haven't had many prizes my

şimdi başlıyoruz Bay. Duncan ödüllerden bahsetti, benim pek fazla ödülüm yoktu,

sister used to get lots of prizes for athletics when she was when she was

kız kardeşim gençken atletizm için pek çok ödül alırdı,

younger she must have about 20 different cups and things like that so prize with

yaklaşık 20 farklı kupası olmalı ve bunun gibi şeyler,

a Z so in America right we'll go into that in a minute a prize is an award or

yani Amerika'da Z ile ödül Pekala, birazdan buna gireceğiz, ödül bir ödül veya

a reward given in recognition of an achievement for example the first prize

bir başarının tanınması için verilen bir ödüldür, örneğin birincilik ödülü

is a holiday for two in Brazil which I would very much like to get second prize

Brezilya'da iki kişilik bir tatildir ve bir yarışmada ikincilik ödülü almayı çok isterim.

in a competition is a hundred pounds you might have a competition with first

yüz pound birinci

second third prizes all of different amounts or different varieties of prizes

ikinci üçüncülük ödüllerinin hepsi farklı miktarlarda veya farklı çeşitlerde ödüllerin olduğu bir yarışmanız olabilir,

but you can use the word prize as well if you're to to greatly appreciate

ancak bir şeyi çok takdir edecekseniz ödül kelimesini de kullanabilirsiniz,

something if you greatly appreciate something you prize it for example I

örneğin bir şeyi çok takdir ederseniz, onu ödüllendirirsiniz.

prize knowledge above all else so that means I appreciate knowledge above money

Bilgiye her şeyin üstünde değer veriyorum, yani bu, bilgiyi paradan daha çok takdir ettiğim anlamına gelir,

for example John and Sarah prized their children above all else so you can use

örneğin John ve Sarah çocuklarına her şeyden çok değer verdiler, böylece

the word prize to mean an actual something you win in a competition or

ödül kelimesini bir yarışmada kazandığınız gerçek bir şey veya

something you appreciate that's prized but don't confuse that

takdir ettiğiniz, ancak ödüllendirilen bir şey anlamında kullanabilirsiniz.

with prized with an S because in America they don't use this version of prize

Ödüllü ile S'yi karıştırmayın çünkü Amerika'da ödülün bu versiyonunu kullanmıyorlar,

they only have PR i--'s Eddie so this is a British word and it means to force or

sadece PR i'leri var - Eddie yani bu İngiliz bir kelime ve

move or open something so to prize something open to force it open so in

bir şeyi ödüllendirmek için zorlamak, hareket ettirmek veya açmak anlamına geliyor açık bir şey onu açmaya zorlar, bu yüzden Amerika'da bir yarışmada bir

America they don't they just use the same spelling as for winning something

şey kazanmakla aynı hecelemeyi kullanmazlar, bu

in a competition so they just use the Zed but in England to prize something

yüzden sadece Zed'i kullanırlar ama İngiltere'de bir şeyi

open we put an S in to indicate specifically what the meaning of that

açık ödüllendirmek için özellikle anlamını belirtmek için bir S koyarız. Bu

word is so for example you could prise open the shell of a muscle or a mollusk

kelimenin anlamı, örneğin, bir kasın veya yumuşakçanın kabuğunu iterek açabilirsiniz,

you could prise open the shell and you might use that with a screwdriver or a

kabuğu iterek açabilirsiniz ve bunu bir tornavida veya bir makas

pair of scissors or a pair of pliers you might use to prize something over he

veya bir pense ile bir şeye değer vermek için kullanabilirsiniz.

prized the dog's mouth open with his bare hands together we prized the

köpeğin ağzını çıplak elleriyle birlikte açtı, biz

information out of her so you can also prize information out of

ondan gelen bilgilere değer verdik, böylece

somebody without actually using a pair of pliers where you might if you were if

aslında bir kerpeten kullanmadan da birinden bilgi alabilirsiniz;

you were torturing them but for example if I wanted mr. Duncan I got a secret

onlara işkence ediyor olsaydınız, ama örneğin ben bay istedi Duncan, benim bir sırrım var

and I wanted to find out what it was he'd got some information on something

ve bunun ne olduğunu öğrenmek istedim, bir şey hakkında bilgisi vardı

but he said oh I can't tell you mr. Steve and I might keep going on at him

ama o, size söyleyemem bayım dedi. Steve ve ben her zaman ona saldırmaya devam edebiliriz,

all the time so you've got to tell me if you don't tell me I'm going to I'm going

bu yüzden bana söylemelisin, eğer bana söylemezsen,

to hit you or something like that and lots of people might be round roots come

sana vuracağım ya da onun gibi bir şey ve etrafta bir sürü insan olabilir. kökler

on mr. Duncan tell us and he might give in

hadi bay Duncan bize söyler ve vazgeçebilir,

so that's prising information out of somebody so that's just showing the

bu yüzden birinden değerli bir bilgi bu yüzden bu sadece

different spellings of prize mr. Duncan's returned I believe Oh have you

ödülün farklı yazımlarını gösteriyor bay. Duncan döndü sanırım Oh

finally managed to get something to eat

sonunda iyi bir şeyler yemeyi başardın mı

well we'll watch mr. Duncan eat something creating a lot of noise he's

izleyeceğiz Bay. Duncan çok ses çıkaran bir şey yiyor o kadar

that hungry he's eating raw cereal without any milk perhaps we should give

aç ki sütsüz çiğ mısır gevreği yiyor belki de

mr. Duncan a prize so we just got to sit here while you're eating trophy how

Mr. Duncan'a bir ödül, bu yüzden sen kupa yerken burada oturmamız gerekiyor, peki ya

about trophy trophy is an object awarded as a prize or token of a victory so if

kupa ödül olarak verilen bir nesne ya da bir zaferin simgesi, bu yüzden

you win a prize they might give you a trophy which is something to indicate

bir ödül kazanırsan sana bir ödül verebilirler ki bu da bunu belirtmek için bir şeydir.

that you've bought something you can take home to show your family and

bir şey satın aldınız, ailenize ve

friends sit on a on a desk or on a mantelpiece to show that you've won a

arkadaşlarınıza ödül kazandığınızı göstermek için bir masanın veya şöminenin üzerine oturmasını göstermek için eve götürebilirsiniz veya

prize or it might sit in a display cabinet somewhere as well there are

bir yerlerde bir vitrinde de durabilir, bunun

different examples of trophies the trophy is the award but that might be

farklı örnekleri vardır. kupa kupa ödüldür ama bu

you might be given a cup like mr. Duncan was given an egg cup or you might be

size bay gibi bir kupa verilebilir. Duncan'a bir yumurtalık verildi ya da sana

given so you might get a nice big silver or gold cup with nice big handles on you

verilebilir, böylece güzel büyük kulpları olan büyük bir gümüş ya da altın kupa alabilirsin,

can hold it aloft and say I've won this prize so in tennis competitions or in

onu havada tutabilir ve bu ödülü kazandığımı söyleyebilirsin, böylece tenis müsabakalarında ya da

football they get a big cup which they hold up well that that is a trophy but

futbolda bir iyi tuttukları büyük kupa, bu bir kupa ama

it's a specific type of trophy you would call it a cup but that you might get a

bu belirli bir kupa türü, ona kupa diyebilirsin ama

shield which is a sort of that sort of a shape or you might get a something made

bu tür bir şekle sahip bir kalkan alabilirsin ya da yapılmış bir şey alabilirsin

of silver you might get a silver spoon or some silver cutlery or a goblet a

gümüş bir gümüş kaşık ya da biraz gümüş çatal bıçak takımı ya da bir

goblet which is just like a metal suddenly for drinking out of made of

kadeh metalden yapılmış bir anda içmek için tıpkı bir metal gibi olan bir kadeh alabilirsiniz,

metal right also you can use so trophy there is being used as something that

sağ da kullanabilirsiniz yani kupa orada kullanılıyorsa aldığınız bir şey olarak kullanılır.

you get if you've won a competition but if you are at war with somebody you

bir yarışma kazandınız ama biriyle savaş halindeyseniz

might take a prize you might take something from that country and you

ödül alabilirsiniz, o ülkeden bir şey alabilirsiniz ve

would call that a prize if you go out hunting for animals if you are the sort

eğer hayvan avına çıkarsanız buna ödül diyebilirsiniz, eğer

of person that likes going out hunting for animals you might describe that as a

avlanmayı seven biriyseniz. hayvanlar bunu bir ganimet olarak tanımlayabilir

trophy and you might cut off the head of an animal stick it on the wall and and

ve bir hayvanın kafasını kesip duvara yapıştırabilirsiniz ve

that would also be called a trophy you can have something called a trophy wife

buna da bir ganimet denirdi,

as mr. Duncan finished eating you can have a trophy wife study which is a

mr. Duncan yemek yemeyi bitirdiyse,

status symbol usually from older man marrying marrying a younger woman you

genellikle yaşlı bir adamın daha genç bir kadınla evlenerek evlenmesinden kaynaklanan bir statü sembolü olan bir ödül eşi çalışmasına sahip olabilirsiniz.

would call her a trophy wife somebody that can be that the older man can have

on his arm to show off a trophy wife only a glamorous woman I I hope one day

sadece göz alıcı bir kadın umarım bir gün hiç şansı

I can be a trophy wife to someone no chance mr. Duncan you're well past that

olmayan birine ödül eşi olabilirim bayım . Duncan, bence

I think a trophy wife would have to be quite young

bir ganimet eşinin oldukça genç olması gerektiğini düşünüyorum,

normally a glamorous woman if you see a glamorous woman on the arm of an older

normalde göz alıcı bir kadın, eğer yaşlı bir adamın kolunda göz alıcı bir kadın görürsen,

man you would call her a trophy wife there are other words but we'll keep

ona ganimet eşi diyebilirsin, başka kelimeler de var ama biz

them clean today yes if you win up right here's another phrase booby prize booby

bugün onları temiz tut evet, eğer kazanırsan işte başka bir deyim bubi ödülü bubi

prize whose B prize booby prize this is an

ödülü kimin B ödülü bubi ödülü bu bir yarışmada

award given to the worst performer or team in a competition so there's a

en kötü performans gösterene veya takıma verilen bir ödül yani bir

competition could be anything could be running could be football

yarışma var herhangi bir şey devam ediyor olabilir futbol

it could be something at work and the person who comes last gets a sort of a

olabilir iş yerinde bir şey olabilir ve en son gelen kişi şaka gibi bir

joke award and you call it the booby prize

ödül alır ve sen buna bubi ödülü diyorsun

so it's silly but the word booby comes from they think it comes from the word

yani aptalca ama bubi kelimesinin aptal kelimesinden geldiğini sanıyorlar

silly so it's like a a silly prize so you might have you might have heard that

yani aptalca bir ödül gibi yani sen

say for example at work or or on television for contestants that come

örneğin işte veya televizyonda

last or don't do very well they normally give them a booby prize which is

son kalan veya çok iyi performans göstermeyen yarışmacılar için normalde onlara sebze gibi aptalca bir şey olan bir bubi ödülü verdiklerini

something stupid like like a vegetable or that the traditional booby prize it

veya geleneksel bubi ödülünün verildiğini duymuş olabilirsiniz.

is a wooden spoon and they give that often to people who come last so that's

bir tahta kaşıktır ve bunu genellikle son gelen insanlara verirler, yani mesele bu,

what that's about it's a a prize given to somebody or a

team who come last or don't do very well sometimes you have to avoid the booby

son gelen veya pek iyi olmayan birine veya bir takıma verilen bir ödüldür, bazen bubi

prize as well so maybe in a competition or a game show on television yeah they

ödülünden de kaçınmanız gerekir, bu yüzden belki televizyondaki bir yarışmada ya da yarışma programında evet

might have boxes and in one of the boxes is something very valuable and in yes

kutuları olabilir ve kutulardan birinde çok değerli bir şey vardır ve evet'te

and in the other box there is something it is not valuable and and the the not

diğer kutuda değerli olmayan bir şey vardır ve ve

valuable thing will be called the booby prize it's not it's not you wouldn't

değerli olmayan şeye de denir. bubi ödülü değil gerçekten istemezsin değersizdir

really want it it's worthless and it's usually something silly and of

ve genellikle aptalca bir şeydir ve

course you can also use booby trap you can you can use booby trap a booby trap

tabii ki bubi tuzağı da kullanabilirsiniz bubi tuzağı kullanabilirsiniz bubi tuzağı

is a hidden trap something that can't be seen so maybe on a mine field where

gizli bir tuzaktır görülemeyen bir şeydir yani belki patlayıcıların gizlendiği bir mayın tarlasında

there are explosives hidden you would say that they are booby traps booby

bunların bubi tuzakları bubi

traps that's right you can't see them so even though the word sounds funny it can

tuzakları olduğunu söyleyebilirsiniz bu doğru onları göremezsiniz bu yüzden kelime kulağa komik gelse de

have very a very serious meaning I was just using it in connection with prize

çok çok ciddi bir anlamı olabilir ben sadece onu kullanıyordum ödülle bağlantı

hmm but booby prize and here's a phrase that you can use as well okay no prizes

hmm ama bubi ödülü ve burada da kullanabileceğiniz bir ifade var tamam tahmin etmek için ödül

for guessing no prizes for guessing there we go so that is a phrase

yok tahmin etmek için ödül yok işte başlıyoruz yani bu,

indicating that the answer is very easy to deduce or very easy to see or obvious

cevabın anlaşılmasının çok kolay olduğunu veya görülmesinin çok kolay olduğunu veya bariz olduğunu gösteren bir ifadedir.

so it indicates that the answer is obvious and it's usually or often said

yani cevabın bariz olduğunu ve genellikle veya sıklıkla

sarcastically so for example no prizes for guessing why John didn't show up to

alaycı bir şekilde söylendiğini gösterir, örneğin John'un

work the next day after his birthday so John's birthday and then he didn't come

doğum gününden sonraki gün neden işe gelmediğini yani John'un doğum günü olduğunu ve sonra

in to work the next day no prizes for guessing why he would obviously had too

işe gelmediğini tahmin edene ödül verilmez ertesi gün neden

much to drink than I before and was too ill to come in the

benden daha fazla içki içtiğini ve

next day so that's one example I could say about mr. Duncan no prizes for

ertesi gün gelemeyecek kadar hasta olduğunu tahmin edenlere ödül verilmedi, bu yüzden bu, Mr. Duncan,

guessing who does all the work around here

buradaki tüm işi kimin yaptığını tahmin ettiği için ödül yok,

it's obviously mr. Duncan haha because I just show up at three o'clock and just

bu belli ki Mr. Duncan haha ​​çünkü ben sadece saat üçte geliyorum ve sadece

say a few things but yes it's it's a phrase used when it's obvious what the

birkaç şey söylüyorum ama evet bu cevabın ne olduğu açıkken kullanılan bir tabir

answer is you're not gonna give anyone a prize because it's too obvious so you

kimseye ödül vermeyeceksin çünkü çok bariz bu yüzden

say no prizes for guessing I could actually say just before three o'clock I

ödül yok diyorsun tahmin ettiğim için aslında saat üçten hemen önce diyebilirim Sırada

could say no prizes for guessing who is coming next yes because I'm always on at

kimin geleceğini tahmin ettiğim için ödül yok diyebilirim evet çünkü ben her zaman saat

three o'clock it's nobody else so something obvious no prizes for guessing

who's on at three that's a good example mr. Duncan that's why you're such a good

üçte yayındayım güzel bir örnek Sn. Duncan bu yüzden bu kadar iyi bir

English teacher that's why I've been there I'm assistant that's why I've been

İngilizce öğretmenisin bu yüzden oradayım ben asistanım bu yüzden

doing this for 11 years you see where we are almost out of time and you know what

11 yıldır bu işi yapıyorum zamanımızın neredeyse tükendiğini görüyorsun ve

that means Steve we have no time to talk about the uses of the word set not again

bunun ne anlama geldiğini biliyorsun Steve biz set kelimesinin kullanımları hakkında konuşmaya vaktim yok bir daha değil

again not again mr. Duncan we can't talk about the uses of the word set I've got

tekrar değil bay. Duncan, set kelimesinin kullanımları hakkında konuşamayız,

a whole raft of them here a raft I've got a rafter then that means I've got a

burada bir salım var, burada bir salım var, o zaman bu, bir sürü salım var demektir,

lot of them raft I thought you were going to go sailing sailing on your raft

gideceğini düşünmüştüm. salınla yelken açmak gitmeden hemen önce

just looking a lot of something just before we go Steve here we go you can

pek çok şeye bakmak Steve işte başlıyoruz

her live chat you've done a lot today I've left you in the deep end left me in

onun canlı sohbetini yapabilirsin bugün çok şey yaptın seni derinlerde bıraktım beni

the lurch in the deep end I left you in the deep end you left me holding the

derinlerde yüzüstü bıraktı ben seni derin uçta bıraktın beni kaleyi tutarken bıraktın

fort yes because I had to go and get something to eat I was so hungry

evet çünkü gidip yiyecek bir şeyler almam gerekiyordu o kadar acıkmıştım ki

I saw mr. Duncan wandering off I thought he hasn't said he's going to do that um

bay'ı gördüm. Duncan ortalıkta geziniyor Bunu yapacağını söylemediğini sanıyordum um

I'm all on my own I was beginning to feel all panicky inside I'm sure you

tamamen kendi başımayım İçimde paniğe kapılmaya başlamıştım eminim sen

weren't so here we go today's mystery idioms just before we leave you so what

değildin o yüzden işte gidiyoruz bugünün gizemli deyimleri biz ayrılmadan hemen önce peki

is the meaning of this so so there we go so do you know mr. Steve I do because

bunun anlamı nedir peki öyleyse başlıyoruz yani biliyor musunuz bayım Steve Yaparım çünkü

it's on the preview screen yes thanks for giving that away well we've got

önizleme ekranında evet bunu verdiğiniz için teşekkürler

we've got pigeons and we've got a cat in the middle of them so what what

güvercinlerimiz var ve onların ortasında bir kedimiz var yani

is the answer cat among the pigeons what does it mean

cevap ne güvercinlerin arasındaki kedi ne yapar bir şey yaparak

it means to create conflict or fighting by doing something an action that

çatışma veya kavga yaratmak anlamına gelir

creates violent disagreement or chaos mentioning something that others will

şiddetli anlaşmazlık veya kaos yaratan bir eylem başkalarının kavga edeceği bir şeyden bahsetmek kediyi

fight over is to put the cat among the pigeons that's it so that's the first

güvercinlerin arasına koymaktır o yüzden

one all that's put the cat among the pigeons

kediyi güvercinlerin arasına koyan ilk şey bu evet

yes when you're creating disturbance or conflict and the second mystery idiom

rahatsızlık veya çatışma yarattığınızda ve ikinci gizemli deyim,

the answer is mr. Steve push your luck push your luck push your luck to

cevap mr. Steve şansını zorla,

continually do things that are dangerous or risky person who always dices with

sürekli olarak tehlikeli veya riskli şeyler yapmak için şansını zorla, her zaman tehlikeyle zar atan

danger or likes to take risks can be said to be pushing their luck hmm and

veya risk almayı seven kişinin şansını zorladığı söylenebilir hmm ve

that might be quite often that said when you're pushing your luck with people so

bu, sen ' İnsanlarla şansınızı zorluyorsunuz, böylece

you might keep annoying somebody all the time constantly criticizing them or

sürekli olarak birilerini kızdırmaya devam edebiliyor, sürekli olarak onları eleştiriyor ya da

talking to them in a in a certain way that you know wins them up and they

onlarla belirli bir şekilde konuşarak onları kazandığını biliyorsunuz ve onlar,

might say oh watch it you're pushing your luck and then suddenly you cross

aman dikkat, şansını zorluyorsun diyebilirler ve sonra aniden

over the line or take it too far they give you a punch in the face yes so

çizgiyi aşarsınız ya da çok ileri gidersiniz suratınıza bir yumruk atarlar evet o kadar

clearly they have they have pushed their look they pushed their look they have

net ki bakışlarını zorladılar bakışlarını zorladılar

diced with danger and paid the price if you drive around in your car without

tehlikeyi göze aldılar ve arabanızda siz olmadan dolanırsanız bedelini ödediler

your seatbelt on you're pushing your luck because one day you might have an

emniyet kemeri takılı şansını zorluyorsun çünkü bir gün bir

accident yes and that's the problem sometimes in life you flip out on

kaza geçirebilirsin evet ve sorun bu hayatta bazen çıldırırsın

sometimes in life you can push your luck too far so just another couple of

bazen hayatta şansını çok fazla zorlayabilirsin bu yüzden sadece birkaç

minutes and then we are going there like says stomach has missed some interesting

dakika daha ve sonra oraya gidiyoruz der ki mide bazı ilginç

things that's fine Tomic you can watch it later you can watch it later with

şeyleri kaçırmış sorun değil Tomic daha sonra izleyebilirsin daha sonra

subtitles what about the lady ladybug sex and mr. idiom oh the mystery idiom

altyazılı izleyebilirsin ya uğur böceği seksi ve bay. deyim ah gizemli deyim

yes we've talked about those things and I've just given you the answers Thank

evet o konulardan konuştuk ve sana cevapları verdim

You Bella for that and also oh yes Tomic you missed some

bunun için teşekkür ederim Bella ve ayrıca oh evet Tomic bazı

interesting things I don't know what interesting things they are on about

ilginç şeyleri kaçırdın Ne hakkında ne tür ilginç şeyler olduğunu bilmiyorum bunu mu demek istiyorsun

what do you mean oh it was everything the ladybirds it was it was the the uses

oh her şey uğur böcekleriydi

of words in for prize yes oh oh I see I think they mean when the Lady Bird

ödül için kelimelerin kullanımlarıydı evet oh oh sanırım Lady Bird bana saldırdığında bunu kastediyorlardı Oh

attacked me Oh and tried to bite my neck oh I

ve boynumu ısırmaya çalıştı oh

thought it I thought atomic hadn't been on for long and then it was also maybe

bunu düşündüm atom sanmıştım uzun süredir kullanmamıştım ve o zaman belki de benim

the the sight of me pushing all of the breakfast cereal into my face

tüm kahvaltılık gevreği yüzüme ittiğim görüntüydü.

aurorus stomach is empty as well I was so hungry do you really have to go

because you were so hungry I I had to go and get something to eat there is there

gidip yiyecek bir şeyler almak için

is a point where the human body needs some sustenance

insan vücudunun biraz beslenmeye ihtiyacı olduğu bir nokta var

oh hi Joshua from Peru have we had anybody from Peru before we have it was

oh merhaba Peru'dan Joshua bizden önce Peru'dan birileri oldu mu

it Joshua it may it may have been it may have been Joshua I'm not sure maybe

Joshua mıydı Joshua olabilir miydi Joshua I Emin değilim belki

Joshua is it your first time here Joshua please tell us all can I call you Josh

Joshua buraya ilk gelişin mi Joshua lütfen hepimize söyle sana sana diyebilir miyim Josh

Tomic says he doesn't want to brag but he doesn't need subtitles or clever you

Tomic övünmek istemediğini söylüyor ama altyazıya ihtiyacı yok ya da seni zeki

Tom atomic that's because you've led so much English listen to mr. Duncan over

Tom atomik çünkü sen öyle yönettin Mr. Duncan

the years that's because I am such that's because I'm such a good English

yıllar boyunca böyleyim çünkü ben çok iyi bir İngilizce

teacher I think that's the reason why one last look at the view because we've

öğretmeniyim çünkü manzaraya son bir kez bakmamın nedeni bu çünkü

had a lovely day today it's been absolutely glorious all this weekend

bugün güzel bir gün geçirdik çünkü tüm bu hafta sonu kesinlikle muhteşemdi.

even though it looks as if the clouds are gathering in the distance we might

bulutlar uzakta toplanıyor gibi görünüyor

get some more rain I get some thunder and lightning oh I get some thunder and

biraz daha yağmur yağabiliriz Biraz gök gürültüsü ve şimşek alıyorum oh biraz gök gürültüsü ve

lightning go I don't like that I mention the magnolia tree that's in every show

şimşek çakıyor Sevmiyorum her şovda olan manolya ağacından bahsetmem

that that's it looking lovely this year I have mentioned the Magnolia it has

bu kadar güzel görünüyor bu yıl Magnolia'dan bahsetmiştim, ona

been also called the tulip tree yes is another name for that it is being

lale ağacı da deniyordu evet başka bir adı da bahsediliyor

mentioned it's all been covered everyone's hungry

her yer örtülmüştü herkes aç

it would appear so we're going now Anna's hungry Xavier is hungry it's time

görünürdü o yüzden şimdi gidiyoruz Anna'nın karnı aç Xavier aç

to go okay mr. Duncan and we will see you on Wednesday night

gitme zamanı tamam mı Bay. Duncan ve çarşamba gecesi görüşürüz

Steve forget I'm back here late and live

Steve buraya geç döndüğümü unut ve

Wednesday 10 p.m. UK time and of course I'm back next Sunday at 2 p.m. UK time

Çarşamba akşamı 22:00'de canlı yayındayım. İngiltere saati ve tabii ki gelecek Pazar saat 2'de döneceğim. Birleşik Krallık'ta

see you later Steve the question is how you going to be doing lots of these

sonra görüşürüz Steve soru şu ki, geçen hafta

off-the-cuff ones during the week to surprise people like you did you did for

yaptığın gibi insanları şaşırtmak için

last week I know I did a lot last week well I'm not sure but I I might be

hafta boyunca bu doğaçlamaların çoğunu nasıl yapacaksın Geçen hafta çok şey yaptığımı biliyorum, iyiyim emin değilim ama

planning something special in May so we'll see what happens anyway Steve why

Mayıs'ta özel bir şeyler planlıyor olabilirim, o yüzden yine de ne olacağını göreceğiz Steve neden

do you like to stay bye for now mr. Steve has to go because it's time

şimdilik hoşçakalmayı seviyorsunuz bayım? Steve gitmeli çünkü

for us to say goodbye unfortunately there he is gone mr. Steve is gone but

bizim için vedalaşma zamanı geldi maalesef o gitti bayım. Steve gitti ama

he will be back on Wednesday night and it's time for me to go as well of course

Çarşamba gecesi geri dönecek ve benim de gitme zamanım geldi tabii ki

thanks for watching for the past two hours and I will see you later

son iki saattir izlediğiniz için teşekkürler ve sonra görüşürüz

this is mr. Duncan saying thanks a lot for following me today and I will see

bu bay. Duncan, bugün beni takip ettiğiniz için çok teşekkür ederim ve

you on Wednesday at 10 p.m. UK time if not before who

Çarşamba günü saat 22: 00'de görüşürüz. İngiltere zamanı daha önce değilse kim

knows so I will see you later and of course you know what's coming next

bilir sonra görüşürüz ve tabii ki sırada ne olduğunu biliyorsunuz evet

yes you do...

yaparsınız...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)