Learn the English Phrases HERE GOES NOTHING! and TAKE THE PLUNGE - An English Lesson with Subtitles

So, today I wanted to help you

Bu yüzden bugün

learn the English phrase "Here goes nothing!".

İngilizce "İşte hiçbir şey yok!" ifadesini öğrenmenize yardımcı olmak istedim.

We actually say, "Here goes nothin'!";

Aslında "İşte hiçbir şey olmaz!" deriz;

we don't even really say the "g" at the end.

sonunda "g" harfini gerçekten söylemiyoruz.

But this is a phrase that we say in English.

Ama bu bizim İngilizce olarak söylediğimiz bir cümle.

Before we do something new or something exciting,

Yeni veya heyecan verici bir şey yapmadan önce,

we'll just say, "Here goes nothin'!".

"İşte hiçbir şey yok!" diyeceğiz.

This morning I did a live English lesson,

Bu sabah canlı bir İngilizce dersi yaptım

and I used some new equipment.

ve bazı yeni ekipmanlar kullandım.

I used a lot of different things that were new.

Yeni olan birçok farklı şey kullandım.

And before I started,

Ve başlamadan önce, kelimenin

I literally said to myself, "Well, here goes nothin'!".

tam anlamıyla kendi kendime "Pekala, burada hiçbir şey yok!" dedim. Yeni, tehlikeli veya heyecan verici bir şey yapmadan önce söylediğimiz

So it's just this kind of cute,

bu tür sevimli,

interesting little English phrase

ilginç küçük İngilizce ifade

that we say before we do something new

or dangerous or exciting;

;

we say, "Here goes nothin'!".

"İşte hiçbir şey yok!" deriz.

You might say that right before you jump out of a plane

Bunu uçaktan paraşütle atlamadan hemen önce söyleyebilirsin

with a parachute on.

.

You might turn to a friend

Bir arkadaşınıza dönüp

and say, "Well, here goes nothin'!".

"Pekala, burada hiçbir şey yok!" diyebilirsiniz.

And then you would jump out,

Ve sonra dışarı atlarsın

and, hopefully, you would have a fun time.

ve umarım eğlenceli vakit geçirirsin. Bir

I, again, will never, ever

daha asla

jump out of a plane with a parachute.

uçaktan paraşütle atlamayacağım.

I'm too afraid to do things like that.

Böyle şeyler yapmaktan çok korkuyorum.

But I will do livestreams, for sure.

Ama canlı yayın yapacağım kesin.

So, again, I mentioned that I did a livestream this morning,

Yine, bu sabah bir canlı yayın yaptığımdan

and I was using new equipment

ve yeni ekipman kullandığımdan,

because I decided it was time to take the plunge.

çünkü artık atılma zamanının geldiğine karar verdiğimden bahsetmiştim.

In English, when you say

İngilizce'de,

that you are going to "take the plunge",

"dalacağım" dediğin zaman,

it usually means that you are going to make a change

bu genellikle bir değişiklik yapacağın

or you're going to do something different

veya

in your life or at work

hayatında ya da işte

that you know you need to do.

yapman gerektiğini bildiğin farklı bir şey yapacağın anlamına gelir. .

I used to hold up paper

all the time during my livestreams,

Canlı yayınlarım sırasında her zaman kağıdı elimde tutardım

and this morning I decided it was time to take the plunge,

ve bu sabah harekete geçme zamanının geldiğine karar verdim

and instead of holding up paper,

ve kağıdı tutmak yerine

it was time to have images on the screen.

ekranda görüntülerin olmasının zamanı gelmişti.

So I got the equipment I needed,

Böylece ihtiyacım olan ekipmanı aldım

and it looks like everything went really, really well.

ve görünüşe göre her şey gerçekten çok iyi gitti.

So, before you do something fun or crazy or new,

Yani eğlenceli, çılgınca ya da yeni bir şey yapmadan önce,

you say, "Here goes nothin'!",

"Hiçbir şey olmaz!" diyorsunuz

and when you decide that you need

ve

to do something different in your life

hayatınızda,

or at work or as a hobby,

işte ya da hobi olarak farklı bir şeyler yapmanız gerektiğine karar verdiğinizde, öyle

you say that you are going to "take the plunge".

olduğunuzu söylüyorsunuz. "dalmaya" gidiyor.