22 ‘LOOK’ Expressions & Phrasal Verbs: look up to, look back on, look as though + MORE!

Well hey there I'm Emma from mmmEnglish

Merhaba, ben mmmEnglish'den Emma

coming at you from my new house.

yeni evimden size doğru geliyor.

Now I know it kind of looks exactly the same

Şimdi,

as it was before back there but I can assure you

orada daha önce olduğu gibi göründüğünü biliyorum, ancak sizi temin ederim

that what's happening on that side of the camera

ki kameranın o tarafında olan biten pek

is not okay. I spent the last couple of weeks

iyi değil. Son birkaç haftamı, evi

packing and lifting and sorting and moving house

toplayıp, kaldırarak ve tasnif ederek geçirdim ve taşımak

always takes way longer than you think.

her zaman sandığınızdan çok daha uzun sürdü.

I was a little disorganised last week so I didn't

Geçen hafta biraz dağınıktım, bu yüzden

make a new lesson for you and I'm sorry about that

sizin için yeni bir ders yapamadım ve bunun için üzgünüm

but today I've got an awesome lesson for you

ama bugün size

to help you expand your vocabulary and learn new

kelime dağarcığınızı genişletmenize ve

expressions all using the verb look.

fiil kullanan yeni ifadeler öğrenmenize yardımcı olacak harika bir dersim var. Bakmak.

Now I'm sure there's going to be some familiar ones

Şimdi eminim orada bazı tanıdık ifadeler olacaktır,

in there but that's great because you'll get

ancak bu harika çünkü

to review them and practise with me a little

onları gözden geçirip benimle biraz pratik yapacak

and make sure you're using

ve

these expressions accurately.

bu ifadeleri doğru kullandığınızdan emin olacaksınız. Kelime dağarcığınızı daha da geliştirmenize yardımcı olacak

And there will definitely be some new ones that will

bazı yeni kelimeler kesinlikle olacaktır

help you to build your vocabulary further

and it'll be interesting to see them used accurately  

ve bunların bağlam içinde de doğru şekilde kullanıldığını görmek ilginç olacaktır

in context as well. And as always, I've got a mini quiz

. Ve her zaman olduğu gibi, sonunda pratik yapmana yardımcı olacak bir mini sınavım var,

at the end to help you practise so stick around.

o yüzden etrafta dolan. Bugün üstesinden gelmemiz gereken

We've got a lot of phrasal verbs and expressions

pek çok deyimsel fiil ve ifade var.

to get through today so make sure you've got

Bu nedenle,

a notebook handy where you can write down

some of the new expressions

yeni ifadelerden bazılarını

and ways of using them.

ve bunları kullanmanın yollarını yazabileceğiniz bir not defteriniz olduğundan emin olun.

Watching and listening is great but to make 

İzlemek ve dinlemek harika ama

these words stick in your mind, practise using them

bu sözcükleri aklınıza kazımak için kendi başınıza pratik yapın,

yourself, write some sentences down

bazı cümleler yazın

and be especially mindful of the prepositions and the

ve özellikle edatlara ve

words that are commonly used with look.

bakışla yaygın olarak kullanılan sözcüklere dikkat edin.

This means that you're learning to use these

Bu, bu ifadeleri doğru bir şekilde kullanmayı öğrendiğiniz anlamına gelir

expressions accurately and it'll help you to sound

ve bu,

more natural as you use them in spoken English

bunları İngilizce konuşurken de kullanırken daha doğal konuşmanıza yardımcı olur

as well.

.

Let's start with these useful structures right here

Şimdi bu yararlı yapılarla başlayalım ve

all right take a close look at the options.

seçeneklere yakından bakalım. Sanki

We have look as if, look as though and look like.

gibi görünüyoruz, gibi görünüyoruz ve benziyoruz.

All of them are used with a clause following.

Hepsi aşağıdaki bir yan tümce ile kullanılır. Yağmur

It looks as if it's going to rain.

yağacak gibi görünüyor.

It looks as though she's brought her kids.

Çocuklarını getirmiş gibi görünüyor. Yine

It looks like he'll arrive late again.

geç gelecek gibi.

So all of these expressions have the same meaning.

Yani bu ifadelerin tümü aynı anlama sahiptir.

We use them to make a statement about a likely

Bunları gelecekteki olası bir sonuç hakkında bir açıklama yapmak için kullanırız

result in the future and it's based on information

ve bu, elimizdeki bilgilere dayanır,

that we have

which means it's likely, it's a good assumption.

bu da bunun muhtemel olduğu anlamına gelir, bu iyi bir varsayımdır.

But there is one little rule to take note of.

Ancak dikkat edilmesi gereken küçük bir kural var.

If it's just a noun following look, you can't use as if

Bu yalnızca bir isimden sonra gelen bir ifadeyse, as-if

or as though, you have to use like.

veya has-şeklini kullanamazsınız, like'ı kullanmanız gerekir.

It looks like rain.

Yağmur gibi görünüyor. Şunu

You can't say: It looks as if rain

söyleyemezsiniz: Yağmur görünüyor

because that sentence sounds a little unfinished.

çünkü bu cümle kulağa biraz yarım kalmış gibi geliyor.

You could say it looks as if rain is coming.

Yağmur yağıyormuş gibi göründüğünü söyleyebilirsiniz. Sorun

That's okay.

yok.

But just to keep that in mind, if look

Ancak bunu akılda tutmak için, bakmaktan

is followed by a noun, you need to use like.

sonra bir isim geliyorsa, like kullanmanız gerekir.

And of course

Ve elbette

we can look like someone as well

biz de birine benzeyebiliriz

and that means that they're similar in appearance.

ve bu, görünüş olarak benzer oldukları anlamına gelir.

She looks like her mother.

Annesine benziyor.

He doesn't look like his parents.

Ebeveynlerine benzemiyor.

And we also say that people look alike.

Ayrıca insanların birbirine benzediğini de söylüyoruz.

They look alike.

Benzer görünüyorlar.

It has the same meaning.

Aynı anlama sahiptir.

They really look alike.

Gerçekten benziyorlar.

And as a noun, a look-alike is someone who has

Ve bir isim olarak benzer,

a really similar appearance to someone else

başka birine gerçekten benzer bir görünüme sahip olan kişidir

and it's especially if it's a famous person.

ve bu özellikle ünlü bir kişiyse.

Her mum is a Michelle Obama lookalike.

Annesi, Michelle Obama'ya benziyor.

Her mum looks like Michelle Obama.

Annesi Michelle Obama'ya benziyor.

They really look alike.

Gerçekten benziyorlar.

So all of these sentences have the same meaning,

Dolayısıyla bu cümlelerin tümü aynı anlama,

really similar meaning. You can express that idea

gerçekten benzer anlama sahiptir. Bu fikri

in lots of different ways.

pek çok farklı şekilde ifade edebilirsiniz.

Now you can give someone a look

Artık birine

as well and when we use look as a noun,

de bakabilirsiniz ve bakmak kelimesini isim olarak kullandığımızda,

we're usually using it with an adjective to describe

genellikle birinin başka birine bakışını açıklamak için bunu bir sıfatla birlikte kullanırız

the way that someone is looking at someone else.

.

He gave me an angry look before he left the building.

Binayı terk etmeden önce bana kızgın bir bakış attı.

I know that look, that look means

Bu bakışı biliyorum, bu bakış

you don't want to be part of that conversation.

o sohbetin bir parçası olmak istemediğiniz anlamına gelir.

You're annoyed.

Kızgınsın.

We also often hear a dirty look and that's to look at

Ayrıca sık sık pis bir bakış duyarız ve bu,

someone in a bad way like

birine

in a really negative way.

gerçekten olumsuz bir şekilde kötü bir şekilde bakmaktır.

I was late for my sister's birthday and I knew she was

Kız kardeşimin doğum gününe geç kalmıştım ve odanın öbür ucundan

annoyed at me because she gave me such a

bana böyle pis bir bakış attığı için bana kızdığını biliyordum

dirty look across the room.

.

That was my best dirty look.

Bu benim en iyi kirli bakışımdı.

When we think about or we talk about the past

Geçmiş hakkında düşündüğümüzde veya hakkında konuştuğumuzda, geçmişteki bir

then we can use look back on something,

şeye,

an event or a time or an experience in the past.

bir olaya, zamana veya deneyime bakmayı kullanabiliriz.

I try to look back on the mistakes I made in the past

Geçmişte yaptığım hatalara dönüp

and learn from them.

onlardan ders çıkarmaya çalışıyorum.

We look after people you know, we take care of them.

Tanıdığınız insanlara bakarız, onlarla ilgileniriz. Perşembe gecesi kız

I offered to look after my sister's kids

kardeşimin çocuklarına bakmayı teklif ettim

on Thursday night.

.

Who's going to look after your dog while you're away?

Siz yokken köpeğinize kim bakacak?

Do you look after anyone?

Kimseye bakıyor musun?

Or does someone look after you?

Ya da biri size bakıyor mu? Aşağıdaki fiil öbeklerini

See if you can make a sentence using that

kullanarak bir cümle kurup kuramayacağınıza bakın

phrasal verb down below.

.

To look down on someone is to have a low opinion

Birini küçümsemek, onun hakkında kötü bir fikre sahip olmak

of them or to think that you're better than them

veya bir şekilde onlardan daha iyi olduğunu düşünmektir

in some way.

.

It's really common for people who value university

Üniversite eğitimine değer veren kişilerin diploması olmayanları küçümsemesi gerçekten yaygın bir durumdur

education to look down on

those who don't have a degree.

.

Can you think of other times in your life or

Hayatınızda veya

around you in your community

çevrenizde

where people look down on each other?

insanların birbirini hor gördüğü başka zamanlar aklınıza geliyor mu? Aşağıya

See if you can write a sentence about that

bununla ilgili bir cümle yazıp yazamayacağınıza bakın

down below.

.

We look for things right? You know when we lose

Bir şeyler arıyoruz değil mi?

something and we're trying to find it.

Bir şeyi kaybettiğimizde onu bulmaya çalıştığımızı bilirsiniz.

Now, of course, we always need to use a noun that

Şimdi, elbette, aradığımız şeyin ne olduğunu açıklamak için her zaman bu deyimsel fiilden sonra gelen bir isim kullanmamız gerekir

follows this phrasal verb right to explain

what it is we're looking for.

.

I'm looking for my keys. I can't find them anywhere!

Anahtarlarımı arıyorum. Onları hiçbir yerde bulamıyorum!

Of course, we look forward to something happening

Elbette bir şeylerin olmasını dört gözle bekliyoruz,

right? We are waiting for something

değil mi? Bir şeyin

to happen and feeling really excited

olmasını bekliyoruz ve

or really pleased about it.

bu konuda gerçekten heyecanlı veya gerçekten memnun hissediyoruz.

Lots of you know that I love the warm weather 

Çoğunuz sıcak havayı sevdiğimi bilir

and I usually complain about our relatively mild

ve genellikle Avustralya'daki nispeten ılıman kışımızdan şikayet ederim

winter here in Australia but as you can imagine,

ama tahmin edebileceğiniz gibi

we are just coming out of winter and heading

kıştan yeni çıkıyoruz ve

into summer now and I am very excited about it.

şimdi yaza giriyoruz ve bu konuda çok heyecanlıyım.

I'm looking forward to summer.

Yazı sabırsızlıkla bekliyorum.

I'm also looking forward to seeing my family again.

Ayrıca ailemi tekrar görmeyi dört gözle bekliyorum.

I haven't seen them all year thanks to

COVID and the lockdown and all of that stuff.

COVID, sokağa çıkma yasağı ve diğer şeyler sayesinde onları tüm yıl boyunca görmedim.

I'm sure you probably have something that you're really

Eminim yapmayı dört gözle beklediğin bir şey vardır

looking forward to doing, right?

, değil mi?

Let me know down in the comments.

Yorumlarda bana bildirin.

We look around or we look round.

Etrafa bakarız veya yuvarlak bakarız.

And that's when we visit a place and see what's there.

İşte o zaman bir yeri ziyaret edip orada ne olduğuna bakarız.

Before I book the venue, I'd like to come and

Mekanı rezerve etmeden önce,

look around if that's okay,

just to make sure that it's suitable.

uygun olduğundan emin olmak için gelip uygun olup olmadığına bakmak istiyorum.

Look out!

Dikkat!

To look out. We use it as an exclamation

dışarı bakmak için

to tell someone to be careful.

Birine dikkatli olmasını söylemek için bir ünlem olarak kullanırız.

That's a really common use. We say: Look out!

Bu gerçekten yaygın bir kullanım. Diyoruz ki: Dikkat!

You're about to knock the glass off the bench.

Bankın camını kırmak üzeresiniz.

Look out!

Dikkat!

Now I want to highlight a really neat

Şimdi burada gerçekten çok düzgün küçük bir telaffuz ipucunu vurgulamak istiyorum. Bu ipucu,

little pronunciation tip here, one that is useful

for learning hundreds of English phrasal verbs because

this pronunciation pattern is really, really common.

bu telaffuz modeli gerçekten çok yaygın olduğu için yüzlerce İngilizce deyimsel fiili öğrenmek için yararlıdır.

Often native speakers link the consonant

Genellikle ana dili İngilizce olan kişiler,

at the end of one word to the following word

bir kelimenin sonundaki ünsüz harfi sesli harfle başlıyorsa sonraki kelimeye bağlar

if it starts with a vowel.

.

So instead of releasing the K after look,

Bu nedenle, K'yi bakıştan sonra serbest bırakmak yerine,

we combine it together with the vowel sound

onu çıkışın başındaki sesli harfle birleştiriyoruz

at the start of out.

.

Look out.

Dikkat.

This little pronunciation tip is going to help

Bu küçük telaffuz ipucu, İngilizce

you to sound more natural and relaxed as you speak

konuşurken sesinizin daha doğal ve rahat çıkmasına yardımcı olacak

in English and I go into this in lots more detail

ve bunu İngilizce telaffuzda bağlantı kurma, doğal telaffuzda bağlantı oluşturma hakkında bir dizi videoda çok daha ayrıntılı olarak ele alıyorum

in a series of videos about linking

in English pronunciation, linking natural

pronunciation. Find it up here.

. Onu burada bul.

We look out for people.

İnsanlara bakıyoruz.

Can you hear that? Look out.

Bunu duyabiliyor musunuz? Dikkat.

Look out for someone, it means to take care of them

Birine göz kulak olmak, onunla ilgilenmek

and make sure that they're okay.

ve iyi olduğundan emin olmak demektir.

My nephews are always looking out

Yeğenlerim okulda her zaman

for each other at school. It is so sweet.

birbirlerini kollarlar. Bu çok tatlı.

Now a phrasal verb that has a very similar sentiment

Şimdi, çok benzer bir duyguya sahip bir deyimsel fiil,

is to look in on someone and that means

birine bakmaktır ve bu,

to visit someone, to check that everything is okay.

her şeyin yolunda olup olmadığını kontrol etmek için birini ziyaret etmek anlamına gelir.

So it's a little different to look out for,

Bu nedenle, birisiyle ilgilenmek, ilgilenmek biraz farklıdır

to take care of someone, it means to specifically stop

, iyi olduğundan emin olmak için özellikle

by their house or visit them somewhere

evlerine uğramak veya onları bir yerde ziyaret etmek anlamına gelir

to make sure that they're okay.

.

I'll stop by the hospital after work to look in

İşten sonra

on my grandma and make sure she's eaten.

büyükanneme bakmak ve yemek yediğinden emin olmak için hastaneye uğrayacağım.

You might already know the phrasal verb look up.

Arama deyimsel fiilini zaten biliyor olabilirsiniz.

Are you already thinking of a few different

phrasal verbs that use look up?

Aramayı kullanan birkaç farklı öbek fiil mi düşünüyorsunuz?

When we look something up, usually we're trying to

Bir şeyi araştırdığımızda, genellikle

find out some information right or we use a

bazı bilgileri doğru bulmaya çalışırız veya

dictionary or Google or Youtube to find

the right answer or the truth right.

doğru yanıtı veya doğru gerçeği bulmak için bir sözlük, Google veya Youtube kullanırız.

If you don't know a word

Bir kelimeyi bilmiyorsan,

you look it up in the dictionary.

sözlüğe bakarsın.

Now look up is a separable phrasal verb

Şimdi arama, ayrılabilir bir öbek fiildir

and that means that we can insert the object

ve bu, nesneyi

into the phrasal verb or we can have it follow.

öbek fiile ekleyebileceğimiz veya onu takip ettirebileceğimiz anlamına gelir.

So we can say look up the word or

Yani kelimeye bak veya

look the word up.

kelimeye bak diyebiliriz.

Both of them are okay, it's possible.

İkisi de iyi, bu mümkün.

Now we can also say that a situation is looking up.

Artık bir durumun düzeldiğini de söyleyebiliriz.

If a situation is looking up, it's getting better

Bir durum iyiye gidiyorsa, daha iyiye gidiyorsa

and it's most often used in the continuous form

ve

just like this but not always, you can also say  

her zaman olmasa da genellikle bunun gibi sürekli formda kullanılıyorsa,

Now that I've got a job again, things are starting

Artık tekrar bir işim olduğuna göre, işler

to look up.

düzelmeye başlıyor diyebilirsiniz.

Okay, the situation is becoming more positive.

Tamam, durum daha olumlu hale geliyor.

Now unlike the previous use of the phrasal verb

Şimdi, öbek fiil aramanın önceki kullanımının aksine

look up, this is inseparable. We can't say

, bu ayrılamaz.

that we are looking up the situation.

Duruma baktığımızı söyleyemeyiz.

That doesn't make sense, it's the wrong meaning

Bu mantıklı değil,

of this phrasal verb. But we can say

bu deyimsel fiilin yanlış anlamı. Ancak

the situation is looking up

if we mean it's starting to look more positive.

daha olumlu görünmeye başladığını kastediyorsak, durumun düzeldiğini söyleyebiliriz.

Now if we keep thinking about look up,

Şimdi yukarı bakmayı düşünmeye devam edersek,

then I can say that I look up to someone right.

doğru birine baktığımı söyleyebilirim.

I respect them, I want to be like them.

Onlara saygı duyuyorum, onlar gibi olmak istiyorum.

I really look up to my boss.

Patronuma gerçekten saygı duyarım.

I guess you could say that she's my mentor.

Sanırım onun benim akıl hocam olduğunu söyleyebilirsin.

Now this phrasal verb is also inseparable,

Şimdi bu öbek fiil de ayrılmaz,

the object always follows the phrasal verb.

nesne her zaman öbek fiili takip eder.

Who do you look up to? Is there someone in your life that you

Kime bakmıştın? Hayatınızda

respect and you admire?

saygı duyduğunuz ve hayran olduğunuz biri var mı?

Write about it in the comments below.

Aşağıdaki yorumlarda bunun hakkında yazın.

To look into something is to investigate it and this phrasal

Bir şeye bakmak, onu araştırmak anlamına gelir ve bu deyimsel

verb is quite useful to use in a professional context.

fiilin profesyonel bir bağlamda kullanılması oldukça yararlıdır.

If a colleague says

Bir meslektaşım,

We sent out the invitations last week but no one's responded.

Davetiyeleri geçen hafta gönderdik ama kimse yanıt vermedi derse.

Do you think there's a problem with the website?

Sizce sitede bir sorun mu var?

That's odd, maybe. I'll look into it and report back after lunch.

Bu garip belki. İnceleyeceğim ve öğle yemeğinden sonra rapor vereceğim.

Another great phrasal verb to use in a work context is

Bir iş bağlamında kullanılacak başka bir harika deyimsel fiil, bir

to look over something and this means  

şeye bakmaktır ve bu,

to examine it but usually quickly you know,

onu incelemek anlamına gelir, ancak genellikle hızlı bir şekilde bilirsiniz,

probably not going into a whole heap of detail.

muhtemelen tüm ayrıntı yığınına girmezsiniz.

I'll look over the report tonight

Bu gece raporu gözden geçireceğim

and let you know if I want to add anything.

ve herhangi bir şey eklemek istersem size haber vereceğim.

We can look through something.

Bir şeye bakabiliriz.

Now of course, we have the more literal meaning of look through

Şimdi, elbette, gözden geçirmenin daha gerçek anlamına sahibiz,

but like look over, it's also used when we examine something

ancak gözden geçirme gibi,

especially to find the information that you need.

özellikle ihtiyacınız olan bilgiyi bulmak için bir şeyi incelediğimizde de kullanılır.

I can spend hours looking through recipes

getting inspiration for dinner each night.

Her gece akşam yemeği için ilham almak için tariflere bakarak saatler geçirebilirim.

We can look to someone and we use this when we expect

Birine bakabiliriz ve

to get help or advice from them.

ondan yardım veya tavsiye almayı beklediğimizde bunu kullanırız.

She looked to me for the answer but I didn't know.

Cevap için bana baktı ama bilmiyordum.

If I ever feel unsure, I look to my friends for advice.

Emin olmadığımı hissettiğimde, tavsiye için arkadaşlarıma bakarım.

And last but definitely not least, we have the expression

Ve son olarak, kesinlikle en önemlisi,

to have good looks and that means

iyi görünüme sahip olma ifadesine sahibiz ve bu,

that someone is attractive right.

birinin çekici olduğu anlamına gelir.

We use the verb have or has and the noun good looks.

Have veya has fiilini ve isim good look'u kullanırız.

She has good looks, she's got an awesome job, recognition

Yakışıklı, harika bir işi,

in the industry, a gorgeous family.

sektörde tanınırlığı ve muhteşem bir ailesi var.

I'm not trying to compare myself to her at all.

Kendimi onunla hiç karşılaştırmaya çalışmıyorum. Sıfat biçimini kullanarak

We can also say that someone is good-looking,

da birinin yakışıklı olduğunu söyleyebiliriz

using the adjective form as well.

.

He's a really good-looking guy.

O gerçekten yakışıklı bir adam.

Okay it's time for a mini-quiz. I've got six questions

Tamam, mini sınav zamanı. Altı sorum var

and you'll need to choose the correct expression

ve cümleyi doğru şekilde tamamlamak için doğru ifadeyi seçmeniz gerekecek,

to complete the sentence the right way

so make sure you're paying attention to the words

bu nedenle

around the expression in each sentence.

her cümlede ifadenin etrafındaki kelimelere dikkat ettiğinizden emin olun. Size

They're going to give you some clues but my best advice

bazı ipuçları verecekler ama benim en iyi tavsiyem

is to go with your gut and see how many you get right.

içgüdülerinize güvenip kaç tanesini doğru yaptığınıza bakın.

He has good looks but he's not very intelligent.

Yakışıklı ama çok zeki değil.

We spent hours looking through her record collection.

Plak koleksiyonunu incelemek için saatler harcadık.

I can't get my laptop to connect to the projector.

Dizüstü bilgisayarımı projektöre bağlayamıyorum.

Can you look into it for me?

Benim için inceler misin?

John has been unemployed since April but he finally got

John, Nisan ayından beri işsiz ama sonunda

offered a job at a local factory so things are looking up.

yerel bir fabrikada iş teklifi aldı, bu yüzden işler iyiye gidiyor.

My friend Sarah doesn't have any family living nearby so I always  

Arkadaşım Sarah'ın yakınlarda yaşayan bir ailesi yok bu yüzden ona her zaman göz kulak olurum

look out for her.

.

It looks as though it's going to rain.

Yağmur yağacak gibi görünüyor.

Now this is a trick question. It can't be look like

Şimdi bu hileli bir soru.

because the verb doesn't match the subject.

Fiil özneyle eşleşmediği için benzemiyor.

I was just testing.

Sadece test ediyordum.

How did you go?

Nasıl gittin?

Let me know if you've got any questions about these expressions

Bu ifadelerle ilgili herhangi bir sorunuz varsa aşağıdaki yorumlarda bana bildirin

down in the comments below

and take the opportunity to practise a little right now.

ve hemen şimdi biraz pratik yapma fırsatını kullanın.

Hit pause just for a few seconds

Yalnızca birkaç saniye duraklatın

and write a couple of sentences especially to practise the new

ve özellikle öğrendiğiniz yeni ifadeleri uygulamak için birkaç cümle yazın

expressions that you learned.

.

Make sure you add your sentences down into the comments.

Cümlelerinizi yorumlara eklediğinizden emin olun.

I'm going to spend some time this weekend

Bu hafta sonu

checking them for you

sizin için onları kontrol etmek için biraz zaman harcayacağım. Aklınıza

and if you can think of any more phrasal verbs or expressions

başka deyimsel fiiller veya ifadeler gelirse

with look

then let me know in the comments too.

yorumlarda bana da bildirin. Kelime

If you love building vocabulary and learning collocations

dağarcığı oluşturmayı ve eşdizimleri öğrenmeyi seviyorsanız,

then definitely check out one of these two lessons right here.

bu iki dersten birine kesinlikle göz atın.

I will see you in there!

Seni orada göreceğim!