How to Design for Dignity During Times of War | Slava Balbek | TED

49,699 views ・ 2024-02-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ozay Ozaydin Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:04
Every month I spend a week on the front line.
0
4580
3120
Her ay bir haftamı cephede geçiriyorum.
00:09
For over a year now,
1
9500
1760
Bir yılı aşkın bir süredir
00:11
I have been a member of Aerial Reconnaissance Unit.
2
11260
3200
Hava Keşif Birimi’nin bir üyesiyim.
00:15
Before the invasion, I had only used a drone to scout locations
3
15420
3480
İşgalden önce insansız hava aracını sadece mimarlık çalışmalarım için
00:18
for my architectural practice.
4
18940
1640
keşif yapmak amacıyla kullanıyordum.
00:21
Now I pilot a UAV to help Ukrainian artillery spot targets.
5
21340
5240
Şimdi ise Ukrayna topçu sınıfının
hedefleri tespit etmesine yardımcı olmak için bir İHA kullanıyorum.
00:27
This time two years ago,
6
27420
1840
İki yıl önce bu zamanlar,
00:29
I would probably introduce myself as the CEO of an architectural studio.
7
29260
4600
muhtemelen kendimi bir mimarlık stüdyosunun CEO’su olarak tanıtırdım.
00:34
Maybe I would also brag about co-owning two cafes in Kyiv,
8
34780
3520
Belki de Kiev’de tasarladığım iki kafenin ortak sahibi
00:38
which I also designed.
9
38300
1840
olmakla da övünürdüm.
00:40
To be clear,
10
40180
1360
Açık olmak gerekirse,
00:41
I still am an architect and an entrepreneur.
11
41540
3400
ben hâlâ bir mimar ve girişimciyim.
00:45
It's just that now I consider those roles supporting.
12
45300
3480
Sadece artık bu rolleri destekleyici olarak görüyorum.
00:49
As a military volunteer, I have monthly shifts.
13
49220
3280
Askeri bir gönüllü olarak aylık vardiyalarım var.
00:52
This means I still get to spend time at home, my safe haven,
14
52900
4880
Bu da hâlâ evimde, güvenli sığınağımda, bu yeni hayatı anlamlandırmaya çalışarak
00:57
trying to make sense of this new life.
15
57820
2240
zaman geçirebileceğim anlamına geliyor.
01:00
I travel back and forth from Kyiv to the front line
16
60540
3680
Kiev’den cepheye gidip geliyorum
01:04
and back to Kyiv.
17
64220
1360
ve tekrar Kiev’e dönüyorum.
01:06
Not your regular commute, I suppose.
18
66060
2280
Sıradan bir işe gidip gelme değil sanırım.
01:09
Even though Kyiv suffers constant missile attacks,
19
69820
3000
Kiev sürekli füze saldırılarına maruz kalsa da
01:12
the contrast in between the capital and the hotspots is quite stark.
20
72820
4400
başkent ile sıcak noktalar arasındaki tezat oldukça keskin.
01:17
Back home, I can walk my dog Eva,
21
77580
3040
Eve döndüğümde köpeğim Eva’yı gezdirebiliyor,
01:20
grab a coffee and just barricade myself in my office.
22
80620
3720
bir kahve içebiliyor ve ofisime kapanabiliyorum.
01:24
Of course, our work is often interrupted by the air-raid alarms,
23
84660
4120
Elbette çalışmalarımız hava saldırısı alarmlarıyla sık sık kesintiye uğruyor
01:28
but this is something we have grown to live with.
24
88820
2440
ama bu artık alıştığımız bir şey.
01:32
Compared to dusty trenches near Kherson,
25
92180
3800
Kherson yakınlarındaki tozlu siperlerle karşılaştırıldığında,
01:35
our bureau's open-space office seems like a perfect work environment.
26
95980
3680
büromuzun açık alan ofisi mükemmel bir çalışma ortamı gibi görünüyor.
01:40
But somehow, whenever I try to focus,
27
100300
3160
Ama nedense ne zaman odaklanmaya çalışsam
01:43
I keep thinking back to those trenches.
28
103500
2600
aklıma hep o siperler geliyor.
01:47
It is there, just a few miles from the battlefield,
29
107220
3840
Orası, savaş alanından sadece birkaç mil uzakta,
01:51
where I can feel the most productive.
30
111060
2240
kendimi en üretken hissedebidiğim yer.
01:53
And it is then, in times of distress,
31
113300
3160
İşte o zaman, sıkıntılı anlarda,
01:56
when I can clearly see what the future holds.
32
116460
2880
geleceğin neler getireceğini net bir şekilde görebiliyorum.
02:00
Of course, it hasn't always been this way.
33
120980
2960
Elbette bu her zaman böyle olmadı.
02:04
Before Russia launched its full-scale war, I had a pretty regular life.
34
124340
4400
Rusya geniş çaplı bir savaş başlatmadan önce oldukça düzenli bir hayatım vardı.
02:09
Well, maybe not that regular.
35
129580
2040
Belki o kadar da düzenli değildi.
02:11
(Laughter)
36
131660
1680
(Gülüşmeler)
02:13
My architectural studio was busy pushing the envelope.
37
133380
3040
Mimari stüdyom sınırları zorlamakla meşguldü.
02:16
We renovated an old church in San Francisco, California,
38
136780
4240
San Francisco, Kaliforniya’da eski bir kiliseyi yeniledik,
02:21
turned a former military arsenal into a teeming food hall.
39
141060
4320
eski bir askeri cephaneliği kalabalık bir yemek salonuna dönüştürdük.
02:26
And even designed the art installation for the Ukrainian polar research base.
40
146700
4960
Hatta Ukrayna kutup araştırma üssü için sanat enstalasyonu tasarladık.
02:32
Seriously, here's the proof.
41
152700
1560
Cidden, işte kanıtı.
02:34
All the way from Antarctica.
42
154260
1600
Ta Antarktika’dan.
02:36
All I'm saying, we were doing just fine.
43
156620
2720
Demek istediğim, gayet iyi gidiyorduk.
02:39
Great, even.
44
159780
1160
Hatta harikaydık.
02:41
But then came the sickest plot twist one could imagine.
45
161620
3440
Ama sonra hayal edebileceğiniz en iğrenç ters köşe geldi.
02:48
On February 24, 2022,
46
168380
3960
24 Şubat 2022′de
02:52
I woke up to the sounds of explosions.
47
172380
2520
patlama sesleriyle uyandım.
Şimdi, Ukrayna’dan çok insan tanıyor musunuz bilmiyorum
02:56
Now, I don't know if you know many people from Ukraine,
48
176100
2640
02:58
but our humor can be rather dark.
49
178740
2040
ama mizahımız oldukça karanlık olabilir.
03:01
But back then, we all went numb.
50
181340
4240
Ama o zamanlar hepimiz uyuşmuştuk.
03:08
Most of my teammates fled to safer areas,
51
188340
2800
Ekip arkadaşlarımın çoğu geri dönecekleri bir evleri
olup olmayacağından emin olmadan daha güvenli bölgelere kaçtı.
03:11
unsure whether they would have a home to return to.
52
191140
3000
03:14
Some stayed in Kyiv, sheltering in basements and subway stations.
53
194180
4760
Bazıları Kiev’de kaldı, bodrum katlarına ve metro istasyonlarına sığındı.
03:19
The others decided to take up arms for the first time ever.
54
199380
3960
Diğerleri ise ilk kez silahlanmaya karar verdi.
03:26
After the shock came a revelation.
55
206100
2320
Şokun ardından bir aydınlanma geldi.
03:28
We had to turn our fear into action.
56
208780
2920
Korkumuzu eyleme dönüştürmek zorundaydık.
03:33
So on day two, I stepped into a new role,
57
213340
3520
İkinci gün, kahve ortaklığından
03:36
switching from the coffee co-owner to emergency kitchen co-founder.
58
216900
3760
acil durum mutfak kurucu ortaklığına geçerek yeni bir role adım attım.
03:41
And since there was plenty of food left in storage,
59
221340
2680
Depoda bol miktarda yiyecek kaldığından,
03:44
we decided to cook meals for territorial defense units.
60
224060
3360
bölgesel savunma birimleri için yemek pişirmeye karar verdik.
03:48
Partnering up with other restaurants,
61
228660
2320
Diğer restoranlarla ortaklık kurarak
03:50
we founded an organization called Kyiv Volunteer.
62
230980
3800
Kyiv Volunteer adında bir organizasyon kurduk.
03:54
Many people came in to help --
63
234820
1680
Pek çok insan yardıma geldi -
03:56
musicians and lawyers, drivers and architects --
64
236500
3120
müzisyenler ve avukatlar, şoförler ve mimarlar -
03:59
all united around a common goal.
65
239660
2120
hepsi ortak bir amaç etrafında birleşti.
04:03
And to give you a sense of scale,
66
243380
1800
Size ölçeği hakkında bir fikir vereyim
04:05
on peak days, we served up to 15,000 hot meals
67
245220
4920
en yoğun günlerde askerlere ve sağlık görevlilerine
04:10
to the military and medics.
68
250180
1800
15.000 sıcak yemek servis ettik.
04:14
While our pots were clanking,
69
254060
2320
Bizim tencerelerimiz tıngırdarken
04:16
Russian troops were advancing.
70
256380
2000
Rus birlikleri ilerliyordu.
04:19
Ukraine's future remained uncertain,
71
259260
2160
Ukrayna’nın geleceği belirsizliğini koruyordu
04:21
but we were too busy to dwell on that thought.
72
261420
2440
ama biz bu düşünceye dalamayacak kadar meşguldük.
04:25
Working underground allowed us to prioritize the needs
73
265260
3560
Yeraltında çalışmak, ihtiyaçları önceliklendirmemize
04:28
and address them, one by one.
74
268820
2040
ve tek tek ele almamıza olanak sağladı.
04:31
First we focused on basics:
75
271860
2520
Önce temel ihtiyaçlara odaklandık:
04:34
shelter, food, medicine.
76
274420
1680
barınma, gıda, ilaç.
04:37
Then we had to address the recovery, both physical and mental.
77
277180
3720
Daha sonra hem fiziksel hem de zihinsel iyileşmeyi ele almamız gerekiyordu.
04:42
Talking to people on our humanitarian mission,
78
282020
2400
İnsani yardım görevimizdeki insanlarla konuşurken
04:44
we got a simple yet fundamental notion.
79
284420
2880
basit ama temel bir kavrama ulaştık.
04:47
What we all craved most was the sense of home.
80
287700
4240
Hepimizin en çok arzuladığı şey ev duygusuydu.
04:53
Not four walls and roof per se, but the little things.
81
293580
3960
Dört duvar ve çatı değil, küçük şeyler.
04:58
The rose bush behind the kitchen window.
82
298300
2680
Mutfak penceresinin arkasındaki gül fidanı.
05:01
The attic full of hidden treasures.
83
301540
2480
Gizli hazinelerle dolu tavan arası.
05:04
That slightly crooked bench by the gate,
84
304900
2680
Kapının yanındaki hafif eğri bank,
05:07
always attracting the neighborhood cats.
85
307580
2040
her zaman mahallenin kedilerini çeker.
05:09
No matter where Ukrainians happen to spend the night,
86
309980
2720
Ukraynalılar geceyi nerede geçirirlerse geçirsinler,
05:12
be it in an emergency shelter or some Good Samaritan’s home,
87
312700
3920
ister bir acil durum sığınağında ister bir hayırseverin evinde,
05:16
they're always trying to make it feel cozy.
88
316660
2840
her zaman rahat hissettirmeye çalışırlar.
05:19
Sometimes we even better our temporary homes
89
319500
2640
Hatta bazen, örneğin uzun süredir kırık olan bir çiti onararak
05:22
by, say, fixing a long-broken fence.
90
322180
2720
geçici evlerimizi daha iyi hâle getiriyoruz.
05:26
This observation led us to another insight.
91
326580
2520
Bu gözlem bizi başka bir içgörüye götürdü.
05:30
Home is the temple.
92
330180
1520
Ev bir tapınaktır.
05:32
And architecture can be heailing.
93
332900
2480
Mimarlık da kutsal olabilir.
05:35
When done with empathy,
94
335780
1880
Empati ile yapıldığında mimari,
05:37
architecture can help people to sustain the trauma
95
337660
2960
insanların travmayı atlatmalarına ve daha parlak bir gelecek
05:40
and envision the brighter future.
96
340660
1720
tasavvur etmelerine yardımcı olabilir.
05:42
Even if this future is still up in the air.
97
342860
2800
Bu gelecek hâlâ belirsiz olsa bile.
05:48
Two weeks into invasion, my team and I remembered:
98
348220
2600
İşgalden iki hafta sonra ekibim ve ben şunu hatırladık:
05:50
we were still architects
99
350860
1480
Biz hâlâ mimarız
05:52
and could use our expertise for a good cause.
100
352340
2760
ve uzmanlığımızı iyi bir amaç için kullanabiliriz.
05:55
This was when our bureau started working on an idea we call RE:Ukraine Housing.
101
355100
5080
İşte o zaman büromuz RE:Ukraine Housing adlı bir fikir üzerinde çalışmaya başladı.
06:01
Knowing that nothing is more permanent than temporary,
102
361460
3200
Hiçbir şeyin geçici olmaktan daha kalıcı olmadığını bilerek
06:04
we tasked ourselves with raising the standard of temporary housing.
103
364660
3720
kendimizi geçici konutların standardını yükseltmekle görevlendirdik.
06:08
Being both architects and displaced people,
104
368860
3760
Hem mimar hem de yerinden edilmiş insanlar olarak
06:12
we knew how to make a difference.
105
372620
2000
nasıl bir fark yaratabileceğimizi biliyorduk.
06:15
So what is the first thing that comes to your mind
106
375580
2360
Peki geçici konut deyince
06:17
when you think of temporary housing?
107
377980
2560
aklınıza ilk gelen şey nedir?
06:21
Probably those typical refugee camps, built from shipping containers.
108
381820
3560
Muhtemelen nakliye konteynerlerinden inşa edilen tipik mülteci kampları.
06:26
So this is something our team sought to change.
109
386660
3080
İşte ekibimizin değiştirmeye çalıştığı şey buydu.
06:31
Dignity no matter what.
110
391820
2000
Ne olursa olsun haysiyet.
06:35
These four words became a basis for our work
111
395340
4120
Bu dört kelime çalışmalarımızın
06:39
and in a way, our mission.
112
399500
2320
ve bir bakıma misyonumuzun temeli oldu.
06:43
In merely two weeks, we developed a system of dignified,
113
403260
3360
Sadece iki hafta içinde,
onurlu bir geçici barınma sistemi geliştirdik.
06:46
temporary accommodation.
114
406660
1640
06:48
Our vision of what displaced people need to feel at ease.
115
408340
4000
Yerinden edilmiş insanların rahat hissetmeleri için
neye ihtiyaçları olduğuna dair vizyonumuz.
06:53
We want residents to feel equally comfortable,
116
413420
2440
Sakinlerin eşit derecede rahat hissetmelerini istiyoruz,
06:55
so we made our rooms fit different life scenarios,
117
415900
2920
bu yüzden odalarımızı ister yaşlı bir çift ister yeni doğmuş bebeği olan
06:58
whether it's an elderly couple or a single parent with a newborn.
118
418820
3400
bekar bir ebeveyn olsun farklı yaşam senaryolarına uygun hâle getirdik.
Ayrıca insanların çalışmak, ders çalışmak ve çocuklarına bakmak için
07:03
We also knew people would need a place to work, study
119
423220
2960
07:06
and care for their kids,
120
426220
1760
bir yere ihtiyaç duyacaklarını biliyorduk,
07:07
so we provided them the space to do this as well.
121
427980
2520
bu yüzden onlara bunu yapabilecekleri bir alan da sağladık.
07:11
And to avoid spatial segregation,
122
431580
2200
Mekânsal ayrışmayı önlemek için de
07:13
we proposed to make public spaces,
123
433820
2360
herkese açık kamusal alanlar oluşturmayı
07:16
open to anyone,
124
436220
1400
ve ev sahibi topluluklar ile
07:17
building bridges in between host communities and IDPs.
125
437660
3640
yerinden edilmiş kişiler arasında köprüler kurmayı önerdik.
07:22
Technology-wise, we didn’t reinvent the wheel.
126
442380
3200
Teknoloji açısından tekerleği yeniden icat etmedik.
07:25
But this is what and how we suggest building
127
445620
3680
Ancak, bizim neyi ve nasıl inşa edeceğimiz
konusundaki önerilerimiz
07:29
that made people reconsider
128
449300
1680
insanların geçici barınmanın mahiyetini tekrar düşünmesini sağladı.
07:31
the very essence of temporary housing.
129
451020
2560
07:34
This May,
130
454780
1200
Bu Mayıs ayında,
bir yıl süren hazırlık ve evrak işlerinin ardından
07:36
after a year of preparation and paperwork,
131
456020
2000
07:38
we broke ground on our pilot settlement.
132
458020
2680
pilot yerleşimimizin temelini attık.
07:41
Bucha District, once known as the site of Russian atrocities,
133
461020
4280
Bir zamanlar Rus vahşetinin yaşandığı yer olarak bilinen Bucha Bölgesi,
07:45
became a home for our big idea
134
465340
2360
büyük fikrimiz için bir yuva
07:47
and a symbolic place to create new, happier memories.
135
467740
2840
yeni ve daha mutlu anılar yaratmak için sembolik bir yer hâline geldi.
07:52
Now, RE:Ukraine is not just a housing project
136
472300
2640
Şimdi, RE:Ukraine sadece bir konut projesi değil,
07:54
but a pilot for a recovery program.
137
474980
2240
aynı zamanda bir kurtarma programının pilot uygulaması.
07:57
Our goal is to help displaced people get back on their feet and reintegrate,
138
477580
5600
Amacımız, yerinden edilmiş insanların travmalarını geride bırakarak
kendi ayakları üzerinde durmalarına
ve yeniden entegre olmalarına yardımcı olmak.
08:03
leaving their trauma behind.
139
483180
1800
08:05
And since many places in the world are devastated by wars and climate change,
140
485540
5760
Dünyanın pek çok yeri savaşlar
ve iklim değişikliği nedeniyle harap olduğundan,
08:11
the displacement challenge is the global one.
141
491340
2400
yerinden edilme sorunu küresel bir sorundur.
08:13
Though rooted in Ukraine, the model can be replicated,
142
493780
3560
Kökleri Ukrayna’ya dayansa da bu model, yerinden edilmiş insanların
08:17
helping to accommodate the displaced people elsewhere.
143
497380
2680
başka yerlerde de barınmasına yardımcı olacak şekilde çoğaltılabilir.
08:21
Watching Ukrainians flock to Bucha and other liberated areas,
144
501780
4120
Bucha ve diğer kurtarılmış bölgelere akın eden Ukraynalıları izlemek,
08:25
translated into another insight.
145
505900
2320
başka bir içgörüye dönüştü.
08:28
Our folks don't want to wait to fix what's broken.
146
508260
3960
Halkımız bozuk olanı düzeltmek için beklemek istemiyor.
08:34
Fixing is the first thing we do after every attack,
147
514140
4040
Her saldırıdan sonra, her şeyin tekrar tahrip edilme tehdidine rağmen
08:38
despite the threat of anything being destroyed again.
148
518220
3680
yaptığımız ilk şey tamir etmektir.
08:42
Public spaces like schools and hospitals restored by local authorities.
149
522660
4320
Okullar ve hastaneler gibi kamusal alanlar
yerel yetkililer tarafından restore ediliyor.
08:47
But when it comes to private housing,
150
527340
2400
Ancak özel konutlar söz konusu olduğunda,
08:49
people are often left with this task [on] their own.
151
529740
3080
insanlar genellikle bu görevle [kendi başlarına] baş başa kalırlar.
08:53
So to help smaller householders rebuild,
152
533820
3000
Bu nedenle, daha küçük ev sahiplerinin
yeniden inşa etmelerine yardımcı olmak için,
08:56
we created RE:Ukraine Villages,
153
536860
2960
kırsal konut restorasyonuna yönelik ücretsiz bir çevrimiçi araç olan
08:59
a free online tool for rural housing restoration.
154
539860
3400
RE:Ukraine Villages’ı oluşturduk.
09:03
With just a few clicks,
155
543780
1760
Araç, sadece birkaç tıklama ile
09:05
the tool generates you a step-by-step manual
156
545540
3320
bir evi restore etmek veya sıfırdan yeni bir ev tasarlamak için
09:08
to restore a house or to design a new one from scratch.
157
548900
3320
size adım adım bir kılavuz oluşturuyor.
09:13
Floor plans, façade scans,
158
553100
2320
Kat planları, cephe taramaları,
09:15
technical description, a list of materials.
159
555420
2800
teknik açıklamalar, malzeme listesi.
09:18
Fool-proof guides for homeowners and volunteers.
160
558220
3680
Ev sahipleri ve gönüllüler için hatasız kılavuzlar.
09:22
To show you how it works,
161
562500
2200
Nasıl çalıştığını göstermek için,
09:24
here's the project generated with the tool.
162
564740
2640
işte araçla oluşturulan proje.
09:28
And the model of a house one may build based on this manual.
163
568100
4560
Bu kılavuza dayanarak inşa edilebilecek bir evin modeli.
09:33
To preserve the traditional image of Ukrainian village,
164
573900
2960
Ukrayna köyünün geleneksel görüntüsünü korumak için,
09:36
we decided to base our builder on a local design code.
165
576900
3800
kurucumuzu yerel bir tasarım koduna dayandırmaya karar verdik.
09:41
And since every region has its own quirks, the tool had to reflect them.
166
581260
4920
Her bölgenin kendine has özellikleri olduğu için
aracın da bunları yansıtması gerekiyordu.
09:47
So the Kyiv region became the starting point for our research.
167
587020
3120
Böylece Kiev bölgesi araştırmamızın başlangıç noktası oldu.
09:50
Our architects traveled from village to village
168
590180
2720
Mimarlarımız köy köy dolaşarak
09:52
exploring different types of roofing, windows and cornices.
169
592940
4880
farklı çatı, pencere ve korniş tiplerini keşfetti.
09:58
Then came the developers
170
598180
1440
Ardından verileri
09:59
who transformed the data in an accessible tool.
171
599660
3000
erişilebilir bir araca dönüştüren geliştiriciler geldi.
10:03
Just imagine, that tool can generate you
172
603140
3480
Düşünün, bu araç
10:06
over 211 million unique house configurations
173
606660
5560
size sadece Kiev bölgesi için
211 milyondan fazla benzersiz ev konfigürasyonu üretebilir.
10:12
for the Kyiv region alone.
174
612260
1800
10:14
And each house,
175
614900
1440
Her ev,
10:16
though designed with modern materials,
176
616380
2440
modern malzemelerle tasarlanmış olsa da
10:18
looks super familiar,
177
618820
1280
Ukraynalıların
yaz tatillerini geçirdikleri evler gibi son derece tanıdık görünüyor.
10:20
like the one Ukrainians spent their summer holidays at.
178
620100
2840
10:23
A reminder of happier days
179
623900
2480
Daha mutlu günlerin bir hatırlatıcısı
10:26
and a wholesome image of home.
180
626420
2000
yürekleri ısıtan bir ev görüntüsü.
10:30
The peak of our work fell on the end 2022.
181
630740
4040
Çalışmalarımızın zirvesi 2022 yılının sonuna denk geldi.
10:35
This was when Russia targetted the power plants,
182
635580
2840
Bu, Rusya’nın şehirlerimizi tamamen karanlığa gömmek için
10:38
to plunge our cities in total darkness.
183
638420
2440
enerji santrallerini hedef aldığı zamandı.
10:41
Our team had to work around the power cut schedule,
184
641300
3840
Ekibimiz elektrik kesintisi takvimi etrafında çalışmak zorunda kaldı
10:45
trying to get the work done during the four-hour spans.
185
645140
3800
ve dört saatlik süreler boyunca işi bitirmeye çalıştı.
10:50
This was when we discovered how to charge our computers from the car inverter.
186
650180
4280
Bilgisayarlarımızı araba invertöründen nasıl şarj edeceğimizi o zaman keşfettik.
10:55
Now, I hope none of you ever happen to face a blackout.
187
655420
3720
Umarım hiçbiriniz elektrik kesintisiyle karşılaşmazsınız.
10:59
But if you do, remember this life hack.
188
659140
2640
Ama eğer karşılaşırsanız, bu hayat hilesini hatırlayın.
11:01
(Laughter)
189
661820
1160
(Kahkahalar)
11:03
And to give you some context,
190
663300
2120
Daha iyi anlamanız için şöyle söyleyeyim
11:05
the minibus we used as the power bank
191
665460
2720
güç bankası olarak kullandığımız minibüs,
11:08
is the same I use on my military missions.
192
668180
2800
askeri görevlerimde kullandığımla aynı.
11:11
So this is what Ukrainians call
193
671940
4440
Ukraynalılar buna
11:16
war-work-life balance.
194
676380
2680
savaş-iş-yaşam dengesi diyor.
11:20
The thing we mastered over the last year and a half.
195
680220
3200
Son bir buçuk yılda ustalaştığımız şey.
11:25
Now, I would be lying if I said I'm not proud of our accomplishments,
196
685860
5240
Şimdi, başarılarımızla gurur duymadığımı söylersem yalan söylemiş olurum,
11:31
I truly am.
197
691140
1440
gerçekten gurur duyuyorum.
11:33
But just imagine how much more we could achieve if not for the war.
198
693100
4920
Ancak savaş olmasaydı ne kadar daha fazlasını başarabileceğimizi bir düşünün.
11:38
Despair and uncertainty can fuel your ideas.
199
698940
3320
Umutsuzluk ve belirsizlik fikirlerinizi besleyebilir.
11:42
But do we really need to wait for this kind of fuel?
200
702260
3000
Ancak bu tür bir yakıt için gerçekten beklememiz gerekiyor mu?
11:46
The best time is always now.
201
706180
2640
En iyi zaman her zaman şimdidir.
11:49
So if you have the privilege of living in peace,
202
709300
3480
Dolayısıyla barış içinde yaşama ayrıcalığına sahipseniz,
11:52
use this time wisely.
203
712820
1640
bu zamanı akıllıca kullanın.
11:56
And don't worry too much about the future.
204
716020
2680
Gelecek hakkında çok fazla endişelenmeyin.
11:59
It's not that scary if you embrace it with dignity.
205
719180
3240
Eğer onu onurlu bir şekilde kucaklarsanız o kadar da korkutucu değildir.
12:03
Thank you.
206
723260
1320
Teşekkür ederim.
12:04
(Applause and cheers)
207
724620
6280
(Alkışlar ve tezahüratlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7