Learn English Fast: 4 Hacks to Native English

Hi.

MERHABA. Ben

I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.

SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Do you want to make your English more natural?

İngilizcenizi daha doğal hale getirmek ister misiniz?

Of course.

Elbette.

Let's talk about it.

Bunun hakkında konuşalım.

Of course, you want to speak English naturally.

Tabii ki doğal olarak İngilizce konuşmak istiyorsunuz.

No one wants to speak English like a textbook, but maybe you're like me and you're impatient.

Kimse İngilizceyi ders kitabı gibi konuşmak istemez ama belki sen de benim gibisin ve sabırsızsın.

You want to learn now, fast, without waiting.

Şimdi, hızlı, beklemeden öğrenmek istiyorsunuz.

I want to learn how to play the piano now.

Artık piyano çalmayı öğrenmek istiyorum. Şimdi dünyadaki

I want to learn how to speak all the languages in the world now.

tüm dilleri nasıl konuşacağımı öğrenmek istiyorum .

Maybe, you want to speak English naturally now.

Belki şimdi doğal bir şekilde İngilizce konuşmak istiyorsun .

But, unfortunately, these things take time.

Ama ne yazık ki bu işler zaman alıyor.

As they say, anything worthwhile takes time.

Dedikleri gibi, değerli olan her şey zaman alır.

But today, I have a little secret.

Ama bugün, küçük bir sırrım var. Hemen şimdi daha doğal İngilizce konuşmanıza yardımcı olacak

I'd like to share with you four English hacks that will help you to speak more natural English

dört İngilizce tüyosunu sizinle paylaşmak istiyorum

right now.

.

A hack is kind of like a shortcut.

Hack, bir çeşit kısayol gibidir. Bir

An easier faster way to do something and these four words that we're going to talk about

şeyi yapmanın daha kolay ve hızlı bir yolu ve şu anda hakkında konuşacağımız bu dört kelime,

right now are things that will help our English to sound more natural immediately without

having to study tons of lists or books.

tonlarca liste veya kitap çalışmak zorunda kalmadan İngilizcemizin kulağa daha doğal gelmesine yardımcı olacak şeylerdir.

You'll just change these four words and boom, your English will sound much more natural.

Sadece bu dört kelimeyi değiştireceksin ve bum, İngilizcen kulağa çok daha doğal gelecek.

Let's start with the first one.

İlki ile başlayalım.

The first one is changing the word receive to the word get.

İlki, alma kelimesini alma kelimesiyle değiştirmektir.

You might have noticed that there are a ton of expressions with the word get in English.

İngilizce'de get kelimesinin kullanıldığı tonlarca ifade olduğunu fark etmişsindir.

In fact, I made a video about some of those top expressions up here.

Aslında, buradaki en iyi ifadelerden bazıları hakkında bir video yaptım .

You can check out that video if you would like.

Dilerseniz o videoya göz atabilirsiniz .

If you would like to sound more natural and more conversational, I recommend saying get

Sesinizin daha doğal ve daha konuşkan olmasını istiyorsanız, almak yerine al demenizi tavsiye ederim

instead of receive.

.

I received your email.

E-postanı aldım.

I got your email.

Mailinizi aldım.

You can use this in maybe business conversations or in a business or in a business email.

Bunu belki iş görüşmelerinde veya bir işte veya bir iş e-postasında kullanabilirsiniz.

Sometimes, I use it in emails when I want to be more formal.

Bazen daha resmi olmak istediğimde e-postalarda kullanıyorum .

Really, most of the time you can use get.

Gerçekten, çoğu zaman get'i kullanabilirsiniz.

You can change I received your text message to I got your text message.

Kısa mesajınızı aldım olarak, kısa mesajınızı aldım olarak değiştirebilirsiniz.

I received your package in the mail.

Paketinizi postayla aldım.

I got your package in the mail.

Paketinizi postayla aldım.

When you use got or get in these situations, it's just going to sound so much more comfortable

Bu durumlarda got veya get kullandığınızda, kulağa çok daha rahat

and more common in daily conversation.

ve günlük konuşmada daha yaygın gelecek.

All right.

Elbette.

Let's go to the second hack.

Gelelim ikinci hack'e. Şu anda daha doğal

My second suggestion for helping you to sound more natural right now is to change prefer

konuşmanıza yardımcı olacak ikinci önerim, tercihimi tercih ederim yerine değiştirmektir

to I would rather.

.

Now, native speakers do use the word prefer, but it's more common to say I'd rather when

Şimdi, ana dili İngilizce olan kişiler tercih kelimesini kullanırlar, ancak tercihiniz olan bir şeyden bahsederken tercih ederim demek daha yaygındır

you're talking about something that's your preference.

.

Let's take a look at a quick example.

Hızlı bir örneğe bakalım.

If someone asks you do you want to listen to Queen?

Birisi size Queen dinlemek ister misiniz diye sorarsa ?

You might say "No.

"Hayır.

I prefer to listen to quiet music when I'm studying."

Çalışırken sessiz müzik dinlemeyi tercih ederim " diyebilirsiniz.

Or you can make it even more natural and say "No.

Ya da daha doğal hale getirip "Hayır.

I'd rather listen to quiet music right now.

Şu an sessiz müzik dinlemeyi tercih ederim.

I would rather listen to quiet music right now."

Şu anda sessiz müzik dinlemeyi tercih ederim " diyebilirsiniz.

I'd rather or I would rather.

Tercih ederim ya da ederim.

Let's imagine that your coworker is trying to plan a meeting and they ask you "Can you

İş arkadaşınızın bir toplantı planlamaya çalıştığını ve size "

have a meeting tomorrow afternoon?"

Yarın öğleden sonra bir toplantınız olabilir mi?"

You could say "No.

"Hayır.

I prefer to do work in the morning."

Sabah çalışmayı tercih ederim" diyebilirsiniz.

Or even better, you could say "I'd rather do work in the morning.

Ya da daha iyisi, " Sabah çalışmayı tercih ederim.

I'd rather have a meeting in the morning."

Sabah toplantı yapmayı tercih ederim" diyebilirsiniz.

I would rather and then you can state your preference.

Tercih ederim ve sonra tercihinizi belirtebilirsiniz . Kulağa

It sounds great.

harika geliyor.

All right let's go the third one.

Pekala, üçüncüye geçelim.

The third hack is changing many to a lot or a lot of.

Üçüncü hack, birçoğunu çok veya çok olarak değiştiriyor.

You probably learned many, much in your elementary school textbooks, but today I'm here to tell

Muhtemelen ilkokul ders kitaplarınızdan pek çok şey öğrenmişsinizdir , ancak bugün size söylemek için buradayım,

you if you change it to a lot of, you're going to sound amazingly natural.

eğer bunu çokça değiştirirseniz, kulağa inanılmaz derecede doğal geleceksiniz.

Let's take a look at a quick example.

Hızlı bir örneğe bakalım.

You might say "I ate many cookies."

"Çok kurabiye yedim" diyebilirsiniz.

Okay.

Tamam aşkım.

It's grammatically fine.

Dilbilgisi açısından iyi.

But if you want to sound even more natural, you could say "I ate a lot of cookies.

Ama daha da doğal görünmek istiyorsan, "Çok kurabiye yedim.

I ate a lot of cookies."

Çok kurabiye yedim" diyebilirsin.

You can change this pronunciation to be linked together and say "I ate a lot of cookies.

Bu telaffuzu birbirine bağlı olacak şekilde değiştirebilir ve "Çok fazla kurabiye yedim.

I ate a lot of cookies.

Çok fazla kurabiye yedim.

I ate a lot of cookies yesterday and now I don't feel so well."

Dün çok fazla kurabiye yedim ve şimdi kendimi pek iyi hissetmiyorum" diyebilirsiniz.

We just talked about many, but I want to let you know that with the word much, much is

Az önce birçoğundan bahsettik, ancak çok, çok kelimesiyle

often used in negative situations.

olumsuz durumlarda sıklıkla kullanıldığını bilmenizi isterim.

You can use both much or you could use a lot of.

Her ikisini de çok kullanabilirsiniz veya çok kullanabilirsiniz . Her

Both of these are commonly used, so you might say "There isn't much coffee left.

ikisi de yaygın olarak kullanılır, bu nedenle "Fazla kahve kalmadı.

There isn't much coffee."

Fazla kahve yok" diyebilirsiniz.

Or you could say "There isn't a lot of coffee left."

Veya "Fazla kahve kalmadı" diyebilirsiniz.

Here, we have a negative sentence.

Burada olumsuz bir cümlemiz var.

Isn't is is not.

değil mi değil mi

You could say "There isn't much coffee left" or "There isn't a lot of coffee left" and

"Fazla kahve kalmadı" veya "Fazla kahve kalmadı" diyebilirsiniz ve

both of these are perfectly natural.

bunların ikisi de son derece doğaldır. Şu anda

The fourth and final hack to help your English sound more natural right now is changing the

İngilizcenizin kulağa daha doğal gelmesine yardımcı olacak dördüncü ve son tüyo,

word very to the word really.

kelimeyi kelimenin tam anlamıyla değiştirmektir.

The only time that I use the word very is if I'm emphasizing it kind of in a funny way

Çok kelimesini kullandığım tek zaman, onu komik bir şekilde

very loud, like that.

çok yüksek sesle vurguluyorsam, bunun gibi.

Let's take a look at a quick example.

Hızlı bir örneğe bakalım.

You might say "The concert was very loud."

"Konser çok gürültülüydü" diyebilirsiniz.

Okay.

Tamam aşkım.

Grammatically, it's fine.

Gramer olarak gayet iyi.

But if you want to be even more natural, you could say "The concert was really loud.

Ama daha da doğal olmak istiyorsanız, "Konser çok gürültülüydü.

The concert was really loud and it was too loud for me.

Konser çok gürültülüydü ve benim için çok yüksekti.

I had to go it was really loud."

Gitmem gerekiyordu, çok gürültülüydü." diyebilirsiniz.

For me, I might say very only if I was saying the sentence like this, "The concert was very

Benim için, ancak "Konser çok gürültülüydü" gibi bir cümleyi

loud" kind of emphasizing that word almost in a comedic way or a strange way.

neredeyse komik bir şekilde veya garip bir şekilde bu kelimeyi vurgulayarak söylüyor olsaydım çok diyebilirim.

I recommend using the word really in these situations.

Kelimeyi gerçekten bu durumlarda kullanmanızı tavsiye ederim .

Let's take a look at couple other examples.

Diğer birkaç örneğe bir göz atalım.

You could say "I haven't been to the beach in a very long time."

" Uzun zamandır sahile gitmedim" diyebilirsiniz.

No problem.

Sorun değil.

It's fine, but you don't want just fine.

Sorun değil, ama sadece iyi istemiyorsun.

You want amazing.

Harika istiyorsun.

Right?

Sağ?

Let's say "I haven't been to the beach in a really long time."

"Uzun zamandır sahile gitmedim " diyelim.

We're just changing very with really.

Gerçekten çok değişiyoruz.

Beautiful.

Güzel.

Now, it's your turn.

Şimdi senin sıran. Şu anda daha doğal konuşmak için

I want to use all four of these English hacks to speak more naturally right now.

bu İngilizce tüyolarının dördünü de kullanmak istiyorum .

My question is would you rather get a lot of really fresh warm cookies or a lot of really

Sorum şu: Bir sürü gerçekten taze sıcak kurabiye mi yoksa bir sürü gerçekten

expensive glasses of wine?

pahalı şarap mı almayı tercih edersin?

What's your preference?

Tercihin nedir?

Can you use all of these expressions in your answer?

Cevabınızda bu ifadelerin hepsini kullanabilir misiniz ?

Write a comment below and I'll try to give you some feedback and help you as much as

Aşağıya bir yorum yazın, size bazı geri bildirimler vermeye ve elimden

I can.

geldiğince yardımcı olmaya çalışacağım.

Thanks so much for learning with me and I'll see you again next Friday for a new lesson

Benimle öğrendiğin için çok teşekkürler. Gelecek Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için tekrar görüşmek üzere

here on my YouTube channel.

.

Bye.

Hoşçakal. Bir

The next step is to download my free eBook, Five Steps to Becoming a Confident English

sonraki adım, ücretsiz e-Kitabım olan Kendine Güvenen Bir İngilizce Konuşmacısı Olmak İçin Beş Adım'ı indirmek

Speaker.

.

You'll learn what you need to do to speak confidently and fluently.

Kendinden emin ve akıcı bir şekilde konuşmak için ne yapman gerektiğini öğreneceksin.

Don't forget to subscribe to my YouTube channel for more free lessons.

Daha fazla ücretsiz ders için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

Bye.

Hoşçakal.