ENGLISH VOCABULARY | Fine-tooth Comb #SHORTS

A comb. A fine-tooth comb. Have you ever heard an idiom to go  

Bir tarak. İnce dişli bir tarak. Hiç

over something with a fine-tooth comb? So this is a comb, this is a pick,  

ince dişli bir tarakla bir şeyin üzerinden geçmek için bir deyim duydunuz mu? Yani bu bir tarak, bu bir kazma,

This is a brush. Notice here, these are  

Bu bir fırça. Bunların

so close together. If you go over something with  a fine-tooth comb, that means you look at all of  

birbirine çok yakın olduğuna dikkat edin. İnce dişli bir tarakla bir şeyin üzerinden geçerseniz, bu,

the details to make sure they are perfect. I used it like this: I'm working with a  

mükemmel olduklarından emin olmak için tüm ayrıntılara baktığınız anlamına gelir. Bunu şu şekilde kullandım: Bir

video editor. He made some edits and I wasn't sure, should I just give him the  

video düzenleyiciyle çalışıyorum. Bazı düzenlemeler yaptı ve ben emin değildim,

big obvious things to change first? Or should I tell him every little  

önce ona değiştirmesi gereken büyük bariz şeyleri vermeli miyim? Yoksa değiştirmesi için ona her küçük

detail to change? Should I go over  that video with a fine-tooth comb?

ayrıntıyı mı söylemeliyim? İnce dişli bir tarakla o videonun üzerinden geçeyim mi?