Weekly English Words with Alisha - Ways to say Hi

Hi, welcome back to Weekly Words. My name is Alisha, and this week we're going to talk

Merhaba, Weekly Words'e tekrar hoş geldiniz. Benim adım Alisha ve bu hafta

about ways to say “Hi”. This should be fun. Let's get started.

“Merhaba” demenin yolları hakkında konuşacağız. Bu eğlenceli olmalı. Başlayalım.

First is ‘yo’. This one is a little bit casual, in case you

Birincisi 'yo'. Söyleyememe ihtimaline karşı bu biraz rahat

couldn't tell. Used for close friends, maybe family members if you have kind of a silly

. Yakın arkadaşlar için kullanılır, belki onlarla aptalca bir ilişkiniz varsa aile üyeleri

relationship with them. Just quick, short, easy to do. In a sentence, “Yo, how's it

. Sadece hızlı, kısa, yapması kolay. Bir cümleyle, “Yo, nasıl

going?”

gidiyor?”

‘Howdy’. Traditionally associated with cowboy culture,

"Merhaba". Geleneksel olarak kovboy kültürüyle ilişkilendirilir

I suppose. You should play a banjo, maybe, or you've just gotten off a horse. I don't

sanırım. Belki bir banjo çalmalısın, yoksa attan yeni indin.

know, I use ‘howdy’ from time to time. Howdy. Howdy. Howdy. Howdy. Dun dun dun dun.

Bilmiyorum, ara sıra 'naber' kullanırım. merhaba. merhaba. merhaba. merhaba. Dun dun dun dun dun dun

That was my banjo. Yeah, in a sentence you might say, “Howdy folks, welcome to the

O benim bançomdu. Evet, bir cümleyle "Merhaba millet,

barbecue place.”

barbekü yerine hoş geldiniz" diyebilirsiniz.

Next is ‘hey’. ‘Hey’ is a good friendly phrase. You can

Sıradaki 'hey'. 'Hey' iyi bir arkadaşça ifadedir.

usually use ‘hey’ with a wave and smile, look happy. If you don’t, people might think

Genellikle 'hey'i el sallayıp gülümseyerek kullanabilirsiniz, mutlu görünün. Bunu yapmazsanız, insanlar

you're down in the dumps. People might think you're not in a very good mood. In a sentence,

çöplükte olduğunuzu düşünebilir. İnsanlar pek iyi bir ruh halinde olmadığınızı düşünebilir. Bir cümleyle,

“Hey I heard you got engaged last week. Congratulations!” Something like that. It's

“Hey, geçen hafta nişanlandığını duydum. Tebrikler!" Bunun gibi bir şey.

usually kind of a cheery, happy expression.

Genellikle neşeli, mutlu bir ifadedir.

Alright, next is ‘what's up?’ ‘What's up?’ is the long form of ‘s'up’.

Pekala, sıradaki 'naber?' 'Naber?', 's'up'ın uzun şeklidir.

This does not literally mean “what is above you right now?” If you want to be funny,

Bu kelimenin tam anlamıyla " şu anda üstünüzde ne var?" Anlamına gelmez. Komik olmak istiyorsanız,

you can say, “the ceiling” or “the sky”, but that joke gets old really fast, and chances

"tavan" veya "gökyüzü" diyebilirsiniz, ancak bu şaka çok hızlı eskir ve

are, the person you're talking to has already heard it before. It just means, “What are

muhtemelen konuştuğunuz kişi bunu daha önce duymuştur. Bu sadece, "Ne

you up to?”“What is going on with you?” In a sentence, “What's up? Did you have

yapıyorsun?", "Sana neler oluyor?" Bir cümleyle “Ne var?

a good weekend?”A typical response to “what's up?” is “not much”. Find out some more

İyi bir hafta sonu geçirdin mi?” “Naber?” sorusuna tipik bir yanıt. çok değil".

responses in English in three minutes. We did an episode on this. “Nothing much, how

Üç dakika içinde İngilizce olarak daha fazla yanıt bulun. Bununla ilgili bir bölüm yaptık. "Pek bir şey yok, ya

about you?” That's pretty good. Pretty good. Pretty good. Pretty good. I don't know what

sen?" Bu oldukça iyi. Oldukça iyi. Oldukça iyi. Oldukça iyi. Ne

I'm doing.

yaptığımı bilmiyorum. Bir

The next one is ‘long time no see’. You can use this when you haven't seen the other

sonraki, 'uzun zamandır görüşmedik'. Diğer

person for a long time. You're at a party, or at an event, or whatever. Any time it's

kişiyi uzun süredir görmediğinizde bunu kullanabilirsiniz. Bir partidesin, ya da bir etkinlikte ya da her neyse. Her zaman

been a long break. You can decide how long ‘long’ is. Not the day before, or the

uzun bir ara olmuştur. Uzunluğun ne kadar uzun olduğuna siz karar verebilirsiniz . Bir gün önce veya bir

week before, maybe a few weeks or a month whatever is unusual for you and this other

hafta önce değil, belki birkaç hafta veya bir ay, sizin ve bu diğer kişi için alışılmadık olan her neyse

person. When you see them you can say, “Hey, long time no see. How have you been?”

. Onları gördüğünüzde, “Hey, uzun zamandır görüşmüyoruz. Görüşmeyeli nasılsın?"

That's the end. So those are a few different ways to say ‘Hi’ in a few different situations.

Bu son. Yani bunlar, birkaç farklı durumda 'Merhaba' demenin birkaç farklı yolu.

I hope that you have a chance to try them out the next time that you meet someone, or

Umarım bir dahaki sefere biriyle tanıştığınızda veya

you greet someone. Thanks very much for joining us this week and we'll see you again soon.

birini selamladığınızda onları deneme şansınız olur. Bu hafta bize katıldığınız için çok teşekkür ederiz ve yakında tekrar görüşürüz.

Bye. Instead of saying ‘s up' I like to say soup. S’up. Soup.

Hoşçakal. 'Hadi' demek yerine çorba demeyi seviyorum. naber. Çorba.