Free English Class! Topic: Moving 🚛📦🚚 (Lesson Only)

Well hello and welcome to this English lesson about moving.

Merhaba ve taşınmayla ilgili bu İngilizce dersine hoş geldiniz.

People sometimes live in one place and then they move to

İnsanlar bazen bir yerde yaşarlar ve sonra

another place. Sometimes they move because they have to start

başka bir yere taşınırlar. Bazen

a new job in a different city. Sometimes people move because

başka bir şehirde yeni bir işe başlamak zorunda oldukları için taşınırlar. Bazen insanlar

they need to go to school. There are a lot of reasons to

okula gitmeleri gerektiği için taşınırlar. Taşınmak için pek çok neden var

move. Sometimes children move out of their parents' house.

. Bazen çocuklar ebeveynlerinin evinden taşınır.

But we certainly people certainly do move from time to

Ama biz insanlar kesinlikle hayatlarında zaman zaman hareket ederiz

time in their lives. Some people move more often than

. Bazı insanlar diğerlerinden daha sık hareket eder

others. I have an uncle aunt who have moved 19 or 20 times

. Hayatında 19-20 kez yer değiştirmiş bir amca halam var

in their life. Um personally I've only moved probably five

. Şahsen hayatımda sadece beş

times in my life maybe six. I have not moved a lot. But

kez taşındım, belki altı. Çok hareket etmedim. Ancak

moving is when you live somewhere and then you decide

taşınmak, bir yerde yaşadığınızda

to take all of your things. You take everything you own and you

tüm eşyalarınızı almaya karar verdiğiniz zamandır. Sahip olduğunuz her şeyi alırsınız ve

go to a different place and then you start to live there.

farklı bir yere gidersiniz ve orada yaşamaya başlarsınız. Hareket etmenin ne olduğuna

That's my best explanation of what moving is. Um it is

dair en iyi açıklamam bu . Bu

something that is stressful. We talked about it I think in the

stresli bir şey. Bunun hakkında konuştuk, sanırım

lesson about stressful things. Um but it can be very exciting.

derste stresli şeyler hakkında. Ama çok heyecan verici olabilir. Ülkenin farklı

It can be exciting to decide that you want to live in a

bir yerinde yaşamak istediğinize

different part of the country or you want to move to a

veya

different country entirely or you just want to live somewhere

tamamen farklı bir ülkeye taşınmak istediğinize veya sadece

else for a time. So once again welcome to this English lesson

bir süreliğine başka bir yerde yaşamak istediğinize karar vermek heyecan verici olabilir. Taşınmayla ilgili bu İngilizce dersine bir kez daha hoş geldiniz

about moving. So the first slide I have has two verbs on

. Elimdeki ilk slaytta iki fiil var

it. The verb to move and the verb to move house. In Canada

. Taşınma fiili ve evi taşıma fiili. Kanada'da

and I think in the United States when you move we just

ve sanırım Amerika Birleşik Devletleri'nde hareket ettiğinizde sadece

say move. When are you moving? I move in three weeks. Um in

hareket diyoruz. Ne zaman taşınıyorsun? Üç hafta içinde taşınıyorum. Birleşik

the UK though in Britain when I watch British TV shows they

Krallık'ta, ancak Britanya'da İngiliz TV programlarını izlediğimde

often say move house. Um are can you come out do you want to

genellikle eve taşın diyorlar.

go out to eat this weekend? No I'm moving house or when are

Bu hafta sonu yemek yemek için dışarı çıkmak ister misin? Hayır, evi taşıyorum veya

you moving house in a couple weeks. So just kind of ignore

birkaç hafta içinde ne zaman ev değiştiriyorsunuz? Bu yüzden,

my explanation of the second phrase you'll have to look in

your British English dictionary to get a good description. But

iyi bir açıklama elde etmek için İngiliz İngilizcesi sözlüğüne bakman gereken ikinci cümleyle ilgili açıklamamı bir nevi görmezden gel. Ama

in Canada we just say move. When are you moving? Or when

Kanada'da sadece hareket diyoruz. Ne zaman taşınıyorsun? Ya da ne zaman

did you move? Um or do you need help moving? Uh I'm going to

taşındınız? Yoksa taşınmak için yardıma mı ihtiyacınız var?

move in three weeks. By the way I'm not moving. If you are

Üç hafta sonra taşınacağım. Bu arada hareket etmiyorum.

wondering if this lesson is like a secret way for me to say

Bu ders sanki benim için hareket ediyorum hareket etmiyorum demenin gizli bir yolu mu diye merak ediyorsanız

I'm moving I'm not moving. I'm not moving for a very long

. Çok uzun zamandır hareket etmiyorum

time. So we have two different phrasal verbs. To move in and

. Yani iki farklı deyimsel fiilimiz var. İçeri girmek ve

to move out. And obviously you can tell the difference. When

dışarı çıkmak için. Ve tabii ki farkı anlayabilirsiniz.

you move in it means that you are entering a place to live

İçine taşındığınızda, orada yaşanacak bir yere giriyorsunuz demektir

there. Okay? So you could say to someone when are you moving

. Tamam aşkım? Yani birisine yeni dairene ne zaman taşınacağını söyleyebilirsin.

in to your new apartment? Or you could say when's your

Ya da taşınma tarihiniz ne zaman diyebilirsiniz

move-in date? Which is kind of how we refer to the day you

? Bir yere taşındığınız günü böyle adlandırıyoruz

move in somewhere. So that's the day that you would be

. Demek

entering your new place. People can also move in with you.

yeni yerinize gireceğiniz gün o gün. İnsanlar da yanınıza taşınabilir.

Okay. When my son is done university he will move in with

Tamam aşkım. Oğlum üniversiteyi bitirdiğinde

us again. So that just simply means he's going to live here

tekrar yanımıza taşınacak. Yani bu sadece onun tekrar burada yaşayacağı anlamına geliyor

again. And we have to move out which can be used the same way

. Ve aynı şekilde kullanılabilecek olan taşınmamız gerekiyor

as well. When someone moves out means they leave a place. So

. Birisi taşındığında, bir yerden ayrıldığı anlamına gelir. Yani dairenizden ne

you could say when do you need to move out of your apartment?

zaman taşınmanız gerektiğini söyleyebilirsiniz ?

Uh what day do you need to leave? And you could say oh I

Hangi gün gitmen gerekiyor? Ve diyebilirsin ki,

need to move out in three weeks. Uh I need to move out on

üç hafta içinde taşınmam gerekiyor . 17 Nisan'da taşınmam gerekiyor

April 17th or something like that. So and as well when you

ya da onun gibi bir şey . Yani ve

live with other people they can move out as well. I could say

başka insanlarla yaşadığınızda onlar da taşınabilir.

oh my son is going to university in September. He's

Ah oğlum eylülde üniversiteye gidiyor diyebilirim. Ağustos

going to move out at the end of August. So move in move out the

sonunda taşınacak . Yani

two directions of moving. And we have something called moving

hareketin iki yönünde içeri doğru hareket edin. Ve taşınma günü diye bir şeyimiz var

day. So a lot of times when people are planning to move. Uh

. Çoğu zaman insanlar taşınmayı planlarken.

they will refer to the day when they are going to move as

Taşınacakları günü

moving day. Uh they'll say oh yeah moving day's in a couple

taşınma günü olarak anacaklar. Ah evet,

days for me. So I need to get ready. I need to pack my stuff.

benim için birkaç gün sonra taşınma günü diyecekler. Bu yüzden hazırlanmam gerekiyor . Eşyalarımı toplamam gerekiyor.

Or you might say oh you're moving. When's your moving day?

Ya da oh hareket ediyorsun diyebilirsin . Taşınma günün ne zaman? Bir

And you would say oh my moving day is April whatever. April

de ah benim taşınma günüm Nisan her neyse diyeceksiniz.

17th. I'm just using that date randomly. But the day when you

17 Nisan. O tarihi rastgele kullanıyorum. Ancak

move is called moving day and people will often refer to that

taşındığınız güne taşınma günü denir ve insanlar buna genellikle bu adla atıfta bulunur

with that to name. They'll say you know when's your moving

. Taşınma gününün ne zaman olduğunu bildiğini söyleyecekler mi

day? Oh I'm my moving day is not for a few more weeks yet so

? Oh, taşınma günüme daha birkaç hafta var, böylece

I can relax. In English we use the word stuff and we use the

rahatlayabilirim. İngilizcede stuff kelimesini kullanırız ve

word things a lot. In fact Jen and I were laughing the other

Things kelimesini çok kullanırız. Aslında Jen ve ben geçen

day because we were having a conversation and we used the

gün gülüyorduk çünkü sohbet ediyorduk ve o kadar çok

word stuff so many times. It was making us laugh. But when

şey kelimesini kullandık ki. Bizi güldürüyordu. Ama

you move you take all your stuff. Okay? Before you move

taşındığında tüm eşyalarını alıyorsun . Tamam aşkım? Taşınmadan önce

you might need to pack all your stuff up. And you need to put

tüm eşyalarınızı toplamanız gerekebilir . Ve

all your stuff in a car or in a van. And then you need to drive

tüm eşyalarını bir arabaya ya da minibüse koyman gerekiyor. Ve sonra

your stuff across town or you need to drive to the next city.

eşyalarınızı kasaba boyunca sürmeniz veya bir sonraki şehre gitmeniz gerekir.

Then you need to take all of your stuff out and put your

O zaman tüm eşyalarınızı çıkarmanız ve

stuff in the new place. This is a very useful English word, the

eşyalarınızı yeni yerine koymanız gerekir. Bu çok kullanışlı bir İngilizce kelime,

word stuff. And we also use the word things. Like oh do you

stuff kelimesi. Ayrıca eşya kelimesini de kullanırız. Mesela ah,

have a lot of things to when you move do you have to take a

taşınırken çok şeyiniz var mı, yanınıza çok şey almak zorunda mısınız

lot of things with you? Oh I need to get all my things ready

? Ah, birkaç gün içinde taşınacağım için tüm eşyalarımı hazırlamam gerekiyor

because I'm moving in a few days. So stuff and things. Just

. Yani şeyler ve şeyler. Sahip olduğunuz tüm şeylere atıfta bulunmak için sadece

very Yeah very useful English words to refer to all of the

çok Evet çok yararlı İngilizce kelimeler

things that you own. All of the stuff that you owned. Boxes.

. Sahip olduğun her şey. Kutular.

When you move you're going to need boxes. You're going to

Hareket ettiğinizde kutulara ihtiyacınız olacak.

need a lot of boxing. Sorry not boxing. Boxing is this. You

Çok fazla boksa ihtiyacın olacak. Üzgünüm boks yapmıyorum. Boks budur.

don't need to do any boxing. You'll need a lot of boxes. Um

Boks yapmana gerek yok. Bir sürü kutuya ihtiyacın olacak.

but when you move you want to put your stuff in boxes. It

Ama taşındığında eşyalarını kutulara koymak istiyorsun.

just makes it more convenient. You want to put all of your

Sadece daha uygun hale getirir. Tüm eşyalarını kutulara koymak istiyorsun

things in boxes. So you might go to a store and ask if they

. Yani bir mağazaya gidip eski kutuları olup olmadığını sorabilirsiniz

have any old boxes. You can actually buy moving boxes.

. Aslında hareketli kutuları satın alabilirsiniz.

Boxes that are made for moving. When you go to a company to

Taşımak için yapılmış kutular. Bir şirkete

maybe rent a truck That company might also sell boxes and you

kamyon kiralamak için gittiğinizde, bu şirket aynı zamanda kutu da satabilir ve eşyalarınızı kutulara koymak ve taşımak

can buy some boxes in order to put your stuff in boxes so that

için bazı kutular satın alabilirsiniz

you can move them. And you of course will want to sort

. Ve elbette

things. When you sort things in English it's not just when

bir şeyleri sıralamak isteyeceksiniz. İngilizce'de bir şeyleri sıraladığınızda, sadece taşınırken değil, her

you're moving you sort things anytime you want things to be

şeyin organize olmasını istediğiniz zaman sıralarsınız

organized. But when moving day is approaching in the days

. Ancak, taşınma tarihinizden önceki günlerde taşınma günü yaklaşırken

leading up to your move-in date. You might want to sort

.

things. So you might want to get boxes and put all of your

Bir şeyleri sıralamak isteyebilirsiniz. Bu nedenle, kutular alıp tüm

books in one box. And put all your clothes in another that I

kitaplarınızı tek bir kutuya koymak isteyebilirsiniz. Ve tüm kıyafetlerini başka bir yere koy,

I like this picture because there's a box that just says

bu resmi beğendim çünkü sadece bir şeyler söyleyen bir kutu var

stuff. And you might want to put pillows in another box. And

. Ve başka bir kutuya yastık koymak isteyebilirsiniz. Ve

that way you when you sort things you kind of put all the

bu şekilde, bir şeyleri sıraladığınızda,

things that are the same together and then it's a lot

aynı olan her şeyi bir araya getirirsiniz ve sonra onu

easier to find later. Then once you move in when you're

daha sonra bulmak çok daha kolay olur. Daha sonra, taşınmaya başladığınızda eşyalarınızı

unpacking it's easier to find the things you need if you took

açarken,

some time to sort. We also have this English verb to go through

sıralamak için biraz zaman ayırırsanız, ihtiyacınız olan şeyleri bulmanız daha kolay olur. Ayrıca bu İngilizce fiile sahibiz

phrasal verb to go through. When you go through stuff it

. Bir şeyleri gözden geçirdiğinde, bu,

means that you kind of let's say I had like a couple hundred

diyelim ki birkaç yüz

books and I'm moving. I might want to go through my books.

kitabım vardı ve taşınıyorum anlamına gelir. Kitaplarımı gözden geçirmek isteyebilirim.

That means I'm going to look at each of them and decide which

Bu, her birine bakacağım ve hangilerini

ones I'm going to keep. Before I move I might want to go

tutacağıma karar vereceğim anlamına geliyor. Hareket etmeden önce kıyafetlerimi gözden geçirmek isteyebilirim

through my clothing. Because there are things I don't wear

. Çünkü artık giymediğim şeyler var

anymore. And it's probably a good idea to go through my

. Kıyafetlerimi gözden geçirip tamam,

clothes and say okay I'm going to keep this one. I'm

bu bende kalsın demek muhtemelen iyi bir fikirdir.

going to get rid of this one. I'm going to keep this one. So

Bundan kurtulacağım. Bunu saklayacağım.

sorting is when you kind of organize things. When you go

Sıralama, bir şekilde bir şeyleri organize ettiğiniz zamandır.

through your stuff. When you go through your You're kind of

Eşyalarını karıştırdığında. Kendinizden geçtiğinizde, bir nevi

sorting but you're kind of looking for the things you

sıralama yapıyorsunuz ama bir bakıma

want to keep and the things that you don't want to keep.

tutmak isteyip istemediğiniz şeyleri de arıyorsunuz.

And then of course you need to box things up. You need to box

Ve sonra elbette bir şeyleri kutuya koymanız gerekir.

up all of your stuff. Um this is kind of an interesting verb.

Tüm eşyalarını kutulamalısın. Bu biraz ilginç bir fiil.

You could say I need to put my stuff in boxes. But it's easier

Eşyalarımı kutulara koymam gerekiyor diyebilirsiniz . Ama

to say I need to box up my stuff. Have you boxed up your

eşyalarımı toplamam gerektiğini söylemek daha kolay . Eşyalarını topladın mı

stuff yet? When are you moving tomorrow? Have you boxed up

? Yarın ne zaman taşınıyorsun ? Kutuladın mı

have you boxed up your stuff? No I haven't started. That

eşyalarını kutuladın mı? hayır başlamadım Bu

would be bad by the way. If you are moving tomorrow I hope that

arada bu kötü olurdu. Yarın taşınıyorsanız, umarım

you already have all of your stuff up. Hopefully you were

tüm eşyalarınızı hazırlamışsınızdır. Umarız

able to sort and go through all of your things and you were

tüm eşyalarınızı sıralayıp gözden geçirebilmişsinizdir ve yanınıza

able to box up what you're taking with you. To declutter.

aldıklarınızı kutuya koyabilmişsinizdir . Dağınıklığı gidermek için.

So this is an interesting word. As you live somewhere you you

Yani bu ilginç bir kelime. Bir yerde yaşarken, sahip olduğunuz daha

just have more and more things that you own. But you might not

çok şeye sahip olursunuz . Ancak

need all of them. In particular if Jen and I were to move we

hepsine ihtiyacınız olmayabilir. Özellikle Jen ve ben taşınacak olursak

have a lot of mugs. So in order to declutter it means kind of

bir sürü kupamız olur. Yani dağınıklığı gidermek için, bir tür şeyleri

to sort through and get rid of things. So if I was to say oh

ayıklamak ve onlardan kurtulmak anlamına gelir . Yani, oh diyeceksem,

we need to declutter a bit. It means you have too many of

biraz dağınıklığa ihtiyacımız var. Bu, çok fazla

certain things and you want to get rid of them. A common thing

belirli şeye sahip olduğunuz ve onlardan kurtulmak istediğiniz anlamına gelir. Fazladan şeylerle yapılacak yaygın bir şey,

to do with extra stuff is to give it give it away. Give it

onu başkasına vermektir.

to family or friends or donate it to a thrift store or a

Ailenize veya arkadaşlarınıza verin veya biraz para kazanmak için bu ürünleri yeniden satabilecek bir ikinci el mağazasına veya bir

charity that will be able to resell those items in order to

hayır kurumuna bağışlayın

make a bit of money. So when you declutter it means you

. Bu nedenle, dağınıklığı ortadan kaldırmanız, sahip olduğunuz

minimize the amount of stuff you have and it's just a good

eşya miktarını en aza indirdiğiniz anlamına gelir ve

thing to do before you move. To give away. I kind of mentioned

hareket etmeden önce yapmanız gereken iyi bir şeydir. Elden çıkarmak. Bir nevi

this. One of the things that you might do is you might give

bundan bahsetmiştim. Yapabileceğiniz şeylerden biri,

away a lot of stuff. I know the one time that Jen and I moved

birçok şeyi dağıtmak olabilir. Jen'le bir kez taşındığımızda

we kind of went through our stuff and we gave away a few

eşyalarımızı karıştırdığımızı ve birkaç

things. We gave some things to our neighbours. We gave some

şeyi dağıttığımızı biliyorum. Komşularımıza bir şeyler verdik . Kardeşlerime bir şeyler verdik

things to my brothers and sisters. Um sometimes when

. Bazen taşınırken

you're moving it's nice to give away things you don't need. Uh

ihtiyacın olmayan şeyleri vermek güzeldir. Uh,

so that the move goes easier. There's less stuff to put in

böylece hareket daha kolay olur. Kutulara koyacak daha az şey var

boxes. If you give away Some things before you move. And

. Taşınmadan önce bazı şeyleri verirseniz. Ve

then I like these three verbs here. To chuck, to throw out,

sonra buradaki bu üç fiili beğendim . Atmak, başından savmak,

to get rid of. So all of these mean to just simply throw

kurtulmak. Yani bunların hepsi basitçe

something in the recycling or throw something in the garbage.

bir şeyi geri dönüşüme atmak veya bir şeyi çöpe atmak anlamına geliyor.

Although the last one to get rid of. You know that can also

Kurtulmak için sonuncusu olmasına rağmen . Bunun

mean to give to someone else. You know I'm going to get rid

başka birine vermek anlamına da gelebileceğini biliyorsun. Arabamdan kurtulacağımı biliyorsun

of my car. I'm going to give it to my brother. But the first

. Onu kardeşime vereceğim. Ama ilk

two to chuck actually it's similar to throwing. So it's

ikisini dürtmek aslında fırlatmaya benzer. Yani

the action of throwing something in the garbage or

bir şeyi çöpe atma ya da

recycling. Uh to chuck to throw out before you move. The more

geri dönüşüm eylemidir. Uh, hareket etmeden önce atmak için kıkırdamak. Ne kadar çok

stuff you can chuck the better. The more stuff you throw out

şey fırlatabilirsen o kadar iyi. Taşınma tarihinizden önce ne kadar çok eşya atarsanız,

before your moving date is it's just really really helpful. Get

gerçekten çok yardımcı olur.

rid of as many things as you can before you move. That's my

Harekete geçmeden önce olabildiğince çok şeyden kurtulun.

recommendation if any of you are moving. To throw out your

Herhangi biriniz taşınıyorsa benim tavsiyem budur. Sırtını atmak için

back. I thought I would mention this one. Uh because this is

. Buna değineceğimi düşündüm . Uh, çünkü bu

something that commonly happens when people move. People don't

genellikle insanlar hareket ettiğinde olan bir şey. İnsanlar

heavy things everyday. But when you move you need to lift a lot

her gün bir şeyleri ağırlaştırmazlar. Ancak hareket ettiğinizde çok

of heavy things. This guy is wincing in pain because when

ağır şeyler kaldırmanız gerekir. Bu adam acı içinde yüzünü buruşturuyor çünkü

you lift something heavy sometimes you throw out your

ağır bir şey kaldırdığınızda bazen sırtınızı

back. This just means that you suddenly have a pain in your

dışarı atıyorsunuz. Bu sadece,

back usually when you're lifting something heavy and

genellikle ağır bir şey kaldırırken aniden sırtınızda bir ağrı hissetmeniz anlamına gelir ve

it's not very pleasant. So this is not directly related to

bu pek hoş değildir. Yani bu doğrudan taşınmakla ilgili değil

moving but certainly when people move the chance of

ama kesinlikle insanlar hareket ettiğinde

throwing out your is higher because you have to lift

sizin atma şansınız daha yüksek çünkü

couches and refrigerators and other pieces of furniture and

kanepeleri, buzdolaplarını ve diğer mobilya parçalarını ve

big boxes. Um the chance of you throwing out your back is

büyük kutuları kaldırmanız gerekiyor. Um, sırtını dışarı atma şansın

pretty high. Okay so just the standard word for putting

oldukça yüksek. Pekala,

things in boxes and putting things in suitcases is to pack.

bir şeyleri kutulara koymak ve bavullara koymak için kullanılan standart kelime paketlemektir.

When you are moving you need to pack your stuff. Okay. You need

Taşınırken eşyalarınızı toplamanız gerekir. Tamam aşkım.

to put everything in boxes. You need to put things in

Her şeyi kutulara koymanız gerekiyor. Eşyaları bavullara koymanız gerekiyor

suitcases. You need to put things in bags. Whatever you

. Eşyaları çantalara koymalısın. Taşınmak için her ne iseniz,

are in order to move you need to put your stuff in there. You

eşyalarınızı oraya koymanız gerekir.

need to pack. So generally we use this word as well when

Paketlemeniz gerekiyor. Bu yüzden genellikle seyahate çıkarken de bu kelimeyi kullanırız

you're going on a trip. Before you go on a trip or on vacation

. Bir seyahate veya tatile çıkmadan önce

you need to pack. Before you go before you move you also need

bavulunuzu hazırlamalısınız. Gitmeden önce taşınmadan önce bavul hazırlamanız da gerekiyor

to pack. And then you need to label things. We had a picture

. Ve sonra bir şeyleri etiketlemeniz gerekir.

earlier where the boxes were labelled books and clothes and

Daha önce kutuların kitap, giysi ve

those kinds of things. Um when you move it's just a really

bu tür şeylerle etiketlendiği bir fotoğrafımız vardı. Taşınırken

good idea to label the boxes. Dishes from the kitchen, books,

kutuları etiketlemek gerçekten iyi bir fikir. Mutfaktan yemekler, kitaplar,

bedroom, kitchen. So you either write on the box what's in the

yatak odası, mutfak. Yani ya kutunun içinde ne olduğunu kutunun üzerine yazarsınız

box. Or you write on the box what room the box needs to go

. Veya kutunun yeni yerine hangi odaya girmesi gerektiğini kutunun üzerine yazarsınız

into in the new place. This is a very cool thing to do. Or if

. Bu çok havalı bir şey. Ya da

you were me I would write both. I would write like dishes put

ben olsam ikisini de yazardım. Mutfağa konulan tabaklar

in kitchen or dishes kitchen. And then the if people are

ya da mutfaktaki tabaklar gibi yazardım. Ve sonra insanlar

helping you move they know where to put the box when they

taşınmanıza yardım ediyorsa, oraya vardıklarında kutuyu nereye koyacaklarını bilirler

get there. You might even write fragile on the box. When you

. Kutunun üzerine kırılgan bile yazabilirsiniz.

say something as fragile you it means that it can break easily.

Bir şeyin sizin kadar kırılgan olduğunu söylediğinizde, bu onun kolayca kırılabileceği anlamına gelir.

So if you have things like maybe you have like really

Yani, örneğin gerçekten

expensive dishes or you have maybe little figurines or

pahalı tabaklarınız varsa veya küçük heykelcikleriniz veya

things that if you drop them they would break. You would put

düşürürseniz kırılacak şeyler varsa.

them in a box you would probably put them in old

Bir kutuya koyardın, muhtemelen eski gazetelerin arasına koyardın

newspapers so that they're cushioned a little bit. Uh and

ki biraz yumuşasınlar. Uh ve

then you would write fragile on the box. I think some people

sonra kutunun üzerine kırılgan yazardın . Sanırım bazı insanlar

say fragile. I should check the pronunciation. I say fragile. I

kırılgan diyor. Telaffuzunu kontrol etmeliyim . kırılgan diyorum.

should check if other people say fragile. Maybe I'll ask

Başkalarının kırılgan deyip söylemediğini kontrol etmeliyim. Belki

Brent in the chat what he says. Fragile or fragile. Make sure

sohbette Brent'e ne dediğini sorarım. Kırılgan veya kırılgan.

you look up that pronunciation. Um depending on where you live.

Bu telaffuza baktığından emin ol. Nerede yaşadığına bağlı olarak.

It might have a different pronunciation. Uh and it might

Farklı bir telaffuzu olabilir. Uh ve

even say this side up. You might have things where you

bu tarafı yukarı bile söyleyebilir. Taşınırken ters durmasını istemediğiniz eşyalarınız olabilir

don't want them to be upside down when they are being moved.

.

So you pack them all nicely in a box. And then on the outside

Böylece hepsini bir kutuya güzelce paketlersiniz. Ve sonra dışarıya,

you would put a sticker that says this side up. It means

bu tarafı yukarıya yazan bir çıkartma yapıştırırdın.

don't put this box upside down. Because there are things in

Bu kutuyu baş aşağı koymayın demektir. Çünkü

this box that must remain upright. You don't want them

bu kutuda dik durması gereken şeyler var . Onları

upside down. They need to stay right side up or upright. Um I

baş aşağı istemezsin. Sağ tarafta veya dik durmaları gerekir. Um

can't think of anything right now but I'm sure there's some

şu an aklıma bir şey gelmiyor ama eminim

things that you don't want upside down and you would put a

alt üst olmasını istemediğiniz bazı şeyler vardır ve

sticker on it like that. You might use packing tape. So

üzerine böyle bir çıkartma yapıştırırsınız. Paketleme bandı kullanabilirsiniz. Yani

packing tape is just a special kind of tape that's really good

ambalaj bandı, kapattığınızda kutuları koymak için gerçekten iyi olan özel bir bant türüdür

for putting on boxes when you close them. It's a little bit

. Biraz daha

wider and it sometimes comes in a nice tape dispenser and you

geniştir ve bazen güzel bir bant dağıtıcısı içinde gelir ve

can just put that on the top of your boxes really quickly and

bunu kutularınızın üstüne gerçekten hızlı ve

easily and it will hold your boxes shut very handy if you

kolay bir şekilde koyabilirsiniz ve

are moving to close the boxes with some packing tape. And

kutuları biraz ambalajla kapatmak için hareket ediyorsanız, kutularınızı çok kullanışlı bir şekilde kapalı tutacaktır. kaset. Ve

then storage. So interestingly enough in North America some

sonra depolama. İlginçtir ki, Kuzey Amerika'da bazı

people rent a storage locker or they rent space in a facility

insanlar bir depo dolabı kiralarlar veya deposu olan bir tesiste yer kiralarlar

that has storage. Uh and then what they do is instead of

. Uh ve sonra yaptıkları şey,

moving everything to the new place they put some things in

her şeyi yeni yerine taşımak yerine bazı şeyleri depoya koymak

storage. Sometimes people will move overseas or they'll move

. Bazen insanlar denizaşırı ülkelere taşınacak veya

to another country temporarily. I know that a friend of mine as

geçici olarak başka bir ülkeye taşınacaklar. Bir arkadaşımın öğretmen olarak

a teacher he went to teach in Japan for nine months. And so

dokuz aylığına Japonya'ya öğretmenlik yapmaya gittiğini biliyorum. Ve böylece

he put a lot of his stuff in storage. So this is just a

eşyasının çoğunu depoya koydu . Yani bu sadece bir

storage locker. You can find and rent storage lockers in

saklama dolabı. Çoğu yerde saklama dolabı bulabilir ve kiralayabilirsiniz

most places. Um Most cities in Canada and the United States.

. Um Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki çoğu şehir.

But sometimes when you move you have too much stuff and so you

Ancak bazen taşındığınızda çok fazla eşyanız olur ve bu nedenle

need to put some stuff in storage. Um and that's how we

bazı eşyaları depoya koymanız gerekir . Um ve biz böyle

say it. We just say put it in storage. Yeah I rented a

söylüyoruz. Sadece depoya koyun diyoruz . Evet, bir

storage locker. I'm going to throw some of my things in

dolap kiraladım. Birkaç aylığına giderken bazı eşyalarımı depoya atacağım

storage while I go away for a few months. You might hire

.

movers. I've never done this. I have enough family and friends

Taşıyıcılar kiralayabilirsiniz. Bunu hiç yapmadım. Yeterince ailem ve arkadaşım var,

that when I moved I just asked a lot of people for help. But

taşındığımda pek çok insandan yardım istedim. Ama

you might not know a lot of people. Or you might be moving

çok fazla insan tanımıyor olabilirsiniz . Veya insanların size yardım etmesinin uygun

on a day where it's not convenient for people to help

olmadığı bir günde taşınıyor olabilirsiniz

you. So you might need to hire movers. Movers are people whose

. Bu nedenle nakliyeci kiralamanız gerekebilir . Taşıyıcılar,

job it is to help people move. You need to pay them obviously.

işi insanların taşınmasına yardımcı olmak olan kişilerdir. Bunları açıkça ödemeniz gerekiyor.

Uh but they will come to your house or apartment. They will

Ama evinize veya dairenize gelecekler.

take all of your stuff and they will put it in their moving van

Tüm eşyalarınızı alacaklar ve onları hareket eden kamyonete yükleyecekler

and then they will unload it at the new place. So really good

ve ardından yeni yerinde boşaltacaklar.

idea to label your boxes. So the movers know where to put

Kutularınızı etiketlemek gerçekten iyi bir fikir. Böylece nakliyeciler, taşınacağınız yere vardıklarında eşyaları nereye koyacaklarını bilirler

things when they get to the place that you are moving into.

. Hangi araç olduğuna bağlı olarak

They will have a moving truck or a moving van depending on

hareket eden bir kamyona veya hareket eden bir minibüse sahip olacaklar

what vehicle it is. You would use a different name. But the

. Farklı bir isim kullanırdın. Ancak

movers will come in a moving truck or moving van. They will

nakliyeciler, hareket eden bir kamyon veya hareket eden bir minibüsle gelecek.

help you load all your things into the moving van and then of

Tüm eşyalarınızı hareket halindeki minibüse yüklemenize ve ardından

course help you unload them. So yeah a moving truck is simply a

elbette boşaltmanıza yardımcı olacaklar. Yani evet, hareketli bir kamyon,

truck that's used by movers to help people move stuff. You can

nakliyeciler tarafından insanların bir şeyleri taşımasına yardımcı olmak için kullanılan bir kamyondur. U-Haul

also rent from places like U-Haul. You can rent a moving

gibi yerlerden de kiralama yapabilirsiniz . Hareket eden bir

van or moving truck and use that to move and then you don't

kamyonet veya kamyon kiralayabilir ve bunu hareket için kullanabilirsiniz ve sonra

have to pay the movers but you have to pay to rent the moving

nakliyecilere ödeme yapmanız gerekmez, ancak hareket eden kamyonu kiralamak için ödeme yapmanız gerekir

truck. And you might have something called moving

. Ve hareketli battaniyeler denen bir şeye sahip olabilirsiniz

blankets. So moving blankets are really thick soft blankets

. Yani hareketli battaniyeler, zarar görmesini istemediğiniz şeylerin üzerine koyabileceğiniz gerçekten kalın yumuşak battaniyelerdir

that you can put over things that you don't want damaged.

.

But they're too big to put in boxes. So let's say you had a

Ama kutulara koymak için çok büyükler . Diyelim ki

really nice table. Uh and you didn't want the table to get

gerçekten güzel bir masanız var. Bir de

scratched during the move. Uh it would be be a good idea to

taşıma sırasında masanın çizilmesini istemedin. Hareket eden battaniyeler kullanmak iyi bir fikir olabilir

use some moving blankets. So these are big soft blankets

. Bunlar, eşyaların üzerine koyabileceğiniz büyük, yumuşak battaniyeler

that you could put over top of things. So that they don't get

. Böylece taşınma sırasında

scratched or dented or damaged during the move. Things get dam

çizilmez, ezilmez veya hasar görmezler . Taşındığınızda işler baraj oluyor,

when you move it's just it's just going to happen and you

bu sadece olacak ve gideceğiniz yere

just have to kind of prepare yourself for the fact that when

vardığınızda yolda

you get to where you're going a few things might have been

birkaç şeyin zarar görmüş olabileceği gerçeğine kendinizi hazırlamanız gerekiyor

damaged on the way there but moving blankets certainly help

ama hareket eden battaniyeler kesinlikle

quite a bit to keep things from getting too damaged and you

işlerin fazla hasar görmesini engellemek için biraz yardımcı olur ve

might use what's called a dolly or a hand truck in my part of

Kanada'nın benim bölgemde bir araba veya el arabası denen şeyi kullanabilirsiniz

Canada we would call this a dolly it's a two wheel dolly

buna bir araba derdik, bu iki tekerlekli bir araba

and it just makes it a lot easier to move things I highly

ve bir şeyleri taşımayı çok daha kolay hale getiriyor

recommend if you move, even though I haven't hired movers

Taşınmanızı şiddetle tavsiye ederim, daha önce nakliyeci tutmamış olmama rağmen

before, I would hire movers if you can afford it, and I would

, paranız varsa nakliyecileri işe alırdım ve

certainly recommend that you have a dolly to help you move

heavier things, it's just way you, you won't throw out your

daha ağır şeyleri taşımanıza yardımcı olacak bir arabanızın olmasını kesinlikle tavsiye ederim, bu tam size göre , sen Bir oyuncak arabanız

back, if you have a dolly, or you're less likely to throw out

varsa sırtınızı dışarı atmazsınız veya sırtınızı dışarı atma olasılığınız daha düşüktür

your back, but yeah, I would highly recommend, if you can do

, ancak evet, eğer yapabiliyorsanız, el

it, make sure you have carts and dollies hand trucks if

arabalarınız ve el arabalarınız olduğundan emin olmanızı şiddetle tavsiye ederim.

that's the word you want to use and if you can hire movers hire

kullanmak istediğin kelime bu ve eğer nakliyeci kiralayabilirsen nakliyeci kiralayabilirsin nakliyeci kiralayan

movers I know a few people who hired movers and they loved it

birkaç kişi tanıyorum ve buna bayıldılar

because four people just came in and carried all their stuff

çünkü az önce dört kişi geldi ve tüm eşyalarını

out to a moving truck and then carried all their stuff into

hareket eden bir kamyona taşıdı ve sonra tüm eşyalarını bir nakliye kamyonuna taşıdı.

the new house and they just thought it was the best

yeni ev ve şimdiye kadarki en iyi deneyim olduğunu düşündüler, bu

experience ever so I use this word I use the word to load

yüzden bu kelimeyi yüklemek için kullanıyorum

anytime in English when you are putting things into a car or

İngilizce'de herhangi bir zamanda bir arabaya bir şeyler koyarken veya

putting things on a truck notice the difference there you

bir kamyona bir şeyler koyarken aradaki farkı fark edin bir

could say put things in a truck but I would probably say the

şeyler koy diyebilirsiniz ama muhtemelen nakliyecilerin

movers are going to load your things onto the truck. Uh you

eşyalarınızı kamyona yükleyeceğini söyleyebilirim.

might load things into the car. This is the act of putting many

Arabaya bir şeyler yükleyebilirsin. Bu, birçok

things into a vehicle. Okay. Before you go on a trip you'll

şeyi bir araca koyma eylemidir. Tamam aşkım. Bir seyahate çıkmadan önce

load your car with all your stuff. When you move you'll

arabanıza tüm eşyalarınızı yükleyeceksiniz . Taşındığınızda

load all of your things onto a truck. Uh so that they can

tüm eşyalarınızı bir kamyona yükleyeceksiniz.

bring it to the new place. So you'll notice this guy he has a

Yeni yerine getirebilsinler diye. Yani bu adamın orada da uzak tarafta bir oyuncak arabası olduğunu fark edeceksiniz

dolly too on the far side there. The orange thing. Um

. Turuncu şey.

he's a smart person. And then I think those blue things in the

O akıllı bir insan. Sonra kamyonun arkasındaki mavi şeylerin

back of the truck it's a big stack of moving blankets. Uh

büyük bir hareketli battaniye yığını olduğunu düşünüyorum. Uh

and then you certainly want to find people to help if you can.

ve sonra kesinlikle yapabilirsen yardım edecek insanlar bulmak istiyorsun.

Uh all of the times that I have moved. I've had people help me.

Taşındığım tüm zamanlar . Bana yardım eden insanlar oldu.

Usually brothers and sisters and friends. Um just people who

Genellikle erkek ve kız kardeşler ve arkadaşlar. Um sadece

come and you can load their vehicle as well as load your

gelen insanlar ve siz kendi aracınızı yüklediğiniz gibi onların aracını da yükleyebiliyorsunuz

vehicle. Um I have helped a lot of people move as well. Uh

. Pek çok insanın da taşınmasına yardım ettim. Uh

probably the most fun I had moving was a friend of mine and

muhtemelen en çok eğlendiğim şey bir arkadaşımdı ve

his wife rented a U-Haul truck. They rented a moving truck. And

eşi bir U-Haul kamyonu kiraladı. Hareket eden bir kamyon kiraladılar. Ve

we moved all of the stuff from Toronto. Um so it was fun to

tüm eşyaları Toronto'dan taşıdık .

help them move. Me and a couple other friends helped them load

Hareket etmelerine yardım etmek çok eğlenceliydi. Ben ve birkaç arkadaş,

everything onto a big truck. Lots of fun. Uh and then at the

her şeyi büyük bir kamyona yüklemelerine yardım ettik. Çok eğlenceli. Ve

end of the day they bought us pizza. Which was really really

günün sonunda bize pizza ısmarladılar. Bu gerçekten çok

fun. To lend a hand is simply another way to talk about

eğlenceliydi. Yardım etmek, yardım etmekten bahsetmenin başka bir yoludur

helping. You might say hey I'm moving in 3 days. Can you lend

. 3 gün sonra taşınıyorum diyebilirsiniz. Yardım edebilir misin

a hand? Hey I'm moving in three days. Can you help? So both

? Hey, üç gün sonra taşınıyorum . Yardım edebilir misin? Yani her ikisi de

simply mean to help someone. Uh when my friend moved like I

basitçe birine yardım etmek anlamına gelir. Uh, arkadaşım

meant earlier in the lesson. I was happy that I was able to

derste daha önce kastettiğim gibi hareket ettiğinde. Yardım edebildiğim için mutluydum

lend a hand. I was happy that I was able to help. Um so it's

. Yardım edebildiğim için mutluydum . Um, bu

kind of funny it's like you're letting them use your hands for

biraz komik, sanki gün boyunca ellerini kullanmalarına izin veriyorsun

the day but obviously it just means to help. To unload we

ama belli ki bu sadece yardım etmek anlamına geliyor. Boşaltmak için

talked about this a little bit. I mentioned that when you put

biraz bundan bahsettik.

things in a vehicle you are loading the vehicle. When you

Bir araca eşya koyduğunuzda araca yükleme yaptığınızdan bahsetmiştim.

load a vehicle you put boxes in you put stuff in. Um and then

Bir araca yüklediğinizde kutuları koyarsınız, eşyalarınızı koyarsınız. Um ve sonra

when you get to your new house or apartment you need to unload

yeni evinize veya apartman dairenize geldiğinizde aracı boşaltmanız gerekir

the vehicle. So it simply means to take the things back out

. Yani basitçe şeyleri tekrar geri almak anlamına gelir

again. Um you unload and you bring the things into the

. Boşaltıyorsun ve eşyaları eve getiriyorsun

house. So when you leave your current house or apartment you

. Yani şu anki evinizden veya dairenizden çıktığınızda

will load a vehicle. When you get to your new house or

bir araca yükleyeceksiniz. Yeni evinize veya

apartment you will unload your vehicle. And when you you're in

dairenize vardığınızda aracınızı boşaltacaksınız . Ve

the house you'll need to unpack. So we talked about

evdeyken eşyalarınızı boşaltmanız gerekecek . Bu yüzden paketleme hakkında konuştuk

packing. Packing is when you put everything in boxes when

. Paketleme, yeni yerinize vardığınızda her şeyi kutulara koymanızdır

you get to your new place. You will need to unpack. People

. Paketi açmanız gerekecek. İnsanlar

don't often unpack the same day they move. This is what I've

genellikle taşındıkları gün paketlerini açmazlar .

noticed in terms of when I move and when I help other people

Ne zaman hareket ettiğimde ve diğer insanların

move. They usually move all their stuff. They unload all

hareket etmesine yardım ettiğimde fark ettiğim şey bu. Genellikle tüm eşyalarını taşırlar. Bütün

their stuff. They put all their stuff in their house. Like they

eşyalarını boşaltırlar. Bütün eşyalarını evlerine yerleştirdiler. Sanki

put all the boxes in. And then they usually just get a few

tüm kutuları içine koymuşlar gibi. Ve sonra genellikle

things out in the kitchen like some plates and then order

mutfaktan tabak gibi birkaç şey alıp sonra

pizza and then usually they set up their bed and then they

pizza sipariş ediyorlar ve sonra genellikle yataklarını kuruyorlar ve sonra

sleep and then the next day they start to unpack

uyuyorlar ve ertesi gün

everything. Usually the next day is the day where they start

her şeyi boşaltmaya başlıyorlar. . Genellikle ertesi gün,

to take everything out of the boxes. And put it in the new

her şeyi kutulardan çıkarmaya başladıkları gündür . Ve

places where those things will go. And then we have this

bu şeylerin gideceği yeni yerlere koyun . Ve sonra yerleşmek

interesting phrasal verb to get settled. Or verb phrase I guess

için bu ilginç deyimsel fiilimiz var . Ya da sanırım fiil öbeği

to get settled. Um sometimes it takes a while to get settled in

yerleşecek. Bazen yeni bir yere yerleşmek biraz zaman alıyor

a new place. After you move the new place doesn't feel like

. Taşındıktan sonra yeni yer

home right away. It feels like you're in someone else's

hemen eviniz gibi hissetmez. Başka birinin

apartment or someone else's house. It can take a while to

dairesinde veya başka birinin evindeymişsiniz gibi hissettiriyor. Yerleşmek biraz zaman alabilir

get settled. When we talk about getting settled it means you

. Yerleşmekten bahsettiğimizde,

feel happy in your new place. It means you've put all of the

yeni yerinizde kendinizi mutlu hissediyorsunuz demektir. Bu, her

things in the right spots in your own place. Um so all of

şeyi kendi yerinizde doğru noktalara yerleştirdiğiniz anlamına gelir. Yani tüm

the stuff is in the kitchen. All of the bathroom stuff is in

malzemeler mutfakta. Tüm banyo malzemeleri

the bathroom. You've arranged the furniture in a way that is

banyoda. Mobilyaları

pleasant for you. Uh when that's all done we would say

hoşunuza gidecek şekilde yerleştirdiniz. Bunların hepsi bittiğinde

that you have you are able to get settled, okay? It can take

yerleşebileceğinizi söylerdik, tamam mı? Yerleşmek, ev diyeceğiniz bir yerdeymişsiniz hissine sahip olmak

a few days or a few weeks or even a few months to to get

birkaç gün, birkaç hafta ve hatta birkaç ay alabilir

settled, to have that feeling like you are in a place you

would call home. Hey just a few random things here too. It's

. Hey, burada da birkaç rastgele şey var.

quite common for older people to downsize. So we didn't talk

Yaşlı insanların küçülmesi oldukça yaygındır . Yani

about this but one of the reasons people move is because

bunun hakkında konuşmadık ama insanların taşınmasının sebeplerinden biri de

they're in a big house. Maybe they had four or five children

büyük bir evde olmaları. Belki dört beş çocukları vardı

and they needed a big house. But all of the kids are now

ve büyük bir eve ihtiyaçları vardı. Ancak tüm çocuklar artık

older and have moved out. And so the older couple might then

büyüdü ve taşındı. Ve böylece yaşlı çift daha sonra

downsize. When you downsize it means you sell a big house.

küçülebilir. Küçülttüğünüzde, büyük bir ev sattığınız anlamına gelir.

Because you don't need a big house anymore and you buy a

Çünkü artık büyük bir eve ihtiyacınız yok ve daha küçük bir ev satın alıyorsunuz

smaller house or you move into an apartment. So I know that

ya da bir apartman dairesine taşınıyorsunuz . Bu yüzden

it's quite common. My mom Years ago she said I think I'm going

oldukça yaygın olduğunu biliyorum. Annem yıllar önce küçülmeyi düşünüyorum dedi

to downsize. All of you have moved out. I'm going to sell my

. Hepiniz taşındınız.

big house and buy a smaller house. So definitely a common

Büyük evimi satıp daha küçük bir ev alacağım. Bu nedenle, kesinlikle yaşlı insanlar

reason to move as well for older people is they simply

için de hareket etmenin ortak bir nedeni, sadece

want to downsize. They want to live somewhere that's a little

küçülmek istemeleridir. Çok fazla odaya ihtiyaç duymadıkları için biraz daha küçük bir yerde yaşamak istiyorlar

smaller because they don't need lots of rooms. And we talked

. Ve

about this earlier as well. Uh sometimes you need to relocate

bunu daha önce de konuştuk. Bazen

because of work. Um as mentioned someone mentioned

iş nedeniyle taşınmanız gerekir. Bahsedildiği gibi, birisi

that their bank manager or their dad was a bank manager

banka müdürünün veya babasının bir banka müdürü olduğundan

and moved every four years. So in that situation we would say

ve her dört yılda bir taşındığından bahsetti. Yani bu durumda, işi nedeniyle

He needs to relocate every four years because of work. Or let's

dört yılda bir yer değiştirmesi gerektiğini söyleyebiliriz . Ya da

say your dad or mom needed to relocate and you're starting at

babanızın veya annenizin taşınması gerektiğini ve

a new school. Someone could say why'd you move here? You would

yeni bir okula başladığınızı varsayalım. Birisi neden buraya taşındın diyebilir?

say oh my mom we relocated here because of my mom's job or

Ah annem annemin işi yüzünden ya da

because of my mom's work. And then I'm not sure why this is

annemin işi nedeniyle buraya taşındık diyeceksiniz. Ve sonra bunun neden son slayt olduğundan emin değilim

the last slide. I guess because it has the word vital in it. Uh

. Sanırım içinde hayati kelimesi olduğu için. Ah,

I should have put this earlier in the lesson in terms of the

bunu dersin konusu açısından daha önce anlatmalıydım

theme of the lesson but when you leave wherever you're

ama gideceğiniz yerden ayrılırken,

leaving once you load everything in the vehicle you

her şeyi araca yükledikten sonra

usually do a final walk through. So you take everything

genellikle son bir gezinti yaparsınız . Yani dairenizdeki her şeyi alıyorsunuz

out of your apartment and you load it into a truck or car. Or

ve bir kamyona ya da arabaya yüklüyorsunuz. Ya da

you take everything out of your house. And then before you

evinizdeki her şeyi alırsınız . Ve

drive away it's always a good idea to do a final walk

yola çıkmadan önce, son bir gezinti yapmak her zaman iyi bir fikirdir

through. This means you go back into the place you're out of.

. Bu, çıktığınız yere geri dönmeniz anlamına gelir .

Uh and you just walk and just check to make sure you didn't

Uh ve sen sadece yürü ve hiçbir şey unutmadığından emin olmak için kontrol et

forget anything. So you kind of look around to see oh did we

. Yani bir kutuyu unuttuk mu diye bakmak için etrafa bakıyorsun.

forget a box? Did we forget something somewhere? You do a

Bir yerde bir şey mi unuttuk?

final walk through. Um I actually do this as well when

Son bir yürüyüş yaparsınız. Aslında bunu

Jen and I leave a hotel. If Jen and I stay in a hotel when we

Jen'le bir otelden ayrıldığımızda da yapıyorum. Ayrılacağımız gün Jen ve ben bir otelde kalırsak,

are the day we are leaving we pack all our stuff up. Uh and

tüm eşyalarımızı toplarız. Uh ve

then I usually just do a final walk through of the room. I

sonra genellikle odanın içinde son bir yürüyüş yaparım.

just check to make sure that we haven't forgot anything. Um

Sadece hiçbir şeyi unutmadığımızdan emin olmak için kontrol ediyorum . Bir yerden başka bir yere giderken bir

it's not nice to forget stuff when you are leaving a place

şeyleri unutmak hoş değil

for another place because then you have to go back and try to

çünkü o zaman geri dönüp

get it.

onu almaya çalışmak zorundasın.