How To Describe Someone Who Is Bad At Something In English

In my last English lesson,

Son İngilizce dersimde, bir konuda iyi olan biri hakkında konuşmak için kullanabileceğiniz

I helped you learn some English phrases you can use

bazı İngilizce kalıpları öğrenmenize yardımcı oldum

to talk about someone who's good at something.

.

In this English lesson,

Bu İngilizce dersinde

I'm going to teach you some phrases you can use

size

to describe someone who's bad at something,

bir şeyde kötü olan birini, bir

someone who doesn't do something very well.

şeyi çok iyi yapmayan birini tarif etmek için kullanabileceğiniz bazı ifadeler öğreteceğim.

And that's the most common phrase that I just said:

Ve az önce söylediğim en yaygın ifade buydu:

to be bad at something.

bir şeyde kötü olmak.

You might hear sentences like this:

Şunun gibi cümleler duyabilirsiniz:

I'm bad at basketball.

Basketbolda kötüyüm.

I'm actually bad at basketball.

Aslında basketbolda kötüyüm.

He's bad at sports.

Sporda kötü.

She's bad at video games.

Video oyunlarında kötü.

When we use this phrase,

Bu tabiri kullandığımızda, bir

we're describing someone who does something,

şeyi yapan

but when they do it,

ama yaptığında hiç de

they don't do it very well at all.

iyi yapmayan birini anlatıyoruz.

So, in this English lesson,

O yüzden, bu İngilizce dersinde

I'll teach you a few more ways to describe someone

size bir konuda kötü olan birini tarif etmenin birkaç yolunu daha öğreteceğim

who's bad at something.

.

(upbeat music)

(iyimser müzik)

Another way we describe someone in English

İngilizce'de bir şeyde iyi olmayan birini tanımlamanın başka bir yolu, bir

who isn't good at something,

a way we describe someone who's bad at something,

şeyde kötü olan birini tanımlamanın bir yolu da aşağıdaki

is to use one of the four following phrases:

dört ifadeden birini kullanmaktır:

you could say no good at,

iyi diyebilirsin,

you could say not good at,

hayır diyebilirsin iyi,

you could say not any good at,

hiç iyi değil diyebilirsiniz

or you could say not very good at.

ya da pek iyi değil diyebilirsiniz.

You might hear sentences like this:

Şunun gibi cümleler duyabilirsiniz:

I'm no good at cooking,

Yemek yapmakta iyi değilim,

I'm not good at cooking,

yemek yapmakta iyi değilim,

I'm not any good at cooking,

yemek yapmakta hiç iyi değilim

or I'm not very good at cooking.

veya yemek yapmakta pek iyi değilim.

These are all common ways to describe someone

Bunların hepsi,

who isn't good at cooking,

yemek pişirmede iyi olmayan veya

someone who's bad at cooking,

yemek yapmada kötü olan birini tanımlamanın yaygın yollarıdır

and they're all used quite interchangeably,

ve hepsi birbirinin yerine kullanılır

and they're all quite common.

ve hepsi oldukça yaygındır.

As an English speaker,

İngilizce konuşan biri olarak, bir konuda iyi olmayan birinden bahsederken

I'm not even sure why I choose the one I choose

neden seçtiğimi seçtiğimden bile emin değilim

when I'm talking about someone who's not good at something.

.

It just kind of happens automatically.

Bu bir şekilde otomatik olarak gerçekleşir.

So, no good at,

Yani, hiç iyi değil,

not good at,

iyi değil,

not any good at,

hiç iyi değil

and not very good at.

ve çok iyi değil.

Another phrase we use in English

İngilizce'de

to describe someone who's bad at something

bir şeyde kötü olan birini tanımlamak için kullandığımız başka bir deyim de bir

is the phrase to suck at something.

şeyi berbat etmek deyimidir.

Now, this is very, very informal.

Şimdi, bu çok, çok gayrı resmi.

You wouldn't want to use this phrase

when talking to your boss,

Patronunuzla konuşurken

or in a formal conversation,

veya resmi bir sohbette bu ifadeyi kullanmak istemezsiniz,

but when you're around friends and family,

ancak arkadaşlarınızla ve ailenizle birlikteyken, bence bu

I think it's okay for you to use it.

ifadeyi kullanmanızda bir sakınca yok.

I use it all the time

when I describe something that I'm bad at.

Kötü olduğum bir şeyi tarif ederken her zaman kullanırım.

You might hear somebody say something like this:

Birinin şöyle bir şey söylediğini duyabilirsiniz:

I'm always broke.

Ben her zaman beş parasızım.

I suck at managing my money.

Paramı yönetmekte berbatım.

Someone who says this is,

Bunu söyleyen birinin,

obviously, always running out of money.

belli ki, her zaman parası bitiyor.

They never have any money in their wallet

because they suck at managing their money.

Paralarını yönetmekte berbat oldukları için cüzdanlarında hiç paraları olmaz.

They just spend it really quickly,

Çok çabuk harcarlar

and then they don't have any left.

ve sonra hiç kalmazlar.

So, when they describe it,

Yani, tarif ettiklerinde,

they might say, "I suck at managing my money."

" Paramı yönetmekte berbatım" diyebilirler. İngilizce'de bir şeyde kötü olan

Another way to describe someone

birini tanımlamanın başka bir yolu da,

who's bad at something in English

is to use the words horrible and terrible.

korkunç ve korkunç kelimelerini kullanmaktır.

You might hear somebody say something like this:

Birinin şöyle bir şey söylediğini duyabilirsiniz:

I'm a horrible driver,

Ben berbat bir sürücüyüm

or I'm a terrible golfer.

ya da berbat bir golfçüyüm.

Maybe a friend of yours wants to go on a trip

Belki bir arkadaşınız bir seyahate çıkmak istiyor

and they want you to drive,

ve sizin araba kullanmanızı istiyor,

you might say, "No, no, no.

"Hayır, hayır, hayır.

I would prefer that you drive

Araba kullanmanı tercih ederim

because I'm a horrible driver."

çünkü ben berbat bir şoförüm" diyebilirsiniz.

Someone might say, "Hey, let's go golfing on Saturday,"

Birisi "Hey, cumartesi günü golf oynamaya gidelim" diyebilir

and maybe you're not good at golfing at all,

ve belki golf oynamakta hiç iyi değilsiniz,

maybe you're really bad at golfing,

belki golf oynamakta gerçekten kötüsünüz,

you might say to them,

"No, no, I'd rather go bowling

onlara

"Hayır, hayır, gitmeyi tercih ederim" diyebilirsiniz. bovlinge git

because I'm a terrible golfer."

çünkü ben berbat bir golfçüyüm."

So, one other way to describe someone

Yani, İngilizce'de bir şeyde kötü olan birini tanımlamanın başka bir yolu da,

who's bad at something in English

is to use the words horrible or terrible.

korkunç veya korkunç kelimeleri kullanmaktır.

Another phrase you might hear English speakers use

İngilizce konuşanların bir şeyde kötü olan

when talking about someone who's bad at something

biri hakkında konuşurken kullandığını duyabileceğin bir başka ifade de, söz konusu

is the phrase useless when it comes to.

olduğunda işe yaramaz olan ifadedir.

It's a bit of a mouthful.

Biraz ağız dolusu. Bir şeyde kötü olan birini tanımlamak için

It's a lot of words to use

pek çok kelime var

to describe someone who's bad at something,

but we do say this.

ama bunu söylüyoruz.

You might hear sentences like this:

Şunun gibi cümleler duyabilirsiniz:

I'm useless when it comes to computers,

Bilgisayar söz konusu olduğunda işe yaramazım,

this would be said by someone

bunu

who isn't very good at using computers,

bilgisayar kullanmakta pek iyi olmayan biri söyler

or I'm useless when it comes to fixing things,

ya da iş bir şeyleri tamir etmeye gelince işe yaramazım,

this would be used by someone

bu başkaları tarafından kullanılır.

who isn't really good at repairing and fixing things.

bir şeyleri tamir etmede ve tamir etmede gerçekten iyi olmayan biri.

I would say this,

Şöyle derdim,

"I'm not useless when it comes to computers,

"Bilgisayarlar söz konusu olduğunda işe yaramaz değilim

but I am useless when it comes to fixing things."

ama iş bir şeyleri tamir etmeye geldiğinde işe yaramazım."

If my car's broken I send it to the garage

Arabam bozulursa garaja gönderirim

because I'm useless when it comes to fixing cars.

çünkü iş araba tamir etmeye gelince işe yaramazım.

Sometimes people go to school to learn how to do something,

Bazen insanlar bir şeyi nasıl yapacaklarını öğrenmek için okula giderler

or they'll get training,

ya da

so that they're good at it.

o işte iyi olmak için eğitim alırlar.

But if they get training,

Ama eğer eğitim alırlarsa

or go to school,

veya okula giderlerse

and then they're not good at it,

ve bunda iyi değillerse,

if they're bad at it,

eğer bunda kötüyseler,

we might use the word incompetent.

beceriksiz kelimesini kullanabiliriz.

You don't want to send kids to a school

Çocukları, öğretmenlerin yetersiz olduğu bir okula göndermek istemezsiniz

where the teachers are incompetent.

. Doktor yetersizse ameliyat için

You don't want to go to the hospital for surgery

hastaneye gitmek istemezsiniz

if the doctor is incompetent.

.

This is a way we describe people who have training,

Bu, eğitim almış insanları,

people who have been taught how to do something,

bir şeyi nasıl yapacakları öğretilmiş insanları tanımlamamızın bir yoludur

and they're still not good at it,

ve onlar bu işte hala iyi değiller,

they're still bad at it,

hala kötüler,

we would use the word incompetent.

beceriksiz kelimesini kullanırdık.

Sometimes when we're bad at something,

Bazen bir şeyde kötü olduğumuzda,

we use the word hopeless to talk about it.

onun hakkında konuşmak için umutsuz kelimesini kullanırız.

You might hear someone say something like this:

Birinin şöyle bir şey söylediğini duyabilirsiniz:

I'm hopeless at writing in English,

İngilizce yazma konusunda umutsuzum,

I'm good at speaking English,

İngilizce konuşma konusunda iyiyim

but I'm hopeless at writing in English.

ama İngilizce yazma konusunda umutsuzum.

Maybe you know someone who buys lots of house plants

Belki çok sayıda ev bitkisi alan

and they always die.

ve her zaman ölen birini tanıyorsunuzdur.

That person might say I'm hopeless

O kişi

at taking care of house plants.

ev bitkilerine bakma konusunda umutsuz olduğumu söyleyebilir.

So, one more way to describe someone

Yani, İngilizce'de bir konuda kötü olan birini tanımlamanın bir başka yolu da

who's bad at something in English

is to use the word hopeless.

umutsuz kelimesini kullanmaktır.

In the last English lesson,

Son İngilizce dersinde,

I talked about people doing work

iş yapan

and being very professional when they do it.

ve bu işi yaparken çok profesyonel olan insanlardan bahsetmiştim .

We also have the word unprofessional

to describe people who are bad at their work

İşinde kötü olan

or don't do it in a very nice or kind way.

ya da işini çok hoş ya da nazik bir şekilde yapmayan insanları tanımlamak için profesyonel olmayan kelimemiz de var.

In the past lesson,

Geçen derste,

I used the example

that the window installers were very professional.

pencere kurulumcularının çok profesyonel olduğu örneğini kullanmıştım.

If the window installers had broken the window

Pencere montajcıları camı kırıp

and left broken glass on the ground

yere kırık cam bıraksalar ve

and tracked mud into your house

evinize girip çıkarken çamur sürselerdi,

when they were going in and out,

we would say that they were very unprofessional.

çok profesyonelce davranmadıklarını söylerdik.

So, when you're describing someone who's bad at something

Yani, bir şeyde kötü olan

but also not very kind or considerate when they're doing it,

ama aynı zamanda bunu yaparken çok nazik veya düşünceli olmayan birini tarif ederken,

we would use the English word unprofessional.

İngilizce profesyonel olmayan kelimesini kullanırdık.

Well, thank you so much

Pekala, İngilizce'de bir konuda kötü olan insanları nasıl tanımlayacağınızla ilgili

for watching this English lesson

bu İngilizce dersini izlediğiniz için çok teşekkür ederim

about how to describe people

who are bad at something in English.

.

Hopefully, you use more of these sentences

Umarım, bir konuda iyi olan insanları nasıl tanımlayacağımdan bahsettiğim önceki dersteki bu cümleleri daha çok kullanırsınız

from the previous lesson

where I talked about how to describe people

who are good at something.

.

But sometimes,

Ama bazen

people are bad at something

insanlar bir konuda kötüdür

and you just have to know how to describe it.

ve sizin onu nasıl tarif edeceğinizi bilmeniz yeterlidir.

Hey, if this is your first time here,

Hey, buraya ilk gelişinizse,

don't forget to click that red subscribe button there.

oradaki kırmızı abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın.

Give me a thumbs up

if this video helped you learn a bit more English.

Bu video biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak verin.

Leave a comment below,

Aşağıya bir yorum bırakın

and if you have a little bit more time,

ve biraz daha zamanınız varsa,

why don't you stick around and watch another English lesson?

neden burada kalıp başka bir İngilizce dersi izlemiyorsunuz?

(upbeat music)

(iyimser müzik)