How To Use English Words Twice For Emphasis

So some of you have noticed that there are many,

Bazılarınız birçok

many times where I'll use an English word twice

kez bir İngilizce kelimeyi

in a row for emphasis, and this must be so,

vurgulamak için art arda iki kez kullandığımı fark etti ve bu

so annoying when you're learning English.

İngilizce öğrenirken çok ama çok can sıkıcı olmalı. Bir şeyi vurgulamak için

How do you know when you're allowed

to use two words in a row to emphasize something

art arda iki kelime kullanmanıza izin verildiğini

or we also use two words with an and

veya bazen bir şeyin nasıl değiştiğinden bahsetmek için ve arasında iki kelime kullandığımızı nasıl anlarsınız?

between sometimes to talk about

how something's changing.

So I did what I normally do.

Bu yüzden normalde yaptığım şeyi yaptım. Etrafımdaki

I studied what other English speakers around me were saying,

diğer İngilizce konuşanların neler söylediğini inceledim

and I put together a little list of common phrases I've used

ve

where people used two words in a row

insanların bir şeyi vurgulamak isterken iki kelimeyi arka arkaya kullandıkları

when they were trying to emphasize something,

or two words with an and between

ya da aralarında bir ve ile iki kelimeyi kullandıklarında kullandığım yaygın ifadelerin küçük bir listesini bir araya getirdim.

when they were talking about how something was changing.

bir şeylerin nasıl değiştiğinden bahsediyorlardı.

(upbeat music)

(iyimser müzik)

Well, hello and welcome to this English lesson about

Pekala, bir şeyi vurgulamak için

how to use two English words in a row

arka arkaya iki İngilizce kelimenin nasıl kullanılacağıyla ilgili bu İngilizce dersine hoş geldiniz

in order to emphasize something.

.

Remember, if this is your first time here,

Unutmayın, buraya ilk gelişinizse,

don't forget to click that red subscribe button over there

şuradaki kırmızı abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up

ve

if this video helps you learn a bit of English.

bu video biraz İngilizce öğrenmenize yardımcı oluyorsa bana bir beğeni verin.

Well, imagine that yesterday was a very hot day,

Dünün çok sıcak bir gün olduğunu

and imagine that you had to work outside.

ve dışarıda çalışmak zorunda olduğunuzu hayal edin.

If you wanted to describe

that day using two words in a row,

O günü iki kelime üst üste kullanarak anlatmak istersen,

you could say, I worked in the hot, hot sun all day.

bütün gün sıcak, sıcak güneşte çalıştım diyebilirsin.

Use the word hot twice in a row means

Sıcak kelimesini arka arkaya iki kez kullanmak,

that the sun wasn't just hot.

güneşin sadece sıcak olmadığı anlamına gelir.

It was really, really hot.

Gerçekten çok sıcaktı.

So you could say I worked in the hot, hot sun all day.

Yani bütün gün sıcak, sıcak güneşte çalıştığımı söyleyebilirsin.

Let's imagine though a different scene.

Farklı bir sahne düşünelim.

Imagine it's winter and it's a little bit slippery outside,

Kış olduğunu ve dışarısının biraz kaygan olduğunu

and you trip and fall.

ve sendeleyip düştüğünü hayal et.

You could say that you fell on the cold,

cold ground, not just the cold ground.

Sadece soğuk zemine değil, soğuk, soğuk zemine düştüğünüzü söyleyebilirsiniz.

If you want to emphasize,

Vurgulamak isterseniz,

you would use the word cold twice in a row.

soğuk kelimesini üst üste iki kez kullanırsınız.

You could also say something like this.

Bunun gibi bir şey de söyleyebilirsin.

Imagine again, a hot day.

Yine sıcak bir gün düşünün.

You could say it was very, very hot yesterday.

Dün çok ama çok sıcaktı diyebilirsiniz. Sıcak olduğu gerçeğini vurgulamak için

You could use the word very twice in a row

kelimeyi arka arkaya iki kez kullanabilirsiniz

in order to emphasize the fact that it was hot.

.

This is one of the ones that I use a lot,

Bu benim çok kullandığım kelimelerden biri

and there are a lot of people who will mention

ve

in the comments that I use

yorumlarda

the word very twice in a row quite often.

kelimeyi arka arkaya çok sık kullandığımdan bahsedecek pek çok insan var.

My birthday was either last week

Doğum günüm ya geçen haftaydı

or it's coming up in the next few weeks.

ya da önümüzdeki haftalarda olacak. Ne zaman

I never actually reveal when it is,

olduğunu asla açıklamam

but let's imagine that my birthday was last week.

ama geçen hafta doğum günüm olduğunu düşünelim.

I might say something like this.

şöyle bir şey söyleyebilirim. Kız

My sister made me a cake

kardeşim bana bir pasta yaptı

and the cake was really, really good.

ve pasta gerçekten çok güzeldi.

This is another situation

Bu,

where I use two words in a row a lot.

iki kelimeyi arka arkaya çok kullandığım başka bir durum.

I use this a lot.

Bunu çok kullanırım.

I say really, really a lot when I'm describing things.

Bir şeyleri anlatırken gerçekten çok şey söylüyorum. Pasta

I might say something like the cake was really, really good.

gibi bir şeyin gerçekten çok iyi olduğunu söyleyebilirim.

The party was really, really good.

Parti gerçekten çok iyiydi. Sosisli

The hotdogs were really, really good.

sandviçler gerçekten çok iyiydi.

It's just another way to emphasize.

Vurgulamanın başka bir yolu.

If you remember last week's video,

Geçen haftaki videoyu hatırlarsanız,

Walter was chewing on my boot and he was a bad, bad dog.

Walter botumu çiğniyordu ve o çok kötü bir köpekti.

So we can use the word bad twice in a row

Yani kötü kelimesini

to talk about what Walter was doing.

Walter'ın ne yaptığı hakkında konuşmak için art arda iki kez kullanabiliriz.

He was a bad, bad dog.

Kötü, kötü bir köpekti.

In fact, that's what I said to him last week.

Aslında, ona geçen hafta da bunu söyledim.

I said, Walter, stop it.

Walter, kes şunu dedim.

Bad, bad dog.

Kötü, kötü köpek.

So I even used the word bad twice in a row

Hatta Walter'la konuşurken kötü kelimesini iki kez üst üste kullandım

when I was talking to Walter.

.

I live out in the country, but imagine the city.

Taşrada yaşıyorum ama şehri hayal edin.

When I go to the city, I always think,

Şehre gittiğimde, vay canına,

wow, these are big, big buildings.

bunlar büyük, büyük binalar diye düşünürüm hep. Şehirden bahsederken

I use the word big twice in the row

arka arkaya iki kez büyük kelimesini kullanıyorum

when I talk about the city, because it's amazing to me

çünkü

when I look up and I see these big, big buildings.

yukarı baktığımda bu büyük, büyük binaları gördüğümde inanılmaz geliyor.

So around here, we have big buildings,

Buralarda büyük binalarımız var

but when I go to the city,

ama şehre gittiğimde

I definitely see big, big buildings.

kesinlikle büyük, büyük binalar görüyorum.

So those were a number of sentences

Yani bunlar

that I've heard in the past.

geçmişte duyduğum birkaç cümleydi.

A number of ways that people used words twice in a row

İnsanların bir şeyi vurgulamak için kelimeleri arka arkaya iki kez kullanma biçimleri

to emphasize something.

.

And let's move on and look at how people

Ve devam edelim ve insanların

sometimes use two words in a row

bazen nasıl değiştiğini belirtmek için olan bir şey hakkında konuşmak için arka arkaya iki kelimeyi nasıl kullandıklarına bakalım

to talk about something

that's happening to indicate how it's changing.

.

The first one is, imagine

İlki, birinin şişirdiği

there is a balloon that someone's blowing up.

bir balon olduğunu hayal edin .

You would say the balloon got bigger and bigger.

Balon büyüdükçe büyüdü diyeceksiniz.

So when you blow up a balloon,

Yani bir balonu şişirdiğinizde,

it starts out this big,

bu kadar büyük başlar

and then it gets bigger and bigger,

ve sonra gittikçe büyür

and you could say, as he blew up the balloon,

ve o balonu şişirdikçe

it got bigger and bigger.

balonun da büyüdüğünü söyleyebilirsiniz.

Let's imagine someone you know who's really, really wealthy.

Tanıdığınız gerçekten çok zengin birini hayal edelim .

Maybe as that person was working years ago,

Belki o kişi yıllar önce çalıştığı için daha da

they got richer and richer.

zenginleşmiştir.

So it's a way to talk about the change in the amount

Yani bu, sahip oldukları servet miktarındaki değişim hakkında konuşmanın bir yolu

of wealth that they had.

.

They got richer and richer.

Zenginleştiler ve zenginleştiler.

I think that yesterday was a nice day,

Bence dün güzel bir gündü

but I worked outside yesterday,

ama dün dışarıda çalıştım

and as the day went on, it got hotter and hotter.

ve gün geçtikçe hava daha da sıcak oldu.

So I used an and in between.

Bu yüzden bir ve arasında kullandım.

I think I forgot to mention that.

Sanırım bundan bahsetmeyi unuttum.

Bigger and bigger,

richer and richer, hotter and hotter,

to talk about how the day changed

Günün nasıl değiştiğinden

or how the thing I'm talking about changed.

veya bahsettiğim şeyin nasıl değiştiğinden bahsetmek için daha büyük ve daha büyük, daha zengin ve daha zengin, daha sıcak ve daha sıcak.

The other day I was working outside

Geçen gün dışarıda çalışıyordum

and it actually wasn't hot.

ve aslında hava sıcak değildi. Hava

It was cold and the wind was cold,

soğuktu ve rüzgar soğuktu

and the wind got colder and colder.

ve rüzgar gittikçe soğudu.

So it started out with the wind being a little bit cold,

Bu yüzden rüzgarın biraz soğuk olmasıyla başladı

but then as the day went on,

ama sonra gün geçtikçe

the temperature dropped and the wind got colder and colder.

sıcaklık düştü ve rüzgar gittikçe soğudu.

One time Jen and I were camping

Bir keresinde Jen ve ben kamp yapıyorduk

and there was someone at the park camping

ve parkta kamp yapan biri

who was playing music and I was trying to sleep,

müzik çalıyordu ve ben uyumaya çalışıyordum

and just when I thought they were

ve tam

going to turn the music off,

müziği kapatacaklarını düşünürken

the music got louder and louder.

müziğin sesi gittikçe yükseldi.

So it actually.

Yani aslında.

(traffic going by)

(trafik akıyor)

The traffic's getting louder

and louder right now as I'm making this video.

Şu anda ben bu videoyu hazırlarken trafik gittikçe daha da gürültülü oluyor.

So again, I'm talking about how the music

Yani yine, müziğin nasıl

was a certain level, or the traffic noise

belli bir seviyede olduğundan veya trafik gürültüsünün nasıl

was a certain level, and then it got louder and louder.

belli bir seviyede olduğundan ve sonra daha yüksek ve daha yüksek olduğundan bahsediyorum.

Yesterday, I had to help my son unload his trailer.

Dün oğlumun karavanını boşaltmasına yardım etmem gerekti. Avlu taşı denen

He bought a whole bunch

bir sürü şey satın aldı

of what are called patio stones and it took us over an hour,

ve bu bizim bir saatten fazla zamanımızı aldı

and we started by taking off little patio stones,

ve küçük avlu taşlarını sökerek başladık

but then they got bigger

ama sonra onlar

and bigger and the work got harder and harder.

büyüdükçe büyüdüler ve iş gittikçe zorlaştı.

So you see how I used two ways,

Yani iki yolu nasıl kullandığımı görüyorsunuz, o işi tarif etmek için

I used bigger and bigger

daha büyük ve daha büyük

and harder and harder to describe that work.

ve daha sert ve daha zor kullandım .

And I don't know if you've noticed this,

Ve bunu fark ettiniz mi bilmiyorum

but I hope my face looks a little bit thinner

ama umarım yüzüm biraz daha ince görünür

and I hope I look a little more fit,

ve umarım biraz daha formda görünürüm

because I've been exercising more and more lately.

çünkü son zamanlarda daha fazla egzersiz yapıyorum.

Over the last four weeks,

Son dört hafta boyunca,

mostly because school is done,

çoğunlukla okul bittiği için,

I've been able to go and walk a lot more

çok daha fazla gidip yürüyebildim

and to just enjoy exercising,

ve sadece egzersiz yapmaktan zevk alabildim,

so I've been exercising more and more,

bu yüzden gittikçe daha fazla egzersiz yapıyorum

and I hope it's starting to show.

ve umarım bunu göstermeye başlıyorum.

Anyways, thanks so much for watching this short,

Her neyse, bu kısa,

short lesson, this little,

kısa dersi, bu küçük,

little lesson, this tiny,

küçük dersi,

tiny lesson about how we use words twice

kelimeleri

in a row for emphasis, and also

vurgulamak için arka arkaya iki kez nasıl kullandığımızı ve ayrıca

to describe how something is changing.

bir şeyin nasıl değiştiğini açıklamak için bu küçük, minik dersi izlediğiniz için çok teşekkürler.

Remember, if this is your first time here,

Unutmayın, buraya ilk gelişinizse,

don't forget to click that red subscribe button over there

oradaki kırmızı abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helped you learn

ve bu video

just a little bit of English.

birazcık İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak verin.

Thanks for watching.

İzlediğiniz için teşekkürler.

(upbeat music)

(iyimser müzik)