Cool Results from the Learning English Survey! Find Out What Other English Learners Are Doing!

- Hi, Bob the Canadian here.

- Merhaba, Kanadalı Bob burada.

About a week ago, I asked my viewers to answer six questions

Yaklaşık bir hafta önce izleyicilerimden

about how they study the English language.

İngilizceyi nasıl çalıştıklarına dair altı soruyu yanıtlamalarını istedim.

And I thought all of you

Ve hepinizin

might be interested in the responses.

yanıtlarla ilgilenebileceğini düşündüm.

I've taken all of the data and I've compiled it

Tüm verileri aldım ve derledim

and I'd like to share that with you today.

ve bugün bunu sizinle paylaşmak istiyorum.

But before we get started, if this is your first time here,

Ama başlamadan önce, buraya ilk gelişinizse, oradaki

don't forget to click that red subscribe button over there

kırmızı abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helps you learn

ve bu video

just a little bit more English.

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı oluyorsa bana bir başparmak verin.

The first question I asked was,

Sorduğum ilk soru, her hafta

how many English vocabulary words do you learn each week?

kaç tane İngilizce kelime öğreniyorsun?

And so from the information that I got

Ve bu arada,

from 985 people, by the way,

985 kişiden aldığım bilgilere göre,

I'm really happy that almost 1,000 people

neredeyse 1000 kişinin anketteki altı soruyu da yanıtlamaya karar vermesi beni çok mutlu etti

decided to answer all six questions in the survey.

.

But question one was about how many vocabulary words

Ama birinci soru,

do you learn each week?

her hafta kaç kelime öğrendiğinle ilgiliydi. Ekrana koyduğum

If you look at the pie chart that I've put on the screen,

pasta grafiğine bakarsanız ,

you'll notice that 52.6% of you, over half of you,

%52.6'nızın, yani yarınızdan fazlasının

learn about 10 vocabulary words per week.

haftada yaklaşık 10 kelime öğrendiğini fark edeceksiniz.

21.3% of you, if you look at the red,

%21,3'ünüz, kırmızıya bakarsanız, haftada

learn about 20 English vocabulary words per week.

yaklaşık 20 İngilizce kelime öğreniyorsunuz.

And if you look at the orange, 14.4% of you

Ve turuncuya bakarsanız , %14,4'ünüzün haftada

learn about 30 English vocabulary words per week.

yaklaşık 30 İngilizce kelime öğrendiğini görürsünüz.

So what do I think about this?

Peki bunun hakkında ne düşünüyorum?

I think that learning 10 words per week

Haftada 10 kelime öğrenmenin

is probably not enough words.

muhtemelen yeterli kelime olmadığını düşünüyorum.

I know half of you are learning 10 words per week,

Yarınızın haftada 10 kelime öğrendiğini biliyorum

but I want to encourage you

ama

to kind of bump that up a little bit.

bunu biraz artırmanız için sizi cesaretlendirmek istiyorum.

If I take all of the data and if I average it out,

Eğer tüm verileri alırsam ve ortalamasını alırsam, şimdi

if you look on the screen now, you'll see that

ekrana bakarsanız ,

the average English learner

ortalama bir İngilizce öğrencisinin

is learning about 22.44 words per week,

haftada yaklaşık 22.44 kelime öğrendiğini göreceksiniz ki bu

which we should probably round down to 22.

muhtemelen 22'ye yuvarlamamız gerekir.

So that's probably a good amount.

muhtemelen iyi bir miktar.

I would challenge you though

Yine de

if you are learning 20 or 30 words a week,

haftada 20 veya 30 kelime öğreniyorsan,

to maybe bump that up a bit.

belki bunu biraz artırmak için sana meydan okurum.

Try to get closer to 35 or 40 words per week.

Haftada 35 veya 40 kelimeye yaklaşmaya çalışın.

I think that will just help your overall progress

Bunun

over the next year.

önümüzdeki yıl boyunca genel ilerlemenize yardımcı olacağını düşünüyorum. Her

So anyways, when it comes to how many

neyse, insanların haftada kaç tane

English vocabulary words are people learning per week,

İngilizce kelime öğrendiğine gelince,

it looks like people are learning about 22.

insanlar yaklaşık 22 kelime öğreniyor gibi görünüyor.

The second question I asked was,

Sorduğum ikinci soru şuydu,

how many hours do you spend each week studying English?

her hafta İngilizce çalışmak için kaç saat harcıyorsun?

So in this question, I was saying,

Peki bu soruda,

how many hours do you spend reading, writing, listening,

okumaya, yazmaya, dinlemeye,

speaking, learning vocabulary, learning grammar?

konuşmaya, kelime öğrenmeye, gramer öğrenmeye kaç saat ayırıyorsunuz diyordum?

Add it all up and tell me how many hours per week

Hepsini toplayın ve bana haftada kaç saatinizi

do you spend studying English?

İngilizce çalışmak için harcadığınızı söyleyin. Az

If you look at the pie chart

that I've just put on the screen,

önce ekrana koyduğum pasta grafiğine bakarsanız, sol alttaki

you'll notice that the orange section on the bottom left

turuncu bölümün

says that 21.1% of you

%21,1'inizin İngilizce çalışmak için haftada

spend about five hours per week studying English.

yaklaşık beş saat harcadığını söylediğini fark edeceksiniz .

If you look at the red part of the pie chart to the right,

Sağdaki pasta grafiğin kırmızı kısmına bakarsanız,

you'll see that 16.6 of you

16.6'nızın haftada

said that you spend about two hours a week studying English.

yaklaşık iki saat İngilizce çalışmak için harcadığını söylediğini göreceksiniz.

And if you look at the top left,

Ve sol üste bakarsanız,

you'll see that 15.1% of the people who responded,

yanıt verenlerin %15,1'inin, yani

of the 985 people,

985 kişinin

spend about 10 hours per week studying English.

haftada yaklaşık 10 saatini İngilizce çalışarak geçirdiğini görürsünüz.

I think that's probably the best number.

Sanırım en iyi sayı bu.

I think if you can spend between five and 10 hours a week

Haftada beş ila 10 saat

studying the English language, it will really help you.

İngilizce çalışarak geçirebilirseniz, bunun size gerçekten yardımcı olacağını düşünüyorum.

But let's combine the data.

Ama verileri birleştirelim.

If you look on the screen, you'll see that

Ekrana bakarsanız,

the average of everyone who responded

yanıt veren herkesin ortalamasının

is 9.94 hours per week of studying English.

haftada 9,94 saat İngilizce çalıştığını göreceksiniz.

I think that's probably a good amount.

Bence bu muhtemelen iyi bir miktar.

If you can find a way to spend almost 10 hours per week

Haftada yaklaşık 10 saatinizi

studying the English language,

İngilizce çalışarak geçirmenin bir yolunu bulabilirseniz,

I think your progress will just be awesome.

ilerlemenizin harika olacağını düşünüyorum.

The third question I asked is,

Sorduğum üçüncü soru,

which of the following is your favorite part

of learning English?

İngilizce öğrenmenin en sevdiğiniz yanı aşağıdakilerden hangisi?

And if you look at the pie chart

Ve ekrana koyacağım pasta grafiğine bakarsanız

that I'm going to put on the screen,

,

you'll notice that in the orange section,

turuncu bölümde

61.7 of you said that listening

61.7'nizin İngilizce öğrenirken

was your favorite thing to do

en sevdiğiniz şeyin dinleme olduğunu söylediğini fark edeceksiniz

when you were learning the English language.

.

If you look at the top right

where there is a green part to the pie chart,

Pasta grafiğin sağ üst köşesine bakarsanız,

you'll see that 21.1% of you

%21,1'inizin

said that speaking was your favorite thing to do.

konuşmayı en sevdiğiniz şey olduğunu söylediğini göreceksiniz.

You'll notice in the blue section, 14.2% of you,

Mavi bölümde %14.2'nizin

said that reading was your favorite thing to do.

okumayı en sevdiğiniz şey olduğunu söylediğini fark edeceksiniz.

And in the red little tiny red part of the pie chart,

Ve pasta grafiğin kırmızı küçük kırmızı kısmında, ki

which is actually 2.9%.

bu aslında %2,9'dur.

2.9% of you said that writing was your favorite thing to do.

%2,9'unuz yazmayı en sevdiğiniz şey olduğunu söyledi.

So what do I think about this?

Peki bunun hakkında ne düşünüyorum?

I think the pie chart for you,

Bence pasta grafiği sizin için,

no matter what your favorite thing to do,

yapmayı en sevdiğiniz şey ne olursa olsun,

the pie chart should be spread equally

pasta grafiğin eşit olarak dağıtılması

or split equally into 25% in each quadrant.

veya her kadranda %25'e eşit olarak bölünmesi gerekir.

So even though most of you obviously love listening,

Bu yüzden, çoğunuz dinlemeyi açıkça sevseniz de,

you should be spending, as I've said many times,

birçok kez söylediğim gibi,

probably an equal amount of time, listening, reading,

muhtemelen aynı miktarda zamanı dinlemeye, okumaya,

writing, and speaking.

yazmaya ve konuşmaya ayırmalısınız.

So try to get your personal pie chart divided up evenly.

Bu yüzden kişisel pasta grafiğinizi eşit şekilde bölmeye çalışın.

The fourth question I asked was,

Sorduğum dördüncü soru şuydu:

do you have an English speaking partner?

İngilizce konuşan bir partneriniz var mı?

And this was an interesting result.

Ve bu ilginç bir sonuçtu.

I thought more of you

Çoğunuzun

would have English speaking partners than you did.

İngilizce konuşan ortakları olacağını düşünmüştüm. Ekrana koyduğum

If you look at the pie chart that I'm putting on the screen,

pasta grafiğine bakarsanız ,

you'll notice the red section,

kırmızı bölümü göreceksiniz,

74.8% of you do not have an English speaking partner.

%74.8'inizin İngilizce konuşan bir partneri yok.

And if you look at the blue,

Ve maviye bakarsanız,

25.2% of you have an English speaking partner.

%25,2'nizin İngilizce konuşan bir partneri var.

So this is totally understandable and it's not easy to fix.

Yani bu tamamen anlaşılabilir bir durum ve düzeltilmesi kolay değil.

Having an English speaking partner usually costs money.

İngilizce konuşan bir ortağa sahip olmak genellikle maliyetlidir.

I've suggested ways to try and do this for free.

Bunu ücretsiz olarak denemenin ve yapmanın yollarını önerdim. Siz ondan İngilizce öğrenirken sizin dilinizi de öğrenmek isteyen

Find an exchange partner,

bir değişim ortağı bulun

someone who wants to learn your language

while you're learning English from them.

.

But generally, this, I guess doesn't surprise me,

Ama genel olarak, bu sanırım beni şaşırtmadı,

but I wish it was easier for all of you

ama keşke hepiniz için

to find an English speaking partner.

İngilizce konuşan bir partner bulmanız daha kolay olsaydı.

So for the 25.2% of you

Yani,

who have an English speaking partner, that's awesome.

İngilizce konuşan bir partneri olan %25.2'niz için bu harika.

For the 74.8% of you that don't,

Bilmeyenlerin %74,8'i için

I really hope you find a way

umarım gelecekte

to find an English speaking partner in the future.

İngilizce konuşan bir partner bulmanın bir yolunu bulursun.

I just hope you can.

Umarım yapabilirsin.

I know it's difficult, I know it's challenging,

Zor olduğunu biliyorum, zorlu olduğunu biliyorum

but I wish you all the best because it's very helpful.

ama hepinize en iyisini diliyorum çünkü çok yardımcı oluyor. İngilizce konuşan

It's so helpful to have an English speaking partner.

bir ortağa sahip olmak çok yardımcı oluyor .

The fifth question I asked was why are you learning English?

Sorduğum beşinci soru, neden İngilizce öğreniyorsun?

And this to me is the question

Ve bu benim için sonuçlarla

where I was the most interested in the results.

en çok ilgilendiğim soruydu.

I'm always curious to know why someone has chosen

Her zaman birisinin neden

to learn the English language.

İngilizce öğrenmeyi seçtiğini merak etmişimdir.

If you look at the graph

I'm putting up on the screen right now,

Şu anda ekrana koyduğum grafiğe bakarsanız,

you'll see that the number one response

at just over 30% was,

%30'un biraz üzerinde bir numaralı yanıtın

"I'm learning English because I enjoy it."

"İngilizceyi zevk aldığım için öğreniyorum" olduğunu göreceksiniz.

So that's really cool.

Yani bu gerçekten harika.

I know some of you are close to retirement

Biliyorum, bazılarınız emekliliğe yakın

or you're just looking for a hobby

ya da sadece bir hobi arıyorsunuz

and English is something you're learning just for fun.

ve İngilizce sadece eğlenmek için öğrendiğiniz bir şey.

The second response at just under 20% was,

%20'nin biraz altında ikinci yanıt,

"I'm learning English

"

so I can move to an English speaking country."

İngilizce konuşulan bir ülkeye taşınabilmek için İngilizce öğreniyorum."

The next response was, "I'm learning English to get a job."

Bir sonraki yanıt, " İş bulmak için İngilizce öğreniyorum" oldu. Bir

The next response was,

sonraki yanıt,

"I'm learning English for my current job,

"Mevcut işim için İngilizce öğreniyorum

and then I'm learning English

ve ardından

so I can visit an English speaking country."

İngilizce konuşulan bir ülkeyi ziyaret edebilmek için İngilizce öğreniyorum ."

And then other, and then the last and smallest response was,

Ve sonra diğer, ve sonra en son ve en küçük yanıt,

"My parents are making me learn English."

"Ailem bana İngilizce öğretiyor."

So there's your results.

İşte sonuçlarınız.

I found the very interesting and very cool.

Çok ilginç ve çok havalı buldum. Diğerinin ne anlama geldiğini

I'm always curious though, what other means.

her zaman merak etmişimdir .

So if you have the time,

O yüzden vaktin varsa,

if you were someone who responded other,

başkasına cevap veren biriysen, neden İngilizce öğrendiğini

can you let me know in the comments below

aşağıdaki yorumlarda bana bildirir misin

why you are learning the English language?

?

If it's not one of those top five or even that last one,

İlk beşten biri değilse, hatta sonuncusu değilse,

just let me know, because I'm really curious to know why.

bana haber verin, çünkü nedenini gerçekten merak ediyorum.

The sixth question I asked was,

Sorduğum altıncı soru şuydu:

do you like learning English grammar?

İngilizce gramer öğrenmeyi seviyor musun?

This question wasn't originally

Bu soru başlangıçta

going to be part of the survey,

anketin bir parçası olmayacaktı,

but I just sort of threw it on for fun at the end

ancak sonunda

while I was making the survey form.

anket formunu hazırlarken biraz eğlenmek için sordum.

And so I was really curious

Bu yüzden

to see what the responses would be.

tepkilerin ne olacağını gerçekten merak ediyordum.

If you look at the graph that I'm putting up on the screen,

Ekrana koyduğum grafiğe bakarsanız,

you'll see that overwhelmingly,

ezici bir çoğunlukla,

most people responded with five or higher.

çoğu insanın beş veya daha yüksek yanıt verdiğini görürsünüz.

So to the left, if you said one,

Yani solda, bir dediyseniz, bu

it means you don't like learning English grammar

İngilizce gramer öğrenmeyi sevmediğiniz anlamına gelir

and to the right, if you said 10,

ve sağda, 10 dediyseniz,

it means that you love learning English grammar.

İngilizce gramer öğrenmeyi sevdiğiniz anlamına gelir. Bu

So I thought this was a very positive and cool response.

yüzden bunun çok olumlu ve havalı bir tepki olduğunu düşündüm.

You'll notice that most people responded with a five,

Çoğu insanın beş,

a six, a seven, eight or a 10.

altı, yedi, sekiz veya 10 ile yanıt verdiğini fark edeceksiniz.

And in fact, 197 people or 20% of you responded with a 10.

Ve aslında, 197 kişi veya sizin %20'niz 10 ile yanıt verdi

So I thought that was pretty cool.

.

It's cool to hear that a lot of you actually do like

Birçoğunuzun aslında

learning the English language.

İngilizce öğrenmekten hoşlandığını duymak harika.

Well, hey, I'm Bob the Canadian.

Hey, ben Kanadalı Bob. Geçen hafta yaptığım anketin sonuçlarını

Thank you so much for watching kind of the results show

izlediğiniz için çok teşekkür ederim

for the survey I did last week.

. Bilmiyorsanız

I teach English here on YouTube if you didn't know.

burada YouTube'da İngilizce öğretiyorum .

If you are not subscribed,

Abone değilseniz,

you should click that red button there

oradaki kırmızı düğmeyi tıklamalı

and give me a thumbs up if this video helped you learn

ve bu video

just a little bit more English.

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak vermelisiniz.

And if you have some time,

Ve biraz zamanın varsa,

why don't you stick aroun and watch another video.

neden etrafta dolaşıp başka bir video izlemiyorsun?

(smooth music)

(yumuşak müzik)