How to Describe Yourself in English Part 2! 🙂 (Also 8 Things You Don't Know About Me!)

Hi, Bob The Canadian here.

Merhaba, Kanadalı Bob burada. İngilizce

Welcome to this English lesson

where I'm once again going to help you learn

how to talk about yourself in English

kendim hakkında

by talking about myself in English.

konuşarak kendin hakkında İngilizce konuşmayı öğrenmene bir kez daha yardım edeceğim bu İngilizce dersine hoş geldin.

I know it seems kind of weird but in this lesson,

Biraz garip göründüğünü biliyorum ama bu derste

I will tell you eight things that you don't know

size

about me and this time, I'm pretty sure

benim hakkımda bilmediğiniz sekiz şey anlatacağım ve bu sefer eminim ki

they are eight things that none of you know.

bunlar hiçbirinizin bilmediği sekiz şey.

While I do that, I will give you example sentences

Bunu yaparken de

on how to express that.

bunu nasıl ifade edeceğinize dair örnek cümleler vereceğim.

But I'll also tell you what the opposite is.

Ama tam tersinin ne olduğunu da söyleyeceğim.

So stick around I'll help you learn

Bu yüzden etrafta kalın,

how to describe yourself in English

kendimi İngilizce

by describing myself in English.

tanımlayarak kendinizi İngilizce olarak nasıl tanımlayacağınızı öğrenmenize yardımcı olacağım.

Well, hey, Welcome to this English lesson

Pekala, hey, kendimden bahsederek kendinizi İngilizce olarak nasıl tanımlayacağınızı öğrenmenize yardımcı olacağım bu İngilizce dersine hoş geldiniz

where I'm going to help you learn how to describe yourself

in English by talking about myself.

.

Before we get started though,

Başlamadan önce,

if this is your first time here,

buraya ilk gelişinizse, şuradaki

don't forget to click that red subscribe button over there

kırmızı abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helps you learn

ve bu video

just a little bit more English.

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı oluyorsa bana bir başparmak verin.

So what's the first thing I want to tell you about myself.

Peki, size kendimle ilgili söylemek istediğim ilk şey nedir? İşte

Well, it's this.

bu.

I like to be on time, I don't like to be late.

Zamanında gelmeyi severim, geç kalmayı sevmem.

I like to be on time for work,

İşe zamanında gitmeyi severim,

I don't like to be late for work.

işe geç kalmayı sevmem.

Whenever I go anywhere, I like to be on time

Ne zaman bir yere gitsem dakik olmayı severim

but what if you are the opposite of me?

ama ya sen benim karşımdaysan?

How would you describe the opposite of someone

who likes to be on time?

Zamanında olmayı seven birinin tam tersini nasıl tanımlarsınız?

Well, you would say it this way.

Peki, bu şekilde söylerdin.

You would say, I'm always late

Hep geç kalıyorum diyebilirsiniz

or you could also say I'm always running late.

ya da hep geç kalıyorum diyebilirsiniz.

So I know those are two extremes,

Bu yüzden bunların iki aşırı uç olduğunu biliyorum,

I know most of us are in the middle.

çoğumuzun ortada olduğunu biliyorum.

Most of us are usually on time and sometimes we're late.

Çoğumuz genellikle zamanında geliriz ve bazen geç kalırız.

But if you were to describe yourself,

Ama kendini tarif edecek olursan,

you could say I like to be on time

dakik olmayı severim

or I don't like to be late

ya da geç kalmayı sevmem diyebilirsin ya da

or you could say I'm always late or I'm always running late.

hep geç kalıyorum ya da hep geç kalıyorum diyebilirsin.

The second thing I wanted to tell you about myself

Kendim hakkında size söylemek istediğim ve

that you probably don't know is this, I am a messy person.

muhtemelen bilmediğiniz ikinci şey ise şu: Ben dağınık bir insanım.

I'm not a very organized person.

Ben çok organize bir insan değilim.

My desk is always messy.

Masam her zaman dağınıktır.

My vehicles inside are always messy, I'm a messy person.

İçerideki araçlarım hep dağınıktır, ben dağınık bir insanım.

I'm not a very organized person.

Ben çok organize bir insan değilim.

But what if you wanted to say the opposite?

Ama ya tam tersini söylemek istersen?

You would say this, you would say I'm a very tidy person

Bunu diyeceksiniz, ben çok düzenli biriyim diyeceksiniz

or you would say I'm an organized person

ya da ben düzenli biriyim diyeceksiniz

Or you would say I'm very neat and organized.

ya da çok düzenli ve düzenliyim diyeceksiniz. Eşyalarınızı düzenlemeyle ilgili alışkanlıklarınızı açıklamak için

So just a couple of example sentences

sadece birkaç örnek cümle

to describe your habits around organizing your things.

.

You could say I'm a messy person

Dağınık bir insanım diyebilirsiniz

Or you could say I'm a very organized person

ya da çok düzenli biriyim

or I'm a very neat and tidy person.

ya da çok düzenli ve düzenli biriyim diyebilirsiniz.

Sometimes when you are describing yourself in English,

Bazen kendinizi İngilizce tarif ederken,

you'll want to talk about your childhood.

çocukluğunuz hakkında konuşmak isteyeceksiniz.

You might wanna say things like this.

Bunun gibi şeyler söylemek isteyebilirsin.

As a child I loved school, as a child I liked school,

Çocukken okulu severdim, çocukken okulu severdim,

as a child I didn't really like school

çocukken okulu pek

or as a child I hated school.

sevmezdim ya da çocukken okuldan nefret ederdim. Sizce

Which one of those four do you think is true about me?

bu dört kişiden hangisi benim hakkımda doğru? Bir an

I'll let you think for just a split second,

için düşünmenize izin vereceğim ,

it's actually the first one.

bu aslında ilki.

As a child I loved school.

Çocukken okulu severdim.

It was one of my favorite things to do.

Yapmayı en sevdiğim şeylerden biriydi.

I loved learning and I loved going to school every day.

Öğrenmeyi severdim ve her gün okula gitmeyi severdim. Bu

So as a child I loved school.

yüzden çocukken okulu severdim.

I'm not sure what your answer would be

Cevabınızın ne olacağından emin değilim

but there's four choices that you can choose from.

ama seçebileceğiniz dört seçenek var . Çocukluğunuzdan bahsederken

Another thing you might wanna mention

bahsetmek isteyebileceğiniz başka bir şey de

when you're talking about your childhood is

what your favorite subject was in school?

okulda en sevdiğiniz ders neydi?

When I was in school, my favorite subject was French.

Okuldayken en sevdiğim ders Fransızcaydı.

There's a great example sentence for you.

İşte size harika bir örnek cümle.

You can remove French and you can insert any other subject.

Fransızcayı kaldırabilir ve başka herhangi bir konuyu ekleyebilirsiniz.

You could say, when I was in school,

Okuldayken en

my favorite subject was math,

sevdiğim ders matematikti,

when I was in school my favorite subject was science.

okuldayken en sevdiğim ders fendi diyebilirsiniz. Kendinizi anlatırken

So another thing you can talk about

konuşabileceğiniz bir diğer şey de

when you're describing yourself is you can talk about

what your favorite subject was in school.

okulda en sevdiğiniz ders hakkında konuşabilmenizdir.

I'm going to imagine you weren't surprised

that my favorite subject when I was in school was French.

Okuldayken en sevdiğim dersin Fransızca olmasına şaşırmadığınızı tahmin edeceğim.

It was just awesome, I loved that class.

Harikaydı, o dersi çok sevdim.

I wish I could just be a French student my whole life.

Keşke hayatım boyunca sadece bir Fransız öğrencisi olabilseydim.

I don't play a musical instrument.

Ben bir müzik aleti çalmıyorum.

I'm not a very musical person.

Ben çok müzikal bir insan değilim. Çocukken

I did learn a little bit of piano when I was a kid

biraz piyano öğrendim

but I don't play a musical instrument.

ama müzik aleti çalmıyorum.

Of course you might play a musical instrument.

Elbette bir müzik aleti çalabilirsiniz.

So if you were describing yourself in English,

Yani kendinizi İngilizce tarif ediyor olsaydınız , müzik aleti çalmıyorsanız

you might use my sentence

benim cümlemi kullanabilirsiniz

if you don't play a musical instrument

but you might use sentences like this.

ama bunun gibi cümleler kullanabilirsiniz.

I play the guitar, I play the piano.

Gitar çalıyorum, piyano çalıyorum.

Whenever you are talking about yourself in English,

Kendinizden İngilizce konuşurken insanlara bahsetmek

one of the things you might want to mention to people

isteyebileceğiniz şeylerden biri,

is if you play a musical instrument and which one you play.

bir müzik aleti çalıp çalmadığınız ve hangisini çaldığınızdır.

I know this might surprise some of you

Biliyorum bu bazılarınızı şaşırtabilir

but I don't watch sports.

ama ben maç izlemem.

I mean, I watch sports sometimes

Yani bazen spor izliyorum

but in general, I don't watch sports.

ama genel olarak spor izlemiyorum. Biraz playofflar geldiğinde

I watch hockey when it's the playoffs a little bit

hokeyi izliyorum

and I watched the Olympics when they're on

ve olimpiyatlar açıkken de izliyorum

but I don't usually watch sports

ama genelde spor izlemem

but maybe you're the opposite of me

ama belki siz benim tam tersimsiniz

maybe you do watch sports.

belki spor izliyorsunuzdur.

In that case, you would say things like this,

Bu durumda şöyle şeyler söylersiniz:

I watch baseball or I'm a baseball fan.

Beyzbol izliyorum ya da beyzbol hayranıyım.

You could say, I watch football or I'm a football fan.

Futbol izliyorum ya da futbol fanatiğiyim diyebilirsiniz.

So if you watch a sport, that's how you would say it.

Yani bir sporu izlerseniz, bunu böyle söylersiniz.

If you are like me and you don't watch a sport,

Siz de benim gibi spor izlemiyorsanız,

you would simply say, I don't watch sports.

ben spor izlemiyorum diyebilirsiniz.

I don't play sports.

spor yapmıyorum

I know that might come as a surprise to you as well

Bunun size de sürpriz gelebileceğini biliyorum

but I don't play sports.

ama ben spor yapmıyorum.

I am athletic, I like to walk every day

Atletik biriyim, her gün yürümeyi severim

and I do work out a little bit

ve biraz egzersiz yaparım

but I don't play sports.

ama spor yapmam.

You might be like me

Siz de benim gibi olabilirsiniz

and then you have some example sentences there

ve orada kendinizi tanımlarken kullanabileceğiniz bazı örnek cümleler var

that you can use if you are describing yourself

or maybe you do play a sport.

ya da belki bir spor yapıyorsunuz.

In that case, you would simply say things like this.

Bu durumda, basitçe böyle şeyler söylersiniz.

I play baseball, I play basketball, I play soccer.

Beyzbol oynarım, basketbol oynarım, futbol oynarım. Bu

So either you play a sport or you don't,

nedenle, ister spor yapın ister yapmayın, kendinizi İngilizce tarif ederken

it's always worthwhile mentioning this

bundan her zaman bahsetmeye değer

when you are describing yourself in English,

because you might have something in common

çünkü

with the person you are talking to.

konuştuğunuz kişiyle ortak bir noktanız olabilir.

Sometimes when I mentioned to someone

Bazen birine

that I don't play sports,

spor yapmadığımı söylediğimde

they say I don't play sports either.

spor da yapmıyorum diyorlar.

So another thing that maybe you didn't know about me,

Belki benim hakkımda bilmediğiniz bir şey daha var,

I don't play sports.

ben spor yapmıyorum.

I did play a little bit when I was a kid

Çocukken biraz oynardım

but I don't play any sports right now.

ama şu anda herhangi bir spor yapmıyorum.

The weekend is a great time to sleep in

Hafta sonu uyumak için harika bir zaman

but here's something interesting about me

ama benim hakkımda muhtemelen bilmediğiniz ilginç bir şey var,

that you probably don't know, I don't sleep in.

uyumuyorum.

Actually that's not entirely true.

Aslında bu tamamen doğru değil. Nadiren uyuduğumu söylemek

It would probably be better to say I rarely sleep in

muhtemelen daha iyi olur

because I do sleep in a little bit from time to time.

çünkü zaman zaman biraz uyurum.

So you could say, I don't sleep in

Yani kendini tarif ediyorsan uyumam diyebilirsin

if you are describing yourself or you could say,

ya da

I rarely sleep in but maybe you're the opposite,

nadiren uyuyorum diyebilirsin ama belki sen tam tersisin,

maybe you really like sleeping in in the mornings.

belki sabahları uyumayı gerçekten seviyorsun. O zaman

You would then say, I sleep in or I love to sleep in

ben uyuyorum ya da uyumayı seviyorum

or I sleep in all the time.

ya da her zaman uyuyorum diyeceksiniz.

I wish I could sleep in more,

Keşke daha fazla uyuyabilseydim,

I think as you get older

bence yaşlandıkça

it gets a lot harder to sleep in.

uyumak çok daha zorlaşıyor.

Well, hey, thank you so much for watching

Pekala, hey, bu İngilizce dersini izlediğiniz için çok teşekkür ederim,

this English lesson where hopefully you learned

umarım

how to describe yourself by listening to me

kendinizi nasıl tanımlayacağınızı beni dinleyerek öğrenmişsinizdir.

describe myself in English.

İngilizce.

If this is your first time here,

Buraya ilk gelişinizse,

don't forget to click that subscribe button.

abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın.

Give me a thumbs up if this video helped you learn

Bu video

just a little bit more English

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak verin

and if you have some time,

ve biraz zamanınız varsa,

why don't you stick around and watch another English lesson.

neden burada kalıp başka bir İngilizce dersi izlemiyorsunuz?