Don't make this common mistake – Use the S!

Hi, guys. I'd like to share with you one of my pet peeves.

Merhaba çocuklar. Sizinle ''my pet peeves'' lerden birini paylaşmak istiyorum.

"Pet peeves" means something

''Pet peeves''

that other people do that make you angry. So, I am an ESL teacher, and I love teaching,

diğer insanların kafanı kızdırmak için yaptığı bir şey anlamına gelir. Bu yüzden, ikinci dili ingilizce olan öğretmenim ve öğretmeyi seviyorum

but something really pisses me off, something really makes me angry, and it is when people

fakat bir şey gerçekten beni gıcık eder, bir şey gerçekten kafamı kızdırır ve insanlar

do not say the "s" at the end of words. Now, I understand that this is at first a pronunciation

kelimelerin sonunda ''s'' söylemediği zaman olur. Şimdi, Bunun ilk olarak bir telaffuz sorunu olduğunu düşünüyorum

problem, so you guys are going to go to Emma's video that she made: "Words Ending in 's'".

bu yüzden siz çocuklar Emma'nın yaptığı videoya gideceksiniz. '' -s- ile sonlanan kelimeler''.

So, this will teach you all about the pronunciation of the word "s" at the end of words.

Yani, Emma'nın videosu size kelimelerin sonundaki ''s'' kelimesinin telaffuzunu öğretecek.

So, www.engvid.com will give you...

Yani, www.engvid.com size verecek...

Type in "s pronunciation", and you've got that video right there. After

''Telaffuzda -s-'' yaz ve sen orada şu videoya sahipsin.

you watch that video, there will be no excuse. So, please, try. Help me out.

O videoyu izledikten sonra, mazaret olmayacak. Yani, lütfen dene. Bana yardım et.

And I'm going to tell you why it's so important. First example: Use the "s" is if you said

Ve sana onun neden bu kadar önemli olduğunu anlatacağım. İlk örnek: ''s'' kullanın eğer

to someone, for example: "I like cat" or "I like dog",

birisine örneğin ''I like cat'' yada ''I like dog'' derseniz

this means you want to say that you like dogs, cats, you think they're cute, you maybe have a couple pets. But guess what?

Bu, kedileri, köpekleri sevdiğini söylemek istediğin anlamına gelir, onların sevimli olduğunu düşünürsün, belki bir çift evcil hayvanın var. Fakat tahmin et noldu?

If you say: "I like cat and I like dog", this means you like to eat them. So you don't want

Eğer sen ''I like cat and I like dog'' dersen, bu onları yemekten hoşlandığın anlamına gelir. Bu yüzden

someone to think that you like to eat dogs or cats, now, do you? So, it's crucial (very important)

birisinin kedileri ve köpekleri yemekten hoşlandığını düşünmesini istemezsin. İster misin? Yani, her zaman

that you always try to remember to put the "s". So, instead of saying:

''s'' koymayı hatırlamaya çalışmak çok önemli. Yani,

"I like cat and I like dog", we're going to say: "I like cats and I like dogs."

''I like cat and I like dog'' söylemek yerine, ''I like cats and I like dogs'' diyeceğiz.

If it's an animal that you like, you're going to put the "s", with the exception of chicken...

Eğer o senin hoşlandığın bir hayvansa, tavuk haricinde ''s'' koyacaksın.

You can like chickens. But if you like to eat it, you're not going to put the "s". So,

Tavuklardan hoşlanabilirsiniz. Fakat sen onu yemekten hoşlanıyorsan, ''s'' koymayacaksın. Yani,

for example: "My favourite food is chicken." So, I would say: "I like chicken." But if

örneğin: benim favori yemeğim tavuk. Yani, ''I like chicken'' derdim. Fakat

I like the animal: "Bawk, bawk, bawk", maybe a bit too much, I would say: "I like chickens."

eğer hayvanı beğenirsem ''bow, bow, bow'' belki biraz fazla ''tavuklardan hoşlanırdım'' derdim.

So, be careful. You don't want to say to someone: "I like sheep",

Yani, dikkatli ol. Birisine ''Koyun yemeyi severim'' demek istemezsin.

because that just... That's a different subject.

Bu farklı bir konu.

So, the first rule that you have to remember with this is we always use an "s" with countable

Yani, bununla beraber hatırlamanız gereken ilk kural her zaman sayılabilen isimlerle birlikte ''s'' kullanmamızdır.

nouns. So, a "countable noun" means something that you can count in groups. For example:

Yani, bir 'sayılabilen isim' gruplar halinde sayabildiğim bir şey anlamına gelir. Örneğin:

dogs, cats; one dog, two dogs, three dogs. You can count them. We have countable and

Köpekler, kediler; bir köpek, iki köpek, üç köpek.Onları sayabilirsiniz. İngilizcede sayılabilen ve

uncountable nouns in English. If you're not too sure, you can reference it on www.engvid.com

sayılamayan isimlere sahibiz. Eğer çok emin değilsen, www.engvid.com a başvurabilirsin

or you can look in a grammar book or a dictionary, and you will know if it's countable or uncountable.

yada bir gramer kitabına veya sözlüğe bakabilirsin ve onun sayılabilen yada sayılamayan isim olup olmadığını bilirsin.

So, rule number one is that every countable noun will have to have an "s" if it's plural.

Yani, bir numaralı kural her sayılabilen ismin eğer çoğulsa bir 's' takısı almak zorunda olduğu

If you look at my example... Now, I hear this all the time. I will ask someone:

Benim örneklerime bakarsan... Şimdi, bunu hep duyarım. Birisine soracağım:

"Wow. Cool shoes. How much were they?"

Havalı ayakkabı. Onlar ne kadardı?

"40 dollar." And, let me see, 40 dollar, 40 dollar, what?

'40 dollar'. Bırak göreyim, 40 dollar, 40 dollar, ne?

Because "dollars" are countable, you have to put the "s". So, it's not: "40 dollar",

Çünkü 'dollars' sayılabilir, 's' koymak zorundasın. Bu yüzden, o '40 dollar' değil,

it's "40 dollars". So: "I have 5 dollars." Now, if you only have one of something that's

'40 dollars'. Yani: '5 dollars var'. Şimdi, sayılabilen bir şeyden sadece bir tanesine sahipsen

countable, that's okay, you don't need the "s". So, for example: "I have one dog."

sorun yok, 's' koymana ihtiyacın yok. Örneğin, 'I have one dog'.

I don't put the "s". If you have one of something that's countable, you don't need the "s",

's' koymam. Sayılabilen bir şeyden bir tanesine sahipsen, 's' koymana gerek yok,

but as soon as you have two, you need to put the "s".

fakat iki taneye sahip olur olmaz, 's' koyman gerek.

The other words that we're going to look at are more of a grammar-based thing, but that's

Bakacağımız diğer kelimeler daha fazla gramer tabanlı şey, fakat çok iyi.

cool. "There were several", maybe this is a new word for you. "Several" means the same

''bir kaç vardı'', belki bu senin için yeni bir kelime. 'Several'; 'a lot' yada 'many' gibi aynı anlama gelir.

as "a lot" or "many". It means more than one. So, for example, if you say: "There was...

O bir taneden daha fazla anlamına gelir. Yani, örneğin, 'There were several dog' dersen

There were several dog", this doesn't make sense; because this means more than one, I

bu mantıklı değil; çünkü bu birden daha çok anlamına gelir,

have to write the "s". I say: "There were several dogs."

's' yazman zorundayım. 'There were several dogs' şeklinde söylerim.

"I have a lot of cat".

'I have a lot of cat'.

So, if you told me that you have a lot of cat, I think that you're

Yani, bana 'you have a lot of cat' deseydin, sanırım

going to invite me to eat the cat that you have, because you have a large portion of

sahip olduğun kediyi yemek için beni davet edeceksin çünkü yemem için büyük porsiyon kedin var.

cat for me to eat. I have never eaten cat. I probably would, but I don't think you would

Ben hiç kedi yemedim. Muhtemelen yerdim fakat

like me to eat your cat, so you have to say: "I have a lot of cats." Meow. Crazy cat ladies,

senin kedini yememin hoşuna gideceğini sanmıyorum bu yüzden 'I lot of cats' demen gerekir. Miyav. Çılgın kedi hanımefendiler,

hello.

merhaba.

Next one, I hear people say: "Oh, my city has many tree." Huh, okay. Well, "many", which

Bir sonraki, insanların 'my city has many tree' dediğini duyuyorum. Peki,

means the same as "a lot" or "several", again, you need the "s". So, you have to say... Not

'a lot of' yada 'several' ile tekrar aynı anlama gelen 'many', 's' kullanamana ihtiyacın var. Bu yüzden,

"tress". "My city has many trees."

'tress' demek zorundasın. 'My city has many tress'.

One more that's even more confusing for you guys is "too many". Now, "many", and "a lot",

Sizin için daha fazla kafa karıştırıcı bir tane daha 'too many' dir. Şimdi, 'many', 'a lot of',

and "several" are always positive things. Okay? But "too many" is always a bad thing

ve 'several' her zaman pozitif şeyler. Tamam? Fakat 'too many' her zaman kötü yada negatif bir şey için kullanılır.

or a negative thing. So, if you like trees and cats and dogs, you can use "many". But

Yani, ağaçları, kedileri, köpekleri seviyorsan. 'many' kullanabilirsin. Fakat,

if you don't like the countable noun, you have to say "too many". So, for example, I

bunlardan hoşlanmıyorsan ve sayılabilen bir isimse, 'too many' söylemek zorundasın. Yani, örneğin,

can say: "She has too many brothers."

'she has too many brothers' söyleyebilirim.

So, maybe you know somebody that has 10 brothers,

belki 10 kardeşe sahip olan birisini tanıyorsun ve

and you don't like the brothers, you can say:

kardeşlerden hoşlanmıyorsun,

"Mm, she's got too many brothers. I don't like that."

'Mmm çok fazla kardeşi var. Bundan hoşlanmam' diyebilirsin. 'She has got too many brothers'

Maybe you know someone that has 15 children, you can say:

Belki 15 çocuğu olan birisini tanıyorsun,

"Oh my god, well,

''Tanrım, peki,

in my opinion, she just has too many kids." Now, the word "children" is countable, so

bana göre sadece çok fazla çocuğa sahip' diyebilirsin. Şimdi 'children' kelimesi sayılabilir bu yüzden

it's plural, so you don't need to worry about the "s", but "kids" is countable. So:

çoğul, yani 's' hakkında endişelenmene gerek yok fakat 'kids' sayılabilir. Yani:

"She has too many brothers", "too many kids". When it's "too many", it's something you don't

'She has too many brothers', yada 'to many kids', çok fazla kardeşim var; sevmediğin bir durum.

like. But these ones are something that you like or you think are okay. So, as far as

Fakat, bunlar iyi olduğunu düşündüğün yada sevdiğin şeyler. Yani,

the grammar sense goes, if you can remember "several", "a lot", and "many", you're going

dilbilgisi duyusu gittiği kadarıyla, eğer 'several', 'a lot of' ve 'many' hatırlayabilirsen,

to remember to put the "s".

's' koymayı hatırlayacaksın.

There's one more group of words that I think are confusing, but that's cool. We have in

Kafa karıştırıcı olduğunu düşündüğüm bir kelime grubu daha var fakat bu çok iyi. İngilizcede

English: "no one", "nobody", "anyone", "anybody", "everyone", and "everybody". Now, to help

'no one', 'nobody', 'anyone', 'anybody' kelimelerine de sahibiz. Şimdi,

you guys out: "no one" and "nobody" mean exactly the same. Okay? "Anyone", "anybody", they're

size yardımcı olmak için: 'no one' ve 'nobody' tamamen aynı anlama gelir. 'Anyone' ve 'anybody', onlar

the same. It doesn't matter. But when you use these words, you always need to make sure

aynıdır. Önemi yok. Fakat, şu kelimeleri kullandığın zaman, kullandığın fiilin tekil olduğuna her zaman emin olman gerekir.

that your verb is going to be singular. So, for example, I can say:

Yani, örneğin, cümleyi şu şekilde söylerim:

"No one" or "Nobody likes", okay?

'No one' or 'Nobody' likes' tamam mı?

Because this is a singular, we need to put an "s" on our verb.

Çünkü bu bir tekil, fiile 's' koymamız gerekir.

"Nobody likes taxes." Hmm. Taxes are terrible. "Everybody" or "Everyone has"... We can't say:

'Hiç kimse vergileri sevmez'. Hmm. Vergiler çok kötü. 'Everybody' yada 'Everyone has'...

"Everyone have". We have to say: "Everyone has a brain."

'Everyone have' diyemeyiz. 'Everyone has a brain' demek zorundayız.

Sometimes I wonder about this, but I know,

Bazen bunu merak ediyorum fakat fiziksel olarak

physically, everyone has a brain. Okay? I can't say: "Nobody like taxes." I have to

herkesin bir beyne sahip olduğunu biliyorum. Tamam mı? 'Nobody like taxes' diyemem.

say: "Nobody likes". So, if you have: "no-", "any-", or "every-", "one" or "body", you

'Nobody likes' demek zorundayım. Yani, Eğer, 'no', 'any', 'every-', 'one' yada 'body' kelimelerine sahipsen,

always have to make sure that your verb is a singular, takes a singular noun.

fiilinin tekil olduğuna daima emin olmak zorundasın.

Go check out Emma's lesson, and remember: Anytime that you have a countable noun that's

Git Emma'nın derslerini kontrol et ve hatırla: Bir den daha fazla sayılabilir isme sahip olduğun her zaman

more than one, please do Ronnie a big favour, and please say the "s".

lütfen Roonie'ye büyük bir iyilik yap ve lütfen 's' ekle.

Later.

Daha sonra görüşürüz.