English for Beginners: Countable & Uncountable Nouns

Yeni Başlayanlar için İngilizce: Sayılabilir ve Sayılamayan Adlar

Hello.

Merhaba

My name is Emma, and in today's video I'm going to teach you about countable and uncountable nouns.

Ben Emma ve bugün sizlere sayılabilen ve sayılamayan isimleri öğreteceğim.

We can also call these "count nouns" and "non-count nouns".

Bunlara ayrıca ''count nouns'' ve'' non-count nouns'' diyebliriz

So, let's begin by first talking about: What is a noun?

İlk olarak, isim nedir ile başlayalım,

So, a noun is a word that is a person...

kişi, bir isimdir.

It can be a person, so: "Emma", that's a noun; "teacher", that's a noun.

Kişi olabilir: ''Emma'', ''öğretmen'' birer isimdir.

It can be a place.

Bir yer olabilir.

"Russia" is a noun.

Rusya bir isimdir.

"School" is a noun.

Okul bir isimdir

It can be an animal; a dog.

hayvan olabilir, mesela köpek

"Dog" is a noun.

köpek, isimdir

The word "cat" is a noun.

kedi bir isimdir

It can also be a thing.

ayrıca bir şeyler isim olabilir

This marker...

bu kalem

The word "marker" is a noun.

kalem bir isimdir

Okay?

okay?

And it can also be a feeling.

ayrıca duygularda olabilir

"Happiness" is a noun.

mutluluk, isimdir

So, a noun is a person, a place, a thing, an object, an animal.

yani kişi, yer, şey, nesne, hayvan birer isimdir

There are many things that are nouns.

isim olan bir çok şey vardır

What a noun is not is it's not an action, like a verb; it's not a description, like

eylem, tanımlama(sıfat)

an adjective; and it's not a preposition, like the word "on" or "off".

edat, ''on'' ''off' gibi, bunlar isim değildir

Okay?

A noun is, like I've said before, one of these things.

isim, daha önce dediğim gibi, bunlardan biridir

So, in English...

Well, actually, first let's do something.

hadi başlayalım

Let's underline the nouns just to make sure we have this concept.

Bu konuyu işlediğimizden emin olmak için, isimlerin altını çizelim

So, my first sentence is: "Canada is a large country."

İlk cümlem: Kanada büyük bir ülkedir.

So let's underline the nouns, here.

isimlerin altını çizelim

Well, "Canada" is a place, so we know "Canada" is a noun; "is" is a verb; "large" - this

''Kanada'' bir yerdir,yani isim. ''İs'' bir fiildir.

is a description; "country".

''large'', bir tanımdır

"Country" is a place; this is also a noun.

''Country'' bir yerdir; ayrıca isimdir

"My teacher is funny".

Benim öğretmenim komiktir.

"Teacher" is a person, so this is a noun; "funny" is a description, it's an adjective,

''Teacher'' bir kişi dir, isimdir ''funny'' bir tanımdır ve sıfattır

it's not a noun.

isim değildir

"The dog", so we have "dog" is an animal; "cats", "cats" are nouns; and we have the

''Dog'', köpek bir hayvandır, ''Cats'' kediler bir isimdir

word, here, "friends".

ve ''Friends''

The word "friend" is also a noun.

''Friends'' kelimesi isimdir

Okay?

okayy??

So, these are all nouns.

bunların hepsi isimdir

So, in English, we have two types of nouns; we have countable nouns and we have uncountable

İngilizcede, 2 tip isim vardır, sayılabilenler ve sayılamayan isimler

nouns.

It's important to know if a noun is countable or uncountable, because this is going to tell

Bir ismin sayılabilir veya sayılamaz olduğunu bilmek önemlidir, çünkü bu bize

us if we use words, like: "a" in front of the word, and it will also tell us which words

kelimenin önüne ''a'' koyup koymayacağımızı ve bu kelimelerle birlikte

we cannot use with these words.

hangi kelimeleri kullanamayacağımızı söyler.

So... And whether or not we need to add an "s" to the end of the noun if there's more than one.

Yani..Eğer bir taneden fazla varsa, ismin sonuna ''s'' koymalıyız.

So, in this video, we are going to talk about countable nouns with many examples and uncountable nouns.

Bu videoda çokça örneklerle sayılabilen ve sayılamayan isiimlerden bahsedeceğiz.

So, let's look at countable nouns first.

Hadi ilk başta sayılabilenlere bakalım

Okay, so we're going to start with countable nouns first.

Peki, ilk başta sayılabilenlerle başlayalım

So, the first thing you need to know with a countable noun is when we have a countable

Bilmen gereken ilk şey, sayılabilen isimlerin önüne

noun, we need to put an "a" or an "an" in front of it.

''a'' veya ''an'' koymalıyız.

So, for example: "I have a dog.

Örneğin, bir köpeğim var

I have a computer.

Bir bilgisayarım var

I have a lamp.

Bir lambam var

I have a chair."

Bir sandalyem var

So, notice I'm putting "a" in front of all of these.

Hepsinin önüne ''a'' koyduğuma dikkat edin

If the noun starts with a vowel sound, so for example: "a" is a vowel, "e", "i", "o",

Eğer bir isim ünlü harf ile başlıyorsa, mesela: ''a'' ''e'' ''i'' ''o''

"u" - these are all vowels.

''u'' - bunlar ünlü harflerdir.

And if it starts with a vowel sound, then we use "an".

Ünlü harfle başlıyorsa, ''an'' kullanırız.

"I have an apple.

Bir elmam var

I have an egg.

bir yumurtam var

I have an ant."

bir karıncam var

Okay?

okay bro?

So, we use this if the first...

İlk harf sesli ise

The first sound of the word is a vowel.

bunu kullanırız.

So, the second thing you need to know is that with countable nouns a lot of the time we

Sayılabilir isimlerle ilgili bilmen gereken ikinci şey, genellikle

can count them.

bunları sayabiliriz.

Okay?

So we can often...

A countable noun is something you can count, or...

sayılabilir bir isim, sayabildiğimizdir

Usually it's something, or an animal, or, you know, a place - it's something you can

Genellikle bir hayvan, bir yer, sayabildiğin bir şeydir

count.

So, for example: "I have a book."

Örneğin: Bir kitabım var

This is one book.

bir kitap

"I have two books.", "I have three books."

"İki kitabım var.", "Üç kitabım var."

So, this...

You can count books and it's a countable noun.

kitapları sayabilirsin ve sayılabilir isimdir

"I have two chairs.

''İki sandalyem var.

I have five dresses."

Beş tane elbisem var.''

These are all countable nouns.

Bunların hepsi sayılabilir isim

When we have more than one countable noun, so for example, here we have one, here we

Birden fazla sayılabilir ismimiz olduğu zaman mesela burda.

have two.

2 tane

If we have more than one-so two, three, four, five, six-we need to add an "s".

Eğer bir taneden fazla ise, iki, üç , dört, beş.. s eklemeliyiz

This shows us that there is more than one.

Bu bize bir taneden fazla olduğunu gösterir

And also notice that we don't need this in front of the noun anymore.

Ve ayrıca artık, ismin önüne bunu koymamıza gerek yok.

So, we cannot say: "a books", because the "s" means there's more than one, so this would

Yani, ''a books'' diyemeyiz, çünkü ''s'' in anlamı bir taneden fazla demektir,

not match. Okay.

yani uyuşmaz. Tamam?

What else do we need?

Başka neye ihtiyacımız var?

So, we need an "s" or an "es" if we have more than one of this type of object or noun.

Nesne veya isim birden fazlaysa ''s'' veya ''es'' e ihtiyacımız var.

Here's another example: "I have one sister.", "I have three sisters."

Burda başka bir örnek: "I have one sister.", "I have three sisters."

So, notice here, you can count the number of sisters I have, and so I've added an "s".

Buraya dikkat edin, sahip olduğum kardeşlerimi sayabiliyorsunuz ve bu yüzden ''s'' ekledim.

Now, we have some exceptions.

Şimdi, bazı ististanarımız var

For example, the word "moose".

Örneğin ''moose''

You can count the number of moose, but we never add an "s".

Geyikleri(moose) sayabilirsiniz ama, biz hiç ''s'' eklemeyiz.

It's...

It's a strange exception.

Bu garip bir istisna.

In English, you'll notice we have a lot of exceptions.

İngilizcede, bir çok istisna olduğunu fark edeceksiniz.

We break rules a lot of times in English and that's okay.

İngilizcede kuralları bir çok kez kırarız ama sorun değil

It's the same with "fish".

''fish'' de aynı

You can count the number of fish, but we don't...

Balıkları(fish) sayabilirsin ama

You change this word if there's more than one.

bir taneden fazlaysa, bu kelimeyi değiştirmezsin.

I can't say: "I have five fishes."

"I have five fishes." diyemem.

Okay?

I would say: "I have five fish."

"I have five fish." derdim.

So, sometimes there are exceptions with count nouns or countable nouns.

Yani, bazen sayılabilir isimlerde istisnalar vardır.

Now let's look at: What is an uncountable noun, and how is it different?

Şimdi sayılamayan isimler nedir ve farkları nedir bir bakalım.

Okay, so we've talked about countable nouns; now we're going to talk about uncountable

Peki, sayılabilir isimlerden bahsettik; ve şimdi sayılamayan isimlerden bahsedeceğiz

nouns or we can call them non-count nouns.

veya bunlara ''non-count nouns'' diyebliriz.

Okay?

So that means the same thing.

Anlamları aynı.

An uncountable noun is a noun where you do not use "a" or "an" in front of it.

Sayılamayan isimler, önüne ''a'' ''an'' koyamayacağın isimlerdir.

Okay?

OKAY?

So, for example, an uncountable noun is "happiness".

Örneğin, ''mutluluk'' sayılamayan bir isimdir.

I do not say: "a happiness".

''a happines(mutluluk)'' demem.

Okay, so that's no.

olmaz

So, we do not use "a" or "an".

Yani ''a'' veya ''an'' kullanmayız.

We also don't add "s" or "es".

Ayrıca ''s'' veya ''es'' te eklemeyiz.

Okay?

And the reason we don't add "s" or "es" is because the idea of uncountable is you can't

''s'' veya ''es'' eklemememizin sebebi ise, onları sayamamamız

count it.

Now, there are many exceptions to this, but in general, an uncountable noun is something

Bir çok istisnalar var ama genel olarak, sayılamayan isimleri,

you can't really count.

gerçekten sayamazsın.

So I want you to think, for example, of happiness.

Mesela, düşünmeni istiyorum, ''mutluluk''

Can you count happiness?

mutluluğu sayabilir misin?

Can you say: "One happiness, two happiness; my friend has five happiness"?

''bir mutluluk, iki mutluluk, arkadaşımın 5 tane mutluluğu var'' diyebilir misin?

You can't really count it.

Bunları gerçekten sayamazsın.

It's the same with words, like: "sadness" or with, you know, "stress".

''üzüntü'' veya ıııııı.. ''stres'' te de aynı şey geçerli

These are things that are abstract and they're things you can't really count.

Bunlar soyut şeyler ve bunları sayamazsın.

Okay?

So, because of that, we do not add "s" or "es" to uncountable words.

Bu yüzden sayılamaz isimlere ''s'' ''es'' eklemeyiz

Another thing you'll find with uncountable words, and this is where it kind of gets a

Sayılamaz isimlerde göreceğin başka bir şey, ve bu biraz

bit tricky, is a lot of uncountable nouns are actually categories.

aldatıcı olabilir, çok sayıda sayılamaz isim aslında ''katagorilerdir''

So, for example: "furniture" is an uncountable noun.

Mesela: ''furniture(mobilya)'' sayılamayan bir isimdir

In English, you don't count furniture.

İngilizcede mobilyayı sayamazsın

So, you would...

Yani..

You would not add an "s" to the word "furniture"; it's always the same.

Furniture(mobilya) kelimesine ''s'' eklenmez, bu her zaman aynıdır.

"I have furniture at my house."

"Evimde mobilyam var."("I have furniture at my house.")

I do not say: "I have a furniture."

"I have a furniture." demiyorum (burada ''a'' koyulmaz demek istiyor..)

No.

In English, you can't do that.

İngilizcede bunu yapamazsın.

You say: "I have furniture."

"I have furniture." diyebilirsin

There is no "a" or "an".

''a'' veya ''an'' yok

It's the same with the word "clothes".

''clothes''(kıyafet) içinde aynı şey geçerli

"Clothes" never changes; it always stays the same.

''clothes'' asla değişmez, her zaman aynı kalır.

I cannot say: "I have a clothes."

"I have a clothes." diyemem

I cannot say: "I have four clothes."

''I have four clothes." diyemem (yani bir sayı belirtemeyiz demek istiyor)

Okay?

In English, we can't do this, and this is because these are categories.

İngilizcede, böyle yapmayız ve bu yüzden bunlar kategorilerdir.

It's the same with "money".

''money'(para) ' için de aynı şey geçerli

And a lot of students get really frustrated with this, because in their language, you

bir çok öğrenci böyle ummaz, çünkü onların dilinde

can count these things.

bu şeyleri sayabilirsin.

So, I understand that and I understand, you know, languages are very different, but in

Yaniii, anlıyorum ııı diller farklıdır,

English you cannot count these things in the same way.

ama ingilizcede bu şeyleri bu sekilde kullanamazsınız

They're considered categories.

Onlar katagori olarak düşünülmüş.

So, in English, I cannot say: "I have five money."

"I have five money."(5 tane param var) diyemem

And I also don't add an "s" to "money".

ayrıca ''money'' e ''s''eklemem

It always stays the same.

Herzaman aynı şekilde kalır.

I can say: "I have a lot of money" or "I have no money", but I can't actually put a number

''çok param var'' veya ''hiç param yok'' diyebilirim, ama paranın önonde bir sayı belirtemem

in front of money.

bir sayı belirtemem.

So, what can you do is...

We're looking at categories, there, but within each category there are things you can count.

Burada katagorilere bakıyoruz ama her katagorinin içinde sayabileceğin şeyler vardır.

So, for example: "furniture" is uncountable, but tables, chairs, desks, refrigerators,

Örneğin: ''furniture''(mobilya) sayılamaz ama masalar, sandalyeler, sıralar, buzdolapları

ovens - these are all things we can count.

fırınlar - bunların hepsi sayabileceğimiz şeylerdir.

So, "furniture" does not have an "s", but these other words do within the category.

Bu yüzden ''furniture'', ''s'' içermez ama bu kategorinin içindeki diğer kelimeler ''s'' içerebilir

"Clothes", again, we never change it; it always is the same, but types of clothes we can have

Tekrar ''Clothes''(kıyafet), değiştiremeyiz, her zaman aynıdır ama kıyafet çeşitleri sayılabilir.

as countable.

So, we can have five dresses, you know, 10 socks.

5 giysiye sahip olabiliriz, ııııı.. 10 çorap.

So, you can count a lot of clothes.

Yani, bir kıyafeti sayabilirsin.

With "money", we don't...

''Money'' de

Like I said, we don't add an "s", but we can count coins.

dediğim gibi, ''s'' ekleyemeyiz ama coinleri(madeni para) sayabiliriz

Okay?

So we can count coins.

coin leri sayabiliriz.

"I have five coins.

''5 coinim var,

I have seven bills."

7 banknotum var.''

So, within the category, you can count, but the category itself we cannot put an "s" on

Kategorilerin içindekileri sayabiliriz, fakat kategorilerin kendisine ''s'' koyamayız

that because it is an uncountable noun.

çünkü sayılamaz bir isim.

A lot of the times different types of food and different types of drinks are also uncountable.

Çoğu zaman, farklı yiyecek ve içecek türleri sayılamazdır.

So, for example: "milk".

Mesela, ''süt''.

We do not count milk.

Sütü sayamayız.

In English, we can't say: "I have one milk.

İngilizcede ''bir tane sütüm var, 6 tane sütüm var''

I have six milk."

diyemeyiz.

What we can do is we can add a container to this word or we can add an amount, so that's

Yapabileceğimiz şey ise bu kelimelere kutu, kap veya bir miktar eklemek

okay.

So, what we can say is: "I have a glass of milk."

yani diyebileceğimiz şey ''bir bardak sütüm var.''

Okay?

Or: "I have five glasses of milk.", "I have two cups of milk."

Veya: ''5 bardak sütüm var, 2 fincan sütüm var.''

So, "milk" itself never changes, but the quantity or the amount can.

Yani ''milk'' in kendisi asla değişmez, sayı ve miktar değişir.

It's the same with, for example, "juice".

Örneğin: ''juice''(meyve suyu) da aynı.

"I have eight cups of juice", but "juice" itself...

''8 fincan meyve suyum var'' ama ''juice'' nin kendisi..

The word "juice", we can never say "juices".

''juices'' diyemeyiz.

Okay?

So that...

It doesn't change because it's an uncountable noun.

değişmez çünkü sayılamaz bir isimdir.

And we'll look at more examples of this in full sentences in a moment.

Birazdan bu örneklerin daha fazlasına bakacağız.

"Mustard" or "ketchup", these are more examples.

Daha gazla örnek olarak ''hardal'' veya ''ketçap''

We do not say: "I have 10 or 20 mustards."

''10 veya 20 hardalım var'' diyemem

No.

We can't count this, so we always keep it the same; or we can add a container or a quantity.

Bunu sayamayız bu yüzden bunu hep aynı şekilde tutarız; veya kap veya miktar ekleyebiliriz.

"I have five bottles of mustard."

''5 şişe hardalım var.''

Okay?

So...

And it's the same with these words, too.

Ve bu kelimelerde de aynı şey geçerli.

"I have 10 pieces of furniture."

''10 adet mobilyam var''

So, we can put a quantity in front, but the actual word itself is an uncountable noun.

Yani, önüne bir miktar ekleriz, ama asıl kelimenin kendisi sayılamaz bir isimdir.

So, let's look at more examples of this.

Hadi daha fazla örneğe bakalım.

Okay, so we're going to do a little bit of practice; but before we begin, I want to again

Peki, biraz pratik yapacağız; ama başlamadan önce tekrar söylemek istiyorum ki

say that there are many, many exceptions to what I am saying, meaning usually this is...

bu söylediklerimde çok çok fazla istisnalar var..

What I'm telling you is the truth or what I'm telling you is accurate, but every so

size anlattıklarım şeyler doğru ve kesin ama

often there are some words that are not going to follow these rules.

sık sık, bazı kelimeler bu kurala uymuyor.

Okay?

So, when you come across these words, just remember: Don't get frustrated; English is

Bu kelimelerle karşılaştığında, hatırla: hayal kırıklığına uğrama,

not a perfect language and not everything follows the rules, but we're trying our best.

ingilizce mükkemmel bir dil değildir ve her şey kuralları takip etmez, ama elimizden geleni yapıyoruz.

So, let's look at some of these nouns and I want you to tell me: Are they countable

Şimdi bu isimlere bakalım ve bana söylemenizi istiyorum: bunlar sayılabilir mi..

or uncountable?

..yoksa sayılamaz mı?

The first one is "English".

İlki ''english''

English is a thing, it's a language, it's a noun.

bu bir dil, bir isim

Can we count English?

İngilizceyi sayabilir miyiz?

Okay?

Would we say: "I have a English"?

"I have a English"(bir ingilizcem var'' diyebilir miydik?

Can I say: "Englishes"?

"Englishes"(ingilizceler) diyeblir miyim?

No.

Hayır.

So, "English" is uncountable.

Yani ''english'' sayılamaz.

Okay?

It never changes; it always stays the same.

Asla değişmez; hep aynıdır.

You can say: "I like English."

"I like English." diyebilirsiniz

There is no "a" in front of "English".

''english'' in önünde ''a'' yoktur.

What about "student"?

Ya öğrenci?

Can you count student?

Öğrenciyi sayabilir misin?

Teachers do this all the time; they count the number of students in their class.

Öğretmenler bunu her zaman yapar; onlar sınıftaki öğrencileri sayar.

"There are 10 students in my class", so "students" is countable.

''Sınıfımda 10 öğrenci var'', yani ''students'' sayılabilir.

So, if I want to count students...

Eğer öğrencileri saymak istersem..

Maybe there are five students, so I could put a five here.

belki 5 öğrenci vardır, buraya 5 yazabilirim.

And if there's more than one, what do I have to do with a countable noun?

Ve 1 taneden fazla varsa, sayılabilir isimlerde ne yapmam gerekir?

We add an "s": "students".

''s'' ekleriz: ''students''.

What about this word: "bottle"?

Ya bu kelime: ''bottle''(şişe).

Okay?

Like, a bottle of water.

bir şişe su gibi..

Can you count bottles?

Şişeleri sayabilir misin?

Yes, you can.

Evet, sayabilirsin.

So, we consider "bottles" countable.

''Bottles'' i sayılabilir düşünürüz

"I have one bottle.", "I have five bottles."

''bir şişem var'', ''5 şişem var''.

Okay?

So, in this case, imagine I have one, I can say: "I have a bottle."

Bu durumda, bi tane olduğunu düşünün, ''bir şişem var'' diyebilirim.

It's a countable noun.

Sayılabilir bir isim.

"Water".

''Water''(su)

Can we count water?

Suyu sayabilir miyiz?

"Water" is considered uncountable.

Su sayılamaz

Okay?

Now, you might be yelling at your computer, saying: "But I can count water!

Bilgisayarınızda bağırıyo olabilirsiniz: ''Ama ben suyu sayabilirimmm''

I can!"

yaparımm

And you might have water, here, and say: "Look, this is a water."

Ve bir su alıp, işte, ''Bak bu bir su''

But this is actually not a water; this is a bottle of water.

Ama aslında bu bir su değil; bu bir şişe su.

"Water" itself we don't count.

''su'' yun kendisini sayamayız.

We count water in bottles, or in litres, or in jugs.

Suyu şişe olarak sayabiliriz veya litre veya sürahi..

So, "water" itself is uncountable.

yani ''su'' yun kendisi sayılamaz.

We do not add an "s".

''s'' eklemeyiz.

Okay.

It is uncountable.

sayılamaz.

But "bottle" or "a bottle of water" is something we can count.

Ama ''şişe'' veya ''bir şişe su'' sayabileceğimiz şeylerdir.

"Cellphone".

''Cellphone''(cep telefonu)

Can we count cellphones?

Telefonunu sayabilir miyiz?

Cellphones are countable; they are a countable noun.

Telefonlar sayılabilir; sayılabilir isimlerdir.

So, if we have more than one cellphone...

Yani, bir den fazla telefonumuz varsa..

If we have two cellphones, we're very lucky - we can add an "s".

2 tane telefonumuz varsa, çok şanslıyız- ''s'' ekleyebiliriz

What about "shoe"?

Ya ''shoe''(ayakkabı)

"Shoe", we can actually say "shoes".

Aslında ''ayakkabılar'' diyebiliriz.

Shoes are countable.

Ayakkabılar sayılabilir.

"I have shoes."

''Ayakkabılarım var''

Okay?

I have...

"I have one shoe.

''Bir ayakkabım var,

Here are two shoes, three shoes, four shoes", so we can count shoes.

2 ayakkabı, 3 ayakkabı, 4 ayakkabı'' yani ayakkabıları sayabiliriz.

We often talk about "a pair of shoes", but we can also count shoes individually.

Sık sık ''bir çift ayakkabı'' dan bahsederiz, ayakkabıları sayabiliriz.

What about "sadness"?

Peki ya ''sadness''(üzüntü)?

Can you count sadness?

Üzüntüyü sayabilir misin?

Can you say: "Oh, that man, he's really sad - look, he has 100 sadnesses"?

''Ohh, şu adam gerçekten üzgün- bak, 100 tane üzüntüsü var'' diyebilir misin?

No.

We cannot count sadness; it's a feeling.

Üzüntüyü sayamayız; o bir duygu.

It's something we can't really count.

Gerçekten sayamayacağımız bir şey.

This is uncountable, so we do not add "a".

Sayılamaz, bu yüzden ''a'' eklemeyiz.

Okay.

I can say: "I have sadness"; there's no "a" in front of it.

''i have sadness''(üzgünüm); önünde ''a'' yok.

Last one we're going to look at here: "coffee".

Sonuncuya bakalım: ''coffee''(kahve)

So, coffee...

kahve..

Remember food...

Hatırlayın yemekler..

Or food and drinks are often uncountable.

..ve içecekler çoğu kez sayılmazdı.

We can talk about a cup of coffee, but we're counting the cup.

Bir fincan kahve diyebiliriz; ama fincanı sayıyoruz..

Coffee itself we consider uncountable.

Kahvenin kendisini sayılamaz kabul ederiz.

So, usually we don't say "coffees".

Yani genelde ''coffees''(kahveler) demeyiz.

Okay, but again, there's always exceptions and sometimes people use...

Ama tekrar, her zaman istisnalar vardır ve bazen insanlar kullanır

You know, they might go to a restaurant and actually...

Restorana giderler ve..

They might say: "I'll have a coffee", so you might actually hear that.

''bir kahve alacağım'' diyebilirler, yani aslında bunu duyabilirsin.

It's going against the grammar rule, but people are starting to say things like that.

Bu gramer kurallarına uymaz ama insanlar bu şekilde söylemeye başlıyor.

I don't want to confuse you more, but in terms of the grammar rule, "coffee" is uncountable.

Kafanızı daha fazla karıştırmak istemiyorum, ama gramer şartlarına göre ''coffee'' sayılamaz.

Okay?

So now let's look at a couple other words we use which are important when we're learning

Peki şimdi öğrenirken önemli olan, kullandığımız sayılabilen ve sayılamayan..

about countable and uncountable.

..bir kaç kelimeye bakalım

Okay, so we've talked about countable and uncountable nouns.

Peki, sayılabilen ve sayılamayan isimlerden bahsettik.

Now, there are some words we use with only countable nouns and other words we use only

Şimdi, sadece sayılabilen isimlerde kullandığımız kelimeler ve sadece

with uncountable nouns.

sayılamayan isimlerde kullandığımız bazı kelimeler var.

So, right now we're going to learn about "many" and "much".

Ve şimdi ''many'' ve ''much'' ı öğreneceğiz.

So, let's start with "many" because it's a little easier.

''Many'' ile başlayalım çünkü biraz daha kolay.

"Many" is used with countable nouns, and it means a lot.

''many'' sayılabilen isimlerle kullanılır, ve anlamı ''çok''

So, for example: "I have a lot of friends.

Mesela ''Çok arkadaşım var.

I have many friends."

I have many friends''

So, it's when we're not giving a specific number.

Yani bu belli bir sayı vermediğimizdedir.

"I have five friends" I can say, but I can also say: "I have many friends."

''5 arkadaşım var'' diyebilirim, ama ''çok arkadaşım var''da diyebilirim.

Maybe I have 10 dogs.

Belki 10 köpeğim varç

That's not true, but imagine that.

Bu gerçek değil, ama bir hayal et.

That's a lot of dogs, so I can say: "I have many dogs."

Çok fazla köpek, yani ''çok köpeğim var'' diyebilirim

We use "many" for countable nouns.

''many'' i sayılabilen isimlerde kullanırız.

A way to remember is, like I said before, you use "an" or "a" with countable nouns,

Hatırlamanın yolu, daha önce de dediğim gibi sayılabilen isimlerde ''an'' veya ''a'' kullanırsın..

and "many" has "an" in it.

..ve ''many'' nin içinde de ''an'' vardır.

That's a little memory trick.

Birazcık hafıza numarası..

Okay?

So if you want to remember: "many" - oh, "an", "an"; we use "an" for countable nouns - we

Eğer hatırlamak istiyorsan: ''many'' - ohh ''an'', biz ''an'' ı sayılabilen isimlerde kullanırız

use "many" for countable nouns.

''many'' i de sayılabilen isimlerde kullanırız

"Much" is used for uncountable nouns.

''much'' sayılamayan isimlerde kullanılır.

So, "much" means the same thing.

''much''(çok) anlamı da aynıdır.

Okay?

It means a lot, and we use "much" for uncountable.

''çok'' demektir ve sayılamayanlarla kullanırız.

So, for example: "money".

Örneğin ''money''(para).

I told you before money is uncountable, so we could say: "I don't have much money.

Daha önce söyledim, para sayılamaz yani diyebiliriz ki: ''i don't have much money(fazla param yok).

I don't have much furniture.

Fazla mobilyam yok.

I don't have much coffee."

Fazla kahvem yok.''

Okay?

So, "much" is used with uncountable nouns.

Yani '' much'' sayılamayan isimlerle kullanılır.

Now, a lot of students get really stressed about this, and they say: "'Much', 'many',

Bir çok öğrenci bunun için gerçekten strese giriyor ve ''much, many..

'count', 'uncountable' - ugh, this is terrible.

'count', 'uncountable' - ugh korkunç..

I don't remember any of it."

..hiçbirini hatırlamıyorum''

Here is the trick.

İşte işin sırrı

This is good to learn, but if you don't know and you're really stressed, you can use "a

Öğrenmek için iyi, ama bilmiyorsan ve strese giriyorsan, hem sayılabilen, hem de sayılamayan isimlerde

lot" for both countable and uncountable nouns.

''a lot of'' kullanabilirsin.

Okay?

So: "I don't have a lot of money.

"I don't have a lot of money.

I don't have a lot of friends.", "I have a lot of friends.

I don't have a lot of friends.", "I have a lot of friends.

I have a lot of money."

I have a lot of money."

Okay?

So, if you don't know, use this.

Yani bilmiyorsan, bunu kullan.

So, we've learned a lot today about countable and uncountable nouns, and this is something

Bugün sayılabilen ve sayılamayan isimler hakkında çok şey öğrendik ve bunlar..

that requires a lot of practice.

..çokça pratik gerektirir.

Okay?

So, I invite you to come check out our website at www.engvid.com, and there you can actually

Seni, sitemiz www.engvid.com a davet ediyorum, sayılabilen ve sayılamayan isimlerin tanımlamasını pratik olarak yapabileceğin

do a quiz where you can practice identifying countable and uncountable nouns, and using

ve bunları cümle içinde kullanabileceğin testleri..

these in sentences.

..çözebilirsin.

So, I highly recommend you take our quiz.

Testlerimizi çözmenizi şiddetle tavsiye ederim.

I also recommend you subscribe to my channel, because there are a lot more resources on

Ayrıca kanalıma abone olmanızı tavsiye ederim, çünkü çok fazla her türlü farklı konularda bir çok kaynaklar var,

all sorts of different topics, related to grammar, vocabulary, writing, reading, and

gramer, kelime haznesi, yazma, okuma ve dahası..

many more. So, thank you for watching, and until next time, take care.

İzlediğiniz için teşekkürler, bidahaki sefere kadar kendinize iyi bakın