DO NOT SAY 'I think...' - say THIS instead - 21 more advanced alternative phrases

5,294,855 views ・ 2020-01-22

English with Lucy


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:01
(mellow music)
0
1904
2583
00:09
- Hello, everyone and welcome back to English with Lucy.
1
9980
2950
Herkese merhaba, Lucy ile İngilizce'ye tekrar hoşgeldiniz.
00:12
Today I am going to give you
2
12930
1680
Bugün sizlere 'bence' kavramı için
00:14
21 advanced alternatives for I think.
3
14610
4610
21 gelişmiş alternatifler vereceğim.
00:19
I think that I think is very boring,
4
19220
4250
Bana göre/bence 'bence' kavramı çok sıkıcı,
00:23
overused, and it's just repetitive.
5
23470
2940
fazla kullanılmış ve tekrarlı bir kelime.
00:26
In debates, in English classes, in conversation,
6
26410
3570
Tartışmalarda, İngilizce derslerinde, konuşmalarda,
00:29
we are always asked to give our opinion.
7
29980
3500
bizden her zaman görüşümüzü belirtmemiz istenir.
00:33
And more often than not,
8
33480
1100
Ve çoğu zaman,
00:34
I hear my students saying,
9
34580
1297
öğrencilerimin şöyle dediğini duyuyorum,
00:35
"I think," blah, blah, blah, blah,
10
35877
1509
"Bence," falan filan
00:37
"I think," blah, blah, blah, blah
11
37386
1095
"Bence," falan filan,
00:38
"I don't think," blah, blah, blah, blah.
12
38481
1709
"Bence değil," falan filan.
00:40
If you really want to show that you have an incredible,
13
40190
3270
Eğer gerçekten şaşırtıcı, engin ve ileri düzey kelimeleri bildiğinizi göstermek istiyorsanız,
00:43
and profound, and advanced vocabulary,
14
43460
3010
Eğer gerçekten şaşırtıcı, engin ve ileri düzey kelimeleri bildiğinizi göstermek istiyorsanız,
00:46
then you need to find some other ways of saying I think so.
15
46470
3160
o zaman 'Bence' demenin diğer yollarını bulmanız gerekir.
00:49
I have got 21 advanced alternatives,
16
49630
3560
21 gelişmiş alternatifim var,
00:53
ranging from formal to informal.
17
53190
2980
resmî olandan resmî olmayana kadar.
00:56
So this video is really going to help you
18
56170
2040
Yani, bu video kelime bilginizle size gerçekten yardım edecek.
00:58
with your vocabulary,
19
58210
1610
Yani, bu video kelime bilginizle size gerçekten yardım edecek.
00:59
but if you want to improve your listening skills
20
59820
2230
ama dinleme tekniklerinizi geliştirmek isterseniz
01:02
and your pronunciation skills even further,
21
62050
2950
ve telaffuz tekniklerinizi daha da ileriye taşımak isterseniz
01:05
then I highly recommend the special method
22
65000
2470
O zaman size, Audible'da sesli kitap sürümünü dinlerken gerçek bir kitap okumanın özel yöntemini şiddetle öneriyorum.
01:07
of reading an actual book
23
67470
1790
O zaman size, Audible'da sesli kitap sürümünü dinlerken gerçek bir kitap okumanın özel yöntemini şiddetle öneriyorum.
01:09
whilst listening to the audiobook version on Audible.
24
69260
4140
O zaman size, Audible'da sesli kitap sürümünü dinlerken gerçek bir kitap okumanın özel yöntemini şiddetle öneriyorum.
01:13
It might sound complicated, but it's not,
25
73400
2150
Karışık görünebilir ama değil
01:15
and it has helped so many of my English students.
26
75550
3550
ve birçok İngilizce öğrenen öğrencilerime yardım etmiştir.
01:19
What you have to do is take a book
27
79100
1840
Yapmanız gereken; hâlihazırda İngilizce olarak okuduğunuz bir kitabı alın
01:20
that you have already read in English,
28
80940
2260
Yapmanız gereken; hâlihazırda İngilizce olarak okuduğunuz bir kitabı alın
01:23
or a book that you would like to read in English,
29
83200
2560
ya da İngilizce olarak okumak istediğiniz bir kitabı.
01:25
I've got loads of recommendations down below
30
85760
2040
Açıklama kısmında bir sürü önerim var.
01:27
in the description box, and read it whilst listening
31
87800
4250
ve Audible'da sesli kitap sürümünü dinlerken okuyun.
01:32
to the audiobook version on Audible.
32
92050
2320
ve Audible'da sesli kitap sürümünü dinlerken okuyun.
01:34
So as you are reading the words,
33
94370
1540
Yani siz kelimeleri okurken aynı zamanda kelimeleri duyabiliyorsunuz.
01:35
you are also hearing the words.
34
95910
2180
Yani siz kelimeleri okurken aynı zamanda kelimeleri duyabiliyorsunuz.
01:38
Reading alone will not help you with your pronunciation.
35
98090
4040
Yalnız okuma yapmak telaffuzuna yardım etmeyecektir.
01:42
English is not a strictly phonetic language,
36
102130
2660
İngilizce, tam anlamıyla fonetik bir dil değildir.
01:44
the way a word is spelt or written in English
37
104790
2670
İngilizcede kelimenin hecelenişi ya da yazılışı, telaffuz edilişi konusunda size hiçbir belirti vermeyebilir.
01:47
might not give you any indication
38
107460
1850
İngilizcede kelimenin hecelenişi ya da yazılışı, telaffuz edilişi konusunda size hiçbir belirti vermeyebilir.
01:49
as to how it is pronounced.
39
109310
1890
İngilizcede kelimenin hecelenişi ya da yazılışı, telaffuz edilişi konusunda size hiçbir belirti vermeyebilir.
01:51
If you listen to a word as you read it,
40
111200
2240
Okurken kelimeyi dinliyorsanız,
01:53
your brain will start making connections,
41
113440
2400
beyniniz bağlantılar oluşturmaya başlayacaktır.
01:55
and the next time you see that word,
42
115840
1720
ve bir sonraki sefer o kelimeyi gördüğünüzde
01:57
you'll know exactly how it's meant to sound,
43
117560
1870
nasıl söylenmesi gerektiğini,
01:59
how it's pronounced, and the next time you hear that word,
44
119430
3200
nasıl telaffuz edilmesi gerektiğini tam anlamıyla bileceksiniz ve bir dahaki sefere o kelimeyi duyduğunuzda
02:02
you'll know exactly how it's spelt, or written.
45
122630
2510
nasıl hecelenmesi ya da yazılması gerektiğini kesinlikle bileceksiniz.
02:05
It is such an effective method,
46
125140
1650
Bu çok etkili bir yöntemdir.
02:06
and the best part is you can get one free audiobook
47
126790
3090
ve en iyi kısmı ise Audible'da 30 gün ücretsiz deneme için bir tane ücretsiz sesli kitap elde elebileceksiniz.
02:09
as a 30-day free trial on Audible,
48
129880
2620
ve en iyi kısmı ise Audible'da 30 gün ücretsiz deneme için bir tane ücretsiz sesli kitap elde elebileceksiniz.
02:12
all you've got to do is click on the link
49
132500
1740
Tüm yapmanız gereken açıklama kısmındaki bağlantıya tıklamak ve giriş yapmak.
02:14
in the description box, and sign up.
50
134240
2040
Tüm yapmanız gereken açıklama kısmındaki bağlantıya tıklamak ve giriş yapmak.
02:16
Right, let's get started with the lesson.
51
136280
2810
Pekâla, hadi derse başlayalım.
02:19
Number one is an informal one, it's, "I'm not going to lie,"
52
139090
3650
1 numara, resmi olmayandan, "Yalan söylemeyeceğim."
02:22
or, "I'm not gonna lie,"
53
142740
1700
(going to ifadesini kısaltarak okuyor)
02:24
I've got a video on wanna and gonna,
54
144440
1830
"wanna" ve "gonna" hakkında bir videom var.
02:26
it's a very helpful one actually, "I'm not gonna lie,"
55
146270
2640
Aslında bu oldukça yardımcı olanı, "Yalan söylemeyeceğim."
02:28
sometimes just shortened down to, "Not Gonna Lie,"
56
148910
3080
bazen sadece kısaltılışı ile "Yalan söylemeyeceğim."
02:31
or abbreviated to N-G-L.
57
151990
3190
ya da sadeleştirilmiş hâliyle, N-G-L
02:35
So if we're texting, NGL, and then our opinion.
58
155180
3910
Yani, eğer mesajlaşıyorsak, NGL, ve sonra düşüncemiz.
02:39
An example, "I'm not going to lie,
59
159090
2377
Örnek verecek olursak, "Yalan söylemeyeceğim,
02:41
"I was pretty insulted to not be invited
60
161467
2510
eski sevgilimin düğününe davet edilmeyerek birazcık aşağılandım."
02:43
"to my ex-boyfriend's wedding."
61
163977
1950
eski sevgilimin düğününe davet edilmeyerek birazcık aşağılandım."
02:45
"I'm not going to lie, I was pretty insulted
62
165927
2730
"Yalan söylemeyeceğim, eski sevgilimin düğününe davet edilmeyerek birazcık aşağılandım."
02:48
"to not be invited to my ex-boyfriend's wedding."
63
168657
2880
"Yalan söylemeyeceğim, eski sevgilimin düğününe davet edilmeyerek birazcık aşağılandım."
02:52
Number two is, "In all honesty, in all honesty."
64
172390
5000
2 numara, "Açık konuşmak gerekirse."
02:57
This is very commonly used nowadays,
65
177430
3270
Bu, son zamanlarda oldukça yaygın olarak kullanılıyor.
03:00
and I would say it's leaning towards informal.
66
180700
3630
ve resmi olmayana doğru yöneldiğini söyleyebilirim.
03:04
An example, "In all honesty, I had every right to be there.
67
184330
4047
Örnek verecek olursak, "Açık konuşmak gerekirse, orada olma hakkım vardı."
03:08
"In all honesty, I had every right to be there."
68
188377
4063
"Açık konuşmak gerekirse, orada olma hakkım vardı."
03:12
Number three is, "In my view, in my view,"
69
192440
3370
3 numara, "Benim açımdan."
03:15
and this one is slightly more formal, actually.
70
195810
2660
aslında bu biraz daha resmi.
03:18
Another example, "In my view, I should have been invited,
71
198470
3527
Başka bir örnek. "Benim açımdan, davet edilmeliydim.
03:21
"so it was totally fair for me to turn up on the day.
72
201997
3240
Bu yüzden günü açmam benim için tamamen adil oldu."
03:25
"In my view, I should have been invited,
73
205237
2180
"Benim açımdan, davet edilmeliydim. Bu yüzden günü açmam benim için tamamen adil oldu."
03:27
"so it was totally fair for me to turn up on the day."
74
207417
3403
"Benim açımdan, davet edilmeliydim. Bu yüzden günü açmam benim için tamamen adil oldu."
03:30
A lot of these examples will use should have,
75
210820
2420
Bu örneklerin birçoğu 'should have, would have ve could have" kullanır.
03:33
would have, and could have.
76
213240
1580
Bu örneklerin birçoğu 'should have, would have ve could have" kullanır.
03:34
I've recently made a video about shoulda, woulda and coulda,
77
214820
3050
Son zamanlarda "shoulda, woulda ve coulda" ile ilgili bir video yaptım.
03:37
so I've shared that link in the description box
78
217870
2490
O bağlantıyı açıklama kısmında sizinle paylaştım.
03:40
and up here on a card. (laughs)
79
220360
3820
ve buralarda bir kartta (güler).
03:44
Number four is, "If you ask me, if you ask me."
80
224180
4570
4 numara, "Bana sorarsan."
03:48
An example, "If you ask me,
81
228750
2517
Örnek olarak, "Bana sorarsan
03:51
"the church service was wonderful,
82
231267
2130
âyin (kilise ibadeti) muhteşemdi
03:53
"but it was a shame I have to stand at the back.
83
233397
2490
ama arka tarafta ayakta kalmam utanç vericiydi."
03:55
"If you ask me, the church service was wonderful,
84
235887
3050
"Bana sorarsan âyin (kilise ibadeti) muhteşemdi ama arka tarafta ayakta kalmam utanç vericiydi."
03:58
"but it was a shame I had stand at the back."
85
238937
2933
"Bana sorarsan âyin (kilise ibadeti) muhteşemdi ama arka tarafta ayakta kalmam utanç vericiydi."
04:01
Number five is, "As far as I can tell,
86
241870
3227
5 numara, "Bildiğim kadarıyla"
04:05
"as far as I can tell."
87
245097
1343
"Bildiğim kadarıyla"
04:06
These past two have been fairly neutral,
88
246440
1900
Son ikisi oldukça tarafsızdı.
04:08
neither informal nor formal, as far as I can tell.
89
248340
3580
Ne resmi ne de gayriresmî, "Bildiğim kadarıyla."
04:11
An example, "As far as I can tell,
90
251920
2127
Örnek olarak, "Bildiğim kadarıyla
04:14
"the bride wasn't really expecting me.
91
254047
2670
gelin pek beni beklemiyordu."
04:16
"As far as I can tell,
92
256717
1240
"Bildiğim kadarıyla
04:17
"the bride wasn't really expecting me."
93
257957
3153
gelin pek beni beklemiyordu."
04:21
Number six is, "To my mind, to my mind,"
94
261110
4070
6 numara, "Kanımca/Bana göre."
04:25
and this just means to me,
95
265180
1240
ve bu sadece benim düşünceme göre
04:26
but we're talking about our brain rather than ourselves,
96
266420
2940
ama biz sadece kendimiz yerine beynimizden konuşuyoruz.
04:29
and it is more formal.
97
269360
1820
Ve bu daha resmî.
04:31
An example, "To my mind,
98
271180
2087
Örnek olarak, "Kanımca/Bana göre
04:33
"she should have been happier to see me
99
273267
1580
beni gördüğü için daha mutlu olmalıydı
04:34
"and receive my support.
100
274847
1570
ve desteğimi almalıydı."
04:36
"To my mind, she should have been happy to see me
101
276417
2570
"Kanımca/Bana göre beni gördüğü için daha mutlu olmalıydı ve desteğimi almalıydı."
04:38
"and receive my support."
102
278987
1703
"Kanımca/Bana göre beni gördüğü için daha mutlu olmalıydı ve desteğimi almalıydı."
04:40
Number seven, again, slightly more formal,
103
280690
2677
7 numara, yine, biraz daha resmî.
04:43
"As far as I'm concerned, as far as I'm concerned."
104
283367
3943
"Bana kalırsa."
04:47
An example, "As far as I'm concerned,
105
287310
2697
Örnek olarak, "Bana kalırsa
04:50
"she totally overreacted and shouldn't have cried.
106
290007
3610
o aşırı tepki gösterdi ve ağlamamalıydı."
04:53
"As far as I'm concerned, she totally overreacted
107
293617
3270
"Bana kalırsa o aşırı tepki gösterdi ve ağlamamalıydı."
04:56
"and shouldn't have cried."
108
296887
1913
"Bana kalırsa o aşırı tepki gösterdi ve ağlamamalıydı."
04:58
Again, more info on should have, would have, and could have,
109
298800
4750
Yine, "should have, would have ve could have" hakkında daha fazla bilgi açıklama kısmında.
05:03
in the description box, it's a really important lesson.
110
303550
2570
Bu gerçekten önemli bir ders.
05:06
Number eight, "The way I see things,"
111
306120
2710
8 numara, "Benim bakış açımdan"
05:08
or, "the way I see it," you can use either/or.
112
308830
3290
ya da "the way I see it (Benim bakış açımdan)". İkisini de kullanabilirsiniz.
05:12
An example, "The way I see things,
113
312120
2117
Örnek olarak, "Benim bakış açımdan
05:14
"I made the family photographs a lot more interesting.
114
314237
3540
aile fotoğraflarını daha fazla ilginç hâle getirdim."
05:17
"The way I see things,
115
317777
1380
Benim bakış açımdan
05:19
"I made the family photographs a lot more interesting."
116
319157
3973
aile fotoğraflarını daha fazla ilginç hâle getirdim."
05:23
An alternative, "As I see things," or, "as I see it."
117
323130
4740
Alternatif olarak, "Bence/Kanımca" ya da "as I see it (bence/kanımca)."
05:27
An example, "As I see it,
118
327870
2467
Örnek olarak, "Bence/Kanımca
05:30
"they obviously didn't take me into consideration
119
330337
2800
oturma planlarını çizerken açıkçası beni dikkate almadılar."
05:33
"when drawing up the seating plans.
120
333137
2520
oturma planlarını çizerken açıkçası beni dikkate almadılar."
05:35
"As I see it, they obviously didn't take me
121
335657
2130
"Bence/Kanımca oturma planlarını çizerken açıkçası beni dikkate almadılar."
05:37
"into consideration when drawing up the seating plans."
122
337787
4413
"Bence/Kanımca oturma planlarını çizerken açıkçası beni dikkate almadılar."
05:42
Now, you might have noticed
123
342200
970
Şimdi, belki fark etmişsinizdir.
05:43
there's a bit of a story going on through the examples,
124
343170
3170
Burada örneklerle ilerleyen oldukça eğlenceli olduğunu düşündüğüm bir hikâye parçası var (güler).
05:46
which I think is quite fun, (laughs)
125
346340
3360
Burada örneklerle ilerleyen oldukça eğlenceli olduğunu düşündüğüm bir hikâye parçası var (güler).
05:49
but you might need a little bit more explanation
126
349700
2120
ama İngiliz düğünleri hakkında biraz daha açıklamaya ihtiyacınız olabilir.
05:51
about British weddings, we always have a seating plan.
127
351820
3840
Her zaman bir oturma planımız vardır.
05:55
So we'll have a list of all the table names for the meal
128
355660
3810
Yemek için bütün masaların isimlerini listeleriz.
05:59
and it's called the seating plan,
129
359470
1250
ve buna oturma planı denir.
06:00
and everyone is put in a certain spot,
130
360720
1960
Herkes belirli bir noktaya konur
06:02
and we have our name on the table.
131
362680
1870
ve masanın üzerinde hepimizin adı vardır.
06:04
And we use drawing up
132
364550
1390
Çizim yaparız
06:05
because of the phrasal verb to draw up,
133
365940
2470
çünkü çizim yapma kalıbı
06:08
normally a plan, or a document,
134
368410
2050
-normalde bir plan ya da belge demek-
06:10
it means to write and prepare a document or plan.
135
370460
3580
bir belge ya da plan hazırlamak ve yazmak anlamına gelir.
06:14
Now, number 10 is, "It seems to me that,
136
374040
3137
10 numara, "Bana öyle görünüyor ki."
06:17
"it seems to me that."
137
377177
2423
"Bana öyle görünüyor ki."
06:19
Quite a neutral one, maybe leaning on formal.
138
379600
2950
Belki resmî olmaya yönelen oldukça tarafsız bir ifade.
06:22
An example, "It seems to me that everyone overreacted
139
382550
3497
Örnek olarak, "Bana görünüyor ki ben üst masaya oturmaya çalıştığımda herkes fazla tepki gösterdi."
06:26
"when I tried to sit at the top table.
140
386047
2670
Örnek olarak, "Bana görünüyor ki ben üst masaya oturmaya çalıştığımda herkes fazla tepki gösterdi."
06:28
"It seems to me that everyone overreacted
141
388717
3130
"Bana görünüyor ki ben üst masaya oturmaya çalıştığımda herkes fazla tepki gösterdi."
06:31
"when I tried to sit at the top table."
142
391847
2573
"Bana görünüyor ki ben üst masaya oturmaya çalıştığımda herkes fazla tepki gösterdi."
06:34
Now, another bit of info for you on British weddings,
143
394420
2950
Şimdi, İngiliz düğünleri hakkında başka bir bilgi parçası;
06:37
there is often a top table.
144
397370
2450
Her zaman bir üst masa olur.
06:39
Most weddings have round tables
145
399820
2130
Çoğu düğünlerde yuvarlak masalar olur
06:41
and all the guests will sit on round tables,
146
401950
2340
ve bütün misafirler o yuvarlak masaya oturur.
06:44
but there is a big long table, a bit higher up,
147
404290
3820
Ama biraz daha yüksek, uzun büyük bir masa vardır.
06:48
overlooking all of the other guests
148
408110
2250
Diğer tüm misafirlere bakan
06:50
where the bride, the groom, two people getting married,
149
410360
3120
evlenen gelin ve damadın
06:53
and their families, sit, so it's the most important people
150
413480
3430
ailelerinin oturduğu -onlar en önemli insanlardır-
06:56
and the bride's men, and the groomsmen as well.
151
416910
2970
ve tabii ki sağdıçların da oturduğu.
06:59
Now 11, "I believe, I believe."
152
419880
3270
11 numara, "İnanıyorum."
07:03
This is just a really good alternative for I think,
153
423150
2780
Bu, "bence" kalıbı için gerçekten de güzel bir alternatif.
07:05
if you're (snaps fingers) in a pinch,
154
425930
1490
İhtiyaç duyarsanız/sıkışınca (parmaklarını şıklatır)
07:07
and you want to say I think
155
427420
1020
ve bence demek isterseniz
07:08
and you don't know what else to say, just say, "I believe."
156
428440
2930
ve başka bir şey demeyi bilmiyorsanız, sadece "İnanıyorum" deyin.
07:11
An example, "I believe
157
431370
1527
Örnek olarak,
07:12
"they should have just made space for me in the first place.
158
432897
3140
"İlk olarak bana yer açmaları gerektiğine inanıyorum."
07:16
"I believe that they should have just made space for me
159
436037
2870
"İlk olarak bana yer açmaları gerektiğine inanıyorum."
07:18
"in the first place."
160
438907
1683
"İlk olarak bana yer açmaları gerektiğine inanıyorum."
07:20
Number 12 is, "I would say,"
161
440590
2250
12 numara, "Galiba/Sanırım."
07:22
or shortened down to, "I'd say, I'd say."
162
442840
3390
ya da kısaltılmış hâliyle, "I'd say,I'd say."
07:26
An example, "I'd say the food was very good,
163
446230
3017
Örnek olarak, "Galiba/Sanırım yemek çok güzeldi
07:29
"but it was a shame I had to share it with my neighbour.
164
449247
3150
ama bunu komşumla paylaşmak zorunda olmam utanç vericiydi."
07:32
"I'd say the food was very good,
165
452397
1750
"Galiba/Sanırım yemek çok güzeldi ama bunu komşumla paylaşmak zorunda olmam utanç vericiydi."
07:34
"but it was a shame I had to share it with my neighbour."
166
454147
2993
"Galiba/Sanırım yemek çok güzeldi ama bunu komşumla paylaşmak zorunda olmam utanç vericiydi."
07:37
Now, you might know the word neighbour
167
457140
1790
Belki 'komşu' kelimesini
07:38
as someone who lives next to you,
168
458930
2310
yan tarafınızda yaşayan kimse olarak biliyorsunuz.
07:41
if you are sitting at a table
169
461240
2250
Eğer bir masada oturuyorsanız
07:43
and you might also say the word neighbour.
170
463490
2330
'komşu' kelimesini de söyleyebilirsiniz.
07:45
Your teacher might say it when you're sitting at a desk,
171
465820
2047
Belki öğretmeniniz, siz bir sırada otururken
07:47
"Swap your answers with your neighbours,
172
467867
1940
"Cevaplarınızı komşunuzla değiş tokuş yapın."
07:49
"swap your answers with the person next to you."
173
469807
2683
"Cevaplarınızı yanınızdaki kişiyle değiş tokuş yapın."
07:52
Number 13, "I consider, I consider,"
174
472490
3800
13 numara, "Düşünüyorum."
07:56
normally followed by something then to be,
175
476290
2457
Normalde devamında 'bir şey' gelir sonra 'olmak' gelir.
07:58
"I consider something to be."
176
478747
2593
"Bir şey olduğunu düşünüyorum."
08:01
An example, "I consider it to be very rude
177
481340
2457
Örnek olarak,
"Konuşma yapmak için ayağa kalktığımda zorla oturtulmamın çok kaba olduğunu düşünüyorum."
08:03
"that I was forced to sit down
178
483797
1490
08:05
"when I stood up to make a speech.
179
485287
2080
"Konuşma yapmak için ayağa kalktığımda zorla oturtulmamın çok kaba olduğunu düşünüyorum."
08:07
"I consider it to be very rude that I was forced to sit down
180
487367
3580
"Konuşma yapmak için ayağa kalktığımda zorla oturtulmamın çok kaba olduğunu düşünüyorum."
08:10
"when I stood up to make a speech."
181
490947
2673
"Konuşma yapmak için ayağa kalktığımda zorla oturtulmamın çok kaba olduğunu düşünüyorum."
08:13
Number 14 is, "To me, to me,"
182
493620
3040
14 numara, "Bana göre."
08:16
just another way of saying, "in my opinion."
183
496660
2710
"Benim fikrime göre/bana kalırsa" demenin sadece başka bir şekli.
08:19
An example, "To me, no one knows my ex better than I do,
184
499370
4247
Örnek olarak, "Bana göre, eski sevgilmi kimse benden daha iyi tanıyamaz.
08:23
"so I should have been able to tell
185
503617
1510
O hâlde onun tüm komik hikâyelerini anlatabilirim."
08:25
"all of his funny stories.
186
505127
2340
"Bana göre, eski sevgilmi kimse benden daha iyi tanıyamaz. O hâlde onun tüm komik hikâyelerini anlatabilirim."
08:27
"To me, no one knows my ex better than I do,
187
507467
2700
"Bana göre, eski sevgilmi kimse benden daha iyi tanıyamaz. O hâlde onun tüm komik hikâyelerini anlatabilirim."
08:30
"so I should have been able to tell
188
510167
1560
"Bana göre, eski sevgilmi kimse benden daha iyi tanıyamaz. O hâlde onun tüm komik hikâyelerini anlatabilirim."
08:31
"all of his funny stories."
189
511727
1610
"Bana göre, eski sevgilmi kimse benden daha iyi tanıyamaz. O hâlde onun tüm komik hikâyelerini anlatabilirim."
Aman Allah'ım ! Düşünebiliyor musunuz?
08:34
Oh my God, can you imagine,
190
514980
1150
08:36
can you imagine if this happened at your wedding?
191
516130
2670
Bunun sizin düğününüzde olduğunu düşünebiliyor musunuz ?
08:38
My wedding is coming up,
192
518800
1784
Düğünüm yaklaşıyor.
08:40
I don't think we have any crazy exes, yet,
193
520584
3966
Çılgın eski sevgililerimizin olduğunu dünüşünmüyorum, henüz..
08:44
what do I mean by yet? (laughs)
194
524550
2723
Henüz diyerek neyi kastettim (güler) ?
08:49
Carry on, Luce, carry on.
195
529460
1863
Sakin ol Luce, sakin ol.
08:52
Number 15 is, "From my point of view,
196
532210
2667
15 numara, "Benim görüşüme göre"
08:54
"from my point of view."
197
534877
1413
"Benim görüşüme göre"
08:56
This again is slightly more formal,
198
536290
1920
Bu yine biraz daha resmî.
08:58
but can be used in both informal and formal situations.
199
538210
3410
Ama hem resmî hem de gayriresmî olarak kullanılabilir.
09:01
An example, "From my point of view,
200
541620
2267
Örnek olarak, "Benim görüşüme göre
09:03
"the first dance was cringeworthy,
201
543887
1820
ilk dans utanç vericiydi.
09:05
"so I did everyone a favour by joining in.
202
545707
2500
O yüzden ben de katılarak herkese bir iyilik yaptım."
09:08
"From my point of view, the first dance was cringeworthy,
203
548207
2600
"Benim görüşüme göre ilk dans utanç vericiydi. O yüzden ben de katılarak herkese bir iyilik yaptım."
09:10
"so I did everyone a favour by joining in."
204
550807
2663
"Benim görüşüme göre ilk dans utanç vericiydi. O yüzden ben de katılarak herkese bir iyilik yaptım."
09:13
part of our wedding culture
205
553470
1110
Bizim düğün kültürümüzün parçası
09:14
is to have a first dance together and everyone watches,
206
554580
3080
birlikte ilk dansı yapmak ve herkesin bizi izlemesi
09:17
and then after that, everyone can join in,
207
557660
2280
ve ondan sonra herkes katılabilir.
09:19
but after they have finished, or if they have said,
208
559940
3327
Ama onlar bitirdikten sonra ya da
"Hadi, gel!" derlerse ilk şansınızı kaybedersiniz.
09:23
"Come in," you do not butt in the first chance.
209
563267
3720
09:27
Number 16 is, "It is my view that,"
210
567980
2530
16 numara, "Benim bakış açımdan"
09:30
or "it is my belief that," both are more or less the same.
211
570510
3640
ya da "Benim inancıma göre". Her ikisi de aşağı yukarı aynı anlama geliyor.
09:34
An example, "It is my view
212
574150
1677
Örnek olarak, "Benim bakış açımdan
09:35
"that the open bar made everything worse.
213
575827
2620
açık bar, her şeyi içinden çıkılmaz hâle getirdi."
09:38
"It is my view that the open bar made everything worse."
214
578447
4433
"Benim bakış açımdan açık bar, her şeyi içinden çıkılmaz hâle getirdi."
09:42
Now, a bit of extra info, an open bar
215
582880
3150
Şimdi, biraz daha fazla bilgi;
açık bar, katıldığın düğünde olmasını gerçekten istediğin bir şey.
09:46
is something that you really hope
216
586030
2470
09:48
is at a wedding that you're attending.
217
588500
2310
açık bar, katıldığın düğünde olmasını gerçekten istediğin bir şey.
09:50
It's when the bar is already paid for,
218
590810
2200
Bar, zaten hesabını öder.
09:53
you don't have to pay anything at that bar.
219
593010
2280
O barda hiçbir şey ödemek zorunda değilsiniz.
09:55
I'd say it's probably 30/70 at weddings in the U.K.,
220
595290
5000
Muhtemelen İngiltere'deki düğünlerde 30/70 olduğunu söyleyebilirim.
10:00
you're most likely to have an open bar,
221
600400
2850
Büyük ihtimalle açık bir barınız vardır.
10:03
but it just depends on the couple's financial situation.
222
603250
2990
Ama bu sadece çiftlerin mâli durumuna bağlı.
10:06
It's typical for the parents of the bride,
223
606240
2440
Bu, düğün için ödeme yapmak, evlenen gelinin ailesi için normaldir.
10:08
of the lady getting married, to pay for the wedding,
224
608680
2930
Bu, düğün için ödeme yapmak, evlenen gelinin ailesi için normaldir.
10:11
but if they're not in a good financial situation,
225
611610
2420
Ama onların mâli durumu iyi değilse
10:14
or maybe the bride and groom are funding it themselves,
226
614030
2330
ya da gelin ve damat kendileri için finansman sağlayabilir.
10:16
they might not be in a position to offer an open bar.
227
616360
2870
Açık bar sunacak bir durumda olmayabilirler.
10:19
Number 17 is a very slang one, it's, "I reckon, I reckon."
228
619230
4760
17 numara, bayağı argo olanı, "Sanırım"
10:23
And I think that this is a very British one.
229
623990
2410
Ve bence bu oldukça İngiliz ifadesi.
10:26
If any Americans are watching,
230
626400
1310
Eğer Amerikalı olanlarınız izliyorsa
10:27
can you let me know, do you use reckon,
231
627710
2730
bana bildirebilir misiniz, lehçenizde
10:30
I reckon, I think, in your dialect? (chuckles)
232
630440
4240
rekcon (sanmak), sanırım -bence- kullanıyor musunuz?
10:34
An example, "I reckon the sixth gin and tonic
233
634680
3787
Örnek olarak, "Sanırım altıncı cin tonik (bir tür içki)
10:38
"tipped me over the edge.
234
638467
1650
beni kenara devirdi."
10:40
"I reckon the sixth gin and tonic tipped me over the edge."
235
640117
3983
"Sanırım altıncı cin tonik beni kenara devirdi."
10:44
To tip someone over the edge
236
644100
1950
Birini kenara devirmek
10:46
is to make someone either really sad, or a bit crazy,
237
646050
5000
birini ya gerçekten üzgün ya da biraz çılgın yapmaktır.
10:51
or to lose the plot to be crazy.
238
651090
2570
ya da delirmek/keçileri kaçırmak.
10:53
So I might have been tipsy or merry,
239
653660
4060
Yani, ben sarhoş ya da neşeli olabilirdim
10:57
up until the sixth gin and tonic,
240
657720
1840
altıncı cin toniğe kadar..
10:59
and then it was that sixth one
241
659560
1550
Ve sonra beni kenara deviren ve beni büsbütün deli yapan o altıncıya kadar.
11:01
that tipped me over the edge and made me downright crazy.
242
661110
3910
Ve sonra beni kenara deviren ve beni büsbütün deli yapan o altıncıya kadar.
11:05
Number 18 is, "I honestly believe that,
243
665020
3167
18 numara, "Dürüstçe inanıyorum ki,"
11:08
"I honestly believe that."
244
668187
2533
"Dürüstçe inanıyorum ki,"
11:10
An example, "I honestly believe that
245
670720
2127
Örnek olarak, "Dürüstçe inanıyorum ki
11:12
"if I hadn't started cutting the cake, no one would have.
246
672847
3640
pastayı kesmeye başlamasaydım kimse yiyemeyecekti."
11:16
"I honestly believe that if I hadn't started
247
676487
2560
"Dürüstçe inanıyorum ki pastayı kesmeye başlamasaydım kimse yiyemeyecekti."
11:19
"cutting the cake, no one would have."
248
679047
2983
"Dürüstçe inanıyorum ki pastayı kesmeye başlamasaydım kimse yiyemeyecekti."
11:22
In your culture, does the bride and groom
249
682030
1690
Sizin kültürünüzde
düğün pastasını ilk önce gelin ve damat birlikte kesiyor mu ?
11:23
have the first cut of the wedding cake together?
250
683720
2503
11:27
Quite an important part of the day. (chuckles)
251
687280
1970
Günün oldukça önemli kısmı (kıkırdar).
11:29
19 is, "Honestly speaking, honestly speaking,"
252
689250
3480
19 numara, "Dürüstçe söylüyorum. Dürüstçe söylüyorum."
11:32
and this one is informal.
253
692730
2100
Bu sefer ki resmî olmayan.
11:34
An example, "Honestly speaking,
254
694830
2047
Örnek olarak, "Dürüstçe söylüyorum
11:36
"I probably shouldn't have thrown my slice at the bride.
255
696877
3240
muhtemelen pasta dilimimi geline atmamalıydım."
11:40
"Honestly speaking,
256
700117
1010
"Dürüstçe söylüyorum
11:41
"I probably shouldn't have thrown my slice at the bride."
257
701127
3603
muhtemelen pasta dilimimi geline atmamalıydım."
11:44
Number 20 is, "I feel that, I feel,"
258
704730
3070
20 numara, "Hissediyorum. Hissediyorum."
11:47
and that's another good one-word alternative for think,
259
707800
3230
düşünmek kelimesi için diğer bir güzel tek kelime alternatif.
11:51
just like believe, I feel, I think, I believe.
260
711030
2860
Tıpkı inanmak, hissediyorum, bence, inanıyorum.
11:53
An example, "I feel that my ex
261
713890
1777
Örnek olarak,
11:55
"could have found a more welcoming bride
262
715667
1980
"Eski sevgilim daha iyi bir mizah anlayışlı daha davetkâr bir gelin bulabildiğini hissediyorum."
11:57
"with a better sense of humour.
263
717647
1730
"Eski sevgilim daha iyi bir mizah anlayışlı daha davetkâr bir gelin bulabildiğini hissediyorum."
11:59
"I feel that my ex could have found a more welcoming bride
264
719377
2940
"Eski sevgilim daha iyi bir mizah anlayışlı daha davetkâr bir gelin bulabildiğini hissediyorum."
12:02
"with a better sense of humour."
265
722317
1683
"Eski sevgilim daha iyi bir mizah anlayışlı daha davetkâr bir gelin bulabildiğini hissediyorum."
12:04
And number 21, the last one, this is, again, quite neutral,
266
724000
4140
Ve 21 numara, sonuncu, bu da yine oldukça tarafsız:
12:08
it's, "Personally speaking, personally speaking."
267
728140
3760
"Kişisel olarak konuşuyorum. Kişisel olarak konuşuyorum."
12:11
An example, "Personally speaking,
268
731900
2667
Örnek olarak, "Kişisel olarak konuşuyorum
12:14
"calling the police was a bit OTT.
269
734567
2900
polisi aramak biraz fazlaydı."
12:17
"Personally speaking, calling the place was a bit OTT."
270
737467
3909
"Kişisel olarak konuşuyorum polisi aramak biraz fazlaydı."
12:21
OTT means Over The Top, too much,
271
741376
3644
OTT, Over The Top (beklenenden fazla), aşırı anlamına gelir.
12:25
Over The Top, we often shorten it down to OTT.
272
745020
3257
Beklenenden fazla deyimini biz daha çok kısaltılmış hâliyle kullanırız.
12:29
Right, that is it for today's lesson.
273
749850
3560
Pekâla, bugünlük ders bu kadar.
12:33
This is a new format, it just came to me
274
753410
2060
Bu yeni bir format.
Tüm bu kelimeler ve deyimler için araştırma yaparken bana geldi.
12:35
whilst I was looking at all of these words and phrases,
275
755470
2650
12:38
and I just thought it would be really, really fun
276
758120
1780
Ve ben de bu gerçekten ama gerçekten eğlenceli olurdu düşündüm,
12:39
if we could follow a ridiculous story
277
759900
2830
tüm örnekler üzerinde eğer komik bir hikâye takip edersek
12:42
through all of the examples.
278
762730
1180
Tüm örnekler üzerinde eğer komik bir hikâye takip edersek.
12:43
Did you enjoy it, did it make you stay to the end?
279
763910
2230
Beğendiniz mi? Sonuna kadar kalmanızı sağladı mı?
12:46
Well, if you're watching this, it did,
280
766140
1980
Bunu izliyorsanız. sağladı
12:48
let me know your feedback in the description box.
281
768120
2120
Açıklama kısmında geri dönüşlerinizi bildirin.
12:50
I'd happily do it again
282
770240
1030
Bunu tekrardan mutlu bir şekilde yaparım.
12:51
because I had a lot of fun writing it, (gasps)
283
771270
3270
çünkü bunu yazarken çok eğlendim (nefesini tutar) !
12:54
especially though that my wedding is coming up this year.
284
774540
2880
Aslında bu yıl düğünüm olacağı için böyleyim.
12:57
Don't forget to check out Audible,
285
777420
1520
Audible'a uğramayı unutmayın
12:58
you can claim your free audio book
286
778940
1820
Açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayarak ücretsiz sesli kitabınızı talep edebilirsiniz.
13:00
by clicking on the link in the description box,
287
780760
2290
Açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayarak ücretsiz sesli kitabınızı talep edebilirsiniz.
13:03
and don't forget to connect with me
288
783050
1270
Ve benimle tüm sosyal medya hesaplarımdan bağlantıya geçmeyi unutmayın.
13:04
on all of my social media.
289
784320
1320
13:05
I've got my Facebook, my Instagram, my Twitter,
290
785640
2710
Facebooki Instagram ve Twitter
13:08
and my personal channel, Lucy Bella Earl,
291
788350
2070
ve İngilizce derslerinden bağımsız her şeyi konuştuğum kişisel kanalım -Lucy Bella Earl- var.
13:10
where I talk about everything that isn't related to English.
292
790420
3000
ve İngilizce derslerinden bağımsız her şeyi konuştuğum kişisel kanalım -Lucy Bella Earl- var.
13:13
I will see you soon for another lesson, mwah.
293
793420
2644
Diğer bir derste görüşürüz (öpücük yollar).
13:16
(smooth music)
294
796064
2583
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7