Reading, Writing and Fluency - Speak English Fluently - Advanced English Listening Practice - 55

hi there I'm drew badger the

hi there I'm drew badger the world's number one english

merhababenporsuk çizdim

merhaba ben porsuk çizdim dünyanın bir numaralı ingilizcesi dünyanın bir

world's number one english

world's number one english fluency guide it is a pleasure

numaralı ingilizcesi dünyanın bir

numaralı ingilizce akıcılık rehberi bir zevktir

fluency guide it is a pleasure

fluency guide it is a pleasure to welcome you to another

akıcılıkrehberibir zevktir

akıcılık rehberi sizi ağırlamaktan bir zevk başka

to welcome you to another

to welcome you to another advanced listening practice

birine hoşgeldiniz başka bir başkasına

hoşgeldiniz ileri düzey dinleme pratiği

advanced listening practice

advanced listening practice lesson today i wanted to talk

ileri dinleme pratiği bugün bugün ders konuşmak istedim

lesson today i wanted to talk

lesson today i wanted to talk about let's see what shall we

bugün derskonuşmak istedim

bugün hakkında konuşmak istedim bakalım ne hakkında konuşacağız

about let's see what shall we

about let's see what shall we talk about today we're going to

bakalımne hakkında konuşacağız

hakkında bakalım bugün ne hakkında konuşacağız bugün hakkında konuşacağız

talk about today we're going to

talk about today we're going to talk about reading writing and

bugün hakkında konuşacağız okuma yazma hakkında konuşacağız ve

talk about reading writing and

talk about reading writing and fluency and how these things

okuma yazma hakkında konuşacağız ve

okuma yazma ve akıcılık ve bunların nasıl olduğu hakkında konuşacağız

fluency and how these things

fluency and how these things work together and I want to give

akıcılık ve bunların nasıl

akıcılık ve bu şeylerin birlikte nasıl çalıştığı ve

work together and I want to give

work together and I want to give also a bit of background about

birlikte iş vermek istiyorumve

birlikte iş vermek istiyorum ve ayrıca hakkında biraz bilgi vermek istiyorum

also a bit of background about

also a bit of background about education in general and kind of

ayrıca eğitim hakkında da biraz bilgi vermek istiyorum genel olarak ve genel olarak

education in general and kind of

education in general and kind of why you're watching these videos

eğitim türü ve

genel olarak eğitim türü ve bu videoları neden izliyorsunuz bu

why you're watching these videos

why you're watching these videos hopefully this should be an

videoları neden izliyorsunuz

bu videoları neden izliyorsunuz umarım bu olmalı bir

hopefully this should be an

hopefully this should be an interesting video for you and it

umarım bu olmalı bir

umarım bu sizin için ilginç bir video olmalı ve bu

interesting video for you and it

interesting video for you and it will explain a lot about fluency

sizin için ilginç bir video ve sizin için

ilginç bir video ve akıcılık hakkında

will explain a lot about fluency

çok şey açıklayacak akıcılık

will explain a lot about fluency and what you can do what you

hakkında çok şey açıklayacak akıcılık

and what you can do what you

and what you can do what you should do in order to get fluent

ve neler yapabileceğiniz hakkında çok şey açıklayacak ne yapabilirsin

ve ne yapabilirsin ne yapabilirsin akıcı olmak için ne yapmalısın

should do in order to get fluent

akıcı olmak için ne yapmalısın

should do in order to get fluent and how you can build those

and how you can build those

akıcı olmak için yapmalısın ve bunları nasıl geliştirebilirsin

ve bunları nasılgeliştirebilirsin

and how you can build those skills with reading and writing

ve bu becerileri nasıl geliştirebilirsin okuma ve yazma

skills with reading and writing

skills with reading and writing as well anyway let's get into

becerileri ile okuma ve yazma

becerileri ile okuma ve yazma ile de okuma ve yazma ile yine de başlayalım yine de

as well anyway let's get into

as well anyway let's get into the video so today i get

videoya geçelim bugün video geldi

the video so today i get

bugün

the video so today i get actually quite a few kind of

video geldi bugün aldım aslında epeyce çeşit

actually quite a few kind of

actually quite a few kind of questions in general questions

aslındaepeyceçeşit

aslında epeyce çeşit genel sorular genel sorular

questions in general questions

questions in general questions and comments emails from people

genel sorular ve yorumlar insanlardan gelen e-postalar

and comments emails from people

and comments emails from people when they're asking about how

ve insanlardan gelen yorumlarinsanlardan gelen e-postalar

ve insanlardan gelen yorumlar sorduklarında gelen e-postalar nasıl hakkında sorduklarında nasıl hakkında sorduklarında

when they're asking about how

when they're asking about how can i improve my reading or my

okumamı nasıl geliştirebilirim veya

can i improve my reading or my

can i improve my reading or my writing and also just to

okumamı geliştirebilir miyim veya

okumamı veya yazmamı geliştirebilir miyim ve ayrıca sadece

writing and also just to

writing and also just to obviously about getting fluent

yazmayı veayrıca sadece

yazmayı ve ayrıca sadece açıkça akıcı olmakla ilgili açıkçası akıcı olmakla ilgili açıkça akıcı olmakla ilgili açıkçası

obviously about getting fluent

obviously about getting fluent in general but I wanted to

genel olarak akıcı olmakla ilgili ama genel olarak istedim

in general but I wanted to

in general but I wanted to explain something kind of going

ama

genel olarak istedim ama bir tür bir şey açıklamak istedim bir tür bir şeyi açıklamak bir tür gidişatı

explain something kind of going

explain something kind of going on dates it's a it's it's almost

açıklamak bir tür randevuları açıklamak a bu neredeyse

on dates it's a it's it's almost

on dates it's a it's it's almost like a tricky topic but

randevularda bu a neredeyse randevularda

like a tricky topic but

like a tricky topic but something that has many

something that has many

something that has many different pieces and hopefully I

different pieces and hopefully I

different pieces and hopefully I can explain it in a very simple

farklı parçalar ve umarım ben

farklı parçalar ve umarım bunu çok basit bir şekilde açıklayabilirim çok basit bir şekilde

can explain it in a very simple

açıklayabilirim

can explain it in a very simple way i'll try to do that i might

çok basit bir şekilde açıklayabilirim bunu yapmaya çalışacağım bir

way i'll try to do that i might

way i'll try to do that i might not succeed but we'll find out

şekilde bunu yapmayaçalışacağımbir

şekilde bunu yapmaya çalışırım başaramayabilirim ama

not succeed but we'll find out

başaramadığımızı anlarız ama

not succeed but we'll find out so in general you kind of got

başaramadığımızı öğreniriz ama anlarız ki genel olarak öyle oldun

so in general you kind of got

so in general you kind of got two paths for learning the

genel olarak öyleoldun

genel olarak öğrenmek için iki yolunuz var dili

two paths for learning the

öğrenmek için

two paths for learning the language you've got the native

iki yolunuz var ana

language you've got the native

language you've got the native path for learning the language

diliniz varana

diliniz var ana diliniz var dili öğrenmek için ana yolunuz var öğrenme

path for learning the language

path for learning the language and then you've got the

yolu

dili öğrenmek için dil yolu ve sonra şuna sahipsiniz ve

and then you've got the

and then you've got the non-native path or the

sonra şuna sahipsiniz ve

sonra yerel olmayan yola veya

non-native path or the

non-native path or the traditional way that you would

yerel olmayan yolaveya

yerel olmayan yola veya geleneksel yola sahipsiniz

traditional way that you would

traditional way that you would learn a language in school so

gelenekselşekilde yani

geleneksel şekilde yani okulda bir dil öğreneceksin yani

learn a language in school so

learn a language in school so the traditional language

the traditional language

okulda bir dil öğren bu yüzden

okulda bir dil öğren yani geleneksel dil

geleneksel dil

the traditional language education versus the native way

geleneksel dil eğitimine karşı anadilde

education versus the native way

education versus the native way of learning a language now the

eğitimekarşıanadilde

eğitime karşı bir dili öğrenmenin ana yolu şimdi bir dili

of learning a language now the

of learning a language now the native way of learning the

öğrenmenin şimdi bir dili şimdi

native way of learning the

native way of learning the language is a holistic way of

language is a holistic way of

öğrenmenin ana yolu

language is a holistic way of learning so the word holistic

bütünsel bir öğrenme yolu yani bütünsel öğrenme kelimesi

learning so the word holistic

learning so the word holistic just means that you've got all

yanibütünsel

öğrenme kelimesi yani bütünsel kelimesi her şeye sahip olduğunuz anlamına gelir sadece

just means that you've got all

just means that you've got all of the things together as one

her

şeye sahip olduğunuz anlamına gelir sadece her şeye sahip olduğunuz anlamına gelir

of the things together as one

şeyler birlikte şeylerden biri olarak birlikte şeylerden biri olarak

of the things together as one connected piece of information

bağlantılı bir bilgi parçası olarak bağlantılı bir

connected piece of information

connected piece of information or one connected system and this

bilgi parçası

bağlantılı bir bilgi parçası veya bir bağlantılı sistem ve bu

or one connected system and this

or one connected system and this means that you've got grammar

veya bir bağlantılı sistemvebu

veya bir bağlantılı sistem ve bu, dil bilgisine sahip olduğunuz anlamına gelir

means that you've got grammar

means that you've got grammar and phrases and the speed of the

dil bilgisine sahipsin

demek dil bilgisine ve ifadelere sahipsin demektir ve

and phrases and the speed of the

and phrases and the speed of the language intonation

ve ifadelerin hızı ve ve

ifadelerin hızı ve dilin hızı tonlama dil

language intonation

language intonation pronunciation all of these

tonlama

dil tonlama telaffuz bunların hepsi

pronunciation all of these

pronunciation all of these things that you're learning as a

telaffuz bunların hepsi

telaffuzların hepsi bu öğrendikleriniz bir şeyler olarak

things that you're learning as a

things that you're learning as a complete unit as an example my

öğrendiğiniz şeyler

tam bir ünite olarak öğrendiğiniz şeyler örnek olarak benim

complete unit as an example my

complete unit as an example my daughter now aria

tüm ünitem örnek olarakbenim

tüm ünitem örnek olarak kızım şimdi arya

daughter now aria

kızım şimdiaria

daughter now aria she is about one year and she's

kızım şimdi arya o yaklaşık bir yaşında ve o o

she is about one year and she's

she is about one year and she's a little over a year old at the

yaklaşıkbiryaşındave o

yaklaşık bir yaşında ve o bir yaşından

a little over a year old at the

a little over a year old at the time of this video and so when

biraz büyük de bir yaşından

biraz büyük de bu sırada bir yaşından biraz büyük video ve

time of this video and so when

time of this video and so when I'm speaking with her sometimes

bu videonun zamanı ve

bu videonun zamanı ve bu yüzden onunla konuşurken bazen onunla

I'm speaking with her sometimes

konuşuyorumbazen

I'm speaking with her sometimes I'm indicating a particular

onunla konuşuyorum bazen belirli bir şeyi belirtiyorum

I'm indicating a particular

özellikle

I'm indicating a particular words waiver vocabulary word

belirli bir kelimeyi belirtiyorum kelime kelimesinden feragat kelime kelime kelime feragat kelime kelime kelime

words waiver vocabulary word

words waiver vocabulary word like moon or bag or dog or cat

feragat kelime kelime ay veya çanta veya köpek veya kedi ay veya çanta

like moon or bag or dog or cat

like moon or bag or dog or cat but when I'm talking with her i

gibi veya köpek veya kedi

ay veya çanta veya köpek veya kedi gibi ama ben konuşurken o ben

but when I'm talking with her i

but when I'm talking with her i may give her a specific set of

amaonunla konuşurkenben

ama onunla konuşurken ona belirli bir dizi verebilirim ona

may give her a specific set of

may give her a specific set of instructions in these

belirli bir dizi verebilirim

ona belirli bir dizi talimat verebilirim bu

instructions in these

instructions in these instructions about please stand

talimatlarda bu talimatlarda

bu talimatlarda hakkında talimatlar lütfen ayağa kalk talimatlar

instructions about please stand

instructions about please stand up or go over there bring a book

hakkında lütfen ayağakalk hakkında talimatlar lütfen ayağa

kalk ya da oraya git bir kitap getir

up or go over there bring a book

up or go over there bring a book to me or do something

ya da oraya git bir kitap getir ya da oraya git

bana bir kitap getir ya da bana bir şey yap

to me or do something

ya da bana bir şey yap

to me or do something those things all come from they

ya da yap bir şey bu şeylerin hepsi onlardan geliyor hepsi o

those things all come from they

those things all come from they kind of begin with like oh look

şeylerin hepsi ondan geliyor hepsi o

şeylerden geliyorlar bir şekilde oh ile başlıyorlar gibi bak oh ile

kind of begin with like oh look

başlıyor gibi bak

kind of begin with like oh look it's a book and i'm showing her

oh ile başlıyor gibi bak bu bir kitap ve ben ona onu gösteriyorum

it's a book and i'm showing her

bir kitap veona

it's a book and i'm showing her something but then i'll use more

bir kitap olduğunu gösteriyorum ve ona bir şey gösteriyorum ama sonra daha çok

something but then i'll use more

something but then i'll use more like could you bring me that

şey kullanacağım ama sonradaha çok

şey kullanacağım ama sonra daha çok kullanacağım gibi bana onu getirebilir misin? bana

like could you bring me that

like could you bring me that book over there could you bring

o kitabı getirebilir misin oradaki kitabı bana getirebilir misin oraya

book over there could you bring

book over there could you bring me that book over there so I'm

kitabıgetirebilir misin

oraya kitabı getirebilir misin bana oradaki kitabı getirebilir misin yani ben oradaki kitabım yani

me that book over there so I'm

me that book over there so I'm already from the very beginning

oradaki kitabı benim bu yüzden ben zaten en başından beri en

already from the very beginning

başından beri

already from the very beginning when I'm teaching her she's

en başından beri ben ona öğretirken o da ben

when I'm teaching her she's

ona

when I'm teaching her she's almost learning the the quick

öğretirken o neredeyse hızlı öğreniyor neredeyse hızlı

almost learning the the quick

almost learning the the quick way to say something rather than

öğreniyor

neredeyse bir şeyi söylemenin yolu yerine hızlı yolunu öğrenmek, bir şeyi

way to say something rather than

way to say something rather than the opposite which is what a

söylemenin yolu değil, ki bu ne a

the opposite which is what a

the opposite which is what a non-native speaker would do

zıddı ki bu ne a

zıddı ki anadili olmayan birinin yapacağı

non-native speaker would do

şeydir konuşmacıyapar

non-native speaker would do where they would begin with the

anadili olmayan konuşmacı yapardı nereden başlayacakları ile başlayacakları yerden

where they would begin with the

where they would begin with the could you bring me a book or

başlayacakları bana

bir kitap getirebilir misiniz veya bana

could you bring me a book or

could you bring me a book or could you please bring me a book

bir kitap getirebilir misiniz veya

bana bir kitap getirebilir misiniz veya getirebilir misiniz lütfen bana bir kitap getirin lütfen bana

could you please bring me a book

could you please bring me a book i'm already beginning and I'm

bir kitap getirin

lütfen bana bir kitap getirin zaten başlıyorum ve

i'm already beginning and I'm

i'm already beginning and I'm doing that intentionally now

şimdiden

başlıyorum ve şimdiden başlıyorum ve bunu isteyerek yapıyorum şimdi

doing that intentionally now

doing that intentionally now most people when they're

bunu isteyerek yapıyorlarşimdi

bunu isteyerek yapıyorlar şimdi çoğu insan çoğuyken

most people when they're

most people when they're speaking with their kids they

çoğu insanken çocuklarıyla konuşuyorlar

speaking with their kids they

speaking with their kids they don't really realize they're

çocuklarıyla konuşuyorlar

çocuklarıyla konuşuyorlar gerçekten yapmadıklarının farkında değiller Bunu

don't really realize they're

don't really realize they're doing this but this is how we

yaptıklarının gerçekten farkında olmadıklarının farkında değiller ama biz bunu böyle yapıyoruz

doing this but this is how we

ama biz bunu böyle

doing this but this is how we teach children to speak and

yapıyoruz ama çocuklara konuşmayı bu şekilde öğretiyoruz ve

teach children to speak and

teach children to speak and understand native dialect and

çocuklara konuşmayı öğretiyoruz ve

çocuklara konuşmayı böyle öğretiyoruz ve yerel lehçeyi anlayın ve

understand native dialect and

understand native dialect and native speed native

native speed native

yerellehçeyi

anlayın ve yerel lehçeyi ve yerel hızı anlayın yerel hız yerel yerel

native speed native pronunciation intonation so what

hız yerel telaffuz tonlaması yani ne

pronunciation intonation so what

pronunciation intonation so what I'm saying hey could you bring

telaffuz tonlaması yanine

telaffuz tonlaması yani ne söylüyorum hey getirebilir misin

I'm saying hey could you bring

I'm saying hey could you bring me a book could you bring me a

Getirebilir misin diyorum

Diyorum ki hey bana bir kitap getirir misin bana

me a book could you bring me a

me a book could you bring me a book that she understands the

bir kitap getirir misin bana

bir kitap getirir misin bana bir kitap getirir misin o kitabı anlıyor o

book that she understands the

book that she understands the she doesn't even understand

kitabı anlıyor onun anlamadığını anlıyor' anlamıyor bile

she doesn't even understand

she doesn't even understand grammatically what I'm saying

anlamıyor bile

gramer olarak ne dediğimi anlamıyor

grammatically what I'm saying

gramer olarak nedediğimi

grammatically what I'm saying but she understands this

dilbilgisi olarak ne dediğimi anlıyor ama bunu anlıyor ama bunu anlıyor

but she understands this

but she understands this complete phrases one thing where

ama bu tam cümleleri anlıyor bir şey nerede

complete phrases one thing where

complete phrases one thing where I'm saying hey could you bring

tam ifadeler bir şey

tam ifadeler bir şey nerede diyorum hey getirebilir misin

I'm saying hey could you bring

I'm saying hey could you bring me a book and I'm indicating is

diyorumhey getirebilir misin

diyorum hey bana bir kitap getirebilir misin diyorum ve

me a book and I'm indicating is

me a book and I'm indicating is a book over there and she

benim bir kitap olduğumu belirtiyorum vebenbelirtmek

benim bir kitap ve ben belirtiyorum orada bir kitap ve o orada

a book over there and she

bir kitap ve o

a book over there and she understands this phrase i'm

orada bir kitap ve o bu ifadeyi anlıyor ben bu ifadeyi

understands this phrase i'm

understands this phrase i'm using means i would like you to

anlıyorum ben

bu ifadeyi anlıyorum kullanıyorum ben anlamına geliyor araçları

using means i would like you to

using means i would like you to bring me a book so grammatically

kullanmanı istiyorum araçları kullanmanı istiyorum araçları

kullanmanı istiyorum bana bir kitap getirmeni istiyorum o yüzden gramer olarak bana

bring me a book so grammatically

bring me a book so grammatically she doesn't really understand

bir kitap getir o kadar dilbilgisi olarak

bana bir kitap getir o gerçekten anlamıyor

she doesn't really understand

she doesn't really understand what each of the words are and

gerçekten anlamıyor

anlamıyor 'Kelimelerin her birinin ne olduğunu ve

what each of the words are and

kelimelerin her birinin ne olduğunu ve

what each of the words are and she obviously can't speak really

kelimelerin her birinin ne olduğunu gerçekten anlıyor ve açıkça konuşamıyor, gerçekten

she obviously can't speak really

she obviously can't speak really well yet she can indicate or

konuşamıyor, gerçekten

açıkça konuşamıyor, gerçekten iyi konuşamıyor

well yet she can indicate or

well yet she can indicate or even say specific words like

even say specific words like

even say specific words like moon or dog or sound effects or

Ay veya köpek veya ses efektleri veya

moon or dog or sound effects or

moon or dog or sound effects or if we look at a clock you know

ayveya köpek veyasesefektleriveya

ay veya köpek veya ses efektleri veya eğer bir saate bakarsak bilirsiniz, eğer bir saate

if we look at a clock you know

if we look at a clock you know I've taught her to say like

I've taught her to say like

bakarsak bilirsiniz, eğer

bir saate bakarsak bilirsiniz, ona söylemeyi öğrettim gibi

söylemeyi öğrettim gibi söylemeyi

I've taught her to say like which is pretty cute so she can

öğrettim ona gibi söylemeyi öğrettim oldukça sevimli yani yapabilir ki bu oldukça

which is pretty cute so she can

which is pretty cute so she can look at that off together on a

sevimli bu yüzden yapabilir ki bu oldukça

sevimli ki şuna birlikte bakabilir ve

look at that off together on a

look at that off together on a video and do an update if you'd

bir videoda şuna birlikte bakabilir ve video yaparsanız bir güncelleme yapabilir

video and do an update if you'd

ve bir güncelleme yapın eğer

video and do an update if you'd like to see that let me know in

video ve bir güncelleme yapmak istiyorsanız bunu bana bildirin görmek için beğenin bana

like to see that let me know in

like to see that let me know in the comments below i'll put a

bildirin görmek için beğenin aşağıdaki yorumlarda bana bildirin

the comments below i'll put a

the comments below i'll put a knot like an update video of re

aşağıdaki yorumlarabir

yorum koyacağım aşağıya bir düğüm koyacağım re düğümün güncelleme videosu gibi

knot like an update video of re

re

knot like an update video of re again how she's doing

düğümün güncelleme videosu gibi re düğümün güncelleme videosu gibi tekrar tekrar nasıl gidiyor yine nasıl

again how she's doing

yapıyor yine

again how she's doing but anyway so when you're kind

nasıl yapıyor ama neyse yani nazik olduğunuzda

but anyway so when you're kind

but anyway so when you're kind of teaching a child like that

ama yine de öylenazik olduğunuzda ama

yine de böyle bir çocuğa böyle bir şey öğrettiğinizde, bir

of teaching a child like that

of teaching a child like that most people don't realize

çocuğa böyle bir şey öğrettiğinizde, çoğu insan çoğu insanın anlamadığını fark etmez

most people don't realize

most people don't realize they're doing this because

'

Çoğu insan bunu yaptıklarının farkında değiller çünkü

they're doing this because

they're doing this because they're just native speakers and

bunu yapıyorlar çünkü

bunu yapıyorlar çünkü onlar sadece ana dili İngilizce olan kişiler ve

they're just native speakers and

they're just native speakers and they don't really think about

onlar sadece ana dili İngilizce olan kişiler ve

onlar sadece ana dili konuşanlar ve yapmıyorlar' Gerçekten düşünmüyorlar

they don't really think about

they don't really think about the language but when they're

Gerçekten

dil hakkında düşünmüyorlar ama dil olduklarında

the language but when they're

the language but when they're teaching their own children this

ama

dil olduklarında ama kendi çocuklarına bunu öğrettiklerinde bunu

teaching their own children this

kendi çocuklarına öğretiyorlar

teaching their own children this is what they're doing they're

is what they're doing they're

is what they're doing they're kind of doing these two things

kendi çocukları bu onların yaptığı şey bu yaptıkları şey şu

yaptıkları şey bu iki şeyi bir nevi yapıyorlar

kind of doing these two things

bu iki şeyi bir

kind of doing these two things one is explicitly teaching the

nevi yapıyorlar bu iki şeyi bir çeşit yapıyorlar açıkça öğretiyor

one is explicitly teaching the

one is explicitly teaching the particular word for something

birine açıkça öğretiyor birine

açıkça öğretiyor belirli bir kelimeyi bir şey için belirli bir kelimeyi bir şey için belirli bir kelime

particular word for something

particular word for something like water or toast or milk and

su veya tost veya süt gibi ve

like water or toast or milk and

su veya tost veya süt

like water or toast or milk and then they're also using longer

gibi ve su veya tost veya süt gibi ve sonra onlar' ayrıca daha uzun kullanıyorlar ayrıca

then they're also using longer

then they're also using longer phrases that because they use

daha uzun kullanıyorlar o

zaman ayrıca daha uzun ifadeler kullanıyorlar çünkü ifadeler kullanıyorlar çünkü

phrases that because they use

phrases that because they use them over and over again just

ifadeler kullanıyorlar çünkü onları tekrar tekrar kullanıyorlar sadece

them over and over again just

them over and over again just become understood as one

onları tekrar tekrarsadece

onları tekrar tekrar sadece anlaşılmak, anlaşılmak, anlaşılmak,

become understood as one

become understood as one complete unit so could you bring

tam bir birim olarak anlaşılmak, bu yüzden tam bir birim getirebilir misiniz, bu yüzden

complete unit so could you bring

complete unit so could you bring me a book or could you bring me

tam bir birim getirebilir misiniz, bu yüzden bana bir kitap getirebilir misiniz veya

me a book or could you bring me

me a book or could you bring me that book over there she

bana bir kitap getirebilir misiniz veya

bana bir kitap getirebilir misiniz? ya da oradaki kitabı bana getirebilir misin o oradaki

that book over there she

o kitap o

that book over there she understands what I'm talking

oradaki kitap o ne dediğimi anlıyor ne

understands what I'm talking

understands what I'm talking about

about

about so there's there's kind of a

dediğimi anlıyor neden

bahsettiğimi anlıyor

yani bir çeşit var yani var

so there's there's kind of a

so there's there's kind of a bridge between these two things

bir nevi yani

bu iki şey arasında bir tür köprü var bu iki şey arasında

bridge between these two things

bridge between these two things where you're using maybe

köprü

bu iki şey arasında köprü belki

where you're using maybe

kullandığınız yerdebelki kullandığınız

where you're using maybe individual words to teach these

yerde belki tek tek sözcükleri kullanarak bu

individual words to teach these

individual words to teach these longer phrases but still year

tek tek sözcükleri öğretmek için

bu uzun cümleleri öğretmek için bu tek tek kelimeleri öğretin ama yine de yıl

longer phrases but still year

longer phrases but still year using the complete phrases

daha uzun cümleleriama yine deyıl

daha uzun cümleleri ama yine de yıl tam cümleleri kullanarak

using the complete phrases

tam cümleleri kullanarak

using the complete phrases you're using them over and over

tam cümleleri kullanarak onları tekrar tekrar kullanıyorsunuz

you're using them over and over

you're using them over and over again because the child hears

onları tekrar tekrar kullanıyorsunuz

onları tekrar tekrar kullanıyorsun çünkü çocuk

again because the child hears

again because the child hears that they understand these

tekrar duyuyor çünkü çocuk

tekrar duyuyor çünkü çocuk bunları anladığını duyuyor bunları anlıyorlar bu

that they understand these

that they understand these things so this is the kind of

şeyleri anlıyorlar yani bu tür

things so this is the kind of

things so this is the kind of foundational difference between

şeyleryanibutür

şeyler yani bu,

foundational difference between

foundational difference between the way a non-native speaker

anadili olmayan birinin

the way a non-native speaker

anadili olmayan birinin

the way a non-native speaker would learn and the way a native

anadili olmayan birinin öğreneceği ve yerlinin

would learn and the way a native

would learn and the way a native speaker with learned so what I

öğreneceği yol arasındaki temel fark arasındaki temel farkın bir türüdür.

öğrenecektim ve anadili İngilizce olan birinin öğrendiği şekilde öğrendim yani ne

speaker with learned so what I

speaker with learned so what I really want to make clear with

konuştuğumu öğrendim yani ne

konuştuğumu öğrendim yani gerçekten açıklamak istediğim şeyi gerçekten

really want to make clear with

really want to make clear with this video in addition to other

açıklamak

istiyorum ile diğer videolara ek olarak bu video ile gerçekten netleştirmek istiyorum

this video in addition to other

video diğerlerine ek olarak

this video in addition to other points i will make later is that

bu video, daha sonra yapacağım diğer noktalara ek olarak, daha

points i will make later is that

points i will make later is that if you want to get fluent you

sonra yapacağım noktalar, daha

sonra yapacağım noktalar, eğer akıcı olmak istiyorsanız,

if you want to get fluent you

if you want to get fluent you have to understand that you have

akıcı olmak istiyorsanız, akıcı olmak

istiyorsanız, akıcı olmak için anlamak zorundasın bunu anlamak zorundasın anlamak zorundasın

have to understand that you have

have to understand that you have to learn the way native speakers

anlamak zorundasın anadili İngilizce olanların anadili

to learn the way native speakers

to learn the way native speakers learn in order to speak the way

İngilizce olanların nasıl öğrendiğini öğrenmek için nasıl öğrenmek zorunda olduğunu anlamak zorundasın

learn in order to speak the way

learn in order to speak the way native speaker speed so it makes

şekilde konuş

anadili gibi konuşmak için öğren hızı anadili olarak konuşan kişinin hızını sağlar böylece ana dili

native speaker speed so it makes

konuşan kişinin

native speaker speed so it makes complete sense in anything else

hızını sağlar yani başka her şeyde tam anlamıyla mantıklı başka her şeyde

complete sense in anything else

complete sense in anything else if you want to learn how to make

tam anlamıyla başka her şeyde

tam anlamlı eğer nasıl yapılacağını öğrenmek istiyorsan yap para kazanmayı öğrenmek

if you want to learn how to make

if you want to learn how to make money go learn from people that

istiyorsan

para kazanmayı insanlardan öğren git para kazanmayı

money go learn from people that

money go learn from people that know how to make money don't

insanlardan öğren para kazanmayı bilen

insanlardan öğren para

know how to make money don't

know how to make money don't learn from people they don't

kazanmayı bilmeden yapma

Para kazanmayı bilmezler insanlardan öğrenmezler

learn from people they don't

learn from people they don't know how to make money that are

insanlardan

öğrenmezler para kazanmayı bilmezler para

know how to make money that are

know how to make money that are just talking about making money

kazanmayıbilirler para

kazanmayı bilirler sadece para kazanmaktan bahsediyoruz

just talking about making money

just talking about making money so it's the difference between

sadece para kazanmaktan bahsediyoruz

sadece para kazanmaktan bahsediyoruz yani aradaki fark bu yani aradaki

so it's the difference between

so it's the difference between learning from a teacher vs

fark bu yani

bir öğretmenden öğrenmek ile

learning from a teacher vs

bir öğretmenden öğrenmek ile

learning from a teacher vs learning the native way like and

bir öğretmenden öğrenmek ile yerel yoldan öğrenmek arasındaki fark beğenmek ve

learning the native way like and

learning the native way like and that's the way I teach as an

anadiligibi öğrenmek ve

anadili gibi öğrenmek ve ben bu şekilde öğretiyorum ve bu şekilde

that's the way I teach as an

that's the way I teach as an English fluency guide so I don't

öğretiyorum ve

İngilizce akıcılık rehberi olarak bu şekilde öğretiyorum, bu yüzden

English fluency guide so I don't

English fluency guide so I don't want to just give you a whole

İngilizceakıcılık rehberi yapmıyorum buyüzdenyapmıyorum' t

İngilizce akıcılık rehberi, bu yüzden sana bir bütün vermek istemiyorum sadece

want to just give you a whole

bir bütün vermek istiyorum sadece

want to just give you a whole bunch of rules because that's

bir sürü kural vermek istiyorum çünkü bu bir

bunch of rules because that's

bunch of rules because that's not how the that's not how the

sürü kural çünkü bu bir

sürü kural çünkü böyle değil, öyle değil nasıl

not how the that's not how the

not how the that's not how the system works you have to learn

değil nasıl bu böyle değil böyle değil böyle

değil sistemin nasıl çalıştığını öğrenmek zorundasın sistemin nasıl çalıştığını öğrenmek zorundasın sistemin nasıl

system works you have to learn

system works you have to learn the whole thing as one unit but

çalıştığını öğrenmek zorundasın her şeyi tek bir birim olarak ama

the whole thing as one unit but

the whole thing as one unit but kind of from a small simple way

her şeyi tek bir birim olarak ama

bütün olarak öğrenmelisin bir birim olarak ama bir nevi küçük basit bir yoldan

kind of from a small simple way

kind of from a small simple way and take steps to get from where

birazküçük basit bir yoldan

biraz küçük basit bir yoldan ve nereden nereye gitmek için adımlar atın

and take steps to get from where

and take steps to get from where you are to where you want to be

ve bulunduğunuz yerden gitmek için adımlar atın olmak istediğin yerdesin olmak istediğin

you are to where you want to be

you are to where you want to be so lots of people because

yerdesin olmak

istediğin yerdesin çok fazla insan çünkü

so lots of people because

çokfazla insan çünkü

so lots of people because they've learned the traditional

çok fazla insan çünkü geleneksel olanı

they've learned the traditional

they've learned the traditional way there now watching videos

öğrendiler geleneksel

olanı öğrendiler geleneksel yolu orada öğrendim şimdi oradaki videoları izliyorum şimdi oradaki

way there now watching videos

way there now watching videos like this on youtube and now

videoları izliyorum şimdi youtube'da buna benzer videoları izliyorum ve şimdi

like this on youtube and now

like this on youtube and now hopefully trying to retrain the

youtube'da böyle veşimdi

youtube'da böyle ve şimdi umarım yeniden eğitmeye çalışıyorum umarım yeniden eğitmeye

hopefully trying to retrain the

hopefully trying to retrain the habits they have but kind of one

çalışıyorum

umarım yeniden eğitmeye çalışıyorum sahip oldukları alışkanlıkları yeniden eğitin ama sahip oldukları bir tür

habits they have but kind of one

habits they have but kind of one thing I'll mention specifically

alışkanlık ama sahip oldukları bir tür

alışkanlık ama bir tür şeyden özellikle bahsedeceğim şeyden özellikle

thing I'll mention specifically

bahsedeceğim şeyden

thing I'll mention specifically about this and this is something

özellikle bahsedeceğim şeyden ve bu bununla

about this and this is something

about this and this is something I'm I kind of struggle with as a

ilgili bir şey ve bu

bununla ilgili bir şey ve bu benim bir tür mücadele ettiğim bir

I'm I kind of struggle with as a

I'm I kind of struggle with as a teacher I know there are lots of

ben olarak birtür mücadele ettiğim

bir öğretmen olarak bir tür mücadele ettiğim bir şey biliyorum

teacher I know there are lots of

teacher I know there are lots of people around the world maybe

orada tanıdığım birçok öğretmen var bir sürü

öğretmen biliyorum dünyada bir sürü insan var belki dünyanın her

people around the world maybe

people around the world maybe even including yourself if

yerinden insanlar belki dünyanın her

yerinden insanlar belki hatta kendini de dahil ediyorsan kendini bile dahil

even including yourself if

even including yourself if you're a teacher

ediyorsan kendini bile katıyorsan öğretmensen sen

you're a teacher

you're a teacher maybe you're a

öğretmensin

sen bir öğretmen belki sen

maybe you're a

maybe you're a non-english-speaking teacher

belki sen bir belki sen

ingilizce konuşmayan öğretmen

non-english-speaking teacher

ingilizce konuşmayanöğretmen

non-english-speaking teacher maybe you you know the language

ingilizce konuşmayan öğretmen belki sen dili biliyorsun

maybe you you know the language

maybe you you know the language but you are not a native speaker

belkisen dili biliyorsun

belki sen sen dili biliyorum ama anadili değilsin

but you are not a native speaker

but you are not a native speaker you're not from America or

amaanadili değilsin ama

Amerika'dan değilsin ya da

you're not from America or

Amerika'dan değilsinya da

you're not from America or another english-speaking country

Amerika'dan ya da başka bir İngilizce konuşulan ülkeden değilsin

another english-speaking country

another english-speaking country but you teach the language in

başka biringilizce konuşulanülke

başka bir ingilizce konuşulan ülke ama dili öğretiyorsunuz

but you teach the language in

amadili öğretiyorsunuz

but you teach the language in your country as well

ama dili ülkenizde de öğretiyorsunuz hem

your country as well

ülkenizde hem de

your country as well these people can be like really

ülkenizde bu insanlar gerçekten

these people can be like really

these people can be like really great sources of information

bu insanlar gibi olabilir gerçekten

bu insanlar gerçekten harika bilgi kaynakları gibi olabilirler harika

great sources of information

bilgi kaynakları harika

great sources of information specifically for maybe let's say

bilgi kaynakları özellikle şunun için diyelim özellikle şunun için özel olarak diyelim belki için

specifically for maybe let's say

specifically for maybe let's say I am a a native Spanish speaker

anadili İspanyolca olan biriyim

I am a a native Spanish speaker

Anadiliİspanyolca olan biriyim

I am a a native Spanish speaker and I'm living animal maybe I'm

ben bir a anadili İspanyolca olan ve ben yaşayan bir hayvanım belki ben

and I'm living animal maybe I'm

and I'm living animal maybe I'm in Argentina or you know Brazil

vebenyaşayan birhayvanımbelkiben

ve ben yaşayan bir hayvanım belki Arjantin'deyim veya Arjantin'de Brezilya'yı bilirsiniz

in Argentina or you know Brazil

in Argentina or you know Brazil or I'm living in Mexico and i'm

veya

Arjantin'de Brezilya'yı bilirsiniz veya bilirsiniz Brezilya ya da Meksika'da yaşıyorum ve

or I'm living in Mexico and i'm

or I'm living in Mexico and i'm speaking Spanish and i'm

Meksika'da yaşıyorum ya da yaşıyorum ve

Meksika'da yaşıyorum ya da yaşıyorum ve İspanyolca konuşuyorum ve İspanyolca

speaking Spanish and i'm

speaking Spanish and i'm teaching English to my students

konuşuyorumve

İspanyolca konuşuyorum ve ben öğrencilerime İngilizce öğretiyorum,

teaching English to my students

öğrencilerime İngilizce

teaching English to my students now these teachers can do a

öğretiyorum, öğrencilerime İngilizce öğretiyorum, şimdi bu öğretmenler yapabilir ve bu

now these teachers can do a

now these teachers can do a great job of saying like well

öğretmenler yapabilir ve

bu öğretmenler, iyi deme konusunda harika bir iş çıkarabilirler, iyi deme

great job of saying like well

great job of saying like well Spanish kind of has this piece

harika bir iş iyi gibi demek İspanyolca türünde bu parça var

Spanish kind of has this piece

İspanyol türündebu parça var İspanyol türünde

Spanish kind of has this piece of information and maybe it's a

bu parça var ve belki bu bir

of information and maybe it's a

bilgidirvebelkibir

of information and maybe it's a bit more appropriate to learn it

bilgidir ve belki onu öğrenmek

bit more appropriate to learn it

bit more appropriate to learn it in a specific way but you have

biraz daha uygun öğrenmek biraz daha uygun

bunu belirli bir şekilde öğrenmek biraz daha uygun ama

in a specific way but you have

in a specific way but you have to be really careful about this

belirli bir şekilde var ama

belirli bir şekilde var ama bu konuda gerçekten dikkatli olmalısın

to be really careful about this

to be really careful about this because you want to make sure

bu konuda gerçekten dikkatli olmalısın

bu konuda gerçekten dikkatli olmalısın çünkü istiyorsun emin olun

because you want to make sure

çünkü emin olmak istiyorsunuz çünkü emin olmak istiyorsunuz çünkü eğitmiyorsunuz

because you want to make sure that you're not training your

that you're not training your

that you're not training your students the opposite way where

students the opposite way where

students the opposite way where your true we're kind of teaching

sizin doğrunuzu bir nevi öğretiyoruz sizin

your true we're kind of teaching

your true we're kind of teaching them to translate in their head

doğrunuzu birnevi öğretiyoruz sizin doğrunuzu bir

nevi öğretiyoruz onlara

them to translate in their head

them to translate in their head before you speak or before they

kafalarının içinde tercüme etmeyi öğretiyoruz onlar

siz konuşmadan önce veya onlar sizden önce kendi kafalarında tercüme etmeyi

before you speak or before they

konuşmadanönce veya onlar konuşmadan önce veya onlar

before you speak or before they speak so I I think it's a great

konuşmadan önce bu yüzden bence bu harika bir

speak so I I think it's a great

konuşma bu yüzden bence bu harika bir

speak so I I think it's a great idea to have lots of teachers

konuşma bu yüzden bence

idea to have lots of teachers

idea to have lots of teachers and even on youtube there are

birçok öğretmen fikrine sahip olmak harika bir fikir youtube'da bile var ve hatta

and even on youtube there are

and even on youtube there are lots of teachers all over the

youtube'da bile var ve hatta

lots of teachers all over the

lots of teachers all over the were there many teachers in like

were there many teachers in like

were there many teachers in like Germany or Brazil or other

youtube'da bile her yerde bir sürü öğretmen var

Almanya ya da Brezilya ya da diğer

Germany or Brazil or other

Almanya ya da Brezilya ya da diğer Almanya ya da

Germany or Brazil or other countries that are trying to

countries that are trying to

Brezilya ya da diğer ülkelerdeki öğretmenler

countries that are trying to help their students are help

öğrencilerine yardım etmeye çalışan ülkelere yardım etmeye çalışan öğrencilere yardım ediyor

help their students are help

help their students are help people from their own country

öğrencilerine yardım ediyor

öğrencilerine yardım ediyor diğer ülkelerden insanlara yardım ediyor kendi ülkelerinden

people from their own country

people from their own country learn the language but really

insanlar

kendi ülkelerinden insanlar dili öğrenirler ama gerçekten dili

learn the language but really

learn the language but really they can only do so much before

öğrenirleramagerçekten

dili öğrenirler ama gerçekten ancak bu kadarını yapabilirler daha önce ancak bu

they can only do so much before

they can only do so much before you start trying to teach them

kadarını

yapabilirler senden önce ancak bu kadarını yapabilirler onlara öğretmeye çalışmaya başla onlara öğretmeye çalışmaya başla onlara

you start trying to teach them

you start trying to teach them to translate in their head so if

to translate in their head so if

kafalarında tercüme etmeyi öğretmeye başla

to translate in their head so if you're using Portuguese to learn

you're using Portuguese to learn

you're using Portuguese to learn English or using Chinese in

öğrenmek için

İngilizce öğrenmek için Portekizce veya İngilizce'de Çince kullanıyorsanız

English or using Chinese in

English or using Chinese in order to learn English you might

veya

İngilizce'de Çince kullanıyorsanız veya İngilizce öğrenmek için Çince kullanıyorsanız İngilizce öğrenmek için sipariş verebilirsiniz

order to learn English you might

order to learn English you might be doing it online but really

İngilizce öğrenmek için sipariş verebilirsiniz bunu çevrimiçi yapıyor olabilirsiniz ama gerçekten

be doing it online but really

be doing it online but really you're just making the same

yapıyor olabilirsiniz çevrimiçi ama gerçekten

çevrimiçi yapıyor ama gerçekten aynısını yapıyorsun

you're just making the same

you're just making the same mistake that most people do so

aynısını yapıyorsun aynı hatayı yapıyorsun

mistake that most people do so

mistake that most people do so you can learn a lot of great

çok şey öğrenebilirsin çok şey

you can learn a lot of great

you can learn a lot of great tips from teachers like that and

öğrenebilirsin

bunun gibi öğretmenlerden pek çok harika ipucu öğrenebilirsin ve bunun

tips from teachers like that and

gibi öğretmenlerden ipuçlarıve

tips from teachers like that and if you are a teacher like that

bunun gibi öğretmenlerden ipuçları öğrenebilirsin ve eğer böyle bir öğretmensen

if you are a teacher like that

if you are a teacher like that I'm glad to have you like

eğerbir öğretmensen

eğer böyle bir öğretmensen, iyi ki varsın gibi iyi ki varsın gibi iyi ki

I'm glad to have you like

I'm glad to have you like actually helping people learn by

varsın gibi insanların öğrenmesine gerçekten yardım ederek aslında

actually helping people learn by

actually helping people learn by helping them with that kind of

insanların öğrenmesine yardım ederek

aslında insanların yardım ederek öğrenmesine yardım ederek gerçekten öğrenmelerine yardım etmene sevindim bu tür bir

helping them with that kind of

helping them with that kind of information especially if it's

bilgiyle onlara bu tür bir yardımla, özellikle de

information especially if it's

information especially if it's like one language to another one

bilgiyse, özellikle de bir dilden diğerine

like one language to another one

gibi bir dilden diğerine gibiyse,

like one language to another one but really the English language

bir dilden diğerine gibi ama gerçekten İngilizce dil

but really the English language

but really the English language like any other language it can

amagerçektenİngilizdili

ama gerçekten İngilizce dili diğer herhangi bir dil gibi herhangi bir dili sevebilir herhangi bir

like any other language it can

like any other language it can be taught without using any

dili sevebilir herhangi bir dil kullanmadan öğretilebilir

be taught without using any

be taught without using any other language as a support for

herhangi bir dil kullanmadan

öğretilebilir destek olarak başka bir dil kullanmadan öğretilebilir

other language as a support for

other language as a support for that thing

diğer diliçin bir destek olarak

diğer dil o şey için bir destek olarak o şey

that thing

that thing so the best really thing you can

o şey

yani gerçekten yapabileceğiniz en iyi şey yani gerçekten

so the best really thing you can

yapabileceğiniz en iyi şey yani

so the best really thing you can do is to help people learn

do is to help people learn

yapabileceğiniz en iyi şey

insanların öğrenmesine yardımcı olmaktır. öğrenmek,

do is to help people learn English in English and that's

insanların İngilizce'yi İngilizce öğrenmelerine yardımcı olmaktır ve bu,

English in English and that's

English in English and that's why everything I do is in

İngilizce'de İngilizce'dir ve bu,

İngilizce'de İngilizce'dir ve bu yüzden yaptığım her şey,

why everything I do is in

why everything I do is in English and like leaving the app

neden yaptığım her şeyin İngilizce olduğu ve uygulamadan ayrılmayı sevdiğim

English and like leaving the app

English and like leaving the app that we're making now scroll

ve ayrılmayısevdiğimdir.uygulama

İngilizcesi ve şimdi yaptığımız uygulamadan çıkmak gibi şimdi

that we're making now scroll

that we're making now scroll phonics our ultimate guide to

yaptığımızı kaydır şimdi

yaptığımızı kaydır şimdi yaptığımızı kaydır

phonics our ultimate guide to

phonics our ultimate guide to pronunciation it takes

pronunciation it takes

pronunciation it takes everything that were teaching

telaffuz, öğretilen her

everything that were teaching

everything that were teaching all the steps to pronunciation

şeyi, öğretilen her şeyi, öğreten her şeyi, telaffuzun tüm

adımlarını, telaffuzun

all the steps to pronunciation

all the steps to pronunciation all the vocabulary words lots of

tüm adımlarını, telaffuzun

tüm adımlarını, tüm

all the vocabulary words lots of

all the vocabulary words lots of things that you need to speak

kelime dağarcığının bir sürü kelimesini, birçok kelimeyi, birçok

kelimeyi, birçok şeyi içerir. konuşmanız gereken

things that you need to speak

things that you need to speak and to be able to pronounce

şeyleri konuşmanız gereken şeyleri konuşmanız gereken

şeyler konuşmanız ve telaffuz edebilmeniz

and to be able to pronounce

ve telaffuz

and to be able to pronounce things like a native speaker and

edebilmeniz ve anadili gibi

things like a native speaker and

things like a native speaker and it teaches everything in English

şeyleri ve anadili gibi şeyleri ve

anadili gibi şeyleri telaffuz edebilmeniz gerekir konuşmacı ve her şeyi İngilizce olarak öğretiyor Her şeyi

it teaches everything in English

it teaches everything in English so even from the very first word

İngilizce olarak öğretiyor

Her şeyi İngilizce olarak öğretiyor yani daha ilk kelimeden itibaren yani daha

so even from the very first word

so even from the very first word the very first sound you get

ilk kelimeden itibaren yani ilk kelimeden itibaren ilk ses

the very first sound you get

the very first sound you get there are no explanations in

aldığınız ilk ses

ilk duyduğun seste açıklama yok içinde

there are no explanations in

there are no explanations in another language of any kind

açıklama yok

açıklama yok başka bir dilde

another language of any kind

başka bir dilde başka bir dilde

another language of any kind because we don't want any of

başka bir dilde çünkü hiçbirini istemiyoruz

because we don't want any of

because we don't want any of that information to get into

çünküistemiyoruz herhangi biri,

çünkü bu bilgilerin hiçbirinin o bilgilere girmesini istemiyoruz,

that information to get into

that information to get into your head and a lot of people

o bilgilerin içine girerek kafanıza giriyoruz ve birçok insan

your head and a lot of people

your head and a lot of people think that will you kind of have

sizin kafanıza vepekçok insan

sizin kafanıza ve birçok insan bunu düşünecek mi? Bir nevi bunu

think that will you kind of have

düşünecek misin Bir çeşit

think that will you kind of have to use the like the level one or

birinci seviye like'ı mı yoksa birinci seviye

to use the like the level one or

to use the like the level one or like the the first level the

like'ı mıyoksa

birinci seviye like'ı mı yoksa birinci seviye

like the the first level the

like the the first level the native level language to teach a

like'ı mı kullanmak zorunda kalacaksın?birinci seviye

gibi birinci seviye anadil seviyesindeki dil anadili seviyesindeki bir dili öğretmek için

native level language to teach a

native level language to teach a new one but it's just really not

anadili seviyesindeki bir dili öğretmek için yeni bir tane öğretmek için ama bu gerçekten yeni değil ama gerçekten

new one but it's just really not

new one but it's just really not true and all you do when you

yeni değil ama gerçekten doğru değil ve

true and all you do when you

true and all you do when you learn that way is you train

doğru olduğunda yaptığın tek şey ve

doğru olduğunda yaptığın tek şey ve bu şekilde öğrendiğinde yaptığın tek şey, bu şekilde eğitmek, bu

learn that way is you train

şekilde öğrenmek,

learn that way is you train yourself to hesitate and

bu şekilde öğrenmek, kendinizi tereddüt etmeyi ve

yourself to hesitate and

yourself to hesitate and translate and that's why so many

kendinizi tereddüt etmeyi ve

kendinizi tereddüt etmeyi ve tercüme etmeyi öğretmektir. ve bu yüzden bu kadar çok

translate and that's why so many

translate and that's why so many people have it's like they want

çeviri yapıyor ve bu yüzden bu kadar çok

çeviri yapıyor ve bu yüzden pek çok insan sanki

people have it's like they want

people have it's like they want to say something but then they

insanların sahip olmasını istiyormuş gibi

insanların sahip olmasını istiyormuş gibi bir şey söylemek istiyor ama sonra bir şey

to say something but then they

to say something but then they get stuck when they speak they

söylüyorlar ama sonra

bir şey söylüyorlar ama sonra konuştuklarında takılıp kalıyorlar

get stuck when they speak they

get stuck when they speak they say aah and that's what happened

konuştuklarında takılıp kalıyorlar

konuşurken takılıp kalıyorlar aah diyorlar ve olan buydu aah deyin ve olan da buydu

say aah and that's what happened

say aah and that's what happened to me when I was first learning

to me when I was first learning

aah deyin ve bana ilk öğrendiğimde olan buydu

to me when I was first learning Japanese so i would be kind of

Japonca'yı ilk öğrendiğimde bana ilk kez öğreniyordu, bu yüzden bir tür Japon olurdum, yani bir tür Japon

Japanese so i would be kind of

Japanese so i would be kind of learning things like okay this

olurdum, bu yüzden tamam gibi

şeyler öğrenirdim, tamam bu, tamam gibi şeyler

learning things like okay this

learning things like okay this phrase means this and I would be

öğrenirim, tamam gibi şeyler

öğrenirim, bu ifade şu anlama gelir ve Ben

phrase means this and I would be

phrase means this and I would be trying to translate that in my

cümle şu anlama gelir ve ben

cümle şu anlama gelir ve bunu tercüme etmeye çalışırdım

trying to translate that in my

trying to translate that in my head and I want to say something

bunu tercüme etmeye çalışırken

kafamda bunu tercüme etmeye çalışırdım ve ben kafamda bir şey söylemek istiyorum

head and I want to say something

head and I want to say something and then I wouldn't come out but

veben kafamdabir şey söylemek istiyorum

ve bir şey söylemek istiyorum ve sonra dışarı çıkmazdım ama

and then I wouldn't come out but

and then I wouldn't come out but when i stopped learning that way

sonraçıkmazdımama

sonra çıkmazdım ama bu şekilde öğrenmeyi bıraktığımda,

when i stopped learning that way

when i stopped learning that way and started learning japanese in

buşekilde öğrenmeyi bıraktığımda,

bunu öğrenmeyi bıraktığımda bir şekilde ve japonca öğrenmeye başladım ve japonca

and started learning japanese in

and started learning japanese in japanese and then just

öğrenmeye başladım ve japonca japonca

öğrenmeye başladım ve sonra sadece

japanese and then just

japanese and then just practicing what I was learning

japoncave sonra sadece

japonca ve sonra sadece öğrendiklerimi uyguladım öğrendiklerimi

practicing what I was learning

practicing what I was learning then everything became more

uygulayarak

öğrendiklerimi uygulayarak sonra her şey daha fazla oldu

then everything became more

then everything became more clear and I started to train

sonraher şey oldu daha

sonra her şey daha net hale geldi ve net bir şekilde antrenman yapmaya başladım

clear and I started to train

clear and I started to train myself to actually speak the

ve

net bir şekilde antrenman yapmaya başladım ve

myself to actually speak the

kendimi gerçekten kendimle konuşmak için

myself to actually speak the same way a native Japanese

kendimi gerçekten aynı şekilde konuşmak için kendimi eğitmeye başladım.

same way a native Japanese

same way a native Japanese speaking child would speak

anadili Japonca olan bir çocuk konuşurdu konuşan

speaking child would speak

çocuk konuşurdu

speaking child would speak anyway so you've got two

konuşan çocuk yine de konuşurdu yani zaten iki tane var

anyway so you've got two

yani zaten iki tane var yani

anyway so you've got two different systems that are ways

iki farklı sisteminiz var bu yollar

different systems that are ways

different systems that are ways of learning and I really want to

farklı sistemler bu yollar

farklı sistemler öğrenmenin yollarını ve gerçekten

of learning and I really want to

of learning and I really want to make it clear that it's not you

öğrenmek istiyorum ve gerçekten

öğrenmek istiyorum ve gerçekten şunu açıkça belirtmek istiyorum ki siz değilsiniz bunu

make it clear that it's not you

make it clear that it's not you as a learner that's either a

netleştirin siz

olmadığınızı netleştirin bir öğrenci olarak sizin de olmadığınızı netleştirin

as a learner that's either a

as a learner that's either a good learner or a bad learner

bir öğrenci ya

öğrenen olarak ya iyi öğrenen ya da kötü öğrenen iyi öğrenen ya da

good learner or a bad learner

good learner or a bad learner it's just the system that you're

kötüöğrenen iyi

öğrenen ya da kötü öğrenen sadece sen olduğun sistemdir sadece

it's just the system that you're

it's just the system that you're using that makes you a

sen

olduğun sistemdir sadece sistemdir Kullanıyorsun, bu seni bir kullanım yapıyor, bu seni bir

using that makes you a

using that makes you a productive speaker or an

kullanım yapıyor, bu da seni üretken bir konuşmacı yapıyor ya da

productive speaker or an

productive speaker or an unproductive speaker so a lot of

üretken bir konuşmacı ya da üretken bir konuşmacı ya da

unproductive speaker so a lot of

unproductive speaker so a lot of people you know they learn the

verimsiz bir konuşmacı yapıyor. biliyorlar,

people you know they learn the

people you know they learn the traditional way and then they

bildiğiniz insanları öğreniyorlar, bildiğiniz insanları öğreniyorlar,

geleneksel yolla öğreniyorlar ve sonra

traditional way and then they

traditional way and then they get really disappointed and

geleneksel yolla ve sonra

geleneksel yolla ve sonra gerçekten hayal kırıklığına uğruyorlar ve gerçekten

get really disappointed and

get really disappointed and depressed and confused because I

hayal kırıklığına uğruyorlar ve

gerçekten hayal kırıklığına uğruyorlar, bunalıma giriyorlar ve kafaları karışıyor çünkü ben

depressed and confused because I

depresyondayım ve kafam karıştı çünkü

depressed and confused because I why can't I speak the language

depresyondayım ve kafam karıştı çünkü neden dili konuşamıyorum

why can't I speak the language

neden dilikonuşamıyorum neden

why can't I speak the language properly well it's because the

dili düzgün konuşamıyorum çünkü

properly well it's because the

properly well it's because the system screwed you up it's

düzgün iyi çünkü

düzgün iyi çünkü sistem sizi mahvetti sistem sizi alt üst

system screwed you up it's

etti sistem sizi alt üst etti

system screwed you up it's because the system kind of made

çünkü sistem bir nevi yaptı

because the system kind of made

because the system kind of made it difficult and actually

çünkü sistem birnevi

yaptı çünkü sistem bir nevi zorlaştırdı ve aslında

it difficult and actually

it difficult and actually trained you to do the opposite

zorlaştırdı ve aslında

zorlaştırdı ve aslında sizi tam tersini yapmanız için eğitti

trained you to do the opposite

eğitimli siz tersini yapmak

trained you to do the opposite of what you should be doing so

of what you should be doing so

seni, yapman gerekenin tersini yapmak için eğitti, yani yapman gerekenin tam tersini yapmak için, yapman gerekenin tam

of what you should be doing so trained you to translating your

trained you to translating your

trained you to translating your head before you speak instead of

tersini yapmak için seni eğitti. kafa yerine

head before you speak instead of

head before you speak instead of actually getting yourself to

konuşmadan önce kafa yerine

konuşmadan önce kafa yerine gerçekten kendini almaya alışmak yerine kendini

actually getting yourself to

actually getting yourself to express yourself the way you

gerçekten kendini

express yourself the way you

express yourself the way you want to in an automatic way

ifade etme şeklinle kendini ifade etme şeklinle

kendini istediğin şekilde otomatik olarak istediğin şekilde ifade etme

want to in an automatic way

want to in an automatic way anyway so this is kind of a

otomatik biryol

zaten otomatik bir şekilde istemek, yani bu bir nevi zaten yani

anyway so this is kind of a

anyway so this is kind of a background but to get back to

bu bir nevi yine de yani

bu bir tür arka plan ama arka plana geri dönmek

background but to get back to

ama

background but to get back to reading and writing specifically

arka plana geri dönmek ama okumaya geri dönmek ve özellikle yazmak

reading and writing specifically

reading and writing specifically just when i talked about earlier

özellikle okumak

ve yazmak özellikle daha önce bahsettiğimde daha

just when i talked about earlier

önce bahsettiğimde tam

just when i talked about earlier about following native speakers

daha önce bahsettiğimde ana dili İngilizce olan kişileri takip etmek ana dili

about following native speakers

about following native speakers if you want to learn how to

if you want to learn how to

İngilizce olan kişileri takip etmek hakkında eğer isterseniz nasıl yapacağınızı öğrenmek istiyorsanız

nasıl yapılacağını öğrenmek

if you want to learn how to speak like native speakers you

eğer anadili İngilizce olan kişiler gibi konuşmayı öğrenmek istiyorsanız

speak like native speakers you

anadili gibi konuşmak anadili gibi konuşmak

speak like native speakers you can do the same thing with

can do the same thing with

can do the same thing with writing now writing is a really

writing now writing is a really

writing now writing is a really simple thing you can do by just

şimdiyazmak gerçekten yazmaktır

şimdi yazmak gerçekten basit bir şey sadece diğer

simple thing you can do by just

simple thing you can do by just reading what other people have

insanların yazdıklarını okuyarak

reading what other people have

reading what other people have actually written it's like

diğer insanların yazdıklarını okuyarak yapabileceğiniz basit bir şeyle yapabileceğiniz basit bir şey

actually written it's like

gerçekten yazılmış gibi

actually written it's like native English content and

gerçekten yazılmış gibi ana dili İngilizce içerik ve

native English content and

native English content and depending on the kind of content

ana diliİngilizceiçerik ve

ana dili İngilizce içerik gibi ve içeriğin türüne bağlı olarak içeriğin türüne bağlı olarak içeriğin türüne

depending on the kind of content

depending on the kind of content the the way you want to express

bağlı olarak içeriğin türüne bağlı olarak istediğiniz şekilde ifade etmek istediğiniz şekilde

the the way you want to express

the the way you want to express yourself maybe if you have a

kendini ifade etmek istediğin şekilde ifade etmek istiyorsun belki bir kendine sahipsen

yourself maybe if you have a

yourself maybe if you have a very factual way of speaking and

belkibir

kendine sahipsen belki çok gerçeklere dayalı bir konuşma tarzın varsa ve

very factual way of speaking and

very factual way of speaking and you want to just pronounce

çok gerçeklere dayalı bir konuşma tarzın varsa ve

çok gerçeklere dayalı bir konuşma tarzın varsa ve bunu yapmak istersen sadece söylemek

you want to just pronounce

istediğini söyle sadece

you want to just pronounce everything and see everything

her şeyi telaffuz etmek ve her şeyi görmek istediğini ve her şeyi her şeyi

everything and see everything

everything and see everything clearly and you're not talking

görmek ve

her şeyi net bir şekilde görmek istediğini söyle ve

clearly and you're not talking

clearly and you're not talking about things like poetry or

net konuşmuyorsun ve

net konuşmuyorsun ve şiir gibi şeylerden bahsetmiyorsun ya da

about things like poetry or

about things like poetry or novels you're just trying to

şiir gibi şeyler hakkında ya da şiir

ya da roman gibi şeyler hakkında sadece roman yapmaya çalışıyorsun

novels you're just trying to

novels you're just trying to give information then you could

sadece

roman yapmaya çalışıyorsun sadece bilgi vermeye çalışıyorsun o zaman bilgi

give information then you could

give information then you could read books that are like how-to

verebilirsin sonra

bilgi verebilirsin o zaman nasıl

read books that are like how-to

okunur benzeri kitaplar nasıl okunur benzeri

read books that are like how-to books about you know

kitaplar nasıl okunur benzeri kitaplar nasıl yapılır kitapları sizin hakkınızda kitaplar bilirsiniz

books about you know

books about you know self-development or how to fix a

kişisel gelişim hakkında kitaplar bilirsiniz veya

self-development or how to fix a

self-development or how to fix a car or anything else like that

kişisel gelişimi nasıl düzelteceğinizi veya

kişisel gelişimi nasıl düzelteceğinizi bilirsiniz geliştirme veya bir arabanın nasıl tamir edileceği veya o araba gibi başka bir şey

car or anything else like that

car or anything else like that and i want you to this is

veya o araba gibi başka bir şey

veya bunun gibi başka bir şey ve senin bunu yapmanı istiyorum ve

and i want you to this is

and i want you to this is exactly what you should be doing

senin bunu yapmanı istiyorum ve senin tam olarak olman gereken şey bu tam olarak yapman gerekeni yapıyor olman gerekeni tam olarak

exactly what you should be doing

exactly what you should be doing literally copy that information

yapman gereken şeyi tam anlamıyla kopyala bu bilgiyi tam

literally copy that information

anlamıylakopyala bu bilgiyi

literally copy that information by hand so you would take a

tam anlamıyla kopyala bu bilgiyi elle kopyala ki a eline alırsın ki

by hand so you would take a

by hand so you would take a pencil or a pen and write in a

a

eline alırsın böylece eline bir kalem veya kalem alırsın ve bir

pencil or a pen and write in a

pencil or a pen and write in a notebook the actual words that

kaleme veya tükenmez kaleme yazın ve bir kurşun

kalem veya tükenmez kaleme yazın ve bir deftere yazın o defterdeki gerçek kelimeleri not

notebook the actual words that

notebook the actual words that you're reading

you're reading

you're reading yes this takes time but this is

defterindeki gerçek kelimeler okuduğunuz gerçek kelimeler

okuyorsunuz okuyorsunuz evet bu alır zaman ama bu

yes this takes time but this is

yes this takes time but this is slowing down the language so

evet bu zaman alıyor ama bu

evet bu zaman alıyor ama bu dili yavaşlatıyor

slowing down the language so

slowing down the language so that it makes it much easier for

çok yavaşlatıyor bu yüzden dili yavaşlatıyor ki

that it makes it much easier for

that it makes it much easier for you to read that thing and to

bu çok daha kolay hale getiriyor bunun için çok daha kolay hale getiriyor

senin o şeyi okuman ve sana

you to read that thing and to

you to read that thing and to speak that thing later on so

o şeyi okumanve

senin o şeyi okuman ve o şeyi daha sonra konuşman çok daha kolay, o şeyi

speak that thing later on so

daha sonra konuş,

speak that thing later on so when I talk about slowing down

o şeyi daha sonra konuş, ben yavaşlamaktan bahsederken

when I talk about slowing down

when I talk about slowing down the language this is the

Benyavaşlamaktan bahsediyorum

yavaşlamaktan bahsederken dil bu

the language this is the

the language this is the difference between you have two

dil bu dil bu

dil bu aradaki fark ikiniz var aranızda

difference between you have two

difference between you have two people in the front of a car one

iki

fark var aranızda bir arabanın önünde iki kişi var bir

people in the front of a car one

kişi varbir arabanın önündebir

people in the front of a car one is the driver and one is the

kişi arabanın önünde bir kişi sürücü ve bir kişi

is the driver and one is the

is the driver and one is the passenger now the driver and the

sürücü ve bir kişi sürücü

ve bir kişi yolcu şimdi sürücü ve

passenger now the driver and the

passenger now the driver and the passenger are typically looking

yolcuşimdisürücü ve

yolcu şimdi sürücü ve yolcu tipik olarak yolcu bakıyor

passenger are typically looking

tipik olarak

passenger are typically looking at the same thing but it's not

yolcu bakıyor tipik olarak aynı şeye bakıyorlar ama bu

at the same thing but it's not

at the same thing but it's not going into both of their minds

aynı şeye değil ama

aynı şeye değil ama ikisinin de kafasına girmiyor her

going into both of their minds

going into both of their minds the like the information about

ikisinin de kafasına gidiyor her ikisinin de

zihnine benzer benzer hakkındaki bilgi

the like the information about

the like the information about that is not going into their

benzer hakkındaki bilgi onların içine girmeyen onların

that is not going into their

that is not going into their minds in the same way because

zihinlerine aynı şekilde girmeyen çünkü

minds in the same way because

minds in the same way because the passenger knows that they

zihinleri aynı şekilde çünkü

zihinler aynı şekilde çünkü yolcu bildiğini biliyor yolcu

the passenger knows that they

the passenger knows that they don't have to think and they

bildiğini

yolcu bildiğini biliyor düşünmek zorunda değiller ve

don't have to think and they

don't have to think and they don't have to remember really

düşünmek zorunda değiller ve düşünmek zorunda değiller hatırla gerçekten

don't have to remember really

don't have to remember really where they're going they can

hatırlamak zorunda değilsin gerçekten nereye gittiklerini gerçekten

hatırlamak zorunda değiller nereye gittiklerini yapabilirler

where they're going they can

where they're going they can just kind of sit back and enjoy

nereye gittiklerini yapabilirler arkanıza yaslanıp keyfini çıkarabilirler

just kind of sit back and enjoy

just kind of sit back and enjoy the view maybe look at a book or

arkanıza yaslanın ve

sadece arkanıza yaslanın ve manzaranın tadını çıkarın belki bir kitaba veya

the view maybe look at a book or

manzaraya bakın belki bir kitaba veya

the view maybe look at a book or something else but the driver

manzaraya bakın belki bir kitaba veya başka bir şeye bakın ama sürücü başka bir şeye

something else but the driver

something else but the driver has to actually pay attention

amasürücü

başka bir şeye ama sürücünün gerçekten yapması gerekiyor dikkat etmek

has to actually pay attention

has to actually pay attention and nose

gerçekten dikkat etmek zorunda gerçekten dikkat etmek zorunda

gerçekten dikkat etmek zorunda ve burun

and nose

and nose we're going so the reader of a

veburun

ve burun gidiyoruz yani a'nın okuyucusu

we're going so the reader of a

we're going so the reader of a book in that case like the the

biz gidiyoruz yania'nın okuyucusu

biz gidiyoruz yani bir kitabın okuyucusu bu durumda şöyle

book in that case like the the

book in that case like the the analogy here the person who's

kitap bu durumda

kitap gibi bu durumdaki kitap gibi buradaki benzetme burada benzetme olan kişi

analogy here the person who's

analogy here the person who's reading a book versus the person

burada benzetme olan kişi kitap okuyan kişiye karşı kitap

reading a book versus the person

reading a book versus the person who's writing the book they get

okuyan kişiyekarşı kitap

okuyan kişiye karşı kitap okuyan kişiye karşı kitabı yazıyorlar aldıkları kitabı kim alıyorlar

who's writing the book they get

who's writing the book they get a much different experience of

kitabı kim

yazıyor kitabı kim yazıyor çok farklı bir deneyim yaşıyorlar

a much different experience of

çok farklı bir deneyim o

a much different experience of that thing

that thing

şeyin çok farklı bir deneyimi o şey

that thing so even if you read something

o şey yani bir şey okusanız bile yani

so even if you read something

so even if you read something and then try to write something

bir şey okusanız bile

yani bir şey okuyup sonra bir şeyler yazmaya çalışsanız ve sonra bir

and then try to write something

and then try to write something different later it's going to be

şeyler yazmaya çalışsanız ve sonra

farklı bir şeyler yazmaya çalışsanız bile daha sonra farklı

different later it's going to be

different later it's going to be much more difficult in the same

olacak daha

sonra farklı olacak aynı zamanda çok daha zor olacak

much more difficult in the same

much more difficult in the same way that if you see it as a

zor aynı şekilde

çok daha zor aynı şekilde eğer onu bir yol olarak görürseniz

way that if you see it as a

way that if you see it as a passenger in a car and let

ki, bir yol olarak görürseniz,

bir arabada yolcu olarak görürseniz ve

passenger in a car and let

passenger in a car and let someone else drive you and then

bir arabada yolcuya izin verin ve

bir arabada yolcuya izin verin ve başka birinin seni sürmesine izin ver ve sonra başka birinin

someone else drive you and then

someone else drive you and then they say oh could you drive me

seni sürmesine vesonra başka

birinin seni sürmesine izin ver ve sonra oh beni sürebilir misin derler, oh beni

they say oh could you drive me

sürebilir misin

they say oh could you drive me there tomorrow and you say i

derler, yarın beni oraya götürür müsün derler ve sen de

there tomorrow and you say i

there tomorrow and you say i don't know how to get there and

yarın oradayım derler ve

yarın ben oradayım diyorsun ve oraya nasıl gideceğimi bilmiyorum ve

don't know how to get there and

don't know how to get there and it's exactly the same process so

oraya nasıl gideceğimi

bilmiyorum ve oraya nasıl gideceğimi bilmiyorum diyorsun ve bu tamamen aynı süreç yani

it's exactly the same process so

it's exactly the same process so you learn how to get there when

tamamen aynı süreç buyüzden

tamamen aynı süreç böylece oraya nasıl gideceğinizi öğrenirsiniz

you learn how to get there when

you learn how to get there when you actually start writing the

oraya nasıl gideceğinizi öğrendiğinizde oraya

nasıl gideceğinizi öğrendiğinizde gerçekten yazmaya başladığınızda aslında yazmaya

you actually start writing the

you actually start writing the same thing they're writing so if

başlarsınız

aslında aynı şeyi yazmaya başlarsınız yani

same thing they're writing so if

same thing they're writing so if you want to become a good writer

aynı şeyseyazıyorlaryani

aynı şeyi yazıyorlarsa, yani eğer iyi bir yazar olmak istiyorsan iyi bir

you want to become a good writer

you want to become a good writer or a better writer such that it

yazar olmak istiyorsun

iyi bir yazar olmak istiyorsun ya da daha iyi bir yazar öyle

or a better writer such that it

or a better writer such that it will also help you become better

ya da daha iyi bir yazar olmak istiyorsun ki ya da

daha iyi bir yazar öyle ki daha iyi olmanıza yardımcı olacak aynı zamanda

will also help you become better

will also help you become better as a fluent speaker then you

daha iyi olmanıza da yardımcı olacaktır

akıcı bir konuşmacı olarak daha iyi olmanıza da yardımcı olacaktır o zaman akıcı

as a fluent speaker then you

as a fluent speaker then you should actually take a pencil

bir konuşmacı olarak siz o zaman

akıcı bir konuşmacı olarak siz o zaman gerçekten bir kalem almalısınız

should actually take a pencil

gerçekten almalısınız bir kalem

should actually take a pencil and paper just take like 20

aslında bir kalem almalı ve kağıt sadece 20 gibi almalı

and paper just take like 20

and paper just take like 20 minutes find maybe one page of a

ve kağıt sadece 20 gibi almalı ve

kağıt sadece 20 dakika sürmeli belki dakikada bir sayfa bul belki

minutes find maybe one page of a

minutes find maybe one page of a book and actually write that

dakikada bir sayfa bul bir kitabın belki bir sayfası bul ve gerçekten yaz o

book and actually write that

book and actually write that down

down

kitap ve gerçekten o

kitabı yazın ve gerçekten bunu bir

down so again try to pick whatever it

yere yazın, bu yüzden tekrar ne olursa olsun onu seçmeye çalışın ve yine ne olursa olsun onu

so again try to pick whatever it

so again try to pick whatever it is you're interested in it could

seçmeye çalışın, bu yüzden

tekrar,

is you're interested in it could

is you're interested in it could be like i was saying before how

ilgilendiğiniz her neyseonu seçmeye çalışın, ilginizi çekebilir mi? ilgini çekiyorolabilir

daha önce söylediğim gibi olabilir nasıl daha önce söylediğim gibi ol nasıl daha

be like i was saying before how

be like i was saying before how to or if you like poetry than

önce söylediğim gibi ol nasıl ya da şiirden hoşlanıyorsan ya da şiirden

to or if you like poetry than

hoşlanıyorsan ya da

to or if you like poetry than right like poetry or if you want

şiirden hoşlanıyorsan şiir gibi doğrudan daha iyi veya

right like poetry or if you want

şiir gibi doğru istiyorsanız veya

right like poetry or if you want to learn how to sell better than

şiir gibi doğru istiyorsanız veya doğru satış

to learn how to sell better than

to learn how to sell better than right sales letters like

mektupları gibi doğru satış mektuplarından daha iyi satış yapmayı öğrenmekten daha iyi satış yapmayı öğrenmekten daha iyi nasıl satacağınızı öğrenmek istiyorsanız

right sales letters like

right sales letters like actually go online and find

doğru satış mektupları gibi gerçekten çevrimiçi olun ve bulun

actually go online and find

actually go online and find copies of advertisements and

gerçekten çevrimiçi olun ve

gerçekten bulun çevrimiçi olun ve reklamların kopyalarını ve

copies of advertisements and

copies of advertisements and sales letters and physically

reklamların kopyalarını ve

reklamların ve satış mektuplarının kopyalarını ve fiziksel olarak

sales letters and physically

sales letters and physically copy those and that's what kind

satış mektuplarını

ve fiziksel olarak satış mektuplarını bulun ve bunları fiziksel olarak kopyalayın ve bu ne tür

copy those and that's what kind

copy those and that's what kind of trains you to think in a

bunları kopyalayın ve bune tür

onları kopyalayın ve bu ne tür trenler a trenlerde düşüneceksiniz a of

of trains you to think in a

of trains you to think in a particular way the kind of way

trenlerde düşüneceksiniz belirli bir şekilde düşüneceksiniz

particular way the kind of way

particular way the kind of way of the language the flow of the

dilin yolu dilin akışı dilin akışı dilin

of the language the flow of the

of the language the flow of the language for that particular use

akışı o

belirli kullanım için dilin akışı o

language for that particular use

belirli kullanım için dil o

language for that particular use and that will help you become a

belirli kullanım için dil ve bu sizin bir olmanıza yardımcı olacak

and that will help you become a

and that will help you become a much better speaker so even

ve bu da olmanıza yardımcı olacak a

ve bu senin çok daha iyi bir konuşmacı olmana yardımcı olacak, çok

much better speaker so even

much better speaker so even myself I am a native speaker but

daha iyi bir

konuşmacı, çok daha iyi bir konuşmacı, yani ben bile anadili İngilizce olan biriyim ama

myself I am a native speaker but

myself I am a native speaker but I was a horrible writer until

kendimanadili İngilizce olan biriyim ama

kendim anadili olan biriyim ama korkunç bir yazardım şu ana kadar

I was a horrible writer until

Berbat bir yazardım, ta ki

I was a horrible writer until halfway through college so up

korkunç bir yazar olana kadar, üniversitenin yarısına kadar, yani

halfway through college so up

üniversitenin yarısına kadar,

halfway through college so up through maybe like high school I

üniversitenin yarısına kadar, belki lise gibi,

through maybe like high school I

through maybe like high school I was a really bad reader i hated

belkilise gibi,

belki lise gibi, gerçekten kötü bir okuyucuydum

was a really bad reader i hated

was a really bad reader i hated reading and even up until

Gerçekten kötü bir okuyucudan nefret ediyordum Gerçekten

kötü bir okuyucudan nefret ediyordum Okumaktan nefret ediyordum ve hatta

reading and even up until

okumaya kadar ve hatta

reading and even up until college I was a really bad

okumaya kadar ve hatta üniversiteye kadar Gerçekten

college I was a really bad

college I was a really bad writer until I just started

kötü bir

üniversiteydim Gerçekten kötü bir üniversiteydim Gerçekten kötü bir yazardım yazarlığa yeni başlayana kadar

writer until I just started

writer until I just started writing over and over again and

yazarlığa yeni başlayana kadar tekrar tekrar yazmaya, tekrar tekrar

writing over and over again and

writing over and over again and I think I told this story

yazmayave tekrar

tekrar yazmaya başlayana kadar ve sanırım bu hikayeyi anlattım

I think I told this story

I think I told this story recently but I talked with a

sanırımbu hikayeyi anlattım

sanırım bu hikayeyi anlattım geçenlerde ama geçenlerde biriyle konuştum

recently but I talked with a

recently but I talked with a professor of mine and I asked

ama

geçenlerde biriyle konuştum ama bir profesörümle konuştum ve kendi hocama sordum ve benim

professor of mine and I asked

professor of mine and I asked him if I could write extra work

profesöre sordum ve

him if I could write extra work

onafazladan çalışma yazıp yazamayacağımı sordum.

him if I could write extra work over the summer one year because

ona bir yıl yaz boyunca fazladan çalışma yazabilseydim çünkü

over the summer one year because

biryıl yaz boyuncaçünkü

over the summer one year because I just wanted to practice more

bir yıl yaz boyunca çünkü sadece daha fazla pratik yapmak istedim sadece

I just wanted to practice more

I just wanted to practice more and actually improve that I felt

daha fazla pratik yapmak istedim

sadece daha fazla pratik yapmak ve hissettiğimi gerçekten geliştirmek istedim

and actually improve that I felt

and actually improve that I felt stupid in class that I couldn't

ve aslındageliştirmek kihissettim

ve gerçekten geliştirmek ki sınıfta aptal hissettim

stupid in class that I couldn't

sınıfta aptalolamadım

stupid in class that I couldn't I couldn't write better so i

sınıfta aptal olamadım ki yapamadım daha iyi

I couldn't write better so i

I couldn't write better so i felt like i needed more time and

yazamadım bu yüzden daha iyi yazamadım bu yüzden

daha iyi yazamazdım bu yüzden daha fazla zamana ihtiyacım olduğunu hissettim ve

felt like i needed more time and

felt like i needed more time and he was happy enough to help me

daha fazlazamana ihtiyacım olduğunu hissettim ve

daha fazla zamana ihtiyacım olduğunu hissettim ve o bana yardım edecek kadar mutluydu bana yardım edecek

he was happy enough to help me

he was happy enough to help me do this

do this

kadar mutluydu o yardım edecek kadar mutluydu ben bunu yap bunu yap yani o

do this so in that case when you're

durumda sen o

so in that case when you're

so in that case when you're taking the opportunity to try to

haldeyken sen o haldeyken o durumda sen bu durumdayken

taking the opportunity to try to

taking the opportunity to try to do something more to try to add

bir şey daha eklemeye çalışmak için bir şey daha yapmak

do something more to try to add

do something more to try to add more information to try to make

eklemek için

daha fazla bir şey yapmak daha fazla bilgi eklemek için daha fazla

more information to try to make

bilgi elde etmeye çalışmak

more information to try to make use of something like that it

daha fazla bilgi elde etmeye çalışmak bunun

use of something like that it

use of something like that it can actually help you a lot so

gibi bir şeyden yararlanmaya çalışmak bunun gibi

bir şeyin kullanılması size gerçekten çok yardımcı olabilir yani

can actually help you a lot so

aslında size çok yardımcı olabiliryani aslında

can actually help you a lot so in that case he was fortunate

size çok yardımcı olabilir yani o durumda o şanslıydı bu durumda o

in that case he was fortunate

şanslıydı

in that case he was fortunate enough well I was fortunate

enough well I was fortunate

enough well I was fortunate enough i should say that he was

bu durumda o yeterince şanslıydı ben şanslıydım

yeterince iyi yeterince şanslıydım yeterince şanslıydım

onun yeterli olduğunu söylemeliyim

enough i should say that he was

onun

enough i should say that he was willing to help me out and

yeterli olduğunu söylemeliyim bana yardım etmeye istekli olduğunu ve bana

willing to help me out and

willing to help me out and because i was able to write more

yardım etmeye istekli olduğunuve bana

yardım etmeye istekli olduğunu söylemeliyim ve çünkü daha fazla yazabildim

because i was able to write more

çünkü

because i was able to write more trained me to become a better

daha fazla yazabiliyordum

trained me to become a better

trained me to become a better writer so it's one of those

çünkü daha fazla

writer so it's one of those

writer so it's one of those things that like you

yazabiliyordum

yazar, bu yüzden seni beğenen şeylerden biri senden hoşlanan

things that like you

things that like you can't get beyond the practice of

şeyler senin gibi

şeyler pratiğin ötesine geçemez

can't get beyond the practice of

can't get beyond the practice of it and this is one of the most

pratiğin ötesine

geçemez pratiğinin ötesine geçemez ve bu en çok

it and this is one of the most

it and this is one of the most fundamental things to understand

o ve bu en çoklarından biri

ve bu en temel şeylerden biri anlamak için

fundamental things to understand

fundamental things to understand about learning languages it's

temel şeyleri anlamak için

temel şeyleri anlamak için dil öğrenmekle ilgili bu dil öğrenmekle ilgili

about learning languages it's

about learning languages it's not knowledge that you get any

dil öğrenmekle ilgili bilgi değil elde ettiğin bilgi değil

not knowledge that you get any

not knowledge that you get any just put in your head and you

herhangi bir

bilgi edinmeyin, herhangi bir bilgiyi kafanıza sokun ve

just put in your head and you

just put in your head and you think I ok I understand that

sadece kafanıza sokunve

sadece kafanıza koyun ve düşünürsünüz, tamam, anlıyorum, düşünüyorum, tamam,

think I ok I understand that

anlıyorum,

think I ok I understand that grammar . logically it's almost

düşünüyorum, tamam, anlıyorum bu grameri. mantıksal olarak neredeyse gramerdir

grammar . logically it's almost

.mantıksal olarakneredeyse

grammar . logically it's almost like an emotional thing it's a

gramerdir. mantıksal olarak neredeyse duygusal bir şey bu

like an emotional thing it's a

like an emotional thing it's a thing that's a connective thing

duygusal bir şey gibi bu

duygusal bir şey gibi bu bir şey

thing that's a connective thing

thing that's a connective thing in your mind that you have to

in your mind that you have to

in your mind that you have to train yourself just like

tıpkı bir enstrüman öğrenmek gibi veya bir

train yourself just like

train yourself just like learning an instrument or

learning an instrument or

learning an instrument or learning to play a sport because

enstrüman öğrenmek veya bir

enstrüman öğrenmek veya bir spor yapmayı öğrenmek gibi çünkü bir

learning to play a sport because

learning to play a sport because if you don't do that then you

spor yapmayı öğrenmekçünkü

bir spor yapmayı öğrenmek çünkü eğer onu yapmazsan o zaman sen

if you don't do that then you

if you don't do that then you won't actually be able to use it

bunu

yapmazsan o zaman sen aslında

won't actually be able to use it

won't actually be able to use it so i might understand if I go

kullanamayacaksın aslında kullanamayacaksın

aslında kullanamayacaksın bunu kullanmak için gidersem anlayabilirim

so i might understand if I go

so i might understand if I go watch like that like a baseball

gidersem anlayabilirim gidersem

anlayabilirim böyle bir beyzbol saati gibi bir beyzbol

watch like that like a baseball

watch like that like a baseball training camp i might say I

saati gibi bir beyzbol saati gibi bir beyzbol antrenman kampı gibi

training camp i might say I

training camp i might say I might hear from someone hey

antrenman kampı diyebilirim

eğitim kampı diyebilirim birinden haber alabilirim hey birinden

might hear from someone hey

might hear from someone hey here's how you throw a curveball

duyabilir hey birinden

duyabilir hey işte nasıl viraj topu atıyorsunuz

here's how you throw a curveball

işte nasıl viraj topu atıyorsunuz

here's how you throw a curveball and he just he shows me the

işte nasıl viraj topu atıyorsunuz ve o bana sadece

and he just he shows me the

and he just he shows me the motion and I think okay

ve o sadecebana gösteriyor ve o

sadece bana hareketi gösteriyor ve bence tamam

motion and I think okay

motion and I think okay logically I understand what he's

hareketvebencetamam

hareket ve bence tamam

logically I understand what he's

logically I understand what he's talking about that's pretty easy

mantıksal olarak ne olduğunu anlıyorum mantıksal olarak ne olduğunuanlıyorum

mantıksal olarak ne hakkında konuştuğunu anlıyorum bu oldukça kolay

talking about that's pretty easy

talking about that's pretty easy that took me five minutes but it

konuşmabunun hakkında konuşmak oldukça kolay bunun

hakkında konuşmak oldukça kolay bu benim beş dakikamı aldı ama bu

that took me five minutes but it

benimbeşdakikamı aldıama bu benim

that took me five minutes but it might take me you know two years

beş dakikamı aldı ama beni alabilir biliyorsun iki yıl beni alabilir bilirsin

might take me you know two years

might take me you know two years to master the actual throwing of

iki yıl beni

alabilir bilirsin iki gerçek atışta ustalaşmak için gerçek

to master the actual throwing of

to master the actual throwing of a curveball just because i have

atışta ustalaşmak için bir eğri topun gerçek atışında ustalaşmak için yıllar

a curveball just because i have

a curveball just because i have to watch somebody doing at first

to watch somebody doing at first

to watch somebody doing at first but then I have to spend all the

önce birinin yaptığını izle ama sonra hepsini harcamalıyım

but then I have to spend all the

ama sonra hepsini harcamalıyım

but then I have to spend all the time practicing and getting

ama sonra tüm zamanı pratik yapmaya ve

time practicing and getting

time practicing and getting myself to the point where i can

pratik yapmaya zaman ayırmayave

pratik yapmaya ve kendimi yapabileceğim noktaya getirmeye zaman ayırmalıyım.

myself to the point where i can

myself to the point where i can do it automatically or fluently

kendimi otomatik olarak veya akıcı bir şekilde yapabileceğim noktaya kadar otomatik veya akıcı bir şekilde

do it automatically or fluently

yapabileceğim noktaya kadar otomatik veya akıcı bir şekilde

do it automatically or fluently so fluent just refers to being

yap çok akıcı sadece çok akıcı olmayı ifade eder sadece

so fluent just refers to being

so fluent just refers to being able to do something without

çok akıcı olmayı ifade eder sadece bir şeyi olmadan yapabilmeyi ifade eder bir şeyi

able to do something without

able to do something without thinking about it and so it's

düşünmeden yapamayan bir şey yapabilmek ve bu yüzden onun

thinking about it and so it's

thinking about it and so it's the same thing with reading and

hakkında düşünüyorve buyüzden onun

hakkında düşünüyor ve bu yüzden okumakla aynı şey ve

the same thing with reading and

the same thing with reading and writing so writing is really the

okumakla aynı

şey ve okumak ve yazmakla aynı şey yani yazmak gerçekten

writing so writing is really the

writing so writing is really the first step you can read

yazmak yani yazmakgerçekten yazmaktır

yani yazmak gerçekten ilk adımdır okuyabilirsiniz

first step you can read

first step you can read information but I say even begin

ilk adımı okuyabilirsiniz

ilk adımı okuyabilirsiniz ilk adımı okuyabilirsiniz ama ben bilgiye bile başla diyorum ama

information but I say even begin

information but I say even begin writing more information first

hatta

bilgiye başla diyorum ama hatta daha fazla bilgi yazmaya başla diyorum önce daha fazla

writing more information first

writing more information first but actually copy just a mean

bilgi yaz önce daha fazla bilgi

yaz ama aslında sadece bir ortalamayı kopyala

but actually copy just a mean

amaaslında sadecebir ortalamayı kopyala

but actually copy just a mean you take your favorite book

ama aslında sadece bir ortalamayı kopyala en sevdiğin kitabı alırsın en

you take your favorite book

you take your favorite book whatever it is you want to do

sevdiğin kitabı alırsın en

sevdiğin kitabı alırsın her neyse ne istersen onu yaparsın

whatever it is you want to do

whatever it is you want to do and then right you know lines of

Yapmak istediğiniz her şeyi yapmak istiyorsunuz ve sonra doğru satırlarını biliyorsunuz

and then right you know lines of

and then right you know lines of harry potter or some other

ve sonradoğru

satırlarını biliyorsunuz ve sonra doğru Harry Potter veya başka bir

harry potter or some other

harry potter or some other how-to book and that will help

harry potter veyabaşka bir

harry potter veya başka bir nasıl satırlarını biliyorsunuz. -rezervasyon yapmak ve bu

how-to book and that will help

how-to book and that will help you get better not only at

nasıl-rezervasyon yapılmasına yardımcı olacak ve

nasıl-rezervasyon yapılmasına yardımcı olacak ve bu sadece sizin

you get better not only at

you get better not only at writing the information but it

daha iyi olmanızda değil, sadece

bilgileri yazmakta değil, aynı zamanda

writing the information but it

writing the information but it reading the information much

bilgileri yazmakta da daha iyi olmanıza yardımcı olacak

bilgileri yazıyor ama bilgileri okuyor bilgileri çok

reading the information much

reading the information much faster as well because one of

okuyor bilgileri çok

okuyor bilgileri çok daha hızlı okuyor çünkü biri

faster as well because one of

faster as well because one of the things that native speakers

daha hızlıçünkü

biri de daha hızlı çünkü ana dili İngilizce olan

the things that native speakers

the things that native speakers can do and you can do this in

şeyler ana dili İngilizce olan şeyler

anadili olan şeyler konuşmacılar yapabilir ve bunu yapabilirsin can do'da

can do and you can do this in

can do and you can do this in your own language is you

bunu yapabilirsin

bunu can do'da yapabilirsin ve bunu kendi dilinizde yapabilirsiniz

your own language is you

your own language is you anticipate what other people are

anticipate what other people are

anticipate what other people are going to say maybe what will

diğer insanların ne diyeceğini tahmin edin belki ne

going to say maybe what will

going to say maybe what will happen in a movie or what will

diyeceğini belki ne

söyleyeceğini belki bir filmde ne olacağını ya da

happen in a movie or what will

happen in a movie or what will happen in a book we pretty much

bir filmde ne olacağını ya da

bir filmde ne olacağını ya da bir kitapta ne olacağını tahmin ediyoruz.

happen in a book we pretty much

happen in a book we pretty much have formulas for things and as

bir kitapta çok şey oluyor

bir kitapta hemen hemen oluyor şeyler için formüllerimiz var ve

have formulas for things and as

have formulas for things and as you start writing and reading

şeyler için formüllerimiz olduğu gibi ve

şeyler için formüllerimiz var ve yazmaya ve okumaya

you start writing and reading

you start writing and reading more you get much faster and you

başladığınızda

yazmaya ve okumaya başlarsınız daha çok yazmaya ve okumaya başlarsınız çok daha hızlı olursun ve sen

more you get much faster and you

more you get much faster and you become much better at

daha çok olursun çok daha

hızlı olursun ve daha çok daha hızlı olursun ve çok

become much better at

become much better at anticipating what people will

daha iyi olursun

çok daha iyi olursun insanların ne yapacağını tahmin etmede çok daha iyi olursun

anticipating what people will

anticipating what people will say so you begin with writing

insanların ne söyleyeceğini tahmin edersin yani yazmaya başla

say so you begin with writing

yaniyazmakla başlarsınız, yani

say so you begin with writing and reading the things that

yazmakla ve okumakla başlarsınız ve şu şeyleri

and reading the things that

and reading the things that you're interested in reading and

okursunuz

ve okumaya ilgi duyduğunuz ve okumaya

you're interested in reading and

you're interested in reading and when you're reading something

ilgi duyduğunuz şeyleri okumaya başlarsınız ve

okumaya ilgi duyduğunuzda ve ne zaman ' bir şeyi

when you're reading something

when you're reading something typically you should be reading

okuyorken bir şeyi okurken bir şeyi

okurken tipik olarak okumalısınız

typically you should be reading

tipik olarakokumalısınız

typically you should be reading something that you understand at

tipik olarak anladığınız bir şeyi okumalısınız anladığınız bir şeyi

something that you understand at

something that you understand at least eighty to ninety percent

en az yüzde seksen ila doksan anladığınız bir şeyi okumalısınız

least eighty to ninety percent

least eighty to ninety percent of and that way you can

en az seksen ila yüzde doksan en az yüzde seksen ila doksan

ve bu şekilde yapabilirsiniz

of and that way you can

vebu şekilde yapabilirsiniz

of and that way you can understand all the new

understand all the new

ve bu şekilde tüm yenileri anlayabilirsiniz tüm

yenileri anlayın

understand all the new information maybe one or two

tüm yeni bilgileri anlayın belki bir veya iki

information maybe one or two

information maybe one or two words on a page or maybe a few

bilgibelkibir veya iki

bilgi belki bir sayfada bir veya iki kelime veya belki

words on a page or maybe a few

words on a page or maybe a few words more than that but you can

bir sayfada birkaç kelime veyabelki

bir sayfada birkaç kelime veya belki bundan birkaç kelime daha fazla ama bundan daha fazla kelime yapabilirsiniz

words more than that but you can

words more than that but you can understand all that from context

ama

bundan daha fazla kelime yapabilirsiniz ama yapabilirsiniz tüm bunları bağlamdan

understand all that from context

anlayın tüm bunları bağlamdan

understand all that from context without having to look at a

anlayın tüm bunları bağlamdan anlayın a'ya bakmak zorunda

without having to look at a

without having to look at a dictionary so you want to be

kalmadan a'ya bakmak zorunda kalmadan

bir sözlüğe bakmak zorunda kalmadan

dictionary so you want to be

dictionary so you want to be able to read information that's

sözlükolmak istersiniz

sözlük olmak istersiniz yani bilgileri okuyabilen bilgileri okuyabilen bilgileri okuyabilen

able to read information that's

able to read information that's at your level and then level up

bilgiler okuyabilen

sizin seviyenizdeki bilgileri okuyabilen ve sonra

at your level and then level up

at your level and then level up to start improving and then it

sizin seviyenize göre seviye atlayabilen ve ardından kendi seviyenize göre seviye atlayabilen ve

sonra gelişmeye başlamak için seviye atlayabilen ve sonra gelişmeye başlayan ve sonra

to start improving and then it

to start improving and then it prove your fluency that way so

geliştirmeye başlayın ve sonra akıcılığınızı bu şekilde kanıtlayın, bu yüzden akıcılığınızı bu şekilde

prove your fluency that way so

kanıtlayın, bu şekilde

prove your fluency that way so in the same way when you're

akıcılığınızı kanıtlayın, aynı şekilde, aynı şekilde olduğunuzda,

in the same way when you're

in the same way when you're actually getting to fluency your

aynı şekilde olduğunuzda, aslında geldiğinizde akıcılık

actually getting to fluency your

actually getting to fluency your training yourself with these

aslında akıcılığa ulaşıyorsun

aslında akıcılığa ulaşıyorsun bu eğitimlerle kendini bu

training yourself with these

training yourself with these lower levels by writing and

eğitimlerle kendin eğitiyorsun bu alt seviyelerle yazarak ve daha

lower levels by writing and

lower levels by writing and reading but then you actually

düşük seviyelerle yazarak ve

daha düşük seviyelerle yazarak ve okuyarak ama sonra gerçekten

reading but then you actually

reading but then you actually have to take the next step of

okuyorsunamasonra gerçekten

okuyorsun ama sonra gerçekten bir sonraki adımı atmalısın, bir

have to take the next step of

sonraki adımı atmalısın, bir

have to take the next step of going out and practicing and

sonraki adımı atmalısın, dışarı çıkıp pratik yapma, dışarı

going out and practicing and

going out and practicing and this is what I've talked about

çıkma, pratik yapma, dışarı

çıkma ve pratik yapma ve bundan bahsettiğim şey bu bahsettiğim

this is what I've talked about

this is what I've talked about before in this series about

şey,

bu dizide daha önce bahsettiğim şey, bu dizide daha

before in this series about

before in this series about stumbling forward where you

önce hakkında

bu dizide daha önce tökezleyerek ilerlediğiniz yerde

stumbling forward where you

tökezlediğiniz yerde

stumbling forward where you don't necessarily know exactly

tökezleyerek ilerlediğiniz yerde tam olarak bilmediğiniz yerde tökezlemek hakkında daha önce bahsettiğim şey

don't necessarily know exactly

don't necessarily know exactly how you're going to say

mutlaka tam olarak bilmek zorunda

değilsiniz tam olarak nasıl söyleyeceğinizi

how you're going to say

how you're going to say something but you begin opening

nasıl söyleyeceğinizi nasıl söyleyeceğinizi

nasıl söyleyeceğinizi ama bir şeyi açmaya başlıyorsunuz ama

something but you begin opening

something but you begin opening your mouth and just start

bir şeyi açmaya başlıyorsunuz ama ağzınızı açmaya başlıyorsunuz ve hemen başlıyorsunuz

your mouth and just start

ağzınızı açın ve

your mouth and just start speaking about something so this

sadece ağzınızı açın ve bir şey hakkında konuşmaya başlayın yani bu bir

speaking about something so this

speaking about something so this is something i do in Japanese

şey hakkında konuşmak yani bu bir

şey hakkında konuşmak yani bu Japonca yaptığım bir şey

is something i do in Japanese

Japonca yaptığım bir şey

is something i do in Japanese and i recommend you do in

Japonca yaptığım bir şey ve yapmanızı tavsiye ederim

and i recommend you do in

and i recommend you do in english as well you might not

ve

ingilizce yapmanı tavsiye ederim ve tavsiye ederim ingilizce de olmayabilirsin

english as well you might not

english as well you might not know exactly what you want to

ingilizce deolmayabilir

tam olarak ne istediğini bilemeyebilirsin tam olarak ne

know exactly what you want to

know exactly what you want to say or be able to even say it

bilmek istediğini

tam olarak ne söylemek ya da olmak istediğini bilmek hatta

say or be able to even say it

say or be able to even say it correctly but you just start

söyleyebiliyor ya da söyleyebiliyor hatta söyleyebiliyor ya da

doğru söyleyebiliyor ama

correctly but you just start

doğru başlıyorsun ama

correctly but you just start speaking and you develop the

doğru başlıyorsun ama sadece konuşmaya başlıyorsun ve

speaking and you develop the

speaking and you develop the flow of speaking in the language

konuşmayı geliştiriyorsun ve

konuşmayı geliştiriyorsun ve gelişiyorsun dilde konuşmanın akışı

flow of speaking in the language

flow of speaking in the language and then over time you begin

dilde konuşmanın akışı

dilde konuşmanın akışı ve sonra zamanla başlarsınız ve

and then over time you begin

sonra zamanla başlarsınız ve sonra

and then over time you begin developing a like a good

zamanla başlarsınız nasıl konuşmanız gerektiğini

developing a like a good

developing a like a good understanding of the way you

understanding of the way you

understanding of the way you should be speaking but often you

anlama şeklinize dair iyi bir anlayış,

ancak çoğu zaman konuşmanız gerekir,

should be speaking but often you

ancak çoğu zaman

should be speaking but often you can get this just by shadowing

konuşmanız gerekir, ancak çoğu zaman bunu sadece gölgeleyerek elde edebilirsiniz,

can get this just by shadowing

can get this just by shadowing people so in the same way that

bunu sadece gölgeleyerek elde edebilirsiniz sadece insanları o kadar aynı şekilde gölgeleyerek insanlar o kadar aynı şekilde ki

people so in the same way that

people so in the same way that you would be reading a book or

insanlar o kadar aynı şekilde ki bir kitap okuyor olacaksınız ya da

you would be reading a book or

bir kitap okuyor olacaksınız ya da

you would be reading a book or writing the actual like

bir kitap okuyacak ya da asıl yazmak gibi yazacaksınız.

writing the actual like

gerçek

writing the actual like transcribing another book again

yazmak gibi gerçek gibi başka bir kitabı tekrar yazıya dökmek başka bir

transcribing another book again

transcribing another book again just take a page take maybe five

kitabı tekrar

yazıya dökmek tekrar başka bir kitabı yazıya dökmek sadece bir sayfa al belki beş

just take a page take maybe five

just take a page take maybe five or ten minutes a day and do that

sadece bir sayfa al belkibeş

sadece bir sayfa al günde belki beş veya on dakika al ve bunu yap

or ten minutes a day and do that

veyaonGünde dakika ve bunu yap

or ten minutes a day and do that I promise you see a lot of

veya günde on dakika ve şunu yap Söz veriyorum çok şey göreceksin

I promise you see a lot of

I promise you see a lot of improvement if you're willing to

Söz veriyorumçok şey göreceksin

söz veriyorum çok gelişme göreceksin eğer gelişmeye istekliysen

improvement if you're willing to

improvement if you're willing to take the time I bet a lot of

gelişmeye istekliysen zaman ayırmaya istekliysen, çokça bahse girerim

take the time I bet a lot of

take the time I bet a lot of people watching this will want

zaman ayıracağına bahse girerimçokça

zaman ayıracağına bahse girerim bunu izleyen birçok insan bunu izleyen insanların bunu izlemesini isteyecektir

people watching this will want

people watching this will want to improve but they will not

to improve but they will not

bunu izleyen insanlar gelişmek isteyecek ama yapacaklar gelişmeyecekler

ama

to improve but they will not take the time

take the time

take the time hey I can't help you if you

gelişmeyecekler ama zaman ayırmayacaklar zaman al zaman ayır

hey eğer istersen sana yardım

hey I can't help you if you

hey I can't help you if you don't work but for the people

edemem hey eğer yardım edersen sana

yardım edemem 'Çalış ama insanlar için

don't work but for the people

don't work but for the people that do you really going to see

çalışmıyor ama insanlar için

çalışmıyor ama çalışan insanlar için gerçekten bunu görecek misin gerçekten

that do you really going to see

görecek

that do you really going to see a lot of improvement very

misin gerçekten çok fazla gelişme göreceksin çok a

a lot of improvement very

a lot of improvement very quickly so in the same way that

çok gelişme çok çok

gelişme çok hızlı o kadar aynı şekilde o kadar

quickly so in the same way that

hızlı o kadar o kadar

quickly so in the same way that you would copy that you would

hızlı o kadar aynı şekilde ki kopyalarsınız

you would copy that you would

you would copy that you would watch movie scenes or watch me

kopyalarsınız kopyalarsınız film izlersiniz sahneler veya beni

watch movie scenes or watch me

film sahneleri izlerken izleyin veya beni

watch movie scenes or watch me even speaking right now and just

film sahneleri izlerken izleyin veya beni şu anda konuşurken izleyin ve hatta şu anda

even speaking right now and just

even speaking right now and just try to take maybe a couple lines

konuşurken ve hatta şu anda

konuşurken ve sadece almaya çalışın belki birkaç satır almaya çalışın

try to take maybe a couple lines

try to take maybe a couple lines from what I'm saying right here

belki birkaç satır almaya çalışın burada

söylediklerimden belki birkaç satır al burada

from what I'm saying right here

from what I'm saying right here and try to speak along with me

söylediklerimden ve benimle konuşmaya çalış ve

and try to speak along with me

benimle konuşmaya çalış

and try to speak along with me and if you can do that you get

ve benimle konuşmaya çalış ve eğer yapabilirsen bunu elde edersin ve

and if you can do that you get

and if you can do that you get the tone of my voice and you can

eğer bunuyapabilirsen bunu alırsın ve

eğer bunu yapabilirsen sesimin tonunu alırsın ve sesimin

the tone of my voice and you can

the tone of my voice and you can get the flow of my language and

tonunu alabilirsin ve sesimin tonunu alabilirsin ve alabilirsin dilimin akışını ve dilimin

get the flow of my language and

get the flow of my language and this will help you become a much

akışını alve

dilimin akışını al ve bu senin çok daha iyi olmana yardımcı olacak bu çok

this will help you become a much

this will help you become a much more fluent speaker again we

daha yardımcı olacak

bu senin tekrar çok daha akıcı bir konuşmacı olmana yardım edecek

more fluent speaker again we

more fluent speaker again we have patterns in the way that we

yine daha akıcı konuşmacı olarak kalıplarımız var

have patterns in the way that we

have patterns in the way that we communicate Chinese as a

communicate Chinese as a

communicate Chinese as a different general pattern than

different general pattern than

different general pattern than english and other languages as

ingilizce ve diğer diller

english and other languages as

english and other languages as well so if you listen more to

ingilizce gibi ve diğer diller ingilizce ve diğer diller kadar yani eğer daha iyi dinlerseniz yani daha çok iyi

well so if you listen more to

well so if you listen more to english and you actually start

dinlerseniz yani

daha fazla ingilizce dinlerseniz ve

english and you actually start

gerçekten ingilizceye başlarsanız ve aslında

english and you actually start using it you have to become the

ingilizceye başlarsanız ve aslında onu kullanmaya başla onu kullanan haline gelmelisin onu

using it you have to become the

using it you have to become the driver of the car not the

kullanan haline gelmelisin arabanın yolcusu olmak için arabanın

driver of the car not the

driver of the car not the passenger of the car in order to

sürücüsü değil

arabanın sürücüsü değil yolcusu olmalısın

passenger of the car in order to

passenger of the car in order to get fluent anyway i hope this

araba

yolcusu arabanın yolcusuna akıcı olsun diye nasılsa umarım bu yine de akıcı

get fluent anyway i hope this

get fluent anyway i hope this video has been informative for

olurumarım yine de

akıcı olur umarım bu video video için bilgilendirici olmuştur video

video has been informative for

video has been informative for you if you have enjoyed it to

için bilgilendirici olmuştur

video sizin için bilgilendirici olmuştur eğer beğendiyseniz

you if you have enjoyed it to

you if you have enjoyed it to click that like button and share

sana beğendiysen sana beğendiysen

beğen düğmesine tıkla ve paylaş

click that like button and share

click that like button and share this video with other people

şu beğen düğmesine tıkla ve paylaş

bu beğen düğmesine tıkla ve bu videoyu diğer insanlarla paylaş bu videoyu

this video with other people

this video with other people it's got a lot of great

başkalarıyla paylaş

bu video başkalarıyla var pek çok harika, pek çok

it's got a lot of great

it's got a lot of great information and hopefully give

harika,

pek çok harika bilgiye sahip ve umarım bilgi verir ve

information and hopefully give

information and hopefully give too much i tend to give too much

umarım

bilgi verir ve umarım çok fazla veririm, çok fazla verme eğilimindeyim, çok fazla

too much i tend to give too much

too much i tend to give too much information there's a lot of

verme eğilimindeyim, çok

fazla verme eğilimindeyim çok fazla bilgi var çok fazla

information there's a lot of

information there's a lot of things i want to share because

bilgi var çok fazla

bilgi var paylaşmak istediğim çok şey var çünkü paylaşmak istediğim

things i want to share because

things i want to share because really there are a lot of things

şeyler çünkü

paylaşmak istediğim şeyler çünkü gerçekten çok fazla şey var

really there are a lot of things

really there are a lot of things required to get fluent but

gerçekten çok fazla şey var

gerçekten akıcı olmak için gerekli ama

required to get fluent but

required to get fluent but hopefully you have enjoyed it

akıcı olmak için gerekli ama

akıcı olmak için gerekli ama umarım beğenmişsinizdir umarım

hopefully you have enjoyed it

beğenmişsinizdir umarım yine de

hopefully you have enjoyed it anyway i look forward to seeing

beğenmişsinizdir yine de

anyway i look forward to seeing

anyway i look forward to seeing you in the next video become a

görmeyi

dört gözle bekliyorum yine de görmeyi dört gözle bekliyorum ben bir sonraki videoda görüşmek dileğiyle bir sonraki

you in the next video become a

you in the next video become a subscriber to the YouTube

subscriber to the YouTube

videoda siz olun bir

sonraki videoda siz olun YouTube'a

abone olunYouTube'a

subscriber to the YouTube channel if you haven't already

abone olun YouTube kanalına abone değilseniz abone olun hala abone

channel if you haven't already

channel if you haven't already and i look forward to seeing you

değilseniz zaten

kanal, hala yapmadıysanız ve sizi görmeyi dört gözle bekliyorum

and i look forward to seeing you

and i look forward to seeing you in the next video bye bye

ve sizi görmeyi

dört gözle bekliyorum ve bir sonraki videoda görüşmek üzere sabırsızlıkla bekliyorum bir sonraki videoda

in the next video bye bye

hoşçakal bir

in the next video bye bye to continue learning click on

sonraki videoda hoşçakal öğrenmeye devam etmek için hoşçakalın

to continue learning click on

öğrenmeye devam etmek için tıklayın

to continue learning click on the link in this video to

öğrenmeye devam etmek için tıklayın bu videodaki bağlantıya tıklayın bu

the link in this video to

the link in this video to download speak English naturally

videodaki bağlantıya indirin bu

videodaki bağlantıya indirin doğal olarak İngilizce konuşun indirin

download speak English naturally

download speak English naturally our free guide to speaking and

doğal olarak İngilizce konuşun

indirin doğal olarak İngilizce konuşun ücretsiz konuşma kılavuzumuz ve

our free guide to speaking and

our free guide to speaking and sounding like a native English

ücretsizkonuşma kılavuzu ve

ücretsiz kılavuzumuz anadili İngilizce gibi konuşma ve konuşma anadili

sounding like a native English

sounding like a native English speaker the guide reveals the

İngilizce

gibi konuşma anadili İngilizce gibi konuşma kılavuzu konuşmacıyı ortaya koyuyor kılavuz konuşmacıyı ortaya koyuyor

speaker the guide reveals the

speaker the guide reveals the three most important kinds of

kılavuz en önemli üç türün en önemli üç türünü ortaya koyuyor

three most important kinds of

three most important kinds of conversational English must

konuşma İngilizcesinin en önemli üç türü olmalı

conversational English must

konuşmaİngilizcesiolmalı

conversational English must learn if you want to sound

konuşma İngilizcesi öğrenmeli eğer ses çıkarmak istiyorsan öğren

learn if you want to sound

learn if you want to sound native and will help you

ses çıkarmak istiyorsan öğren yerli gibi görünmek

istiyorsan öğren ve

native and will help you

native and will help you experience instant improvement

yerli olmana yardım edecek ve yerli olmana yardımcı olacak ve anında gelişme yaşamana yardım edecek

experience instant improvement

experience instant improvement in your fluency and speaking

anındagelişmeyi deneyimleyin

akıcılığınızda ve akıcılığınızda anında gelişmeyi deneyimleyin ve akıcılığınızda

in your fluency and speaking

in your fluency and speaking confidence to download your FREE

ve özgüveninizde konuşmada kendinizi ÜCRETSİZ indirin

confidence to download your FREE

confidence to download your FREE guide on a mobile device click

güveninizi ÜCRETSİZ indirin güveninizi ÜCRETSİZ indirin

mobil cihazda kılavuzu ÜCRETSİZ olarak indirin

guide on a mobile device click

mobil cihazda kılavuzu tıklayın

guide on a mobile device click on the link in the upper right

kılavuzu tıklayın bir mobil cihaz bu videonun sağ üst kısmındaki linkin sağ üst kısmındaki linke tıklayın

on the link in the upper right

on the link in the upper right of this video to download your

bu videonun sizinkini indirmek için bu

of this video to download your

of this video to download your FREE guide from a computer click

videonun sizinkini indirmek için

bu videonun sizinkini indirmek için bir bilgisayardan ÜCRETSİZ rehberinizi indirmek için ÜCRETSİZ tıklayın

FREE guide from a computer click

bilgisayardan rehbertıklayın

FREE guide from a computer click on the link in the lower right

ÜCRETSİZ bilgisayardan rehber

on the link in the lower right

on the link in the lower right of this video i look forward to

bu videonun sağ alt kısmındaki sağ alttaki linke tıklayın bu videonun sağ alt kısmındaki linke tıklayın bu videoyu dört gözle bekliyorum

of this video i look forward to

of this video i look forward to seeing you in the guide

bu videoyu sabırsızlıkla bekliyorum i rehberde görüşmek dileğiyle