Do You Know Which Word To Use? Confusing WORD PAIRS

hi there I hope you're having a

merhaba umarım

fantastic day I'm Drew Badger and in

harika bir gün geçiriyorsunuzdur ben Drew Badger ve

this video we're going to cover seven

bu videoda hem anadili İngilizce olanlar hem de İngilizce öğrenenler

word pairs that are confusing both for

için kafa karıştırıcı olan yedi kelime çiftini ele alacağız.

native speakers and English learners the

first one is could have should have and

would have now we contrast this with

Şimdi bunu, olabilir, yapmalı ve yapmalıydık ile karşılaştırıyoruz,

could of should of and would of when

we're speaking obviously these don't

açıkçası bunlar

really make much difference and

çok fazla fark yaratmıyor ve

typically the sound of it it sounds like

tipik olarak kulağa, bir şey yapmalıydım, yapmalıydım, yapmalıydım,

I should have done something I should

have done something like I should have

yapmalıydım gibi bir şey yapmalıydım gibi geliyor.

done something or I could have done

bir şey ya da bir

something where I would have done

şey yapabilirdim, burada bir şey yapardım

something but grammatically correct

ama dilbilgisi açısından doğru

speech we'd have there so I would have

konuşma orada olurdu, bu yüzden

done something or I should have done

bir şey yapardım ya da bir şey yapmalıydım

something or I could have done something

ya da bir şey yapabilirdim

but when we form contractions of these

ama bunların kasılmalarını oluşturduğumuzda

it becomes would've could've and

olur.

should've so again when you're speaking

Konuşurken tekrar yapabilirdim ve yapmalıydım,

these don't really make much of a

bunlar gerçekten pek bir

difference because it really obviously

fark yaratmıyor çünkü gerçekten

you're not spelling anything but when

hiçbir şeyi hecelemediğiniz açık ama

you're writing something down this

bir şey yazarken bu

becomes incredibly important you should

inanılmaz derecede önemli hale geliyor.

not be using should of could of and

should of Could of ve should

would up you're talking about oh I wish

up kullanmıyorsun, bahsettiğin şey oh keşke

something maybe I'm regretting something

bir şey olsaydı belki

about the past like I should have I

geçmişle ilgili bir şeyden pişmanlık duyardım, yapmam gerekirdi

should of and again this is should have

ve yine bu olmalıydı,

like I should have locked my door before

kapımı benden önce kilitlemeliydim.

i left my house I should have locked my

evden çıktım

door before i left my house so the

evden çıkmadan önce kapımı kilitlemeliydim o yüzden

blending of it the pronunciation is

onun harmanlanması aslında olması gerektiği gibi düşünmek

actually really great if you want to

istiyorsanız telaffuz gerçekten harika ama

think about it as should of but when you

write it it's either should with the

yazarken ya

apostrophe and ve you're making a

kesme işaretiyle birlikte olmalı ve sen' Bir

contraction or you have should have if

kasılma yapıyorsun ya da sahip olmalısın, eğer

you're nervous about this you don't

bu konuda gerginsen, bunun

remember which it is don't make the

hangisi olduğunu hatırlamıyorsun,

contraction just make the actual full

kasılmayı yapma, sadece gerçek tam kelimeyi yap,

two words should have would have and

iki kelimenin sahip olması gereken ve

could have next this is one of the most

sahip olabileceği bir sonraki şey bu, en

commonly confused things and this is for

yaygın olarak karıştırılan şeyler ve bu

both native English speakers and

hem anadili İngilizce olan hem de ana dili İngilizce

non-natives and this is except vs except

olmayanlar içindir ve bu hariç vs hariç ve hariç

except and except it's basically the

ve temelde aynı telaffuzdur, bu nedenle

same pronunciation so it's an

understandable thing that people would

insanların

have trouble using these in their

bunları yazılarında kullanmakta zorluk çekmesi anlaşılabilir bir şeydir,

writing but when you talk about

ancak hakkında konuşurken

accepting something just think of except

bir şeyi kabul etmek, sadece

as a verb you accept something like

bir fiil dışında düşünün, bir şeyi alıyormuşsunuz gibi bir şeyi kabul edersiniz,

you're receiving something but except

ancak

with an e you're talking about like a

bir e dışında, bir sonuç gibi bahsediyorsunuz

result and this is typically a noun so

ve bu genellikle bir isimdir, bu yüzden

you're saying oh I like like the

oh, istisnayı sevdim diyorsunuz.

exception to the rule or something again

kural ya da başka bir şey,

we're using it this way where we're

onu bu şekilde kullanıyoruz,

talking about a noun as

bir isim hakkında konuşurken

to whether we should be using like a

bir fiil gibi kullanıp kullanmamamız gerektiğinden bahsediyoruz,

verb like I accept the consequences of

yani eylemlerimin sonuçlarını kabul ediyorum, bu

my actions so I'm receiving something

yüzden bir şey alıyorum

and that's the actual verb versus the

ve bu fiili fiile karşı

noun form so think about whether you're

isim formu yani

talking about a noun or verb are you

bir isimden mi yoksa fiilden mi

talking about an action or a result if

bahsettiğinizi düşünün bir eylemden mi yoksa bir sonuçtan mı

you're talking about an action think

about a with action so you've got accept

and you're talking about the opposite

bahsediyorsunuz tersi

then you wouldn't use a you would have e

o zaman a kullanmazsınız bunun için e'ye sahip olursunuz

for that so that's the exception to the

yani bu

rule except next we've got loose and

kuralın istisnasıdır, ancak bir sonraki gevşek ve

loose lose and loops lose just means the

gevşek kayıp ve döngüler kaybederiz sadece

opposite of whim and if you think about

kaprisin tersi anlamına gelir ve oh hakkında düşünürseniz

oh I lost the game I'm losing something

oyunu kaybettim Şu anda bir şey kaybediyorum

right now LOSC to lose something but

LOSC bir şeyi kaybetmek için ama

loose loose and listen carefully to the

gevşek gevşek ve

difference in these pronunciations lose

bu telaffuzlardaki farkı dikkatlice dinleyin

it's like LOC or Lu Zhi or something

bu LOC veya Lu Zhi veya bir şey

lose versus loose now to have something

kaybetmek yerine gevşek şimdi gevşek olan bir şeye sahip olmak

that's loose means like if i look at the

anlamına gelir, örneğin boynuna bakarsam

neck of my shirt like hear the caller

gömleğim burada arayanı duyar gibi

here my collar is quite loose like the

yakam oldukça gevşek sanki

color is quite loose it's not tight like

renk oldukça bol gibi sıkı değil

it's choking me right now so if it is

şu anda beni boğuyor yani eğer

tight or the opposite of loose i'm

sıkıysa veya gevşekin tersiyse özgürce akan

talking about something that's like

bir şeyden bahsediyorum

flowing freely or maybe you've got pants

veya belki sen Sürekli

that keep falling down because they're

düşen pantolonlarım var çünkü

just not very tight rounded so those

çok dar ve yuvarlak değiller, bu yüzden bu

pants are loose but listen carefully to

pantolonlar bol ama

how these blend and try using them in

bunların nasıl karıştığını dikkatlice dinleyin ve bunları konuşmalarınızda kullanmayı deneyin

your conversations as well as putting

ve

these in the comments below the more you

bunları daha fazla

practice using these the more you will

pratik yaptıkça aşağıdaki yorumlara ekleyin. bunları konuşmalarınızda

get used to using them automatically

otomatik olarak yanlış kullanmaya o kadar alışacaksınız,

incorrectly in your conversations so my

bu yüzden

pants are very loose but I will lose the

pantolonum çok bol ama

game or we are losing the basketball

oyunu kaybedeceğim veya

game right now next complement versus

şu anda basketbol maçını kaybediyoruz sonraki tamamlayıcı

compliment this is another hominem and

iltifat bu başka bir hominem ve

hominem just means like the same sound

hominem sadece şu anlama geliyor: aynı ses

so hum old same home old same so we've

çok uğultu eski aynı ev eski aynı yani

got the same sound for two different

iki farklı

words compliment and compliment and

kelime iltifat ve iltifat için aynı sese sahibiz ve

again this is one of those things where

yine bu,

in a conversation when you're speaking

bir sohbette konuşurken

it doesn't matter because you don't know

önemli olmadığı için önemli olmayan şeylerden biridir.

what the spelling is but it is really

Hecelemenin ne olduğunu bilmiyorum ama

important for your writing because if

yazınız için gerçekten önemli çünkü

you make these mistakes you really look

bu hataları yaparsanız gerçekten biraz

well kind of dumb I suppose so people

aptal görünüyorsunuz, bu yüzden insanlar

are maybe looking even at like a resume

belki bir özgeçmişe

or a teacher grading your writing

veya bir öğretmenin yazınızı notlandırmasına bile bakıyorlar. bir

they're going to think why does this

düşünün bu kişi neden

person not know the difference between

these two words it should be quite

bu iki kelime arasındaki farkı bilmiyor zaten gayet açık olmalı bir

obvious

anyway a compliment when you're talking

about receiving a kind word from

başkasından nazik bir söz almaktan bahsederken iltifat yani

somebody else that is a compliment with

an eye and a compliment where you're

göz iltifatı ve bahsettiğiniz yerde iltifat birlikte

talking about two things going well

iyi giden iki şey

together that's complement with an e so

bir e ile tamamlanır, bu yüzden iltifat ettiğinizi

compliment if you think about just a

good way to remember this you're

hatırlamanın iyi bir yolunu düşünürseniz

complimenting or someone is

ya da biri size iltifat ediyormuş

complimenting you like I am receiving a

gibi iltifat ediyor, bu

compliment so I we've got the compliment

yüzden iltifat

in I the I letter is in that so it's a

bende var. mektup bunun içinde yani bu

compliment for I or a compliment for me

benim için bir iltifat ya da benim için bir iltifat

so this is a great way to remember that

yani bu, bunu

so when you're writing this think about

yazarken

it is someone saying something nice

birinin kendim hakkında benim hakkımda güzel bir şey söylediğini düşünmenin harika bir yolu

about I about myself and this is a

ve bu bir

compliment where if you're talking about

iltifat.

two things going well ah these two

iki şeyin iyi gittiğinden bahsediyorsun ah bu iki yemek

dishes for our meal complement each

yemeğimiz için birbirini tamamlıyor

other so this is where you would use the

bu yüzden

e complement compliment next is another

e tümlecini kullanacağın yer iltifat bundan sonra

pair of words that's really confusing

gerçekten kafa karıştıran başka bir kelime çifti

both of these words are correct but

bu kelimelerin her ikisi de doğru ama

they're often just misused in

genellikle sadece konuşmalarda kötüye kullanılıyor

conversations and these are less and

ve bunlar gittikçe daha az ve

fewer less and fewer now people will

daha az artık insanlar

often talk about less and fewer when

genellikle bir şeyin miktarı hakkında konuşurken daha az ve daha az hakkında konuşacaklar

they're talking about maybe the amount

of something but one is used for the

ama bir, sayamayacağınız bir şeyin miktarı için kullanılıyor

amount of something where you can't

count it and the other is used for

ve diğeri,

counting the amount of something where

you actually have an individual thing or

aslında bireysel bir şeye sahip olduğunuz veya

individual things you can count now

şu anda sayabileceğiniz bireysel şeylere sahip olduğunuz bir şeyin miktarını saymak için kullanılır, diyelim ki

we're talking about let's say if you're

bakkaldasınız

at the grocery store and you see the

ve

sign that says 10 items or less the sign

10 veya daha az ürün yazan tabelayı görüyorsunuz. tabela

actually should say 10 items or fewer

aslında 10 veya daha az öğe söylemelidir, çünkü

now the reason people don't use this in

insanların bunu konuşmalarda kullanmamalarının nedeni,

conversations is because people just

insanların

want to express themselves more quickly

kendilerini daha hızlı ifade etmek istemeleridir

and it's easier to say 10 items or less

ve 10 öğe veya daha az

10 items or less than it is to say 10

10 öğe veya daha az söylemenin 10

items or fewer it just has kind of a

öğe söylemekten daha kolay olmasıdır. veya daha az, onu

maybe a more awkward way of pronouncing

telaffuz etmenin biraz daha garip bir yolu vardır

it and people actually get the sense for

ve insanlar aslında

less being correct in that way but when

bu şekilde daha azının doğru olduğu hissine kapılırlar, ancak

you're talking about les like les

les benzeri bilgiler hakkında konuşurken

information this is something that you

bu, sayamayacağınız bir şeydir. Düne göre

can't count so I have less money than I

daha az param var

had yesterday but I have fewer dollars

ama cebimde daha az dolarım var

in my pocket so if you're talking about

yani eğer böyle bir

the amount of something like you can

şeyin miktarından bahsediyorsan

lower your hand like this but you can't

elini böyle indirebilirsin ama

count it exactly you got less and less

tam olarak sayamazsın cebinde gittikçe daha az

space in your hand but if this way

yer oluyor eliniz ama bu şekilde sahip olduğunuz bir şeyin

you're talking about the amount of

miktarından bahsediyorsanız,

something you've got fewer and fewer and

daha az ve daha az ve

fewer you're talking about the actual

daha azına sahip olduğunuzdan bahsediyorsanız, gerçek sayıdan bahsediyorsunuz, böylece

number

something like that so to remember it

nice and easily if you think about fewer

daha azını düşünürseniz güzel ve kolay hatırlamak için

you've got the ER at the end of that for

Bunun sonunda ER var çünkü

number so fewer you've got numbers for

sayı o kadar az ki bunun için sayılarınız var

that so you can actually remember it

yani aslında

more easily that way and again this is

bu şekilde daha kolay hatırlayabilirsiniz ve yine bu

really important for writing but in your

yazmak için gerçekten önemli ama

conversations as well if you can use it

konuşmalarınızda da

correctly it certainly help you and make

doğru kullanabiliyorsanız kesinlikle size yardımcı olur ve

you look more intelligent or at least

daha zeki görünmenizi sağlar veya en azından

maybe not look dumb like we sometimes do

aptal görünmemenizi sağlar, zaten bazen bazı

when we express things in an incorrect

şeyleri yanlış bir şekilde ifade ettiğimizde yaptığımız gibi,

way anyway so if you're talking about

yani bir şeyden

less than something we're talking about

daha azından bahsediyorsanız, bir

the amount of something but fewer and

şeyin miktarından bahsediyoruz ama daha az ve

something we've got that er for number

elimizdeki bir şey, bu sayı için,

we can count that things you should have

fewer items in your shopping cart

alışveriş sepetinizde daha az ürün yerine daha az ürün olması gerektiğini sayabiliriz.

instead of less items next we've got

amused and a bemused amused and bemused

both of these are a little bit more

advanced and you might not hear them as

bunları

often in conversations or see them as

konuşmalarda eskisi kadar sık ​​duymayabilir veya yazılı olarak göremeyebilirsiniz

often in writing but they will appear

ama bir

when you were amused by something it's

şey sizi eğlendirdiğinde ortaya çıkarlar

funny to you it's interesting i'm like

size komik gelen ilginç

amused by that clown that's dancing and

dans eden ve

doing something maybe I've got like

belki de sahip olduğum bir şeyi yapan o palyaço beni çok eğlendiriyor

something stuck on my face right now and

şu an yüzüme bir şey yapışmış gibi ve bu

that's amusing to you but when you are

sana eğlenceli geliyor ama

bemused by something this means maybe

bir şey kafanı karıştırdığında bu, belki bir şeyle kafanın karıştığı anlamına geliyor, bu yüzden

you're confused by something so you're

actually like I don't really know what

aslında ne yapacağımı gerçekten bilmiyormuşum gibi bir şeyle uğraşıyorum.

to do i'm dealing with a problem over

buradaki sorun kafa karıştırıcı, benim

here that's bemusing it's troubling for

için rahatsız edici

me or confusing for me in some way so

veya bir şekilde kafa karıştırıcı, bu yüzden olmak gibi

when you think about be something like

bir şey olmayı düşündüğünüzde veya şaşkın olmak gibi bir şey hakkında

be like become or bemused you're talking

konuşuyorsunuz,

about like being in a position of

something so you're bemused you're in a

bu yüzden kafanız karışmış durumdasınız

position of like muse montork like kind

ilham perisi montork gibi bir pozisyon,

of confusion in some way but amused

bir şekilde bir tür kafa karışıklığı gibi ama eğlenceli,

you're just talking about having

sadece sizin için

something that's funny or interesting

komik veya ilginç bir şeye sahip olmaktan bahsediyorsunuz

for you and the final tricky pair that

ve konuşacağımız son zor çift, ilgisize

we'll talk about is disinterested versus

karşı

uninterested disinterested versus

ilgisiz, ilgisize karşı

uninterested now if the the key to

şimdi ilgisiz.

understanding these really is in the

Bunları anlamanın anahtarı gerçekten önektir

prefix and this is a little bit of the

ve bu,

word at the beginning we've got diff and

başlangıçta kelimenin biraz farklılığımız var ve

on so disinterested and uninterested

o kadar ilgisiz ve ilgisiz ki,

they sound like basically they're the

temelde aynı kelimeymiş gibi geliyorlar

same word but the meanings are actually

ama anlamları aslında

quite different if you think about just

oldukça farklı vay

being interested in something like wow

canına gibi bir şeyle ilgilenmeyi düşünüyorsanız, bir

I'm like focused on something hopefully

şeye odaklanmış gibiyim umarım

you're interested in this lesson if you

bu dersle ilgileniyorsunuzdur, eğer

are not then I'm guess I'm doing a bad

ilgilenmiyorsanız, o zaman sanırım kötü bir

job but if you are interested in the

iş yapıyorum ama dersle ilgileniyorsanız

lesson it means you're focusing and your

bu, odaklandığın ve

giving me your attention but if you're

dikkatini bana verdiğin anlamına gelir ama eğer

uninterested that would be the opposite

ilgisizsen bu tam tersi olur,

so maybe you're just like oh look there

yani belki de ah bak

goes a bird and I'm watching something

bir kuş uçuyor ve ben bir şey izliyorum sen

like you're not paying any attention to

hiç dikkat etmiyormuşsun gibisin

this lesson also it is not interesting

bu derse göre ayrıca

you it is uninteresting so this is when

sizin ilginizi çekmiyor, bu nedenle bu,

you're talking about using the UH this

UH'yi kullanmaktan bahsettiğiniz zamandır, bu

is typically when we would talk about

tipik olarak,

the opposite of something interested

ilgilenen, ilgisiz olan bir şeyin tersi hakkında konuştuğumuz zamandır,

uninterested but this interested means

ancak bu ilgili,

you're just kind of impartial and you

sizin bir tür tarafsız olduğunuz anlamına gelir ve

want maybe a disinterested judge in a

Belki de

court case where you've got two

different people if they are both

arguing if you have a person that maybe

cares about more about one side or one

bir tarafı veya bir grup insanı diğerinden daha fazla önemseyen bir kişi olup olmadığını tartışıyorlarsa, iki farklı kişinin olduğu bir mahkeme davasında ilgisiz bir yargıç istersiniz.

group of people than the other than you

haven't like an interested party

ilgili bir taraf,

somebody that's actually caring about

aslında

one person or group more than the other

bir kişiyi veya grubu diğerinden daha fazla önemseyen biri

one and that's going to make for a very

ve bu,

very bad judge in that case so you want

bu durumda çok çok kötü bir yargıç yapacaktır, bu nedenle

a disinterested person any disinterested

tarafsız bir kişi istersiniz, herhangi bir ilgisiz

person is not interested one way or the

kişi şu veya bu şekilde

other it doesn't really matter so when

ilgilenmez 'gerçekten önemli değil, bu yüzden şöyle

you're thinking about like oh like I was

düşündüğünüzde, sanki

talking to my brother and he seemed

kardeşimle konuşuyordum ve

uninterested in what I was saying I'm

söylediklerime ilgisiz görünüyordu,

saying that he is he's not interested or

onun ilgilendiğini veya

he doesn't care but if I'm talking about

umurunda olmadığını söylüyorum ama eğer ben hakkında konuşmak

maybe I need some like advice from

belki birinden tavsiyeye ihtiyacım var

someone I need some advice from a disk

Diskle ilgilenen bir kişiden tavsiyeye ihtiyacım var

interested person so it doesn't matter

bu yüzden

like they're not trying to sell me

bana

something or get me to do something it

bir şey satmaya veya bana bir şey yaptırmaya çalışmıyor olmaları fark etmez,

doesn't matter to them so they are

onlar için önemli değil bu yüzden onlar

disinterested disinterested well I hope

ilgisiz ilgisiz pekala umarım

these have been interesting for you hope

bunlar sizin için ilginç olmuştur umarım ilginizi çekmiştir ne

you have been interested in not either

either disinterested or uninterested but

ilgisiz ne de ilgisiz değil ama

hopefully it's been an interesting

umarım ilginç bir

lesson if it has do click that like

ders olmuştur eğer o beğen butonuna tıklayın

button and become a subscriber to the

ve

YouTube channel and finally if you'd

YouTube kanalına abone olun ve sonunda eğer

like to learn more about how to become a

Nasıl kendine güvenen akıcı bir İngilizce konuşmacısı olunacağı hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, ücretsiz İngilizce akıcılık testimizi

confident fluent English speaker quickly

click on the link in this video to take

çözmek için bu videodaki bağlantıya hızlıca tıklayın.

our free English fluency quiz it will

let you tell us what your biggest

fluency frustration is so we can tell

you exactly what you need to do about

that to start speaking more confidently

daha özgüvenli konuşmaya başlamak için bunu yapman gerekiyor bunun için

click on the link in this video to do

bu videodaki linke tıkla

that and I look forward to seeing you in

ve bir sonraki videoda görüşmek dileğiyle hoşçakal

the next video bye bye