'FAKING IT' - English Addict eXtra - LIVE - Wed 11th August 2021 / With Mr Duncan

hot mike

ateşli mike

pretend you're happy when you're blue  it's very easy i'm sure you can do

üzgünken mutluymuşsun gibi davran çok kolay eminim yapabilirsin

oh are we back oh there we go it's a gloomy day  it's very miserable outside but here in the studio  

i am smiling like the early morning sun i  feel so shiny and bright today i hope you  

güneş bugün kendimi çok parlak ve parlak hissediyorum umarım siz

are as well here we go once again yes it's another  english addict and yes we are coming to you live  

de iyisinizdir bir kez daha başlıyoruz evet bu başka bir İngiliz bağımlısı ve evet size

from the birthplace of the english language  

İngilizce'nin doğum yerinden   canlı olarak geliyoruz   ki

which just happens to be oh my goodness  i don't believe it google it wikipedia it

bu tesadüfen aman tanrım yapmıyorum' google'da arat wikipedia

it's true

doğru bu

it's england

ingiltere

ah yes i'm feeling good today and i hope you are  as well hi everybody this is mr duncan in england  

ah evet bugün kendimi iyi hissediyorum ve umarım siz de iyisinizdir merhaba millet ben ingiltere'den bay duncan

how are you today are you okay i hope so are you  feeling happy i hope you are feeling super duper  

bugün nasılsınız iyi misiniz umarım mutlusunuzdur umarım kendinizi süper kandırmışsınız

i hope you are in the pink i hope you are feeling  

umarım pembe içindesinizdir

bright and dandy i really do here we are again and  it is english addict extra so not only on sunday  

parlak ve züppe hissediyorsunuzdur, gerçekten buradayız ve fazladan bir ingilizce bağımlısı bu yüzden sadece pazar günleri   değil

but also on wednesday as well you can enjoy  my live streams my name is duncan if you  

çarşamba günleri de canlı yayınlarımın keyfini çıkarabilirsiniz  benim adım duncan eğer

haven't already guest i talk about the english  language i love english so much maybe one day  

henüz misafir olmadıysan ingilizce hakkında konuşuyorum ingilizceyi çok seviyorum belki bir gün

i will be able to marry the english language we  can walk down the aisle me and every single word  

ingilizceyle evlenebileceğim koridorda yürüyebiliriz ben ve

that exists in english we can live happily ever  after wouldn't that be lovely i think so so what  

ingilizcede var olan her bir kelime biz sonsuza dek mutlu yaşamak güzel olmaz mıydı bence öyleyse ne yapmalıyım

i do i talk about english i teach english i talk  about different aspects of english i suppose  

ingilizce hakkında konuşurum ingilizce öğretirim ingilizcenin farklı yönleri hakkında konuşurum sanırım

and i've been doing this forever such a long time  how long have you been doing it for mr duncan  

ve bunu çok uzun zamandır yapıyorum ne zamandır varsın bunu bay duncan için yapıyorum

i will tell you nearly 15 years in october  i will be celebrating my 15th anniversary on  

size yaklaşık 15 yıldır ekim ayında anlatacağım youtube'da 15. yılımı kutlayacağım buna

youtube i know you can't believe it can you  i can't believe it to be honest and it's me  

inanamayacağınızı biliyorum, inanamazsınız dürüst olmak gerekirse inanamıyorum ve

who has done it and i can't believe  it i really can't oh by the way if  

bunu yapan benim   ve inanamıyorum gerçekten inanamıyorum bu arada

you remember last sunday i was talking to  you about the cows at the back of the house  

geçen pazar size evin arkasındaki ineklerden söz ettiğimi hatırlarsanız

i have managed to find them i've seen them not  only that last night i went out onto the field  

onları bulmayı başardım onları sadece son kez görmedim gece

at the back of the house and i was able to  film a few moments of the cows so here they are  

evin arka tarafındaki tarlaya çıktım ve ineklerin birkaç anını filme alabildim ve işte buradalar

these are the new cows that are now at the back  of the house and they are looking rather feisty  

bunlar artık evin arka tarafında olan yeni inekler ve onlara karşı oldukça alıngan görünüyorlar.

to say the least so there they are they are the  new cows they are all cows there are no bullocks  

en azından işte yeni inekler onlar hepsi inekler öküz yok

they are just cows no bulls  but they they seem very relaxed  

sadece inekler boğa yok ama çok rahat görünüyorlar

although last week when they first arrived in the  field they weren't very relaxed at all they seemed  

geçen hafta tarlaya ilk geldiklerinde hiç de rahat değillerdi

very timid very scared of their new surroundings  but now they seem to have settled in quite nicely  

yeni çevrelerinden çok ürkek görünüyorlardı ama şimdi oldukça güzel bir şekilde yerleşmiş görünüyorlar

so there they are for those wondering they  are the new cows at the back of the house  

yani evin arkasındaki yeni inekler olduklarını merak edenler için oradalar

i don't know how long they will be there for  but i'm hoping they will be there for a while  

ne kadar süre orada olacaklarını bilmiyorum ama her sabah beni neşelendirmek için bir süreliğine orada olacaklarını umuyorum

to cheer me up every morning i can look out of  the window whilst i'm cleaning my teeth and i  

dişlerimi temizlerken pencereden dışarı bakabiliyorum ve

can see the cows walking by which is very nice  when you think about it anything else to mention  

ineklerin geçtiğini görebiliyorum ki bu çok hoş herhangi bir şey düşündüğünüzde bahsetmek için başka   pekala

well i suppose i could mention the fact that we've  made it all the way to the middle of another week  

sanırım bir haftanın daha ortasına geldiğimiz

and i suppose it's almost the middle of  august as well is there anything special  

ve sanırım neredeyse  ağustos ayının ortası olduğu gerçeğinden bahsedebilirim.

happening at this time of year any any special  moments any special celebrations taking place

herhangi bir özel kutlamanın olduğu anlar

maybe we might talk about that  later on yes it's wednesday

belki bunun hakkında daha sonra konuşabiliriz daha sonra evet bugün çarşamba

am i losing my voice i i feel as if  i'm losing my voice i hope i'm not  

sesimi kaybediyormuşum gibi hissediyorum sesimi kaybediyorum umarım

losing my voice or else well to be honest  i will be rather annoyed to say the least  

sesimi kaybetmiyorumdur yoksa dürüst olmak gerekirse iyi olacağım en hafif tabirle biraz

i will be a little annoyed i think my voice  is okay i will try to think positive thoughts  

rahatsız olacağım   biraz sinirleneceğim sesimin iyi olduğunu düşünüyorum olumlu şeyler düşünmeye çalışacağım

thank you for joining me today we also have the  live chat coming up today we are talking about  

bugün bana katıldığınız için teşekkür ederim ayrıca bugün  canlı sohbet geliyor  numara

faking it it is an expression that is often  used especially these days it would appear  

yapmaktan bahsediyoruz bu bir ifadedir bu, özellikle  bu günlerde   sık kullanılan   görünüşe göre

that a lot of people want to put on a fake  personality or to appear different to how they  

pek çok insan sahte bir kişiliğe bürünmek veya gerçekte olduğundan   farklı görünmek istiyor belki

really are maybe on the outside maybe emotionally  you see so there are many ways of faking it and  

dışarıdan belki duygusal olarak görüyorsunuz, bu yüzden bunu taklit etmenin birçok yolu var ve

a lot of people say that these days we live  in an era or a time when people are faking  

çok insanların oranı bu günlerde insanların hayatlarındaki çoğu şeyi taklit ettikleri bir çağda veya zamanda yaşadığımızı söylüyor

most of the things in their life maybe  their appearance or maybe their lifestyle  

belki görünüşleri veya belki yaşam tarzları

maybe how much money they have it does happen  and there are many situations especially on the  

belki de ne kadar paraları olduğu oluyor ve özellikle internette birçok durum var

internet where people would appear to be  exaggerating or even lying about the things that  

insanların

happen or exist in their life and  i think it does happen quite a lot  

hayatlarında olan veya var olan şeyler hakkında abartıyor ve hatta yalan söylüyor gibi göründüğü ve bence bu oldukça fazla oluyor  bu

so there are instances there are moments of time  where a person might decide to fake their life  

nedenle, bir kişinin hayatını taklit etmeye karar verebileceği anlar vardır

especially when we are talking about photographs  showing photographs of your lifestyle  

özellikle biz yaşam tarzınızın fotoğraflarını gösteren fotoğraflardan bahsediyorsunuz

maybe the places you've been to or maybe you  are trying to show how much money you have  

belki gittiğiniz yerler veya belki ne kadar paranız olduğunu göstermeye çalışıyorsunuz

but sometimes these things can be fake and  unreal oh another thing we're talking about today

ama bazen bunlar sahte ve gerçek dışı olabilir oh bugün başka bir şeyden bahsediyoruz

i'm sure you've heard of the ancient  language of latin well guess what  

ben kadim latince dilini duymuşsunuzdur, tahmin edin

for many years latin has been pretty much  neglected in our in our state schools however  

uzun yıllar boyunca devlet okullarımızda latin oldukça fazla ihmal edilmiştir, ancak

latin is going to be taught in schools  again so as to remove the elite image  

latin, halihazırda latin olanların elit imajını  ortadan kaldırmak için okullarda yeniden öğretilecektir.

of those who already understand it so you might  find that in private schools private schools  

bunu anlayın, böylece özel okullarda, özel okullarda

schools that people pay to attend and quite often  you have to pay a lot of money so these schools  

insanların katılmak için para ödediği okullar ve çoğu zaman çok para ödemek zorunda kalırsınız, bu nedenle bu okullar

are normally seen as schools for rich people  or posh people so quite often at those schools  

normalde zengin insanlar veya lüks insanlar için okullar olarak görülür; bu okullarda çok sık olarak

the language of latin is still taught  so it does have a slightly elite  

latin dili hala öğretiliyor bu nedenle biraz elit

or maybe an up class feel or image so  our government has decided that on the  

veya belki üst sınıf bir his veya imaja sahip, bu nedenle hükümetimiz

curriculum maybe next year i think it's  next year they're going to introduce it  

müfredatta  belki gelecek yıl, sanırım gelecek yıl onu tanıtacaklar   yapacaklar sınıfta

they're going to start teaching latin once  again in the classroom now that is a good thing  

bir kez daha Latince öğretmeye başla şimdi bu iyi bir şey

i think between you and me i think it's quite a  good idea and there is a reason for that there  

aramızda kalsın bence bu oldukça iyi bir fikir ve bunun

is a reason why i think teaching latin might be  a good thing well first of all latin is still  

bir nedeni var   önce Latince öğretmenin iyi bir şey olabileceğini düşünmemin bir nedeni var Latince'nin tamamı

used even these days in certain specialty fields  or in certain areas in certain types of subject  

bu günlerde bile belirli uzmanlık alanlarında veya belirli alanlarda belirli türlerde kullanılmaktadır

so latin for example is still used to name  plants and animals so it is still used

yani Latince, örneğin hala bitki ve hayvanları adlandırmak için kullanılmaktadır, bu nedenle hala

also in law so when we are  talking about law and order  

hukukta da kullanılmaktadır, dolayısıyla biz hukuk hakkında konuşurken ve

in law maybe if you have to go to trial in  court maybe you are going to be put on trial  

hukuk düzeni belki mahkemede yargılanmak zorundaysanız belki mahkemeye çıkarılacaksınız

for i don't know something that you've  done something that you've been charged  

çünkü suçlandığınız bir şey yaptığınıza dair bir şey bilmiyorum

with you have to go to court and then  you will you will have to go on trial

mahkemeye gitmeniz gerekir ve sonra mahkemeye çıkmak zorunda kalacaksın

i can't think of anyone in  particular at the moment  

şu anda özellikle birini düşünemiyorum

but there are maybe one or two people in  the public eye who may be going to court  

ancak halkın gözünde mahkemeye gidecek

or going on trial very soon so in law latin is  used to name areas of legal process so in certain  

veya çok yakında mahkemeye çıkacak bir veya iki kişi olabilir, bu nedenle hukukta latin yasal süreç alanlarını adlandırmak için kullanılır, bu nedenle belirli

areas uh especially when solicitors or lawyers  are discussing different types of situation  

alanlarda, özellikle avukatlar veya avukatlar,

where a person might be on trial or accused of  a certain crime so yes latin is also still used  

bir kişinin yargılanabileceği veya belirli bir suçla itham edilebileceği farklı türdeki durumları tartışırken, bu nedenle evet latin hukukta hala kullanılıyor

in law another one well i suppose languages  such as french and spanish developed from latin  

başka bir tane daha iyi sanırım fransızca ve ispanyolca gibi diller latinceden geliştirilmiştir   bu

so when you think of latin you often think of an  old-fashioned language a language that might not  

nedenle latinceyi düşündüğünüzde genellikle eski moda bir dili düşünürsünüz;

even be used anymore but there is a modern form of  latin and of course languages have have developed  

artık kullanılmayan bir dildir ancak latincenin modern bir biçimi vardır ve elbette diller

from latin and i think french and spanish are  both very good examples of that development  

latinceden geliştirilmiştir   ve bence fransızca ve ispanyolca bu gelişimin çok iyi örnekleridir

here's an interesting thing oh in anatomy when  we talk about anatomy we are talking about the  

işte anatomide  ilginç bir şey anatomi  hakkında konuştuğumuzda

internal workings of the human body all of  the parts of the human body the structures  

insan vücudunun iç işleyişinden  bahsediyoruz insan vücudunun tüm kısımlarından

that exist in the human body so in anatomy latin  words are used to name certain organs however and  

içinde var olan yapılardan  insan vücudu bu nedenle anatomide latince sözcükler belirli organları adlandırmak için kullanılır ancak

this is very important greek words are also used  for some parts of the body so not all of the parts  

bu çok önemlidir yunanca sözcükler de vücudun bazı bölümleri için kullanılır bu nedenle vücudun tüm bölümleri

of the body are derived from latin there are also  some words that are derived from greek as well  

latinceden türetilmemiştir ayrıca bazı sözcükler de vardır yunancadan da türemiştir   bu

so that's always worth remembering  especially if it is a subject that  

yüzden her zaman hatırlamaya değer özellikle de   sevdiğiniz  bir konuysa

you enjoy i remember at school i was always  fascinated by anatomy i loved it very much  

okulda hatırlıyorum anatomiden her zaman etkilenmiştim onu ​​çok seviyordum

i was a very big fan of anatomy studying  the human body looking at all of the parts  

anatominin insan vücudunu inceleyen  büyük bir hayranıydım

that make up this this thing you are looking at  now this big pink blob on your screen many bones  

Bakmakta olduğunuz bu şeyi oluşturan parçalardan şimdi ekranınızdaki bu büyük pembe leke

in the body are named from latin so if you look at  many parts of the body especially organs and bones  

vücuttaki birçok    latinceden adlandırılmıştır.

many of those words are also derived from latin as  well not all of them once again some of them have  

hepsi latinceden türemiştir hepsi değil bazıları da

been derived from greek as well so don't forget  that but many of them are derived from latin and  

yunancadan türetilmiştir, bu yüzden unutmayın ama çoğu latinceden türetilmiştir ve

i hope that has been useful because we are going  to start learning latin again in british schools  

umarım faydalı olmuştur çünkü latince öğrenmeye başlayacağız. yine ingiliz okullarında   bunun

what do you think is it a good idea would you  would you agree that latin is still an important  

iyi bir fikir olduğunu düşünüyor musunuz latincenin hala önemli bir   dil olduğunu kabul eder misiniz?

language would you say that latin is still a  language that is relevant these days i personally  

would say yes i think it it is a very good idea  also the problem especially in this country  

çok iyi fikir ayrıca özellikle bu ülkedeki sorun

is if you know latin words if you have a grasp  of latin quite often it gives you an error of  

latince kelimeleri biliyorsanız, latinceyi kavrarsanız, bu size

in intelligence or even class so we often think  of people who use latin in their everyday speech  

zeka veya hatta sınıfta hata verir, bu nedenle genellikle günlük konuşmalarında latince kullanan insanları

as being a little bit more  sophisticated or maybe of a higher class  

biraz daha sofistike veya belki daha yüksek bir sınıftan olmak   dürüst olmak gerekirse  burada  İngiltere'de

it has been a rather controversial subject to be  honest here in the uk very controversial in fact  

oldukça tartışmalı bir konu oldu aslında

we have the live chat up and running hello to the  live chat don't worry i haven't forgotten you i  

canlı sohbeti başlattık ve canlı sohbete merhaba  merak etmeyin, yapmadım' Seni  unutmadım,

know you are here and i suppose we should take a  look at who was first on today's live chat oh very  

burada olduğunu biliyorum ve sanırım bugünün canlı sohbetinde kimin ilk olduğuna bir bakmalıyız oh çok

interesting hello to jimmy from hong kong guess  what jimmy you are first on today's live chat

hong kong'dan jimmy'ye merhaba tahmin et bugünün canlı sohbetinde hangi jimmy ilksin

it's true congratulations jimmy i think is  it the first time that you've been here first  

bu doğru tebrikler jimmy bence öyle

on the live chat i think you've been here first  in the past but today you are definitely 100  

canlı sohbette ilk   buradasın  bence geçmişte  önce buradaydın ama bugün kesinlikle 100

first on today's live chat also vitesse  hello vitas oh vitas you are you are second  

bugünün canlı sohbetinde birincisin ayrıca vitesse merhaba vitas oh vitas sen ikincisin

today i know you like to be in first place but you  can't be the winner all the time sometimes in life  

bugün ben birinci olmayı sevdiğinizi biliyorum ama hayatta her zaman kazanan olamazsınız

you have to lose to appreciate those winning  moments beatrice also oh hello to louis mendes  

bu kazanan anların tadını çıkarmak için kaybetmeniz gerekir beatrice ayrıca oh merhaba louis mendes

is here today thank you lewis for joining me  we have beatriz mayuri richard and also marwah  

bugün burada bana katıldığınız için teşekkürler lewis bizde beatriz var mayuri richard ve ayrıca marwah

and monica in duo hello and duo  nice to see you back joining us on  

ve monica ikili olarak merhaba ve ikili sizi tekrar düzenli bir programda aramıza katıldığını görmek güzel

a regular schedule maybe will we will we'll  be be seeing more of you will we see more  

belki sizi daha fazla görecek miyiz gelecekte sizi daha fazla görecek miyiz

of you in the future i hope so hello also to  zuzika by the way don't forget zuzika is a man

umarım merhaba da zuzika'ya bu arada unutma zuzika bir erkek

beatrice grace chin sandra wow so many  people here already hello to grateful  

beatrice zarafet chin sandra vay canına burada çok  kişi zaten minnettar

lifestyle i like your name by the way which  part of your lifestyle are you the most

yaşam tarzına merhaba bu arada adını beğendim yaşam tarzının en çok hangi kısmına

grateful for hello aftol hello aphdol  i've never seen you before also to

minnettarsın merhaba aftol merhaba aphdol i seni daha önce hiç görmedim de iyi ki

well the live chat is moving very quickly today  so many people want to get on i don't know why  

canlı sohbet bugün çok hızlı ilerliyor çok fazla insan sohbete katılmak istiyor neden bilmiyorum   bu

it's so busy but it is hello to my academy hello  also willian hello willian thank you very much by  

kadar meşgul ama akademime merhaba merhaba ayrıca willian merhaba willian çok teşekkür ederim by geçen hafta geçirdiğin

the way for telling me all about your birthday  that you had last week i hope it was a good one  

doğum gününü bana anlatmanın yolu umarım iyi olmuştur

hello also claudia claudia belarusia  nice to see you here as well  

merhaba ayrıca claudia claudia belarusya sizi de burada görmek güzel

a lot of people are joining  in already thank you very much

birçok kişi katılıyor şimdiden çok teşekkür ederim

phyllis romeo says in italy latin is still being  studied well i suppose i'm not surprised by that  

phyllis romeo İtalya'da diyor Latince hala iyi bir şekilde çalışılıyor, sanırım buna şaşırmadım

and of course we often use certain words  in modern english as i said earlier  

ve tabii ki daha önce de söylediğim gibi, modern İngilizcede

that use latin so i don't think i don't think it  would be fair to say that latin is not useful i  

Latince kullanan belirli kelimeleri sık sık kullanıyoruz, bu yüzden söylemenin adil olacağını düşünmüyorum latin yararlı değil

don't think that's fair because latin is used a  lot in many areas of life as i mentioned earlier  

bunun adil olduğunu düşünmüyorum çünkü daha önce de belirttiğim gibi latin hayatın birçok alanında çok kullanılıyor

hello to florence yes i think maybe  latin is useful if we are learning other  

floransa'ya merhaba evet bence diğer dilleri iyi öğreniyorsak latin yararlıdır tabii ki

languages well of course even english a lot of  english has been taken or adapted from latin  

ingilizceyi bile çokça İngilizce Latince'den alınmış veya uyarlanmıştır

and i suppose other languages as well so  it would be fair to say that i think so  

ve sanırım diğer dillerden de öyledir demek doğru olur

phyllis romeo says the same thing yes  it would appear that latin can help us  

phyllis romeo da aynı şeyi söylüyor evet Latince

to understand modern languages or other languages  which i think once again is a very good point

modern dilleri veya diğer dilleri anlamamıza yardımcı olabilir. bence bir kez daha çok iyi bir nokta

hello to jimmy jimmy says it is the first  time that i am actually on your wednesday  

jimmy'ye merhaba jimmy ilk kez çarşamba

live stream oh my goodness so not only are you  first this is your first time on the wednesday  

canlı yayınınızdayım diyor aman tanrım yani sadece siz ilk değilsiniz bu ilk çarşamba

live stream crossing crostina crostina v ah  another very good point thank you very much  

canlı yayınınız crostina crostina'yı geçiyor v ah çok güzel bir nokta daha çok teşekkür ederim

for reminding me latin is also used a lot in  religious ceremonies you are right yes of course

bana latincenin dini törenlerde  çok  kullanıldığını hatırlattığınız için haklısınız evet tabii ki

pariser is here also we have

pariser de burada bizde

oh alessandra did i say hello to you today i  can't remember if i did i like english very much  

oh alessandra bugün size merhaba dedim mi hatırlayamıyorum eğer? ingilizceyi çok mu sevdim

i am very pleased to hear that you like english  because that is what we love talking about here  

ingilizceyi sevdiğinizi duyduğuma çok sevindim çünkü burada konuşmayı sevdiğimiz şey bu

we talk about subjects we talk  about all sorts of things in fact  

konuştuğumuz konular  hakkında konuşuyoruz her türlü şey hakkında aslında   biraz güzel doğaya

would you like to have a look  at some some lovely nature  

bakmak ister misiniz

well first of all can i say a big thank you to  saeed now if you remember a couple of weeks ago  

her şeyden önce saeed'e çok teşekkür ederim, eğer birkaç hafta önce hatırlarsanız,

syed sent a photograph of two baby cockatiels  that had just hatched out from eggs well  

syed yumurtadan yeni çıkmış iki yavru sultan papağanının bir fotoğrafını gönderdi.

thank you syed for sending another  photograph showing the progress of  

these birds would you like to have a look at it  oh here it is then so here are saeeds cockatiels  

kuşlar bakmak ister misiniz oh işte o zaman işte saeeds sultan papağanları

and if you look well they've really they've  really got rather big so there they are  

ve iyi bakarsanız gerçekten  oldukça büyükler yani işte buradalar   sultan

they're starting to look like cockatiels  now they're starting to look like parrots  

papağanı gibi görünmeye başladılar şimdi onlar papağan gibi görünmeye başlıyor

so you can see now that especially the the  beak so if you look very closely at the beak  

bu nedenle artık özellikle gagayı görebilirsiniz             bunların muhabbet kuşu olduklarını

you can definitely tell without any doubt that  they are parakeets they are a type of parrot  

kesinlikle söyleyebilirsiniz

so i look forward to seeing  the rest of your photographs  

bu yüzden görmeyi dört gözle bekliyorum fotoğrafların geri kalanı   onlar

as they grow up and as you know i am very  keen on nature and yes i like birds as well

büyürken ve biliyorsun ben doğaya çok düşkünümdür ve evet kuşları da severim

definitely talking of birds here is a little bird  that was in my garden yesterday that i filmed  

kesinlikle kuşlardan bahsediyorum işte dün bahçemde olan ve filme aldığım küçük bir kuş   bakmak

would you like to have a look there it is oh  look now that is actually a baby bird not long  

ister misiniz işte bak şimdi bu aslında bir yavru kuş

from the nest maybe a couple of weeks  so this particular bird probably left  

yuvadan belki birkaç hafta önce ayrıldı yani bu kuş muhtemelen

the nest a couple of weeks ago isn't that lovely  i wonder what type of bird it is do you know  

yuvayı birkaç hafta önce terk etti o kadar sevimli değil acaba ne tür bir kuş merak ediyorum sence biliyorum

can you guess what type of bird this is you  want to see it again okay here it is again

bunun ne tür bir kuş olduğunu tahmin edebilir misiniz tekrar görmek istiyorsunuz tamam işte yine burada

so this is a baby bird that was in the garden  yesterday but i wonder if you can tell me what  

yani bu dün bahçede olan bir yavru kuş ama acaba bana hangi    kuş olduğunu söyleyebilir misiniz?

bird it is what type of bird are we looking at  what bird is it so this is a young bird if you  

hangi kuşa bakıyoruz yani bu genç bir kuş

can tell me let me know on the live chat and then  i will give you the answer a little bit later on

canlı sohbetten bana haber verirsen sana cevabı biraz sonra vereceğim

oh i love nature so much hello to mayuri ah  that's interesting now there is another language  

oh doğayı çok seviyorum mayuriye merhaba ah bu ilginç şimdi başka bir dil daha var

that you often hear mentioned i  like just like the sanskrit language  

sık sık sözünü ettiğiniz tıpkı hindistan'daki sanskrit dili gibi

in india lots of words have derived  from that particular language like sampu  

pek çok kelime bu belirli dilden türetilmiştir sampu gibi

is derived from the english the indian word  shampoo especially during religious ceremonies  

İngilizce'den türetilmiştir hintçe şampuan sözcüğü özellikle dini törenlerde

only sanskrit is used these days as as  mantras or chants thank you very much yes  

bu günlerde sadece sanskritçe kullanılmaktadır. mantralar veya ilahiler olarak çok teşekkür ederim evet

sanskrit yes you don't you don't hear many  many people talk about that language anymore  

sanskritçe evet artık pek çok kişinin bu dil hakkında konuştuğunu duymuyorsunuz

even though it is used in in particular  situations religious situations for example  

belirli durumlarda dini durumlarda kullanılsa da  örneğin

lewis says is your bird is it a baby black bird  is it a baby blackbird no no it isn't it isn't  

lewis kuşun senin kuşun mu bebek mi diyor kara kuş yavru karatavuk mu hayır hayır değil mi

a baby blackbird but i can see why you thought  that but it is much smaller it's actually much  

yavru karatavuk değil ama neden böyle düşündüğünüzü anlayabiliyorum ama çok daha küçük aslında

smaller than a black bird i will show you  once again just very quickly i will show it

kara bir kuştan çok daha küçük size bir kez daha çok hızlı bir şekilde göstereceğim ona

it's very cute it's very lovely but if you look  closely at its beak so its beak is still a little  

çok şirin olduğunu göstereceğim ama gagasına yakından bakarsanız gagası hala

bit like a chick because this particular bird  probably left the nest maybe maybe two weeks ago  

biraz civcive benziyor çünkü bu belirli kuş muhtemelen yuvayı belki iki hafta önce terk etti

so this particular bird has only recently  left the nest but i suppose the question is  

yani bu belirli kuş daha yeni ayrıldı  yuva ama sanırım soru şu

what bird is it what type of bird are we  looking at i will tell you a little bit later on  

hangi kuş bu ne tür bir kuşa bakıyoruz size biraz sonra anlatacağım

hello to parisa hello parisa thank you very much  for your lovely donation on the live chat yes  

parisa'ya merhaba merhaba parisa canlı sohbetteki güzel bağışınız için çok teşekkür ederim evet

thank you very much oh i see what's  happening here parisa says happy birthday  

çok teşekkür ederim parisa doğum günün kutlu olsun diyor

dear teacher now i think i've been very good  today because i haven't mentioned my birthday once  

sevgili öğretmenim şimdi sanırım bugün çok iyiydim çünkü doğum günümden bir kez bahsetmedim

so my birthday is not today but it is  tomorrow so my birthday is coming tomorrow  

yani doğum günüm bugün değil ama yarın yani yarın doğum günüm geliyor

thank you very much theresa for for my little  birthday gift there thank you very much i'm  

teşekkür ederim küçük doğum günü hediyem için çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim

i'm overwhelmed already and i like your  your little heart showing your love  

şimdiden bunaldım ve sevginizi gösteren küçük kalbinizi

and also oh i can see there is a cake as well  all i can say is i wish that cake was real  

seviyorum keşke o pasta gerçek

i really do so thank you theresa for your lovely  donation on the live chat which of course is  

olsaydı   gerçekten çok teşekkür ederim canlı sohbetteki güzel  bağışınız için teşekkür ederim ki bu elbette   yapabileceğiniz bir şeydir

something you are very welcome to do don't forget  everything i do is free i don't charge anything  

unutmayın yaptığım her şey ücretsizdir hiçbir ücret almıyorum

for this i stand here i give you my time and i  do it all for free yes my birthday is tomorrow  

bunun için duruyorum işte size zamanımı veriyorum ve hepsini bedavaya yapıyorum evet yarın doğum günüm Bay

i don't know what mr steve is going to buy  for me i have no idea i don't know what it is  

Steve'in benim için ne alacağını bilmiyorum hiçbir fikrim yok ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok

if he's going to buy anything for me i suppose  it depends whether or not i've been a good boy  

eğer bir şey alacaksa benim için sanırım iyi bir çocuk olup olmadığıma bağlı   iyiysem belki

or not if i've been good maybe i might get  a present however if i've been bad maybe not  

bir hediye alabilirim ancak kötüysem belki olmayabilir

yes tomorrow is my birthday thank  you very much for mentioning it  

evet yarın benim doğum günüm bahsettiğiniz için çok teşekkür ederim o

i didn't mention it you see did you did you  notice there i did not mention my birthday  

bahsetmedim gördün mü orada fark ettin mi doğum günümden bahsetmedim

so no one no one can accuse me of  of saying anything about my birthday  

bu yüzden kimse beni doğum günüm hakkında bir şey söylemekle suçlayamaz

filippo hello philippo ganzini mr duncan  are you vaccinated yes i am i am definitely  

filippo merhaba philippo ganzini bay duncan aşı oldunuz mu evet aşı oldum kesinlikle

vaccinated i've had both of my vaccines and  now i am protected from the dreaded lurky

aşı oldum iki aşımı da oldum ve artık korkulu hastalıktan korunuyorum artık

we don't have to worry anymore thank you eric  for your birthday wishes for tomorrow yes i am  

endişelenmemize gerek yok eric yarın için doğum günü dileklerin için teşekkür ederim evet

another year older tomorrow i don't know how  i feel about it i'm really not sure how i feel  

yarın bir yıl daha yaşlandım nasıl yapacağımı bilmiyorum Doğum günüm hakkında ne hissettiğimden gerçekten emin değilim

about my birthday i haven't decided yet but  let's just say i'm not exactly 100 happy about it

henüz karar vermedim ama bundan tam olarak 100 mutlu değilim diyelim

a couple of nights ago i haven't  mentioned this to steve don't tell steve  

birkaç gece önce bundan Steve'e bahsetmedim. Steve'e bundan

about this a couple of nights ago i was having  nightmares and i got quite upset because of my  

birkaç gece önce bahset. Kabuslar görüyordum ve doğum günüm nedeniyle oldukça üzgündüm buna

birthday can you believe it what's that all about  what's it all about why am i getting so upset  

inanabiliyor musun tüm bunların neyle ilgili olduğu neden bu kadar üzülüyorum

i don't know maybe it's because i'm another  year older perhaps maybe that's the reason why  

bilmiyorum belki çünkü ben' annem bir yaş daha büyük belki de bu yüzden

alessandra asks will you have a day trip  somewhere for your birthday i'm not sure  

alessandra doğum günün için bir yere günübirlik bir gezi yapacak mısın diye soruyor emin

see i don't know if mr steve has anything  planned any surprises tomorrow i don't know  

değilim bak bilmiyorum bay steve'in yarın bir sürpriz planı var mı hiçbir sürpriz bilmiyorum

i know nothing about what is happening tomorrow  absolutely nothing whatsoever so i don't know  

hiçbir şey bilmiyorum yarın ne olacağı hakkında kesinlikle hiçbir şey bu yüzden bilmiyorum

when will mr steve come on  to the live stream not today  

Bay Steve canlı yayına bugün değil   ne zaman gelecek

because steve is working so sadly steve cannot  come on the live stream today i'm sorry about that  

çünkü Steve çok üzgün bir şekilde Steve bugün canlı yayına gelemeyecek bunun için üzgünüm

is your mystery bird a sparrow thank you  phyllis that's a good answer you are very close  

sizin gizemli kuşunuz bir serçe teşekkür ederim phyllis bu iyi bir cevap çok yakınsın bu

by the way very near i think actually  we might have a correct answer

arada çok yakın bence aslında doğru bir cevabımız olabilir

tank sharma i hope i pronounce your  name correctly oh yes you are right  

tank sharma umarım adını doğru telaffuz ederim oh evet

you are correct with the answer to my mystery bird

haklısın gizemimin cevabı doğru kuş

this bird that was in the garden yesterday  a baby bird it is actually a young denick  

dün bahçede olan bu kuş yavru kuş aslında genç bir denick denick

denuck very common birds in the uk  

denuck İngiltere'de çok yaygın kuşlar

quite often mistaken for sparrows so you will see  these birds quite often in gardens around the uk

oldukça sık serçelerle karıştırılır, bu nedenle bu kuşları İngiltere'deki bahçelerde oldukça sık görürsünüz,

but

ancak

they are often mistaken for sparrows  so this particular bird is actually  

genellikle serçelerle karıştırılırlar yani bu özel kuş aslında

a baby dinock a very common  type of bird that is found here  

bir yavru kuştur İngiltere'de çok yaygın olarak bulunan bir kuş türüdür

in england so thank you yes and congratulations  for getting that right you are correct  

bu yüzden teşekkür ederim evet ve tebrikler doğru anladığınız için haklısınız

filippo asks mr duncan how old will  you be tomorrow can you please tell us

filippo Bay Duncan'a yarın kaç yaşında olacaksınız lütfen bize söyleyebilir misiniz

i will be a little bit older  than i was a year ago tomorrow  

? yarın bir yıl önce olduğumdan biraz daha yaşlı olacağım

yes i will be another year older maybe that's  the reason why i was feeling a little bit scared  

evet bir yıl daha yaşlı olacağım belki  bu yüzden

and afraid the other night because suddenly  my age seems to be seems to be very high old  

geçen gece biraz korktum   ve korktum çünkü aniden yaşım çok yaşlı görünüyor

perhaps i am slowly catching mr steve up of  course steve is four years older than me he's  

belki yavaş yavaş bay steve'i yakalıyorum tabii ki steve benden dört yaş büyük o

actually older than me christina says i am sure  mr steve will prepare a lovely surprise for you  

aslında benden büyük christina bay steve'in size güzel bir sürpriz hazırlayacağından eminim diyor

hmm maybe maybe we will have to wait and see i  will tell you on sunday what happened i won't  

pazar günü ne oldu

be here tomorrow on the live stream there will  be no live stream tomorrow because i don't know  

yarın canlı yayında burada olmayacağım yarın canlı yayın olmayacak çünkü

what is happening maybe i will get some lovely  surprise maybe something nice will happen we  

neler olduğunu bilmiyorum belki hoş bir sürprizle karşılaşacağım belki güzel bir şey olacak

will have to wait and see as i mentioned earlier  i love nature very much i really do love nature i  

beklememiz ve görmemiz gerekecek daha önce de belirttiğim gibi doğayı çok seviyorum doğayı gerçekten seviyorum

like the birds and the bees and all of the  animals in between including butterflies

kuşları, arıları ve kelebekler dahil aradaki tüm hayvanları severim

i was out in the garden yesterday and i couldn't  resist filming some of the butterflies that were  

dün bahçedeydim ve karşı koyamadım bazı kelebekleri filme aldım

flying around in my garden and there was one  particular type of butterfly that was very busy

bahçemde uçuyordu ve çok meşgul olan belirli bir kelebek türü vardı

and that was the type of butterfly that you just  saw in the video because the weather yesterday  

ve bu videoda az önce gördüğünüz kelebek türüydü çünkü dün hava

was so gorgeous it was a beautiful day in  the garden yesterday so i couldn't resist  

o kadar muhteşemdi ki dün bahçede güzel bir gündü bu yüzden yapamadım

going outside and recording some some lovely shots  of the peacock butterflies so those particular  

Dışarı çıkıp tavus kuşu kelebeklerinin bazı güzel çekimlerini kaydetmeye karşı koymayın, böylece bu belirli

butterflies are called a peacock butterfly so  the peacock butterfly has very similar markings  

kelebekler tavus kuşu kelebeği olarak adlandırılır, bu nedenle tavus kuşu kelebeği çok benzer işaretlere sahiptir

a very similar pattern on its wings as  a peacock and that's the reason why we  

kanatlarında tavus kuşuna çok benzer bir desen vardır ve biz

call it that oh by the way we have the mystery  idiom coming up in a few seconds and also we have  

ona bu yüzden bu ismi veriyoruz. bu arada, birkaç saniye içinde ortaya çıkan gizemli deyimimiz var ve ayrıca

today's strange english words and  the main subject today is faking  

günümüzün tuhaf İngilizce kelimelerine sahibiz ve bugünün ana konusu,

or faking it some people say before you make  it you have to fake it so quite often in life  

bazı insanların söylediğine göre, taklit   veya numara yapmak    veya numara yapmak  bunu yapmadan önce o kadar sık ​​takmanız gerekir ki hayat

if you want to appear somewhere or to to get  a good job or maybe to to move move through  

bir yerde görünmek veya iyi bir iş bulmak veya belki de ilerlemek

life with success and maybe fame and fortune there  is a great expression you have to fake it until  

hayatta başarı ve belki ün ve servetle ilerlemek istiyorsanız harika bir ifade vardır, bunu yapana kadar taklit etmeniz gerekir

you make it some people might disagree with  that but it would be or it would appear to be  

bazı insanlar buna katılmayabilir ama öyle ya da öyle görünüyor

an expression that a lot of people are using they  really are here is today's mystery idiom i will  

birçok insanın kullandığı bir ifade gerçekten buradalar bugünün gizemli deyimi

flash it up on your screen right now so this is  today's mystery idiom that you have to solve it  

hemen şimdi ekranınızda göstereceğim bu yüzden bu bugünün gizemli deyimi onu çözmeniz gerekiyor

is a well-known expression in the english language  and here it is now oh i will give you five seconds  

İngilizce dilinde iyi bilinen bir ifade ve işte şimdi oh size beş saniye vereceğim

and then i will remove it from the screen  so there it is today's mystery idiom  

ve sonra onu ekrandan kaldıracağım  işte bugünün gizemli deyimi

but what is it if you think you  know please tell me on the live chat

ama bildiğinizi düşünüyorsanız lütfen ekranda söyleyin canlı sohbet

we're going to have a little break and then i  will come back with some strange english words  

biraz ara vereceğiz ve sonra bazı tuhaf ingilizce kelimelerle geri döneceğim

just for you thank you for joining me today  so many people here don't forget also to like  

tam size göre bugün bana katıldığınız için teşekkür ederim buradaki pek çok kişi beğenmeyi de unutmayın

if you like this if you like joining me live  here on youtube please give me a lovely like  

beğendiyseniz bunu beğendiyseniz youtube'da yaşıyorum lütfen bana hoş bir beğeni verin

and then youtube will recommend this  to other people i hope i really do hope  

ve ardından youtube bunu diğer insanlara tavsiye eder umarım gerçekten umuyorum   bu yüzden

so i will have a little break and then we will  come back with some words some unusual words  

biraz ara vereceğim ve ardından bazı kelimelerle, bazı sıra dışı kelimelerle

and also today's subject which is faking  faking or pretending here it is then today's

ve ayrıca bugünün konusuyla geri geleceğiz numara yapıyor  numara yapıyor veya rol yapıyor işte o zaman bugünün

full english excerpt are you ready  

tam İngilizce alıntısı hazır mısınız

and then after this in around about five  minutes i will be back as live as live can be

ve bundan sonra yaklaşık beş dakika içinde olabildiğince canlı döneceğim, bu

so

nedenle

can you see what i'm doing today i'm preparing  to light a fire i have some old wood and garden  

bugün ne yaptığımı görebilir misiniz ateş yakmak için bazı eski tahtalarım ve bahçe

debris to dispose of to start a fire you  need some dry material this will light  

kalıntılarım var ateş yakmak için atacağım biraz kuru malzemeye ihtiyacın var bu

easily paper is the most common material used  or small pieces of wood will also do the job

kolayca yanacaktır kağıt en yaygın kullanılan malzemedir veya küçük ahşap parçaları da işi yapar ateş

the material used to start a fire is called  kindling you use kindling to start the fire  

yakmak için kullanılan malzeme ateşe çıra denir, ateşi başlatmak için çıra kullanırsın çıra

kindling establishes the fire there  is also the word kindle which means  

ateşi kurar ayrıca ateş yakmak anlamına gelen çıra kelimesi de vardır çıra

to start a fire kindling is  a noun while kindle is a verb

bir isimdir, çıra ise bir fiildir

i will use a match to start the fire i will  strike the match and light the paper this  

ateşi başlatmak için kibrit kullanacağım kibriti çakacağım ve kağıdı yak bu

will start the fire the paper will ignite  the word ignite comes from the latin word  

ateşi başlatacak kağıt tutuşacak ignite kelimesi latince kelimeden gelir

for fire we sometimes use the word pyro  to describe something related to fire  

ateş için bazen pyro  kelimesini ateşle ilgili bir şeyi tanımlamak için kullanırız

for example a person who is addicted to  starting fires can be called a pyromaniac  

örneğin  ateş yakma bağımlısı olan bir kişiye pyromaniac denebilir

the most obvious parts of a  fire are the flames and smoke

bir yangının en bariz kısımları alevler ve dumandır alevleri

can you see the flames

görebilir misiniz

the movement of the flames cannot be predicted

alevlerin hareketi tahmin edilemez alevler

flames move randomly

rastgele hareket eder bir ateşin alevinin

we can use the word lick to describe the movement  of a fire's flame the flames licked around the  

hareketini tarif etmek için lick kelimesini kullanabiliriz alevler

door frame a flame flickers we can describe  the flame on a candle as a flickering flame  

kapı çerçevesinin etrafını yalar a alev titriyor bir mumun üzerindeki alevi titreyen bir alev olarak tanımlayabiliriz   bir alev

a flame can shimmer flicker glow dance

parlayabilir titrek parıldayabilir dans et

the fire i'm lighting today will be safely  contained this container is called an incinerator

bugün yaktığım ateş güvenli bir şekilde muhafaza edilecek  bu konteynere yakma fırını denir yakma

you burn things in an incinerator the inside  of the incinerator will become very hot

fırınında bir şeyler yakarsınız yakma fırınının içi

to keep the fire under control i must put  

yangını kontrol altında tutmak için çok ısınması için

this lid on it now the fire will  burn steadily and remain safe

bu kapağı üzerine koymalıyım şimdi ateş sürekli yanacak ve güvende kalacak kapağın

the small hole in the center of  the lid allows the smoke to escape  

ortasındaki küçük delik,

in a controlled way just like  the chimney on a house wood  

tıpkı bir evdeki baca gibi dumanın kontrollü bir şekilde çıkmasına izin verir odun

fires are fun to watch but they can also be very  dangerous especially if they get out of control

izlemesi eğlencelidir ancak aynı zamanda çok tehlikeli de olabilirler, özellikle

after the fire has gone out there  is normally some debris left  

yangın söndükten sonra kontrolden çıkarlarsa normalde bir miktar kalıntı kalır

this gray looking substance is called ash  this is all that is left of what was burned

bu gri görünümlü maddeye kül denir yanan ateşten geriye kalan tek şey bu

you can also put out a fire using water this  action can be described as extinguish you  

su kullanarak bir yangını da söndürebilir bu eylem, söndürmek olarak tanımlanabilir   yangını söndürün ateşi

extinguish the fire you put the fire out you have  extinguished the flames the fire has been put out  

söndürdünüz alevleri söndürdünüz yangın söndürüldü

and there it was one of my many english lessons  that was i think that was filmed in 2013

ve orada benim birçok İngilizce dersimden biriydi bu bence buydu 2013'te

eight years ago oh my goodness do i look  any older than i did then um i think so  

sekiz yıl önce çekildi aman tanrım o zamanlar olduğumdan daha yaşlı görünüyor muyum um bence o kadar

deep you will be pleased you will be pleased to  hear that the farmer has started doing some work  

derin ki memnun kalacaksınız çiftçinin evin arka tarafında bazı işler yapmaya başladığını duyunca memnun olacaksınız

right at the back of the house so if you can hear  some strange sounds behind me i think the farmer  

yani arkamda bazı garip sesler duyabiliyorsanız, sanırım çiftçi

is cutting up some wood at the moment i think  he has his chopper out and he is cutting up  

şu anda biraz odun kesiyor, sanırım helikopteri dışarıda ve

lots of wood so if you can hear some  noises behind me that is the reason why  

çok fazla odun kesiyor, bu nedenle arkamda bazı sesler duyabiliyorsanız, nedeni bu

the english language is a strange thing isn't it  

ingilizce garip bir şey değil mi

some people think that english is annoying  some people think it's very weird and unusual  

bazı insanlar ingilizcenin sinir bozucu olduğunu düşünüyor bazı insanlar bunun çok tuhaf ve sıra dışı olduğunu düşünüyor

but there are in english many strange english  words english words that might seem unusual weird  

ancak ingilizcede pek çok garip ingilizce kelime var olağandışı görünebilecek ingilizce kelimeler garip

odd some people might even assume that they are  not even real words but they are so today we are  

tuhaf bazı insanlar İngilizcenin İngilizce olduğunu bile varsayabilir gerçek kelimeler bile değiller ama öyleler bugün

looking at some strange english words some unusual  english words that exist in the language so today  

bazı garip İngilizce kelimelere bakıyoruz bazı alışılmadık İngilizce kelimeler bu dilde var bu yüzden bugün

we have five to look at and this is the first one  oh i like this word i will pronounce it for you  

bakmamız gereken beş tane var ve bu ilki oh bu kelimeyi beğendim telaffuz edeceğim sizin için

carefully illustrious illustrious something that  is illustrious this is an adjective and it means  

dikkatlice şanlı şanlı bir şey şanlı bir şey bu bir sıfattır ve

well-known or admired so a person can be  illustrious if they are well known for a certain  

iyi bilinen veya beğenilen anlamına gelir, böylece bir kişi belirli bir

achievement or something they've accomplished in  the past illustrious i will say it one more time  

başarı veya geçmişte başardığı bir şeyle tanınırsa şanlı olabilir diyeceğim bir kez daha

illustrious an illustrious  person an illustrious man he has  

şanlı şanlı bir kişi şanlı bir adam sahip olduğu şanlı bir adam

over the years had an illustrious career your  career your job your achievements they are all  

yıllar içinde şanlı bir kariyere sahip oldu kariyeriniz işiniz işiniz başarılarınız hepsi

illustrious things that are achieved and also  things that you are remembered for as well

elde edilen şanlı şeylerdir ve aynı zamanda hatırlanan şeyler de

parsimony parsimony or parsimony this is an  interesting word it doesn't seem like a real word  

cimrilik cimrilik veya cimrilik bu bir ilginç bir kelime gerçek bir kelime gibi görünmüyor   cimrilik bence  onu  telaffuz etmenin  en   en

parsimony i think that's the  easiest way to pronounce it  

and this is a noun and this word refers to a  person who has unwillingness to spend money  

maybe they are a person who does  not like spending money on anything  

herhangi bir konuda

even if they need it they might be seen as  tight fisted so parsimony or parsimony is  

ihtiyaç duysalar bile eli sıkı olarak görülebilirler, bu nedenle cimrilik veya cimrilik   eli

being tight-fisted you are unwilling to spend  money you do not want to spend any money you might  

sıkı olmaktır para harcamak istemezsiniz hiç para harcamak istemezsiniz

also describe this as in a certain situation  where you are trying to achieve something  

bunu bulunduğunuz belirli bir durumda olarak da tanımlayabilirsiniz bir şeyi başarmaya çalışmak

so to achieve something in the quickest possible  way with with using the fewest resources  

yani bir şeyi mümkün olan en hızlı şekilde en az kaynak kullanarak elde etmek

can also refer to this particular word as  well so it can be used in more than one way  

bu belirli kelimeye de atıfta bulunabilir, bu nedenle birden fazla şekilde kullanılabilir

the next word is obfuscate i like  this word it's quite nice obfuscate  

sonraki kelime şaşırtmak bu kelimeyi beğendim bu oldukça güzel karartmak

it doesn't seem like a real word but i can assure  you it is a real word obfuscate it is a verb and  

gerçek bir kelime gibi görünmüyor ama sizi temin ederim gerçek bir kelimedir karartmak bir fiildir ve

it means to make unclear or to cause confusion by  doing something you are making something appear  

belirsiz hale getirmek veya  bir şeyi yaparak karışıklığa neden olmak anlamına gelir   bir şeyi

indistinguishable you cannot see it clearly or  maybe something is hidden to obfuscate it is a  

ayırt edilemez gibi gösterirsiniz net göremiyorsunuz veya belki gizlemek için bir şey gizlenmiştir,

well-known word but it is also a word that might  appear unusual if you've never seen it before  

iyi bilinen bir kelimedir ancak aynı zamanda daha önce hiç görmediyseniz  sıra dışı görünebilecek bir kelimedir

and finally we have this word oh i like this  word very much this is a word that can mean  

ve sonunda bu kelimeye sahibiz oh bu  kelimeyi çok beğendim

to feel unhappy gloomy it can be in  the sense of naming the appearance of  

mutsuz kasvetli hissetmek anlamına gelebilir,

of being sad or unhappy or maybe depressed  or down the word is melancholy melancholy  

üzgün veya mutsuz veya belki depresif olmanın görünümünü adlandırma anlamında olabilir veya kelime melankolik melankoli   isim

a very interesting word as a noun  it means feeling gloomy or sadness  

olarak çok ilginç bir kelime kasvetli veya üzgün hissetmek anlamına gelir

and as an adjective we can say that it  is the expression of sadness or to show  

ve bir sıfat olarak biz üzüntü ifadesi olduğunu veya umutsuzluğu göstermek için

despair you are exhibiting melancholy  you appear to be so sad so unhappy  

melankoli sergiliyorsunuz çok üzgün görünüyorsunuz çok mutsuz

maybe gloomy depressed melancholy this is an  interesting word because it actually derives from  

belki kasvetli depresif melankoli bu ilginç bir kelimedir çünkü aslında

yes the language i mentioned earlier and in its  real term or in its real definition it means  

daha önce bahsettiğim dilden ve gerçek anlamıyla türemiştir veya gerçek tanımıyla

black bile bile is one of the  products of the human body  

kara safra safranın insan vücudunun ürünlerinden biri olduğu anlamına gelir

and in the past people used to think that  black bile caused depression or sadness  

ve geçmişte insanlar kara safranın depresyona veya üzüntüye neden olduğunu düşünürdü

so a person who was feeling down or unhappy quite  often they will be diagnosed with melancholy  

bu nedenle, kendini kötü veya mutsuz hisseden bir kişiye sıklıkla melankoli teşhisi konur.

black bile so in its original term it was actually  used as a medical word to describe a person who  

kara safra yani orijinal terimiyle aslında vücudunda meydana gelen belirli bir fiziksel olay nedeniyle mutsuz hisseden bir kişiyi tanımlamak için tıbbi bir kelime olarak kullanılmıştır,

is feeling unhappy because of a certain physical  thing happening in their body however we know now  

ancak artık

that it has nothing to do with that however the  word has stuck so this particular word nowadays  

bunun bununla hiçbir ilgisi olmadığını biliyoruz, ancak kelime takılıp kalmıştır. yani günümüzde bu özel kelime

means to feel gloomy or sad to express sadness  so there they are some unusual english words for  

üzüntüyü ifade etmek için kasvetli veya üzgün hissetmek anlamına gelir dolayısıyla

you to write down and also to hopefully remember  as well some strange english words very unusual  

yazmanız ve ayrıca umutla hatırlamanız için bazı alışılmadık İngilizce kelimeler var  çok olağandışı

hello hussein hello mr duncan how was it yesterday  well not yesterday my birthday is tomorrow  

merhaba hussein merhaba bay duncan dün nasıldı iyi dün değil doğum günüm yarın

so not today but tomorrow is my birthday yes i  will be another year older tomorrow unfortunately

yani bugün değil ama yarın benim doğum günüm evet  yarın bir yaş daha yaşlanacağım ne yazık ki bu konuda

how do i feel about it i'm not sure maybe we  will find out we will find out on sunday how i  

ne hissediyorum emin değilim belki  bu konuda ne hissettiğimi  pazar günü öğreneceğiz

feel about it but no my birthday was not yesterday  it is actually tomorrow this time tomorrow i will  

ama hayır doğum günüm dün değildi aslında yarın bu zamanlar yarın doğum günümü

be celebrating my birthday looky me so lucky hello  thomas thomas narfus hello mr duncan after a long  

kutlayacağım bak çok şanslıyım merhaba thomas thomas narfus merhaba bay duncan uzun   bir

time happy birthday in advance happy birthday  mr duncan happy birthday to you thank you very  

süre sonra doğum günün kutlu olsun şimdiden doğum gününüz kutlu olsun bay duncan doğum gününüz kutlu olsun çok teşekkür ederim

much that's very nice i don't think i've ever in  my whole life i don't think i've ever sung happy  

bu çok güzel tüm hayatım boyunca hiç düşünmedim kendime doğum günün kutlu olsun şarkısını söylediğimi sanmıyorum

birthday to myself hello also to palmyra who says  oh tomorrow mr duncan it is also grouse day yes  

ayrıca palmyra'ya merhaba diyen ah yarın bay duncan bugün de orman tavuğu günü evet

grouse it is it is a type of game  bird a type of bird and yes the grouse  

orman tavuğu bu bir tür av kuşu, bir tür kuş ve evet orman tavuğu

can be can be hunted tomorrow and shot so it might  be a good day for me because it's my birthday  

yarın avlanıp vurulabilir, bu yüzden benim için iyi bir gün olabilir çünkü bugün benim doğum günüm

but tomorrow also is a bad day if you are a  grouse because it is called the glorious 12th  

ama orman tavuğuysanız yarın da kötü bir gün çünkü şanlı 12 Ağustos olarak adlandırılır şanlı 12

the glorious 12th of august is the day when you  can go out and shoot as many grouse as you want

ağustos, dışarı çıkıp istediğiniz kadar orman tavuğu vurabileceğiniz gündür

please don't ask me why

lütfen bana

alessandra wants to know if lewis studied  latin yes i would like to know that as well  

alessandra'nın neden lewis'in latince çalışıp çalışmadığını öğrenmek istediğini sormayın evet bunu da bilmek isterim

did you study latin so i didn't when  i was at school many many years ago  

Latince çalıştınız, bu yüzden ben çalışmadım uzun yıllar önce okuldayken ne

i know what you're thinking you're  thinking mr duncan when you were at school  

düşündüğünüzü biliyorum Bay Duncan siz okuldayken

i would imagine that you wrote in latin because  you are so old i will try to forget that

Latince yazdığınızı hayal ediyorum çünkü çok yaşlısınız ben bunu unutmaya çalışacağım

thank you marawa marwah says happy birthday for  tomorrow mr duncan that's very nice of you thank  

teşekkür ederim marawa marwah yarın için mutlu yıllar diyor bay duncan çok naziksiniz çok teşekkür ederim

you very much in a few moments we are talking  about an interesting subject especially nowadays  

birkaç dakika sonra özellikle bugünlerde ilginç bir konudan bahsediyoruz

i think nowadays these days it is  very hard to to see genuine people  

bence bugünlerde bunu görmek  çok zor gerçek insanlar

especially when we're talking about i  suppose social media now i don't want to  

özellikle sosyal medya hakkında konuşurken, sanırım artık

start attacking social media because that's not  what i like to do i think i think social media is  

sosyal medyaya saldırmak istemiyorum çünkü yapmayı sevdiğim şey bu değil, bence sosyal medya

fantastic i think social media has a lot  of things going for it there are a lot of  

harika, bence sosyal medyada pek çok şey var bunun için

positive things with social media however i have  noticed on certain websites dare i say instagram  

sosyal medyayla ilgili pek çok olumlu şey var, ancak bazı web sitelerinde instagram demeye cüret ediyorum

perhaps there are lots of people on there  portraying their lives in a fake way

belki de orada hayatlarını sahte bir şekilde tasvir eden birçok insan vardır,

i suppose also it is possible in  life that you do have to pretend  

sanırım hayatta sizin de sahip olmanız mümkündür öyleymiş

so sometimes it might be necessary to  pretend to do something that isn't true  

gibi davranmak bazen doğru olmayan bir şeyi yapıyormuş gibi yapmak

to behave in a way that is not real so i think it  is it is possible to have to have that situation  

gerçek olmayan bir şekilde davranmak gerekli olabilir bu yüzden bence bu duruma sahip olmak mümkündür

but i do think nowadays the appearance of  someone the way they look the way they dress  

ama bence bugünlerde birinin görünüşü nasıl göründükleri, nasıl giyindikleri, nasıl

the the way they appear to live has become  a a very big thing especially on certain  

göründükleri, özellikle belirli   sosyal medya türlerinde çok büyük bir şey haline geldi

types of social media and i think instagram is  probably one of the worst ones because there are  

ve bence instagram muhtemelen  en kötülerinden biri çünkü

lots of people on there now showing their  their life but in a in a fake or false way  

orada   şu anda   pek çok insan kendi fotoğraflarını gösteriyor. hayatları ama sahte veya yanlış bir şekilde

hello as kitchen what do you think  about the cockney accent mr duncan  

mutfak olarak merhaba londra aksanı hakkında ne düşünüyorsunuz bay duncan size

i tell you what i tell you what i really like  the cockney accent because i come from london  

söylüyorum londra aksanını gerçekten sevdiğim için londra'dan geliyorum

and if you come from london then quite  often you might talk with a cockney accent

ve siz londra'dan geliyorsanız o zaman oldukça sıklıkla böyle bir Londra aksanıyla konuşabilirsiniz, demek

like that is that what you mean and of  course there is cockney rhyming slang  

istediğiniz budur ve tabii ki kafiyeli olarak belirli kelimelerin kullanıldığı bir de   kafiyeli  kafiyeli  argo vardır,

as well where certain words are used as rhyming  words for example apples and pears means stairs  

örneğin elmalar ve armutlar merdiven anlamına gelir

so if you go up the apple in  pairs it means you go upstairs

yani elmadan çiftler halinde yukarı çıkarsanız yukarı çıkıyorsunuz

so there is a good example of that we are  coming up to three o'clock and i thought today  

yani saat üçe doğru geldiğimize dair güzel bir örnek var ve bugün uzun zamandır

we would show something that we haven't shown  for a long time not even on sunday we haven't  

göstermediğimiz bir şeyi göstereceğimizi düşündüm, pazar günü bile

shown this so i thought we'd have a little break  and have a look at those super duper flags of  

göstermedik bu yüzden küçük bir ara verip dünyanın süper kandırılmış bayraklarına bir göz atalım diye düşündüm

the world and maybe you can look out for your flag  you can see if it's there and if it is let me know

ve belki bayrağınıza bakabilirsiniz orada olup olmadığını görebilirsiniz ve eğer öyleyse bana haber verin

so  

um they were those flags of the world  did you spot your flag was it there  

onlar o bayraklardı dünyanın her yerinden fark ettiniz mi bayrağınız oradaydı

fluttering and flapping i hope it was

dalgalanıyor ve dalgalanıyor umarım

i really do hope your flag was there if i missed  it out you can tell me mr duncan you missed out  

gerçekten öyledir, umarım bayrağınız oradadır, eğer ben kaçırdıysam, bana Bay Duncan'ı kaçırdığınızı söyleyebilirsiniz

my flag it is not there and i will try to put it  in at a later date not today i haven't got time  

bayrağım orada değil ve deneyeceğim bugün değil daha sonraki bir tarihte koymak için zamanım yok   merhaba

hello to oh hello to claudia i attended  a public school my parents seem

claudia'ya merhaba bir devlet okuluna gittim.

my parents seem wealthy but my  schoolmates were not i could feel the pain  

in their comments when they talk  about the lack of money and also  

parasızlık hakkında ve ayrıca

louis mendes talks about his school days as  well i only had four years of primary school  

louis mendes okul günlerinden de bahsediyor sadece dört yıl ilkokul okudum

and everything i know and it's not much i have  known it from adulthood well can i just tell  

ve bildiğim her şey ve bunu yetişkinliğimden beri bilmiyorum pekala

you something both of you things that you learn  at school a lot of it you will forget it's true  

size ikiniz için de bir şeyler söyleyebilir miyim? okulda çok şey öğrenirsin unutursun doğru

i'm trying to think now of things that i learned  at school that i still use now but actually i feel  

personally from my own point of view i feel  as if i've learned more after my education  

eğitimim sırasında olduğundan daha fazla şey öğrendim

than during it it's very strange i know in  fact the older you get the more you learn  

bu çok garip aslında biliyorum  yaşlandıkça daha çok öğreniyorsunuz

and i suppose one of the secrets to having a  good productive life is is never stop learning  

ve sanırım üretken bir yaşama sahip olmanın sırlarından biri öğrenmeyi asla bırakmamaktır

try to learn something new every day that's  what i try to do so i always like to learn  

her gün yeni bir şey öğrenmeye çalışmaktır yapmaya çalışıyorum her zaman

something new every day learn a new thing  every day something new that you didn't know  

yeni bir şey öğrenmeyi severim her gün yeni bir şey öğren her gün yeni bir şey

before so here we go we're going to look  at today's subject which is faking it  

daha önce bilmediğin bir şey bu yüzden işte bugünün konusuna bakacağız ki bu sahtekarlıktır

and i suppose it's a subject that is very  very relevant now quite relevant indeed  

ve sanırım bu çok çok alakalı bir konu, şu anda gerçekten çok alakalı

because we live in an age where image  is important you might say that image  

çünkü imajın önemli olduğu bir çağda yaşıyoruz, diyebilirsiniz ki, imaj   özellikle sosyal medyanın gelişinden bu yana

has become a very important part of our modern  life especially since the arrival of social media  

modern hayatımızın çok önemli bir parçası haline geldi   bu

so quite often it is very very easy to to  project a certain image of yourself through  

nedenle sıklıkla çok çok sosyal medya aracılığıyla kendinize ait belirli bir imajı yansıtmak kolaydır

social media you might do it on facebook you might  do it on twitter you might do it on instagram i  

bunu facebook'ta yapabilirsiniz twitter'da yapabilirsiniz instagram'da yapabilirsiniz

think instagram is a very good example of that  because there are many people on there trying  

bence instagram buna çok iyi bir örnek çünkü orada deneyen birçok insan var

not only to project their own life but also  to make some sort of living to make a career  

yalnızca kendi hayatlarını yansıtmak ama aynı zamanda bir kariyer yapmak için bir şekilde geçimini sağlamak

and this is the most amazing thing of all there  are people now having very successful careers  

ve bu en şaşırtıcı şey artık  bilmeseniz bile sadece kendilerini ve hayatlarını  göstererek instagram'da çok başarılı kariyerlere sahip   insanlar var

on instagram just by showing themselves and their  life even if you don't know that person personally  

o kişi kişisel olarak

you don't really know anything about that person  but if you have enough followers enough fans

o kişi hakkında gerçekten hiçbir şey bilmiyorsunuz ancak yeterli sayıda takipçiniz ve yeterince hayranınız varsa o zaman

then you can you can sort of cash in i suppose you  can actually take some sort of benefit from that  

bir şekilde para kazanabilirsiniz.

particular situation you might be paid by certain  companies to show products you see so it can  

şirketler gördüğünüz ürünleri gösterecek, böylece olabilir

happen it can happen but i think these days there  are a lot of people who are i suppose the word  

olabilir ama bence bugünlerde pek çok insan var ki, sanırım  kelime

is faking it or the expression faking it the  art of pretending and as i said earlier it is  

onu taklit ediyor veya taklit  ifadesi, rol yapma sanatı ve daha önce de söylediğim gibi, bu

something that a lot of people are doing now  and if you do it properly if you do it right  

bir şey bunu şu anda pek çok insan yapıyor ve doğru yaparsanız, doğru yaparsanız

you can have success you can even have a very long  term career especially on the internet anything  

başarılı olabilirsiniz, hatta özellikle internette çok uzun süreli bir kariyere sahip olabilirsiniz

is possible these days so when we talk about  faking it well first of all the word fake  

bu günlerde   her şey mümkündür, yani önce iyi numara yapmaktan bahsettiğimizde Sahte kelimesi

is a simple word with a very deep meaning  something untrue or false so when we look at  

çok derin bir anlamı olan basit bir kelimedir doğru olmayan veya yanlış bir şey  bu nedenle   sahte olan bir şeye baktığımızda

something that is fake it is something that  is untrue or false something that appears  

doğru olmayan veya yanlış olan  bir şeydir

to be a certain way or something that appears to  have a certain characteristic but is in fact false  

belirli bir şekilde görünen bir şey veya bir şeye sahip gibi görünen bir şeydir belirli bir özellik ama aslında yanlıştır

fake untrue so a thing that is fake is something  that is untrue or false something unreal can also  

sahte doğru değildir yani sahte olan bir şey gerçek olmayan veya yanlış olan bir şeydir gerçek olmayan bir şey de

be described as fake so an unreal thing can be  something you imagine something that you pretend  

sahte olarak tanımlanabilir, yani gerçek olmayan bir şey hayal ettiğiniz bir şey olabilir taklit ettiğiniz bir şey

something that is created in the mind  maybe something that you think of  

zihinde yaratılan bir şey belki düşündüğünüz bir şey

so it's not tangible it is not something  that can be touched it is something unreal  

dolayısıyla somut değildir dokunulabilecek bir şey değildir gerçek dışı bir şeydir

but of course it is possible to bring unreality  into reality by making something appear real  

ama elbette bir şeyi gerçekmiş gibi göstererek gerçek dışılığı gerçeğe dönüştürmek mümkündür

and that is why we get the word fake you  are faking the things that you are showing

ve bu nedenle sahte kelimesini alıyoruz, numara yapıyorsunuz

another word illusion oh i like  this word illusion i like illusion  

başka bir kelimeyle gösterdiğiniz şeyler yanılsama oh ben bu yanılsama kelimesini seviyorum   yanılsama

the word illusion something that you see  but maybe something also that is not real  

kelimesini seviyorum   yanılsama sözcüğü gördüğünüz bir şey ama belki de gerçek olmayan bir şey   bir

a trick of the eye so if you have a trick of  the eye it means you are seeing something you  

göz hilesi yani eğer bir göz hileniz varsa bu sizsiniz demektir bir şey görüyorsun   bir

are looking at something and it maybe  it appears real but in fact it isn't  

şeye bakıyorsun ve gerçek gibi görünebilir ama aslında değildir   veya bir

or maybe deceit as well to hide something  or to hide the truth or to hide behind  

şeyi gizlemek  veya gerçeği saklamak veya

a fake exterior you are pretending to be something  you are not deceit i like that word some people  

sahte bir dış görünüşün arkasına saklanmak için   olmadığınız bir şeymiş gibi davranıyorsunuz   aldatmak da olabilir aldatmak Bu kelimeyi seviyorum   bazı insanlar

might say that there is a lot of deceit on the  internet and i would probably agree to be honest

internette pek çok aldatmaca  olduğunu söyleyebilir ve

when we talk about faking or or pretending you  might use the word cover you are hiding something  

numara yapmaktan veya bir şey sakladığınızı

or you are hiding behind something so quite often  faking or creating an illusion is used quite often  

veya arkasına saklandığınızı örtmek  kelimesini kullanabilirmiş gibi davranmaktan bahsederken muhtemelen dürüst olacağımı kabul ediyorum bir şey çok sık numara yapmak veya illüzyon yaratmak

as a cover you are covering yourself to conceal  or to keep something out of sight so perhaps  

gizlemek veya bir şeyi gözden uzak tutmak için kendinizi örttüğünüz bir örtü olarak kullanılır, bu nedenle belki

a person is hiding their true emotions or maybe  their true lifestyle maybe the things that they  

bir kişi gerçek duygularını veya belki gerçek yaşam tarzını belki de   yapmadıkları şeyleri

don't want other people to know about they  are concealing it they are covering it and  

saklıyor' diğer insanların bunu gizlediklerini bilmesini istemiyorlar, bunu gizliyorlar ve bunu

to do that you have to have a fake character  or a fake exterior so quite often faking it is  

yapmak için sahte bir karaktere veya sahte bir dış görünüşe sahip olmanız gerekiyor, bu yüzden çoğu zaman numara yapmak, burada da bir şeyi

an action that occurs when you are trying to hide  something as well here is something we all did as  

saklamaya çalıştığınızda ortaya çıkan bir eylemdir. hepimizin   çocukken yaptığı bir şey, siz

kids when you are a child quite often you will  hide things you will try to hide things away  

çocukken oldukça sık bir şeyler  saklayacaksınız, bazı şeyleri saklamaya çalışacaksınız

when you are a child you you like to play

çocukken oynamayı seversiniz, bir

you pretend you pretend to do something maybe  playing and pretending are the same thing so  

şey yapıyormuş gibi yaparsınız belki oynamak ve rol yapmak aynı şeydir yani   dünyayı

i suppose when you are trying to make sense of  the world pretending is a good way of learning  

anlamlandırmaya çalıştığınızda, rol yapmak öğrenmenin ve pratik yapmanın iyi bir yoludur,

and practicing so if you pretend sometimes we can  use it to say that you are showing an unreal side  

bu yüzden bazen rol yapıyorsanız, bunu kendinizin gerçek olmayan bir tarafını gösterdiğinizi yani kendinizi gösterdiğinizi  söylemek için kullanabiliriz

of yourself so you are showing yourself  but you are just pretending so as a child  

ama siz çocukken

you will pretend to do something but as an  adult you will pretend because you want to show  

öyleymiş gibi davranarak   bir şeyi yapıyormuş gibi yapacaksınız ama bir yetişkin olarak rol yapacaksınız çünkü gerçek

an unreal side a side of yourself that  is not real to act out is also to pretend

olmayan bir yönünüzü göstermek istiyorsunuz, çünkü harekete geçirilemeyecek bir yanınız da rol yapmaktır

hello thomas oh thank you thomas  

merhaba thomas oh teşekkürler thomas   teşekkürler

thank you very much for joining me today hello  mr duncan and everyone happy birthday to you ah

bugün bana katıldığınız için çok teşekkür ederim merhaba bay duncan ve herkes doğum gününüz kutlu olsun ah

my birthday is tomorrow not today but thank  you very much for your birthday wishes  

doğum günüm yarın bugün değil ama doğum günü dilekleriniz için çok teşekkür ederim

in advance yes thomas i am actually  another year older tomorrow on the 12th  

şimdiden evet thomas yarın 12 ağustos   bir yıl daha yaşlandım

of august but thank you anyway thank you very  much lots of kind messages coming through  

ama teşekkür ederim herneyse çok teşekkür ederim bugün pek çok nazik mesaj geliyor

today i'm a little bit embarrassed  to be honest slightly embarrassed

dürüst olmak gerekirse biraz utandım biraz utandım

willian says to pretend is a false  cognate yes you are behaving or acting  

willian rol yapmanın yanlış bir kökenden geldiğini söylüyor evet

in a way that is not real you are right  

gerçek olmayan bir şekilde davranıyorsun veya hareket ediyorsun haklısın

thomas i haven't seen you for a long time  where have you been thomas where have you been

thomas i seni uzun zamandır görmüyorum neredeydin thomas neredeydin

luis mendez says mr duncan is making out  that he is the best teacher on youtube  

luis mendez diyor ki bay duncan youtube'daki en iyi öğretmenmiş gibi davranıyor   bu

are you saying i'm pretending

that's nice hello also alessandra nice to see  you here and we have another way of expressing  

güzelmiş gibi davrandığımı mı söylüyorsun merhaba ayrıca alessandra seni görmek güzel burada ve başka bir ifade etme biçimimiz var

faking it to put on a show maybe a person will put  on a show they are expressing themselves in a way  

bir gösteri yapmak için numara yapmak belki bir kişi kendini gerçek olmayan bir şekilde ifade eden bir gösteri yapacak

that is not real to display fake emotion you are  pretending to behave in a certain way that is not  

sahte duygu göstermek için gerçek olmayan  belirli bir şekilde davranıyormuş gibi yapıyorsunuz

real or not true so when you fake something we can  also say that you put on a show in a certain way  

gerçek ya da değil yani bir şeyi uydurduğunuzda belirli bir şekilde şov yaptığınızı da söyleyebiliriz

you are showing emotions that aren't real or you  are displaying a character that is not really you  

gerçek olmayan duyguları sergiliyorsunuz veya gerçekte siz olmayan bir karakteri sergiliyorsunuz   ortaya koymak

you put on a display to put on a display  perhaps you pretend to cry oh i'm so upset don't  

için bir görüntü sergiliyorsunuz bir ekranda belki ağlıyormuş gibi yaparsın oh çok kırgınım yapma

don't please don't don't don't ask don't ask about  it i'm so upset that sort of thing or maybe laugh

yapma lütfen sorma sorma sorma bu tür şeyler için çok üzgünüm ya da belki

you pretend to laugh or perhaps  you pretend to be asleep

sana gülerim gülüyormuş gibi yapın veya belki uyuyormuş numarası yapın,

it does happen some people do  that they pretend to be asleep  

bazı insanlar olur  uyuyormuş gibi yaparlar

maybe if their partner has come back  very late at night and that their other  

belki partnerleri gece çok geç saatlerde geri geldiyse ve diğer

partner their their mate is lying in bed  waiting for them and they are very angry  

partnerleri, eşleri yatakta onları bekliyorsa ve onlar çok kızgınlar

but when the partner arrives when the  person who stayed out late arrives back home

ama partner geldiğinde geç saate kadar dışarıda kalan kişi eve döndüğünde

they pretend to be asleep they are  just putting it on they are faking

uyuyor numarası yapıyorlar sadece takıyorlar numara

i have followed your lessons offline  from a recording thank you thomas i'm  

yapıyorlar derslerinizi bir kayıttan çevrimdışı olarak takip ettim teşekkürler thomas

glad to see that you are still keeping  in touch with my work here on youtube  

gördüğüme sevindim hala youtube'daki çalışmamla iletişim halindesiniz

so if you put on a display it means you  are acting in a fake way or a fake manner

yani bir görüntü koyarsanız bu sahte veya sahte bir şekilde hareket ettiğiniz anlamına gelir.

we can also use fake as a verb to fool hud wink  act you might act in a certain way you are acting  

belli bir şekilde

in a way to fool other people to make them  believe that you are something that you are not  

başkalarını kandıracak şekilde davranıyorsunuz, onları sizin bir şey olduğunuza inandırmak için, daha önce de

hood wink fool cover once again as i said  earlier quite often a person who will  

söylediğim gibi, bir kez daha aptal yerine göz kırpıyorsunuz, çoğu zaman

fake their personality or  fake their reactions can often

kişiliğini taklit eden veya tepkilerini taklit eden bir kişi genellikle seni kandırmaya veya kandırmaya

be described as a person who is trying to  fool you or hoodwink very nice victoria says  

çalışan bir kişi olarak tanımlanmalı victoria çok güzel diyor

when i lack courage sometimes i fake it yes  i think it's normal i don't think faking is  

cesaretim olmadığında bazen evet taklidi yapıyorum bence bu normal, numara yapmanın

abnormal i think it's something we all do  especially when you wake up in the morning  

anormal olduğunu düşünmüyorum, bence bu hepimizin özellikle sen uyandığında yaptığı bir şey sabah

maybe you wake up in the morning and you  don't feel very happy you can't smile you  

belki sabah uyanırsın ve kendini pek mutlu hissetmezsin gülümseyemezsin   içinden gülümsemek

don't feel like smiling and yet when you  leave the house you put on a brave face  

gelmez ve yine de evden  çıkarken cesur bir surat takınırsın

you smile to the world even though underneath you  are not smiling so we can say that you well we can  

dünyaya gülümsersin altında gülümsemiyorsan iyisin diyebiliriz

say that you mask your emotions your real emotions  are hidden away to mask your real emotions to  

duygularınızı gizlediğinizi söyleyebiliriz  gerçek duygularınız  gerçek duygularınızı gizlemek için gizlenir

pretend that all is well because you want other  people to feel that you are a happy person  

her şey yolundaymış gibi davranmak için   diğer insanların sizin mutlu bir insan olduğunuzu hissetmesini istersiniz mutlu

you can also feign happiness now here is an  interesting word fein oh i like that one to feign  

numarası da yapabilirsiniz şimdi burada ilginç bir kelime fein oh bunu sevdim numara yapmak   gerçek

is to do something in a way that is not  real you are pretending to do something  

olmayan bir şekilde bir şey yapmaktır bir şey yapıyormuş gibi yapıyorsunuz

so yes to feign happiness you smile you laugh

yani evet mutluluk numarası yapmak için gülümsersiniz gülersiniz

but really underneath you are feeling unhappy  or miserable and i think this is something we  

ama gerçekten altındasınızdır mutsuz veya sefil hissetmek ve bence bu

all do from time to time sometimes we don't feel  like facing the day sometimes we want to stay  

hepimizin zaman zaman yaptığı bir şey bazen günle yüzleşmek istemiyoruz bazen yatakta kalmak istiyoruz

in bed i know sometimes i do sometimes i wish i  could just lie in bed all day and do nothing but  

biliyorum bazen yapıyorum bazen keşke bütün gün yatakta uzanabilseydim ve   ne

sadly the world will not stop turning  for me so i have to put on a brave face

yazık ki dünya benim için dönmeyi bırakmayacak  bu yüzden başka bir ilginç kelimeyi simüle etmek için cesur bir yüz takınmalıyım

to simulate another interesting word to simulate  something if you simulate it means you are  

bir şeyi simüle ederseniz, bu

acting in a way that is copying  something else you simulate is to act  

bir şekilde hareket ettiğiniz anlamına gelir simüle ettiğiniz  başka bir şeyi kopyalamaktır

in an unreal way so if you simulate something  it means you are not being yourself you are not  

gerçek olmayan bir şekilde hareket edin yani bir şeyi simüle ederseniz, kendiniz değilsiniz demektir, gerçek değilsiniz,

being genuine you are not acting in the way you  normally would to simulate is to fake something

normalde yaptığınız gibi davranmıyorsunuz, bir şeyi taklit etmek

you are copying another person's behavior perhaps

başka bir kişinin davranışını kopyalıyorsunuz, belki de

so why do we pretend we all do it from time to  time especially when we are having a bad day  

neden rol yapıyoruz bunu hepimiz zaman zaman yaparız, özellikle de kötü bir gün geçirirken

why do we pretend why indeed i suppose there are  many reasons why a person might pretend perhaps to  

neden rol yapıyoruz neden gerçekten sanırım bir kişinin rol yapması için pek çok neden vardır belki   kişinin

cover up one's true feelings your real feelings  perhaps you are in a relationship but you are  

gerçek duygularını  gerçek duygularını belki bir ilişkiniz vardır ama

unhappy in that relationship but you will pretend  to be happy and this happens a lot especially in  

o ilişkide mutsuzsunuz ama mutluymuş gibi davranacaksınız ve bu özellikle

long-term relationships you might find that  both couples both in the relationship both  

uzun süreli ilişkilerde çok olur, her iki çiftin de ilişkide her iki

parties the two people in the relationship might  both be unhappy because they've been together for  

tarafın da ilişkideki iki kişinin her ikisinin de mutsuz olabileceğini görebilirsiniz çünkü onlar

a long time so after a while they might pretend  to be happy to cover up their real feelings  

uzun süredir birliktesiniz bu yüzden bir süre sonra gerçek duygularını örtmek için mutluymuş gibi davranabilirler

it does happen not often but it can happen  so to cover up one's true feelings perhaps  

bu pek sık olmaz ama olabilir  bu yüzden kişinin gerçek duygularını örtmesi belki

a person that you've been looking at or maybe  a person that you wanted to ask out on a date  

baktığınız bir kişi veya belki çıkma teklif etmek istediğin bir kişi

maybe for a long time you've been  watching them from a distance  

belki uzun süredir onları  uzaktan izliyorsun

and you think one day one day i will ask that  girl out on a date but then your best friend  

ve bir gün o kıza çıkma teklif edeceğimi düşünüyorsun ama sonra en iyi arkadaşın

asks the girl out on a date and then they start  dating and then they announce that they are  

kıza çıkma teklif ediyor bir randevuda ve sonra çıkmaya başlarlar ve sonra evlendiklerini duyururlar, bu

getting married so you have to cover up your true  feelings because you wanted to date that girl you  

yüzden gerçek duygularınızı saklamanız gerekir çünkü o kızla çıkmak istediniz,

wanted to go out with her you wanted to marry  that girl but now your best friend is going to  

onunla çıkmak istediniz, o kızla evlenmek istediniz, ama şimdi elinizden gelenin en iyisi bunun

do it instead so you have to pretend to be happy  for them oh i'm so happy you found the right girl  

yerine arkadaşınız yapacak, bu yüzden onlar için mutluymuş gibi davranmalısınız  oh doğru kızı bulduğunuz için çok mutluyum

oh congratulations but inside inside you are dying  because you wanted you wanted to date that girl

oh tebrikler ama içten içe ölüyorsunuz çünkü o kızla çıkmak istiyordunuz

claudia says freddie mercury once  sang a song called the great pretender  

claudia bir keresinde freddie mercury diyor büyük rol yapan adlı bir şarkı söyledim

oh yes i'm the great pretender pretending  that i'm having fun that sort of

oh evet, ben bu tür

thing so there are many instances  in your life where you might want  

şeylerle eğleniyormuşum gibi davranan harika rol yapıyorum, bu nedenle hayatınızda

to cover up your true feelings maybe you  have to hide something from your past  

gerçek duygularınızı   örtbas etmek isteyebileceğiniz birçok durum vardır, belki  bir şeyleri saklamanız gerekir geçmişinizden

this is something a lot of people do they do it  when they are trying to hide something from their  

bu birçok insanın yaptığı bir şeydir geçmişlerinden bir şey saklamaya çalıştıklarında,

past you try to hide one of your misdemeanours  oh i like that word by the way see that should  

kabahatlerinizden birini saklamaya çalışırsınız oh bu arada bu kelimeyi beğendim bakın bu

be one of my strange english words misdemeanour a  misdemeanour is a wrongdoing something you've done  

benim garip ingilizce kelimelerimden biri olmalı kabahat bir kabahat yanlış bir davranıştır

in the past that was wrong maybe something illegal  maybe something that you feel ashamed of your  

geçmişte yaptığınız bir şey   yanlış olan bir şey  belki yasa dışı bir şey belki de kabahatlerinizden utandığınız bir şeydir,

misdemeanours so sometimes we will put on a fake  character or personality because we are hiding  

bu nedenle bazen sahte bir karakter veya kişiliğe bürünürüz çünkü

something not that is here now but maybe something  from the past that we feel ashamed or embarrassed  

şimdi burada olmayan bir şeyi saklıyoruz   ama belki geçmişe ait, kabahatlerimizi saklamaktan utandığımız veya mahçup olduğumuz bir şey,

by to hide one's misdemeanours might cause you  to to fake your life some people who have been  

hayatınızı taklit etmenize neden olabilir   hapse atılmış bazı insanlar

imprisoned maybe they try to hide that by  appearing to be a different type of person

belki de farklı bir insan gibi görünerek bunu saklamaya çalışıyorlar

i suppose one of the main reasons why  we fake our personalities or we pretend  

sanırım kişiliklerimizi taklit etmemizin veya rol yapıyormuş gibi yapmamızın ana nedenleri,

is to project a positive image to other people you  want to project a positive image you want to make  

diğer insanlara olumlu bir imaj yansıtmak, pozitif bir imaj yansıtmak,

yourself look good in front of other people look  at me look at my life look at all of the people i  

diğer insanların önünde kendinizi iyi göstermek

have around me all of the friends that i have so  often projecting a false impression of your life  

çevremdeki insanlar, sahip olduğum tüm arkadaşlar, hayatınız hakkında sıklıkla yanlış bir izlenim yansıtıyor

can also be projecting a positive image  to other people you want to appear to be  

olabilir   diğer insanlara da olumlu bir imaj yansıtabilir

a good person a successful person  a wealthy person a beautiful person

iyi bir insan, başarılı bir insan, zengin bir insan, güzel bir insan gibi görünmek istersiniz

to make oneself feel more confident is one of the  reasons why you might fake the thing you are doing

kendini daha güvende hissettirmek, kendine daha fazla güvenmek için yaptığın şeyi taklit etmenin nedenlerinden biridir, sahte

to make oneself more confident you might have a  fake appearance so these days a lot of people do  

bir görünüme sahip olabilirsin, bu nedenle bugünlerde birçok insan

have procedures surgery maybe you you wear a lot  of makeup on your face and that applies to men and  

ameliyat oluyor, belki sen çok makyaj yapıyorsun yüzünüzde ve bu erkekler ve kadınlar için geçerli

women because everyone is doing it now even the  men have become very conscious of their images  

çünkü artık herkes bunu yapıyor erkekler bile görüntülerinin    çok bilincine vardılar bu

so they don't want to look old they don't  want to look poor or they don't want to look  

nedenle yaşlı görünmek istemiyorlar fakir görünmek istemiyorlar veya istemiyorlar

as if they have no life to make oneself more  confident you have a fake appearance maybe  

kendini daha güvenli hale getirecek hayatları yokmuş gibi görünüyorsun sahte bir görünüşün var belki de

you have a fake expression on your face so  you are smiling you seem happy oh oh isn't  

yüzünde sahte bir ifade var bu yüzden gülümsüyorsun mutlu görünüyorsun oh oh değil mi

isn't life great isn't it wonderful but  underneath maybe you feel the opposite  

hayat harika değil mi harika değil mi ama altında belki tam tersini hissediyorsunuz   bir

you can also have a fake reaction to  something wow really oh my goodness  

şeye sahte tepkiler de verebilirsiniz vay gerçekten aman tanrım

i don't believe it wow there is one  particular situation where you might have to  

buna inanmıyorum vay canına sürpriz yapmak zorunda kalabileceğiniz belirli bir durum var

to fake surprise perhaps perhaps your birthday  is coming and you have accidentally seen  

belki belki doğum gününüz yaklaşıyor ve yanlışlıkla gördünüz

the thing that your partner is going to buy  for you maybe you've seen it by accident

eşinizin sizin için alacağı şeyi belki de tesadüfen görmüşsünüzdür, bu

so when they give it to you on your birthday you  have to pretend that you don't know what it is

yüzden doğum gününüzde size verdiklerinde ne olduğunu bilmiyormuş gibi davranmalısınız,

has that ever happened to you have you ever  accidentally found out what your partner is  

başınıza gelen var mı, var mı? eşinizin doğum gününüz için size ne verdiğini kazara öğrendiniz

giving you for your birthday but then when  they give it to you you have to then pretend  

ama sonra size verdiklerinde

you have to pretend to actually be surprised  oh my goodness i can't believe you bought that  

gerçekten şaşırmış gibi davranmalısınız aman tanrım bunu

for me wow i had no idea wow that's  incredible it does happen sometimes  

benim için aldığına inanamıyorum vay canına hiçbir fikrim vay canına inanılmaz bazen oluyor

you can also have a fake personality or a  fake life it is possible especially these days  

sahte bir kişiliğe veya  sahte bir hayata da sahip olabilirsiniz, özellikle bu günlerde

as i mentioned earlier on the internet it is  possible these days to have a fake life where  

internette daha önce de belirttiğim gibi bu günlerde

your whole life is just an illusion and  by that i mean the life that you project  

tüm hayatınızın sadece bir şey olduğu sahte bir hayata sahip olmak mümkün. yanılsama ve bununla

on the internet or maybe through photographs  that you've posted and i did mention  

internette veya belki de yayınladığınız ve

instagram earlier and i think instagram is a very  good example of people faking their lifestyle  

daha önce instagramdan bahsettiğim fotoğraflar aracılığıyla yansıttığınız hayatı kastediyorum ve bence instagram, yaşam tarzlarını taklit eden insanlara çok  iyi bir örnek

so maybe they are they are posing in front of a  car that's very expensive and they pretend that  

bu yüzden belki de poz veriyorlar çok pahalı bir arabanın önünde ve

that car is theirs or maybe they rent a very large  house over a weekend and then they take lots of  

o araba kendilerininmiş gibi davranıyorlar veya belki bir hafta sonu için çok büyük bir ev kiralıyorlar ve sonra

photographs in the house and then over the next  two or three months they will post those pictures  

evde bir sürü fotoğraf çekiyorlar ve sonraki iki veya üç ay içinde bunları yayınlıyorlar resimler

on the internet and it would appear that their  life is amazing but really the house isn't theirs  

internette ve görünüşe göre hayatları harika ama aslında ev onların değil

they just rented it so sometimes it is possible  to mislead people with photographs that you might  

sadece kiraladılar, bu nedenle bazen  internette yayınlayabileceğiniz fotoğraflarla insanları yanıltmak

post on the internet it is possible to create  a completely fake life that is not real at all  

tamamen sahte bir ev oluşturmak mümkündür hiç gerçek olmayan hayat

and this does happen a lot of big influences  on the internet have been caught out  

ve bu oluyor  internette pek çok büyük etki   bir

with their fake lives where they pretend to  be something or pretend to have lots of money  

şeymiş gibi davrandıkları veya çok paraları varmış gibi davrandıkları

maybe they pretend to have their own private jet  but in fact it is all fake none of it is real  

belki kendi özel jetleri varmış gibi davrandıkları   sahte hayatlarıyla yakalandı aslında hepsi sahte hiçbiri gerçek değil

oh sergio has decided to join us  hello sergio yes a lot of people do

oh sergio bize katılmaya karar verdi merhaba sergio evet birçok kişi takip ediyor

palmyra says i do not follow anyone on  instagram can you believe it i actually  

palmyra diyor ki ben instagramda kimseyi takip etmiyorum inanabiliyor musun aslında

have an instagram channel or account i  actually do have an instagram account

bir instagram kanalım veya hesabım var aslında yapıyorum bir instagram hesabım var,

although i can safely say that my life is  not fake so the pictures that you see on my  

ancak hayatımın sahte olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim bu nedenle instagramımda gördüğünüz resimlerin

instagram are not fake you can see that  they are very real almost too real in fact

sahte olmadığını görebilirsiniz onların çok gerçek neredeyse fazlasıyla gerçek aslında

ah claudia very good that is a very good point  what about if you receive a gift or a present  

ah claudia çok iyi bu çok iyi bir nokta peki ya bir hediye veya sevmediğiniz bir hediye alırsanız

that you don't like very good yes especially  during christmas so at christmas time quite often  

çok iyi evet özellikle yılbaşında yani noel zamanında oldukça sık

you will receive lots and lots of gifts however if  you open a gift in front of someone and you don't  

çok ama çok hediye alırsınız ancak birinin önünde bir hediye açarsanız ve almazsanız'

like it what do you say what do you do  do you say i'm sorry i don't like that  

beğenmediysen ne dersin ne yaparsın üzgünüm bunu beğenmedim özür dilerim

i'm sorry i don't like this gift it's  horrible i don't like it you can have it back  

bu hediyeyi beğenmedim bu korkunç hoşuma gitmedi geri alabilirsin

no one would ever do that because then you would  hurt the other person's feelings you would hurt  

kimse yok bunu hiç yapardın çünkü o zaman diğer kişinin duygularını incitmiş olursun onları incitmiş olursun

them you would hurt their feelings people now want  to know do you want to know what my instagram is

onların duygularını incitirsin insanlar şimdi bilmek istiyor instagramımın ne olduğunu bilmek ister misin

i can't actually remember what it is to  be honest i can't actually remember it  

gerçekten ne olduğunu hatırlayamıyorum dürüst olmak gerekirse yapabilirim aslında hatırlamıyorum

to be honest hello nasa is here hello  mr duncan your smile is so contagious  

dürüst olmak gerekirse merhaba nasa burada merhaba  bay duncan gülümsemeniz çok bulaşıcı

one of the things that i'm always proud of is  i am what i am and what you see is what you get

her zaman gurur duyduğum şeylerden biri  ben neysem ve ne görürseniz onu alırsınız,

so i always feel quite  quite pleased and proud that  

bu yüzden kendimi her zaman sakin hissederim oldukça memnun ve gururluyum ki

this is me this is nothing  else this is nothing different  

bu benim bu başka bir şey değil bu farklı bir şey değil

so what you see here is what you get all of  my flaws all of my impurities warts and all

yani burada gördüğünüz şey tüm kusurlarım tüm safsızlıklarım

so i don't try to hide be behind anything  or pretend to be anything that i'm not

siğillerim vb. olmadığım herhangi bir şey ol

because what's the point because  as soon as people find out  

çünkü ne anlamı var çünkü insanlar sana

then they won't trust you you will  lose all credibility in the future

güvenmeyeceklerini öğrenir öğrenmez gelecekte tüm güvenilirliğini kaybedeceksin bu

it can be something that's very embarrassing  indeed to put on a brave face now i think this  

çok utanç verici bir şey olabilir gerçekten şimdi cesur bir surat takınmak bence bu

is something we often do especially in times of  difficulty when things are not going well maybe  

özellikle zor zamanlarda işlerin iyi gitmediği zamanlarda sıklıkla yaptığımız bir şeydir belki

there is some difficulty in your life maybe some  tragedy that you have to overcome so even though  

hayatınızda bazı zorluklar olabilir belki de üstesinden gelmeniz gereken bazı trajediler vardır

you don't feel like being happy sometimes you  have to put on a brave face you have to face  

mutlu olmak istemeseniz de bazen mutlu olmak zorunda kalırsınız cesur bir yüzle yüzleşmek zorundasın

a difficulty or a problem something that's  happening in your life that is difficult to cope  

bir zorlukla veya problemle yüzleşmek zorundasın hayatında baş etmesi zor olan bir şeyle

with you have to put on a brave face sometimes  you have to to hide you have to hide your fear  

cesur bir yüz takınmak zorundasın bazen saklamak zorundasın korkunu

and anxiety it's not easy to do some people  can do it and some people do it very well

ve kaygını gizlemek zorundasın  bu kolay değil bazı insanlar yapabilir ve bazı insanlar bunu çok iyi yapabilir,

some people can do it very well indeed to appear  better wealthier or healthier than you really are  

bazı insanlar gerçekten olduğunuzdan daha zengin veya daha sağlıklı görünmek için gerçekten çok iyi yapabilir

um so there have been instances in the  past where a person a well-known person  

um yani geçmişte bir kişinin tanınmış bir kişinin

has had to hide something of themselves so they  can be accepted i suppose one of the one of the  

sahip olduğu durumlar olmuştur. kabul edilebilsinler diye kendilerinden bir şeyler saklamak sanırım

good examples that i want to pull out of my  head is is j f kennedy so j f kennedy suffered  

kafamdan çıkarmak istediğim iyi örneklerden biri, j f kennedy so j f kennedy'nin

from some medical conditions that made  it very difficult for him to move around  

hareket etmesini çok zorlaştıran bazı tıbbi durumlardan muzdarip olmasıdır. etrafında

and i think it was back problems so certain  problems that he had physically but he was able  

ve bence fiziksel olarak sahip olduğu sırt sorunları çok belirli sorunlardı ama

in a very clever way he was able to mask all of  those things because he thought that would spoil  

çok zekice  tüm bunları  maskelemeyi başardı çünkü bunun imajını  bozacağını düşündü

his image his image to the outside world so even  though he had the these terrible physical problems  

dış dünyadaki imajını bu yüzden bu korkunç fiziksel sorunları vardı

he he managed to hide them he managed to to to  keep them concealed oh that's a good word if you  

onları saklamayı başardı  saklamayı başardı oh bu iyi bir kelime, eğer

conceal something it means you keep something  away you hide it away you keep it hidden away

bir şeyi saklıyorsan, bir şeyi saklamışsın demektir

beatrice says you don't need to pretend anything  mr duncan you show your beautiful personality  

Rol yapmanıza gerek yok Bay Duncan, güzel kişiliğinizi gösterin

thank you beatrice i'm not sure if my  personality is entertaining but i do try my best  

teşekkür ederim beatrice, kişiliğimin eğlenceli olup olmadığından emin değilim ama elimden gelenin en iyisini yapıyorum

and what i do is is is what i do i can't  do anything else really i suppose that's it  

ve yaptığım şey, yaptığım şey başka hiçbir şey yapamam gerçekten ben varsayalım bu

so there we go the subject that  we looked at today a big subject  

kadar   işte bugün  baktığımız konuya başlıyoruz  büyük bir konu  bir şey yapıyormuş gibi

faking it doing something that is  projecting an untrue image of yourself  

yapmak, kendinizin gerçek olmayan bir görüntüsünü yansıtmak

to fake it some people believe that in  life you have to fake it until you make it  

bazı insanlar hayatta başarana kadar numara yapmak zorunda olduğunuza inanıyor   işte

here we go then here is today's mystery  idiom the answer to today's mystery idiom

başlıyoruz o zaman işte bugünün gizemli deyimi bugünün gizemli deyiminin cevabı işte bu,

there it is a well-known expression in english  something we use quite often when we are trying  

İngilizce'de iyi bilinen bir ifadedir   doğru şeyleri söylemeye çalışıyorsak   birini gücendirmemeye çalışırken oldukça sık kullandığımız bir şey

not to offend someone if we are trying to say  the right things maybe you have to pretend

belki de

that's interesting that almost fits in with  today's lesson yes it almost is it's almost  

öyleymiş gibi davranmanız gerekir ilginç bugünkü dersle neredeyse örtüşüyor evet neredeyse   sanki

as if i arranged that yes maybe i did here's the  answer then the answer to today's mystery idiom is  

ben ayarlamışım gibi evet belki yaptım işte cevap o zaman bugünün gizemli deyiminin cevabı

walking on eggshells to walk on eggshells the  meaning to do something cautiously so it's not  

yumurta kabukları üzerinde yürümek yumurta kabukları üzerinde yürümek anlam  bir şeyi dikkatli yapmanın yani öyle değil

to a cause offense or create problems  to do something cautiously or carefully  

gücendirmek veya sorun yaratmak bir şeyi temkinli veya dikkatli bir şekilde

so as not to cause offence or create  problems you don't want to upset someone  

gücendirmemek veya sorun yaratmamak için birini üzmek istemezsiniz bu

so you must walk on eggshells i think this is a  good expression actually i like this one and we do  

nedenle yumurta kabuğu üzerinde yürümek zorundasınız bence bu iyi bir ifade aslında bunu beğendim ve biz

use this quite often in english when we are trying  not to upset a person maybe we don't want to  

bunu İngilizce'de bir kişiyi üzmemeye çalışırken oldukça sık kullanın belki

offend them or upset them so we walk on  eggshells we choose our words very carefully  

onları gücendirmek veya üzmek istemiyoruz bu yüzden yumurta kabukları üzerinde yürüyoruz kelimelerimizi çok dikkatli seçiyoruz

we say the things we we feel carefully  because we don't want to offend another person  

hissettiğimiz şeyleri dikkatlice söylüyoruz çünkü yapmıyoruz başka birini gücendirmek istemiyorum

and there it was today's mystery idiom and  that is it that is almost it from today

ve işte bugünün gizemli deyimi buydu ve bugünden itibaren neredeyse bu kadar

i will see you on sunday yes i am back with you on  sunday as usual and i'm sure on sunday we will be  

sizinle pazar günü görüşeceğim evet her zamanki gibi  pazar günü yine sizinleyim ve eminim pazar günü geleceğiz doğum

talking all about my birthday mr steve we'll be  talking about it and i might mention it as well  

günümden bahsetmişken bunun hakkında konuşacağız ve bundan da bahsedebilirim

now i now i will be another year older on sunday  it's not very nice so tomorrow is my birthday  

şimdi pazar günü bir yaş daha yaşlanacağım bu pek hoş değil bu yüzden yarın benim doğum günüm

i don't know what mr steve has bought i have  no idea so he might not have bought anything he  

bay steve'in ne olduğunu bilmiyorum satın aldı hiçbir fikrim yok bu yüzden hiçbir şey almamış olabilir o   bu yıl

he might have decided not to buy anything for me  this year because i've been so naughty who knows  

benim için hiçbir şey almamaya karar vermiş olabilir çünkü ben çok yaramazlık yaptım kim bilir

maybe maybe not thanks for your  company oh mr duncan there is another  

belki de değil  arkadaşlığınız için teşekkürler oh bay duncan

phrase with eggshells to come out from the shell  or maybe you will say a person comes out of their  

yumurta kabuklu başka bir  deyim var kabuktan çıkmak ya da belki kabuğundan çıkan bir insan diyeceksiniz,

shell a person who comes out of their shell is a  person who reveals their their true personality  

kabuğundan çıkan bir kişi gerçek kişiliğini ortaya çıkaran bir kişidir

they become more friendly and open and sociable  you come out of your shell you are no longer shy  

daha arkadaş canlısı, açık ve girişken olurlar kabuğunuzdan çıkarsınız siz artık utangaç değilsiniz

you are no longer timid because you have come  out of your shell just like a bird hatching out

artık çekingen değilsiniz çünkü kabuğunuzdan tıpkı yumurtadan çıkan bir kuş gibi çıktınız

mr duncan i wish you an anticipated  happy birthday for tomorrow thank  

Bay Duncan yarın için beklenen mutlu yıllar dilerim teşekkür

you very much yes i'm really  looking forward to my birthday

çok evet gerçekten doğum günümü dört gözle bekliyorum

i'm not sure if i am i'm trying  my best to put on a brave face  

ben' Cesur bir surat takmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığımdan emin değilim

because i will be another year older a fantastic  lesson mr duncan you are always the best  

çünkü bir yıl daha yaşlanacağım harika  bir ders Bay Duncan siz her zaman en iyisisiniz   teşekkür ederim

thank you christina that's very kind of you  to say thank you very nice thank you sergio

christina çok naziksiniz  teşekkür ederim çok güzel teşekkür ederim siz sergio

thank you also monisa for your birthday wishes  

ayrıca monisa'ya doğum günü dilekleriniz için teşekkür ederim   teşekkür ederim

thank you beatrice thank you mr duncan for your  effort i hope you have a spectacular day tomorrow  

beatrice çabanız için teşekkür ederim bay duncan umarım yarın muhteşem bir gün geçirirsiniz

you deserve a lot of surprises thank you  it's very kind of you to say thank you alex

pek çok sürprizi hak ediyorsunuz teşekkür ederim teşekkür ederim alex

and also in duo says i hope you all stay in  good health and stay far away from the pandemic  

ve ayrıca duo umarım hepiniz sağlıklı kalırsınız ve salgından uzak durursunuz

yes it's still happening it's still going  on and here in the uk people are now well  

evet hala oluyor ve burada İngiltere'de insanlar artık iyi

some people are starting to to go back  to normal whilst other people are still  

bazı insanlar normale dönmeye başlarken diğer insanlar hala   bunu yapmak zorunda kalıyor

having to self-isolate but it is getting better  very slowly but it is getting better there is  

kendini izole et ama iyileşiyor çok yavaş ama iyileşiyor

some light at the end of the tunnel thank you  mohsin thank you also mayuri yes i am on facebook  

tünelin sonunda biraz ışık var   teşekkür ederim mohsin teşekkür ederim ayrıca mayuri evet ben facebooktayım

you will find my facebook address underneath  this video so it is actually underneath here  

facebook adresimi bu videonun altında bulacaksınız  yani aslında buranın altında

i think also i have my address here on the screen  let me just find it let's see if i can find my  

sanırım adresim de burada ekranda var  onu bulayım bakalım   ayrıntılarımı bulabilecek miyim

details ah yes if you want to get in  touch you are more than welcome to do so  

ah evet eğer  iletişime geçmek istersen memnuniyetle kabul ederiz

and all you have to do is  write down these addresses  

ve tek yapman gereken bu adresleri yazın

hmm so now you know if you want  to get in touch there they are and  

hmm böylece şimdi bilirsiniz iletişime geçmek isterseniz  oradalar ve   bu

well that's it that is all i have time for today  i have nothing else i'm now going to go outside  

kadar bugünlük vaktim bu kadar başka işim yok şimdi dışarı

into the garden and cool myself off because i've  spent over two hours preparing and also presenting  

bahçeye çıkıp serinleyeceğim çünkü bugünün canlı yayınını hazırlamak ve aynı zamanda sunmak için iki saatten fazla zaman harcadım

today's live stream i am so hot to be honest it's  about 80 degrees here in the studio thank you alex  

dürüst olmak gerekirse çok ateşliyim burada stüdyo yaklaşık 80 derece teşekkür ederim alex

for your lovely message happy birthday mr duncan  i am your fan you are welcome thank you very much  

güzel mesajınız için doğum gününüz kutlu olsun bay duncan hayranınızım rica ederim teşekkür ederim çok

nessar says i wish you another great year mr  duncan thank you it's very kind of you to say

nessar diyor ki size harika bir yıl daha diliyorum bay duncan teşekkür ederim çok naziksiniz

thank you zika thank you also palmyra thank you  very much i have to go now this is mr duncan  

teşekkür ederim zika teşekkür ederim ayrıca palmyra teşekkür ederim çok şimdi gitmeliyim burası bay duncan

in the birthplace of english saying thanks for  watching i hope you've enjoyed today's live stream  

ingilizcenin doğum yeridir izlediğiniz için teşekkürler diyor umarım bugünün canlı yayınını beğenmişsinizdir

i've enjoyed presenting it and now i'm going  to have a well-deserved cold drink no alcohol

sunmaktan keyif aldım ve şimdi hak ettiği alkolsüz soğuk bir içecek içeceğim

just water and i might have a  little sit in the garden as well  

ve bahçede biraz oturum da olabilir

thank you very much sergio thank  you victoria see you on sunday and  

çok teşekkür ederim sergio teşekkür  victoria, pazar günü görüşürüz ve

of course until the next time we meet here on  youtube you know what's coming next yes you do

tabii ki burada  youtube'da bir dahaki sefere buluşana kadar sırada ne olduğunu biliyorsunuz evet, doğum

as i approach my birthday with a smile  on my face and a little skip in my heart

günüme  yüzümde bir gülümseme ve kalbimde küçük bir atlamayla yaklaşırken,

is it a skip of joy i don't know

bu bir atlama mı? sevinç bilmiyorum

happy birthday to me happy  birthday to me for tomorrow

doğum günün kutlu olsun yarın için bana mutlu yıllar ta

ta ta for now

ta şimdilik