Learn English Late and Live - 2nd May 2018 - Royal baldness - school injuries - uses of 'spin''

here are two words that are commonly used in the English language and are

İşte İngilizce dilinde yaygın olarak kullanılan ve

almost spelt the same but have completely different meanings the words

neredeyse aynı şekilde hecelenen ancak tamamen farklı anlamlara sahip iki kelime.

are import and impart the word import means to bring something in from another

place quite often from another area or maybe another country you import

something in computer terms import is to bring in a file from another computer

bilgisayar terimlerinde bir şeyi içe aktarın içe aktarın, başka bir bilgisayardan bir dosya getirin

and you bring it into the computer that you're using and then there is impart

ve onu kullandığınız bilgisayara getirin ve ardından impart sözcüğü var, bilgi

the word impart means to give out information you tell someone something

vermek anlamına gelir birisine bir şey

you give them information you impart information I'm going to give you some

söylersiniz onlara bilgi verirsiniz bilgi Şimdi size biraz

information right now do you know what it is I'm sure you do it's just after 10

bilgi vereceğim ne olduğunu biliyor musunuz Eminim biliyorsunuzdur burada saat 10'dan hemen sonra burada

o'clock here in the UK it's a Wednesday night and this is late and live English

Birleşik Krallık'ta bir Çarşamba gecesi ve bu geç ve canlı İngilizce

all the neighbours are asleep in their beds but one person has decided to stay

tüm komşular yataklarında uyuyorlar ama bir kişi

up late and live can you guess who that person is can you yes you're right

geç saatlere kadar ayakta kalmaya ve yaşamaya karar verdi o kişinin kim olduğunu tahmin edebilir misiniz evet

it's me hi everybody this is mr. Duncan in England how are you today are you

haklısınız benim selam millet bu bay. Duncan, İngiltere'de, bugün nasılsın, iyi misin,

okay I hope so are you happy well are you

umarım öyleyse mutlusundur,

happy I really really hope so here we go again it's Wednesday already

mutlu musun, gerçekten gerçekten umarım, işte yine başlıyoruz, şimdiden Çarşamba,

I feel as if this week has gone by very quickly I don't know why but this week

bu hafta çok çabuk geçmiş gibi hissediyorum, neden bilmiyorum ama bu hafta öyle

has gone you like that it's quick as a flash even so this week seems to be

geçti ki bir şimşek gibi hızlı olsa bile bu hafta

going very quickly I have been so busy and this weekend can I just tell you now

çok hızlı geçiyor gibi görünüyor çok meşguldüm ve bu hafta sonu size şimdi söyleyebilir miyim

I will warn you now that this weekend there will be no live English on Sunday

sizi şimdi uyaracağım bu hafta sonu canlı İngilizce olmayacak Pazar günü

stop the clocks stop everything there is no live stream on Sunday because I have

saatleri durdurun her şeyi durdurun Pazar günü canlı yayın yok çünkü

so much to do so many things that need doing and to be honest with you there

yapacak çok işim var ve dürüst olmak gerekirse

aren't enough hours in the day hours I need more hours

gün içinde yeterli saat yok Daha fazla saate ihtiyacım var

I need 27 hours a day 24 isn't enough so that's what I'm having to do this

27 saate ihtiyacım var günde 24 saat yeterli değil bu yüzden bu hafta sonu yapmak zorunda olduğum şey

weekend I'm having to literally work until I drop this weekend which means

bu hafta sonu düşene kadar tam anlamıyla çalışmak zorundayım bu da demek oluyor

that I won't be able to do my livestream on Sunday and I am here today in my

ki Pazar günü canlı yayınımı yapamayacağım ve buradayım bugün

clothing that I normally wear on Sunday so do you like that I've put my smiley

normalde pazar günü giydiğim elbisemle yani beğendiniz mi bugün gülen yüzümü koydum

face on today because I won't be here next Sunday but I will be here of course

çünkü haftaya pazar burada olmayacağım ama tabii ki

next Wednesday and of course you can catch me every Sunday when I am here you

önümüzdeki çarşamba burada olacağım ve tabii ki beni her gün yakalayabilirsiniz Pazar ben buradayken,

will see all the details underneath right now for those who aren't sure so I

emin olmayanlar için şu anda tüm detayları aşağıda göreceksiniz,

hope you're OK Oh can I just say tonight the weather

umarım iyisinizdir.

today has been very strange we had rain rain all morning it rained it didn't

stop until about two o'clock this afternoon and then suddenly the Sun came

bu öğleden sonra saat ikiye kadar durmadı ve sonra aniden Güneş

out and everything was lovely would you like to have a look at the view tonight

çıktı ve her şey çok güzeldi bu gece manzaraya bir göz atmak ister misiniz

so let's have a look at the view shall we here it is so here it is the view

öyleyse manzaraya bir bakalım burada mıyız yani burada mı altında

with some nice music as well playing underneath it was quite nice tonight I

güzel bir müzik de çalan manzara bu gece oldukça güzeldi

must say the weather today was very very mixed rain in the morning and sunshine

Bugün havanın çok çok karışık olduğunu söylemeliyim, sabahları yağmur ve

in the afternoon and there you can see the final moments of sunlight as the Sun

öğleden sonra güneş vardı ve orada Güneş yaklaşık olarak güneşin son anlarını görebilirsiniz.

is about to set so there is the view tonight with some nice music as well

bu gece güzel bir müzik eşliğinde manzara var, o

isn't that lovely and you can see now that all of the leaves are coming out

kadar da hoş değil ve şimdi tüm yaprakların çıktığını görebiliyorsunuz,

everything is starting to look very green finally I'm so pleased to see that

her şey çok yeşil görünmeye başlıyor sonunda yaprakların göründüğünü gördüğüme çok sevindim

the leaves are starting to come out on the trees

now some leaves appear very early in a season whilst other trees and certain

şimdi ağaçlarda bazı yapraklar çok erken çıkmaya başlıyor, diğer ağaçlar ve bazı

bushes they don't show their leaves until much later and of course this year

çalılar ise yapraklarını çok sonraya kadar göstermiyorlar ve tabii ki bu yıl

everything is coming late in fact can I just say now that the blue tits and

her şey geç geliyor aslında şimdi diyebilir miyim? mavi memeler ve

great tits haven't even started building their nests yet they've only just

büyük memeler yuvalarını yapmaya başlamadılar bile, ancak

started doing it in fact much later than normal and even the black birds are now

bunu aslında normalden çok daha geç yapmaya başladılar ve siyah kuşlar bile artık

feeding their young now normally black birds start breeding in late February so

yavrularını besliyor, şimdi normalde siyah kuşlar Şubat sonunda üremeye başlıyor, bu yüzden

you can see just how late everything is this year it's really late oh look at

siz bu yıl her şeyin ne kadar geç kaldığını görebiliyorsunuz gerçekten geç oldu ah

that so there is another nice view you can see all of the different colors in

şuna bakın güzel bir manzara daha var uzaktan tüm farklı renkleri görebiliyorsunuz

the distance you can see that the leaves have not yet come out on the trees but

ağaçların henüz yapraklarını dökmediğini

you can see much era much closer that many of the trees

görebiliyorsunuz ama çok dönemi çok daha yakından görün,

have now got their leaves including my lovely old apple tree can you see the

benim güzel yaşlı elma ağacım da dahil olmak üzere ağaçların çoğu artık yapraklarını aldı

leaves coming out on the apple tree so even my lovely apple tree has started to

elma ağacında yaprakların çıktığını görebiliyor musunuz, bu yüzden benim güzel elma ağacım bile

grow leaves for summer 2018 and oh who's that who's that over there what is he

2018 yazı için yaprak vermeye başladı ve kim o oradaki kim ne

doing who's that in my garden no oh it's me

yapıyor bahçemde kim o kim hayır oh benim

taking away the clothes line it's a bit late now Jeremy the view was already

çamaşır ipini kaldırıyorum biraz geç şimdi jeremy manzara zaten

ruined you see so there's no point taking the line away now it's too late

mahvoldu görüyorsun yani ipi almanın bir anlamı yok şimdi çok geç

the damage has been done let's just say so there it was the view tonight a

hasar var yapıldı diyelim, bu gece manzara buydu,

lovely evening a nice warm end to the day and

güzel bir akşam, günün güzel ve sıcak bir sonu ve

apparently this weekend it's going to get very very warm so it looks as if

görünüşe göre bu hafta sonu hava çok çok sıcak olacak, bu yüzden sanki

once more summer is on the way we've had at least two full starts so when we say

bir kez daha yaz yoldaymış gibi görünüyor. en az iki tam kalkış yani

false start it means we thought that was the start

yanlış başlangıç ​​dediğimizde bunun başlangıç ​​olduğunu düşündüğümüz anlamına gelir

but it turns out that it wasn't so already this year we have had two false

ama görünen o ki bu yıl zaten öyle değildi yaza iki yanlış

starts to the summer but this weekend we have been promised this weekend that we

başlangıç ​​yaptık ama bu hafta sonu bize bu hafta sonu söz verildi

are going to have a nice weekend and it's an extra long weekend because it's

Güzel bir hafta sonu geçireceğiz ve bu ekstra uzun bir hafta sonu çünkü

a public holiday next Monday and as if that wasn't enough mr. Steve will be on

önümüzdeki Pazartesi resmi tatil ve sanki bu yetmezmiş gibi bay. Steve

holiday with me next week so we are both having the week off bee curse and this

gelecek hafta benimle tatile çıkacak, bu yüzden ikimiz de bir hafta izinliyiz ve bu

is the reason why everything is a little bit chaotic because I have a special

yüzden her şey biraz kaotik çünkü haftaya özel bir

guest coming next week yes a special guest coming to stay here and I need to

konuğum geliyor evet özel bir misafir burada kalmaya geliyor ve ben

prepare some things I'm also very busy at the moment

bazı şeyler hazırlamam gerekiyor ben de şu anda

redecorating the kitchen that is still something that is on

mutfağı yeniden dekore etmekle meşgulüm, bu hala devam eden bir şey henüz

going I haven't finished yet so there's still a lot of stuff to do to be honest

bitirmedim, bu yüzden dürüst olmak gerekirse hala yapacak çok şey var, bu

so the live chat is on Oh everyone is here it looks as if the live chat is

yüzden canlı sohbet başladı Oh herkes burada, görünüşe göre canlı sohbet

very busy so here we go Jamelia is here hello mr. Duncan hello Jamelia Alex Alex

çok meşgul, bu yüzden başlıyoruz Jamelia burada merhaba bay. Duncan merhaba Jamelia Alex Alex,

says my poor computer can't handle 720 720p at 60 frames

zavallı bilgisayarımın 60 karede 720 720p'yi kaldıramayacağını söylüyor,

well don't worry Alex you can always downgrade the picture to a to a slightly

merak etme Alex, görüntüyü her zaman biraz

more suitable frame rate so you don't have to watch it in high definition if

daha uygun bir kare hızına düşürebilirsin, böylece yüksek kalitede izlemek zorunda kalmazsın tanım

your computer can't handle it Pedro is here I noticed tonight Pedro you were

bilgisayarınız kaldıramıyorsa Pedro burada bu gece fark ettim Pedro

first on the live chat yes apparently Rome lost the match against Liverpool oh

canlı sohbette ilk sizdiniz evet görünüşe göre Roma Liverpool'a karşı maçı kaybetti oh

yeah was that tonight to be honest I don't really follow football

evet o gece dürüst olmak gerekirse futbolu gerçekten takip etmiyorum

hello mr. Duncan hello tgn tgn is here as well

merhaba bay. Duncan merhaba tgn tgn burada zaten canlı

nice to see lots of people already on the live chat Lalor says hello who hello

sohbette birçok insanı görmek güzel Lalor size de merhaba diyor

to you as well Layla Pedro is complaining about the goalkeeper for

Layla Pedro Roma kalecisinden şikayet ediyor

Rome Rome's goalkeeper apparently is very bad

Görünüşe göre Roma'nın kalecisi çok kötü

he allowed 12 golds to go past him in four matches can I just give some advice

12 altının geçmesine izin verdi Roma'ya birkaç tavsiye verebilir miyim

to Rome they might need to change their goalkeeper he doesn't seem to be a very

kalecilerini değiştirmeleri gerekebilir o çok iyi bir kaleci gibi görünmüyor

good goalkeeper but that's just my ignorant opinion because I know nothing

ama bu sadece benim cahil fikrim çünkü futbol hakkında hiçbir şey bilmiyorum Ofsayttan

about football I don't even understand the offside rule I don't understand that

bile anlamıyorum Kural Bunu anlamıyorum

although I don't think anyone understands the offside rule do they

ama kimsenin ofsayt kuralını anlamadığını düşünüyorum

yes it's very sad the referee ended the game too early

evet çok üzücü hakem maçı çok erken bitirdi

he should have added more minutes Oh Alex

daha fazla dakika eklemeliydi Ah Alex

alex is saying that they should have had extra time so sometimes at the end of a

alex uzatmaları gerektiğini söylüyor yani bazen bir

football match they will have extra time so normally

futbol maçının sonunda fazladan zamanları olur, bu yüzden normalde

this is due to maybe some incidents that happened during the game that stopped

bunun nedeni maç sırasında

the game from taking place or continuing so they normally add a little bit of

meydana gelen ve oyunun devam etmesini veya devam etmesini engelleyen bazı olaylar olabilir, bu yüzden normalde maçın

extra time at the end of the match then Yeller is here I'm here again oh nice to

sonuna biraz fazladan zaman eklerler. maç sonra Yeller burada tekrar buradayım oh

see you thank you very much Stefano is here barman barman says oh

seni görmek güzel teşekkür ederim çok teşekkür ederim Stefano burada barmen barmen oh

I'm here how are you I'm okay thank you very much

ben buradayım nasılsın iyiyim çok teşekkür ederim

Pedro was first yes I've already said congratulations

Pedro birinciydi evet şimdiden geldim dedi

to Pedro for being first and I have a feeling that I know how Pedro did it I

Pedro'yu birinci olduğu için tebrikler ve içimden Pedro'nun bunu nasıl yaptığını biliyorum

know how you did it Pedro was waiting with his mobile phone he was waiting for

senin nasıl yaptığını biliyorum Pedro cep telefonuyla bekliyordu

his notification that the livestream had started so I think yes I think maybe

canlı yayının başladığına dair bildirimini bekliyordu bu yüzden sanırım evet sanırım belki olabilir

there is a little bit of a battle taking place so who will be first next week I

biraz çekişme var o yüzden haftaya kim birinci olacak

wonder I will miss you next Sunday well don't worry Belarusian I won't be here

merak ediyorum gelecek pazar seni özleyeceğim merak etme belarusian pazar günü burada olmayacağım

on Sunday but of course I will be here next Wednesday a very very busy month

ama tabii ki önümüzdeki çarşamba burada olacağım çok yoğun bir ay

coming up as we are now two days into a new month greetings from India from

yaklaşıyor çünkü yeni bir aya iki gün kala Preeti'den Hindistan'dan selamlar

Preeti hello Preeti have I said hello to you before I'm not sure but thank you

merhaba Preeti size daha önce merhaba dedim mi emin değilim ama

for joining me tonight Rodrigo is here watching in Brazil

bu gece bana katıldığınız için teşekkür ederim Rodrigo burada Brezilya'da izliyor

Ferdie hello Ferdie do you live in which city of England your view is looking

Ferdie merhaba Ferdie İngiltere'nin hangi şehrinde yaşıyorsun, manzaran

fantastic Thank You Ferdie I live in the northwest of England a place called

harika görünüyor Teşekkürler Ferdie İngiltere'nin kuzeybatısında Shropshire adında bir yerde yaşıyorum, bu benim

Shropshire that is the area in which I live and the town I live in is called

yaşadığım bölge ve yaşadığım kasabanın adı

Much Wenlock a very lovely place nice almond is here hello almond can I tell

Much Wenlock çok güzel bir yer güzel badem burada merhaba badem şimdi söyleyebilir miyim,

you now that I have a friend called Armand

benim de Armand adında bir arkadaşım var

as well and he lives in my hometown of Stafford thank you

ve o benim memleketim Stafford'da yaşıyor teşekkürler

almond watching in Albania hello to Albania greetings from India part party

badem izliyor Arnavutluk'ta merhaba Arnavutluk'a merhaba Hindistan'dan selamlar part parti

ban party ban Petra is here thank you very much for joining me

yasağı parti yasağı Petra burada çok teşekkür ederim bana katıldığınız için çok teşekkür ederim

also Bassam I just come from the English course and my teacher told me to prepare

Bassam İngilizce kursundan yeni geldim ve öğretmenim kişilik

prepare a presentation about types of personality

türleri hakkında bir sunum hazırlamamı söyledi teşekkür

thank you Lila well Lila there are many different types of personality there are

ederim Lila peki Lila birçok farklı kişilik türü var

people who are very open they are very extrovert and there are people who are

çok açık insanlar var çok dışa dönükler bir de

very shy like me I I think I'm very shy sometimes

benim gibi çok utangaç insanlar var sanırım ben bazen çok utangaç oluyorum

could you ask who is your guest next week I will tell you next week

haftaya konuğunuz kim diye sorarmısınız haftaya anlatırım

hello my favorite teacher Omar is here who is visiting Oh everyone is so

merhaba en sevdiğim hocam Ömer burada ziyarete gelen Oh herkes

interested in my mystery guest Ferdie is here thank you for your

benim ile çok ilgileniyor gizemli konuk Ferdie burada

detailed explanations you are welcome no problem

detaylı açıklamaların için teşekkür ederim rica ederim sorun değil

Pedro thinks that I should create a prize for the first person now to be

Pedro şimdi sana karşı dürüst olmak gerekirse ilk kişiye bir ödül vermem gerektiğini düşünüyor

honest with you I think being the first and the live chat is not worthy of a

Bence ilk olmak ve canlı sohbet bir ödüle layık değil

prize I think you've got to do something far more impressive than that Fanny

ben Fanny'den çok daha etkileyici bir şey yapman gerektiğini düşünüyorum Fanny

Fanny kebab says hello from Colombia the salsa capital yes salsa that is a type

kebabı salsa başkenti Kolombiya'dan merhaba diyor evet salsa bu bir

of dance and also it is a type of source as well I like lots of salsa on my chips

dans türü ve aynı zamanda bir kaynak türü Cipslerimde çok salsa severim

Ferdie I have a job interview tomorrow what would you recommend me for this

Ferdie yarın iş görüşmem var bu gece bana ne tavsiye edersin

night well to be honest Ferdie I think you should have

dürüst olmak gerekirse Ferdie bence

heard something maybe two or three days ago you should have got yourself in in a

iki üç gün önce bir şeyler duymalıydın

good frame of mind for your job interview but don't forget when you go

iş görüşmen için aklını başına toplamalıydın ama yapma

for a job interview the normal questions that they ask is well one of the biggest

Bir iş görüşmesine gittiğinizde, sordukları normal soruları unutun,

questions that they ask during a job interview is why do you want to work for

bir iş görüşmesinde sordukları en büyük sorulardan biri, neden bu şirkette çalışmak istiyorsunuzdur,

this company so make sure you have an answer for that question

bu yüzden bu soruya bir cevabınız olduğundan emin olun.

because they will ask you why you want to work for them so make sure you have

çünkü sana neden onlar için çalışmak istediğini soracaklar, bu yüzden

something prepared especially for that particular question Joshua

özellikle o soru için bir şeyler hazırladığından emin ol Joshua

hello from Peru hello Joshua or can I call you Josh

Peru'dan merhaba merhaba Joshua veya sana Josh

Maria hello Maria I am bill and Ron so you're not Maria are you Maria

Maria diyebilir miyim merhaba Maria, ben Bill ve Ron, yani sen Maria değilsin sen Maria mısın

or are you belém it's very confusing sometimes

yoksa belem misin bazen çok kafa karıştırıcı oluyor

Leela it seems you are not shy mr. Duncan you are a good teacher well

Leela utangaç değilsin gibi görünüyor bay. Duncan sen iyi bir öğretmensin

believe it or not I can be very shy sometimes sometimes I can be very timid

inanın ya da inanmayın çok utangaç olabiliyorum bazen çok çekingen olabiliyorum bu harika

that's a great word timid if a person is timid it means they are shy

bir kelime çekingen bir insan çekingense bu onun utangaç olduğu anlamına gelir

hi mr. Duncan I live in Darlington and I like this live chat because I can

merhaba bayım. Duncan Darlington'da yaşıyorum ve bu canlı sohbeti seviyorum çünkü

understand very well Thank You Lydia and you are more than welcome and a big

çok iyi anlayabiliyorum Teşekkürler Lydia ve sen hoş geldin ve Birleşik Krallık'ta

hello to all those watching in Darlington in the UK insomniac is here

Darlington'da izleyen herkese kocaman bir merhaba insomniac burada

hello from a very windy Azerbaijan yes I bet it's very windy there we've had a

çok rüzgarlı bir Azerbaycan'dan merhaba evet ben bahse girerim orası çok rüzgarlı

lot of wind here and also lots of rain to be honest it's been it's been a

burada çok rüzgar vardı ve dürüst olmak gerekirse çok yağmur yağdı

rather miserable day until this afternoon and then suddenly the Sun came

bu öğleden sonraya kadar oldukça sefil bir gündü ve sonra aniden güneş

out and everything was lovely again when will we see you live next week you will

çıktı ve her şey tekrar güzeldi seni ne zaman göreceğiz gelecek hafta canlı

see me live next Wednesday I will be here next Wednesday as usual but on

beni gelecek çarşamba canlı göreceksin her zamanki gibi gelecek çarşamba burada olacağım ama

Sunday I won't be here because I have a lot of

pazar günü burada olmayacağım çünkü

operation to do here in the house for my special guests coming next week someone

burada evde yapacak çok işim var gelecek hafta gelen özel misafirlerim için biri

is coming to stay for a while and mr. Steve and myself will be very gracious

geliyor bir süre kalmak ve Mr. Steve ve ben çok zarif

hosts can you imagine what it must be like staying with mr. Steve and myself

ev sahipleri olacağız, Bay ile kalmanın nasıl bir şey olduğunu hayal edebiliyor musunuz? Steve ve ben

can you imagine what it must be like do you think it would be a nice experience

bunun nasıl olması gerektiğini hayal edebiliyor musunuz, bunun güzel bir deneyim olacağını mı

or maybe a not so nice experience so what do you think unfortunately I'm

yoksa çok da hoş olmayacağını mı düşünüyorsunuz, ne düşünüyorsunuz maalesef

going to leave because I have my daily exercises well you can catch everything

ayrılacağım çünkü günlük egzersizlerim var, her şeyi yakalayabilirsiniz

later Pedro see you later and no prize for you leaving me

Pedro sonra görüşürüz ve senin için ödül yok, beni

early timid mr. Duncan that's a good word yes

erkenden ürkek bırakıyorsun Bay. Duncan bu güzel bir kelime evet ürkek

timid a person who is timid is shy they are shy they are very timid many animals

çekingen bir insan çekingendir utangaçtır çok çekingendir birçok hayvan

especially small animals very tiny animals tend to be quite timid quite shy

özellikle küçük hayvanlar çok küçük hayvanlar oldukça ürkek olma eğilimindedirler oldukça utangaçtır bu

so they are easily scared or they don't like to show themselves too openly just

yüzden kolayca korkarlar veya kendilerini göstermekten hoşlanmazlar çok açık tıpkı

like people so some people are very introvert whilst some people are very

insanlar gibi bu yüzden bazı insanlar çok içe dönükken bazıları çok

extrovert they like to show their personality for everyone to see well I

dışa dönük herkesin iyi görmesi için kişiliğini göstermeyi severler ben

am a bit of both really so there are times when I'm very extrovert such as

ikisinden de birazım gerçekten bu yüzden çok dışa dönük olduğum zamanlar oluyor, örneğin

during my live streams and there are times when I'm quite introvert and shy

hayatım sırasında akışlar ve oldukça içe dönük ve utangaç olduğum zamanlar oluyor

and that's normally when I'm with people I don't know so if I go to a party and

ve bu normalde tanımadığım insanlarla birlikteyken oluyor, bu yüzden bir partiye gidersem ve

there are lots of people there that I don't know I'm not familiar with I can

orada olduğumu bilmediğim bir sürü insan varsa aşina değilim

be very very shy and introvert isn't that strange I don't know why it just

çok çok utangaç olabilirim ve içine kapanık olabilirim o kadar garip değil Bu neden kişiliğin

happens to be a part of personality I guess why should they hire

bir parçası olduğunu bilmiyorum sanırım neden seni işe alsınlar

you you can link their job responsibilities with an answer because

iş sorumluluklarını bir cevapla ilişkilendirebilirsin çünkü

they have given in the job to strip description what they need from the

sahipler işte adaylardan neye ihtiyaç duyduklarını açıklamalarını çıkarmak için verilir

candidates yes Partha ban that's a very good suggestion so quite often people

evet Partha yasağı bu çok iyi bir öneridir, bu nedenle çoğu zaman insanlar işle

will need a person who is alert or interested in the job or maybe you have

ilgilenen veya uyanık olan bir kişiye ihtiyaç duyacaktır veya belki

some experience or maybe you have a hobby that involves aspects of the job

biraz deneyiminiz vardır veya belki de bir hobiniz vardır. işin bazı yönlerini içeriyor

so yes that's a good suggestion mrow is here hello AMRO nice to see you

yani evet bu iyi bir öneri mrow burada merhaba AMRO seni görmek güzel

could you tell as the things or situations that make you shy how to

seni utandıran şeyleri veya durumları

resist this feeling well sometimes you can't help being shy or you can't help

bu duyguya nasıl direneceğini iyi anlatabilir misin bazen utangaç olmaktan kendini alamazsın veya yapabilirsin'

being a little timid so sometimes it is a thing that is a part of your nature so

Biraz ürkek olmanın bir faydası yok o yüzden bazen doğanızda olan bir şey bu yüzden

sometimes it is not easy to fight it and sometimes it is best not to fight it so

bazen onunla mücadele etmek kolay olmuyor ve bazen en iyisi onunla mücadele etmemek, bu yüzden

it might cause conflict it might cause you to have problems with your own

çatışmaya neden olabilir, sorunlar yaşamanıza neden olabilir. kendi

personality or the way in which you view it so I I must be honest I find that my

kişiliğiniz veya ona bakış açınız bu yüzden dürüst olmalıyım

my way of dealing with people tends to change depending on the situation so I

insanlarla başa çıkma tarzımın duruma bağlı olarak değişme eğiliminde olduğunu görüyorum, bu yüzden

can stand up in front of hundreds of people and I can teach them and that's

yüzlerce insanın önünde durabiliyorum ve onlara öğretebiliyorum ve bu

not on the internet I'm on about in real life as well so I can stand in front of

internette değil, gerçek hayatta da dolaşıyorum, böylece

people in a real situation and teach but when it comes to social situations if

gerçek bir durumda insanların önünde durup öğretebilirim, ancak sosyal durumlar söz konusu olduğunda, bir

I'm in a room with lots of people who I don't know I am terrible I can I can be

çok insanın olduğu bir odadaysam. 'biliyorum ben berbatım Yapabilirim

very very introvert so it takes a while normally for me to become relaxed it

Çok çok içe dönük olabilirim bu yüzden normalde rahatlamam biraz zaman alır,

takes a while for me to to become comfortable

in that situation so once I start talking to people I'm okay but it's

bu durumda rahat olmam biraz zaman alır, bu yüzden insanlarla konuşmaya başladığımda iyiyim ama

always those first moments when you arrive especially if you don't know who

özellikle

the people are and I don't like that situation and I don't mind telling you

insanların kim olduğunu bilmiyorsanız ve bu durumdan hoşlanmıyorsanız ve

that I feel very awkward in those moments I certainly do mr. Duncan here

o anlarda kendimi çok garip hissettiğimi söylememde bir sakınca görmüyorum, kesinlikle bayım. Duncan burada,

at the livestream you are a very good actor thank you sue Kat I'm not sure if

canlı yayında, sen çok iyi bir aktörsün, teşekkürler Kat'i dava et, senin beni gördüğün gibi davranıp davranmadığımdan emin değilim, bu yüzden gördüğün

I'm acting what you see is me so nothing that you ever see is is pretend so I'm

hiçbir şey rol yapmak değildir, bu yüzden

not acting now this is still me it's just that when I'm in a situation where

şimdi rol yapmıyorum, bu hala benim sadece

I meet people for the first time I feel a little uncomfortable yes that's a very

insanlarla ilk kez tanıştığım bir durumdayken biraz rahatsız hissediyorum evet bu çok

good point Anna many actors despise their job they

iyi bir nokta Anna birçok oyuncu işlerini hor görüyor

are timid yes you will often find that people who are very extrovert certainly

çekingenler evet sık sık çok dışa dönük insanların kesinlikle

if they are performers or actors or singers or maybe comedians in real life

eğer onlar oyuncu, aktör, şarkıcı ya da gerçek hayatta komedyen

they tend to be very shy very introverted

iseler çok utangaç ve içe dönükler bu yüzden

so it is strange so I've often thought that maybe my teaching style is my real

garip bu yüzden sık sık belki de öğretim tarzımın gerçek kişiliğim olduğunu düşündüm, bu yüzden

personality so I think this is what I'm really like and this is what I'm like

sanırım ben böyleyim gerçekten seviyorum ve

when I feel comfortable with people but if I don't feel comfortable with people

insanların yanında kendimi rahat hissettiğimde böyle oluyorum ama eğer insanların yanında kendimi rahat hissetmiyorsam

it's a very different situation altogether and if you are like that as

bu çok farklı bir durum ve siz

well there is nothing to be ashamed of it's it's normal many people tend to

de böyleyseniz utanılacak bir şey yok bu normal birçok insan

feel awkward or uncomfortable in certain situations so there are many people who

belirli durumlarda kendini garip veya rahatsız hissetme eğilimindedir, bu yüzden

can't do what I'm doing now so there are many people and I know this is true many

şu anda yaptığım şeyi yapamayan birçok insan var, bu yüzden birçok insan var ve bunun doğru olduğunu biliyorum,

people who could never stand here in front of a camera

burada bir kameranın önünde asla duramayan birçok insan

talking live to people on the internet but I can do it I don't know why I can

internette insanlarla canlı konuşmak ama bunu yapabilirim neden yapabildiğimi bilmiyorum bunu neden

do it I have no reason no idea why I can do this

yapabildiğime dair hiçbir fikrim yok

but for some reason when I do this I feel comfortable so yes it depends I

ama nedense bunu yaptığımda kendimi rahat hissediyorum bu yüzden evet duruma göre değişir

think it depends on the type of personality that you have to start with

bence bu, başlamanız gereken kişilik tipine bağlıdır,

I think so back to the live chat and then we will

bence canlı sohbete geri dönün ve ardından

have a look at one of my full English lessons and then hopefully mr. Steve

tam İngilizce derslerimden birine bir göz atacağız ve sonra umarım mr. Steve

will be here can I just tell you that mr. Steve has been away for the last two

burada olacak, size şunu söyleyebilir miyim, Mr. Steve son iki

days so he is just about to return after being away for two days

gündür uzaktaydı, bu yüzden iki günlük yokluğundan sonra geri dönmek üzere

Alex says I am very extrovert when I'm drunk yes I think many people when they

Alex, sarhoş olduğumda çok dışa dönük olduğumu söylüyor evet, bence birçok insan

have consumed a lot of alcohol tend to become quite extrovert

çok fazla alkol tükettiğinde oldukça olmaya eğilimli oluyor. dışadönükler çekingenler

they are inhibited inhibited hello how are you hello my myrrh or maimie how are

merhaba nasılsın merhaba mür veya maimie

you today I'm glad to see you I know that you are not acting but you are very

bugün nasılsın seni gördüğüme sevindim oyunculuk yapmadığını biliyorum ama çok iyi ifade ediyorsun kendimi

articulate well I try my best to be articulate I try my best okay we're

ifade etmek için elimden geleni yapıyorum elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum tamam Şimdi

going to have a look at one of my full English lessons now and hopefully when

tam İngilizce derslerimden birine göz atacağız ve umarım

that ends mr. Steve will be here because I can hear his car approaching right now

o da bittiğinde Mr. Steve burada olacak çünkü şu anda arabasının yaklaştığını duyabiliyorum,

so here we go this is an excerpt from one of my full English lessons this is

işte başlıyoruz bu tam İngilizce derslerimden birinden bir alıntı bu

taken from full English number 19 Oh

tam İngilizce numarası 19'dan alınmıştır Oh

little floater in my eye there you go floating by why do you never stay a

gözümde küçük bir uçuşan uçup gidiyorsun neden geçiyorsun asla bir

while always too shy to show your smile Oh little floater in my peripheral view

süre kalma, her zaman gülümsemeni göstermek için çok utangaç Ah, çevresel görüşümdeki küçük uçuşan

how often I've tried to look at you but I know that you are very shy because

sana ne kadar sık ​​bakmaya çalıştım ama çok utangaç olduğunu biliyorum çünkü sana

when I look your way you run and hide

baktığım zaman koşup saklanıyorsun

here's a word that when looked at appears and real this word is a real

bakıldığında bu kelime gerçek bir

word but its appearance seems odd as it contains many consonants the word is

kelimedir ama görünüşü tuhaf görünür çünkü birçok ünsüz harf içerir

unbeknownst this word is a British variation of unbeknown they both have

bu kelime habersizdir bu kelime bilinmeyenin İngiliz varyasyonudur ikisi de

the same definition which is to be unaware of certain information to do

aynı tanıma sahiptir bu da yapılacak belirli bilgilerin farkında olmamaktır

something without being seen by anybody an unknown thing is unbeknownst or

kimse tarafından görülmeyen bir şey bilinmeyen bir şey bilinmez ya da bilinmeden bilinmez

unbeknown without knowledge is unbeknownst an action that has taken

gerçekleşmiş ama hakkında bilinmeyen bir eylem

place but is not known about is unbeknownst to someone the word itself

birisi tarafından bilinmez kelimenin kendisi

is a variation of the now archaic and no longer used word be known

artık arkaik olan ve artık kullanılmayan kelimenin bir varyasyonudur

whenever we talk about the things we have done in the past in English there

ne zaman bilinirse bilinsin geçmişte İngilizce olarak yaptığımız şeyler hakkında konuşuruz bunun böyle olduğunu

are certain words we must use to show that this is so using past tense may

göstermek için kullanmamız gereken bazı kelimeler vardır geçmiş zamanı kullanmak kafa

seem confusing but with practice it is quite easy to master if we are talking

karıştırıcı görünebilir ama pratik yaparak bu konuda ustalaşmak oldukça kolaydır.

about something we did in the past but no longer do now then we say used to I

geçmiş ama artık yapmıyoruz sonra eskiden

used to travel by bus I used to belong to a rock band I used to trust you

otobüsle seyahat ederdim eskiden bir rock grubuna aittim eskiden sana güvenirdim geçmişte

we are clearly showing that something we did in the past is no longer done we can

yaptığımız bir şeyin artık yapılmadığını açıkça gösteriyoruz biz

also show that something was done in the past for a certain period of time in

de gösterebiliriz geçmişte belirli bir süre için bir şey yapıldığını

this case we can use did I did yoga for a few months last year I did some

bu durumda kullanabiliriz mi geçen yıl birkaç ay yoga yaptım

voluntary work last summer we use the word went when talking about

geçen yaz bazı gönüllü işler yaptım

past movement or travel I went to Turkey for my holiday I went to visit my

geçmiş hareket veya seyahatten bahsederken gitti kelimesini kullanırız gittim tatil için türkiye'ye gittim

friends in Scotland other words include ball

iskoçya'daki arkadaşlarımı ziyarete gittim başka bir deyişle balo dahil

and have I always stay with my friends at Christmas I have always taken care of

ve hep arkadaşlarımla noel'de kalırım hep

myself I have always been keen on nature in these sentences we are showing that

kendime bakarım hep doğaya düşkünümdür bu cümlelerle bu

the habit is still continuing it is still going on you have not stopped

alışkanlığımızı gösteriyoruz hala devam ediyor hala devam ediyor

doing it here is a good example of an English word that is often used

bunu yapmaktan vazgeçmediniz burada sıklıkla yanlış kullanılan bir ingilizce kelimeye iyi bir örnek

incorrectly the word paraphrase is one that is often misused

tefsir kelimesi sıklıkla yanlış kullanılan bir kelimedir

it is on occasion placed within a sentence by mistake to paraphrase

bazen bir şeyi başka kelimelerle ifade etmek için yanlışlıkla bir cümleye yerleştirilir

something means to change the wording of a sentence so as to make it clearer to

bir şeyin anlamını vurgulamayı daha net hale getirmek için bir cümlenin ifadesini değiştirmek anlamına gelir, daha net görünmesi için

emphasize the meaning of something might require you to paraphrase you reword a

bir cümleyi yeniden ifade etmenizi gerektirebilir.

sentence so as to make it appear more clear teachers often paraphrase

sentences so as to allow their students to recognize the important points of a

Bir konunun önemli noktalarını olabildiğince

subject to express something in as clear a way as possible might require some

açık bir şekilde ifade etmek için

paraphrasing to take place even here in my English lessons

burada bile bazı açıklamaların yer alması gerekebilir.

I often paraphrase so as to ensure that my explanations come across as clearly

as they can many people believe that to paraphrase is to shorten a sentence this

tefsir bir cümleyi kısaltmak içindir bu

is not true to emphasize and clarify a sentence is to paraphrase the word

doğru değildir bir cümleyi vurgulamak ve açıklığa kavuşturmak kelimeyi başka kelimelerle ifade etmektir kelime

originates from the Greek word para which means modification and phrasing

Yunanca para kelimesinden gelir ki

which means tell

can you see what I'm doing here I'm moving these empty plastic bottles to

bu değişiklik demektir plastik şişeleri

the recycling box at the back of my house

evimin arkasındaki geri dönüşüm kutusuna

they will then be collected by the local recycling plant and taken to a place

atıyorum, daha sonra yerel geri dönüşüm tesisi tarafından toplanacak ve eritilecekleri ve geri dönüşüm için yeniden kullanılacakları bir yere götürülecekler,

where they will be melted down and reused to recycle is the process of

reusing something over and over these days recycling is carried out all around

bu günlerde bir şeyi tekrar tekrar kullanma süreci geri dönüşüm. dünyanın her yerinde

the world almost anything can be recycled

neredeyse her şey geri dönüştürülebilir,

the most commonly recycled materials include water paper and plastic many

en yaygın olarak geri dönüştürülen malzemeler arasında su, kağıt ve plastik yer alır, birçok

electrical devices can now be recycled to most metallic objects are also

elektrikli cihaz artık çoğu metalik nesneye geri dönüştürülebilir, ayrıca

recyclable from discarded cans right up to disused cars many things these days

atılan teneke kutulardan kullanılmayan arabalara kadar geri dönüştürülebilir, bu günlerde birçok şey geri

can be recycled we often hear the word sustainable used when discussing

dönüştürülebilir geri dönüşümden bahsederken sıklıkla sürdürülebilir kelimesinin kullanıldığını duyuyoruz.

recycling this word refers to the action of maintaining a balance between the use

and replacement of materials needed for the manufacturing of everyday items

sustainable forests and sustainable oceans being the two most common places

where things such as wood gas and oil are found

gaz ve petrol bulunur

I haven't mentioned any proverbs for a long time so today I would like to put

uzun zamandır herhangi bir atasözünden bahsetmedim bu yüzden bugün

this right here is a great proverb if it ain't broke don't fix it this is a great

tam buraya koymak istiyorum harika bir atasözü bozuk değilse tamir etme bu harika bir

way of expressing that if something works fine and is running smoothly with

ifade şekli eğer öyleyse bir şey iyi çalışıyor ve sorunsuz çalışıyor,

no problems then don't make any changes to it

o zaman üzerinde herhangi bir değişiklik yapmayın,

do not make changes to something if it is already ok it is very tempting to

zaten uygunsa bir şeyde değişiklik yapmayın,

alter something just for the sake of it just for something to do it would appear

sırf onun iyiliği için bir şeyi değiştirmek çok caziptir, sırf bir şey yapmak için Görünen o

that the human condition is to always look for problems even when there are

ki insan durumu, bulunamayan sorunlar olsa bile her zaman sorun aramaktır,

non to find so if you decide to make changes to something that is already

bu nedenle zaten sorunsuz çalışan bir şeyde değişiklik yapmaya karar verirseniz, o zaman

working smoothly then don't be too surprised if someone approaches you and

birisi size yaklaşıp sorun

says if it ain't broke don't fix it if it works okay just leave it alone

olmadığını söylerse çok şaşırmayın. kırdım işe yaradıysa tamir etme tamam sadece kendi haline bırak

Dibby Dibby Dibby to do i hope you enjoyed that that was one of my full

Dibby Dibby Dibby yapmak için ne olduğunu

English lessons don't forget you can find all of my full English lessons on

my youtube channel you should know what it is by now if not then then why not

şimdiye kadar bilmeli, değilse o zaman

why don't you know okay he's back from his travels the man who is to live

neden bilmiyorsunuz, tamam, seyahatlerinden döndü,

streaming what Rudolf Nureyev is to bricklaying. it is mr. Steve that's not a

Rudolf Nureyev'in tuğla örmek için ne olduğunu canlı yayınlayacak olan adam. bu bay Steve, bu

very nice introduction mr. Duncan hello everyone hello it's mr. Steve he's been

pek hoş bir giriş değil Bay. Duncan herkese merhaba merhaba ben Bay. Steve

away for two days so I haven't seen Steve for two days so I feel very

iki gündür yok, bu yüzden Steve'i iki gündür görmedim, bu yüzden

excited to be honest to see him again I can actually I can actually look I can

dürüst olmak gerekirse onu tekrar göreceğim için çok heyecanlıyım

actually poke and prod it mr. Steve again

. Yine Steve

oh I don't have to talk down the phone to him I can actually see him for real

oh onunla telefonda konuşmama gerek yok Onu gerçekten görebiliyorum aman

oh my gosh I haven't missed that I'm so excited I miss being poked for two days

tanrım özlemedim ki çok heyecanlıyım iki gündür dürtülmeyi özledim

that's not what I've heard so how's it been going then it's been

duyduğum bu değil peki nasıl gidiyor o zaman iyi

going alright not too bad thank you we're having a very busy one tonight

gidiyor o kadar da kötü değil teşekkür ederim bu gece çok yoğun bir

live chat and I'd see the like oh look it's all different Steve has got that I

sohbet yaşıyoruz ve şöyle bir şey görürdüm oh bak her şey farklı Steve'in sahip olduğu ve hoşuma

don't like on a different screen mr. Duncan or did I say you said mr. Oh mr.

gitmeyen farklı bir şey ekran bey Duncan ya da ben mi dedim mr. Ah bey

Duncan that's your name yes I know it so does everyone else mr. Duncan's your

Duncan bu sizin adınız evet biliyorum, diğer herkes de biliyor Bay. Duncan senin

name that's half of my name he is such a pain how do you see that there I'm a

adın bu benim adımın yarısı o çok acı verici nasıl görüyorsun orada

little poem okay the live chat is busy mr. Steve where have you been I've been

küçük bir şiirim tamam canlı sohbet meşgul bayım . Steve neredeydin

to a place called Windsor oh oh we know Windsor oh we all know Windsor

Windsor diye bir yere gittim oh oh Windsor'u biliyoruz oh hepimiz Windsor'u biliyoruz orası

that's where the Queen sometimes goes that's where I went yes so you went to

Kraliçe'nin bazen gittiği yer orası ben de oraya gittim evet bu yüzden

see the Queen you weren't by any chance holding the new Royal baby were you yes

Kraliçe'yi görmeye gittin hiçbir şekilde elinde tutmadın yeni Royal bebeği sen miydin evet yaptım

I did I held the new Royal baby and I said

Yeni Royal bebeğini kucağıma aldım ve

hello Lewis or is it Louis Louis it's Louie Louie it's Louis the fourth or the

Lewis'e merhaba dedim ya da o Louis Louis mi, Louie Louie, Louis dördüncü mü,

fifth or the sixth the strange thing was it's already bald it's been born bald

beşinci mi, altıncı mı garip olan şuydu ki zaten keldi, kel doğmuştu

yes well that will get it into you know a good sort of sort of phase of sort of

evet peki bu, onu anlamanıza yardımcı olacak, yaşlanınca hazır olan iyi bir tür hazırlık aşaması,

preparation ready for when it's older because of course all of the Royal

çünkü elbette Royal

Mail's William Harry Charles Edward Andrew all of them have

Mail'in tüm William Harry Charles Edward Andrew'ları, hepsi

gone bald when they were very young of course if you're of noble birth to go

çok gençken kel kaldılar elbette. kel olmak için asil bir aileden geliyorsan, asilsin,

bald you noble do you remember when when Prince William was a pinup he was

Prens William'ın bir poster olduğu zamanları hatırlıyor musun, o

in all of these magazines and all of the girls were going Oh Prince William is so

tüm bu dergilerde yer alıyordu ve tüm kızlar şöyle diyordu: Ah Prens William

is so gorgeous oh and then he lost his hair and then everyone stopped saying

çok güzel, oh ve sonra onu kaybetti. saç ve sonra herkes aynı şeyi söylemeyi bıraktı,

that same a so then they moved on to Prince Harry

sonra Prens Harry'ye geçtiler

but now I've noticed that Prince Harry is starting to go bald as well so I

ama şimdi Prens Harry'nin de kelleşmeye başladığını fark ettim, bu yüzden

think they'll just move on then they'll move on to who is it now George was is

sanırım sadece devam edecekler, sonra kime geçecekler şimdi George onlardan

one of them isn't he he was kids George I think it's true

biriydi değil mi o çocuktu George Bence bu doğru

Prince George and then of course we have Prince Louie but there is a pretty good

Prens George ve sonra tabii ki Prens Louie'ye sahibiz ama büyük

chance that they also will go bald by the time they're 25 it's in our genes in

ihtimalle onlar da kel kalacaklar. 25 genlerimizde var genlerimizde var

our genes mmm nobility if you're born into the aristocracy if you're a high

soyluluk aristokrasinin içinde doğduysan eğer

breeding such as myself then obviously then hair losses just has to come with

benim gibi soylu biriysen o zaman tabii ki o zaman saç dökülmesi de beraberinde gelmeli bence

it I think it's safe to split up with it it's safe to say that mr. Steve has

ondan ayrılmak güvenli güvenli bunu söylemek için bay Steve'in

delusions of grandeur Oh mr. Duncan I don't know what you mean

büyüklük sanrıları var Oh bay. Duncan ne demek istediğini anlamadım,

so here we go we have the live chat on the screen hello hello

işte başlıyoruz ekranda canlı sohbetimiz var merhaba merhaba

Tomic hello Preeti hello fanny hello Bob I wasn't Elrod and I haven't

Tomic merhaba Preeti merhaba fanny merhaba Bob Ben Elrod değildim ve

seen you before I can look at that one if I want so much oh yes insomniac

seni daha önce görmedim. Çok fazla istiyorum oh evet uykusuz

gossip okay yes I will try to slow down a bit

dedikodu tamam evet biraz yavaşlamaya çalışacağım

well this is one of the good things about having Steve here insomniac

bu Steve'in burada uykusuz olmasının iyi yanlarından biri

because my my speech is a little slower not on purpose that just happens to be

çünkü benim konuşmam biraz daha yavaş, bilerek değil bu

the way I speak but mr. Steve speaks with a slightly faster pace so I think

benim yaptığım yol oluyor konuş ama bay Steve biraz daha hızlı konuşuyor, bu yüzden bence

that's that that will be fair to say but it's a very good way of improving your

bunu söylemek adil olacak ama dürüst olmam gerekirse, dinleme becerilerini geliştirmenin çok iyi bir yolu,

listening skills if I was honest it's a very good way of improving your

listening I'm fine thank you for - ooh assess how am I I'm fine thank you hello

dinlemeni geliştirmenin çok iyi bir yolu. ooh değerlendirin nasılım ben iyiyim teşekkür ederim merhaba

Belarusian Tomic look what Tomic has said he is calling as your highness well

Belaruslu Tomic bak Tomic ne dedi ekselansları olarak sesleniyor

not me it was mr. Steve I think Steve thinks he

ben değil o baydı. Steve bence Steve

said both of is ennoble oh I see I don't think I'm no minuses I think I am the

her ikisinin de asil olduğunu söylediğini düşünüyor oh görüyorum ki ben eksi değilim Bence ben

opposite the the absolute opposite of nobility to be honest

asaletin tam tersiyim dürüst olmak gerekirse

Steve your common steve is the posh one I don't know what you mean and I I am

Steve senin ortak Steve'in gösterişli olan ben değilim' ne demek istediğini anlamıyorum ve ben sıradan olanım sanırım öyle

the common one I think I think it would be fair to say so so I I'm the rough one

demenin adil olacağını düşünüyorum bu yüzden ben sert olanım

and he's the he's the posh one I'm the smooth so anyway I've been off to

ve o havalı olan o ben pürüzsüz olanım yani her neyse gittim

Windsor to meet without a queen and consort with all the other royal members

Windsor'da bir kraliçe olmadan buluşmak ve ailenin diğer tüm kraliyet üyeleriyle birlikte olmak

of the family and now I'm back here in the common place which is much Wendel

ve şimdi burada, ortak yere geri döndüm ki bu Wendel'in

can I just say I don't think the people of Much Wenlock would would really

söyleyebileceği gibi, Much Wenlock halkının bunu gerçekten

appreciate being called common because many people who live here think they are

takdir edeceğini sanmıyorum sıradan olarak adlandırılıyor çünkü burada yaşayan birçok insan

very la dee da yes but they're only middle class you know only middle clone

çok la dee da olduğunu düşünüyor evet ama onlar sadece orta sınıf, bilirsiniz sadece orta klon

no they're not upper class like what iron oh dear

hayır onlar hangi demir gibi üst sınıf değiller oh canım

so the live chat is very busy mr. Steve you love the live chat Belarus yes I

bu yüzden canlı sohbet çok meşgul bayım. Steve Beyaz Rusya canlı sohbetini seviyorsun evet

will speak more slowly slower I will speak slower slower yes I but you

daha yavaş konuşacağım daha yavaş ben daha yavaş

don't have to I think it's very good practice for those who are

improving their English listening because you can listen to me talk and

konuşacağım

then you can listen to Steve talk and it's very good practice for your

o zaman Steve'in konuşmasını dinleyebilirsiniz ve bu, dinleme becerileriniz için çok iyi bir uygulamadır, bilinçli olarak dinlemeniz için iyi olduğunu

listening skills trust me when I say that it's good for your for your

söylediğimde bana güvenin,

listening consciously I will try to just slow down a little bit and be mindful

biraz yavaşlamaya ve dikkatli olmaya çalışacağım. Farkındalık

mindful I've been doing a course on mindfulness by the way today nobody

üzerine kurs bu arada bugün kimsenin

cares they do how do you know and so they're super are going already back

umurunda değil nasıl anlıyorsun ve bu yüzden süperler

together after two days and already were arguing that's not an argument that's

iki gün sonra tekrar bir araya geliyorlar ve zaten bunun adil bir tartışma olmadığını tartışıyorlar,

just a fair point how people might be interested in mindfulness anyway anyway

insanlar zaten farkındalıkla nasıl ilgilenebilirler her neyse,

mental health was a big thing now at the workplace companies are investing in the

ruh sağlığı artık işyerinde büyük bir şeydi şirketler

mental health of their employees so that there is less sickness at work unless

çalışanlarının akıl sağlığına yatırım yapıyor, böylece insanlar stresten uzaklaşmadıkça işyerinde daha az hastalık oluyor,

people are off with stress all I can say is I wish someone would invest their

tek söyleyebileceğim şey keşke biri

time in mine I really do you've got your you you are your own employer I think I

benimkine zaman ayırsa ben gerçekten kendine sahip misin sen kendi kendinin işverenisin bence

think Steve actually is a great subject for any psychologist or psychiatrist I

Steve aslında her psikolog veya psikiyatr için harika bir konu bence

think you would be great sitting in that big leather chair not not not you as the

o büyük deri koltuğa oturman harika olur psikiyatr olarak sen değil

psychiatrist but actually seeing the psychiatrist and in letting off letting

de gerçekten görmek psikiyatrist ve

out all of those those worries and all of the angst that's a great word by the

tüm bu endişeleri ve tüm endişeleri salıverirken bu harika bir kelime bu arada

way ank's angst all of the things when your

ank's angst tüm o şeyler sen bebekken annen

mother dropped you on your head when you were a baby I had a brick fell on my

seni kafana düşürdüğünde üzerine tuğla düştüm

head when I was at school that explains a lot a brick well I'm not sure whether

Okuldayken kafam pek çok şeyi açıklıyor bir tuğla iyi

it was a brick or a tile off the roof but something hit me on the head and I

Çatıdan bir tuğla mı yoksa kiremit mi olduğundan emin değilim ama kafama bir şey çarptı ve kendimi

ended up in the in the in the little sort of medical what you call it at

küçük bir şekilde evin içinde buldum. tıbbi dediğin

school in the sort of magical place there's a door in the school and an on

okulda büyülü bir yerde okulda bir kapı var ve kapının üzerinde bir

the door is his medical place that's it it's great yes it did it asked

kapı var onun tıbbi yeri bu harika evet sordu bunu

I'm glad you weren't trying to describe this the school nurse I ended up with

tarif etmeye çalışmadığına sevindim okul hemşiresi

the school nurse I'm the school nurse in in the school clinic yes yes it like a

okul hemşiresiyle bitirdim okul kliniğinde okul hemşiresiyim evet evet bu bir

sort of yes it's the sort of school not a hospital that there was a hospital in

çeşit okul hastane değil okulda bir hastane olduğunu

the school you would wonder why we people were having so many injuries

merak edersin neden biz insanlar çok fazla yara alıyorduk,

although nowadays you probably know nowadays you might find hospitals in

ancak bugünlerde muhtemelen biliyorsunuzdur,

schools especially in the United States I bet I'm not joking about this or being

özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde okullarda hastaneler bulabilirsiniz Bahse girerim bu konuda şaka yapmıyorum ya da

too light-hearted I'm just saying I bet in the United States I bet there there

çok hafif yürekli değilim Sadece Amerika Birleşik Devletleri'nde bahse girerim diyorum ABD'deki

is a literally a small Hospital in the schools in the US for for various

okullarda çeşitli nedenlerle tam anlamıyla küçük bir Hastane var, buna

reasons that I'm not going to go into but I remember when I was at school we

girmeyeceğim ama hatırlıyorum ben okuldayken

had we had two ways of treating all of the problems the medical problems at

tüm sorunları tedavi etmenin iki yolu vardı tıbbi sorunlar okulda

school it was a paper towel that was left under some running water and they

akan suyun altına bırakılan bir kağıt havluydu ve

would just do that and the other thing was savile on savile

bunu yapıyorlardı ve diğer şey savile'de savile'di.

on whenever I smell savile on I always think of school because that's what they

did anything if you were its school in the UK during the 1970s or maybe 1980s

Birleşik Krallık'ta 1970'lerde veya belki 1980'lerde

and you had an accident no matter what it was they would just put savile on on

ve ne olursa olsun bir kaza geçirdiniz, üzerine savile takarlardı,

it savile on savile on cures anything it is skin but it's school that's all he

savile on savile ciltle ilgili her şeyi iyileştirirdi ama onun tek

did so you could you could cut your head open and have half of your brain hanging

yaptığı okuldu, böylece kesebilirdiniz. kafanı aç ve beyninin yarısını

out and they would just they would just put some salve alone on it you could

dışarı sarkıt ve onlar sadece üzerine biraz merhem sürerler,

break your arm and it's hanging off by a sinew and they would just just rip some

kolunu kırabilirsin ve bir sinir tarafından sarkıyor ve üzerine biraz savile yırtarlar, o kadar

savile on on it that's it you would fall out of a tree and break every bone in

ağaçtan düşüp vücudundaki tüm kemikleri kırarlar

your body and they just smother your whole body with saffle on it is good

ve tüm vücudunu saffle ile boğarlar, iyi, doğru,

it's true I think they use it in operations as well and smear it over

bence ameliyatlarda da kullanıyorlar ve

your internal organs you could eat it I suppose no don't don't eat savoir I bet

iç organlarına bulaştırıyorlar, yiyebilirsin sanırım hayır Bahse girerim

people are wondering what is yes it's an antiseptic cream yes

insanlar neyin ne olduğunu merak ediyordur evet antiseptik krem ​​evet

antiseptic cream that you rub on cuts and grazes on your skin especially if

antiseptik krem cildinizdeki kesiklere ve sıyrıklara sürün özellikle

you're at school because that's all they ever use they use a very good a paper

okuldaysanız çünkü tek kullandıkları şey bu çok kullanırlar iyi bir kağıt

towel that's been under a running tap and savile on that was it

havlu akan musluğun altına tutulmuş ve üzerinde savile öyleydi

I remember when I was at school I fell over I tripped at school and I still

hatırlıyorum okuldayken düştüm okulda takıldım ve hala

think one of my friends tripped me up because just before I fell over I heard

arkadaşlarımdan birinin bana çelme taktığını düşünüyorum çünkü düşmeden hemen önce

one of them say let's let's trip him and they tripped me up and I fell and I hit

bir tane duydum bir tanesi çelme takalım derler ve bana çelme taktılar ve düştüm ve

my head on a fire extinguisher a fire extinguisher and I hit my head and I

kafamı bir yangın söndürücüye çarptım bir yangın söndürücü ve kafamı vurdum ve

bled from this cut on the front of my head and and the blood was going

kafamın önündeki bu kesikten kan aktı ve ve kan akıyordu

everywhere all into my eyes and down my face it was horrible it's a horrible

her yerde gözlerime ve yüzüme kadar korkunçtu bu korkunç bir

experience and I remember bleeding and next to the fire extinguisher there was

deneyim ve kanamayı hatırlıyorum ve yangın söndürücünün yanında

a small sandpit for the young kids to play in and use and I remember seeing

küçük çocukların oynaması ve kullanması için küçük bir kum havuzu vardı ve kum havuzunu damlalarla gördüğümü hatırlıyorum

the sandpit with with of drops of my own blood inside it or just dripping onto

içine kendi kanımdan ya da sadece

this sand and it was soaking in and I always thought years later what happened

bu kumun üzerine damlayan ve sırılsıklam olan ve yıllar sonra

to that sandpit they must have taken it away in there was to throwing it away

o kum havuzuna ne olduğunu orada götürmüş olmalılar diye düşündüm, onu

somewhere because it was full of my blood what a fascinating story but it

bir yere atmaktı çünkü benim kanımla doluydu. büyüleyici bir hikaye ama

was horrible it was a horrible experience I was only about 9 8 or 9

korkunçtu korkunç bir deneyimdi ben sadece 9 8 ya da 9

years old anyone else got horrific stories of how

yaşlarındaydım başka birinin okulda kendilerine nasıl davranıldığına dair korkunç hikayeleri var.

they were treated at school I'm not sure if I'd lived to know I'm not sure if

that beats you being hit on the head with a brick

kafana bir tuğlayla vurulmaktansa bu daha sonra olanların

it's it accounts for a lot of what happened afterwards

çoğunu açıklıyor,

certainly the rest of my life savile on by the way sook at your very close it

kesinlikle hayatımın geri kalanında bu arada çok yakınından geçiyorum,

just hasn't got that second a in the middle it's just s a V L o n it's just a

sadece o saniyeye sahip değil. orta o sadece bir V L o n o sadece

brand name of an antiseptic cream sure there are other versions hmm

bir antiseptik kremin markası tabi başka versiyonları da var hmm

and yes sterilizes the surface of your skin so you don't get infections okay

ve evet cildinizin yüzeyini sterilize eder böylece enfeksiyon kapmazsınız tamam

that's what an antiseptic cream is if can you see what I'm doing I'm not

antiseptik krem ​​budur eğer ne gördüğümü görebiliyor musunuz'

sure what you're doing mister don't like the new function that you've no doubt

ne yaptığınızdan emin değilim bayım hiç şüphesiz ben

found while I'm away it's not a new function I've just realized that I've

yokken bulduğunuz yeni işlevi sevmiyorum bu yeni bir işlev değil Tamamen

completely messed up with the wrong date I've got the wrong date on the screen so

batırdığımı şimdi fark ettim yanlış tarih Ekranda yanlış tarih var bu yüzden

I'm just gonna put the right date wait there a second yes they're worried

doğru tarihi koyacağım orada bir saniye bekleyin evet

anybody who's worried about the calendar or their their phone showing the wrong

takvimden veya telefonlarının yanlış

date there we go is that better thank you is this thank you for telling me

tarihi göstermesinden endişelenen herkes işte gidiyoruz böylesi daha iyi teşekkür ederim bunu söylediğin için teşekkür ederim

that the second of May yes it is the second of May

mayısın 2'si evet mayısın 2'si evet

yeah the date is wrong don't know don't worry Hasan don't worry the date is

tarih yanlış bilmiyorum merak etme hasan merak etme tarih

right now I've put it right who travelled back in time that was great

şu an koydum doğru kim zamanda geriye yolculuk yaptı bu harikaydı

we traveled back to last Sunday so yes savile on I didn't realize we were going

geçen Pazar gününe geri gittik bu yüzden evet savile bu

to talk about savile on tonight no do you want me to fetch a tube of it I tend

gece savile hakkında konuşacağımızı fark etmemiştim hayır ondan bir tüp getirmemi ister misin zahmet

let's not bother mr. steve is now going to find the tube of savile on the only

etmeyelim Bay. steve şimdi savile tüpünü bulacak tek

thing is I don't want to I don't want to know where he uses it there are a lot of

şey şu ki, onu nerede kullandığını bilmek istemiyorum, odamda bir sürü

chafers of flying in my room do you have many of these insects in May I don't

uçan böcek var sizde bu böceklerden çok var mı mayıs ayında

know what a chafer is what is it a fur I've never heard of a chafer I've heard

istiridyenin ne olduğunu bilmiyorum kürk nedir hiç istiridyeyi duymadım

of mosquitoes I've heard of Mitch's midges they're like tiny little flies

sivrisinekleri duydum Mitch'in tatarcıklarını duydum

that bite you mr. Duncan a mr. Steve do you know the Smith's the famous British

sizi ısıran minicik sinekler gibiler bayım. Bay Duncan Steve, Smith'in ünlü İngiliz müziğini biliyor musun,

music did you enjoy them the Smiths well to be honest the Smiths I always

Onlardan hoşlandın mı Smiths Dürüst olmak gerekirse Smiths Müziklerini her zaman

found their music very depressing quite depressing especially Morrissey Morris

çok iç karartıcı buldum özellikle Morrissey Morris çok

is such a depressing person he sings like he's really sad my name is Maura Si

iç karartıcı bir insan gerçekten üzgün gibi şarkı söylüyor benim adım Maura Si

and I feel so gloomy

ve kendimi çok kasvetli hissediyorum

mmm I can't think of a single song that they ever the Smiths

mmm Tek bir şarkı düşünemiyorum ki onlar Smiths

there we go where's the camera there there we go the big thing with the glass

işte oraya gidiyoruz kamera nerede orada orada büyük şey

in the front Avalon is probably out of focus where's the camera I'm only joking

öndeki camla Avalon muhtemelen odak dışı kamera nerede ben' sadece şaka yapıyorum

there we go so to demonstrate what I'll do is I'll I'll cut your hand

oraya gidiyoruz o yüzden ne yapacağımı göstermek için elini keseceğim bu

it's got to be done as a pair of scissors right so I'm gonna I'm gonna

bir makas gibi yapılmalı bu yüzden

cut your hand and then I'm gonna put sample on on it so it doesn't get

elini keseceğim ve sonra ben Enfekte olmasın diye üzerine örnek koyacağım Şaka

infected I'm joking obviously there we go antiseptic cream

yapıyorum belli ki antiseptik krem ​​gidiyoruz

I'm sure you all have now I wish you would joke quietly in your in your

eminim hepinizin şimdi vardır Keşke sessizce şaka yapsanız

country you don't have it let's let's reenact let's reenact meet me having an

ülkenizde yok hadi canlandıralım hadi canlandıralım okulda kaza geçiriyorum benimle buluşalım

accident at school let's pretend that I've cut my hand on a

very sharp object maybe I was its pair of scissors yes maybe I was playing in

çok keskin bir cisimle elimi kesmişim gibi yapalım belki onun makasıydım evet belki

school with some scissors and I was running we're not at school anymore I

okulda makasla oynuyordum ve koşuyordum biz artık okulda değildim

was running and then I tripped and the scissors cut my hand you thought you

koşarken ayağım takıldı ve makas elimi kesti bu arada

should never run with scissors by the way never run with scissors because you

asla makasla koşmayın diye düşündünüz makasla koşmayın çünkü

might fall on them they aren't children mandating and making sure everybody

üzerine düşebilirsiniz onlar zorunlu kılan ve herkesin

knows not to run with this we're not in school anymore there might be children

bilmesini sağlayan çocuklar değil bununla koşmak için artık okulda değiliz izleyen çocuklar olabilir

watching yeah I think so any children why why would you assume that this is an

evet bence öyleyse herhangi bir çocuk neden bunun bir

English lesson right anyway you've got your hand look at that makes no sense

İngilizce dersi olduğunu varsayıyorsunuz ki zaten elinizin altında bak bu hiç mantıklı değil

children might be watching I know for a fact that children watch our children

çocuklar olabilir izliyorum çocukların bizim çocuklarımızı izlediğini kesin olarak biliyorum ne

what I know what you're thinking you're thinking because it's late at night they

düşündüğünüzü biliyorum çünkü gece geç saatlerde

won't be children watching but it's not late at night everywhere it's early in

çocuklar izlemiyor olacaklar ama her yerde gece geç değil

the morning in some places anyway you've got cocaine I've read I've been running

bazı yerlerde sabahın erken saatleri neyse sende kokain var okudum okudum koşuyorum

I'm running lovely day oops

koşuyorum güzel gün

oh stop whining get over it I'll be nurse now I'll be doctor I'll be doctor

ayy ah sızlanmayı bırak artık hemşire olacağım doktor olacağım

doctor all right now let's have a look at that yes perfectly all right doctor

doktor olacağım tamam şimdi olsun şuna bir bak evet tamamen tamam doktor

Steve yet no that's all right we'll just put a bit of savlon on it here we go

Steve yine de hayır sorun değil üzerine biraz savlon koyacağız işte

travel on Sid a salve lon after you go back to Spector class I lived the spell

Sid'de bir merhemle seyahate gidiyoruz Spector sınıfına geri döndükten sonra

of South Lawn with whenever I smell savile on I just go back to my school

South Lawn'ın büyüsünü birlikte yaşadım ne zaman savile kokusu alsam okul günlerime geri dönüyorum

days though the whole school my school was a very dangerous place to be because

ama tüm okul okulum çok tehlikeli bir yerdi çünkü

everywhere everywhere smell smelled of savile on I can only imagine that

her yer savile kokuyordu ilkokulumda

children were having accidents all the time in my primary school Joshua is only

çocukların sürekli kaza yaptığını ancak hayal edebiliyorum Joshua sadece

21 so yes there we go Oh Yoga Joshua's a child 21 so young our generation if

21 yani evet başlıyoruz Oh Yoga Joshua 21 yaşında bir çocuk bizim neslimiz çok genç

anyone wants to know if anyone's interested in scientific matters no they

bilimsel konularla ilgilenen varsa bilmek isterse hayır

might be Sablin contains chlorhexidine

Sablin klorheksidin klorheksidin klorheksidin içerir ve bu amaçla

chlorhexidine chlorhexidine which is a very common disinfectant as used for

kullanılan çok yaygın bir dezenfektandır

it's used in laboratories for clean and get for killing off eggs was it wasn't

laboratuvarlarda yumurtaları temizlemek ve öldürmek için

chlorhexidine one of the spells in Harry Potter chlorhexidine it could run up een

klorheksidin değil miydi Harry Potter'daki büyülerden biri klorheksidin 1

tommix off it's not the only one yes we've just been talking about salve lon

tommix'e kadar çıkabilirdi evet sadece merhemden bahsediyorduk ama

it's an antiseptic cream antiseptic that means it's anti septic and to you it

antiseptik bir kremdi antiseptik, anti septik olduğu anlamına gelir ve sizin için cildinizdeki

stops you getting an infection in a cut on your skin yes I could

bir kesikte enfeksiyon kapmanızı engeller evet,

predominantly your skin that's what we're talking about really yes it is a

ağırlıklı olarak cildinizden bahsediyoruz, gerçekten evet, bir

kind of ointment well done Meeker pointment that's a

tür merhemdir aferin Meeker noktası bu

great word so intimate is something that you put on maybe a

harika bir kelime o kadar samimi ki üzerine koyduğunuz bir şey belki bir

wound or maybe something that helps something to heal another word of course

yara ya da belki bir şeyin iyileşmesine yardımcı olan bir şey başka bir kelime tabii ki ten

skin another word is balm as well bomb Ken Olson can also be used for for

başka bir kelime merhem de bomba Ken Olson da

healing wounds I am from China and now as a scholar visitor in Newcastle oh I

yaraları iyileştirmek için kullanılabilir Ben Çin'denim ve şimdi bir akademisyen olarak Newcastle'da ziyaretçi oh

see so but what is your name please tell us your name I can I can vaguely read

anlıyorum ama adınız nedir lütfen bize adınızı söyleyin Yapabilirim Adınızı belli belirsiz okuyabiliyorum

your name but I'm not good with Chinese names I am from China and now I am at

ama Çince isimler konusunda iyi değilim Çinliyim ve şimdi

school as a visitor in Newcastle you are up North Harbour is it is it newcastle

Newcastle'da bir ziyaretçi olarak okuldayım sen Yukarı Kuzey Limanı orası Newcastle

upon tyne or newcastle-under-lyme it is there a Newcastle underlying

upon Tyne mi yoksa Newcastle-under-lyme mi Üniversitenin altında bir Newcastle var

University there is okay then so which Newcastle is it and what is your name

tamam o zaman hangi Newcastle ve adınız nedir

Shira blazing Shira blade is here hello oh yes Murthy al Murthy ER late so you

Shira alev alev Shira bıçağı burada merhaba oh evet Murthy al Murthy Acil servise geç kaldın,

can't had was put on her skin I'm not sure what that is I can't and but it

onun cildine konmadın Bunun ne olduğundan emin değilim yapamam ve ama belki daha

might be it wouldn't be messier mithya late would it I don't know Berthier late

dağınık olmazdı mithya geç olur mu Bilmiyorum Berthier geç

okay hiya Dean yes oh yes yes Jeff one Zed yes iodine yes it stains your skin

tamam merhaba Dean evet oh evet evet Jeff one Zed evet iyot evet cildinizi lekeliyor

but they use iodine as well there used to I don't wear they still do before

ama orada da iyot kullanıyorlar eskiden giymiyorum

they open someone up in the operating table they use iodine to sterilize the

birini ameliyat masasına açmadan önce hala kullanıyorlar cildi sterilize etmek için iyot kullanıyorlar

skin it's pink well it's more of a sort of more of a

pembe güzel daha çok bir çeşit

sort of a yeah yellowy sort of okay oh yes but they used to use iodine I think

evet sarımsı bir çeşit tamam oh evet ama iyot kullanıyorlardı sanırım

iodine was around sort of a hundred years ago even longer so I think it was

iyot yaklaşık yüz yıl önceydi hatta daha da uzundu bu yüzden

used originally in in sort of operations can you believe that that in the

başlangıçta bir tür operasyonlarda kullanıldığını düşünüyorum

Victorian times and before then when they operated on someone they were still

Viktorya döneminde ve ondan önce birini ameliyat ettiklerinde

conscious they were still alive and they used to give them a piece of wood or

hala hayatta olduklarının bilincinde olduklarına ve onlara ısırmaları için bir tahta parçası veya bir şey verdiklerine inanabiliyor musunuz?

something to bite into isn't it horrible horrendous same if you enter the dentist

diş hekimi biliyor musun bayım

do you do you know mister don't I'll ask you this okay when you imagine now we

bunu size soracağım tamam hayal ettiğinizde şimdi

know what causes most diseases infections of some of them most

çoğu hastalığa neyin sebep olduğunu biliyoruz bazılarının enfeksiyonlarına çoğu

infections has been our caused by germs bacteria or viruses germs so we know

enfeksiyonun sebebi mikroplar bakteri veya virüslerdir yani

that now so we treat them with antibiotics or whatever but they only

artık biliyoruz ki bu yüzden onları antibiyotik veya başka bir şeyle tedavi ediyoruz ama onlar sadece bunun

discovered that that's what you used to cause infections so you had a boy on

enfeksiyonlara neden olduğunu keşfettiler, böylece cildinizde bir erkek çocuk oldu

your skin or you had a cold or you got a plague or any diseases that were

veya soğuk algınlığınız oldu veya veba oldunuz veya bulaşan herhangi bir hastalık

transmitted they didn't realize the connection between that and

fark etmediler. bununla

microorganisms until Louis Pasteur discovered it in around 1885 another

mikroorganizmalar arasındaki bağlantı, Louis Pasteur bunu yaklaşık 1885'te keşfedene kadar, başka bir

1980s another Louie so yes so we've only known of the connection between or what

1980'lerde başka bir Louie, yani evet, bu yüzden yalnızca mikrop teorisi dediği şey arasındaki bağlantıyı biliyorduk,

they call what he called germ theory the connection between an infection and and

bir enfeksiyon ve mikroorganizmalar arasındaki bağlantı,

microorganisms being the cause so we've only known that for about a hundred and

bu yüzden Bunu sadece yaklaşık yüz

forty years so before that everybody just assumed it was witchcraft yes oh it

kırk yıldır biliyorduk, bu yüzden daha önce herkes bunun büyücülük olduğunu

was something to do with God or or ghosts or play or something but they did

they didn't know it was caused by bacteria and virus I can reenact that so

varsaydı bakteri ve virüs bunu canlandırabilirim yani

there's Louie Pasteur he's sitting there looking into his microscope and it looks

Louie Pasteur var orada oturuyor mikroskobuna bakıyor ve

in his you see what the bloody hell is that that's what he said apparently he

onunkine bakıyor ne olduğunu görüyorsun ki öyle demiş anlaşılan

said he saw a wrench he said Oh sacre bleu sacre bleu lip petite lip eat

bir İngiliz anahtarı gördüğünü söyledi Oh sacre bleu sacre bleu lip minyon dudak ye

eat and I will cause it is a germ but it's just unbelievable to imagine

ye ve ben bunun bir mikrop olmasına neden olacağım ama

imagine now you've got a disease and you didn't know it was caused by a microbe

şimdi bir hastalığın olduğunu ve bunun bir mikrobun neden olduğunu bilmediğini hayal etmek inanılmaz.

with you'd be you blame it on somebody else or you blame it on God or the devil

Suçu Tanrı'ya, şeytana,

or spirits or something like that and that's why knowledge is so wonderful

ruhlara ya da buna benzer bir şeye atıyorsun ve bu yüzden bilgi çok harika, bu

that's why learning English is so good because most of these scientific papers

yüzden İngilizce öğrenmek çok iyi çünkü bu bilimsel makalelerin çoğu

are written in in English and everything's everything's

İngilizce yazılmış ve her şey her şey

in the universal language it just tends to be English so we're learning it means

evrensel dilde. İngilizce olun ki öğreniyoruz bu

you will increase your knowledge in many different areas well I always say that I

birçok farklı alanda bilginizi artıracağınız anlamına geliyor.

always say the English will open doors for you that is why English is a good

language it can help you to succeed it can help you to broaden your horizons or

ufkunu genişleteceksin ya da

I like that very much yes oh here's a word lon set a blonde

ben bunu çok beğendim evet oh işte bir kelime lon

that must be the same thing jameelah set set Avalon must be the

similar thing to this so this is Sablan so set Avalon

okay here's a word that I used last week by the way I was asked to mention it

geçen hafta kullanıldı bu arada tekrar bahsetmem istendi

again and read it in accurate in accurate so if something is inaccurate

ve doğru bir şekilde doğru okudum yani bir şey

it is incorrect it is not correct it is inaccurate so I think I think the person

yanlışsa yanlıştır doğru değil yanlıştır bu yüzden sanırım

that asked to hear this wanted to actually hear the pronunciation so

bunu duymak isteyen kişi aslında duymak istedi telaffuzu çok

inaccurate the opposite of course is accurate which means correct and the

yanlış duydum tabi ki tersi doğru yani doğru ve bunun

opposite to that is inaccurate which is incorrect that's an accurate spelling of

tersi yanlış ki yanlış bu yanlışın doğru bir yazılışı

inaccurate yes I spelt this right sometimes I don't spell things right but

evet bunu doğru heceledim bazen bazı şeyleri doğru hecelemem ama

I did there and sometimes I also I also get get the date wrong but but you can

orada yaptım ve bazen ben ayrıca tarihi de yanlış anladım ama

see now I've corrected it silly mr. Duncan did you know Steve there are many

şimdi görebilirsiniz aptalca düzelttim bayım. Duncan biliyor muydun Steve

ways to use this word spin spin can you think off the top of your head can you

bu kelimeyi kullanmanın birçok yolu var dön dön dön aklının ucundan bile geçirebilir misin

think of any uses of the word spin oh I'm all in a spin yeah I can think of

dönme kelimesinin herhangi bir kullanımını düşünebilir misin oh ben tamamen bir dönüş içindeyim evet bir

one and I'm amazed that you didn't think of that one first you can go for a spin

tanesini düşünebilirim ve ben İlk önce bunu düşünmemiş olmana şaşırdım, bir tur atabilirsin

yes but if you go if you're all of a spin that means you're all a bit clear a

evet ama eğer gidersen, eğer tamamen bir spin yaparsan, bu biraz netsin,

bit confused doesn't it but go for a spin it means go for a drive in your car

biraz kafan karışmış demektir, değil mi ama git bir tur atmak senin arabanla gezintiye çıkmak demek,

I see with our I talked about yours then well when I came up with

bizimkiyle görüyorum seninki hakkında konuştum o zaman iyi ki sana geldiğimde

you didn't explain it I was really sick I want to talk about go for a spin I was

bunu açıklamadın gerçekten hastaydım bir tur atmaktan bahsetmek istiyorum

really when I was wondering whether that would be the first thing you said you

gerçekten öyleydim Gördüğünü söylediğin ilk şeyin bu olup olmayacağını merak ediyordum, bu

see so I surprised that you didn't say cars straight away that's the reason why

yüzden hemen arabalar dememen beni şaşırttı, bu yüzden

so spin can be used in many ways yes you can be in a spin it means you are

spin birçok şekilde kullanılabilir evet, bir dönüşte olabilirsin, bu kafanın

confused or in a state of confusion you are you are in a spin I'm all of a spin

karıştığı anlamına gelir ya da kafa karışıklığı içindesin sen bir dönüştesin ben tamamen dönüyorum

hmm I'm in a spin also spin can mean to push something so it rotates you spin

hmm ben de bir dönüş içindeyim ayrıca döndürmek bir şeyi döndürmek için döndürmek anlamına da gelebilir

something you push something to make it rotate you spin your washing machine

çamaşır makinesi

yes and the washing machine will spin as as well to dry it take the water out of

evet ve çamaşır makinesi de dönecek kurutmak için suyu

the clothes yes the earth apparently let's just go to the live chat yes the

giysilerden çıkar evet toprak görünüşe göre canlı sohbete geçelim evet

earth is spinning yes the Earth spins on its axis it does and at the same time it

dünya dönüyor evet dünya kendi ekseni etrafında dönüyor ve aynı zamanda

also orbits it's spinning at thousands of miles an hour it orbits

yörüngede de dönüyor saatte binlerce mil hızla dönüyor yörüngede dönüyor yazın

how many orbits the summer the toy spinner that's right yes there is a type

kaç kez yörüngede dönüyor oyuncak topaç bu doğru evet topaç denen bir oyuncak türü var

of toy called a spinning top what are those things called they called spinners

o şeylere ne denir onlar topaç dedikleri

those they're called stress-relieving oh I see Isis no they're not called

bunlara stres denir -rahatlatıcı oh Isis'i görüyorum

spinners okay they're called fidgets pages well I was close you were half you

hayır onlara iplikçi denmiyorlar tamam bunlara kıpır kıpır sayfalar deniyor pekala ben yakındım sen yarıydın

were half right how does something differ from imprecise well imprecise

yarı haklıydın bir şey kesin olmayandan nasıl farklıdır peki kesin

means not not in particular so it's not definite so imprecise

olmayan anlamına gelir özellikle değil bu yüzden kesin değil çok belirsiz

means it's just not exact so not exact imprecise you are not being precise so

tam olmadığı anlamına gelir yani tam olarak kesin değildir kesin değilsiniz yani

in other words like the opposite it's you're imprecise it's similar to

başka bir deyişle tam tersi gibi belirsizsiniz

incorrect isn't it yes you can use it in that way but it has it has many other

yanlışa benzer değil mi evet onu bu şekilde kullanabilirsiniz ama başka birçok

uses as well Oh spinning bowling I'm not yes can use

kullanımı var ayrıca Ah dönen bowling değilim evet kullanabilir

can use oh wait so a cricket player cricketer

kullanabilir kullanabilir oh bekle yani bir kriket oyuncusu kriket oyuncusu

hye-young is when he's bowling the ball will spin the ball so that when it

hye-young bowling oynarken top döner, böylece zıpladığında topa vuran

bounces it confuses the the batsman as to where it's going to go so as they

oyuncunun nereye gideceği konusunda kafasını karıştırır git, onlar topu

throw the ball they use a little twist in their wrist it

atarken bileklerini biraz büküyorlar,

yeahall with spin or when you're doing ten pin bowling you can spin it as well

evet hepsi spin ile ya da on lobut bowlingi yaparken sen de döndürebilirsin

and it curls round as it's going down the ground the lane but but that's I

ve kulvarda yere doğru giderken kıvrılıyor ama ama bu ben

think that must be very hard to do because the balls are very heavy very

Bunu yapmanın çok zor olduğunu düşünüyorum çünkü [ __ ] çok ağır çok

heavy ball I've seen people do it it's incredible because it literally will

ağır top İnsanların bunu yaptığını gördüm bu inanılmaz çünkü kelimenin tam anlamıyla

spin and then curl right in and a knock down say you've got some you've had one

dönecek ve sonra doğruca kıvrılacak ve bir yere devirerek sahip olduklarınızdan bazılarının sizde olduğunu söylüyor. tek

go and it's hasn't knocked them all down mm-hmm give it a little spin and it puts

vuruşta hepsini yere sermedi mm-hmm biraz döndürün ve

more energy into it you're more likely to get a strike okay I don't play

daha fazla enerji harcarsınız vuruş yapma olasılığınız daha yüksektir tamam

bowling it's putting more energy into the ball George know why I don't play

bowling oynamıyorum topa daha fazla enerji veriyor George neden bowling oynamadığımı biliyorum

bowling because I have very weak wrists look yes you can't pick up a bowling boy

çünkü bileklerim çok zayıf bak evet bowling oynayan bir çocuğu kaldıramazsın

it breaks his fingers look it might know it's not my fingers my fingers are fine

parmaklarını kırıyor bak benim parmaklarım olmadığını biliyor olabilir parmaklarım iyi bileklerim çok iyi bak bak

it's my wrists they're very look look at my poor wrists I've seen you playing

zavallı bileklerimde seni bowling oynarken gördüm

bowls you can buy all your fingers are aching in your wrists array my wrists

satın alabilirsin tüm parmakların bileklerinde ağrıyor dizilim bileklerim

are so fragile look watch watch this look how they move it there so they're

çok kırılgan bak izle izle şuna bak nasıl hareket ettiriyorlar ki

safe they're safe floppy watch watch they go that way and

güvende olsunlar disket izle izle o yöne giderler ve

then they go look that way very very floppy and limp very limp that's not

sonra o şekilde görünürler çok çok sarkık ve topal çok gevşek bu

surprising really but anyway what about the metal ball that is tied to a rope

gerçekten şaşırtıcı değil ama neyse peki ya bir ipe bağlı metal top

and the player spins very fast before tossing the ball the metal ball is tied

ve oyuncu topu fırlatmadan önce çok hızlı dönüyor metal top bağlı

to a rope oh is in that isn't that used in that's from Scotland is that that's

bir ipe oh, bu İskoçya'dan kullanılan değil, bu evet,

yes it's like it's like a big ball isn't it and they swing around they swing the

sanki büyük bir top gibi değil mi ve etrafta sallanıyorlar, topu sallıyorlar

ball around and then throw it but I've you I've seen that done in the highland

ve sonra fırlatıyorlar ama ben sana sahibim Bunun yayla oyunlarında yapıldığını gördüm

games and it's like a big ball and they swing it swing it and then they throw it

ve bu büyük bir top gibi ve onu sallıyorlar ve sonra fırlatıyorlar

and then they see how long the ball flies but I think the ball is made of

ve sonra topun ne kadar uçtuğunu görüyorlar ama bence top

metal it's solid it's not the shotput is it that's something defense

metalden yapılmış sağlam sağlam gülle değil bu savunma bir şey mi

no that's not tied to stringers it now just goes in your hand and you you push

hayır iplere bağlı değil şimdi sadece eline geçiyor ve sen

it away I don't know the Highland game that's another thing and that's another

onu uzaklaştırıyorsun Highland oyununu bilmiyorum bu başka bir şey ve bu başka bir

thing I couldn't do at school I couldn't do the shotput because of my weak wrists

şey okulda yapamadım yapamadım Zayıf bileklerim yüzünden gülle atıyordum

I was I was blighted in my childhood by my weak wrists I couldn't do anything it

Çocukluğumda zayıf bileklerim beni mahvediyordu Hiçbir şey yapamıyordum sadece

wasn't just your wrists there was it think of all the things that I was

senin bileklerin değildi oradaydı Yapamadığım onca şeyi düşün

unable to do because if my weak wrists your weak all over mr. Duncan you can

çünkü eğer benim zayıf bilekler her yerde zayıfsınız bayım. Duncan

spin yes if you are producing cotton you can spin you see George Michael had a

eğirebilirsin evet pamuk üretiyorsan döndürebilirsin George Michael'ın

song called spin the wheel he did yes George Michael had a song called spin

spin the wheel adlı bir şarkısı vardı o yaptı evet George Michael spin the wheel adlı bir şarkısı vardı saat

the wheel six o clock and there was it four o'clock I think it's four o'clock

altıda ve saat dörtte vardı sanırım saat dört

four o'clock in the morning you ain't home I can't help thinking that strange

sabahın dördü evde değilsin bu garip hey diye düşünmeden edemiyorum

hey to spin along the road in a carriage on a bicycle yes spear along the road if

yol boyunca bisikletle at arabasıyla dönmek evet yol boyunca mızrak

you spin in the car though that's not a good thing

arabada dönersen ama bu değil iyi bir şey

no it's spin in the car that means you've lost control of the car yes and a

hayır arabada patinaj var, yani arabanın kontrolünü kaybetmişsiniz demektir evet ve

car is spinning you can go for a spin in your car yes you can go for if you say

araba dönüyor arabanızda viraja girebilirsiniz evet

I'm going for a spin in the car you don't literally mean you're going to

viraja gireceğim dersen gidebilirsiniz arabayı kelimenin tam anlamıyla arabayı döndüreceğin anlamına gelmiyorsun, hayır sen tam anlamıyla bu

spin the car no you literally it means you're going off for a fun Drive you

eğlence için yola çıktığın anlamına geliyor

fiend so if you say oh I'm going off for a spin you're going off for a fun Drive

eğlenceli bir Sürüş için

but if you say oh I was in the car and and it's spun then that's a different

ama ah, arabadaydım ve döndü diyorsanız, o zaman bu

thing altogether we have the answer we have the answer we have the answer for

tamamen farklı bir şey, cevabımız var cevabımız var cevabımız var

the Scottish throwing of the ball it is the hammer throw how the hammer throw

İskoç top atma için cevabımız var çekiç atma nasıl çekiç atma

there we go well like the way Steve makes out he knew oh yeah the hammer

orada iyi gidiyoruz Steve'in bildiğini söylediği gibi oh evet çekiç

throw I'm just I'm just recognizing the nice string though yes it's on a kind of

atma Ben sadece güzel ipi tanıyorum ama evet bu bir tür

it's not a kind of rope and then they just they just do that they do a lot of

ip değil bir tür üzerinde ve sonra onlar sadece onlar sadece bunu da çok

tossing as well they they aren't quebra Scottish people they like tossing though

savuruyorlar onlar quebra değiller İskoçyalılar savurmayı seviyorlar ama

they toss a lot during the Highland Games of power

Highland Oyunlarında çokça güç savuruyorlar

they're tossing everywhere they they get their caber out it's like a very long

her yere savuruyorlar kabarlarını çıkardıkları çok uzun bir

thing that they hold and then tree-trunk and then they toss it that's yes if you

şey gibi tutuyorlar ve sonra ağaç gövdesini fırlatıyorlar ve sonra fırlatıyorlar bu evet bir

toss something it means you throw it yeah yeah it's incredible they're so

şeyi fırlatırsanız bu onu fırlattığınız anlamına gelir evet evet bu inanılmaz çok

strong and they wear skirts as well and hold it down here and no underpants I

güçlüler ve ayrıca etek giyiyorlar ve burada tutuyorlar ve iç çamaşırı yok

said all about tossing the caber you can look that up they have a great big tree

hakkında her şeyi söyledim Caber'ı fırlatarak bakabilirsin, büyük bir ağaç

trunk and they run along with it hold it down won't miss it a don't lose take me

gövdeleri var ve onunla birlikte koşuyorlar, onu basılı tut, kaçırmazsın ve kaybetme, beni

off the screen now so I can't see mr. Duncan's laughing it's something still

şimdi ekrandan çıkar, böylece Bay'ı göremem. Duncan gülüyor bu hala

waiting for set yes Jeff you know what you would be good up Steve

set için bekleyen bir şey evet Jeff ne iyi olurdu biliyorsun Steve

you don't you don't have a DVD that comes out of a movie and then they have

sen bir filmden çıkan bir DVD'n yok ve sonra

this sort of the narration a person's telling people what's happening you'd be

bir kişinin insanlara ne söylediğini anlatan bu tür bir anlatımı var. Olursa bunda

really good at that so now Tom Cruise is is jumping out of

gerçekten iyi olursun yani şimdi Tom Cruise

the airplane and now Tom Cruise is falling and it would appear that his

uçaktan atlıyor ve şimdi Tom Cruise düşüyor ve görünüşe göre

parachute won't open his parachute won't open but don't worry he's got a trick up

paraşütü açılmıyor paraşütü açılmıyor ama merak etmeyin var

his sleeve yes he's got a trick up his sleeve if you have a trick up your

onun kolunda bir numara var evet onun elinde bir numarası var eğer elinizde bir numara varsa

sleeve it means you have a little thing that you have that you can do just in

bu, elinizde bir şey olması durumunda yapabileceğiniz küçük bir şeye sahip olduğunuz anlamına gelir.

case something happens you have a trick up your sleeve but you would be great

doing the commentary on DVDs I think so okay yes in my hand is a document

DVD'lerde yorum yapmak harika olur bence çok tamam evet elimde set kelimesinin

containing four hundred and sixty-four uses of the word set let's have a look

dört yüz altmış dört kullanımını içeren bir belge bakalım bir

look and we were going to every week we're going to do this may never get

bakalım ve her hafta yapacaktık bunu yapacaktık bunu mayıs asla konuya girme

round to it I don't know what you're talking about Steve I've never seen such

Steve neden bahsettiğini bilmiyorum Hiç böyle

a piece of paper never so this could be the last time you

bir kağıt parçası görmemiştim bu yüzden bu

ever see me on mr. Duncan's livestream stop making promises by the way we're

beni Mr. Duncan'ın canlı yayını söz vermeyi bırak bu arada

not here on Sunday because we are very busy we have a special

Pazar günü burada değiliz çünkü çok meşgulüz

VIP coming to stay next week don't we Steve so we've got to we've got to clean

önümüzdeki hafta kalacak özel bir VIP'miz var değil mi Steve bu yüzden yapmamız lazım evi temizlememiz lazım Haftalardır kurtulacağımızı söylediğimiz

the house we've got a we've got to get those those horrible stains off the

tuvaletlerdeki o korkunç lekeleri çıkarmamız gerekiyor

toilets that we've been saying that we're going to get rid of for weeks and

weeks but we haven't so we've got to do that I'm going to do some decorating in

ama alamadık, bu yüzden bunu yapmak zorundayız. Mutfakta biraz dekorasyon yapacağım

the kitchen we have so much to do next week we are going to be very busy indeed

haftaya yapacak çok işimiz var gerçekten çok meşgul olacağız bence

I think you could still do a live lesson because you know there isn't that much

hala canlı bir ders yapabilirsin çünkü süsleyecek o kadar çok şey olmadığını biliyorsun

to decorate you may just appear you know what mr. Duncan's life is no I'm not I

sadece görünebilirsin ne biliyorsun bayım Duncan'ın hayatı hayır ben

can't here I can't just appear that's impossible I

değilim burada olamam imkansız gibi görünemem

can't do that so that's it we won't be here on Sunday but we will be here next

bunu yapamam o yüzden pazar günü burada olmayacağız ama gelecek çarşamba burada olacağız

Wednesday and mr. Steve is having some time off next week as well so I think I

ve bay. Steve de önümüzdeki hafta izinli olacak, bu yüzden sanırım içimde

have a feeling mr. Steve might join me for the whole livestream next Wednesday

bir his var Bay. Steve gelecek Çarşamba canlı yayının tamamı için bana katılabilir

and we will talk about uses of the word set be doing that I spent a lot of time

ve set kelimesinin kullanımları hakkında konuşacağız, çok zaman harcadım

Lee you said to me a few weeks ago well I think we should do uses of the word

Lee birkaç hafta önce bana dedin ki bence anlam kelimesini kullanmalıyız

sense I think I spent hours researching this I think it was five weeks five

sanırım bunu araştırmak için saatler harcadım sanırım beş haftaydı beş

weeks ago we were going to read all the definitions of set as a word and we

hafta önce setin tüm tanımlarını bir kelime olarak okuyacaktık ve

never did we kept running out of time and adding including tonight you see we

asla okumadık zamanımız tükendi ve bu geceyi de dahil ederek eklemeye devam ettik.

just we just don't have time to do it I'm not really going to go just

Bunu yapmak için zamanım yok, gerçekten gitmeyeceğim, sadece

variation I shall be back any more uses of the word spin pretending in politics

varyasyon, geri döneceğim, siyasette rol yapma kelimesinin daha fazla kullanımına geri döneceğim,

ah politics exactly whether you come up with that one

ah siyaset, tam olarak bunu siz buldunuz mu, hayır

no you weren't you didn't know you didn't you had no idea

siz değildiniz, bilmiyordunuz hiçbir fikrin yoktu

oh yes yes a hammer throw mm a spin doctor

oh evet evet bir çekiç atma mm a spin doktor

oh yes that think is what the hammer throw I'm very familiar with that I've

oh evet bu düşünce çekiç atma nedir Çok aşinayım

heard of it obviously spin doctor spin delito so doctor in politics quite often

bunu duydum açıkçası spin doktor spin delito bu yüzden siyasette doktor oldukça genellikle

yes and has got it that's good Anna's got it spin doctor so when we talk about

evet ve bu iyiye sahip Anna'nın kafası karıştı, bu yüzden

spin in politics it is a way of deflecting blame

siyasette dönüş hakkında konuştuğumuzda, bu suçu saptırmanın bir yolu

or it is a way of deflecting responsibility by using words in a

ya da kelimeleri

certain way you can make something seem not as bad as it really is by using

belirli bir şekilde kullanarak sorumluluğu saptırmanın bir yolu, bir şeyin yanlış görünmesini sağlayabilirsiniz.

words in a certain way and in politics the words you use are everything good

kelimeleri belirli bir şekilde kullanmak gerçekten ne kadar kötüyse ve siyasette kullandığınız kelimeler her şey iyidir

never forget this there are many politicians who have said things in

bunu asla unutmayın kariyerlerinde bir şeyler söyleyen

their career and then their career has come to a sudden end because of what

ve sonra kariyerleri aniden sona eren birçok politikacı vardır.

they said so in politics the words you use are very important and quite often

siyasette öyle dediniz, kullandığınız kelimeler çok önemlidir ve çoğu zaman

you will have someone who will represent a certain group or a certain party and

belli bir grubu veya partiyi temsil edecek birine sahip olursunuz ve

they have a very special gift they can use words in a very special way and it's

onların çok özel bir yetenekleri vardır, kelimeleri çok özel bir şekilde kullanabilirler ve bu

a way of speaking that allows responsibility or blame or a bad

bir konuşma biçimidir. sorumluluğun, suçlamanın ya da kötü bir

situation to seem not as bad as it really is and we call that spin they can

durumun gerçekte olduğu kadar kötü görünmemesine izin verir ve biz buna dönüş diyoruz,

make yes they can make they've got they've got a talent with the use of

yapabilirler evet yapabilirler, sahipler, sözcükleri kullanma konusunda bir yetenekleri var

words and they can make they can make bad things seem good and they can see

ve onlar bunu yapabilirler. kötü şeylerin iyi görünmesini sağlayabilir ve

make good things seem bad hmm depending on what they're talking about

iyi şeylerin kötü görünmesini sağlayabilirler hmm, ne hakkında konuştuklarına bağlı olarak

Ben you see it's sort of exaggeration in a word in a way it's it's it's it's

Ben, bunun bir bakıma bir kelimede bir çeşit abartı olduğunu görüyorsunuz,

using words to make something seem better or indeed worse than it is hmm

kelimeleri bir şeyi daha iyi göstermek için kullanıyor ya da gerçekten olduğundan daha kötü hmm bu

so in politics you will often hear the word spin used in quite often they are

yüzden siyasette sık sık döndürme kelimesinin kullanıldığını duyacaksınız oldukça sık sık

trying to deflect responsibility to make something they've done that was a

yaptıkları bir

mistake to seem not as bad or of course they can spin something to make

hatanın o kadar kötü görünmemesi için sorumluluktan saptırmaya çalışıyorlar ya da elbette yapmak için bir şeyler döndürebilirler

something that someone else is done look worse than it really was

başka birinin yaptığı bir şey gerçekte olduğundan daha kötü görünüyor, bu yüzden

so that's it you see you spin me right round baby right round like a record

beni tam etrafında döndürdüğünü görüyorsun bebeğim tam bir rekor gibi

baby right round round round spin well spin is sort of a spin doctors is

something that a politician would employee hmm to make them seem better

onları olduklarından daha iyi göstermek için

than they are or all their policies better than they are

veya tüm politikaları olduklarından daha iyi göstermek için

yes quite often yes here's another word that's why they call a doctor here's

evet oldukça sık evet işte başka bir kelime bu yüzden doktor diyorlar işte

another word that has more than one use can you see the word Steve utter utter

birden fazla kullanımı olan başka bir kelime Steve kelimesini görebiliyor musunuz

now can you think of again off the top of your head how you would use this word

şimdi söylüyor düşünebiliyor musunuz of yine kafanın üstünden bu kelimeyi

in everyday life yes you could say that that is utter rubbish yes so it one way

günlük hayatında nasıl kullanırsın evet bunun tamamen saçmalık olduğunu söyleyebilirsin evet yani

of using it is complete so you can say it is complete or absolute so it is

onu kullanmanın bir yolu tam yani tam veya mutlak diyebilirsin yani

utter nonsense it is complete nonsense it is absolute nonsense

tamamen saçmalık bu tamamen saçmalıktır mutlak saçmalıktır

utter and the other way of using this is of course to speak you utter you say

ve bunu kullanmanın diğer bir yolu da elbette konuşmaktır.

something maybe you say something that you don't mean or you don't want other

people to necessarily hear you utter something you say it but you might not

bunu söylersin ama

say it loudly you might just say it under your breath or to yourself you

yüksek sesle söylemeyebilirsin, sadece alçak sesle söyleyebilirsin ya da kendi kendine

utter something so utter and the action of doing that is an utterance an

çok kesin bir şey söylersin ve bunu yapma eylemi bir sözdür, bu yüzden

utterance so you say something you speak you utter utter so a toe can mean

bir şey söylersin, konuştuğunu söylersin, söylersin ki bir ayak parmağı duysun

complete or absolute or it can mean to speak say something to say something out

tam veya mutlak anlamına gelebilir veya konuşmak, bir şey söylemek, yüksek sesle bir şey söylemek anlamına gelebilir,

loud you utter that program on television last night was utter rubbish

dün gece televizyondaki o program tamamen saçmalıktı, tamamen

utter rubbish absolute garbage utter rubbish and I heard mr. Steve utter that

saçmalıktı, tamamen saçmalıktı ve ben mr. Steve o

sentence okay that live chat is very busy let's have a look we were only here

cümleyi söyle tamam canlı sohbet çok meşgul hadi bir bakalım sadece

for a few more minutes and then we are out of here don't forget we're not here

birkaç dakika daha buradaydık ve sonra buradan çıkıyoruz unutma

on Sunday we are not here pronounced oh yes pronounced yes you say you

Pazar günü burada değiliz burada telaffuz edilmiyoruz oh evet telaffuz edildi evet telaffuz ettiğini söylüyorsun

pronounced you use a word you enunciate you say you speak yes well then thank

bir kelime kullandığını telaffuz ettiğini söylüyorsun evet iyi konuştuğunu söylüyorsun o zaman

you sue ket for that to utter idiotic nonsense

aptalca saçmalıklar söylediğin için teşekkür ederim sue ket Bunun için teşekkür ederim

Thank You shadi for that yes I think so your song made me feel very dizzy thank

shadi evet sanırım şarkın başımı çok döndürdü

you very much for that people didn't find any explanation for Bruce Lee's

bunun için çok teşekkür ederim insanlar Bruce Lee'nin tamamen ani ölümü için herhangi bir açıklama bulamadılar.

utterly sudden death I don't think we would use utterly in that sense to be

honest I think you might fight you might say that people were utterly confused or

they were utterly dumbstruck so I wouldn't say utterly sudden death you

tamamen ani ölüm demezsin

would yes you just wouldn't put the utterly in there no grammatically it's

evet sadece tam anlamıyla koymazsın hayır dilbilgisi açısından

wrong so you could just say people never found or could never explain Bruce Lee's

yanlış bu yüzden insanların Bruce Lee'nin ani ölümünü asla bulamadığını veya asla açıklayamayacağını söyleyebilirsin

sudden death so no you don't use utterly in that sense it is grammatically

yani hayır tamamen bu anlamda kullanmazsın dilbilgisi açısından

incorrect Wes Wes and first says cows do not have

yanlış Wes Wes ve ilk olarak ineklerin ağızlarının olmadığını söylüyor

utters know that think he's joking that's a different that's a different

şaka yaptığını sanıyor bu farklı bu farklı bir

word that's utters so there's utters and odors it is where you get the milk from

kelime bu yüzden ağızdan ağıza kokular var ineklerden sütü aldığınız yer

cows have udders where the milk comes out of I have not what suit cats asking

memeleri var sütün çıktığı yer I kedilerin benden istediği şey yok

me for that I've watched petrol licious no I haven't but I would be very

petrol licious izledim hayır izlemedim ama çok

interested because I do like vintage cars particularly mgs and vintage Aston

ilgimi çekerdi çünkü eski model arabaları severim özellikle mgs ve 1970'lerden eski model Aston

Martin's from the 1970s I'd love to own one mr. Duncan is going to come back on

Martin'ler Bir tane sahibi olmayı çok isterim mr. Duncan

now and demonstrate an odour to you can you see my little cow this is this at

şimdi geri gelecek ve size bir koku gösterecek, benim küçük ineğimi görebilir misiniz, bu şu anda

the moment the the scientists here in the UK have actually bred very tiny cows

Birleşik Krallık'taki bilim adamları, aceleyle bir bardak süt isteyen insanlar için gerçekten çok küçük inekler yetiştirdiler.

for people who want a drink of milk in a hurry but they want your tea maybe but

ama çayınızı istiyorlar belki ama

they want they want their milk fresh so they've developed these little cows can

sütlerini taze istiyorlar, bu yüzden bu küçük inekleri geliştirdiler,

you see it mmm it's very tiny and it's

görebiliyor musunuz, mmm çok küçük ve

very difficult to milk them you you have to you have to be very careful so you

onları sağmak çok zor, yapmanız gerekiyor çok dikkatli olmalısınız ki böylece süt

can you can get your teacup during the day at work you want a cup of tea but

sağabilesiniz. çay bardağınızı işte gün içinde alabilirsiniz çay içmek istersiniz ama

you've got no milk so you can get your little cow out of the drawer and then

sütünüz yok bu yüzden küçük ineğinizi çekmeceden çıkarıp memelerini

you can milk its udders so there you can see you can see the

sağabilirsiniz böylece orada görebilirsiniz görebilirsiniz

others they're the udders and you can

diğerleri memelerdir ve

guess what mr. Duncan you can't take milk directly from a cow and drink it

ne olduğunu tahmin edebilirsiniz bay. Duncan, sütü doğrudan bir inekten alıp içemezsin

because you can capture all sorts of nasty diseases you'd need to pasteurize

çünkü her türlü kötü hastalığa yakalanabilirsin

the milk no this one's ok because these have been bred to actually produce

sütü pastörize etmen gerekir hayır bunda sorun yok çünkü bunlar gerçekten çok

lovely lovely clean milk now you'd need to pasteurize it which means heat it up

güzel, temiz süt üretmek için yetiştirildi, şimdi sen ' pastörize etmem gerekiyor, bu da onu kötü böceklerin

to a temperature that kills off most of the nasty bugs something that louis

çoğunu öldüren bir sıcaklığa kadar ısıtmak anlamına geliyor, o louis

pasteur in fact perfected what is it with human louie pesto I've just got him

pastör aslında mükemmelleştirdi, insan louie pesto ile ne oldu, onu

on my brain tonight him in Louie Pasteur that should get a room germ theory

bu gece beynimde yakaladım, Louie Pasteur'da o bir oda mikrop teorisi

pasteurization or down to the lowest oh it's my little my favorite cow so they

pastörizasyon almalı veya en düşük seviyeye inmeli oh bu benim küçük en sevdiğim ineğim, bu yüzden

will eventually I think scientists eventually will breed these cows to give

sonunda bilim adamlarının sonunda bu inekleri

different flavours of milk like strawberry strawberry banana and of

çilekli çilekli muz ve

course my favorite vanilla I hope so so there we go so there is the odor the

tabii ki en sevdiğim vanilya gibi farklı süt tatları verecek şekilde yetiştireceğini düşünüyorum işte başlıyoruz yani koku var koku

odor so that's a different word altogether not utter odor so the cows

yani bu tamamen farklı bir kelime tam koku değil yani inekler

now going for a rest its had a very busy day

şimdi dinlenmeye gidiyor çok yoğun bir gün geçirdi

mmm yes and a pasteurization is slightly you probably know this anyway but

mmm evet ve pastörizasyon biraz muhtemelen bunu zaten biliyorsunuzdur ama

pasteurization is you don't quite boil the milk they've discovered that if you

pastörizasyon sizsiniz sütü tam olarak kaynatmayın,

keep the temperature of milk at I don't know what the temperature is but it's

sütün sıcaklığını 0°C'de tutarsanız, sıcaklığın ne olduğunu bilmiyorum ama

something below boiling point because if you boil milk it ruins the flavor so

kaynama noktasının altında bir şey olduğunu keşfettiler çünkü sütü kaynatırsanız tadı bozar, bu yüzden

they've discovered that if you hold the milk at and slightly lower temperature

keşfettiler ki sütü kaynama noktasından biraz daha düşük bir sıcaklıkta tutarsanız

than boiling point say 80 I think it's 70 something degrees for a period of

80 deyin sanırım bir süre 70 derece civarındadır kaynatmakla

time it will have the same effect as boiling it it will still kill all the

aynı etkiyi yapar yine de tüm bakterileri öldürür

bacteria off I shall look on YouTube definitely see

YouTube'a bakacağım kesinlikle görürüm

you cat for petrol issues I like the sound of that no no diesel engines

benzin sorunları için kediniz sesini seviyorum dizel motorlara izin yok

allowed

I lost the train of all of this what are we talking about now petrol or milk

tüm bunların trenini kaybettim şimdi ne hakkında konuşuyoruz benzin veya süt

we're talking about cows okay then what's that got to do with petrol cow in

ineklerden bahsediyoruz tamam o zaman bunun benzinli inekle ne alakası var

informal means anything annoyingly difficult a person yes if you describe a

gayrı resmi bir kişi için can sıkıcı derecede zor olan herhangi bir şey anlamına gelir evet, bir

person and could describe a person as a cow as a cow and not normally a woman

kişiyi inek olarak tanımlıyorsanız ve bir kişiyi inek olarak tanımlayabiliyorsanız ve normalde bir kadın

talk all over me yes I'm trying my best yes if you describe a woman as a cow

benimle ilgili konuşmuyorsa evet elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum evet bir kadını inek olarak tanımlıyorsanız bu

that's not very nice mr. Steve be careful and that would be somebody as

pek hoş değil bay Steve dikkatli ol ve bu,

difficult person to get on with be careful living light we are living

geçinmesi çok zor biri olurdu dikkatli ol hafif yaşa

interesting and knowingly difficult can I just say we are living in strange

ilginç yaşıyoruz ve bilerek zor yaşıyoruz.

times where anything you say that people don't like even if it's only five or six

beş ya da altı

people the whole planet will come and get you they will so yes you can use cow

kişi tüm gezegen gelip seni alacaklar yani evet ineği

as an insult I think I think it's fair to say definitely weird our Midwich

hakaret olarak kullanabilirsin bence kesinlikle garip bizim Midwich demek adil olur nereye

where do you want us to write which word would you like to see our med because

yazmamızı istersin hangi kelimeyi görmek istersin bizim med çünkü İngilizce

there are about ten million in the English language

dilinde yaklaşık on milyon var

so which one would you like to see it must have been one that we used in the

bu yüzden hangisini görmek istersin son birkaç dakika içinde kullandığımız bir kelime olmalı

last few minutes I'm guessing not the whole of the Occident Oxford English

sanırım Occident Oxford English

Dictionary I didn't know that Mostafa is here what is the best way to learn

Dictionary'nin tamamı değil bilmiyordum Mostafa burada İngilizce öğrenmenin en iyi yolu nedir izle

English watch mr. Duncan every single Sunday and Wednesday not this Sunday

bay. Duncan her pazar ve çarşamba bu pazar değil

because all you will see is well you'll see just you reflected back from your

çünkü göreceğiniz tek şey ekranınızdan veya monitörünüzden geri yansıtıldığınızı göreceksiniz

display or monitor I think I'm going to unpack my bags and get

oh it looks like mr. Steve is ready to go and I will be going in a moment as

. Steve gitmeye hazır ve ben de birazdan gideceğim,

well we are coming up to half-past eleven

half an hour away from midnight and mr. Steve is very tired he's at a busy week

gece yarısından yarım saat sonra on bir buçukta geliyoruz ve Mr. Steve çok yorgun, yoğun bir haftasında,

he's been climbing up trees and jumping jumping across ropes because it is it

ağaçlara tırmanıyor ve iplerin üzerinden atlıyor çünkü

true this week that you were walking across hot coals hot coals yes you know

bu hafta kızgın kömürlerin üzerinde yürüdüğünüz doğru, evet,

they send us on these courses and you have to you have to do all these you

bizi bu kurslara gönderdiklerini biliyorsunuz ve buna mecbursunuz. tüm bunları yapmak için

have to push yourself and try and do something outside your comfort zone you

kendinizi zorlamanız ve konfor alanınızın dışında bir şeyler yapmaya çalışmanız gerekir,

know it's times like this it's times like this when I'm very glad that I do

bilirsiniz böyle zamanlar böyle zamanlar,

this very simple job where mr. Steve has to go on conferences and walk across

bu çok basit işi yaptığım için çok mutlu olduğumda bayım. Steve'in konferanslara gitmesi ve

burning hot and they'll say come on yeah you've been you've done well but you

hararetli bir şekilde karşıya geçmesi gerekiyor ve onlar da hadi, evet, iyi iş çıkardın ama

need to push yourself a bit further so in order to do that go on walk across

kendini biraz daha zorlaman gerekiyor, bunu yapabilmek için

these hot coals walk across broken glass it doesn't sound good do something that

bu sıcak kömürlerin üzerinde yürü diyecekler. kırık camların üzerinden yürümek kulağa hoş gelmiyor normalde yapmayacağınız bir şey yapın

you wouldn't normally do and luckily only 20 people got seriously injured so

ve neyse ki sadece 20 kişi ciddi şekilde yaralandı bu yüzden

you told me that some of your work colleagues went to hospital they did can

bana iş arkadaşlarınızdan bazılarının hastaneye gittiğini söylediniz onlar gittiler

you believe that they were they went on on an exercise for they for work and and

inanabiliyor musunuz İş için bir tatbikata çıktılar ve

some of them ended up going to hospital because they they tried to walk across

bazıları sıcak kömürün üzerinde yürümeye çalıştıkları için hastaneye gittiler,

hot coal I'm probably gonna get told now as you can imagine that we won't mention

muhtemelen şimdi söyleyeceğim, çünkü

that forget we mention that so yeah okay can everybody just can everybody

bundan bahsetmeyeceğimizi unutun. yani evet tamam, herkes

watching now forget that we mentioned that if you go on a work a work exercise

şimdi izleyen herkes, bir işe gidersen bir iş egzersizinden bahsettiğimizi unutabilir mi

and they say we want to push you a bit further do something outside your

ve seni biraz daha ileriye götürmek istediğimizi söylüyorlar, rahat alanınızın dışında bir şeyler yapın

comfort zone and they say it's all in your mind

ve her şeyin sizin aklınızda olduğunu söylüyorlar.

if you can walk across hot coals it'll be perfectly all right if they say that

Kızgın kömürlerin üzerinde yürüyebilirsiniz, size öyle derlerse kesinlikle sorun

to you don't believe them because a number of

olmaz onlara inanmayın çünkü

us tried to do it and they got burnt feet and ended up in hospital they were

bazılarımız bunu yapmaya çalıştı ve ayakları yandı ve

trying to make us believe that you could overcome you know if you walked across

bizi inandırmaya çalıştıkları için hastaneye kaldırıldılar. üstesinden gelebileceğini biliyorsun, eğer

hot coals somehow if you thought it was alright if heat wouldn't get burned but

bir şekilde sıcak kömürlerin üzerinden geçseydin, eğer ısı yanmasaydı sorun olmayacağını düşünseydin ama işe

it didn't work you know I just spent I just

yaramadı, biliyorsun sadece

a long time then getting everyone to forget it and then you talked about it

uzun bir zaman harcadım, sonra herkese unutturdum ve sonra tekrar konuştun ki

again so everyone forget it again so so the

herkes tekrar unutsun yani

thing that I told you to forget about you've got to forget it again okay don't

sana unutmanı söylediğim şeyi tekrar unutmalısın tamam

don't remember forget the hot coals so not hot cold that's different

hatırlama sıcak kömürleri unut yani sıcak soğuk değil bu farklı

Hut coals so Co ALS so coal is something you burn on the fire but some people

Hut kömürleri yani Co ALS yani kömür ateşte yakılan bir şeydir ama bazı insanlar

believe that you can walk across the hot coals see I'm talking about it again

sıcak kömürlerin üzerinden geçilebileceğine inanırlar bakın yine bahsediyorum

okay forget it again this is the third time I'm telling you now forget all

tamam yine unutun bu size üçüncü kez söylüyorum şimdi her

about mr. Steve's adventure with the hot coal I didn't do it

şeyi unutun bayım . Steve'in sıcak kömürle olan macerası Ben yapmadım

oh okay oh because I thought that's dangerous

oh tamam oh çünkü bunun tehlikeli olduğunu düşündüm

oh okay so you didn't do it anyway I didn't do it now okay but but other work

oh tamam yani sen yapmadın zaten ben şimdi yapmadım tamam ama diğer iş

colleagues did make a hit I mean and some of them went to hospital no way

arkadaşlarım bir hit yaptı yani ve bazıları hastaneye gitti

though what I supposed to mention this okay for the fourth time for the fourth

ama ne desem bu tamam dördüncü kez tamam dördüncü

time please forget this okay and it's four times now so forget the things that

kez lütfen unutun tamam ve şimdi dört kez oldu bu yüzden

we've mentioned for the past previous three times and now as well forget it I

önceki üç kez bahsettiğimiz şeyleri unutun ve şimdi peki unut gitsin

tell you what flagged it up for me but it could be dangerous

sana onu benim için neyin işaretlediğini söylüyorum ama tehlikeli olabilir onu

float it up stop mentioning it no I must finish it now no okay

dile getirmeyi bırak hayır şimdi bitirmeliyim hayır tamam

if you flag something up it means you make you make somebody aware of

bir şeyi işaretlersen bu birinin bir şeyin farkına varmasını sağladığın anlamına gelir bu yapışmak gibi bir şey

something it's like sticking your flag up

Bayrağınızı kaldırın,

do you mind mr. Duncan anyway I'm not gonna I'm not gonna go any further

sakıncası var mı bayım? Duncan her neyse, daha fazla gitmeyeceğim,

goodbye everyone see you a week today very weak indeed okay so we're back next

hoşçakalın millet, bugün haftaya görüşürüz, gerçekten çok zayıfsınız, tamam, bu yüzden önümüzdeki

Wednesday mr. Steve is going now you're gonna fade me off I'm gonna go sneak

çarşamba dönüyoruz bay. Steve şimdi gidiyor, beni unutturacaksın, gizlice gideceğim, sana

I'll tell you what I'll do I'll do I'll do the lovely jingle and then while the

ne yapacağımı söyleyeceğim, yapacağım, o güzel jingle'ı yapacağım ve sonra

jingles playing you'll disappear and then when the jingle has finished when

jingle'lar çalarken sen kaybolacaksın ve sonra Jingle bittiğinde,

the little sting has finished I will be on my own and mr. Steve would have

küçük iğne bittiğinde tek başıma olacağım ve Mr. Steve

vanished that will look more professional okay let's do that now

ortadan kaybolacaktı, bu daha profesyonel görünecek, tamam hadi bunu yapalım şimdi

shall we

it is late and live with mr. Duncan and of course you just had mr. Steve as well

geç kaldık ve Bay ile yaşayalım mı? Duncan ve tabii ki az önce Mr. Steve de

it's almost time to go we're just after half past 11:00 I was slightly late

neredeyse gitme vakti geldi saat 11:00'i biraz geçiyoruz bu gece biraz geç kaldım o yüzden

starting tonight so I will give you an extra minute so let's have a look at the

sana fazladan bir dakika vereceğim o yüzden

live chat before we go

gitmeden önce canlı sohbete bir göz atalım tamam ondan

okay let's get rid of that yes we know we know it's late in live Belarus see ya

kurtulalım evet biliyoruz canlı Belarus'ta geç olduğunu biliyoruz görüşürüz ya

oh I hope you enjoy your week with your visitor see you next Wednesday yes I

oh umarım ziyaretçinizle haftanızın tadını çıkarırsınız gelecek çarşamba görüşürüz evet

will be back next Wednesday yes definitely I'm pretty sure I will be

gelecek çarşamba döneceğim evet kesinlikle

back next Wednesday so there is no live stream this Sunday

gelecek çarşamba döneceğimden oldukça eminim yani hayır bu pazar canlı yayın

no live stream this Sunday I won't be here but I will be back next Wednesday

bu pazar canlı yayın yok Burada olmayacağım ama gelecek çarşamba saat

from 10:00 p.m. UK time this is mr. Duncan yes it's me saying

22:00'den sonra döneceğim. İngiltere saati, bu bay. Duncan evet benim

thanks a lot for watching me tonight Thank You Joshua Jeff Belarusian genie

bu gece beni izlediğiniz için çok teşekkür ederim Teşekkürler Joshua Jeff Beyaz cin

just variation Meeker Thank You Meeker see you later

also Aurora I will see you all next Wednesday yes I know it is a very long

time mr. Duncan we can't wait for a whole week what are we going to do I

Duncan bir hafta bekleyemeyiz ne yapacağız bilmiyorum

don't know I'm sure you will find something interesting to do so it's time

Yapacak ilginç bir şeyler bulacağınızdan eminim bu yüzden

for me to say goodbye thanks for watching this is mr. Duncan in the

benim için veda etme zamanı geldi izlediğiniz için teşekkürler bay.

birthplace of English saying it's been great to have your company tonight and

İngilizcenin doğum yerindeki Duncan, bu gece size eşlik etmenin harika olduğunu söylüyor ve

of course you know what's coming next yes you do I'm going to wave to everyone

tabii ki bundan sonra ne olacağını biliyorsunuz, evet, şimdilik herkese el sallayacağım

ta ta for now 8-)

ta ta 8-)

ah

ah