31 Days of Learning English - DAY 23 - improve your English - KITCHEN DAY - 23rd October - WEDNESDAY

yes here we are back once again it's another day it is tying once again to share a few

evet işte bir kez daha geri döndük başka bir gün birlikte varoluşumuzun birkaç anını paylaşmak için bir kez daha bağlanıyor

moments of our existence together here we are with day 23 of 31 days of October and

işte 31 günlük ekim ayının 23. günündeyiz ve

learning English in 2019 here we are oh my goodness hi everybody this is mr. Duncan in

2019'da ingilizce öğreniyoruz işte buradayız aman allahım herkese merhaba bu Bay. Duncan

England how are you today are you okay I hope so are you happy well are you happy I really

İngiltere'de bugün nasılsın iyi misin umarım öyleyse mutlusundur iyi misin mutlusundur gerçekten

do hope you are happy today I hope you are feeling good I hope you are feeling wonderful

umarım bugün mutlusundur umarım iyi hissediyorsundur umarım harika hissediyorsundur

in fact because we are here together again live on YouTube and it is myself mr. Duncan

aslında çünkü burada tekrar beraberiz canlı yayında YouTube ve benim mr. Duncan,

for those who don't know who I am I will tell you right now I teach English on YouTube and

kim olduğumu bilmeyenler için hemen şimdi söyleyeceğim YouTube'da İngilizce öğretiyorum ve

I have been doing so for quite a few years in fact this month I will be celebrating my

bunu birkaç yıldır yapıyorum aslında bu ay

13th year on YouTube so that is the reason why I'm here also I am here every day as well

YouTube'da 13. yılımı kutlayacağım yani bu burada olmamın nedeni ayrıca her gün buradayım ayrıca

every single day 2 p.m. UK time from Monday to Friday Saturday 12 p.m. just after midday

her gün saat 14:00 Birleşik Krallık saati ile Pazartesiden Cumaya Cumartesi 12:00 öğleden hemen sonra

and on Sunday 2 p.m. as well all of those are UK time so don't forget to check the time

ve Pazar günü 14:00 ayrıca bunların hepsi Birleşik Krallık saatidir, bu nedenle

difference in your country now I suppose it's worth mentioning at the moment that next week

ülkenizdeki saat farkını şimdi kontrol etmeyi unutmayın, sanırım şu anda Birleşik Krallık'ta saatlerin önümüzdeki hafta değişeceğini belirtmekte fayda var

the clocks will be changing here in the UK and I know quite a few country is quite a

ve epeyce ülke biliyorum

few people around the world will also be changing their clocks so at this time of year we normally

dünyanın her yerinden epeyce insan da saatlerini değiştirecek, bu nedenle yılın bu zamanında normalde

turn our clocks back one hour so that is what we will be doing next week I believe it is

saatlerimizi bir saat geri alıyoruz, bu yüzden önümüzdeki hafta yapacağımız şey bu,

the 26th of October the clocks will be going back so that will mean that my live stream

26 Ekim olduğuna inanıyorum, saatler çalışacak Bu, canlı yayınımın

will appear at a slightly different time however my actual broadcast times will not change

biraz farklı bir zamanda görüneceği anlamına gelir, ancak gerçek yayın saatlerim değişmeyecek, bu nedenle

so here in the UK the time will be the same so even though it's a different time maybe

burada, Birleşik Krallık'ta saat aynı olacak, bu nedenle farklı bir saat olsa bile, belki

where you are it will still be 2 p.m. UK time for the broadcast of my live stream during

bulunduğunuz yerde yine de olacaktır. öğleden sonra 2 Hafta içi canlı yayınımın İngiltere saati

the week and of course I'm always at a slightly different time on Saturday because I normally

ve tabii ki cumartesi günleri hep biraz farklı bir saatteyim çünkü normalde

go into town of course all of that will change in November there will be a big change because

şehre giderim tabi bunların hepsi kasımda değişecek büyük bir değişiklik olacak çünkü

my 31 days will be over but the big question is what will I be doing in November so I suppose

benim 31 günler bitecek ama asıl soru şu, kasım ayında ne yapacağım, bu yüzden sanırım

we should mention the the subject that we've been talking about yes I suppose I can't do

bahsettiğimiz konuya değinmeliyiz evet, sanırım

this without mentioning this particular subject it would appear that it's not happening so

bu konuya değinmeden yapamam, öyle görünüyor ki olmuyor yani

it looks as if the end of this month will no longer be brexit day it will be just mr.

görünüşe göre bu ayın sonu brexit günü olmayacak sadece mr.

Duncan's Youtube anniversary so it would appear that the UK is no longer leaving the European

Duncan'ın Youtube yıldönümü dolayısıyla Birleşik Krallık 31 Ekim'de artık Avrupa Birliği'nden ayrılmıyormuş gibi görünecek,

Union on the 31st of October it looks as if it's not happening after yesterday's vote

dünkü oylamadan sonra bu olmayacakmış gibi görünüyor,

so there will be no discussion about leaving there will be nothing mentioned and it looks

bu nedenle ayrılma hakkında herhangi bir tartışma olmayacak, bahsedilen hiçbir şey olmayacak ve

as if we won't be talking about this again until next year so it would appear at the

öyle görünüyor ki Bunu gelecek yıla kadar bir daha konuşmayacağız, bu yüzden şu

moment that they are going to postpone this until the end of January next year of course

anda bunu gelecek yıl Ocak ayının sonuna kadar erteleyecekler gibi görünüyor tabii ki ondan

there might also be a general election before then as well so lots of things going on here

önce de bir genel seçim olabilir ve pek çok şey Burada,

in the UK it would appear at the moment that there are things happening all around the

Birleşik Krallık'ta olup bitenler, şu anda dünyanın her yerinde meydana gelen şeyler gibi görünüyor,

world have you noticed mr. Steve used a good word last night when we sitting at the dinner

fark ettiniz mi bay. Steve dün gece yemek masasında otururken güzel bir kelime kullandı

table tumult tumult it is a very tumultuous time a lot of chaos a lot of disorder many

kargaşa kargaşa çok çalkantılı bir zaman çok fazla kaos çok fazla düzensizlik birçok

people unhappy with the way their governments are treating them so that's what's happening

insan hükümetlerinin onlara davranış şeklinden memnun değil bu yüzden şu

at the moment around the world here in the UK well I'm okay not too bad the weather outside

anda dünyada olan bu. dünya burada, Birleşik Krallık'ta, ben iyiyim, hava çok kötü değil, dışarıda

what is the weather doing it's not too bad you can see it's a little misty this morning

hava nasıl, çok kötü değil, bu sabah uyandığımda hava biraz puslu,

when I woke up it was very foggy outside very misty so if it isn't as bright as yesterday

dışarısı çok sisli, çok puslu, öyleyse eğer hava çok puslu. Dünkü kadar parlak dün

we had quite a nice day here in the UK yesterday but today it's a little bit gloomy it really

burada Birleşik Krallık'ta oldukça güzel bir gün geçirdik ama bugün hava biraz kasvetli gerçekten de

does feel as if autumn is in the air however meanwhile back here in the kitchen what is

havada sonbahar varmış gibi hissettiriyor ancak bu arada burada mutfakta

happening today we are talking about kitchen things because every Wednesday during October

bugün olanlar mutfaktan bahsediyoruz çünkü ekim ayı boyunca her çarşamba

I am with you in the kitchen as you can see there are lots of things here I will be taking

mutfakta sizinle birlikteyim, gördüğünüz gibi burada çok şey var

a very close look at some of the kitchen things and there you can see them now kitchen things

mutfakla ilgili bazı şeylere çok yakından bakacağım ve orada onları görebilirsiniz şimdi mutfakla ilgili şeylerden

we are talking today all about these particular items things that are useful to have around

bugün bahsediyoruz bu belirli öğeler hakkında her şey mutfakta bulunması yararlı olan şeyler

the kitchen lots of gadgets devices things to make your life much easier now we often

çok sayıda alet cihazı hayatınızı çok daha kolaylaştıracak şeyler artık

call these labour-saving devices so if something is labour-saving it means it can save you

bunlara genellikle emek tasarrufu sağlayan cihazlar diyoruz, bu nedenle bir şey emek tasarrufu sağlıyorsa, size

time and also effort as well so we will be doing that later on that is what is happening

zaman kazandırabilir ve aynı zamanda çaba da o yüzden bunu daha sonra yapacağız, olan bu

however there is an even bigger thing I must talk about right now because we have the live

ancak şu anda bahsetmem gereken daha büyük bir şey var çünkü canlı

chat hello hello to you on the live chat so who is first I wonder let's have a look shall

sohbetimiz var merhaba canlı sohbette size merhaba öyleyse ilk kim merak ediyorum hadi bir göz atalım mı şimdi

we I'm just going to look at the live chat right now oh well done once again to grace

sadece canlı sohbete bakacağım oh aferin çeneye bir kez daha aferin

chin you have a very fast finger that's all I can say well done grace also tanya is here

çok hızlı bir parmağın var tüm söyleyebileceğim bu kadar aferin zarafet ayrıca tanya burada

and llaman Luis Mendez hello Luis nice to see you here again and a Kobi Eric hi to all

ve laman Luis Mendez merhaba Luis Sizi tekrar burada görmek güzel ve bir Kobi Eric hepinize merhaba

of you and a special congratulations to grace chin you are first again on the live chat

ve Grace chin için özel bir tebrik canlı sohbette yine birincisiniz

congratulations to you well done you are first today also to Belarus er hello Belarus here

tebrikler sizi tebrik ederim bugün de Belarus'ta birincisiniz er merhaba Belarus burada

I've noticed that you've changed your account on YouTube I don't know why maybe there is

farkettim YouTube'da hesabını değiştirdiğini bilmiyorum neden belki

a reason I don't know maybe you are at another place maybe you are at work at the moment

bir nedeni vardır bilmiyorum belki başka bir yerdesin belki şu an iştesin

hello Rahul how are you today I'm okay and I hope you are good as well Louie Louie hello

merhaba Rahul bugün nasılsın ben iyiyim ve Umarım siz de iyisinizdir Louie Louie merhaba

mr. Duncan hello Nate Noemi Noemi I always worry that I mispronounce your name do I pronounce

Mr. Duncan merhaba Nate Noemi Noemi Her zaman adını yanlış telaffuz ettiğim için endişeleniyorum, adını doğru telaffuz ediyor muyum

your name correctly I don't know Meeker is joining me in the kitchen as well hello Meeker

bilmiyorum Meeker de mutfakta bana katılıyor merhaba Meeker seni

nice to see you here also Joelle or Joelle Louise London so does that mean you are in

burada görmek güzel ayrıca Joelle veya Joelle Louise London yani bu ne anlama geliyor?

London hello to you hello mr. Duncan good afternoon Ramsey Nouah is here so many people

Londra'dasınız merhaba size merhaba bayım. Duncan iyi günler Ramsey Nouah burada pek çok insan

are here today Theo hello viewers and mr. Duncan from sunny Athens well you are very

bugün burada Theo merhaba izleyiciler ve bay. Güneşli Atina'dan Duncan, çok

lucky you have sunshine today sadly here in the UK we have no sunshine it is looking very

şanslısın, bugün güneş var, ne yazık ki burada, Birleşik Krallık'ta güneş ışığı yok,

dull and dismal outside Louie Louie yes it's kitchen time maybe one week when I'm in the

dışarısı çok sıkıcı ve kasvetli görünüyor Louie Louie evet, mutfak zamanı belki bir hafta ben

kitchen I might actually do some cooking however I won't be doing any cooking today hello mr.

mutfaktayken aslında yapabilirim biraz yemek pişireceğim ancak bugün hiç yemek yapmayacağım merhaba bay.

Duncan Marella thank you very much Irene I'm not cooking anything today however I will

Duncan Marella çok teşekkür ederim Irene bugün bir şey pişirmiyorum ama

be cooking up a fun lesson I hope so I will stir my ingredients and hopefully the result

eğlenceli bir ders hazırlayacağım umarım malzemelerimi karıştırırım ve umarım sonuç

will be satisfying for everyone hello also - Kristina hello Christina nice to see you

herkes için tatmin edici olur merhaba ben de - Kristina merhaba Christina seni görmek güzel

here I haven't had my lunch - yet so I actually haven't eat today at all so now and again

burada öğle yemeğimi yemedim - henüz bu yüzden bugün aslında hiç yemek yemedim, bu yüzden ara sıra

you might actually hear my stomach complaining so you might hear my stomach growling growling

midemin şikayet ettiğini duyabilirsiniz, bu yüzden midemin köpek gibi homurdandığını duyabilirsiniz

like a dog [Music] was that my neighbour's dog I wonder hello RHS Buenos Aires is here

[Müzik] komşumun köpeğiydi Acaba merhaba RHS Buenos Aires burada

hello Buenos Aires hello to you hello Louie Louie and also Christina says I can't say

merhaba Buenos Aires merhaba sana merhaba Louie Louie ve ayrıca Christina kelimeyi söyleyemem diyor

the word I'm sorry I'm not going to say it I refuse to say this I'm so tired of this

üzgünüm söylemeyeceğim bunu söylemeyi reddediyorum çok yorgunum

nearly three and a half years we've been talking about this it's driving me crazy Rosa also

yaklaşık üç buçuk yıldır bunun hakkında konuşuyoruz, beni deli ediyor Rosa ve

Ibrahim so many devices in there in the kitchen there are now you might not realise just how

İbrahim mutfakta o kadar çok cihaz var ki artık

many things you have in your own kitchen because normally you put them away normally they are

kendi mutfağınızda ne kadar çok şey olduğunu fark etmeyebilirsiniz çünkü normalde siz onları kaldırın normalde

stored in your cupboards around your kitchen so there might be more things in your kitchen

mutfağınızın etrafındaki dolaplarınızda saklanırlar, bu nedenle mutfağınızda daha fazla şey olabilir,

then you realise especially over the years because quite often we will buy things and

o zaman özellikle yıllar içinde fark edersiniz çünkü oldukça sık bir şeyler alırız ve

then over the years we will put them in the cupboard maybe it is something that we use

sonra yıllar geçtikçe onları dolaba koyarız belki

quite often but then suddenly we stop using it so we put it away we put it into storage

oldukça sık kullandığımız bir şey ama sonra aniden kullanmayı bıraktık ve

in the kitchen hello also - salad hello - Keeley hi Kylie hello to you also tan Chang and rosso

mutfağa koyduk merhaba da - salata merhaba - Keeley merhaba Kylie sana da merhaba tan Chang ve rosso

is here hello Rosa nice to see you here today as well lots of things to talk about here

burada merhaba Rosa hoş bugün burada da görüşürüz burada konuşacak çok şey var,

are two words that I've been asked to explain so I'm going to write now so the words are

benden açıklamam istenen iki kelime var, bu yüzden şimdi yazacağım, bu yüzden kelimeler

accept and accept except except so you can see they are almost the same but not quite

kabul ve kabul edilsin, istisna dışında neredeyse aynı olduklarını görebilesiniz ama tam olarak değil,

there are some differences not only in the spelling but also the pronunciation and the

sadece yazımda değil, aynı zamanda telaffuz ve

definition as well so first of all except if you accept something it means you willingly

tanımda da bazı farklılıklar vardır, bu nedenle her şeyden önce, bir şeyi kabul ediyorsanız, size sunulan bir şeyi isteyerek kabul ettiğiniz anlamına gelir,

take something that is offered to you you accept so something that is offered to you

böylece size sunulan bir şeyi kabul edersiniz.

or something that comes your way and maybe you have a choice you accept the thing you

ya da yolunuza çıkan bir şey ve belki bir seçeneğiniz vardır o şeyi kabul edersiniz kabul edersiniz

agree to it so if you accept something it means you agree you accept you agree and understand

yani bir şeyi kabul ederseniz bu kabul ettiğiniz anlamına gelir kabul edersiniz kabul edersiniz ve

the thing that is being explained to you so maybe uux you accept an idea so if you accept

size açıklanan şeyi anlarsınız bu yüzden belki bir fikri kabul edersiniz yani

an idea it means you believe it so we have the word accept and underneath accept accept

bir fikri kabul ederseniz, bu ona inandığınız anlamına gelir, bu nedenle kabul etme kelimemiz var ve altında kabul et kabul etme,

means to push away or to discount so maybe a thing that you don't want to include you

uzaklaştırma veya indirim yapma anlamına gelir, yani belki de dahil etmek istemediğiniz bir şeyi kabul edersiniz, kabul

accept it you accept so accept that person so you can come to my party except you you

edersiniz, bu yüzden o kişiyi kabul edin partime gelebilirsin ama gelemezsin yani

cannot come so accept is to agree to something to take something as true and there accept

kabul etmek, bir şeyi doğru olarak kabul etmek için bir şeyi kabul etmektir ve kabul etmediğiniz, bir

is something that you disregard or put aside or reject you accept accept so all of you

kenara koyduğunuz veya reddettiğiniz bir şey vardır kabul edersiniz, böylece

can come to the party except you you cannot I'm sorry I hope that helps now in my life

siz hariç hepiniz partiye gelebilirsiniz Üzgünüm, umarım bu artık hayatımda yardımcı olur Bir teklifi kabul edip etmeme

I have had to make a choice whether or not to accept an offer so when I first started

konusunda bir seçim yapmak zorunda kaldım bu yüzden

doing my lessons on YouTube way back in 2006 I had a big choice that I had to make because

2006'da YouTube'da derslerime ilk başladığımda büyük bir seçimim vardı. yapmak için, çünkü

many people offered a place on their video network but I turned all of them down because

birçok kişi video ağlarında bir yer teklif etti, ancak hepsini geri çevirdim çünkü

I wanted to have control of my own work so some of the very big networks on YouTube in

kendi çalışmalarımın kontrolünü elimde tutmak istiyordum, bu nedenle YouTube'daki bazı çok büyük ağlardan bazıları,

the early days when they were just forming they actually contacted me many times trying

yeni kuruldukları ilk günlerde gerçekten iletişime geçtiler. birçok kez beni

to get me to work for them and every time I refused so I did not accept their offer

onlar için çalışmaya ikna etmeye çalıştım ve her seferinde reddettim, bu yüzden tekliflerini kabul etmedim, bu yüzden kabul etmezseniz reddedersiniz, yani

so if you don't accept you refuse so you refuse someone's offer you do not accept their offer

birinin teklifini reddedersiniz, onların teklifini kabul etmezsiniz,

you refuse it so over the years I have had many offers many people have offered to allow

yıllar geçtikçe bunu reddedersiniz

me to make videos for their network but I've always turned them down because I know as

Kendi ağları için videolar çekmem için birçok kişiden birçok teklif aldım ama onları her zaman geri çevirdim çünkü

soon as I agree to work for them they will tell me what to do and how to do my lessons

onlar için çalışmayı kabul eder etmez bana ne yapacağımı ve işimi nasıl yapacağımı söyleyeceklerini biliyorum. dersler

but of course I like to have control of what I do and that's the reason why I have never

ama tabii ki yaptıklarım üzerinde kontrol sahibi olmayı seviyorum ve

done that so you will never see me on any or any other channel or any other network

bunu asla yapmamamın nedeni de bu, bu yüzden beni hiçbir kanalda veya başka bir ağda asla görmeyeceksiniz

but if you do then I shouldn't be there I don't belong there okay there is only one

ama görürseniz o zaman orada olmamam gerekir. Ben oraya ait değilim tamam sadece bir

mr. Duncan YouTube channel hello - row sir row so nice to see you here Belarusian I am

bay var. Duncan YouTube kanalı merhaba - sıra efendim sıra sizi burada görmek çok güzel Belarusça

not at home I am using my mobile phone now that's the reason why I thought so I thought

evde değilim şu an cep telefonumu kullanıyorum bu yüzden düşündüm ki

your your name and also your icon look different d-m d-m top tech says your t-shirt looks very

isminiz ve ikonunuz farklı görünüyor d-m d-m üst teknoloji diyor tişörtün çok

happy this is my old t-shirt I've had this t-shirt for many many years in fact I first

mutlu görünüyor bu benim eski tişörtüm uzun yıllardır bu tişörtü kullanıyorum aslında

bought this I think it was around 2007 I bought this t-shirt palmira mr. Duncan do you have

bunu ilk almıştım sanırım 2007 civarındaydı bu tişörtü palmira mr. Duncan,

two taps one for cold and one for heart yes we do although here in my kitchen I have two

biri soğuk diğeri kalp için iki musluğunuz var mı evet var, ancak burada mutfağımda iki

taps but they go into one main tap so the controls are separate however they both go

musluğum var ama bunlar bir ana musluğa gidiyor, böylece kontroller ayrı ancak ikisi de tek bir

into one individual tap and we call that type of tap a mixer mixer tap so if you have a

musluğa giriyor ve biz buna tip diyoruz musluğun bir mikser mikser musluğu yani bir

mixer tap it means you can control the hot and cold water coming out of one tap or one

mikser musluğunuz varsa, bu, bir musluktan veya bir çıkıştan çıkan sıcak ve soğuk suyu kontrol edebileceğiniz anlamına gelir.

outlet I hope that helps you hello also to business hello business watching in I think

it's Vietnam am i right I think so did you enjoy yesterday's lesson I did something a

doğru sanırım dünkü dersten hoşlandın mı dün biraz farklı bir şey yaptım dün hakkında

little different yesterday I talked about I suppose it is a very serious topic protesting

konuştum sanırım çok ciddi bir konu protesto etmek

and demonstrating going out into the street to show your anger or your disagreement of

ve sokağa çıkmak öfkeni veya bir şeye karşı olduğunu göstermek için

something so I hope you enjoyed that yesterday it was a little bit different and I know sometimes

bu yüzden umarım beğenmişsindir dün biraz farklıydı ve biliyorum bazen

I like to cover difficult subjects or maybe topics that some people might feel uncomfortable

zor konuları veya belki bazı insanların rahatsız olabileceği konuları ele almayı seviyorum

with but it is all part of life and I suppose it is also part of the English language Louie

ama bunların hepsi hayatın bir parçası ve sanırım aynı zamanda Louie

Louie says it is so true over time your cupboards are full surprises this happens in fact can

Louie'nin söylediği İngilizcenin bir parçası. o kadar doğru ki, zamanla dolapların dolup taşar, bu olur aslında

I show you something over there can you see that door over there that door behind that

sana orada bir şey gösterebilir miyim oradaki kapıyı görebilir misin o kapının arkasındaki kapı bir

door there are all sorts of things some of the things behind there are things that we

sürü şey var arkasında bazı şeyler var bizde

haven't used for a long time so behind that door there are many things hidden away many

olmayan şeyler' Uzun süre kullanılmadığı için o kapının arkasında birçok şey gizlenmiş birçok

surprises and that's what happens over time normally when you live in the same house for

sürpriz pek çok sürpriz var ve bu da normal olarak aynı evde

many years you start to collect lots of things that you don't use anymore some of the things

uzun yıllar yaşadığınızda artık kullanmadığınız birçok şeyi toplamaya başlıyorsunuz. Şeylerin çoğu işe

are useful but maybe you've forgotten about them hello - Linney hello Lily Lee hello and

yarar ama belki onları unutmuşsundur merhaba - Linney merhaba Lily Lee merhaba ve

thank you for your cowl as well Christina I have to compliment you you have a very tidy

başlığın için de teşekkürler Christina Sana iltifat etmeliyim bu mutfak çok düzenli bir

kitchen this kitchen I know I've said this before this kitchen needs a lot of work doing

mutfağın var biliyorum bunu daha önce söyledim bu mutfak üzerinde çok çalışma gerekiyor

to it this is a terrible kitchen and I know you don't believe me but on camera this kitchen

bu berbat bir mutfak ve bana inanmadığınızı biliyorum ama kamerada bu mutfak o

looks lovely so quite often when you film something it normally looks better than it

kadar güzel görünüyor ki, bir şeyi filme aldığınızda normalde gerçek hayatta olduğundan daha iyi görünüyor.

does in real life it's a bit like mirror thee so this kitchen needs a lot of renovation

sana biraz ayna gibi bu yüzden bu mutfağın çok fazla yenileme

work doing it it needs completely changing everything in this kitchen is old and in some

çalışmasına ihtiyacı var bunu yaparken tamamen değişmesi gerekiyor bu mutfaktaki her şey eski ve bazı

cases worn out a little bit like me again hello - Ian hello Ian nice to meet you the

durumlarda biraz yıpranmış yine benim gibi merhaba - Ian merhaba Ian tanıştığımıza memnun oldum

live chat and I am glad to see everybody here you are welcome Ian no problem Pedro is here

canlı sohbet ve Herkesi burada gördüğüme sevindim, rica ederim Ian sorun değil Pedro burada Bugün

Thank You Pedro for joining me in the kitchen today thank you very much Fabiana it's great

mutfakta bana katıldığın için teşekkürler Pedro, çok teşekkür ederim Fabiana,

that you include topics in the news well that is one of the things I love about doing live

haberlere konulara yer vermen harika, sevdiğim şeylerden biri de bu. canlı

lessons the thing about live lessons is that I can talk about things that are happening

ders yapmak canlı ders ile ilgili olan şey, şu anda olan şeyler hakkında konuşabilmemdir, bu yüzden

right now at this moment so that's one of the reasons why I will often mention this

subject even though a lot of people are really sick and tired of listening to people talking

birçok insan dinlemekten gerçekten bıkmış ve yorulmuş olsa da bu konuyu sık sık dile getirmemin nedenlerinden biri de budur. insanlar

about it however it is still an interesting topic so yes one of the lovely things about

bunun hakkında konuşuyor ancak yine de ilginç bir konu bu yüzden evet, canlı yayın yapmanın en güzel yanlarından biri,

doing a live stream is you can talk about current events things that happen right now

şu anda olan güncel olaylar

and things sort of going on in the world at this very moment we are going to have a little

ve tam da şu anda dünyada olup bitenler hakkında konuşabilmenizdir. biraz

break and then when we come back we're going to have a look at some of these wonderful

ara vereceğiz ve sonra geri döndüğümüzde mutfağımın etrafındaki bu harika eşyalardan bazılarına bakacağız bak size

items that are around my kitchen look can you see all of the things I'm going to show

göstereceğim her şeyi görebiliyor musunuz

you not only that I'm going to name them as well but for now we are going to go back in

sadece benim değil isimlerini de vereceğim ama şimdilik

time this very day in 2013 I did a special series of lessons all the way through October

zamanda geriye gideceğiz 2013'te bugün tam da ekim ayına kadar özel bir dizi ders yaptım

and now we are going to go right back in time to this very day six years ago yes and you

ve şimdi zamanda geriye gideceğiz altı yıl önce bir gün evet ve

might notice that I look a little bit younger [Music] [Applause] [Music] [Applause] [Music]

biraz daha genç göründüğümü fark edebilirsiniz [Müzik] [Alkış] [Müzik] [Alkış] [Müzik]

hello and good morning welcome to day 23 of 31 days of dunk Toba how are you on this new

merhaba ve günaydın 31 günlük dunk Toba'nın 23. gününe hoş geldiniz bu konuda nasılsınız yeni

day I hope you are fine and dandy well it's all back to normal today I hope you enjoyed

gün umarım iyisindir ve iyisindir bugün her şey normale döndü umarım

yesterday's studio tour and thank you very much for your kind messages some of which

dünkü stüdyo turundan keyif almışsındır ve bazılarına daha sonra bakacağımız nazik mesajların için çok teşekkür ederim

we will take a look at later the weather right now is not too good here in England today

hava şu anda pek iyi değil burada İngiltere'de bugün

is a showery day this means that there are sudden bursts of heavy rain of all the weather

yağmurlu bir gün bu, var olan tüm hava koşullarında ani şiddetli yağmur patlamaları olduğu anlamına geliyor

conditions that exist I think I dislike the rain most of all there is nothing worse than

sanırım en çok yağmuru sevmiyorum

getting caught in a rainstorm you get soaked to the skin the rain has soaked right through

bir yağmur fırtınasına yakalanmaktan iliklerinize kadar sırılsıklam oluyorsunuz yağmur sırılsıklam sırılsıklam sırılsıklam

your clothes luckily today I have my brolly with me

bugün benim brolly'im yanımda

heavy rain can be described as falling like cats and dogs what a strange phrase oh the

weather is terrible it's raining cats and dogs it's pouring down it's raining buckets

it's chucking it down do you get much rain where you live do you like being out in the

aşağı yaşadığınız yerde çok yağmur yağıyor mu yağmurda dışarıda olmayı seviyor musunuz

rain a wet thing can be described as soggy it has become sodden it is wet through it

ıslak bir şey sırılsıklam olarak tanımlanabilir sırılsıklam olmuş ıslanmış ıslanmış sırılsıklam sırılsıklam doymuş sıcacık

is soaked it is drenched it is saturated it is wringing wet if you ever mentioned England

ıslanmış hiç bahsettiyseniz İngiltere'deki

to anyone there is a good chance that they will mention the rain of course it does not

herkesin yağmurdan bahsetmesi için iyi bir şans var tabii ki

always rain here in England but we do have a fair share of it the wettest seasons of

burada İngiltere'de her zaman yağmur yağmaz ama biz de yağmurdan adil bir pay alıyoruz yılın en yağışlı mevsimleri

the year are spring and the autumn although we can sometimes get very wet summers here

ilkbahar ve sonbahardır, ancak bazen çok yağmur yağabilir. Burada çok yağışlı yazlar var, neyse ki

too fortunately for me this summer has been quite glorious and not too wet at all plenty

benim için bu yaz oldukça muhteşem geçti ve çok ıslak değildi,

of chances to go out and about with my camera what a lovely summer it was it was it was

kameramla dışarı çıkıp dolaşmak için pek çok şansım vardı, ne güzel bir yazdı, öyleydi, öyleydi,

it was it was it was the umbrella has to be one of the most brilliant inventions ever

öyleydi, şemsiyenin yapması gerekendi. gelmiş geçmiş en parlak icatlardan biri olabilir

it's such a clever device of course it is not infallible or perfect on a windy day the

bu kadar akıllı bir cihaz elbette rüzgarlı bir günde yanılmaz veya mükemmel değildir

umbrella can get caught by the breeze and turn inside out or even worse blow away completely

şemsiye rüzgara kapılıp ters yüz olabilir veya daha da kötüsü tamamen uçup gidebilir

[Applause] [Music] mmm-hmm I hope you enjoyed that we went back in time there with one of

[Alkış] [Müzik] mmm -hmm Umarım altı yıl önce kaydedilmiş olan

my full English and super duper 31 days of 'don't Toba lessons that was recorded can

tam İngilizce ve süper kandırılmış 31 günlük 'don't Toba derslerimden biriyle zamanda geriye gittiğimiz için beğenmişsinizdir, buna

you believe it six years ago thank you for your lovely compliments a lot of people saying

inanabilir misiniz? Bay diyen insanlar

mr. Duncan you haven't aged it all thanks a lot isn't that lovely thanks for your support

Duncan, çok teşekkürler, o kadar da hoş değil, desteğiniz

and your lovely words as well thanks a lot so I hope you enjoyed that yes during 2013

ve güzel sözleriniz için teşekkürler, çok teşekkürler, bu yüzden umarım beğenmişsinizdir, evet, 2013'te

I did a special series of recorded lessons however this year I'm doing live streams every

özel bir dizi kaydedilmiş ders yaptım ancak bu yıl Her gün canlı yayın yapıyorum Ekim ayı boyunca

day every single day you can catch me on YouTube during October something very special to celebrate

beni YouTube'da yakalayabilirsiniz 13. yılımı kutlamak için çok özel bir şey

my 13th year Louie Louie I like the rain it is not disturbing to me at all after all it's

Louie Louie Yağmuru severim beni hiç rahatsız etmez sonuçta o

just water I'm not a big fan of rain I'll be honest with you I don't like going outside

sadece su ben bir büyük yağmur hayranı sana karşı dürüst olacağım

on a rainy day I find it rather annoying especially when it's cold and raining and maybe the wind

yağmurlu bir günde dışarı çıkmayı sevmiyorum özellikle soğuk ve yağmur yağdığında ve belki de rüzgar

is blowing at the same time and I don't like that sort of weather but a loop is here also

aynı anda esiyorsa ve bu hoşuma gitmiyor bir çeşit hava ama bir döngü burada da

thank you very much to Palmyra we had a special lesson a taste of Halloween and I haven't

Palmyra'ya çok teşekkür ederim özel bir dersimiz vardı Cadılar Bayramı'nın tadı ve

learned a new word oh I say oh I have learned a new word turn it a turnip is a type of vegetable

yeni bir kelime öğrenmedim oh diyorum oh yeni bir kelime öğrendim onu ​​çevir şalgam bir tür sebzenin

it has a very pungent smell very strong smell so yes halloween is coming up at the end of

çok keskin bir kokusu var çok güçlü bir kokusu var bu yüzden evet cadılar bayramı

this month I haven't forgotten it but we will be talking about that a little bit nearer

bu ayın sonunda geliyor unutmadım ama bundan biraz daha yakın

the date after all it is only the 23rd of October at the moment we still have a long

tarihte konuşacağız sonuçta daha ayın 23'ü Ekim ayı itibariyle,

way to go before the end of the month so thank you very much for joining me today we are

ay bitmeden önce daha gidecek çok yolumuz var, bu yüzden bugün bana katıldığınız için çok teşekkür ederim,

talking about things that you find in the kitchen useful items so there are lots of

mutfakta yararlı bulduğunuz şeylerden bahsediyoruz, bu nedenle

useful things in the kitchen and here is the most obvious one so first of all I am going

mutfakta pek çok yararlı şey var. ve işte en bariz olanı bu yüzden öncelikle

to start with the most obvious thing and I think that everyone has one of these in their

en bariz olandan başlayacağım ve herkesin mutfağında bunlardan bir tane olduğunu düşünüyorum

kitchen we are talking stove or cooker so when we say stove stove or cooker so both

ocak veya ocaktan bahsediyoruz yani soba ocak veya ocak derken ikisi de

of these words basically mean the same thing to be honest you can say something is cooking

bu kelimeler temelde aynı anlama geliyor dürüst olmak gerekirse ocakta bir şey pişiyor diyebilirsiniz

on the stove or I will boil some water on the cooker so these two words are general

ya da ben ocakta biraz su kaynatacağım yani bu iki kelime hem

terms for a thing that you cook with so you can cook inside and also you can cook on top

içeride yemek pişirmek için hem de siz yemek pişirmek için kullandığınız bir şey için genel terimlerdir. üstte yemek pişirebilir,

so there is a stove quite often here in the UK will we use the word cooker so you will

bu nedenle bir ocak var, Birleşik Krallık'ta oldukça sık olarak ocak kelimesini kullanırız, bu nedenle

often hear people use the word cooker so when they say cooker they mean this I need to turn

insanların ocak kelimesini kullandıklarını sık sık duyarsınız, bu nedenle ocak derken bunu

the cooker on I need to boil some water so you will put something on the stove or on

kastederler ocağı açmam gerekiyor kaynatmam gerekiyor biraz su ocağa veya ocağa bir şey koyasın diye

the cooker someone mentioned the other day they said Mr Duncan it's very strange your

geçen gün birisi bahsetti dedi Bay Duncan

cooker has two things at the front yes for some reason don't ask me why this particular

ocağınızın ön tarafında iki şey olması çok garip evet bir nedenden dolayı bana bu ocakta neden

cooker has two ovens so it has a bottom oven so that's the main oven where we we normally

iki fırın olduğunu sormayın yani bir alt fırını var yani bu normalde

cook most of our food and then you have another oven there but the clever thing about that

yemeklerimizin çoğunu pişirdiğimiz ana fırın ve sonra orada başka bir fırınınız var ama bununla ilgili zekice olan şey

one is that it has two uses so you can use this here as an oven but also you can have

iki kullanım alanı var yani burayı fırın olarak kullanabilirsiniz ama Ayrıca

a grill as well so you can cook things in there just like an oven or if you want to

bir ızgaranız da olabilir, böylece tıpkı bir fırın gibi orada bir şeyler pişirebilirsiniz veya bir

grill something if you want to just cook something from the top you can grill the thing as well

şeyi ızgara yapmak istiyorsanız, sadece üstten bir şeyler pişirmek istiyorsanız, şeyi de ızgara yapabilirsiniz,

so this particular oven has a lot of clever uses and then at the bottom you have the main

böylece bu özel fırında çok şey var. akıllıca kullanımlar ve sonra altta ana fırın var

oven the oven that is used for cooking the big things like meat and extra large pizzas

et ve ekstra büyük pizzalar gibi büyük şeyleri pişirmek için kullanılan fırın

very nice can I tell you an interesting story about this cooker because just before we moved

çok güzel size bu ocak hakkında ilginç bir hikaye anlatabilir miyim çünkü bu eve taşınmamızdan hemen önce

into this house way back in 2013 in January 2013 about a week before we moved in the previous

2013'te Ocak 2013'te biz taşınmadan yaklaşık bir hafta önce

owners of this house they had to replace this because there's blew up it stopped working

bu evin önceki sahipleri bunu değiştirmek zorunda kaldılar çünkü orası patladı ve çalışmayı bıraktı

so just before we moved in they had to go out and they had to buy another cooker because

bu yüzden biz taşınmadan hemen önce dışarı çıkmak zorunda kaldılar ve başka bir ocak almak zorunda kaldılar çünkü

the one that was there before blew up it stopped working however they didn't buy a new cooker

daha önce orada olan patladı çalışmayı bıraktı ama yeni ocak almadılar

they bought an old one so this is actually a secondhand cooker so it isn't new although

eskisini aldılar yani bu aslında ikinci el yani yeni değil dememe rağmen

having said that I think it's quite old I think it's a very old cooker so this cooker

bence baya eski bence çok eski bir ocak yani bu ocak bence

I think might be maybe 25 years old it's quite old but it still works the only thing I don't

25 yaşında olabilir baya eski ama hala çalışıyor tek hoşuma gitmeyen yanı

like is that it uses electricity not gas because we don't have gas here so unfortunately in

gaz değil elektrik kullanması çünkü burada doğalgaz yok maalesef

our houses we don't have a gas supply sadly so we have to do all of our cooking with electricity

evlerimizde ne yazık ki gaz kaynağımız yok bu yüzden tüm yemeklerimizi elektrikle yapmak zorundayız ki bu gerçekten

which is quite a pain really when you think about it Naja Naja belly says yes my cooker

düşündüğünüzde oldukça acı verici

cooks very well for me often it sounds as if you spend a lot of your time in the kitchen

zamanınızın çoğunu mutfakta

cooking food so there is the first word now I suppose when you are doing things in the

yemek pişiriyorsunuz, bu yüzden şimdi ilk kelime var sanırım mutfakta bir şeyler yaparken

kitchen you have two choices you can do something automatically all by hand so nowadays many

iki seçeneğiniz var, bir şeyi otomatik olarak tamamen elle yapabilirsiniz, bu nedenle günümüzde birçok

people have lots of great devices things to help them do do all of their chores and the

insanın yapacak çok sayıda harika cihazı var. tüm işlerini ve

things that they have to carry out much easier so quite often we have things that carry out

yapmaları gereken şeyleri çok daha kolay yapmalarına yardımcı olun, çoğu zaman görevleri yerine getiren

tasks or help you to do your chores quickly by being automatic for example over there

veya otomatik olarak ev işlerinizi hızlı bir şekilde yapmanıza yardımcı olan şeylerimiz olur, örneğin orada

you can see my dishwasher so that is the thing that I use to wash the dishes so if I'm feeling

bulaşık makinemi görebilirsiniz. bulaşıkları yıkamak için kullandığım şey bu, bu yüzden

really lazy I will just put all of the dirty dishes all of the dirty things in the dishwasher

gerçekten tembel hissedersem tüm kirli bulaşıkları bulaşık makinesine koyacağım,

so that will do it automatically it is an automatic device so that is very useful when

böylece otomatik olarak yapacak, otomatik bir cihaz yani bu çok işe yaradı

I lift at home with my family we didn't have a dishwasher our dishwasher was our mother

ben ailemle evde kaldırırken bulaşık makinemiz yoktu bizim bulaşık makinemiz annemizdi o

she was the dishwasher and of course you can do things by hand when you do things by hand

bulaşıkçıydı ve el ile bir şeyler yaptığınızda el ile de yapabilirsiniz el ile yaptığınız

it means you do them manually so if you do something manually it means you are doing

anlamına gelir yani eğer el ile yapıyorsanız bir şeyi elle yapmak, bunu elle yaptığınız anlamına gelir, bu

it by hand so quite often people do their washing maybe they wash their dishes or maybe

yüzden oldukça sık insanlar çamaşırlarını yıkarlar, belki bulaşıklarını veya belki

their clothes they will do it by hand they will manually do it so two interesting words

kıyafetlerini yıkarlar, elle yapacaklar, yani iki ilginç kelime var

there automatic and by hand automatic means the thing is done for you by hand means you

otomatik ve el ile otomatik anlamına gelir bir şey senin için elle yapılırsa

have to do it yourself let's have a look at some items in the kitchen neo says I love

kendin yapman gerektiği anlamına gelir hadi mutfaktaki bazı eşyalara bir göz atalım neo

to bake cookies yes Eric I like your idea there this cooker is actually older than many

kurabiye pişirmeyi seviyorum diyor evet Eric Fikrini beğendim bu ocak aslında

of the people watching the live stream right now isn't that amazing you're right yes this

izleyen birçok insandan daha eski şu an canlı yayın o kadar da harika değil haklısın evet bu

is a beautiful stove or cooker it is nice although it's quite old and one of the problems

güzel bir soba veya pişirici oldukça eski olmasına rağmen güzel

with this particular cooker is that it uses electricity so it isn't very economical when

you are cooking your food you will use a lot of electricity hello to Abdul hello mr. Duncan

Yemeğinizi pişiriyorsunuz çok elektrik harcayacaksınız Abdul merhaba merhaba bey. Duncan,

can you cook fish and chips in your cooker yes I can yes we can cook fish in fact quite

tencerenizde balık ve cips pişirebilir misiniz, evet yapabilirim evet, aslında pazar günleri oldukça sık balık pişirebiliriz

often on Sunday mr. Steve and myself we will have fish so normally we will have salmon

bay. Steve ve ben balık yiyeceğiz, bu yüzden normalde Pazar günü somon yiyeceğiz

on Sunday and we always cook it in there we cook it in the main oven let's have a look

ve onu her zaman orada pişiririz ana fırında pişiririz

at some items I'm going over there so excuse me I have to fetch something so be patient

bazı malzemelere bir göz atalım oraya gidiyorum o yüzden kusura bakmayın bir şeyler getirmem gerekiyor sabırlı olun

I will be back here is something I showed you a few days ago I will show it again very

tekrar geleceğim size birkaç gün önce gösterdiğim bir şeyi çok hızlı bir şekilde tekrar göstereceğim

quickly this is a kettle kettle I love this word so kettle it is a container quite often

bu bir su ısıtıcısı su ısıtıcısı Bu kelimeyi seviyorum bu yüzden su ısıtıcısı bir kaptır ve genellikle

it is used for carrying water or storing water or of course you can put water in an electric

su taşımak veya su depolamak için kullanılır veya tabii ki elektrikli bir su ısıtıcısına su koyup

kettle and boil the water so you can make a cup of tea or a cup of coffee so kettle

kaynatabilirsiniz, böylece bir fincan çay veya bir fincan kahve yapabilirsiniz, bu yüzden su

it's a great word kettle so I suppose most houses many houses if not all houses have

ısıtıcısı harika bir kelimedir, bu yüzden sanırım çoğu evde olmasa da birçok evde

something with which to boil water so this particular thing works using electricity however

bir şeyler var. suyu kaynatmak için bu özel şey elektrik kullanarak çalışır ancak

you can also put some water on the stove and boil the water in a saucepan so yes kettle

ocağa biraz su koyup bir tencerede suyu kaynatabilirsiniz yani evet su ısıtıcısı yani

so there is our first object on today's live stream this is a very old kettle we bought

bugünkü canlı yayında ilk nesnemiz var bu çok eski bir su ısıtıcısı

this kettle in around I think around about 1990 or 1991 so we've had this kettle for

bu su ısıtıcısını aldık yaklaşık 1990 veya 1991 civarında olduğunu düşünüyorum, bu yüzden bu su ısıtıcısını

a very long time it's almost 30 years old this kettle can you believe it and it still

çok uzun bir süredir kullanıyoruz, neredeyse 30 yaşında bu su ısıtıcısı buna inanabiliyor musunuz ve hala

works perfectly made in Poland it says on the bottom so this kettle was manufactured

mükemmel bir şekilde çalışıyor Polonya'da mükemmel bir şekilde çalışıyor altta yazıyor bu yüzden bu su ısıtıcısı üretildi

in Poland kettle what should we look at next oh here is something

Polonya'da kettle bundan sonra neye bakmalıyız oh işte

that I I use everyday something I use everyday toaster but where is the toaster excuse me

her gün kullandığım bir şey tost makinesini her gün kullanıyorum ama tost makinesi nerede kusura bakmayın tost makinemi

I have to find my toaster there it is nice to see so there is my toaster this is the

bulmam gerekiyor orada görmek güzel yani tost makinem orada

thing that I use for toasting my bread yep I've dropped my paper excuse me let's try

ekmeğimi kızartmak için kullandığım evet kağıdımı düşürdüm kusura bakmayın

again toaster there it is so a toaster is something you use for toasting your bread

tekrar deneyelim tost makinesi orada yani tost makinesi ekmeğinizi kızartmak için kullandığınız bir şey

you can put your bread in there and then if it will slowly turn your bread into toast

ekmeğinizi oraya koyabilirsiniz ve sonra ekmeğinizi yavaşça çevirirse tostu seviyorum

and to be honest with you I love toast there is nothing nicer than some fresh hot toast

ve sana karşı dürüst olmak gerekirse tostu seviyorum tereyağlı tost makinesiyle taze sıcak kızarmış ekmekten daha güzel bir şey yoktur

with butter toaster I have one in my kitchen do you have one in yours we are as live as

benim mutfağımda var sizinkinde var mı sizinkinde var mı

life can be today we are let's have a look what else oh here we go hmm the next word

bugün hayat olabildiğince canlıyız haydi bir bakalım başka ne oh işte başlıyoruz hmm sonraki kelime

is blender blender and know before you say anything it is not my Chinese girlfriend for

blender blender ve siz bir şey söylemeden önce bilin ki bu benim Çinli kız arkadaşım lenda için değil oh

lenda oh here is my blender hello blender how have you been keeping so there we go my

işte blenderim merhaba blender nasıl tutuyorsunuz yani işte başlıyoruz

blender now this is a very useful piece of equipment this is what we call a multi-functional

blenderim şimdi bu çok kullanışlı ekipman buna multi-fonksiyonel

device it has many uses it is multi-functional so a blender can be used for making things

cihaz diyoruz birçok kullanım alanı var multi-fonksiyonel yani blender

that you can drink you can make a milkshake in here you can also make soup if you want

kullanılabilir şeyler içebilirsiniz burada milkshake yapabilirsiniz isterseniz çorba da yapabilirsiniz

to blend vegetables to make them a nice healthy smoothie you can so this particular thing

sebzeleri güzel ve sağlıklı bir smoothie yapmak için karıştırmak istiyorsanız, bunu yapabilirsiniz, yani bu özel şey

is very useful for for making drinks or soup you can blend things so when we say blend

içecek veya çorba yapmak için çok kullanışlıdır.

it means so you blend everything together you mix it you make many things become one

Bir

thing so you might blend tomatoes and vegetables and water to make soup he will blend the ingredients

şey, böylece çorba yapmak için domatesleri, sebzeleri ve suyu karıştırabilirsiniz, malzemeleri

in a blender so there it is that is one of the devices and I think mr. Steve's mum gave

bir karıştırıcıda karıştıracak, işte bu, cihazlardan biri ve sanırım bay. Bunu bize Steve'in annesi verdi

this to us and it's really old so I think this is about 15 years old this device and

ve gerçekten eski, bu yüzden sanırım bu cihaz yaklaşık 15 yaşında ve

I think we've only used it about twice since Steve's mum gave it to us so there it is blender

sanırım Steve'in annesi bize verdiğinden beri onu sadece iki kez kullandık, o yüzden işte blender

and in a few moments I will put this back into the cupboard and it I will never use

ve birkaç dakika içinde ben bunu dolaba geri koyacağım ve bir

it again true it's true this is one of the things that is stored in the cupboard and

daha asla kullanmayacağım doğru doğru bu dolapta saklanan şeylerden biri ve bir

it is unlikely to be ever used again blend oh my goodness it is already 10 minutes away

daha kullanılması pek mümkün değil harman aman tanrım şimdiden 10 dakika uzakta

from three o'clock I can't believe it hello Guadalupe hello to Christina a very big blender

saat üç inanamıyorum merhaba Guadalupe Christina'ya merhaba çok büyük bir blender

it is useful in the kitchen you can make lots of things yes something that is multi-functional

mutfakta kullanışlıdır birçok şey yapabilirsiniz evet çok işlevli bir şeyin

has many uses what else are we going to look at ooh the next thing we are going to look

birçok kullanımı vardır başka nelere bakacağız ooh bakacağımız bir sonraki şey,

at is something I do use quite often coffee press the word is coffee press but what is

oldukça sık kullandığım bir şey.

a coffee press I hear you ask well I'm going to show you there it is so there is a coffee

press you can use this to make instant coffee whilst still using ground beans so this is

Bunu öğütülmüş çekirdekleri kullanırken hazır kahve yapmak için kullanabilirsiniz, bu nedenle bu

a simple way of making a nice strong fresh cup of coffee and it almost tastes as good

güzel, güçlü, taze bir fincan kahve yapmanın basit bir yoludur ve neredeyse

as the coffee that you might buy in Starbucks so a coffee press I think we also call it

Starbucks'ta satın alabileceğiniz kahve kadar güzel bir tada sahiptir, yani bir kahve presi bence biz ayrıca

French coffee if I'm not mistaken so this can also be called a French press or French

yanılmıyorsam buna Fransız kahvesi de diyin, bu aynı zamanda French press veya French

coffee press so quite often in a coffee shop you might see these but more often than not

coffee press olarak da adlandırılabilir, bu yüzden bir kafede bunları oldukça sık görebilirsiniz, ancak

if you go into a coffee shop they will often use a machine to grind up the coffee but sometimes

bir kafeye gittiğinizde daha sık görülürler. kahveyi öğütmek için bir makine kullanın, ancak bazen

you will have these given to you at your table and you can press the coffee yourself so this

bunları masanızda alırsınız ve kahveyi kendiniz sıkabilirsiniz, buna

is called a coffee press and it's very useful for making a very nice strong fresh cup of

kahve presi denir ve çok güzel, güçlü, taze bir fincan kahve yapmak için çok yararlıdır.

coffee something I love very much that was a coffee press what else oh here's another

çok seviyorum o bir kahve presiydi daha ne olsun oh işte başka

interesting thing something very useful can opener can opener you can also say tin-opener

ilginç bir şey çok faydalı bir şey konserve açacağı konserve açacağı da diyebilirsiniz konserve açacağı

so a can opener is used for opening a camp a very useful item and there are many different

yani konserve açacağı kamp açmak için kullanılır çok faydalı bir eşya ve birçok farklı

types of can opener so a can opener can be manual so you use the can opener manually

türü var konserve açacağı, yani bir konserve açacağı manuel olabilir, bu yüzden konserve açacağını manuel olarak kullanabilirsiniz

and of course there are automatic can openers so if you want to open a cam quickly you can

ve tabii ki otomatik konserve açacakları vardır, bu nedenle hızlı bir şekilde bir kam açmak istiyorsanız

use an electric can opener can opener and I will show you what that is right now there

elektrikli bir konserve açacağı kullanabilirsiniz ve size bunun ne olduğunu göstereceğim şu anda orada

it is there is my lovely brand new can opener when in fact I say new but in fact I think

benim güzel yepyeni konserve açacağım var, aslında yeni diyorum ama aslında

this is a couple of years old so there is a can opener very useful for opening cans

bunun birkaç yıllık olduğunu düşünüyorum, bu yüzden konserve açacağı var yemek için konserve açmak için çok kullanışlı teneke

for food we could also say tin so instead of can you can also say tin so a tin opener

de diyebiliriz yani can yerine teneke de diyebilirsiniz yani bir konserve açacağı konserve

can opener this once again is a very useful thing to have it around your your kitchen

açacağı bu bir kez daha mutfağınızda bulundurmak için çok faydalı bir şey

I've just realise I'm running out of time my goodness so I might stay a little longer

Zamanımın tükendiğini yeni fark ettim aman tanrım bu yüzden biraz daha kalabilirim

today the next thing I'm going to show you again something that is very similar to a

bugün bir sonraki şey size tekrar blendera çok benzeyen bir şey göstereceğim

blender but it isn't the same something called a whisk whisk that is interesting whisk whisk

ama aynı şey değil çırpıcı denilen ilginç bir şey çırpıcı çırpıcı

can be used as a noun or a verb so the thing itself and there it is whisk so this thing

isim veya fiil olarak kullanılabilir yani o şeyin kendisi ve işte çırpıyor yani bu şey

is used for mixing that's a horrible sound so there it is whisk so this is good for mixing

karıştırmak için kullanılıyor bu korkunç bir ses yani işte çırpıyor yani bu sıvıları karıştırmak için iyi

liquids maybe if you are baking a cake you might have to mix the ingredients so you will

use a whisk whisk very interesting and quite often we use that for mixing of course you

ilginç ve oldukça sık olarak karıştırmak için bunu kullanıyoruz elbette

can get the electric version of this so this can also be operated by electricity however

bunun elektrikli versiyonunu alabilirsiniz yani bu da elektrikle çalıştırılabilir ancak

this one is old-fashioned and you have to do it by hand you have to use your hand whisk

bu eski moda ve bunu elle yapmanız gerekiyor el çırpıcınızı kullanmanız gerekiyor

I like that one very much what is next mr. Duncan Oh as you know I like

I bunu çok beğendim sırada ne var bayım Duncan Oh, bildiğiniz gibi

eating potatoes very much and this particular thing comes in very useful when you want to

patates yemeyi çok severim ve bu özel şey,

have your potatoes with butter and you want to crush the potatoes you want to make them

patateslerinizi tereyağlı yemek istediğinizde ve patatesleri ezmek istediğinizde, onları

into potato champ which is a type of French dish masher where is the masher here is the

bir Fransız yemeği olan patates şampiyonu yapmak istediğinizde çok işe yarar. ezici nerede ezici burada

masher so this is the thing we use for mashing the potatoes we want to make the potatoes

ezici yani bu patatesleri ezmek için kullandığımız şey patatesleri

soft and creamy so you will use a masher masher so that's a fairly basic item but once again

yumuşak ve kremsi yapmak istiyoruz bu yüzden bir ezici ezici kullanacaksınız yani bu oldukça basit bir öğe ama bir kez daha

very useful it looks as if I'm in prison I'm in prison how will I ever escape from this

çok kullanışlı görünüyor eğer hapisteysem hapisteyim bu korkunç hapishaneden nasıl kaçacağım

terrible prison so masher next one this is very good for mixing things together funnel

yani ezici bir sonraki bu bir şeyleri karıştırmak için çok iyi huni huni bir kaptan sıvıları

funnel something that is useful for pouring liquids from a container or maybe things like

dökmek için yararlı bir şey veya belki

flour or sugar or grain funnel and there is the funnel a funnel is something that's very

un veya şeker veya tahıl hunisi ve huni var huni

useful to have around your house because you can use it for all sorts of things so if you

evinizde olması çok faydalı bir şeydir çünkü onu her türlü şey için kullanabilirsiniz, bu nedenle

have to put lots of things into a container you can use a funnel funnel and then once

bir kaba çok şey koymanız gerekiyorsa huni hunisi kullanabilirsiniz ve o zaman bir kez

again this this word can actually be used as both a noun and a verb so you use the funnel

daha bu bu kelime aslında hem isim hem de fiil olarak kullanılabilir bu yüzden huniyi kullanırsınız

and you funnel something through it so funnel means to pass through pass through a certain

ve içinden bir şey geçirirsiniz yani huni belirli bir şeyin içinden geçmek anlamına gelir

thing and this is also called funnel so this can be used as both a noun and verb

ve buna huni de denir yani bu kullanılabilir hem isim hem de fiil olarak

I don't know about you but I always find my kitchen days are very busy very busy indeed

sizi bilmem ama ben her zaman benim mutfak günlerimin çok meşgul olduğunu düşünüyorum gerçekten de

next oh here is something that mr. Steve's sister bought for us a grilled sandwich maker

sıradaki oh işte mr. Steve'in kız kardeşi bizim için bir ızgara sandviç makinesi aldı

now I don't know about you but I enjoy having snacks I like to make myself a tasty snack

şimdi sizi bilmiyorum ama ben abur cubur yemekten zevk alıyorum Burada mutfakta kendime lezzetli bir atıştırmalık yapmayı seviyorum

here in the kitchen so quite often I will have a grilled sandwich so I will put some

bu yüzden sık sık ızgara sandviç yiyeceğim bu yüzden

cheese on some bread and then I will put it in the grilled sandwich maker a grilled sandwich

üzerine biraz peynir koyacağım biraz ekmek ve sonra onu ızgara sandviç makinesine koyacağım bir ızgara sandviç

maker many people have these nowadays they can make very delicious meals very delicious

makinesi bu günlerde birçok insanda var bunlar çok hızlı bir şekilde çok lezzetli yemekler çok lezzetli

snacks quite quickly this is rather heavy so here it is this is so heavy it's really

atıştırmalıklar yapabilirler bu oldukça ağır yani işte bu çok ağır gerçekten

heavy so there it is a grilled sandwich maker so what you do you put the bread inside you

ağır yani orada bu bir ızgara sandviç makinesi yani ne yaparsınız ekmeği içine koyarsınız

put the bread in there and then you close the lid and then inside it will get hot and

ekmeği oraya koyarsınız ve sonra kapağı kapatırsınız ve sonra içerisi ısınır ve içindeki

everything will cook inside so if you put cheese inside some bread the cheese will melt

her şey pişer yani biraz ekmeğin içine peynir koyarsanız peynir kızarır. eriyin

and you will have a delicious toasted sandwich so this is actually a gift that mr. Steve's

ve lezzetli bir kızarmış sandviçiniz olacak, yani bu aslında Bay'ın bir hediyesi. Steve'in

sister gave to us about three years ago and we do use it yes sometimes when a person buys

kız kardeşi bize yaklaşık üç yıl önce verdi ve biz onu kullanıyoruz evet bazen birisi size

you a gift quite often you won't use it you will put it in the cupboard and forget all

bir hediye aldığında çok sık kullanmazsınız onu dolaba koyarsınız ve her

about it however this has come in very useful especially at night when I fancy a midnight

şeyi unutursunuz ama bu çok faydalı oldu özellikle geceleri bir gece yarısı atıştırmalığı hayal ettiğimde

snack lovely another one for you another useful tool to have around the kitchen silver silver

sizin için güzel bir tane daha mutfakta olması için başka bir yararlı araç gümüş gümüş

this word looks very strange it has a very strange spelling and it is pronounced silver

bu kelime çok garip görünüyor çok garip bir hecelemesi var ve gümüş

silver where is the sieve it is here is my serve through you like it so a sieve is a

gümüş elek nerede burası benim sizin aracılığınızla hizmet edin, bu nedenle bir elek

very useful item if you want to strain or remove small objects from liquid you can put

çok yararlı bir öğedir, sıvıdan küçük nesneleri süzmek veya çıkarmak istiyorsanız,

things through a sieve like flour or grain or rice you can put the rice in there and

un, tahıl veya pirinç gibi şeyleri bir elekten geçirebilirsiniz, pirinci oraya koyabilirsiniz ve

then all the water will flow away so your rice will be nice and firm so this is a very

sonra tüm su akıp gitsin ki pirincin güzel ve sert olsun yani bu çok

useful thing very simple object but I've always noticed that quite often simple objects are

kullanışlı bir şey çok basit bir nesne ama her zaman fark ettim ki oldukça sık basit nesneler

actually the most useful things so this is called a sieve sieve there it is and this

aslında en yararlı şeylerdir, bu yüzden buna elek denir, işte burada ve bu

one is very old in fact I think I think this belonged to one of mr. Steve's grandparents

aslında çok eski sanırım bu baylardan birine aitti. Steve'in büyükanne ve büyükbabası,

so this is actually quite an old thing but it still works perfectly sieve and once again

yani bu aslında oldukça eski bir şey ama yine de mükemmel bir şekilde çalışıyor ve bir kez daha

you can use this as both a noun and verb maybe you're making a cake maybe you are following

bunu hem isim hem de fiil olarak kullanabilirsiniz, belki pasta yapıyorsunuz, belki

a certain recipe you might need this if you have to weigh something so maybe you have

belirli bir tarifi uyguluyorsunuz, buna ihtiyacınız olabilir, eğer varsa bir şeyi tartmak için belki de

to sort out the quantities of flour or milk or butter something you have to add to a recipe

un veya süt veya tereyağı miktarlarını belirlemeniz gerekir bir tarife eklemeniz gereken bir şey

these are very useful scales scales and here are my scales so scales the things you use

bunlar çok kullanışlı teraziler teraziler ve işte benim terazilerim yani teraziler

to weigh items maybe ingredients that you are putting in a recipe flour sugar butter

öğeleri tartmak için kullandığınız şeyler belki de kullanmak istediğiniz malzemeler bir tarif koyuyorsunuz un şeker tereyağı bunun

things like that you need to weigh you need to make sure that you are putting the right

gibi şeyler tartmanız gerekiyor çişinize doğru miktarı koyduğunuzdan emin olmanız gerekiyor

quantity in your to pee so as you mix things together it is often important to get the

bu yüzden malzemeleri karıştırırken

quantity correct and to help you you can use scales so these come in very useful very useful

miktarın doğru olması ve size yardımcı olması genellikle önemlidir. terazi kullanabilirsiniz, bu yüzden bunlar çok faydalı olur çok faydalı

indeed back to the live chat quickly the sieve is not a net no it isn't really a net however

gerçekten hızlı bir şekilde canlı sohbete geri dönün elek bir ağ değildir hayır gerçekten bir ağ değildir ancak

you can use other things as a sieve so you can probably use certain items as a sieve

elek olarak başka şeyler de kullanabilirsiniz, bu nedenle muhtemelen bir elek

maybe a piece of cloth or something like that can also be used as a sieve scales are also

belki bir kumaş parçası ya da onun gibi bir şey elek olarak da kullanılabilir terazi

used in mathematics as well yes when you want to measure the difference between one thing

matematikte de kullanılır evet bir şeyle diğeri arasındaki farkı ölçmek istediğinizde

and another if you want to balance something you will often use scale walls this use this

bir şeyi dengelemek istiyorsanız sıklıkla kullanacaksınız terazi duvarlar bu kullanım bu

lesson is quite useful thank you very much Eric and glad you think so here is another

ders oldukça yararlı çok teşekkür ederim Eric ve işte başka bir duvar olduğunu düşünmene sevindim

wall oh here's an interesting word what does it mean grater grater so when we say grater

oh işte ilginç bir kelime rende rende ne anlama geliyor yani rende derken

we mean a thing that is used for chopping but quite often we will chop very small pieces

doğramak için kullanılan bir şeyi kastediyoruz ama oldukça sık belirli bir öğeden çok küçük parçalar keseceğiz,

off a certain item so maybe a vegetable or maybe a piece of cheese a grater so a grater

yani belki bir sebze veya belki bir parça peynir, rende yani rende

is a very useful tool to have in the kitchen and this is it so there is my grater so this

mutfakta olması çok yararlı bir araçtır ve bu, yani benim rendem var, yani bu

particular thing is a cheese grater but you can also use this for other things as well

özel şey bir peynir rendesi ama bunu başka şeyler için de kullanabilirsiniz

you can grate vegetables you can also grate carrots so not only for cheese although to

sebze rendeleyebilirsiniz havuç da rendeleyebilirsiniz yani sadece peynir için değil ama

be honest with you in this house we normally use this for cheese so this is a grater but

size karşı dürüst olmak gerekirse bu evde bunu normalde peynir için kullanıyoruz bu yüzden bu bir rende ama

most people refer to this as a cheese grater because for most of the time people will use

çoğu insan buna peynir rendesi deyin, çünkü çoğu zaman insanlar

this for grating cheese so it's very useful for getting small pieces of a certain thing

bunu peynir rendelemek için kullanacak, bu nedenle yemeğinize koymak için belirli bir şeyden küçük parçalar almak için çok kullanışlıdır,

to put on your food so you will press the cheese and move it downward and lots of small

böylece peynire bastırıp aşağı doğru hareket ettirirsiniz ve bolca küçük

pieces of cheese will come out so this is called a grater grater or more commonly a

peynir parçaları çıkacaktır, bu yüzden buna rende rendesi veya daha yaygın olarak

cheese grater so we often use this for grating cheese you can get small shreds of cheese

peynir rendesi denir, bu yüzden bunu genellikle peynir rendelemek için kullanırız küçük peynir parçaları elde edebilirsiniz

if you use one of these it's five past three everyone I will be going soon don't worry

bunlardan birini kullanırsanız saat üçü beş geçiyor herkes ben gidiyorum yakında endişelenmeyin,

here is another one something very useful if you are frying food especially if you are

burada başka bir şey var, eğer yiyecekleri kızartıyorsanız çok yararlı bir şey, özellikle

making fries or chips so this is a chip strain strain very interesting word this is very

patates kızartması veya cips yapıyorsanız, bu bir talaş suşu suşu çok ilginç bir kelime bu

similar to a sieve but the holes are much larger and I will show you let me show you

bir eleğe çok benziyor ama delikler çok daha büyük ve ben size göstereceğim,

right now so this is very useful if you are frying food so this is called a chip strain

şimdi size göstereyim, bu nedenle, yiyecekleri kızartıyorsanız bu çok yararlıdır, bu nedenle buna talaş suşu denir

and as you can see the holes are very large so this is used for frying so quite often

ve görebileceğiniz gibi delikler çok büyüktür, bu nedenle bu kızartma için kullanılır, bu nedenle oldukça sık

you will put potatoes or chips inside and you will fry the potatoes inside and then

patates koyacaksınız veya İçeride cips ve içindeki patatesleri kızartacaksın ve sonra

you will take the this out this item out from the fact and all of the chips will be inside

bunu bu öğeden çıkaracaksın ve tüm cipsler içeride olacak

and then you can get rid of all effect all of that horrible unhealthy fact and then pour

ve o zaman tüm bu korkunç sağlıksız gerçeğin tüm etkisinden kurtulabilirsin ve sonra dökebilirsin.

the chips out however mr. Steve uses this for a completely different reason mr. Steve

cips dışarı ancak bay. Steve bunu tamamen farklı bir nedenle kullanıyor Bay. Steve

uses this to strain his Tamsin's when his making jam so mr. Steve uses this not for

bunu reçel yaparken Tamsin'lerini zorlamak için kullanıyor, bu yüzden bay. Steve bunu kızartmak için değil,

frying but for making jam I will show you the word again stay stay chip strain it is

reçel yapmak için

used for draining fat from chips or in mr. Steve's case he gets all of the stones out

kullanıyor. Size kelimeyi tekrar göstereceğim. Steve'in durumunda, sonraki maşayla reçel yaparken mürdüm fıstığındaki tüm taşları çıkarıyor,

of his damsons when he's making jam next tongs now this sounds like a little tongue

şimdi bu küçük bir dil gibi geliyor

but it's pronounced differently so when we say Tong Tong Tong Tong and we normally say

ama farklı telaffuz ediliyor, bu yüzden Tong Tong Tong Tong dediğimizde ve normalde

a pair of tongs so we always use the plural for this particular item you will always see

bir çift maşa deriz, bu yüzden her zaman kullanırız bu belirli öğe için çoğul, her zaman

it used in the plural sense and there they are a pair of tongs and these are very useful

çoğul anlamda kullanıldığını göreceksiniz ve orada bir çift maşa var ve bunlar bir

for picking things up so maybe you are cooking something in the oven and you want to turn

şeyleri toplamak için çok kullanışlıdır, bu yüzden belki fırında bir şeyler pişiriyorsunuz ve

it over you can use a pair of tongs to turn the hut thing over so you don't burn yourself

onu ters çevirmek istiyorsunuz. Kulübeyi ters çevirmek için bir çift maşa kullanın, böylece kendinizi yakmazsınız,

so this is something very useful you might use it when you are frying food so if you

bu çok yararlı bir şeydir, yiyecekleri kızartırken kullanabilirsiniz, bu nedenle

are frying a piece of meat you can turn the meat over very easy so these are tongs a pair

bir parça et kızartırsanız eti çok kolay çevirebilirsiniz. yani bunlar maşa bir çift

of tongs and there is the word again tongs many people use these in the kitchen when

maşa ve yine maşa kelimesi var birçok kişi mutfakta

they want to protect their hands when a person does not want to get their hands burnt they

ellerini korumak istediklerinde bunları kullanıyor bir kişi ellerini yakmak istemediğinde

will use a pair of tongs Oh something else now this is something that is used when you

bir çift maşa kullanacaklar Oh başka bir şey şimdi bu,

are rolling pastry if you are making a cake or something that needs to be flat you will

pasta açarken kullanılan bir şey, eğer pasta yapıyorsanız veya düz olması gereken bir şey yapıyorsanız,

use one of these rolling pin rolling pin there it is and I will show you the item there it

bu oklavalardan birini kullanacaksınız, işte orada ve size öğeyi orada göstereceğim,

is so this is a very useful item a heavy object something that is used for making a thing

yani bu çok kullanışlı bir öğedir ağır bir nesnedir bir şeyi düzleştirmek için kullanılan bir şeydir,

flat so maybe you have some pastry and you want to make it flat you will use the rolling

bu yüzden belki biraz hamur işleriniz var ve onu düz yapmak istiyorsunuz,

pin to make the pastry flat and thin another use for this is especially for the women so

hamuru düz ve ince yapmak için oklava kullanacaksınız bunun için başka bir kullanım özellikle kadınlar yani

maybe your husband has been out drinking with his friends and he comes home very late you

belki kocanız arkadaşlarıyla dışarıda içki içiyor ve eve çok geç geliyor siz

might be waiting at the door with the rolling pin where have you been do you know what time

oklavayla kapıda bekliyor olabilirsiniz neredeydiniz saat kaç biliyor musunuz

it is I've been waiting here all night for you to come back home so a rolling pin can

bütün gece burada bekliyorum eve dönmen için oklava

come in very useful especially if you want to punish your husband I can't believe I just

çok işe yarayabilir özellikle kocanı cezalandırmak istiyorsan inanamıyorum az önce

said that here's another thing squeezer a little squeeze er a thing that we use to squeeze

başka bir şey daha dedim sıkmak biraz sıkmak er sıkmak için kullandığımız bir şey

so if you want to get juice from an orange or a lemon or maybe grapefruit you will use

yani istersen bir portakaldan , limondan veya belki greyfurttan meyve suyu elde etmek için

a squeezer squeezer it's a great word and here is the item so this is a squeezer we

bir sıkacağı sıkacağı kullanacaksınız, bu harika bir kelime ve işte öğe, yani bu bir sıkacağı,

can also call this a juicer as well so this is used for extracting juice quite often from

buna bir meyve sıkacağı da diyebiliriz, bu yüzden sık sık meyve suyu sıkmak için kullanılır

an orange or another juicy fruit such as a lemon or maybe grapefruit a lot of people

bir portakaldan veya limon veya greyfurt gibi başka bir sulu meyveden, bugünlerde pek çok insan greyfurt

nowadays eat grapefruit having said that you don't see them very often anymore in this

yiyor, bu

country you don't see grapefruit there used to be very popular when I was growing up so

ülkede artık greyfurt görmüyorsunuz, greyfurt görmüyorum eskiden çok popülerdi. büyüyordu yani

there it is you can use this for squeezing juice out of fruit so first of all you will

işte bunu meyvenin suyunu sıkmak için kullanabilirsiniz yani önce

cut the fruit in half and then you will press the fruit on top it will squeeze all the juice

meyveyi ikiye böleceksiniz sonra meyveyi üstüne bastıracaksınız tüm suyunu sıkacak

out and then you can pour it away you can pour it into a glass or into a recipe that

sonra dökebilirsiniz uzakta bir bardağa veya orada yaptığınız bir tarife dökebilirsiniz, bu

you're making there it is a juicer you've got to have a juicer in your house here is

bir meyve sıkacağıdır, evinizde bir meyve sıkacağı olması gerekir, burada olmasına rağmen

a big thing now who a lot of people have these even though there are one or two people who

birçok insanda bunlara sahip olan büyük bir şeydir.

feel that these might be unsafe some people believe that this particular item is dangerous

bunların güvensiz olabileceğini düşünen bir veya iki kişi, bazı insanlar bu belirli öğenin tehlikeli olduğuna

or maybe hazardous if you stand very close to it so there is the word microwave microwaves

veya ona çok yakın durursanız tehlikeli olabileceğine inanıyor, bu nedenle mikrodalga mikrodalgalar

have been around for many years I remember when they first came on the market I can remember

uzun yıllardır ortalıkta dolaşıyor, ilk ortaya çıktıkları zamanı hatırlıyorum piyasa

when microwaves became very popular in this country so I think they were popular first

Mikrodalgaların bu ülkede çok popüler olduğu zamanı hatırlıyorum, bu yüzden bence ilk önce

of all in the United States and then eventually over here we got them as well microwaves or

Amerika Birleşik Devletleri'nde popüler oldular ve sonra burada mikrodalgaları da aldık ya da

some people call them microwave ovens so a microwave oven or you can simply say microwave

bazı insanlar onlara mikrodalga fırın diyor, yani bir mikrodalga fırın ya da sen basitçe mikrodalga diyebilirsiniz

you put some food in the microwave and once again you can use this as both a noun and

mikrodalgaya biraz yiyecek koyarsınız ve bir kez daha bunu hem isim hem de fiil olarak kullanabilirsiniz

a verb so you put it in the microwave you will microwave the food where is the microwave

yani mikrodalgaya koyarsınız yiyeceği mikrodalgaya atarsınız mikrodalga nerede mikrodalga

oh there it is so here's here's my microwave you can see it my microwave oven this is very

oh işte işte burada işte benim mikrodalgam görebilirsiniz mikrodalga fırınım bu çok

old I think this is about maybe 13 13 years old so it's quite old this one and it was

eski sanırım bu yaklaşık 13 13 yaşında yani bu oldukça eski ve o

also very cheap so this behind me is a microwave there we go a microwave we could also call

da çok ucuz yani arkamdaki bu bir mikrodalga işte mikrodalgaya gidiyoruz buna da mikrodalga diyebiliriz

this a microwave oven as well although a lot of people don't like microwave ovens they

bir mikrodalga fırın da bir çok insan mikrodalga fırınları sevmese de

think they are dangerous I love that sound because that sound tells

tehlikeli olduklarını düşünüyorlar Bu sesi seviyorum çünkü bu ses

me that my food is ready Mika says I can't live without using the microwave david says

bana yemeğimin hazır olduğunu söylüyor Mika mikrodalga kullanmadan yaşayamam diyor

drunk husbands must be very afraid of the rolling pin I think so orange juice is delicious

sarhoş kocalar diyor oklavadan çok korkmuş olmalı bence bu yüzden portakal suyu lezzetli

but sometimes not easy to digest that is true if you eat or if you eat an orange or if you

ama bazen sindirimi kolay değil bu doğrudur, eğer portakal yerseniz veya yerseniz veya

squeeze the orange juice quite often it can upset your stomach so you can actually get

portakal suyunu sık sık sıkarsanız midenizi bozabilir, dolayısıyla içebilirsiniz. aslında

indigestion from from drinking fresh juice I think so heavy too says hi everybody I have

taze meyve suyu içmekten hazımsızlık çekiyorum çok ağır olduğunu düşünüyorum ben de herkese merhaba diyor

had the same microwave oven for some years so when we say some years it means many many

birkaç yıldır aynı mikrodalga fırına sahibim bu yüzden birkaç yıl dediğimizde bu çok uzun

years so a microwave oven is something I couldn't live without I'll be honest with you sometimes

yıllar anlamına geliyor bu yüzden mikrodalga fırın onsuz yaşayamayacağım bir şey Bazen kendimi tembel hissettiğimde size karşı dürüst olacağım evet biliyorum

when I'm feeling lazy yes I know it is most of the time most of the time I feel lazy I

çoğu zaman çoğu zaman tembel hissediyorum

will use the microwave oven to heat some food up Kristina the microwave is a very useful

Mikrodalga fırını bazı yiyecekleri ısıtmak için kullanacağım Kristina mikrodalga fırın yapmak için çok kullanışlı bir

device for making fast food I think so although there are people who don't trust them they

cihazdır fast food bence bu yüzden onlara güvenmeyen insanlar olmasına rağmen

believe that they are dangerous or hazardous something that is hazardous on top of the

tehlikeli olduklarına inanıyorlar mikrodalga fırının üzerinde tehlikeli olan bir şey

microwave you can see the bread bin now quite often we use the word bin to mean a place

ekmek kutusunu görebilirsiniz artık oldukça sık bir yer anlamında çöp kutusu kelimesini kullanıyoruz

where we put our rubbish however in this particular word it means storage so quite often we will

çöpümüzü nereye atıyoruz, ancak bu kelimede depolama anlamına geliyor, bu yüzden sık sık

bin some thing we will throw it away we will dispose of something in the bin however this

bazı şeyleri çöpe atacağız, çöp kutusuna atacağız, ancak bu

does not refer to rubbish this refers to food a place where you store your bread is a bread

çöp anlamına gelmez, bu yiyecek depoladığınız bir yer anlamına gelir ekmeğiniz bir ekmek

bin and there it is so there is my lovely bread bin and you can see inside the bread

kutusu ve işte orada, benim sevimli ekmek kutum var ve ekmek kutusunun içinde görebilirsiniz, bu dersi bitirir bitirmez yemem

bin there is a fresh loaf of bread ready for me to eat as soon as I finish this lesson

için hazır taze bir somun ekmek var,

it's true bread bin sometimes you have to clean the kitchen quite often the floor will

bu gerçek ekmek kutusu bazen sen mutfağı oldukça sık temizlemeniz gerekir, zemin

get dirty in fact I think it's safe to say the most dirty and the dirtiest place and

kirlenir aslında bence en kirli ve en pis yeri söylemek güvenlidir ve

the place that gets the dirtiest is the floor especially in this house because quite often

özellikle bu evde en çok kirlenen yer zemindir çünkü oldukça sık

we will come in from the outside and the first place we will come to is the kitchen so quite

mutfaktan geleceğiz. dışarıda ve ilk geleceğimiz yer mutfak, bu yüzden

often a lot of dirt will come in from outside so in this kitchen the floor is always getting

çoğu zaman dışarıdan çok fazla kir gelir, bu yüzden bu mutfakta yerler her zaman

dirty so you have to use one of these mop I lift that word it's so simple mop so if

kirlenir, bu yüzden bu paspaslardan birini kullanmalısınız, bu kelimeyi kaldırıyorum çok basit paspas yani eğer

you have to clean your floor you will often use one of these mop you will use a mop and

zemini temizlemen gerekiyorsa sık sık bu paspaslardan birini kullanacaksın bir paspas kullanacaksın ve

it just so happens I have my mop over here so here is my mop it is ready to clean the

öyle oluyor ki burada paspasım var yani işte benim paspasım

floor at the weekend when mr. Steve keeps coming home with his dirty feet I have to

hafta sonu yeri temizlemeye hazır bayım . Steve kirli ayaklarıyla eve gelip duruyor

clean the floor with this mop [Music] of course normally you will use hot water so you will

Bu paspasla yerleri temizlemem gerekiyor [Müzik] tabii ki normalde sıcak su kullanacaksın, bu yüzden

put this into some hot water and then you will squeeze the water out and then you will

bunu biraz sıcak suya koyacaksın ve sonra suyu sıkacaksın ve sonra

clean your floor with it mop very useful a very useful thing very simple but useful can

temizleyeceksin paspasla yeriniz çok kullanışlı çok faydalı bir şey çok basit ama faydalı size

I let you in on a secret I hate mopping the floor mopping so that is the action of using

bir sır verebilir miyim yerleri paspaslamaktan nefret ederim yani

one of these when you mop you are mopping the floor you use a mop so once again this

paspaslarken bunlardan birini kullanma eylemi yeri paspaslıyorsunuz paspas yani bir kez daha bu

can be used as both a noun and a verb this is a mop you mop the floor you are doing the

hem bir isim hem de bir fiil olarak kullanılabilir bu bir paspastır yeri paspaslarsın

mopping by the way the word mop means soak or soak up so if you mop something it means

paspas yapıyorsun bu arada paspas kelimesi ıslatmak ya da ıslatmak anlamına gelir yani bir şeyi paspaslarsan bu onu

you are removing the moisture you mop maybe you spill some soup on the floor so you mop

kaldırdığın anlamına gelir nemi silersin belki yere biraz çorba dökersin bu yüzden

the soup up you absorb the soup normally into a cloth mop I love that word by the way if

çorbayı silersin çorbayı normalde bir bez paspasın içine emersin bu arada bu kelimeyi çok severim

you if you put it upside down it looks like some strange word but if you put it that way

ters çevirirsen garip bir kelime gibi görünür ama bu şekilde ifade edin

around it says mop finally we have a mystery object

paspas diyor sonunda burada gizemli bir nesnemiz var

here is something very unusual I wonder what this is do you know what we use this for it

çok sıra dışı bir şey bunun ne olduğunu merak ediyorum bunu ne kullandığımızı biliyor musunuz çünkü

looks like some sort of torture device maybe it is something for piercing your ear well

bir çeşit işkence aletine benziyor belki de kulağınızı delmek için bir şeydir

what is the mystery object does anyone know anyone know what this is this is a very strange

ne gizemli nesne mi bilen var mı kimse bunun ne olduğunu bilen var mı bu çok garip bir

item but what is it it has a particular use very particular use what is it the live chat

öğe ama nedir bu özel bir kullanımı var çok özel bir kullanımı var nedir o canlı sohbet

is very busy I did not know the word mop I have never seen it but now I do oh very good

çok meşgul Paspas kelimesini bilmiyordum hiç görmedim ama şimdi yapıyorum oh çok iyi

I'm pleased to hear that this is being useful to you thank you very much I'm so glad that

bunun size faydalı olduğunu duyduğuma sevindim çok teşekkür ederim

this lesson has been useful to you but what is this what is this strange thing does anyone

bu dersin size faydalı olmasına çok sevindim ama bu nedir bu garip şey nedir bilen var mı

know what do you use this for Eleanor says do you use it to remove the stones from cherries

Bunu ne için kullanıyorsun Eleanor diyor ki bunu kirazların çekirdeklerini çıkarmak için mi kullanıyorsun

yes and also you can use this to remove these stones from olives as well so this thing is

evet ve ayrıca bunu zeytinlerden bu taşları çıkarmak için de kullanabilirsin yani bu şeye

actually called a olive pitter so look at that strange word pitter so if you pit something

aslında zeytin çekirdeği deniyor yani şu tuhaf kelimeye bak pitter yani Bir şeyi çukurlaştırırsanız, bunun

it means you take the centre out of it so an olive pitter of course you can also use

merkezini çıkardığınız anlamına gelir, yani bir zeytin çekirdeği tabii ki bunu

this for cherries as well so this can be called an olive pitter also it can be called a cherry

kirazlar için de kullanabilirsiniz yani buna zeytin çekirdeği de denebilir kiraz

pitter so if you pick something it means you take the centre out you are removing the stone

çekirdeği de denebilir yani bir şey seçerseniz merkezini çıkardığınız anlamına gelir,

or the centre of a type of food there we go so you put the olive in there or maybe the

bir tür yiyeceğin çekirdeğini veya merkezini çıkarırsınız, zeytini veya belki de

cherry in there and you just press and then the middle will pop out very useful thing

vişneyi oraya koyarsınız ve sadece bastırırsınız ve sonra ortası dışarı çıkar çok faydalı bir şey

simple but useful and olive of course I have to keep my kitchen looking

basit ama kullanışlı ve zeytin tabi ki mutfağımın

lovely and clean I have to use washing up liquid now washing up liquid is something

güzel ve temiz görünmesini sağlamalıyım şimdi bulaşık deterjanı kullanmalıyım bulaşık deterjanı

you use to wash your plates your dishes and your knives and forks so the things that you

tabaklarınızı bulaşıklarınızı ve bıçaklarınızı ve çatallarınızı yıkamak için kullandığınız bir şeydir, yani

use to eat with or to cook with you can often wash them by hand using washing up liquid

yemek için kullandığınız şeyler birlikte veya yemek pişirmek için sık sık bulaşık deterjanı kullanarak elde yıkayabilirsiniz

and I will show you a bottle that I have over here so there you can see a bottle of washing

ve size burada sahip olduğum bir şişeyi göstereceğim, böylece orada bir şişe bulaşık

up liquid and you can see on the bottle you can see the actual words they're washing up

deterjanı görebilirsiniz ve şişenin üzerinde görebilirsiniz asıl kelimeler bulaşık

liquid I hope you can see that clearly so on the front there you can see the word washing

deterjanı, umarım bunu net bir şekilde görebilirsin, ön tarafta bulaşık deterjanı kelimesini görebilirsin, bu yüzden bulaşık

up liquid so when you do the washing up it means you clean the plates you clean all of

yıkarken tabakları temizlediğin anlamına gelir,

the dirty things you use washing up liquid so if you don't use this if you don't use

kullandığın tüm kirli şeyleri temizlersin bulaşık deterjanı yani bunu kullanmıyorsanız

the dishwasher you will use this instead washing up liquid another thing you can use around

bulaşık makinesini kullanmıyorsanız bunun yerine bunu kullanacaksınız bulaşık deterjanı mutfağınızda kullanabileceğiniz başka bir şey

your kitchen especially on your surfaces so the things that you use to cut your bread

özellikle yüzeylerinizde yani ekmeğinizi kesmek için kullandığınız şeyler

or cut your meat prepare your food we call those the surfaces the things that you do

veya etini kes yemeğini hazırla bunlara yüzeyler diyoruz yaptığın şeyler

things aren't you prepare food on the surface we could also call this a counter so this

yüzeyde yemek hazırlamıyor musun buna tezgah da diyebiliriz yani bu

can also be described as a counter this is a counter top or the surface and we can also

tezgah olarak da tanımlanabilir bu bir tezgah üstü veya yüzey ayrıca

use is cleaner so this is something you use around the kitchen to clean your surfaces

is temizleyiciyi de kullanabiliriz, yani bu, mutfakta yüzeylerinizi temizlemek için kullandığınız bir şeydir, yüzeylerin

to make sure that they are clean and hygienic so when you prepare your food that there is

temiz ve hijyenik olduğundan emin olun, böylece yemeğinizi hazırlarken

nothing bad on the surface that will affect the food and make you ill there we go surface

yüzeyde yiyeceği etkileyecek ve yapacak kötü bir şey kalmayacaktır. hastasın orda yüzey

cleaner I will show you the surface cleaner that I have so here is some surface cleaner

temizleyiciye gidiyoruz Sana sahip olduğum yüzey temizleyiciyi göstereceğim bu yüzden burada kullandığım bir yüzey temizleyici var

that I use you can see there now this particular thing is ecological oh very nice so this is

şimdi orada görebilirsin bu özel şey ekolojik oh çok güzel yani bu

multi surface cleaner and this is used for cleaning all of my surfaces all of the tops

çok yüzeyli temizleyici ve bunun için kullanılıyor mutfaktaki tüm yüzeylerimi, tüm tezgahları,

the work tops and the counters in the kitchen and this is very useful because you can spray

tezgahları ve tezgahları temizlemek ve bu çok kullanışlıdır çünkü bununla püskürtebilirsiniz, bu nedenle

with this so this lets you spray it's very useful so if you want to clean around your

bu, püskürtmenizi sağlar, bu çok kullanışlıdır, yani isterseniz mutfağınızın etrafını temizlemek isterseniz

kitchen if you want to clean the surfaces or the work tops you will use surface cleaner

yüzeyleri veya tezgahları temizleyin yüzey temizleyici kullanacaksınız

and there are many different types of surface cleaner on the market another one well we

ve piyasada birçok farklı türde yüzey temizleyici var bir tane daha bitmek üzere

are almost at the end Wow over there you can see the dishwasher if you use a dishwasher

you will also use these dishwasher tablets now it's very interesting to see this word

bu bulaşık makinesi tabletleri şimdi bu kelime tabletini görmek çok ilginç,

tablet quite often we think of a tablet as something that you eat however please do not

sık sık tableti yediğiniz bir şey olarak düşünüyoruz ama lütfen

eat these because you will become very ill so dish washer tablets and there you can see

bunları yemeyin çünkü çok hastalanacaksınız bu yüzden bulaşık makinesi tabletleri ve orada görebilirsiniz

you can see the words now on the screen dishwasher tablets and I will show you one of them they

kelimeleri görebilirsiniz şimdi ekranda bulaşık makinesi tabletleri ve size bunlardan birini göstereceğim,

come individually wrapped so each tablet is wrapped individually and there you can see

ayrı ayrı paketlenmiş olarak geliyorlar, böylece her bir tablet ayrı ayrı sarılmış ve orada

so there is one dishwasher tablet so normally you will put this in the machine and then

bir bulaşık makinesi tableti olduğunu görebilirsiniz, bu nedenle normalde bunu makineye koyacaksınız ve ardından

you will start the machine and this will help to clean your dishes we call them dishwasher

makineyi başlatacaksınız. bulaşık makinesi ve bu bulaşıklarınızı temizlemenize yardımcı olacaktır biz onlara bulaşık makinesi

tablets however please don't eat them I know some people have been eating these don't eat

tableti diyoruz ama lütfen yemeyin biliyorum bazı insanlar yiyor bunları yemeyin

them please don't eat these you will become very sick your own surface cleaner is ecological

lütfen yemeyin çok hasta olursunuz kendi yüzey temizleyiciniz ekolojik

yes we often get all of our things from the same company so things that don't have any

evet çoğu zaman tüm eşyalarımızı aynı firmadan alıyoruz yani zehir içermeyen şeyler

poisons and things that don't harm your skin because my skin is very sensitive can you

ve cildinize zarar vermeyen şeyler çünkü benim cildim çok hassas

see look can you see my skin it is so so sensitive ah mr. Duncan's sensitive skin my skin is

hassas ah bey Duncan'ın hassas cildi benim cildim

very sensitive so that's the reason why we have ecological cleaner and washing up liquid

çok hassas bu yüzden ekolojik temizleyicimiz ve bulaşık deterjanımız var bu

so it isn't just kind to the environment it's also kind to my hands the final thing before

yüzden sadece çevreye değil aynı zamanda ellerime de nazik gitmeden önceki son şey

we go and we will be going in a moment here is another thing in fact we have two more

ve bir yere gideceğiz an burada başka bir şey aslında size gösterecek iki şeyimiz daha var

things to show you Oh mr. Duncan that's a very interesting word I've never seen that

Oh bay. Duncan bu çok ilginç bir kelime

word before how do you pronounce this word I will tell you because it's my job we pronounce

Bu kelimeyi daha önce hiç görmemiştim bu kelimeyi nasıl telaffuz ediyorsun Sana söyleyeceğim çünkü bu benim

this scourer ask our so if you are using a scourer it's a great word scourer you scour

something it means you use force and also you use something that is abrasive in other

işim kuvvet kullandığınız anlamına gelir ve ayrıca aşındırıcı olan bir şey kullanırsınız, başka bir

words it has sharp edges so if you use something called a scalar ax normally you are trying

deyişle keskin kenarları vardır, yani skaler balta denilen bir şey kullanırsanız normalde bir

to get rid of something you are trying to remove something that is difficult to get

şeyden kurtulmaya çalışıyorsunuz, kazıyıcıdan kurtulması zor bir şeyi çıkarmaya çalışıyorsunuz demektir.

off scourer and I will show you my scourer it's a great word so there we go there is

ve size bulaşık makinemi göstereceğim, bu harika bir kelime, işte başlıyoruz, işte

my scourer and you can see it is made of metal so this is actually metal and it is very useful

benim bulaşık makinem ve onun metalden yapılmış olduğunu görebilirsiniz, yani bu aslında metaldir ve

for getting bird things off your sauce pens especially mr. steve because sometimes when

sosluklarınızdan kuşları çıkarmak için çok kullanışlıdır, özellikle bay. steve çünkü bazen ne zaman

mr. steve is cooking he does have the habit of burning things so one of these comes in

bay. steve yemek yapıyor, bir şeyleri yakma alışkanlığı var, bu yüzden bunlardan biri

very useful scourer you will use this to get rid of things that are hard to remove I will

çok kullanışlı bir bulaşık teli oluyor, bunu çıkarması zor şeylerden kurtulmak için kullanacaksınız, size kelimeyi

show you the word again because it is an unusual one there it is if you want to write it down

tekrar göstereceğim çünkü alışılmadık bir kelime. yazıp

and study it I will show you a close-up of the scourer would you like to have a close-up

incelemek isterseniz size bulaşık makinesinin yakın planını göstereceğim yakın çekim ister misiniz

here we go so there is a scarer close up so you can see it is made of metal very useful

işte başlıyoruz yakın plan bir korkuluk var böylece metalden yapılmış olduğunu çok iyi anlayabilirsiniz

for getting things that are burnt and hard to remove scab ara I love it I like it a lot

yanan ve çıkarması zor olan şeyleri almak için kullanışlı Scab ara onu seviyorum onu ​​çok seviyorum

one more thing and then we're off one more thing and that thing is bleach now this particular

bir şeyi daha ve sonra bir şeyi daha bitirdik ve o şey çamaşır suyu şimdi bu özel

thing is a miracle I think this is the best thing in the world you can use bleach on so

şey bir mucize bence bu dünyadaki en iyi şey çamaşır suyunu pek

many things except your clothes don't use it on your clothes but you can use it for

çok şeyde kullanabilirsiniz, çamaşırlarınız dışında çamaşırlarınızda kullanmayın ama

cleaning things that are hard to clean you can use bleach so that is probably one of

temizlenmesi zor olan şeyleri temizlemek için kullanabilirsiniz çamaşır suyu kullanabilirsiniz, bu muhtemelen

the most used things in most people's houses so you will use bleach to maybe clean your

en çok kullanılanlardan biridir çoğu insanın evindeki şeyler, bu yüzden çamaşır suyunu belki

floor or maybe clean your toilet or your bath or maybe something that is hard to clean so

zemini temizlemek için veya belki tuvaletinizi veya banyonuzu temizlemek için veya temizlemesi zor bir şey için kullanacaksınız, bu nedenle çamaşır suyu

bleach is a very useful thing and there is some bleach right now can you see it bleach

çok faydalı bir şey ve şu anda biraz çamaşır suyu var, onu görebiliyor musunuz ağartıcı

so bleach is very good for disinfecting you can see there it says kills all known germs

yani çamaşır suyu dezenfekte etmek için çok iyidir orada görebilirsiniz bilinen tüm mikropları öldürdüğünü söylüyor

thick bleach so there is the final thing that I'm showing you today that's the last thing

kalın çamaşır suyu bu yüzden bugün size göstereceğim son şey bu

I have for you I have nothing else to show you because it's almost time to go I can't

sizin için sahip olduğum son şey size gösterecek başka bir şeyim yok çünkü neredeyse gitme zamanı

believe we've done this quite quite Oh quite a long one today it's been a very long live

Bunu oldukça yaptığımıza inanamıyorum Oh oldukça uzun bir gün bugün çok uzun bir canlı

stream I hope you've enjoyed it I hope all of you have enjoyed today's live stream we

yayın oldu umarım beğenmişsinizdir umarım hepiniz bugünkü canlı yayından keyif almışsınızdır geri döndük

are back in the kit in in the studio tomorrow the kitchen today the studio tomorrow it is

stüdyoda yarın mutfakta bugün stüdyoda yarın

time to go I will say goodbye to you thank you very much to nasiha thank you very much

gitme zamanı size veda edeceğim nasiha'ya çok teşekkür ederim

to Ramsey Nouah thank you very much mr. Duncan for your very useful lesson I have to go now

Ramsey Nouah'a çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim bay. Duncan çok faydalı dersiniz için şimdi gitmem gerekiyor ben

well I'm going as well thank you very much to skiff ro sir also to Seiko hello Seiko

de gidiyorum skiff ro'ya çok teşekkür ederim efendim ayrıca Seiko'ya merhaba Seiko

also to pal mirror thank you very much for watching today Rafi says your house is well

da pal mirror'a bugün izlediğiniz için çok teşekkür ederim Rafi evinizin iyi donanımlı olduğunu söylüyor

equipped I like that so if something is well equipped it means you are prepared for whatever

ben bunun gibi, eğer bir şey iyi donanımlıysa, ne olursa olsun hazırlıklısınız demektir,

happens you are well-equipped you have everything you need to survive you are well-equipped

iyi donanımlısınız, hayatta kalmak için ihtiyacınız olan her şeye sahipsiniz, iyi donanımlısınız,

thank you very much thanks for your company I will see you later back tomorrow in the

çok teşekkür ederim, şirketiniz için çok teşekkürler, yarın tekrar görüşürüz

studio and of course tomorrow is Thursday it is and I will see you later thanks for

stüdyo ve tabii ki yarın Perşembe ve daha sonra görüşürüz, şirketiniz için teşekkürler,

your company this is mr. Duncan in the birthplace of English saying thanks for joining me on

bu bay. İngilizcenin doğum yerindeki Duncan,

what appears to be a very dull and Misty day it is very murky here at the moment and of

çok sıkıcı ve Puslu bir gün gibi görünen bu günde bana katıldığınız için teşekkür ediyor, şu anda burası çok bulanık ve tabii ki

course you know what's coming next yes you do until tomorrow 2 p.m. UK time this is mr.

bundan sonra ne olacağını biliyorsunuz, evet, yarın saat 14:00'e kadar yapabilirsiniz. İngiltere saati, bu bay.

Duncan saying thanks for watching and of course you know what's coming next yes you do ta

Duncan izlediğiniz için teşekkür ediyor ve tabii ki sırada ne olduğunu biliyorsunuz evet

ta for now 8-)

şimdilik ta ta yapacaksınız 8-)