31 Days of Learning English - DAY 30 - improve your English LIVE - BIG PLANS & IDEAS - 30th October

only one more day to go just one more day

sadece bir gün kaldı sadece bir gün daha

I don't know about you but I'm really going to miss that piece of music

seni bilmem ama ben yarından sonra o müziği gerçekten özleyeceğim

after tomorrow yes the end is coming we are nearly at the

evet son geliyor ekim ayında

end of 31 days of learning English during October 2019

31 günlük ingilizce öğrenmenin sonuna geldik 2019'un

the end is nigh we are coming towards the end of 31 days of English in October

sonu yaklaştı Ekim'de 31 günlük İngilizcenin sonuna yaklaşıyoruz

the end is nigh in fact today is the penultimate live English for October so

aslında bugün sondan bir önceki canlı İngilizce Ekim ayı yani

today is the penultimate which means not the last one but the second-to-last so

bugün sondan bir önceki, yani sondan bir önceki değil, sondan ikinci anlamına geliyor yani

tomorrow is the last day of October and my 31 days however today is the

yarın ekimin son günü ve benim 31 günüm ama bugün sondan bir

penultimate day penultimate the second-to-last so tomorrow will be the

önceki gün sondan bir önceki gün yani yarın

last day oh dear who remembers this now during the 1970s you would often see

son gün olacak ah canım bunu şimdi kim hatırlar 1970'lerde sık sık

people walking around the streets holding one of these and displaying

sokaklarda dolaşan insanlar görürdünüz Bunlardan birini tutarken ve

these words the end is nigh you would often see people standing around on

bu kelimeleri sergilerken, son yakındır, büyürken sık sık sokak köşelerinde duran insanları görürdünüz.

street corners growing up I remember seeing in the town centre in Stafford

there was always a man standing in the town centre and he was carrying a large

sign that said the end is nigh so the word nigh means near something is

bu sonun yakın olduğunu söyledi, bu yüzden nigh kelimesi yakın bir şey yaklaşıyor anlamına geliyor çok yakın, kelimenin

approaching so nigh is the old use of the word near and for me the end is nigh

eski kullanımı yakın ve benim için son yakın,

it is approaching so tomorrow is sadly the last day of 31 days of learning

bu yüzden yarın ne yazık ki Ekim ayında 31 günlük İngilizce öğrenmenin son günü

English in October but today is the penultimate day we are almost there not

ama bugün sondan bir önceki gün neredeyse oradayız

quite but almost so where shall I start what shall I start with because

tam olarak değil ama neredeyse öyle nereden başlayayım ne ile başlayayım çünkü

have so many things to tell you today so many things to talk to you about first

bugün size anlatacak çok şey var sizinle konuşacak çok şey var

of all tomorrow is the last day of October many people asking what will you

öncelikle yarın son gün Ekim ayı bittikten sonra ne yapacaksınız diye soran çok kişi var

be doing after October ends so what are your plans for November mr. Duncan well

peki kasım için planlarınız nedir efendim. Duncan

I will tell you tomorrow some of the things that are happening there will be

sana yarın anlatacağım bazı şeylerde

some changes of course the biggest change of all will be the fact that I'm

bazı değişiklikler olacak tabii ki en büyük değişiklik

not with you every day so in November we will go back to something more normal

her gün seninle olmayacağım gerçeği olacak bu yüzden Kasım ayında daha normal bir şeye geri döneceğiz.

whatever that is so more details to come tomorrow meanwhile outside everything is

o her neyse yarın daha fazla ayrıntı gelecek bu arada dışarıda her şey

looking rather nice we've had some sunshine this morning although now it

oldukça güzel görünüyor bu sabah biraz güneş ışığı aldık ama şimdi hava çok

has gone very cloudy but it is quite mild now I almost went outside today but

bulutlu ama şimdi oldukça hafif Bugün neredeyse dışarı çıkacaktım ama

I decided at the last minute not to because well it would be a lot of work

son anda karar verdim. çünkü pekala çok iş olurdu

unfortunately I mean it's bad enough doing it in here

ne yazık ki bunu burada yapmak yeterince kötü demek istiyorum

it takes me hours and hours to prepare these live streams and there you can see

bu canlı yayınları hazırlamak saatlerimi alıyor ve orada

in the distance all of the lovely trees lots of trees now turning red and gold

uzaktan tüm güzel ağaçları görebiliyorsunuz bir sürü ağaç şimdi kırmızıya dönüyor ve altın

because it's autumn here in the UK we now have autumn all around us I suppose

çünkü burada Birleşik Krallık'ta sonbahar artık her yanımızda sonbahar var sanırım

I should mention please someone make it stop this the long-running saga of this

bahsetmeliyim lütfen biri buna bir son versin bu uzun soluklu destan Tek

I'm not going to say the word I am so tired of hearing this word so it looks

kelime etmeyeceğim bunu duymaktan çok yoruldum kelime bu yüzden görünüşe

as if this has definitely been postponed until next January however the big news

göre bu kesinlikle önümüzdeki Ocak ayına ertelendi, ancak dünkü büyük haber

from yesterday is that there will be a general election here in the UK now

şu ki, burada Birleşik Krallık'ta bir genel seçim olacak, şimdi

normally we hold our general elections in the spring or sometimes in the summer

normalde genel seçimlerimizi ilkbaharda veya bazen yazın yaparız,

however we never have a general election during the winter months because well

ancak asla yapmayız kış aylarında bir genel seçim var çünkü her şeyden

first of all most people want to stay indoors during the winter they don't

önce çoğu insan kışın içeride kalmak istiyor,

want to go outside and stand in a queue waiting to vote however they have

dışarı çıkıp oy kullanmak için sıra beklemek istemiyorlar ancak

decided that this is going to be the date of the general election in 2019 so

bunun tarih olacağına karar verdiler. 2019'daki genel seçimlerin, yani

Thursday the 12th of December is going to be the date of the general election

12 Aralık Perşembe, burada, Birleşik Krallık'ta kışın genel seçimlerin tarihi olacak,

here in the UK in winter now I'm just wondering how many people are actually

şimdi sadece kaç kişinin gerçekten

going to bother to vote because to be honest with you can I just be honest I

oy verme zahmetine katlanacağını merak ediyorum çünkü size karşı dürüst olmak gerekirse Dürüst olabilir miyim,

don't think many people are going to want to go out to vote in a general

pek çok insanın

election in the middle of winter and also a few days before Christmas as well

kışın ortasında ve ayrıca Noel'den birkaç gün önce genel seçimlerde oy kullanmak isteyeceğini sanmıyorum, bu

so who wants to do that I'm not sure what the turnout will be

yüzden bunu kimin yapmak istediğinden emin değilim. Katılım dediğimizde katılımın ne olacağı,

when we say turnout it means the people who actually leave their houses to do

aslında bir şeyler yapmak için evlerinden çıkan insanlar anlamına gelir,

something so when we say the turnout it means the attendance or the number of

yani katılım dediğimizde, katılım veya bahsettiğiniz

people who get involved with the thing that you're talking about so we will

şeye dahil olan insan sayısı anlamına gelir, yani biz

have a general election it looks as if it's happening on Thursday the 12th of

genel bir seçim olacak görünüşe göre

December this year just a few days before Christmas so it's going to be a

bu yıl 12 Aralık Perşembe günü Noel'den sadece birkaç gün önce olacak bu yüzden

very strange winter here in the UK I'm not sure what the weather will be like

burada Birleşik Krallık'ta çok garip bir kış olacak Havanın nasıl olacağından emin değilim

it might be cold there might be snow on the ground people might be unable to

soğuk olabilir yerde kar olabilir insanlar

leave their houses to vote so I think this is going to be a very interesting

oy kullanmak için evlerinden çıkamayabilir bu yüzden bence bu çok ilginç bir

general election lots of things already being discussed and I suppose

genel seçim olacak şimdiden birçok şey tartışılıyor ve sanırım

the topic that most people are talking about is this because that's what it's

çoğu insanın bahsettiği konu bunun nedeni bu, yani

all about so the reason why we are having this is because of this I wish I

bunu yaşamamızın nedeni, keşke şaka yapıyor olsaydım,

was joking I really do and also the other thing that I'm not going to

gerçekten yapardım ve ayrıca bahsetmeyeceğim diğer şey, sanki bunda

mention looks as if it's going to happen on this date so this is the date for the

olacak gibi görünüyor. tarih yani bu

thing I don't want to mention it's so so tiring really hello to the live chat Oh

bahsetmek istemediğim şeyin tarihi çok yorucu canlı sohbete gerçekten merhaba Ah

live chat is very busy can I say congratulations to Luis Mendez guess

canlı sohbet çok meşgul Luis Mendez'i tebrik edebilir miyim tahmin edin

what you are first on today's live chat maybe for the first time ever

bugünkü canlı sohbette ilk sizsiniz belki de ne için ilk defa

so congratulations Luis

tebrikler Luis

I'm really pleased for you so Louis is first on the live chat also Marwa blue

senin adına gerçekten çok sevindim bu yüzden Louis canlı sohbette ilk sırada ayrıca Marwa blue

thunder lad jl blues bird hello blues bird I haven't seen you on the live chat

gök gürültüsü delikanlı jl blues kuşu merhaba blues kuşu seni uzun zamandır canlı sohbette görmedim

for a long time a kneebar says hello from Morocco

bir diz çubuğu diyor Fas'tan merhaba

my name is Hyatt hello to you hi act nice to see you here on the penultimate

benim adım Hyatt merhaba sana merhaba ekim ayında 31 günlük İngilizce öğrenmenin sondan bir önceki gününde seni burada görmek güzel.

day of 31 days of learning English in October oh by the way there's something

bu arada söylemeyi unuttuğum bir şey var bugün

I forgot to mention it's not Monday it's not Tuesday today it's Wednesday

pazartesi değil bugün salı değil bugün çarşamba

just in case you're not sure what day it is it is Wednesday welcome to midweek

Bugünün Çarşamba olduğundan emin değilseniz,

for those who are looking forward to the weekend you still have two more days to

haftasonunu dört gözle bekleyenler için hafta ortasına hoşgeldiniz, katlanmak için iki gününüz daha var,

endure if you endure something you have to take the pain you have to take the

eğer bir şeye katlanırsanız, acıya katlanmalısınız, acıya katlanmalısınız.

suffering you must go through the time when everything hurts so to endure means

her şeyin acıttığı bir dönemden geçmeliyiz bu yüzden katlanmak acı çekmek demektir

to suffer to go through the difficult period or time today we are talking

zor dönemden ya da zamandan geçmek bugün

about a very interesting subject by the way we are talking about dreams and

çok ilginç bir konudan bahsediyoruz bu arada hayallerden ve

ambition so when we talk about dreams when we talk about having a dream quite

hırslardan bahsediyoruz yani hayallerden bahsederken konuştuğumuzda rüya görmek hakkında oldukça

often we will think about the thing that happens when we are sleeping maybe

sık olarak uyurken olan şeyi düşünürüz, belki siz bilinçsizken

something happens in your mind whilst you are unconscious so we think about

zihninizde bir şeyler olur, bu yüzden

dreams quite often is something that happens when you are asleep however

rüyaları oldukça sık düşünürüz, siz uyurken olan bir şeydir, ancak

dreams can also be the things that you feel as if you want to do something you

rüyalar da şeyler olabilir. gelecekte yapmak istediğin bir şeyi yapmak istiyormuş gibi hissediyorsun,

want to do in the future something that you hope will come true so quite often

gerçekleşmesini umduğun bir şey, bu yüzden çoğu zaman

we hope that a dream will come true dreams and ambition a thing you want to

bir hayalin gerçekleşmesini umuyoruz, hayaller ve hırs, yapmak istediğin bir şey,

do maybe you have a fire burning inside you have a fire you have a desire to do

belki de içinde yanan bir ateşin vardır. içinde bir ateş var bir şey yapma arzun var bu

something that can be your ambition something that you really want to do so

senin hırsın olabilir gerçekten çok istediğin bir şey yapma

much you can't control the urge to do it maybe a new career or maybe a particular

isteğini kontrol edemiyorsun belki yeni bir kariyer belki de

job that you've always wanted to try or maybe something that you want to learn

her zaman yaptığın belirli bir iş denemek istedim ya da belki öğrenmek istediğin

maybe a new thing that you want to learn how to do so

bir şey belki nasıl yapılacağını öğrenmek istediğin yeni bir şey

yes dreams and ambitions and we will be taking a look at

evet hayaller ve hırslar ve

one particular big dream that a person had many years ago a little bit later on

bir insanın yıllar önce gördüğü belirli bir büyük hayale biraz göz atacağız. daha sonra

hello Marella oh hello mr. Duncan and everybody also business Wynn is here

merhaba Marella oh merhaba bay. Duncan ve herkes de iş Wynn burada

watching in Vietnam samer Palmyra ariana wow so many people hang cry

Vietnam'da aynı şeyi izliyor Palmyra ariana vay pek çok insan ağlıyor

hello hang cry hang cry Brahma good evening mr. Duncan I am from bodo

merhaba ağlıyor ağlıyor Brahma iyi akşamlar bay. Duncan ben

land which is in India apparently I've never heard of bodo land never Kwang is

Hindistan'da bulunan bodo ülkesindenim görünüşe göre bodo diyarını hiç duymadım Kwang

here Anna also by Anne Luis Mendez thank you very much once again Belarus ear is

burada Anna ayrıca Anne Luis Mendez tarafından bir kez daha çok teşekkür ederim Belarus kulak

here hi everybody I will not be with you today I have many things to do I wish

burada merhaba millet bugün sizinle olmayacağım var yapacak çok şey var

you all a good day and we wish you all the best as well because you have a lot

hepinize iyi günler diliyorum ve biz de size en iyisini diliyoruz çünkü

of things to take care of at the moment so all the best to you Belarusian a man

şu anda ilgilenmeniz gereken çok şey var bu yüzden size en iyi dileklerimle Belaruslu bir adam

says hello from Egypt hello to you and I love your photograph you look so you

Mısır'dan merhaba diyor size merhaba ve fotoğrafını beğendim

look so happy and cheerful I like it hello hi from Chile Hema Sun is here I

çok mutlu ve neşeli görünüyorsun çok beğendim Şili'den merhaba merhaba Hema Sun burada

have been watching the news and there has been a lot of news coming out of

haberleri izliyorum ve

Chile at the moment for various reasons hello Syed hello also to Irene and

şu anda çeşitli nedenlerle Şili'den birçok haber geliyor merhaba Syed Irene'e de merhaba ve

crystal hello crystal nice to see you here today is the penultimate day

kristal merhaba kristal sizi burada görmek güzel bugün sondan bir önceki gün

tomorrow will be the final day of October and my special 31 days so I will

yarın Ekim'in son günü olacak ve benim özel 31 günüm bu yüzden

be here today well of course I'm here today because

bugün burada olacağım tabii ki bugün buradayım çünkü

you can see meaning no and tomorrow I will be with you the final days so I

görebiliyorsunuz yani hayır ve yarın son günlerimde sizlerle olacağım yani

will see you tomorrow as well for the final day of 31 days of October and the

yarın da 31 Ekim ayının son gününde görüşürüz ve

reason why I'm doing this is because to it will be my 13th anniversary so

bunu yapmamın nedeni benim 13. yıl dönümüm olacak yani

tomorrow will be the 13th year that I've been doing this on YouTube I started

yarın olacak YouTube'da bunu yaptığım 13. yıl ol

making video lessons many years ago in 2006 and Here I am still doing it in

yıllar önce 2006'da video dersleri yapmaya başladım ve işte

2019 13 years later can you believe it would you like to have a look at what my

2019'da 13 yıl sonra hala yapıyorum inanabiliyor musun youtube'umda neler var bir göz atmak ister misiniz?

youtube videos look like so here we're going to have a look at the size and

videolar şöyle görünüyor, burada ilk youtube videolarımın boyutuna ve tanımına bir göz atacağız

also the definition of my early youtube videos and this is an actual size so now

ve bu gerçek bir boyut, yani artık

you can see the screen in front of you everything is big and clear however way

ekranı önünüzde görebilirsiniz her şey büyük ve net ne kadar eski olursa olsun

back in 2006 this was the quality and also the size of the video so there it

2006'da bu videonun kalitesi ve aynı zamanda boyutuydu, yani işte şu anda beni izlediğiniz tanımla

is so that's the actual size compared to the definition that you are watching me

karşılaştırıldığında gerçek boyut bu yüzden

in now so it was very small and not very clear so that's what the youtube video

çok küçüktü ve çok net değildi, yani youtube video

quality was like way back in 2006 and there you can see on the screen I am

kalitesi buydu 2006'da olduğu gibi ve orada ekranda görebilirsiniz Çin'deki

standing in front of my lovely red curtains in China so that particular

güzel kırmızı perdelerimin önünde duruyorum, bu yüzden söz konusu

video was actually filmed in China whilst I was still there so there you

video aslında ben hala oradayken Çin'de çekildi, bu yüzden orada

can see just how poor the quality of YouTube videos were way back in 2006 and

kalitenin ne kadar düşük olduğunu görebilirsiniz. YouTube videoları 2006'daydı ve şu anda

that's the actual video quality you were looking at now and also the size as well

baktığınız gerçek video kalitesi ve aynı zamanda boyutu da bu

so the resolution the clarity of the video was not very good I hope you

yüzden çözünürlük videonun netliği çok iyi değildi umarım

enjoyed that it was so small it was like a postage stamp so tiny we are up to

beğenmişsinizdir çok küçük olduğu için posta ücreti gibiydi damga çok küçük

date with the live chat hello to vine Jade hello vine I've never seen you here

canlı sohbetle günceliz vine'a merhaba Jade merhaba asma seni daha önce burada hiç görmedim, bu

before is it your first time David hello David

senin ilk seferin mi David merhaba David

David is watching at the moment in tenerife I would imagine that

David şu anda tenerife'de izliyor

the weather is quite nice there I think so

Havanın oldukça güzel olduğunu hayal ediyorum orası güzel sanırım,

G ow Fernando manaro says hello mr. Duncan I love your classes thank you

G ow Fernando manaro merhaba diyor bay. Duncan derslerinizi çok seviyorum

very much don't forget the livestreams will not

çok teşekkür ederim unutmayın canlı yayınlar

end so there will still be live streams the only difference is they will not be

bitmeyecek yani canlı yayınlar devam edecek tek fark

every day palmyra is here ciao hello Joe nice to see you here as

her gün olmayacak palmyra burada ciao merhaba Joe sizi de burada görmek güzel

well ha ha linty Hali helento Monta says thank thanks my best teacher you are

ha ha ha ha linty Hali helento Monta teşekkür ederim teşekkürler öğretmenim rica ederim

welcome no problem that's why I'm here and for those who are wondering

sorun değil o yüzden buradayım ve merak edenler için

something I mentioned yesterday and I'm going to mention it again if you watch

dün bahsettiğim bir şeyi söylüyor ve

my videos later my live streams are recorded on YouTube and you can watch

videolarımı daha sonra izlerseniz tekrar bahsedeceğim canlı yayınlarım YouTube'a kaydedildi ve

them later and you will also notice that I will add video time codes so these are

daha sonra izleyebilirsiniz ve video zaman kodları ekleyeceğimi de fark edeceksiniz, bu yüzden bunlar

very useful things that you will see on people's videos quite often in the

çok yararlı şeyler, insanların videolarında yorumlarda oldukça sık göreceksiniz,

comments so after this lesson finishes you can watch the video again and also I

bu ders bittikten sonra videoyu tekrar izleyebilirsiniz. ve ayrıca

will post video time codes and that will allow you to skip to certain parts of

video zaman kodlarını yayınlayacağım ve bu, videonun belirli bölümlerine,

the video maybe your favorite part of the video so you will often see video

belki de videonun en sevdiğiniz bölümüne atlamanıza izin verecek, böylece video zaman kodlarını sık sık göreceksiniz

time codes and I will show you an example so there you can see an example

ve size bir örnek göstereceğim, böylece bir örnek görebilirsiniz.

so if you notice the blue numbers you can actually click on those under the

yani mavi sayıları fark ederseniz dersin altındakilere tıklayabilirsiniz

lesson so on my recorded lessons and also on my recorded live streams so

yani kayıtlı derslerimde ve ayrıca kayıtlı canlı yayınlarımda canlı

after the live stream has finished you can actually go to your favourite parts

yayın bittikten sonra gerçekten sevdiğiniz bölümlere gidebilirsiniz

also one or two people have asked how do I get live captions you can have live

ayrıca bir veya iki kişinin sorduğu canlı altyazıları nasıl alabilirim

captions by pressing that on your keyboard also

klavyenizde buna basarak canlı altyazılara sahip olabilirsiniz ayrıca

if you are watching on your mobile device you can get captions also by

mobil cihazınızdan izliyorsanız ekranın köşesindeki ayarları seçerek de altyazı alabilirsiniz

choosing the settings in the corner of the screen as well so it is possible to

yani

do that as well if you want to if you want to and you can choose captions as

bunu yapmak mümkündür ayrıca isterseniz altyazıları da seçebilirsiniz

well so if you are watching on a mobile device don't worry you can actually get

yani mobil cihazdan izliyorsanız merak etmeyin

the live stream with captions as well all you have to do is press those

canlı yayını altyazılı olarak da alabilirsiniz, tek yapmanız gereken bu

buttons it's like magic it really is so today we are talking

düğmelere basmak bu sihir gibi gerçekten öyle yani bugün

about dreams and ambitions many years ago I had a dream I had a dream an

yıllar önce hayaller ve hırslardan bahsediyoruz Bir hayalim vardı

impossible dream but the dream came true so I always wanted to teach in some way

İmkansız bir hayalim vardı ama rüya gerçek oldu bu yüzden her zaman bir şekilde bir şekilde öğretmek istemişimdir

in some form and I had my chance to do that way back in 2003 when I went to

ve sahip oldum. 2003'te Çin'e gittiğimde bu şekilde yapma şansım oldu

China and also I was able to teach on YouTube

ve ayrıca 2006'da YouTube'da öğretmenlik yapabildim

in 2006 and that's something that I started doing way back then and I'm

ve bu, o zamanlar yapmaya başladığım bir şeydi ve

still doing now hello to Anna who says I love your love for adidas has never

şimdi hala sevgini sevdiğimi söyleyen Anna'ya merhaba yapıyorum. adidas

ended since 2006 that's right Anna can you believe it when I was at school I

2006'dan beri hiç bitmedi bu doğru Anna inanabiliyor musun ben okuldayken benim de

used to have an adidas bag as well so I've always loved that brand so I'm not

bir adidas çantam vardı bu yüzden o markayı her zaman sevmişimdir bu yüzden

being sponsored by them some people think I am I'm not it is just a brand

onlar tarafından sponsor olunmuyorum bazı insanlar öyle sanıyorlar Ben sadece gençliğimden beri sevdiğim bir marka değilim

that I've always liked since I was a teenager in fact

aslında

hello Vitas mr. Duncan the vote on brexit was in the summer of 2016

merhaba Vitas mr. Duncan, brexit oylaması 2016 yazındaydı

and most people were on vacation so now we have that result and now you need to

ve çoğu insan tatildeydi, bu yüzden şimdi bu sonuca sahibiz ve şimdi

vote only in winter and before Christmas because everyone is

sadece kışın ve Noel'den önce oy kullanmanız gerekiyor çünkü

at home well this year during the general election we will be voting in a

bu yıl genel seçimler sırasında herkes evde iyi durumda olacağız.

new government and many young people want to have the chance also to allow

yeni bir hükümette oy kullanıyor ve birçok genç seslerini duyurma şansına da sahip olmak istiyor, o

their voice to be heard so many young people want to get very much involved

kadar çok genç şimdi 12 Aralık'ta yapılacak olan bu yılki genel seçimlere çok fazla dahil olmak istiyor

with this year's general election which will be happening now on the 12th of

December can you believe it just a few days before Christmas I don't understand

inanabiliyor musunuz? Noel'den sadece birkaç gün önce ne

what is going on hello Julie just a quick hello because I'm busy so Julie

olduğunu anlamıyorum merhaba Julie sadece hızlı bir merhaba çünkü ben meşgulüm bu yüzden Julie'nin

has things to do that's okay you can always watch this later on we're now

yapacak işleri var sorun değil bunu daha sonra her zaman izleyebilirsin şimdi

going to take a look at one of my October lessons we are going to go way

bir bakacağız Ekim derslerimden birine bak,

back in time to October the 30th 2013 if there is one thing I have realized about

zamanda çok geriye gideceğiz, 30 Ekim 2013'e, eğer hayat hakkında fark ettiğim bir şey varsa,

life it's that change never stops there is always something new to deal with

o da değişimin asla durmadığıdır, her zaman başa çıkacak yeni bir şey vardır,

some of these changes are good while some are just plain awkward and annoying

bu değişikliklerin bazıları iyidir. bazıları sadece garip ve can sıkıcı olsa da,

as time goes by I am finding that I want change to occur more frequently in fact

zaman geçtikçe değişimin daha sık olmasını istediğimi fark ediyorum, aslında

a day without some change based challenge occurring is a pretty dull one

bazı değişime dayalı zorlukların meydana gelmediği bir gün,

for a while now I have made it a rule to learn at least one new thing every day

bir süredir oldukça sıkıcı bir gün, şimdi bunu öğrenmeyi bir kural haline getirdim her gün en az bir yeni şey

quite often this involves changing the way I do something I have certainly

oldukça sıklıkla bu, bir şeyi yapma şeklimi değiştirmeyi içerir

experienced a few of those changes this month and I guess that is what is at the

Bu ay kesinlikle bu değişikliklerden birkaçını yaşadım ve sanırım

core of everything we do we experience new things and then we overcome the

yaptığımız her şeyin özünde bu var yeni şeyler deneyimliyoruz ve sonra üstesinden geliyoruz

changes these experiences bring

Bu deneyimlerin getirdiği değişiklikler Hiç bir döngüde

do you ever feel as if you are going round in circles this can come from

dönüyormuş gibi hissediyor musunuz? Bu,

doing the same thing again and again day after day with no sign of change

aynı şeyi her gün tekrar tekrar yapmaktan kaynaklanabilir, hiçbir değişiklik belirtisi göstermez,

sometimes things seem dull and uninteresting the repetitive nature of

bazen işler sıkıcı ve ilgi çekici görünmez,

daily life can get you down sometimes we get into a rut

günlük hayatın tekrarlayan doğası sizi rahatsız edebilir. moraliniz bozuluyor bazen bir rutine giriyoruz

everything seems mundane and boring of course this may not be real it could be

her şey sıradan ve sıkıcı geliyor tabi ki bu gerçek olmayabilir

self-inflicted sometimes it is tempting to see life this way because it is

kendi kendimize de olabilir bazen hayatı böyle görmek

easier making those changes requires effort and hard work but before that can

daha kolay çünkü o değişiklikleri yapmak emek ve emek ister ama ondan önce Motivasyonun

happen you need the most important thing of all motivation

en önemli şeyine ihtiyacınız olabilir,

do you like change do you think change is a good thing they say that a change

değişimi seviyor musunuz, değişimin iyi bir şey olduğunu düşünüyor musunuz?

is as good as a rest for most of us these alterations keep the spice of life

fresh and strong the thought being that regular change ensures that life never

bu kadar düzenli değişim hayatın asla donuklaşmamasını sağlıyor ben

becomes dull that's what I happen to think as well with change comes

de öyle düşünmüştüm değişim

adversity you cannot grow a flower without rain those hardships and

sıkıntı getirir yağmur yağmadan çiçek yetiştiremezsin bu zorluklar ve

setbacks are all a part of the process of change

aksilikler değişim sürecinin bir parçası

I actually became so distracted by that video I actually forgot that I was doing

aslında o video beni o kadar rahatsız etti ki Aslında canlı yayın yaptığımı unutmuşum,

a livestream can you believe it so even I was engaged in my own lesson so we are

inanabiliyor musunuz, ben bile kendi dersimle meşguldüm, bu yüzden yarın

back live on Wednesday tomorrow is the last day of October thank you very much

Çarşamba, ekimin son günü canlı yayındayız, Julie'ye çok teşekkür ederim, çok

to Julie isn't that very kind of you thank you very much for your lovely

naziksiniz değil mi? Canlı sohbetteki güzel bağışınız için çok teşekkür ederim,

donation on the live chat so you can actually use super chat to make a

böylece bağış yapmak için gerçekten süper sohbeti kullanabilirsiniz

donation and of course you can also make a donation directly on PayPal as well

ve tabii ki doğrudan PayPal üzerinden de bağış yapabilirsiniz ve

many people now using PayPal to pay for things and also to save money and to

artık birçok kişi PayPal'ı bir şeyler için ödeme yapmak ve ayrıca tasarruf etmek için kullanıyor para ve

give donations for example so if you want to give a donation to help my work

bağış vermek mesela yani işimin sonsuza kadar devam etmesine yardımcı olmak için bağış yapmak istiyorsanız

continue forever and ever don't forget I've given every day of October for free

unutmayın Ekim ayının her günü bedava verdim bu

so it doesn't cost you anything to watch this but if you would like to make a

yüzden bunu izlemenin size hiçbir maliyeti yok ama eğer bağış yapmak istersiniz, bunu

donation you are more than welcome to do so and well who knows

yapmaktan memnuniyet duyarsınız ve kim bilir

I might do this all over again one month maybe in December or maybe January who

bunu tekrar yapabilirim bir ay belki Aralık'ta belki Ocak'ta kim

knows however my live streams will continue so I'm not ending my live

bilir ama canlı yayınlarım devam edecek bu yüzden hayatımı sonlandırmıyorum

streams but they won't be on every day just so people are aware once again

akışlar ama her gün olmayacaklar sırf insanlar farkında olsun diye bir kez daha

thank you Julie I do appreciate your very kind donation I also have some

teşekkür ederim Julie çok nazik bağışınız için minnettarım Ayrıca bazı

lovely patreon donators as well so thank you very much to everyone it is very

sevimli patreon bağışçılarım da var bu yüzden herkese çok teşekkür ederim çok

kind of you hello to Ahmed good day and good luck

naziksiniz merhaba Ahmed'e iyi günler ve iyi şanslar

mr. Duncan have a nice day thank you very much isn't that nice

Mr. Duncan iyi günler, çok teşekkür ederim, o kadar da hoş değil, bu

so today we are talking about our dreams and ambition so the dreams you have the

yüzden bugün hayallerimizden ve hırslarımızdan bahsediyoruz, yani sahip olduğunuz hayaller,

things you would like to do and also the ambition

yapmak istediğiniz şeyler ve ayrıca hırs,

the feeling or as I like to call it the fire that burns inside you that makes

duygu ya da benim dediğim gibi İçinizde yanan ateş,

you want to do something that really really plays in your mind again and

gerçekten zihninizde tekrar tekrar oynayan bir şeyi yapmak istemenize neden oluyor,

again maybe something you really want to do with your life a new career maybe a

belki hayatınızda gerçekten yapmak istediğiniz bir şey, yeni bir kariyer, belki de

certain job that you have to qualify for so maybe you will have to go to

hak kazanmanız gereken belirli bir iş, bu yüzden belki de sahip olacaksınız.

university or some sort of study so we are talking all about dreams and

üniversiteye ya da bir tür eğitime gitmek, bu yüzden tamamen hayaller ve

ambitions what I like to say is you should never be afraid to have dreams

hırslardan bahsediyoruz, söylemekten hoşlandığım şey, hayal kurmaktan asla korkmamalısın, hayal kurmaktan asla korkmamalısın,

you should never fear dreaming dare to dream I love this expression and

hayal etmeye cesaret etmen bu ifadeyi seviyorum ve

this is one that has helped me out of many tight situations especially when

bu, özellikle

I've felt a little bit discouraged by the things that people say around me so

etrafımda insanların söylediği şeyler yüzünden biraz cesaretim kırıldığında, bu yüzden

sometimes you have to dare to dream sometimes you have to find the courage

bazen hayal kurmaya cüret etmelisin bazen de

to do the thing that you want to do you have to be willing to dare go on take

yapmak istediğin şeyi yapacak cesareti bulmalısın. cüret etmeye istekli olmalı

the plunge try it you never know it might be very successful so never be

dalmaya devam et dene asla bilemezsin çok başarılı olabilir bu yüzden asla

afraid never worry about doing this dare to dream

korkma bunu yapma konusunda asla endişelenme hayal etmeye cüret et

also another expression that I like is there it is

ayrıca sevdiğim başka bir ifade var mı

think big always think big never think small if you are going to do something

büyük düşün her zaman büyük düşün asla düşünme küçük bir şey yapacaksan

think big always imagine the thing that you can do in your mind the thing that

büyük düşün her zaman yapabileceğin şeyi zihninde hayal et

you want to do is the thing that appear you can do because you think big so

yapmak istediğin şey yapabileceğin görünen şeydir çünkü büyük düşünüyorsun bu yüzden

quite often thinking big means to have big ideas but also to look at those

genellikle büyük düşünmek büyük fikirlere sahip olmak demektir ama aynı zamanda bu

things as being real and achievable so quite often you need to think big

şeylere gerçek ve ulaşılabilir şeyler olarak bakmak için sık sık büyük düşünmeniz gerekir, bu da

another thing that comes in very useful when you are dreaming about the things

çok faydalı olan başka bir şeydir, yapmak istediğiniz şeyler hakkında rüya görürken

you want to do sometimes you might decide to do something that is very

bazen çok sıra dışı bir şey yapmaya karar verebilirsiniz.

unusual or strange some people like to think outside the box if you think

garip bazı insanlar alışılmışın dışında düşünmeyi seviyor eğer sen

outside the box it means you have an unusual or different way of looking at

alışılmışın dışında düşünüyorsan bu, olaylara alışılmadık veya farklı bir bakış açısına sahip olduğun anlamına gelir

things maybe your way of looking at something is unusual or maybe odd

perhaps some people think that the thing you want to do is really strange and

yapmak gerçekten tuhaf ve

weird however sometimes it is good to think outside the box to be adventurous

garip ama bazen kalıpların dışında düşünmek, maceracı olmak,

to think of things differently or to see things in a different way sometimes it

farklı şeyler düşünmek ya da olaylara farklı bir şekilde bakmak iyidir, bazen

is good to think outside the box many great inventions have been created

kalıpların dışında düşünmek iyidir, birçok büyük icat yaratılmıştır

because someone at some time in the past decided to think outside the box they

çünkü birileri geçmişte bir süre alışılmışın dışında düşünmeye karar verdiler

saw things in a very different way a person will have a goal now this is

olayları çok farklı bir şekilde gördüler bir kişinin bir hedefi olacak şimdi bu

something I mentioned briefly yesterday as well so your goal is the thing that

dün de kısaca bahsettiğim bir şey bu yüzden hedefiniz

you see ahead of you the thing that you want to aim for as I said yesterday your

önünüzde gördüğünüz şeydir dün söylediğim gibi hedeflemek istiyorsun hedefin istediğin

goal is the thing that you want the thing that you see ahead of you the

şey önünde gördüğün şey

thing that you plan to do is your goal so what is your goal do you have some

yapmayı planladığın şey hedefin yani hedefin nedir bir planın var mı bir

plan do you have something that you want to do in the future do you have a goal

planın var mı gelecekte yapmak istediğin bir hedefin var mı

so quite often we will use the word goal to mean the thing you want to do your

o yüzden çok sık olarak hedef kelimesini yapmak istediğin şey anlamında kullanacağız senin amaçların

aims again another word I mentioned yesterday your aims

yine başka bir kelime dün bahsettiğim amaçların

the things that you look at and you think one day I will do that your aims

baktığın şeyler ve bir gün düşündüğün şeyler yapacağım ki hedeflerin

the things you want to do the things you want to achieve your aims here is a word

yapmak istediğin şeyler amaçlarına ulaşmak istediğin şeyler burada

I mentioned yesterday and I think this is a very important word when we are

dün bahsettiğim bir kelime ve bence bu çok önemli bir kelime kendimizi nasıl

talking about the way we feel about ourselves the way we feel about the

hissettiğimizden bahsederken

things we want to do with our lives your purpose everyone has a purpose even if

hayatımızda yapmak istediğimiz şeyler hakkında hissedin amacınız herkesin bir amacı olduğunu

you don't think you have one you do and that's the thing that you realize quite

düşünmeseniz bile sizin yaptığınızdır ve bu

often in your life when it's too late so try to find a purpose try to find

hayatınızda çok geç olduğunda sıklıkla fark ettiğiniz şeydir, bu yüzden bulmaya çalışın amaç

something that you can do maybe to help other people or maybe to provide some

yapabileceğiniz bir şey bulmaya çalışmak belki diğer insanlara yardım etmek veya belki bir

sort of service your purpose we all have a purpose even if we don't realize it we

tür hizmet sunmak amacınız hepimizin bir amacı var farkında olmasak bile

do hello to the live chat nice to see you on today's livestream Rolfie in

canlı sohbete merhaba diyoruz bugün sizi görmek güzel herhangi bir hayali gerçekleştirmek veya gerçekleştirmek için canlı yayın Rolfie

order to achieve fulfill or accomplish any dream we have to be persistent yes

brave yes patient and never be afraid of failure

now failure is quite often the mother of success because quite often failure will

push you even further so sometimes yes you will try something it might fail it

başarısız olabileceği bir şey

might not work however that failure might push you even further it might

işe yaramayabilir, ancak bu başarısızlık sizi daha da ileriye itebilir,

push you into doing something better so sometimes failure is not necessarily a

sizi daha iyi bir şey yapmaya itebilir, bu nedenle bazen başarısızlık mutlaka kötü bir şey değildir,

bad thing sometimes you have to try and try again

bazen denemek ve tekrar denemek zorundasınız,

like the expression if at first you don't succeed try try again

ilk başta yapmazsanız ifadesindeki gibi ' Başarılı olmayın, tekrar deneyin,

just like learning English so a lot of people say mr. Duncan we can't learn

tıpkı İngilizce öğrenmek gibi, bu yüzden birçok insan mr. Duncan

English it's too difficult don't rush don't do it too quickly don't put too

İngilizce öğrenemiyoruz çok zor acele etme bunu çok hızlı yapma

much pressure on yourself and this is something that many people do they try

kendine çok fazla baskı yapma

to learn too quickly so just like having any plan don't rush

acele etme

whatever it is you were doing don't rush it don't do it too quickly your aims can

her ne yapıyorsan acele etme çok hızlı yapma amaçların

also be your target yes as I said yesterday target target is the thing you

da hedefin olabilir evet dün dediğim gibi hedef hedef tıpkı

aim for just like a goal so goal is also the thing that you aim for you try to

bir hedef gibi hedeflediğin şeydir yani hedef de

get your goal thinking big is not a bad thing however sometimes it might not go

hedeflediğin şey büyük düşünerek ulaşmak için uğraştığın şey kötü bir şey değil ama bazen

the way you planned sometimes the thing that you plan

planladığın gibi gitmeyebilir bazen planladığın şey

doesn't quite come off as you expected

tam olarak beklediğin gibi çıkmayabilir

consider the story of a man who thought

bir adamın hikayesini düşün sonsuza

big with a plan to be remembered forever his name was Rex Humbard a TV

dek hatırlanacak bir planla büyük düşünen, adı Rex Humbard'dı.

preacher who lived in Cuyahoga Falls Ohio his big dream was to construct a

Cuyahoga Falls Ohio'da yaşayan bir TV vaiziydi.

huge Tower that had a revolving restaurant at the

top thus giving the diners a panoramic view whilst eating construction of the

huge Tower began in the early 1970s however the big dream of Rex Humbard

Devasa Kule'nin inşaatı 1970'lerin başında başladı, ancak Rex Humbard'ın büyük hayali, mamut projesi için fonlar

never came to fruition after running out of funds for the mammoth project the

tükendikten sonra asla meyvesini vermedi.

partially constructed concrete tower stood abandoned for 15 years large metal

beams at the top were removed and the tower fell into wrack and ruin the

kule yıkıldı ve mahvoldu

locals jokingly nicknamed the tower Rex's erection however years later the

yerliler şakayla karışık kuleye Rex'in montajı adını verdiler, ancak yıllar sonra

tower was purchased by a telecommunications company

kule bir telekomünikasyon şirketi tarafından satın alındı

and the tower was put to good use by mounting transmitters and cell phone

ve kule, yüksek kulenin kendisine vericiler ve cep telefonu

antennas on the tall tower itself so even though Rex never got his big dream the

antenleri monte edilerek iyi bir şekilde kullanıldı, böylece Rex hiçbir zaman büyük hayalini

thing he failed to achieve did eventually come in useful for something

gerçekleştirdi başaramadığı şey sonunda bir işe yaradı

so there it is a very inspirational story so even though the original thing

bu yüzden çok ilham verici bir hikaye var bu yüzden orijinal şey

did not come to fruition it still served a purpose so sometimes the things that

meyvesini vermese de yine de bir amaca hizmet etti bu yüzden bazen yola çıktığımız şeyler

we set out to do might not have the conclusion that you thought even if you

fail perhaps the thing that you created might come in useful for something else

başarısız olsanız bile, belki de yarattığınız şeyin başka bir şey için yararlı olabileceğini düşündüğünüz sonucuna varamayabilirsiniz,

I think so so it's live English and 31 days of

bence bu yüzden canlı İngilizce ve

English in October will be coming to an end soon it's not very nice really I

Ekim ayındaki 31 günlük İngilizce yakında sona erecek, çok da değil güzel gerçekten güzel

must admit think big everyone think big we are talking about your dreams and

itiraf etmeliyim büyük düşün herkes büyük düşün çocukluğumda sizin hayallerinizden ve hırslarınızdan bahsediyoruz benim

ambitions during my childhood I had many dreams many things that I thought I

yapabileceğimi düşündüğüm birçok şey vardı

might do most of them I didn't do some of them I am doing now so sometimes you

çoğunu yaptım bazılarını yapmadım şimdi yapıyorum çok bazen hayallerin gerçekleşmesi için

have to wait for a while before your dreams come true however never give up

bir süre beklemelisin ama asla hayallerinden vazgeçme

on your dreams always believe that you can do them maybe not today but maybe

perhaps tomorrow they will happen hello - s hi yep

hello thank you very much also to Eric in history we can mark we can find many

tarihte işaretleyebiliriz İngiltere'den pek çok

bright minds from England yes many inventions many things were created by

parlak beyin bulabiliriz evet birçok icat birçok şey

people in England English men and of course English women we have to remember

İngiltere'deki insanlar tarafından yaratıldı İngiliz erkekler ve tabii ki İngiliz kadınlar

that we can learn from our failures yes I think so we can mr. Duncan what is

başarısızlıklarımızdan öğrenebileceğimizi hatırlamalıyız evet bence böylece mr. Duncan

your dream and your purpose well my dream is to carry on doing this for as

senin hayalin ve amacın nedir peki benim hayalim bunu yapabildiğim kadar uzun süre yapmak

long as I can even though quite often I will come across lots lots of obstacles

lots of things that get in the way that stopped me from doing the things

that I want to do so I would like to stay here on YouTube I would like to

yapmak istediğim için YouTube'da burada kalmak istiyorum

carry on doing these lessons I really want to carry on doing my live streams

Bu dersleri yapmaya devam etmek istiyorum Canlı yayınlarımı yapmaya gerçekten devam etmek istiyorum bu

that would be super however it also means that I have to

süper olurdu ama aynı zamanda

spend more and more time doing this and of course I always do it for free so I

daha fazla zaman harcamam gerektiği anlamına da geliyor bunu yapıyorum ve tabii ki her zaman bedavaya yapıyorum bu yüzden

don't charge any money to anyone which is why I often ask for donations that's

kimseden para talep etmiyorum bu yüzden sık sık bağış istiyorum bu yüzden

the reason why so then I can do this more and more and more so my dream and

o zaman bunu gittikçe daha fazla yapabilirim yani hayalim ve

my purpose are kind of the same thing really so my dream is to teach English

amacım gerçekten aynı şey, bu yüzden hayalim İngilizce öğretmek

and my purpose is to continue teaching English so that's what I really want to

ve amacım İngilizce öğretmeye devam etmek, bu yüzden gerçekten

do hello also to Irene my best my best house is in a part of the forest of

yapmak istediğim şey bu, ayrıca Irene'e merhaba, elimden gelenin en iyisini, en iyi evim Rambouillet ormanının bir bölümünde

Rambouillet oh I wonder where that is that sounds very nice actually

oh ben bunun kulağa çok hoş geldiğini merak ediyorum aslında

hello mr. Duncan I live in Leon how are you Raziel hello rose Ciel Miranda nice

merhaba bayım. Duncan Leon'da yaşıyorum nasılsın Raziel merhaba rose Ciel Miranda

to see you here on today's livestream we are talking about our hopes and dreams

bugünkü canlı yayında seni burada görmek güzel umutlarımızdan ve hayallerimizden bahsediyoruz

the things you want to do in your life the things you aspire to so when you

hayatında yapmak istediğin şeyler arzuladığın şeyler bu yüzden arzuladığın zaman olan

aspire it's the thing that you want to achieve maybe later in your life

şey bu belki daha sonra hayatında elde etmek istediğin

something that you want something that you want to own something that makes

bir şey istediğin bir şey sahip olmak istediğin bir şey

your life better you have aspirations you aspire you want a certain thing to

hayatını daha iyi hale getiren bir şey arzuların var arzu ettiğin bir şeyin

be a part of your life another word I mentioned yesterday was ambition the

hayatının bir parçası olmasını istiyorsun dün bahsettiğim başka bir kelime hırstı

ambition is the urge the feeling thus the thing that you want to do your

hırs dürtüdür bu nedenle yapmak istediğiniz şey, hırsınız hedefinize giden

ambition is the driving force towards your goal so quite often a person will

itici güçtür, bu nedenle çoğu zaman bir kişi

have ambition they see themselves having

hırsa sahip olur kendilerini

success in the future ambition is part of looking ahead and trying to aim for

gelecekte başarılı olarak görürler hırs ileriye bakmanın ve amaç belirlemeye çalışmanın bir parçasıdır

your goal you think big as I mentioned at the start of this part thinking big

hedefin için büyük düşünüyorsun bu bölümün başında da belirttiğim gibi büyük düşünmekte

there is nothing wrong with thinking big many of the great inventors many of the

yanlış bir şey yok büyük mucitlerin çoğu

people who have had success in their lives have always never been afraid to

hayatlarında başarılı olmuş birçok insan büyük düşünmekten her zaman korkmamıştır ve

think big so never worry about thinking big if you

asla

want to have your own business if you want to employ lots of people if you

want to have success in your life there is nothing wrong with thinking big never

worry about it Salah Osman says hi mr. Duncan a special greeting from sahal

Salah Osman merhaba diyor. Duncan Somali'de yaşayan sahal Osman'dan özel bir selam

Osman who who lives in Somalia hello to you and nice to see you here today lots

size merhaba ve sizi burada görmek güzel bugün

of people joining in don't forget tomorrow is the final day of 31 days so

katılan birçok insan unutmayın yarın 31 günün son günü bu yüzden

tomorrow it all comes to an end however there

yarın her şey bitiyor ama

will be more live streams so don't worry I will still do my live streams but not

olacak daha fazla canlı yayın yapın, bu yüzden endişelenmeyin, canlı yayınlarımı yapmaya devam edeceğim ama

every day unfortunately let's have a look at an excerpt from one of my many

ne yazık ki her gün değil, YouTube'da bulunan birçok İngilizce dersimden birinden bir alıntıya göz atalım

English lessons that exists on YouTube and here is an excerpt from one of my

ve işte tam İngilizce derslerimden birinden bir alıntı.

full English lessons

dersler

do you know what a buzz word is do you ever use buzzwords a buzz word is a word

bir vızıltı kelimesinin ne olduğunu biliyor musunuz hiç moda kelimeler kullandınız mı bir vızıltı kelime

or phrase that is seen as being common and contemporary a fashionable phrase or

yaygın ve çağdaş olarak görülen bir kelime veya deyimdir modaya uygun bir deyim veya

word is a buzz word for example right now the word empower or empowerment is

kelime bir vızıltı kelimedir örneğin şu anda güçlendirme veya güçlendirme kelimesi

used a lot to empower is to give someone the strength or motivation to do

kullanılıyor Güçlendirilecek çok şey, birisine

something for themselves or to give someone a sense of independence and

kendisi için bir şeyler yapması için güç veya motivasyon vermek veya birine bağımsızlık ve

self-worth to empower the young or the poor to empower women to offer

kendine değer duygusu vermek, gençleri veya yoksulları güçlendirmek, kadınları yardıma

empowerment to those who are in need of help it would be safe to say that

ihtiyacı olanlara güç sağlamak için güçlendirmektir.

empower is indeed a buzzword for this period of time

Güçlendirmenin bu dönem için gerçekten moda bir kelime olduğunu söylemek yanlış olmaz

can you see what I'm doing here I appear to be running but I'm not moving

anywhere I'm running on the spot to run on the spot means that you are actively

doing it while staying in one place you can walk on the spot you can jump on the

bir yerde kalırken aktif olarak yaptığınız anlamına gelir yerinde yürüyebilirsiniz

spot in these cases the spot is the place we

bu durumlarda yerinde zıplayabilirsiniz nokta bizim

are doing these things on the word spot can be used in other ways too you can be

yaptığımız yerdir nokta kelimesi üzerinde bunları başka şekillerde de kullanılabilir yapabilirsiniz

put on the spot this means that you have been placed in an awkward situation with

olay yerine konulsun bu, herhangi bir uyarı yapılmadan garip bir duruma düşürüldüğünüz anlamına gelir,

no warning for example if a person asks you a question you were not expecting we

örneğin bir kişi size beklemediğiniz bir soru sorarsa,

can say that they have put you on the spot to find yourself in a situation

sizi öyle bir durumda bulmanız için olay yerine koyduklarını söyleyebiliriz.

that is hard to deal with we can say that you are on the spot then there is

başa çıkmak zorsa olay yerindesin diyebiliriz o zaman

in the spotlight to be in the spotlight means to be the center of attention

spot ışığı altındayız spot ışığı altında olmak ilgi odağı olmak demektir bir

something is being watched carefully to scrutinize something or someone is to

şey dikkatle izleniyor bir şeyi incelemek veya birisi

put it under the spotlight we can also spot something this means to notice or

onu spot ışığı altına almak demektir biz ayrıca bir şeyi fark edebilir bu, bir şeyi fark etmek veya görmek anlamına gelir,

see something to spot someone in the street means that you notice them you

sokakta birini fark etmek, onu fark ettiğiniz anlamına gelir, onu fark ettiniz demektir

have spotted them I spotted a woodpecker in my garden yesterday you can also go

Dün bahçemde bir ağaçkakan gördüm, ayrıca

spotting for example Trainspotting or bird spotting this means that you are

lekelenmeye gidebilirsiniz, örneğin Trainspotting veya kuş lekelemesi, bu, siz varsınız demektir

looking out for one particular type of thing perhaps an unusual design of train

belirli bir türde bir şeye bakmak, belki alışılmadık bir tren tasarımı

or a rare bird of course a spot can also be a mark on your skin a circular

veya nadir bir kuş elbette bir nokta da cildinizde bir işaret olabilir cildinizdeki dairesel bir

blemish or unusual bump on your skin can be called a spot teenagers tend to get

leke veya olağandışı bir şişlik, bir nokta olarak adlandırılabilir, ergenlik çağındakilerin bazılarında lekelenme eğilimi vardır.

spots some animals have in fact if you look carefully you will

aslında hayvanlarda var dikkatli bakarsanız her

find that there are spots everywhere

yerde noktalar olduğunu görürsünüz bir

do you ever renege are you a person who sometimes reneged on a deal the word

renege is a verb that means to go back on your word or to change your mind

after agreeing to do something you say yes to something then later you change

şeyi yapmayı kabul etmek bir şeye evet diyorsunuz sonra sonra fikrinizi değiştiriyorsunuz

your mind so you renege on your promise to renege

yani

is to break your word and go back on your promise you have had a change of

sözünüzden dönüyorsunuz caymak sözünüzü bozmak ve sözünüzden geri dönmektir fikriniz değişti bu yüzden

heart so the thing you said you would do has changed we thought the deal was on

yapacağımı söylediğiniz şey değişti, anlaşmanın yapıldığını düşündük

but then he came in this morning and Rene Don it the word renege originated

ama sonra bu sabah geldi ve Rene Don, renege kelimesi

in Latin and in its original form meant forcibly deny I hope you enjoyed that

Latince kökenlidir ve orijinal haliyle zorla reddetmek anlamına gelir.

one of my full English lessons there are many lessons on my youtube channel all

of them here just for you

hepsini buraya kanalize et sadece senin için

we are live for a few more moments another 10 minutes and then I am out of

birkaç dakika daha canlı yayındayız 10 dakika daha ve sonra ben buradan çıkıyorum

here a man says hello from Egypt hello Egypt

Mısır'dan bir adam merhaba diyor merhaba Mısır

how are you today is it nice and warm where you are unfortunately here it's

bugün nasılsın bulunduğun yer güzel ve sıcak mı ne yazık ki burada

been very wet although today the weather outside is looking rather nice to be

çok yağışlı olmasına rağmen bugün dışarıda hava oldukça güzel görünüyor,

honest we had lots of sunshine this morning

dürüst olmak gerekirse bu sabah çok güneş ışığı aldık

but now looking out of the window right now you can see it's a little it's

ama şimdi pencereden dışarı baktığınızda havanın biraz olduğunu görebilirsiniz,

actually quite breezy out there although it's not very cold it's not as cold as

aslında oldukça esintili ama çok soğuk olmasa da eskisi kadar değil

it was yesterday yesterday was so cold we had to light the fire yesterday oh my

dün olduğu gibi soğuk dün çok soğuktu dün ateş yakmak zorunda kaldık aman

goodness so the house was so cold we actually had to light the fire

allahım ev çok soğuktu aslında ateşi yakmak zorunda kaldık

the fire was lit burning in the fireplace hello - can I say hello - can

ateş yanıyordu şöminede yanıyordu merhaba - merhaba diyebilir miyim -

I say hello - Jay hello Jay how the hell did I end up here who knows who knows

diyebilir miyim merhaba - Jay merhaba Jay nasıl oldu da buraya geldim kim bilir kim bilir

maybe your parents got drunk one night so that might explain that money chopped

belki de ailen bir gece sarhoş oldu, bu kesilen paranın

says hi to everyone hi to you as well by the way if it is your first time here

herkese merhaba dediğini açıklayabilir, bu arada buraya ilk gelişinse sana da merhaba

say hello and say it's my first time here saying hello because I know many

merhaba deyin ve buraya ilk defa merhaba diyorum çünkü birçok

people watch but they are very shy so don't be shy give it a try or else

insanın izlediğini biliyorum ama çok utangaçlar bu yüzden çekinmeyin bir deneyin yoksa

you'll make mr. Duncan cry hello mr. Duncan my name is Kate please say hello

bay. Duncan merhaba bay ağlıyor. Duncan, benim adım Kate, lütfen

to Katia from Ukraine hello Katia watching at the moment in Ukraine hello

Ukrayna'dan Katia'ya merhaba deyin, merhaba Katia şu anda Ukrayna'da izliyor, size merhaba,

to you I suppose I can give you a round of applause if it is your first time

sanırım bu ilk seferinizse sizi bir

I am assuming if you assume it means you make a guess so I assume I think I don't

alkışlayabilirim. sanırım sanırım bilmiyorum sanırım

know I think it is your first time here hello to Lewis now Lewis is having a

buraya ilk gelişiniz

very interesting conversation with pal Mira talking about some of the local

landmarks and some of the events that have taken place where they live very

çok

interesting Lisa hello Lisa Lisa Herrera I love your British accent

ilginç yaşıyorlar Lisa merhaba Lisa Lisa Herrera İngiliz aksanınızı seviyorum

I live in Chicago and it's a little different it's a little different type

Chicago'da yaşıyorum ve biraz farklı bir tür, bu

so it is a different type of American accent so an American accent is quite

yüzden farklı bir Amerikan aksanı bu yüzden Amerikan aksanı

different from what people think as a British accent so there are differences

insanların düşündüğünden oldukça farklı. İngiliz aksanı yani farklılıklar var

however the English is the same don't forget there is only one English

ama İngilizce aynı unutma sadece bir İngiliz

language but there are variations when it comes to accent so hello Lisa or Liza

dili var ama aksan söz konusu olduğunda farklılıklar var bu yüzden merhaba Lisa veya Liza

I am learning English with you thank you so much

İngilizceyi seninle öğreniyorum çok teşekkür ederim

originally I am from Lima in Peru well you are more than welcome to join us

aslen ben Peru'da Lima, bugün bize katılmaktan memnuniyet duyarız

today I will be going soon but I will be back tomorrow for the final day of 31

Yakında gideceğim ama yarın 31 günün son günü için döneceğim, bu

days so for the past month I've been doing live streams every single day and

yüzden geçen ay her gün canlı yayın yapıyorum ve

the reason for that is because I want to celebrate my 13th year 13 years on

nedeni Bunun nedeni, YouTube'daki 13. yılımı kutlamak istiyorum 13. yılımı,

YouTube can you believe it nadir nadir says when will I get a round of applause

inanabiliyor musun, en düşük, en düşük diyor ki, ne zaman bir alkış alacağım peki

well Nadia you could have it right now I must admit I'm very being very

Nadia, şu anda alabilirsin, bugün çok cömert davrandığımı itiraf etmeliyim

generous today I'm being being very generous

ben' çok cömert davranıyorum

hello also to my lead hello Waleed watching in Qatar hello to you thanks

liderime de merhaba merhaba Waleed Katar'da izliyorum size merhaba

for joining me today on Wednesday I'm back tomorrow from 2 p.m. UK time

bugün Çarşamba günü bana katıldığınız için teşekkürler Yarın 14:00'ten sonra dönüyorum. Birleşik Krallık zamanı

unfortunately it will be the final day of 31 days of learning English in

ne yazık ki Ekim ayında 31 günlük İngilizce öğrenmenin son günü olacak

October unfortunately what a pity however don't worry I'm not going away

maalesef ne yazık ama merak etmeyin gitmiyorum

I'm not leaving YouTube there will be more live streams coming in November but

YouTube'dan ayrılmıyorum Kasım ayında daha fazla canlı yayın gelecek ama

not every day Oliver hello Oliver

her zaman değil gün Oliver merhaba Oliver

hello mr. Duncan it's my first time here however I have watched your videos since

merhaba bay. Duncan buraya ilk kez geliyorum ancak 2008'den beri videolarını izliyorum

2008 hello Oliver and I suppose I should give you a round of applause as well

merhaba Oliver ve sanırım seni de bir alkışlamalıyım

hmm and getting sore hands my hands are becoming very sore from all of the

hmm ve ellerim ağrıyor alkışlamaktan ellerim çok ağrıyor

clapping hello Pat you Oh today I have joined late don't worry at least you are

merhaba Pat seni Oh bugün geç katıldım merak etme bari

here we are talking about dreams if you have a dream it means you have thought

buradasın rüyalardan bahsediyoruz rüya görüyorsan bir

of something and to think of something means that you have ideas do you ever

şey düşünmüşsün demektir ve bir şey düşünmek fikirlerinin olduğu anlamına gelir hiç fikir

get ideas maybe something original maybe something that's never been done or

alır mısın belki orijinal bir şey belki bir şey bu fikirlerden önce hiç yapılmamış veya

created before ideas the things that you think that you can put into practice so

yaratılmamış, uygulamaya koyabileceğinizi düşündüğünüz şeyler yani

ideas normally start up here in your brain so ideas the things that you would

fikirler normalde burada beyninizde başlar, yani fikirler,

like to do maybe something you want to build or design like Rex. Rex who built

yapmak isteyeceğiniz şeyler, belki Rex gibi inşa etmek veya tasarlamak istediğiniz bir şey.

his big rotating restaurant the only problem was it was never completed

Büyük dönen restoranını inşa eden Rex'in tek sorunu asla tamamlanmamasıydı,

considered the story of a man who thought big with a plan to be remembered

büyük düşünen ve sonsuza kadar hatırlanacak bir plan yapan bir adamın hikayesi düşünülürse

forever his name was Rex Humbard a TV

adı Rex Humbard'dı.

preacher who lived in Cuyahoga Falls Ohio his big dream was to construct a

huge tower that had a revolving restaurant at the top thus giving the

Tepesinde dönen bir restoran bulunan devasa bir kule inşa ederek yemek

diners a panoramic view whilst eating construction of the huge Tower began in

yiyenlere panoramik bir manzara sunuyordu.

the early 1970s however the big dream of Rex Humbard never came to fruition

after running out of funds for the mammoth project the partially

Kısmen

constructed concrete tower stood abandoned for 15 years large metal beams

inşa edilmiş beton kulenin 15 yıl boyunca terkedilmiş olduğu projede, tepedeki büyük metal kirişler

at the top were removed and that how I fell into rack and ruin the locals

kaldırıldı ve nasıl rafa düşüp mahvoldum, yerliler

jokingly nicknamed the tower Rex's erection

şaka [ __ ] kuleye Rex'in montajı adını verdiler,

however years later the tower was purchased by a telecommunications

ancak yıllar sonra kule bir telekomünikasyon şirketi tarafından satın alındı

company and the tower was put to good use by mounting transmitters and cell

ve kule vericileri ve cep

phone antennas on a tall tower itself so even though Rex never got his big dream

telefonu antenlerini uzun bir kuleye monte ederek iyi bir şekilde kullanıldı, bu yüzden Rex büyük hayalini hiçbir zaman

the thing he failed to achieve did eventually come in useful for something

gerçekleştiremese de başaramadığı şey sonunda bir işe yaradı,

so the moral of that story is sometimes a thing might seem useless it might seem

bu yüzden bu hikayeden alınacak ders bazen bir şeydir. işe yaramaz görünebilir başarısız

like it has failed however it might come in useful later so you might describe

gibi görünebilir ancak daha sonra işe yarayabilir, bu nedenle

that story as bittersweet so if a story is bitter sweet it means it has a sad

bu hikayeyi acı tatlı olarak tanımlayabilirsiniz, bu nedenle bir hikaye acı tatlıysa, bu onun üzücü bir hikayesi olduğu anlamına gelir

story but also it has an uplifting end so maybe the story generally is about

ama aynı zamanda canlandırıcı bir sonu vardır, bu yüzden belki de hikaye genel olarak

hopes and dreams but also maybe failure however the ending there is a little bit

umutlar ve hayallerle ilgili ama aynı zamanda belki başarısızlıkla ilgili ancak sonda biraz

of hope at the end something nice happens at the end so yes sometimes you

umut var sonunda güzel bir şey oluyor yani evet bazen

can have a bitter sweet experience I think so

acı tatlı bir deneyim yaşayabilirsiniz bence öyle düşünüyorum

thanks for your company today thank you very much to Pat you thank you to Louie

bugün eşlik ettiğiniz için teşekkürler çok teşekkür ederim Pat'a Louie

Louie fruition now there is an interesting word

Louie'ye teşekkür ederim meyva verme şimdi ilginç bir kelime var

what does fruition mean well if something comes to fruition it means it

meyve vermenin ne anlama geldiği bir şey semere verirse bu

comes to completion so something has come to completion it has been finished

tamamlanmış demektir yani bir şey tamamlanmış demektir bitmiştir

it comes to fruition a little bit like an apple growing on a tree

meyvesini veriyor biraz gibi ağaçta büyüyen elma

it starts off very small and then eventually it grows into a full-sized

çok küçük başlar ve sonunda tam boy bir

Apple it comes to fruition so if you complete your plan if you achieve your

elmaya dönüşür meyvesini verir yani planınızı tamamlarsanız hedeflerinize ulaşırsanız hayal ettiğiniz

goals if the thing that you imagine comes into reality and it becomes a real

şey gerçekleşir ve gerçek olur

thing it has come to fruition it has been completed it has come to completion

meyvesini verdiği şey tamamlandı tamamlandı tamamlandı gerçekleştirmek

we could also use the word realize as well so if you rely

kelimesini de kullanabiliriz yani bir

something you make it real the thing becomes real and tangible so something

şeye güvenirsen onu gerçek yaparsın o şey gerçek ve somut hale gelir yani

that is tangible is something that you can hold something that is real so you

somut olan bir şey tutabileceğin bir şeydir gerçek olan bir şey, böylece o

realise the thing the thing that you dreamt of the thing that you imagined

şeyin farkına varırsın, hayalini kurduğun şey, hayal ettiğin şey

has come to fruition so I hope that helps you and finally never give up on

gerçekleşti, umarım bu sana yardımcı olur ve sonunda hayalinden asla vazgeçme,

your dream whatever it is I know in my life

hayatımda

I have looked for people to give me help although I've never received it

aradığım her ne ise onu biliyorum. hiç yardım almadığım halde bana yardım edecek insanlar

everything that I've done in my life I have done myself I've never really

received any help so everything I've done I've done by myself and when I say

that I mean the things that I dreamt the things that I thought of the things that

Demek istediğim, hayal ettiğim şeyler, düşündüğüm şeyler,

I wanted to do with my life however since I started making these live

hayatımda yapmak istediğim şeyler, ancak bu canlı yayınları yapmaya başladığımdan beri,

streams I have realized that I have lots of people around me who want to give me

etrafımda bana destek ve yardım vermek isteyen birçok insan olduğunu fark ettim.

support and help and encouragement and of course I'm talking about you so

ve cesaretlendirme ve tabii ki senden bahsediyorum bu yüzden

without you I would not be able to do this so here I am now standing a friend

sensiz bunu yapamazdım bu yüzden şimdi

of you living my dream and a lot of it is thanks to you thank you very much for

senin hayalimi yaşayan bir arkadaşın olarak duruyorum ve çoğu senin sayende çok teşekkür ederim

your company today I will be back tomorrow with the final day of 31 days

ilgin için şirket bugün Ekim ayında 31 günlük İngilizcenin son günü ile yarın geri döneceğim

of English in October and also I will tell you what is happening after October

ve ayrıca Ekim bittikten sonra ve Kasım başladığında neler olduğunu size anlatacağım

ends and when November begins sahal says hello mr. Duncan

sahal merhaba diyor. Duncan

my name is sahaloh sahaloh san or Sahalar san I hope I pronounced your

benim adım sahaloh sahaloh san veya Sahalar san umarım adını doğru telaffuz etmişimdir

name right I am watching in Somalia recently I started watching your lessons

son zamanlarda Somali'de izliyorum derslerinizi izlemeye başladım

and they are interesting I hope you will continue

ve ilginçler umarım

helping us to learn this language I will I I will continue for as long as I can

bu dili öğrenmemize yardım etmeye devam edersiniz yapacağım yapacağım devam edeceğim bedenimde nefes varken yapabildiğim sürece

whilst there is breath in my body I will continue doing this if you want to see a

buna devam edeceğim bu arada film izlemek istiyorsanız

movie by the way because I know lots of you enjoy watching movies if you want to

çünkü birçoğunuzun film izlemekten keyif aldığını biliyorum

see a movie that is both funny and

hem komik hem de garip bir şekilde ilham verici bir film izlemek istiyorsanız

strangely inspirational can I suggest this film Napoleon Dynamite I don't know

Napolyon Dinamit adlı bu filmi öneriyorum,

why but whenever I watch this movie I always feel strangely inspired to do

neden bilmiyorum ama bu filmi ne zaman izlesem garip bir şekilde

something creative I don't know why if you want to see a movie that is both

yaratıcı bir şeyler yapmak için ilham alıyorum. Neden bilmiyorum hem

funny it has a very interesting story and I don't know why it's also very

komik hem de çok ilginç bir hikayesi olan bir film izlemek istiyorsanız ve neden bu kadar

inspirational that is my opinion by the way you might disagree Napoleon Dynamite

ilham verici olduğunu bilmiyorum, bu benim görüşüm, bu arada, Napolyon Dinamit

try and find the DVD or watch it on television or maybe Netflix and maybe

DVD'yi deneyip bulmaya veya televizyonda veya belki Netflix'te ve belki de bir

one of the other services that are available to view things on Napoleon

şeyleri görüntülemek için kullanılabilen diğer hizmetlerden birinde izlemeyi deneyin. Napolyon

Dynamite it is a very good movie and also in my opinion quite inspirational

Dinamit çok iyi bir film ve ayrıca bence oldukça ilham verici

please don't ask me why you have to watch the movie to work it out for

lütfen bana filmi kendi başınıza halletmek için neden izlemeniz gerektiğini sorma

yourself Anna is going by Anna by pachu by Luis

Anna, Anna tarafından pachu tarafından Luis tarafından

by mr. Duncan see you tomorrow sadly for your last October livestream

bay tarafından gidiyor. Duncan yarın son Ekim canlı yayınınız için üzülerek görüşürüz

however next weekend will come and we will have other live streams I will give

ancak önümüzdeki hafta sonu gelecek ve başka canlı yayınlarımız olacak

you the details tomorrow of what is happening after October ends there will

Yarın size neler olduğunun ayrıntılarını Ekim bittikten sonra vereceğim,

be some changes so some things will be appearing and some things will be

bazı değişiklikler olacak bu yüzden bazı şeyler görünecek ve bazı şeyler

disappearing tune in tomorrow from 2 p.m. UK time to find out

yarın saat 14 :00'ten itibaren kaybolacak. Birleşik Krallık,

what will happen next after october ends thanks for your company thank you very

ekim bittikten sonra ne olacağını öğrenme zamanı, şirketiniz için teşekkürler,

much it's been lovely having you all here today i love spending my days with

çok teşekkür ederim, hepinizin bugün burada olması çok güzeldi, günlerimi sizinle geçirmeyi seviyorum,

you i will miss it a lot of people are saying already mr. duncan we will miss

bunu özleyeceğim birçok insan şimdiden söylüyor. duncan

your live streams can i just say i will also miss being here with you as well it

canlı yayınlarını özleyeceğiz diyebilir miyim, burada seninle olmayı da özleyeceğim,

will seem very strange waking up in the morning without having to plan my daily

sabahları günlük

live streams however there will be more live streams more live lessons coming so

canlı yayınlarımı planlamadan uyanmak çok garip gelecek ama daha çok canlı yayın olacak daha çok canlı ders gelecek bu yüzden

don't worry thank you quite a loop thank you also to

endişelenmeyin, çok teşekkür ederim eric'e de teşekkür ederim süper sohbetteki bağışınız

eric thank you two blues bird for your donation on super chat thank you very

için iki blues kuşuna teşekkür ederim çok teşekkür ederim bu

much that is very kind of you tomorrow you will have lots of opportunities if

çok naziksiniz yarın bağış yapmak istiyorsanız birçok fırsatınız olacak

you want to make a donation tomorrow you are more than welcome to do so thank you

yarın canınız sağolsun

very much blue birds and also to julie for your donation as well see you

mavi kuşlara çok teşekkür ederim ve ayrıca julie'ye de bağışınız için

tomorrow from 2 p.m. UK time I can't believe

yarın saat 14:00'den itibaren görüşmek üzere. İngiltere zamanı

tomorrow is the end of October I wish October could go on forever and ever

Yarının Ekim'in sonu olduğuna inanamıyorum Keşke Ekim sonsuza kadar devam edebilseydi ve

now it's time to listen to the music yes it is I love this music I love it so

şimdi müzik dinleme zamanı evet bu müziği seviyorum Onu çok seviyorum

much I don't know why whenever I hear that music

Neden bilmiyorum neden ne zaman gelsem o müziği dinle

I always feel happy I always feel as if I want to have a dance around the garden

kendimi hep mutlu hissediyorum bahçede dans etmek istiyormuşum gibi hissediyorum bu yüzden

so if you want to have a dance now is the time to do it

dans etmek istiyorsan şimdi tam zamanı

this is mr. Duncan in the birthplace of English saying thanks for watching me

bu bay. İngilizcenin doğum yerindeki Duncan beni izlediğiniz için teşekkürler

thanks for following me today and I will see you tomorrow

bugün beni takip ettiğiniz için teşekkürler ve yarın

for the final day of October and of course you know what's coming next yes you do...

ekimin son günü görüşürüz ve tabii ki sırada ne olduğunu biliyorsunuz evet yaparsınız...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)