Learning English / LIVE LESSON - 4th August 2019 / with Misterduncan in England / Weather idioms

oh here we go again yes it is Sunday it is a fun day it is time to

oh işte yine başlıyoruz evet bugün Pazar eğlenceli bir gün

improve your English and now we are live across the world wide web on YouTube

İngilizcenizi geliştirme zamanı ve şimdi YouTube'da dünya çapındaki web'de canlı yayındayız merhaba

hello good afternoon it is afternoon here in the UK just after 2 o'clock and

iyi günler Birleşik Krallık'ta öğleden sonra saat 2'den hemen sonra ve

yes it's time to do it all over again we are back baby hi everybody this is

evet her şeyi yeniden yapmanın zamanı geldi geri döndük bebeğim herkese merhaba ben

mr. Duncan in England how are you today are you ok

bay. Duncan İngiltere'de bugün nasılsın iyi misin

I hope so are you happy on this Sunday are you enjoying your weekend has it

umarım bu pazar günü mutlusundur hafta sonunun tadını çıkarıyor musun

been a good one I really really hope so so it's mr.

güzel bir hafta sonu mu gerçekten gerçekten umarım öyledir Mr.

Duncan by the way that's me for those who are wondering who is that strange

Duncan bu arada bu benim

man in the Red Hat on the TV at the moment it's me I teach English on

şu an televizyondaki Red Hat'lı garip adam kim diye soranlara benim YouTube'da İngilizce öğretiyorum

YouTube and I've been doing it for 13 years I'm not joking

ve 13 yıldır yapıyorum şaka yapmıyorum YouTube'daki

I was the first-ever English English teacher on YouTube did you know that you

ilk İngilizce İngilizce öğretmeni, farkında olmayabileceğinizi biliyor muydunuz

might not be aware but I was the first-ever English English teacher on

ama bunca yıl önce YouTube'daki ilk İngilizce İngilizce öğretmeniydim

YouTube all those years ago and Here I am still doing it

ve İşte hala yapıyorum

Louis says what a dull picture well ok I will try to brighten it for you is that

Louis ne kadar sıkıcı bir resim olduğunu söylüyor tamam ben senin için onu aydınlatmaya çalışacağım, bu

is that better can you see me better now I hope you can see me better now

daha iyi, beni şimdi daha iyi görebilir misin, umarım beni şimdi daha iyi görebilirsin,

sometimes we use the word dull to mean boring so if you say dull it can mean

bazen donuk kelimesini sıkıcı anlamında kullanırız, bu yüzden sıkıcı derseniz, sıkıcı anlamına gelebilir

boring or it can also mean that there isn't much light around so if you have a

veya şu anlama da gelebilir: etrafta fazla ışık yok bu yüzden

dull day it means there isn't much light but of course something can also be very

sıkıcı bir gün geçirdiyseniz bu pek fazla ışık olmadığı anlamına gelir ama elbette

dull if we mean boring so something that is boring

sıkıcı demek istiyorsak bir şeyler çok sıkıcı da olabilir yani sıkıcı olan bir şey

can also be dull so I hope we've only been on for five minutes

de sıkıcı olabilir bu yüzden umarım anlatmışızdır sadece beş dakikadır

I can't be dull already that's impossible so hello to you I hope your

sıkıcı olamam zaten bu imkansız bu yüzden merhaba size

weekend is going well I'm okay not too bad thank you very much I was with you

haftasonunuz iyi geçiyordur ben iyiyim çok fena değil çok teşekkür ederim

yesterday did you see me yesterday on YouTube I was with you and yes you can

dün sizinleydim dün beni youtube'da gördünüz mü seninleydim ve evet

catch me twice over the weekend I am with you on Saturday and also on Sunday

hafta sonu beni iki kez yakalayabilirsin Cumartesi günü seninleyim ve ayrıca Pazar günü de

as well you might be able to hear some strange sounds around me as well I will

çevremde bazı garip sesler duyabilirsin.

talk about that in a moment because the weather is a little unsettled today

Birazdan bundan bahsedeceğim çünkü hava güzel bugün biraz tedirginim

apparently we have storms on the way so I'm hoping that all of my lovely

görünüşe göre yolda fırtınalar var bu yüzden tüm sevimli

equipment doesn't get blown away so if I suddenly disappear you will know why but

ekipmanlarımın uçup gitmemesini umuyorum bu yüzden aniden ortadan kaybolursam nedenini anlayacaksınız ama

apparently there are storms on the way today around this area so I have

görünüşe göre bugün bu bölgede yolda fırtınalar var yani

protected myself I have all sorts of things covering my head just in case it

Kendimi korudum her türlü şey başımı örter yağmur

starts to rain if it gets too heavy if it becomes too windy then I might have

yağmaya başlarsa çok şiddetli olursa çok rüzgarlı olursa o zaman

to go into the house suddenly so if my live stream suddenly disappears you know

aniden eve girmem gerekebilir bu yüzden canlı yayınım aniden kaybolursa

why now I also mentioned something very exciting if you press this button on

neden bilirsiniz şimdi çok heyecan verici bir şeyden de bahsetmiştim, klavyenizdeki bu düğmeye basarsanız

your keyboard you will get live captions I'm not joking

canlı altyazılar alacaksınız Şaka yapmıyorum

there are now live captions on my live stream so if you are lucky enough to

artık canlı yayınımda canlı altyazılar var, bu yüzden

have your big button you can press this on your keyboard and also if you are

büyük düğmenize sahip olacak kadar şanslıysanız buna basabilirsiniz klavyeniz ve ayrıca

watching on a mobile device you can also get the live captions by going into the

bir mobil cihazda izliyorsanız, ekrandaki ayarlara girerek canlı altyazıları da alabilirsiniz,

settings on the screen so you can get live captions live subtitles during my

böylece canlı altyazıları canlı yayınlarım sırasında canlı altyazılar o kadar

live streams isn't that amazing I love technology so much also don't forget if

harika değil mi teknolojiyi de çok seviyorum unutma eğer

you want to get in touch you can you can get

iletişime geçmek istersen

in touch with my facebook page also email thank you very much for your email

facebook sayfamla da iletişime geçebilirsin e- posta mesajların için çok teşekkür ederim haftaya

messages I might read some of them out next week I've had quite a few messages

bazılarını okuyabilirim epeyce mesajım olmasına

although I haven't had much time to read them yet the curse I've been busy and

rağmen Onları okumaya pek zamanım olmadı henüz meşgul olduğum lanet ve

you can also donate if you wish you can make a small donation because everything

siz de bağış yapabilirsiniz dilerseniz küçük bir bağışta bulunabilirsiniz çünkü yaptığım her şeyi

I do I do for free so I don't charge you anything I don't ask for money as

ücretsiz yapıyorum bu yüzden sizden hiçbir ücret almıyorum.

payment for my advice everything I do here on YouTube is free but if you would

Tavsiyem için ödeme olarak para istemeyin, burada YouTube'da yaptığım her şey ücretsizdir ancak

like to make a donation to to help my English lessons continue forever and

İngilizce derslerimin sonsuza dek ve

ever and ever I will try my best to do so so here we go then apparently we are

sonsuza dek devam etmesine yardımcı olmak için bağışta bulunmak isterseniz, bunu yapmak için elimden gelenin en iyisini yapacağım, bu yüzden buradayız git o zaman görünüşe göre

going to have some big storms this afternoon here in the UK so that's the

bu öğleden sonra burada Birleşik Krallık'ta bazı büyük fırtınalar olacak, bu yüzden

one thing I really want to mention I might I might actually have to go into

gerçekten bahsetmek istediğim tek şey bu,

the house if the rain falls too heavily but at the moment I am under cover

yağmur çok şiddetli yağarsa gerçekten eve girmem gerekebilir ama şu anda ben örtü altında

outside in the garden right now it isn't too bad although it's very humid it's

bahçede şu anda çok kötü değil ama çok nemli olmasına rağmen oldukça

rather humid so now you have my details you should know what is going on here

nemli, bu yüzden şimdi benim bilgilerime sahipsiniz, burada neler olduğunu bilmelisiniz,

right now let's have a look at the live chat shall we because of course the live

şimdi canlı sohbete bir göz atalım, olur mu? canlı

chat is why we are here you are all here to share your love of the English

sohbet bizim burada olmamızın nedeni hepiniz İngilizceye olan sevginizi paylaşmak için buradasınız

language so who was first on the live chat

yani canlı sohbette ilk kim vardı

oh hello Julie apparently Julie you are first on the live chat and we all know

oh merhaba Julie görünüşe göre Julie canlı sohbette ilk sizsiniz ve hepimiz

what that means that means that you get a round of applause

bunun ne anlama geldiğini biliyoruz bir alkış alıyorsunuz,

so congratulations Julie you are first on the live stream today on the live

bu yüzden tebrikler Julie bugün canlı sohbette canlı yayında birincisiniz,

chat thank you very much for joining me blue thunder is here hello to you as

bana katıldığınız için çok teşekkür ederim mavi şimşek burada size de merhaba

well Alamgir hi everyone akinator hello akinator nice to see you

Alamgir herkese merhaba akinator merhaba akinator sizi

here with us today on the live chat also we have Maria I'm saying hello to Maria

burada aramızda görmek güzel bugün canlı sohbette ayrıca Maria var Maria'ya merhaba diyorum

Martha is here hello Martha in Poland also Tonk tweet is here as

Martha burada Polonya'da merhaba Martha da Tonk tweet burada

well and connell hello connell nice to see

ve connell merhaba connell

you back here again is your daughter still trying to make the same

seni tekrar burada görmek güzel kızınız hala aynısını yapmaya çalışıyor mu

expressions on her face as the ones that I sometimes give during my live streams

canlı yayınlarımda ara sıra verdiğim ifadeler gibi o

is she doing it maybe maybe not I used to always pull my face

yapıyor mu belki yapmıyordur ben hep yüzümü çekerdim

if you pull your face it means you exaggerate your facial expression so

suratını çekersen abartıyorsun demektir yani

that's what we mean when we say you pull a face my mother used to say if you do

sen derken kastettiğimiz bu annemin söylediği bir surat,

that too often your face will stick like it and then you will be stuck with that

bunu çok sık yaparsan yüzün öyle yapışır ve o

strange face forever and ever also a maru's hello to you Belarusian

zaman sonsuza kadar o garip suratla takılıp kalırsın ayrıca bir maru sana merhaba Belarusça

nice to see you back here today you were with us yesterday and today as well

seni tekrar burada görmek güzel bugün birlikteydin dün ve bugün de

thanks for joining me again hello - Oh Pedro Pedro Belmont is here we missed

bize katıldığınız için teşekkürler tekrar merhaba - Ah Pedro Pedro Belmont burada

you yesterday and also last week we didn't see you either I don't know where

sizi özledik dün ve ayrıca geçen hafta da sizi görmedik

you were or what you were doing but I hope you had a good time hello also to

neredeydiniz ya da ne yapıyordunuz bilmiyorum ama umarım iyi vakit geçirmişsin merhaba ayrıca

beat trees and also pel Mira is here again hello to you thanks for joining me

ağaçları yenmek için ve ayrıca pel Mira yine burada merhaba size bugün bana katıldığınız için teşekkürler siz de

today also come out hello Kemal where are you watching don't forget if it is

çıkın merhaba Kemal nerede izliyorsunuz unutmayın

your first time watching please let me know and I might

ilk defa izliyorsanız lütfen bana bildirin ve

might just to give you something special Meeker is here watching in Japan also we

Size özel bir şey verebilirim Meeker burada Japonya'da izliyor ayrıca Oscar'ımız

have Oscar hello Oscar I am Oscar watching in Argentina I big

var merhaba Oscar Ben Arjantin'de Oscar izliyorum

hello to Argentina and everyone watching there thank you for joining me today

Arjantin'e büyük merhaba ve orada izleyen herkes bugün bana katıldığınız için teşekkür ederim

hello also to adore well do well be it JC Jordi is here hi there thank you very

merhaba ayrıca tapmak için iyi iş çıkardınız JC Jordi burada merhaba

much for your lovely comments by the way I do appreciate them LOUIE LOUIE Mendez

güzel yorumlarınız için çok teşekkür ederim bu arada onları takdir ediyorum LOUIE LOUIE Mendez

is here as well watching in France clida hello kleider good morning

de burada Fransa'yı izliyor clida merhaba kleider günaydın

everyone is it morning where you are here in England at the moment it is

herkes sabah, siz burada İngiltere'de şu anda

afternoon it is now coming up to 13 minutes past two o'clock here in the UK

öğleden sonra, şimdi Birleşik Krallık'ta burada saat ikiyi 13 geçe geliyor

apparently Alamgir says I wasn't with you yesterday because of all the

görünüşe göre Alamgir tüm sivrisinekler yüzünden dün seninle birlikte olmadığımı söylüyor

mosquitoes yeah mosquitoes can be a big pain in the neck sometimes literally

evet sivrisinekler bazen kelimenin tam anlamıyla boyunda büyük bir ağrı olabilir,

especially if they bite you so mosquitoes yes they are very annoying

özellikle de onlarsa sivrisinekler seni çok ısırıyor evet çok sinir

fortunately where I live there aren't many mosquitoes we don't get money many

bozucular neyse ki benim yaşadığım yerde çok fazla sivrisinek yok para alamıyoruz

mosquitoes around here I must admit for a moment there I

buralarda çok sivrisinek Bir an için orada yağmur

thought it was starting to rain oh dear hello to Quang hello to you as well

yağmaya başladığını düşündüm oh sevgili Quang'a merhaba merhaba siz de

thanks for joining me now it is 8 p.m. well now it is coming up to 8:15 p.m. in

bana katıldığınız için teşekkür ederim, saat 20.00. peki şimdi saat 20:15'e geliyor. Vietnam'da

Viet Nam hello to you and a big hi to everyone

size merhaba ve Vietnam'da izleyen herkese kocaman bir merhaba

watching in Viet Nam I know I have a lot of viewers watching

biliyorum Vietnam'da izleyen çok sayıda izleyicim var, bu

in Viet Nam so hi to you as well hey mr. Duncan how

yüzden size de merhaba hey bay. Duncan

are you Thank You Mahmood I am okay today not too bad I had a very strange

nasılsın Teşekkürler Mahmood bugün iyiyim dün gece çok garip bir rüya gördüm

dream last night would you like to hear about my strange dream I had a very

garip rüyamı duymak ister misin Çok

strange dream where I was transported to another

garip bir rüya gördüm çok

planet far far away but the planet was still developing it was still in its

uzaklardaki başka bir gezegene götürüldüm ama gezegen hala gelişiyordu, hala

early stages of developing but for some reason they could understand what I said

gelişiminin ilk aşamalarındaydı ama nedense söylediklerimi anlayabildiler

and for some strange reason I don't know how I could also understand what they

ve garip bir nedenden ben de onların ne dediğini nasıl anlayabildiğimi bilmiyorum

were saying but they were very interested to find out about where I

ama öğrenmekle çok ilgilendiler. nereden

came from but the strange thing was every time I gave them some new

geldiğim ama garip olan şey, onlara her yeni

information they would suddenly evolve their society and their culture would

bilgi verdiğimde aniden toplumlarını ve kültürlerini

suddenly evolve very quickly so not not over a hundred years but just a few

aniden çok hızlı bir şekilde geliştiriyorlardı, bu yüzden yüz yıldan fazla değil, sadece birkaç

minutes so every time I gave gave them some new information they would actually

dakika, bu yüzden onlara her verdiğimde bazı yeni bilgiler aslında

evolve so everything would suddenly change it was a very strange dream I

gelişecek ve her şey aniden değişecekti bu çok garip bir rüyaydı Gördüğün

wonder what the strangest dream is that you've had but I've had some really

en garip rüyanın ne olduğunu merak ediyorum ama gerçekten

strange dreams I sometimes dream about celebrities I sometimes dream that

garip rüyalar gördüm Bazen ünlüleri rüyamda görüyorum Bazen

celebrities come round to my house and sometimes they they make a guest

ünlülerin geldiğini rüyamda görüyorum evime geliyorlar ve bazen

appearance on my live stream yes I'm not joking sometimes I dream about doing my

canlı yayınıma konuk oluyorlar evet şaka yapmıyorum bazen canlı yayınlarımı yapmayı hayal ediyorum

live streams in fact I can let you in on a secret here sometimes when I when I'm

aslında burada size bir sır verebilirim bazen yapmaya

trying to work out what to do in my lessons sometimes they come in my dreams

çalıştığımda Derslerimde ne yapacağımı düşünürüm bazen rüyama gelirler

sometimes I will have a dream about a certain subject or topic and then the

bazen belli bir konu veya konu ile ilgili bir rüya görürüm

next day I will write it down I will write down the dream and then I will

ertesi gün onu yazarım rüyayı yazıya

make it into a lesson or I will write a script for it based on the dream I'm not

dökerim ders ya da rüyaya dayalı bir senaryo yazacağım şaka yapmıyorum

joking so sometimes my inspiration comes when I'm asleep I am sure there is some

bu yüzden bazen uykudayken ilham geliyor, eminim

deep meaning to that hello mr. Duncan this is s hua from India hello to you

o merhaba bayın derin bir anlamı vardır. Duncan bu Hindistan'dan s hua size merhaba

and a big hi to India I know I have a lot of people watching in India you

ve Hindistan'a kocaman bir merhaba Biliyorum Hindistan'da sizi izleyen birçok insan var, orası

it's still hot there is it still hot in India I know over the past few weeks

hala sıcak Hindistan'da hava hala sıcak Biliyorum son birkaç haftadır

it's been very hot in India Chris is here I am enjoying the stream

çok sıcaktı. Hindistan Chris burada

whilst indulging in a tasty cake now I feel very jealous of you Chris is eating

Lezzetli bir pasta yerken akışın tadını çıkarıyorum şimdi seni çok kıskanıyorum Chris

a cake at the moment indulge I love that word indulge if you indulge it means you

şu anda bir pasta yiyor şımartın Bu kelimeyi seviyorum şımartın, eğer şımartırsanız,

actively do something you do something that gives you satisfaction something is

aktif olarak bir şey yaptığınız anlamına gelir. Memnuniyetiniz bir şey

very indulgent you are doing something that gives you satisfaction or pleasure

çok müsamahakar size tatmin veya zevk veren bir şey yapıyorsunuz bir şeye kendinizi

you are indulging in something you are doing something maybe you are eating

kaptırıyorsunuz bir şey yapıyorsunuz belki

some delicious cake you are indulging yourself you are doing something for

lezzetli bir pasta yiyorsunuz kendinizi şımartıyorsunuz kendi zevkiniz için bir şeyler yapıyorsunuz

your own pleasure so I hope you are enjoying your cake Chris Valentin is

bu yüzden umarım eğleniyorsunuzdur pastan Chris Valentin

here as well hello Valentine hi everybody it's lovely to see people

de burada merhaba Valentine merhaba millet, insanların

doing their job well I try my best don't forget I don't get paid for doing

işlerini iyi yaptıklarını görmek çok güzel elimden gelenin en iyisini yapıyorum unutma bunu yaptığım için para almıyorum

this so I don't ask ask for money I know there are many English teachers on the

bu yüzden para istemem orda biliyorum

internet who always want to be paid for their advice but I don't charge anything

İnternette her zaman tavsiyeleri için ödeme almak isteyen birçok İngilizce öğretmeni var ama ben hiçbir ücret almıyorum

but of course if you would like to make a donation I would be very happy indeed

ama tabii ki bağış yapmak isterseniz çok mutlu olurum gerçekten

Martha is here apparently it is Lilly's birthday Lilia

Martha burada görünüşe göre Lilly'nin doğum günü Lilia

where are you Lilia I can't see your message on the live chat

nerede Lilia sen misin Lilia mesajını canlı sohbette göremiyorum

where are you Lilia apparently someone is having a birthday today

neredesin Lilia görünüşe göre birinin bugün doğum günü var

Vinh Raj says Mr Duncan I am one of your greatest fans from Pakistan I love your

Vinh Raj diyor ki Bay Duncan Pakistan'daki en büyük hayranlarından biriyim

way of teaching I love the way you T thank you very much for that vid VV Raj

Öğretme tarzını seviyorum Seni seviyorum Bu video için çok teşekkür ederim VV Raj çok teşekkür ederim

thank you very much Kiba says you are the best thanks again

Kiba senin en iyisi olduğunu söylüyor tekrar teşekkürler

I can't argue with that Irene is here as well

Irene'in de burada olduğu konusunda tartışamam

says Bonjour Bonjour to you we had a lovely meal yesterday in town Wow

sana Bonjour Bonjour diyor dün kasabada güzel bir yemek yedik Vay be

after doing my livestream yesterday I went into town with mr. Steve and we had

yaptıktan sonra dünkü canlı yayınım bey ile kasabaya gittim. Steve ve biz

a lovely meal I'm going to show you the meal because 1 or 2 people asked if I

güzel bir yemek yedik Size yemeği göstereceğim çünkü 1 veya 2 kişi

could explain what it is so yesterday we went for a lovely meal in town mr. Steve

bunun ne olduğunu açıklayabilir miyim diye sordu, bu yüzden dün kasabada güzel bir yemek yemeye gittik Bay. Steve

and myself we went and had something called cottage pie yes have you ever

ve ben gittik ve köy turtası diye bir şey yedik evet hiç köy turtasını

tried cottage pie cottage pie is delicious it is a meal that has meat and

denediniz mi köy turtası lezzetlidir etli ve

vegetables and also potato the potato is actually on top of the meat and I will

sebzeli ve ayrıca patatesli bir yemektir patates aslında etin üzerindedir ve

show you a picture of it right now there it is so there you can see I hope you

size bir resim göstereceğim şu anda orada, yani orada, görebilirsiniz umarım

can see it clearly cottage pie so that is a very popular delicacy I'm not sure

net bir şekilde görebilirsiniz. yazlık turta yani bu çok popüler bir inceliktir,

I'm not sure if it's a delicacy but it's certainly a meal that is very popular

bunun bir incelik olup olmadığından emin değilim ama kesinlikle çok lezzetli bir yemektir. popüler

cottage pie look at that so on top there is lots of potato and then underneath

yazlık turta şuna bakın, üstte bir sürü patates var ve sonra altında

there is meat and also vegetables as well it is absolutely delicious cottage

et ve ayrıca sebzeler var, kesinlikle lezzetli yazlık

pie so now you know what it is so if you ever get a chance to come to the UK I

turta yani artık ne olduğunu biliyorsunuz, bu yüzden Birleşik Krallık'a gelme şansınız olursa

suggest you go to the nearest restaurant or cafe and ask for cottage pie it is a

En yakın restorana veya kafeye gidip yazlık turta istemenizi öneririm, bu

very popular dish here in the UK so I hope you will enjoy that if you get the

İngiltere'de çok popüler bir yemektir, umarım beğenirsiniz, eğer

chance to try it you could even make your own maybe you could go on the

deneme şansınız olursa kendi pastanızı bile yapabilirsiniz belki gidebilirsiniz.

internet and look up the recipe for cottage pie and you could

İnternette ve yazlık turta tarifine bakın ve

make your own cottage pie and try it if you do could you please send a

kendi yazlık turtanızı yapabilir ve deneyebilirseniz, lütfen

photograph of your cottage pie so there is a little challenge for you I am

yazlık turtanızın bir fotoğrafını gönderir misiniz, böylece sizin için küçük bir meydan okuma var,

setting a challenge can you make a traditional English cottage pie we will

bir meydan okuma hazırlıyorum, yapabilir misiniz? geleneksel bir İngiliz süzme pasta yapın bakalım

see what happens thanks a lot for your company today

ne olacak bugün şirketiniz için çok teşekkürler

I always appreciate it when you join me on the live stream because you are also

giving up your time to watch me and if you are learning English as a second

language you are in the best place don't forget you can have captions live it is

dil en iyi yerdesin unutma canlı altyazı alabilirsin

very important I will mention it again because a lot of people still don't

çok önemli bundan tekrar bahsedeceğim çünkü birçok insan hala

realize that you can watch the captions on the live stream if you have this on

altyazıları canlı yayında izleyebileceğinin farkında değil eğer buna sahipsen

your keyboard the letter C C for cat or can you think of another word that

klavyenizde kedi için C C harfi veya C ile başlayan başka bir kelime düşünebilir misiniz Aklıma

begins with C I can think of a couple but I can't use them here so press this

bir çift geliyor ama onları burada kullanamıyorum bu yüzden klavyenizde buna basın

on your keyboard and you can have live captions it's incredible but it's true

ve canlı altyazılara sahip olabilirsiniz bu inanılmaz ama gerçek

back to the live chat I don't want to appear as if I'm ignoring you I don't

canlı sohbet seni görmezden geliyormuş gibi görünmek istemiyorum

want to do that Jimmy hello Jimmy Jimmy from the golden notebook apparently

bunu yapmak istemiyorum Jimmy merhaba Jimmy altın defterden Jimmy görünüşe göre

famous hello mr. Duncan I have missed your live chat for a few weeks but now I

ünlü merhaba bay. Duncan canlı sohbetinizi birkaç haftadır kaçırdım ama şimdi

have a new computer and I can watch you in the wider screen apparently it is

yeni bir bilgisayarım var ve sizi daha geniş ekranda izleyebiliyorum görünüşe göre

Percy Shelley's birthday today born on this day in 1792 he's almost as old as

bugün Percy Shelley'nin doğum günü 1792'de bu gün doğmuş neredeyse

me almost hello mr. Duncan from sue caps hello sue

benim kadar yaşlı neredeyse merhaba bayım. Sue caps'ten Duncan merhaba sue

cat welcome back and it's nice to see you here today

kedi tekrar hoşgeldin ve bugün seni burada görmek güzel

northern Vietnam is where Duong Tron is writing to me now hello to you as well

Kuzey Vietnam, Duong Tron'un bana yazdığı yer şimdi sana da merhaba

Massimo says hello to everyone as well Jamelia hello Jamelia nice to see you

Massimo da herkese merhaba diyor Jamelia merhaba Jamelia seni

back with us as well I haven't seen you for a while satury no is here wow it's

tekrar aramızda görmek güzel ayrıca sizi bir süredir görmedim, hayır buradayım vay canına, bugün

great to see many of my regular viewers with me today and also some new viewers

düzenli izleyicilerimin çoğunu benimle görmek harika ve ayrıca bazı yeni izleyiciler de

as well if it's your first time today tell me

bugün ilk kez geliyorsanız bana söyleyin

Chao mr. Duncan there is a storm in your place but here it is sunny and scorching

Chao bay. Duncan bulunduğunuz yerde bir fırtına var ama burada hava güneşli ve

scorching if something is scorching it means it is very hot so where you are at

kavurucu kavurucu bir şey kavuruyorsa bu çok sıcak demektir yani şu

the moment the Sun is out and it's very hot

anda bulunduğunuz yerde Güneş çıktı ve hava çok sıcak kavurucu kavurucu

it is scorching scorching hot luckily I live near the sea says satury no there

sıcak neyse ki yakınlarda yaşıyorum deniz doyum diyor hayır

is nothing nicer than a sea breeze if you stand on the beach and you look out

deniz meltemi kadar güzel bir şey yoktur eğer kumsalda durup denize doğru bakarsanız okyanustan gelen

towards the sea and then you can feel you can feel that beautiful fresh breeze

o güzel taze esintiyi hissedebilirsiniz

coming from the ocean there is nothing nicer then a sea breeze it is very

deniz meltemi kadar güzel bir şey yoktur

refreshing Percy Shelley was the husband of Mary Shelley that is true and she was

Percy Shelley, Mary Shelley'nin kocasıydı ve bu doğru ve o,

the author s of Frankenstein a lot of people think that Frankenstein was the

Frankenstein'ın yazarlarıydı, pek çok insan Frankenstein'ın canavar olduğunu düşünüyor

monster but Frankenstein was actually the scientist who creates the monster

ama Frankenstein aslında canavarı yaratan bilim adamıydı

doctor Frankenstein Hiba says you're the best mr. Duncan thank you very much

doktor Frankenstein Hiba, senin sen olduğunu söylüyor. en iyi bay Duncan çok teşekkür ederim

that's very kind of you hi mr. Duncan I like your English and also your speaking

çok naziksiniz merhaba bayım. Duncan İngilizcenizi ve ayrıca konuşma tarzınızı beğendim, bugün

style that's very kind of you to say thank you once again

bir kez daha teşekkür etmek çok naziksiniz,

lots of beautiful comments today hello mr. Duncan from Spain the one thing

bugün bir sürü güzel yorum, merhaba bayım. İspanya'dan Duncan,

those glasses you wear now make you look more youthful oh thank you very much

şu anda taktığın gözlükler seni daha genç gösteriyor oh çok teşekkür ederim

it's very strange that you should mention being young because it is my

genç olduğundan bahsetmen çok garip çünkü

birthday in eight days from now the 12th of August it is my birthday oh dear

sekiz gün sonra benim doğum günüm 12 Ağustos benim doğum günüm ah canım

so yes I am getting older and the other night I was playing with an app on my

yani evet yaşlanıyorum ve geçen gece arkadaşımın telefonunda bir uygulamayla oynuyordum

friend's phone have you played this it is something called face app face app

bunu oynadın mı bu yüz uygulaması yüz uygulaması denen bir şey

and apparently you take your photograph and it will then show you what you will

ve görünüşe göre fotoğrafını çekiyorsun ve sonra sana ne

look like when you are old so I thought I would try that today so

zaman görüneceğini gösterecek sen yaşlısın, ben de bugün bunu deneyeyim dedim,

here we go I'm going to now take a photograph of myself and I'm going to

işte başlıyoruz, şimdi kendi fotoğrafımı çekeceğim ve

show you what I will look like when I am an old man here we go so this is what I

size yaşlı bir adam olduğumda nasıl görüneceğimi göstereceğim, işte başlıyoruz, bu yüzden bu

will look like in the future are you ready 1 2 3

gelecekte nasıl görüneceğim hazır mısın 1 2 3

Oh oh dear I don't like the look of that oh no oh no I don't like that I look

Oh oh canım bunun görünüşünü sevmiyorum oh hayır oh hayır

like Woody Allen that makes me look like Woody Allen like what what what do you

Woody Allen'a benzememi sevmiyorum bu da beni Woody Allen'a benzetiyor ne demek ne

mean that is Woody Allen hey who did this

demek bu Woody Allen hey bunu kim yaptı

I think mr. Steve has done this mr. Steve what have you done

sanırım bay. Steve bunu yaptı Bay. Steve ne yaptın

that is not me in the future that's Woody Allen for goodness sake

ki gelecekte ben değilim bu Woody Allen Allah aşkına

I blame mr. Steve for that I think that's it that's his fault Steve if

suçluyorum bayım. Steve bunun için bence bu onun suçu Steve eğer

you're watching I'm going to strangle you later

izliyorsan seni daha sonra boğacağım o

that is not me that is Woody Allen how dare you how could you do that to me

ben değilim o Woody Allen ne cüretle bunu bana yaparsın o kadar

Steve of all the people to choose he chose Woody Allen you could have chose

insan arasından Steve onu seçsin Woody Allen'ı seçtiniz,

someone else goodness sake hi mr. Duncan changing the

başka birini de seçebilirdiniz, Allah aşkına merhaba bayım . Duncan konuyu değiştiriyor

subject Constantine says hi mr. Duncan I am

Constantine merhaba diyor bay. Duncan

watching your lessons from Russia a big privat to you so can I send some love

senin derslerini Rusya'dan izliyorum sana büyük bir özel bu yüzden İngiltere'den Rusya'ya sevgiyle biraz sevgi gönderebilir miyim

from England so to russia with love

did you see what I did there I hope so akinator is watching

orada ne yaptığımı gördün mü umarım akinator izliyordur

oh no not watching in Iraq sorry akinator is now saying hello to someone

oh hayır Irak'ta izlemiyorum üzgünüm akinator şimdi diyor Irak'taki birine merhaba

in Iraq hello mr. Duncan I am from Vietnam Louis

merhaba bay. Duncan Ben Vietnamlıyım Louis

Mendez says Mr Duncan yesterday you said that the pigeons were putting you off

Mendez, Bay Duncan'a dün güvercinlerin seni oyaladığını söyledin

but I thought you were hampering them from building their nests well can I say

ama ben onların yuvalarını yapmalarını engellediğini düşündüm

that yesterday afternoon after I finished my livestream

dün öğleden sonra canlı yayınımı bitirdikten sonra arkamdan

I went into the garden behind me and there were pigeons everywhere so they

bahçeye girdiğimi söyleyebilir miyim ve her yerde güvercinler vardı, bu yüzden

are building their nests so I can assure you that I am NOT disturbing the pigeons

yuvalarını yapıyorlar, bu yüzden sizi temin ederim ki endişelenenler için güvercinleri rahatsız ETMİYORUM

for those who are worried there are there are lots of trees in my garden

bahçemde bir sürü ağaç var

lots of places for the pigeons to to find some some material for their nests

güvercinlerin biraz malzeme bulması için pek çok yer var

so don't worry too much about that I am NOT disturbing the pigeons but yes I

güvercinleri rahatsız ETMİYORUM ama evet

know what you mean sometimes it's very easy to disturb nature look at all the

bazen ne demek istediğini anlıyorum doğayı bozmak çok kolay tüm şeylere bak

things look at all the things that mankind is doing at the moment lots of

insanlığın şu anda yaptığı her şeye bak çokça insanoğlunun doğaya müdahale etmesiyle

strange things happening around the world as mankind interferes with nature

dünyada meydana gelen garip şeyler

so yes a very topical subject Suzanne says hello again I think you were here

yani evet çok güncel bir konu Suzanne tekrar merhaba diyor sanırım dün buradaydın

yesterday Suzanne Suzanne or sows Anna you were here yesterday weren't you I'm

Suzanne Suzanne veya sows Anna dün buradaydın değil mi

sure I saw you yesterday Anna says I have given my thumbs up right now oh

seni eminim dün gördüm Anna şu anda başparmağımdan vazgeçtim diyor oh

thank you very much if you would like to give me a thumbs up

çok teşekkür ederim videomun altında bana bir beğeni vermek istersen

underneath my video there you go you can do that give me one of those not one of

işte yapabilirsin bunu bana onlardan birini ver onlardan

those one of those not one of those

biri onlardan biri değil

hello also 2l paren hello Alperin I am at the gym watching you right now and

merhaba ayrıca 2l paren merhaba Alperin şu anda spor salonundayım ve

everybody is staring at me so Alperin at the moment is doing some

herkes bana bakıyor bu yüzden Alperin şu anda bazı

exercises oh let's get physical physical I wanna get physical

egzersizler yapıyor oh hadi fizikselleşelim fiziksel olmak istiyorum

let's get into physical so Alperin at the moment is actually working out at

hadi fiziğe geçelim yani Alperin şu anda gerçekten

the gym and also watching me at the same time so not only are you exercising your

spor salonunda egzersiz yaparken ve aynı zamanda beni izlerken aynı zamanda sadece vücudunu çalıştırmıyorsun aynı zamanda

body you are also exercising your English listening pretty good I like it

İngilizceni de çalıştırıyorsun çok iyi dinliyorum hoşuma gidiyor

I have some strange dreams sometimes I had a very weird dream last night

bazen garip rüyalar görüyorum dün gece çok garip bir rüya gördüm

very weird indeed mr. Duncan are you sure that you didn't get abducted by

gerçekten çok garip Bay. Duncan uzaylılar tarafından kaçırılmadığına emin misin

aliens definitely not I woke up this morning in bed I was a little hot a

kesinlikle hayır bu sabah yatakta uyandım biraz ateşliydim

little sticky but that's normal that happens every morning

biraz yapışkan ama bu her sabah olan normal

hello mr. Duncan hello from fox games hello Fox games nice to see you here

merhaba bayım. fox games'den duncan merhaba fox games merhaba bugün sizi burada görmek güzel sizi

today I am glad to see you don't forget if it is your first time

gördüğüme sevindim buraya ilk gelişinizse unutmayın

here tell me and I will give you something lovely English is the key to

bana söyleyin size güzel bir şey vereyim ingilizce bir

open the gate to a new world I love your culture from China hello to China

kapı açmanın anahtarıdır yeni dünya Çin'den kültürünüzü seviyorum Çin'e merhaba

hello a big me how to you and also - ah how to everyone watching in China

büyük bir ben nasılsınız ve ayrıca - ah nasıl Çin'de Warren olarak izleyen herkes

as Warren apparently it has started raining in the western part of India

görünüşe göre Hindistan'ın batı kesiminde yağmur yağmaya başladı benim yaptığım gibi

could you please display some fireworks as I have joined for the first time live

biraz havai fişek gösterebilir misiniz? canlı sohbete ilk kez katıldım

and I feel great well yes you can have some fireworks

ve kendimi çok iyi hissediyorum evet biraz havai fişek atabilirsin

welcome as rwan to my live chat kaboom and there you can see some live

canlı sohbet kaboom'uma hoş geldin ve orada canlı havai

fireworks oh yes welcome isn't it nice to celebrate even

fişekler görebilirsin oh evet hoşgeldin kutlamak güzel değil mi

if the thing you're celebrating may only be important to one person it's still

kutlamak sadece bir kişi için önemli olabilir

fun to celebrate I will be celebrating my birthday in a few days from now I

kutlamak hala eğlenceli bundan birkaç gün sonra doğum günümü kutlayacağım

will be another year older oh yeah so I'm glad to hear that the rain is now

falling in India because it's been very hot there recently

son zamanlarda orada çok sıcak oldu

hello also to Maria and also to Chris in my country the Philippines we have

ayrıca Maria'ya ve ayrıca Chris'e de benim ülkemde Filipinler'de

empanadas it's also called deep fried pie I'm very intrigued by your deep

empanadalarımız var buna derin yağda kızartılmış turta da denir Derin yağda

fried pie I'll have the sound of that does it have meat and vegetables inside

kızartılmış turtanız çok ilgimi çekti bunun etli olup olmadığını duyacağım ve

nice cottage pie looks gorgeous I think so here it is again I wish I could eat

güzel yazlık turtanın içindeki sebzeler muhteşem görünüyor bence işte yine burada Keşke

this right now unfortunately it is made of paper so I can't hello also to Silvia

bunu şu anda yiyebilsem maalesef kağıttan yapılmış bu yüzden Silvia'ya da merhaba yapamam

hello Sylvia there is a song all about you Sylvia's mother said

merhaba Sylvia seninle ilgili bir şarkı var Sylvia'nın annesi

Silvia is not here she's gone to the shops to buy some bananas a mang cat

Silvia dedi burada değil muz almak için dükkânlara gitti uyuz bir kedi tekrar hoş

welcome back a man cat welcome mr. Duncan what a

geldiniz bir erkek kedi hoş geldiniz bay. Duncan ne harika bir arka

great background I like it yes I'm live in the garden again

plan hoşuma gitti evet yine bahçede yaşıyorum

although the weather today is very unsettled talking of weather today we

bugün hava çok kararsız olmasına rağmen bugün havadan bahsederken hava

are going to take a look at some idioms and some phrases connected to the

durumuyla bağlantılı bazı deyimlere ve bazı ifadelere bir göz atacağız

weather because they have forecast a storm right here today so whilst I'm

çünkü onlar bir tahminde bulundular. bugün burada fırtına var, bu yüzden ben

here with you we might have a big storm so we will have to wait and see what

buradayken büyük bir fırtına olabilir, bu yüzden bekleyip ne olacağını görmemiz gerekecek

will happen I don't know Thai vu is here watching in

Bilmiyorum Thai vu burada Vietnam'da izliyor

Vietnam the Flies are biting me the Flies are biting me I don't like being

Sinekler beni ısırıyor Sinekler ısırıyor ben

bitten by the flies we have the same kind of meal in Japan but here we call

Sinekler tarafından ısırılmaktan hoşlanmıyorum Japonya'da aynı tür yemek yiyoruz ama burada

it potato gratin or gratin that sounds French that actually sounds like it

ona patates graten veya Fransızca gibi gelen graten diyoruz, aslında kulağa

might be French but yes I know what you mean there is a similar meal in fact I

Fransız gibi geliyor ama evet ne demek istediğinizi anlıyorum benzer bir yemek aslında

think cottage pie is made all around the world it just happens that here we call

bence süzme pasta dünyanın her yerinde yapılıyor, burada buna

it cottage pie I think that's what what it is I'm just going to close my camera

süzme pasta diyoruz sanırım olan bu, kameramı

slightly because now the Sun has come out welcome to the Sun hello so today is

biraz kapatacağım çünkü artık güneş çıktı hoşgeldiniz Güneş merhaba, bugün

my birthday says Tony 3 is it really how old are you today where is Lilia is is

benim doğum günüm diyor Tony 3 gerçekten bugün kaç yaşındasın Lilia nerede

Lilia here because I want to find out if Lilia is here there is someone called

Lilia burada çünkü Lilia burada mı öğrenmek istiyorum

Lilia on the live stream and apparently it is her birthday today

canlı yayında Lilia adında biri var ve görünüşe göre o o doğum günü bugün

can you please VIN ROG says I almost watch all your lessons on YouTube I

lütfen yapabilir misiniz VIN ROG YouTube'daki neredeyse tüm derslerinizi izlediğimi söylüyor İngilizcelerini

advised my friends who want to improve their English to watch mr. Duncan those

geliştirmek isteyen arkadaşlarıma Mr. Duncan,

who have paid to to heed my advice have improved their English well I'm very

tavsiyeme kulak vermek için para ödeyenler İngilizcelerini iyi geliştirdiler Bunu

pleased to hear that thank you very much don't forget everything I do is free and

duyduğuma çok sevindim çok teşekkür ederim unutma yaptığım her şey bedava ve

I suppose it's a good opportunity to mention that you can catch me at the

sanırım beni yakalayabileceğinizi söylemek için iyi bir fırsat.

weekend on Saturday and Sunday and also there is a new English lesson can you

hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri ve ayrıca yeni bir İngilizce dersi var, hemen

see right there a new English lesson every Wednesday there it is

orada her Çarşamba yeni bir İngilizce dersi var,

my full English lesson every Wednesday so I hope you will look out for that

her Çarşamba tam İngilizce dersim var, bu yüzden

it is live English and now we will click up to date with the live chat mr. Duncan

canlı İngilizce olmasına dikkat edeceğinizi umuyorum ve şimdi canlı sohbet ile bugüne kadar tıklayacağız mr. Duncan,

what have you planned for your birthday that is a good question we we are going

doğum günün için ne planladın, bu iyi bir soru,

to go away we will go away for maybe a day or two to celebrate my birthday but

gideceğiz, belki bir iki günlüğüne doğum günümü kutlamak için gideceğiz ama

we haven't really planned anything yet because to be honest with you I don't

henüz gerçekten bir şey planlamadık çünkü sana karşı dürüst olmak gerekirse ben

like talking about my birthday it makes me feel very strange sometimes

doğum günüm hakkında konuşmaktan hoşlanmam, bu beni çok garip hissettiriyor bazen

the older you get the less you want to talk about your birthday trust me it

yaşlandıkça doğum günün hakkında daha az konuşmak istiyorsun güven bana

will happen to you one day and then you will know exactly what I mean

bir gün senin de başına gelecek ve o zaman tam olarak ne demek istediğimi anlayacaksın

hi mr. Duncan do you remember me from Vietnam too when a farmer I don't

merhaba bayım. Duncan beni Vietnam'dan hatırlıyor musun bir çiftçiyken

remember you because I have lots of people watching unfortunately

seni hatırlamıyorum çünkü izleyen çok insan var ne

louie-louie Mendez asks is mr. Steve's mum driving her new car yes she is she

yazık ki louie-louie Mendez soruyor mr. Steve'in annesi yeni arabasını kullanıyor evet

is having a great time in her new car mr. Duncan is it a formal way to use the

yeni arabasında harika vakit geçiriyor Bay. Duncan,

short firm form of helping verbs in English mr. Duncan is it formal way to

İngilizce mr. Duncan,

use the short forms of helping verbs in English not quite sure what you mean by

İngilizce'de yardımcı fiillerin kısa biçimlerini kullanmanın resmi bir yolu mu? Bununla ne demek istediğinden tam olarak

that I think maybe you mean shortening the words or maybe using informal words

I'm not sure hello mr. Duncan I live in Brazil and I like to see your videos and

emin değilim. Duncan Brezilya'da yaşıyorum ve videolarınızı ve derslerinizi görmeyi seviyorum

lessons Pedro is going I see Pedro is going I wonder where Pedro is off to mmm

Pedro gidiyor Pedro'nun gittiğini görüyorum Pedro'nun nereye gittiğini merak ediyorum mmm

interesting have a great time Pedro whatever you are doing enjoy it and I

ilginç iyi eğlenceler Pedro her ne yapıyorsan tadını çıkar ve

will see you again soon today we are talking about words connected to weather

yakında bugün tekrar görüşürüz hava durumuna bağlı kelimelerden bahsediyoruz

I've got spiders crawling over me now tiny spiders crawling all over my body

üstümde sürünen örümcekler var şimdi vücudumun her yerinde minik örümcekler geziniyor içim

I'm covered in insects covered in insects oh by the way talking of insects

böceklerle kaplandım böceklerle kaplı ah bu arada dün böceklerden bahsetmiştim

yesterday I was in the garden would you like to see a beautiful shot that I

bahçedeydim dün bahçede çektiğim güzel bir çekime bakın

filmed yesterday in the garden I actually filmed a beautiful butterfly

aslında güzel bir kelebek çektim

would you like to see it now so this is a video clip that I filmed on my phone

şimdi görmek ister misiniz yani bu dün telefonumda çektiğim bir video klip

yesterday can you see there is a butterfly fluttering in my garden and it

bahçemde çırpınan bir kelebek var ve onu görüyor musunuz?

is feeding from the pollen that is on the this is a bud layer so the the

üzerindeki polenden besleniyor, bu bir tomurcuk tabakasıdır, bu nedenle

purple flower you can see there is called buddleja and the the butterfly is

orada gördüğünüz mor çiçeğe buddleja ve kelebeğe

called a peacock butterfly so that particular type of butterfly is called

tavus kuşu kelebeği denir, bu nedenle belirli bir kelebeğe

peacock butterfly because it's wings look very similar to a peacock so that's

tavus kuşu kelebeği denir çünkü kanatları çok görünür tavus kuşuna benzer, yani

where it gets its name from come on mr. butterfly don't be shy turn around so we

adını buradan alır hadi bayım. kelebek utangaç olma arkanı dön ki

can see you that's better come on don't be shy show us your

seni görebilelim bu daha iyi hadi utanma bize

beautiful wings there they are it's not beautiful so yesterday there

güzel kanatlarını göster işte oradalar güzel değil bu yüzden dün

are lots of butterflies in the garden so I thought I would record one of them on

bahçede bir sürü kelebek var o yüzden bir tanesini kaydedeyim dedim

my mobile phone and there it is for you now so lots of butterflies around at the

cep telefonumda bunlardan bir tanesi ve işte şimdi sizin için burada, şu anda etrafta çok fazla kelebek var

moment and the particular plant that that butterfly is feeding from is called

ve o kelebeğin beslendiği bitkiye

buddleja buddleja this is a very common type of plant here

buddleja buddleja denir, bu Birleşik Krallık'ta çok yaygın bir bitki türüdür

in the UK and it has a very strong scent there are purple bird layers and also

ve çok güçlü bir koku var mor kuş katmanları var ve ayrıca

white but lear's and I think also there might be so also

beyaz ama lear'ınki ve bence de olabilir

I want to say red or yellow but Leah I think so

kırmızı veya sarı demek istiyorum ama Leah öyle düşünüyorum

so there you can see yesterday my garden a beautiful butterfly fluttering around

böylece dün bahçemi görebilirsin etrafta çırpınan güzel bir kelebek

I hope you enjoyed that I've noticed recently that I don't show much nature

umarım hoşunuza gitti, son zamanlarda artık doğayı çok fazla göstermediğimi fark ettim, eskiden canlı yayınlarımda

anymore I used to show a lot of nature on my live streams but recently I

çok fazla doğa gösterirdim ama son zamanlarda

haven't showed many many video clips of nature so there you can see a beautiful

çok fazla doğa video klip göstermedim, bu yüzden orada güzel bir

butterfly I hope you enjoyed that isn't that lovely

kelebek görebilirsiniz. Umarım beğenmişsinizdir bu o kadar sevimli değil mi

very nice

çok güzel

hmmm something has gone wrong here oh that's better that wasn't what I wanted

hmmm burada bir şeyler ters gitti oh daha iyi böyle olmasını istemedim bu

to happen that that was various I don't know what happened there we had a

çeşitliydi orada ne oldu bilmiyorum

technical hitch I think maybe the rain is getting getting into my my equipment

teknik bir aksama yaşadık galiba yağmur yağıyor ekipmanıma

what color do you like the most I do like purple I must admit I do like

the look of purple it is very nice so let's have a look at some words now I I

have a feeling that the rain is on the way

yolda,

I can feel the rain is starting to fall dear me

yağmurun yağmaya başladığını hissedebiliyorum,

apparently mr. Duncan we can hear a pigeon there are some pigeons so here is

görünüşe göre bayım. Duncan bir güvercin duyabiliyoruz bazı güvercinler var bu yüzden işte

a word and the word is storm storm so there is a word I'm going to show you

bir kelime ve kelime fırtına fırtına yani size şimdi göstereceğim bir kelime var

right now and there are some uses of this particular word

ve bu özel kelimenin bazı kullanımları var

first of all stall can mean a severe disruptive event or severe disruptive

öncelikle stall anlamına gelebilir şiddetli bir rahatsız edici olay veya şiddetli rahatsız edici

weather so a severe disruptive weather pattern or an occurrence of disruptive

hava, bu nedenle şiddetli bir rahatsız edici hava modeli veya rahatsız edici bir

weather can be described as a storm so at the moment over my head there is a

hava olayı bir fırtına olarak tanımlanabilir, bu nedenle şu anda başımın üzerinde bir

storm approaching a severe disruptive weather occurrence is a storm the Flies

fırtına yaklaşıyor, şiddetli bir rahatsız edici hava olayı, Sineklerin saldırdığı bir fırtınadır

are attacking me and also a strong debate or outrage so if people are

ben ve ayrıca güçlü bir tartışma veya öfke, bu nedenle insanlar

debating or talking about a certain subject maybe something controversial

belirli bir konu hakkında tartışıyor veya konuşuyorlarsa, belki tartışmalı bir şey,

maybe something that is causing a lot of outrage we can describe that also as a

belki de çok fazla öfkeye neden olan bir şey, bunu bir

storm storm a strong debate or or outraged over a certain topic can be

fırtına fırtınası, güçlü bir tartışma veya belirli bir konu üzerinde öfke olarak da tanımlayabiliriz.

described as storm a storm over a certain subject a certain attack

fırtına olarak tanımlanabilir, belirli bir konu üzerinde bir fırtına,

normally involving the military so if we have a certain attack

normalde orduyu içeren belirli bir saldırı, bu nedenle, orduyu içeren belirli bir saldırımız varsa,

quite often use involving the military a certain attack can be described as storm

belirli bir saldırı fırtına olarak tanımlanabilir,

so as a verb you storm the building so the army stormed the building to storm

bu nedenle bir fiil olarak binaya saldırırsınız, böylece ordu binayı basıp fırtına yapmak,

means to suddenly attack normally if it's a large group of people attacking

aniden normal şekilde saldırmak anlamına gelir, eğer bir yere saldıran büyük bir grup insansa, fırtına

one place you might also use the word storm they storm the building they

kelimesini de kullanabilirsiniz, binaya hücum ettiler,

stormed the apartment to move angrily so if you are angry about something you

öfkeyle hareket etmek için daireye baskın düzenlediler, bu nedenle bir şeye kızgınsanız,

might suddenly move you might walk out of the room we can say that you storm

aniden sizi hareket ettirebilirsiniz. odadan çıkıp gidebiliriz,

out of the room so once more we are using this as a verb so to move angrily

odadan dışarı fırladığınızı söyleyebiliriz, bu yüzden bir kez daha bunu bir fiil olarak kullanıyoruz, bu yüzden

to storm out of the room you move angrily and we also have some

odadan dışarı fırlamak için öfkeyle hareket etmek için öfkeyle hareket ediyorsunuz ve bizim de bazı

expressions as well would you like to hear some expressions

ifadelerimiz var ister misiniz bazı ifadeleri duymak için

we have the calm before the storm there you can see there another expression I

burada fırtına öncesi sessizlik var orada başka bir ifade görebilirsiniz Canlı İngilizce akışımdaki

like to show you the idioms and expressions on my live English stream so

deyimleri ve ifadeleri size göstermeyi seviyorum

calm before the storm I suppose you could say that the period of time that

fırtınadan önce çok sakin sanırım

I'm having now so this period of time now could be described as the calm

benim ' Şimdi sahip olduğum bu süre, fırtına öncesi sessizlik olarak tanımlanabilir, saksağanı

before the storm can you hear the magpie there is a magpie saying hello so calm

duyabiliyor musun, merhaba diyen bir saksağan var

before the storm as an idiom means the quiet period before everything becomes

fırtına öncesi çok sakin bir deyim olarak, her şey kaotik hale gelmeden önceki sessiz dönem anlamına gelir,

chaotic so the quiet time before the chaos can be described as the calm

yani önceki sessiz dönem kaos, fırtına öncesi sessizlik olarak tanımlanabilir

before the storm and also we have storm in a teacup storm in a teacup when we

ve ayrıca bir çay fincanında fırtına var bir çay fincanında fırtına var

say storm in a teacup what we actually mean is a person who is making a fuss

bir çay fincanında fırtına derken aslında kastettiğimiz

over a very small thing so maybe a problem or a situation that is being

çok küçük bir şey için yaygara koparan bir kişi yani belki bir

created by something very trivial or minor something small insignificant

çok önemsiz veya önemsiz bir şey tarafından yaratılan bir sorun veya durum çok önemsiz veya önemsiz bir şey önemsiz

people are making a fuss over something very small and unimportant we can say

insanlar çok küçük ve önemsiz bir şey için yaygara koparıyorlar çay fincanında

that it is a storm in a teacup storm in a teacup I love that expression very

fırtına diyebiliriz çay fincanında fırtına Bu ifadeyi seviyorum çok

interesting a lot of people like to make a storm in a teacup they like to cause

ilginç Pek çok insan bir çay fincanında fırtına çıkarmayı sever, önemli

lots of problems over something that is not important I think so

olmayan bir şey için pek çok soruna yol açmayı severler. Sanırım öyle

Tawan says i usually storm out of the room when my emotions are out of control

diyor Tawan, genellikle duygularım kontrolden çıktığında odadan fırlarım

yes we often do that so it is a kind of passive-aggressive behavior so if

bir tür pasif-agresif davranıştır, bu yüzden

someone makes you angry you might want to show your anger by storming out of

biri sizi kızdırırsa öfkenizi odadan dışarı fırlayarak göstermek isteyebilirsiniz

the room you walk out angrily you storm out of the room that's great

öfkeyle odadan dışarı fırlarsınız bu harika

belarusian says I like it when you include the new words in sentences well

belarusça yeni kelimeler eklemenizi seviyorum der cümlelerde de

yesterday I got so angry with mr. Steve that I stormed out of the room and today

dün beye çok kızdım. Odadan dışarı fırladığım Steve'e ve bugün

I'm also angry with mr. Steve do you know why because I was supposed to show

ayrıca Mr. Steve neden biliyor musun çünkü

you my face a picture so this is supposed to be the picture of me when

sana yüzümün bir resmini göstermem gerekiyordu, bu yüzden bu benim yaşlandığımdaki resmim olmalıydı

I'm old but mr. Steve I think mr. Steve has changed the photograph because now

ama bay. Steve sanırım bayım. Steve fotoğrafı değiştirdi çünkü şimdi

it looks like this that's not me that's not me it's an old man that's Woody

öyle görünüyor ki bu ben değilim bu ben değilim yaşlı bir adam bu Woody

Allen what are you doing Steve why did you do that to me it's not very nice I'm

Allen ne yapıyorsun Steve bunu bana neden yaptın pek hoş değil

going to get him later I'm caring to get mr. Steve I am hello from kanda car or

Onu sonra alacağım ben' Bay almakla ilgileniyorum . Steve, kanda car veya

kan de coeur nice to see you here we are you today

kan de coeur'dan merhaba, sizi burada görmek güzel, biz bugün siziz,

where are you watching please let me know this is live English live from

nerede izliyorsunuz lütfen bunun canlı İngilizce olduğunu bana bildirin,

England on a Sunday afternoon 10 minutes away from 3 o'clock

bir Pazar öğleden sonra saat 3'ten 10 dakika uzakta İngiltere'den canlı yayındayım.

I usually storm out of the room when I'm angry

odadan çıktığımda ben de sinirlendiğimde

me too apparently in Brazil they say storm in a cup of water so a storm in a

görünüşe göre Brezilya'da bir bardak suda fırtına diyorlar yani

comma a cup of water is very similar to storm in a teacup

virgülle bir bardak su bir çay fincanındaki fırtınaya çok benziyor

I'm very aware that the weather is starting to change around me I really

Havanın başladığının çok farkındayım etrafımda değişmek için gerçekten

hope it doesn't rain or else I'm in trouble hello also to

umarım yağmur yağmaz yoksa başım dertte Fırtınadan sonra da

Beatrice who says we also say the calm after the storm yes there is also the

sakinlik diyoruz diyen Beatrice'e de merhaba evet

period of time after the storm so you can have the calm after the storm when

fırtınadan sonraki zaman dilimi de var bu yüzden sakin olabilirsiniz fırtınadan sonra

all of the problems and all of the chaos has stopped so you can have calm before

tüm problemler ve tüm kaos durduğunda, böylece fırtına öncesi sakin olabilirsiniz,

the storm so before the chaos and also you can have the calm after the storm

yani kaos öncesi ve ayrıca fırtına sonrası sakinliğe sahip olabilirsiniz ki

which is the peaceful period after the chaos so you can have that before or

bu, kaostan sonraki huzurlu dönemdir, böylece buna sahip olabilirsiniz. önce veya

after thank you very much hey ba hello Heather

sonra çok teşekkür ederim hey ba merhaba Heather

how are you mr. Duncan I am SuperDuper I'm having a great weekend we went out

nasılsınız bayım. Duncan, ben SuperDuper, harika bir hafta sonu geçiriyorum, dün

for a lovely Chinese meal on Friday night yesterday we had lovely cottage

cuma gecesi güzel bir Çin yemeği için dışarı çıktık, kasabada çok güzel bir köy

pie in town and today can you guess what we're having to eat today do you know

turtası yedik ve bugün bugün ne yiyeceğimizi tahmin edebilir misiniz,

what we're having can you guess can you guess what mr. Steve is going to

ne yaptığımızı biliyor musunuz? tahmin edebilir misin, ne olduğunu tahmin edebilir misin mr. Steve

cook for me tonight go on see if you can guess the storm is

bu akşam benim için yemek yapacak, devam et bakalım tahmin edebiliyor musun

stirring in my country says Chris apparently if something is stirring it

ülkemde fırtınalar kopuyor diyor Chris görünüşe göre bir şeyler kıpırdanıyorsa, olmaya

is starting to happen something is stirring stirring it is beginning the

başlıyor, bir şeyler kıpırdanıyor, başlıyor, bir

things are starting to happen things are stirring I like that good day mr. Duncan

şeyler olmaya başlıyor, işler karışıyor. Bu iyi günü sevdim Bay. Duncan

glad to see you I know you have a good voice please sing something maybe about

seni gördüğüme sevindim Sesinin iyi olduğunu biliyorum lütfen mağaza hakkında bir şeyler söyle Aklıma

the store I I can't think of any songs that have storm I don't know any

fırtınalı şarkı gelmiyor

songs that have storm I can't think of any there are lots of songs about

Fırtınalı şarkı bilmiyorum Hiç aklıma gelmiyor Bir sürü şarkı var

sunshine but I can't think of any songs that have storm maybe you know maybe you

güneş ışığıyla ilgili şarkıların sayısı ama fırtınalı hiçbir şarkı aklıma gelmiyor belki biliyorsundur belki

know one it is about to drizzle right yes I think we are going to get some

bir tanesini biliyorsundur çiselemek üzere doğru evet sanırım biraz

rain maybe just a little rain or maybe a lot of rain I'm not sure yet

yağmur alacağız belki sadece biraz yağmur veya belki çok yağmur Henüz emin değilim,

so let's have a look at some more words to do with storm shall we some more

bu yüzden fırtına ile ilgili başka kelimelere bir göz atalım, fırtına kelimesiyle bağlantılı birkaç kelime daha bulalım mı, bunlar senin

words connected to the word storm these are some more idioms for you I know you

için

like your idioms on a Sunday so here are some more kick up a storm kick up a

daha fazla deyim fırtına çıkar

storm if you kick up a storm it means you create a fuss you create a

fırtına başlat eğer bir fırtına başlatırsan bu yaygara çıkardığın anlamına gelir

situation by making a fuss you fuss you become angry about something you create

yaygara çıkararak bir durum yaratırsın yaygara koparırsın bir şeye sinirlenirsin

an angry situation can you see it on the screen kick up a storm so if you kick up

kızgın bir durum yaratırsın fırtına yani eğer

a storm it means you create trouble you start a

bir fırtına başlatırsan bu sorun çıkaracağın anlamına gelir

problem by making a fuss you kick up a storm

yaygara çıkararak bir sorun başlatırsın bir

look we could say that right now a storm is brewing that means that a storm is on

fırtına başlatırsın bak şu anda bir fırtına yaklaşıyor diyebiliriz bu bir fırtınanın yolda olduğu anlamına gelir

the way so we can use that also as an idiom to mean that trouble is just

bu yüzden kullanabiliriz bu aynı zamanda belanın hemen köşede olduğu anlamına gelen bir deyim olarak,

around the corner so if trouble is coming towards you if there is a

yani eğer bela size doğru geliyorsa, yüzleşmek zorunda

difficult situation that you might have to face we can say that a storm is

kalabileceğiniz zor bir durum varsa, bir fırtına yaklaşıyor diyebiliriz,

brewing there is trouble just around the corner a difficult situation is coming

bela hemen köşede var a zor durum size doğru geliyor

your way a storm is brewing

bir fırtına çıkıyor

and then also we can use another use of the word storm there you can see any

ve sonra fırtına kelimesinin başka bir kullanımını da kullanabiliriz orada

port in a storm this is an interesting phrase and this means that during a

bir fırtınada herhangi bir limanı görebilirsiniz bu ilginç bir ifadedir ve bu

difficult situation any any way of solving the problem any way of making

zor bir durumda sorunu çözmenin herhangi bir yolu anlamına gelir

the problem go away will do whatever it is so sometimes you have no choice

sorunu ortadan kaldırmanın herhangi bir yolu, her ne ise onu yapacaktır, bu nedenle bazen

over-over how to solve a situation or something bad so if something bad is

bir durumu veya kötü bir şeyi nasıl çözeceğiniz konusunda fazla seçeneğiniz yoktur, bu nedenle kötü bir şey

happening sometimes you have no choice over how to solve the problem so we say

oluyorsa, bazen sorunu nasıl çözeceğiniz konusunda hiçbir seçeneğiniz yoktur, bu yüzden deriz ki

that any port any port in a storm will do that means whatever whatever we can

fırtınadaki herhangi bir limanın yapacağı anlamına gelir,

do to make this problem go away whatever it is however we can avert the situation

bu sorunu ortadan kaldırmak için ne yapabilirsek yapalım, her ne olursa olsun, ancak durumu önleyebiliriz, ancak

however we can rescue ourselves whatever it takes even if it's something

ne pahasına olursa olsun kendimizi kurtarabiliriz, bu tatsız bir şey olsa bile, mecbur

unpleasant even if you have to do something unpleasant to make the problem

kalsanız bile. Sorunu ortadan kaldırmak için hoş olmayan bir şey yapın,

go away we can say any port in a storm

fırtınada herhangi bir limanın işe

will do good day mr. Duncan good day to you as well glad to see you and I know

yarayacağını söyleyebiliriz, iyi günler bayım. Duncan sana da iyi günler, seni gördüğüme sevindim ve

you have a lovely voice thank you very much once again I think I read that

çok güzel bir sesin olduğunu biliyorum, bir kez daha çok teşekkür ederim, sanırım o

message didn't I Lewis says storm in a teacup or storm in a cup of tea most

mesajı okudum, değil mi Lewis çoğu kez bir çay fincanında fırtına ya da bir bardak çayda fırtına demiyor muyum?

times people who make a storm in a teacup aren't happy with themselves yes

bir çay fincanında fırtına çıkaran insanlar kendilerinden memnun değiller evet

sometimes people will create a fuss so they will get attention I think so I

bazen insanlar bir yaygara çıkararak dikkat çekecekler Bence

think that is a very good point Louis yes you are right so sometimes people

bu çok iyi bir nokta Louis evet haklısın bu yüzden bazen insanlar

will create a fuss or they will create a problem just to get attention

bir yaygara ya da sırf ilgi çekmek için sorun çıkarırlar

I think you're right yes very good I

bence haklısın evet çok güzel

would like to make cakes I would very much like to send you a chocolate cake

pasta yapmak isterdim 12 ağustos'ta doğum günün için sana çikolatalı pasta göndermeyi çok isterim

on the 12th of August for your birthday if you can get a cake to my house I will

eğer alabilirsen evim

not complain I will not complain mr. Duncan it is very hazy here in Malaysia

şikayet etmeyeceğim şikayet etmeyeceğim bayım. Duncan, Endonezya yangını nedeniyle Malezya'da burası çok puslu

because of the Indonesian fire hello neo now I remember many years ago when I was

merhaba neo şimdi yıllar önce Malezya'dayken hatırlıyorum

in Malaysia because I used to visit Malaysia a lot and there were situations

çünkü Malezya'yı çok ziyaret ederdim ve yakınlarda

where there were forest fires taking place nearby and all of the smoke was

orman yangınlarının çıktığı durumlar vardı ve tüm

going over the peninsula so the Malaysia pollutant peninsula was all covered

Yarımadanın üzerinden duman çıkıyordu, bu yüzden Malezya kirletici yarımadasının tamamı

shrouded with smoke so I remember the haze from many many years ago when I

dumanla örtülmüştü, bu yüzden uzun yıllar önce

used to go to Penang in Malaysia so yes I know what you mean hello Juan my

Malezya'daki Penang'a gittiğim puslu havayı hatırlıyorum, bu yüzden evet, ne demek istediğini biliyorum, merhaba Juan,

little brother often kicks up a storm by playing tricks with everyone sometimes

küçük kardeşim sık sık tekmeliyor herkesle oyun oynayarak fırtınalar estirirler bazen

they become very aggravated yes I think children I think children sometimes can

çok sinirlenirler evet bence çocuklar bence çocuklar bazen

create a lot of problems yes but the reason why they do it is because they

çok fazla sorun yaratabilir evet ama bunu yapmalarının nedeni

don't know any better they are only young they still have a

daha iyisini bilmemeleri daha çok küçük olmaları

lot of living to do a lot of things to learn about this thing called life hello

çok yaşamak var çok şey yapmak hayat denen bu şeyi öğrenmek için merhaba

mr. Duncan I've just joined you I hope you are fine

bay. Duncan sana yeni katıldım umarım iyisindir

hello sassy sassy welcome welcome to my live chat and here is another one

merhaba sassy sassy canlı sohbetime hoşgeldin ve işte bir tane daha

another idiom connected to storm we can weather the storm

fırtınaya bağlı başka bir deyim fırtınayı atlatabiliriz

if you weather the storm it means you stick with it you fight with the storm

eğer fırtınayı atlatırsan bu ona bağlı kalacağın anlamına gelir onunla savaşırsın fırtınadan

so you enjoy the storm you weather the storm you go through the difficult

zevk alırsın fırtınayı atlatırsın fırtınayı atlatırsın zor

situation so this particular sentence can be used as an idiom so if you

durumdan geçersin yani bu özel cümle bir deyim olarak kullanılabilir yani eğer

weather the storm it means you go through the bad situation you suffer the

fırtınayı atlatırsan bu kötü durumdan geçeceğin anlamına gelir

difficulty you weather the storm you try to survive the difficult situation I

fırtınayı atlattığın zorlukla başa çıkarsın sen zor durumda hayatta kalmaya çalış bugün

must say there are some rather interesting idioms today bit trees says

oldukça ilginç bazı deyimler olduğunu söylemeliyim bit ağaçları

a person will sometimes make a mountain from a grain of sand yes that is very

insanın bazen bir kum tanesinden dağ yapacağını söylüyor evet bu

similar to storm in a teacup I think you're right there yes it is a very

bir çay fincanındaki fırtınaya çok benziyor bence tam oradasın evet o çok

similar word or phrase so yeah a person might make a fuss over nothing they

benzer bir kelime veya deyim yani evet, bir kişi hiçbir şey için yaygara koparabilir

might make a big fuss over nothing I'm being attacked by a wasp it's buzzing

hiçbir şey için büyük bir yaygara koparabilir bir yaban arısı tarafından saldırıya uğruyorum

around me please don't sting me oh dear its back

etrafımda vızıldıyor lütfen beni sokma ah canım onun arkasında

there is one thing about doing a live stream outside there is always something

bir tane var dışarıda canlı yayın yapmakla ilgili bir şey var her zaman bir şeyler

happening please don't provoke Malaysian this time

oluyor lütfen bu sefer Malezyalıları kışkırtmayın

didn't I don't please don't provoke provoking oh I think ts is on about the

değil mi ben yapmadım lütfen kışkırtmayın kışkırtmayın oh sanırım ts açık

the fires across Malaysia the the smoke that is spreading across Malaysia yes

Malezya genelindeki yangınlar duman olan duman Malezya'ya yayılıyor

well this happens all around the world do you remember a few years ago there

evet, bu tüm dünyada oluyor, hatırlıyor musunuz, birkaç yıl önce

was a huge volcano that erupted in Iceland and all of the vapor all of the

İzlanda'da patlayan devasa bir volkan vardı ve tüm buhar, tüm

ash came right over Europe and it was so bad that the the airplanes couldn't take

kül Avrupa'nın üzerine geldi ve o kadar kötüydü ki uçaklar giremezdi.

off so all of the airplanes across Europe couldn't take off because of the

Kalkın ki, İzlanda'dan yayılan volkanik kül yüzünden Avrupa'daki tüm uçaklar havalanamadı,

the volcanic ash that was spreading from Iceland so this was a huge disaster that

yani bu büyük bir felaket

happened I think about ten years ago do you remember that do you remember when

oldu, sanırım yaklaşık on yıl önce, bunu hatırlıyor musunuz, oradayken hatırlıyor musunuz?

there was a huge volcanic eruption in Iceland and it caused a lot of problems

İzlanda'da büyük bir volkanik patlamaydı ve pek çok soruna neden oldu,

it really did we are talking about storms now we are

gerçekten fırtınalardan bahsediyoruz şimdi

going to take a look at some weather idioms thing where the idioms would you

bazı hava durumu deyimlerine bir göz atacağız, burada deyimler

like to see some weather idioms I hope so because well because I have some for

bazı hava durumu deyimlerini görmek ister misiniz umarım öyledir çünkü iyi çünkü şimdi senin için biraz var

you now hmm we could also say a storm in a glass of water I think so so just so I

hmm ayrıca bir bardak suda fırtına da diyebiliriz sanırım öyle yani

am clear I am NOT saying anything is bad or anything is good so sometimes things

netim ki hiçbir şey kötüdür veya herhangi bir şey iyidir demiyorum bu yüzden bazen bir şeyler

happen and sometimes they don't I am NOT taking sides that's all I have to say do

olur ve bazen olmaz Taraf tutmuyorum söyleyeceklerim bu kadar

you like making a live stream in the rain it would be immensely funny and

yağmurda canlı yayın yapmayı seviyor musun çok komik ve tatlı olur

sweet thank you tow an I'm not sure about that I don't think I want to stand

in the rain and do a live stream I'm not a big fan of rain to be honest I

yağmur yağdır ve canlı yayın yap ben yağmurun büyük bir hayranı değilim dürüst olmak gerekirse

really don't like it very much at all I had a very strange dream last night have

gerçekten hiç sevmiyorum dün gece çok garip bir rüya gördüm sen

you ever had any strange dreams about things I was on another planet last

hiç benim başka bir yerde olduğum şeylerle ilgili garip rüyalar gördün mü gezegen dün

night a lot of people say that I'm always on another planet yes I remember

gece birçok insan benim her zaman başka bir gezegende olduğumu söylüyor evet

the ash reached South Italy as well thank you sassy sassy Lera yes do you

külün Güney İtalya'ya da ulaştığını hatırlıyorum teşekkür ederim şımarık küstah Lera evet İzlanda'da

remember there was a huge volcanic eruption in Iceland and it and it went

büyük bir volkanik patlama olduğunu ve

everywhere so all of this volcanic ash spread through the sky and it went all

her yere gittiğini hatırlıyor musunuz? tüm bu volkanik küller gökyüzüne yayıldı ve tüm

across Europe and it was so bad that the planes couldn't take off I remember it

Avrupa'ya yayıldı ve o kadar kötüydü ki uçaklar kalkamadı

well as if it was yesterday as if it was yesterday

dün gibi çok iyi hatırlıyorum dün gibi

do you consider getting in the house now I'm not going in the house yet but I

şimdi eve girmeyi düşünür müsünüz Henüz eve girmiyorum ama

will be going soon in around about 10 minutes I will be going so if you want

yaklaşık 10 dakika sonra gideceğim, gideceğim yani

to say something say it now oh we have another weather idiom here we go we're

bir şey söylemek istiyorsan şimdi söyle oh başka bir hava durumu deyimimiz var işte başlıyoruz

talking about storms and weather so here is a weather idiom under the weather if

fırtınalardan bahsediyoruz ve weather yani işte size bir hava durumu deyimi, eğer havanın

you are under the weather if a person is under the weather that means they are

altındaysanız, eğer bir kişi havanın altındaysa, bu, kendilerini

feeling ill or unwell they are not well they feel sick

hasta veya rahatsız hissettikleri anlamına gelir, kendilerini hasta hissediyorlar,

maybe they have a fever maybe they are feeling unwell and they don't know why

belki ateşi var, belki kendilerini iyi hissetmiyorlar ve onlar neden kötü

they are feeling under the weather oh I'm sorry I can't come to work today I'm

hissettiklerini bilmiyorum oh üzgünüm bugün işe gelemeyeceğim kendimi kötü

feeling under the weather I'm feeling under the weather I don't feel very well

hissediyorum kendimi kötü hissediyorum kendimi pek iyi hissetmiyorum kendimi kötü

I'm feeling under the weather today hmm another one

hissediyorum bugün hava hmm başka bir

snowed under ooh if you are snowed under it means you have too much to deal with

kar yağdı ooh eğer altına kar yağdıysa uğraşmanız gereken çok şey var demektir yapmanız gereken

you have a lot of things that you must do a lot of jobs that you have to carry

çok iş var yapmanız gereken çok iş var

out or do so if you are snowed under it means you have too much work to do you

ya da kar yağdıysa yapın altında, yapacak çok işin var demektir, baş

can't cope you are snowed under another one to have a dry spell so we can use

edemezsin, kuru bir büyü yapmak için başka birinin altına kar yağarsın, bu yüzden

this as an idiom if you have a dry spell it means you have a period of inactivity

bunu bir deyim olarak kullanabiliriz, eğer kuru bir büyün varsa, bir süre hareketsiz kaldığın anlamına gelir.

things are not happening maybe you have a business and maybe the business is not

olmuyor belki bir işiniz var ve belki iş

doing very well you can say that you are having a dry spell it means business is

çok iyi gitmiyor olabilir kurak bir dönemden geçtiğinizi söyleyebilirsiniz bu işlerin

not going very well there is not much activity not much is happening we are

pek iyi gitmediği anlamına gelir fazla aktivite yok fazla bir şey olmuyor biz

having a dry spell that's a great idiom I I know in my life I have had lots of

kurak bir dönem yaşıyoruz harika bir deyim hayatımda biliyorum birçok

dry spells lots

kuru dönem yaşadım çokça bir

save something for a rainy day if you save something for a rainy day

şeyi yağmurlu bir gün için sakla bir şeyi yağmurlu bir gün için biriktirirsen bu

what does it mean you save something for a rainy day

ne anlama gelir yağmurlu bir gün için bir şeyi sakla yani acil durumlar

that means you keep something back for emergencies so maybe you keep some money

için bir şeyi sakla belki biraz parayı

safe maybe in a bank account or somewhere safe so you save your money

güvende tutuyorsun belki bir banka hesabında veya güvenli bir yerde paranı biriktiriyorsun böylece paranı yağmurlu

you keep your money safe for a rainy day in case things get bad so you save some

bir gün için güvende tutuyorsun böylece biraz

money or maybe you put something aside for a rainy day so when things get

para biriktiriyorsun ya da belki yağmurlu bir gün için bir kenara bir şeyler koyuyorsun yani ne zaman işler

difficult or if you have a problem we can say that that is a rainy day a

zorlaşıyor ya da bir problemin varsa buna yağmurlu bir gün diyebiliriz

situation where things go wrong I used to be snowed under with homework when I

işlerin ters gittiği bir durum Okuldayken ev ödevlerinin altında ezilirdim

was at school hmm I know the feeling Belarusian says I was told that when you

hmm Belarusça bu duyguyu biliyorum der ki sen bana öyle söylenmişti

have a dream what is important is the feeling you had during the dream and you

bir rüya gör önemli olan rüya sırasında hissettiğin duygudur ve

should ask yourself when you felt that feeling or whether you felt that feeling

kendine bu duyguyu ne zaman hissettiğini veya önceki gün bu duyguyu hissedip hissetmediğini sormalısın

the day before so yes sometimes dreams are reactions to something that's

yani evet bazen rüyalar

already happened or occurred so maybe something happens the day before and

zaten olmuş veya olmuş bir şeye tepkidir, bu yüzden belki bir şey olur bir gün önce ve

then when you go to bed your dream is about that one thing but I must admit

sonra yatağa gittiğinizde rüyanız bununla ilgili ama itiraf etmeliyim ki

I've never been to another planet oh can you see behind me

hiç başka bir gezegene gitmedim oh arkamı görebiliyor musunuz

who is that behind me did you see that behind me that was mr. Steve did you see

arkamdaki kim o arkamdakini gördünüz mü arkamdaki o baydı. Steve,

mr. Steve then behind me I just saw mr. Steve oh no wait this can't be happening

Bay'ı gördünüz mü? Steve sonra arkamda mr gördüm. Steve oh hayır bekle bu olamaz

everybody we're having an invasion we're being invaded its mr. Steve everyone can

millet bir istila yaşıyoruz işgal ediliyoruz bayım. Steve millet, onu görebiliyor musunuz,

you see him can you see mr. Steve behind me mr.

Bay'ı görebiliyor musunuz? Steve arkamda Mr.

Steve mr. Duncan hello hello how are you I'm very how are you I'm very surprised

steve bey Duncan merhaba merhaba nasılsın ben çok nasılsın Bay Duncan'ı gördüğüme çok şaşırdım

to see mr. Steve here well mr. Duncan I was in the garden I heard all this

. Steve burada pekala bay. Duncan bahçedeydim tüm bu

talking hmm and I thought that sounds like mr. Duncan live on air he's banned

konuşmaları duydum hmm ve bunun mr. Duncan canlı yayında

me from the live streams this is true so I thought maybe if I just walk by I

beni canlı yayınlardan yasakladı bu doğru bu yüzden düşündüm ki belki sadece yürürsem

might get invited on it's mr. Steve can I do my gardening gloves on yeah you've

davet edilirim Mr. Steve, bahçe eldivenlerimi takabilir miyim, evet,

got your gloves these gloves are amazing look at that they protect mr. Steve's

eldivenlerin var, bu eldivenler harika görünüyor, Bay'ı koruyorlar. Steve'in

delicate hands because he has very delicate hands like a lady I could

narin elleri çünkü bir hanımefendi gibi çok narin elleri var,

commit all sorts of crimes with these mr. Duncan and then burn them and there

bu baylarla her türlü suçu işleyebilirim . Duncan ve sonra onları yakın ve hiçbir

would be no evidence oh well well there is evidence now because you've just said

kanıt olmazdı oh pekala, şimdi kanıt var çünkü az önce

it we're lucky there is evidence now so so if mr. Steve kills me later

şanslı olduğumuzu söylediniz, şimdi kanıt var, yani eğer bay. Steve beni daha sonra öldürür,

you have this as evidence okay so please send this video to the police because

kanıt olarak buna sahipsin tamam o yüzden lütfen bu videoyu polise gönder çünkü

mr. Steve might strangle me later I want to strangle you do you know why because

bay. Steve daha sonra beni boğabilir Seni boğmak istiyorum nedenini biliyor musun çünkü

I I think mr. Steve has done something to my livestream because for some reason

sanırım Bay. Steve canlı yayınıma bir şey yaptı çünkü bir nedenden dolayı

can I can I just show you what I was going to show you the face app which

sana ne göstereceğimi gösterebilir miyim Yüz aplikasyonu

makes me look old but apparently look that's not me can you see Steve on the

beni yaşlı gösteriyor ama görünüşe göre bu ben değilim Steve'i ekranda şuna benzer şekilde görebiliyor musun

screen there that looks like that looks like an actor yes but did you do that no

bu bir aktöre benziyor evet ama bunu yaptınız mı hayır bence

I think mr. Steve did that Afghan into that mr. Juncker yes you if we went

bay. Steve o Afgan'ı o Bay'a dönüştürdü. Juncker evet,

to see a friend didn't wait yes I talked about this yesterday yeah there was this

bir arkadaşınızı görmeye gidersek beklemezsiniz evet dün bundan bahsettim evet

great app on your phone and you can take a picture of yourself and it makes you

telefonunuzda harika bir uygulama vardı ve kendi fotoğrafınızı çekebiliyorsunuz ve bu sizi

old well it's frightening yes and well mr. Duncan was too scared to have his

yaşlandırıyor, bu korkutucu evet ve peki bay. Duncan,

photograph taken and to fast forward 30 years to see what he looks like I don't

fotoğrafının çekilmesinden ve neye benzediğini görmek için 30 yıl ileri sarmaktan çok korkmuştu. Bilmek

want to know I know I didn't want to know you've got all sorts of insects

istemiyorum, biliyorum bilmek istemedim.

crawling across your lens don't worry about it it must be all

Endişelenme, sahip olduğumuz ve üzerinde süründüğümüz tüm

these hideous thunder bugs that we've been having and crawling over so I tried

bu korkunç gök gürültüsü böcekleri olmalı, bu yüzden

to stick to one subject what subject you want me to stick to me we were just

bir konuya bağlı kalmaya çalıştım, hangi konuyu bana yapıştırmamı istiyorsun, sadece

talking about the face app so said mr. Steve took a picture can I just say that

yüz uygulamasından bahsediyorduk, bu yüzden dedi bay . Steve bir fotoğraf çekti, sadece

the old mr. Steve looks exactly like his dad I was really surprised it was

yaşlı mr. Steve tıpatıp babasına benziyor Gerçekten çok şaşırdım

actually quite scary I don't know how it works I can't believe it it actually did

gerçekten çok korkutucuydu Nasıl çalıştığını bilmiyorum İnanamıyorum gerçekten

look like mr. Steve's dad but I mean especially with the white beard so this

Mr. Steve'in babası ama yani özellikle beyaz sakallı yani bu

is a great application has anyone used it have you used it face app it makes

harika bir uygulama kullanan var mı kullandınız mı yüz aplikasyonu

you look like an old person but I think mr. Steve mr. Steve is maybe look but

sizi yaşlı bir insan gibi gösteriyor ama bence bay. steve bey Steve belki bak ama ne

what mr. Steve is maybe look like Woody Allen that's that's not a very good it's

bay. Steve, Woody Allen'a benziyor olabilir, bu pek iyi değil,

Steve did that you're aging all on your own you don't need my help mr. Duncan

Steve'in yaptığı, kendi başınıza yaşlanıyorsunuz, benim yardımıma ihtiyacınız yok bayım. Duncan

unfortunately we're all aging aren't we it's quite sad for this app of course if

ne yazık ki hepimiz yaşlanıyoruz, değil mi bu uygulama için oldukça üzücü tabii ki

you use it I think it adds about 30 years on so if you're 20 yes and you and

kullanırsanız yaklaşık 30 yıl ekler bu yüzden 20 yaşındaysanız evet ve siz ve

you use the app you only look about 50 yes but as if you're our age it makes

siz uygulamayı kullanıyorsanız sadece yaklaşık 50 yaşında görünüyorsunuz evet ama sanki bizim yaşımızdaymışsınız gibi

you look well let's just say well close to the end well the younger you are the

sizi iyi gösteriyor hadi sona yaklaştık diyelim ne kadar gençseniz o kadar

better it looks so because we are old people and I'm going to be another year

iyi görünüyor çünkü biz yaşlı insanlarız ve ben

older in eight days from now on the 12th of August it is my birthday oh my

sekiz gün içinde bir yaş daha yaşlanacağım şu andan itibaren 12 Ağustos benim doğum günüm aman

goodness this remembered I've gotta get mr. Duncan a present don't say anything

tanrım bunu hatırladım Bay almalıyım. Duncan'a bir hediye hiçbir şey söyleme

I'm going to get him a surprise I tell you what I'm gonna get him

ona bir sürpriz yapacağım ona ne alacağımı söylüyorum sana

ah no I better not because he's right here it won't be a surprise then will it

ah hayır yapmasam daha iyi çünkü o burada burada sürpriz olmayacak o zaman

no it won't but we could reveal it no we can't reveal it live on air because

kazanmayacak mı hayır t ama ifşa edebiliriz hayır canlı yayında ifşa edemeyiz çünkü

you'll be live on Sunday and your birthday's on the Monday yes yes

Pazar günü canlı yayında olacaksınız ve doğum gününüz Pazartesi günü evet evet pekala

well what presents and gifts are all your viewers going to get for you that's

tüm izleyicilerinizin sizin için ne hediye ve hediyeler alacağını merak ediyorum

what I wonder that I don't I might get some surprise donations who knows not

bazı sürpriz bağışlar alabilirim kim bilir

from me you won't ok that's good actually I've already got mr. Duncan's

benden değil sen tamam olmayacaksın bu iyi aslında zaten bende var bay. Duncan'ın

present anyway haven't you got some work to do

hediyesi zaten yapacak bir işin yok mu

oh I think kicking me off already any comments people welcoming me back are

oh sanırım beni şimdiden herhangi bir yorumdan kovuyorlar

they you know saying where's mr. steed been and how awful the lessons have been

without me well as you know I had to sack mr. Steve unfortunately he was

Bay'ı kovmak zorunda kaldığımı bildiğiniz gibi bensiz dersler ne kadar berbattı. Steve ne yazık ki kendini

getting too carried away he was becoming too political so I had to kick you off

fazla kaptırıyordu, fazla politik oluyordu, bu yüzden seni kovmak zorunda kaldım,

didn't I well I did say gee mr. Dhingra I don't think your lessons are really

değil mi pekala, vay be bay dedim. Dhingra Derslerinizin

giving enough English teaching to your viewers it's just rambling us too

izleyicilerinize gerçekten yeterince İngilizce öğrettiğini düşünmüyorum bu sadece bizi çok fazla saçmalıyor saçma sapan şimdi

rambling that's what I'm trying to do now

yapmaya çalıştığım şey bu

well you're rambling now oh so I'm actually doing this you see so some

şimdi boş boş konuşuyorsunuz oh bu yüzden aslında bunu yapıyorum anlıyor musunuz biraz

weather idioms today I used to do the idioms I used to do the idioms mr.

hava deyimleri bugün eskiden yaptığım deyimleri yapardım bay deyimlerini yapardım.

Duncan well you don't do them anymore I know

Duncan, artık onları yapmıyorsun,

so weather so under the weather so if you are under the weather you don't feel

havayı biliyorum, bu yüzden havanın altındaysan, eğer havanın altındaysan, altında

very well snowed under you have too much work and

çok iyi kar yağdığını hissetmezsin, çok fazla işin var ve

then we can also say Oh to be on cloud nine if you want if you are on cloud

o zaman dokuzuncu bulutun üzerinde olmak için Oh da diyebiliriz. istersen bulutların üzerindesin

nine mr. Steve what does that mean that means you you feel really good you're

nine mr. Steve bunun anlamı ne demek gerçekten iyi hissediyorsun

very optimistic you're very happy something has gone very well and you

çok iyimsersin çok mutlusun bir şeyler çok iyi gitti ve kendini

just feel absolutely fantastic mmm and we say I feel on cloud nine

kesinlikle harika hissediyorsun mmm ve diyoruz ki dokuz

cloudy I usually feel under the weather that's a very common thing for me to say

bulutlu hissediyorum genellikle havanın altında hissediyorum benim için çok yaygın bir şey, bunu

I don't feel always saying that as I don't feel very well under the weather

her zaman söylemiyorum çünkü havanın altında kendimi pek iyi hissetmiyorum, sanki

gives the impression doesn't it that there's a lot of storms a lot of fog

çok fırtına var, çok sis var,

rain but all pressing down on your on your emotions and making you feel very

yağmur var ama hepsi baskı yapıyormuş gibi bir izlenim bırakıyor. duygularınız üzerindesiniz ve sizi çok

low yes if you if you if you under the weather it just means you feel

kötü hissettiriyor evet eğer eğer havanın altındaysanız, bu sadece

unwell in sick yes you could have a cold coming there it is

hasta olduğunuz anlamına gelir evet soğuk algınlığınız olabilir,

you might not know quite what's wrong cause you know those a couple of days or

neyin yanlış olduğunu tam olarak bilmiyor olabilirsiniz çünkü bunları biliyorsunuz senden birkaç gün veya

a day before you the cold turns out you sort of start to feel oh I

bir gün önce soğuk çıkıyor bir şekilde hissetmeye başlıyorsun oh kendimi

don't feel quite right I don't feel 100% but under the weather so you're just

pek doğru hissetmiyorum %100 hissetmiyorum ama havanın altında bu yüzden

going on now about one thing for ages and ages the thing that you just accused

şimdi çağlar boyunca tek bir şey hakkında konuşuyorsun ve az önce

me of doing is the thing that Steve is doing I like to give many different ways

beni yapmakla suçladığınız şey, Steve'in yaptığı şey. Aynı cümleyi açıklamanın birçok farklı yolunu vermeyi seviyorum,

of explaining the same phrase so that people can understand

böylece insanlar

well don't here's another one her gardening so so to be on cloud nine

iyi anlasın, burada başka bir bahçe işi yok, bu yüzden bulutta olsun dokuz

there it is gonna see it to be on cloud nine means to be very very happy

orada bulutların üzerinde olduğunu görecek dokuz çok çok mutlu olmak demektir

okay Steve you are now going to carry on because I think we've got some rain

tamam Steve şimdi devam edeceksin çünkü sanırım biraz yağmur

coming sounds like mr. Duncan is kicking me off it was nice to see you all

yağıyor, mr. Duncan beni kovuyor hepinizi görmek güzeldi

even though albeit very briefly albeit that's a word you've explained before

çok kısaca da olsa bu daha önce açıkladığınız bir kelime olsa da

albeit very briefly I will now fly away and clear up all the weeds yes I have

çok kısa da olsa şimdi uçup yabani otları temizleyeceğim evet

dug up in the garden Lester Tatar for now okay Steve is going now see you

bahçede kazdım Lester Tatar şimdilik tamam Steve gidiyor sonra görüşürüz

later Steve that's Steve you might see Steve behind me no please don't hit me

Steve bu Steve arkamda Steve'i görebilirsin hayır lütfen bana

with the broom so there is Steve is going now bye Steve so Steve is going we

süpürgeyle vurma bu yüzden Steve gidiyor şimdi güle güle Steve yani Steve gidiyor

have some more phrases and then I will be going as well so here's another

biraz daha sözümüz var ve sonra ben o yüzden işte başka bir

weather idiom oh I like this one I wish Steve was still here I would use this

hava durumu deyimi oh bunu sevdim keşke Steve hala burada olsaydı bunu

for mr. Steve because sometimes mr. Steve has a face like thunder if you

bay için kullanırdım. Steve çünkü bazen bay. Steve'in gök gürültüsü gibi bir yüzü var Eğer gök

have a face like thunder it means the expression on your face is

gürültüsü gibi bir yüzünüz varsa bu, yüzünüzdeki ifadenin kızgın olduğu anlamına gelir Yüzünüzde

angry you have an angry expression on your face you have an angry expression

kızgın bir ifade var Yüzünüzde kızgın bir ifade var Gök gürültüsü

on your face you have a face like thunder mr. Steve was so unhappy yes

gibi bir yüzünüz var Bay. Steve çok mutsuzdu evet

today when I saw him he had a face like thunder I felt as if I was on cloud nine

bugün onu gördüğümde suratı gök gürültüsü gibiydi Canlı yayınınızı gördüğümde dokuzuncu bulutun üzerindeymişim gibi hissettim eşek

when I saw your livestream thank you very much isn't that kind thank you very

much something else now connected to whether

something is I'm being attacked by wasps um go away the wasp keeps attacking me I

arıları tarafından saldırıya uğruyorum um defol git yaban arısı bana saldırmaya devam ediyor

think it wants to sting me so here's another one can you see it if something

sanırım beni sokmak istiyor yani işte bir tane daha görebiliyor musun bir şey

is oh there it is lightning fast there it is lightning

varsa oh işte şimşek hızında orada şimşek hızında

fast if something is lightning fast it means it goes very quickly something is

şimşek hızında bir şey çok hızlı gidiyor demektir bir şey

very fast it moves quickly we can describe a car a car going by very fast

çok hızlıdır hızlı hareket eder bir arabayı tarif edebiliriz çok hızlı geçen bir araba

we can say that it went by lightning fast this car is lightning fast it goes

şimşek hızında geçti diyebiliriz bu araba ışık hızında

very quickly hello Anna nice to see you here Anna says I miss

çok hızlı gidiyor merhaba Anna seni burada görmek güzel Anna Bay'ı özlediğimi söylüyor

mr. Steve so much pappi is here listening to different voices is the

. Steve o kadar çok pappi burada ki farklı sesleri dinlemek

best way to learn a language I agree with you

bir dili öğrenmenin en iyi yolu sizinle

well maybe if mr. Steve behaves himself maybe if he is a good boy I might let

aynı fikirdeyim belki de mr. Steve uslu durur belki iyi bir çocuksa

him come back sometimes I missed mr. Steve so much I am happy to see him

geri dönmesine izin verebilirim bazen Bay'ı ıskaladım. Steve onu tekrar gördüğüme o kadar çok sevindim ki,

again

so mr. Steve is now in the garden and doing some chores

bayım. Steve şu anda bahçede ve burada bazı ev işleri yapmak, gökkuşağını kovalamak için

here is another weather idiom to chase rainbows if you chase rainbows what does

başka bir hava durumu deyimidir.

that mean if you chase rainbows it means that you

follow your dreams or fantasies so if you chase rainbows it means you are

chasing your dreams or your fantasies most people believe that chasing

çoğu insan

rainbows is not a good thing they think you are wasting your time you are trying

gökkuşağını kovalamanın iyi bir şey olmadığına inanır zamanını boşa harcadığını düşünür

to do something that you will never able be able to do so chasing rainbows means

asla yapamayacağın bir şeyi yapmaya çalışıyorsun bu yüzden gökkuşağını

to chase something that you cannot do you want to do it but it's difficult

kovalamak isteyemeyeceğin bir şeyin peşinden koşmak demektir yapmak zor ama o

it's so far away it is out of your reach but you still want to do it you are

kadar uzakta ki ulaşamayacağın bir yerde ama yine de yapmak istiyorsun

chasing rainbows then you say that your lessons go lightning fast yes you can

gökkuşaklarının peşinden gidiyorsun sonra derslerin şimşek hızında geçtiğini söylüyorsun evet yapabilirsin

because the time seems to go by very quickly so yes I suppose so I think

çünkü zaman çok çabuk geçiyor gibi görünüyor yani evet sanırım öyle sanırım bu kadar sanırım

that's it I think we will go in a moment because the rain it's starting to rain

birazdan gideceğiz çünkü yağmur yağmur yağmaya başlıyor

we can hear children if there is a wasp that keeps landing on my face we can

çocukları duyabiliriz eğer sürekli yüzüme konan bir yaban arısı varsa

hear children yes there are some children nearby behind me in one of the

çocukları duyabiliriz evet arkamda yakınlarda bazı çocuklar var bahçelerden biri

gardens they are playing football yes the lot that the live stream seems to go

futbol oynuyorlar evet çok canlı yayın

by lightning fast because the time is nearly up it is nearly time to say

şimşek hızıyla geçiyor gibi görünüyor çünkü süre dolmak üzere neredeyse veda zamanı

goodbye yes you are right Nicole is here hello Nicole nice to see you here on the

evet haklısın Nicole burada merhaba Nicole seni burada görmek güzel

live stream welcome to mr. Duncan gets attacked by wasps they keep flying

canlı yayın hoşgeldiniz bay Duncan eşek arıları tarafından saldırıya uğruyor yüzümde uçmaya devam ediyorlar evet

around my face yes time flies when you are having fun I think so hello Nico it

siz eğlenirken zaman uçup gidiyor bence bu yüzden merhaba Nico

is almost time to go we can also have our head in the clouds

neredeyse gitme vakti geldi biz de kafamızı bulutlara uçurabiliriz

if you have your head in the clouds it is very similar to chasing rainbows

eğer kafanız bulutlardaysa bu çok güzel gökkuşaklarını kovalamaya benzer,

so you chase rainbows you have your head in the clouds

böylece gökkuşaklarını kovalarsın, kafan bulutlardadır,

you were always daydreaming about the things you want to do but the things you

hep yapmak istediğin şeyler hakkında hayal kurardın ama

want to do might be unlikely they might be too difficult well might more may be

yapmak istediğin şeyler pek olası olmayabilir, çok zor olabilir, pekala daha fazlası olabilir,

there they are things that are unreachable you have your head in the

onlar şeylerdir ulaşılmaz olan kafan

clouds you are chasing rainbows however a Minnesota Paul Joseph hello Paul

bulutların arasında gökkuşaklarını kovalıyorsun ancak bir Minnesota Paul Joseph merhaba Paul

Joseph Wade welcome to to my English chat in the garden and at the moment I'm

Joseph Wade bahçedeki İngilizce sohbetime hoşgeldin ve şu anda

being attacked by all sorts of insects they keep biting me it's not very easy

her türden böceğin saldırısına uğruyorum beni ısırmaya devam ediyorlar

to yes we have a very funny habit here when we say attacked by wasps when they

evet çok komik bir alışkanlığımız var burada çok komik bir alışkanlığımız var eşekarısı saldırısı derken acı acı deyince ısırıldı

say bitter bitter or bitten I suppose a wasp can bite you and also a wasp can

sanırım yaban arısı sizi ısırabilir ve ayrıca eşekarısı da

sting you we normally say sting hello so sin su sin is saying goodbye yes I will

sokabilir biz normalde acır merhaba deriz yani günah su günahtır vedalaştım evet

be going soon we've had a very busy hour and a half one and a half hours I was on

birazdan gideceğim çok yoğun bir saat geçirdik bir buçuk bir buçuk saat

today by the way if you want to see the details here they are Facebook email and

bugün yoldaydım bu arada detayları burada görmek isterseniz facebook mailleri ve

also for your donations you can also send them to that address on the screen

ayrıca bağışlarınız için ulaşabilirsiniz ayrıca şu anda ekrandaki o adrese gönderin

right now and my life lessons are every Saturday 12:00 midday UK time Sunday

ve hayat derslerim her Cumartesi İngiltere saatiyle 12:00 öğlen

2:00 p.m. UK time and don't forget every Wednesday there is a new full English

Pazar 14:00. İngiltere saati ve unutmayın her Çarşamba yeni bir tam İngilizce

lesson every Wednesday that will be with you on Wednesday

dersi var her Çarşamba Çarşamba günü sizlerle olacak

new lesson for you to watch so I'm going soon I hope you've enjoyed today's

yeni ders izlemeniz için bu yüzden yakında gidiyorum umarım bugünün

livestream I will be back with you next week mr. Duncan thank you and have a

canlı yayınını beğenmişsinizdir birlikte döneceğim haftaya siz bayım Duncan teşekkür ederim ve

good afternoon tea yes mr. Steve will be making salmon tonight

iyi bir ikindi çayı içelim evet bayım. Steve bu akşam somon yapacak hangisini söylemek istediğinize bağlı olarak

we will have fresh salmon for tea or supper or evening dinner depending on

çay veya akşam yemeği veya akşam yemeği için taze somon yiyeceğiz

which one you like to say and also in a moment we are going to have a cup of tea

ve ayrıca birazdan bir fincan çay

and a tea cake and that's it it's time to say goodbye thank you Chris after the

ve çay keki içeceğiz ve işte bu kadar hoşçakal de, teşekkürler Chris,

live stream I will be going to bed says Chris well I think you are in the

canlı yayından sonra yatağa gideceğim, Chris iyi, Filipinler'de olduğunu düşünüyorum,

Philippines so because it's very late now in the Philippines that's the reason

çünkü Filipinler'de artık çok geç, bu

why you are going to bed by Martha by akinator by Chris by Kenan or Kenan by

yüzden Martha tarafından, akinatör tarafından, Chris tarafından yatağa gideceksin. Kenan veya Kenan

also to Julie and also to Paul Joseph hello Paul Joseph apparently Paul is

ayrıca Julie'ye ve ayrıca Paul Joseph'e merhaba Paul Joseph görünüşe göre Paul

watching in Minnesota USA you are now watching me live in England where the

Minnesota ABD'de izliyor, şimdi beni İngiltere'de canlı izliyorsunuz,

rain is about to fall on my head thank you very much for your company I am

yağmurun üzerime yağmak üzere olduğu yerde, eşlik ettiğiniz için çok teşekkür ederim,

going in a moment Thank You Irene Thank You Mika see you

gidiyorum birazdan Teşekkürler Irene Teşekkürler Mika sonra görüşürüz

later of course next week it will be my

tabii ki önümüzdeki hafta doğum günüm

birthday approaching next weekend my birthday is on the 12th of August so

yaklaşıyor hafta sonu doğum günüm 12 Ağustos bu yüzden

next weekend we will be preparing to celebrate my birthday so you might find

önümüzdeki hafta sonu doğum günümü kutlamak için hazırlanıyor olacağız böylece

the next week my face will be like thunder because I won't be very happy as

gelecek haftayı bulabilirsin yüzüm gök gürültüsü gibi olacak çünkü doğum günüm yaklaşırken çok mutlu olmayacağım Teşekkürler

my birthday approaches Thank You pal Mira Thank You Susan

dostum Mira Teşekkürler Susan

thank you to Anne thank you Anna thank you very much for all of your lovely

Anne'ye teşekkürler teşekkürler Anna'ya gönderdiğiniz tüm güzel mesajlar için çok teşekkürler

messages to and I will see you next week this is mr.

ve haftaya görüşürüz bu Bay.

Duncan in the birthplace of the English language saying thanks for watching and

Duncan, İngiliz dilinin doğum yerinde izlediğiniz için teşekkürler diyor ve

can I give you all a lovely round of applause can I just say that you are the

hepinizi güzel bir alkışlayabilir miyim, sadece sizlerin

best viewers in the world I love fuel and of course you know

dünyadaki en iyi izleyiciler olduğunuzu söyleyebilir miyim, yakıtı seviyorum ve tabii ki

what's coming next yes you do until next weekend...

sırada ne olacağını biliyorsunuz, evet siz yapıyorsunuz haftasonuna kadar...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)