Trip or Travel, Cost or Price, Seems Good or Sounds Good

hi everybody and welcome back to ask

herkese merhaba ve

Alicia the weekly series where you ask me questions and I answer them

Alicia'ya haftalık diziyi sormaya tekrar hoş geldiniz, bana sorular soruyorsunuz ve ben de onları yanıtlıyorum,

maybe first question this week comes from nerd on Emma net again nerd on nerd

belki bu haftaki ilk soru Emma net'teki inekten geliyor yine inek

on says hi Alicia what is the difference between cost and price are they being

üstüne inek merhaba diyor Alicia maliyet ve fiyat arasındaki fark nedir?

used as nouns are they being used as verbs they have some different

isim olarak mı kullanılıyorlar fiil olarak mı kullanılıyorlar bazı farklı

grammatical functions that's one generally speaking

gramer işlevlerine sahipler bu genel olarak konuşursak her

both words can be used to refer to the value of something the car's price is

iki kelime de bir şeyin değerine atıfta bulunmak için kullanılabilir arabanın fiyatı

$15,000 the agent priced the car at $15,000 the car costs $15,000 the cost

15.000 dolardır vekil arabayı 15.000 dolardan fiyatlandırmıştır arabanın maliyeti 15.000 dolardır

of the car is $15,000 so all of these example sentences show the value of an

araba 15.000 dolardır, bu nedenle bu örnek cümlelerin tümü bir öğenin değerini gösterir,

item in this case a car so when you're shopping for something cost and price

bu durumda bir araba yani bir şey için alışveriş yaparken maliyet ve fiyat

will mean something like this usually referring to the value of an item

bunun gibi bir anlama gelir, genellikle bir öğenin değerine atıfta bulunur,

however if you're talking about something like running a business or

ancak eğer bir işletmeyi yönetmek gibi bir şeyden veya

maybe even like in sports or something competitive cost as a noun or as a verb

hatta spor gibi bir şeyden veya bir isim veya fiil olarak rekabetçi maliyetten bahsetmek, başka bir şeyi yapmak için gereken

refers to the time or money or other resources required in order to do

zamana veya paraya veya diğer kaynaklara atıfta bulunur,

something else some examples the project cost us $5,000 his mistake

bazı örnekler projenin bize maliyeti 5.000 $'dır.

cost us three days so these sentences mean that $5,000 was required to do the

bize üç gün yani bu cümleler, ikinci örnek cümledeki projeyi yapmak için 5.000$ gerektiği anlamına gelir. bir

project in the second example sentence a mistake required three days to fix so

hatanın düzeltilmesi için üç gün gerekir;

this use of cost can refer to effort or resources required in order to do

something when you yourself are buying something price and cost generally mean

fiyat ve maliyet genellikle

the same thing we tend to use price more in terms of a noun or we'll use cost

aynı şeyi ifade eder biz bir isim olarak price'ı daha çok kullanırız ya da

more when we're using it as a verb like this bag costs $10 or the price is $10

bunu bir fiil olarak kullandığımızda cost'u daha fazla kullanırız, örneğin bu çantanın maliyeti 10$'dır ya da fiyatı

to make it even simpler what we tend to say the most is just it's $10 or it's 10

daha da basitleştirmek için 10$'dır en çok söyleme eğiliminde olduğumuz şey sadece 10 dolar veya 10

bucks I hope that helps you thanks for the question next question comes from

dolar umarım bu size yardımcı olur soru için teşekkürler sonraki soru Tom'dan geliyor

Tom our van Gogh high tomorrow Mr says hi Alicia thanks for the videos I have

van Gogh'umuz yarın yüksek Bay merhaba diyor Alicia videolar için teşekkürler

question about the sentence it's a rap when can I use this sentence it's a rap

cümle hakkında sorum var bu bir rap bu cümleyi ne zaman kullanabilirim rap'tir bir

is used when you conclude something when you finish something this is an

şeyi sonlandırdığınızda kullanılır bir şeyi bitirdiğinizde bu

expression that's usually used in movies and in TV when the event or when the job

genellikle filmlerde ve televizyonda olay veya iş

has finished the person in charge might say it's a rap it's a rap tells everyone

bittiğinde sorumlu kişi rap diyebileceği zaman kullanılan bir ifadedir Bu,

else in the organization or everyone else in the event the job is finished

kuruluştaki diğer herkese veya işin bitmesi durumunda diğer herkese,

everything is done you can go home now so you'll use this at the end of an

her şeyin bittiğine dair bir rap'tir, şimdi eve gidebilirsiniz, böylece bunu bir

event or at the end of a job typically hope that helps you thanks for

etkinliğin sonunda veya bir işin sonunda kullanabilirsiniz, genellikle bunun yardımcı olacağını umarız. soru için teşekkürler

the question next question comes from mohammed al daily heigen Mohammed

sonraki soru mohammed al daily heigen'den geliyor Muhammed

Mohammed says hi Alicia I want to ask about the difference between training

Muhammed merhaba Alicia diyor Antrenman

and exercise and can we use them in one sentence together yeah both words can be

ve egzersiz arasındaki farkı sormak istiyorum ve bunları bir cümlede birlikte kullanabilir miyiz evet her iki kelime de

used to talk about sports or going to the gym that kind of physical body

spor veya gitmek hakkında konuşmak için kullanılabilir spor salonuna bu tür bir fiziksel bedenle

related practice training tends to be used when we have a specific goal in

ilgili alıştırma eğitimi aklımızda belirli bir hedef olduğunda kullanılmaya eğilimlidir başarmayı

mind there's something we are hoping to achieve examples he's training for a

umduğumuz bir şey var örnekler o bir maraton için çalışıyor

marathon she started strength training last month

geçen ay kuvvet antrenmanına başladı

exercise is more general it's like a habit or a hobby maybe we don't have a

egzersiz daha genel bu bir alışkanlık gibi veya bir hobi belki

specific goal in mind but we do it in order to keep our body in good shape

aklımızda belirli bir hedef yok ama bunu vücudumuzu iyi durumda tutmak için yapıyoruz

some examples I try to exercise 3 times a week

bazı örnekler Haftada 3 kez egzersiz yapmaya çalışıyorum o

he likes to exercise in the morning so to put them together in one sentence for

sabahları egzersiz yapmayı seviyor böylece onları bir araya getirmek için örneğin bir cümle,

example I wasn't getting enough exercise so I registered for a 5k run and started

yeterince egzersiz yapmıyordum, bu yüzden 5k koşusu için kaydoldum ve

training hope that helps you thanks for the question next question comes from ro

antrenmana başladım umarım yardımcı olur soru için teşekkürler sonraki soru ro'dan geliyor

hula hula hula hula says what's the difference between trip and travel yeah

hula hula hula hula diyor gezi ve seyahat arasındaki fark nedir evet

common question very common mistake when you're talking about going to another

ortak soru çok başka bir yere gitmekten bahsederken yapılan yaygın bir hata

place the word trip should be used only as a noun so let's look at some examples

gezi kelimesinin sadece isim olarak kullanılması gerektiği için bazı örneklere bakalım

I took a trip to Europe last year I might take an international trip this

autumn travel is generally used as a verb though it can be used as a noun it

fiil isim olarak kullanılabilse de

refers to going to another place it sounds a little bit more formal than go

başka bir yere gitmeyi ifade ediyor go'dan biraz daha resmi geliyor

examples I traveled to Europe last year I might travel somewhere outside the

örnekler geçen yıl Avrupa'ya seyahat ettim bu sonbaharda ülke dışında bir yere seyahat edebilirim

country this autumn the trip has a verb form but the word

seyahatin bir fiil formu var ama kelime

trip as a verb means to make a mistake while walking so it's like you're

bir fiil olarak gezi, yürürken hata yapmak anlamına gelir, bu yüzden sanki

walking along and there's a rock or something here and you make a mistake

yürüyorsunuz ve burada bir kaya veya başka bir şey var ve

like you misstep and maybe fall down that's to trip so when you say for

yanlış adım atıp belki de düşüyormuşsunuz gibi bir hata yapıyorsunuz, bu tökezlemek, bu yüzden

example I tripped to another city it means this kind of walking was used to

örneğin ben dediğinizde takıldım başka bir şehir bu tür bir yürüyüşün

travel to that city it's grammatically correct but totally wrong the meaning is

o şehre seyahat etmek için kullanıldığı anlamına gelir dilbilgisi açısından doğru ama tamamen yanlış anlam

totally wrong so please use I took a trip or I've traveled to to prevent this

tamamen yanlış bu yüzden lütfen kullanın Seyahate çıktım veya seyahat ettim bunu

completely if this is confusing for you most native speakers will not use travel

tamamen önlemek için bu sizin için en çok kafa karıştırıyorsa ana dili İngilizce olanlar travel kullanmayacak

we will actually just use went in the past tense past tense of go I went to

biz aslında sadece "go"nun geçmiş zaman kipini kullanacağız

another city I went to this country so if you ever have like doubts about which

başka bir şehre gittim bu ülkeye gittim bu yüzden hangi

word you should use just use went hope that helps you thanks for the question

kelimeyi kullanmanız gerektiği konusunda herhangi bir şüpheniz varsa sadece "go"yu kullanın bu size yardımcı olur soru için teşekkürler

the next question comes from Yuka hi Yuka Yuka says what is the difference

sonraki soru Yuka'dan geliyor merhaba Yuka Yuka, bununla bunun arasındaki farkın ne olduğunu söylüyor,

between that and it for example that's awesome and it's awesome a distance from

örneğin bu harika ve

the speaker that's awesome tends to be used for something the speaker here's

harika konuşmacıdan harika bir şey için kullanılma eğiliminde olan bir mesafe konuşmacı burada

examples good news from a friend that's awesome an exciting item on a restaurant

örnekler iyi haber bir arkadaş bu harika bir restoran menüsündeki heyecan verici bir öğe

menu that's awesome an amazing moment in a sporting match on TV that's awesome

harika bir TV'deki bir spor karşılaşmasında harika bir an harika bu harika

it's awesome tends to be used for something the speaker is familiar with

konuşmacının aşina olduğu bir şey için kullanılma eğilimindedir konuşmacı

the speaker knows about that thing and the speaker wants to express his or her

o şey hakkında bilir ve konuşmacı kendi veya

opinion about that examples my job is going well it's awesome

bu örnekler hakkındaki görüşü işim iyi gidiyor harika

I have a nice new place to live it's awesome I'm visiting a new city and

yaşamak için yeni ve güzel bir yerim var harika yeni bir şehri ziyaret ediyorum ve

telling my friends about it it's awesome that tends to be for things outside us

or distant from us it is sort of our expression of our own opinion this is

arkadaşlarıma orayı anlatıyorum bir nevi kendi görüşümüzü ifade ediyoruz bu

not a perfect rule but it's a general guideline so I hope that that helps you

mükemmel bir kural değil ama genel bir kılavuz yani umarım bu size yardımcı olur

thanks very much for the question next question comes from Mohammed hi Mohammed

soru için çok teşekkürler bir sonraki soru Muhammed'den geliyor merhaba Muhammed

Mohammed says hi Alicia been watching your videos for a long time thank you

Muhammed merhaba diyor Alicia bir süredir videolarınızı izliyordu uzun zamandır teşekkür ederim ses ile benziyor arasındaki

I'm wondering about the difference between sound and seemed like when

farkı merak ediyorum

someone comes up with a good idea suggestion we say it sounds good or that

biri iyi bir fikir önerisiyle geldiğinde kulağa hoş geliyor diyoruz ya da

seems good when you seem and sound yes I talked about

göründüğünüzde ve ses çıkardığınızda

this in a previous ask Alicia video you can check that video for a few more

bu iyi görünüyor evet bundan önceki bir Alicia videosunda bahsetmiştim birkaç örnek için o videoyu inceleyebilirsiniz

examples we use sound for information we get with our ears so something that we

sesi kulağımızla aldığımız bilgiler için kullanırız yani

hear from someone else or information general information that we collect with

başka birinden duyduğumuz bir şey veya bilgi genel kulağımızla topladığımız bilgiler bu örnekler hakkında konuşmak

our ears we use sound or it sounds to talk about that examples an invitation

için ses veya o sesleri kullanırız

for dinner sounds good your coworker has a bad cough he doesn't

akşam yemeği daveti kulağa hoş geliyor iş arkadaşınızın kötü bir öksürüğü var o kulağa pek

sound good a vacation to the mountains sounds good we use seams for things that

iyi gelmiyor dağlarda bir tatil kulağa hoş geliyor

we cannot quickly confirm or we cannot quickly verify like we use it for

hemen onaylayamadığımız veya hemen doğrulayamadığımız şeyler için dikişler kullanıyoruz,

something that has like a nice appearance or maybe there's something

tıpkı güzel bir şey için kullandığımız gibi görünüş ya da belki

that gives us the impression it is good or bad or whatever adjective but we need

bize iyi ya da kötü olduğu izlenimini veren bir şey var ya da her ne sıfat ama bu durumlarda dikiş

some more information to confirm that we use seams in these cases examples an

kullandığımızı doğrulamak için biraz daha bilgiye ihtiyacımız var örnekler

interesting job offer hmm seems good you find a low price on an airplane ticket

ilginç bir iş teklifi hmm iyi görünüyor uçak biletinde düşük bir fiyat buluyorsunuz

that seems good you find an error in a document mmm this doesn't seem right

bu iyi görünüyor bir belgede bir hata buluyorsunuz mmm bu doğru görünmüyor

this is just a general guide it's not a perfect rule but I hope that this is

bu sadece genel bir kılavuz mükemmel bir kural değil ama umarım bu, birini seçme zamanı geldiğinde

something that can help you make better decisions when it comes time to choose

daha iyi kararlar vermenize yardımcı olabilecek bir şeydir.

one of these words so I hope that that helps you thanks very much for the

bu kelimeler umarım size yardımcı olur soru için çok teşekkür ederim pekala

question alright that's everything that I have for this week thank you as always

bu hafta için sahip olduğum her şey bu kadar harika sorularınızı gönderdiğiniz için her zaman olduğu gibi teşekkür ederim

for sending your great questions remember to send them to me at English

onları bana İngilizce sınıfı 101.com'da göndermeyi unutmayın

class 101.com slash ask - Alicia of course if you liked the video don't

tabii ki videoyu beğendiyseniz

forget to give it a thumbs up and subscribe to our channel if you haven't

beğeni vermeyi ve hala abone değilseniz kanalımıza abone olmayı

already also please make sure to check us out at English class 101.com for some

unutmayın.

other things that can help you with your English Studies thanks very much for

İngilizce Çalışmalarınız

watching this episode and I will see you again next week bye mine

bu bölümü izlediğiniz için çok teşekkürler ve haftaya tekrar görüşürüz hoşçakalın benim