Learn the Top 10 Ways to Invite Someone to Something in English

Wanna learn English anywhere, anytime?

Her yerde, her zaman İngilizce öğrenmek ister misin?

Get the Innovative Language 101 app for free!

Yenilikçi Dil 101 uygulamasını ücretsiz edinin!

Hi, everybody, and welcome back to Top Words.

Herkese merhaba, Top Words'e tekrar hoş geldiniz.

My name is Alisha, and today we're going to be talking about ten ways to invite someone

Benim adım Alisha ve bugün birini bir şeye davet etmenin on yolundan bahsedeceğiz

to something.

.

So let's go!

O zaman hadi gidelim!

Do you want to...?

Sen istiyor musun...?

The first way to invite someone to something is with the phrase "do you want to..."

Birini bir şeye davet etmenin ilk yolu, "yapmak ister misin ..." ifadesidir,

So "do you want to" plus some activity.

yani "istiyor musun" artı biraz aktivite.

Do you want to go to the beach?

Sahile gitmek ister misin?

Do you want to see a movie?

Bir film izlemek ister misin?

Do you want to go puppy shopping?

Köpek yavrusu alışverişine gitmek ister misin?

Do you want to make a sandcastle?

Kumdan kale yapmak ister misin?

These are all invitations to do something.

Bunların hepsi bir şeyler yapmak için davetlerdir.

So, in a sentence, a different sentence, do you want to get lunch on Saturday?

Yani bir cümleyle, farklı bir cümleyle, Cumartesi günü öğle yemeği yemek ister misin?

Ah!

Ah!

That's a good point!

İyi bir noktaya değindin!

Want to, to make "want to" sound more natural contract it to "wanna."

İstemek, "istemek"i daha doğal kılmak için onu "istemek" olarak daraltın.

Do you wanna do something?

Bir şey yapmak ister misin?

So do you want to get lunch on Saturday?

Cumartesi günü öğle yemeği yemek ister misin?

Nice!

Güzel!

Are you free...?

Siz ücretsiz misiniz...?

Are you free____?

Siz ücretsiz misiniz____?

Where here is a time period, so for example, are you free this weekend?

Burada bir zaman dilimi var, örneğin, bu hafta sonu boş musunuz?

Or are you free tonight?

Yoksa bu gece boş musun?

Are you free later?

Daha sonra boş musun?

So asking someone about their free time in the future, this is an introduction to an

Yani birine gelecekte boş zamanlarını sormak , bu bir davete giriş niteliğindedir

invitation.

.

So in a sentence, are you free for dinner tomorrow night?

Yani bir cümleyle, yarın akşam yemek için boş musun ?

Do you want to come to...?

...'e gelmek ister misin?

Do you, again, shortening "want to" to "wanna."

Yine, "istiyorum" kelimesini "istiyorum" olarak kısaltıyor musunuz?

Do you want to come to ____?

____'a gelmek ister misin?

So it's some activity you go to or you come to you need to physically move your body to

Yani bir tür aktiviteye gidersiniz ya da gelirsiniz, bu aktiviteye katılmak için vücudunuzu fiziksel olarak hareket ettirmeniz gerekir

participate in this activity.

.

So for example, do you want to come to my house later?

Yani mesela daha sonra evime gelmek ister misin ?

Do you want to come to my friend's birthday party?

Arkadaşımın doğum günü partisine gelmek ister misin ?

Do you want to come to a movie at the neighborhood movie theater, for example?

Mahalle sinemasında sinemaya gelmek ister misin mesela?

So something that you need to move to do, but maybe when you make this invitation, you

Yani yapmak için harekete geçmeniz gereken bir şey, ama belki bu daveti yaptığınızda,

the speaker, you should be close to that activity, or you should know you should have a connection

konuşmacı olarak, o aktiviteye yakın olmalısınız veya o aktivite ile bir bağlantınızın olması gerektiğini bilmelisiniz

with that activity.

.

It sounds like you're inviting the listener to something close to you, something you know

Dinleyiciyi size yakın, bildiğiniz bir şeye davet ediyormuşsunuz gibi geliyor

about.

.

So in an example sentence, do you want to come to a concert with me?

Yani örnek bir cümleyle, benimle bir konsere gelmek ister misin?

So the speaker knows about the concert.

Böylece konuşmacı konser hakkında bilgi sahibi olur.

Do you want to come to a concert with me?

Benimle bir konsere gelmek ister misin? Benimle

You can say, do you want to go to a concert with me, also, in that case, it's ok.

konsere gitmek ister misin diyebilirsin, bu durumda da sorun değil.

Are you doing anything?

Bir şey yapıyor musun?

So again, "are you doing anything" plus a timeframe, or maybe a meal as well is good,

Yani yine, bu ifadeden sonra "bir şey yapıyor musun" artı bir zaman çerçevesi veya belki bir yemek de iyidir

after this expression.

.

So, are you doing anything after work?

İşten sonra bir şey yapıyor musun?

Are you doing anything for brunch tomorrow?

Yarın brunch için bir şey yapıyor musun?

Are you doing anything this summer?

Bu yaz bir şey yapıyor musun? Bir şey yapıyor musun diye

You can ask about someone's future plans with are you doing anything, and the answer to

birinin gelecek planları hakkında soru sorabilirsiniz ve

this question should be yes or no.

bu sorunun cevabı evet veya hayır olmalıdır.

Are you doing anything later?

Daha sonra bir şey yapıyor musun?

No.

Hayýr.

Are you doing anything later?

Daha sonra bir ţey yapýyor musun?

Yeah, I have some plans.

Evet, bazı planlarım var.

So it's a yes or no question, but when you reply to this question, if it's yes, you can

Yani evet ya da hayır şeklinde bir soru ama bu soruya cevap verdiğinizde evet ise

give some information about your plans; if it's no, you can say maybe no, do you have

planlarınız hakkında bilgi verebilirsiniz; hayır ise belki hayır diyebilirsin,

something in mind?

aklında bir şey var mı?

But anyway, in a sentence, to invite someone with this expression, you could say, are you

Ama yine de, bir cümleyle, bu ifadeyle birini davet etmek için ,

doing anything for dinner?

akşam yemeği için bir şey yapıyor musun diyebilirsiniz.

Or, are you doing anything this weekend?

Ya da bu hafta sonu bir şey yapıyor musun?

That's another nice expression you can use.

Bu da kullanabileceğiniz başka bir güzel ifade.

What are you up to?

Ne ile meşgulsün?

The next one is "what are you up to" plus a day or "what are you up to" plus a time

Bir sonraki, "ne yapıyorsun" artı bir gün veya "ne yapıyorsun" artı bir zaman

period.

dilimidir.

So for example, what are you up to this weekend?

Örneğin, bu hafta sonu ne yapıyorsun?

So what are you up to is a casual expression for what are you doing, or what are your plans.

Öyleyse, ne yapıyorsun, ne yapıyorsun ya da planların neler diye gelişigüzel bir ifade.

What are you up to, again, "what are" becomes "what're" contract that to make it sound more

Neyin peşindesin, yine, "nesin" daha doğal görünmesi için "nesin" sözleşmesine dönüşür

natural.

.

What are you up to this evening, for example?

Örneğin, bu akşam ne yapıyorsun?

In another example sentence, what are you up to on Friday night?

Başka bir örnek cümleyle, Cuma gecesi ne yapıyorsun?

Come... with me.

Benimle gel. Bir

The next expression is come bah bah bah with me.

sonraki ifade benimle gel bah bah bah .

So here this space come do something with me is a noun phrase.

Yani burada bu boşluk gel benimle bir şey yap bir isim tamlaması.

Come to a movie with me, come fishing with me, come to a concert with me.

Benimle sinemaya gel, benimle balığa gel , benimle konsere gel.

So some activity this speaker is inviting you to join to.

Bu konuşmacının sizi katılmaya davet ettiği bazı etkinlikler . Daha

It's a stronger invitation, they use the command form come bla bla bla with me, it's a command

güçlü bir davet, benimle gel bla bla bla komut formunu kullanıyorlar, bu bir emir

form phrase.

cümlesi.

So for example, come to the beach with me next week.

Örneğin, haftaya benimle sahile gel .

It's a very strong suggestion.

Bu çok güçlü bir öneri.

Why don't we...?

Neden biz...?

Why don't we bla bla bla.

Neden bla bla bla yapmıyoruz.

This is a really soft way to invite someone to something.

Bu, birini bir şeye davet etmenin gerçekten yumuşak bir yolu .

So why don't we, it uses the negative "don't," so that softens the expression even more.

Öyleyse neden olumsuz "don't" kullanmıyoruz, bu da ifadeyi daha da yumuşatıyor.

So, why don't we take a vacation next week?

Öyleyse, neden gelecek hafta bir tatile çıkmıyoruz?

Or why don't we study tomorrow night?

Ya da neden yarın gece çalışmıyoruz?

Why don't we buy a puppy?

Neden bir köpek yavrusu almıyoruz?

Another example sentence, why don't we have coffee tomorrow?

Başka bir örnek cümle, neden yarın kahve içmiyoruz?

Wanna grab...?

Tutmak ister misin...?

So here it says wanna which is the short-form of "want to," and then grab.

Yani burada "want to"nun kısa biçimi olan want yazıyor ve sonra kapmak.

So grab, the image of grab or like the nuance of grab is something you can hold in your

Öyleyse yakala, yakala görüntüsü veya kapma nüansı gibi elinizde tutabileceğiniz bir şeydir

hand.

.

So grab is like to quickly take something, so the image with this expression is maybe

Yani kapmak bir şeyi hızlı bir şekilde almak gibidir, yani bu ifadeye sahip görüntü belki

an activity that takes a short time and that's not so serious.

kısa süren bir faaliyettir ve bu o kadar da ciddi değildir. Bu

So we usually use wanna grab bla bla bla for food or drink, kind of has, like, a light

nedenle, genellikle yiyecek veya içecek için want kapmak bla bla bla kullanırız ,

friendly casual feeling about it.

bu konuda hafif, arkadaşça, gündelik bir his vardır.

So for example, wanna grab a coffee?

Örneğin, bir kahve içmek ister misin?

Or, wanna grab a drink?

Ya da bir şeyler içmek ister misin?

Wanna grab lunch later?

Daha sonra öğle yemeği yemek ister misin?

You wouldn't use it for a more serious expression, like you would not say want to grab movie,

Bunu daha ciddi bir ifade için kullanmazsınız, filmi kapmak istiyorum demezsiniz,

like, you can't like grab you can't hold a movie, so it sounds a little unnatural, but

mesela, bir filmi tutmayı sevemezsin , bu yüzden kulağa biraz doğal gelmiyor ama

you can hold the coffee or a beer, a glass of wine, something kind of small, something

tutabilirsin gibi. kahve ya da bira, bir kadeh şarap, biraz küçük bir şey,

it's a very light casual expression here.

burada çok hafif, gündelik bir ifade var.

So an example sentence, want to grab a beer after work?Yes, I do.

Örnek bir cümle, işten sonra bir bira içmek ister misin ? Evet, isterim.

Some small things that you're preparing, lik,e for a party or an event, like, let's grab

Bir parti veya etkinlik gibi hazırladığınız bazı küçük şeyler, örneğin, bir etkinliğe hazırlanmak için

some forks, let's grab some knives, let's grab some wine to prepare for an event.

biraz çatal alalım, biraz bıçak alalım, biraz şarap alalım.

You can use it, that's a great point.

Kullanabilirsin, bu harika bir nokta.

How about we...?

Peki ya biz...?

So how about we watch a movie later?

Daha sonra bir film izlesek nasıl olur?

How about we have a picnic?

Piknik yapmaya ne dersin?

How about we buy a boat?

Bir tekne almaya ne dersin?

How about we make a cake?

Kek yapalım mı?

Alright, so in a different sentence, how about we see a movie later?

Pekala, farklı bir cümleyle, daha sonra bir film izlemeye ne dersiniz?

We should get together sometime.

Bir ara bir araya gelmeliyiz.

You can use this expression just by itself, it's "we should get together sometime."

Bu ifadeyi tek başına kullanabilirsiniz, "bir ara bir araya gelmeliyiz."

This is sort of a vague expression, it's kind of an expression you don't have a specific

Bu biraz muğlak bir ifade, belirli bir

plan, but you're making a suggestion to the other person.

planın yok ama karşıdakine bir öneride bulunuyorsun gibi bir ifade .

We should get together sometime when you're free, when I'm free, we should get together

Senin boş olduğun zamanlarda bir araya gelmeliyiz, ben boş olduğumda

to do an activity.

bir aktivite yapmak için bir araya gelmeliyiz.

So you could say, for example, I haven't seen you in ages, we should get together sometime.

Örneğin, seni uzun zamandır görmemiştim, bir ara buluşmalıyız diyebilirsin.

You can use this expression just to show you want to catch up with someone that maybe you

Bu ifadeyi belki de uzun zamandır görmediğiniz birine yetişmek istediğinizi göstermek için kullanabilirsiniz

haven't seen for a long time.

.

That's the end!

Bu son!

So those are 10 phrases that you can use to invite someone to something.

Yani bunlar birini bir şeye davet etmek için kullanabileceğiniz 10 kelime öbeği . Kullanmayı sevdiğiniz

They're very useful if there's anything that you like to use or if you have any questions

herhangi bir şey varsa veya

about a way to invite someone to something, please leave it in a comment so we can check

birini bir şeye davet etmenin bir yolu hakkında herhangi bir sorunuz varsa, kontrol edebilmemiz için lütfen yorumda bırakın

it out.

. En İyi Sözler'in

Thanks very much for watching this episode of Top Words, if you liked this video please

bu bölümünü izlediğiniz için çok teşekkürler , bu videoyu beğendiyseniz

make sure to hit the thumbs up button and also subscribe to the channel if you haven't

beğen düğmesine basmayı ve ayrıca kanala abone değilseniz abone olmayı unutmayın

subscribed already.

.

Thanks very much for watching this episode and we'll see you again soon.

Bu bölümü izlediğiniz için çok teşekkürler ve yakında tekrar görüşürüz.

Bye!

Hoşçakal!

Talking about puppies a lot.

Yavru köpekler hakkında çok konuşmak.

Puppies are always good.

Köpekler her zaman iyidir.

Why don't we buy a puppy?

Neden bir köpek yavrusu almıyoruz?

Because... responsibility.

Çünkü... sorumluluk.