Free English Class! Topic: Cleaning! 🧹🧺🗑️ (Lesson Only)

Well hello and welcome to this English lesson about cleaning.

Merhaba ve temizlikle ilgili bu İngilizce dersine hoş geldiniz.

I'm not sure this is going to be everyone's favourite topic.

Bunun herkesin favori konusu olacağından emin değilim.

I mean you'll probably enjoy learning the words. But

Demek istediğim, muhtemelen kelimeleri öğrenmekten keyif alacaksınız. Ancak

cleaning isn't something that everyone enjoys doing. Uh but

temizlik herkesin yapmaktan hoşlandığı bir şey değildir. Ama

in this English lesson I'll teach you some words and

bu İngilizce dersinde size temizlik hakkında konuşmak için kullanabileceğiniz bazı kelimeler ve deyimler öğreteceğim

phrases that you can use to talk about cleaning. Um we

. Um

usually do cleaning a little bit everyday and then a lot

genellikle her gün biraz temizlik yaparız ve sonra

more on Saturdays so it'll be interesting to find out from

cumartesi günleri çok daha fazla temizlik yaparız, bu yüzden temizliğinizi yaparken hepinizden öğrenmek ilginç olacaktır

all of you when you do your cleaning. And if you're

. Ve temizlik

wondering what I mean by cleaning I'm talking about

derken ne demek istediğimi merak ediyorsanız,

cleaning your house or cleaning your apartment. Um so that's

evinizi temizlemekten veya dairenizi temizlemekten bahsediyorum. Um,

going to be the focus of today's English lesson. We'll

bugünkü İngilizce dersinin odak noktası bu olacak. Evinizi veya dairenizi temizlemek hakkında konuşabilmeniz için bilmeniz gereken

talk about the English words and phrases you need to to know

İngilizce kelimeler ve ifadeler hakkında konuşacağız

to be able to talk about cleaning your house or

apartment. So how do we talk about cleaning the house? Well

. Peki evi temizlemekten nasıl bahsedebiliriz? Peki,

we use the phrase to clean the house. This is the general term

evi temizlemek için bu ifadeyi kullanırız . Bu,

we use when we talk about picking up after ourselves.

kendimizi toparlamaktan bahsederken kullandığımız genel terimdir.

Washing things. Getting everything tidy. Sometimes your

Eşyaları yıkamak. Her şeyi düzenli hale getirmek. Bazen

house gets messy and you need to clean your house. Sometimes

eviniz dağılır ve evinizi temizlemeniz gerekir. Bazen

you need to clean the apartment. We clean our house

daireyi temizlemeniz gerekir . Evimizi

to a certain degree every day. And we clean it a lot better

her gün belli bir dereceye kadar temizliyoruz. Ve her Cumartesi çok daha iyi temizliyoruz

every Saturday. But the time when we clean the house the

. Ama evi

best is when we know people are coming over. When we know we

en iyi temizlediğimiz zaman, insanların geleceğini bildiğimiz zamandır .

are going to have guests we do a really good job of cleaning

Misafirlerimizin geleceğini bildiğimizde, evi temizlemek için gerçekten iyi bir iş çıkarırız

the house. But that's the phrase we use in English. We

. Ama İngilizce'de kullandığımız ifade bu.

say oh I need to clean the house. My mom is coming over

Evi temizlemem gerek diyoruz . Annem

tomorrow. I need to clean the house. My brother-in-law and

yarın geliyor. Evi temizlemem gerek . Yarın kayınbiraderim ve

sister-in-law are coming over tomorrow. And we usually do

yengem gelecek . Ve

this because the house is a mess. Um I'm not sure if you

bunu genellikle ev dağınık olduğu için yaparız .

are a messy person. I'm kind of a messy person. Um I try to

Dağınık bir insan olup olmadığından emin değilim. Ben biraz dağınık bir insanım.

keep things clean but when I'm busy I'm definitely a messy

Her şeyi temiz tutmaya çalışıyorum ama meşgul olduğumda kesinlikle dağınık bir

person and then the house is a mess. And this is how you would

insanım ve o zaman ev darmadağın oluyor. Ve

describe your house or apartment before you clean it.

temizlemeden önce evinizi veya dairenizi böyle tarif edersiniz.

You say oh I need to clean my apartment. It is a mess. I need

Ah dairemi temizlemem gerek diyorsun . Bu bir karmaşa.

to clean my house. It is a mess. So you notice we say the

Evimi temizlemem gerekiyor. Bu bir karmaşa. Evin darmadağın olduğunu söylediğimizi fark ettiniz mi?

house is a mess. You could also say the house is messy. That

Evin dağınık olduğunu da söyleyebilirsin. Bu

would work as well. And if it's really bad we say the house is

da işe yarar. Ve eğer gerçekten kötüyse, evin

a disaster. Don't come over right now Mom. The house is a

bir felaket olduğunu söyleriz. Hemen gelme anne. Ev bir

disaster. We need to clean the house first. Um if you have

felaket. Önce evi temizlememiz gerekiyor.

little kids this is usually true. In fact after you clean

Küçük çocuklarınız varsa, bu genellikle doğrudur. Aslında evinizi temizledikten sonra,

your house if you have little kids just wait a few hours and

eğer küçük çocuklarınız varsa, sadece birkaç saat bekleyin ve

then the house will be a disaster again so two ways we

sonra ev tekrar bir felaket olacak, bu yüzden

describe a messy house as we say the house is a mess the

dağınık bir evi iki şekilde tanımlıyoruz, ev dağınık,

house is messy or the house is a disaster and again you can

ev dağınık ya da ev dağınık. bir felaket ve yine

use the possessive. My house is a disaster. Our house is a

iyelik kipini kullanabilirsiniz. Evim bir felaket. Evimiz bir

disaster. Um during the summer our house is sometimes a

felaket. Yazın evimiz bazen

disaster because Jen and I are very very busy. And then when

felaket olur çünkü Jen ve ben çok meşgulüz. Ve

you get to the specifics you might need to clean a specific

ayrıntılara geldiğinizde, evin belirli bir bölümünü temizlemeniz gerekebilir

part of the house. For kids usually we say you need to

. Çocuklar için genellikle

clean your room. Um I also have this room. This is my studio

odanızı temizlemeniz gerektiğini söyleriz. Bu oda bende de var . Burası benim stüdyom

and it's kind of our living room. And so we refer to this

ve bir nevi oturma odamız. Bu yüzden burayı

as my room. So sometimes I'll say I need to clean my room. Uh

benim odam olarak adlandırıyoruz. Bu yüzden bazen odamı temizlemem gerektiğini söyleyeceğim. Uh

because I have a visitor coming over. In fact the person who

çünkü bir ziyaretçim var . Aslında

edits my videos visited in June. And so I said to Jen I

videolarımı düzenleyen kişi Haziran ayında ziyaret etti . Ben de Jen'e

need to clean my room. Because I don't want my editor to think

odamı temizlemem gerektiğini söyledim. Çünkü editörümün

I'm a messy person. But when your room is a mess when your

dağınık bir insan olduğumu düşünmesini istemiyorum. Ama odanız dağınık olduğunda,

room is a disaster. You need to clean your room. And sometimes

odanız bir felaket olduğunda. Odanı temizlemen gerekiyor. Ve bazen

your house isn't really messy. It's just a little bit messy.

eviniz gerçekten dağınık değildir. Sadece biraz dağınık.

And you just need to straighten up. So when you straighten up

Ve sadece düzeltmen gerekiyor . Yani doğrulduğunuzda,

it means like this person you put all the books in order.

bu kişi gibi tüm kitapları sıraya koyuyorsunuz demektir.

Maybe there's a cup and a plate on your desk in your office at

Belki evinizdeki ofisinizdeki masanızın üzerinde bir fincan ve bir tabak vardır

home. You would bring that to the kitchen sink. Um maybe

. Bunu mutfak lavabosuna getirirdin. Belki mutfağınızdaki tezgahın

there's just a few things on the counter in your kitchen and

üzerinde birkaç şey vardır ve

you put them in the cupboard. But when you say up. It means

siz onları dolaba koyarsınız. Ama kalk dediğinde. Bu,

that your house isn't a total disaster. It's relatively tidy

evinizin tam bir felaket olmadığı anlamına gelir. Zaten nispeten derli toplu

and neat already and you just need to arrange a few things.

ve derli toplu ve sadece birkaç şeyi ayarlamanız gerekiyor. Bir

And we have another phrase we use tidy up. So you might just

de toparlamak için kullandığımız başka bir deyimimiz var . O yüzden

need to tidy up a little bit. Uh this again means that maybe

biraz toparlanmanız gerekebilir. Uh, bu yine belki

there's a few books out. Maybe there's a couple things on your

birkaç kitap çıktığı anlamına gelir. Ortalığı topladığınızda veya düzelttiğinizde mutfak masanızda belki birkaç şey vardır,

kitchen table when you tidy up or when you straighten up it

usually only takes about five or 10 minutes. Maybe you put

genellikle sadece beş veya 10 dakika sürer. Belki de

all the shoes in the closet by your entrance way. Or maybe you

bütün ayakkabıları giriş yolunun yanındaki dolaba koymuşsundur. Ya da belki

just put them all nice and straight. But sometimes you

hepsini güzel ve düz bir şekilde koyarsınız. Ama bazen

know that people are coming over and you'll say don't come

insanların geleceğini bilirsin ve hemen gelme diyebilirsin

right away. I just need to tidy up or I just need to straighten

. Sadece toparlanmam gerekiyor ya da sadece

up the house a little bit. And some specifics. And I'm trying

evi biraz düzeltmem gerekiyor. Ve bazı özellikler. Ve

to put together phrases with verbs and the thing the verb is

fiilleri ve fiilin değiştirdiği şeyi bir araya getirmeye çalışıyorum

modifying. So that you can hear an English speaker say it.

. Bir İngiliz konuşmacının söylediğini duyabilmeniz için.

Sometimes you just need to sweep the floor. We sweep the

Bazen sadece yeri süpürmeniz gerekir.

floor after supper every night in the kitchen. And we sweep

Her akşam yemekten sonra mutfakta yerleri süpürürüz. Ve

the floor in our entrance way and other places. Usually once

giriş yolumuzda ve diğer yerlerde zemini süpürüyoruz. Genellikle

a week. But sometimes there's just a little bit of stuff on

haftada bir kez. Ama bazen yerde çok az eşya olur

the floor and you need to sweep the floor. Sometimes you need

ve yeri süpürmeniz gerekir . Bazen yeri

to mop the floor. When you mop the floor you get some soap and

paspaslamanız gerekir. Zemini paspasladığınızda biraz sabun ve

water. Some people use vinegar and water. Some people use

su alırsınız. Bazı insanlar sirke ve su kullanır. Bazı insanlar

bleach and water. Some people use some sort of cleaner mixed

çamaşır suyu ve su kullanır. Bazı insanlar suyla karıştırılmış bir çeşit temizleyici kullanır

with water. But you will use a mop and you will stick it in

. Ama paspas kullanacaksın ve

the bucket and get it wet. And then you will mop the floor. Um

kovaya sokup ıslatacaksın. Ve sonra yeri paspaslayacaksın.

after you mop the floor the floor is usually just a little

Yeri paspasladıktan sonra, yer genellikle

bit wet for a while. So when you sweep the floor it's a dry

bir süreliğine biraz ıslak kalır. Yani yeri süpürdüğünüzde bu kuru bir

activity. When you mop the floor it's more of a wet

aktivitedir. Zemini paspasladığınızda, daha çok ıslak bir

activity. You are making the floor a little bit wet. As you

aktivitedir. Zemini biraz ıslatıyorsunuz.

clean it. And then you might need to do the dishes or wash

Temizlerken. Ve sonra bulaşıkları yıkamanız veya bulaşıkları yıkamanız gerekebilir

the dishes. We do the dishes after supper every night. We

. Her akşam yemekten sonra bulaşıkları yıkıyoruz.

sometimes do the dishes after breakfast. It depends on the

Bazen kahvaltıdan sonra bulaşıkları yıkıyoruz .

Time of year. Yesterday I did the dishes three times. I did

Yılın zamanına bağlıdır. Dün bulaşıkları üç kez yıkadım.

the dishes after breakfast. I did the dishes after lunch and

Kahvaltıdan sonra bulaşıkları yıkadım. Öğle yemeğinden sonra bulaşıkları yıkadım ve

I did the dishes after supper. Um and I didn't have any help

akşam yemeğinden sonra bulaşıkları yıkadım. Um ve ben hiç yardım alamadık

because Jen and the kids were all very very busy. But

çünkü Jen ve çocuklar çok meşguldü. Ama

sometimes you leave the dishes for a few days and then you

bazen bulaşıkları birkaç gün bırakırsın ve sonra

have to do two days worth of dishes. And that could be a

iki günlük bulaşıkları yıkamak zorunda kalırsın . Ve bu

little bit annoying. Sometimes you want to wash the windows.

biraz can sıkıcı olabilir. Bazen camları yıkamak istersin.

This is something I need to do in my house because for some

Bu benim evimde yapmam gereken bir şey çünkü

reason the windows are getting a little bit dirty. This isn't

nedense camlar biraz kirleniyor. Bu,

something people do every week necessarily. Some people might.

insanların her hafta mutlaka yaptığı bir şey değil . Bazı insanlar olabilir.

Uh in our house we wash the windows once or twice a year.

Evimizde yılda bir veya iki kez camları yıkarız.

And I'll be honest there's some windows in the second story

Ve dürüst olacağım, ikinci katta

that we've never washed. But I should wash them someday. Um if

hiç temizlemediğimiz bazı pencereler var. Ama bir gün onları yıkamalıyım. Son zamanlarda

you haven't washed your windows recently you should wash your

camlarınızı yıkamadıysanız,

windows because you'll be surprised about how much easier

camlarınızı yıkamalısınız çünkü özellikle şehirde yaşıyorsanız pencerelerden içeriyi görmenin ne kadar kolay olduğuna şaşıracaksınız

it is to see through the windows, especially if you live

in the city. And sometimes you just need to shake out a rug,

. Ve bazen sadece bir halıyı sallamanız,

shake out the rug, or shake out the mat. We have a mat. A a

halıyı sallamanız veya matı sallamanız gerekir. Bir matımız var.

welcome mat outside our front door. We also have a small rug

Ön kapımızın dışında bir karşılama matı . Ayrıca giriş yolumuzda ön kapımızın içinde küçük bir kilim var

inside of our front door in our entrance way. And once a week

. Ve haftada bir

we will take out that little rug and we'll take it outside

o küçük halıyı alıp dışarı çıkaracağız

and we will shake out the rug. Um and then we'll vacuum it

ve halıyı silkeleyeceğiz. Um ve sonra süpürürüz

afterwards. But we usually shake it out outside first

. Ama genellikle önce dışarıda silkeleriz

because it has little pieces of mud or stone or other things on

çünkü üzerinde küçük çamur veya taş parçaları veya başka şeyler vardır

it. So it's nice to go outside and shake out the rug. And

. Bu yüzden dışarı çıkıp halıyı silkelemek güzel. Ve

sometimes you need to clean the bathroom. My least favourite

bazen banyoyu temizlemeniz gerekir . Dünyada en sevmediğim

job in the world is cleaning the toilet. Uh but when you

iş tuvalet temizlemektir. Ama banyoyu temizlediğin zaman

clean the bathroom you will clean the mirror. You will

aynayı da temizlemiş olursun.

clean the countertop. You will clean the sink. You will clean

Tezgahı temizleyeceksin. Lavaboyu temizleyeceksin.

the toilet. You will clean the shower. You will clean the

Tuvaleti temizleyeceksin. Duşu temizleyeceksin. Küveti temizleyeceksin,

bathtub if that's what you have. So certainly when you

eğer sahip olduğun buysa. Yani kesinlikle

want to clean your house you will clean the bathroom. Uh you

evinizi temizlemek istediğinizde banyoyu da temizleyeceksiniz.

might do the laundry. So part of keeping your house clean is

Çamaşır yıkayabilirsin. Bu nedenle, evinizi temiz tutmanın bir parçası da

to regularly do the laundry. Or you could say wash your

çamaşırları düzenli olarak yıkamaktır. Ya da çamaşırlarını yıka diyebilirsin

clothes. I need to wash my clothes. The most common phrase

. Çamaşırlarımı yıkamam gerekiyor . Benim için en yaygın ifade, çamaşırları

for me is to say I need to do the laundry. Um this means

yıkamam gerektiğini söylemektir . Bu,

getting all of your socks and underwear and pants and shirts.

tüm çoraplarınızı, iç çamaşırlarınızı, pantolonlarınızı ve gömleklerinizi almak anlamına geliyor.

And putting them in a washing machine and then washing them

Ve onları bir çamaşır makinesine koymak ve ardından

using laundry detergent. Uh we do laundry quite often. In fact

çamaşır deterjanı ile yıkamak. Uh, oldukça sık çamaşır yıkıyoruz. Aslında

we do laundry almost every other day. Um we do a load of

neredeyse her gün çamaşır yıkıyoruz . Bir sürü

laundry because there are six people living in this house. So

çamaşır yıkıyoruz çünkü bu evde altı kişi yaşıyor. Yani

there is a lot of laundry to do. And then you might put the

yapacak çok çamaşır var . Ve sonra

laundry in a dryer. You might have a dryer in your house but

çamaşırları kurutucuya koyabilirsin. Evinizde kurutucu olabilir ama

we hang up the laundry. So we put the laundry outside on a

biz çamaşırları asıyoruz. Bu yüzden çamaşırları bir sıraya koyduk

line. And it dries in the sun and in the wind. In the winter

. Ve güneşte ve rüzgarda kurur. Kışın

we hang our clothes up. Uh we hang the laundry inside and it

kıyafetlerimizi asarız. Ah çamaşırları içeriye asıyoruz ve

dries in our house, inside of our house. And sometimes you

evimizde kuruyor, evimizin içinde. Ve bazen

need to wipe the table. So the action you take when you clean

masayı silmeniz gerekir. Yani masayı temizlerken yaptığınız işlem

the table is you will wipe the table. You will get a damp

masayı sileceksiniz . Nemli bir

cloth. You might say wet cloth but usually you make a cloth

bez alacaksınız. Islak bez diyebilirsiniz ama genellikle bir bezi

wet and then you ring it out so that it's only damp. You don't

ıslatırsınız ve sonra sadece nemli olacak şekilde çalarsınız.

want the cloth to be dripping water or soapy water. So you

Bezin su veya sabunlu su damlamasını istemezsiniz. Yani

wipe the table with a damp cloth. A few actions that you

masayı nemli bir bezle siliyorsunuz. Temizlerken yaptığınız birkaç işlem

take when cleaning. You might need to scrub when we use the

.

Word scrub we mean to use a brush and to rub something

Word fırçalamayı kullandığımızda, bir fırça kullanmak ve

really hard back and forth. This person is scrubbing the

gerçekten sert bir şeyi ileri geri ovalamak için fırçalamanız gerekebilir. Bu kişi yerleri ovuyor

floor. Uh you could scrub with a cloth as well. Sometimes

. Bir bezle de ovabilirsin. Bazen

you'll get a face cloth and you'll scrub a kid's face if

bir yüz bezi alırsınız ve

they are really dirty or muddy. Um but usually you use a brush

gerçekten kirli veya çamurluysa bir çocuğun yüzünü ovalarsınız. Um ama genellikle bir fırça

or cloth and you make this action. You push really hard

veya bez kullanırsın ve bu hareketi yaparsın. Gerçekten sert itiyorsun

and you scrub. Sometimes you dust so you will use a duster

ve fırçalıyorsun. Bazen toz alırsınız, böylece toz almak için bir toz bezi kullanırsınız

in order to dust. This lady is dusting and she is using a

. Bu bayan toz alıyor ve

duster. So we have the verb to dust and then we have the

toz bezi kullanıyor. Toz alma fiilimiz var ve sonra

object to use the duster and I'll talk about that a bit

toz bezini kullanma nesnemiz var ve bundan biraz

later. But yes as you go through time there's just dust

sonra bahsedeceğim. Ama evet, zamanın içinden geçerken her yerde sadece toz var

everywhere. Like there's dust on my computer right now.

. Sanki şu anda bilgisayarımda toz varmış gibi.

There's a bit of dust. So I need to dust my office. And

Biraz toz var. Bu yüzden ofisimin tozunu almam gerekiyor. Ve

vacuum So the verb to vacuum you get a vacuum cleaner and

süpürmek Yani süpürmek fiili, bir elektrikli süpürge alırsınız ve onu

you turn it on it makes a lot of noise and it sucks all of

çalıştırırsınız, çok fazla ses çıkarır ve tüm

the dirt and other things into it. And when you're done the

kiri ve diğer şeyleri içine çeker . Ve işiniz bittiğinde

floor is clean. So you might say I need to vacuum the floors

zemin temiz. Yani evimdeki yerleri süpürmem gerekiyor diyebilirsiniz

in my house. Um and I need to take care of that. A few people

. Um ve benim bununla ilgilenmemiz gerekiyor.

that do cleaning. So Jen and I don't have a house cleaner. In

Temizlik yapan birkaç kişi. Yani Jen ve benim ev temizleyicimiz yok. İngilizce

my part of the world in English. A person who cleans a

olarak dünyanın benim tarafımda . Ev temizleyen kişiye

house is called a house cleaner. Uh I know a people who

ev temizlikçisi denir. Ah,

are house cleaners. They clean other people's houses and they

ev temizleyicisi olan birini tanıyorum. Başkalarının evlerini temizliyorlar ve

get paid for it. You might also see the word housekeeper or

bunun için para alıyorlar. Temizlikçi veya yapılmış kelimesini de görebilirsiniz

made. We don't use the word house keeper in this area. Um

. Bu alanda ev bekçisi kelimesini kullanmıyoruz. Um

but they might in other English speaking parts of the world.

ama dünyanın diğer İngilizce konuşulan bölgelerinde olabilirler.

And we don't use the word made anymore. Um we tend to use the

Ve artık yapılan kelimesini kullanmıyoruz .

word house cleaner or the term house cleaner. So this person

Ev temizleyicisi kelimesini veya ev temizleyicisi terimini kullanma eğilimindeyiz. Yani bu kişi

is probably someone who is paid to clean this house. This

muhtemelen bu evi temizlemesi için para alan biridir. Bu

person a house cleaner. I would love to have a house cleaner

kişi bir ev temizleyicisi. Bir ev temizleyicisi olmasını çok isterdim

but I think it's better for Jen and I and our kids to clean our

ama bence Jen, ben ve çocuklarımız için

own house because number one, it doesn't cost anything and

kendi evimizi temizlememiz daha iyi çünkü birincisi, hiçbir maliyeti yok ve

number two, I think it's important for kids to learn how

ikincisi, bence çocukların nasıl temizleneceğini öğrenmesi önemli

to clean up after themselves. A person who works at a business

kendilerinden sonra. Yine de bir işte çalışan bir kişiye

though could be called a janitor or a custodian. At

kapıcı veya bekçi denilebilir.

school, we have a janitor and their job to keep the school

Okulda, okulu temiz tutmak için bir kapıcımız ve onların işi var

clean. Um I don't know the exact difference between

.

janitor and custodian. Some people will call that person a

Kapıcı ve bekçi arasındaki farkı tam olarak bilmiyorum. Bazı insanlar bu kişiye bir

custodian. Some people will call that person a janitor. So

bekçi diyecek. Bazı insanlar bu kişiye kapıcı diyecektir. Yani

a person who cleans a business or a school or another

bir işletmeyi veya bir okulu veya başka bir

building. You might have someone who is a window washer.

binayı temizleyen kişi. Pencere yıkayıcı olan birine sahip olabilirsiniz.

Their only job is that they wash windows. They might wash

Onların tek işi pencereleri yıkamak.

windows on skyscrapers. That would scare me. You need to go

Gökdelenlerin pencerelerini yıkayabilirler. Bu beni korkutur.

really high up on the air with ropes to clean the windows. Um

Camları temizlemek için halatlarla havada çok yükseğe çıkmanız gerekiyor. Um,

you can also see this person is using what's called a squeegee

ayrıca bu kişinin silecek denilen şeyi kullandığını da görebilirsiniz

and I'll talk about that in a little bit. But the person who

ve bundan biraz sonra bahsedeceğim. Ama

cleans windows is a window washer. You can also have your

pencereleri temizleyen kişi cam yıkayıcıdır. Halılarınızı da

carpets clean. So you can have a person who's called a carpet

temizletebilirsiniz. Böylece halı temizleyici denilen bir kişiye

cleaner come and clean your carpets. They will use a

gelip halılarınızı temizletebilirsiniz .

machine called a carpet cleaner and they will use a product

Halı temizleyici denilen bir makine kullanacaklar ve

called carpet cleaner. So I thought this was kind of funny.

halı temizleyici denilen bir ürün kullanacaklar. Bu yüzden bunun biraz komik olduğunu düşündüm.

Sometimes people will have their carpets professionally

Bazen insanlar halılarını profesyonelce

cleaned. They will pay a company to come with special

temizletirler. Halı temizleyici denilen özel makinelerle gelen bir şirkete para ödeyecekler

machines called carpet cleaners. Um so the carpet

. Yani halı

cleaner will come with a carpet cleaner to clean your carpet.

temizleyici, halınızı temizlemek için bir halı temizleyiciyle gelecek.

You can also rent a carpet cleaner. You can go to a rental

Ayrıca bir halı temizleyicisi de kiralayabilirsiniz . Bir kiralık

store. They even have these at the grocery store and you can

mağazaya gidebilirsiniz. Hatta bakkalda bunlardan var ve

rent a machine called a carpet cleaner and you can use it to

halı yıkama diye adlandırılan bir makine kiralayıp

clean your carpets. And you will use something called

halılarınızı yıkamak için kullanabilirsiniz. Ve halılarınızı temizlerken halı temizleyici denen bir şey kullanacaksınız

carpet cleaner when you clean your carpets. So if you use a

. Dolayısıyla,

machine like this you might actually have this as well.

bunun gibi bir makine kullanıyorsanız, aslında buna da sahip olabilirsiniz.

Let's talk a little bit about the things you use to clean and

Temizlemek için kullandığınız şeyler hakkında biraz konuşalım ve bu bölümü

I'm going to go rather quickly through this section because I

oldukça hızlı bir şekilde geçeceğim çünkü

think it's fairly straightforward English

bunun oldukça basit İngilizce

vocabulary. This is a mop. You use a mop with a pale and with

kelimeler olduğunu düşünüyorum. Bu bir paspas. Zemini paspaslamak için bir paspas ve

some soapy water to mop the floor and we talked about this

biraz sabunlu su kullanıyorsunuz ve bundan

earlier. So a mop is a wet way to clean the floor. When you

daha önce bahsetmiştik. Yani paspas, zemini temizlemenin ıslak bir yoludur .

use a mop you might use a bucket or pale. We use either

Bir paspas kullandığınızda, bir kova veya palet kullanabilirsiniz. Her iki

word. I need a bucket. I need a pale. I'm going to mop the

kelimeyi de kullanırız. Bir kovaya ihtiyacım var. Solgunluğa ihtiyacım var . Ben

floor. Where's the bucket? Where's the pale? You might

yeri paspaslayacağım. Kova nerede? Palyaço nerede?

wear cleaning gloves. I usually don't wear cleaning gloves when

Temizlik eldiveni giyebilirsin. Temizlik yaparken genellikle temizlik eldiveni giymem

I clean. I usually just use a cloth and clean but when I

. Genelde sadece bir bez kullanırım ve temizlerim ama

clean the toilet. Sometimes I wish I had cleaning gloves. In

tuvaleti temizlediğimde. Bazen keşke temizlik eldivenim olsaydı diyorum.

fact I might buy some. Some people will wear cleaning

Aslında biraz alabilirim. Bazı insanlar

gloves whenever they clean. They will wear cleaning gloves

temizlik yaptıklarında temizlik eldivenleri giyerler. Temizlik

to keep their hands clean while they clean. And you might have

yaparken ellerini temiz tutmak için temizlik eldiveni giyecekler . Ve

a vacuum cleaner. A vacuum cleaner again is used to vacuum

bir elektrikli süpürgeniz olabilir. Zeminleri süpürmek için yine bir elektrikli süpürge kullanılır

the floors. So this is a vacuum cleaner. In fact this is one of

. Yani bu bir elektrik süpürgesi. Aslında bu

the vacuum cleaners we have at school. I'm not sure why his

okuldaki elektrikli süpürgelerden biri . Adının neden

name is Henry. Uh but this is a vacuum cleaner. And the vacuum

Henry olduğundan emin değilim. Ama bu bir elektrik süpürgesi. Ve elektrikli

cleaner will have attachments. Depending on what you are

süpürgenin ataşmanları olacaktır. Ne süpürdüğünüze bağlı olarak,

vacuuming you might put a small attachment or a a nozzle

küçük bir ataşman veya bir nozül

attachment or a small brush attachment. There are lots of

aparatı veya küçük bir fırça aparatı koyabilirsiniz. Elektrikli süpürgeyi kullanırken

different attachments that you can use when you are using the

kullanabileceğiniz birçok farklı ataşman vardır

vacuum cleaner. You in the vacuum cleaner, there is a

. Elektrikli süpürgenin içinde bir

filter so you might need to change the vacuum cleaner

filtre var bu yüzden elektrikli süpürge

filter. Although someone mentioned earlier something

filtresini değiştirmeniz gerekebilir. Birisi daha önce

called a Dyson vacuum cleaner, we have a Dyson vacuum cleaner

Dyson elektrikli süpürge denen bir şeyden bahsetmiş olsa da, bir Dyson elektrikli süpürgemiz var

and there are no vacuum cleaner bags or filters that you have

ve endişelenmeniz gereken elektrikli süpürge torbası veya filtresi yok

to worry about. It's kind of cool. You might use a duster

. Bu biraz havalı. Toz bezi kullanabilirsiniz

and we saw a picture of someone dusting earlier. So again you

ve daha önce toz alan birinin resmini gördük. Yani yine

will use a duster to dust. So you will dust using a duster.

toz almak için bir silgi kullanacaksınız. Yani bir silgi kullanarak toz alacaksınız.

It's nice to get all of the dust off of everything. When

Her şeyin tozunu almak güzel.

you do dishes you will most likely use a dish brush. Some

Bulaşık yıkarken büyük olasılıkla bir bulaşık fırçası kullanacaksınız. Bazı

people will use a cloth when they do dishes. Some people

insanlar bulaşıkları yıkarken bez kullanırlar . Bazı insanlar

will use a dish brush. Some people will use a sponge when

bulaşık fırçası kullanacak. Bazı insanlar bulaşıkları yıkarken sünger kullanırlar

they do dishes. So when we do the dishes we use a dish brush.

. Bu yüzden bulaşıkları yıkarken bulaşık fırçası kullanırız. Bulaşıkları yıkarken sünger denen bir şey kullandıkları

I know I've been other people's houses where they use something

başka insanların evlerinde olduğumu biliyorum

called a sponge when they do the dishes. All of these things

. Tüm bunlar, evinizi temiz tutmaya çalışırken

are great little tools to use when you are trying to keep

kullanabileceğiniz harika küçük araçlardır

your house clean. When you sweep you use a broom you might

. Süpürdüğünüzde bir süpürge kullanırsınız, süpürgeyle

also have a dustpan to go with the broom. So you sweep the

birlikte gidecek bir faraşa da sahip olabilirsiniz .

floor with the broom and when you have all of the stuff that

Süpürgeyle yeri süpürüyorsunuz ve süpürdüğünüz her şeyi

you've swept up in one spot you get a dustpan and then you

bir noktada topladığınızda bir faraş alıyorsunuz ve sonra

sweep it into the dustpan. So different than a mop. A broom

faraşa süpürüyorsunuz. Paspastan çok farklı. Süpürge, zemini temizlemek için

is used it's a dry way to sweep to clean the floor. So you

kuru bir süpürme yöntemi olarak kullanılır . Yani

would use a broom put everything in dustpan and then

bir süpürge kullanır, her şeyi faraşa koyar ve sonra

dump the dustpan into the garbage or another place.

faraşı çöpe veya başka bir yere atarsınız.

There's another thing called a swiffer. We do not have a

Swiffer diye bir şey daha var . Bizde

swiffer but this has become very common in a lot of

swiffer yok ama bu bir çok

people's houses. A swiffer. I'm not sure if you can see it.

kişinin evinde çok yaygın hale geldi. Bir sifon. Görebildiğinden emin değilim.

That's not the greatest. But it's kind of a mop but it has a

Bu en iyisi değil. Ama bir tür paspas ama

built-in container of cleaning solution and you can pull the

yerleşik bir temizleme solüsyonu kabı var ve

trigger and squirt it on the floor then sweep it up. It's

tetiği çekip yere fışkırtabilir ve sonra süpürebilirsiniz.

kind of like a modern mop I guess I would call it. Um I

Modern bir paspas gibi bir şey sanırım buna derim.

think that using a swiffer would be cool but we don't have

Bir swiffer kullanmanın harika olacağını düşünüyorum ama bizde yok

one. We just mop the floor. That seems to work best for us.

. Sadece yeri paspaslıyoruz. Bu bizim için en iyi şekilde çalışıyor gibi görünüyor.

I've mentioned squeegee a couple of times in this lesson.

Bu derste silecekten birkaç kez bahsettim. Bunu doğru

I had to check five types if I was spelling this correctly.

yazıyorsam beş türü kontrol etmem gerekiyordu .

This is how you spell squeegee. A squeegee is a thin probably

Squeegee'yi böyle hecelersiniz. Silecek,

rubber tool with a handle that you use when you're cleaning

glass or a mirror and it helps you to wipe away the water and

camı veya aynayı temizlerken kullandığınız saplı, muhtemelen lastik ince bir alettir ve su ve

soap. So that is a squeegee. Squeegee. It's probably a hard

sabunu silmenize yardımcı olur. Yani bu bir silecek. Silecek. Muhtemelen

word to say for some of you. But when you clean windows it's

bazılarınız için söylemesi zor bir kelime. Ama pencereleri temizlerken

nice to have a squeegee. Sometimes you'll just use a

bir sileceğin olması güzel. Bazen sadece bir

cloth. You might just call it a a a a kitchen cloth a cleaning

bez kullanırsın. Siz buna mutfak bezi temizlik

cloth but it's usually we just say cloth. I'm going to use a

bezi diyebilirsiniz ama genellikle bez deriz.

cloth to clean the counter. I'm going to wipe the table with a

Tezgahı temizlemek için bir bez kullanacağım. Masayı bir bezle sileceğim

cloth. Maybe you'll just use rags. Jen and I keep rags in

. Belki sadece paçavra kullanırsın. Jen ve ben paçavraları

our bathroom cupboard. Usually our rags are from old T-shirts.

banyo dolabımızda tutarız. Paçavralarımız genellikle eski tişörtlerdendir.

When we have a T-shirt that gets a hole in it. We'll cut it

İçinde delik olan bir tişörtümüz olduğunda. Onu

up into rags and we will use the rag to do some cleaning. If

paçavralara ayıracağız ve paçavrayı biraz temizlik yapmak için kullanacağız.

I was going to wash my car I might grab a few rags to wash

Arabamı yıkayacak olsaydım, arabamı yıkamak için birkaç bez alabilirdim

my car. So rags usually are just old pieces of clothing

. Paçavralar genellikle

that you use for cleaning. Sometimes you might use paper

temizlik için kullandığınız eski giysi parçalarıdır. Bazen kağıt

towels. So we have paper towels in our kitchen. We don't use

havlu kullanabilirsiniz. Yani mutfağımızda kağıt havlularımız var .

them very often. But if someone spills some milk or spills some

Onları çok sık kullanmayız. Ama birisi biraz süt ya da

orange juice we will grab a paper towel and we will wipe up

portakal suyu dökerse, bir kağıt havlu alırız ve

the spill. And then we usually put the paper towels in the

dökülen yeri sileceğiz. Ve sonra genellikle kompostlanabilir oldukları için kağıt havluları kompostun içine koyarız

compost because they are compostable. So we don't throw

. Yani

them in the garbage if we use them. And we just have

kullanırsak çöpe atmayız . Ve sadece

something called cleaner. This is the general term for

temizleyici denen bir şeyimiz var. Bu,

anything you use to clean. You might use water. You might use

temizlemek için kullandığınız her şeyin genel terimidir. Su kullanabilirsiniz.

soap and water. Or you might use something like this. This

Sabun ve su kullanabilirsiniz. Veya bunun gibi bir şey kullanabilirsiniz. Bu

is Mister Clean or see it must be a Canadian package. Mister

Mister Clean ya da bakın, bir Kanada paketi olmalı. Bay

Clean. Um this is a product that has some cleaning

Temiz. Um bu içinde bazı temizlik

chemicals in it and it usually smells like lemon. I think you

kimyasalları olan bir ürün ve genellikle limon gibi kokar. Sanırım

can see the lemons on the front of the container. Yes, right

limonları kabın ön tarafında görebilirsiniz . Evet,

under his face are some lemons. Um but yes, you will use a

yüzünün hemen altında biraz limon var. Um ama evet,

cleaner to clean your house. Um I forgot to mention toilet

evinizi temizlemek için bir temizleyici kullanacaksınız. Kullandığınız şeylerden bahsederken tuvalet fırçasından bahsetmeyi unuttum

brush when I was talking about things you use. A toilet brush

. Tuvalet fırçası, tuvaleti temizlemek için

is a special brush that you use to clean the toilet. So, we

kullandığınız özel bir fırçadır . Yani

have a toilet brush beside each toilet. We have two toilets in

her tuvaletin yanında bir tuvalet fırçamız var . Evimizde iki tuvalet

our house, two bathrooms. And we use the toilet brush to

, iki banyo var. Tuvalet fırçasını

clean our toilet and we use toilet bowl cleaner to clean

tuvaletimizi temizlemek için kullanırız ve klozet temizleyicisini tuvaletimizi temizlemek için kullanırız

our toilet so this is a special type of cleaner so you might

yani bu özel bir temizleyici türüdür yani

have a general purpose cleaner or an all-purpose cleaner but

genel amaçlı bir temizleyiciniz veya çok amaçlı bir temizleyiciniz olabilir ama

this is a specific cleaner made for cleaning toilets and this

bu özel bir temizleyici için yapılmış tuvaletleri temizlemek ve bu

is exactly the kind we use. We usually buy a pack of four and

tam olarak kullandığımız türden. Genellikle dörtlü bir paket alırız ve bunları

it takes us about a year to get through them but we use toilet

bitirmemiz yaklaşık bir yıl sürer ama

bowl cleaner to clean our toilets. Um when you wash your

tuvaletlerimizi temizlemek için klozet temizleyicisi kullanırız . Um, arabanı yıkarken

car you might use a car brush. A special brush designed for

araba fırçası kullanabilirsin. Arabanızı temizlemek için tasarlanmış özel bir fırça

cleaning your car. Um we don't usually wash our vehicles. If

. Genelde araçlarımızı yıkamayız. Eğer

we do we actually go to a car wash in town. Not the kind you

yaparsak, aslında kasabadaki bir araba yıkamaya gideriz.

drive through though. This is a car wash that you drive

Yine de içinden geçtiğin türden değil. Bu, içinden geçtiğiniz bir araba yıkama yeri

through. Or it pulls your vehicle through. We go to a car

. Veya aracınızı içinden çeker.

wash where they just have some car brushes and some pressure

Sadece biraz araba fırçaları ve basınçlı

washers. Some special hoses that you can use. But again we

yıkayıcıların olduğu bir araba yıkamaya gidiyoruz. Kullanabileceğiniz bazı özel hortumlar . Ama yine de

don't wash our vehicles very often. Sometimes we go down a

araçlarımızı çok sık yıkamıyoruz. Bazen

muddy road and we might go and wash our car after that. Uh so

çamurlu bir yola gireriz ve ondan sonra gidip arabamızı yıkayabiliriz. Uh, yani

car wash and then last slide here. What we all love even if

araba yıkama ve sonra burada son slayt . Temizlemeyi sevmesek bile hepimizin sevdiği şey

we don't like cleaning. I think everyone loves a house that is

. Bence herkes

neat and tidy. I said this a couple times in this lesson. I

düzenli ve düzenli bir evi sever. Bunu bu derste birkaç kez söyledim. Ben

don't like cleaning. But I love the feeling I get when I'm done

temizlemeyi sevmiyorum. Ama temizliği bitirdiğimde aldığım hissi seviyorum

cleaning. I like a house that's neat and tidy. When my desk

. Düzenli ve düzenli bir evi severim. Çalıştığım masam

where I work is neat and tidy I'm happy. When the kitchen is

düzenli ve düzenli olduğunda mutluyum. Mutfak

neat and tidy I'm happy. Uh so like a like yesterday I worked

temiz ve düzenli olduğunda mutluyum. Dün gibi,

really hard to keep the kitchen neat and tidy all day because I

bütün gün mutfağı temiz ve düzenli tutmak için gerçekten çok çalıştım çünkü Jen gittiği için çocuklarıma

knew I had to make breakfast, lunch and supper for my kids

kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği hazırlamam gerektiğini biliyordum

because Jen was gone. And so I kept it neat and tidy.

. Ve bu yüzden onu temiz ve düzenli tuttum.