Learn English Alone: 10 Fun and Crazy Ways to Practice English When You Are By Yourself

Hi Bob the Canadian here.

Merhaba Kanadalı Bob.

Are you trying to learn English on your own and are you looking for ways to practice English

Kendi başınıza İngilizce öğrenmeye mi çalışıyorsunuz ve pratik yapacak kimseniz olmadığında İngilizce pratik yapmanın yollarını mı arıyorsunuz

when you don't have someone to practice with?

?

Well in this video I'm going to show you ten crazy and fun ways to practice English by

Bu videoda size kendi kendinize İngilizce pratik yapmanın on çılgın ve eğlenceli yolunu göstereceğim

yourself.

.

Hi Bob the Canadian here.

Merhaba Kanadalı Bob. Kendi kendinize İngilizce pratik yapmanın on yolunu öğrenmenize

Welcome to this video where I'm gonna help you learn ten ways to practice English by

yardımcı olacağım bu videoya hoş geldiniz

yourself, but before we get started if this is your first time here don't forget to click

, ancak başlamadan önce, eğer buraya ilk kez geliyorsanız,

the subscribe button below, give me a thumbs up at some point during this video, and I

aşağıdaki abone ol düğmesine tıklamayı unutmayın, bazılarında bana bir başparmak verin. Bu video sırasında bir noktaya gelin ve

would love it if you guys could share this video with a friend.

bu videoyu bir arkadaşınızla paylaşırsanız çok sevinirim.

So let's get started.

Öyleyse başlayalım. Kendi başınıza

Ten ways that you can practice English all by yourself.

İngilizce pratik yapabileceğiniz on yol .

So this first one is called, "Narrate Your Life".

Yani bu ilkinin adı, "Hayatını Anlat ".

So this is how it works.

İşte böyle çalışır.

Either out loud or in your head you say what you are doing.

Ya yüksek sesle ya da kafanızın içinde ne yaptığınızı söylersiniz.

So for instance if I was doing, "Narrate Your Life" in order to practice my English I would

Örneğin, İngilizce pratik yapmak için "Hayatını Anlat" yapsaydım

be saying this:

şunu söylerdim:

I am walking in my lawn.

Çimenliğimde yürüyorum.

I am walking under some trees.

Bazı ağaçların altında yürüyorum.

The trees are getting their leaves.

Ağaçlar yapraklarını alıyor.

I am walking towards some flowers.

Bazı çiçeklere doğru yürüyorum.

I think I might pick some flowers for my wife.

Sanırım karım için biraz çiçek toplayabilirim.

So you kind of get the point.

Yani bir nevi meseleyi anladın.

When you do "Narrate Your Life", as you go through your day, either mentally, in your

"Hayatınızı Anlatın" yaptığınızda, gününüzü yaşarken, ya zihinsel olarak, ya

head, or out loud you say all of the things that you are doing.

kafanızdan ya da yüksek sesle, yaptığınız her şeyi söylersiniz .

This is great practice.

Bu harika bir uygulama.

So, "Narrate Your Life", number one.

Öyleyse, "Hayatını Anlat", bir numara.

So the second one is called, "Label Everything" I'm not sure if you're familiar with post-it

İkincisinin adı, "Her Şeyi Etiketle" Post-it notlarına aşina olup olmadığınızdan emin değilim

notes, but they're little pieces of paper that are sticky.

, ama bunlar yapışkan küçük kağıt parçaları .

And this one works better inside, I'm just doing it outside for fun.

Ve bu içeride daha iyi çalışıyor, ben sadece eğlenmek için dışarıda yapıyorum.

But what you do is you write down all of the vocabulary words, maybe in your kitchen, and

Ama yaptığınız şey, belki mutfağınızdaki tüm kelimeleri yazmak ve

you label everything with the post-it note.

post-it notuyla her şeyi etiketlemek.

So that's a mirror.

Yani bu bir ayna.

This one says door.

Bu kapı diyor.

This one says door handle.

Bu kapı kolu diyor.

This one says window.

Bu pencere diyor.

This one says tire.

Bu lastik diyor.

Then you go and look at all of them.

Sonra gidip hepsine bakıyorsunuz.

If you do this inside, not outside like crazy Bob the Canadian, you can leave them on for

Bunu deli Kanadalı Bob gibi dışarıda değil de içeride yaparsanız ,

a few days.

birkaç gün açık bırakabilirsiniz.

Label everything in your kitchen.

Mutfağınızdaki her şeyi etiketleyin.

Label everything in your living room.

Oturma odanızdaki her şeyi etiketleyin.

Label everything in your bathroom.

Banyonuzdaki her şeyi etiketleyin.

And if you remove the post-it note once you are sure that you know the word, it's just

Ve kelimeyi bildiğinizden emin olduktan sonra post-it'i kaldırırsanız,

a great way to learn vocabulary.

kelime öğrenmek için harika bir yoldur.

So that was number two, label everything.

Yani bu iki numaraydı, her şeyi etiketle. Tek başına

This third way that you can practice English alone is to use technology like Google Home

İngilizce pratik yapmanın bu üçüncü yolu, Google Home veya Siri gibi teknolojileri kullanmaktır

or Siri.

.

So this is my son's room.

Yani burası oğlumun odası.

He doesn't like it when I use his Google Home, but we can use it to ask about the weather.

Google Home'u kullanmamdan hoşlanmıyor ama hava durumunu sormak için kullanabiliriz.

Hey Google!

Merhaba Google!

What's the weather like in Toronto today?

Toronto'da bugün hava nasıl?

In Toronto today, it'll be cloudy with a forecasted high of 17 and a low of 7.

Toronto'da bugün hava bulutlu olacak, tahminen en yüksek 17 ve en düşük 7.

Currently it's 17 and mostly cloudy.

Şu anda hava 17 ve çok bulutlu.

Thanks!

Teşekkürler!

So that's….

Yani bu….

I aim to please!

memnun etmeyi hedefliyorum!

So there…. , it's not perfect but you can definitely use this technology to practice

Bu yüzden orada…. , mükemmel değil ama bu teknolojiyi kesinlikle İngilizce pratik yapmak için kullanabilirsiniz

your English.

. Tek başına İngilizce

So a really cool fourth way to practice your English alone is to use a random picture generating

pratiği yapmanın gerçekten harika bir dördüncü yolu, bunun gibi rastgele resim üreten bir

website like this one.

web sitesi kullanmaktır.

You can do this on a computer or on your phone, and I'll put a link below to the website that

Bunu bir bilgisayarda veya telefonunuzda yapabilirsiniz ve bunu yapan web sitesinin bağlantısını aşağıya koyacağım

does this.

.

What it will do is give you a random picture and then you can describe it in English.

Yapacağı şey, size rastgele bir resim vermek ve sonra onu İngilizce olarak tanımlayabilirsiniz.

So for instance here I could say, "It is a picture of the coast.

Örneğin burada şunu söyleyebilirim, "Bu bir sahil resmi.

It looks like the ocean has a lots of mist today."

Görünüşe göre okyanusta bugün çok sis var ."

Then if I hit refresh it generates a new picture.

Sonra yenile'ye basarsam yeni bir resim oluşturur.

Here is some sushi.

İşte biraz suşi.

I am hungry.

Açım.

Let's hit it one more time.

Bir kez daha vuralım.

This is a picture of a city.

Bu bir şehrin resmi.

It looks like it might be New York.

New York olabilir gibi görünüyor.

So you can see how this really pushes the boundaries of the vocabulary that you know,

Böylece bunun, bildiğiniz kelime dağarcığının sınırlarını gerçekten nasıl zorladığını görebilirsiniz

and it prompts you, it pushes you to speak out loud and to basically express yourself

ve sizi harekete geçirir, yüksek sesle konuşmaya ve temel olarak kendinizi

in English.

İngilizce ifade etmeye iter.

It's just a really good thing to do.

Bu gerçekten iyi bir şey.

So that was number four.

Yani bu dört numaraydı.

Talk about random pictures.

Rastgele resimler hakkında konuşun.

Again link in the description below to this website.

Aşağıdaki açıklamada yine bu web sitesine bağlantı verin .

There's actually quite a few of them that help you do this.

Aslında bunu yapmanıza yardımcı olan epeyce var.

So for this fifth one you need a pen, you need an article in English with a lot of vocabulary

Beşincisi için bir kaleme, öğrenmek isteyeceğiniz birçok kelime içeren İngilizce bir makaleye

that you wanna learn, and you need a piece of paper.

ve bir parça kağıda ihtiyacınız var.

And we're gonna copy the article onto the piece of paper, but, there's a little bit

Makaleyi bir kağıda kopyalayacağız , ancak

of a difference here than how you would normally do it.

burada normalde yaptığınızdan biraz farklı .

We're going to put the magazine at one end of a table.

Dergiyi masanın bir ucuna koyacağız .

We're gonna put the pen and paper at the other end of the table, and here's what you need

Kalemi ve kağıdı masanın diğer ucuna koyacağız ve işte

to do.

yapmanız gerekenler. Kopyalamak

You need to find the article that you want to copy, sorry my dog just hit the tripod,

istediğiniz makaleyi bulmanız gerekiyor , üzgünüm köpeğim sehpaya çarptı,

I think it'll be ok.

sanırım sorun olmayacak.

Let me just move things back.

İşleri geri almama izin ver.

You've all met Oscar right?

Hepiniz Oscar'la tanıştınız değil mi?

So I'm gonna copy this article right here.

Bu yüzden bu makaleyi buraya kopyalayacağım.

So I'm gonna read that it say, "Mash butter in a small bowl...", and then I'm gonna run

" Küçük bir kapta tereyağını ezin..." yazdığını okuyacağım ve sonra

over here and I'm gonna write down, "Mash butter in a small bowl...", and then I'm gonna

koşarak buraya geleceğim ve " Küçük bir kapta tereyağını ezin..." yazacağım. , ve sonra

run back over here and I'm gonna read the next sentence, "..with one tablespoon dill

koşarak buraya geleceğim ve bir sonraki cümleyi okuyacağım, "..bir çorba kaşığı dereotu

and quarter teaspoon each salt and pepper", and I'm gonna run over here.

ve çeyrek çay kaşığı tuz ve karabiberle" ve koşarak buraya geleceğim.

I think you get the point don't you.

Bence amacı anladın değil mi?

You need to copy the entire article from the magazine to the piece of paper and keep them

Dergideki tüm makaleyi kağıda kopyalamanız ve

really separate from each other.

gerçekten birbirinden ayrı tutmanız gerekir.

It'll really help put those vocabulary words into your brain.

Bu kelime dağarcığını beyninize yerleştirmenize gerçekten yardımcı olacaktır .

So that was number five.

Demek beş numaraydı.

Copying an Article.

Bir Makalenin Kopyalanması.

A sixth way to practice your English by yourself is to talk to Google Docs.

İngilizcenizi kendi başınıza pratik etmenin altıncı yolu, Google Dokümanlar ile konuşmaktır.

I don't know if you have Google Docs, but if you don't you should sign up, it's free,

Google Dokümanlarınız var mı bilmiyorum ama yoksa kaydolmalısınız, ücretsiz ve

and I can go to Tools and I can choose Voice Typing.

Araçlar'a gidip Sesle Yazma'yı seçebilirim.

When I click on this microphone it will start to listen to everything that I say.

Bu mikrofona tıkladığımda söylediğim her şeyi dinlemeye başlayacak.

It is a great way to practice pronunciation.

Telaffuz pratiği yapmak için harika bir yoldur.

I really like it.

Gerçekten beğendim. Kendi kendinize

So a seventh really cool way to practice English by yourself is to take your phone at the end

İngilizce pratik yapmanın gerçekten harika yedinci yolu, günün sonunda telefonunuzu alıp o gün öğrendiğiniz

of the day and record yourself talking in English about some of the words and phrases

bazı kelimeler ve ifadeler hakkında İngilizce konuşurken kendinizi kaydetmektir

that you learned that day.

.

Then use that recording as your alarm clock for the next morning.

Ardından, bu kaydı ertesi sabah çalar saatiniz olarak kullanın .

Most phones, under the alarm clock setting, you can have it play an audio file or a video

Çoğu telefon, çalar saat ayarı altında, bir ses dosyasını veya bir video dosyasını oynatmasını sağlayabilirsiniz

file.

.

So talk about, in English, some of the words and phrases you learned that day, just before

Bu yüzden, o gün yatmadan hemen önce öğrendiğin bazı kelimeler ve ifadeler hakkında İngilizce konuş

you go to bed, and then set it as your alarm clock so the next morning when you wake up

ve ertesi sabah uyandığında

it's the first thing you hear.

ilk duyduğun şeyin bu olması için onu çalar saatin olarak ayarla.

An eighth way to learn English all by yourself is to type sentences into Google Translate

Kendi başınıza İngilizce öğrenmenin sekizinci yolu, Google Çeviri'ye

in your own language and then listen to Google reading them back to you.

kendi dilinizde cümleler yazmak ve ardından Google'ın bunları size okumasını dinlemektir.

So for instance, if I here click French and say, "Je veux manger une pizza.", and then

Örneğin, burada Fransızca'yı tıklarsam ve "Je veux manger une pizza." dersem ve ardından

in English I can click here, "I want to eat a pizza."

İngilizce olarak "I want to eat a pizza" (Pizza yemek istiyorum) olarak buraya tıklayabilirim.

It's not perfect, but it's a great way, not just to translate sentences, but to learn

Mükemmel değil ama sadece cümleleri çevirmenin değil,

new sentences.

yeni cümleler öğrenmenin de harika bir yolu.

So here I can type, "Je suis un homme."

Buraya "Je suis un homme" yazabilirim.

"I am a man."

"Ben bir adamım."

I am a man!

Ben bir adamım!

Although that sounded like a woman's voice, but that's ok.

Bu bir kadın sesine benziyordu ama sorun değil.

Anyways, another way to practice your English alone, use Google Translate but use it for

Her neyse, İngilizcenizi tek başına pratik etmenin başka bir yolu , Google Çeviri'yi kullanın, ancak onu

more than just translating.

yalnızca çeviri yapmaktan daha fazlası için kullanın.

Use it to practice your pronunciation.

Telaffuz alıştırması yapmak için kullanın.

Let's do one more sentence.

Bir cümle daha yapalım.

J'habite au Canada.

Kanada'da J'habite.

I live in Canada.

Kanada'da yaşıyorum.

I live in Canada!

Kanada'da yaşıyorum!

Awesome!

Mükemmel!

The ninth way to practice your English is called, "What does it do?

İngilizcenizi pratik etmenin dokuzuncu yolunun adı, "Ne işe yarıyor?

Where did it come from?"

Nereden geldi?"

So this is little bit like "Narrate Your Life" but what you do is you look at something and

Yani bu biraz "Hayatınızı Anlatın" gibi ama yaptığınız şey bir şeye bakıp "

you say, "Ok, this is a pail.

Tamam, bu bir kova.

What does it do?

Ne işe yarıyor?

This pail holds water.

Bu kova su tutuyor.

Where did it come from?

Nereden geldi?

I think I bought this pail from a store, from a hardware store one year ago."

Sanırım" dersiniz. Bu kovayı bir yıl önce bir hırdavatçıdan aldım."

So if you do, What does it do?

Yani yaparsan, ne işe yarar?

Where did it come from?

Nereden geldi? Kelime

It's just a really good way to practice your vocabulary and to help you remember it.

dağarcığınızı pratik etmenin ve onu hatırlamanıza yardımcı olmanın gerçekten iyi bir yolu.

Let's do one more.

Bir tane daha yapalım.

Let's do this lock.

Bu kilidi yapalım.

So we would say, "This is a lock.

Biz de şöyle derdik, "Bu bir kilit.

What does it do?

Ne işe yarıyor?

It keeps this box locked up so you can't open it.

Bu kutuyu kilitli tutuyor, böylece açamazsınız.

Where did it come from?

Nereden geldi?

I think I bought it at the same hardware store that I bought the pail at."

Sanırım onu ​​aldığım hırdavatçıdan aldım. kova at."

Haha!

Haha!

So that's number nine, What does it do? and Where did it come from?

Yani bu dokuz numara, ne işe yarıyor? ve nereden geldi?

I almost forgot what number nine was.

Dokuz numaranın ne olduğunu neredeyse unutuyordum.

A tenth way to learn English alone is to start to draw your vocabulary.

Tek başına İngilizce öğrenmenin onuncu yolu, kelime haznenizi çizmeye başlamaktır.

When you can take new vocabulary words and add an image to it, it will really help you

Yeni kelimeler alıp ona bir resim ekleyebildiğin zaman, onu hatırlamana gerçekten yardımcı olacak

remember it.

.

The other day I did an English lesson on technology, and we learned words like "television" "remote

Geçen gün teknoloji üzerine bir İngilizce dersi yaptım ve "televizyon" "uzaktan

control" "laptop" and words like "car radio".

kumanda" "dizüstü bilgisayar" gibi kelimeler ve "araba radyosu" gibi kelimeler öğrendik.

So if you can start to make little drawings whenever you learn a new word it will really,

Bu nedenle, yeni bir kelime öğrendiğinde küçük çizimler yapmaya başlayabilirsen, bu gerçekten

really help you remember it.

onu hatırlamana gerçekten yardımcı olacaktır.

So that's the tenth way to learn English by yourself, and it's called "Draw Your Vocabulary"”

Bu, kendi kendine İngilizce öğrenmenin onuncu yolu ve adı "Kelimelerini Çiz"””

Well, hey, that's ten way for you to practice your English alone, ways that you can practice

Pekala, hey, bu, İngilizceni tek başına pratik yapmanın on yolu, İngilizceni kendi başına pratik yapabileceğin yollar

your English all by yourself.

.

I'm Bob the Canadian here.

Ben Kanadalı Bob'um. Burada yeniyseniz

Don't forget to click the subscribe button if you are new here, give me a thumbs up,

abone ol düğmesini tıklamayı unutmayın , bana bir başparmak verin,

share this video with a friend who's learning any language actually, because this works

bu videoyu aslında herhangi bir dil öğrenen bir arkadaşınızla paylaşın, çünkü bu

not just when you are learning English, but when you're learning other languages as well,

sadece İngilizce öğrenirken değil, öğrenirken de işe yarar. başka diller de vardı

but that was ten ways to practice your English all by yourself.

ama bu, İngilizcenizi kendi başınıza pratik yapmanın on yoluydu .

I hope you enjoyed it and I'll see you in the next video!

Umarım beğenmişsinizdir, bir sonraki videoda görüşmek üzere !