Tag Questions Practice - English Grammar

As we work through these example sentences  and become really familiar with question tags,  

Bu örnek cümleler üzerinde çalışırken ve soru etiketlerine gerçekten aşina hale geldikçe, telaffuzuma

I want you to also pay close  attention to my pronunciation.   

da çok dikkat etmenizi istiyorum .

Notice that when the question tag uses a  verb ending with t (negative question tags:  

Soru etiketi, t ile biten bir fiil kullandığında (olumsuz soru etiketleri:

isn’t, hasn’t, wasn’t, etc) and is followed  by it we often don’t pronounce the final t.

değil, has't, was not, vb.) ve ardından fiil geldiğinde genellikle son t'yi telaffuz etmeyiz.

1. It is, isn’t it?
 2. It was,  

1. Öyle, değil mi? 2. Öyleydi,

wasn’t it?
 3. It does, doesn’t it?


değil mi? 3. Öyle değil mi?

In negative tags that end with  something other than it (I, you,  

Kendisinden başka bir şeyle (ben, sen,

he, she, we, etc) then the words merge. 

o, o, biz, vb.) biten negatif etiketlerde kelimeler birleşir.

4. I am, aren’t I?
 5. You are, aren’t you? (notice  

4. Öyleyim, değil mi? 5. Öylesin, değil mi? (

how the t sounds like ch when linked to you)
 6. He was, wasn’t he?


size bağlandığında t'nin kulağa nasıl ch gibi geldiğine dikkat edin) 6. Öyleydi, değil mi?

When a negative question tag ends with  they the th should be pronounced properly  

Olumsuz bir soru etiketi ile bittiği zaman, th'nin düzgün bir şekilde telaffuz edilmesi gerekir

which will usually mean that you naturally  drop the final t from the proceeding verb. 

bu da genellikle devam eden fiilden doğal olarak son t'yi çıkardığınız anlamına gelir.

7. They were, weren’t they?


7. Öyleydiler, değil mi?

Now it’s time for you to fill in the blanks.  

Şimdi boşlukları doldurma zamanı.

8. I can park my car here, can’t I?
 9.  

8. Arabamı buraya park edebilirim değil mi? 9.

We can’t turn up to dinner empty-handed, can we?
 10.  

Akşam yemeğine elimiz boş gidemeyiz, değil mi? 10.

You wouldn’t like it  

if I did that to you, would you?
 11. He should be flying into London  

Bunu

sana yapsam   hoşuna gitmezdi, değil mi? 11. Yarın

first thing tomorrow morning, shouldn’t he?
 12. We might change our minds at the last minute,  

sabah ilk iş Londra'ya uçması gerekiyor, değil mi? 12. Son dakikada fikrimizi değiştirebiliriz,

mightn’t we?
 13.  

değil mi? 13.

We may enter, mayn’t we? (Note that  MAY is rarely used very old fashioned)
 

Girebiliriz, değil mi? ( MAYIS'ın nadiren çok eski moda kullanıldığını unutmayın)  14.

14. We don’t accept American Express here, do we?
 15. I didn’t give you my permission  

Burada American Express'i kabul etmiyoruz, değil mi? 15. Sana

to use the car, did I?
 16. He has overstepped the mark this time,  

arabayı kullanman için izin vermedim, değil mi? 16. Bu sefer sınırı aştı,

hasn’t he?
 17.  

değil mi? 17.

You haven’t heard from your team leader yet,  

Ekip liderinizden henüz haber almadınız,

have you?
 18. They will take  

değil mi? 18.

good care of my grandam, won’t they?
 19. I won’t make any decisions that  

Büyükanneme iyi bakacaklar, değil mi? 19.

negatively impact this family, will I?
 20. This truly is the best thing to ever  

Bu aileyi olumsuz etkileyecek kararlar almayacağım, değil mi? 20. Bu gerçekten başımıza gelen en iyi şey

happen to us, isn’t it?
 21.  

, değil mi? 21.

He was wearing his seatbelt, wasn’t he?
 22. You did put baking soda into the bread  

Emniyet kemerini takıyordu, değil mi? 22. Ekmek karışımına kabartma tozu koydunuz

mixture, didn’t you?
 23.  

, değil mi? 23.

The current prediction for the company’s  financial growth is correct, isn’t it?
 

Şirketin finansal büyümesine ilişkin mevcut tahmin doğru, değil mi?

24. They were just pretending to find me funny,  

24. Beni komik buluyormuş gibi yapıyorlardı,

weren’t they?
 25.  

değil mi? 25.

I can bring my son as a plus one, can’t I?
 26. We won’t make it to the show on time now,  

Oğlumu artı bir olarak getirebilirim değil mi? 26. Gösteriye zamanında yetişemeyeceğiz,   değil

will we?
 27.  

mi? 27.

David could always make his grandfather smile,  

David, büyükbabasını her zaman gülümsetebilirdi,

couldn’t he?
 28.  

değil mi? 28.

Anne wasn’t always as hard-hearted  as she is nowadays, was she?
 

Anne her zaman şimdiki kadar katı kalpli değildi , değil mi?

29. Nobody will ever know how close I  was to finishing that route, will they?
 

29. O rotayı bitirmeye ne kadar yaklaştığımı kimse bilmeyecek, değil mi?

30. I’ve always wanted to see where you worked  

30. Her zaman nerede çalıştığını görmek istemişimdir

but it isn’t always as messy as this, is it?
 31. Even though they beat the champions,  

ama her zaman bu kadar dağınık değil, değil mi? 31. Şampiyonları yenmelerine rağmen

they’re not generally considered  to be a better team, are they? 
 

genellikle daha iyi bir takım olarak görülmezler, değil mi?

32. She hasn’t got what it  takes to be a pro athlete,  

32. Profesyonel bir sporcu olmak için gerekenlere sahip değil, değil

has she?
 33.  

mi? 33.

This arrangement won’t be  something you withdraw from,  

Bu düzenleme, geri çekeceğiniz bir şey olmayacak, değil

will it?
 34.  

mi? 34.

I can’t be bothered to deal  with the laundry, can I?
 

Çamaşırlarla uğraşamam, değil mi?

35. (with an angry tone) Oh, so that’s  what you really think, is it?  
 

35. (kızgın bir ses tonuyla) Ah, demek gerçekten böyle düşünüyorsun, öyle mi?

36. You work at your brother’s firm, don't you?
 37. He really likes a salmon en croute,  

36. Kardeşinizin firmasında çalışıyorsunuz değil mi? 37. Somonu gerçekten seviyor,

doesn't he?
 38.  

değil mi? 38.

The dog ate all the pies, didn't he?
 39.  

Köpek bütün turtaları yedi, değil mi? 39.

They dislike each other a  tremendous amount, don't they?
 

Birbirlerinden çok  hoşlanmıyorlar, değil mi?

40. Annie plays the violin, doesn’t she?
 41. They want to go to the cinema after the meal,  

40. Annie keman çalıyor, değil mi? 41. Yemekten sonra sinemaya gitmek istiyorlar,

don’t they?
 42.  

değil mi? 42.

No-one could ever make that jump, could they?
 

Hiç kimse o zıplamayı yapamaz, değil mi?

43. Nothing has been mentioned about  the potential for a transplant, has it?
 

43. Nakil potansiyeli hakkında hiçbir şeyden bahsedilmedi , değil mi?

44. We barely knew each other at school, did we?
 45.  

44. Okulda birbirimizi zar zor tanıyorduk, değil mi? 45.

The lions seldom hunt alone, do they?
 46. Your father rarely comments on politics,  

Aslanlar nadiren yalnız avlanırlar, değil mi? 46. ​​Babanız siyaset hakkında nadiren yorum yapar,

does he? 
 47.  

değil mi? 47.

In Hertford, Hereford, and Hampshire,  hurricanes hardly ever happen,  

Hertford, Hereford ve Hampshire'da kasırgalar neredeyse hiç olmaz,   değil mi

do they?
 48.  

? 48.

Have you noticed James never  comes out during a full moon,  

James'in dolunayda hiç dışarı çıkmadığını fark ettiniz mi

does he?
 49.  

? 49.

I should water these plants more often,  

Bu bitkileri daha sık sulamalıyım,

shouldn’t I? 
 50. You shouldn’t  

değil mi? 50.

consume so much trash TV, should you?
 51. Nick could really do with hitting the gym  

Bu kadar çöp TV tüketmemelisiniz, değil mi? 51. Nick spor salonuna

a bit more often, couldn’t he?
 52.  

biraz daha sık gitse gerçekten idare edebilirdi, değil mi? 52.

Anthony couldn’t cope with the  immense pressure, could he?


Anthony muazzam baskıyla baş edemedi , değil mi?

I think you have question tags nailed.  If you  are still unsure then don’t worry just leave  

Sanırım soru etiketleri çivilenmiş. Hâlâ emin değilseniz, endişelenmeyin

a comment below and we will help to clear  up any doubts that you have.  But remember  

aşağıya bir yorum bırakın; şüphelerinizi gidermeye yardımcı olacağız . Ancak unutmayın

we want to learn to feel what is right and  wrong, and not expel too much energy worrying  

neyin doğru neyin yanlış olduğunu hissetmeyi öğrenmek istiyoruz ve dilbilgisi kurallarının ne olduğu konusunda endişelenerek çok fazla enerji harcamak istemiyoruz

about what the grammar rules are.  those  pesky grammar rules right let's move on

. bu sinir bozucu dilbilgisi kuralları doğru, hadi devam edelim