SUNNY DAY - Hot and Cold idioms / English Addict - 96 / Sunday 12th July 2020 / Chat, Learn & Smile

here we are then once again we are back together yes it is

işte buradayız, sonra tekrar bir araya geldik evet, İngilizce'nin

English addict live from the birthplace of the English language which is of

doğum yerinden canlı bir İngiliz bağımlısı ki bu

course well I'm sure you know where it is

elbette iyi, eminim nerede olduğunu biliyorsunuzdur,

it's England

yes here we go again hi everybody this is mr. Duncan in

burası İngiltere evet işte tekrar başlıyoruz herkese merhaba bu bay. Duncan

England how are you today are you okay I hope so are you happy I hope you are

İngiltere'de bugün nasılsın iyi misin umarım mutlusundur umarım

feeling good today because I am in such an excited mood I am do you know why

bugün iyi hissediyorsundur çünkü çok heyecanlı bir ruh halindeyim neden biliyor musun

because we are outside once more yes summer has decided to return it's

çünkü bir kez daha dışarıdayız evet yaz geri dönmeye karar verdi geri

decided to come back and say oh hello remember me remember me I'm I'm those

gelip merhaba demeye karar verdim beni hatırla beni hatırla

lovely nice days that you used to have it's called summer so the Sun is out

everything is quite nice today I must be honest with you I'm

feeling in a very good mood because the Sun is out I can't hear any birds at the

çok iyi bir ruh halindeyim çünkü güneş çıktı şu anda hiç kuş sesi duyamıyorum

moment I think they are having an afternoon sleep however you are here I

sanırım öğleden sonra uyuyorlar ama

hope and also I'm here as well so far everything is going well of course it is

umarım buradasındır ve ben de buradayım şimdilik her şey yolunda gidiyor tabii ki

early days we've only just come on anything can happen over the next two

erken günler daha yeni geldik önümüzdeki iki saat içinde her şey olabilir

hours and quite often it does and yes we have made it once more to the end of the

ve oldukça sık oluyor ve evet bir kez daha hafta sonunun sonuna kadar

weekend we've made it all the way through to the very end of the week I

geldik hafta sonu

know it's Monday tomorrow but you don't have to think about that all we have to

yarın pazartesi biliyorum ama bunu düşünmenize gerek yok şu

do at the moment is think about the positive things including it's Sunday

anda tek yapmamız gereken olumlu şeyler düşünmek bugün pazar

since it's Sunday it is Sunday everybody hello everyone I hope you are feeling

çünkü bugün pazar pazar millet merhaba herkese umarım hissediyorsunuzdur

good today very nice to see you back it's so good to see you here where you

bugün güzel bugün seni tekrar görmek çok güzel seni burada ait olduğun yerde görmek çok güzel

belong I am underneath my little gazebo there are a couple of things I should

küçük çardağımın altındayım bahsetmem gereken birkaç şey var

mention first number one I'm surrounded by lots of flies & insects there is a

ilk olarak etrafım bir sürü sinek ve böcekle çevrili olumlu bir şey var Yazla ilgili bir

positive thing and a negative thing about summer the good thing is we get to

şey ve olumsuz bir şey, iyi olan şey,

enjoy the sunshine and the warm weather the bad thing is quite often you end up

güneşin ve sıcak havanın tadını çıkarabilmemizdir, kötü olan şey ise, çoğu zaman etrafınızda

surrounded by lots of small creatures so that is the upside and the downside

bir sürü küçük yaratıkla çevrili olmanızdır, bu,

quite often in life you find that there are positive things and negative things

hayatta sıklıkla bulduğunuz olumlu ve olumsuz bir durumdur. olumlu ve olumsuz yanları olduğu bir

even if something is nice and enjoyable you might find there is also a negative

şey güzel ve keyifli olsa bile olumsuz bir

side to it for example you might go out on a summer's day and you might have an

yanı da olabilir mesela bir yaz günü dışarı çıkıp

ice cream unfortunately the ice cream starts to melt because of the hot Sun so

dondurma yiyorsunuz ne yazık ki dondurmalar erimeye başlıyor. çünkü sıcak güneş yani

there is an upside and a downside just like everything in life I suppose

hayattaki her şey gibi bir artısı bir de eksisi var sanırım

it is nice to see you here today hello everyone on the livestream don't forget

bugün sizi burada görmek çok güzel herkese merhaba canlı yayında her zaman

if you like what you see as I always say I always try to encourage you you can of

dediğim gibi her zaman denediğim gibi gördüğünüzü beğenirseniz unutmayın Sizi cesaretlendirmek için

course subscribe to my channel if you want to feel free to do it it would be

tabii ki kanalıma abone olabilirsiniz, eğer bunu yapmaktan çekinmeyin,

very nice if you could subscribe and then you will never miss another one of

abone olursanız çok güzel olur ve o zaman ben kimim diyenler için bir dahaki İngilizce derslerimi asla kaçırmazsınız.

my English lessons for those who are wondering who I am my name is mr. Duncan

adı bay Duncan

I talk about the English language sometimes I do it in the studio

İngilizce hakkında konuşuyorum bazen stüdyoda yapıyorum

sometimes I come outside and do it alfresco outside

bazen dışarı çıkıyorum ve açık havada

amongst the insects and all of the wildlife as well have I forgotten my

böceklerin ve tüm vahşi yaşamın arasında yapıyorum

water I can't believe it how did I manage once more to forget my

suyumu unuttum inanamıyorum bir kez daha nasıl başardım suyumu unutmak için

water how am I going to stand here for two hours without my bottle of water I

iki saat su şişem olmadan burada nasıl duracağım

don't know how I'm going to survive to be honest it's nice to see you wearing

nasıl hayatta kalacağımı bilmiyorum dürüst olmak gerekirse

your lovely t-shirt with the smile thank you very much that's very kind of you

güzel tişörtünü giyip gülümsediğini görmek güzel teşekkür ederim çok naziksin

don't forget you can catch my lessons Sunday Wednesday and Friday from 2 p.m.

unutma pazar çarşamba ve cuma günleri 14:00'ten itibaren derslerime yetişebilirsin.

UK time however during July I'm actually doing extra live streams next Wednesday

Birleşik Krallık zamanı, ancak Temmuz ayında, aslında önümüzdeki Çarşamba günü fazladan canlı yayın yapıyorum,

something very special happening next Wednesday I want to mention it now on

önümüzdeki Çarşamba çok özel bir şey oluyor, şimdi Çarşamba günü bundan bahsetmek istiyorum,

Wednesday I will be playing the first ever live stream that I did four years

dört yıl önce Çarşamba günü yaptığım ilk canlı yayını oynayacağım, bu

ago on Wednesday so next Wednesday the 15th of July I will be also celebrating

yüzden önümüzdeki Çarşamba 15 Temmuz Bunu

my fourth anniversary doing this live on YouTube and we will be watching my first

YouTube'da canlı yayınlayarak dördüncü yıl dönümümü de kutlayacağım ve ilk

ever live stream can I just say one thing

canlı yayınımı izleyeceğiz, sadece bir şey söyleyebilirim,

it isn't very good I'm going to warn you now it isn't very good it's not a very

pek iyi değildi, şimdi sizi uyaracağım, öyle değil çok güzel çok

good live stream however you will see all of my nervousness my anxiety you

iyi bir canlı yayın değil ama tüm gerginliğimi göreceksin endişemi

will see everything in RAW uninterrupted detail but the good thing is I will be

her şeyi RAW olarak göreceksin kesintisiz detay ama güzel olan

with you as well on the live chat so we can all sit down together and enjoy a

canlı sohbette de seninle olacağım böylece hep birlikte oturabiliriz ve

moment a historical moment on YouTube when I did my first ever live stream so

ilk canlı akışımı yaptığımda YouTube'da tarihi bir anın tadını çıkarın, yani bu,

that's what's coming up on Wednesday as a way of celebrating my fourth

anniversary on YouTube four years ago and of course I have been doing this for

dört yıl önce YouTube'daki dördüncü yıl dönümümü kutlamanın bir yolu olarak Çarşamba günü yapılacak ve elbette bunu

14 years making my general lessons yes I have my smile

14 yıldır yapıyorum. genel dersler evet bugün benim gülen

face today yeah can you see my smiley face I have my happy face today because

yüzüm var evet gülen yüzümü görebilir misiniz bugün mutlu yüzümü görüyorum çünkü

of course why not that's what I say why not we also have the live chat hello to

tabii ki neden olmasın dediğim bu neden olmasın canlı sohbete de merhaba

the live chat wow so many people here already obviously you are having a good

canlı sohbete merhaba vay canına şimdiden bir sürü insan var belli ki

day where you are because you are watching this one of the things I

bulunduğunuz yerde iyi bir gün geçiriyorsunuz çünkü bunu izliyorsunuz

mentioned last week that I'm missing is going away somewhere so today we are

geçen hafta bahsettiğim şeylerden biri özlüyorum bir yerlere gitmek bu yüzden bugün

going to relive one of my past holidays one of my short breaks that I took with

geçmiş tatillerimden birini yeniden yaşayacağız kısa molalarımdan biri Bey ile aldım

mr. Steve so we are going to have a long walk in the sunshine and maybe a little

Steve, gün ışığında uzun bir yürüyüş yapacağız ve belki

bit of fun on the way also we are going to the beach later on as well would you

yolda biraz eğleneceğiz, ayrıca daha sonra da plaja gidiyoruz,

like to join us at the beach would you like to watch mr. Steve swimming in the

plajda bize katılmak ister misin Mr. Steve denizde yüzüyor,

sea well you will have a chance to see that later because I will be showing you

bunu daha sonra görme şansın olacak çünkü sana geçmiş

some excerpts from our or one of our past holidays so I hope you're looking

tatillerimizden ya da birinden bazı alıntılar göstereceğim, umarım

forward to that Oh a lot of things to talk about today

bunu sabırsızlıkla bekliyorsundur Bugün konuşacak çok şey var

Oh also today yes we are talking about something else yes oh yes of course

Oh ayrıca bugün evet başka bir şeyden bahsediyoruz evet oh evet tabii ki

hot and cold idioms hot and cold idioms there are many hot and cold idioms that

sıcak ve soğuk deyimler sıcak ve soğuk deyimler aklımıza gelebilecek birçok sıcak ve soğuk deyimler var

we can think of I'm sure you can think of some of them so we will be looking at

eminim bazılarını sizin de aklınıza gelebilir böylece biz de

that a little bit later on as well mr. Steve yes mr. Steve will be with us here

buna da biraz sonra bakınca mr. Steve evet bayım. Steve burada, bahçede bizimle olacak

in the garden and because these days Steve has a lot more energy I don't know

ve bu günlerde Steve'in çok daha fazla enerjisi olduğu için

why maybe it is all of this lovely summer weather but mr. Steve has been

neden bilmiyorum belki de tüm bu güzel yaz havası ama bay. Steve'in enerjisi

re-energized he has lots of energy so the good news is I don't have to find a

yeniden canlandı, çok fazla enerjisi var, bu yüzden iyi haber şu ki,

chair for Steve to sit in so that is one of

Steve'in oturması için bir sandalye bulmam gerekmiyor, bu yüzden

the things I don't have to do today so a little bit later on mr. Steve will be

bugün yapmak zorunda olmadığım şeylerden biri bu, yani biraz sonra. bay üzerinde Steve

standing right here Steve will be here next to us can you believe it

tam burada duracak Steve burada yanımızda olacak buna inanabiliyor musun

yes he's back by popular demand so I hope you enjoy that as well most soon

evet yoğun talep üzerine geri döndü bu yüzden umarım bundan da hoşlanırsın en kısa zamanda

guess what Mohsen you are first on today's live chat congratulations to you

Mohsen'in ne olduğunu tahmin et bugünün canlı sohbetinde birincisin seni tebrik ederiz

good we also have Tomic hello Tomic you are second on today who's live chat nice

iyi ki varız Tomic merhaba Tomic bugün ikincisin, kim canlı sohbet ediyor

to see you as well many people here joining in I'm just making sure that I

seni görmek güzel, burada birçok insan katılıyor, sadece

can see you yes oh there you are oh there you are you are there and there

seni görebildiğimden emin oluyorum evet oh işte buradasın oh işte oradasın ve işte

how is that possible how can you be in two places at the same time

nasıl bu aynı anda iki yerde nasıl olabilirsin

Kunal is here and drew hello Andrew thank you very much for joining me today

Kunal burada ve merhaba çekti Andrew bugün bana katıldığın için çok teşekkür ederim ne

nor hello nor also Beatriz Donna Luis Mendez oh I don't have my echo I'm sorry

merhaba ne de Beatriz Donna Luis Mendez oh benim yankım yok

about that Luis Mendez is for you to do

Bunun için üzgünüm Luis Mendez

also lolli lolli flower Espoir Unni Carina is here as well Thomas hello

de lolli lolli çiçek yapman için Espoir Unni Carina da burada Thomas merhaba

Thomas from the Czech Republic what's the

Çek Cumhuriyeti'nden Thomas

weather like there where you are is it nice

senin olduğun yerde hava nasıl güzel mi

we are very lucky today because we actually have sunshine it isn't often

bugün çok şanslıyız çünkü aslında güneş ışığımız var pek sık değil

that we get sunshine here especially this year I don't know why but we

Özellikle bu yıl burada güneş ışığı alıyoruz, neden bilmiyorum ama

haven't had much summer so far and that's the reason why I'm outside

şimdiye kadar pek yaz geçirmedik ve bu yüzden dışarıda,

amongst nature sharing all of the atmosphere including me the Flies and

doğanın ortasında, ben, Sinekler ve diğer tüm böcekler de dahil olmak üzere tüm atmosferi paylaşıyorum.

all the other bugs that are flying around my my

benim

Edie hello Vitas Vitas is here Vitas I think you need to exercise your finger I

Edie'min etrafında uçuyor merhaba Vitas Vitas burada Vitas Sanırım parmağınızı çalıştırmanız gerekiyor, bu yüzden

think so maybe you could use both fingers a lot of people say mr. Duncan I

belki iki parmağınızı da kullanabilirsiniz, birçok insan diyor ki bay. Duncan

can never be first on the live chat why is that so why can't I be first well you

canlı sohbette asla birinci olamam neden öyle peki neden ben birinci olamıyorum

have to have a very fast finger you see now I think sometimes maybe some of you

çok hızlı bir parmağa sahip olmalısın şimdi görüyorsun bence bazen belki bazılarınız

maybe you use two fingers at the same time so maybe you are clicking your

belki iki parmağınızı aynı anda kullanıyorsunuz yani belki

mouse with two fingers like that so there are some secrets

farenizi bu şekilde iki parmağınızla tıklıyorsunuz, bu yüzden bazı sırlar var canlı

there are ways of being first on the live chat you have to have a very fast

sohbette ilk olmanın yolları var çok hızlı bir parmağa sahip olmalısınız

finger I think so b-tree is Marcia we also have oh hello

bence bu yüzden b-ağacı Marcia bizde de var oh

to Mary Glau nice to see you here as well - yes it is a beautiful day today

Mary Glau'ya merhaba sizi de burada görmek güzel - evet bugün güzel bir gün evet

yes you are right the view is rather nice as well so there is the view behind

haklısınız manzara da oldukça güzel bu yüzden arkamda bir manzara var

me so that is a live view right now and you can see yes into the distance

yani bu şu anda canlı bir görüntü ve

everything is looking rather nice today the sky is blue we have a little bit of

her şeyi uzaktan görebiliyorsunuz evet bugün oldukça güzel görünüyor gökyüzü mavi biraz

cloud but the sky is quite nice as well so I can't complain even though I want

bulutumuz var ama gökyüzü de çok güzel o yüzden istesem de şikayet edemem şikayet

to I can't complain there is someone who likes to complain of course and that's

edemem şikayet etmeyi seven birileri vardır elbet ve bu

mr. Steve and he will be joining us in around 10 minutes from now for all you

bay Steve ve o, hepiniz için, yaklaşık 10 dakika içinde bize katılacaklar baylar

mr. Steve fans and I know there are many of you I know I feel a little bit

. Steve hayranları ve ben birçoğunuzun olduğunu biliyorum, biliyorum biraz

threatened by that I will be honest a little threatened that there seem to be

tehdit altında hissediyorum, dürüst olacağım,

more fans of mr. Steve than of me am I worried am I upset just a little bit

Mr. Steve benden çok endişelendim mi biraz üzüldüm

maybe hello Anna hello advised or elvis' hello to you as well nice to see so many

belki merhaba Anna merhaba tavsiye etti veya elvis size merhaba dedi

people joining us on this Sunday it is Sunday the 12th

bu Pazar bu kadar çok insanın aramıza katıldığını görmek güzel bugün 12

of July we are now into mid summer so at this time of year normally you would

Temmuz Pazar, artık ortalara geldik. yaz yani yılın bu zamanında normalde

expect the weather to be fantastic for a very long period of time however as I

havanın çok uzun bir süre harika olmasını beklersiniz ancak

mentioned earlier we haven't had much good weather recently you have not yeah

daha önce de belirttiğim gibi son zamanlarda pek iyi havamız olmadı siz değil evet az önce bir yaban

I was just attacked by a wasp did you see that Wilson is here

arısı tarafından saldırıya uğradım değil mi? bak Wilson burada

hello also how is mr. Steve I am watching you live for the third time

merhaba ayrıca bayım nasıl? Steve seni

with my son David Michael hello also Wilson and also your son Michael hello

oğlum David Michael ile üçüncü kez canlı izliyorum merhaba ayrıca Wilson ve ayrıca oğlun Michael

to you as well or should I say David Michael it is

sana da merhaba yoksa David Michael mi demeliyim, ikinci

unusual to have a first name as your second name so that's why I got confused

adınız olarak bir adınızın olması alışılmadık bir durum bu yüzden ben kafan çok karıştı

so hello David I hope you're having a good day and you are enjoying the lovely

merhaba David umarım iyi bir gün geçiriyorsundur ve güzel

scenery the sunshine even though I met perhaps you want to do something else

manzaranın tadını çıkarıyorsun güneş ışığı tanışmış olmama rağmen belki başka bir şey yapmak istersin belki

maybe you want to be playing on your computer perhaps hello Marcia dolly dang

bilgisayarında oynamak istersin belki merhaba marcia dolly dang

can I just say I love your name so much because whenever I say your name I

yapabilir miyim sadece adını çok sevdiğimi söyle çünkü ne zaman adını söylesem

always think of that that famous sheep that was cloned way back in the 1980s

hep 1980'lerde klonlanan o ünlü koyunu düşünüyorum

and her name was Dolly the sheep so that's how I remember that hello also am

ve adı koyun Dolly idi, bu yüzden merhaba aynı zamanda

a staff Mohsen hello also Omar Omar nice to see you

bir personel Mohsen merhaba diye hatırlıyorum. ayrıca Omar Omar yarın sizi de burada görmek güzel bizde

here as well tomorrow we also have oh hello

de var ah merhaba Beyaz

Belarusian Belarus EO is here as well how are things in Argentina I hope they

Rusya Beyaz Rusya EO da burada Arjantin'de işler nasıl umarım

are okay where you are Wow so many people already here we are

iyisinizdir neredesiniz Vay canına o kadar çok insan zaten buradayız güncel bilgilerden haberdarız

up-to-date with the live stream anna says don't worry mr. Duncan there is no

canlı yayın anna merak etmeyin diyor mr. Duncan adam

favoritism favoritism have you ever heard of that

kayırma diye bir şey yok, hiç duydunuz mu,

if you have favoritism maybe a person prefers one thing over another

eğer sizde kayırma varsa, belki bir kişi bir şeyi başka bir kayırmaya tercih eder,

favoritism so you might have favoritism it work

yani sizde kayırma olabilir, işe yarar,

perhaps the boss prefers maybe one member of staff over another so maybe

belki patron bir çalışanı diğerine tercih eder, bu yüzden belki de o

you are not the person who is his favorite so there is favoritism this is

kişi siz değilsinizdir. favorisi kim yani adam kayırma var burası

where you choose one or maybe two people to treat better than other people

bir ya da belki iki kişiye diğer insanlardan daha iyi davranmak için seçtiğin yer

you give them special favors or more attention than they normally get so you

are showing favoritism I think so yes that's a good one

dolly dolly the sheep unfortunately died before her expectation of life she aged

Koyun Dolly ne yazık ki yaşam beklentisinden önce öldü, olması

before she should have says Jade I remember Dolly the sheep it was all over

gerekenden önce yaşlandı Jade diyor Koyun Dolly'yi hatırlıyorum, her yerde haberlerde vardı, artık hiçbir şeyi

the news you couldn't get away from it even though we don't really clone

gerçekten klonlamasak da ondan uzaklaşamadınız.

anything anymore as far as I'm aware I know we use a lot of genetic

modifications in in food cereal and crops so so you will find that certain

Gıda tahıllarında ve mahsullerde çok fazla genetik modifikasyon kullandığımızı biliyorum, bu nedenle belirli

vegetables in certain fruit or sometimes altered using genetic engineering it

sebzelerde belirli meyvelerde veya bazen genetik mühendisliği kullanılarak değiştirilmiş olduğunu göreceksiniz, bu

still sounds like something from the future

hala gelecekten bir şey gibi geliyor,

doesn't it it sounds like something from a science fiction film hello to Salim

öyle değil mi? bilim kurgu filminden bir şey gibi Salim'e merhaba merhaba

hello I am Salim hello Salim nice to see you here as well so we have lots to look

ben Salim merhaba Salim sizi de burada görmek güzel bu yüzden

forward to today lots of things we are going through words we are also looking

bugün sabırsızlıkla bekleyecek çok şeyimiz var kelimelerin üzerinden geçiyoruz

at some other things as well we we went away a couple of years ago do you

başka şeylere de bakıyoruz bir kaç yıl önce uzaklara gitmiştik hatırlıyor musun

remember when we used to go on holiday it seems like such a long time now since

eskiden tatile gittiğimizde çok uzun zaman geçmiş gibi geliyor bir yere gitmeyeli

we went anywhere but yes I remember when we used to go we used to go on holiday

ama evet hatırlıyorum eskiden gittiğimizde tatile giderdik seyahat ederdik

we used to travel to different places not anymore unless of course you want to

farklı yerlere artık değil tabii ki

walk around your guy or around the area in which you live so

erkeğinizin veya yaşadığınız bölgenin etrafında dolaşmak istemiyorsanız, o yüzden oraya

I miss that I can't wait to get back out there and have some enjoyable trips some

geri dönmek ve keyifli geziler yapmak için sabırsızlanıyorum bazı

enjoyable vacations and to do a little bit of exploring so now we're going to

keyifli tatiller ve biraz yapmak için sabırsızlanıyorum biraz keşfedelim o yüzden şimdi

have a look at one of my videos that I made a couple of years ago with mr.

birkaç yıl önce Mr.

Steve and this particular video we are going to look at is or was filmed when

Steve ve bakacağımız bu özel video,

we went to a lovely place in Wales called Lake Verne we and we decided to

Galler'de Lake Verne adlı güzel bir yere gittiğimizde çekildi ya da çekildi, biz ve biz

go for a walk and then after that yes he will be here mr. Steve will be right

yürüyüşe çıkmaya karar verdik ve ondan sonra evet, o burada olacak Bay. Steve

here on the livestream in around 10 minutes from now so now we are going for

yaklaşık 10 dakika sonra canlı yayında burada olacak, bu yüzden şimdi

a walk up that hill over there and I have a feeling it's going to be very

şuradaki tepeye doğru yürüyüşe çıkacağız ve bunun çok yorucu olacağına dair bir his var,

tiring so we will see you later

bu yüzden sizinle sonra görüşürüz, siz

you

come on mr. Duncan it takes so long this is a lovely spot hurry up oh hello

gelin bayım. Duncan çok uzun sürüyor burası çok güzel bir yer acele et oh merhaba

the things I have to put up with look how slowly mr. Duncan is coming up there

katlanmak zorunda olduğum şeylere bakın ne kadar yavaş bayım. Duncan oraya geliyor,

told you it needs to get fit we're trying to get him to lose weight as well

sana fit olması gerektiğini söyledi, onu kilo vermeye çalışıyoruz ve

as you know don't say anything Shh he's a bit sensitive about his weight you're

bildiğin gibi bir şey söyleme Şşş, kilosu konusunda biraz hassas,

here how wonderful this is a lovely spot you know miss exhaustion coming up that

buradasın, ne kadar harika bu çok güzel nokta biliyorsun

steep hill this is so tiring Steve there's that there is a bench over there

bitkin bayan o dik tepeden yukarı çıkmak çok yorucu Steve orada bir bank var

can we go and sit down yes let's go and sit down on that lovely

gidip oturabilir miyiz evet hadi gidip

inviting bench showing that fantastic view of the lake

o harika göl manzarasını gösteren o sevimli davetkar sıraya oturalım

please oh hello there we are on a lovely walk today we're taking a nice walk but

lütfen oh merhaba işte bugün güzel bir yürüyüşe çıktık güzel bir yürüyüş yapıyoruz ama

we are having a little rest at the moment mr. Steve has just finished

şu an biraz dinleniyoruz efendim. Steve

eating his peanut bar there we go their energy bit of energy because we always

fıstık barını yemeyi yeni bitirdi, orada onların enerji bitlerine gidiyoruz çünkü her zaman

like to take care of some food with us and have a nice rest don't we mr. Duncan

yanımızda biraz yiyecekle ilgilenmeyi ve güzelce dinlenmeyi seviyoruz, değil mi bay. Duncan

look what I've got here this is the instruction it's a booklet on all the

bak burada ne var, bu talimat bu, Verne Gölü'ndeki tüm yürüyüş parkurları hakkında bir kitapçık,

walking trails at Lake Verne we that's the place that we are at and that's the

biz bulunduğumuz yer orası ve

most amazing thing about this area there are so many places to actually walk

bu bölgeyle ilgili en harika şey, aslında etrafta yürüyecek çok fazla yer var.

around it's huge look at all those walking trails today we there are wanted

tüm o yürüyüş parkurlarına kocaman bir bakın bugün aranıyoruz hepsi renk kodlu

there are five walking trails that all color-coded and today we are taking the

beş yürüyüş parkuru var ve bugün ne yapıyoruz izini sürüyoruz

what do trail oh yeah that's great I can't wait to see the subtitles for that

oh evet bu harika Galce altyazılarını görmek için sabırsızlanıyorum

that's Welsh by the way and it's the red route we're taking the red route the Red

yol ve bu kırmızı rota kırmızı rotayı kullanıyoruz Kırmızı

Road danger if you are going to go in any direction always follow the red

Yol tehlikesi herhangi bir yöne gidecekseniz her zaman kırmızı

route but it says here this is a steady climb and it gives

rotayı takip edin ama burada bunun sabit bir tırmanış olduğu yazıyor ve

stunning high views looking down on the lake at access to the hills moorlands

aşağıdan bakıldığında nefes kesen yüksek manzaralar sunuyor göl, tepelere, bozkırlara, ormanlara

forests and fields it says there's a moderately steep hill moderately we've

ve tarlalara erişimde, orta derecede dik bir tepe olduğunu söylüyor,

just come up so we've walked for around about three miles and I'm guessing we

biraz önce geldik, bu yüzden yaklaşık üç mil yürüdük ve sanırım

haven't got much further to go let's have a look it was just another six

daha fazla yolumuz yok, hadi bakalım bir bak, altı

miles to go six miles I'm not going six miles when you trying

mil gitmek için sadece altı mil daha vardı, siz kilo vermeye çalışırken altı mil gitmiyorum

to lose weight mr. Duncan look this is what we've come on this walk for to help

bayım. Duncan bak bu yürüyüşe

you get fit and lose weight I am losing weight see I haven't given

senin fit olmana ve kilo vermene yardımcı olmak için geldik. Kilo kaybediyorum,

him a peanut barb just get them all to myself during this walk I have lost

ona fıstık dikeni vermedim sadece hepsini kendime al bu yürüyüş sırasında

weight and also the will to live well the only right you're losing is because

kilo verdim ve ayrıca iyi yaşama isteğini kaybettiğin tek hak,

you keep losing bits of equipment look what it says here you see walking it

ekipman parçalarını kaybetmeye devam ettiğin için bak burada ne diyor yürürken görüyorsun, duvarına kurmadan önce

gives you some very in some smart pieces of advice before you set up on your wall

sana çok akıllıca bazı tavsiyeler veriyor

these are the things that you must bear in mind you must think about you must

bunlar aklında tutmalısın bunları düşünmelisin yürüyüşe

think about these things before you go on a walk for example number one we're

çıkmadan önce bunları düşünmelisin örneğin bir numara biz

strong shoes or walking boots check check take that one off take warm

güçlü ayakkabılarız veya yürüyüş botlarıyız kontrol et onu çıkar sıcak tutan

and a waterproof clothing oh I've got my warm clothing Steve's got some warm

ve su geçirmez bir kıyafet al oh ben sıcak tutan kıyafetlerimi aldım Steve'in sıcak tutan

clothing I haven't happened look I've got a rain poncho a rain poncho what's

kıyafetleri var ben olmadı bak yağmur pançom var yağmur panço naber

up what's a poncho it's a look there we go there's a

panço nedir bir bak gidiyoruz

picture of a lovely lady yes can't you describe it it's a plastic waterproof

hoş bir bayanın resmi var evet tarif edemez misin Bu, duşta yakalanırsak üzerimize bu pançoyu örten plastik su geçirmez bir

film covering that if we get caught in a shower we put this poncho on which is

filmdir ve bu

just sort of just covers you it's basically a plastic bag plastic bag

there goes your hair that goes over you but normally a poncho is something you

panço sizi bir nevi örter.

wear loose over your body so you put it over your head and then it just covers

vücudunuzun üzerine gevşetin, böylece başınızın üzerine koyarsınız ve sonra sadece

your body if you if you remember in Star Wars Luke Skywalker wore

vücudunuzu kapatır, eğer Star Wars'ta Luke Skywalker'ın

poncho but but apparently apparently most of the scenes were deleted with him

panço giydiğini hatırlarsanız, ama görünüşe göre sahnelerin çoğu

wearing the poncho but there are a couple of scenes in Star Wars where Luke

panço giyerken silinmiş ama bir çift var Star Wars'ta Luke

Skywalker is wearing his poncho always have to get something in about Star Wars

Skywalker'ın pançosunu giydiği sahnelerin her zaman Star Wars hakkında bir şeyler anlaması gerekiyor

it's so boring mister don't course anyway that's that touch waterproof

çok sıkıcı bayım derse girmeyin zaten o dokunmatik su geçirmez

clothes watch out watch out for service vehicles on forest track yes don't get

giysiler dikkat orman yolundaki servis araçlarına dikkat edin evet almayın

run over don't get run over it's very important I can't see any service

ezilme ezilme çok önemli o pistte herhangi bir servis

vehicles on that track so I think we're all right for now so unless they're

aracı göremiyorum bu yüzden sanırım şimdilik iyiyiz bu yüzden

electric we'll be able to hear them keep on the roads and footpaths yes well

elektrikli olmadıkça yollarda devam etmelerini duyabileceğiz ve patikalar evet pekala

we've got directions there we are on the road and footpath there is the road

talimatlarımız var orada yoldayız ve patika

behind us can you see the road there it is yeah keep dogs under control that's

arkamızda yol var yolu görebiliyor musunuz evet köpekleri kontrol altında tutun bu kadar

it Owen or in this case I have to keep Steve under control yes saying I'm a dog

Owen veya bu durumda Steve'i kontrol altında tutmalıyım evet ben bir köpek olduğumu söylüyorum bayım

mister do you want you are a bit of a dumb animal sometimes thank you very

ister misin biraz aptal bir hayvansın bazen çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim

much lock your vehicle and leave don't leave

aracını kilitle ve bırak

valuables on the display well the cars at the hotel so we're safe there so

değerli eşyalarını vitrinde bırakma iyi oteldeki arabalar yani orada güvendeyiz yani

we're ok there we don't drop litter unless of course unless of course at the

biz iyiyiz orada çöp atmayız tabii tabi tabi ki otelde arabalara

hotel there is a special cough of conference for people that break into

giren insanlar için özel bir konferans öksürüğü olmadıkça

cars in which case we might have a problem

bu durumda bir sorun yaşayabiliriz

don't drop litter have fires or barbecues don't drop litter don't drop

çöp atmayın ateş veya mangal yapın çöp düşürme çöp düşürme bakalım

litter let's see what happens if we do so there we go

yaparsak ne olacak görelim

I've had this peanut bar so what was delicious mmm what a lovely beautiful

bu fıstıklı barı yedim yani ne lezzetliydi mmm burası ne güzel güzel bir

spot this is hmm so Steve has just dropped some litter he is breaking the

yer hmm bu yüzden Steve biraz çöp attı o

Countryside code you should never drop litter in the countryside nothing's

Kırsal kesim kurallarını çiğneyerek kırsal alana asla çöp atmamalısınız hiçbir şey

happened I haven't been arrested I think we've got away with it

olmadı Tutuklanmadım sanırım bu bizim paçayı sıyırdı

okay then I'll I'll pick it up I won't be naughty mr. Duncan because we're

tamam o zaman ben alırım Ben yaramazlık yapmayacağım bayım. Duncan çünkü

setting a bad example to your viewers yes so I'll put it back in the bag don't

izleyicilerinize kötü örnek oluyoruz evet bu yüzden onu çantaya geri koyacağım unutma biz

forget we are influences we influence the world let's recycle don't swim or

etkileriz dünyayı etkiliyoruz hadi geri dönüşüm yapalım gölde yüzmeyin veya kürek

paddle in the lake while chance of that because mr. Duncan

çekmeyin şans varken çünkü Bay. Duncan

doesn't like water I can't swim and it's too cold anyway we don't like water

suyu sevmiyor ben yüzemem ve hava çok soğuk zaten suyu sevmiyoruz

camping is not permitted camping so no no camping

kamp yapmaya izin verilmiyor bu yüzden hayır kamp yapmak yok

oh no camping mr. Duncan oh so you're not allowed to over to mints around out

oh kamp yapmak yok bayım. Duncan oh, yani burada, vahşi doğada darphanelere gitmene izin verilmiyor

here in the wilderness oh no camping no okay I'm going hang on

oh kamp yapmak yok, tamam, dayanacağım,

it me know it's it's it's camping under canvas it doesn't mean that kind of

biliyorum bu, tuvalin altında kamp yapmak, o tür kamp yapmak anlamına gelmez,

camping it's the other type of camping where you overnight in the stars

diğeri gecelemeyi yıldızların altında geçirdiğiniz kamp türü

okay the lake is a drinking water reservoir I don't know what we know that

tamam mı göl bir içme suyu deposudur Bunu ne bildiğimizi bilmiyorum

and a White's told us that by being water efficient you can ensure water

ve bir Beyaz bize suyu verimli kullanarak su

supplies are secure there's a picture of a man with a dog does that dog look like

kaynaklarının güvenli olmasını sağlayabileceğinizi söyledi. bir köpek o köpeği

it's being kept under control it doesn't it hasn't got a lead on it could just

kontrol altında tutuluyormuş gibi gösteriyor mu elinde bir ipucu yok mu

run off at any moment and attack anyone so they're breaking their own rules by

her an kaçabilir ve herhangi birine saldırabilir, böylece

showing a picture of a dog that hasn't even got a lead on so there we go

bir köpek resmi göstererek kendi kurallarını çiğniyorlar bunun bir ipucu bile yok, o yüzden işte başlıyoruz

you found a sign it says danger overhead power lines Wow I can't see any overhead

bir işaret buldunuz üstten geçen elektrik hatlarında tehlike yazıyor Vay canına, herhangi bir üstten geçen

power line I think this has come from somewhere else maybe we'll find the

elektrik hattı göremiyorum bence bu başka bir yerden geldi belki gücü bulabiliriz

power but if we find them we'll show you there we go that's that's bad well I've

ama eğer onları bulursak sana göstereceğiz gideceğiz bu kötü şey

got to say really unless if people want to know any facts about Lake Vernon

gerçekten söylemeliyim ki eğer insanlar Vernon Gölü hakkında herhangi bir gerçek bilmek istemezlerse

well later on we will be talking all about Lake Vern we and don't forget I

çok sonra Vern Gölü hakkında konuşacağız ve unutma

also made a video here an actual lesson filmed here in Lake Vernon WA but now we

Ayrıca burada bir video yaptım, burada Lake Vernon WA'da gerçek bir ders çekildi ama şimdi

are going to carry on with our walk shall we shall we carry on let's carry

yürüyüşümüze devam edeceğiz, devam edelim mi, devam edelim,

on we'll continue with our wall get your bag right let's go off we go see you

duvarımızla devam edeceğiz, çantanı al, hadi gidelim biz git görüşürüz

it's in my pocket okay then

cebimde tamam o zaman

all right let's go mr. Duncan right off we go bye hi

tamam gidelim bay Duncan hemen gidiyoruz güle güle merhaba

you

you

can you see where we are standing now we are on the big Dam yes the big Dam and

nerede durduğumuzu görebilirsin şimdi büyük Baraj'dayız evet büyük Baraj'dayız ve baraj kelimesinin

there are two uses and two spellings of the word dam aren't the mr. Duncan that

iki kullanımı ve iki yazılışı var mr değil. Duncan bu

is true first the thing we are standing on right now is called a dam dam

doğru ilk olarak şu anda üzerinde durduğumuz şeye baraj denir normalde taştan yapılmış

something used for containing water normally made from stone and there you

suyu tutmak için kullanılan bir şey ve orada

can see this dam is holding all this water in this is the reservoir the dam

bu barajın tüm bu suyu tuttuğunu görebilirsiniz bu barajın

contains the water and there is another use and spelling of the word Dam and

suyu içerdiği rezervuardır ve Dam kelimesinin başka bir kullanımı ve yazılışı var ve

it's a form of exclamation a swear word and expletive normally used when you get

bu bir ünlem şekli, bir küfür ve küfür, normalde bir

very very angry about something damn I missed my bus damn I'm late for work

şeye çok çok kızdığınızda kullanılır kahretsin otobüsü kaçırdım kahretsin işe geç kaldım

damn you mr. Duncan I'm hungry and I want to go to the hotel and have

kahretsin bayım. Duncan acıktım ve otele gidip

something to eat and you've kept me out here filming for far too long oh okay

bir şeyler yemek istiyorum ve beni burada çekim yapmak için çok uzun süre tuttun oh tamam

then do you want to go back to the hotel I'm only joking I think Steve I would

o zaman otele geri dönmek ister misin sadece şaka yapıyorum sanırım Steve

never swear mr. Duncan I'm hungry as well though to be honest so shall we go

asla yemin etmem bayım. Duncan ben de açım ama dürüst olmak gerekirse,

back to the hotel now yes we're going back right now

şimdi otele dönelim mi, evet şu anda geri dönüyoruz,

who remembers that that was a couple of years ago and we went to Wales one of

kim bunun birkaç yıl önce olduğunu hatırlıyor ve

our favorite places to visit and we absolutely loved it there

en sevdiğimiz yerlerden biri olan Galler'e gittik. ve onun

identity that he is its mr. Steve well mr. Duncan you must might wonder why I'm

bay olduğu kimliğini kesinlikle sevdik. Steve pekala bayım. Duncan, neden bu gözlükleri taktığımı merak ediyor olmalısın.

wearing these glasses No well I'll tell you why because I spotted

Hayır, sana nedenini söyleyeceğim çünkü

some people earlier on and I think they're looking for us

daha önce bazı insanları gördüm ve sanırım bizi arıyorlar.

I think they've heard about is that we live in this area so I thought I'd be in

Sanırım bizim bu bölgede yaşadığımızı duymuşlar. bu yüzden kılık değiştirip

disguise have-have those tourist groups started coming again yes they're on the

turist gruplarının tekrar gelmeye başlamasını sağlayayım diye düşündüm, evet onlar

the mr. Duncan a mr. Steve tour have much Wenlock and we don't want to be

mr. Bay Duncan Steve turunda çok fazla Wenlock var ve

spotted quick I think there's somebody over there mr. Duncan this is how famous

hemen fark edilmek istemiyoruz, sanırım orada biri var Bay. Duncan işte bu kadar ünlü

we've become now in this area there is actually a trail named after us they

olduk artık bu bölgede aslında bizim adımıza mr diyorlar diye bir patika var

call it the mr. Duncan mr. Steve Trail and it takes everyone right past our

. Duncan bey Steve Trail ve herkes bahçemizin hemen yanından geçiyor

garden and people will stand at the top of the hill won't they and they were

ve insanlar tepenin başında duracaklar, değil mi ve

watch and they will look out they're trying to see Steve in the garden

izliyorlardı ve dışarı bakacaklar Steve'i bahçede

cutting cutting the grass or maybe they're trying to look into our bathroom

çimleri biçerken görmeye çalışıyorlar ya da belki onlar Beni tuvalette

to see if they can catch me sitting on the toilet things like that you know

otururken yakalayıp yakalayamayacaklarını görmek için banyomuza bakmaya çalışıyorum bunun gibi şeyler

this is what happens when you become a celebrity on YouTube we're joking of

YouTube'da ünlü olunca böyle oluyor şaka yapıyoruz tabii ki

course hello everybody and lovely to see you

herkese merhaba ve sizi görmek

that's very bright out here mr. Duncan it is no need to keep those glasses on

çok güzel burası aydın bay Duncan o gözlükleri takmana gerek yok

yes it is actually bright lots of nice comments about your video oh darn our

evet aslında parlak videon hakkında bir sürü güzel yorum ah kahretsin

thinkers said that she wants to visit lots of different places in the UK oh

düşünürlerimiz onun Birleşik Krallık'ta birçok farklı yeri ziyaret etmek istediğini söyledi oh

that's great more places I hope you get a chance to do that because even we

bu harika daha fazla yer umarım bir şansın olur bunu yapmak için çünkü biz bile

can't do it at the moment heavy tasks Hello Dolly and nor and - everybody else

şu anda ağır görevleri yapamıyoruz Merhaba Dolly ve ne de ve - diğer herkes

is saying hello to me it's very nice it's very nice to see you here today I

bana merhaba diyor, çok güzel, bugün sizi burada görmek çok güzel,

hope you are feeling good mr. Steve have you haven't had a good week now you were

umarım iyi hissediyorsunuzdur bayım. Steve, iyi bir hafta geçirmedin, şimdi

a little bit frustrated because the weather hasn't been great I don't want

biraz hüsrana uğradın çünkü hava pek iyi değildi.

to talk too much about the weather because that's what that's basically

what English people do all we ever talk about here in England is the weather all

burada, İngiltere'de hava her

the time we never stop talking about it it is one of the things we love tour

zaman hakkında konuşmaktan asla vazgeçmediğimiz, tur King'i sevdiğimiz şeylerden biri,

King about all the time the weather but you wanted to do some work in the garden

her zaman hava hakkında ama bahçede biraz çalışmak istedin

but the weather was bad but it looks like this week or should I say next week

ama hava kötüydü ama görünüyor bu hafta gibi mi yoksa haftaya mı demeliyim

there will be some nice weather so I will have a no excuse for not working

hava güzel olacak bu yüzden bahçede çok çalışmamak için bir bahanem olmayacak o kadar

hard in the garden that's it you will have to roll up your sleeves mr. Steve

kolları sıvamanız gerekecek bayım. Steve

and get out in the garden next week because the weather is going to be

ve haftaya bahçeye çık, çünkü hava

really good I've already been doing some this morning Ridley filming oh yes I

gerçekten güzel olacak, bu sabah Ridley çekimleri yapıyordum, oh evet,

didn't film you know I didn't have time because I was in a little bit of a rush

çekmedim, biliyorsun zamanım yoktu çünkü biraz içerideydim. biraz acele

you see I don't know I don't know how I don't know how it happened but I ended

gördün mü bilmiyorum nasıl olduğunu bilmiyorum nasıl oldu bilmiyorum ama

up in a big rush so what are we talking about today

büyük bir telaşa kapıldım o yüzden bugün neden

we've have because because it's a hot day it's a hot day and sometimes mr.

bahsediyoruz çünkü sıcak bir gün sıcak bir gün ve bazen bay.

Steve we're at night mr. Steve feels cold I thought we would look at some

Steve, gecedeyiz bayım. Steve üşüyor

idioms connected with hot and cold

Sıcak ve soğuk seslerle bağlantılı bazı deyimlere bakacağımızı düşündüm

sounds very interesting does that sound like a good idea have

çok ilginç bu kulağa iyi bir fikir gibi geliyor mu daha

you already announced that I have I gave a big announcement earlier I got on the

önceden duyurdunuz mu daha önce büyük bir duyuru yaptım

roof of the house I went up onto the roof of the house and I shouted it all

evin çatısına çıktım çıktım evin çatısına ve her

over the place so everyone knows now well somebody wants to visit Scotland

yere bağırdım, böylece herkes artık iyi biliyor biri İskoçya'yı ziyaret etmek istiyor

Romano I think is in Scotland or somebody else's in Scotland Romano is

Romano sanırım İskoçya'da ya da bir başkası İskoçya'da Romano

commenting about it yes satury know is asking Diana Diana actually lives in

bu konuda yorum yapıyor evet satury biliyor Diana'ya soruyor Diana aslında yaşıyor

Scotland really that's not far away if I remember right between near Edinburgh

İskoçya gerçekten de çok uzak değil, tam Edinburgh yakınları arasında hatırlıyorsam

Diana yes well I've just been watching the news and Nicola Sturgeon oh yeah

Diana evet pekala sadece haberleri izliyordum ve Nicola Sturgeon oh evet

Nicola Sturgeon Nicola Sturgeon was on the on the television telling people

Nicola Sturgeon Nicola Sturgeon televizyonda insanlara

about the the lockdown how they are slowly coming out and I don't think they

karantinanın nasıl yavaş yavaş geldiklerini anlatıyordu. dışarı çıktı ve

want British people visiting just yet really because we're all infected with

İngilizlerin henüz gerçekten hepimize virüs bulaştığı için ziyaret etmelerini istediklerini sanmıyorum

the virus yeah and I don't think really anybody in Europe wants us to go there

evet ve Avrupa'da gerçekten kimsenin oraya gitmemizi istediğini sanmıyorum şu

at the moment it's I think the England has become like like a plague nation no

anda bence İngiltere bu hale geldi vebalı bir ulus gibi

one no one wants us to go in them and they don't want to come here

kimse bizim onlara girmemizi istemiyor ve onlar da buraya gelmek istemiyorlar

either but we'd love to go to Scotland I remember years ago mr. Duncan got a

ama biz İskoçya'ya gitmeyi çok isteriz yıllar öncesini hatırlıyorum bayım. Duncan

lovely holiday to Scotland yeah and I went to the Isle of Arran Aran Isle of

İskoçya'da güzel bir tatil geçirdi evet ve ben Arran Adası'na gittim Aran

Arran isn't that where they make the jumpers it is correct sweaters there is

Arran Adası süveterleri yaptıkları yer orası değil mi doğru süveterler

a certain type of sheep isn't a probably it's on the west coast and and we went

belli bir koyun türü var değil muhtemelen batı kıyısında ve gittik

we drove through Glencoe ah the beautiful scenic spot yes Road going

Glencoe'dan geçtik ah güzel manzaralı nokta evet Yolun her iki tarafında

through this barren land with these lovely hills in the distance either side

bu güzel tepelerin olduğu bu çorak araziden geçen yol

of the road and what did I hear coming in in the distance mr. doe is it is it

ve uzaktan ne duydum bayım . doe bu

car relate it is I saw I heard this fantastic engine note I turned round of

araba mı ilgili gördüm gördüm bu harika motor notasını duydum

an Aston Martin shot past me I was in the lay-by and it came roaring past and

yanımdan geçen bir Aston Martin'in etrafından döndüm park halindeydim ve kükreyerek yanımdan geçti ve

I can still picture it to this day in fact I've got photographs of it I might

aslında bugün hala onu hayal edebiliyorum Bende fotoğrafları var

get the map next time yes so as sure as some of your your photographs from the

Bir dahaki sefere haritayı alabilirim evet o kadar eminim ki bazı fotoğrafların

pest forget the scenery all I remember is the car it's interesting isn't it I

haşereden manzarayı unutuyor tek hatırladığım araba ilginç değil mi Seninle

would imagine every notable moment from your life somehow is is connected or

ilgili her önemli anı hayal ederdim hayat bir şekilde

related to at least one vehicle of some sort yes I've got it draws lots of

en az bir araçla bağlantılı veya ilgili evet, arabalarda pek çok şey çizdiğini anladım

things in cars mr. Dimmick talking of old pictures yes

bay. Dimmick eski resimlerden bahsediyor evet

last Friday I was looking at some photographs of well you when you came to

geçen Cuma Çin'e geldiğinizde çekilmiş bazı fotoğraflarınıza bakıyordum

China and so I thought I would show one of them because I love this picture we

ve bu yüzden onlardan birini göstermeyi düşündüm çünkü bu resmi seviyorum,

look I think we look so cool wait wait a minute I'm supposed to be sneezing not

bakıyoruz bence çok havalı görünüyoruz bekleyin bir dakika ben ben hapşırıyor olmalıyım

you well I'm waiting for my bless you

sen iyi değilsin benim için bekliyorum seni korusun

bless you that's what you say after somebody sneezes is it obviously mr.

seni korusun birisi hapşırdıktan sonra böyle diyorsun besbelli bayım

Duncan doesn't think that I'm worthy of a blessed you you are not you don't

Duncan benim kutsanmış bir seni hak ettiğimi düşünmüyor sen değilsin sen

deserve a blessing why not don't for many reasons

bir kutsamayı hak etmiyorsun neden olmasın birçok nedenden dolayı zaten

anyway I've recovered so we we showed some pictures on Friday of you when you

iyileştim bu yüzden cuma günü sen geldiğinde bazı resimlerini gösterdik

came to China but we look so lovely in photograph I couldn't I couldn't resist

Çin'e ama fotoğrafta çok güzel görünüyoruz dayanamadım

showing it again here it is look at his there now the interesting

tekrar göstermek

thing is Steve at the moment has exactly the same sunglasses I do so the sense

sunglasses you are wearing now are actually the same sunglasses that are in

şu an taktığım güneş gözlükleri aslında o resimdeki güneş gözlüklerinin aynısı

that picture let's just do a little comparison so there they are there those

hadi küçük bir karşılaştırma yapalım işte oradalar

are the same sunglasses that Steve is was wearing 14 years ago so it just

Steve'in 14 yıl önce taktığı güneş gözlüklerinin aynısı yani bu sizin bildiğiniz gibi

shows how long I never throw anything away

hiçbir şeyi ne kadar uzun süre atmadığımı gösteriyor

as you know mr. Duncan how they are so exactly and I must admit you look you

Bay. Duncan nasıl bu kadar kesin ve itiraf etmeliyim ki

look quite young there and I think I look young but I don't think I've

orada oldukça genç görünüyorsunuz ve bence ben genç görünüyorum ama değişmediğimi düşünüyorum,

changed you look cool I don't think I've changed mr. Duncan I look exactly the

havalı görünüyorsunuz. Değiştiğimi sanmıyorum bay. Duncan, tamamen

same I think we look so cool and sophisticated so my skin looks quite

aynı görünüyorum Bence çok havalı ve sofistike görünüyoruz bu yüzden cildim oldukça

good they let other people be the judge do you think we look the same now we

iyi görünüyor diğer insanların karar vermesine izin veriyorlar sizce aynı görünüyor muyuz şimdi

shouldn't invite our those kinds of answers mr. Duncan because we might not

bu tür cevaplarımızı davet etmemeliyiz bayım . Duncan, çünkü

like the responses that we get is the problem you see this is sometimes when

aldığımız yanıtlardan hoşlanmayabiliriz, gördüğünüz sorun bu bazen

you ask for an honest answer it might not mean that you actually want an

dürüst bir yanıt istediğinizde bu aslında dürüst bir yanıt istediğiniz anlamına gelmeyebilir

honest answer you said do you know what I mean yes I do yes so they Pedro says

dediniz ne demek istediğimi anlıyor musunuz evet yapıyorum evet yani Pedro

I'd like a pop star Oh Thank You Pedro Pedro Belmont is here

bir pop yıldızı istediğimi söylüyor Oh Teşekkürler Pedro Pedro Belmont burada

I've seen your pictures with your long flowing locks and I'm very impressed

Uzun, dalgalanan buklelerinle fotoğraflarını gördüm ve burada neler olduğundan çok etkilendim

what's going on here how do you showed me last week but I don't think Pedro is

geçen hafta bana nasıl gösterdin ama ben yok' t Pedro'nun o

on at the time oh I see I thought pendrick's Petra was on I'm sure he was

sırada açık olduğunu düşünüyorum oh, görüyorum ki Pendrick'in Petra'sının açık olduğunu düşündüm, eminim ki, sana

I show you my long flowing locks yeah do you have long hair no well not on my

uzun uçuşan buklelerimi gösteriyorum

head not only head anyway everywhere else neck is that it was a horse a horse

bir at olduğunu,

it was an angry horse we have we have a neighbor nearby and they own two horses

kızgın bir at olduğunu, yakınlarda bir komşumuz olduğunu ve iki ata sahip olduklarını

but sometimes the the lady who lives there she takes one of the horses out

ama bazen orada yaşayan hanımefendi atlardan birini

for a ride and the horse that's left behind gets really angry in star

gezintiye çıkarır ve geride kalan at gerçekten star'da kızgın

it's complaining so it starts what's that what how do you describe the sound

şikayet ediyor yani başlıyor o ne o ne bir atın sesini nasıl tarif edersiniz hayır bu

of a horse is it no that's that is the sound what yes what's the word Hey

ses ne evet kelime nedir Hey hayır olabilir mi yoksa kaprisli mi

no is it may or whimmy I'm going to sneeze now wait there everybody now

Şimdi hapşıracağım şimdi orada bekleyin millet şimdi

things that we've got a certain virus we have not we can't stop sneeze

elimizde belirli bir virüs olan şeyler hapşırmayı durduramıyoruz

we have not got CV 2019 I'm gonna sneeze again you have to wear a big a big globe

CV 2019'a sahip değiliz tekrar hapşıracağım büyük bir küre takmanız gerekiyor

or maybe with some air coming in and a filter you know what this is this is hay

veya belki biraz hava girişi ve bir filtre ile bu nedir bilirsin bu saman

fever it's nothing else it isn't CV 19 it's C that's it you see I can say that

nezlesi başka bir şey değil CV 19 değil bu C işte öyle diyebiliyorum

so we instead of saying we are saying C V 19 you know where the best place to be

yani C V 19 diyoruz demek yerine şu an en iyi yerin neresi olduğunu biliyorsun

at the moment if you suffer from hay fever in the house the best place even

eğer evde saman nezlesi çekiyorsun en iyi yer

better than that okay apparently it's your car huh really your car is the best

bundan daha iyi tamam görünüşe göre bu senin araban ha gerçekten araban

place to be if you suffer from hay fever because while certainly a modern car

saman nezlesi çekiyorsan olman gereken en iyi yer çünkü kesinlikle modern bir araba

because they've got all these filters filter out the pollen yes so next maybe

çünkü tüm bu filtrelere sahipler polenleri filtreleyin evet böylece

next week we can do our live stream from in mr. Steve's car yes with the air

önümüzdeki belki haftaya canlı yayınımızı Mr. Steve'in arabası evet,

conditioning on and then we won't sneeze we don't need the air conditioning you

klima açıkken ve sonra hapşırmayacağız, klimaya ihtiyacımız yok,

just need the filter on somebody asked a question oh okay your new carry-on are

sadece filtreye ihtiyacınız var biri bir soru sordu oh tamam, yeni bagajınız

see if I can find it the one strange thing though is that mr.

bakın onu garip bulabilir miyim şey olsa da bu bay.

Steve doesn't get hay fever but even this year because the pollen

Steve saman nezlesi olmuyor ama bu yıl bile çünkü

there is so much pollen in the air even Steve is sneezing so Steve normally

oradaki polenler havada çok fazla polen var Steve bile hapşırıyor bu yüzden Steve normalde

doesn't get it so you can see how bad it is so someone who never gets hay fever

bunu almıyor, böylece ne kadar kötü olduğunu görebiliyorsunuz yani hiç saman nezlesi olmayan biri

is actually suffering from hay fever just a little just a touch a tad mmm tad

aslında saman nezlesi çekiyor biraz sadece biraz dokunuş biraz mmm biraz

it means a small amount tad a little tiny little bit just slightly this

demek azıcık biraz minik biraz birazcık bu

photograph by the way was taken in 2006 this is 14 years ago that's what we look

arada bu fotoğraf 2006'da çekildi bu 14 yıl önce

like this is what we look like now hello

şimdi merhaba merhaba gibi görünüyoruz

hello well uh eh s o s oj says you look younger mr. Steve do you mean I look

uh eh s o s oj daha genç göründüğünüzü söylüyor bay. Steve,

younger now I presume is what you mean I think I think it's the old photograph

şimdi daha genç göründüğümü mü kastediyorsun, sanırım demek istediğin bu, sanırım eski fotoğraf, boşver

never mind what a picture you look the same well

hangi fotoğrafta aynı görünüyorsun,

here's a question mr. Duncan and it's gone again it'd be lovely to have that

işte bir soru bay. Duncan ve yine gitti, bu soruyu sormak çok güzel olurdu

question yes I'm being very made sure miss Jin here and being very patient I

evet Bayan Jin'in burada olduğundan çok emin oldum ve çok sabırlı davranarak

thought yeah this teaching channel if it is English yes that's what we do we talk

düşündüm ki evet bu öğretim kanalı İngilizce ise evet yaptığımız şey bu

about the English language by the way if you want captions you can actually press

İngilizce hakkında konuşuyoruz bu arada, eğer altyazı istiyorsanız

C on your keyboard don't don't enter it on the live chat

klavyenizden C'ye basabilirsiniz canlı sohbete girmeyin

just press it just press C and you will have live captions as if by magic

sadece C'ye basın ve sanki sihir gibi canlı altyazılarınız olacak

Dewey Tran says hi mr. Duncan ah mr. C hi to you too hi what is the verb in

Dewey Tran merhaba diyor bay. Duncan ah bey C hi sana da merhaba

English that can express this sentence I wait for him to take him to school I

ingilizcede bu cümleyi ifade edebilen fiil nedir onu okula götürmesini bekliyorum onu

wait for him to take him what is what is the verb in English that can express

götürmesini bekliyorum ingilizcede bu cümleyi ifade edebilen fiil nedir

this sentence does that mean anything to you mr. Duncan

bunun bir anlamı var mı size bay Duncan

well wait wait is the verb you are waiting there's your answer

pekala bekle bekle fiili, beklediğin fiil, cevabın var evet bekliyorsun, bekliyorsun,

yes you are waiting you're waiting waiting

well old quack asked what's the sound the horse makes is that what you were

pekala yaşlı şarlatan sordu, atın çıkardığı ses ne, senin

answering yes I think it's Winnie I think when a horse makes a noise I'm

cevap verdiğin şey, evet, sanırım Winnie, sanırım bir at bir ses çıkardığında gürültü

sure it's Winnie or nay or Winnie or nay is that a donkey that makes it winnie is

Eminim Winnie ya da hayır ya da Winnie ya da hayır, eşek onu winnie yapar, kulağa çiş

it sounds like a wee Steve does a very good donkey impression don't you oh yes

gibi geliyor Steve çok iyi bir eşek izlenimi veriyor, değil mi oh evet

very good that's it that's very good you don't kick you've

çok iyi işte bu çok iyi sen yok' t tekme senin

got the face right I am from Turkey says angel girl but we've been to Turkey run

suratına doğru bak ben türkiyedenim diyor melek kız ama türkiyeye gittik

specifically well both of us yes we've done a nice a good lesson from Turkey

özellikle iyi koştuk ikimiz de evet güzel bir iş çıkardık türkiyeden geçmişte bahsettiğimiz güzel bir ders

which we've talked about in the past yes we've both been to Turkey did you

evet ikimiz de Türkiye'de bulunduk mu unuttun mu

did you forget that you went to Turkey for a moment there no

orada bir anlığına Türkiye'ye gittiğini unuttun hayır

I was just sort of giving you the attention okay that makes change a

sadece dikkatimi sana veriyordum tamam bu değişiklik olur a

Beatrice says Louie Mendez the last two years I was in Bath and Bristol I was in

Beatrice Louie Mendez son iki yıldır Bath'daydım ve Bristol

London many years ago but I remember Camden Market special original place

Yıllar önce Londra'daydım ama Camden Market'in özel orijinal yerini hatırlıyorum

yes Camden Market I've been to Camden Market have you been to Camden Market

evet Camden Market Camden Market'te bulundum Camden Market'te bulundunuz mu Camden Market'te bulundunuz mu

have I been to camp I've been to Camden well you've got to

Ben kampta bulundum Camden'da bulundum iyi

go to the market I have I have I don't think I've been to the market maybe I

gitmelisiniz markete var bende var zannetmiyorum markete gittim belki

was sale there maybe I was standing near Camden Market selling myself it's like a

orada indirim yapıyordum belki camden marketin yanında durup kendimi satıyordum

bazaar you can get all there's all these lovely shops and stores full of all

çarşı gibi her şeyi alabilirsin orada bir sürü güzel dükkân ve dükkânlar dolusu

these lovely artistic things to buy not at the moment

satın alınacak tüm bu güzel sanatsal şeyler şu anda değil

beautiful Thais expensive clothes shops Camden Market it's quite famous mmm if

güzel Thais pahalı giyim mağazaları Camden Market oldukça ünlü mmm

you're going to London it's well worth a visit you may need to spend probably

Londra'ya gidiyorsanız görülmeye değer, muhtemelen

half a day there I would say to see all the best sights I think so Alice by the

orada yarım gün geçirmeniz gerekebilir hepsini görmek için söyleyebilirim en iyi manzaralar bence öyle Alice bu

way hello Alice Troy have you been to China yes we have I lived in China for

arada merhaba Alice Troy Çin'e gittiniz mi evet biz Çin'de

many years working as an English teacher mr. Steve came over to see me because he

uzun yıllar İngilizce öğretmeni olarak çalışarak yaşadım bay. Steve beni görmeye geldi çünkü beni

was missing me he felt so lonely all on his own in England he came all the way

özlüyordu İngiltere'de kendini o kadar yalnız hissetti ki ta

to China to see me for a cup of tea and actually I was in Hong Kong and then he

Çin'e gelip bir fincan çay içmeye geldi ve aslında ben Hong Kong'daydım ve sonra

went back I was in Hong Kong because I was in a choir and we did a tour to Hong

geri döndü. Hong Kong'da çünkü bir korodaydım ve Hong Kong'a bir tur yaptık

Kong and I thought well I'm nearly there I'm nearly in China I may as well go and

ve iyi düşündüm Neredeyse oradayım Neredeyse Çin'deyim Gidip

visit him yes you know while I'm in the neighborhood

onu ziyaret edebilirim evet, mahalledeyken bilirsin

that said well Hong Kong and China are quite close to each other in fact some

bu iyi dedi Hong Kong ve Çin birbirine oldukça yakın aslında bazıları şu

might say too close at the moment SAP Torino says here's a good word that's a

anda çok yakın diyebilir SAP Torino burada iyi bir kelime olduğunu söylüyor

good word of use satury no mm-hmm because I commented that I'd kept these

satury hayır mm-hmm çünkü bunları sakladığımı söyledim

glasses these glasses for 14 years 14 years and she says that I'm very thrifty

14 yıldır bu gözlükleri kullanıyorum 14 yıldır ve çok tutumlu olduğumu söylüyor

yes I think so 50 we talked about this last week actually not not with you but

evet sanırım 50 geçen hafta bunun hakkında konuştuk aslında seninle değil ama

on one of my other live streams keeping things and someone said that I'm stingy

diğer canlı yayınlarımdan birinde bir şeyleri saklıyorum ve birisi ben olduğumu söyledi cimri

because I don't like to spend money but I don't think that's actually

çünkü para harcamayı sevmem ama aslında tutumlu olduğunu düşünmüyorum

thrifty it just means you spend your money carefully that's it you don't

sadece paranı dikkatli harcıyorsun demek bu kadar paranı

waste your money you are careful with your money can I say a big thank you by

çarçur etmiyorsun parana dikkat ediyorsun büyük bir teşekkür edebilir miyim

the way I forgot to do this earlier can I say a big thank you to Shane Drewes

Bunu daha önce yapmayı nasıl unutmuşum, Shane Drewes'a bu sabah

for your kind donation on PayPal that I received this morning what a lovely way

aldığım PayPal'daki nazik bağışınız için çok teşekkür edebilir miyim?

to start the day a lovely donation this morning from Shane Drewes thank you for

your kind very kind donation can you guess where Shane is Shane Shane Drew's

çok nazik bir bağış Shane'in nerede olduğunu tahmin edebilir misiniz Shane Shane Drew's

mmm Scotland know much further away Canada much further away than not me

mmm İskoçya çok daha uzakta biliyor Kanada benden çok daha uzakta

think is it Vietnam it might this might take a

sanırım Vietnam mı bu biraz

while is it Indonesia no it's Taiwan Taiwan so hello to Shane

zaman alabilir Endonezya mı hayır burası Tayvan Tayvan Tayvan'daki Shane'e merhaba

in Taiwan thank you very much for your lovely donation and if you want to make

teşekkür ederim güzel bağışınız için çok teşekkür ederim ve bağış yapmak istiyorsanız,

a donation you are more than welcome there is the address now on the screen

memnuniyetle adres şimdi ekranda var

because I do everything for free everything Shan actually said many years

çünkü ben her şeyi ücretsiz yapıyorum Shan'ın aslında yıllar önce söylediği her şeyi

ago he actually watched my lessons and they gave him a lot of help and

gerçekten derslerimi izledi ve ona verdiler pek çok yardım ve

opportunities so now his life has changed quite a lot because of his love

fırsat bu yüzden şimdi

of English and also through the help given to him by my lessons so that's

İngilizce sevgisi ve ayrıca derslerimin ona verdiği yardım sayesinde hayatı oldukça değişti, bu

really nice thank you for your donation I think sometimes what happens Steve and

gerçekten çok güzel bağışınız için teşekkür ederim Steve ve ben bazen ne oluyor düşünüyorum İngilizce

I do realize this when you're learning English maybe you can't send a donation

öğrenirken bunun farkına varın belki bağış gönderemezsiniz

but some people are sending donations later so when my lessons have helped

ama bazı insanlar daha sonra bağış gönderiyor bu yüzden derslerim onlara yardımcı olduğunda

them and maybe they've got a job they actually say mr. Duncan we would like to

ve belki bir işleri olduğunda gerçekten bayım diyorlar. Duncan,

repay you for your time and so they send a nice donation yes so a message from me

zaman ayırdığın için sana geri ödeme yapmak istiyoruz ve bu yüzden güzel bir bağış gönderiyorlar evet, bu yüzden benden dışarıdaki herkese bir mesaj tamam,

to anybody out there okay I was keeping a message there because I wanted to read

orada bir mesaj saklıyordum çünkü okumak istiyordum,

it anybody say you're watching now you're

herhangi biri şimdi izlediğini söylüyor, sen

learning for mr. Duncan and I don't know 5 10 15 years time 15 years from now

Bay için öğrenme Duncan ve ben bilmiyorum 5 10 15 yıl sonra 15 yıl sonra

when I'm when I'm 93 when you become a hugely successful and multi-millionaire

ben 93 yaşıma geldiğimde çok başarılı ve multi-milyoner oldun

and you've managed to get there solely or in most part.you

ve oraya yalnızca veya kısmen ulaşmayı başardın. Bay

to the English that you've learnt for mr. Duncan yes and please feel free to

için öğrendiğiniz İngilizceye . Duncan evet ve lütfen

send him a massive donation problem oh it may be 10% of your and so say you're

ona büyük bir bağış sorunu göndermekten çekinmeyin oh bu sizin %10'unuz olabilir ve bu yüzden diyelim ki siz

a millionaire hundred grand focus and then I can leave in the lap of luxury

bir milyonersiniz yüz bin odak ve sonra ben lüksün kucağına bırakabilirim

somebody just asked me nor prod do you miss China

biri bana sordu ne de sizi dürttü Çin'i

well I only went to visit mr. Duncan for was it 2 weeks we it wasn't even no I

çok özledim Ben sadece Bay'ı ziyarete gittim. Duncan için 2 hafta mıydı, biz bile değildik,

think it was about that it was only about 6 or 7 days and did I only come

sanırım sadece 6 veya 7 gündü ve ben sadece bir

the once that's it you only came to see me one time because you said that was

kez mi geldim, o kadar sen beni sadece bir kez görmeye geldin çünkü bunun yeterli olduğunu söyledin

enough you couldn't do it again because it was terrible

tekrar yapamadınız çünkü çok kötüydü

well yes I mean to be honest know where mr. Duncan was it was winter and you

evet, dürüst olmak gerekirse, nerede olduğunu biliyorum bay. Duncan kıştı ve

were in a very remote part of China very remote in a Mongolian inner mongolia

Çin'in çok ücra bir bölgesinde, Moğol iç Moğolistan'ında,

near the Gobi Desert and let's let's just be honest here it was a bit barren

Gobi Çölü yakınlarındaydınız ve burada dürüst olalım, biraz çoraktı,

a bit a bit too barren it was it was very very cold

biraz fazla çoraktı, çok çok fazlaydı. üşüdüm

and I didn't want to go I didn't know how mr. Duncan had stuck it for all that

ve gitmek istemedim nasıl olduğunu bilmiyordum bay. Duncan o kadar zaman boyunca onu yapıştırmıştı, onu

time I loved it but I don't think I saw it in its best light huh it was freezing

sevdim ama en iyi ışığında gördüğümü sanmıyorum ha, dondurucu

cold and there wasn't a living thing anywhere

soğuktu ve hiçbir yerde canlı bir şey yoktu

professor we have messages coming through professor Adonai Asst I've been

profesör, profesör Adonai Asst aracılığıyla gelen mesajlar var I've

watching mr. Duncan videos since I was a teenager and now I'm 32 well I think are

izliyordum bay Duncan videoları ben gençliğimden beri ve şimdi 32 yaşındayım, bence

you a millionaire van de jure wait wait there and I need to sort out the age

sen bir milyonersin (van de jure) orada bekle ve her şeyden önce yaşını çözmem gerekiyor, bu

first of all so if you were a teenager so maybe you were yes you could have

yüzden genç olsaydın, belki öyleydin, evet yapabilirdin

been 18 19 I suppose and then you add 14 to that yes that would be about almost

18 19 yaşındayım sanırım ve sonra buna 14 eklerseniz evet bu neredeyse evet

yes just over 30 I think so interesting I do feel quite old sometimes when

30'un biraz üzerinde olur Bence o kadar ilginç ki bazen

people say mr. Duncan that photograph was taken before I was born and I think

insanlar bay dediğinde kendimi oldukça yaşlı hissediyorum. Duncan o fotoğraf ben doğmadan önce çekilmiş ve bence

oh thank you very much as though Jade says do you miss Turkey yes we do miss

ah çok teşekkür ederim Jade Türkiye'yi özlüyor musun evet

going to Turkey but we loved we had at least three holiday I would like to go

Türkiye'ye gitmeyi özlüyoruz ama sevdik en az üç tatilimiz vardı

back there when in weather when the political situation changes slightly

oradayken oraya geri dönmek isterim hava siyasi durum biraz değiştiğinde

because it it has changed a lot over the past sort of seven or eight years since

çünkü son gittiğimizden bu yana geçen yedi veya sekiz yılda çok değişti

we went now last but we would love to go back there maybe one day we will see

ama oraya geri dönmek isteriz belki bir gün

what happens we will see what happens yes because we need a holiday we need a

ne olacağını göreceğiz ne olacağını göreceğiz evet çünkü tatile ihtiyacımız var

break and a lot of people at the moment because of the lockdowns haven't been

ve bir çok insan şu anda kilitlenme nedeniyle

getting holidays and they've been stuck at home and haven't been able to get out

tatil yapmıyor ve evde sıkışıp dışarı çıkamadılar

have a nice break don't visit any nice scenic areas go to the beach and it's

iyi tatiller don' Herhangi bir güzel manzaralı alanı ziyaret etmeyin sahile gidin ve

only now starting the lockdowns are starting to be eased and people can go

daha yeni başlıyor sokağa çıkma kısıtlamaları hafifletilmeye başlandı ve insanlar gidip

and visit but our local town yesterday mr. Duncan was thriving so lots of

ziyaret edebilir ama dün bizim yerel kasabamız bay. Duncan o kadar çok

people it was very busy and there were lots of people there but the local

insan gelişiyordu ki, çok meşguldü ve orada bir sürü insan vardı ama

people working in the shops were all making comments because I was talking to

dükkanlarda çalışan yerel insanların hepsi, onlarla konuştuğum için yorum yapıyorlardı

them or they know they know me obviously they do and they

ya da beni tanıdıklarını biliyorlar, tabii ki tanıyorlar ve

were saying we've there's so many people coming into the village from outside we

biz diyorlardı. 'Köye dışarıdan bu kadar çok insan geliyorsa

don't like it they were saying because they could be bringing the virus into

bundan hoşlanmıyoruz diyorlardı çünkü virüsü

our little town yes because we've been sort of safe and protected all these

küçük kasabamıza taşıyor olabilirler evet çünkü bunca haftadır bir nevi güvendeydik ve korunuyorduk

weeks they seem to that the people in Much Wenlock seem to have forgotten that

öyle görünüyorlar Much Wenlock'taki insanlar,

which when look is actually a tourist town so they get tourists coming every

görünüşe göre aslında bir turizm kasabası olduğunu unutmuş gibiler, bu yüzden her yıl turistler geliyor

year but for some reason this year just like the Scottish they don't want anyone

ama nedense bu yıl tıpkı İskoçlar gibi

from outside coming in to the towns so it's quite strange talking of holidays

dışarıdan kimsenin kasabalara gelmesini istemiyorlar bu yüzden tatillerden bahsetmek oldukça tuhaf

Steve do you remember when we went to the beach a couple of years ago a couple

Steve, birkaç yıl önce sahile gittiğimizi hatırlıyor musun, birkaç

of years ago we had a lot of fun on the beach and I thought it would be lovely

yıl önce sahilde çok eğlenmiştik ve bugünün çok güzel olacağını düşündüm

today because I'm missing I'm missing traveling to be honest I really miss it

çünkü özlüyorum. dürüst olmak gerekirse seyahat etmeyi özledim gerçekten çok özledim

well I mean feel free to go wherever you like mr. Duncan leave me in peace

yani istediğiniz yere gitmekte özgürsünüz bayım . Duncan beni rahat bırakın,

I mean just do whatever you want to do okay and visit travel the world has a

yani ne yapmak istiyorsanız onu yapın tamam ve ziyaret edin dünyayı gezmenin

five years okay well I can't do that at the moment and for him he could fund you

beş yılı var tamam pekala şu anda bunu yapamam ve onun için

to travel the world for five years teaching English I wouldn't be able to

beş yıl öğretmenlik yaparak dünyayı gezmeniz için size fon sağlayabilir. İngilizce

come I'm far too busy yes well I can't go anywhere Steve I know if you've heard

gelemezdim çok meşgulüm evet pekala hiçbir yere gidemem Steve duydun mu biliyorum

but there's a worldwide pandemic taking place so now I won't be going anywhere

ama dünya çapında bir salgın var bu yüzden şimdi hiçbir yere gitmeyeceğim

but I thought it would be nice to look back in time and when we went to the

ama düşündüm zamanda geriye bakmak güzel olurdu ve sahile gittiğimizde

beach would you like to see that now definitely ok let's go to the beach and

bunu görmek ister miydin şimdi kesinlikle tamam hadi sahile gidelim ve ondan

then after that it's more of this and this don't go away

sonra bundan daha fazlası var ve bu gitmez

so we are now in the car we are about to leave Lake Verne we and we are going

yani şimdi içindeyiz araba Lake Verne'den ayrılmak üzereyiz ve

somewhere else somewhere quite exciting somewhere we haven't been for a long

başka bir yere gidiyoruz uzun zamandır gitmediğimiz oldukça heyecan verici bir yere gidiyoruz

time are you excited Steve yes very excited

heyecanlı mısın Steve evet çok heyecanlı bu çok

that's excited so off we go but the big question is where are we going

heyecanlı o yüzden gidiyoruz ama asıl soru şu: biz neredeyiz gidiyoruz, işte

so here we are mr. Duncan and mr. Steve but where are we we are now on the beach

buradayız bay. Duncan ve Mr. Steve ama neredeyiz şimdi sahildeyiz

on the beach at a typical British beach scene it's freezing cold

sahilde tipik bir İngiliz sahil sahnesinde sahilde hava dondurucu soğuk yünlü

we're wrapped up in in woollen winter clothes that sun's out it looks lovely

kışlık giysilere sarındık güneş çıkmış güzel görünüyor

but it's actually very cold so I've got the beach towel and what have you got

ama aslında çok soğuk bu yüzden plaj havlusu ve neyiniz var bayım?

mr. Duncan I have my Spade so I can dig in the sand because we are on a sandy

Duncan Küreğim var, böylece kumu kazabilirim çünkü kumlu bir

beach and I have my bucket as well my little bucket so I can put the sand into

sahildeyiz ve benim kovam da küçük kovam da var, böylece kumu kovaya koyabilirim

the bucket and I can build a little sandcastle whoo I've got the same

ve küçük bir kumdan kale yapabilirim whoo aynı

matching I've got the blue ones you've got the red ones so are we gonna start

eşleştirme bende maviler var sizde kırmızılar var yani kumdan

building sandcastles mr. Duncan I'm all excited

kaleler yapmaya başlayacak mıyız bayım? Duncan çok heyecanlıyım

I think mr. Steve is very eager even though the wind is blowing it is quite

sanırım bay. Steve çok hevesli rüzgar esmesine rağmen

windy on the beach we are very close to the sea we are on the Welsh coast in a

kumsalda oldukça rüzgarlı denize çok yakınız Galler sahilindeyiz

place called a bedevi it's very nice normally but unfortunately it's a little

bedevi denilen bir yerdeyiz normalde çok güzel ama ne yazık ki biraz

cool and quite windy what else have you got there Steve I've got a beach towel

serin ve oldukça rüzgarlı ne başka orada var mı Steve Bir plaj havlum var

yeah which I'm now using to keep warm with do you hike do you like Steve's

evet, şimdi onu ısınmak için kullanıyorum, yürüyüş yapar mısın Steve'in

beach towel I'm using it as a scarf to keep warm so let's start building some

plaj havlusunu beğendin mi, onu ısınmak için atkı olarak kullanıyorum, bu yüzden kumdan kaleler yapmaya başlayalım

sandcastles

oh I do like to be beside the seaside oh I do like to be beside the sea all over

oh deniz kenarında olmayı seviyorum oh İngiltere'nin her yerinde deniz kenarında olmayı seviyorum

the UK during the summer months people come and they visit the seaside they go

yaz aylarında insanlar gelir ve sahili ziyaret ederler kumsala giderler

to the beach I don't know what it is about being near the sea the sights the

Denize yakın olmanın ne demek olduğunu bilmiyorum deniz manzaralar

sounds the weather and also the fresh air to be honest with you there is a lot

sesler hava ve ayrıca temiz hava size karşı dürüst olmak gerekirse

of fresh air around today because it's so windy

bugün çok fazla temiz hava var çünkü hava çok rüzgarlı

and look at the sea isn't it beautiful in fact I think mr. Steve is going to go

ve denize bakın güzel değil mi aslında bence bay. Steve

into the water a paddle you paddle in the water you splash around in the sea

suya girecek, kürek çekeceksin suda kürek çekeceksin,

all that splashing around in the sea has made mr. Steve feel very hungry so he

denizde sıçrayan her şey mr. Steve çok acıktı, bu yüzden

decides to go to the local chip shop there's nothing like a bag of fish and

yerel cips dükkanına gitmeye karar verdi, fritözden ekstra tuz ve sirke ile sıcak bir çuval balık ve patates kızartması gibisi yoktur

chips piping hot from the fryer with extra

salt and vinegar mr. Steve appears to be enjoying his chips hmm

Bay. Steve cipslerinin tadını çıkarıyor gibi görünüyor hmm

delicious do you know what this bird is it's a seagull a very common bird that

lezzetli bu kuşun ne olduğunu biliyor musunuz bu bir martı

can often be found near the seaside or on the coast we decided to see what

deniz kenarında veya sahilde sıklıkla bulunabilen çok yaygın bir kuş cipslerin

would happen if we threw some of the chips on the ground needless to say the

bir kısmını üzerine atarsak ne olacağını görmeye karar verdik sonucun kaos olduğunu söylemeye gerek yok, deniz kenarında

result was chaos you will often see seagulls at the seaside

sık sık martıları göreceksiniz,

so our day trip to the seaside is almost at an end as we walk off together into

bu yüzden sahile yaptığımız günlük gezimiz neredeyse sona eriyor, birlikte gün batımına doğru yürüyoruz

the sunset

hmmm who remembers that who remembers our lovely trip to the beach a couple of

hmmm kim hatırlıyor bunu kim hatırlıyor sahile yaptığımız güzel geziyi kim hatırlıyor? birkaç

years ago I hope you enjoyed that yes it is Sunday afternoon and this is English

yıl önce umarım beğenmişsinizdir evet bugün Pazar öğleden sonra ve bu İngiliz

addict live from England

bağımlısı İngiltere'den canlı canlı

we are back did you enjoy that Steve I remember when you ran into the sea and I

döndük Steve'den hoşlandınız mı Denize koştuğunuz zamanı hatırlıyorum ve

always feel quite amazed I don't know why but I always feel quite amazed and

her zaman oldukça şaşırmış hissediyorum nedenini bilmiyorum ama bay her zaman oldukça şaşırmış ve

impressed when mr. Steve does something like that because I could never do it

etkilenmiş hissediyorum. Steve böyle bir şey yapıyor çünkü ben asla yapamam anlıyor musun

you see I could never go into the sea I could never swim in the sea I'm just

ben asla denize giremem denizde asla yüzemem sadece

too afraid it was very cold hmm we have got people talking about travelling oh

çok korkuyorum hava çok soğuktu hmm bizde seyahatten bahseden insanlar var oh tamam evet

okay yes Mary wants as Astor's do we want to

Mary istiyor Astor olarak

visit the Philippines Philippines never been there I've met many people from the

Filipinler'i ziyaret etmek istiyor muyuz Filipinler hiç orada bulunmadım Filipinler'den pek çok insanla tanıştım

Philippines but never never being there for Mary as inviting as the Philippines

ama Mary için hiç orada bulunmamak Filipinler kadar davetkar

huh Raisa is inviting us to Spain Spain we've got a bit I think next year Steve

ha Raisa bizi İspanya'ya davet ediyor İspanya bizde biraz var sanırım gelecek yıl Steve

we're gonna be very busy I know because we've had a few other

çok meşgul olacağız biliyorum çünkü

people inviting us over to there there are beach houses what shall we say nice

bizi oraya davet eden birkaç kişi daha oldu sahil evleri var ne diyelim güzel

Pedro is asking people to smash the like button yes of course if you want to send

Pedro insanlardan beğen butonunu kırmalarını istiyor evet tabii eğer istersen beğeni göndermek için

a like you can like and subscribe please like because it helps mr. Duncan to be

beğenebilir ve abone olabilirsiniz lütfen beğenin çünkü bu bay yardımcı olur. Duncan'ın

seen more across the internet on YouTube so please do smash the like Thank You

internette YouTube'da daha fazla görülmesi için lütfen beğenileri parçalayın Teşekkürler

mr. Duncan sneezing again excuse me this is hay fever by the way it isn't it

bay. Duncan yine hapşırıyor afedersiniz bu saman nezlesi bu arada değil mi

isn't CV nineteen Diana says Diana and Lucy take a tablet mr. Duncan you need

CV on dokuz değil Diana, Diana ve Lucy'nin bir tablet aldıklarını söylüyor bay. Duncan,

to take a tablet to prevent yourself playing oh he's in a bad way

kendini oynamaktan alıkoymak için bir tablet almalısın oh o kötü durumda

he sneeze sneeze sneeze but anyway I'm going to carry on and Belarusian and

hapşırır hapşırır hapşırır ama yine de devam edeceğim ve hem Belaruslu hem de

Diana both want to visit Paris I think Paris when you look at the comments is

Diana Paris'i ziyaret etmek istiyor Sanırım yorumlara baktığınızda Paris

probably the most popular place that people want to visit you're right oh I'm

muhtemelen insanların ziyaret etmek istediği en popüler yer haklısın oh ben

okay I'll survive well get through it only got another fifty minutes fifty

iyiyim iyi hayatta kalacağım bunu atlatırım sadece elli dakika daha var elli o kadar

I don't think I'll live that long oh we there right professor ad Don Nyhus is

uzun yaşayacağımı sanmıyorum oh biz oradayız doğru profesör ad don Nyhus

from Brazil and lives in Fortaleza yes we have amazing beaches well we know

Brezilyalı ve Fortaleza'da yaşıyor evet harika kumsallarımız var bunu biliyoruz

that don't we that's why I want to visit Brazil Steve really just want to go to

değil mi bu yüzden Brezilya'yı ziyaret etmek istiyorum Steve gerçekten sadece Brezilya'ya gitmek istiyorum Brezilya'dan

Brazil I do so right anybody else we know from Brazil

tanıdığımız herkes

there's Pedro Belmont Oh even better yes you build the call round and have a

var Pedro Belmont Oh daha da iyisi evet, görüşmeyi sen ayarla ve

cup of tea with Pedro and I'll so I can I can brush his hair for him what right

Pedro'yla bir fincan çay iç ve ben de onun için saçını tarayabileyim, ne hakla,

so what are we talking about mr. Duncan are we going to do anything else yeah I

neden bahsediyoruz bay. Duncan başka bir şey yapacak mıyız evet

was planning to do something else yes there I wasn't sneezing or else yes I'm

başka bir şey yapmayı planlıyordum evet orada hapşırmıyordum ya da evet

just I'm just waiting for my next sneeze I had a feeling I was going to sneeze I

sadece bir sonraki hapşırışımı bekliyorum hapşıracağımı hissediyordum

knew it I knew today I was going to sneeze I wasn't expecting you to sneeze

biliyordum bugün hapşıracağımı biliyordum senin hapşırmanı beklemiyordum hapşırmana

I was surprised that you sneezed it's got very noisy out here angry horse very

şaşırdım dışarısı çok gürültülü kızgın at çok

noisy everyone starting up their garden on equipment yes

gürültülü herkes bahçesini ekipmanla başlatıyor evet

lawn mowers hedge cutters the Flyers lane going over Duncan sneezing we can

çim biçme makineleri çit biçme makineleri Flyers şeridi geçiyor Duncan hapşırıyor,

hear a horse noise out here today but it's a lovely sunny day people want to

bugün burada bir at sesi duyabiliyoruz ama hava çok güzel, güneşli bir gün insanlar

go out into their garden they would have thought the countryside would be so

bahçelerine çıkmak istiyorlar kırsal alanın çok gürültülü olacağını düşüneceklerdi

noisy I know we wanted peace and quiet we did but no no but you know you can't

biliyorum huzur ve sessizlik istedik ama hayır hayır ama siz bilirsiniz

stop people going in there we've had a week of rain

insanların oraya girmesini engelleyemezsin bir haftadır yağmur yağdı

I demand silence I don't they know you're on this loop realise I'm doing my

sessizlik talep ediyorum bu döngüde olduğunu bilmiyorlar mı farkında mısın

livestream they should all be in their houses watching television like they

canlı yayınımı yapıyorum hepsi evlerinde onlar gibi televizyon izliyor olmalı

normally do I invite you to my sea house in the south of Italy says Ali's

normalde seni İtalya'nın güneyindeki deniz evime davet eder miyim Ali'nin

Alessandra Oh Alessandro thank you very much right

Alessandra'sı Oh Alessandro çok teşekkür ederim doğru yani

so that's we've got Paris we've got Spain hmm we've got Brazil now we've got

Paris'e sahibiz İspanya'ya sahibiz hmm Brezilya'ya sahibiz şimdi

Italy India as well Jared inviting us to India wait

İtalya'ya sahibiz Hindistan olarak peki Jared bizi Hindistan'a davet ediyor bekleyin

we could just do a world tour all we need there's one thing we need hmm

sadece bir dünya turu yapabiliriz tek ihtiyacımız olan tek bir şey var hmm

people to pay for us to go yes that's what we want that's the last piece of

insanların gitmemiz için bizim için para ödemesine ihtiyacımız var evet istediğimiz bu yapbozun son parçası

the puzzle just if you could just get us a plane ticket so we need plane ticket

uçak bileti yani uçak bileti

commendation a new set of clothes is well we need holiday clothes some

övgüsüne ihtiyacımız var yeni bir takım elbise pekala tatil kıyafetlerine ihtiyacımız var biraz

comfortable shoes a nice big hat maybe some some sunglasses some new ones

rahat ayakkabılar bir güzel büyük şapka belki biraz güneş gözlüğü biraz yeni

because mr. Steve is still wearing the same sunglasses after 14 years Rosa's

çünkü bay. Steve hala aynı güneş gözlüklerini takıyor 14 yıl sonra Rosa'nın

saying that we can go that was she said I can go there didn't it mention you

gidebileceğimizi söylemesi oraya gidebileceğimi söyledi senden bahsetmedi

okay Pele of course is from Brazil the famous surf football player I think he

tamam Pele tabii ki Brezilyalı ünlü sörf futbolcusu

died recently didn't he yeah I'm not sure actually it's probably best not to

yakın zamanda öldü sanırım değil o evet emin değilim aslında muhtemelen en iyisi bunu

say that unless you know that question never say someone's died if you're not

söylememek, bu soruyu bilmiyorsanız asla emin değilseniz birinin öldüğünü söyleme

sure because it's that's a pretty big chunk of egg on your face right let's

çünkü bu suratınızda oldukça büyük bir yumurta parçası, doğru

have a look at some words and idioms connected with well it is a hot day

bazı kelimelere bir göz atalım ve deyimler iyi sıcak bir gün

isn't it I would say it's I would just say it's hot it's hot it's a hot day

değil mi derdim sadece sıcak olduğunu söylerdim sıcak bir gün

isn't it yes because because the feature we are doing today is well words all

değil mi çünkü bugün yaptığımız özellik

about hot and cold being hot mr. Steve Steve sometimes feels too hot sometimes

sıcak ve sıcak olmak soğuk bay Steve Steve bazen çok sıcak bazen

he feels too cold a little bit like Goldilocks and her her porridge you see

çok soğuk hissediyor Goldilocks ve onun yulaf lapası gibi, bu yüzden

so he's never happy really he's never happy just had another invite Florence

asla mutlu değil gerçekten hiç mutlu değil sadece başka bir daveti vardı Floransa

is inviting us to Switzerland Switzerland now there is a place I must

bizi İsviçre'ye davet ediyor İsviçre şimdi bir yer var

I'm being serious here there is a place I would love to visit I've always wanted

gitmeliyim. Ciddiyim burada ziyaret etmeyi çok istediğim bir yer var Hep

to go to Switzerland and I want to I want to sample that fresh air I've heard

İsviçre'ye gitmek istemişimdir ve gitmek istiyorum O temiz havayı tatmak istiyorum

that the the air is so fresh and the chocolate is so delicious

Havanın çok taze ve çikolatanın çok lezzetli olduğunu duydum

chocolate and fresh air oh my goodness famous for its chocolate the problem is

çikolata ve temiz hava aman allahım çikolatasıyla ünlü sorun şu ki

if I went there I might not want to come back well you might not be able to get

oraya gitsem dönmek istemeyebilirim de

on the plane because you'd have put on so much weight from eating all that

uçağa binemeyebilirsin çünkü o kadar yemekten çok kilo alırdın

lovely Lindt chocolate hmm Argentina we can go

güzel Lindt çikolata hmm Arjantin

there as well sorry I interrupted you no it's okay you can interrupt me we have a

oraya da gidebiliriz özür dilerim sözünü kestim hayır sorun değil beni kesebilirsin

feature today we are looking at how hot and cold idiom so I thought it would be

bugün bir özelliğimiz var ne kadar sıcak ve soğuk deyime bakıyoruz bu yüzden eğlenceli olacağını düşündüm

fun I thought it would be funny and interesting maybe to have a look at so

komik olacağını düşündüm ve belki ilginç olabilir, bu yüzden

some idioms connected to being hot and also cold so would you like to see what

bazı deyimler sıcak ve aynı zamanda soğuk olmakla bağlantılıdır, bu yüzden ne olduğunu görmek ister misiniz

definitely why not or else we'll have nothing else to do and all you will be

kesinlikle neden olmasın yoksa yapacak başka hiçbir şeyimiz olmayacak ve tek yapacağınız

doing is staring at us looking at the camera like this and that's not very

bize bakmak kamera böyle ve bu

interesting to be honest so let's have a look at one of our idioms connected to

dürüst olmak gerekirse pek ilginç değil, o yüzden

being cut first of all to do something mr. Steve in the heat of the moment you

önce bir şeyler yapmak için kesilmekle ilgili deyimlerimizden birine bir göz atalım bay . Steve anın sıcağında

can see there we are using the word heat something hot because we're talking

orada gördüğünüz gibi sıcak bir şeyi ısıtmak kelimesini kullanıyoruz çünkü

about idioms connected to hot and cold if you do something in the heat of the

sıcak ve soğukla ​​bağlantılı deyimlerden bahsediyoruz eğer anın sıcağında bir şey yaparsanız

moment mr. Steve what exactly are you doing that means that you get very

mr. Steve tam olarak ne yapıyorsun bu,

emotionally involved in something and your emotions take over and you do

bir şeye çok duygusal olarak dahil olduğun ve duygularının kontrolü ele aldığı ve muhtemelen daha sonra

something that you may probably regret later yeah usually something may be

pişman olabileceğin bir şey yaptığın anlamına geliyor.

violent or you might say something there's probably an argument something's

happened and you get you lose control of your emotions and you do something you

duygularınızın kontrolünü kaybetmenize neden olur ve tepki verdiğiniz bir şey yaparsınız

react yes one that actual emotion has when you've lost control so you lose you

evet gerçek duygunun sahip olduğu kontrolünüzü kaybettiğinizde

lose control of your senses or your emotions and you do something maybe that

duyularınızın veya duygularınızın kontrolünü kaybedersiniz ve belki

you wouldn't normally maybe something that is out of character

normalde yapmayacağınız bir şey yaparsınız belki bir şey Bu karaktere aykırı bu

by the way Pele is still alive I apologize apologize to Pele

arada Pele hala yaşıyor Özür dilerim

anyway go into that Pele if you're watching sorry I it's Steve you know

Pele'den özür dilerim yine de izliyorsan o Pele'ye git üzgünüm ben Steve'im biliyorsun

sometimes he does this a lot if you doesn't see one of our neighbors

bazen komşularımızdan birini görmezsen bunu çok yapar.

for three or four days he just assumes that they're just this is it he says I

üç ya da dört gün onların sadece bu olduğunu varsayıyor

haven't seen the neighbor for a couple of days maybe she's dead

komşuyu birkaç gündür görmedim diyor belki öldü

no she just maybe you just haven't seen it oh there we go

hayır o sadece belki sen görmemişsin oh işte gidiyoruz

Andy's come up with it with a good one ready these are you might have that one

Andy geldi onunla iyi bir tane hazırsa bunlar

coming up later yes we've got that one could say congratulation to Anders No

daha sonra gelecek olana sahip olabilirsiniz evet, Anders'e tebrikler diyebileceğimizi anladık

so to do something in the heat of the moment means to do something on impulse

or maybe something where you lose control for a moment of your emotions or

bir an için duygularınızın veya

your feeling yes so you might do you might have an argument with somebody and

hislerinizin kontrolünü kaybedersiniz evet, böylece yapabilirsiniz, biriyle tartışabilirsiniz ve

then you might call them a horrible name or or hit them or hit them or and and

sonra onlara korkunç bir isim diyebilir veya onlara vurabilir veya onlara vurabilirsiniz veya ve

then afterwards when everything's calm down you apologize and say sorry I just

sonra her şey sakinleştiğinde siz özür dile ve özür dile

did that in the heat of the moment in there's a song as well in the heat of

bunu şimdi yaptım anın sıcağında bir de şarkı var

the moment in the heat of the moment a current member who it's by I want to say

anın sıcağında anın sıcağında şu anki bir üyenin kim olduğunu söylemek istiyorum

yes never heard of that I think it's yes I'm sure they did heat of the moment but

evet hiç duymadım sanırım evet eminim anın hararetini yaptılar ama

I'll help you remember that first someone will tell me someone will say

hatırlamanıza yardımcı olacağım, önce biri bana söyleyecek, biri de

mr. Duncan you're wrong here's another one to be hot under the collar if you

bay diyecek. Duncan yanılıyorsun işte yakanın altında sıcak olmak için bir tane daha var eğer

are hot under the collar who you are what you are a little you are getting

yakanın altında sıcaksan kimsin nesin biraz biraz

sort of angry and upset yes or maybe excited or excited yes so it just means

sinirleniyorsun ve üzülüyorsun evet veya belki heyecanlanıyor veya heyecanlanıyor evet yani bu sadece

your your emotions or maybe your your temperature of your body is is is rising

senin anlamına geliyor duygular ya da belki vücut ısınız içinde bulunduğunuz

because of some emotional condition that you are in maybe you are excited you are

bazı duygusal durumlardan dolayı yükseliyor belki heyecanlısınız

getting hot under the collar or maybe you are worried about something you are

yakanızın altı ısınıyor ya da belki bir şey için endişeleniyorsunuz

hot under the collar a person who is emotionally involved

yakanın altı sıcak

with something maybe they feel anxious or worried or maybe angry or perhaps

bir şeyle duygusal olarak ilgileniyorlar belki endişeli veya endişeli hissediyorlar veya belki kızgın veya belki de

excited as well maybe you see a beautiful lady walking down the road I

heyecanlılar belki de yolda yürüyen güzel bir bayan görüyorsunuz

do man or a man of course thank you mr. Steve we have to be equal nowadays or

. Steve bugünlerde eşit olmalıyız yoksa

else someone will be knocking on at all and they will be knocking on the door

biri kapıyı çalacak ve kapıyı çalacaklar

and they were saying or you you are so rude you are leaving all the other

ve diyorlardı ki ya sen çok kabasın diğer tüm

people out in the heat of the moment not that they

insanları o anın sıcağında dışarıda bırakıyorsun o değil

look do that has better late than never the cowers are coming to say hello at

Geç olması hiç olmamasından daha iyi görünüyor

the same is it mr. Duncan hello cows no it's not quite the same the heat of the

. Duncan merhaba inekler hayır, tam olarak aynı değil, anın harareti, bir duygu

moment is some of hang that is done with with the feeling of of an emotion yes

duygusuyla yapılan bir asılmadır, evet,

you were losing control of your feelings so you hot under the collar so you're

duygularınızın kontrolünü kaybediyordunuz, bu yüzden tasma altındasınız, bu yüzden

having an argument with somebody you just shouting and you're screaming and

tartışıyorsunuz biriyle sadece bağırıyorsun ve çığlık atıyorsun ve

you get your feeling hotter with you and then somebody says oh don't get so hot

seninle daha sıcak hissediyorsun ve sonra biri diyor ki ah,

under the car don't get so hot under the collar because you've got it you've got

arabanın altında bu kadar ısınma, tasmanın altında bu kadar ısınma çünkü buna sahipsin

a tight collar on on your shirt and it's keeping all the heat in yes but it's

gömleğinin yakasında dar bir yaka var ve tüm ısıyı içinde tutuyor evet ama bu

just an idiom yes that's it but that's what I'm just describing where it comes

sadece bir deyim evet bu ama ben sadece nerede

wrong that's it and converts it so yes or you might see a beautiful girl or a

yanlış olduğunu anlatıyorum ve onu evete çeviriyor, yoksa güzel bir kız görebilirsin ya da

beautiful man okay and look at that and you're getting a bit hot under the

güzel bir adam tamam ve şuna bak ve yakanın altı biraz ısınıyor

collar because you're getting excited there's another one hot hot under your

çünkü heyecanlanıyorsun pantolonunun altında sıcak bir tane daha var

your trousers is that another one I don't know anything I don't think that's

o da başka bir şey bilmiyorum hiçbir şey bilmiyorum bu

a real one I just made that one up here's another one Steve a hot spot mmm

gerçek bir tane daha yeni yaptım onu burada bir tane daha Steve sıcak nokta mmm

hot spot so there is a hot spot so you might use this in more than one way

sıcak nokta yani bir sıcak nokta var bu yüzden bunu birden fazla şekilde kullanabilirsiniz

actually so if you have a hot spot maybe a place where there is a lot of activity

aslında bu yüzden eğer bir sıcak noktanız varsa belki orada olan bir yer pek

a place where many things are going on maybe you can have a hot spot of

çok aktivitenin olduğu bir yer, belki de sıcak bir çatışma noktasına sahip olabilirsiniz,

conflict so where there is a lot of conflict taking place you would say that

yani çok fazla çatışmanın yaşandığı yerde, bunun

is a hot spot for for war or fighting maybe also a place that is popular as

savaş veya çatışma için sıcak bir nokta olduğunu söyleyebilirsiniz, belki de bir yer popüler

well absolutely yes so a hot spot can be a popular place a place where lots of

de kesinlikle evet yani bir sıcak nokta popüler bir yer olabilir birçok

people want to visit or go to somewhere where many people want to travel to you

insanın ziyaret etmek veya bir yere gitmek istediği bir yer, birçok insanın seyahat etmek istediği bir yer size

will go away you will travel to a hot spot so that means a place that is

gideceksiniz siz sıcak bir noktaya seyahat edeceksiniz yani bu bir yer anlamına gelir orası

popular a place there's lots of people want to go to maybe a local nightclub

popüler bir yer birçok insanın gitmek istediği bir yer belki yerel bir gece kulübüne

and oak a nightclub yes where lots of people go it's just opened it's it's

ve meşe bir gece kulübüne evet birçok insanın gittiği yer yeni açıldı

some young people are going there everybody wants to be seen there yeah

oraya bazı gençler gidiyor herkes orada görülmek istiyor evet

it's a hot spot a restaurant where they serve the finest food and everybody

orası sıcak bir yer en iyi yemeklerin servis edildiği ve herkesin

wants to go and visit it it's a hot spot that's it could be an area couldn't it

gidip ziyaret etmek istediği bir restoran burası bir bölge olabilir değil mi

it could be a street yes it's a hot spot somewhere where people want to go

bir sokak olabilir evet insanların gitmek istediği bir sıcak nokta

that's it popular a popular hot is also an area where you can benefit from

bu popüler bir popüler sıcak aynı zamanda bir şeyden yararlanabileceğiniz bir alandır

something so an area where there is something that can benefit you or

yani size fayda sağlayabilecek bir şeyin olduğu veya

something that is useful or can be found in a certain place such as your I

yararlı olan veya belirli bir yerde bulunabilecek bir şeyin olduğu bir alandır,

suppose I would say your mobile phone so if you have your mobile phone you were

örneğin sizinki gibi sanırım cep telefonunuz derdim yani eğer varsa cep telefonunuzu Wi-Fi için

walking around trying to find a hot spot for the Wi-Fi yes Mary Lou says hot spot

bir etkin nokta bulmaya çalışırken dolaşıyordunuz evet Mary Lou verileriniz için etkin nokta diyor

for your data yes so if you are using your mobile phone and maybe you want to

evet yani cep telefonunuzu kullanıyorsanız ve belki

find an area a Wi-Fi area so you don't use your personal data in your in your

bir Wi-Fi alanı bulmak istiyorsanız planınızda kişisel verilerinizi kullanmıyorsunuz

plan and lots of people like to use Wi-Fi however sometimes you can't find a

ve birçok kişi Wi-Fi kullanmayı seviyor, ancak bazen

good spot to actually get it so you find a hot spot an area where the Wi-Fi or

onu gerçekten almak için iyi bir yer bulamıyorsunuz, bu nedenle Wi-Fi'nin olduğu bir alan olan bir erişim noktası buluyorsunuz. veya

the mobile phone signal is very good going back to in the heat of the moment

cep telefonu sinyali çok iyi, o anın hararetinde geri dönüyor

Tomic says I will insult you guys in the heat of the moment if you keep saying

Tomic diyor ki, her şeyi iyi söylemeye devam ederseniz o anın hararetinde size hakaret edeceğim beyler

things well yes just a mistake yes not seeing something on the news I'm not

evet sadece bir hata evet haberlerde bir şey görmüyorum ben

sure if that's just a mistake pronouncing someone dead when they're

bunun sadece bir hata olup olmadığından emin değilim, birisini öldüğü halde ölü ilan etmek bir hata

not it is not a mistake is he there was a question but there we

değil mi, o bir soruydu ama işte

go yes my favorite Pope says atomic has become

başlıyoruz evet favorim Papa, atomun

a hot spot recently hmm right yes probably because we're all back to being

son zamanlarda sıcak bir nokta haline geldiğini söylüyor hmm doğru evet muhtemelen çünkü biz hepsi

able to go to the pub's again right yes okay hot spot for the virus yes you get

bara tekrar gidebilmeye geri döndü doğru evet tamam virüs için sıcak nokta evet

hot spots or the vibe yes or CV 19 that's as we are calling it D Rajkumar

sıcak noktalar veya atmosfer oluyor evet veya CV 19 biz buna böyle diyoruz D Rajkumar

says that and one or two other people as well

bunu söylüyor ve bir veya iki kişi daha da

aya sophia is a hot spot says azo hmm so presumably that is oh yes the the mosque

aya sophia sıcak nokta diyor azo hmm yani muhtemelen orası ah evet

in Turkey you know a hot spot yes well it used to be a mosque and then it was

Türkiye'deki cami sıcak nokta biliyorsunuz evet eskiden camiydi ve sonra

converted into a museum and now it's been announced that it will be used once

müzeye dönüştürüldü ve şimdi kullanılacağı açıklandı bir kez

more as a mosque some people are happy about it some people are not some people

daha cami olarak bazı insanlar bundan memnun bazıları memnun değil bazı insanlar

are not happy about it anymore before I start mr. Duncan have you got any more

artık bundan memnun değil ben başlamadan önce efendim. Duncan sende benden daha fazla var mı bende

than I have I've got lots more I'm good we're not even halfway through yet

daha çok var bende iyiyim yolun yarısına bile gelmedik ama

we might be here till midnight that is another 102 feel the heat yes if you

gece yarısına kadar burada olabiliriz bu başka bir 102 sıcağı hisset evet

feel the heat if you feel the heat it means that you are feeling uncomfortable

sıcağı hissediyorsan sıcağı hissediyorsan sıcaklık rahatsız hissettiğiniz anlamına gelir

yes all you're feeling the pressure of something pressure or something yes you

evet tüm bir şeyin baskısını hissediyorsunuz ya da bir şeyin

are feeling the heat maybe your boss has asked you to do a lot of work over the

evet hararetini hissediyorsunuz belki patronunuz önümüzdeki birkaç gün içinde sizden çok iş yapmanızı istedi

next couple of days you might say oh I'm really feeling the heat of my of my job

ah ben diyebilirsiniz işimin hararetini gerçekten hissediyorum

my my responsibilities at work I'm really starting to feel the heat so if

işteki sorumluluklarım Gerçekten harareti hissetmeye başlıyorum bu yüzden

you are under pressure if you are under some sort of pressure from another

baskı altındaysanız başka bir

person or a situation you can say that you are feeling the heat you are really

kişinin veya bir durumun baskısı altındaysanız şunu söyleyebilirsiniz: sıcağı hissediyorsunuz gerçekten

feeling the heat and yes you I think if you are in criminal terminology okay

sıcağı hissediyorsunuz ve evet bence eğer suç terminolojisindeysen tamam eğer

you're if you're if you're feeling the heat it means that the police are

öyleysen sıcağı hissediyorsan bu polisin

bearing down on you yeah and maybe finding out where you are yes so you are

sana saldırdığı anlamına gelir evet ve belki de seni buluyor dışarıda olduğun yerde evet yani

under pressure under pressure that was a great song wasn't it by Queen and David

baskı altındasın baskı altındasın bu harika bir şarkıydı, Queen ve David

Bowie and a pressure under pressure yes people like that one

Bowie'nin değil miydi ve baskı altında bir baskı evet insanlar bunun gibi

I fear the heat under my skin as his surgeon oh I see that is that the

onun cerrahı olarak derimin altındaki ısıdan korkuyorum oh anlıyorum

alcohol it might be yes sometimes your body

alkol olabilir evet bazen vücudun

and get hot for various reasons if you are in a warm room it's the excitement

çeşitli sebeplerle ısınıyor sıcak bir odadaysan

of seeing us or if you've consumed a lot of alcohol maybe you might feel your

bizi görmenin heyecanı ya da çok alkol tükettiysen belki

body get hot you might feel hot under your skin yes quite a lot feel the heat

vücudunun ısındığını hissedebilirsin teninin altında bir sıcaklık hisset evet oldukça fazla sıcağı hisset

is the title of at least one song I can't think of any songs feel the heat

en az bir şarkının adı Aklıma herhangi bir şarkı gelmiyor sıcağı hisset

Marietta letters know what that song is yes I know there's a song called the

Marietta mektupları o şarkının ne olduğunu biliyor evet biliyorum ısı diye bir şarkı var

heat is on the heat is on the heat is our own it's on the street

hararet hararet bizim kendi sokakta

the heat is 2 2 2 2 Oh and E star says I could feel the heat

ısı 2 2 2 2 Oh ve E yıldızı vücudundaki ısıyı hissedebiliyorum diyor oh

from her body oh that's not an idiot excuse me that's not easy and that's

bu aptal değil afedersiniz bu kolay değil ve bu

just a statement excuse me there are children watching there's one here you

sadece bir ifade afedersiniz çocuklar izliyor mu burada bir tane var burada

see there are young people watching young immature people watching this

görüyorsunuz gençler izliyor genç olgunlaşmamış insanlar bunu izliyor o da

including him down jeet we may be coming on to that one are we miss yes that

dahil jeet aşağı jeet ona geliyor olabiliriz özlüyor muyuz evet o

one's coming up well done for support for letting there's no about that one

kişi destek için aferin geliyor daha önce bunun hakkında hayır olmasına izin vermek için

before it comes maybe maybe you're psychic who knows here's another one

gelir belki medyumsundur kim bilir işte bir tane daha

Steve if I can find it there it is to be in hot water

Steve eğer onu bulabilirsem orada sıcak suda olmak için

I think Andy star got that one earlier to be in hot water to be in trouble

bence Andy star onu daha önce sıcak suda olmak için başını belaya sokmak için

you've done something wrong and now you are going to be punished you have been

yanlış bir şey yaptın ve şimdi cezalandırılacaksın

discovered you have been found out you have done something wrong and now you

keşfedildin ortaya çıktın yanlış bir şey yaptın ve şimdi

are going to have to face your punishment you are in hot water you are

cezanla yüzleşmek zorunda kalacaksın sıcak sudasın başın

in trouble yes you've done something wrong at work and your boss says you've

belada evet yanlış bir şey yaptın Çalışın ve patronunuz

got to atone for what you've done mm-hmm you've got to correct your

yaptıklarınızın kefaretini ödemeniz gerektiğini söylüyor mm-hmm hatalarınızı düzeltmeniz gerekiyor

mistakes if you don't then there's going to be punishments you might lose your

eğer düzeltmezseniz o zaman cezalar olacak

bonus or even lose your job yes and then you say to your colleagues one I'm in

ikramiyenizi ve hatta işinizi kaybedebilirsiniz evet ve sonra iş arkadaşlarınıza diyorsunuz ki,

hot water hmm because I've done something done this at

zor durumdayım hmm çünkü ben bir şey yaptım bunu işte yaptım

work and it's incorrect you may be lost to sale lost a customer or said

ve bu yanlış satışta kaybolmuş olabilirsiniz bir müşteriyi kaybetmiş olabilirsiniz veya

something inappropriate to somebody on the phone that's it thing like that may

telefonda birine uygunsuz bir şey söylemişsinizdir bu

send a message to somebody and it was inappropriate maybe you you are in

birine mesaj gönderebilir ve uygunsuz olabilir belki

trouble with another person maybe another person has discovered something

başka biriyle başınız beladadır belki başka biri sizin yaptığınız bir şeyi keşfetmiştir

that you've done and now you're going to say oh my wife found out where I was

ve şimdi diyeceksiniz ki ah karım geçen hafta sonu nerede olduğumu öğrendi

last weekend no I told her I was away on a conference but really I was spending

hayır Ona bir konferans için uzakta olduğumu söyledim ama gerçekten

the weekend with my secretary and now I'm in hot water because she's found out

hafta sonunu sekreterimle geçiriyordum ve şimdi başım belada çünkü

maria is is getting quite excited oh and says dad could we use hotspot with

Maria'nın çok heyecanlandığını öğrendi oh ve babamla ilgili herhangi bir şey için hotspot kullanabilir miyiz diyor

anything to do with there oh no that's that's not - no we

orada oh hayır bu değil - hayır

going there okay there are young people there are younger people watching this

oraya gidiyoruz tamam gençler var bunu izleyen gençler var

hello hi kids hello uncle Steve hello Oh tell Mike

merhaba merhaba çocuklar merhaba Steve amca merhaba Oh Mike'a söyle

there's a good one I forgot that one or should we mention

iyi bir tane var onu unuttum ya da

that one now Oh something that's fresh maybe information or losing off the

şimdi ondan bahsetmeli miyiz Oh bir şey taze belki bilgi veya

press or news hot off the press Tomic yes done something is hot off the press

basından kaybolmak veya basından sıcak haberler Tomic evet yapılan bir şey basından sıcak çıktı

yes something that doesn't have to be originally I would imagine that was used

evet orijinal olması gerekmeyen bir şey bunun

for a news item yes on to a front of a newspaper that's it a brand something

bir haber öğesi için kullanıldığını hayal ediyorum evet bir ön cephede gazete bu bir marka bir

something's just happened and it's on the newspaper these days you would say

şey daha yeni bir şey oldu ve gazetede bu günlerde basından

hot off the press because of course they used to print newspapers but they still

sıcak diyeceksiniz çünkü eskiden gazete basarlardı ama hala

do yes in other words it's up-to-date news they just come off the print of

veriyorlar evet yani güncel haber yeni çıktılar baskı

course many newspapers many newspapers now are on the Internet you can read

elbette birçok gazete birçok gazete artık internette

them but you can still say it's hot off the press some information some news

onları okuyabilirsiniz ama yine de basından yeni çıkmış diyebilirsiniz bazı bilgiler daha yeni duyurulmakta olan bazı haberler

that is only just being announced you can say oh we've just received this news

diyebilirsiniz ah biz bu haberi daha

hot off the press it's it's news it's new news but it could be something

yeni aldık basın bu bir haber bu yeni bir haber ama yeni öğrendiğiniz bir şey olabilir,

you've just found out for example that somebody is is is is going out with

örneğin birisi

somebody else in the office yes you've discovered that there that there's just

ofiste başka biriyle çıkıyor evet orada sadece

two people who they've been keeping it secret but now everybody suddenly knows

iki kişi olduğunu keşfettiniz. bunu bir sır olarak saklıyordum ama şimdi herkes birdenbire biliyor

and you can go around and save your colleagues did you know that Julia and

ve etrafta dolaşıp meslektaşlarını kurtarabilirsin Julia ve

Jonna are an item okay Julia and John if you're watching it's not you okay we're

Jonna'nın bir eşya olduğunu biliyor muydun tamam Julia ve John izliyorsan sen değilsin tamam biz

not one about you you're okay you your secret is safe with us to be in hot

seninle ilgili değiliz sen 'tamam sen sırrın bizimle güvende sıcak

water yes we've had that one haven't we yes yes but I'm done literally 28

suda olmak evet onu yaşadık değil mi evet evet ama 28 saniye önce tam anlamıyla işim bitti

seconds ago when mr. Duncan has broken a plate he was in hot water flour who was

mr. Duncan bir tabak kırdı sıcak sudaydı un kimdi

yes I mean you had to suffer my wrath I'm always in hot water with you here's

evet yani gazabıma katlanmak zorundaydın seninle hep sıcak sudayım işte bir

another one Steve to get your fingers burnt Oh to get your fingers burnt now

tane daha Steve parmaklarını yakmak için Oh parmaklarını yakmak için şimdi

they're a game that there are many ways of you

onlar Bu aslında pek çok yolunuz olan bir oyun,

this actually maybe if you do something that creates or causes a lot of harm or

aslında belki çok fazla zarar veya

damage or maybe something that later you realise was a mistake was something that

zarar yaratan veya neden olan bir şey yaparsanız veya belki daha sonra bir hata olduğunu fark ettiğiniz bir şey

causes you some sort of loss such as money maybe someone comes up to you

size para gibi bir tür kayba neden olan bir şeydi belki birisi Steve sana gelir

Steve and says hey Steve I've got this great idea for a business all I need is

ve hey Steve der ki, bir iş için harika bir fikrim var tek ihtiyacım olan

for you to give me a thousand pounds and then you you could you you know give it

bana bin sterlin vermen bundan sonra

to me and then I'll put it into my company in any year from now you will

herhangi bir yılda şirketime girersen

get lots and lots of money in return however a year later this person

karşılığında çok ama çok para alacaksın ancak bir yıl sonra bu kişi ortadan

disappears they do vanish with your money yes and you might say oh I once

kayboluyor ve senin paranla birlikte ortadan kayboluyor evet ve oh diyebilirsin ki bir zamanlar

invested in a company unfortunately I got my fingers burnt it means something

bir şirkete yatırım yaptım ne yazık ki parmaklarım yandı kötü bir şey olduğu anlamına gelir

bad happened you've lost your money yes so the bad thing in that situation is

paranı kaybettin evet yani bu durumda kötü olan şey

losing your money you get your fingers burnt you try something that then causes

paranı kaybetmektir parmakların yanabilir sonra

harm or some sort of problem in the future

zarara veya gelecekte bir tür soruna yol açacak bir şey denersin hisse

I invested lots of money on the stock market and then the the stocks all sank

senedine çok para yatırdım piyasa ve sonra hisselerin hepsi battı

and I lost all my money and I've got my fingers burned yes

ve tüm paramı kaybettim ve parmaklarım yandı evet yani

so something quite it does actually I think it would be fair to say it does

oldukça bir şey aslında gerçekten işe yarıyor bence bunun

often involve money yes there's that there's an element of risk you do

genellikle para içerdiğini söylemek adil olur evet bir risk unsuru var risk

something where there's an element of risk and then it doesn't come out in

unsuru olan bir şey yapıyorsun ve sonra bu

your favor hmm but it could have gone the other way

senin lehinize olmuyor hmm ama tam tersi de olabilirdi

yes but because it didn't go in your favor because of timing or whatever

evet ama zamanlama ya da her ne olursa olsun sizin lehinize gitmediği için

either could be the the most beautiful girl or man at school or somewhere at

okuldaki veya okulun herhangi bir yerindeki en güzel kız veya erkek,

school what and what kind of school did you go to they're absolutely gorgeous

ne ve ne tür bir okula gittiniz, kesinlikle muhteşemler

and you decide to go and ask them out but then you it becomes rapidly evident

ve gidip onlara çıkma teklif etmeye karar veriyorsunuz, ancak o zaman

that you're really out of their league and you you look a bit stupid you can

gerçekten onların dışına çıktığınız hızla belli oluyor. lig ve sen biraz aptal görünüyorsun

say oh I've got my fingers burnt because you were treated badly or maybe of

ah parmaklarım yandı çünkü sana kötü davranıldı diyebilirsin ya da belki tabii ki

course you you actually have a relationship with someone

sen aslında birisiyle ilişkin var ve

who then takes all your money off you and treat you badly and then you end up

sonra tüm paranı senden alıp sana kötü davranıyor ve sonra sonunda

getting divorced and you have to give them half of your money you say oh uh I

boşanıyorsun ve onlara paranın yarısını vermek zorundasın diyorsun ki ah ah

tried marriage I tried it once before and I got my fingers burnt something

evlenmeyi denedim daha önce bir kez denedim ve parmaklarım yandı bir şey

happened something bad happened yes yes you might you might have been divorced

oldu kötü bir şey oldu evet evet geçmişte boşanmış olabilirsin

in the past yes well I had a bad relationship and you hadn't been seeing

evet pekala kötü bir ilişkim vardı ve

anybody for a while and then you start seeing somebody and then your friends

bir süredir kimseyle görüşmüyordun ve sonra biriyle görüşmeye başlıyorsun ve sonra arkadaşların

are so why don't you get married and you sound no way I had my fingers burnt once

öyleyse neden evlenmiyorsun ve hiçbir şekilde ses çıkarmıyorsun Bir keresinde parmaklarım yanmıştı

I'm not doing it unless it I tried it once before and I got my fingers burnt

ben' Daha önce bir kez denemeden ve parmaklarımı yakmadan yapmıyorum, bu

so something's happened it's gone wrong it's left like an emotional impact a

yüzden bir şeyler oldu, ters gitti, duygusal bir etki gibi bir

scar on you scar you probably don't want to do it I think relationships this is

yara izi bıraktı, muhtemelen yapmak istemezsin, bence ilişkiler bu

quite interesting actually I know then I know this is a side note this is a side

oldukça ilginç aslında biliyorum o zaman bunun bir yan not olduğunu biliyorum bu bir yan

note so it's not the main topic but I think relationships are probably the

not yani ana konu bu değil ama bence ilişkiler muhtemelen

biggest cause of emotional problems mental stress I would say emot--

duygusal sorunların en büyük nedeni zihinsel stres duygusal diyebilirim--

relationships of any sort always family relationships they can cause a lot of

her türden ilişki her zaman aile ilişkileri onlar çok fazla strese neden olabilirler

stress can't they Steve and yes loving

değil mi Steve ve evet sevgi dolu

relationships maybe with a partner maybe the person who you believe is is the

ilişkiler belki bir partnerle belki de olduğuna inandığınız kişi hayatınızın

person you want to spend the rest of your life with and and sometimes you can

geri kalanını birlikte geçirmek istediğiniz kişidir ve bazen bir nedenden

have emotional problems because of a relationship difficulties maybe you go

dolayı duygusal problemler yaşayabilirsiniz. ilişki zorlukları belki

through a bad patch or a bad period of time you see so yes you can I think I

kötü bir dönemden geçersin ya da kötü bir dönemden geçersin yani evet yapabilirsin bence

think relationships are probably the the worst thing in life for giving you

ilişkiler muhtemelen hayattaki en kötü şeydir çünkü sana

stress and difficulty I think so Ricardo wants to know if you've got a

stres ve zorluk yaşatırlar bence bu yüzden Ricardo senin olup olmadığını bilmek istiyor bir

horse we haven't got a horse but there is there are two horses next door so we

atım var bizim bir atımız yok ama yan komşumuzda iki at var yani

have two horses living next door to us no that way I have that way then yes to

yan komşumuzda yaşayan iki atımız var hayır o şekilde var o zaman evet

hold at those two horses in a big field and they who's got horses there I was

o iki atı büyük bir alanda tutmak ve atları olanların oradakilerin

looking on the screen you see if I knew that was it is that way

ekranına bakıyordum bir bakmışsınız bilsem böyle olduğunu ben

I get used to it all back to front ah yes there are horses over there in the

alışırım arka arkaya hepsine ah evet orda tarlada atlar var

field but what happens sometimes is the lady who lives there she takes one of

ama bazen olan şey yaşayan hanımefendi orada

the horses out and then the other horse becomes angry and starts back a mister

atlardan birini dışarı çıkarıyor ve sonra diğer at sinirleniyor ve geri dönüyor bir bay bağırıyor

screaming and shouting we will have a little break in a moment well yeah we'll

ve bağırıyor birazdan biraz ara vereceğiz peki evet

have a break at four here's another one for a week here's another one Steve hot

dörtte ara vereceğiz işte bir haftalığına bir tane daha işte bir tane daha bir Steve sıcak

and cold idioms we will be looking at cold words in a few moments before we

ve soğuk deyimler, ara vermeden birkaç dakika sonra soğuk kelimelere bakacağız, bu yüzden sıcak bir konu

have a break so a hot topic topic there are many hot topics around at the moment

konusu şu anda etrafta pek çok

many can you think of any can you think of any hot topics that lots of people in

sıcak konu var. dünyadaki pek çok insan,

the world are talking about a topic that everyone's talking about that is a lot

herkesin bahsettiği ve

of interest everywhere and people are debating it giving their own of their

her yerde çok fazla ilgi gören bir konudan bahsediyor ve insanlar sürekli kendi fikirlerini söyleyerek bunu tartışıyorlar

opinions constantly but yes I can't think of anything at the moment you

ama evet şu anda hiçbir şey düşünemiyorum, siz

can't think of any hot topics well there is one hot topic and that's the thing

düşünemezsiniz. herhangi bir sıcak konuyu düşünün, bir sıcak konu var ve bu

that's going around the world the the space station CV 19 also we have race

dünya çapında dolaşan bir şey, CV 19 uzay istasyonu, ayrıca ırk

relations as well that's become a very hot topic again yeah it seems to come

ilişkilerimiz de var, bu yine çok sıcak bir konu haline geldi, evet

around one of the interesting things about race topics or when we talk about

ilginç olanlardan birinin etrafında dönüyor gibi görünüyor Irk konularıyla ilgili şeyler veya

racial tension or prejudice racial prejudice it seems to come around every

ırksal gerilim veya önyargı hakkında konuştuğumuzda, ırksal önyargı ara sıra ortaya çıkıyor gibi görünüyor,

so often so I remember in the eighties we talked about it a lot

bu yüzden seksenlerde bunun hakkında çok konuştuğumuzu hatırlıyorum

and then it vanished for a while and then it came back again and we talked

ve sonra bir süre kayboldu ve sonra tekrar geri geldi ve biz

about it again and then it eased off again and then it came back again and

bunun hakkında tekrar konuştuk ve sonra tekrar hafifledi ve sonra tekrar geri geldi ve

here we are now back to that one so there is a hot topic concerning race

işte şimdi o konuya geri döndük, bu yüzden ırk ilişkileri ve eşitlik ırkçılığı ile ilgili sıcak bir konu var,

relations and equality racism I suppose would be a good word to

sanırım orada da kullanmak için iyi bir kelime olur.

use there as well any others old gender gender gender equality

diğerleri eski cinsiyet cinsiyet cinsiyet eşitliği

how many genders are there there are people debating that at the moment JK

kaç cinsiyetin var olduğunu tartışan insanlar var şu anda

Rowling who created Harry she's been making comments so a hot

Harry'yi yaratan JK Rowling'in yorumlar yaptığı için sıcak bir

topic is something that is being discussed during a certain period of

konu belli bir dönemde tartışılan bir şey

time and I think it would be fair to say there are many many hot topics at the

ve bence bu olurdu şu anda pek çok sıcak konu olduğunu söylemek doğru olur

moment politics politics exit yeah grexit is suddenly coming around again

siyaset siyaset çıkış evet grexit aniden tekrar ortaya çıkıyor

people are starting to talk about that I've never known a period where there

insanlar bunun hakkında konuşmaya başlıyor Bu

are so many hot topics hot topics floating around in the air I think so

kadar çok sıcak konunun havada uçuştuğu bir dönem hiç görmedim Bence

hey hey you're calling yourself a let's come up with a couple of one's hot as

hey hey kendine haydi birkaç tane bulalım çok sıcak diyorsun

hell yes well as hell that's it is really hot it's almost like a simile

evet cehennem bu gerçekten çok sıcak neredeyse bir benzetme gibi

that isn't it you're saying if something is similar to something else as an

değil mi ona benzer bir şey söylüyorsun bu duyguyu iletmek için bir ifade olarak başka bir şey

expression to convey that feeling it's as hot as hell in this room hot as hell

bu oda cehennem kadar sıcak bu oda cehennem kadar sıcak

I sell like hotcakes oh that's a good one so that's once again is an

Ben kek gibi satarım oh bu iyi bir ifade yani bu bir kez daha bir

expression a something that is very popular something popular something that

ifade çok popüler bir şey popüler bir şey

many people want something that is in demand we can say that that thing is

birçok insanın istediği bir şey talep gören o şeyin

selling like hotcakes

kek gibi sattığını söyleyebiliriz

zum-zum is selling like yes or maybe the new iPhone they on iPhone the iPhone 12

zum-zum evet gibi satıyor ya da belki yeni iPhone onlar iPhone'da iPhone 12

is coming out later and I think that will sell like hotcakes Anna is

daha sonra çıkıyor ve bence bu kek gibi satacak Anna

sympathizing with me the fact that we're having to stand mr. Duncan can stand

bana sempati duyuyor Bay'a katlanmak zorunda olduğumuz gerçeği. Duncan,

that ours doesn't seem to affect him it doesn't bother me but I'm getting aching

bizimkinin onu etkilemiyor gibi görünmesine dayanabilir, bu beni rahatsız etmiyor ama bacaklarım ve sırtım ağrıyor,

legs and a back ache we are going to have a little break and then we will

biraz ara vereceğiz ve sonra geri geleceğiz.

come back would you would you watch have a little break Steve how do you feel

biraz mola Steve bu konuda ne düşünüyorsun,

about that I don't mind I'm not I'm not quite sure how you feel about we've got

umrumda değil, değilim, hakkında ne hissettiğinden tam olarak emin değilim,

to do the cold idiom we've got the cold idioms coming up so

soğuk deyimler yapmalıyız, soğuk deyimler geliyor, bu yüzden bu

it's up to you depends on how long you want to have a break for but we'll have

kadar ne kadar ara vermek istediğine bağlı ama

one more Hut and then we'll do some cold how does that sound okay then here's

bir tane daha Kulübemiz olacak ve sonra biraz soğuk yapacağız bu kulağa hoş geliyor o zaman işte

another one any scandal says tomorrow is a hot topic for discussion that is

bir tane daha herhangi bir skandal diyor ki yarın sıcak bir tartışma konusu bu

correct scandals there is of course a scandal as

doğru skandallar elbette bir de skandal var

well shall I say Jeffrey Epstein that's all I need to say

Jeffrey Epstein demeli miyim gerçekten söylemem gerekenler bu kadar

really so there is a scandal scandal there is often scandal in the world of

yani bir skandal var skandal ünlüler dünyasında sık sık skandal oluyor

celebrity or maybe people who are well-known in certain areas maybe in the

ya da belki belli alanlarda tanınmış kişiler belki de

film industry or maybe in publishing or maybe in royalty so even our our own

film endüstrisinde veya belki yayıncılıkta veya belki telif alanında, bu yüzden

royal family here has been hit by scandal so yes you might say that that

buradaki kendi kraliyet ailemiz bile bir skandala çarptı, bu yüzden evet, bunun

is definitely a hot topic as well little thunder bugs are out mr. doom yes there

kesinlikle sıcak bir konu olduğunu söyleyebilirsiniz, ayrıca küçük gök gürültüsü hataları da var bay. kıyamet evet orada

as there are these little insects that crawl everywhere they go into your

çünkü bu küçük böcekler var ki girdikleri her yere

underwear and under your eyelids it's very painful here's another one Steve

iç çamaşırınızın içine girip göz kapaklarınızın altında çok acı verici işte bir tane daha Steve

melting pot a melting pot it almost goes back to the subject of racism almost and

eritme potası bir eritme potası konusuna geri dönüyor neredeyse ırkçılık ve

the the prejudice between people so a melting pot when we talk about that we

insanlar arasındaki önyargı yani bir eritme potası derken

are saying that everyone comes together so maybe something that is mixed

herkesin bir araya geldiğini söylüyoruz yani belki birbirine karışan bir şey bir araya gelen bir şey

together something that comes together everyone joins together as one maybe

herkes bir araya geliyor belki

everyone shares their ideas it all becomes a melting pot it is a little

herkes fikirlerini paylaşıyor hepsi bir potaya dönüşüyor biraz

idealistic do you think yes a group of people who all share similar values and

idealist mi dersiniz? evet, hepsi benzer değer ve fikirleri paylaşan bir grup insan yeni fikirler

ideas all come together to come up with new ideas and you can say that it's a

bulmak için bir araya geliyor ve bunun bir fikir

melting pot yes of ideas you could describe an area couldn't you as a

eritme potası olduğunu söyleyebilirsiniz evet bir alanı tarif edebilirsiniz, değil mi

melting pot for ideas yes a certain certain areas in Paris and London and

fikirlerin eritme potası olarak evet a Paris ve Londra'daki bazı belirli alanlar ve

and famous cities like that where maybe artists have all got together and you

bunun gibi ünlü şehirler, belki de sanatçıların bir araya geldiği ve

can say it's a melting pot for artistic expression mmm certain times periods in

sanatsal ifade için bir eritme potası diyebileceğiniz mmm geçmişte belirli dönemlerde, melt pot olarak

the past there was a famous song as well called melting pot and if you remember

da adlandırılan ünlü bir şarkı vardı ve eğer hatırlarsınız,

it I don't way back in 1969 by a group

1969'da

called blue mink melting pot written by Roger cook and also Roger

blue mink melt pot adlı bir grup tarafından Roger Cook ve Roger Greenaway tarafından yazılmıştır,

Greenaway both both very well-known composers and also members of bloom Inc

hem çok tanınmış besteciler hem de bloom Inc. üyeleri,

so this was a very popular song in 1969 and actually it was in the charts at the

yani bu 1969'da çok popüler bir şarkıydı ve aslında

end of 69 and also into 1970 but the song is all about everyone joining

69'un sonunda ve 1970'te de listelerdeydi ama şarkı, herkesin dünyadaki tüm ırklara bir araya gelmesiyle ilgili,

together all of the races around the world all of the different people

tüm farklı insanların

joining together the only unfortunate thing is some of the language in that

bir araya gelmesiyle ilgili tek talihsiz şey, o şarkıdaki bazı diller.

song is now a little dated so that they want to bring everyone together however

artık biraz modası geçmiş bu yüzden herkesi bir araya getirmek istiyorlar ancak insanları

the words they use to describe the people are what we would say now as we

tarif etmek için kullandıkları kelimeler bizim şimdi söyleyebileceğimiz kelimeler, çünkü

would describe them as insulting words or racist words so it is very hard if

onları aşağılayıcı kelimeler veya ırkçı kelimeler olarak tanımlayacağız, bu yüzden

you've ever heard that song melting pot they're trying to give a very lovely

daha önce duymanız çok zor o şarkı eritme potası herkesin bir araya gelmesine çok güzel bir birlik mesajı vermeye çalışıyorlar

message of unity in everyone coming together whilst at the same time using

ve aynı zamanda

racist words it's it's the most unusual song because they that their heart is in

ırkçı sözler kullanıyorlar bu en sıra dışı şarkı çünkü kalpleri

the right place they they mean well but unfortunately some of the words they're

doğru yerde, iyi niyetliler ama ne yazık ki kullandıkları kelimelerden bazıları

using are not very politically correct now

politik olarak pek doğru değil şimdi

adapter Eno says melting pot is the same as a

bağdaştırıcı Eno eritme potasının

kaleidoscope society yes I like that yes a melting pot so you imagine putting

kaleydoskop toplumuyla aynı olduğunu söylüyor evet bunu seviyorum evet bir eritme potası yani pek

lots of things I suppose metal so imagine putting lots of different types

çok şey koyduğunuzu hayal edin sanırım metal bu yüzden pek çok farklı şey koyduğunuzu hayal edin

of metal into a big pot and then heating it up and everything just forms together

metal türlerini büyük bir tencereye koyun ve sonra onu ısıtın ve her şey bir araya gelerek

into one big lump mixture of ideas a mixture of cultures so a kaleidoscope is

büyük bir yığın halinde fikir karışımı bir kültür karışımı yani bir kaleydoskop,

a optical device that you see all sorts of different colors and patterns all

her türden farklı renk ve desenin hepsinin

merging together hmm so just like a melting pot where

birleştiğini gördüğünüz optik bir cihazdır hmm yani

you've got lots of ideas and things all coming together in one place yes a

pek çok fikrin olduğu ve her şeyin tek bir yerde bir araya geldiği bir eritme potası gibi evet bir

melting pot I suppose it is it is a kind of idea as well an idea a social

eritme potası sanırım bu bir tür fikir aynı zamanda bir fikir sosyal bir

construct yes that was very that was very high for looting of me a

yapı evet bu çok yüksekti beni yağmaladığı için bir

social construct something there is I don't know referring to the way in

sosyal yapı var bilmiyorum

which society may or may not be made better a melting pot I like that one

toplumun nasıl daha iyi bir eritme potası haline getirilip getirilemeyeceğine atıfta bulunarak bunu beğendim

would you like some cold ones and then we'll go Lucia says teacher exclamation

biraz soğuk ister misin ve sonra gidelim Lucia öğretmen ünlem işareti ünlem

mark exclamation mark you haven't said happy birthday to my

işareti yeğenime doğum günün kutlu olsun demedin

niece I'm a little disappointed Belarus here happy birthday to your

biraz hayal kırıklığına uğradım Belarus burada yeğenine mutlu yıllar

niece what is your nieces name can we have the

yeğeninin adı ne senin adını alabilir miyiz

name is probably because there's so many comments and I say this every time mr.

muhtemelen çünkü çok fazla yorum var ve bunu her zaman söylüyorum zaman bay

Duncan is trying to operate all this equipment and keeps keep sneezing then

Duncan tüm bu ekipmanı çalıştırmaya çalışıyor ve hapşırmaya devam ediyor, sonra

he keeps sneezing and there's lots of comments coming up and you know we can't

hapşırmaya devam ediyor ve bir sürü yorum geliyor ve biliyorsunuz

always see all of them but we've seen it again now so happy birthday to Lisa I've

hepsini her zaman göremiyoruz ama şimdi tekrar gördük, Lisa'ya mutlu yıllar I'

got lots of excuses brexit so sorry I didn't see your message because if

çok özür dilerim brexit çok özür dilerim mesajınızı görmedim çünkü

brexit because of cv 19 because of the slightly longer days that we're having

cv 19 nedeniyle brexit biraz daha uzun günler geçirdiğimiz için

because the horse the horse behind me was very distracting every time it was

çünkü arkamdaki at her ses çıkardığında çok dikkatimi dağıtıyordu

making a sound so that those are my excuses if you were making lots and lots

yani çok ama çok para kazanıyorsanız bunlar benim bahanelerim

of money mr. Duncan you'd be able to have somebody sat here permanently

bay. Duncan, birisinin burada sürekli olarak

looking at all the messages and they could tell you what are the appropriate

tüm mesajlara bakmasını sağlayabilirdin ve sana iyi bağırmak için uygun mesajların neler olduğunu söyleyebilirlerdi, keşke

messages to shout out well if only there was a way of getting donations somehow

bir şekilde bağış almanın bir yolu olsaydı belki de

maybe I should have I don't know maybe a paypal address ah there it is Steve look

yapmalıydım, bilmiyorum belki bir paypal adresi ah işte Steve bak

at that there it is a PayPal address a PayPal address if you want to send a

orada bir PayPal adresi var bir PayPal adresi bu arada bağış göndermek istiyorsanız

donation by the way you can send it to that address because everything you see

o adrese gönderebilirsiniz çünkü burada gördüğünüz her şey

here is done for free it costs you nothing it costs me my time

ücretsiz yapılıyor size maliyeti var hiçbir şey benim zamanıma mal olmuyor

and unfortunately you love it I love it oh I love it

ve ne yazık ki sen onu seviyorsun ben onu seviyorum ah ben onu seviyorum sakın

don't don't don't get me wrong that I love it I wish I could do this all the

beni yanlış anlama onu sevdiğimi keşke bunu her

time so if you want to make a donation there it is there is the address

zaman yapabilseydim o yüzden eğer bağış işte adres orada

and it will allow us to come back and do this again and again and again Florencia

ve geri gelip bunu tekrar tekrar yapmamıza izin verecek Florencia

mmm Belarusian nice she's 24 Florencia what a lovely name yes hello Florencia

mmm Belarusça güzel o 24 Florencia ne güzel bir isim evet merhaba Florencia

and happy 24th birthday I met mr. Steve on my 24th birthday I was 24 24 when I

ve 24. doğum günün kutlu olsun bayla tanıştım. Steve 24. doğum günümde 24 yaşındaydım

met Steve I was so young and so innocent and so you are not innocent mr. Duncan I

Steve'le tanıştığımda 24 yaşındaydım çok genç ve çok masumdum ve siz de masum değilsiniz bayım. Duncan ben,

was pure as pure as the driven mud cold idioms oh yes that was coming next

sürülen çamur kadar saftım soğuk deyimler oh evet bu sonraki

old idioms would you like some cold idiom yes here we go okay ten minutes to

eski deyimler soğuk bir deyim ister misiniz evet işte başlıyoruz tamam on dakika dışarıda

be left out in the cold if you are left out in the cold what does it mean you're

bırakılırsa soğukta dışarıda bırakılırsa ne yapar terk edilmişsin demektir,

abandoned your people are ignoring you because you've done something that is

insanların seni görmezden geliyor çünkü

probably something that people don't approve of you said something are you've

muhtemelen insanların onaylamadığı bir şey yaptın, bir şey söyledin mi, bir

done something you're no longer in favor and people don't taught you any more

şey yaptın mı, artık taraftar değilsin ve insanlar öğretmedi artık sizi

they ignore you they don't return your phone calls they don't like any of your

görmezden geliyorlar telefonlarınıza cevap vermiyorlar videolarınızın hiçbirini beğenmiyorlar artık size

videos they don't send you any emails anymore and they it just needs to be

e-posta göndermiyorlar ve sadece

ignored yes or excluded excluded yes so a group

göz ardı edilmeleri gerekiyor evet veya hariç tutuluyorlar evet bu yüzden bir grup

of people who you used to belong to no longer want you in their group you will

insan eskiden ait olduğun kişi artık seni kendi grubunda istemiyor

be left out in the cold you will be excluded from that group

soğukta dışlanacaksın o gruptan dışlanacaksın

maybe you upset somebody and they don't want you in their group anymore it would

belki birilerini üzdün ve artık seni kendi gruplarında istemiyorlar bu

often happen during well during the period known as the cold war and a lot

genellikle iyi sırasında olur soğuk savaş olarak bilinen dönem ve pek çok

of people would be left out in the cold so maybe if you were caught spying or

insan soğukta dışarıda kalacaktı, bu yüzden belki casusluk yaparken yakalansaydınız ya da

maybe working for the the other side or the the enemy maybe the enemy

karşı taraf için çalışıyor olsaydınız ya da düşman belki de düşman

so you would be left out in the cold you will be excluded that's a good one I

bu yüzden soğukta dışarıda kalırdınız. dışlanacaksın bu iyi bir deyim bunu beğendim bu yüzden

like that one so some cold idioms if I look like I'm

bazı soğuk deyimler

rushing it's because I am Oh Steve you give somebody the cold shoulder it's

acele ediyormuş gibi görünüyorsam bunun nedeni ben Oh Steve olduğum için birisine soğuk davranıyorsun bu

similar to the last one in a way that it's more personal yes yes so if you

öncekine benzer bir bakıma daha kişisel evet evet yani

give somebody the cold shoulder it means that you're you're ignoring them but

birine soğuk davranırsan bu onu görmezden geldiğin anlamına gelir ama

this time you you're ignoring that an individual hmm

bu sefer o kişiyi görmezden geliyorsun hmm yani

so maybe but it's usually referred to I would say most commonly in relationships

belki ama genellikle bundan bahsedilir ben en yaygın olarak ilişkilerde derim evet yani

yes so say that you're in a relationship and your partner ignores you for I don't

öyle söyle bir ilişkiniz var ve partneriniz sizi görmezden geliyor çünkü

know a bit of hanky-panky one night sorry says no I don't want any of that

bir gece biraz müstehcenlik bilmiyorum üzgünüm hayır diyor bunların hiçbirini

keep away from me it means you're giving them the cold shoulder that is a very

benden uzak tutun bu onlara soğuk davrandığınız anlamına geliyor bu, birine soğuk davranmak

interesting and interesting use to give someone the cold shoulder well maybe you

için çok ilginç ve ilginç bir kullanımdır, belki siz

snub someone as well no yes I just loved yours so so you're in

de birini küçümsersiniz, hayır evet ben sadece seninkini sevdim, bu yüzden sen

you're in the marital bed is there in the marital bed and the husband says

evlilik yatağındasın, evlilik yatağında mısın ve koca der ki

here love love Oh shall we shall we you know have a bit of slapping tickle and

işte aşk aşk Oh, yapalım mı?

then the wife says no no I don't want to I'm going to sleep now

am i quite a headache I have a headache or the other way round of course yes the

tabii ki evet tam

other way around maybe the man is too tired after working all day and then the

tersi belki adam bütün gün çalıştıktan sonra çok yorgun ve sonra

woman says come on let's have a baby let's make a baby right now and the

kadın hadi bebek yapalım hemen şimdi bebek yapalım diyor ve koca hayır

husband says no I don't want to I'm tired I've been working all day

istemiyorum yorgunum diyor Bütün gün çalıştıktan sonra

they gave his partner the cold shoulder and then you might of course go to work

ortağına soğuk davrandılar ve sonra tabii ki işe gidebilirsin ve

and your friend might say Oh how'd you get on last night with your husband or

arkadaşın Ah dün gece karı kocanla nasıl geçtin

wife oh nothing happened and you said war did did he or she give you the cold

oh hiçbir şey olmadı ve sen savaş dedin dedin o sana soğuk davranıyor dedim

shoulder I said that means to spurn advances yes

bunun ilerlemeleri geri çevirmek anlamına geldiğini söyledim evet

not really no I'll be honest with you I think it does to give some of the cold

gerçekten hayır

shoulder is just to ignore all snug them ah I the cold shoulder last night a cold

gece soğuk bir

show but I know what you mean anyway I know what you mean

şov ama yine de ne demek istediğini biliyorum, ne demek istediğini biliyorum,

it's just that I just love that that image that we we've conjured up there

sadece orada oluşturduğumuz o imajı seviyorum, bu çiftin çok

we've created such a lovely image of this couple maybe they've been married

güzel bir imajını yarattık, belki evlidirler

for many years and that's it all of them hello mr. blackbird all of the magic has

uzun yıllar ve hepsi bu kadar merhaba bay. karatavuk

disappeared from no relationship yes if somebody just doesn't talk to you if you

hiçbir ilişkiden tüm sihir kayboldu evet eğer biri seninle konuşmuyorsa eğer

if you see a friend in the street and they ignore you do I want to talk to

sokakta bir arkadaş görürsen ve seni görmezden gelirlerse seninle konuşmak istiyorum

you maybe you're upset them last week they snub you give you the culture snub

belki geçen hafta onları üzdün onlar size kültür küçümsemesi

that would be an equivalent I've already said that okay Archana cold war yes a

eşdeğeri olur bunu zaten söyledim tamam Archana soğuk savaş evet bir

cold war yes during the crisis when the u.s. the USA and Russia were not getting

soğuk savaş evet kriz sırasında abd. ABD ve Rusya

along very well and some people are saying that that is actually happening

pek iyi anlaşamıyorlardı ve bazı insanlar bunun aslında

again you might also say that there might be some sort of cold war between

yeniden olduğunu söylüyorlar, ayrıca ABD ile Çin arasında da bir tür soğuk savaş olabileceğini söyleyebilirsiniz, bu yüzden

the United States and China as well so maybe that is a new kind or a new type

belki bu yeni bir tür veya yeni bir

of cold war yes it means conflict but without any fighting yes without the

soğuk savaş türü evet, çatışma anlamına geliyor ama herhangi bir çatışma olmadan evet

without bombs and bullets flying around so it's it's done subversive yeah well

etrafta uçuşan bombalar ve mermiler olmadan bu yüzden yıkıcı oldu evet

maybe two nations are being passive-aggressive yes so they're not

belki iki ülke pasif-agresif davranıyor evet bu yüzden

really attacking each other but they are doing things that are not aggressive but

gerçekten birbirlerine saldırmıyorlar ama onlar saldırgan olmayan şeyler yapıyorlar ama

they are still each other yes those sort of secret services of doing things

yine de birbirlerinin aynısı evet bu tür gizli servisler perde arkasında bir şeyler yapıyor

behind the scenes they're putting up barriers to trade to each other yes it

birbirleriyle ticaret yapmak için engeller koyuyorlar evet

things like that so the Cold War they're fighting that's oh yes we've got it now

bu gibi şeyler yani Soğuk Savaş'ta savaşıyorlar bu oh evet anladık artık

I think that they're not fighting with guns and bullets okay so the Cold War

silah ve mermilerle savaşmadıklarını düşünüyorum tamam yani Soğuk Savaş evet

yes well I remember when it came to an end I remember when the Cold War ended

iyi hatırlıyorum ne zaman sona ermişti Soğuk Savaş resmen bittiğinde hatırlıyorum

officially in this year we met that's the one that most people I always

bu yıl tanışmıştık çoğu insanın Steve'i her zaman

remember that Steve because it was the year we met was it Cold War came to an

hatırladığım biri çünkü tanıştığımız yıldı Soğuk Savaş

end a fish in 89 didn't it when we met so many so

sona ermişti 89'da bir balık değil mi tanıştığımızda pek

many things happened in 89 they really did

çok şey oldu 89'da gerçekten yaptılar

Tomic you see Tomic has said cold war 1945 to 89 so when when the fall of the

Tomic, Tomic'i görüyorsun 1945'ten 89'a soğuk savaş dedi, bu yüzden

Soviet Union and everything started to change and walls were demolished and

Sovyetler Birliği'nin düşüşü ve her şey değişmeye başladığında ve duvarlar yıkıldığında ve

everyone started to say all right what a nice what a nice world this is

herkes pekala ne güzel ne güzel bir dünya demeye başladığında,

after all he was left out in the cold in his class says tomorrow yes well we

sonuçta o soğukta kaldı. sınıfında yarın diyor evet pekala biz

never leave anybody out in the cold never in these live lessons never never

asla kimseyi soğukta bırakmıyoruz asla bu canlı derslerde asla asla

we don't snub anybody okay sometimes we do unless they're rude sometimes we do

kimseyi küçümsemeyiz tamam bazen yaparız kaba olmadıkları sürece bazen yaparız

here we go Steve to get cold feet if you get cold feet it means you have second

buraya gideriz Steve korkmak için eğer sen çekinmek, bir

thoughts about doing something maybe maybe you feel brave maybe you want to

şeyi yapma konusunda ikinci kez düşündüğün anlamına gelir belki belki cesur hissedersin belki

do something but then suddenly you think oh I don't want to do it now oh you get

bir şey yapmak istersin ama sonra aniden ah, şimdi yapmak istemiyorum diye düşünürsün oh çekinirsin aniden

cold feet you suddenly change your mind about doing something maybe something

yapmakla ilgili fikrini değiştirirsin bir şey belki tehlikeli olabilecek bir şey

that might be dangerous maybe something risky so you think yes

belki riskli bir şey bu yüzden evet bunu

I'm going to do that I'm going to try and do that I know it's dangerous and I

yapacağım bunu yapacağım bunu deneyeceğim biliyorum bunun tehlikeli olduğunu ve

might get killed but I will try it then suddenly I think oh no maybe not maybe

ölebilirim ama deneyeceğim sonra birdenbire oh hayır diye düşünüyorum belki değil belki öfke

not anger I'm getting cold feet now no yes you might you might you might have

değil şimdi çekiniyorum hayır evet belki işte diğer tüm çalışanlarla

volunteered at work to give a talk to all the other employees you're and then

konuşmak için gönüllü olmuş olabilirsin ve sonra

suddenly the audio that's going to be longer might I might say well sorts of

birdenbire ses daha uzun olacak diyebilir miyim pek çok

wrong things I might look I might get embarrassed I might look stupid or I'm

yanlış şeye bakabilirim Utanabilirim Aptal gibi görünebilirim ya da

getting cold feet about that and you go along to your boss and say no I don't

bu konuda çekiniyorum ve sen patronuna gidip hayır

want to do it anymore and then he tries to talk you around

artık bunu yapmak istemiyorum diyorsun ve o konuşmaya çalışıyor Etraftasın

but yeah you get cold feet about doing something your fly is all over your face

ama evet, bir şey yapmaktan çekiniyorsun, yüzünün her yerinde uçuyorsun,

no I'm I can feel them they're crawling all over me

hayır, onları hissedebiliyorum, her tarafımda sürünüyorlar,

disgusting out here mr. Duncan I wish they the Flies would get cold feet and

burada iğrenç Bay. Duncan Keşke Sinekler korksalar ve

just really nice fish

gerçekten güzel balıklar

this fly is all over mr. Steeves face I know

bu sinek her yerde Bay. Steeves'in yüzü,

Thunder bugs have come out or the thrips so if you get cold feet it means you

Thunder böceklerinin çıktığını biliyorum ya da thrips, bu yüzden korkarsan,

change your mind you have a change of heart you you decide that you don't want

fikrini değiştirdiğin anlamına gelir, fikrini değiştirirsin,

to do something lots of birthday wishes for fluorine Etta I've got I've got a

bir şey yapmak istemediğine karar verirsin, florin Etta I için bir sürü doğum günü dileği

small insect in my eye now oh my goodness

şimdi gözümde küçük bir böcek var ama aman tanrım

cold feet in Portuguese says rose it means you don't have good luck OS ooh ah

portekizce ayaklar üşüyor gül demek şansın yok demek ooh ah

so a different meaning there but but still negative

yani farklı bir anlam var ama yine de olumsuz

still negative yes here's another one to pour cold water on something or over

yine olumsuz evet işte bir tane daha bir şeye veya bir şeyin üzerine soğuk su dökmek, bir şeye

something you pour cold water on something so yes if you literally we're

soğuk su dökmek, bu yüzden evet, kelimenin tam anlamıyla bir

to pour cold water on something literally it would have a negative

şeye soğuk su dökeceksek, kelimenin tam anlamıyla olumsuz bir

effect it would damp something down so usually this is refers to maybe ideas

etkisi olur, bir şeyi nemlendirir, bu nedenle genellikle bu, belki fikirlere atıfta bulunur

hmm so if you have say you had a fabulous

hmm yani

idea to do something and I started maybe mr. Duncan says to me oh I've got this

bir şey yapmak için harika bir fikriniz olduğunu söylerseniz ve ben belki Mr. Duncan bana bir sonraki canlı yayında ne

fabulous idea for what I can do in the next live stream I'm going to do this

yapabileceğime dair harika bir fikrim olduğunu söylüyor, bunu

this and this and then I say oh we better not do that because that's not

şunu ve bunu yapacağım ve sonra oh bunu yapmasak iyi olur çünkü bu

going to work very well or oh that won't work mr. Duncan I wouldn't bother with

pek işe yaramayacak diyorum ya da oh bu işe yaramayacak bayım. Duncan,

that I'm pouring cold water on the idea so

fikre soğuk su döktüğüm için rahatsız olmazdım, bu yüzden

I'm what I'm doing is I'm saying I'm suggesting to him I'm pointing out all

yaptığım şey, ona önermek olduğunu söylüyorum,

the negatives even though it might not be negative but I'm I'm sort of not

olmasa bile tüm olumsuzluklara dikkat çekiyorum. olumsuz ol ama ben bir nevi

helping mr. Duncan by suggesting that his idea is not going to work I got cold

yardımcı olmuyorum bayım. Duncan, fikrinin işe yaramayacağını öne sürerek,

feet at the last moment of moving to Canada says flour that's it so you

Kanada'ya taşınmanın son anında tırstım, bu kadar, bu yüzden

decided to move to Canada and then you had second thoughts you got cold feet so

Kanada'ya taşınmaya karar verdiniz ve sonra aklınız üşüyor, bu yüzden

you decided to stay where you were now hopefully mr. Duncan's

nerede kalmaya karar verdiniz? şimdi umarım baydın Duncan

it is working I don't know with it anything was noticed you see what

çalışıyor Bilmiyorum onunla bir şey fark edildi ne olduğunu gördün

happened they my I forgot to plug my camera in and so the camera the battery

onlar benim kameramı fişe takmayı unuttum ve bu yüzden kameranın

inside actually went dead so we're we invisible for a period of time we were

içindeki pil gerçekten bitti bu yüzden bir süre görünmez olduk

we were in in sound only so for a moment there that that seemed like we were on

sadece sesin içindeydik, o yüzden bir an için radyodaymışız gibi göründü

the radio but now we're back you can see as again we're back so the camera gave

ama şimdi geri döndük, görebilirsiniz, çünkü yine geri döndük, bu yüzden kamera

us the cold shoulder the camera literally said I've had enough of you

bize soğuk davrandı, kamera kelimenin tam anlamıyla "ben" dedi Sizden bıktık, bu

guys go away so to pour water or cold water on

yüzden bir şeye su veya soğuk su dökmek

something is to - you are trying to make a person feel I don't know upset or to

- bir insanı ne bileyim üzmeye çalışıyorsunuz veya

dampen someone's idea to take it away you are trying to pour cold water onto

birinin onu alma fikrini hafifletmeye çalışıyorsunuz üzerine soğuk su dökmeye çalışıyorsunuz

something yes quite often if a person has a really good idea when you say oh

bir şey evet oldukça sık bir kişinin gerçekten iyi bir fikri varsa sen bunu

you can't do that that's a stupid idea forget it somebody comes along and they

yapamazsın dediğinde bu aptalca bir fikir unut gitsin biri gelir ve

pour cold water over your good idea I think the battery is working now yes

iyi fikrinin üzerine soğuk su dökerler sanırım pil şimdi çalışıyor evet

that's good nobody said that we disappeared oh there

bu iyi kimse kaybolduğumuzu söylemedi oh

was a black screen yeah the screen went blank but that's alright some people

siyah bir ekran vardı evet ekran karardı ama sorun değil bazı insanlar

might prefer that you might prefer to see a black screen instead of it just

bunun yerine siyah bir ekran görmeyi tercih edebilir

suddenly finish instead of this another one and then we are almost out of time

aniden bunun yerine başka bir ekran bitiyor ve sonra neredeyse tükeniyoruz bir şey

we are almost out of time to give something gives cold comfort now that's

vermek için neredeyse zamanımız kalmadı, soğuk bir rahatlık veriyor şimdi bu

interesting so now so yeah it's an interest I said that's a rather

ilginç ve şimdi yani evet bu bir ilgi dedim ki bu

technical one to explain so maybe for example maybe maybe you're at work and

açıklamak için oldukça teknik bir konu bu yüzden belki örneğin belki belki iştesiniz ve

your boss wants you to keep doing your usual job your same job and you ask him

patronunuz işinizde kalmanızı istiyor her zamanki işinizi aynı işinizi yapıyor ve ondan

for promotion but he won't give it to you you won't give it to you so instead

terfi istiyorsunuz ama o bunu size vermiyor siz vermiyorsunuz bunun yerine

what they do they give you a small pay rise so they increase your pay by a

size küçük bir maaş artışı veriyorlar yani maaşınızı biraz artırıyorlar terfi

little so you might say well I didn't get the

almadım ama

promotion but I got a small pay rise but that really is just cold comfort

küçük bir maaş artışı aldım ama bu gerçekten soğuk bir rahatlık

yeah cold comfort it seems good but it isn't really what I wanted and it's only

evet soğuk rahatlık iyi görünüyor ama gerçekten istediğim bu değildi ve zaten sadece

a small thing anyway so it's cold comfort

küçük bir şey yani soğuk rahatlık

it seems positive but really it isn't it isn't a positive thing because you still

olumlu görünüyor ama gerçekten değil olumlu bir şey değil çünkü hala

haven't got what you wanted the thing you wanted you didn't get yes ever

istediğini elde edemedin istediğini almadın evet hiç

example I asked mr. Duncan to buy me a Ford Mustang for Christmas and instead

örnek sordum beyefendi. Duncan'ın Noel için bana bir Ford Mustang almasına ve

of buying a Ford Mustang you're buying me a Ford Fiesta okay and he said well I

bir Ford Mustang almak yerine bana bir Ford Fiesta alıyorsunuz tamam ve dedi ki, ben size

bought you a car it's a car and I might say that's cold comfort to me because I

bir araba aldım, bu bir araba ve bunun benim için soğuk bir rahatlık olduğunu söyleyebilirim çünkü

wanted a Mustang yes well sometimes you can't have what you want in life that's

bir Mustang evet bazen hayattan istediğine sahip olamıyorsun işte

life you see sometimes you can't have what you want cold comfort so something

hayat bu görüyorsun bazen istediğine sahip olamıyorsun soğuk rahatlık bu yüzden

you get that appears positive but in fact it isn't much better than what you

olumlu görünen bir şey elde ediyorsun ama aslında daha önce sahip olduklarından çok daha iyi değil

had before because the thing you wanted was much better much better

çünkü istediğin şey çok daha iyiydi çok daha iyiydi tamam peki ya

okay what about cold head that's that wouldn't say that was an idiom you can

soğuk kafa bu bir deyimdi demek değil

have a cold I suppose cold-hearted you might have a

soğuk alabilirsin sanırım

cold hearted person yes a person with no emotions they never show any emotional

soğuk kalpli bir insan olabilir evet duygusuz bir insan onlar asla herhangi bir duygusal

feelings a cold heart or a cold-hearted person cold fish Tomic that one cold

duygu göster soğuk bir kalp veya soğuk kalpli bir insan soğuk balık Tomic o bir soğuk

fish a cold fish mmm-hmm so if your partner the cold fish so that refers

balık soğuk bir balık mmm-hmm yani eğer partneriniz soğuk balıksa,

specifically to mister don't do this well I think it does yes there's some

bu özellikle bayım anlamına gelir, bunu iyi yapma bence evet bazı

ones a cold fish it means that they don't want to yes

insanlar üşümüş balık demek istemiyorlar demek evet

okay so you know have any sexual relations ok Steve Steve there are

tamam yani cinsel ilişkiniz olduğunu bilirsiniz tamam Steve Steve

younger people watching it but you were just talking about that few minutes ago

onu izleyen daha genç insanlar var ama siz daha birkaç dakika önce bundan bahsediyordunuz

mister so that there are young people watching I have to entertain the young

bayım yani gençler var izliyorum gençleri eğlendirmek zorundayım kusura bakmayın

people excuse

lael says cold fish as well a cold fish somebody who spins sexual advances

lael soğuk balık da soğuk balık diyor cinsel yaklaşımlar sergileyen biri

offered good ii guess okay yes okay then but they're a young people you would

iyi ii sanırım tamam evet tamam o zaman ama onlar genç insanlar siz

just yummy minutes ago you were talking quite explicitly about this is

dakikalar önce çok açık bir şekilde hakkında konuşuyordunuz bu

hard-working rigid okay then steve says atomic to get a

çok çalışkan katı tamam o zaman steve soğuk bir yanıt almak için atomik diyor

chilly response i think we have two more we will we will rush these so we can go

sanırım iki tane daha var onları aceleye getireceğiz böylece gidebiliriz

because it's three minutes past 4:00 on Sunday and I want my tea cake Eugene

çünkü pazar günü saat 4:00'ü üç geçiyor ve çaylı kekimi istiyorum Eugene

says our boss gave us cold comfort at first but later he gave us what we

diyor patronumuz ilk başta bize soğuk bir rahatlık verdi ama sonra bize istediğimizi verdi

wanted so maybe you wanted to pay rise and you wanted a thousand pound pay rise

yani belki zam istediniz ve bin pound maaş artışı istediniz

but he only gave you a hundred pounds or she and then later our new complained

ama o size sadece yüz pound verdi ya da o ve sonra yenimiz şikayet etti

and then you've got the full amount yes the cold comfort at first but then

ve sonra siz İlk başta tam miktarda evet soğuk rahatlığına sahibim ama sonra

you've got the full amount yes okay to blow hot and cold somebody mentioned

tam miktarda var evet sıcak ve soğuk üflemeye tamam birisi

that wondering if you blow a hot and cold

sıcak ve soğuk üfleyip üflemediğinizi merak ettiğinizden bahsetti,

it means you your your maybe your attitude to something changes

bu sizin belki sizin bir şeye karşı tutumunuzun değişeceği anlamına gelir

erratically so maybe you are interested in something but then the next day you

düzensiz yani belki bir şeye ilgi duyarsın ama sonra ertesi gün ilgini

are not or maybe you are excited about something and then a few moments later

çekmezsin ya da belki bir şey için heyecanlanırsın ve birkaç dakika sonra

you are not well maybe you are happy person but then the next moment you are

iyi olmazsın belki mutlu bir insan olursun ama bir sonraki an

not happy so you keep changing your your mind or your emotions they constantly

mutlu olmazsın ve devam edersin fikrinizi veya duygularınızı değiştirmek sürekli

change so the other person doesn't really know how to how to react yes to

değişir, bu nedenle diğer kişi size nasıl evet tepkisi vereceğini gerçekten bilemez

you because you keep blowing hot and cold hot cold a person keeps changing

çünkü siz sürekli sıcak ve soğuk sıcak soğuk esmeye devam edersiniz, bir kişi

their their mannerisms or their their way of thinking or maybe the things they

tavırlarını veya düşünce tarzlarını değiştirmeye devam eder veya belki hoşlandıkları şeyler

like yes if you have a have you if you have a lightness or something one day

evet varsa sende var sende hafiflik filan varsa bir gün

95 for example said one day I want to fall

95 mesela bir gün mustang düşmek istiyorum dedi

Mustang and the next day I wanted something else instead a different type

ertesi gün başka bir şey yerine farklı tipte bir

of car yeah I might say like you know blowing hot and cold about that I don't

araba evet diyebilirdim sanki bu konuda sıcak ve soğuk esiyor,

know what I really want the funny thing is you actually are doing that in a

gerçekten ne istediğimi bilmiyorum, komik olan şey, aslında bunu bir

moment Steve is actually blowing hot and cold he wants one of two cars and both

anda yapıyorsun Steve aslında sıcak ve soğuk esiyor, iki arabadan birini istiyor ve ikisini de

of which he can't afford that's the big part yeah a moody person yes yes you

yapabiliyor. Ödeyemezsin büyük kısmı evet karamsar bir insan evet evet

could say somebody blows hot and cold you could say the Ryuji yes you do never

birinin sıcak soğuk estiğini söyleyebilirsin Ryuji diyebilirsin evet onlarla tanıştığında

know quite how they're going to be some people when you meet them they're always

nasıl bazı insanlar olacaklarını asla tam olarak bilemezsin onlar hep

this on the same emotional sort of level happy or sad or somewhere in the middle

böyledir aynı duygusal seviye mutlu ya da üzgün ya da ortada bir yerde

but some people are up and down all over the place you could say that they are

ama bazı insanlar her yerde inişli çıkışlı ve

always blowing hot and cold hmm I like that

her zaman sıcak ve soğuk esiyor diyebilirsiniz hmm Bu çuftan

choo and UN Sun says that they have to go now and so did we

hoşlandım ve UN Sun gitmeleri gerektiğini söylüyor şimdi ve biz

to an you in watching in Vietnam yes we will be going in a moment as well it's

Vietnam'da izlerken size de öyle yaptık evet birazdan gideceğiz iyi

almost time to say good to see something in the cold light of day if you see

deme zamanı neredeyse soğuk gün ışığında bir şey görmek için eğer

something in the cold light of day you see it for what it is

günün soğuk ışığında bir şey görürseniz onu görürsünüz ne olduğu için

you see the real thing not the thing that you imagined or maybe something

gerçek olanı görüyorsunuz hayal ettiğiniz şeyi değil veya belki de fark ettiğiniz bir şey sandığınız

that you come to realize is not as good as you thought it was you see something

kadar iyi değil

in the cold light of day you see it as it really is not clouded by emotion yes

günün soğuk ışığında bir şey görüyorsunuz onu gerçekten bulutlu olmadığı için görüyorsunuz duygu olarak evet yani

so yes so as an example I mean that could be a relationship hmm you could be

evet yani örnek olarak demek istediğim bu bir ilişki olabilir hmm

in a relationship with somebody and you've been going out for several weeks

biriyle ilişkiniz olabilir ve birkaç haftadır çıkıyorsunuz

and everything's going very well and you're so happy and so everything's so

ve her şey çok iyi gidiyor ve çok mutlusunuz ve bu yüzden her şey çok

lovely but then suddenly maybe the the talk of marriage is in the air and then

güzel ama sonra aniden belki evlilik konuşması havadadır ve sonra

but then you change your mind and you suddenly wake up what life could be like

ama sonra fikrinizi değiştirirsiniz ve aniden bu kişiyle hayatın nasıl olabileceğine uyanırsınız

with this person and at the time has passed and

ve o zaman geçti

the and the the over emotional initial response has passed and you actually see

ve aşırı duygusal ilk tepki geçti ve aslında

that person for how they really are yes yes I see them now in the cold light of

o kişiyi gerçekte olduğu gibi görüyorsunuz evet evet onları şimdi günün soğuk ışığında görüyorum

day a good word objectively you see something objectively for how it

nesnel olarak iyi bir kelime nesnel olarak bir şeyi

actually is so in in real terms or in reality when you see it you see it in

gerçekte nasıl olduğuna dair gerçek anlamda veya gerçekte nasıl olduğunu gördüğünüzde görüyorsunuz.

the cold light of day yes I would like to buy a Ford Mustang but so I look at

günün soğuk ışığında görüyorsunuz evet bir Ford Mustang almak istiyorum ama bu yüzden

videos for hours on end of people Road testing a Ford Mustang yes and then but

insanların sonunda saatlerce videolara bakıyorum Bir Ford Mustang yol testi evet ve sonra ama

in I sleep and then I wake up and then I realize that if I owned one of those it

içinde uyuyorum ve sonra uyanıyorum ve sonra ben Bunlardan birine sahip olsaydım,

would cost me a lot of money sheron's you realize what a ridiculous idea it is

bana çok paraya mal olacağının farkındayım Sheron, bunun ne kadar saçma bir fikir olduğunun farkındasın

cold light of day and I can see that it's not really a feasible thing does it

gün ışığı ve bunun gerçekten uygulanabilir bir şey olmadığını görebiliyorum,

it's not a good idea it's not a good idea except that it is and I will get

bu iyi bir fikir değil, değil iyi fikir ama öyle ve

one birthday one day so it's almost it's almost time to go don't forget to give

bir gün bir doğum günüm olacak, bu yüzden neredeyse gitme zamanı geldi,

us a lovely like as well if you like what you see give us a lovely thumb and

bize güzel bir like atmayı unutmayın, gördüklerinizi beğendiyseniz bize güzel bir başparmak verin ve

you can also subscribe as well like and subscribe if you want you're more than

siz de abone olabilirsiniz. ayrıca beğenin ve abone olun isterseniz daha fazlasını

welcome to do so it's almost time to say goodbye mr. Steve can you believe it

yapabilirsiniz, bu yüzden neredeyse elveda deme zamanı geldi bay. Steve inanabiliyor musunuz,

it's passed very quickly mr. Duncan and I've enjoyed every minute of it I hope

çok çabuk geçti Mr. Duncan ve ben her dakikasından keyif aldık umarım

you have as well I hope you've enjoyed today's livestream guess what because

siz de keyif almışsınızdır umarım bugünkü canlı yayından keyif almışsınızdır tahmin edin çünkü

it's July and I'm celebrating four years of live streams I'm going to be here

aylardan Temmuz ve ben canlı yayınların dört yılını kutluyorum yarın burada olacağım

tomorrow I'm doing a live stream where will I be I have no idea but I will be

canlı yayın yapıyorum nerede olacağım hiçbir fikrim yok ama

with you at some point tomorrow around 2:00 p.m. UK time is when I will be on

yarın saat 14:00 gibi bir noktada sizlerle olacağım. Birleşik Krallık zamanı açık olacağım

but where will I be that is the question and don't forget on Wednesday I'm going

ama nerede olacağım soru bu ve unutmayın Çarşamba günü size

to show you I'm playing the first ever live stream that I did there won't be

yaptığım ilk canlı akışı oynadığımı göstereceğim, orada

any mr. Steve because at that point you weren't actually joining in but I will

herhangi bir bay olmayacak . Steve, çünkü o noktada aslında katılmıyordun ama ben

be playing the live stream excerpts from it you know the whole

canlı yayından alıntıları oynatacağım, her

thing oh I see although I might shorten it slightly because I've realized that

şeyi biliyorsun, oh anlıyorum, ancak biraz kısaltabilirim çünkü

that my first ever live stream was over three hours long so you're going to be

ilk canlı akışımın olduğunu fark ettim. üç saatin üzerinde yani sen olacaksın yani canlı

so you're not going to be on live yes the event of your live showing no will

yayında olmayacaksın evet canlı yayının olayı hayır

be on life but I will be in the live chat so my presence I will be with you

hayatta olacak ama ben canlı sohbette olacağım yani varlığım seninle olacağım

in the live chat on Wednesday and we will be watching together my first ever

Çarşamba günü canlı sohbet ve birlikte izleyeceğimiz ilk

live stream I'm mr. Duncan I will see you in the kitchen or maybe outside on

canlı yayınım ben bayım. Duncan seni mutfakta ya da belki dışarıda

those chairs with a cup of tea and a tea cake oh and I shall see you next week

o sandalyelerde bir fincan çay ve bir çay keki ile göreceğim oh ve haftaya haftaya seni göreceğim

next Sunday Steve is back and I will be back tomorrow with you

Steve geri döndü ve yarın seninle döneceğim

very nice so going put the kettle on Steve go in heat those tea cakes and we

çok güzel o yüzden gidiyorum çaydanlık Steve git şu çay keklerini ısıt ve

shall feast in the garden bye bye catch you later that's mr. Steve mr.

bahçede ziyafet çekeceğiz güle güle sonra görüşürüz bu bay. steve bey

Steve is going now in fact he has gone and so am i I'm also going as well I

Steve şimdi gidiyor aslında o gitti ve ben de öyleyim ben de ben de gidiyorum

hope you've enjoyed today's livestream thank you for your company something a

umarım bugünkü canlı yayından keyif almışsınızdır şirketiniz için teşekkür ederim

little different because we were outside we actually have summer can you believe

biraz farklı bir şey çünkü dışarıdaydık aslında yaz vardı inanabiliyor musunuz

it we are actually enjoying summer at the moment how long will it last

biz aslında şu anda yazın tadını çıkarıyorlar daha ne kadar sürecek

who knows thanks for your company today I hope you've enjoyed today's livestream

kim bilir bugün şirketiniz için teşekkürler umarım bugünkü canlı yayından keyif almışsınızdır

thank you to all of you for your lovely conversation and thank you for getting

hepinize güzel sohbetiniz için teşekkür ederim ve katıldığınız için teşekkür ederim

involved it is time to go you've had 10 extra minutes 10 extra minutes today

gitme zamanı geldi siz' bugün fazladan 10 dakikam oldu

thank you very much if you want to send a donation you can as well to keep my

çok teşekkür ederim bağış göndermek istersen sen de işimi sürdürmek için yapabilirsin yaptığım

work going everything I do I do it for you and it is free as well everything I

her şeyi senin için yapıyorum ve bedava ayrıca yaptığım her şey

do is free if you want to drop a donation there is the address right

bedava eğer sen bağış yapmak istiyorum adres tam

there on the screen see you later back tomorrow with a Monday July special

ekranda ekranda var yarın tekrar görüşmek üzere temmuz pazartesi özel

Monday I will be with you from 2 p.m. UK time

pazartesi saat 14:00 den itibaren sizlerleyim. İngiltere saati

where will I be where will I be standing tomorrow will it be here or will it be

nerede olacağım yarın nerede olacağım yarın burada mı yoksa

somewhere else we will have to wait and see thanks a lot for your company see

başka bir yerde mi olacak bekleyip görmemiz gerekecek şirketiniz için çok teşekkürler

you later this is mr. Duncan in the birthplace of

sonra görüşürüz bu bay. Duncan,

English saying thanks for watching me today I hope you've enjoyed this take

İngilizcenin doğum yerinde bugün beni izlediğiniz için teşekkür ediyor, umarım bundan keyif almışsınızdır kendinize iyi bakın

care stay happy enjoy the rest of your weekend and I will see you tomorrow from

mutlu kalın hafta sonunuzun geri kalanında iyi eğlenceler ve yarın saat

2 p.m. UK time and of course until the next time we meet here on YouTube you

14:00'ten itibaren görüşürüz. Birleşik Krallık zamanı ve tabii ki YouTube'da bir dahaki sefere buluşana kadar sırada

know what's coming next yes you do...

ne olduğunu biliyorsunuz evet yaparsınız...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)