It's time to Learn English - The differences between the words - 'there' 'their' and they're'

Oh, hello there.

Merhaba.

I haven't seen you here for a very long time.

Seni çok uzun zamandır burada görmüyorum.

Where have you been?

Nerelerdeydin?

I've been here all the time.

Her zaman buradaydım.

I haven't been anywhere. I didn't go away.

Hiçbir yere gitmedim. Ben gitmedim.

I've been here on YouTube all the time,

Sürekli YouTube'dayım,

making new lessons and presenting my live streams.

yeni dersler yapıyorum ve canlı yayınlarımı sunuyorum.

I hope this time you will not leave me.

Umarım bu sefer beni bırakmazsın.

Don't go away.

Gitme.

Lots of things to come right here.

Buraya gelecek çok şey var.

The English language can be very confusing,

İngilizce dili çok kafa karıştırıcı olabilir,

but I am here to put all your doubts and worries behind you.

ancak tüm şüphelerinizi ve endişelerinizi geride bırakmak için buradayım.

Today we will look at three words that are often confused with each other.

Bugün sık sık birbiriyle karıştırılan üç kelimeyi inceleyeceğiz.

The words are ‘there’ ‘their’ and they’re

Kelimeler 'orada' 'onların' ve Kafaları

Confused? You won't be for much longer.

Karışık mı? Çok uzun süre olmayacaksın. Her şeyden önce

First of all, let's look at ‘there’

'oraya' bakalım '

The word ‘there’ can be used in many ways,

orada' kelimesi

as an adverb pronoun and a noun.

zarf zamiri ve isim olarak birçok şekilde kullanılabilir.

As an adverb, the word ‘there’ means in or at that place,

Bir zarf olarak, "orada" kelimesi,

as in “she is there now”.

"şu anda oradadır" gibi, o yerde veya o yerde anlamına gelir.

Another adverb use is to define

Bir başka zarf kullanımı da,

a certain point during an action.

bir eylem sırasında belirli bir noktayı tanımlamaktır.

For example, during a speech.

Örneğin, bir konuşma sırasında.

“He stopped there for applause.”

"Alkış için orada durdu."

“We will pause there for a break.”

"Mola için orada duracağız."

Also, as an adverb, the word there can express in that matter,

Ayrıca, bir zarf olarak, oradaki kelime o konuda ifade edebilir

or point to a particular thing or in respect of.

veya belirli bir şeye veya ilgili olarak işaret edebilir.

“His anger, was justified there.”

"Öfkesi, orada haklıydı."

we can use ‘there’ to state that place;

orayı belirtmek için "orada" kullanabiliriz;

into that place or ‘thither’.

o yere veya "oraya".

“We went there last night.”

"Dün gece oraya gittik."

We can use there to draw attention to something or someone.

Orayı bir şeye veya birine dikkat çekmek için kullanabiliriz.

“There they go.”

"İşte gidiyorlar."

“There it is.”

"İşte burada."

To state the place or position at that moment.

O andaki yeri veya konumu belirtmek için.

“Well, hi there.”

"Peki, merhaba."

As a pronoun, the word

Bir zamir olarak,

there is used to introduce a sentence

in which the verb comes before its subject or has no complement.

fiilin öznesinden önce geldiği veya tümleci olmayan bir cümleyi tanıtmak için oradaki kelime kullanılır.

“There is no hope.”

"Hiç umut yok."

“There is no point.”

"Amacı yok."

Also as a pronoun.

Ayrıca zamir olarak.

We can state that place.

yeri belirtebiliriz.

“She comes from there too.”

"O da oradan geliyor."

Finally, the word ‘there’ can be used as a noun,

Son olarak, 'orada' kelimesi,

as in that state or condition.

o durumda veya durumda olduğu gibi bir isim olarak kullanılabilir.

“I'll introduce you, But you are on your own from there on.”

"Seni tanıştıracağım ama bundan sonra tek başınasın."

The idiom - ‘Been there, done that’ means that you are familiar

'Orada bulundum, bunu yaptım' deyimi,

or have had some experience with a particular thing.

belirli bir şeye aşina olduğunuz veya bu konuda biraz deneyiminiz olduğu anlamına gelir.

But now you consider it to be boring

Ama şimdi sıkıcı

or of little worth.

ya da değersiz olduğunu düşünüyorsun.

Next, we will look at the word ‘their’.

Sonra, 'onların' kelimesine bakacağız.

The sound of this word may be similar to the previous one,

Bu kelimenin sesi bir öncekine benziyor olabilir

but its meaning is very different indeed.

ama anlamı gerçekten çok farklı.

The word ‘their’ is a pronoun

'Onların' kelimesi,

that is a form of the possessive case of the plural ‘they’.

çoğul 'onlar'ın iyelik halinin bir biçimi olan bir zamirdir.

It is often used before a noun.

Genellikle bir isimden önce kullanılır.

For example, ‘their home’, ‘their rights, as a citizen.’

Örneğin, 'evleri', 'bir yurttaş olarak hakları'. '

‘Their departure for Rome.’ The word ‘their’ can also be used as

Roma'ya gidişleri'

a form of possessive case of the singular ‘they’.

.

As an attribute of adjective before a noun.

Bir isimden önce sıfatın bir özelliği olarak.

It can be used to refer to a generic

or unspecified person previously mentioned,

Daha önce bahsedilen,

about to be mentioned or present in the immediate context.

yakın bağlamda bahsedilmek üzere olan veya mevcut olan genel veya belirtilmemiş bir kişiye atıfta bulunmak için kullanılabilir.

“Someone left their book on the table.”

"Birisi kitabını masanın üzerinde unutmuş."

“A parent should read to their child.” It can also be used to refer to

“Anne-baba çocuğuna kitap okumalı.” Ayrıca,

a specific or known person previously mentioned

daha önce bahsedilen veya

or about to be mentioned or present in the immediate context.

yakın bağlamda bahsedilecek veya mevcut olacak olan belirli veya bilinen bir kişiye atıfta bulunmak için de kullanılabilir.

“I'm glad my teacher last year had high expectations for their students.”

“Geçen yıl öğretmenimin öğrencileri için yüksek beklentileri olmasına sevindim.”

It can also be used to refer

Ayrıca, doğrudan bağlamda bahsedilmek veya mevcut olmak üzere daha önce

to a nonbinary or gender non-conforming person previously mentioned

bahsedilen ikili olmayan veya cinsiyete uygun olmayan bir kişiye atıfta bulunmak için kullanılabilir

about to be mentioned or present in the immediate context.

.

“My cousin Sam is bad at maths, but their other grades are good.”

"Kuzenim Sam matematikte kötü ama diğer notları iyi."

Finally, we have the word ‘they’re’

Son olarak,

which is also pronounced in the same way as the previous words

önceki sözcüklerle aynı şekilde telaffuz edilen 'onlar' sözcüğüne sahibiz.

Grammatically the word ‘they’re’ is a contraction of ‘they are’.

Dilbilgisi açısından 'onlar' sözcüğü 'onlar'ın kısaltmasıdır.

It is a shortened way of saying ‘they are’.

'Onlar' demenin kısaltılmış bir yolu.

“They're not coming to the party.”

"Partiye gelmiyorlar."

“They’re both too unwell.”

"İkisi de çok hasta."

So there you have them.

Demek onlara sahipsiniz.

The clear explanation of ‘there’ ‘their’ and ‘they’re’.

'Orada', 'onların' ve 'onlar'ın net açıklaması.

See you soon.

Yakında görüşürüz.

See you again.

Tekrar görüşürüz. Bir

I will miss you until the next time.

dahaki sefere kadar seni özleyeceğim.

But don't miss out because there are many other words

Ama kaçırmayın, çünkü

and phrases of the English language to be explained to you by me.

İngilizce'de size benim tarafımdan açıklanacak daha birçok kelime ve deyim var.