10 Advanced English Adjectives

Hello I'm Emma from mmmEnglish

Merhaba, ben mmmEnglish'den Emma

and in this lesson, I'm going to go over ten advanced

ve bu derste on ileri düzey

English adjectives.

İngilizce sıfatının üzerinden geçeceğim.

And I want to do that for two reasons.

Ve bunu iki nedenden dolayı yapmak istiyorum.

Firstly, to help you expand your vocabulary

İlk olarak, kelime dağarcığınızı genişletmenize

and help you to express yourself in interesting ways

ve kendinizi ilginç şekillerde ifade etmenize yardımcı olmak için

but also because these advanced English adjectives

ama aynı zamanda bu ileri düzey İngilizce sıfatların

can be quite tricky to pronounce.

telaffuzu oldukça zor olabileceği için.

They have several syllables, consonant clusters and

Birkaç heceye, ünsüz kümeye ve

quite a few different stress patterns.

epeyce farklı vurgu modeline sahiptirler.

So today I want to show you how you can use

Bu yüzden bugün size, İngilizce konuşurken kulağa daha sofistike gelebilmek için

these adjectives correctly and accurately

bu sıfatları doğru ve doğru bir şekilde nasıl kullanabileceğinizi göstermek istiyorum

so that you can sound more sophisticated

when you speak in English.

.

We've got ten adjectives to get through so let's just

Aşılması gereken on sıfatımız var, bu yüzden

dive straight into this lesson and get started.

doğrudan bu derse dalalım ve başlayalım.

Our first adjective is 'explicit'.

İlk sıfatımız 'açık'.

Say it with me. Explicit.

Benimle söyle. Açık.

There's a really tricky consonant cluster in there.

Orada gerçekten aldatıcı bir ünsüz harf kümesi var.

Explicit.

Açık.

So the stress there is on the second syllable

Yani vurgu ikinci hecede

but all of the vowel sounds are short.

ama sesli harflerin hepsi kısa.

Now if something is explicit, it's said or it's explained

Şimdi bir şey apaçıksa, o şey apaçıksa ne anlama geldiğinden

in an extremely clear way like you can't doubt

şüpheniz olmasın gibi son derece açık bir şekilde söylenir veya açıklanır

what the meaning is if it's explicit.

.

Now you often see it being used when

Şimdi,

people are giving instructions or warnings or even

insanlar talimat veya uyarı ve hatta

threats so it's quite serious, this word.

tehdit verirken kullanıldığını sık sık görüyorsunuz, bu yüzden oldukça ciddi, bu kelime. Bir saat sonra

He gave explicit instructions to turn the gas off

gazı kapatmak için açık talimatlar verdi

after an hour.

.

As with many, many English adjectives we can add -ly

Pek çok İngilizce sıfatta olduğu gibi, '

to the end of this one to create the adverb 'explicitly'.

açıkça' zarfını oluşturmak için bunun sonuna -ly ekleyebiliriz. Ben

I explicitly told you to stay in this room until I returned.

dönene kadar bu odada kalmanı açıkça söyledim.

Exponential.

üstel.

Hear that stress?

Stresi duydun mu?

Exponential.

üstel.

We use this word to talk about growth.

Bu kelimeyi büyüme hakkında konuşmak için kullanırız.

When something is growing or it's increasing

Bir şey büyüdüğünde veya

really, really quickly,

gerçekten çok hızlı bir şekilde arttığında,

we describe this growth as exponential.

bu büyümeyi üstel olarak tanımlarız. Son yirmi yılda atmosferdeki

We've seen an exponential increase in greenhouse

sera gazlarında üstel bir artış gördük

gases in the atmosphere over the past twenty years.

.

Now again

Şimdi yine

the adverb 'exponentially' can be used to modify a verb.

'üstel olarak' zarfı bir fiili değiştirmek için kullanılabilir.

Company profits grew exponentially throughout 2019.

Şirket karları 2019 boyunca katlanarak arttı.

That means they increased rapidly

Bu, hızla

or really, really quickly.

veya gerçekten çok hızlı bir şekilde arttığı anlamına geliyor.

Now I want you to think of a way to use this word

Şimdi sizden bu kelimeyi bir cümlede kullanmanın bir yolunu düşünmenizi istiyorum

in a sentence yourself.

.

You could choose either the adjective or the adverb

Sıfatı veya zarfı seçebilirsiniz

but I want you to write it in the comments below

ama bunu aşağıdaki yorumlara yazmanızı istiyorum,

so that I can give you some feedback and help you to

böylece size geri bildirimde bulunabilir ve

increase your English skills exponentially.

İngilizce becerilerinizi katlanarak artırmanıza yardımcı olabilirim.

Specific.

Özel.

Now although this word is quite common, it's also quite

Şimdi, bu kelime oldukça yaygın olmasına rağmen, aynı zamanda,

commonly mispronounced, especially as an adverb.

özellikle bir zarf olarak, oldukça yaygın olarak yanlış telaffuz edilir.

Specific.

Özel.

The stress is on that middle syllable.

Vurgu bu orta hecededir.

There are specific areas within the festival

Festival içinde çocukların girmesine izin verilmeyen belirli alanlar vardır

where children are not allowed.

.

For specific instructions, please refer to the guide.

Özel talimatlar için lütfen kılavuza bakın.

Now we can use the adverb 'specifically' to express

Artık çok benzer fikirleri ifade etmek için 'özellikle' zarfını kullanabiliriz

very similar ideas.

.

Specifically. It's not

Özellikle.

Specifically.

Özellikle değil.

They bought the land

Araziyi

specifically to establish a vineyard.

özellikle bağ kurmak için satın aldılar.

Please answer the questions as specifically as you can.

Lütfen soruları olabildiğince spesifik olarak cevaplayın.

So we know that adding -ly to an adjective

Dolayısıyla, bir zarf oluşturmak için bir sıfata -ly eklemenin İngilizce'de

to create an adverb is a really common pattern

gerçekten yaygın bir kalıp olduğunu biliyoruz

in English. It happens all the time

. Bu her zaman oluyor

but when an adjective ends in the sound like 'specific',

ama bir sıfat 'belirli' gibi bir sesle bitiyorsa,

we don't pronounce the syllable before the -ly

-ly'den önceki heceyi telaffuz etmeyiz

and there's lots of examples of this.

ve bunun birçok örneği vardır.

Realistically.

Gerçekçi olarak.

Strategically.

Stratejik olarak.

Logically.

Mantıken.

They're all pronounced in the same way

Hepsi tıpkı

just like 'specifically'.

'özellikle' gibi aynı şekilde telaffuz edilir.

Colloquial.

konuşma dili

That's another tricky consonant cluster. That

Bu başka bir zor ünsüz kümesi. Bu

Colloquial.

konuşma dili.

Now you've probably heard me or

Şimdi muhtemelen benim veya

another English teacher using this word before

başka bir İngilizce öğretmeninin bu kelimeyi daha önce kullandığını duymuşsunuzdur

because it's related to language

çünkü bu kelime dil ile ilgilidir

and it shows that a word is used in

ve bir kelimenin

an informal conversation rather than in

formal language or in written English.

resmi dilde veya yazılı İngilizcede değil, resmi olmayan bir konuşmada kullanıldığını gösterir.

That English expression is quite colloquial.

Bu İngilizce ifade oldukça gündeliktir.

Quite colloquial.

Oldukça günlük.

It's a bit of a tongue twister.

Bu biraz tekerleme.

We use that word colloquially.

Halk arasında bu kelimeyi kullanırız.

So I want you to think of an example of an English

Bu yüzden, bir İngilizce

expression, maybe an idiom that is quite colloquial

ifade örneği, belki de oldukça günlük konuşma diline ait bir deyim düşünmenizi

and add it into the comments below.

ve bunu aşağıdaki yorumlara eklemenizi istiyorum. Orada

We'll see how many colloquial expressions

kaç günlük konuşma dili

we can get down there.

bulabileceğimizi göreceğiz.

Delicate.

Narin.

Listen to the stress pattern there.

Oradaki stres modelini dinleyin.

Our first syllable is stressed

İlk hecemiz vurgulu

and the last one is unstressed.

ve son hecemiz vurgusuzdur.

Delicate.

Narin.

You hear that schwa sound in the final syllable, it's not

Son hecede schwa sesini duyuyorsunuz,

It's 'delicate'.

'hassas' değil.

And we also use the adverb 'delicately' as well.

Ayrıca 'hassas' zarfını da kullanırız.

Now these words, they have quite a few meanings

Şimdi bu kelimelerin epeyce anlamı var

but it's often used to describe

ama genellikle

flavour or smell or color that is really pleasant

gerçekten hoş

and not too strong.

ve çok güçlü olmayan tat, koku veya rengi tanımlamak için kullanılır.

So we could say:

Yani şunu söyleyebiliriz:

The flavours of this dish are quite delicate.

Bu yemeğin tatları oldukça hassastır.

Now we also use it when something is

Artık bir şey

done in a really careful way so that it's not damaged.

zarar görmeyecek şekilde gerçekten dikkatli bir şekilde yapıldığında da kullanıyoruz.

He placed the fruit delicately into a box.

Meyveyi özenle bir kutuya yerleştirdi.

But we also use it when something is done in a careful

Ama aynı zamanda, bir şey dikkatli bir

way so that people are not upset or annoyed.

şekilde yapıldığında, insanların üzülmemesi veya sinirlenmemesi için de kullanırız.

We need to handle this situation very delicately.

Bu durumu çok hassas bir şekilde ele almamız gerekiyor.

If you had a friend and you had to tell them something

Bir arkadaşınız olsaydı ve onlara

that you knew would upset them

onları üzeceğini

or maybe hurt their feelings but it had to be said,

veya belki de duygularını inciteceğini bildiğiniz ama söylenmesi gereken bir şey söylemek zorunda kalsaydınız, bunu

you would want to do it delicately,

nazikçe yapmak isterdiniz,

you would want to say it to them delicately.

onlara nazikçe söylemek isterdiniz.

Carefully.

Dikkatlice.

Coherent.

Tutarlı.

I love this adjective.

Bu sıfatı seviyorum.

Can you hear where the stressed syllable is?

Vurgulu hecenin nerede olduğunu duyabiliyor musunuz?

Coherent.

Tutarlı.

It's that vowel sound in the middle.

Ortadaki o sesli harf.

Coherent.

Tutarlı.

So when something or someone communicates

Yani bir şey veya birisi, insanların anlayabileceği şekilde

in a really clear and sensible way

gerçekten açık ve mantıklı bir şekilde iletişim kurduğunda

that people can understand, that's coherent.

, bu tutarlıdır.

The minister offered a clear and coherent

Bakan, vergi artışı için net ve tutarlı bir

explanation for the tax increase.

açıklama yaptı.

The opposite is 'incoherent'.

Bunun tersi 'tutarsız'dır.

We could say:

Şöyle diyebiliriz:

The email that he sent was poorly written

Gönderdiği e-posta kötü yazılmış

and quite incoherent.

ve oldukça tutarsızdı.

We want to make sure that you

are very coherent when you're using English.

İngilizce kullanırken çok tutarlı olduğunuzdan emin olmak istiyoruz.

Eloquent.

güzel konuşan

So the first syllable is stressed and the other two

Böylece ilk hece vurgulanır ve diğer ikisi

reduce down to become the schwa sound.

küçülerek schwa sesi haline gelir.

Eloquent.

güzel konuşan

And just like 'colloquial', this adjective is related to

Ve tıpkı 'konuşma dili' gibi, bu sıfat da dil ile ilgilidir

language, okay? It's used when someone expresses

, tamam mı? Birisi

themselves really clearly and effectively.

kendini gerçekten net ve etkili bir şekilde ifade ettiğinde kullanılır.

And almost beautifully.

Ve neredeyse güzel.

She gave an eloquent speech at the gala dinner.

Gala yemeğinde güzel bir konuşma yaptı.

Or: He spoke eloquently about his

Veya: Kişisel gelişim yolculuğu hakkında anlamlı bir şekilde konuştu

journey of personal development.

.

Exquisite.

Enfes.

Now a lot of these adjectives that we've been talking

Şimdi, bugün bahsettiğimiz bu sıfatların çoğunda

about today have this consonant cluster.

bu ünsüz küme var.

Exquisite.

Enfes.

Now the stress here is on the middle syllable.

Şimdi buradaki vurgu orta hecede.

And at the end, often

Ve sonunda, genellikle

when a word ends in an E that's silent in English,

bir kelime İngilizce'de sessiz olan bir E ile bittiğinde,

often it extends the vowel sound out.

sesli harfleri uzatır.

But not here, this last syllable is really short.

Ama burada değil, bu son hece gerçekten kısa.

Exquisite.

Enfes.

Now 'exquisite' means that something is extremely

Şimdi 'enfes', bir şeyin son derece

beautiful and delicate.

güzel ve narin olduğu anlamına gelir.

We bought an exquisite hand-painted bowl from Japan.

Japonya'dan el boyaması nefis bir kase aldık.

Or: Her necklace is exquisite.

Veya: Kolyesi mükemmel. Enfes olarak

Do you own anything that you could describe

tanımlayabileceğiniz bir şeye sahip misiniz

as exquisite? Let me know in the comments.

? Yorumlarda bana bildirin. Belki de nişan yüzüğüm dışında

I don't think I have anything that's exquisite myself

benim de enfes bir şeyim olduğunu düşünmüyorum

except perhaps my engagement ring.

.

I think that's exquisite.

Bence bu mükemmel.

Insatiable.

Doyumsuz.

Say it with me. Insatiable.

Benimle söyle. Doyumsuz.

I love this adjective.

Bu sıfatı seviyorum.

The second syllable is the stressed one.

İkinci hece vurgulu hecedir.

Insatiable.

Doyumsuz.

Hear how low in pitch those last two syllables are?

Son iki hecenin perdesinin ne kadar alçak olduğunu duydunuz mu?

This is a fabulous adjective that we can use

Bu,

when something is impossible to satisfy.

bir şeyi tatmin etmenin imkansız olduğu durumlarda kullanabileceğimiz muhteşem bir sıfattır.

If you keep wanting something more and more

Bir şeyi daha çok istemeye devam edersen

and more, then we use 'insatiable'.

, o zaman "doyumsuz" kelimesini kullanırız.

It usually relates to hunger or thirst.

Genellikle açlık veya susuzluk ile ilgilidir. Şöyle

We could say: His appetite was insatiable.

diyebiliriz: İştahı doyumsuzdu.

He didn't stop eating!

Yemeyi bırakmadı!

But we can also use it when we're consuming

Ama başka şeyler tüketirken de kullanabiliriz

other things as well.

.

For example.

Örneğin.

The public seems to have an insatiable appetite

Halkın ünlü dedikodularına karşı doyumsuz bir iştahı var gibi görünüyor

for celebrity gossip.

.

Or: Her work ethic is insatiable. She just doesn't stop!

Veya: İş ahlakı doymak bilmez. Sadece durmuyor!

Mischievous.

Yaramaz.

It's a tricky one. It's not

Bu zor bir şey.

There's only one I there so it's pronounced 'mischievous'.

Orada sadece bir tane var, bu yüzden 'yaramaz' olarak telaffuz ediliyor.

And this is actually a really common pronunciation

Ve bu aslında

and spelling mistake that native speakers make.

anadili İngilizce olanların yaptığı çok yaygın bir telaffuz ve imla hatasıdır.

'Mischievous' is an adjective that describes someone,

'Yaramaz' birini,

usually a child who has fun by being cheeky

genellikle küstah

or silly or kind of funny. Not in a negative way at all.

, aptal ya da biraz komik davranarak eğlenen bir çocuğu tanımlayan bir sıfattır. Hiç olumsuz anlamda değil.

Jack is a mischievous child.

Jack yaramaz bir çocuktur.

He has fun by creating trouble or disruption

Sorun yaratarak veya kesintiye uğratarak eğleniyor

but that's not too serious.

ama bu çok ciddi değil.

We also use the word 'mischief' as well,

Ayrıca, genellikle yanlış telaffuz edilen 'muziplik' kelimesini de kullanırız.

which is often pronounced incorrectly as well as

But it's 'mischief' or 'mischievous'.

Ancak 'muziplik' veya 'yaramaz'.

Do you know anyone who's a little mischievous?

Biraz yaramaz birini tanıyor musun?

Or can you think of someone who

Veya

sometimes gets up to mischief?

bazen yaramazlık yapan birini düşünebilir misiniz?

Maybe a niece or a nephew or one of your kids.

Belki bir yeğen ya da bir yeğen ya da çocuklarınızdan biri.

So I hope that you learned a few new adjectives

Umarım bu derste birkaç yeni sıfat öğrenmişsinizdir

in this lesson and that you've actually practised

ve

putting them to use this week. Make sure you practise

bu hafta onları fiilen kullanmayı denemişsinizdir. Bunları kullanarak pratik yaptığınızdan emin olun

using them. Write sentences, say them out loud.

. Cümleler yazın, yüksek sesle söyleyin.

Before we finish,

Bitirmeden önce,

let's go over the pronunciation of these words.

bu kelimelerin telaffuzlarına bakalım.

Explicit.

Açık.

Exponential.

üstel.

Specific.

Özel.

Colloquial.

konuşma dili

Delicate.

Narin.

Coherent.

Tutarlı.

Eloquent.

güzel konuşan

Insatiable.

Doyumsuz.

Exquisite.

Enfes.

Mischievous.

Yaramaz.

Which one of those adjectives is the most

Bu sıfatlardan hangisinin

difficult for you to pronounce?

telaffuzu senin için en zor? Bu hafta

Make sure you get in a little bit of extra

biraz fazladan pratik yaptığınızdan emin olun

practice this week.

.

Write it on a sticky note. Put it on your mirror.

Yapışkan bir nota yazın. Aynanızın üzerine koyun.

Every morning when you wake up, practise it ten times.

Her sabah uyandığında, on kere pratik yap.

Practise a sentence as well.

Bir cümleyi de uygulayın.

So you can catch me on

Böylece beni

all of my social media's down here.

buradaki tüm sosyal medyalarımda yakalayabilirsiniz.

And if you haven't subscribed yet to the

Ve henüz mmmEnglish Kanalına abone olmadıysanız

mmmEnglish Channel, make sure you do

, abone olduğunuzdan emin olun

because every week I upload new English lessons

çünkü her hafta sizin için yeni İngilizce dersleri yüklüyorum

for you.

You don't want to miss out on those.

.

Bunları kaçırmak istemezsin.

And once you've done that then head over here

Ve bunu yaptıktan sonra buraya gelin

to come and practise your pronunciation

ve

and your speaking skills with me

in one of my mmmEnglish Imitation Lessons.

mmmEnglish Taklit Derslerimden birinde benimle telaffuzunuzu ve konuşma becerilerinizi geliştirin.

I'll see you in there!

Orada görüşürüz!