Casual and Professional English for 5 Common Situations

hi there I'm Drew Badger and I help

merhaba, ben Drew Badger ve bu videoda

guide english learners all over the

dünyanın her yerinden İngilizce öğrenenlere

world to speak in confidence and fluency

güvenle ve akıcı bir şekilde konuşmaları için rehberlik ediyorum.

in this video we're going to focus on

connecting more casual and

conversational speech with more maybe

professional kind of speech and show how

may be in the same situation you can use

aynı durumda olmak, farklı şeyleri

different vocabulary to express

ifade etmek için farklı kelimeler kullanabilirsiniz,

different things but again in a more

ancak yine daha

casual or more professional way in our

gündelik veya daha profesyonel bir şekilde,

first situation will describe something

ilk durumumuzda,

that's possible or will probably happen

mümkün olan veya

or is likely to happen all of these

muhtemelen olacak veya olması

words probable possibly and likely these

muhtemel olan bir şeyi tanımlayacağız. bunlar, bir

are ways of describing maybe eighty

percent ninety percent of the way that

something is likely to occur and again

şeyin olma ihtimalinin yüzde seksen doksanını ve tekrar

to occur or something is likely to

meydana gelme olasılığını veya bir şeyin olma ihtimalini açıklamanın yollarıdır.

happen these are just you know their

regular ways of expressing this but

typically there may be more used for a

professional environment so you can use

çevre, böylece

these in an everyday conversational

bunları günlük konuşma

sense but often native speakers are much

anlamında kullanabilirsiniz, ancak genellikle anadili İngilizce olanların

more likely to use I bet so you bet

kullanma olasılığı çok daha yüksektir, bu nedenle, muhtemelen muhtemel olduğunu

something will happen when you think it

düşündüğünüzde bir şey olacağına bahse girersiniz,

is probably likely so both of these

bu nedenle bu ifadelerin her ikisi de

phrases are exactly the same they have

tamamen aynıdır,

the same meaning but often it's just may

aynı anlama gelir ama genellikle

be faster to say it so if you're saying

bunu söylemek daha hızlı olabilir, bu yüzden

yeah I bet it will rain if we go to the

evet diyorsan, parka gidersek yağmur yağacağına bahse girerim

park because we are usually so unlucky

çünkü genellikle

with weather so I bet it will rain or I

hava konusunda çok şanssızızdır, bu yüzden bahse girerim yağmur yağar ya da

bet my friend will be late again today

bahse girerim arkadaşım geç kalır yine bugün

because he is always late now contrast

çünkü o her zaman geç kalıyor şimdi

this with something you might see in a

bunu bir ders kitabında görebileceğiniz bir şeyle karşılaştırın,

textbook like you know my friend will

arkadaşınız muhtemelen daha

probably be later my friend will most

geç kalacak, arkadaşım büyük

likely be late because he is often late

olasılıkla geç kalacak çünkü bizimle toplantılara genellikle geç kalıyor, bu

to meetings with us so these are both

yüzden ikisi de

correct English but again native

doğru İngilizce ama yine anadili İngilizce olan

speakers when you're talking in a casual

kişiler, siz gündelik,

casual and conversational way or a

gündelik ve sohbete dayalı bir şekilde veya

casual and conversational situation

gündelik ve sohbete dayalı bir durumda konuşurken,

people would just say I bet so I bet

insanlar sadece bahse girerim yani bahse girerim

something will happen I bet it will

bir şey olacağına bahse girerim

happen next if I am at an office and I

bundan sonra olacak, eğer ben bir ofisteysem ve

am explaining to someone that I am doing

onlara açıklama yapıyorsam derlerdi. şu

something right now maybe creating

anda bir şey yaptığımı, belki bir

something I'm not finished with it yet

şey yarattığını, henüz bitirmedim

but I'm in the process of doing that

ama şu anda o şeyi yapma sürecindeyim, bu yüzden

thing right now so I am attempting to

finish my project or I am in the process

projemi bitirmeye çalışıyorum veya

of completing my project or am in the

projemi tamamlama sürecindeyim veya

process of starting my project in the

projeme başlama sürecindeyim

process of and attempting to do

ve

something you can use these in

bir şeyler yapmaya çalışıyorum bunları

conversational speech but instead of

konuşma konuşmasında kullanabilirsiniz ama

using these which again you would use

bunları kullanmak yerine

more in

professional setting we often use I'm

profesyonel ortamlarda daha çok kullanırsınız sık sık kullanırız bir

trying to do something so I'm trying to

şeyler yapmaya çalışıyorum yani

get to the airport so people say oh what

Havaalanına gitmeye çalışıyorum bu yüzden insanlar oh ne

do you want to do oh I'm trying to get

yapmak istiyorsun oh havaalanına gitmeye çalışıyorum

to the airport so this is a conversation

yani bu bir

way of saying I want to do something or

şey yapmak istiyorum ya da

I am attempting to do something but

bir şey yapmaya çalışıyorum demenin bir konuşma şekli ama

again it's faster to say this and if you

yine bunu söylemek daha hızlı ve

contrast these two in a conversational

bu ikisini bir sohbet ortamında karşılaştırırsanız,

situation if I say to my friend oh I'm

arkadaşıma ah,

attempting to get to the airport right

şu anda havaalanına gitmeye çalışıyorum

now he would say well why are you

dersem, peki neden böyle

speaking like that that's a quite formal

konuşuyorsunuz, bu oldukça resmi bir konuşma

way of expressing yourself so I would

şeklidir. kendini ifade etme,

normally say I'm trying to get to the

normalde havaalanına gitmeye çalışıyorum derdim

airport but trying to this is a really

ama bunu yapmaya çalışmak gerçekten

common thing if you listen for this this

yaygın bir şeydir, eğer bunu dinlerseniz bu

word trying native speakers will often

kelimeyi denemek, anadili İngilizce olan kişiler

use this to kind of soften their

bunu genellikle dillerini yumuşatmak için kullanırlar, bu yüzden

language so they don't say I'm going to

konuşmazlar. havaalanına gideceğimi söyle

the airport usually we say I'm trying to

genellikle

get to the airport so I'm moving in some

havaalanına gitmeye çalışıyorum bu yüzden bir şekilde hareket ediyorum bir şeyler

way I'm in the process of doing

yapma sürecindeyim

something but we describe this as trying

ama bunu yapmaya çalışmak için bir şeyler yapmaya çalışmak olarak tanımlarız

to do something to try to do something

next we're going to look at let's say

bundan sonra bakacağımız bir şey diyelim

and let's just save these are related

ve sadece kaydedelim bunlar birbiriyle ilişkili

but their meanings are different so

ama anlamları farklı bu yüzden

let's cover them individually the first

onları tek tek ele alalım,

one is let's say now this is a

şimdi diyelim ki bu,

conversational way of expressing

yourself to talk about giving an example

bir örnek vermekten bahsetmek için kendinizi ifade etmenin konuşmasal bir yolu.

in a more professional environment you

daha profesyonel bir ortam

might say for example and then go into

diyebilirsin örneğin ve sonra

an example of something so we are

bir şeyin örneğine gir,

thinking about maybe offering some new

belki

products for the company for example we

şirket için yeni ürünler sunmayı düşünüyoruz, örneğin

might introduce you know a new hand

sana yeni bir el

cream and something like this but you

kremi ve bunun gibi bir şey tanıtabiliriz ama sen

could also say in a more casual

de söyleyebilirsin daha rahat bir

environment instead of saying yeah I

ortamda evet

went to you know maybe I'm talking to a

sana gittim biliyorum belki bir arkadaşımla konuşuyorum demek yerine daha rahat bir ortamda sana

friend of mine and I say let's say I

want to go to you know whatever so I'm

gitmek istiyorum diyelim o yüzden

like trying to trying to give an example

örnek vermeye çalışır gibiyim

of a place I want to go for vacation so

tatil için gitmek istediğim bir yer bu yüzden

you might say oh where do you want to go

oh nereye gitmek istersin diyebilirsin

I'd say let's say I don't know Hawaii so

Hawaii'yi bilmiyorum diyelim o yüzden

I'm just using that as an example I say

bunu sadece örnek olarak kullanıyorum mesela diyorum

for example so I'm describing it as an

yani tarif ediyorum bunu bir

example and I say we're going to talk

örnek olarak ve ben

about Hawaii right now so let's say I

şu anda Hawaii hakkında konuşacağımızı söylüyorum, bu yüzden diyelim ki

want to get to white and like I'm

beyaza geçmek istiyorum ve

explaining here's the thing I'm you know

işte açıkladığım gibi, bildiğiniz

trying to give an example of so i might

bir örnek vermeye çalışıyorum, bu yüzden

not actually be trying to get to Hawaii

olmayabilirim aslında Hawaii'ye gitmeye çalışıyorum

but I'm explaining that in a

ama bunu

conversational way so as an example I

sohbet şeklinde açıklıyorum yani örnek olarak

want to go to Hawaii let's say I want to

Hawaii'ye gitmek istiyorum diyelim

go to Hawaii how do I get

Hawaii'ye gitmek istiyorum nasıl giderim yani

so let's say so for example as an

example how do I get there now let's

örnek olarak diyelim ki nasıl Şimdi oraya geldim

just say this is related but it's still

diyelim ki bu bağlantılı ama yine de

a different meaning let's just say is

farklı bir anlam, diyelim ki

often used as a way of summarizing

genellikle bir şeyi özetlemenin bir yolu olarak kullanılıyor, bu yüzden belki bir

something so maybe I want to give an

explanation of something but then at the

şeyin açıklamasını yapmak istiyorum ama sonra

end i might summarize that and for maybe

sonunda bunu özetleyebilirim ve belki için

a business meeting i might be giving a

bir iş toplantısında bir sunum yapıyor olabilirim

presentation and say in summary we're

ve özet olarak

going to do XY and z so I give a long

XY ve z'yi yapacağımızı söyleyebilirim, bu yüzden uzun

maybe 20-minute presentation and then at

belki 20 dakikalık bir sunum yaparım ve

the end I speak for one more minute and

sonunda bir dakika daha konuşurum ve

say okay we're going to summarize what

tamam gidiyoruz derim bugün az önce konuştuklarımızı özetlemek gerekirse,

we've just talked about today in summary

we're going to do this but if I say

bunu yapacağız ama eğer dersem,

let's just say typically this is in a

tipik olarak bu,

more casual conversational situation

where I'm describing something and then

bir şeyi tarif ettiğim daha rahat bir konuşma durumundadır ve sonra

I want to just say all right well let's

sadece pekala demek istiyorum. peki

kind of forget about this long way of

bu kadar uzun açıklamayı bir nebze olsun unutalım

explaining it and let's just say this so

ve bunu

i can describe for as an example let's

örnek olarak açıklayabileyim diye diyelim ki gerçekten hasta olan

say i'm talking about a friend of mine

bir arkadaşımdan bahsediyorum

who is really sick so he had maybe some

o yüzden belki

heart problem and a headache and all

kalp sorunu ve başı ağrıyordu ve

these other things and i'm trying to

diğer tüm bu şeyler ve onunla gerçekten neyin mutlu olduğunu açıklamak için

describe a really long thing in detail

gerçekten uzun bir şeyi ayrıntılı olarak anlatmaya çalışıyorum

to explain what is actually happy with

him but maybe the person is getting

ama belki kişi

bored or whatever and I say okay let's

sıkılıyor falan ve tamam diyorum,

just say he's really sick so let's just

gerçekten hasta diyelim, o yüzden

say like let's agree to say that he's

şöyle diyelim

really sick so in this way I'm not

gerçekten hasta olduğunu kabul edelim o yüzden bu şekilde gerçekten örnek vermiyorum

really giving an example I'm trying to

give a summary in some way but make it

bir şekilde özet vermeye çalışıyorum ama bir

kind of easier to save the final the

nevi daha kolay olsun diye

final thing I'll mention about let's

finalden bahsedeceğim son şeyi kurtaralım

just say is that you'll often hear

sadece şunu söyleyin,

people when they want to express

insanların

something one way but not use it maybe

bir şeyi tek bir şekilde ifade etmek istediklerinde ancak bunu

in that same language now this is kind

aynı dilde kullanmadıklarında sık sık duyacaksınız, bu

of a tricky idea but often let's say

biraz aldatıcı bir fikir ama sık sık diyelim ki

you're maybe talking in front of your

çocuklarınızın önünde konuşuyorsunuz

children and you don't want to hear you

ve duymak istemiyorsun onların bir

don't want them to hear something you're

şeyi duymasını istemiyorsun

talking about so I'm maybe talking about

bahsettiğin şey bu yüzden belki de arkadaşlarımdayım demekten bahsediyorum bu yüzden

like let's say i'm at my friends so

again i'm using let's say so let's say

tekrar kullanıyorum hadi diyelim öyleyse diyelim ki

i'm at my friends house i'm giving an

' bir arkadaşımın evinde bir

example so let's say i'm at my friends

örnek veriyorum yani diyelim ki bir arkadaşımın

house and he has a daughter that's two

evindeyim ve onun iki yaşında bir kızı var

years old and I'm talking about some

ve

girl that I met and I say oh we had like

tanıştığım bir kızdan bahsediyorum ve gerçekten çok hoşlandık diyorum

a really great time and like I'd like to

harika bir zaman ve

go into detail or describe maybe what

sanki ne olduğunu detaylandırmak ya da anlatmak isterdim

happened but I say well let's just say

ama peki diyorum ki

the evening was very

akşam çok

good and he understands what I'm talking

güzeldi ve o benim neden bahsettiğimi anladı, bu yüzden yine

about so again it's that same way of

taking something but you're summarizing

bir şeyi almanın aynı yolu ama sen ' tekrar

it in kind of a different way or using

farklı bir şekilde özetlemek veya

different language for that so instead

bunun için farklı bir dil kullanmak, bu yüzden

of giving a long detailed thing it's

uzun ve ayrıntılı bir şey vermek yerine,

almost like let's forget about all that

neredeyse az önce

stuff I just said but here is the same

söylediğim şeyleri unutalım gibi ama burada aynı

thing in a slightly easier way let's

şey biraz daha kolay bir şekilde diyelim.

just say next we have a quite simple an

oldukça basit ve

interesting one typically people will

ilginç bir kelimemiz var, tipik olarak insanlar

use Y in conversations and why is a

Y'yi sohbetlerde kullanırlar ve neden

typically good word to use why there's

tipik olarak iyi bir kelimedir, neden

certainly no problem with using it in a

onu bir

professional or an academic or even a

profesyonelde, akademikte veya hatta

casual situation but typically people

sıradan bir durumda kullanmakta kesinlikle bir sorun yoktur, ancak tipik olarak insanlar

will kind of make their language a bit

bir şekilde yapacaktır.

softer as I explained in videos where to

videolarda açıkladığım gibi onların dili biraz daha yumuşak,

make your language softer really just

dilinizi daha yumuşak hale getirmeniz gerçekten

means you're not trying to say exactly

tam olarak

what you want to say in a forceful way

ne söylemek istediğinizi güçlü bir şekilde söylemeye çalışmadığınız anlamına geliyor,

so you're kind of saying it in a way

bu yüzden bir şekilde bildiğiniz bir şekilde söylüyorsunuz.

that you know maybe you're not being

belki

direct especially if you have maybe a

doğrudan davranmıyorsun, özellikle

criticism of someone or you're trying to

biri hakkında bir eleştirin varsa ya da

give them some kind of helpful feedback

onlara bir tür yararlı geri bildirim vermeye çalışıyorsan,

say maybe you might not want to wear

belki

that dress so I wouldn't say wow that

o elbiseyi giymek istemeyebilirsin, bu yüzden vay canına, bu

dress is ugly like nobody wants to hear

elbisenin çirkin olduğunu söylemem. sanki kimse bunu duymak istemiyor

that and the person is just going to get

ve o kişi

mad at me so if I say maybe you might

bana kızacak, bu yüzden dersem belki

not want to do that so this is a case

bunu yapmak istemeyebilirsin, yani bu,

where I'm saying well you're not I want

iyi ki değilsin dediğim bir durum,

to say something directly but you know

doğrudan bir şey söylemek istiyorum ama

for political reasons you know we're

siyasi sebeplerden dolayı bilirsiniz, biz

people dealing with each other so we

birbirimizle uğraşan insanlarız, bu yüzden

have to kind of change our speech make

konuşmamızı biraz değiştirmeliyiz,

our speech a little bit softer so it's

konuşmamızı biraz daha yumuşak hale getirmeliyiz, yani bu

really about speaking in a less direct

gerçekten daha az doğrudan

and less straight forward way so in this

ve daha az doğrudan konuşmakla ilgili yani bu

case you can use the word why but if you

durumda neden kelimesini kullanabilirsiniz ama eğer

if you talk to someone you say why did

biriyle konuşursanız

you do this like if you're asking

bunu neden yaptınız derseniz

someone especially in that situation why

özellikle bu durumda olan birine sorarsanız neden

why does this happen or why do you do

bu neden oluyor veya neden

this and in that way you're you seem

bunu yapıyorsunuz ve bu şekilde yapıyorsunuz

like you're kind of accusing someone so

sanki birini suçluyor gibisin ve

a lawyer might say why did you do this

bir avukat bunu neden yaptın diyebilir

and like you're sitting there with

ve sanki orada biriyle oturuyormuşsun gibi

someone in your you're talking with them

onlarla konuşuyorsun

and you're really asking them some

ve onlara gerçekten bazı

questions and being kind of direct with

sorular soruyorsun ve nazik davranıyorsun bununla doğrudan

that or quite direct with that but in a

veya bununla oldukça doğrudan ama

conversational way people will often use

konuşma biçiminde insanlar genellikle

how come so how come you're always late

nasıl olur da nasıl olur da hep geç kalırsın

how come you're always late instead of

nasıl olur da hep geç

why are you always late so notice how

kalırsın yerine neden hep geç kalırsın bu yüzden fark et nasıl

it's the same thing I'm asking the same

aynı şey ben' aynı

question but how come becomes a slightly

soruyu soruyorum ama nasıl olur da biraz daha

kind of may be nicer and softer way of

nazik ve daha yumuşak bir ifade tarzı olur,

expressiveness so how come

peki nasıl olur da neden

how come you're late but I can you know

geç kalırsın ama

again use this for not just describing

bunu tekrar bilebilirsin, sadece

things to other people or saying things

başka insanlara bir şeyler anlatmak veya onlara bir şeyler söylemek için değil

to other people i could say how come it

diğer insanlar nasıl oluyor da

always rains when we go to the park how

parka gittiğimizde hep yağmur yağıyor diyebiliyorum nasıl

come it always rains when we go to the

oluyor da parka gittiğimizde hep yağmur yağıyor bu

park so i could say why does it always

yüzden neden hep

rain but again if you want to sound more

yağmur yağıyor diyebiliyorum ama yine de daha

casual and conversational how come how

rahat ve konuşkan konuşmak istersen nasıl olur

come and finally whatsoever whatsoever

gel ve son olarak

this was asked recently and i decided

bu son zamanlarda her ne sorulduysa ve

i'll just put it in this video because

onu bu videoya koymaya karar verdim çünkü ne anlama geliyorsa onu

it seems like a good thing to cover

anlatmak iyi bir şey gibi görünüyor,

whatsoever it just means at all so i

bu yüzden

don't have a problem with him whatsoever

onunla hiçbir sorunum yok

i don't have a problem with him at all

. Şu anda onunla hiçbir problemim yok,

now typically you will hear at all maybe

tipik olarak, belki

in a more kind of professional or

daha profesyonel veya

academic situation but in a casual

akademik bir durumda duyarsınız, ancak sıradan bir

conversational way you can just say

sohbet tarzında,

whatsoever I don't have a problem

whatsoever with that person or I don't

o kişiyle herhangi bir sorunum yok veya yok diyebilirsiniz.

care whatsoever with you know whatever

Senin için ne olursa olsun,

we decide to do for dinner so I don't

akşam yemeği için ne yapmaya karar verdiğimizi biliyorsun, bu yüzden hiçbir şekilde ne

care about whatsoever just means at all

anlama geldiği umrumda değil, bu

so there's no like chance or no thinking

yüzden ne gibi bir sorunum yokmuş gibi hiçbir şans ya da hiç düşünme

or no worry at all like I don't have a

ya da hiç endişe yok.

problem whatsoever with what people are

insanlar

talking about whatsoever whatsoever well

her ne olursa olsun konuşuyorlar

that's it for this video I hope you have

bu video için bu kadar umarım

enjoyed it do click that like button if

beğenmişsinizdir eğer beğendiyseniz beğen butonuna tıklayın ve sonunda YouTube

you had and become a subscriber to the

kanalına abone olun

YouTube channel finally if you'd like to

become a more confident fluent English

daha özgüvenli ve akıcı bir İngilizce

speaker you can click on the link in

konuşan biri olmak istiyorsanız bunu yapabilirsiniz

this video to take our free English

ücretsiz İngilizce akıcılık testimize katılmak için bu videodaki bağlantıya tıklayın,

fluency quiz it will tell you exactly

what you need to do in order to become a

confident fluent English speaker much

çok daha hızlı bir şekilde kendinden emin, akıcı bir İngilizce konuşan biri olmak için yapmanız gerekenleri tam olarak size söyleyecektir

much faster and I look forward to seeing

ve

you at English anyone com so click on

sizi İngilizce herkes com'da görmeyi dört gözle bekliyorum, bu yüzden tıklayın

the link to take that it will tell you

Almak için bağlantı, akıcılığınızı geliştirmek için

exactly what you need to do for your

durumunuz için tam olarak ne yapmanız gerektiğini size söyleyecektir.

situation to improve your fluency have a

fantastic day and I'll see you in the

Harika bir gün geçirin ve bir

next video bye bye

sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.