How to Say BIG NUMBERS in English

Hi.

MERHABA. Ben

I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.

SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Four thousand two hundred, forty-two hundred, four grand?

Dört bin iki yüz kırk iki yüz dört bin?

What?

Ne?

Let's talk about it.

Bunun hakkında konuşalım.

There are a lot of situations when you need to use big numbers or when you need to understand

Büyük sayılar kullanmanız gereken veya

when other people use big numbers.

başkalarının büyük sayılar kullandığını anlamanız gereken birçok durum vardır.

By big numbers I mean any number over 100.

Büyük rakamlar derken 100'ün üzerindeki herhangi bir rakamı kastediyorum.

When you're talking about hotel rooms, money, phone numbers, counting items, if this is

Otel odalarından, paradan, telefon numaralarından, sayılan eşyalardan bahsederken, eğer bu

a big number, there are different ways that we can talk about those numbers.

büyük bir rakamsa, o rakamlardan bahsetmenin farklı yolları var.

So I want to make sure you can understand them clearly and accurately and use them yourself.

Bu yüzden, bunları net ve doğru bir şekilde anladığınızdan ve kendinizin kullanabileceğinden emin olmak istiyorum. Bahsetmek üzere

For all of these big numbers that we're about to talk about, they can be a little bit tricky

olduğumuz tüm bu büyük sayılar için ,

sometimes to hear the first time.

bazen ilk seferde duymak biraz zor olabilir.

So native speakers also will often ask for clarification.

Bu nedenle, anadili İngilizce olanlar da sık sık açıklama isteyecektir.

So if you don't understand a number, it's okay to say each individual number like three,

Yani bir sayıyı anlamadıysanız, her bir sayıyı üç,

two, five, seven, nine.

iki, beş, yedi, dokuz gibi söylemenizde bir sakınca yoktur.

That's totally fine.

Bu kesinlikle iyi.

Native speakers will sometimes do that for clarification if they haven't heard accurately.

Anadili İngilizce olan kişiler bazen bunu doğru duymamışlarsa açıklama için yaparlar.

But I want you to be able to hear accurately the first time, so let's start by talking

Ama ilk seferinde doğru duyabilmenizi istiyorum , o yüzden

about our first set of numbers.

ilk sayı dizimiz hakkında konuşarak başlayalım.

How can we say this number?

Bu rakamı nasıl söyleyebiliriz?

One hundred and twelve or one hundred twelve?

Yüz on iki mi yoksa yüz on iki mi?

Both are okay.

İkisi de iyi.

You can add and or you can take out and, one hundred twelve, one hundred and twelve, or

Ekleyebilir veya çıkarabilirsiniz ve yüz on iki, yüz on iki veya

you might say a hundred twelve.

yüz on iki diyebilirsiniz.

A hundred twelve.

Yüz on iki.

For things specifically like hotel rooms, you might also hear one twelve.

Özellikle otel odaları gibi şeyler için bir on iki de duyabilirsiniz.

Do you see how this splits the number?

Bunun sayıyı nasıl böldüğünü görüyor musunuz?

One twelve.

Bir on iki. Büyük sayıları

There are a lot of other ways that we can say big numbers, so let's go on to our next

söylemenin başka birçok yolu var , o yüzden bir sonraki bölümümüze geçelim

section.

.

Two hundred and five or two hundred five?

İki yüz beş mi yoksa iki yüz beş mi?

This is the simplest way to say this number.

Bu sayıyı söylemenin en basit yolu bu.

For all of these numbers, I'll be starting out with the simple option.

Tüm bu sayılar için basit seçenekle başlayacağım.

You can use the simple option in almost any situation to talk about money, hotel rooms,

Para, otel odaları,

phone numbers, counting items, but there are also some specified, specific ways that we

telefon numaraları, sayılan öğeler hakkında konuşmak için hemen hemen her durumda basit seçeneği kullanabilirsiniz, ancak farklı durumlarda büyük sayıları kullanmanın belirli, belirli yolları da vardır

use big numbers in different situations.

.

Maybe you're not going to feel comfortable using those right away, but when other people

Belki bunları hemen kullanmakta rahat hissetmeyeceksin, ama başkaları

say them, I want you to be able to understand what they mean.

bunları söylediğinde, onların ne anlama geldiğini anlamanı istiyorum.

What about this, two-O-five?

Buna ne dersin, iki-0-beş?

Here you're just saying each individual number two, O, five.

Burada her bir numarayı iki, O, beş olarak söylüyorsunuz.

Instead of saying zero, we often say O. And we use this in specific situations.

Sıfır demek yerine genellikle O deriz. Ve bunu belirli durumlarda kullanırız.

Your hotel attended to might say, "Go to room two-O-five," or you might use it for a model

Gittiğiniz otel, "Oda iki-O-beş'e gidin" diyebilir veya bunu

number on an electronic item, model two-O-five.

elektronik bir üründeki model numarası için kullanabilirsiniz, model iki-O-beş.

We not use this though for counting.

Bunu saymak için kullanmıyoruz. Rafta

You wouldn't say there are two-O-five books on the shelf.

iki-o-beş kitap var diyemezsiniz .

Instead, we'd use that simple way, there are two hundred five or two hundred and five books

Bunun yerine, bu basit yolu kullanırdık, rafta iki yüz beş veya iki yüz beş kitap var

on the shelf.

.

So do you see how that second kind of specific way is used in different situations, but it's

Öyleyse, bu ikinci tür özel yolun farklı durumlarda nasıl kullanıldığını, ancak

not used for counting?

saymak için kullanılmadığını görüyor musunuz?

There's a lot to digest in this lesson today that we're going to be talking about, a lot

Bugün konuşacağımız bu derste sindirilecek çok şey var ,

of specific situations for different numbers.

farklı sayılar için pek çok özel durum. Her şeyden

My goal, first of all, if this is the first time you've ever heard these types of things,

önce amacım, eğer bu tür şeyleri ilk kez duyuyorsanız,

is for you to just simply open your mind to all of these new ways to say numbers.

zihninizi sayıları söylemenin tüm bu yeni yollarına açmanızdır. Geri

Feel free to go back and review this lesson, and you can also just understand them before

dönüp bu dersi gözden geçirmekten çekinmeyin ve bunları kendiniz kullanmadan önce de anlayabilirsiniz

you use them yourself.

.

All right, let's go to the next one, two hundred ten, two hundred and ten.

Pekala, bir sonrakine geçelim, iki yüz on, iki yüz on.

Like I mentioned, these simple ways of saying big numbers you can use in any situation.

Bahsettiğim gibi, büyük sayıları söylemenin bu basit yollarını her durumda kullanabilirsiniz.

I'm in room two hundred ten.

İki yüz on numaralı odadayım.

I have the model number two hundred ten.

İki yüz on model numaram var.

In the year two hundred ten.

İki yüz on yılında.

No problem.

Sorun değil.

We can use this.

Bunu kullanabiliriz.

But you will also hear people say two-ten, separating these two numbers, two-ten.

Ancak insanların bu iki sayıyı iki on olarak ayırarak iki on dediklerini de duyacaksınız.

Your hotel room is number two-ten.

Otel odanız iki-on numara.

You might say that as part of your phone number, two-ten, five, eight, nine, three, twenty-two.

Bunu telefon numaranızın bir parçası olarak söyleyebilirsiniz, iki-on, beş, sekiz, dokuz, üç, yirmi iki.

Okay, great.

Tamam harika.

You're using that as part of a phone number.

Bunu bir telefon numarasının parçası olarak kullanıyorsun.

This concept works for pretty much any number under 1,000.

Bu kavram, 1.000'in altındaki hemen hemen her sayı için çalışır .

You could say one fifteen, seven fifty, nine eighty-nine.

Bir on beş, yedi elli, dokuz seksen dokuz diyebilirsiniz. 1000'in altındaki

Do you see how we're separating those numbers under 1,000?

sayıları nasıl ayırdığımızı görüyor musunuz ?

What happens when we get to above 1,000?

1.000'in üzerine çıktığımızda ne olur?

You can use it in a simple way, one thousand seven hundred.

Basit bir şekilde kullanabilirsiniz, bin yedi yüz.

You can you use this in almost any situation, one thousand seven hundred, or you could say

Bunu hemen hemen her durumda kullanabilirsiniz, bin yedi yüz veya

seventeen hundred.

bin yedi yüz diyebilirsiniz.

What's happening here?

Burada neler oluyor?

We're separating this again, but instead of using the word thousand, we're using the word

Bunu tekrar ayırıyoruz ama bin kelimesini kullanmak yerine

hundred and seventeen, seventeen hundred.

yüz on yedi, bin yedi yüz kelimesini kullanıyoruz.

This is extremely common in almost every situation.

Bu hemen hemen her durumda son derece yaygındır.

The year seven hundred.

Yıl yedi yüz.

I paid seventeen hundred dollars for the service.

Hizmet için bin yedi yüz dolar ödedim.

Seventeen hundred.

1700.

This is really commonly used for eleven hundred to nineteen hundred.

Bu gerçekten yaygın olarak bin yüz ila bin dokuz yüz için kullanılır.

Above that, we're not really going to use this hundred concept.

Bunun da ötesinde, bu yüz kavramını gerçekten kullanmayacağız.

We don't really say twenty-two hundred.

Gerçekten yirmi iki yüz demiyoruz.

It's not really used as much.

Aslında pek kullanılmaz.

So for the teens, like 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19 hundred, you can use this for

Yani gençler için, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19 gibi, bunu binler için kullanabilirsiniz

the thousands.

.

There is one word that we use specifically for money.

Özellikle para için kullandığımız bir kelime var .

So you could say one thousand seven hundred dollars, you could say seventeen hundred dollars,

Yani bin yedi yüz dolar diyebilirsiniz, bin yedi yüz dolar diyebilirsiniz

or the specific expression grand.

veya belirli bir ifadeyle grand diyebilirsiniz.

Grand means 1,000.

Büyük, 1000 demektir.

So if you said one grand, it means $1,000 specifically for money, or you could say 20

Yani bir bin dediyseniz, bu özellikle para için 1.000 dolar demektir veya 20

grand.

bin de diyebilirsiniz.

That's $20,000.

20.000 dolar.

You could say 400 grand and that's $400,000.

400 bin diyebilirsin ve bu 400.000 dolar eder.

So you will definitely hear this expression, grand, used only for money, and you can just

Yani sadece para için kullanılan grand ifadesini kesinlikle duyacaksınız ve

substitute the word grant for 1,000.

1.000 yerine hibe kelimesini kullanabilirsiniz.

And in your mind, that will help you to figure out how much money they're talking about.

Ve aklınızda bu, ne kadar paradan bahsettiklerini anlamanıza yardımcı olacaktır.

What about this number?

Bu numara ne olacak?

You could say simply one thousand seven hundred and one or one thousand seven hundred one

Basitçe bin yedi yüz bir veya bin yedi yüz bir diyebilir

and leaving out the word and, or you could say seventeen-O-one.

ve ve kelimesini atlayabilirsiniz veya on yedi-O-bir diyebilirsiniz.

Here we're separating the numbers, seventeen-O-one.

Burada sayıları ayırıyoruz, onyedi-O-bir.

You're saying those final ones kind of by themselves, O-one.

O sonları kendi kendine söylüyorsun, O-bir.

This is common for hotel rooms, versions on an electronic product, years, in the year

Bu, otel odaları, elektronik ürün sürümleri, yıllar,

seventeen-O-one, or you might see this for phone numbers.

onyedi-O-bir yılı için yaygındır veya bunu telefon numaraları için görebilirsiniz.

This is common in those situations, or we could say seventeen hundred and one.

Bu, bu durumlarda yaygındır veya bin yedi yüz bir diyebiliriz.

Seventeen hundred and one.

Bin yedi yüz bir.

This is used when we're talking about items.

Bu, öğeler hakkında konuşurken kullanılır. Rafta

There were seventeen hundred and one books on the shelf.

bin yedi yüz bir kitap vardı .

Seventeen hundred and one.

Bin yedi yüz bir.

What about this number, 1,785?

Peki ya bu sayı, 1.785?

You could use this in a lot of situations, or specifically you could say seventeen eighty-five.

Bunu pek çok durumda kullanabilirsin ya da özellikle bin yedi seksen beş diyebilirsin.

Here we're separating this.

İşte bunu ayırıyoruz.

It's common for hotel rooms, you're staying in room seventeen eighty-five, or we could

Otel odaları için yaygın, bin yedi seksen beş numaralı odada kalıyorsun ya da

use this for dates, in the year seventeen eighty-five.

bunu bin yedi seksen beş yılındaki tarihler için kullanabiliriz .

You could use it for versions of a product or for phone numbers, or you could say seventeen

Bir ürünün versiyonları veya telefon numaraları için kullanabilir veya bin yedi yüz

hundred eighty-five.

seksen beş diyebilirsiniz.

This is commonly used for money.

Bu genellikle para için kullanılır.

How much does that cost?

Bu ne kadar?

Well, seventeen hundred eighty-five dollars.

Bin yedi yüz seksen beş dolar.

Seventeen hundred eighty-five dollars.

Bin yedi yüz seksen beş dolar.

What about this number?

Bu numara ne olacak?

Now that we're not in the teens like 1785, those types of numbers, now that we're above

Artık 1785 gibi onlarda olmadığımıza göre, bu tür sayılar, artık bunun üzerinde olduğumuza göre,

that, it gets a little bit simpler.

biraz daha basitleşiyor.

How can we say this number?

Bu rakamı nasıl söyleyebiliriz?

Simply three thousand.

Sadece üç bin.

Three thousand.

Üç bin.

Can you say thirty hundred?

Otuz yüz diyebilir misin?

No.

Hayır.

No.

Hayır.

You cannot say thirty hundred.

Otuz yüz diyemezsiniz.

You could only say this, like I mentioned before, below 19.

Bunu ancak daha önce de belirttiğim gibi 19'un altında söyleyebilirsiniz.

So nineteen hundred ninety-nine is the last number that we use with hundred, nineteen

Yani bin dokuz yüz doksan dokuz, yüz bin dokuz yüz doksan dokuz ile kullandığımız son sayıdır

hundred ninety-nine.

.

But now that we're above that, 3,000 it's just three thousand.

Ama şimdi 3.000'in üzerinde olduğumuza göre, sadece üç bin.

Simple.

Basit.

What about this, three thousand and one or three thousand one?

Peki ya bu, üç bin bir mi yoksa üç bin bir mi?

Or we can separate it and say thirty-O-one.

Ya da ayırıp otuzbir diyebiliriz.

This is specifically used for hotel rooms, versions of products, years, in the year thirty-O-one,

Bu özellikle otel odaları, ürün versiyonları için kullanılır, yıllar, otuz bir yılında

will humans be around?

insanlar ortalıkta olacak mı?

We'll see.

Göreceğiz.

Talk about years, phone numbers, these really specific situations.

Yıllar, telefon numaraları, bu gerçekten özel durumlar hakkında konuşun.

But note that we do not use this for money.

Ancak bunu para için kullanmadığımızı unutmayın.

You would not say, "I spent thirty-O-one dollars yesterday."

"Dün otuz bir dolar harcadım " demezsiniz.

We would not use that.

Bunu kullanmazdık.

Instead, you just use the simple version, three thousand one dollars.

Bunun yerine, basit versiyonu kullanıyorsunuz, üç bin bir dolar.

Three thousand one.

Üç bin bir.

What about this number, three thousand three hundred and thirty?

Peki ya bu sayı, üç bin üç yüz otuz?

Or could cut out and say three thousand three hundred thirty.

Ya da kesip üç bin üç yüz otuz diyebilir.

We can use this in almost any situation, money, hotel rooms, dates.

Bunu hemen hemen her durumda, parada, otel odalarında, tarihlerde kullanabiliriz.

Use it for all of that, or we could separate it and say thirty-three thirty.

Bunların hepsi için kullan ya da ayırıp otuz üç otuz diyebiliriz.

In the year thirty-three thirty.

Otuz üç otuz yılında.

You could use it for hotel rooms, phone numbers, versions of products, thirty-three thirty.

Otel odaları, telefon numaraları, ürün versiyonları, otuz üç otuz için kullanabilirsiniz.

But remember, we don't use this one for money.

Ama unutmayın, biz bunu para için kullanmıyoruz.

We only use that first one for money when we're talking about numbers bigger than 1,999.

İlkini sadece 1.999'dan büyük sayılardan bahsederken para için kullanırız.

So we can say, "I spent three thousand three hundred thirty dollars on this product."

Yani "Bu ürüne üç bin üç yüz otuz dolar harcadım" diyebiliriz.

What about numbers bigger than just four digits?

Peki ya sadece dört basamaktan büyük sayılar?

I have some good news, numbers bigger than four digits just have one way that we can

İyi haberlerim var, dört basamaktan büyük sayıları söylemenin tek bir yolu var

say them.

.

It's very simple, but let's practice it together because there's going to be a test at the

Çok basit ama hadi birlikte pratik yapalım çünkü bu dersin sonunda bir test olacak

end of this lesson.

.

40,000.

40.000.

This is the only way to say this number, forty thousand.

Bu sayıyı söylemenin tek yolu bu, kırk bin.

Unless we're talking about money, remember you can say 40 grand.

Paradan bahsetmiyorsak, 40 bin diyebileceğinizi unutmayın.

That's going to be the exception to all of these, but we're going to just focus on that

Bu, tüm bunların istisnası olacak , ama biz sadece o

simple one, forty thousand.

basit olana, kırk bine odaklanacağız.

What if we want to grow that number a little bit?

Peki ya bu sayıyı biraz büyütmek istersek ?

You could say forty-two thousand three hundred seventy-eight, one hundred thousand.

Kırk iki bin üç yüz yetmiş sekiz, yüz bin diyebilirsin.

Simple, clear, one hundred thousand, or one hundred twelve thousand four hundred seventy-three,

Basit, açık, yüz bin veya yüz on iki bin dört yüz yetmiş üç,

two million one hundred ninety thousand three hundred eighty-two.

iki milyon yüz doksan bin üç yüz seksen iki.

What about the population of the earth?

Peki ya dünya nüfusu?

This is an extremely large number.

Bu son derece büyük bir sayıdır.

Perfect for today's lesson.

Bugünün dersi için mükemmel. Şu

Well, at the moment, the population of planet earth is seven billion, seven hundred eighty-six

anda dünya gezegeninin nüfusu yedi milyar yedi yüz seksen altı

million, two hundred thirty-eight thousand, and sixty-two.

milyon iki yüz otuz sekiz bin altmış iki.

All right, we just talked about a lot of big numbers, a lot of different ways that we can

Pekala, az önce bir çok büyük sayıdan bahsettik,

talk about these big numbers.

bu büyük sayılar hakkında konuşabileceğimiz birçok farklı yol.

As you can see, there are a lot of options.

Gördüğünüz gibi, birçok seçenek var.

So it's time to take a little test to review what you've learned.

Öyleyse, öğrendiklerinizi gözden geçirmek için küçük bir test yapmanın zamanı geldi .

Imagine that you're back in elementary school and you have a number and you need to write

İlkokula döndüğünüzü ve bir sayıya sahip olduğunuzu ve

out how to spell that number.

bu sayının nasıl yazılacağını yazmanız gerektiğini hayal edin.

But this time, thankfully, you're not going to have to take your test paper home to your

Ama bu sefer çok şükür test kağıdını annene götürmek zorunda kalmayacaksın

mom, so less stress.

, böylece daha az stres olacak. Size içinde

I'm going to show you a sentence with a number in it, and then I'm going to show you two

sayı olan bir cümle göstereceğim ve sonra size iki

options.

seçenek göstereceğim.

I want you to choose which option is going to be best for spelling out and saying that

Bu sayıyı hecelemek ve söylemek için hangi seçeneğin en iyi olacağını seçmenizi istiyorum

number.

.

Sentence number one, I made cookies.

Bir numaralı cümle, kurabiye yaptım.

Should you say I made one hundred thirty-two cookies, or should you say I made thirteen

Yüz otuz iki kurabiye yaptım mı dersiniz yoksa on üç

two cookies?

iki kurabiye yaptım mı dersiniz?

Which one's the most natural in this situation?

Bu durumda hangisi en doğalı?

We're talking about items, cookies.

Öğelerden, çerezlerden bahsediyoruz.

We're not talking about money.

Paradan bahsetmiyoruz.

We're not talking about hotel rooms.

Otel odalarından bahsetmiyoruz.

This is just an item.

Bu sadece bir öğe.

I'll give you three seconds.

Sana üç saniye vereceğim.

Three, two, one.

Üç iki bir.

I made one hundred thirty-two cookies.

Yüz otuz iki kurabiye yaptım.

We're simply saying the simple answer here, one hundred thirty-two cookies.

Burada basit cevabı söylüyoruz, yüz otuz iki kurabiye. Bu durumda eşya

We're not going to split 13-2 for counting items in this situation.

saymak için 13-2 bölmeyeceğiz .

Sentence number two, your hotel room is?

İki numaralı cümle, otel odanız mı?

What's a natural way to say this number.

Bu sayıyı söylemenin doğal bir yolu nedir?

Your hotel room is 1,200 or your hotel room is 1200.

Otel odanız 1.200 veya otel odanız 1200.

Think about that for a moment.

Bunu bir an için düşünün.

Hotel rooms often use specific situations here, specific types of numbers.

Otel odaları burada genellikle belirli durumları , belirli sayı türlerini kullanır.

I'll give you three seconds.

Sana üç saniye vereceğim.

Three, two, one.

Üç iki bir.

Your hotel room is twelve hundred.

Otel odanız bin iki yüz.

Wonderful.

Müthiş.

Number three, he was born in?

Üç numara, o doğdu?

What's the best way to say this date?

Bu tarihi söylemenin en iyi yolu nedir?

He was born in one thousand eight hundred fifty-four, or he was born in eighteen fifty-four?

Bin sekiz yüz elli dörtte mi doğdu, yoksa bin sekiz elli dörtte mi doğdu?

Should you say this number in the simple way, or should you split this?

Bu sayıyı basit bir şekilde mi söylemelisiniz yoksa bölüştürmeli misiniz?

Three, two, one.

Üç iki bir. Bin

He was born in eighteen fifty-four.

sekiz elli dörtte doğdu.

For dates, it's really common to split it into two sections, eighteen fifty-four.

Tarihler için, onu iki bölüme ayırmak gerçekten yaygın , bin sekiz elli dört. Dört

Number four, she spent on her vacation.

numara, tatilini geçirdi.

She spent five thousand three dollars on her vacation, or she spent fifty-O-three dollars

Tatilinde beş bin üç dolar harcadı ya da tatilinde elli üç dolar harcadı

on her vacation.

.

Which one feels the most correct to you?

Hangisi size en doğru geliyor?

Even if you don't remember the specific date, which one feels correct?

Belirli bir tarihi hatırlamasanız bile hangisi doğru geliyor?

Follow your heart.

Kalbinin sesini dinle.

Three, two, one.

Üç iki bir.

She spent five thousand three dollars on her vacation.

Tatilinde beş bin üç dolar harcadı . Büyük sayılardan bahsederken,

We do not split numbers, like fifty-O-three dollars, when we're talking about ones that

50-3 dolar gibi sayıları ayırmıyoruz

are big numbers.

.

This can be confusing because at least for dollars, we have dollars and cents.

Bu kafa karıştırıcı olabilir çünkü en azından dolar için dolar ve sentimiz var.

So if you said, "She spent fifty-O-three," this kind of feels like she spent fifty dollars

Yani, "Elli üç sent harcadı" derseniz, bu onun elli dolar

and three cents.

üç sent harcadığı hissine kapılır.

But instead, she spent five thousand dollars and three, five thousand and three dollars.

Ama bunun yerine beş bin dolar ve üç, beş bin ve üç dolar harcadı.

So this is quite different.

Yani bu oldukça farklı.

Instead, for money, we're going to just use that simple version and say, "She spent five

Bunun yerine, para için, bu basit versiyonu kullanacağız ve "

thousand three dollars on her vacation."

Tatilinde beş bin üç dolar harcadı" diyeceğiz.

Number five, my phone number is?

Beş numara, telefon numaram?

How can we say this phone number?

Bu telefon numarasını nasıl söyleyebiliriz?

My phone number is five hundred seventy-four sixty-two, or my phone number is five hundred

Telefon numaram beş yüz yetmiş dört altmış iki mi, yoksa telefon numaram beş yüz

seven thousand four hundred sixty-two?

yedi bin dört yüz altmış iki mi?

Which one's the most natural?

En doğalı hangisi?

Three, two, one.

Üç iki bir.

The answer is, my phone number is five hundred seventy-four sixty-two.

Cevap, telefon numaram beş yüz yetmiş dört altmış iki.

We often separate numbers and phone numbers.

Numaraları ve telefon numaralarını genellikle ayırırız.

It just kind of helps us to visualize the number easier.

Sayıyı daha kolay görselleştirmemize yardımcı oluyor.

So we're going to separate that into small segments, seventy-four, sixty-two.

Bunu küçük parçalara ayıracağız, yetmiş dört, altmış iki.

There are about people in my city.

Şehrimde yaklaşık insanlar var.

How can we say this number correctly?

Bu sayıyı nasıl doğru söyleyebiliriz?

We're talking about a population of people.

Bir insan popülasyonundan bahsediyoruz.

We're just counting these items or these people.

Sadece bu öğeleri veya bu insanları sayıyoruz.

Should you say ninety-two thousand four hundred fifty-two, or should you say ninety-two million

Doksan iki bin dört yüz elli iki mi demelisiniz yoksa doksan iki milyon

four hundred fifty-two?

dört yüz elli iki mi demelisiniz?

Which one is the most correct?

Hangisi en doğru?

How many commas do you see here?

Burada kaç virgül görüyorsunuz?

There's only one which means it needs to be, there are ninety-two thousand four hundred

Olması gerektiği anlamına gelen tek bir kişi var, benim şehrimde doksan iki bin dört yüz elli

fifty-two people in my city.

iki kişi var.

The first comment is a thousand.

İlk yorum bin.

The second comma is a million.

İkinci virgül bir milyondur.

The third one is billion, and there are not 92 billion people in my city.

Üçüncüsü milyar ve benim şehrimde 92 milyar insan yok.

Great work with this lesson.

Bu dersle harika iş çıkardınız.

I know there was a lot of information today, but numbers are essential, especially big

Bugün çok fazla bilgi olduğunu biliyorum, ancak sayılar çok önemlidir, özellikle büyük

numbers.

sayılar.

You want to make sure you hear them accurately, and I want to make sure you can use them as

Onları doğru duyduğundan emin olmak istiyorsun ve ben de onları kullanabileceğinden emin olmak istiyorum

well.

.

So I have a challenge for you.

Bu yüzden sana bir meydan okumam var.

In the comments, can you write this number out correctly?

Yorumlara bu sayıyı doğru yazar mısınız ? Doğru

There are a couple different ways to write it correctly, so test yourself, practice a

yazmanın birkaç farklı yolu vardır , bu yüzden kendinizi test edin, biraz pratik yapın

little bit, read some of the other comments, and see some of the other ways that you can

, diğer yorumlardan bazılarını okuyun ve bu sayıyı doğru söylemenin diğer yollarından bazılarını görün

say this number correctly.

. Benimle

Well, thank you so much for learning English with me.

İngilizce öğrendiğin için çok teşekkür ederim .

Good luck saying big numbers in English, and I'll see you again next Friday for a new lesson

Büyük sayıları İngilizce söylerken iyi şanslar ve önümüzdeki Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için tekrar görüşmek üzere

here on my YouTube channel.

.

Bye.

Hoşçakal. Bir

The next step is to download my free eBook, Five Steps to Becoming a Confident English

sonraki adım, ücretsiz e-Kitabım olan Kendine Güvenen Bir İngilizce Konuşmacısı Olmak İçin Beş Adım'ı indirmek

Speaker.

.

You'll learn what you need to do to speak confidently and fluently.

Kendinden emin ve akıcı bir şekilde konuşmak için ne yapman gerektiğini öğreneceksin.

Don't forget to subscribe to my YouTube channel for more free lessons.

Daha fazla ücretsiz ders için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

Bye.

Hoşçakal.