English Grammar: Have / Has

Hi, everybody.

Selam millet.

In this video, we’re going to learn ‘have’ and ‘has’.

Bu videoda 'sahip olmayı' ve 'sahip olmayı' öğreneceğiz.

Now we use ‘have’ or ‘has’ to show possession.

Şimdi mülkiyeti göstermek için 'have' veya 'has'ı kullanıyoruz.

To show something belongs to you.

Bir şeyin sana ait olduğunu göstermek.

Ok…

Tamam...

So, let’s take a look at the board.

O halde tahtaya bir göz atalım.

Ok…

Tamam…

When you’re talking about ‘you’, or me, we say, “I have…”

Senden ya da benden bahsederken, “Bende…” deriz.

Ok…

Tamam…

If something belongs to a boy or man, we say, “He has…”

Eğer bir şey bir erkeğe ya da erkeğe aitse, “Onda…” deriz.

For a girl or a woman.

Kız ya da kadın için.

“She has…”

“Onun…”

For an animal or thing.

Bir hayvan ya da şey için.

“It has…”

Sizin için “Onda…”

For you, “You have…”

, Bizim için “Sende…”

For us.

.

Me and some other people.

Ben ve birkaç kişi daha.

We say, “We have…”

“Bizde…” diyoruz.

Ok, and some other people.

Tamam ve başka insanlar.

“They have…”

“Onlar…”

Ok…

Tamam…

This is very easy, you just have to remember it.

Bu çok kolay, sadece hatırlaman gerekiyor.

Ok…

Tamam…

So, let’s practice with these pictures.

Hadi bu resimlerle pratik yapalım.

Here we have a rabbit…and a carrot.

Burada bir tavşanımız ve bir havuçumuz var.

So which one do we have to use?

Peki hangisini kullanmamız gerekiyor?

Well, a rabbit is an animal.

Neyse ki tavşan bir hayvandır.

So we have to use ‘it’.

Bu yüzden 'it'i kullanmak zorundayız.

“It has a carrot.”

"Bir havuç var."

Again, “It has a carrot.”

Yine “Havucu var.”

Now, in this picture, we have two ants.

Şimdi bu resimde iki karıncamız var.

Ok…

Tamam…

So, for two things we have to use ‘they’.

Yani iki şey için 'onlar'ı kullanmamız gerekiyor.

Ok…

Tamam…

So, here are two ants and an apple.

İşte iki karınca ve bir elma.

So, we’re going to say, “They have an apple.”

Yani, "Onların bir elması var" diyeceğiz.

“They have an apple.”

"Elmaları var."

Ok, let’s move on to some more practice.

Tamam, biraz daha alıştırmaya geçelim.

Ok…

Tamam...

Let’s do some practice together.

Birlikte biraz pratik yapalım.

You have to think about if we should use ‘have’ or ‘has’ in the blanks.

Boşluklarda 'sahip' mi yoksa 'sahip' mi kullanmamız gerektiğini düşünmelisiniz.

Ok…

Tamam…

So let’s look at the first one.

O halde ilkine bakalım.

“The girl ‘blank’ long hair.”

“Kızın 'boş' uzun saçları.”

Ok…

Tamam…

Now, ‘the girl’.

Şimdi 'kız'.

We can we use instead of 'the girl'?

'Kız' yerine kullanabilir miyiz?

We can say “she”.

“O” diyebiliriz.

“She” then what do we say?

“O” o zaman ne diyoruz?

“Has.”

"Sahip olmak."

“She has long hair.”

"Onun uzun saçları var."

Or…

“The girl has long hair.”

Veya...

"Kızın saçları uzun."

It’s the same.

Aynısı.

Ok…

Tamam...

The next one.

Sıradaki.

“The boys…”

“Çocuklar…”

Now, there’s an ‘s’ here.

Şimdi burada bir 's' var.

That means there’s more than one boy.

Bu birden fazla erkek çocuk olduğu anlamına geliyor.

When we have more than one thing, what do we use?

Birden fazla şeye sahip olduğumuzda ne kullanırız?

“They.”

"Onlar."

Ok…

Tamam…

“They…”

“Onlar…”

Do we say ‘have’ or ‘has’?

'Sahip' mi yoksa 'sahip' mi diyoruz?

We have to say “have”.

“Var” demek zorundayız.

“They have caps.”

"Şapkaları var."

Or…

Veya...

“The boys have caps.”

"Çocukların şapkaları var."

Ok, the next one’s easier.

Tamam, bir sonraki daha kolay.

“I…”

“Ben…” '

When we have ‘I’, we say “have”.

Ben'e sahip olduğumuzda, 'sahip' deriz.

“I have a friend.”

"Ben bir arkadaşım var."

Ok, the next one is also easy.

Tamam, bir sonraki de kolay.

“He…”

“O…”

“He ‘blank’ an umbrella.”

“Şemsiyeyi 'boştu'.”

What do we have to use?

Neyi kullanmamız gerekiyor?

“Has.”

"Sahip olmak."

“He has an umbrella.”

"Onun bir şemsiyesi var."

Ok, the next one says, “The dog ‘blank’ a bone.”

Tamam, bir sonraki diyor ki, "Köpek bir kemiği 'boş'."

“The dog…”

“Köpek…”

What do we use for animals?

Hayvanlar için ne kullanıyoruz?

“It.”

"BT."

“It…has a bone.”

"Onun...bir kemiği var."

Or…

Veya…

“The dog has a bone.”

“Köpeğin bir kemiği var.”

And last.

Ve son olarak.

“My mother and I ‘blank’ a car.”

"Annem ve ben bir arabayı 'boşaltıyoruz'."

Ok, this one’s tricky.

Tamam, bu çok zor.

“My mother and I…”

“Annem ve ben…”

We have to say “we”.

“Biz” demeliyiz.

“We…have…a car.”

"Arabamız var."

“My mother and I have a car.”

"Annem ve benim bir arabamız var."

Ok…

Tamam…

So I hope you understand how to use ‘have’

Umarım 'have'

and ‘has’ and I’ll see you in the next video.

ve 'has'ın nasıl kullanılacağını anlamışsınızdır, bir sonraki videoda görüşürüz.

Bye.

Hoşçakal.