4 things to study EVERY DAY to become fluent in English

(neşesiz elektronik müzik)

- Herkese merhaba ve English With Lucy'ye tekrar hoş geldiniz.

Bugün size

İngilizcenizi kısa sürede hızlı bir şekilde geliştirmek istiyorsanız her gün çalışmanız gereken dört şeyden bahsedeceğim.

Şimdi İngilizceyi günlük hayatınıza nasıl dahil edebileceğiniz ve entegre edebileceğiniz hakkında epeyce video hazırladım

.

Ama bu video onu bir adım öteye taşıyacak.

Bu video boyunca,

tüm videolarımın altına koyduğunuz en popüler soruları yanıtlayacağım. Hangi kelimeleri öğrenmem gerektiğini

nasıl bilebilirim gibi sorular.

Ya da gramere nereden başlayacağımı nasıl bilebilirim ?

Hangi sırayla gideceğim? O

kadar çok youtube videosu var ki

hangisini izleyeceğimi bilemiyorum.

Veya, öğretmenlerle dersleri ne sıklıkta planlamalıyım

?

Veya başka bir gerçekten önemli soru, hangisi daha önemli,

gramer mi yoksa telaffuz mu? Önce

grameri öğrenip sonra

telaffuzumu mükemmelleştirmeli miyim?

Yoksa mükemmel telaffuz

ve kötü dilbilgisi ile İngilizce konuşmalı mıyım?

Önce hangisini yapmalıyım?

Bugün sizinle bunların hepsini tartışacağım,

o yüzden başlayalım. Hızlı bir şekilde akıcı olmak istiyorsanız,

her gün çalışmanız gereken ilk şey

telaffuzdur.

Telaffuz ile pratik yapmak mükemmel hale getirir, bu yüzden

sizden bunu her gün yapmanızı istiyorum.

Ve benim dürüst, profesyonel görüşüm, telaffuzun en

baştan çalışılması gerektiğidir .

İngilizce öğretmenleriyle olan deneyiminizden emin değilim.

İyi

ya da kötü bir deneyim yaşadıysanız lütfen aşağıya yorum yapın.

Ancak birçok öğretmenin telaffuza çok az,

dil bilgisine ise çok fazla önem verdiğini gördüm.

İspanya'da öğretmenlik yaptım ve öğrencilerin okuldan harika bir

gramerle, bazen benimkinden daha iyi bir şekilde ayrıldığını gördüm , ancak

telaffuzları

çok kötü olduğu için ne dediklerini anlayamıyordum.

Ve o zamana kadar, kötü telaffuzla o kadar uzun süre konuşmuşlardı

ki, bir değişiklik yapmak onlar için gerçekten zordu

.

Bu yüzden size söylediğim şey, önce dilbilgisi öğrenmeyin

ve daha sonraki bir tarihte telaffuza başlayın,

telaffuzla başlayın.

Yapılacak en iyi şey, ikisini aynı

anda çalışmaktır, ama gerçekten, gerçekten telaffuza önem verin

çünkü dilbilgisi katı kurallar dizisidir,

ancak telaffuz çok daha zordur, bunda bir sanat vardır.

Doğru telaffuz, kulağa

İngilizce konuşmayı biliyormuş gibi görünmekten çok daha fazlasına yardımcı olur.

Doğru telaffuzu bilmek,

diğer insanları anlama şeklinizi değiştirecektir.

Bir kelimenin nasıl telaffuz edildiğini öğrendikten sonra,

biri size söylediğinde onu anlayacaksınız.

Öğrenciler bana her zaman dinleme becerilerinin neden

bu kadar kötü olduğunu soruyorlar ve ben de onlara bunun muhtemelen

telaffuz becerilerinin eksik olmasından kaynaklandığını söylüyorum. Sözü

nasıl söyleyeceğinizi bilmiyorsunuz , peki

başkası size söylediğinde nasıl anlayacaksınız?

Peki telaffuzumuzu nasıl geliştirebiliriz?

Açıkçası bu ders size kesinlikle her şeyi öğretmek için çok kısa

, ama başlamak için en iyi yerin

uluslararası fonetik alfabe olan IPA olduğunu söyleyebilirim. IPA ile ilgili

bir dizi yapmamı isterseniz lütfen yorumlarda bana bildirin çünkü

bir süredir bunu düşünüyorum.

Şimdi karmaşık terimlerle, IPA Latin diline dayalı alfabetik bir

fonetik kavram sistemidir .

Ancak basit bir ifadeyle, fonetik transkripsiyonları anlamanıza yardımcı olacak bir araçtır

. Telaffuz videolarıma sık sık koyduğum

o küçük dalgalı, garip kelimeler

. Transkripsiyonları

nasıl okuyacağınızı ve anlayacağınızı anladığınızda

, bir sözlükte okuduğunuz herhangi bir kelimeyi anlayabileceksiniz

.

Açıklama kutusuna mutlak

favori etkileşimli IPA çizelgeme bir bağlantı koydum.

Her öğeye tıklarsınız ve birileri sizin için söyler.

Bu dahice.

Kendinizi

her gün bir fonem veya bir ünlü ikili öğrenmeye adarsanız, iki ay içinde

her şeyi öğreneceksiniz.

Bu yüzden her gün pratik yapın.

Telaffuzunuzu geliştirmenin,

yerlilerin nasıl konuştuğunu dinlemenin diğer yolları bellidir.

Ayrıca,

İngiliz aksanları arasındaki farklar hakkında biraz araştırma yapın.

Örneğin, İngiliz İngilizcesi, RP telaffuzu

ve genel Amerikan dili.

Farklılıkları anladığınızda ,

ingilizcenin genel telaffuzuna daha uyumlu hale geleceksiniz.

Pekala, ikinci nokta, öğretmenlerle dersler.

Videonun bu kısmı Lingoda tarafından desteklenmektedir,

ancak size günlük olarak dil becerilerinizi

nasıl geliştireceğiniz konusunda son derece alakalı bilgiler vereceğim

.

Evet bu doğru.

Bir öğretmenle bir derste ne sıklıkla programlamalısınız?

Alabileceğinizin en iyisini istiyorsanız,

bunu her gün yapmalısınız.

Şimdi normalde, bu gerçekten insanlar için bir seçenek değil,

ama söylemem gerekenleri dinle çünkü bence

bu seni şaşırtabilir.

Bu video, dil becerilerinizi geliştirmek için her gün çalışabileceğiniz şeyler hakkındadır

. Her gün

bir dil kelime bilgisi uygulamasında beş dakika

yardımcı olacaktır, ancak tek başına yeterli olmayacaktır.

Ayakta olmayan bir dil okulundaki haftalık dersler yardımcı olacaktır,

ancak yine de ilerleme çok yavaş olacaktır.

Lingoda Dil Maratonu,

her gün çalışmak ve akıcılığınız üzerinde büyük, büyük bir etki yaratmak için mükemmel bir yoldur

. Geçtiğimiz birkaç yılda

10 binin üzerinde öğrenci önceki

dört Dil Maratonuna katıldı

ve birçoğunun hayatını değiştirdi.

Bazılarının yeni bir iş bulmasına yardımcı oldu , bazılarının yeni arkadaşlar edinmesine yardımcı oldu

ve diğerlerinin

başka ülkelerde okuyup çalışmasına yardımcı oldu.

Birçoğu deneyimlerini hepimizle paylaştı

ve aşağıda Lingoda web sitesinde bununla ilgili okuyabileceğiniz bir bağlantı var

.

Daha ilham verici hikayeler görmek için Lingoda'nın Instagram sayfasına da göz atabilirsiniz.

Peki Lingoda Dil Maratonu nedir?

Temelde gerçekten motive edici bir çalışma mücadelesi.

Biraz daha az çalıştığınız yarı maratona katılmadığınız sürece her gün çalışırsınız.

Maratonu başarıyla tamamlarsanız

%100, yarı maratonu tamamlarsanız %50 para iadesi alırsınız

.

Bu, sizi ertelemekten gerçekten alıkoyacak harika bir teşvik

.

Maraton 27 Mayıs 2019'da başlayacak ve

24 Ağustos 2019'a kadar devam edecek. Her

gün, günde bir ders alabilirsiniz.

Bu, tam maraton için ayda 30 ders ve

yarım maraton için 15 derstir.

Maratona ingilizce, fransızca, ispanyolca,

almanca ve iş ingilizcesi dillerinde katılabilirsiniz.

Ve başlangıç ​​seviyesinden ileri seviyeye kadar her seviye için uygundur.

Peki nasıl katılacaksınız? 13 Mayıs'tan önce

maratona kayıt olmanız gerekiyor

. Maratondaki yerinizi garantileyen

beş avroluk giriş ücretini ödedikten sonra

,

otomatik olarak

üç aylık bir aboneliğe kaydolacaksınız.

Şimdi size özel indirim kodum var ve bu da

giriş ücreti ödemenize gerek olmadığı anlamına geliyor. Açıklama

kutusundaki linke tıklayın ve

talk1 kodumla üye olun, sizin için indirimli olsun.

Şimdi, sanki üç ay boyunca tek bir gün çalışmak

yeterince iyi değilmiş gibi, her ay kararlaştırılan sayıda derse katıldığınızda Lingoda'nın maraton ücretinizin tamamını iade edeceğini unutmayın

.

Zamanında gelmeniz ve derslere aktif olarak katılmanız gerekecek

.

Bir ders için rezervasyon yaptırır ve onu kaçırırsanız veya hiç ders ayırtamazsanız

, yine de maratona devam edebilirsiniz,

ancak geri ödeme almaya hak kazanamazsınız.

Maratondaki yerler sınırlıdır,

bu yüzden hayal kırıklığına uğramamak için şimdi kaydolun.

Ayrıca,

şartlar ve koşulları öğrendiğinizden emin olun.

Önceki maraton mezunları,

geri ödemeyi sağlamanın anahtarının bu olduğunu söylediler.

Maraton,

İngilizcenizi hızlı ve etkili bir şekilde bir sonraki seviyeye taşımak için inanılmaz bir fırsattır.

Pek çok öğrenci, üç ay boyunca her gün

yerli, nitelikli bir öğretmenden İngilizce dersi alma şansına atlar

.

Ve paranızı geri alabilmeniz ekstra bir

motivasyon teşvikidir, pastanın üzerindeki kremadır.

Alternatif olarak, Dil Maratonu'nun

size göre olmadığını düşünüyorsanız, Lingoda'nın esnek

abonelik paketlerini inceleyebilir ve ücretsiz bir deneme dersi için rezervasyon yaptırabilirsiniz.

Maratonla devam etmeye karar verirseniz,

lütfen nasıl gittiğini bana bildirin.

Sana mutlak iyi şanslar diliyorum.

Üç numaralı nokta, gramer. Dilbilgisi hakkında

o kadar çok soru alıyorum ki , insanların

nereden başlayacakları konusunda kafaları o kadar karışmış görünüyor ki.

İnsanlar videolarımı numaralandırmamı ve sıralamamı istiyor

ama size söylemeliyim ki bazen katı bir sıraya uymak

dil öğrenmenin en iyi yolu değildir.

Artık biliyorsun ki,

sana bir başkasının eğitim vermesini bekleme, kendini eğit.

Pekala, yine aynı şeyi söyleyeceğim.

Kendini test etmelisin.

Dilbilgisi becerilerinde nerede eksik olduğunuzu bulmanız

ve ardından boşlukları doldurmanız gerekir.

Dilbilgisi çalışmanız gereken sıra,

arkadaşınızın

dilbilgisi çalışması gereken sırayla çok farklı olacaktır.

Aşağıda gerçekten iyi bir web sitesi bağladım.

Senin yerinde olsam, A2'den itibaren her bir İngilizce seviyesini

, hatta belki A1'i bile geçerdim.

Ve eğer bir soru yanlışsa veya birden çok

soru yanlışsa, o dilbilgisi konusunu gözden geçirmen gerekir.

Dilbilgisine tamamen güvenmiyorsanız,

gözden geçirmeniz gerekir.

Ugh diye düşünmemelisin, şimdiki zaman ben

10 yaşındayken aldığımız ilk dersti, bu

yüzden bunu tekrar yapmama gerek yok ,

şart kiplerini ve subjektif kipi öğrenmem gerekiyor.

Bir ev gibi, sağlam temellere sahip olmanız gerekir.

Bu tamamen zayıf noktalarınızı belirlemek

ve onları güçlü noktalar haline getirmekle ilgilidir.

Nerede eksik olduğunuzu bilmiyorsanız, nasıl etkili bir şekilde çalışabilirsiniz?

Bu hiç mantıklı gelmiyor ama dil bilgisi öğrenmek için

bu yaklaşımı ne kadar az öğrencinin benimsediği beni her zaman şaşırtıyor .

Yani, şimdi ne yapman gerektiğini biliyorsun.

Açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayın,

her seviyede kendinizi test edin ve ardından yapmanız gereken tüm konuları yazın

.

Ve sonra onları seviye sırasına göre çalışın ve bu,

gramer çalışmanız gereken sıradır.

Basit.

Pekala, son konuya

ve muhtemelen en büyük konuya geçelim.

Bu kelime dağarcığıdır.

Pek çok öğrenci bana hangi kelimeleri öğrenmeleri gerektiğini soruyor.

Pekala, her şey İngilizce öğrenmekteki hedefinizin ne olduğuna bağlı

.

Sadece bir sınavı geçmek için İngilizce öğreniyorsanız,

önceliğiniz buysa, o zaman önceliğiniz

sınav kelimelerini öğrenmek olmalıdır.

Çoğu sınav panosunda,

belirli bir seviyeye kadar bilmeniz gereken tüm kelimelerin tam listesi bulunur.

Bu listeye sahip olduğunuzdan emin olun, hemen tanıdığınız her kelimenin üstünü çizin

ve tanınmayan kelimelerin listesini sıkıştırın

ve ondan çalışın.

Artık müfredatınızda olmayan kelimelerin

sınavlarda çıkması ve çıkması muhtemeldir.

Bu yüzden konuyu baştan sona okumanız gerekiyor.

Sınavların genellikle belirlenmiş konuları vardır. Tatiller

hakkında konuşmanız gerekebilir ,

hava durumu hakkında konuşmanız gerekebilir, işinizin büyümesi hakkında konuşmanız gerekebilir

, kim bilir?

Her gün bir konu seçmeniz ve

bu konu etrafında bir makale okumanız gerekiyor.

Bu, konuya özel kelime dağarcığınızı oluşturmanıza gerçekten yardımcı olacaktır

.

Peki ya İngilizceyi sınava girmek için

değil de akıcı olmak için öğreniyor olsaydın ?

O halde sizin için en mantıklı seçenek

günlük hayatta karşılaştığınız kelimeleri öğrenmek olacaktır. Günlük kelimesinden

o kadar çok bahsettim ki .

Şimdi hızlıca tekrar değineceğim. Her zaman yanınızda

bir not defteri veya bir telefon listesi bulundurun, ne

zaman bir şey görseniz ve onu ingilizce nasıl söyleyeceğinizi bilmiyorsanız,

not edin ve günün sonunda,

bunların İngilizce'de ne olduğunu araştırın ve o listeye sahip olun. den

okumak.

Akranlarınız, meslektaşlarınız, arkadaşlarınız ve ailenizle muhtemelen yapacağınız konuşmaları düşünmeyi alışkanlık haline getirmeli

ve bu durumlarda başarılı konuşmalar yapmak için ihtiyaç duyabileceğiniz kelimeleri göz önünde bulundurmalısınız

.

İş yerinde öğle yemeğinde ne olduğundan bahsediyor olabilirsiniz,

zaman tutmaktan bahsediyor olabilirsiniz,

toplantılardan bahsediyor olabilirsiniz, öğle yemeğinde ne yediğiniz hakkında konuşmanız

, YouTube'a girip

What I Eat In araması yapmanız gerekiyor. Bir Gün videoları.

Bu, biraz daha fazla kelime öğrenmenin oldukça iyi bir yolu olacak

.

Köpek eğitimi

veya buna benzer bir şeyden hoşlanan bir arkadaşınız varsa, altyazılı bazı köpek eğitimi videoları izleyin

ve biraz daha kelime ezberlemeye çalışın. Kelime öğrenmeye yaklaşırken o

kadar proaktif olmalısın

çünkü öğrenecek çok şey var.

Gerçekten ihtiyacınız olan ve

sık sık uygulayabileceğinizi düşündüğünüz şeylerle başlayın ve ardından

daha az ilgilenmediğiniz

veya kullanma olasılığınızın düşük olduğu şeylere doğru yavaş yavaş genişletin.

Tamam, bugünün dersi bu kadar.

Umarım beğenmişsinizdir ve gerçekten umarım

bir şeyler öğrenmişsinizdir.

Lingoda Dil Maratonu'na göz atmayı unutmayın.

Kaydolma bağlantısı açıklama kutusundadır ve giriş ücretinizde

%100 indirim almak için talk1 kodumu kullanabilirsiniz .

Ve sosyal medyamı kontrol edebilirsiniz.

Instagram'ım var,

Facebook'um var ve Twitter'ım var.

Ve yakında başka bir ders için görüşürüz.

(öpücük darbeler)

Konuşmanızı nasıl geliştirirsiniz (homurdanır).

Neden alamıyorum?

Mangrage larathons için öncekinde.

Öyleyse nasıl pronoot yapabiliriz, pronoove.

(güler)

Bu bir telaffuz dersi.

Pronove.

Ve ingilizceyi gününüze dahil edin ve entegre edin .

Bah.

İrade?

Ben sadece...