English Addict - 139 / Goodbye - Farewell - Ta Ta to FABuary - 28th February 2021

it is a very nice day here in england and i  hope the day is going well where you are as well  

ingiltere'de çok güzel bir gün ve umarım gün senin olduğun yerde de iyi geçiyordur

here we are oh my goodness i can't  believe it we are here once again  

aman tanrım yine burada olduğumuza inanamıyorum

yes it is another english addict  coming to you live from the birthplace  

of english which just happens to  be oh my goodness it's england

ingilizcenin doğum yeri -- aman tanrım orası ingiltere

oh my goodness again hi everybody this is mr  duncan in england how are you today are you okay  

aman tanrım yine merhaba millet ben ingiltere'den bay duncan bugün nasılsın iyi misin

i hope so are you happy i hope you are feeling  happy because today well i need your positivity  

umarım mutlusundur umarım mutlusundur çünkü bugün iyi ihtiyacım var pozitifliğiniz

today i need your support because well  it is the final day it is the last day of  

bugün desteğinize ihtiyacım var çünkü bu son gün şubat ayının son günü

february but also it's the final day of fabuary  as well so this is the final day of my 28 days  

ama aynı zamanda fabuyın da son günü yani

of special live streams i have been with you since  the beginning of this month and today is the final  

sizinle birlikte olduğum 28 günlük özel canlı yayınlarımın son günü bu ayın başından beri ve bugün son

day because march is just around the corner  and yes this is the final one so everything is  

gün çünkü Mart gelmek üzere ve evet bu son gün yani her şey

a little bit different today i will tell you now  that things are different one thing in particular  

bugün biraz farklı  size şimdi her şeyin farklı olduğunu söyleyeceğim özellikle bir şey   daha sonra

we will be outside later on because the weather  is so nice i i really can't resist showing you the  

dışarıda çünkü hava çok güzel size hava  göstermekten kendimi alamıyorum

weather and being out there it seems almost like  a crime being out being indoors so i think it it  

ve dışarıda olmak neredeyse bir suç gibi görünüyor, bu yüzden bence

it's wrong being in the house today it's  wrong i should be outside enjoying the nature  

bugün evde olmak yanlış, yanlış  olmam gerekir dışarıda doğanın tadını çıkaracağım

so that's what i'm going to do i'm going to go  outside and mr steve will be joining me in the  

yani yapacağım şey bu, dışarı çıkacağım ve Bay Steve bahçede bana katılacak

garden i'm sure there will be lots of birds  as well joining in with the fun so today we  

eminim eğlenceye katılacak çok sayıda kuş olacaktır, bu yüzden bugün biz

are reviewing some of the things we've looked at  during this very unusual and can i just say busy  

bu çok sıra dışı dönemde  incelediğimiz bazı şeyleri gözden geçiriyoruz ve sadece meşgul diyebilir miyim

it has been a very busy month definitely i can't  begin to tell you how busy i have been non-stop  

çok yoğun bir ay oldu kesinlikle size ne kadar  durmaksızın meşgul olduğumu söyleyemem   biz bunu

that's what we say when something has  been going on and on without a break  

söylediğimizde bir şeyler ara vermeden devam ediyor

this month for me has been non-stop lots of things  going on and today is no exception english addict  

bu ay benim için pek çok şey  durmaksızın devam ediyor ve bugün bir istisna değil ingiliz bağımlısı

but also the final day of february as well and can  i say hello to everyone on the live chat thank you  

ama aynı zamanda şubatın son günü ve canlı yayındaki herkese merhaba diyebilir miyim sohbet

very much for joining me again it's so nice to  see you back where you belong very nice in fact  

bana tekrar katıldığınız için çok teşekkür ederim sizi  ait olduğunuz yerde görmek çok güzel aslında

yes we have made it all the way to the end  of another week and sadly we are at the end  

evet bir haftanın daha sonuna geldik ve ne yazık ki

of our special month of live streams and  also we are at the end of the weekend but  

özel canlı ayımızın sonuna geldik  yayınlar ve ayrıca hafta sonunun sonuna geldik ama

there is still a little bit more  of the weekend to enjoy yes it's

eğlenmek için haftasonuna biraz daha  var evet bugün

sunday

pazar

how is your sunday going i hope it's going as  well as mine although i must be honest with you  

senin pazarın nasıl gidiyor umarım benimki kadar iyi geçiyordur ama sana karşı dürüst olmalıyım

i'm going to be honest i'm not completely prepared  today so this is where we will be going later  

ben dürüst olmak gerekirse, bugün tam olarak hazır değilim  bu yüzden daha sonra gideceğimiz yer burası

hopefully mr steve will be joining us as well so  there it is in the garden you can see there is a  

umarım Bay Steve de bize katılır, bu nedenle bahçede görebilirsiniz

little pigeon sitting underneath the tree in the  distance so mr steve and myself will be out here  

küçük bir güvercin ağacın altında oturuyor mesafe yani Bay Steve ve ben

later on enjoying some of the lovely sunshine  i don't know what's happened over the past few  

daha sonra burada   güzel güneşin tadını çıkaracağız son birkaç   günde ne oldu bilmiyorum

days but the weather has become so nice i'm not  complaining please please don't get the wrong idea  

ama hava çok güzelleşti şikayet etmiyorum lütfen lütfen yanlış anlamayın fikir

i am not complaining about the weather i'm just  saying how lovely it happens to be at the moment  

hava durumundan şikayet etmiyorum, sadece şu anda havanın ne kadar güzel olduğunu söylüyorum

and and we will be joining mr pidgin a little  bit later on outside when mr steve joins us as  

ve biraz  sonra Bay Pidgin'e katılacağız ve Bay Steve de bize katıldığında

well i hope you are feeling super duper today  because it is the end of a month sometimes when  

umarım kendinizi çok kandırılmış hissediyorsunuzdur bugün bir ayın sonu olduğu için bazen

the month comes to an end we like to think we  like to reflect on what has happened in the past  

ay sona erdiğinde, geçmişte   son 28 gün içinde   olanlar hakkında düşünmeyi seviyoruz,

during the past 28 days for example by  the way there is something i have to do  

örneğin  bu arada yapmam gereken bir şey var

if you are watching at the start of this month  you will know that i have been busily eating  

bu ayın başında izliyorsunuz bileceksiniz ki her gün yoğun bir şekilde yemek yiyorum evde sahip olduğum son çikolatalı bisküvimden

every day i have been taking a little nibble from  my final last ever chocolate biscuit that i have  

küçük bir ısırık alıyorum

in the house and here it is just to prove  it here it is this is the last piece of my  

ve işte bunu kanıtlamak için buradayım bu

chocolate biscuit so today because it's the final  day of february i suppose also i should be eating  

çikolatalı bisküvimin son parçası mı yani bugün şubatın son günü olduğu için

the final piece of my chocolate biscuit so i  started eating this at the beginning of the month  

çikolatalı bisküvimin son parçasını da yemeliyim bu yüzden bunu ayın başında yemeye başladım

and the chocolate is already melting and this  is it this is the final piece i have kept this  

ve çikolata çoktan eriyor ve bu bu son parça bu tüm ay boyunca sakladığım son parça

for the whole month i have been taking our  

little nibbles from this so today it's the  final piece and yes we will share this together  

bundan küçük ısırıklarımızı alıyorum yani bugün son parça ve evet bunu birlikte paylaşacağız

this is almost as exciting as spot  the white van it's almost as exciting

bu neredeyse beyaz minibüs kadar heyecan verici o

here we go then so this is  the final piece of chocolate  

zaman bu bir bisküvinin üzerindeki son çikolata parçası

on a biscuit the last piece  that i have in the house

evde sahip olduğum son parça

i will be honest with you

size karşı dürüst olacağım

it has a very interesting  texture a very interesting

çok ilginç bir dokusu var çok ilginç bir

taste

tadı

i think i may have just eaten  

sanırım az önce yemiş olabilirim

a very stale piece of biscuit but not to worry  it's show business for those who've just tuned in  

çok bayat bir bisküvi ama merak etmeyin yeni izleyenler için şov dünyası

and you don't know what this is maybe  you have clicked on my big smiling face  

ve bunun ne olduğunu bilmiyorsunuz belki kocaman gülen suratıma tıklamışsınızdır

i'm duncan i'm on the internet so don't panic  too much you know what the internet is like  

ben duncan internetteyim yani çok fazla paniğe kapılmayın internetin nasıl bir şey olduğunu bilirsiniz

the internet is full of all sorts of strange and  wonderful things so don't be too surprised if you  

internet her türlü tuhaf ve harika şeyle doludur bu yüzden

find things like this on your screen from time to  time i want to say hello to the live chat because  

ekranınızda zaman zaman buna benzer şeyler görürseniz çok şaşırmayın merhaba demek istiyorum canlı sohbete çünkü

that's what i like to do you see  hello to the live chat oh interesting  

yapmayı sevdiğim şey bu canlı sohbete merhaba görüyorsunuz ah ilginç

a very interesting situation today with the live  chat ah so who was first today on the live chat  

bugün canlı  sohbette çok ilginç bir durum ah bugün canlı sohbette ilk kimdi

very interesting oh now i was expecting vitesse to  be first however today first on today's live chat  

çok ilginç oh şimdi Vitesse'nin birinci olmasını bekliyordum ancak bugün bugünün canlı sohbetinde ilk   ben

it is kate gann hello kate and congratulations  to you you are first on today's live chat

kate gann merhaba kate ve tebrikler bugünün canlı sohbetinde ilk sizsiniz acaba

i wonder when you woke up this morning  

bu sabah uyandığınızda   kendi

did you think to yourself i wonder if mr duncan  is going to give me a round of applause for being  

kendinize düşündünüz mü acaba bay duncan bana bir tur atacak mı canlı yayında ilk olduğun için alkışlar

first on the live stream i wonder well the answer  to that question is yes and i just did isn't it  

bu sorunun cevabının evet olduğunu merak ediyorum ve az önce yaptım bu harika değil mi

amazing you never know what's going to happen next  in this strange and wonderful thing called life  

hayat denen bu garip ve harika şeyde bundan sonra ne olacağını asla bilemezsin

hello also mohsen flower espoire is here as  well valentin oh we also have luis mendez  

merhaba ayrıca mohsen çiçek espirisi burada ayrıca valentin oh bizde de luis mendez

is here today grace chin also we have fatty  zito hello to you i love your name by the  

var   bugün buradayız grace chin ayrıca bizde şişko zito var sana merhaba bu arada adını seviyorum bu

way it's very nice to say hello  victoria as well bluesbird is here  

arada merhaba demek çok güzel victoria ve bluesbird burada

we also have beatrice we also have lek lek liet  kris i hope i pronounce your names right sometimes  

bizde de beatrice var bizde de lek lek var liet kris umarım isimlerinizi bazen doğru telaffuz ederim   bazen ne söyleyeceğinizi

i know what you're going to say sometimes mr  duncan you pronounce our names incorrectly if i  

biliyorum bay duncan isimlerimizi yanlış telaffuz ederseniz,

ever do that feel free to write to me and tell me  that i'm making mistakes i'm only human after all  

bana yazmaktan çekinmeyin ve hata yaptığımı söyleyin sonuçta sadece insanım

i'm only a human being i can't be perfect  all the time to be honest with you  

ben sadece bir insanım  her zaman mükemmel olamam  size karşı dürüst olmak gerekirse   bu

so if i do mispronounce your name sometimes  and it does happen it does happen quite often

nedenle, bazen adınızı yanlış telaffuz edersem ve bu oldukça sık olur,

please feel free to put me right when you  when you put someone right if you put a person  

lütfen beni düzeltmekten çekinmeyin sen birini düzelttiğinde  bir kişiyi düzeltirsen   onu

right it means you are correcting them you are  putting them right i am here to put you right  

düzelttiğin anlamına gelir  onları  düzeltiyorsun ben seni düzeltmek için buradayım

you have made some mistakes  so i am here to put you right  

bazı hatalar yaptın bu yüzden ben de seni düzeltmek için

to put you on the right road to  give you some help and information

seni doğru yola sokmak için buradayım size biraz yardım ve bilgi vermek için

hello rosa hello also sandra hello also  lisa hello lisa i don't recognize your  

merhaba rosa merhaba ayrıca sandra merhaba ayrıca lisa merhaba lisa adınızı tanımıyorum

name is it your first time here hello  lisa where are you watching me now

buraya ilk gelişiniz mi merhaba lisa beni nereden izliyorsunuz şimdi

intelligent is here being with mr duncan and mr  steve everyone at this time of year brings some  

zeki burada bay duncan ve bay  steve ile birlikte oluyor herkes yılın bu zamanı

very fond memories for me looking forward to an  incredible time together again thank you very much  

benim için çok güzel anılar getiriyor, tekrar birlikte harika bir zaman geçirmek için sabırsızlanıyorum, çok teşekkür ederim,

that's very kind of you to say i hope you have  enjoyed this special 28 days of live streaming  

çok naziksiniz, umarım bu özel 28 günlük canlı yayından keyif almışsınızdır,

i wanted to do something for this month because  quite often and i'm going to say this now this is  

bu ay için bir şeyler yapmak istedim çünkü oldukça sık ve şimdi bunu söyleyeceğim   bu   ifade ettiğim

this is my own feeling that i'm expressing i  always think that the first two months of the year  

kendi duygumdur her zaman yılın ilk iki ayının

are a little bit depressing is it just my  imagination but is january and february depressing  

biraz iç karartıcı olduğunu düşünürüm, sadece benim hayal gücüm mü ama ocak ve şubat iç karartıcı

are they both depressing months so what do you  think so one of the reasons why i decided to do  

ikisi de iç karartıcı aylar mı, yani ne düşünüyorsun  bu ay yapmaya karar vermemin nedenlerinden biri

this this month i wanted to do it because i wanted  not only to cheer you up in case you were feeling  

bunu yapmak istedim çünkü sadece moraliniz bozuksa sizi neşelendirmek değil,

gloomy but i also wanted to cheer myself up to be  honest because between you and me i do not like  

aynı zamanda neşelendirmek de istedim dürüst olmam gerekirse, aramızda kalsın,

the beginning of a new year because you have  all of that excitement at the end of the  

yeni bir yılın başlangıcını sevmiyorum çünkü geçen yılın sonundaki tüm o heyecanı yaşıyorsun,

previous year you have christmas and then  you have the celebrations for the new year  

noel var ve ardından yeni yıl kutlamaları var,

well normally you do and then of course you  have january which can be a very slow month  

yani normalde sen yapın ve sonra tabii ki ocak ayınız var ki bu çok yavaş bir ay olabilir

everyone has to go back to work we have to return  to normality and then we have this month february  

herkes işine geri dönmek zorunda normale dönmek zorundayız ve sonra bu ay şubat ayı var

and i always think february is the worst month of  the year i always think it it seems slow and dull  

ve ben her zaman şubatın yılın en kötü ayı olduğunu düşünürüm her zaman yavaş ve sıkıcı görünüyor   bu

so that's one of the reasons why i decided to  do my 28 days of fabuary hello also to marwah  

yüzden 28 günlük fabuary günümü marwah'a da merhaba   yapmaya karar vermemin nedenlerinden biri

hey mr duncan i can't say to you bye because  i am used to listen listening to you every day  

hey bay duncan size güle güle diyemem çünkü her gün sizi dinlemeye alışkınım

it is very hard to say farewell well  sadly we are saying goodbye today  

veda etmek çok zor ne yazık ki bugün

to this month and i've enjoyed the ride  to be honest i have enjoyed it very much  

bu aya veda ediyoruz ve yolculuktan keyif aldım dürüst olmak gerekirse çok keyif aldım

hello palmera hello mac dokken hello i don't  recognize your name mac dokien very interesting  

merhaba palmera merhaba mac dokken merhaba adınızı tanımıyorum mac dokien çok ilginç

name what does it mean does it have some hidden  meaning quite often when people go on the internet  

adı ne bunun gizli bir anlamı olduğu anlamına mı geliyor? İnsanlar internete girdiklerinde oldukça sık

they will give themselves a false name a fake name  i suppose one of the the actual words we could use  

kendilerine sahte bir ad verecekler sahte bir ad

is a pseudonym if you give yourself  a pseudonym or an alternative persona  

kendinize bir takma ad veya alternatif bir ad verirseniz, kullanabileceğimiz gerçek kelimelerden biri   takma addır sanırım persona

you are creating a different name for yourself  quite often because you want to stay anonymous  

kendinize farklı bir ad yaratıyorsunuz oldukça sık olarak anonim kalmak istiyorsunuz   bu

so most people who go on the internet i would  say this is not official but i would say about  

nedenle internete giren çoğu kişi bunun  resmi olmadığını söyleyebilirim ancak

90 percent of all people on the internet stay  anonymous they don't want anyone to know who  

internetteki tüm insanların yaklaşık yüzde 90'ı anonim kalıyor, öyle değiller' Kimsenin onların kim olduğunu bilmesini istemezsiniz

they are and then you have a very small amount of  people who share some information about themselves  

ve sonra kendileri hakkında bazı bilgileri paylaşan çok az sayıda insan vardır

and then you have a very small percent of  the internet who like to show everything

ve sonra internette çok küçük bir yüzdeye sahip olurlar ve sevdikleri her şeyi göstermekten hoşlanırlar

they like to reveal themselves completely

kendilerini tamamen ifşa etmekten

they like to talk about their  lives they like to show their  

hoşlanırlar konuşmaktan hoşlanırlar hayatları hakkında

their daily routines so i think yes most people  on the internet i think it would be fair to say  

günlük rutinlerini göstermekten hoşlanırlar bu yüzden bence evet internetteki çoğu

that most people who use the internet or  go on the internet prefer to stay anonymous  

insan interneti kullanan veya internete giren çoğu kişinin anonim kalmayı tercih ettiğini söylemenin adil olacağını düşünüyorum

one person who definitely doesn't want to stay  anonymous is mr steve he is coming up a little  

kesinlikle yapmayan bir kişi' Anonim kalmak istemiyorum Bay Steve, biraz sonra ortaya çıkacak

bit later on and it has been a very exciting month  for steve because he had his birthday a wonderful  

ve Steve için çok heyecan verici bir ay oldu çünkü onun doğum günü harika bir

day and can i just say you you might not believe  this but you made mr steve's birthday memorable  

gündü ve buna inanmayabileceğinizi söyleyebilir miyim steve'in doğum günü

forever and he he's still talking about it now  today and yesterday he talked about his birthday  

sonsuza kadar unutulmaz ve bugün hala bundan bahsediyor ve dün doğum gününden bahsetti   doğum

he still thinks it was amazing that he had a  chance to share his birthday not only with me but  

gününü sadece benimle değil

also with you as well so he really did appreciate  everything not from my own point of view but  

sizinle de paylaşma şansına sahip olmasının harika olduğunu düşünüyor ve bu yüzden gerçekten minnettar oldu her şey benim açımdan değil ama

steve's point of view he was overwhelmed by the  whole thing so i think it's safe to say that steve  

steve'in bakış açısından her şey karşısında şaşkına döndü bu yüzden steve'in

will never forget his 60th birthday i don't think  steve will ever forget his 60th birthday ever

60. yaş gününü asla unutmayacağını söylemek yanlış olmaz bence steve 60. yaş gününü asla unutmayacaktır

hello to jagdish hello jagdish parab  i hope i pronounce your name right  

jagdish merhaba jagdish parab umarım adınızı doğru telaffuz etmişimdir

please i hope what is your birthday sir  do you mean my birthday my birthday is  

lütfen umarım doğum gününüz nedir efendim doğum günümün

on the 12th of august so i still have  a little long a little longer to wait  

12 Ağustos'ta olduğunu mu kastediyorsunuz yani hala biraz daha beklemem gerekiyor   bu

so i still have to wait a little bit  longer i'm being distracted by the way  

yüzden hala beklemem gerekiyor biraz daha uzun, bu arada dikkatim dağılıyor

because i just noticed mr steve on my outdoor  camera walking around so if i seem distracted  

çünkü az önce dış mekan kameramda Bay Steve'in etrafta dolaştığını fark ettim, bu yüzden dikkatim dağılmış görünüyorsa   bunun nedeni

it's just because i can see steve walking  around in the garden on my other camera

steve'i diğer akıllı kameramda bahçede  dolaşırken görebilmemdir

intelligent yes it looks like we are  so tired of our ordinary lives or our  

evet öyle görünüyor sıradan hayatlarımızdan veya sıradan benliklerimizden o kadar yorulduk ki, takma adla

ordinary selves that we create a virtual self  with a pseudonym it seems to be a fun endeavor  

sanal bir benlik oluşturuyoruz, bu eğlenceli bir çaba gibi görünüyor

well one of the wonderful things about the  internet is quite often you can create anything  

pekala internetle ilgili harika şeylerden biri de çoğu zaman her şeyi yaratabilmenizdir

so some people like to make movies some people  like to make vlogs a video log of their life  

bu nedenle bazı insanlar yapmayı sever bazı insanların vlog'ları hayatlarının bir video günlüğü haline getirmeyi sevdiği filmler

so quite often now and i think this is actually  an interesting subject people who come onto the  

şu anda oldukça sık ve bence bu  aslında ilginç bir konu

internet and show themselves i always think  there is a little bit just a little bit

internete giren ve kendilerini gösteren insanlar her zaman  biraz  biraz

of exaggeration some people say that  about me but but i like to have fun i  

abartı olduğunu düşünüyorum insanlar benim hakkımda böyle diyor ama ben eğlenmeyi severim yaratıcı

like to be creative i like to have a good  time and one of the reasons why i do this  

olmayı severim iyi vakit geçirmeyi severim ve bunu yapmamın nedenlerinden biri de

is because i want to share that feeling with  you and hopefully you will enjoy it as well  

bu duyguyu sizinle paylaşmak istememdir ve umarım siz de bundan keyif alırsınız

so my my reason for doing this has always been  the same to to share my love of english to help  

peki   bunu yapmamın nedeni her zaman aynı olmuştur:

you with your english if you are learning  english as a second language and also  

İngilizce'yi ikinci dil olarak öğreniyorsanız size İngilizcenize yardımcı olmak için sevgimi paylaşmak ve ayrıca

to spread a little bit of fun a smile can go  a mile that's what i always say hello to etch  

biraz eğlence yaymak, bir gülümseme bir kilometre yol kat edebilir etch'e her zaman merhaba dediğim şey bu

i still can't pronounce your name so i'm going to  call you charlotte is that okay hello charlotte  

adını hala telaffuz edemiyorum bu yüzden sana  charlotte diyeceğim o tamam mı merhaba charlotte

nice to see you back as well irene  is here it's okay if you're late  

seni tekrar görmek güzel irene burada geç kalırsan sorun değil   sorun değil

it's all right i realize that we we all have  things to do on sundays the weekend is often  

hepimizin pazar günleri yapacak işleri olduğunun farkındayım, hafta sonu genellikle

very busy for people around the world so  please don't worry about that do not fear

dünyanın her yerindeki insanlar için çok meşguldür, bu yüzden lütfen bunun için endişelenmeyin,

ah maria hello to maria maria i'm saying hello  to maria maria says in the last few days here the  

ah maria maria maria'ya merhaba maria'ya merhaba diyorum maria diyor ki burada son birkaç gün

weather has been so lovely this morning i enjoyed  a nice walk along a river great i think across  

hava bu sabah çok güzeldi nehir boyunca güzel bir yürüyüş yapmaktan keyif aldım  harika bence

europe so the european area we are enjoying some  very nice weather i don't know why it's happening

avrupa boyunca yani avrupa bölgesinde hava  çok güzel  tadını çıkarıyoruz neden olduğunu bilmiyorum

maybe it has something to do with global warming i  don't know i don't know but i'm still enjoying it

belki bir ilgisi vardır küresel ısınmayla ne alakası var bilmiyorum bilmiyorum ama yine de tony'ye merhaba

anyway hello to tony ghost rider hello tony  and tony is watching me from the shadow of the  

hayalet sürücü merhaba tony ve tony beni

etzner volcano mount etna have  you seen the pictures so last week  

etzner yanardağının gölgesinden izliyor etna dağı etna resimleri gördünüz mü en son hafta   etna dağı

mount etna a very active volcano apparently it's  the most active volcano in the world so quite  

çok aktif bir volkan görünüşe göre dünyanın en aktif volkanı o kadar

often it it rumbles it makes a little bit of a  sound and then now and again the smoke will come  

sık ​​gürlüyor ki biraz ses çıkarıyor ve sonra ara sıra duman

out but at the moment it is very active lava ash  smoke and a lot of people are enjoying the sight  

çıkıyor ama şu anda çok aktif lav külü duman ve pek çok insan manzaranın tadını çıkarıyor   ister miydim

i'm not sure if i would and this is one of the  things i talked about during this 28 days of  

emin değilim ve bu 28 şubat gününde konuştuğum şeylerden biri

february i did talk about this i would not  want to be near a volcano i don't know why  

bu konuda konuştum bir volkanın yakınında olmak istemezdim bilmiyorum nedenini bilmiyorum

but i'm sure if if it is part of your normal  daily life then i suppose it doesn't mean much  

ama eminim ki eğer bu normal günlük hayatınızın bir parçasıysa, o zaman sanırım pek bir anlam ifade etmiyor

or it doesn't worry you in any way however for me  i wouldn't want to do it i would move as far away  

veya sizi hiçbir şekilde endişelendirmiyor ancak benim için bunu yapmak istemezdim ben mümkün olduğu kadar uzağa taşınır, bu

as possible so i hope you are enjoying the  sounds the sights and quite possibly the smell  

yüzden umarım etna dağı'nın sesleri görüntüleri ve büyük olasılıkla kokusu    hoşunuza gidiyordur

of mount etna pedro oh hello pedro bell  is here today apparently it is raining  

oh merhaba Pedro bell bugün burada görünüşe göre

in brazil at the moment heavy rain falling  down jack dish thank you so much sir  

brezilya'da   yağmur    yağıyor   şu anda kriko çanağına şiddetli yağmur düşüyor teşekkürler çok sağolun

for your videos these videos help us in improving  our english speaking well not only that but also  

videolarınız için bu videolar ingilizce konuşmamızı  geliştirmemize yardımcı oluyor  sadece bu değil   aynı zamanda

it can help you to listen to english it can also  help you to improve your listening as well so it  

ingilizce dinlemenize de  yardımcı olabilir  aynı zamanda dinleme becerinizi de geliştirmenize yardımcı olabilir, bu nedenle

isn't just about learning new words it isn't  about only listening to english being spoken  

sadece yeni kelimeler öğrenmekle ilgili değildir bu sadece konuşulan ingilizceyi dinlemekle ilgili değil

it's also about making an environment you are  creating an english environment so you are sitting  

aynı zamanda bir  ingilizce ortamı yaratmakla ilgili, yani siz

there and i am here but we are connecting  we are connecting we are creating our own  

orada   oturuyorsunuz ve ben buradayım ama bağlanıyoruz bağlanıyoruz, kendi

english environment which i think is always an  important thing to do and it can be very helpful

ingilizce ortamımızı yaratıyoruz ki bence öyle her zaman yapılacak önemli bir şeydir ve çok yardımcı olabilir

hello also rockwater nice to see you here as  well we will be going outside soon mr steve  

merhaba ayrıca rockwater sizi de burada görmek güzel yakında dışarı çıkacağız bay steve

and myself we will be having a little dance  in the garden because it's a beautiful day  

ve ben bahçede biraz dans edeceğiz çünkü bugün güzel bir gün

i can't begin to tell you how nice it is  outside just to give you a little taste

yapabilirim' size dışarının ne kadar güzel olduğunu söylemeye başlayayım sadece size biraz tat versin diye

you might be able to hear the birds singing

kuşların cıvıltısını duyabilirsiniz bu yüzden

so we are going outside in a few moments  and there is mr steve hello steve  

birkaç dakika sonra dışarı çıkacağız ve bay steve var merhaba steve

mr steve is just getting used to being on camera  

bay steve yeni alışmaya çalışıyor kamerada

can you see i hope he didn't  say anything rude then

görebiliyor musunuz umarım kaba bir şey söylememiştir, o zaman

so there you had your first glimpse of mr  steve i was not expecting him to appear  

Bay Steve'i ilk kez orada gördünüz, dürüst görünmesini beklemiyordum

to be honest but there he was  that is where we are going soon

ama işte oradaydı yakında gideceğimiz yer orası

ah marietta well done i like that i might steal  that from you it is not canned english it is  

ah marietta aferin senden çalabilirim bunun konserve ingilizce olmadığını

fresh english i like that so it isn't recorded  english this is live it's fresh it's a bit like  

taze ingilizce olduğunu beğendim bu yüzden kaydedilmemiş ingilizce bu canlı taze bu biraz

going to the market to buy some vegetables or  maybe some fish so the fish is fresh it is not  

biraz sebze veya  belki biraz balık almak için markete gitmek gibi balık taze

in a can i like that i might i might steal that  from you i hope you don't mind that is very good

bir kutuda değil hoşuma gitti bunu senden çalabilirim umarım sakıncası yoktur

hello to gulam gulam abbas nice to  see you here as well today can't  

gulam gulam abbas'a merhaba seni bugün burada görmek güzel yapamam yapamam

can't be can be used as kanna is that right yes  quite often certain words or phrases will be  

' t be kanna is that doğru evet oldukça sık olarak belirli kelimeler veya kelime öbekleri

made shorter abbreviated quite often if a  person is talking quickly they will often  

kısaltılır   kısaltılır oldukça sık bir kişi hızlı konuşuyorsa

change the pronunciation of certain  words and that is a good example  

belirli  kelimelerin telaffuzunu sık sık değiştirir ve bu iyi bir örnek

can't i cannot i kind of see you tonight  i kind of go out with you anymore because  

yapamaz mıyım? seni bu akşam görüşürüz artık seninle çıkıyorum çünkü artık

i don't like you don't ever say that  by the way you'll have lots of trouble  

bunu söylemenden hoşlanmıyorum bu arada çok fazla sorun yaşayacaksın

hello also to amarali nice to see you back as  well i believe you have been here before also  

amarali'ye de merhaba seni tekrar görmek güzel inanıyorum daha önce burada bulundunuz

what a lovely garden hello free tech  free tech says this is recorded live  

ne güzel bir bahçe merhaba free tech free tech bunun canlı olarak kaydedildiğini söylüyor   evet

yes i suppose that's one way of looking at it  so this is live because you can see the time  

sanırım bu ona bakmanın bir yolu yani bu canlı çünkü saati görebiliyorsunuz

up there it is 25 minutes to 3 on sunday however  if you are watching the recording then it isn't

orada pazar günü 3'e 25 dakika var ancak kaydı izliyorsanız o zaman

i'm not going to do that again  because the other day i got  

bunu tekrar yapmayacağım çünkü geçen gün   kafam

so confused i didn't know what was going on so  i'm not saying that again oh hello hello vitas  

o kadar karıştı ki neler olup bittiğini anlamadım bu yüzden bunu tekrar söylemiyorum oh merhaba merhaba vitas

has arrived kate gann was first today so today  kate gann took your place as having a fast finger

geldi kate gann bugün birinciydi bu yüzden bugün kate gann hızlı bir parmakla yerini aldı

that's what happened today palmyra says i think  mr duncan does not use kanna i wanna i cannot  

bugün olan buydu palmyra bence bay duncan kanna kullanmıyor istiyorum

i shoulda i shoulda loved you more i cannot  see you tonight i wanna hold you in my arms  

yapamam   seni daha çok sevmeliydim seni bu gece göremeyeceğim ben seni kollarımda tutmak istiyorum

yes so you can do that quite often with this type  of abbreviation you will often find also that this  

evet, böylece bunu bu tür bir kısaltmayla oldukça sık yapabilirsiniz, ayrıca bunun

relates quite often to accents as well  accents some people call it lazy english  

oldukça sık olarak aksanlarla ve aksanlarla da ilgili olduğunu göreceksiniz, bazı insanlar buna tembel ingilizce diyor

so i remember years ago my english teacher at  school would always complain about people using  

bu yüzden hatırlıyorum, yıllar önce okuldaki İngilizce öğretmenim insanlardan her zaman tembel İngilizce kullandıklarından şikayet ederlerdi,

lazy english they would often  abbreviate certain words or phrases  

sık sık belirli kelimeleri veya cümleleri kısaltırlar

so my english teacher didn't like it to be honest  she she was very precise with her english teaching

bu nedenle İngilizce öğretmenim dürüst olmak gerekirse bundan hoşlanmadı İngilizce öğretiminde çok titizdi

oh can i say hello belarusia i'm  sorry i feel as if i've ignored you  

oh merhaba belarusya diyebilir miyim üzgünüm  böyle hissediyorum seni görmezden geldiysem

but hello belarusian nice to see you  here as well we are going outside in  

ama merhaba Belarusça seni burada görmek güzel

a few moments i hope you are looking forward  to joining us outside it is different today  

birkaç dakika sonra dışarı çıkacağız umarım dışarıda bize katılmayı sabırsızlıkla bekliyorsundur bugün farklı   bu

so before anyone asks i will tell you now that  this is a little bit different today mr steve and  

nedenle kimse sormadan önce size bunun bu olduğunu söyleyeceğim bugün biraz farklı Bay Steve ve

myself will be in the garden because as i said  earlier it seems like i'm committing a crime  

ben bahçede olacağız çünkü daha önce de söylediğim gibi görünüşe göre bir suç işliyorum

staying in the house when the weather is so nice  we are very lucky at the moment here in europe  

hava çok güzelken evde kalıyorum  şu anda burada, Avrupa'da çok şanslıyız

because we are having some glorious weather very  unusual i think there is a lot of high pressure  

çünkü biz harika bir hava var çok olağandışı bence

hanging over not only europe but i suppose  across the rest of this area as well mr duncan  

sadece Avrupa'da değil, sanırım bu bölgenin geri kalanında da çok fazla yüksek baskı var Bay Duncan

if i listen to you it seems to me that  i understand and i speak english but the  

sizi dinlersem bana öyle geliyor ki  anlıyorum ve ingilizce konuşuyorum ama

truth is i am watching an english film probably  the conversation is faster and more complicated  

gerçek şu ki, bir ingilizce film izliyorum muhtemelen konuşma daha hızlı ve daha karmaşık   bana sorulan

one of the common things that i am asked and also  one of the things that i'm often questioned about  

yaygın şeylerden biri ve ayrıca  bana sıklıkla sorulan şeylerden biri

is why sometimes you can understand me  better than if you are watching a movie  

neden bazen beni bundan daha iyi anlayabiliyorsunuz  bir film izliyorsunuz

well of course movies quite often use dialogue  as a part of action so you have a certain rhythm  

tabii ki filmler genellikle eylemin bir parçası olarak diyaloğu  kullanır, bu nedenle belirli bir ritminiz

or pace but not everyone speaks quickly and not  everyone speaks slowly everyone has their own  

veya hızınız olur ancak herkes hızlı konuşmaz ve  herkes yavaş konuşmaz herkesin kendi

method or their own pace or speed of speaking  english so it isn't true to say that everyone  

yöntemi veya kendi hızı veya konuşma hızı ingilizce bu yüzden herkesin   hızlı konuştuğunu söylemek doğru değil

speaks quickly some people do some people speak  very fast in fact some people speak too fast  

bazı insanlar çok hızlı konuşur  aslında bazı insanlar çok hızlı konuşur

even i sometimes have difficulty understanding  what people are saying if they speak too  

bazen ben bile insanların  çok

quickly so it isn't about understanding  the english language it is just about  

hızlı konuşurlarsa ne dediğini anlamakta güçlük çekiyorum, yani mesele anlamak değil İngilizce dili tam anlamıyla

being understood so i always believe if you  are going to say something make sure you say  

anlaşılmakla ilgilidir, bu yüzden her zaman inanıyorum ki bir şey söyleyecekseniz

it clearly so people can understand what you're  saying but also so there are no misunderstandings  

bunu net bir şekilde söyleyin ki insanlar ne dediğinizi anlasın ama aynı zamanda yanlış anlaşılma olmasın

because sometimes when you say things especially  nowadays it is possible to upset people  

çünkü bazen bir şeyler söylediğinizde özellikle bugünlerde insanları üzmek mümkündür

maybe if they mishear what you've said maybe  they don't hear clearly they might misunderstand  

belki söylediklerinizi yanlış anlarlarsa belki net duyamazlar

what you're saying so yes i think you have to be  careful not just what you are saying but also how  

ne söylediğinizi yanlış anlayabilirler  bu yüzden evet bence sadece ne söylediğinize değil, aynı zamanda  nasıl

you say it as well i have received  a lovely gift oh my goodness

söylediğinize de dikkat etmelisiniz ayrıca güzel bir hediye aldım aman tanrım

what is going on one of my smiley faces is  falling off my head well that's annoying  

ne oluyor gülen yüzümden biri kafamdan düşüyor bu can sıkıcı

i'm not sure if i can actually put up with that  that is going to really annoy me oh what a shame  

buna gerçekten katlanabileceğimden emin değilim  bu beni gerçekten sinirlendirecek oh ne ayıp   ya

what if my one of my smiley faces fell off  there we go i'll put it there can you see it

gülen yüzümden biri düşerse işte gidiyoruz oraya koyacağım bakar mısınız

where was i i've received a lovely gift  can i say thank you very much to surah  

neredeydim çok güzel bir hediye aldım sureye çok teşekkür edebilir miyim

hamasha sora has sent me the most amazing painting  i don't think i've ever had a painting done  

hamasha sora bana gönderdi en harika tablo hiç resim yaptırdığımı sanmıyorum

i've had different sketches with pencil  i've had all sorts of different things made  

kalemle farklı eskizler yaptım  yüzümü göstermek için her türlü farklı şeyi yaptırdım

for me showing my face but i think this  might be the first time that i've ever had  

ama sanırım bu ilk kez yapıyorum

a painting sent to me i remember when i first  started doing my live streams i did have  

Bana hiç    bir resim gönderildiğini hatırlıyorum, canlı yayınlarımı ilk yapmaya başladığımda

a caricature sent to me but this is  very nice so thank you very much to  

bana bir karikatür göndermiştim ama bu çok çok   bu yüzden

sura hamasha for this painting and there it is  i think it's very good i think you have captured  

sura hamasha'ya bu resim için çok teşekkür ederim ve işte burada sanırım çok güzel bence

my face rather well and of course you might notice  also there is my beard as well my beard so that is  

yüzümü oldukça iyi yakalamışsınız ve tabii ki fark etmişsinizdir sakalım da var bu yüzden

one of the big things that happened during this  month one of the things that happened this month  

bu ay boyunca olan en büyük şeylerden biri bu ay olan şeylerden biri de

was my beard disappeared i decided to shave my  beard off so thank you very much to sora hamasha  

sakalımdı kayboldu sakalımı tıraş etmeye karar verdim bu yüzden sora hamasha'ya

for your wonderful painting i don't  think i've ever had a painting done  

harika resmin için çok teşekkür ederim

of my face before so thank you it's  very flattering i look slightly confused

daha önce yüzüme hiç resim yaptırmadım bu yüzden teşekkür ederim bu çok gurur verici biraz kafam karışmış görünüyor

yes i do that sometimes sometimes if i'm confused  by something or perhaps mr steve says something  

evet yapıyorum bazen bir şey kafamı karıştırırsa veya belki de Bay Steve anlamadığım bir şey söylerse ki bu

that i don't understand which happens quite often  that is that is the face i think so that is the  

oldukça sık oluyor bence bu

face that i will have my expression of confusion  thank you very much for that that's great  

yüz bu yüzden kafa karışıklığımı ifade edeceğim yüz bu çok teşekkür ederim bunun için harika

if you want to send a picture if you want to  draw a picture paint a picture you are more than  

bir resim göndermek istiyorsanız  bir  resim çizmek istiyorsanız  bir resim çizebilirsiniz  bu nedenle

welcome to do so i remember the first time i saw  someone who had decided to paint or draw a picture  

ilk kez resim yapmaya veya resim çizmeye karar vermiş birini gördüğümü hatırlıyorum

i think it was actually a sketch with pencil and  i was a bit shocked it's very strange when you see  

bence aslında kurşun kalemle bir eskizdi ve biraz şok oldum

how other people observe you it's very  strange when you see what another person sees  

başkalarının sizi nasıl gözlemlediğini gördüğünüzde çok tuhaf başka birinin sizi

when they see you because quite often an artist  will draw what they see and what they perceive  

gördüğünde gördüklerini görmek çok tuhaf çünkü çoğu zaman bir sanatçı onların gördüklerini ve kendilerinin çizdiklerini çizer.

anyway we are going to have a little break because  we are going to take a look at one of my lessons  

neyse, biraz ara vereceğiz çünkü derslerimden birine bakacağız

which will give me a good opportunity to  prepare myself because we are going outside  

bu bana kendimi hazırlamak için iyi bir fırsat verecek çünkü dışarı çıkacağız

mr steve will be joining us in the  garden and we are going to have some fun  

Bay Steve bahçede bize katılacak ve biz biraz eğleneceğiz

in the sun here is an excerpt from one of my full  english lessons please enjoy this and then i will  

güneşte, işte tam  İngilizce derslerimden birinden bir alıntı, lütfen bunun tadını çıkarın ve ardından

be live outside in a few moments with mr steve  please don't go away stay exactly where you are

birkaç dakika sonra Bay Steve ile dışarıda canlı yayında olacağım lütfen gitme tam olarak olduğunuz yerde kalın

oh hello there here we are again  with another full english lesson  

oh merhaba orada yine tüm bu insanların doğum yerinden size gelen başka bir tam ingilizce dersiyle karşınızdayız

coming to you from the  birthplace of all these people

oh my goodness that's a lot of people and of  course this is also the place where the english  

aman tanrım bu çok fazla insan ve tabii ki burası aynı zamanda ingilizce

language was created that is of course england  so many words so many phrases and i hear you ask  

dilinin yaratıldığı yer, yani tabii ki ingiltere çok fazla kelime yani birçok kelime öbeği ve

where is the best place to learn all of those  words and phrases right here on my youtube  

tüm bu kelimeleri ve kelime öbeklerini öğrenmek için en iyi yer neresi diye sorduğunuzu duyuyorum, cevabım tam burada, youtube

channel is my reply so stand by because another  full english lesson is going to start right

kanalımda, bu yüzden beklemede kalın çünkü tam şu anda başka bir tam İngilizce dersi başlayacak.

now

i often receive questions and comments from  my students concerning the process of learning  

english for which i'm always happy to receive and  where possible answer one such question concerns  

İngilizce öğrenme süreciyle ilgili olarak öğrencilerim, almaktan her zaman mutlu olduğum ve mümkünse böyle bir soruyu yanıtlamak

the action of repeating things during the learning  process a common criticism is the tediousness of  

öğrenme  sürecinde bir şeyleri tekrar etme eylemiyle ilgilidir

repetition the hard fact is that repeating  things is a large part of learning anything  

tekrarlamanın sıkıcılığıdır, zor gerçek şu ki, bir şeyleri tekrarlama  herhangi bir şeyi öğrenmenin büyük bir kısmı   her ne

whatever it happens to be the action of repeating  something is there a baby must learn to walk by  

olursa olsun, bir şeyi tekrar etme eylemidir bir bebeğin yürümeyi

trying the same action again and again a learner  driver must undergo many training hours before  

aynı eylemi tekrar tekrar deneyerek öğrenmesi gerekir   öğrenen  bir sürücünün doğru yapması için saatlerce eğitim alması gerekir

getting it right this also involves a great deal  of repetition so what about english is it really  

bu da çok şey içerir peki ingilizcede

necessary to keep repeating words and phrases  over and over the answer to that question is  

kelime ve deyimleri sürekli tekrarlamak gerçekten gerekli mi bu sorunun cevabı şu şekildedir:

yes the most obvious benefit of repeating things  comes when you want to get a new word or phrase to  

evet bir şeyleri tekrar etmenin en bariz yararı, burada tekrar eden yeni bir kelime veya kelime öbeği edinmek istediğinizde gelir.

stay in here repeating things again and again  will literally create new stored information  

tekrar tekrar  beyninizde tam anlamıyla yeni depolanmış bilgiler oluşturacaktır

in your brain yes it might seem boring  and yes it will take time to accomplish  

evet sıkıcı görünebilir ve evet bunu başarması zaman alacaktır

but in the long run you will learn to appreciate  the power of repetition whilst we are on the  

ancak uzun vadede tekrar etme gücünü takdir etmeyi öğreneceksiniz;

subject of repeating things it is also worth  mentioning that you need to get into the habit  

ayrıca

of learning new words and phrases every day  don't shy away from absorbing new information  

her gün yeni kelimeler ve deyimler öğrenme alışkanlığı edinmeniz gerektiğini de belirtmekte fayda var yeni bilgileri özümsemekten çekinmeyin

the secret is not to push yourself too far a  little learned every day will lead to a lot  

sır, kendinizi fazla zorlamamaktır her gün biraz öğrenmek

gained each month as i always say the important  rules of learning english rely on the most  

her ay çok şey  kazanılmasına yol açar her zaman söylediğim gibi ingilizce öğrenmenin önemli kuralları en

basic actions read listen repeat learn there  it is again that magic word repeat repeat

temel işlemlere dayanır oku dinle tekrarla öğren orada yine sihirli kelime tekrarla tekrar

repeat

tekrar

here is something i haven't  talked about for a very long time  

burada uzun zamandır bahsetmediğim bir şey

the subject of opposite words is both fascinating  and quite often confusing a good example  

zıt kelimelerin konusu hem büyüleyici hem de çoğu zaman kafa karıştırıcı iyi bir örnek

is the opposite of bend as a verb the opposite  word is in fact straighten then there is the  

bir fiil olarak bükmenin zıttıdır, zıt kelime aslında düzelttir, o zaman

action of clearing a misunderstanding which is  also straighten you can straighten something out  

bir yanlış anlaşılmayı giderme eylemi vardır ki bu da düzeltin  başka biriyle bir şeyi düzeltebilirsiniz

with another person a conversation that allows  those involved to better understand each other's  

başka bir kişiyle bu tür konuşmalara izin veren bir konuşma Birbirimizin duygularını daha iyi anlamak,

feelings is to straighten things out we need to  talk about what happened last night and straighten  

olayları düzeltmektir, dün gece olanlar hakkında konuşmamız gerekir ve

things out to distort or twist an event to make it  seem different is to bend the truth you can bend  

olayları düzeltmek, bir olayı farklı görünmesi için çarpıtmak veya çarpıtmak, gerçeği esnetmek, esnetebilirsin, yani

the rules which means to do something illegal  but not serious that goes against the law or  

yapmak demek olan kuralları esnetmek demektir. Yasa dışı ancak ciddi olmayan, yasalara veya   burada

set of instructions you are not supposed to be in  here but i am willing to bend the rules this time  

bulunmamanız gereken talimatlar dizisine  aykırı olan ancak bu kez kuralları esnetmeye hazırım   çünkü

as adjectives bent and straight refer to being  either good or bad a bent person is one involved  

sıfatlar bükülmüş ve düz sıfatlar iyi veya kötü olmaya atıfta bulunur  bükülmüş bir kişi işin içindedir

in criminal activity a straight person is law  abiding and a good citizen an object that has  

suç faaliyetinde heteroseksüel bir kişi yasalara uyar ve iyi bir vatandaş

been distorted out of shape has been bent the  action of doing this is bend a car accident can  

şekli bozulmuş bir nesne bükülmüştür bunu yapma eylemi bükülür bir araba kazası

be described as a fender bender this expresses  the condition of a car after it has been damaged  

çamurluk bükücü olarak tanımlanabilir bu bir arabanın durumunu ifade eder hasar görmüş

then as i said at the start of this subject we  have the opposite of bend which is straighten  

o zaman bu konunun başında söylediğim gibi, bir

to make something level or without distortion  is to straighten are you still confused  

şeyi düz veya bozulma olmadan düzleştirmek anlamına gelen virajın zıttı var, düzeltmek hala kafanız karıştı mı

i hope that i have been able to straighten out  the confusion here so you won't be bent double  

umarım buradaki karışıklığı düzeltebilmişimdir yani anlamak için iki büklüm olmayacaksınız,

trying to understand it as i always  try my best to be straight with you

çünkü ben her zaman size karşı dürüst olmak için elimden gelenin en iyisini yapıyorum,

well it looks as if we have come to the end  of another full english lesson but wait there  

görünüşe göre başka bir tam İngilizce dersinin sonuna geldik ama orada bekleyin

apparently we still have a few moments left  so to fill that time here is a short poem

görünüşe göre hala birkaç dakikamız kaldı bu zamanı doldurmak için işte kısa bir şiir,

isn't it strange the way people change from  day to day isn't it queer whenever you hear  

insanların günden güne değişmesi garip değil mi,

the silly things people say isn't it sad when you  hear something bad it makes you want to cry but  

insanların söylediği aptalca şeyleri duyduğunuzda tuhaf değil mi, kötü bir şey duyduğunuzda bu sizi isteklendiriyor, üzücü değil mi? ağlamak ama

despite what you hear one thing is quite clear to  keep you from going mad say to yourself i am what  

duyduklarınıza rağmen, sizi delirmekten alıkoyacak bir şey oldukça açık: kendinize ben neyim, ne

i am whatever they say or do my life is mine and  whatever they say i won't give a damn okay that is  

yaparlarsa veya yaparlarsa oyum, hayatım benim ve ne derlerse desinler umurumda değil tamam bu

definitely all we have time for today don't forget  to click on that subscribe button and activate the  

kesinlikle bugün için vaktimiz var, abone ol düğmesine tıklamayı ve

notifications bell so you won't miss another one  of my english lessons be there live or recorded  

bildirim zilini etkinleştirmeyi unutmayın, böylece başka bir İngilizce dersimi kaçırmazsınız, orada canlı veya kayıtlı olun,

there it was one of my full english  

orada tam İngilizce

lessons and of course there are  many lessons on my youtube channel  

derslerimden biriydi ve tabii ki youtube kanalımda pek çok ders var   işte

so here we are then it is sunday  afternoon i'm in the studio but for  

buradayız, o zaman bugün pazar öğleden sonra stüdyodayım ama

not much longer i will be joining  mr steve outside talking of which

fazla bir süre için dışarıda Bay Steve'e katılacağım  ondan bahsetmek için

here he is let's have a little look mr steve is  

burada o burada biraz bakalım Bay Steve

waiting patiently outside  so i'm going to say hello

bekliyor   sabırla dışarıda bu yüzden merhaba diyeceğim

i can hear you mr steve

sizi duyabiliyorum Bay steve

hello everybody it's a glorious  

merhaba millet

spring-like sunday afternoon here in the uk  and i'm very pleased to be able to join you  

burada, İngiltere'de bahar benzeri muhteşem bir pazar öğleden sonra ve

here today with mr duncan who i have no doubt  at this very minute is walking through the house  

bugün burada, sahip olduğum Bay Duncan ile size katılabildiğim için çok memnunum. hiç şüphe yok ki tam şu anda evin

through the door and he's going to join me very  shortly are you mr duncan or are you still in the  

içinden kapıdan geçiyor ve çok kısa bir süre sonra bana katılacak Bay Duncan mı yoksa hala stüdyoda mısınız yoldayım

studio i'm on my way steve he's on his way well  i picked up a few things from the uh the live  

steve o yolda pekala birkaç tane aldım canlı

chat uh mr duncan uh one is i don't know whether  you covered this already how to pronounce i don't  

sohbetten gelen şeyler uh bay duncan uh bir tanesi, bunu zaten ele alıp almadığınızı bilmiyorum nasıl telaffuz edilir

know or i don't know i don't know i don't know i  don't know that's how you would normally use it  

bilmiyorum veya bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum i  don ' Normalde böyle kullanacağını bilmiyorum

uh and that's a sort of a slang way of saying  i don't know i mean we would never say that  

uh ve bu  bilmiyorum demenin bir tür argo yolu, yani burada bunu asla söylemeyiz

here mr duncan and i would never say i don't know  well we might but probably unlikely i don't know  

Bay Duncan ve ben asla bilmiyorum demem  peki olabiliriz ama muhtemelen muhtemelen

would be the correct way to pronounce it but of  course i don't know is fine also would you use  

doğru telaffuz şekli olur bilmiyorum ama tabii ki iyi de bilmiyorum

i wanna or i want to says amarilli uh i want  to go into the garden i want to go shopping or  

amarilli uh bahçeye gitmek istiyorum alışverişe gitmek istiyorum veya

i want to go shopping i want to go into the  garden well i wanna is as a sort of an american  

alışverişe gitmek istiyorum bahçeye gitmek istiyorum pekala i want, bir tür amerikan

form of i want to so we probably wouldn't say that  in the uk we'd probably say i want to we probably  

biçimi olarak istiyorum bu yüzden muhtemelen bunu İngiltere'de söylemezdik muhtemelen istiyorum derdik muhtemelen   yapmazdık onu

wouldn't shorten that um i correct mr duncan oh  i don't know where mr duncan vanished somebody  

kısaltmayın doğru Bay Duncan oh Bay Duncan'ın nerede kaybolduğunu bilmiyorum   başka biri Birleşik Krallık'ta gıpta ile

else said what is the coveted situation in the uk  i'll have to get that in quickly before mr duncan  

bakılan durumun ne olduğunu söyledi Bay Duncan gelmeden önce bunu hemen bildirmem gerekecek

uh comes in that was farad uh it's getting better  like it is everywhere so lots of positive news  

uh bu faraddı uh oluyor daha iyi her yerde olduğu gibi pek çok olumlu haber

uh we're looking forward to the summer we can all  go all the shops all the pubs clubs everywhere is  

uh yazı dört gözle bekliyoruz tüm mağazalara gidebiliriz  tüm barlar her yerdeki kulüpler

going to be open hopefully by the end of july end  of june and then we can go nuts and oh that's okay  

umarım temmuz sonunda haziran sonunda açılır ve sonra gidebiliriz deliler ve oh sorun değil

stephen are we going to go nuts we are duncan we  are definitely going to go nuts i would imagine at  

stephen delirecek miyiz biz duncan biz kesinlikle delireceğiz

this moment the neighbours are thinking that we've  gone nuts well they've thought that for years

şu anda   komşular bizim delirdiğimizi düşünüyorlar, yıllardır bunu düşünüyorlar

oh what's your back says tomek oh oh that was  that you sneaking up on me i didn't see that it  

oh senin arkan ne tomek oh oh diyor ki bana gizlice yaklaşman buydu,

probably was something that mr duncan is concerned  about at this time of the year coming outside of  

muhtemelen Bay Duncan'ın yılın bu zamanında endişelendiği bir şey olduğunu görmedim,

course is that all the neighbours uh will have to  say this quietly how is that how is that possible  

tabii ki tüm komşuların bunu  sessizce söylemek zorunda kalacağı  bu nasıl mümkün olabilir

it's been quiet here all day it's been quiet here  it's been quiet here but the moment i come outside  

bütün gün burası sessizdi burası sessizdi burası sessizdi ama dışarı çıktığım an

somebody starts somebody starts up  there noisy calm down mr duncan you  

birisi başlar birisi başlar orada gürültülü sakin olun Bay Duncan

know that's what i was about to say uh mr  duncan's always worried about environmental  

biliyorsunuz ki ben de bunu söylemek üzereydim uh Bay Duncan'ın her zaman çevre konusunda endişeliyiz

uh what factors uh environmental influences noise  noise anyway we're causing noise by talking well  

uh çevresel hangi faktörler gürültüyü etkiler gürültü zaten biz iyi konuşarak gürültüye neden oluyoruz

we're not this but this is natural noise well i  think we're talking more loudly than we otherwise  

böyle değiliz ama bu doğal gürültü pekala bence bizden daha yüksek sesle konuşuyoruz aksi takdirde

would be well you are i am yes because i'm excited  to be live in front of all your millions of uh of  

iyi olur sen öyleyim evet çünkü milyonlarca sadık izleyicinizin önünde canlı yayında olacağım için heyecanlıyım

loyal viewers okay then steve i'm not sure if this  is a conversation ciao says saturday ciao to you  

tamam o zaman steve bunun bir konuşma olup olmadığından emin değilim ciao cumartesi ciao diyor size

too hello saturino yes we are in the guard and i  suppose i should explain what's going on because  

de merhaba saturino evet biz nöbetteyiz ve ben Sanırım neler olup bittiğini açıklamalıyım, çünkü

maybe some people have no idea what we're  doing at the moment we are outside live  

belki bazı insanlar şu anda dışarıda canlı yayındayız   ne yaptığımız hakkında hiçbir fikre sahip değiller

and it's a beautiful day i don't know how it's  happened but we have had some of the most amazing  

ve bugün güzel bir gün nasıl oldu bilmiyorum ama en harika havalardan bazılarını yaşadık.

weather over the past few days the most amazing  weather has been around and i couldn't resist  

Son birkaç gündür harika hava var ve

coming out today so yesterday i was outside but  but in apparently it was too sunny yesterday  

bugün dışarı çıkmaktan kendimi alamadım, bu yüzden dün dışarıdaydım ama ama görünüşe göre dün çok güneşliydi

there was too much sunshine so today i've  met i've made sure that we are in the shade  

çok fazla güneş ışığı vardı, bu yüzden bugün tanıştım emin oldum gölgedeyiz

today especially with mr steve's very sensitive  skin you see he's very sensitive to light he's  

bugün özellikle Bay Steve'in çok hassas  cildiyle, görüyorsunuz, o

like a vampire that's true well of course i have  explained many times people have asked me how  

bir vampir gibi, bu doğru tabii ki birçok kez açıkladım, insanlar bana nasıl

mr duncan how mr steve do you look so young and  beautiful for your age your skin is perfect and  

Bay Duncan, Bay Steve'in nasıl bu kadar genç göründüğünü sordu. ve yaşına göre güzel cildin mükemmel ve

that is of course i have often explained because  i stay away from sunlight okay uh like a vampire  

bunu sık sık açıkladım çünkü güneş ışığından uzak duruyorum tamam uh bir vampir gibi

would you say can you move over slightly because i  i'm sort of scrunching which way this way oh that  

biraz yana geçebilir misin çünkü ben bu şekilde kıvranıyorum oh bu

way see that's why we have that in front of you  you're the technical wizard not me yes but you  

şekilde bakın bu yüzden önünüzde teknik sihirbaz sizsiniz ben değil evet ama siz

can see where you are well i'm not concentrating  on that it's up to you to move me around the set  

nerede olduğunuzu görebilirsiniz buna odaklanmıyorum beni sette gezdirmek size kalmış

but when i do that you complain so here we are  then we're in the garden and mr steve and myself  

ama ben yaptığımda şikayet ettiğiniz için işte buradayız sonra bahçedeyiz ve Bay Steve ve ben

are here and it's a sad day yes i don't want to be  too miserable unlike mr steve i want to be happy  

buradayız ve bu üzücü bir gün evet, Bay Steve'in aksine çok mutsuz olmak istemiyorum mutlu olmak istiyorum

so this is the final day of our 28 days of  february it's the final day and we've been  

yani bu son gün 28 günlük şubat ayımızda son gün ve

here for for the whole month well i have mr steve  has been here on sunday but i suppose a lot of  

tüm ay boyunca buradayız, Bay Steve pazar günü buradaydı ama sanırım pek çok

people are asking what is going to happen next  so when march comes along which it will tomorrow  

kişi bundan sonra ne olacağını soruyor, yani mart geldiğinde yarın olacak   ne olacak

what is going to happen well first of all  i won't be here tomorrow because it's march  

iyi olacak her şeyden önce yarın burada olmayacağım çünkü mart ayı

and our special month of live streams comes  to an end everything on the live chat steve  

ve özel canlı yayın ayımız sona eriyor canlı sohbetteki her şey steve

uh edith says the birds are loud well we can  we can outdo anybody when it comes to the noise  

uh edith kuşların cıvıldadığını söylüyor peki biz gürültü durumu söz konusu olduğunda herhangi birini geride bırakabilir miyiz

situation mr duncan can we uh yes  exactly we can just talk very loudly  

Bay Duncan yapabilir miyiz uh evet tam olarak çok yüksek sesle konuşabiliriz

and uh i always annoy mr duncan by talking too  loudly uh but yes so what are you going to do  

ve uh ben her zaman çok  yüksek sesle konuşarak Bay Duncan'ı rahatsız ederim uh ama evet yani ne yapacaksınız

have you got any plans for march mr duncan i'm  just i'm just about to uh i'm teasing you see so i  

herhangi bir şeyiniz var mı mart için planlarım bay duncan ben  tam da yapmak üzereyim uh sizi dalga geçiyorum bu yüzden

don't like to give too much away this is what you  do nowadays you don't give all of your information  

çok fazla bilgi vermeyi sevmiyorum bugünlerde yaptığınız şey bu

away in one go or else what's the point so so  i'm teasing you so i won't be here tomorrow  

bir git ya da başka ne anlamı var yani seninle dalga geçiyorum bu yüzden yarın burada olmayacağım

but i am going to take a little break next week  because i've been doing this every day my voice  

ama gelecek hafta biraz ara vereceğim çünkü bunu her gün yapıyorum bu arada sesim

by the way has really suffered i've had so  many problems with my my voice in my throat  

gerçekten acı çekti sesimle ilgili o kadar çok sorun yaşadım ki   bu yüzden

so that's the first thing i'm doing i'm going  to give my my voice a little bit of a rest  

yapacağım ilk şey bu sesime biraz ara vereceğim

because it's it's it's becoming quite what's  the word quite sore strained strained and sore  

çünkü bu, kelimenin tam anlamıyla oldukça gergin hale geliyor gergin ve ağrılı

i'm sure you know all about this steve with your  singing oh of course you see with your singing  

eminim bu steve hakkında her şeyi şarkı söyleyerek biliyorsunuzdur oh tabii ki şarkı söylerken

you have to look after your vocal apparatus  especially if especially if if it's your your your  

ses cihazınıza iyi bakmanız gerekir özellikle de bu sizin

means of of work or maybe something you do to to  entertain or inform or educate like i do very nice  

iş   yönteminizse veya belki yaptığınız bir şeyse benim yaptığım gibi eğlendirmek, bilgilendirmek veya eğitmek çok güzel   evet

yes it's very you oh i'm gonna have to look  after you mr duncan i'm going to have to  

çok sizsiniz oh size bakmam gerekecek bay duncan

tend to your every need while you recover  from the strain of doing live streams  

siz canlı yayın yapmanın stresinden kurtulurken her türlü ihtiyacınızla ilgilenmem gerekecek

uh every day during february february can i ask  you something why do you have a why do you have a  

uh şubat boyunca her gün size bir şey sorabilir miyim neden

a coronavirus mask in your pocket this is this  from yesterday well now mr steve can i just tell  

cebinizde bir koronavirüs maskesi var bu dünden

you something we do like to share our experiences  together and it's very nice steve very good  

ve bu çok hoş steve çok iyi   bu

it's an improvement to be honest it's a it's  a big improvement but yes mr steve yesterday  

bir gelişme, dürüst olmak gerekirse bu büyük bir gelişme ama evet Bay Steve dün

went into town but it would appear that lots of  people now have just stopped observing all of the  

kasabaya gitti, ancak görünen o ki şu anda pek

rules of lockdown a few people were asking about  that um farid asked about it and somebody else  

çok  kişi tecrit kurallarına uymayı bıraktı. um farid bunu sordu ve başka biri de

asked about it as well about what the yes uh  chintana has asked as well well we've been  

evet chintana'nın sorduğu şeyi sordu bize

told that at the end of june everything's back  to normal everything's open we're back to normal  

haziran sonunda her şeyin normale döndüğü söylendi her şey açık normale döndük

but as i discovered of course we were told  this last week weren't we missed them and uh  

ama keşfettiğim gibi, geçen hafta bize söylendi, onları kaçırmadık mı ve ah,

obviously people think that we're going back  to normal already because i was in the shops  

belli ki insanlar zaten normale döndüğümüzü düşünüyor çünkü

yesterday and half the people didn't even have  their masks on coughing everywhere they didn't  

dün dükkandaydım ve insanların yarısının maskesi bile yoktu. yapmadıkları her yerde öksürme konusunda

they seem to think that because the sun's out and  they know we're going to be back to normal at the  

güneş çıktığından ve  haziran sonunda normale döneceğimizi bildiklerinden,

end of june that suddenly they can just get back  to normal now but they do realise it's it's only  

şimdi aniden normale dönebileceklerini düşünüyorlar, ancak bunun yalnızca

the end of february it's a long way to till the  end of june because apparently it's the 21st of  

şubat sonundan haziran sonuna kadar uzun bir yol var çünkü görünüşe göre 21

june things are going to start start getting  back to normal but i think people think or  

haziran her şey normale dönmeye başlayacak ama bence insanlar

they think already that everything is back  to normal now but it isn't there are still  

her şeyin şimdi normale döndüğünü düşünüyor ya da çoktan düşünüyorlar ama öyle değil 'hala

restrictions but yesterday you were quite  alarmed i was alarmed instead of keeping  

kısıtlamalar var ama dün oldukça korktunuz

two meters away there was a family in front of me  in the shop and there were the two meter markings  

iki metre uzakta durmak yerine paniğe kapıldım dükkânda önümde bir aile vardı ve

that you have in the shops to give you a guide as  to how far you should be away from somebody but i  

size rehberlik etmesi için dükkânlarda bulunan iki metre işaretleri vardı birinden ne kadar uzakta olman gerektiği konusunda, ama

kept four meters away because i could see this  family just blatantly talking laughing coughing  

dört metre uzakta durdum çünkü bu ailenin bariz bir şekilde konuştuğunu görebiliyordum gülüyor öksürüyor

coughing uh with no masks on and i thought how  disrespectful yeah well if you're in a shop  

öksürüyordu maskesiz ve ne kadar saygısız olduğunu düşündüm evet bir dükkandaysan

i've this is the rule it's still in place this  is still the rule that's that's being enforced  

bu kural hala yürürlükte bu  hala uygulanan kural bu

if you enforce a law it means you are telling  people that they must do that they have to do  

bir yasayı uygularsanız bu, insanlara yapmaları gerektiğini,

it they have no choice yes exactly uh of ours  it is mandatory to wear a mask in the shops  

yapmaları gerektiğini söylediğiniz anlamına gelir   başka seçenekleri yok evet tam olarak bizimki bu zorunludur dükkanlarda maske takmak

but and i asked i went to a few shops and there  were quite a few people in there that suddenly  

ama sordum ve birkaç dükkana gittim ve orada birden   artık

obviously decided not to wear masks anymore and  i asked the shopkeepers you know what do you do  

maske takmamaya karar veren epeyce insan vardı ve dükkân sahiplerine ne iş yaptığınızı bildiğinizi sordum

and they said we don't do anything no if somebody  comes in without a mask on well there isn't much  

ve biz dediler hiçbir şey yapmayın hayır birisi maskesiz gelirse pek yapabileceğiniz pek bir şey yoktur

you can do because if you are working in a  shop and then somebody comes in without a mask  

çünkü bir dükkanda çalışıyorsanız ve sonra birisi maskesiz gelirse

and maybe they are i don't know maybe they look a  little bit aggressive maybe what are you supposed  

ve belki öyledir bilmiyorum belki de öyledir biraz agresif görün belki ne yapman gerekiyor

to do you're not going to tell someone to put a  mask on and also the one of the interesting things  

birine maske takmasını söylemeyeceksin ve ayrıca dün fark ettiğim ilginç şeylerden biri

that i noticed yesterday i did point this out  didn't i i think one of the things about this area  

bu alanla ilgili bazı şeyler

is it's a small community so people don't want to  upset other people they don't want to to ask them  

burası küçük bir topluluk olduğu için insanlar diğer  insanları  üzmek istemiyor    onlardan

to put a mask on because that person might  not come back to their shop ever again yes  

maske takmalarını istemek istemiyorlar çünkü o kişi  bir daha  dükkanına  geri gelmeyebilir evet

so because we live in a very small community much  wenlock is a small area everyone knows each other  

yani yaşadığımız için çok küçük bir toplulukta çok wenlock küçük bir alandır herkes birbirini tanır   herkes bizi bilir hepimiz

everyone knows us they all see us in the street  and they normally run in the opposite direction  

bizi sokakta görürler ve normalde ters yönde koşarlar

yes and there have been quite a few incidents  where shopkeepers have challenged people without  

evet ve dükkan sahiplerinin maskesiz insanlara meydan okuduğu pek çok olay olmuştur

masks on and of course the type of people who are  willing to blatantly not wear a mask are the sorts  

ve tabii ki bariz bir şekilde maske takmamaya istekli olan insanlar, onlara neden maske takmadığınızı sorarsanız

of people who are likely to react very strongly  if you make uh you know if you say to them why  

çok güçlü bir şekilde tepki vermesi muhtemel olan insanlardır.

aren't you wearing a mask and of course they've  been incidents fights don't you tell me you know  

olay kavga oldu bana bildiğini söyleme

yes and you tell me to wear a mask get off you  know swearing there have been violent reactions  

evet ve bana maske takmamı söylüyorsun çık çık biliyorsun küfür şiddetli tepkiler oldu

violent reactions because the sort of people who  don't wear masks are the sort of people who are  

şiddetli tepkiler çünkü maske takmayan türde insanlar

often trying to attract attention they want you to  challenge them and then so that they can react and  

sık sık dikkat çekmeye çalışan insanlar, onlara meydan okumanızı ve ardından tepki gösterebilmeleri ve

come out with some ludicrous conspiracy theory uh  so shopkeepers have been told for their own safety  

bazı gülünç komplo teorileri ortaya çıkarabilmeleri için, uh bu nedenle esnaflara kendi güvenlikleri için

not to react because people have reacted and then  they've been spat on people have gone up to them  

insanlar tepki verdiği için tepki vermemeleri söylendi ve sonra ' insanlara tükürüldü agresif bir şekilde onlara yaklaştı

aggressively and they know it's being exposed  so it's very few uh but i saw some yesterday  

ve bunun açığa çıktığını biliyorlar bu yüzden çok az ama dün bazılarını gördüm

i wanted to say something i was getting so angry  inside mr duncan i wasn't with steve because i  

bir şey söylemek istedim içten içe çok kızıyordum bay duncan steve ile değildim çünkü ben

was here doing this yesterday but steve came back  he said i was so angry in the shop because people  

buradaydım bunu dün yapıyordum ama steve geri geldi dükkanda çok kızgın olduğumu söyledi çünkü insanlar

were just ignoring all of the rules and and yes  there is a vaccine there are vaccines being given  

tüm kuralları hiçe sayıyordu ve evet aşı var aşı yapılıyor

but it doesn't mean that things are back to normal  we are still a long way from that and things could  

ama bu her şeyin normale döndüğü anlamına gelmiyor biz hala bundan çok uzaktayız ve işler

change so the government could change their  mind and say no everything has to stay closed  

değişebilir, böylece hükümet fikrini değiştirebilir ve hayır her şeyin kapalı kalması gerektiğini söyleyebilir  bu yüzden

so i think be just being safe sometimes you  have to be cautious intelligence says in  

bence sadece güvende olun bazen  dikkatli olmalısınız istihbarat diyor

kiev in the ukraine you will get shamed  if you don't wear a mask in a shop  

kiev ukrayna'da utanacaksınız bir dükkanda maske takmıyorsan

uh well that's it you see there's no  shame in this country anymore yeah  

uh peki bu kadar bu ülkede artık utanılacak bir şey yok evet

uh people you know people don't feel shame  anymore they used to uh but yes that's a you know  

uh tanıdığınız insanlar insanlar artık utanmıyorlar eskiden öyleydi ama evet bu bir biliyorsunuz

that's that's um public pressure shaming people uh  into complying with rules and regulations that are  

bu um herkese açık baskı insanları utandırarak herkesi korumak için var olan kural ve düzenlemelere uymaya zorluyor

there to protect everybody yes uh because we're  not out of it yet even though the weather's nice  

evet uh çünkü henüz hava güzel olsa da

no well the weather has nothing to do with  it i know that's what i mean people think yes  

havanın bununla hiçbir ilgisi yok biliyorum demek istediğim bu evet   oh evet size

oh yes i'm not telling you that i'm just saying  yes that's people think because the weather is  

sadece şunu söylediğimi söylemiyorum evet bu insanlar hava

getting nice everything is getting better but of  course there are countries that are hot all the  

güzelleştiği için her şeyin daha iyiye gittiğini düşünüyor ama tabii  her zaman sıcak olan ülkeler var

time and they're they're having the same problems  so the weather the sun has nothing to do with it  

ve onlar da bunu yaşıyorlar aynı sorunlar yani havanın bununla hiçbir ilgisi yok

edit says or edit edit i think says uh i'm  pronouncing people's names incorrectly by  

düzenle diyor veya düzenle düzenle bence diyor ki uh insanların adlarını yanlış telaffuz ediyorum bu arada

the way yeah i do it all the time chin chin  thana have i pronounced that correctly uh  

evet bunu her zaman yapıyorum chin chin thana bunu doğru telaffuz ettim mi uh

chintana is that better yes and eat it i think  my heart is glee yes is it edit or eat it please  

chintana böylesi daha iyi evet ve ye bence kalbim neşeleniyor evet düzenle mi yoksa ye mi lütfen

tell us my biggest hope is that i could fly to  my daughter and my granddaughters in sydney at  

bize en büyük umudumun  yaz sonunda Sidney'deki kızıma ve torunlarıma   uçabilmem olduğunu söyleyin

the end of summer i think the travel industry is  going to take off uh when the lockdowns all stop  

seyahat endüstrisi gidiyor sokağa çıkma yasağı sona erdiğinde havalanmak için

because people are desperate to get out and have  a holiday i think a lot of people are are we going  

çünkü insanlar çaresizce dışarı çıkıp tatil yapmak istiyor, bence pek çok insan

to have a holiday mr duncan i don't think so  may we perhaps go to wales i don't think there  

tatil yapacak mıyız Bay Duncan sanmıyorum belki Galler'e gidebilir miyiz?

is much chance of us having a holiday because well  everything's closed basically you can't even go to  

Tatil yapma şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum çünkü temelde her şey kapalı

a hotel most hotels are still closed so it just  depends i suppose it just depends what's what's  

bir otele bile gidemezsiniz çoğu otel hala kapalı bu yüzden bu duruma bağlı sanırım ne olduğuna bağlı

we don't know that's the problem nobody knows it  that's that's the real truth we keep talking about  

sorunun bu olduğunu bilmiyoruz kimse bilmiyor  bu asıl gerçek bu  hakkında konuşmaya devam ettiğimiz gerçek bu

what's true and what isn't i think the real truth  is people don't really know what's going to happen  

neyin doğru neyin yanlış olduğunu düşünüyorum  gerçek gerçek şu ki insanlar bundan sonra ne olacağını gerçekten bilmiyorlar

next and we have our we have our budget coming up  soon so that's when one of the the leaders in the  

ve yakında bütçemizi belirleyeceğiz, yani o zaman

government that rules this country at the moment  they stand up and they say what are the spending  

bu ülkeyi yöneten hükümetin liderlerinden biri o anda ayağa kalkıyorlar ve harcama planlarının ne olduğunu söylüyorlar, unutun

plans can i just say forget all that forget it we  we're all deep deep deep in debt and in the united  

hepsini diyebilir miyim, unut gitsin, hepimiz derinden derine borca ​​batmış durumdayız ve Amerika Birleşik

states the senate has just allowed and this is an  incredible amount of money 1.9 trillion has that  

Devletleri'ndeyiz senato az önce izin verdi ve bu inanılmaz bir para 1,9 trilyonun sahip olduğu

gone through mr duncan it's gone through it went  through yesterday wow 1.9 trillion that is like  

Bay Duncan'dan geçti geçti geçti dün geçti vay canına 1,9 trilyon bu

for world war twos so the cost of world war ii  it's almost that that's almost what it is for  

ikinci dünya savaşına eşdeğer yani 2. dünya savaşının maliyeti neredeyse bu neredeyse

world war twos if you had world war two  four times it would cost that why and the  

ikinci dünya savaşı ne için, eğer ikinci dünya savaşını dört kez yapsaydınız, bu nedene mal olurdu ve

other thing that i don't know steve or i don't  understand is why not just make it 2 trillion  

Steve'i bilmediğim veya anlamadığım diğer şey, neden sadece 2 trilyon yapmadığınızdır

i know just say 2 trillion yes why is it 1.9 is it  a bit like when you go to the shops mr duncan and  

biliyorum sadece 2 deyin trilyon evet neden 1,9 bu biraz dükkanlara gittiğinizde olduğu gibi Bay Duncan ve

then something's expensive and it's sort of they  was put 99 at the end like 199 so it doesn't seem  

sonra bir şey pahalı ve bir nevi sonuna 199 gibi 99 konmuş, bu yüzden

like it's quite so expensive yes so 1.9 probably  psychologically doesn't seem as expensive as two  

çok çok pahalı değilmiş gibi görünüyor evet yani 1,9 muhtemelen psikolojik olarak iki   çocuk kadar pahalı görünmüyor

children yes even though it's very close because  you can still see the number one yes so it looks  

evet çok yakın olmasına rağmen çünkü bir numarayı hala görebiliyorsunuz evet yani   sadece

like it's just one but in fact it's almost two but  but i i don't know why just make it two trillion  

birmiş gibi görünüyor ama aslında neredeyse iki ama ama neden bilmiyorum iki trilyon

you're so close you're so close to it let's  have the access to have the extra 100 billion  

çok yakınsınız ona çok yakınsınız hadi fazladan 100 milyara sahip olmak için erişimimiz olsun   evet, hadi

yeah let's just do it well of course that's uh  there's a lot of controversy about all this uh  

bunu iyi yapalım tabii ki bu uh tüm bunlar hakkında pek çok tartışma var uh

all this printing money isn't that mr dumb good  yes because it tends to get funneled through  

tüm bu para basmak değil bu bay aptal iyi evet çünkü bu,                  daha fazla

just to the richest in society okay anyway  because they will use that to put money into  

borsaya para yatırmak

the stock market and make more money this  is not why we're here but will it will that

ve daha fazla para kazanmak için kullanacakları için bu  bu bu için burada olmuyoruz ama olacak mı?

in society in America or will it end up in  the pockets of rich people yeah i can answer  

Amerika'daki toplum veya zengin insanların cebine mi girecek evet   buna  yoksun  olanların ceplerine gitmeyeceği cevabını verebilirim

that it will not end up in the pockets of the  deprived it will deprived or depraved deprived  

yoksun veya

they may be depraved but but but yes most of it  will just go off into other directions but we're  

mahrum kalacak   ahlaksız olabilirler ama ama evet çoğu gidecek başka yönlere yönelmekle birlikte

not here to do that we're not that kind of channel  of course what we're expecting over the next few  

bu tür bir kanal olmadığımızı yapmak için burada değiliz elbette önümüzdeki birkaç   yıl içinde beklediğimiz şey

years is massive tax hikes yes or tax increases  well the tax is definitely going to go up because  

büyük vergi artışları evet veya vergi artışları peki vergi kesinlikle artacak çünkü   çok

we have we have a massive bill it's costing maybe  one or two trillion here in this country just to  

büyük bir faturamız var, bu ülkede belki   bir veya iki trilyona mal oluyor

keep everyone paid so we've been giving money to  people giving money to them because they haven't  

herkesin ödemesini sağlamak için   bu yüzden insanlara para veriyoruz  çünkü onlara para veriyorlar çünkü

been working i think we've borrowed i think i saw  300 billion 300 billion so that doesn't sound like  

çalışmıyorlar   sanırım borç aldık Sanırım 300 milyar 300 milyar gördüm, bu yüzden Amerika Birleşik Devletleri'ndeki

a lot when you when you compare it to 2 trillion  in the united states but it still is a lot of  

2 trilyon  ile karşılaştırdığınızda bu kulağa pek fazla gelmiyor ama yine de çok

money it's still a lot of money we are doubt we  used to talk about millions didn't we years ago  

para, hala çok para, alıştığımızdan şüpheliyiz yıllar önce milyonlardan bahsetmiyor muyduk

it used to always be millions and millions always  sounded a lot but then we started talking billions  

eskiden her zaman milyonlardı ve milyonlar kulağa çok geliyordu ama sonra milyarlarca konuşmaya başladık

and now that is all we do we talking instead  of talking with millions we talk with billions  

ve şimdi tek yaptığımız bu milyonlarla konuşmak yerine milyarlarla konuşuyoruz

and now it's trillions it's just it blows your  mind it really does well when people talk about  

ve şimdi trilyonlarca sadece aklınızı başınızdan alıyor, insanlar milyonerler hakkında konuştuğunda gerçekten iyi gidiyor,

millionaires don't they people who have got  a million pounds or a million dollars uh  

milyon poundları veya milyon dolarları olan insanlar değil mi, uh

it used to be now because of inflation over the  years when we grew up if someone was a millionaire  

eskiden büyüdüğümüz yıllardaki enflasyon yüzündendi, eğer biri milyonerdiyse

they were really rich but now 30 years later  if you put inflation at five percent a year or  

gerçekten zenginlerdi ama şimdi 30 yıl sonra enflasyon yılda yüzde beş veya

something on top of that a million pounds now  is worth a lot less than it was 10 years ago 30  

bunun üstüne bir şey koyarsanız, şimdi bir milyon sterlin 10 yıl öncesine göre çok daha az değerde 30

years ago no no one is interested in this by the  way why not what what they are interested in are  

yıl önce kimse bununla ilgilenmiyor neden olmasın onların ilgilendiği şey

the two pigeons behind me that are about to make  love and there are these no no they're doing it

arkamdaki iki güvercin sevişmek üzereler ve bunlar yok hayır iyi yapıyorlar iyi iyi

well well well i can't believe we we just  had we just did you see that live we we had  

inanamıyorum biz az önce yaptık az önce gördün mü canlı yayında

a couple of pigeons behind us and they were  making love live behind guesting disgusting  

arkamızda bir çift güvercin vardı ve iğrenç konuklarımızın arkasında sevişiyorlardı

how dare you okay on a live stream  to the whole world there was live  

ne cüretle tüm dünyaya canlı yayında canlı

sex on our show mr duncan yes there was  i can't believe it that's my ads gone  

seks vardı programımızda canlı seks vardı bay duncan evet vardı buna inanamıyorum bu benim reklamlarım gitti

i can't believe that was just happening i just  noticed i was looking at the screen and they were  

bunun az önce olduğuna inanamıyorum sadece fark ettim ki ekrana bakıyordum ve

they were preparing to make love and they  did right behind us with us here has that  

sevişmeye hazırlanıyorlardı ve tam arkamızda bizimle burada yaptılar mı   daha

ever happened before on anyone's live stream  has anyone ever had pigeons making love behind  

önce birinin canlı yayınında başına gelen var  canlı yayınlarında arkalarında sevişen güvercinler olan herhangi biri

them on their live stream this will go viral  mr duncan i don't think so you would the ad  

bu viral olacak bay duncan bundan elde edeceğiniz reklam gelirini yapacağınızı sanmıyorum

revenue you're going to get from this oh okay  steve yeah okay well not now how dare you okay

oh tamam steve evet tamam pekala şimdi olmaz nasıl cüret edersiniz tamam ben Az önce canlı yayın

i can't believe that i can't believe we just had a  live mr bruno says the the live stream just became  

yaptığımıza inanamıyorum Bay Bruno, canlı yayının

uh 18 plus rated yes i'm going to lose my ads now  triple x all of my adverts will go because of that  

18 yaş üstü olduğunu söylüyor ve evet, şimdi reklamlarımı kaybedeceğim üç katı tüm reklamlarım bu yüzden gidecek   Bunun

they'll think it's some sort of  sort of strange animal sex show  

bir çeşit garip hayvan seks şovu olduğunu düşüneceğim peki

well there's no doubting that we're live because  there's no way we could have arranged that  

canlı yayında olduğumuza hiç şüphe yok çünkü  bunu ayarlamış olmamızın hiçbir yolu   hayır ayarlayamadık

no we could not arrange that you didn't did  you talk to those pigeons earlier on and said  

ki sen daha önce o güvercinlerle konuştun mu ve dedi

at around sort of three o'clock can you two  pigeons hop under that fence and have sex  

saat üç civarında siz iki güvercin o çitin altından atlayıp seks yapabilir

yeah i don't i don't i don't think i don't think  that was planned are they trained pigeons yes all  

misiniz evet

i can say now is over the next few days they will  be busy building their nest somewhere around here  

bilmiyorum şimdi bitti önümüzdeki birkaç gün içinde buralarda bir yerde yuvalarını inşa etmekle meşgul olacaklar

well that was interesting intelligent  that's a very good name by the way uh  

eh bu ilginçti zeki bu arada çok iyi bir isim uh   oh bu

oh it's lilia intelligent it's lilia who used  to be on before i think it is isn't it yes it's  

lilia intelligent eskiden lilia  oynuyordu bence değil' t evet bu

lillia i'm an english teacher and psychologist  well what do you make of those pigeons what do  

lillia ben bir ingilizce öğretmeniyim ve psikoloğum pekala bu güvercinler hakkında ne düşünüyorsunuz

you make of them behind us yes what do you think  of the uh what's the psychology behind those  

arkamızdakiler hakkında ne düşünüyorsunuz evet bu

pigeons they're just doing what comes naturally  to them it's just another day of being a pigeon  

güvercinler hakkında ne düşünüyorsunuz? doğal olarak onlar için güvercin olmanın başka bir günüdür

valentine says they've just been kissing what  do you talk what are you talking about well  

sevgililer az önce öpüştüklerini söylüyor ne konuşuyorsunuz neden bahsediyorsunuz iyi

have a look back and you'll notice that they  were doing something they were going beyond  

geçmişe bir bakın ve öpüşmenin ötesine geçtikleri bir şey yaptıklarını fark edeceksiniz.

kissing they were doing more than kissing they  were yes can you blur them says uh jinthana my  

öpüşmekten daha fazlasını yapıyorlardı evet onları bulanıklaştırabilir misin diyor uh jinthana

children are watching the live stream yes this  is the problem because of these stupid pigeons  

çocuklarım canlı yayını izliyor evet sorun bu aptal güvercinler yüzünden   yayınımda müstehcen şeyler

i might get banned from youtube for showing  explicit things on my stream and i didn't mean  

gösterdiğim için youtube'dan yasaklanabilirim ve bunu kastetmedim onlar

it they started it not me it's nothing to do with  me well you can tell spring's on the way can't you  

başlattı, ben değil, benimle hiçbir ilgisi yok  pekala baharın yolda olduğunu söyleyebilirsin, değil mi   evet

yes definitely we'll be they'll be nesting soon  they were certainly springing uh what have they  

kesinlikle biz olacağız yakında yuva yapacaklar kesinlikle fışkırıyorlardı uh ne uçup

flown off they've gone there did one of them smoke  a cigarette after they've gone for a lie down  

gittiler bir tanesi uzanmaya gittikten sonra sigara içti mi

they've gone for a sleep do do male pigeons  smoke cigarettes after after having sex  

uyumaya gittiler erkek güvercinler seks yaptıktan sonra sigara içer mi   içmedikleri sigarayı

i don't know how how are they going to  hold the cigarette they don't have hands  

nasıl tutacaklarını bilmiyorum elleri

well in their wings okay steve all their beaks  that that is just silly isn't it really going so  

kanatlarında iyi tamam steve tüm gagaları bu çok saçma değil mi bu gerçekten çok

goodbye to hiroko hiroko's going i'm not surprised  she's probably offended offended by the gratuitous  

hoşçakal hiroko hiroko'nun gidişine şaşırmadım  büyük olasılıkla gücenmiştir meydana gelen çiftleşmenin nedensiz çiftleşmesine gücenmiştir

mating the copulation that was taking place  oh by the way okay we should be talking about  

oh bu arada tamam ingilizce hakkında konuşmalıyız bu arada

english by the way all we've been talking about  is nothing so let's talk about something i've  

konuştuğumuz tek şey hiçbir şey değil o yüzden hadi bir şey hakkında konuşalım

received a question asking about a certain word mr  duncan can you please explain the word stereotype  

belirli bir kelime hakkında soru aldım bay duncan lütfen klişe   klişe kelimesini açıklayabilir misiniz

stereotype so there it is there is the  word stereotype i hope you can see it  

klişe kelimesi var umarım bunu görebilirsiniz

beep beep beep the word stereotype is often  used when we are putting a person into a certain  

bip bip bip klişe kelimesi genellikle bir kişiyi belirli   bir

category or group we are judging someone maybe  you are judging someone quite often unfairly  

kategoriye veya gruba koyduğumuzda kullanılır biz birini yargılıyoruz belki siz birini oldukça sık bir şekilde haksız yere yargılıyorsunuz

for maybe their appearance or maybe the  things they believe in or maybe i don't know  

belki de görünüşü için ya da belki inandıkları şeyler veya belki ben bilmiyorum

their sexuality like those two pigeons back there  perhaps someone will be stereotyping those pigeons  

cinselliklerini oradaki iki güvercin gibi belki birileri bu güvercinleri klişeleştirecek

as being always wanting to have fun who knows  another word we can use is typecast typecast so  

her zaman eğlenmek isterler kim bilir başka bir kelime kullanabiliriz kimbilir tipleme tipleme yani

to stereotype is to take maybe a person or a group  and you will make assumptions you will assume  

klişeleşmek için belki bir kişiyi veya grubu ele almak için ve varsayımlarda bulunacaksınız

things about them based on their appearance maybe  their race maybe their sexuality maybe their  

görünüşlerine göre   onlar hakkında bir şeyler varsayacaksınız ırkları belki cinsellikleri belki

behaviour and that is what we call stereotyping  you are stereotyping someone you take a person and  

davranışları ve biz buna klişeleştirme diyoruz birini klişeleştiriyorsunuz bir kişiyi alıyorsunuz ve

you say because they look like that i am going to  assume that they do those things but quite often  

diyorsunuz öyle göründükleri için bu tür şeyleri yaptıklarını varsayacağım fakat

stereotyping is is often well it's often wrong to  be honest yes it's best not to assume sometimes  

çoğu zaman   klişeleştirme genellikle iyidir, dürüst olmak çoğu zaman yanlıştır, evet, bazen varsaymamak en iyisidir   yine de sadece

though just looking at somebody you can uh you  can get a clear idea of what they're like but it's  

birine bakarak net bir fikir edinebilirsiniz ama   bunu

it's best not to do that probably uh can i what  does this mean mr duncan bruno home life says  

yapmamak en iyisidir muhtemelen ah bu ne anlama geliyor Bay Duncan Bruno ev hayatı diyor ki

do you have you ever played rpg uh they those are  role playing games role playing games now as i  

hiç rpg oynadınız mı uh onlar rol yapma oyunları rol yapma oyunları şimdi

understand it that is to do with computer games so  quite often you often see people in groups playing  

anladığım kadarıyla bu bilgisayar oyunlarıyla alakalıdır, bu yüzden sıklıkla  bilgisayar oyunları oynayan gruplardaki insanları görürsünüz

computer games and so they will join either as  teams or they will all be playing in the same  

ve bu nedenle ya takım olarak katılırlar ya da hepsi aynı

computer game and so that that that is something  that happens i don't com i don't play computer  

bilgisayar oyununda oynarlar ve böylece bu  olan bir şey ben yapmam' t com ben bilgisayar oyunları oynamıyorum

games you might be surprised to find out that i  don't play computer games mr steve doesn't either  

bilgisayar oyunları oynamadığımı öğrenince şaşırabilirsiniz Bay Steve de

so we don't we don't play computer games but rpg  is a type of computer game where people join in  

oynamıyor yani biz bilgisayar oyunu oynamıyoruz ama rpg bir tür bilgisayar oyunudur insanların katıldığı   hepsi

they all join in and quite often you will have a  character on screen and i was talking about this  

katılır ve sıklıkla ekranda bir karaktere sahip olursunuz ve bundan

earlier i was talking about people who come onto  the internet and they create their own personality  

daha önce bahsediyordum internete giren ve kendi kişiliklerini

or maybe an alternative persona and i think  computer games are a little bit like that so you  

veya belki alternatif bir kişiyi yaratan insanlardan bahsediyordum ve bence bilgisayar oyunlar biraz öyle yani

you create your own character it isn't you but it  is you who is controlling the character am i right  

kendi karakterini yaratıyorsun o sen değilsin ama karakteri kontrol eden sensin ben haklı mıyım

i vars says or eva's are you cold  standing there only in your jumper  

yoksa eva üşüyor musun orada sadece kazağınla duruyorsun

yes i am freezing cold but  your hands are getting blue  

evet donuyorum ama ellerin mavileşiyor

i know my hands are starting to change  colour well i feel cold and i've got a

ellerimin rengi değişmeye başladığını biliyorum  üşüyorum ve senin

you've got a what steve i i always  sneeze around this time didn't i  

wha what happens to stevie he sneezes a lot  these days i'm always sneezing i don't know why  

neyin var? çok bu günlerde hep hapşırıyorum neden bilmiyorum

there was a bumblebee okay just went by  oh okay uh that's the first bumblebee  

bir yaban arısı vardı tamam geçti  oh tamam uh bu ilk yaban arısı   daha

of well we're not even in spring yet  aren't we no when does spring officially  

baharda bile değiliz değil mi hayır bahar resmi olarak ne zaman

start in the uk it's normally march end of  march isn't it or maybe even early april  

başlar   İngiltere'de normalde mart sonudur, değil mi yoksa hatta belki nisan başıdır   evet

yes i'm i'm not sure but uh the bumblebees are  coming out because there are certain bushes that  

emin değilim ama bombus arıları çıkıyor çünkü

already have flowers like the heathers for example  yes around in flower we've got the snow drops  

fundalar gibi çiçekleri olan bazı çalılar var örneğin evet buralarda Çiçeğimizde kar damlaları var

and we've got little crocuses so that there  is some pollen and some nectar there for  

ve küçük çiğdemlerimiz var, yani orada kış uykusundan çıkan arılar için biraz polen ve biraz nektar var

any bees that are coming out of hibernation uh so  i mean they they love the heather don't they they  

yani fundayı seviyorlar, değil mi

love the flowers on the heathers yes in fact i  was asked the other day about the purple flowers  

seviyorlar  fundalardaki çiçekler evet aslında geçen gün bana mor çiçekler soruldu

because because i was around the corner in another  part of the garden and a lot of people asked what  

çünkü bahçenin başka bir köşesinde köşedeydim ve birçok kişi geçen gün gördüğünüz

are those purple flowers those purple flowers  that you saw the other day are actually heather  

o mor çiçeklerin ne olduğunu sordu aslında fundalar

and they are all coming out now thank you  for the bless miss did you did you give me  

ve şimdi hepsi dışarı çıkıyorlar teşekkür ederim kutsadığınız için bayan bana verdiniz mi   beni

a bless me mr duncan i did not no you never  do actually you do sometimes i do sometimes  

korusun bay duncan ben yapmadım hayır siz asla yapmazsınız aslında yaparsınız bazen ben bazen yaparım

uh i'm interested only in my money says rock water  that's all right please tell us how to make it if  

uh sadece paramla ilgileniyorum diyor kaya suyu sorun değil lütfen bize nasıl yapacağımızı söyleyin

you are interested in money and that is all you  want from life and that is all you are interested  

parayla ilgileniyorsanız ve hayattan tek istediğiniz bu ve tüm ilgilendiğiniz de bu

in fine no problem if you make lots of it please  promise that you will give us some yes uh i need  

sorun değil çok kazanırsanız lütfen vereceğinize söz verin bize biraz evet uh

about 50 000 pounds okay then in order to buy  you know what i don't think anyone is going to  

yaklaşık 50 000 sterline ihtiyacım var tamam o zaman ne satın almak için kimsenin size

give you 50 000 pounds they might do you never  know i don't think that's gonna happen steve  

50 000 sterlin vereceğini sanmadığımı biliyorsunuz asla bilemezsiniz bunun olacağını sanmıyorum steve

uh what is it that i want you know don't you  please put it on the live chat because i don't  

uh ne bunu bilmeni istiyorum, lütfen bunu canlı sohbete ekle, çünkü

want to annoy mr duncan okay see mentioning it  okay we're not talking about english much today  

Bay Duncan'ı rahatsız etmek istemiyorum, tamam, bundan bahsetmeye bak, tamam, bugün pek ingilizce konuşmuyoruz,

are we have you noticed oh yesterday by the  way i was talking about television yesterday  

dün fark ettin mi? dün televizyon hakkında konuşma şeklim

and something we've noticed over the past two  or three years is if you watch television after  

ve son iki veya üç yılda fark ettiğimiz bir şey, eğer

nine o'clock at night you can see some  very strange things unusual things eve even  

gece saat dokuzdan sonra televizyon izlerseniz bazı çok tuhaf şeyler görebilirsiniz olağandışı şeyler hatta

even things that might be seen as i don't know  unacceptable offensive yes offensive maybe yes  

görülebilecek şeyler bile bilmiyorum kabul edilemez saldırgan evet saldırgan belki evet

but things that are maybe shocking something you  didn't expect to see and i was talking about that  

ama şok edici şeyler belki de görmeyi beklemediğiniz bir şey ve

one show where everyone is naked naked attraction  that's cool that's the name of the show we've got  

herkesin çıplak olduğu bir şovdan bahsediyordum. Birleşik Krallık'ta

a show in the uk we haven't we haven't got it  there is a show in the uk and you can just be  

bir şovumuz var bizde yok bizde yok İngiltere'de bir şov var ve siz

flicking around the channel yes innocently  flicking around and then suddenly there's  

kanalda gezinebilirsiniz evet masum bir şekilde ortalıkta geziniyorsunuz ve sonra aniden

you know eight vaginas no no no no steve steve  oh my god i'm just saying suddenly they're on  

bilirsiniz sekiz vajina var hayır hayır hayır steve steve  aman tanrım, birdenbire

the screen for you to look at all right let's  say no don't say anything i always have let's  

ekranda göründüler, pekala, pekala  diyelim  hayır, hiçbir şey söyleme, her zaman sahip olduğum   hayır, yeniden

say no don't reproductively steve it's like it's  late now oh my god calm down mr duncan calm down  

üreme steve, sanki şimdi  geç oldu aman tanrım sakin olun bay duncan sakin olun   bu

that's a it's a word in the vocabulary of english  it is but it's probably not a word that we use on  

ingilizce kelime dağarcığında bir kelimedir öyledir ama muhtemelen   youtube'da kullandığımız bir kelime değildir sakin olun bay

youtube calm down mr duncan i'm sure it's been  used before but but suddenly do you have that  

duncan daha önce kullanılmış olduğundan eminim ama birdenbire sizde de   var mı

in your country where you could just switch on  the television set and there's 10 naked people  

televizyonu açabildiğiniz ve 10 çıplak insanın olduğu bir ülke   size

i'll tell you i want to throw up because let's  face it they're never attractive i don't feel like  

kusmak istediğimi söyleyeceğim çünkü kabul edelim asla çekici değiller içimden

throwing up i'm just shocked you know you don't  expect to see naked people on your television  

kusmak gelmiyor sadece şoktayım biliyorsun seni televizyonunuzda çıplak insanlar görmeyi beklemeyin

so i'm not outraged but it's not just  you know it's full length yes everything  

bu yüzden öfkeli değilim ama bu sadece  tam boy olduğunu bildiğiniz değil

yes everything we get that steve you you made  that very clear in those words oh oh my god you  

don't you just don't expect to see lady parts and  and gentlemen parts on your television when you  

you are flicking through the channels you don't  expect to see that yes vitoria you are correct

Kanallar arasında gezinirken televizyonunuzda hanımefendi bölümleri ve baylar bölümleri görmeyi beklemiyorsanız evet vitoria haklısınız

and and the other one is that people um there's  a show where there's a doctor okay and if you've  

ve diğeri de insanların um orada bir nerede bir doktor olduğunu göster tamam ve eğer varsa   buna

it's called embarrassing bodies yes well it's  it's it's where people go to they they go to a  

utanç verici vücutlar denir evet bu insanlar oraya giderler doktora giderler

doctor and this is all on television but they  have all of these embarrassing problems maybe  

ve bunların hepsi televizyonda ama onlarda tüm bu utanç verici sorunlar var belki

they have a strange growth on maybe down there  you see somewhere down there they have something  

garip bir büyümeleri var belki aşağıda orada bir yerde görürsünüz

that's weird or strange and so they show it to  the doctor but not only do they show it to the  

tuhaf veya tuhaf bir şeyleri vardır ve bu yüzden bunu doktora gösterirler, ancak sadece

doctor they also show it to the viewers as well we  are allowed to we are able to see their grotesque  

doktora  göstermezler, aynı zamanda izleyicilere de gösterirler.

thing that is hanging from their body why do  they do that it's terrible especially when  

vücutlarından sarkan grotesk  şeyi görmek için neden bunu yapıyorlar ki bu özellikle

you're flicking around you're just going around  the channels looking for something nice to watch  

izleyecek güzel bir şey arayarak kanallarda dolaşırken

and then suddenly you see mr johnson's giant boil  that's growing out of his butt or is something  

ve sonra birdenbire Bay Johnson'ın büyüyen dev çıbanını gördüğünüzde bu çok korkunç poposundan mı çıktı yoksa

wrong with somebody's breasts or and and the  thing is that you've said before is that you  

birinin göğüslerinde bir sorun mu var veya ve ve daha önce söylediğin şey şu ki onların

know they're not anonymous at people yes they show  their faces and everything oh doctor i've got this  

insanlara anonim olmadıklarını biliyorsun evet yüzlerini ve her şeyi gösteriyorlar ah doktor bu

wrong with me how could you do that how could you  go to work after that how can you go to work the  

konuda yanlışım var bana bunu nasıl yapabildin ondan sonra nasıl işe gidebilirsin

next day you go to work and everyone has seen your  your swollen bum hole mr duncan that's disgusting  

ertesi gün işe gidiyorsun ve herkes senin şişkin kıç deliğini görmüş bay duncan bu iğrenç

but they do they show all sorts of i mean how  could you go on to television you know millions of  

ama yapıyorlar her türlü şeyi gösteriyorlar demek istiyorum Milyonlarca insanı tanıdığın televizyona nasıl gidip benim

people and say i've got this wrong with me doctor  and it's something disgusting and revolting that  

sorunum var doktorum diyebilirsin ve bu iğrenç ve tiksindirici bir şey

you would never tell anyone and then go to work  the next day and forever people have just got that  

asla kimseye söylemezsin ve sonra ertesi gün işe gidersin ve sonsuza kadar insanlar bunu anlar

image of you that part of your anatomy yeah that  looks horrible they've seen they've seen a part of  

anatominizin o kısmının görüntüsü evet bu korkunç görünüyor

your body that they've never seen and probably  wouldn't want to see but now they've seen it  

vücudunuzun   daha önce hiç görmedikleri ve muhtemelen görmek istemeyecekleri bir bölümünü görmüşlerdir ama şimdi onu gördüler

how do you face these people how do you face your  work colleagues after doing that i couldn't do it  

nasıl yüzleşirsiniz bu insanlar bunu yaptıktan sonra iş arkadaşlarınızla nasıl yüzleşirsiniz bunu

i really couldn't i have enough problems showing  my face i mean this is almost this is almost  

yapamadım   gerçekten yapamadım yüzümü göstermekten yeterince sorun yaşadım yani bu neredeyse

something that i'm ashamed of you know but i have  to expose it and show you for which i apologize  

sizden utandığım bir şey ama biliyorum ifşa etmek ve size göstermek için özür dilerim

but we'd never show anything else well no of  course not but you can't it's youtube oh yes uh  

ama başka hiçbir şeyi asla göstermezdik hayır  tabii ki gösteremezsiniz ama gösteremezsiniz bu youtube oh evet uh

intelligent says it i've got more confident about  my body since watching these programs yes because  

akıllı diyor ki bu programları izlediğimden beri  vücudum hakkında kendime daha çok güveniyorum evet çünkü

you think well sometimes you tend to criticize  yourself don't you look in the mirror and think oh  

iyi düşünürsünüz bazen kendinizi eleştirme eğilimindesiniz aynaya bakıp ah   bu bende

that's wrong with me this is wrong with me i do  and then you see people on television exposing  

yanlış bu bende yanlış  diye düşünmüyor musunuz ve sonra televizyonda insanların bazı şeyleri ifşa ettiğini görürsünüz

things which and so yes it can make you feel  better about yourself because you think well at  

ve evet bu size hissettirebilir kendin hakkında daha iyisin çünkü

least i haven't got that wrong with me uh so yes  uh yeah try not to reduce mr duncan's food says  

en azından en azından bende o kadar yanlış anlamadım uh yani evet  uh evet bay duncan'ın yemeğini azaltmamaya çalış diyor

berlin for you now try to try to reduce  the i think i think a lot of people are  

berlin senin için şimdi azaltmaya çalış bence pek çok insan

concerned about my body for my weight  but i don't know why i'm not getting fat  

kilom için vücudum hakkında endişeleniyorum ama neden şişmanlamadığımı bilmiyorum

this is this is lovely this is this is slim this  is not fat and and those shows you see on tv  

bu çok güzel bu bu ince bu şişman değil ve ve televizyonda gördüğünüz şovlar

quite often the people on them are really really  really big big people and there is another tv show  

oldukça sık insanlar gerçekten gerçekten gerçekten büyük insanlar ve başka bir tv programı var

my 600 pound life have you seen that people that  are so huge they can't actually get through their  

600 poundluk hayatım kapılarından geçemeyecek kadar büyük insanların

door they can't get out of the house they are  so large and then when they have to go to the  

evden çıkamayacak kadar büyük olduklarını gördünüz mü? hastaneye gitmeleri gerekiyor

hospital they have to have a large crane that  comes and then lifts them out of the window  

büyük bir vinç gelip onları pencereden dışarı kaldırıyor

that's their only way of getting  out of the house is through a window  

bu onların evden çıkmalarının tek yolu vincin ucundaki bir pencereden   geçmek

on the end of a crane and you let the whole world  see you that's what i don't understand but um  

ve tüm dünyanın görmesine izin vermek seni anlamadığım şey bu ama um

yes please they must be making money from it  it's a bit well i think they get paid for it  

evet lütfen bundan para kazanıyor olmalılar bu biraz iyi bence bunun için para alıyorlar   bunu

you're not going to do that what you think  they're doing it for free i don't think so  

bedavaya yaptıklarını sandığınız şeyi yapmayacaksınız ben yapmıyorum öyle düşünmüyorlar   bunu

they get paid a lot of money for doing that do  they yes maybe we should maybe we should do it  

yaptıkları için çok para alıyorlar değil mi  evet belki biz yapmalıyız belki yapmalıyız

maybe i should go on tv and show my

belki televizyona çıkıp

my sexy body would you do anything for money  mr duncan um i mean now in the past would i do  

seksi vücudumu göstermeliyim para için her şeyi yapar mısınız bay duncan um yani şimdi geçmişte

would i do anything for money what would you what  would be the limits maybe we ought to explore that  

para için her şeyi yapar mıydım sen ne yapardın sınırlar ne olurdu belki bunu

another time yes yes maybe when we're not on the  live stream olga said there was a program about  

başka bir zaman keşfedmeliyiz evet evet belki canlı yayında olmadığımızda olga eski şarkı hakkında bir program olduğunu söyledi çağlar önce

the old song of a crazy frog which was popular  ages ago and the frog's man parts were deleted  

popüler olan çılgın bir kurbağa ve kurbağanın erkek parçaları silindi   kurbağa erkek

a frog as a frog got man  parts well a male frog might  

parçalarına sahipken  erkek kurbağa iyi olabilir

i thought they were sort of i'm not sure about  frogs i'm going to be honest with you i've never  

bunların bir tür olduğunu düşünmüştüm  kurbağalar hakkında emin değilim size karşı dürüst olacağım dürüst olmak gerekirse, hiç

looked very closely at a frog's parts or bits  to be honest i've never looked very closely  

bir kurbağanın parçalarına veya bitlerine çok yakından bakmadım    bir dahaki

i will next time i see a frog i will lift  him up and i'll have a really good look  

sefere bir kurbağa gördüğümde onu yukarı kaldıracağım ve gerçekten güzel bir şekilde bakacağım

yes intelligent says do you think it's acceptable  to comment on other people's bodies many of my  

evet zekice diyor ki yapar mısın? diğer insanların vücutları hakkında yorum yapmanın kabul edilebilir olduğunu düşünüyorum. Danışanlarımın çoğu vücutlarını utandırma

clients have experienced severe trauma due to  body shaming that they are struggling with well  

nedeniyle ciddi travmalar yaşadılar ve bununla iyi mücadele ediyorlar   mesele

that's that's the thing and some people they  go on television and expose themselves well  

bu ve bazı insanlar televizyona çıkıp kendilerini iyi bir şekilde ifşa ediyorlar

maybe they're quite strong emotionally  i don't know but yeah maybe afterwards  

belki duygusal olarak oldukça güçlüler i bilmiyorum ama evet belki daha sonra   hayatları üzerindeki

i don't realize the effect it's going to have  on their lives money is what it's about so they  

etkisinin  farkında değilim  asıl mesele paradır, bu yüzden

go for the money they tell everybody and then  every time they're seen at work in the street  

herkese söyledikleri paranın peşine düşerler ve sonra sokakta işte her görüldüklerinde

on the internet they might get abused and  then that will have a deep psychological  

internet tacize uğrayabilir ve bu durumda bunun derin bir psikolojik

harm yes people want to watch this they want to  watch it because they want to feel better about  

zararı olur, evet insanlar bunu izlemek isterler, çünkü kendilerini daha iyi hissetmek   isterler, bu

themselves so the viewers at home are watching  people with serious problems or deformities  

nedenle evdeki izleyiciler ciddi sorunları veya deformasyonları   olan insanları izlemek isterler.

to make them feel better so when  you watch it afterwards you go  

daha iyi hissediyorum, daha sonra izlediğinde gidiyorsun

oh oh i thought i thought i was really ugly but  i've realised now that i'm not i'm not very ugly  

oh oh gerçekten çirkin olduğumu düşünmüştüm ama şimdi fark ettim ki ben çok çirkin değilim

because there are other people who are worse than  me so i think that it is a psychological thing  

çünkü benden daha kötü olan başka insanlar da var bu yüzden düşünüyorum psikolojik bir şey

but the p the reason why people do it money  they do it because they get paid to do it so  

ama insanların bunu yapmasının nedeni para bunu yapmak için para aldıkları için yapıyorlar yani

what is the price they pay psychologically yes  well this is it for doing that yes louis says  

psikolojik olarak ödedikleri bedel nedir evet pekala bunu yaptıkları için evet louis diyor

last summer i was walking along the west coast  of france and suddenly came across a nudist beach  

geçen yaz yürüyordum fransa'nın batı kıyısı boyunca birden bir çıplaklar plajına rastladım

uh i can't believe louis that you didn't expect in  france in a beach somewhere to see nudes because  

uh louis'in fransa'da bir plajda çıplaklar görmeyi beklemediğine inanamıyorum çünkü

i don't know how many beaches in france naked  bathing is allowed but we assume in the uk  

fransa'da kaç tane plajda çıplak yüzmeye izin verildiğini bilmiyorum ama Birleşik Krallık'ta

that it's allowed on any beach in france i don't  think it is but i don't think that it is i don't  

Fransa'daki herhangi bir kumsalda buna izin verildiğini varsayıyoruz, öyle olduğunu sanmıyorum ama öyle olduğunu sanmıyorum

assume that i think louis i don't think it was  an accident i think louis was looking for the  

Sanmıyorum sanırım Louis bunun bir kaza olduğunu düşünmüyorum bence louis

naked beach he yes we're joking of course but were  you with your wife at the time he had his map in  

çıplak kumsalı arıyordu o evet şaka yapıyoruz elbette ama haritasını elinde tuttuğu sırada siz eşinizle birlikte miydiniz

his hand looking for it he was trying to find it  and there was a there was a big there was a big x  

onu arıyordu bulmaya çalışıyordu ve orada büyük bir şey vardı haritada büyük bir x

on the map where where the the nudist beach  we have we have them here by the way in the uk  

çıplaklar plajımızın olduğu yerde bu arada burada, İngiltere'de

we have nudist beaches well yes we have one in  brighton on the south coast there are lots of  

çıplaklar plajlarımız var evet evet bir tane brighton'da güney sahilinde bir sürü

other ones uh i think there's a couple in wales  do you remember when we went to one we went to a  

başka var uh bence var Galler'de bir çift  bir tanesine gittiğimizde bir   çıplaklar konuşmasına gittiğimizi hatırlıyor musun

nudist speech once i don't remember that we went  to a nudist speech but we didn't stay very long  

bir kez çıplaklar  bir konuşmaya gittiğimizi hatırlamıyorum ama çok uzun kalmadık

we didn't stay very long yes i remember i was too  shy yeah steve was shy because of you know his his  

çok uzun kalmadık evet hatırlıyorum öyleydim çok utangaç evet steve utangaçtı çünkü onun

disfigurements well i didn't want to embarrass all  the other names can i just say i feel inadequate  

şekil bozukluğunu iyi biliyorsun diğer isimleri utandırmak istemedim sadece yetersiz hissediyorum diyebilir miyim

if there are any tv makers or tv producers out  there if you want to make a really graphic show  

eğer dışarıda herhangi bir tv yapımcısı veya tv yapımcısı varsa gerçekten bir

about people's strange parts mr steve you want  to do one about him pay him as much as you want  

insanların garip tarafları hakkında grafik şov Bay Steve onun hakkında bir tane yapmak istiyorsunuz ona istediğiniz kadar para ödeyin

maybe you can give him a free forward mustang  and he'll show all of his strange those  

belki ona ücretsiz bir mustang verebilirsiniz ve o tüm garip o

questions shaped parts would i be prepared to  show my alleged strange parts alleged um for  

soruları şekilli kısımlarını gösterecek, göstermeye hazır mıyım iddia edilen tuhaf parçalarım

a brand new ford mustang that's  a good would that be my price  

yepyeni bir ford mustang için iddia edildi bu iyi bir fiyat bu benim fiyatım olur mu

i don't know is that uh would i be  prepared to do it for fifty 000 pounds  

bilmiyorum bunu elli 000 pounda yapmaya hazır olur muydum tek

all i would all i would say is you would have to  make sure the windows were were actually sort of  

söyleyeceğim tek şey sizin sahip olacağınızdır pencerelerin aslında bir tür olduğundan emin olmak için

that they they had black shading on them so they  could never see your face because you would not  

üzerlerinde siyah gölgelemeler vardı, böylece bir daha hiçbir yere gidemeyeceğiniz için yüzünüzü asla göremezlerdi

be able to go anywhere again intelligence says  uh watching people in humiliating situations is  

istihbarat, insanları aşağılayıcı durumlarda izlemenin

the modern version of gladiator fights yes and in  circuses years ago in this country you would see  

gladyatör dövüşlerinin modern versiyonu olduğunu söylüyor evet ve yıllar önce bu ülkede sirklerde

people with disfigurements and they'd be in  cages and they'd be there for people to go and  

şekil bozukluğu olan insanlar görürdünüz ve bunlar kafeslerde olur ve insanların sirkte gidip görmesi için orada olurlardı

see in the circus yes like like a freak show the  freak show we used to have that so it's yes it's  

evet bir ucube gösterisi gibi eskiden sahip olduğumuz ucube gösterisi gibi bu yüzden bu evet bu  bunun

the modern equivalent of that yes so i i would  actually agree i would be more i would be more  

modern eşdeğeri evet bu yüzden aslında  katılıyorum  daha fazla    daha fazla

willing to say that it is similar to to the  victorian freak shows that they used to have  

söylemek için    daha  istekli olduğum

especially around london you would see lots  of people setting up their their shows and it  

özellikle Londra çevresinde çok gördüğünüz insanlar kendi gösterilerini hazırlıyor ve bu

would be someone with some disfigurement and  they would show them off and make money from  

biraz şekil bozukluğu olan biri olurdu ve onları gösterip onlardan para kazanırlardı,

them so i think it is the modern equivalent of the  circus sideshow or a freak show i'm not saying the  

bu yüzden sirk yan gösterisinin veya bir ucube gösterisinin modern eşdeğeri olduğunu düşünüyorum.

people on the tv show are freaks i'm not saying  that please don't put words into my mouth but  

tv şovları ucubedir demiyorum lütfen ağzıma laf sokmayın ama

i think it is the modern equivalent of something  that people like to watch other people suffering  

bence bu, insanların eğlence için diğer insanların acı çekmesini izlemekten hoşlanan bir şeyin modern eşdeğeri

for entertainment you can always you can always  switch vote with your remote control says tonic  

kontrol tonik diyor   o

uh then yes you can cover your eyes of course  i don't you know i don't i've got no objection  

zaman evet gözlerini kapatabilirsin tabii bilmiyorsun bilmiyorum

to nude speeches but i just think that there  shouldn't be anybody there over the age of 18  

çıplak konuşmalara itirazım yok ama bence orada 18 yaşından büyük kimse olmamalı

because a lot of people who who go on to nudist  beaches uh you know exposed bots well i suppose  

çünkü çıplaklar plajlarına giden birçok insan uh, botları açığa çıkardığını iyi bilirsiniz,

beauty's in the in the eyes oh that's great  steve was just about to start criticizing  

güzellik gözlerde gizlidir oh bu harika steve tam da

people for looking ugly no i was about to  say well to me yes certain body shapes yes  

insanları çirkin göründükleri için eleştirmeye başlayacaktı hayır bana iyi demek üzereydim evet kesin vücut şekilleri evet

wouldn't look attractive but to other people  they are so that's it i'm not criticized no  

çekici görünmez ama diğer insanlara öyle  yani bu yüzden eleştirmiyorum hayır

uh but you will never see me naked on a beach mr  duncan no never well no perfectly preserved body  

uh ama beni kumsalda asla çıplak görmeyeceksiniz bay duncan hayır hiçbir zaman iyi değil hayır mükemmel korunmuş vücut

preserved yeah that's that's one way of  putting it it's definitely been preserved  

korunmuş evet bu bir çıkış yolu koymak kesinlikle korunmuş

one thing it's getting cold out here mrs duncan  i've got a thick jumper on a t-shirt under here  

bir şey, burası soğuyor bayan duncan altında bir tişörtün üzerinde kalın bir süveter var

and a coat okay uh that's interesting is it time  for a tea cake yeah do we know what time it is  

ve bir ceket tamam uh bu ilginç çay keki zamanı evet saatin kaç olduğunu biliyor muyuz o

no it's still we've still got 25 minutes are  we doing the sentence well clearly not clearly  

hayır hala hala 25 dakikamız var cümleyi iyi mi yapıyoruz?

we're not doing the sentence game today because  this is the final day of february we've done a  

month of live streams every day i've been here  every day my voice has almost been destroyed  

buradayım her gün sesim neredeyse yok oldu

so yeah that's what's happening i often get  asked about this hat oh mr steve's lovely hat uh

yani evet olan bu, sık sık bu şapka hakkında soru sorulur oh bay steve'in sevimli şapkası uh

and slack uh the slack one oh okay we won't ask  which part of you oh okay steve just joking i'm  

ve gevşek uh gevşek olan oh tamam hangi yanını sormayacağız oh tamam steve şaka yapıyorum

joking yes calm down welcome to yes okay i  love your hat uh what's it called yes what's  

şaka yapıyorum evet sakin ol evet'e hoşgeldin tamam şapkanı seviyorum adı ne evet

it called i can't remember that a tilly hat it  is tilly tilly t-i-l-e t-i-l-e-y and they're  

adı neydi hatırlayamıyorum ince bir şapka o t-i-l-e-t-i-l-e-t-i-l-e-y ve onlar

i bought it in this country but they're actually  canadian i believe yes they're very good quality  

bu ülkede satın aldım ama aslında kanadalılar, inanıyorum evet, çok kaliteli

hats and they last a lifetime yes and we don't get  paid for promoting them so all of that was a waste  

şapkalar ve ömür boyu dayanıyorlar evet ve onları tanıtmak için para almıyoruz, bu yüzden tüm bunlar

of time for us but that's what it's called  tilly i don't like free promotions anymore  

bizim için zaman kaybıydı, ancak buna  donana kadar deniyordu Artık bedava promosyonları sevmiyorum

i thought lots of people would be asking uh where  this beach is in france that lewis has been to  

pek çok kişinin lewis'in Fransa'da gittiği bu plajın neresi olduğunu soracağını düşündüm

yes and because obviously next time we go i mean  we may just sort of accidentally wander onto this  

evet ve çünkü bir dahaki sefere gittiğimizde, yani 1970'lerde yanlışlıkla bu plajda dolaşabiliriz.

beach during the 1970s by the way during  football matches there was a big trend for  

futbol maçları sırasında

people to run across the football pitch naked  yes they would often just tear their clothes  

insanların futbol sahasında çıplak koşması için büyük bir eğilim vardı evet, çoğu zaman sadece kıyafetlerini yırtarlardı

off and while the football match was playing  the person would run across the field on tv  

ve futbol maçı oynanırken kişi televizyonda sahada

naked and they are called streakers a person  who streaks is a person who suddenly decides  

çıplak koşardı ve bunlara çizgi atanlar deniyordu koşan kişi aniden

to run around naked yes that was very  popular wasn't it shall i do it now they  

çıplak koşmaya karar veren kişidir evet bu çok popülerdi şimdi yapsam mı

used to do it in cricket matches as well  okay let's just do it now to be cold no  

kriket maçlarında da yaparlarmış tamam hadi şimdi yapalım üşümek için yapalım hayır

you might get significant shrinkage yes certain  parts of your anatomy i think you take your  

yapabilirsiniz önemli ölçüde küçülme var evet anatominizin belirli bölümlerinde kıyafetlerinizi aldığınızı düşünüyorum

clothes okay steve that's good uh i'm not gonna  say what parts no no no i think you have though uh  

tamam steve bu iyi uh hangi bölümleriniz olduğunu söylemeyeceğim hayır hayır hayır

yes and uh i can still see it now there was one uh  they we used to get it at cricket matches as well  

onlar bunu kriket maçlarında da alırdık

and there was one particular streaker okay who  who uh sort of did a jump over over over the the  

ve belirli bir galibiyet serisi vardı, tamam  kim kütüklerin üzerinden bir şekilde atladı evet uh, gidiyormuş gibi

stumps yes uh what do you call it when you sort  of like with like you're going over um what's  

yaptığınızda buna ne diyorsunuz fazla um ne   bu nedir

that what's that uh that sport in the olympics one  way hurdles like he was hurdling okay this is good  

olimpiyatlardaki o spor tek yönlü engelli koşuyormuş gibi tamam

over the uh full frontal yeah full frontal  might explain a lot he he caught the bales  

uh but the camera never used the camera  always stayed on them on the naked streak  

well of course it's interesting you think  the cameras would pan up somewhere there's  

tabii ki ilginç kameraların bir yerlerde pan yapacağını düşünüyorsunuz

a very famous photograph from the 1970s of a  policeman covering a streaker with his helmet  

1970'lerden bir  polisin kaskıyla çizgili bir kişiyi örttüğü çok ünlü bir fotoğraf

he's got his policeman's helmet and he's covering  covering the the naked guy's policeman's helmet

polis kaskı var ve çıplak adamın polisini kapatıyor  kask

it's too late now steve said vagina and penis  mr duncan how that's disgusting you said it  

artık çok geç steve vajina ve penis dedi bay duncan bunun ne kadar iğrenç olduğunu siz söylediniz

this is the last it's live stream we've just  resorted to filth it's too late uh steve said  

bu son canlı yayınımız az önce pisliğe başvurduk çok geç uh steve dedi

it already i might as well say it's an english  word people have got to know i think it's latin  

zaten bunun ingilizce bir kelime olduğunu söyleyebilirim insanlar bilmeliyim latince olduğunu düşünüyorum

free text says what is the live streaming time  every day every day and it has been every day it  

serbest metin her gün canlı yayın saatinin ne olduğunu söylüyor ve her gün öyleydi

isn't it has well no don't say that because we  want free tech to come back yes but there's no  

iyi değil mi hayır bunu söyleme çünkü ücretsiz teknolojinin geri gelmesini istiyoruz evet ama

point coming back tomorrow because i'm not here  well that's it well not tomorrow but you will you  

yarın geri gelmenin bir anlamı yok çünkü ben burada değilim pekala o kadar iyi yarın değil ama sen çarşamba günü olacaksın hayır zorundayım

be on wednesday no i'm having i have to i've  just i've explained it next to you earlier i  

sadece yanında açıkladım daha önce senin yanında açıkladım

thought you'd go back to wednesday i don't think  steve listens to anything i say i'm having a  

sen sanmıştım' çarşambaya geri dönerim steve'in hiçbir şey dinlediğini sanmıyorum

short break so i'm not i'm i'm going to be what's  that at two days a week well i'm back next sunday  

kısa bir ara veriyorum bu yüzden olmayacağım ne olacağım yani haftada iki gün sonra geri dönüyorum pazar

so nothing next week you're not on no no i'm  having a oh my god which part of having a break  

yani gelecek hafta hiçbir şey yapmıyorsun hayır hayır  aman tanrım ara vermenin hangi kısmında

well you didn't say what the break was i  just assumed you don't have a break for a  

aranın ne olduğunu söylemedin sadece bir günlük ara vermediğini farz ettim

day who has a break for a day no one free tech  uh while you wait for mr duncan to come on again  

kim bir günlüğüne ara verdiniz siz bay duncan'ın tekrar gelmesini beklerken hiç kimse bedava teknoloji kullanmadı

then there are hundreds and hundreds  of videos yes anyway i'm going to  

sonra yüzlerce video var evet her neyse izleyeceğim

watch i'm going to give you the time  when i'm on that's the most i'm just  

size zaman ayıracağım  en fazla bu kadar sadece

go on then 2 p.m uk time so any time that  i'm on they always start at the same time  

devam ediyorum, sonra saat 14.00'te, yani ne zaman çalışırsam, onlar her zaman aynı saatte başlar   İngiltere saatiyle

2 p.m uk time so i will be on sunday but i'm  taking a little break because i'm i've really  

14:00'te, yani pazar günü olacağım ama biraz ara veriyorum çünkü ben

destroyed my voice i don't know if you heard  earlier when i was in the studio my voice sounded  

Sesimi gerçekten mahvettim, daha önce stüdyodayken duydunuz mu bilmiyorum sesim

like it was broken glass so i i need to repair  my voice before i start talking again and again  

cam kırıkları gibi geliyordu bu yüzden tekrar tekrar konuşmaya başlamadan önce sesimi onarmam gerekiyor

i have to give it a rest well shall i carry on  if i wasn't working i would do a live stream  

vermek zorundayım peki dinlenmeye devam edeyim çalışmasam

every day for you but you are working i  am working for the moment uh uh indrajit  

senin için her gün canlı yayın yapardım ama sen çalışıyorsun şu an çalışıyorum uh uh indrajit

i'm indrijit say my name isn't that a song say  my name say my name isn't that like a rap song  

ben indrijit söyle benim adım o şarkı değil mi söyle adımı söyle adımı bir rap şarkısı gibi değil

have i pronounced that correctly indirectly

bunu doğru bir şekilde telaffuz ettim mi

motivational speech motivation speech  hello indra in even i can't say it now  

motivasyonel konuşma motivasyon konuşması merhaba indra şimdi bile

indrajit is that okay did i pronounce i think it's  indrajit in dragit or in dredgit who is correct  

söyleyemem   indrajit bu tamam mı telaffuz ettim sanırım indrajit in dragit veya indrajit dredgit kim haklı

me mr steve or this person who's getting very cold  mr duncan i am freezing uh turmeric says have a  

ben Bay Steve veya çok üşüyen bu kişi Bay Duncan donuyorum uh zerdeçal diyor

rest and stay away from tv after 9pm good idea yes  def i'm definitely staying away from everything  

dinlenin ve akşam 9'dan sonra televizyondan uzak durun iyi fikir evet def kesinlikle her şeyden uzak duruyorum

i'm keeping my clothes on i won't be  changing my clothes ever again i'm going to  

kıyafetlerimi tutuyorum bir daha asla kıyafetlerimi değiştirmeyeceğim kıyafetlerimin

stay in my clothes i'm never going to expose  any part of my body ever again to anyone  

içinde kalacağım bir daha asla vücudumun herhangi bir yerini kimseye ifşa etmeyeceğim ah

ah right that's a bengali name uh indrajit yes  have i pronoun have we pronounced it correctly  

doğru bu bengalce bir isim uh indrajit evet i zamiri var mı biz doğru telaffuz   bilmek

is what we want to know um belarusia wants  you to recover your voice very quickly me too

istediğimiz şey um Belarusya sesinizi çok hızlı bir şekilde geri kazanmanızı istiyor ben de evet

yes sandra says why is it that i can't understand  everything that mr duncan says but when i watch  

sandra neden Bay Duncan'ın söylediği her şeyi anlayamıyorum diyor ama

english movies i won't be able to make the most of  it unless i read subtitles you can understand what  

ingilizce filmler izlediğimde anlayamayacağım altyazıları okumadığım sürece en iyi şekilde yararlanmak için

i'm saying when i'm talking i think i mentioned  this earlier i'm sure i answered this earlier  

konuşurken ne dediğimi anlayabilirsiniz sanırım bundan daha önce bahsetmiştim eminim bunu daha önce

in the live stream so people speak at different  speeds maybe if you are watching movies movies  

canlı yayında cevaplamıştım bu yüzden insanlar farklı hızlarda konuşabilir belki siz film izliyorlar filmler

are designed for a certain type of audience they  want action and excitement everything has to keep  

belirli bir izleyici kitlesi için tasarlanıyorlar aksiyon ve heyecan istiyorlar her şey

moving but in normal everyday life people talk  at different speeds and in different ways so i'm  

devam etmek zorunda ancak normal günlük yaşamda insanlar farklı hızlarda ve farklı şekillerde konuşurlar bu yüzden

clear because i teach english if you talk about  the english language you have to make sure that  

açıkım çünkü İngilizce öğretiyorum, eğer konu hakkında konuşursanız İngilizce,

people can understand what you're saying or else  there's no point it's a bit like teaching someone  

insanların ne dediğinizi anladığından emin olmalısınız, yoksa bunun bir anlamı yok birine

to drive a car but you don't know how to drive  or maybe you are a terrible driver so there is  

araba sürmeyi  öğretmeye benzersiniz, ancak siz araba sürmeyi bilmiyorsunuz veya belki de berbat bir sürücüsünüz, bu yüzden var

no point if you are teaching someone you have  to have a certain level or a certain clarity  

Birine öğretiyorsan bir anlamı yok belli bir seviyeye veya belli bir netliğe sahip olmalısın   ki bunu

which is what i prefer to do but also in my normal  life this is how i normally talk i don't talk any  

yapmayı tercih ederim ama normal  hayatımda da bu şekilde konuşurum

slower or any faster this is how i normally speak  so yes everyone has different ways of speaking

daha yavaş veya daha hızlı konuşmam bu şekilde normalde konuşurum yani evet herkesin farklı konuşma biçimleri var

scottish accent says vitoria yes that is a  difficult accent to understand even english  

İskoç aksanı vitoria diyor evet bu anlaşılması zor bir aksan ingilizce bile

people find that difficult to understand yes  there are different scottish accents and some are  

insanlar bunu anlamakta güçlük çekiyor evet farklı İskoç aksanları var ve bazılarının

more difficult to understand than others yes  quite often it's the speed again the speed  

anlaşılması  diğerlerinden daha zor evet oldukça sık tekrar hız

so you can have the pronunciation or the accent  but also quite often if if there is if if the  

böylece telaffuza veya aksana sahip olabilirsiniz ancak aynı zamanda eğer varsa

thing being said is being said quickly or fast

veya hızlı bir şekilde söyleniyorsa

louis is giving us more details  about his uh his accidental visit  

louis bize onun tesadüfi ziyareti hakkında daha fazla ayrıntı veriyorsa

we don't read that please steve if you  want to read louis's comment it is at  

biz vermeyiz lütfen bunu okuyun steve louis'in yorumunu okumak istiyorsanız

time code oh i haven't got that we can see it  i haven't got the time 1544 1544 three classes  

saat kodundadır oh elimde değil görebildiğimiz zamanım yok 1544 1544 üç ders

not the time no that's not the time on the live  stream though that's that's the time on the clock  

saat değil hayır canlı yayında saat bu değil gerçi saat bu kadar

but yes miss louis is asking a question or talking  about the nudist speech but we can't repeat what  

ama evet bayan louis bir soru soruyor veya çıplaklar hakkında konuşuyor  ancak söylenenleri tekrar edemiyoruz

is said but it is in the it is in the live chat  so you can have a look at what he said but i'm  

ancak canlı sohbette var yani ne olduğuna bir göz atabilirsiniz dedi ama

not going to repeat it i'm not saying anything  about that well exactly if you're i can't say  

tekrar etmeyeceğim bunun hakkında hiçbir şey söylemiyorum eğer öyleysen

that i i'm sorry louis but i can't read that  out well thank you she looks like a goat

özür dilerim diyemem louis ama bunu iyi okuyamıyorum.teşekkürler o görünüyor bir keçi gibi

there's nothing more we can say about that uh we  all want to know where that beach is louis you  

bunun hakkında söyleyebileceğimiz başka bir şey yok uh hepimiz o kumsalın nerede olduğunu bilmek istiyoruz louis bilirsiniz

know when i look when i lose my youtube channel  when it's gone they take it off me i don't steve  

baktığım zaman youtube kanalımı kaybettiğimde onu benden çıkarırlar ben yok steve yapmak zorunda kalacak

is gonna have to take care of me you're gonna  have to look after me i'm going to have to become  

benimle ilgilen bana bakmak zorunda kalacaksın

a kept man you mean financially well anything  everything because i'll be so depressed i'll be  

tutulan bir adam olmak zorunda kalacağım mali açıdan iyisin her şey çünkü çok bunalıma gireceğim

i'll be on top of the roof threatening to jump off  if i lose my youtube channel and i'm not joking  

çatının tepesinde olacağım youtube kanalımı kaybedersem atlamakla tehdit ediyorum ve şaka yapmıyorum

now the scottish accent yes it's difficult to say  what it is that is common that is difficult to  

şimdi İskoç aksanı evet bunu söylemek zor yaygın olan ve anlaşılması zor

understand you just have to listen to it yourself  yes but it's just a very very strong accent and  

sadece kendiniz dinlemelisiniz evet ama bu çok çok güçlü aksan ve

things are pronounced in a very different way  yes there might be words that are used as well in  

şeyler çok farklı bir şekilde telaffuz ediliyor evet

certain dialects or certain accents you will find  there might be sometimes different words used as  

belirli lehçelerde veya belirli aksanlarda da kullanılan kelimeler olabilir bazen farklı kelimeler de kullanılabilir

well so it can be there's about that there'll be  certain vowels that will be pronounced differently  

yani orada olabilir, bununla ilgili olabilir standart ingilizceden farklı olarak telaffuz edilecek belirli ünlüler olsun

than standard english yes uh uh and of  course somebody's pointed out about if ours  

evet uh uh ve tabii ki birileri bizimkinin

what about the birmingham accent yes let's let's  not we're not going to do it we're not going  

birmingham aksanına ne dediğini belirtti evet hadi yapmayalım bunu yapmayacağız dürtmeyeceğiz

to poke or make fun of anyone else's accents but  yes yes the birmingham accent has a certain sound  

veya dalga geçemeyeceğiz ama evet evet birmingham aksanının belirli bir sesi var

it's a little slower so that the pace of  the speech tends to be a little slower  

biraz daha yavaş, bu nedenle  konuşmanın hızı biraz daha yavaş olma eğilimindedir

but yes yes birmingham accent there are accents  all over the country you go north you might hear a  

ama evet evet birmingham aksanı ülkenin her yerinde aksan var kuzeye gidersen bir ses duyabilirsin

liverpool accent manchester accent and then you go  further north and you might hear a scottish accent  

liverpool aksanı manchester aksanı ve sonra daha kuzeye giderseniz bir İskoç aksanı duyabilirsiniz

so as you travel around the uk you will  hear lots of different types of accent  

bu nedenle Birleşik Krallık'ta seyahat ederken birçok farklı aksan türü duyarsınız   doğru evet ah, İskoç aksanını

right yes uh there is a trick to understanding  the scottish accent says mr bruno have a whiskey  

anlamanın bir yolu var Bay Bruno var diyor viski

and then it gets easy to understand okay well  i would uh i would very much welcome the chance  

ve sonra anlaşılması kolaylaşıyor tamam pekala

to enjoy a whiskey with a scottish person uh yes  oh that's what of course um what does that mean  

İskoç biriyle viski içme şansını çok memnuniyetle karşılarım  uh evet  oh bu elbette um bu ne anlama geliyor

i don't know i would welcome so the chance  you know now to come out of lockdown  

bilmiyorum memnuniyetle karşılarım yani şans artık kilitlenmeden çıkmayı biliyorsunuz   hoş geldiniz

welcome oh i see yeah so really you would  welcome the chance to have a drink with anyone  

oh anlıyorum evet yani gerçekten herhangi biriyle bir içki içme şansını memnuniyetle karşılarsınız

we need to go to scotland it's such a beautiful  place yes um and uh i haven't been for years  

İskoçya'ya gitmemiz gerekiyor çok güzel bir yer evet um ve uh yıllardır gitmedim   um

um and i mean it's a long way we've got a lot of  driving to do to get there but uh it'll probably  

ve demek istediğim, oraya varmak için çok uzun bir yolumuz var ama ah, muhtemelen

take us four or five hours to get to the scottish  border so can i can i just stop stop you i want  

İskoç sınırına varmamız dört veya beş saat sürecek, bu yüzden durabilir miyim seni durdurmak istiyorum

to know what that is i want to know what that  noise is it's really oh well i should pretend  

bunun ne olduğunu biliyorum o gürültünün ne olduğunu bilmek istiyorum gerçekten çok iyiymiş gibi davranmalıyım

let's assume they're doing it deliberately to  annoy you mr duncan so don't draw attention to it  

bunu kasten sizi kızdırmak için yaptıklarını farz edelim bay duncan bu yüzden dikkat çekmeyin

why are they what as soon as we come out here  it's been it's been quiet all day i know i know  

neden biz çıkar çıkmaz ne yapıyorlar burası  bütün gün sessizdi biliyorum

it annoys me and you probably can't even hear  the noise but it isn't about you hearing it  

beni rahatsız ediyor ve muhtemelen gürültüyü duyamıyorsunuz bile ama mesele sizin duymanızla ilgili değil   mesele ben

it's it's that i can hear it when i'm here  and it's very distracting so steve always  

buradayken duyabiliyorum ve bu çok dikkat dağıtıcı bu yüzden Steve her zaman

misunderstands when i get annoyed about the noise  it isn't about the viewer it's actually about me  

gürültüden rahatsız olduğumda yanlış anlıyor  sorun izleyiciyle ilgili değil, aslında benim

concentrating on what i'm doing  because that noise has been going on  

yaptığım şeye konsantre olmamla ilgili çünkü bu gürültü sürekli   devam ediyor

all the time and it's very distracting for me  free tech wants to know where that beach is  

ve benim için çok dikkat dağıtıcı free tech bilmek istiyor o kumsal nerede   haydi

uh come on louis we want uh coordinates just use  the internet we want coordinates we just thought  

louis koordinatları istiyoruz sadece interneti kullanın koordinatları istiyoruz sadece düşündük

any french beach is a new display just tiny  might be wrong just go go to googleboogle.com  

herhangi bir fransız plajı yeni bir görüntüdür sadece küçücük yanlış olabilir sadece googleboogle.com'a gidin

and then put nudist beach south of france okay  it's the internet you can find anything on the  

ve sonra fransa'nın güneyindeki çıplaklar plajını ekleyin tamam mı internettir   internette herhangi bir şey bulabilirsin

internet where is your red pen says olga yes well  the red pen is inside okay uh i did want to go and  

kırmızı kalemin nerede olga der ki evet pekala kırmızı kalem içeride tamam uh gidip

get the red pen and use it but mr duncan was in  there at the time so i brought out a different  

kırmızı kalemi alıp kullanmak istedim ama o sırada Bay Duncan oradaydı, bu yüzden ben farklı bir

pen uh instead this this one has a little nipple  on the end can i say that word mr duncan has a  

kalem çıkardı uh onun yerine bunun ucunda küçük bir meme ucu var Bay Duncan kelimesinin

little nipple on the end which can be used uh  you know for art used on sort of touch screens  

ucunda küçük bir meme başı olduğunu söyleyebilir miyim, uh bilirsiniz, bir tür dokunmatik ekranlarda kullanılan sanat için

oh okay and things like that is given to me  by if you're interested by a customer of mine  

oh tamam falan eğer ilgilenirsen

uh which is very rare to be given anything by a  customer uh but this they gave me this lovely pen  

bir müşterim tarafından bana verilmiş gibi.

so okay uh could i use it on here what would  happen if i sort of there we go yes it works

bir nevi oraya gidersem evet işe yarıyor

do you have new just beaches in scotland  uh scotland my god i think it's too cold  

iskoçya'da yeni plajlarınız var mı ah aman iskoçya aman tanrım bence hava çok soğuk

be very brave who is going to be nude or naked in  scotland even during the summer it can be quite  

çok cesur olun iskoçya'da kim çıplak veya çıplak olacak yaz aylarında bile oldukça

cold up there right it says bruno do you go on  to naked beaches in in scotland we've been told  

soğuk olabilir orada bruno yazıyor İskoçya'daki çıplak plajlara gidiyor musun

off for talking about this subject because  we do have young people watching apparently  

bu konu hakkında konuştuğumuz için azarlandık çünkü görünüşe göre izleyen gençlerimiz var

so so it was steve's fault he started this  apologies with his talking about talking about  

yani bu Steve'in hatasıydı o özür dilemek hakkında konuşarak başladı

lady parts and then the pigeons we had the pigeons  behind us making sweet love what are you going to  

bayan bölümleri ve sonra güvercinler arkamızda güvercinler vardı tatlı sevişiyorlar

measure with this mr duncan nothing why is it here  then i was using it as a paperweight i was putting  

bu bay duncan ile ne ölçeceksiniz hiçbir şey neden burada o zaman onu kağıt ağırlığı olarak kullanıyordum

it on top of my paper to stop it from blowing  away so so i'm not using it to measure anything  

durdurmak için kağıdımın üstüne koyuyordum uçup gitmekten bu yüzden onu herhangi bir şeyi ölçmek için kullanmıyorum hiçbir şeyi bugün

anything i'm not going to measure anything  today this is my heavy object imagine if you  

hiçbir şeyi ölçmeyeceğim bu benim ağır nesnem hayal edin

took that tape measure with you onto a nude  speech okay uh what could you be measuring  

o mezurayı çıplak bir konuşmada yanınıza aldıysanız tamam uh neyi ölçüyor olabilirsiniz

i don't know with that mr duncan what uh you  know go up to people sort of lying down naked  

i o bay duncan ile ne bildiğinizi bilmiyorum insanların yanına gidin bir nevi çıplak uzanın

you don't seem to have a measure you don't seem to  have any filter do you filter you have no filter  

bir ölçünüz yok gibi görünüyor herhangi bir  filtreniz yok gibi görünüyor filtreniz var mı filtreniz yok

i'm sure you might be on the spectrum somewhere  i'm not sure where but you are somewhere well  

eminim spektrumda bir yerde olabilirsin nerede olduğundan emin değilim ama iyi bir yerdesin

will be able to tell me if she thinks i'm  psychologically stable or not okay then  

psikolojik olarak dengeli olup olmadığımı düşünüp düşünmediğini bana söyleyebilecek o zaman

go on do dick or something zika says  you could use it as a walkie-talkie  

[ __ ] yap veya zika'nın söylediği bir şeyi yap bunu bir araç olarak kullanabilirsin telsiz

oh yes i used to do this as a child i used  to pretend that this was like like a radio  

evet bunu çocukken yapardım bu bir radyo gibiymiş gibi davranırdım

i used to say hello oscar 1 to oscar 2  over i i read you loud and clear over

oscar 1'den oscar 2'ye  merhaba derdim seni yüksek sesle ve net bir şekilde okurum

please turn that racket off hello neighbours  next door can you please stop that noise  

lütfen o gürültüyü kapat merhaba komşular sonraki kapı lütfen şu gürültüyü keser misiniz

there's a lot about sort of politics  going on in the uk over uh the former  

İngiltere'de

leader of the scottish national party might  be found naked somewhere in this country yes  

İskoç ulusal partisinin eski liderinin bu ülkede bir yerlerde çıplak bulunabileceği konusunda pek çok siyaset  dönüyor evet

there are rumors but we won't go into that i don't  know who you mean uh you know alex salmond oh okay  

söylentiler var ama bu konuya girmeyeceğiz kimi kastettiğini bilmiyorum uh alex salmond'u biliyorsun oh tamam

steve said that by the way not me so yes  pl please if the solicitors or lawyers  

steve bu arada ben değil o yüzden evet lütfen lütfen avukatlar veya avukatlar

are watching send the writ to mr steve well there  were no charges brought well the word challenges  

izliyorsa ilamı Bay Steve'e gönderin hiçbir suçlama yapılmadı iyi kelime meydan okumaları

brought but i think they got thrown you know it  was not guilty uh but we're not going to go into  

getirildi ama bence atıldılar suçlu olmadığını biliyorsun uh ama

that because we don't know enough about it uh  oh lewis there we go we've got it it's between  

buna girmeyeceğiz çünkü bu konuda yeterince bilgimiz yok uh oh lewis işte anladık bu

pornic and pornic of of all the words of all the  places that you could have nudists a place called  

pornik ve pornik of of arasında çıplaklara sahip olabileceğiniz tüm  yerlerin tüm sözleri pornic denen bir yer birbirine

pornic very close to another yes i think people  understand steve and pre-fails yes prevails have  

çok yakın evet bence insanlar steve'i anlıyor ve ön başarısız oluyor evet galip geliyor

i pronounced that correctly just on the border of  two parishes yes that one pornic that is a great  

bunu doğru bir şekilde telaffuz ettim iki cemaatin sınırında evet o bir pornic harika bir

name by the way for a place pornic we might find  ourselves there one day but by the sounds of it  

isim bu arada pornik bir yer için bir gün kendimizi orada bulabiliriz ama görünüşe göre

you're not getting sort of young attractive people  going there from what lewis was saying earlier  

lewis'in daha önce söylediklerinden yola çıkarak oraya giden genç ve çekici insanlar almıyorsunuz

anything do you want to sort of  sneak some proper english in before  

herhangi bir şey gizlice sokmak ister misiniz? uygun ingilizce daha önce

uh the top of the hour as we  say the top of the hour uh

uh saatin en üstünde  biz  saatin en üstünde dediğimizde uh bilirsiniz bilirsiniz bu sanki

you know you know it's it's like it's like just  random things random things come out of mysteries  

rastgele şeyler gizemlerden rastgele şeyler çıkar

say the top of the hour you mean that you  know we're coming up to four o'clock yes  

saatin başında demek istediğinizi bildiğinizi biliyoruz' saat dörde kadar geliyor

well it's the end of the hour and the beginning  of the hour so it's where the fans are at the  

evet   saatin sonu ve saatin başı yani hayranların   en üstünde olduğu yer yani

top so for example it is now coming up to four  o'clock here in the uk so four o'clock is coming  

örneğin şimdi burada İngiltere'de saat dörde  geliyor yani dört saat yaklaşıyor   saat

it's it's almost the top of the hour so if it was  uh coming up to two o'clock you could all also say  

neredeyse zirveye yaklaşıyor, bu yüzden saat ikiye geliyorsa hepiniz

it's coming up to the top of the hour or one  o'clock if it's two minutes to the top of the  

saatin en üstüne geliyor veya saat bire iki dakika varsa saat bir yönünde diyebilirsiniz.

hour etc you always say that yes i'm sad because  Fabuary is ending says belarus don't be sad  

her zaman evet, üzgünüm çünkü fabuary bitiyor diyor belarus üzülme hiçbir

i'm not going anywhere i'm just going  to have a little break to rest my voice  

yere gitmiyorum sadece sesimi dinlendirmek için biraz ara vereceğim

and then i will be back we will be back  next sunday it will be march next sunday  

ve sonra geleceğim geri döneceğiz önümüzdeki pazar mart olacak önümüzdeki pazar mart ayına giriyoruz

we are into march a new month spring is coming  everything is fine everyone's getting vaccines  

yeni ay bahar geliyor her şey yolunda herkes aşı oluyor

we're all getting vaccinated mr steve will be  having his soon because he's now officially old  

hepimiz aşı oluyoruz bay steve yakında aşısını olacak çünkü o artık resmen yaşlandı   kimse

nobody's i haven't been called yet no you will uh  you'll get the call acquitted there's a good word  

yok henüz çağrılmadın hayır çağrıyı beraat ettireceksin  tomic'in oraya koyduğu güzel bir söz var

that tomic has put into there yes um yes if you  are on trial for something and you are found not  

evet um evet eğer bir şey için yargılanıyorsanız ve suçsuz bulunursanız

guilty another word for that is you have been  acquitted yes or or if if of course the charges  

bunun için başka bir kelime daha bulundunuz demektir beraat ettiyseniz evet veya veya tabii ki suçlamalar da

are just dropped as well yes so if you are charged  with something you are accused of something then  

düştüyse evet yani bir şeyle suçlanırsanız bir şeyle suçlanıyorsunuz o zaman

if those accusations are dropped we could say that  you are acquitted so so you will not be charged  

bu suçlamalar düşerse beraat ettiğinizi söyleyebiliriz, böylece

you will not go to prison for for the things that  you did not do you are not guilty okay uh it has  

suçlanmayacaksınız   yapmadığın şeyler için hapse girme, suçlu değilsin tamam mı

been beautiful to be here with you all during this  month at zuzika and uh well it's been i mean i  

bu ay boyunca zuzika'da seninle burada olmak çok güzeldi ve uh pekala demek istediğim

haven't been here every day i've only been coming  on sunday but uh have you enjoyed it mr duncan yes  

her gün burada bulunmadım ben sadece pazar günü geliyorum ama hoşunuza gitti mi bay duncan evet iyiydi

it's been well it's been busy i've been doing  this every day for the whole of the month and  

meşguldü tüm ay boyunca bunu yaptım ve

it's been yes it's been fun getting up every  day to do this it's been good fun i think today  

evet her gün kalkıp bunu yapmak eğlenceliydi çok eğlenceliydi bence bugün

it's been unusual because we've been inside  and outside and of course we had the pigeons  

alışılmadıktı çünkü hem içeride hem dışarıdaydık ve tabii ki

making sweet love behind us and that kind of  set the tone for today's live stream i think  

arkamızda tatlı sevişen güvercinler vardı ve bu, bugünkü canlı yayının gidişatını belirliyordu bence

once once they started doing it that's it the  whole live stream just fell to pieces however  

bir kez yapmaya başladıklarında bu tüm canlı yayın paramparça oldu ancak

i hope you enjoyed it we are here to help you with  your english i've enjoyed the month of february  

umarım beğenmişsinizdir  size ingilizceniz için yardımcı olmak için buradayız ben şubat ayı

it's been really good and i hope you've enjoyed  it as well and mr duncan is not here on wednesday  

çok güzel geçti  umarım siz de beğenmişsinizdir ve bay duncan çarşamba günü

no you're taking a week's break i'm having a  little rest i've got to get my voice working again  

yok   hayır bir hafta ara veriyorsunuz biraz dinleniyorum sesimin tekrar çalışmasını sağlamalıyım

it's it's bad today and then come up with  some new ideas for the live streams well in  

bugün hava kötü ve ardından canlı yayınlar için bazı yeni fikirler buluyorum

march well i don't know about that you've got to  give your audience your viewers your attention  

mart'ta pekala ben bunu bilmiyorum kitlenize izleyicilerinize dikkatinizi vermelisiniz

and and teach them all english yes well that's  what i've been doing for 15 years that's true  

ve onlara ingilizce öğretmelisiniz evet pekala benim 15 yıldır yaptığım şey bu doğru

the best part of this video is the birds kissing  i think so i think so i think we will look back  

bu videonun en güzel yanı kuşların öpüşmesi bence bu yüzden sanırım

on this lesson and we will we will all agree  that the best part of the lesson was the pigeons  

bu derse dönüp bakacağız ve hepimiz dersin en iyi kısmının

on the fence yes well we are now going into the  house if i've been standing slightly further over  

çitin üzerindeki güvercinler olduğu konusunda hemfikir olacağız evet pekala şimdi eve gidiyoruz, eğer biraz daha uzakta duruyorsam fazla

you never would have seen the pigeons they would  have been blocked completely well well because  

güvercinleri asla göremezdin tamamen engellenirlerdi  çünkü

you are quite short you could still see them  do you want me to go inside and it will just  

oldukça kısasın onları hala görebilirsin içeri girmemi ister misin ve sadece   sanki

it will just look as if they're making love on  your hat you shouldn't use the word making love  

seninle sevişiyormuş gibi görünecekler Güvercinler için sevişme kelimesini kullanmamalısın

for pigeons i don't think i don't think that's  an appropriate phrase i think it's lovely when  

bunun uygun bir ifade olduğunu düşünmüyorum bence

you see animals and they're they're kissing and  cuddling and then sometimes they get very excited  

hayvanları gördüğünüzde çok güzeller ve onlar öpüşüyor ve kucaklaşıyorlar ve sonra bazen çok oluyorlar heyecanlı   evet

yes uh thanks a million says tomic thank you very  much thank you very much i hope you've enjoyed it  

uh bir milyon teşekkürler tomic diyor çok  çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim umarım beğenmişsinizdir   ve intelligent intelligent bu

and intelligent says intelligent that's a good  name thank you very much and dear friends and all  

güzel bir isim çok teşekkür ederim der ve

the other dear friends on the live chat yes and  liz says thank you very much for your achievement  

canlı sohbetteki sevgili dostlar ve diğer tüm sevgili arkadaşlar evet ve liz, başarınız için çok teşekkür ederim der

uh and i hope 22nd march live stream that was  next next uh next sunday yes next sunday well next  

ve umarım 22 Mart canlı yayını gelecek önümüzdeki pazar evet önümüzdeki pazar peki önümüzdeki pazar

sunday is the first week so it will be the seventh  my hands are seizing up with the cold look at that  

ilk hafta yani yedinci olacak soğuk bakışlarla ellerim tutuluyor onlar

they've gone they've gone purple my nail beds so  i will be back with you i must make sure i get  

gittiler tırnak yatağım mora döndü bu yüzden sizinle döneceğim

this across clearly i will be back with you next  sunday 2 p.m uk time it will be the 7th of march  

bunu net bir şekilde anladığımdan emin olmalıyım gelecek pazar saat 14:00 İngiltere'de saat 7 mart olacak

is when i'm on again i'm going to take a break we  are going into the house now we have a cup of tea  

ben tekrar yayındayım mola vereceğim şimdi eve gidiyoruz bir fincan çay içiyoruz

we have a hot cross bun we also have some lovely  fudge as well to eat later on mr steve is making  

sıcak çörekimiz var ayrıca biraz şekerlememiz de var daha sonra yemek için bay steve

his lovely lentil and potato pie so everything is  quite nice we have an episode of colombo to watch  

tatlısını yapıyor mercimek ve patates turtası bu yüzden her şey oldukça güzel colombo'nun televizyonda da izleyeceğimiz bir bölümü var

on television as well i might go into the garden  it's such a lovely afternoon okay oh so we're not  

bahçeye gidebilirim çok güzel bir öğleden sonra tamam oh

doing that then oh well maybe i will okay just  to please you mr duncan lovely to be here lovely  

öyleyse bunu yapmıyoruz o zaman oh pekala belki ben sadece lütfen bay duncan burada olmak çok güzel

to be here with you mr duncan lovely to share  this wonderful afternoon with all of you and i  

sizinle burada olmak çok güzel bay duncan bu harika öğleden sonrayı hepinizle paylaşmak çok güzel ve

look forward to seeing you all again next sunday  take care and enjoy learning english yes well i'm  

önümüzdeki pazar hepinizi tekrar görmeyi dört gözle bekliyorum  kendine iyi bak ve ingilizce öğrenmenin tadını çıkar evet pekala ben

going as well i know i usually go first no i'm  going now as well into the studio oh i see yes

gidiyorum biliyorum genellikle önce ben giderim hayır  şimdi de stüdyoya giriyorum oh anlıyorum evet bunu

i can't believe i had to explain  that but there you go here we go  

açıklamak zorunda kaldığıma inanamıyorum ama işte başlıyoruz   bu yüzden arada sırada

so i'm going into the studio now and then we  will say goodbye properly okay don't go away

stüdyoya giriyorum düzgün bir şekilde vedalaşacağız tamam gitme

oh i have to say it's much warmer in here i do  like the temperature in my studio it's lovely  

oh burası çok daha sıcak söylemeliyim stüdyomdaki sıcaklığı seviyorum çok güzel

and warm very nice yes i'm back in the studio  now don't worry i'm back indoors in the studio  

ve sıcak çok güzel evet stüdyoya geri döndüm şimdi merak etme ben' stüdyoya geri döndüm

oh dear where am i here i am  i'm indoors even though my hands  

ah canım neredeyim buradayım ellerim

have have gone very cold i am freezing cold at  the moment i hope you've enjoyed today's live  

çok üşümüş olsa da evdeyim şu anda buz gibiyim umarım bugünkü canlı

stream i hope it's been interesting yes i have  been with you for the past 28 days live by the  

akışı beğenmişsinizdir umarım ilginç olmuştur evet ben son 28 gündür sizinle birlikteyim bu arada canlı olarak

way if you want to make a donation because don't  forget this is a serious point that i'm making  

bağış yapmak istiyorsanız çünkü unutmayın bu ciddi bir noktaya değiniyorum

everything i do is for free i've been doing this  for free for the past 15 years believe it or not  

yaptığım her şey bedava bunu bedava yapıyorum Son 15 yıl ister inanın ister inanmayın

i am the best kept secret on youtube so if you  want to make a donation you are more than welcome  

ben youtube'da en iyi saklanan sır benim bu yüzden bağış yapmak istiyorsanız memnuniyetle

to send one and there is my address underneath  everything i do is free it costs nothing so  

gönderebilirsiniz  ve altında adresim var yaptığım her şey ücretsiz, hiçbir maliyeti yok yani

all donations will be gladly received and it  will allow all of this to continue forever  

tüm bağışlar Memnuniyetle karşılanır ve tüm bunların sonsuza kadar devam etmesini sağlar

and ever and ever thank you very much for your  company i will see you later i can't wait to  

ve her zaman  şirketiniz için çok teşekkür ederim, daha sonra görüşürüz,

replay this live stream and you can do the same  thing as well later on if you want to watch this  

bu canlı yayını tekrar oynatmak için sabırsızlanıyorum ve siz de aynı  şeyi daha sonra yapabilirsiniz bunu tekrar izlemek isterseniz

again hopefully later there will be captions as  well see you later i hope you've enjoyed the past  

umarım daha sonra altyazılar da olur daha sonra görüşürüz umarım geçmiş

28 days of february i've enjoyed it and i hope you  have as well thank you very much for your company  

28 şubat gününden keyif almışsınızdır ben keyif aldım ve umarım siz de beğenmişsinizdir eşlik ettiğiniz için çok teşekkür ederim

over the past month thank you very much to  everyone for your lovely messages as well it has  

geçen ay güzel mesajlarınız için herkese çok teşekkür ederim

been a very nice time indeed and i will see you  next sunday i'm having a little break so i hope  

gerçekten çok güzel bir zamandı ve gelecek pazar görüşürüz biraz ara veriyorum bu yüzden umarım

you understand that i need a little bit of time  to rest my voice and i'm hoping to get this better

biraz zamana ihtiyacım olduğunu anlarsınız sesimi dinlendirmek için ve bunu daha iyi hale getirmeyi umuyorum

i'm surprised that no one has said we know  mr duncan that you are probably going to do a  

kimsenin muhtemelen

surprise live stream yes i don't  know who knows maybe maybe not  

sürpriz bir canlı yayın yapacağınızı bildiğimizi  Bay Duncan'a söylememesine şaşırdım evet bilmiyorum kim bilir belki olmayabilir

yes you see sometimes i can be very naughty  thank you for your company thank you very much  

evet siz bakın bazen çok yaramaz olabiliyorum eşlik ettiğiniz için teşekkür ederim izlediğiniz için çok teşekkür ederim çok

for watching it's been lovely i've enjoyed today  and i'm going right now because mr steve is making  

güzeldi bugün eğlendim ve şu an gidiyorum çünkü bay steve

something to eat and also something to drink  this is mr duncan that's me in the birthplace of  

yiyecek ve içecek bir şeyler yapıyor bu bay duncan ingilizcenin doğum yerindeki ben,

english saying thanks for watching thanks also  to mr steve for giving us some entertainment

izlediğiniz için teşekkürler ayrıca bizi biraz eğlendirdiği için bay steve'e teşekkürler

thank you also to everyone  else on the live stream today  

bugün canlı yayındaki diğer herkese de

thank you also oh mr bruno thank you  very much mr bruno has sent a donation on  

teşekkürler   ayrıca teşekkürler oh bay bruno teşekkürler çok teşekkürler bay bruno bağış gönderdi

the live chat thank you very much  for that that's very kind of you  

canlı sohbet çok teşekkür ederim bunun için çok naziksiniz   teşekkür ederim

thank you valentin thank you luis mendez  thank you vitas thank you to everyone for your  

valentin teşekkür ederim luis mendez  teşekkür ederim vitas

lovely messages and also your support over  the past month thank you and i hope this  

güzel mesajlarınız için herkese teşekkür ederim ve ayrıca geçen ay boyunca verdiğiniz destek için teşekkür ederim ve umarım bu

has been helpful and for the final  time in february for the last time  

yardımcı olmuştur ve sizin için şubat ayında son kez

this is mr duncan in england saying thanks for  watching i've really enjoyed it and i hope you  

bu, İngiltere'de Bay Duncan izlediğiniz için teşekkürler diyor ben gerçekten keyif aldım ve umarım siz

have as well and of course until the next time we  meet here you know what's coming next yes you do

de beğenmişsinizdir ve tabii ki bir dahaki sefere burada buluşana kadar bundan sonra ne olacağını bilirsiniz evet yaparsınız

ta ta for now

Şimdilik ta ta