PUBLIC WORDS / ENGLISH ADDICT - 80 / Wed 3rd JUNE 2020 / Live Chat with Mr Duncan in England

yes I'm here don't worry don't panic I have arrived slightly later than usual

evet buradayım merak etmeyin paniğe kapılmayın normalden biraz geç geldim bunun

for which I apologise a lot of things going on here today I've never seen my

için özür dilerim bugün burada bir çok şey oluyor evimi hiç

house so busy as it was this morning so many things going on not to mention my

bu kadar meşgul görmemiştim bu sabah olduğu kadar çok iş bu sabah her şey ters gittiği

rather awful hay fever at the moment everything has been going wrong this

anda oldukça korkunç saman nezlemden bahsetmiyorum

morning let's just say here we are once again we are live on YouTube

bile, bir kez daha buradayız YouTube'da canlı yayındayız

yes it is English addict number 80 Wow coming to you from the birthplace of

evet, İngilizcenin doğum yerinden size gelen 80 numaralı İngiliz bağımlısı Wow.

English which just happens to be England

İngiltere olabilir mi

can I just take a couple of deep breaths do you mind maybe you can join in oh

sadece birkaç derin nefes alabilir miyim sakıncası yoksa belki katılabilirsiniz oh bu

that's better hi everybody this is mr. Duncan in

daha iyi millet merhaba ben bay. Duncan

England how are you today are you okay I hope so are you happy are you happy I

İngiltere'de bugün nasılsın iyi misin umarım mutlusundur mutlu musun

really hope so oh my goodness what a morning we've had

gerçekten umarım öyledir aman tanrım ne sabah bugün değil daha sonra açıklayacağım

lots of people here for four reasons that I will explain at a later date not

dört nedenden dolayı burada çok sayıda insan vardı

today but I will talk about it maybe later on another livestream for another

ama bunun hakkında belki daha sonra başka bir canlı yayında başka bir

time however also I've been suffering so badly with hay fever my hay fever over

zaman konuşurum ancak ayrıca saman nezlesinden o kadar çok ıstırap çekiyorum ki

the past two days has been awful you might be able to hear my voice is a

son iki gündür saman nezlem çok kötüydü sesimi duyabilirsiniz

little bit rough I've been sneezing coughing my eyes have been so painful in

biraz kaba Hapşırıyorum öksürüyorum gözlerim o kadar ağrıyor ki

sore the pollen count has been sky-high and of course the problem with hay fever

polen sayısı çok yükseldi ve tabii ki saman nezlesinin sorunu

is you can take medicine to to help you however it makes you very tired which

size yardımcı olması için ilaç alabilmeniz ama sizi çok yoruyor ki bu

also isn't a good thing so there isn't a good solution unfortunately if you

da değil iyi bir şey yani iyi bir çözüm yok ne yazık ki

suffer from hay fever like me you will know that during the summer months it

benim gibi saman nezlesinden muzdaripseniz bileceksiniz ki yaz aylarında

can be quite bad and for the past 48 hours I've been really unwell with hay

oldukça kötü olabiliyor ve son 48 saattir saman nezlesi hastasıyım

fever however I am here with you today we are

ancak bugün sizinle buradayım

back live it is another live stream and yes we have made it all the way to the

canlı yayına geri döndük bu başka bir canlı yayın ve evet

middle of the week it's Wednesday

hafta ortasına kadar geldik bugün çarşamba bu

that's strange what's going on there let me just sort that out oh that's better

garip orada neler oluyor bir çözeyim oh bu daha iyi böylesi daha

that looks better yes I like that that looks much better yes definitely much

iyi görünüyor evet Bu çok daha iyi görünüyor evet kesinlikle çok daha iyi

better oh what a day so my hay fever has been bad one of the

oh ne gün ama saman nezlem kötü oldu

problems at the moment of course if you go out amongst other people and you

şu anki sorunlardan biri tabii ki diğer insanların arasına çıkarsan ve

start sneezing you will cause quite often a little bit of panic and worry

hapşırmaya başlarsan oldukça sık biraz neden olursun panik ve endişe

because people will think that you are unwell with something else so that's

çünkü insanlar başka bir şeyden rahatsız olduğunuzu düşünecekler, bu da

another problem with having hay fever especially during this strange time that

saman nezlesi olmanın başka bir sorunu, özellikle hepimizin içinden geçtiği bu garip dönemde

we are all going through it's been a very strange 24 hours I must be honest I

çok tuhaf bir 24 saat oldu Dürüst

hope you are okay yes we have the live chat we also have some nature coming

olmalıyım umarım iyisindir evet canlı sohbetimiz var ayrıca bugün biraz doğa geliyor

today yes there are many little chicks flying around and a couple of days ago I

evet etrafta uçan birçok küçük civciv var ve birkaç gün önce

was lucky enough to be able to film some baby chicks and they were discovering

bazı civcivleri çekebilecek kadar şanslıydım ve onlar

water they were in my birdbath and they were swimming fluttering and also

benim kuş banyomdaki suyu keşfediyorlardı ve çırpınarak yüzüyorlardı ve aynı zamanda

calling out to their parents as well so I couldn't resist spending a couple of

ebeveynlerine de sesleniyorlardı, bu yüzden birkaç dakikamı onları çekmekten kendimi alamadım, gerçekten

moments actually filming them it was lovely

güzeldi

and we will be looking at that later on as well lots of flowers coming out in

ve buna daha sonra bakacağız, bahçede bir sürü çiçek çıkıyor.

the garden many people ask mr. Duncan we loved seeing your flowers can you show

insanlar bay soruyor Duncan çiçeklerini görmeyi çok sevdik

us your plants and some of the nature in your garden here is something oh this is

bize bitkilerini ve bahçendeki doğanın bir kısmını gösterebilir misin burada bir şey oh bu

nice this is a beautiful flower that also has a very beautiful scent this is

güzel bu güzel bir çiçek ve aynı zamanda çok güzel bir kokusu var buna

called a mock orange it's a great name and this

sahte portakal denir harika bir isim ve Bu

particular flower has the most amazing perfume in the evening as the Sun begins

özel çiçek akşamları en harika parfüme sahiptir, Güneş

to set you will often smell this flower the the aroma and the scent from this

batmaya başladığında, sık sık bu çiçeği koklayacaksınız, bu çiçeğin aromasını ve kokusunu,

flower where it will make its way it will blow all around the garden the

yolunu açacağı yerde, bahçenin her yerine esecek,

gentle breeze in the evening will carry the scent of this particular flower and

hafif esinti. akşam bu özel çiçeğin kokusunu taşıyacak ve

it has the most gorgeous sweet scent mock orange it is gold and you can see

en muhteşem tatlı kokusuna sahip sahte portakal altın rengi ve

this particular plant has lots of flowers you can also see some bees as

bu özel bitkinin çok sayıda çiçeği olduğunu görebilirsiniz ayrıca bazı arıları da görebilirsiniz

well the bees are busy in fact you might say they are as busy as bees they are

arılar meşgul aslında diyebilirsiniz arılar kadar meşguller

collecting some of the pollen and of course this is one of the things that

polenlerin bir kısmını toplamakla meşguller ve tabii ki bu

causes my hay fever so one of the many beautiful plants growing in the garden

benim saman nezleme neden olan şeylerden biri yani bahçede büyüyen birçok güzel bitkiden biri

and the other night I was in the garden enjoying the beautiful aroma whilst at

ve geçen gece bahçede güzelin tadını çıkarıyordum. aroma

the same time I was sneezing my head off oh yes and something else I want to show

aynı zamanda hapşırırken kafamı uçuruyordum oh evet ve başka bir şey

you something else I want to let you see you will notice that we still have the

size başka bir şey göstermek istiyorum görmenize izin vermek istiyorum evin arkasında hala ineklerimiz olduğunu fark edeceksiniz

cows in the back of the house and there you can see there are the cows hello

ve orada görebilirsiniz inekler var merhaba

hello mrs. cow I can see you and there are lots of cows at the back of the

merhaba bayan. inek seni görebiliyorum ve evin arkasında bir sürü inek var

house sometimes they come up to say hello and sometimes they pretend not to

bazen merhaba demek için geliyorlar ve bazen beni fark etmemiş gibi yapıyorlar

notice me and as you can see most of them are ignoring me completely they

ve gördüğünüz gibi çoğu beni tamamen

just don't care about mr. Duncan they want to they want to eat some grass

görmezden geliyor umursamıyorlar Bay hakkında Duncan biraz ot yemek istiyorlar

so that's what they're doing and there is one oh yes oh you have noticed me

yani yaptıkları şey bu ve bir tane var oh evet oh beni fark ettiniz

haven't you with your nice big shiny horns

değil mi güzel büyük parlak boynuzlarınızla

some people say mr. Duncan cows do not have horns well some actually do there

bazı insanlar bay diyor. Duncan ineklerinin boynuzları yok, bazılarının gerçekten

are cows that have horns and there you can see one there right now at the back

boynuzları var ve orada bir tane görebilirsiniz, şu anda

of my house oh oh you've decided to go have you okay then bye-bye mr. cow

evimin arkasında oh oh gitmeye karar verdiniz, tamam mı, sonra güle güle bay. inek

that's it they've had enough some very strange

bu kadar yeter bugün bazı çok garip

things happening today by the way technology has decided to give me a very

şeyler oluyor bu arada teknoloji beni de çok zor durumda bırakmaya karar verdi ben

hard time as well I'm having a little bit of difficulty also with my

de teknolojimde biraz zorluk çekiyorum bugün

technology you might notice one or two problems today with my live stream if

bir veya iki sorun fark edebilirsiniz canlı yayınımla ilgili

there are any problems can I just apologize for that as well I seem to be

herhangi bir sorun olursa bunun için de özür dileyebilir miyim?

spending a lot of today's live stream saying sorry for which I apologize I'm

Bugünkü canlı yayının çoğunu üzgünüm diyerek geçiriyor gibiyim, bunun için özür dilerim

even apologizing for apologizing can you do that I'm not sure anyway we are here

özür dilediğim için bile özür diliyorum bunu yapabilir misin emin değilim neyse buradayız

and of course we have the live chat as well I can't forget you because you are

ve tabii ki canlı sohbetimiz de var sizi unutamam çünkü

the reason why I am here talking about the English language and you can

burada olmamın sebebi sizsiniz ingilizceden bahsediyorum ve

normally find me here three times a week my name is mr. Duncan and I teach

normalde beni haftada üç kez burada bulabilirsiniz benim adım bay. Duncan ve ben

English on Sunday Wednesday and Friday from 2 p.m. UK time so for those who

Pazar, Çarşamba ve Cuma günleri öğleden sonra 2'den itibaren İngilizce öğretiyoruz. İngiltere zamanı yani

don't know who I am yes my name is mr. Duncan and teaching English is what I do

kim olduğumu bilmeyenler için evet benim adım bay. Duncan ve İngilizce öğretmek bugün benim yaptığım şey,

today we are talking about uses and also ways of expressing public public being

halkın

out and about being on show being seen by other people so we often

dışarıda olmasının ve şovda olmanın diğer insanlar tarafından görülmesinin kullanımlarından ve ayrıca yollarından bahsediyoruz, bu nedenle genellikle

talk about being in a public space or being seen by other people in the

kamusal bir alanda olmaktan veya diğer insanlar tarafından görülmekten bahsediyoruz.

general public I hope you could still see me alright because my YouTube feed

genel halk umarım beni iyi bir şekilde görebilirsin çünkü YouTube beslemem sürekli

keeps cutting off I hope you can see me alright I don't

kesiliyor Umarım beni iyi görebilirsin

know why today all my technology has started playing against me for some

Bugün neden tüm teknolojilerim bir nedenden dolayı bana karşı oynamaya başladı

reason I don't know why hello Mohsen you are first on today's live chat

bilmiyorum Neden bilmiyorum merhaba Mohsen, bugünün canlı sohbetinde birincisin,

congratulations to you

tebrikler seni

some things are different today because I'm in the house as you may have noticed

bugün bazı şeyler farklı çünkü ben evdeyim çünkü

the view outside is a little rough so there you can see one of my cameras

dışarıdaki manzaranın biraz kaba olduğunu fark etmişsindir, bu yüzden orada benim kameralarımdan birinin

looking out of the window and here is another view oh look at that you can see

pencereden dışarı baktığını görebilirsin ve işte başka bir manzara oh bakın

everything is looking very green however it also is very wet today

her şey çok yeşil görünüyor ama aynı zamanda bugün çok ıslak

quite wet here in the UK and we've had rain all morning even though it's quite

İngiltere'de oldukça ıslak ve bütün sabah yağmur yağdı hava oldukça sıcak olmasına rağmen

warm it isn't cold by any means but we have had a lot of rain over the past 12

hiçbir şekilde soğuk değil ama son 12 saatte çok yağmur yağdı,

hours things are looking pretty pretty damp and that is the reason why I've

hava oldukça nemli görünüyor ve bu yüzden

decided to stay in the house today so I'm in the house I'm in the studio and I

bugün evde kalmaya karar verdim, bu yüzden evdeyim, stüdyodayım ve ben canlı yayının

will be here it my studio for the whole of the live stream unfortunately because

tamamı için benim stüdyom burada olacak maalesef çünkü

the weather is not very good today hello also connell Beatriz Vitesse grace

bugün hava pek iyi değil merhaba ayrıca connell Beatriz Vitesse grace iyi hissetmiyor olsam da

nice to see you here today even though I'm not feeling great I will

bugün seni burada görmek güzel

be honest with you I have hay fever and my eyes are burning my nose is painful

sana karşı dürüst olacağım saman nezlesi ve gözlerim yanıyor burnum ağrıyor

my voice has almost disappeared because that's what happens when you get hay

sesim neredeyse yok oldu çünkü saman nezlesi olduğunuzda böyle oluyor

fever unfortunately so all of the pollen from

ne yazık ki

the flowers and the grass and the trees has gone up my nose and the rain hasn't

çiçeklerden, çimenlerden ve ağaçlardan gelen tüm polenler burnumdan yukarı çıktı ve yağmur gitmedi'

even helped now you would imagine that the rain would actually help to to ease

Şimdi bile yardımcı olmadı, yağmurun aslında saman nezlemi hafifletmeye yardımcı olacağını düşünürsünüz

my hay fever but unfortunately it has not hello

ama ne yazık ki merhaba

Belarusian nice to see you here as well I know that there will be one person

Belarusça sizi burada görmek de güzel değil Bugün bir kişinin kayıp olacağını biliyorum

missing today and that is Luis Luis Mendez is away at the

ve o da Luis Luis Mendez. uzakta o

so we won't see Luis Mendez today he's gone to the seaside very nice

yüzden bugün Luis Mendez'i görmeyeceğiz o deniz kenarına gitti çok güzel

hello Alessandra also Marella hello Marella nice to see you here too I

merhaba Alessandra da Marella merhaba Marella da seni burada görmek güzel

hope you are feeling good yes we've made it all the way to Wednesday

umarım iyi hissediyorsundur evet çarşambaya kadar geldik

everything here in the UK is slowly going back to normal I don't know about

herşey burada Birleşik Krallık'ta yavaş yavaş normale dönüyor

where you are but I know many countries now are really pushing and moving quite

Sizin nerede olduğunuzu bilmiyorum ama şu anda birçok ülkenin gerçekten zorladığını ve normale

quickly with their attempt to return to normal and the same thing is happening

dönme girişimleriyle oldukça hızlı hareket ettiğini biliyorum ve aynı şey Birleşik

here in the UK many businesses have reopened a lot of people have gone back

Krallık'ta birçok işletmede oluyor. yeniden açıldı birçok insan

to work some people have now been allowed

işe geri döndü daha önce bazı hastalıklar nedeniyle dışarı çıkmamış bazı insanlara artık izin verildi

outside who weren't before due to certain illnesses so people who were

bu yüzden

shielded are now allowed outside great so things are slowly changing we will

korunan insanların artık dışarı çıkmasına izin veriliyor harika bu yüzden işler yavaş yavaş değişiyor

see what happens next there are those who think that we are doing it too

bundan sonra ne olacağını göreceğiz bunu çok hızlı yaptığımızı düşünenler

quickly and there are those who think we are doing it too slowly however things

ve çok yavaş yaptığımızı düşünenler var ancak

are slowly going back to normal here in the UK hello Robin hello Emilio

burada, Birleşik Krallık'ta işler yavaş yavaş normale dönüyor merhaba Robin merhaba Emilio

hello also Pedro belmonts ooh Pedro Belmont is here

merhaba ayrıca Pedro belmonts ooh Pedro Belmont burada

nice to see you here also Irene Meeker Ivan hello Ivan nice to see you with me

görmek güzel sen de buradasın Irene Meeker Ivan merhaba Ivan seni de benimle görmek güzel

as well today it is live English with English addict for those who can't get

bugün İngilizce bağımlısı ile canlı İngilizce bu

enough of the beautiful language by the way if you want to have captions you can

arada güzel dilin tadına doyamayanlar için altyazılı olsun istersen

you can press C on your keyboard and you will have captions so all you have to do

basabilirsin Klavyenizde C'ye tıklayın ve altyazılarınız olacak, tek yapmanız gereken

is take your finger and click C on your keyboard and you will have live captions

parmağınızı alıp klavyenizdeki C'ye tıklamak ve canlı altyazılarınız olacak

very nice very nice mr. Duncan Anna is here also Irene hello Irene thank you

çok güzel çok güzel bay. Duncan Anna da burada Irene merhaba Irene

very much for your very interesting email by the way very interesting about

çok ilginç e-postanız için çok teşekkür ederim bu arada kocanızın ailesi hakkında çok ilginç

your husband's family mm-hmm I was quite I was quite intrigued to be honest very

mm-hmm Oldukça ilgimi çekmişti dürüst olmak gerekirse çok ilgiliydim daha önce

interested can I say a big thank you before I go any further can I say thank

büyük bir teşekkür edebilir miyim daha fazla devam edebilir miyim

you very much - oh can I say thank you to Anna

çok teşekkür ederim - oh Anna'ya teşekkür edebilir miyim onu

pick her Rosie and also Petros Dimitri artists thank you both of you for your

seç Rosie ve ayrıca Petros Dimitri sanatçılar

kind donations that I received this week so can I say thank you once more Anna

bu hafta aldığım nazik bağışlarınız için ikinize de teşekkür ediyor bu yüzden bir kez daha teşekkür edebilir miyim Anna

and also Petrus thank you for your lovely donations and if you want to make

ve ayrıca Petrus, güzel bağışlarınız için teşekkür ederim ve

a donation to allow my work to continue then you are more than welcome to do so

işimin devam etmesi için bağışta bulunmak istiyorsanız, o zaman memnuniyetle kabul edersiniz, bu nedenle

there is the address now on your screen

adres şimdi ekranınızda, bir kez daha

thank you very much once again hello also Dell Dell hello Dell Dell

çok teşekkür ederim, ayrıca merhaba Dell Dell merhaba Dell Dell

have I seen you here before I don't recognise your name what a week it's

sizi daha önce burada görmüş müydüm adınızı hatırlayamıyorum kaç hafta

been mr. Steves grass has had its first cooked so last weekend mr. Steve went

oldu bayım. Steves çimen ilk kez pişirildi, bu yüzden geçen hafta sonu Bay. Steve

out into the garden and he cut his new grass would you like to see it here it

bahçeye çıktı ve yeni çimlerini kesti

is so here is mr. Steve's new grass and yes it is growing quite nicely as you

. Steve'in yeni çimi ve evet oldukça güzel büyüyor,

can see looking rather nice there are some patches but a little bit later on

gördüğünüz gibi oldukça güzel görünüyor, bazı yamalar var ama biraz sonra

hopefully those those patches will fill in as the grass grows you will find that

umarım bu yamalar çim büyüdükçe dolacaktır,

more grass will start to appear so it will become thicker and thicker as time

daha fazla çimin görünmeye başladığını göreceksiniz. zaman geçtikçe daha kalın ve daha kalın olacak, bu

goes by so there it is mr. Steve's brand new grass and it looks lovely

yüzden işte bay. Steve'in yepyeni çimleri ve harika görünüyor,

it's really coming up nicely we've had a lot of sunshine over the past few days

gerçekten güzel bir şekilde ortaya çıkıyor, son birkaç gündür çok fazla güneş ışığı

which has encouraged Steve's grass quite a bit

aldık, bu da Steve'in çimlerini

for those who were wondering I always embarrass mr. Steve because he doesn't

her zaman utandırdığımı merak edenler için biraz cesaretlendirdi. Steve çünkü

think this is very interesting he doesn't think that his grass is

bunun çok ilginç olmadığını düşünüyor çimlerinin

interesting to you what what about you are you interested in mr. Steve's grass

senin için ilginç olduğunu düşünmüyor peki ya sen bayla ilgileniyorsun? Steve'in otu

maybe maybe not hello also to all we have also flower

belki olmayabilir de herkese merhaba değil ayrıca bizde de çiçek var

Espoir triton of the sea hello triton of the sea another very

Espoir denizin tritonu merhaba denizin tritonu

interesting name on the live chat yes it is a rainy day here in England we are

canlı sohbette çok ilginç bir isim daha evet burada yağmurlu bir gün İngiltere'de

having a very unsettled day to be honest we are going to look at words connected

dürüst olmak gerekirse çok huzursuz bir gün geçiriyoruz halkın içinde olmakla ilgili kelimelere bakacağız

to public being in the public being in a public space being amongst other people

kamusal alanda olmakla diğer insanlar arasında olmak

of course over the past few weeks being out in the public or among other people

elbette son birkaç haftadır toplum içinde veya diğer insanlar arasında olmak

has been very hard to do hello Eleanor hello also Beatriz Roxie hello Roxy

çok zor oldu merhaba Eleanor merhaba ayrıca Beatriz Roxie merhaba Roxy

Vieira nice to see you here as well on the live chat yes this is live for those

Vieira sizi canlı sohbette burada da görmek güzel evet merak edenler için yayında

who are wondering it is now 22 minutes away from three o'clock on a Wednesday

şimdi çarşamba günü saat 3'e 22 dakika kaldı

and all we have a new month as well I forgot to mention that we have a brand

ve yeni bir ay da unuttum Yepyeni bir

new month also June is here and when June arrives you know what happens all

ayımız olduğunu ve haziranın geldiğini ve haziran geldiğinde ne olduğunu biliyorsunuz tüm

of the animals all of the wildlife gets very excited especially certain animals

hayvanlar tüm yaban hayatı çok heyecanlanır özellikle kuşlar gibi belirli hayvanlar

such as birds for example because at the moment there are many young chicks many

çünkü şu anda birçok civciv var birçok

young birds flying around including some baby blue tick

genç bazı bebek mavisi keneler de dahil olmak üzere etrafta uçuşan kuşlar

would you like to see some little baby blue tits trying to swim for the first

ilk kez yüzmeye çalışan bazı bebek mavisi memeleri görmek ister miydiniz tamam olur şimdi bir

time you would okay let's have a look right now

bakalım

oh how cute some baby blue tits were flying around and yes they were taking

oh bazı bebek mavisi memeler ne kadar sevimli uçuşuyorlardı ve evet onlar canlarını alıyorlardı

their first ever back I'm not sure if they were enjoying it or not it's it's a

ilk kez geri döndüklerinde bundan zevk alıp almadıklarından emin değilim

little difficult to tell lovely some little baby birds that particular

sevimli bazı küçük yavru kuşlara bu

type of bird is called a blue tit they are very small and their chicks are even

tür kuşa mavi baştankara denildiğini söylemek biraz zor onlar çok küçükler ve civcivleri daha da

smaller they are so tiny you can hold them in your hand they are so small and

küçük onlar çok minicik onları elinizde tutabilirsiniz çok küçükler ve

at this time of year there are many baby birds young birds flying around and you

yılın bu zamanında etrafta uçuşan birçok yavru kuş var ve

will notice that those birds were very small and also young they were intrigued

bu kuşların çok küçük olduğunu ve aynı zamanda genç olduklarını fark edeceksiniz.

by the water they did spend a lot of time on the birdbath looking at the

Kuş banyosunda suya girmeden önce suya bakarak çok zaman geçirdiler, bu yüzden

water before they actually went in so they weren't in any danger because the

herhangi bir tehlikede değillerdi çünkü

water is not deep so they went in but I think they were enjoying it so from what

su derin değil, bu yüzden içeri girdiler ama sanırım bundan zevk alıyorlardı, bu yüzden

I can tell from my observation watching the birds I think they were enjoying

gözlemimden anladığım kadarıyla kuşlar bence eğleniyorlardı

themselves to be honest I think they were having quite a nice time

açıkçası bence çok güzel vakit geçiriyorlardı

hello TS how can you take this picture so close well the thing is sometimes

merhaba TS bu fotoğrafı nasıl bu kadar yakından çekebiliyorsunuz olay şu ki bazen

when you are photographing nature you have to be very patient and there is one

doğayı fotoğraflarken çok sabırlı olmanız gerekiyor ve bir tane var Sahip olduğum tek

thing that I do have it is a lot of patience so what I did I waited for a

şey çok sabır, bu yüzden ne yaptım,

long time I stood near the birdbath until the birds became used to me so

uzun süre bekledim, kuşlar bana alışana kadar kuş banyosunun yanında durdum,

they weren't afraid of me being nearby so I waited for a long time and then

yakınımda olmamdan korkmasınlar, bu yüzden uzun süre bekledim. ve sonunda yaklaşıp

eventually I could get close and take my lovely photographs of the birds so

kuşların güzel fotoğraflarını çekebildim, böylece

that's how I did it you can get very near

çok yaklaşabilirsiniz

- - baby birds young fledglings because sometimes they will they will not be

- - yavru kuşlar genç çaylaklar çünkü bazen

very observant and that's one of the reasons why many young birds are killed

çok dikkatli olmayacaklar ve birçok kişinin nedenlerinden biri de bu. yavru kuşlar

by predators because they are a little bit naive they don't understand the

avcılar tarafından öldürülüyor çünkü biraz saflar

outside world because they've only just left the nest you see so that's the

dış dünyayı anlamıyorlar çünkü gördüğünüz yuvadan yeni çıkmışlar o

reason why but I had to wait for a very long time before I could film the birds

yüzden ama bunu yapabilmek için çok uzun süre beklemem gerekti kuşları

with my mobile phone so everything you saw there was actually filmed on my

cep telefonumla çek, orada gördüğün her şey aslında benim

little phone but it did take a long time I had to wait for about maybe half an

küçük telefonumda çekildi ama çok uzun sürdü, yakınımda olmama alışmaları için yaklaşık yarım saat beklemem gerekti

hour before they became comfortable with me being nearby and then once they

ve sonra rahatladıklarında

became comfortable I was able to move closer with my camera and yes they were

Kameramla daha yakına gelebildim ve evet çok

having a lovely time so I hope you enjoyed that and I hope you enjoyed that

güzel vakit geçiriyorlardı bu yüzden umarım beğenmişsinizdir ve umarım beğenmişsinizdir

because I love nature so much I really do thanks for your company today we are

çünkü ben doğayı çok seviyorum gerçekten çok teşekkür ederim arkadaşlığınız için bugün bugün

talking about one subject today one big subject public being out and about if

bir konudan bahsediyoruz Halkın dışarıda ve hakkında olduğu büyük bir konu, eğer halka açık

you are in a public place it means you are amongst other people or among other

bir yerdeyseniz, diğer insanlar arasında veya diğer insanlar arasında olduğunuz anlamına gelir.

people in British English we normally say amongst in American English they

will say among among amongst the meanings are the same what is the

difference between grass and lon they are actually the same thing however

çim ve boylam arasındaki fark aslında aynı şeydir, ancak

lawn normally refers to a piece of grass or an area of grass that is kept so you

çim normalde bir çim parçasına veya bir çim alanına atıfta bulunur, bu nedenle

make sure that it stays tidy you you will cut your lawn so quite often we

düzenli kaldığından emin olun, çiminizi çok sık keseceksiniz, bu

will use the word lawn when we are talking about decorative grass grass

kelimeyi kullanacağız çim dekoratif çimden bahsettiğimizde,

that exists as decoration lon however lawns are

dekorasyon olarak var olan çimen, ancak çimler

basically grass so they are basically the same thing to be honest I had a

temelde çimdir, yani temelde aynı şeydir, dürüst olmak gerekirse,

lovely meal last night mr. Steve made quite an incredible meal I I couldn't

dün gece çok güzel bir yemek yedim bayım. Steve oldukça inanılmaz bir yemek yaptı,

believe what he did but this is what mr. Steve gave me last night I know it might

ne yaptığına inanamadım ama bu Mr. Steve dün gece bana verdi,

look awful to some people but I was so thrilled when I saw it because it's one

bazı insanlara korkunç gelebileceğini biliyorum ama onu gördüğümde çok heyecanlandım çünkü bu

of my favorite meals oh yes can you see what I've got there

benim en sevdiğim yemeklerden biri oh evet, orada ne aldığımı görebiliyor musunuz,

so this is what mr. Steve surprised me with last night he gave me a lovely

bu yüzden bay. Steve dün gece beni şaşırttı bana güzel bir sürpriz yaptı

surprise sausages mashed potatoes and peas that's

sosisler patates püresi ve bezelye

what we had last night to eat I didn't realise Steve was going to do

dün gece yediklerimiz Steve'in

this but can you see what he's done with the sausages he's actually stuck the

bunu yapacağını bilmiyordum ama gerçekten sapladığı sosislere ne yaptığını görebiliyor musunuz?

sausages in the potato I know some people might say mr. Duncan that looks

patatesli sosisler biliyorum bazı insanlar mr diyebilir. Duncan bu

awful however I was so excited I was like a little child because I love

berbat görünüyor ama o kadar heyecanlandım ki küçük bir çocuk gibiydim çünkü patates püresini severim

mashed potatoes I love sausages and I also like peas as

Sosisleri severim ve ayrıca bezelyeleri de severim, bu

well so that's what mr. Steve made last night for me to eat and the sausages are

yüzden Bay. Steve dün gece yemem için yaptı ve sosisler

actually locally made they are made in this area they had inside wild garlic

aslında yerel olarak yapıldılar, bu alanda yapıldılar,

that was picked in this area so the sausages had wild garlic as as

bu bölgeden toplanan yabani sarımsakların içindeydiler, bu yüzden sosislerin tatlandırıcı olarak yabani sarımsakları vardı

flavouring and can I just say they were absolutely gorgeous I love garlic so

ve kesinlikle muhteşem olduklarını söyleyebilir miyim? Sarımsağı

much yes it was a big meal Steve knows that I like potatoes mashed potatoes you

çok severim evet büyük bir yemekti Steve biliyor ki ben patates püresini severim

take your potatoes you add a little bit of milk a little bit of

butter and then you smash them up you mash them until they become thick like a

very thick paste Wow I love mashed potatoes so much oh and

çok kalın hamur Vay canına patates püresini çok seviyorum oh ve

also Steve made some onion gravy as well onion gravy would you like to see a

ayrıca Steve biraz soğan sosu ve soğan sosu yaptı

picture of the sausages so there it is there is the package that they came in

sosislerin resmini görmek ister misiniz yani geldikleri paket orada

and as you can see pork and wild garlic sausages oh my goodness so not only did

ve gördüğünüz gibi domuz eti ve yabani sarımsaklı sosisler aman tanrım, bu yüzden sadece en

I have one of my favorite flavors garlic I also had one of my favorite foods

sevdiğim tatlardan biri olan sarımsak değil, aynı zamanda en sevdiğim yiyeceklerden biri olan

mashed potatoes amazing but I love the way mr. Steve stuck the sausages in the

patates püresi de harika ama Bay'in yolunu seviyorum. Steve sosisleri patatesin içine soktu

potato I was laughing my head off I was so excited I screamed like a girl that's

Ben kahkahalar atıyordum O kadar heyecanlanmıştım ki bir kız gibi çığlık attım o kadar

how excited I was we are going to take a break for a few moments we're going to

heyecanlıydım birkaç dakika ara vereceğiz

have a look at one of my full english lessons and then we are going to be back

benimkilerden birine bakacağız tam ingilizce dersleri ve sonra geri döneceğiz geri

we will be back don't worry I'm not going yet and yes I know I was late

döneceğiz merak etmeyin henüz gitmiyorum ve evet biliyorum bugün geç kaldım

today but I have a good excuse in fact I have a lot of excuses here we go then

ama iyi bir mazeretim var aslında bir sürü mazeretim var başlıyoruz o zaman

this is an excerpt from one of my full English lessons this is one of my more

bu tam İngilizce derslerimden birinden bir alıntı bu daha

recent full English lessons this is taken from full English number 37 and

yeni tam İngilizce derslerimden biri bu tam İngilizce sayısı 37'den alınmış ve

then we will be back with some words connected to being out and about in

sonra toplum içinde ve dışarıda olmakla ilgili bazı kelimelerle geri döneceğiz.

public

I like to think of myself as being a helpful chap I always try to give a

kendimi yardımsever bir adam olarak görüyorum

helping hand whenever I can so today I will start with a useful tip for those

elimden geldiğince her zaman yardım eli uzatmaya çalışırım bu yüzden bugün İngiltere'ye gelmeyi planlayanlar için faydalı bir ipucu ile başlayacağım

planning to come to the UK my tip for survival today is never accept a

bugün hayatta kalmak için tavsiyem asla

50-pound note from anyone I'm not kidding if you are ever offered a

50 poundluk bir banknotu kabul etmemek Şaka yapmıyorum, eğer size

50-pound note is payment or in change you must refuse it do not take the

50 poundluk bir banknot teklif edilirse, ödeme veya değişimde, bunu reddetmelisiniz,

50-pound note why I hear you ask the answer is simple because you will never

50 poundluk banknotu almayın, neden sorduğunuzu duydum, cevap basit çünkü

get rid of it no one will accept a 50-pound note shops

ondan asla kurtulamayacaksınız. kimse 50 sterlinlik bir banknotu kabul etmez, dükkanlar

will not take them you will not be able to get change for it no one knows what a

almaz, bunun için bozuk para alamayacaksın, kimse

real 50-pound note looks like people just assume they are all fake so just to

gerçek bir 50 sterlinlik banknotun neye benzediğini bilemez, insanlar hepsinin sahte olduğunu varsayar, bu yüzden

reiterate don't accept a 50-pound note from anyone anywhere at anytime

tekrarlamak için yapma herhangi bir yerden herhangi bir zamanda herhangi bir yerden 50 poundluk bir banknotu kabul edin

hi everybody and welcome to another full English lesson let's get on with it

herkese merhaba ve başka bir tam İngilizce dersine hoş geldiniz hadi başlayalım mı yapalım mı

shall we let's do it let's learn some more English right

biraz daha İngilizce öğrenelim

be now

şu anda

many people have asked me mr. Duncan what is the best way to speak English is

birçok kişi bana sordu baylar. Duncan İngilizce konuşmanın en iyi yolu

it with an American accent or a British accent I think this is a very

Amerikan aksanıyla mı yoksa İngiliz aksanıyla mı? Bence bu

interesting question indeed and sir might say that it is not easy to answer

gerçekten çok ilginç bir soru ve efendim cevaplamanın kolay olmadığını söyleyebilir

but my answer to this question is quite simple you use the English you feel the

ama benim bu soruya cevabım oldukça basit. Kendinizi en rahat hissettiğiniz İngilizce konuşurken

most comfortable with you don't have to sound like an American when you're

bir Amerikalı gibi konuşmanıza gerek

speaking you don't have to sound like a British person when you're speaking as

yok konuşma tarzınızda kendinizi

long as you feel comfortable with the way you use English that is the most

rahat hissettiğiniz sürece bir İngiliz gibi konuşmanıza gerek yok İngilizce bu en

important thing of all of course it's also important that the other person

önemli şey tabii ki diğer kişinin de söylediklerinizi anlaması da önemlidir, bu

understands what you are saying as well so don't worry too much about sounding

yüzden başka biri gibi konuşmak konusunda çok fazla endişelenmeyin,

like somebody else don't punish yourself by trying to copy someone else's way of

başka birinin tarzını taklit etmeye çalışarak kendinizi cezalandırmayın.

speaking what you have to do is develop your own way of using English don't

yapman gereken, İngilizceyi kendi kullanma tarzını geliştirmek,

forget English is an emotional language it's a personal language it's a language

unutma, İngilizce duygusal bir dildir, kişisel bir dildir,

that you use to express the way you feel so don't worry about sounding like

hissettiklerini ifade etmek için kullandığın bir dildir, bu yüzden

somebody else use English as you would your own language in your own way to

başka birinin kullandığı gibi konuşmaktan endişe etme İngilizceyi kendi dilinizde olduğu gibi

express the way you feel so you don't have to sound like mr. Duncan you don't

hissederek kendi tarzınızda ifade edin, böylece bay gibi konuşmak zorunda kalmazsınız. Duncan,

have to sound like some American movie star you don't have to sound like

Amerikalı bir film yıldızı gibi konuşmana gerek yok,

anybody what you have to sound like is you

herhangi biri gibi konuşmana gerek yok, ne gibi konuşman gerekiyor?

have you have been on a busman's holiday have you ever heard of this expression

before well let me explain what it is a busman's holiday is an expression that

busman'ın tatili nedir,

describes a situation where a person is doing something for relaxation that they

kişinin normalde mesleğinde yapacağı bir şeyi rahatlamak için yaptığı, yani işine bağlı bir şey yaparak

would be normally doing in their occupation that is to say they are

trying to take a break away from their work by doing something that relates to

işine ara vermeye çalıştığı durumu anlatan bir ifadedir.

their actual job for example if I went away for a trip to London for a break

gerçek işlerine, örneğin video derslerine ara vermek için Londra'ya bir geziye gidersem

away from making video lessons and whilst there I went to visit the YouTube

ve oradayken video prodüksiyonu

headquarters to talk to someone about video production then you might describe

hakkında biriyle konuşmak için YouTube genel merkezini ziyarete gidersem, o zaman

this as a busman's holiday I am doing something in my free time that relates

bunu bir otobüsçü tatili olarak tanımlayabilirsiniz. boş zamanlarımda asıl işim ile ilgili bir şey yapıyorum

to my actual job we can call anything related to a person's profession as a

kişinin mesleği ile ilgili her şeye

busman's holiday if the thing in question can be connected to their

berber bayramı diyebiliriz eğer söz konusu şey

normal occupation a doctor might visit a museum of medicine during a vacation a

normal mesleği ile ilişkilendirilebilirse bir doktor tatil sırasında bir tıp müzesini ziyaret edebilir

firefighter might have to put out a blaze in a hotel they are staying at a

İtfaiyeci kaldıkları bir otelde çıkan yangını söndürmek zorunda kalabilir

person who drives the bus for a living might have to drive the family around

geçimini sağlamak için otobüs kullanan bir kişi tatildeyken ailesini arabayla gezdirmek zorunda kalabilir

whilst on holiday hence the expression busman's holiday

bu nedenle busman'ın tatili ifadesi size

I always like to introduce new words and phrases to you and today is no exception

her zaman yeni kelimeler ve deyimler tanıtmak isterim ve bugün bir istisna değil,

the phrase I'm going to show you today refers to a certain item of clothing the

bugün size göstereceğim ifade, belirli bir giysiye atıfta bulunuyor,

phrase is old hat here you can see in my hand one of my old hats that I used to

burada elimde görebilirsiniz eski şapkalarımdan biri,

wear the phrase old hat means to be obsolete or tired out by being done too

eski şapka ifadesini taktığım eski şapka çok sık veya çok uzun süre yapıldığında eskimiş veya yorgun olmak, uzun bir süre boyunca

often or for too long a thing that has been said or done time and time again

defalarca söylenmiş veya yapılmış bir şey

over a long period of time can be referred to as old hat it has been done

eski şapka olarak adlandırılabilir,

so many times before most people have become bored with it

çoğu insandan önce pek çok kez yapılmıştır. bundan sıkılmak

a tired and overdone thing is old hat this new superhero movie plot is so old

yorgun ve abartılı bir şey eski şapka bu yeni süper kahraman filmi konusu çok eski modası

hat an out-of-date thing or something that is seen as old-fashioned can be

geçmiş bir şey veya eski moda olarak görülen bir şey

described as old hat it is no longer fashionable it is boring it has been

eski şapka olarak tanımlanabilir artık moda değil sıkıcı,

done too often for too long it is old hat the phrase derived from the notion

çok sık, çok uzun süre yapıldı, eski şapka, yorgun ve yıpranmış görünecek kadar eski bir şapka

of something being worn too often such as an old hat to the point where it

gibi çok sık giyilen bir şey kavramından türetilen ifade,

looks tired and worn out it has been used for a very long time

çok uzun süredir kullanılıyor

hmm I hope you enjoy that one of my many English lessons that you can find on my

hmm youtube kanalımda bulabileceğiniz birçok İngilizce dersimden biri

youtube channel and that was an excerpt from one of my full English lessons you

ve tam İngilizce derslerimden birinden bir alıntı umarım beğenirsiniz

can find all of my lessons on my youtube channel

tüm derslerimi youtube kanalımda bulabilirsiniz

we are live across the internet and I've just been eating some biscuits

internette canlı yayındayız ve Bisküvi yedim

another thing I didn't mention I haven't had anything to eat today

başka bir şey daha söylemedim bugün yiyecek bir şey yemedim bu yüzden

so I suddenly felt very hungry I had to have something to eat so I've just had

aniden çok acıktım yiyecek bir şeyler yemem gerekiyordu bu yüzden

some biscuits I get them too quickly though as you can probably imagine when

biraz bisküvi yedim onları çok çabuk yedim muhtemelen tahmin edebileceğiniz gibi,

you're hungry quite often you eat too quickly and it's not a good thing to do

acıktığınızda çok sık sık çok hızlı yersiniz ve bu iyi bir şey değildir,

you should never eat your food too fast

yemeğinizi asla çok hızlı yememelisiniz

anyway we are all here together on Wednesday

zaten hepimiz

the 3rd of June ooh it does sound nice even though the weather today does not

3 Haziran Çarşamba günü buradayız ooh kulağa hoş geliyor bugün hava

feel very summer-like unfortunately no it does not

pek yaz gibi hissettirmese de ne yazık ki hayır

tomorrow when I'm listening to American English I usually understand worse the

yarın öyle olmayacak Amerikan İngilizcesi dinlediğimde genellikle daha kötü anlıyorum

Americans speak very quickly some Americans some people in the USA do

Amerikalılar çok hızlı konuşuyor bazı Amerikalılar ABD'de bazı insanlar

speak quickly there is a certain pattern of speech that happens yes I think

hızlı konuşuyor belli bir kalıp var Evet, bence

you're right and also what's the other thing I was going to say there you also

haklısın ve orada söyleyeceğim diğer şey de neydi, ayrıca

find that there are people in the USA who don't speak quickly they have a very

ABD'de hızlı konuşmayan insanlar olduğunu da görüyorsun, çok

level and steady pace of speech but you will find the same thing here in the UK

düzgün ve istikrarlı bir konuşma hızına sahipler ama aynı şeyi burada Birleşik Krallık'ta da bulacaksınız hızlı

as well you will find there are people who use British English who speak

konuşan İngiliz İngilizcesi kullanan insanlar olduğunu göreceksiniz

quickly and there are those who speak at a steady rate so not everyone

ve sabit bir hızda konuşanlar var yani herkes

quickly and not everyone speaks slowly hello Robin

hızlı ve herkes yavaş konuşmuyor merhaba Robin

mr. Duncan I have now finished work and I have to go shopping and later I will

bay. Duncan, şimdi işim bitti ve alışverişe gitmem gerekiyor ve sonra

watch your video don't worry Robin as long as you come back safe and sound and

videonu izleyeceğim merak etme Robin, sen sağ salim döndüğün sürece

I will be here or at least my video will be here for you to watch a go you know

burada olacağım veya en azından videom izlemen için burada olacak bir git biliyorsun

hello also Alessandra nice to see you as well it's good to see Pedro Belmont is

merhaba ayrıca Alessandra da seni görmek güzel Pedro Belmont'un

now recovered it looks as if Pedro is well after his brush with you know what

artık iyileştiğini görmek güzel Görünüşe göre Pedro seninle yakınlaşmasının peşindeymiş, ne

they think so it is three o'clock here in the UK three o'clock in the afternoon

düşündüklerini biliyorsun yani burada Birleşik Krallık'ta saat üç. öğleden sonra saat kaç

I don't know what time it is where you are because I'm not there you see and

bilmiyorum çünkü orada değilim çünkü görüyorsun ve

this is English addict I suppose over the next few days people

bu bir İngiliz bağımlısı sanırım önümüzdeki birkaç gün içinde insanlar

are now going to start going outside they will be allowed to go out in public

artık dışarı çıkmaya başlayacaklar onlara izin verilecek toplum içine çıkmak

and I thought it will be interesting to have a look at some words and phrases

ve tam da bu konuyla bağlantılı bazı kelimelere ve deyimlere bir göz atmanın ilginç olacağını düşündüm, bu

connected to that very subject so here are some words some phrases some ways of

yüzden işte bazı kelimeler,

talking about public being in public and words relating to public he was the

toplum içinde olmaktan bahsetmenin bazı yolları ve halkla ilgili kelimeler o

first one so let's have a look shall we well we have the word public the word

ilki, o halde bir bakalım, peki bizde public kelimesi var mı

public actually comes from Latin público of the people so when we use the word

public kelimesi aslında Latincedeki público of the people kelimesinden gelir, bu yüzden

public we are literally talking about the people of the people the community

public kelimesini kullandığımızda kelimenin tam anlamıyla insanlardan, insanlardan, topluluktan,

the population the people that live in your area the people that live in your

nüfustan, insanlardan bahsediyoruz. kendi bölgenizde yaşıyor, ülkenizde yaşayan insanlar

country and if you are out and about amongst people then you are also out in

ve eğer dışarıda ve insanların arasındaysanız, o zaman siz de halkın içindesiniz, siz

public you are of the people you are one of the people we might describe you as a

insanlardan birisiniz, sizi halkın bir üyesi olarak tanımlayabileceğimiz insanlardan birisiniz.

member of the public you can be a member of the

halkın bir üyesi olun,

public so you are open you are visible you are in a public place and when we

böylece açıksınız, görünürsünüz, halka açık bir yerdesiniz ve halka

think of public places quite often we think of the high street in your town

açık yerleri düşündüğümüzde, genellikle şehir merkezindeki ana caddeyi

centre or maybe the neighbourhood where you live if you are walking around the

veya etrafta dolaşıyorsanız, belki de yaşadığınız mahalleyi düşünürüz.

streets in the area where you reside where your house is if you are walking

ikamet ettiğiniz bölgedeki sokaklar, evinizin bulunduğu yer,

around the streets you are in the open you are in a public place a public place

sokaklarda yürüyorsanız, açıktasınız, halka açık bir yerdesiniz, halka açık bir yer

can also be an area that is reserved for people to meet so we often think of a

de insanların buluşması için ayrılmış bir alan olabilir, bu yüzden sık sık düşünürüz bir

park a public park an area where people can sit down together and enjoy their

park halka açık bir park insanların birlikte oturup keyifli

time you are out in the open so maybe a person can be outside a person can be

vakit geçirebilecekleri bir alan açık havadasınız yani belki bir kişi dışarıda olabilir bir kişi

out in the open they are visible you are in a place where you can be seen so

dışarıda olabilir görünürler sizin olabileceğiniz bir yerdesiniz o kadar sık ​​görülüyor ki,

quite often we will talk about being in the open if we are talking about a

bir

person so a person can be out in the open you can see that person also may be

kişiden bahsediyorsak, açıkta olmaktan bahsedeceğiz, böylece bir kişi açıkta olabilir, o kişinin de

a piece of information or something that has been divulged or something that has

bir bilgi parçası veya ifşa edilmiş bir şey veya ifşa edilmiş bir şey olduğunu görebilirsiniz.

been released or told to many people can also be out in the open maybe you have a

serbest bırakılmış veya birçok kişiye söylenmiş de açığa çıkmış olabilir belki bir

secret maybe you have a secret that you've never told anyone but one day you

sırrınız vardır belki hiç kimseye söylemediğiniz bir sırrınız vardır ama bir gün

decide to tell everyone what your secret is we might say that your secret the

herkese sırrınızın ne olduğunu söylemeye karar verirsiniz

thing that you have kept private is now out in the open so that particular

gizli tuttuğunuz bir şey artık açıktadır, böylece bu belirli

phrase can refer to a person physically being outside or information that is now

ifade, bir kişinin fiziksel olarak dışarıda olduğunu veya artık

known something that now people are we're of they know it they know that it

bilinen bir bilgiyi, artık insanların içinde olduğumuz bir şeyi onlar bunu biliyorlar bunun olduğunu biliyorlar

is happening or maybe something that you are feeling it's an interesting phrase

veya belki hissettiğiniz bir şey ilginç bir cümle

and you've probably heard this when we are talking about ownership of maybe

ve muhtemelen bunu duymuşsunuzdur,

movies or music in the public domain when we say that something is in the

kamu malı filmlerin veya müziğin mülkiyetinden bahsederken bir şeyin kamu malı olduğunu söylediğimizde, bir şeyin kamu malı

public domain what we are saying is that something is publicly available to

olduğunu söylediğimizde

everyone or for everyone so maybe a piece of music that can be used or

herkes veya herkes için kullanılabilir, bu nedenle belki de

listened to by anyone anywhere is in the public domain

herhangi bir yerde herkes tarafından kullanılabilen veya dinlenebilen bir müzik parçası kamu malıdır,

quite often old movies so if a movie is over a certain age it means it is in the

genellikle eski filmler, bu nedenle bir film belirli bir yaşın üzerindeyse, kamu malı olduğu anlamına gelir.

public domain it means there is no longer any copyright on that particular

artık belirli bir şey üzerinde herhangi bir telif hakkı yoktur, kamuya

thing things that have been released into the public domain are things that

açık olan şeyler

are available for anyone to use so maybe a piece of information or maybe some

herkesin kullanımına açık olan şeylerdir, yani belki bir bilgi parçası veya belki bazı

video footage or a film clip something that shows an a historic moment taking

video görüntüleri veya bir film klibi tarihi bir anı gösteren bir şey yer alan

place might be in the public domain it is available for everyone to use and

kamu malı olabilir herkesin kullanması ve

access there are many different types of music that might be in the public domain

erişmesi mümkündür birçok farklı müzik türü vardır ve

again if it is something that is over a certain age I believe I think here in

eğer bu belirli bir yaşın üzerindeki bir şeyse yine kamu malı olabilir sanırım burada Birleşik

the UK if a piece of music or maybe a movie is over 75 years old

Krallık'ta düşünüyorum bir müzik parçası veya belki bir film 75 yaşın üzerindeyse

I think it's 75 years old so anything older than 75 years

bence 75 yaşında yani 75 yaşından eski herhangi bir şey

automatically becomes the public domain it means the copyright is released so

otomatik olarak kamu malı olur, bu telif hakkının serbest bırakıldığı anlamına gelir, böylece

anyone can use it so that is an interesting phrase for something to be

herkes onu kullanabilir, yani bu bir şey için ilginç bir ifadedir

in the public domain the area where it can be used the space in which you are

kamu malı olmak için kullanılabileceği alan

free to use it however you want something that is visible to others is

kullanmakta özgür olduğunuz ancak başkaları tarafından görülebilen bir şey istediğiniz alan

in the public domain it is on show so when we say that something is on show we

kamu alanındadır, bu nedenle bir şeyin gösteride olduğunu söylediğimizde gösteride

are saying that it can be seen you are on show you are putting something on

olduğunuzun görülebileceğini söylüyoruz halka açık bir şey sergiliyorsunuz

public display so when we say on show it means we are putting something on

bu yüzden gösteride dediğimizde bu, bir şeyi

display for others to see display show you are showing something to other

başkalarının görmesi için sergilediğimiz anlamına gelir.

people it is visible to others it is something that is public it is public as

diğerleri halka açık bir şeydir

I said earlier you have a public space or a public place it is a place that is

daha önce de söylediğim gibi halka açıktır kamusal bir alanınız veya halka açık bir yeriniz varsa bu

open for all people anyone can go there anyone can visit that place it is a

tüm insanlara açık bir yerdir herkes oraya gidebilir herkes orayı ziyaret edebilir orası halka

public place we sometimes say public space as well so an area that everyone

açık bir yerdir bazen biz deriz kamusal alan aynı zamanda herkesin

is free to move around it of course an area where people can gather together

serbestçe dolaşabildiği bir alan tabii ki insanların bir araya gelebileceği bir alan aynı

can also be a public place lots of people can gather in one place here's

zamanda birçok insanın bir yerde toplanabileceği bir kamusal alan da olabilir işte

another word this is publicity so when you think about publicity often we will

başka bir kelime bu tanıtımdır yani tanıtım hakkında düşündüğünüzde genellikle halka halka

think about information that is given to the general public to

verilen bilgileri,

public something that you want people to know about or to hear about maybe

insanların bilmesini veya duymasını istediğiniz bir şey hakkında düşünürüz, belki

certain types of information so it is publicity maybe you see it on a

belirli türde bilgiler bu yüzden tanıtımdır, belki bir reklam panosunda görürsünüz,

billboard maybe you read it in a newspaper maybe you see it on the

belki bir gazetede okursunuz belki de bunu televizyon reklamlarında görüyorsunuz,

television publicity it is normally information that is given

bu normalde

out quite often as a form of advertising so if you want people to know about your

oldukça sık bir şekilde bir reklam biçimi olarak verilen bilgilerdir, bu nedenle insanların

product or your service quite often you will have publicity so you can see you

ürününüz veya hizmetiniz hakkında oldukça sık bilgi sahibi olmasını istiyorsanız, reklamınız olur, böylece

have the word public contained in that word publicity you are exposing you are

kelimeye sahip olduğunuzu görebilirsiniz. halka açık o kelimede yer alan tanıtım ifşa ediyorsun halka

showing you are passing information to the public

bilgi aktarıyorsun gösteriyorsun bu

it is publicity hello Roxy mr. Duncan your English is polite and perfect you

tanıtımdır merhaba Roxy bay. Duncan, İngilizcen kibar ve mükemmel,

are the best teacher that I know Thank You Roxy that's very kind of you to say

tanıdığım en iyi öğretmensin Teşekkürler Roxy,

we are talking about words connected to public being in public you might expose

halkın içinde olmakla ilgili kelimelerden bahsettiğimizi söylemen çok nazik bir şey, bir şeyi ifşa edebilir

or reveal something maybe a piece of information maybe some news about

veya ifşa edebilirsin belki bir parça bilgi belki bir haber kendin hakkında

yourself also you can expose a thing an item you

da bir şeyi ifşa edebilirsin bir şeyi

expose something you reveal something you make that thing public you are

ifşa edebilirsin bir şeyi ifşa edersin bir şeyi ifşa edersin o şeyi

allowing everyone to see that thing expose reveal you are showing something

herkese gösterirsin

to people and it can be many things many different things hello to my nephew Oh

Ah

my nephew is here watching hello Kyle Kyle is here

yeğenim burada izliyor merhaba Kyle Kyle burada

Kyle nice to see you hope everything is okay there where you are and I hope you

Kyle seni görmek güzel umarım bulunduğun yerde her şey yolundadır ve umarım dünyada olup biten

are still studying despite all the crazy things that have been going on in the

tüm çılgınca şeylere rağmen hala çalışıyorsundur

world and let's face it there are many things going on in the world many crazy

ve bununla yüzleşelim dünyada pek çok şey oluyor

things happening right now I don't think you need me to tell you what they are

şu anda pek çok çılgınca şey oluyor Bunların ne olduğunu size söylememe gerek yok

but there are many strange things happening hello Kyle

ama çok garip şeyler oluyor merhaba Kyle

nice to see you hello also - and aw hi mr. Duncan your English is clear and

sizi görmek güzel merhaba ben de merhaba - ve aw merhaba bayım. Duncan, İngilizceniz açık ve

pure thank you very much it's very kind of you to say hello also to Kathy hello

saf, çok teşekkür ederim, Kathy'ye de merhaba demeniz çok nazik, merhaba

Kathy Oh Alperin or ALP Erin says hello mr. Duncan my mum my mum who is ill

Kathy Oh Alperin veya ALP Erin merhaba diyor bay. Duncan annem hasta annem

her name is Belgian Belgians Sultan can you please say hello hello - Alper ins

onun adı Belçikalı Belçikalılar Sultan merhaba diyebilir misin - Alper in

mother call Belgian Sultan I hope you feel better soon

annesi Belçikalı Sultan'ı arasın inşallah bir an önce

get well soon I'm sorry to hear that you are not very well at the moment so I

iyileşirsin geçmiş olsun an o yüzden

wish you a speedy recovery get well soon please you might show

acil şifalar dilerim geçmiş olsun lütfen

yourself in public if you show yourself again you reveal yourself to other

kendinizi toplum içinde gösterebilirsiniz eğer kendinizi tekrar gösterirseniz diğer insanlara da kendinizi gösterirsiniz

people to be in the public eye if you are in the public eye it means you can

halkın gözü önündeyseniz

be seen by other people you might say that I am in the public eye because I

başkaları tarafından görülebileceğiniz anlamına gelir İnsanlar, haftada

stand in front of my camera three times a week talking about English over a

üç kez kameramın önünde durup belirli bir süre boyunca İngilizce hakkında konuştuğum için halkın gözünde olduğumu söyleyebilirsiniz,

period of time more and more people might get to know who you are they will

giderek daha fazla insan sizin kim olduğunuzu anlayabilir,

be interested in watching your lessons and of course that means I have revealed

derslerinizi izlemekle ilgileneceklerdir. ve tabii ki bu, kendimi halka ifşa ettiğim anlamına gelir, bu

myself to the public so even though you can't see me in person

yüzden beni şahsen göremeseniz bile,

you can see me on your computer or your mobile device so it's very interesting

beni bilgisayarınızda veya mobil cihazınızda görebilirsiniz, bu nedenle,

that to show yourself to reveal yourself can often lead to many people knowing

kendinizi ifşa etmek için kendinizi göstermeniz çoğu zaman birçok kişiye yol açabilir. insanlar

who you are and by that we mean that you are in the public eye people can see you

sizin kim olduğunuzu biliyor ve bununla halkın gözünde olduğunuzu kastediyoruz insanlar sizi görebilir

you might also be on show you might also be on show when we say that a person is

siz de şovda olabilirsiniz siz de şovda olabilirsiniz Bir kişi

on show it means they can be seen you are on show you are there for other

şovda dediğimizde bu onların görülebileceği anlamına gelir siz şovda diğer

people to see you put yourself on show you reveal yourself as a public figure

insanların görmesi için oradasın kendini sergiye koyuyorsun kendini kamuya mal olmuş biri olarak ifşa ediyorsun

apparently I'm slightly embarrassed by this but apparently on Facebook I am a

görünüşe göre bundan biraz utanıyorum ama görünüşe göre Facebook'ta kamuya mal olmuş biriyim

public figure apparently I have one of those little

görünüşe göre bende o küçük

magic blue ticks on my Facebook page and apparently it means that I'm a public

sihirli mavi tiklerden biri var Facebook sayfam ve görünüşe göre bu benim tanınmış

figure however I don't see myself as a public figure I don't see myself as a

biri olduğum anlamına geliyor ancak kendimi tanınmış

famous person even though people keep telling me I hope you and Steve are well

biri olarak görmüyorum İnsanlar bana sürekli söylese de kendimi ünlü biri olarak görmüyorum Umarım sen ve Steve iyisinizdir

Thank You Kyle we are great even though at the moment

Teşekkürler Kyle, şu anda

I'm suffering from hay fever and yes that's all it is it's hay fever nothing

saman nezlesinden muzdarip olmama rağmen harikayız ve evet hepsi bu saman nezlesi başka bir şey değil,

else it is one of the worst things you can have it this time of year especially

yılın bu zamanında sahip olabileceğiniz en kötü şeylerden biri, özellikle de

when the weather is gorgeous unfortunately for me summer can be a

hava muhteşem olduğunda maalesef Yaz benim için

little bit of a curse unfortunately so yes we are okay and I hope you and your

biraz lanet olabilir ne yazık ki bu yüzden evet biz iyiyiz ve umarım sen ve

family are all right as well I hope everyone there in Stafford are okay too

ailen de iyisinizdir Umarım Stafford'daki herkes de iyidir

you might also be in the public gaze the public gaze so if you gaze it's

siz de halkın gözünde olabilirsiniz halkın gözünde yani eğer bakıyorsun bakıyorsun bakıyorsun bakıyorsun bakıyorsun

something you are looking you gaze you look you stare to be able

to see people or a person or a thing you look at it so we will say that a person

insanları veya bir insanı veya bir şeyi görebilmek için bakıyorsun ona bakıyorsun bu yüzden

who is well known is in the public gaze maybe as a celebrity so a person who is

iyi tanınan bir kişinin halkın gözünde belki ünlü olarak diyeceğiz ünlü bir kişi

famous well-known a person who has accomplished something amazing might be

tanınmış bir kişi harika bir şey başarmış bir kişi

in the public gaze they can be seen by many people they are well-known they are

halkın gözünde olabilir birçok kişi tarafından görülebilir onlar iyi biliniyorlar

a celebrity I'm not sure if being famous is a good idea to be honest I'm not sure

ünlüler ünlü olmanın iyi bir fikir olup olmadığından emin değilim dürüst ol,

if I want to be famous if I was perfectly honest with you as I mentioned

ünlü olmak isteyip istemediğimden emin değilim, daha önce de belirttiğim gibi, sana karşı tamamen dürüst olsaydım, sen

earlier when you're you are out in public you are amongst other people you

toplum içindeyken, diğer insanların arasındasın,

are amongst other people amongst other people so that means that you are

diğer insanların arasında, diğer insanların arasındasın yani bu şu anlama gelir:

somewhere that can be seen somewhere where people can see you not only that

insanların seni görebileceği, görülebilecek bir yerdesin, sadece bu değil,

but you were also surrounded by people so you are amongst people and this is

aynı zamanda insanlarla çevriliydin, bu yüzden insanların arasındasın ve bu,

one of the things that was causing a problem during the many people were

birçok insana

being told that they can't see others they cannot be amongst people they

yapabileceklerinin söylendiği sırada soruna neden olan şeylerden biriydi. başkalarını göremezler, insanların arasında olamazlar,

cannot be with other people however as I mentioned that is all starting to change

diğer insanlarla birlikte olamazlar, ancak bahsettiğim gibi,

here in the UK apparently now you can be near six other people so you have to

burada Birleşik Krallık'ta her şey değişmeye başlıyor, görünüşe göre artık altı kişinin yanında olabilirsiniz, bu nedenle

have six of the people around you and these are people that you can be

etrafınızda altı kişi olmalı ve bunlar aşina olabileceğin insanlar

familiar with you can be close to them you can see them you can say hello to

onlara yakın olabilirsin onları görebilirsin onlara merhaba diyebilirsin

them you can talk to them so I believe here in the UK we have relaxed the rules

onlarla konuşabilirsin bu yüzden burada Birleşik Krallık'ta kuralları gevşettiğimize inanıyorum

however there are still some some that you have to follow so for example

ancak hala bazılarını takip etmek zorundasın, örneğin

you have to be 2 meters away from other people so that particular rule is still

diğer insanlardan 2 metre uzakta olmalısın ki bu özel kural hala

in place use you can still go out you can see people but you must keep your

distance you must stay far away from them oh it's very interesting apparently

yürürlüktedir. ilginç görünüşe göre

my nephew is starting to chat to the live chatters interesting I like it

yeğenim canlı sohbetçilerle sohbet etmeye başlıyor ilginç hoşuma gidiyor başka

don't try to take over where else I'll have to have something to say about that

yeri devralmaya çalışma bunun hakkında söyleyecek bir şeyim olacak

hmm hello Quran Karim I have received an email spam from PayPal yes well that

hmm merhaba Kuran Karim PayPal'dan spam e-posta aldım evet pekala bu

might not be a real notice so that's nothing to do with me

gerçek bir bildirim olmayabilir, bu yüzden benimle ilgisi yok,

I get spam all the time I get hundreds and hundreds of fake emails every week

her zaman spam alıyorum Her hafta yüzlerce ve yüzlerce sahte e-posta alıyorum, e-

can you imagine so as soon as you make your email public

postanızı herkese açık hale getirir getirmez

you will get lots and lots of fake emails so even though that email says it

çok sayıda sahte e-posta alacağınızı hayal edebiliyor musunuz? e-postalar, yani bu e-posta PayPal'dan geldiğini söylese de,

is from PayPal it might not be it might be a fake email so that's nothing to do

sahte bir e-posta olmayabilir, bu yüzden bunun benimle hiçbir ilgisi yok,

with me

definitely not I can I can promise that you can be out

kesinlikle yapamam, bir kişi dışarıdayken dışarıda olabileceğinize söz verebilirim.

and about when a person is out and about it means they are mixing socially they

sosyal olarak karıştıkları anlamına gelir,

are out and about you are moving around freely amongst other people around out

dışarıdalar ve etraftaki diğer insanlar arasında serbestçe dolaşıyorsunuz

and about you are going around you might visit a certain place you might visit

ve etrafta dolaşıyorsunuz belli bir yeri ziyaret edebilirsiniz

certain people you might go to your favorite beauty spot you might decide to

belirli insanları ziyaret edebilirsiniz en sevdiğiniz güzellik noktasına gidebilir gitmeye karar verebilirsiniz

get in your car and drive all the way to Durham perhaps

arabanda ve Durham'a kadar belki

yes hello Andy star Paul McCartney is in the public gaze yes well he's he's been

evet merhaba Andy'nin yıldızı Paul McCartney

a celebrity for many years since the mid 1960s so yes he he is definitely in the

public eye I think I think that's safe to say the general public when we talk

halkın gözü önünde. genel halktan bahsettiğimizde genel halk demek güvenlidir,

about the general public we are saying the people the general public so when

insanlar genel halk diyoruz, bu nedenle

you walk out of your house the people that surround you in the streets the

evinizden çıktığınızda sizi sokaklarda çevreleyen insanlar,

people that you meet in your everyday life

günlük yaşamınızda tanıştığınız

they are the general public the general public is the population of the area in

insanlardır. genel halk genel halk, yaşadığınız bölgenin nüfusu

which you live or the population of the country the general public so we often

veya ülkenin nüfusu genel halktır, bu nedenle genellikle

talk about the general public as the average person or maybe the person who

genel halk hakkında ortalama bir kişi veya belki de

lives in a certain place however we talk about everyone we are

belirli bir yerde yaşayan kişi olarak konuşuruz. herkesten bahsediyoruz

talking about everyone that exists the general public so maybe you want to give

genel halktan bahsediyoruz bu yüzden belki herkese

some information some important information to everyone you will give it

biraz bilgi vermek istersiniz bazı önemli bilgileri

to the general public you will tell the general public about something here's

genel halka vereceksiniz genel halka bir şey anlatacaksınız

another one oh here is something that you have not been allowed to do recently

işte başka bir oh işte sahip olduğunuz bir şey son zamanlarda yapmanıza izin verilmedi size izin verilmedi

you have not been allowed you have not been allowed to have public gatherings

meeting together as a group or a crowd people have been banned

bir grup veya kalabalık olarak bir araya gelen halka açık toplantılar yapmanıza izin verilmedi insanlar yasaklandı

and they've been prohibited from meeting in large groups however recent events in

ve büyük gruplar halinde toplanmaları yasaklandı ancak dünyadaki son olaylar

the world have meant that many people have decided to forget about that and

birçok insan bunu unutmaya karar verdi ve

they are now all gathering together for various reasons and I'm sure you know

şimdi hepsi çeşitli nedenlerle bir araya geliyorlar ve eminim

what they are I'm sure you know exactly what they are tomorrow

ne olduklarını biliyorsunuzdur eminim yarın tam olarak ne olduklarını biliyorsunuzdur yeğeniniz

how old is your nephew oh why you seem very interested suddenly in my nephew

kaç yaşında oh neden görünüyorsunuz Aniden yeğenimle çok ilgilenmeye başladım

should I be worried about that should I

bunun için endişelenmeli miyim

Andy says I want to be out and about I'm an out and about person well that's a

Andy dışarıda olmak istediğimi söylüyor ben dışarıda dolaşan bir insanım peki bu sen

good thing to be when you are out and about of course if you are out and about

dışarıdayken olmak iyi bir şey ve tabii ki dışarıdaysan ve

it means you are moving around which is good for your health

bu, sağlığınız için iyi olan hareket ettiğiniz anlamına gelir,

of course we often talk about a busy area so when we are in a gathering it

elbette sık sık kalabalık bir alandan bahsederiz, bu nedenle bir toplantıdayken bu, organize edilmiş

doesn't necessarily mean something that has been organised so maybe if you go to

bir şey anlamına gelmez, bu yüzden belki

a concert that is an organised gathering however if you are in a busy place

bir konsere giderseniz organize bir toplantıdır ancak yoğun bir yerdeyseniz,

you can also describe that as a gathering a group of people who have

gone to a certain place for a certain reason such as a shopping centre or a

bir alışveriş merkezi veya

shopping mal so all the people that have gone shopping have gone for the same

alışveriş merkezi gibi belirli bir yere belirli bir nedenle giden bir grup insanın bir araya gelmesini de tanımlayabilirsiniz. alışverişe gittiler aynı

reason they are in a large gathering a group of people are all together ts says

nedenle büyük bir toplantıdalar bir grup insan bir arada ts diyor ki

we are gathering on your YouTube channel yes I suppose you are all be it through

YouTube kanalınızda toplanıyoruz evet sanırım hepiniz

the internet but yes I suppose this is a this is a virtual gathering isn't it

internet aracılığıylasınız ama evet sanırım bu bir bu sanal bir toplantı,

early when you think about it so it's not a real gathering it is virtual

düşündüğünüzde erken değil mi, bu yüzden gerçek bir toplantı değil, sanal

and let's face it many people over the past few weeks have been staring into

ve kabul edelim ki son birkaç haftadır birçok insan,

their web camera as if they are hypnotised by that one eye staring at

sanki bu tek gözle hipnotize edilmiş gibi web kameralarına bakıyor.

them so yes many people have been using their web cameras recently you are right

onlara yani evet pek çok insan son zamanlarda web kameralarını kullanıyor

definitely gathering on the Internet a good example of a place that might be

kesinlikle haklısın internette kalabalık olabilecek bir yerin iyi bir örneğini topluyoruz

busy might have a lot of people a bustling high street I like this word

çok sayıda insan olabilir hareketli bir ana cadde

bustling when we say that a place is bustling it means it is busy it is a

Bunu söylediğimizde hareketli kelimesini seviyorum bir yer hareketlidir, meşgul olduğu anlamına gelir, birçok

place where lots of people are moving around quickly many people there are

insanın hızla hareket ettiği bir yerdir, birçok insan

active busy so the word bustle means to be active and busy you are moving around

aktif meşguldür, bu nedenle telaş kelimesi aktif ve meşgul olmak anlamına gelir, çok hareket ediyorsunuz,

a lot so when we say a bustling high street it means people are moving around

bu yüzden hareketli bir yüksek dediğimizde sokak, insanların hızla hareket ettiği anlamına gelir,

quickly they're all busy they have their own things to do they are all going

hepsi meşgul, kendi işleri var, hepsi

about their own business they are doing their own things soon here in the UK we

kendi işleriyle ilgileniyorlar, yakında burada, Birleşik Krallık'ta,

are going to have our bustling high streets return on the 15th of June many

hareketli ana caddelerimiz geri dönecek 15 Haziran'da birçok

large shops are going to reopen so that is going to happen here in the UK on the

büyük mağaza yeniden açılacak, yani burada, Birleşik Krallık'ta

15th of June things are slowly but surely getting back to normal so very

15 Haziran'da olacak olan şey, her şey yavaş ama emin adımlarla normale dönüyor, bu yüzden çok

soon we will have our bustling high streets once more they will return here

yakında hareketli ana caddelerimiz bir kez daha olacak, onlar geri dönecek işte

are some phrases now that we can use phrases connected with the public for

şimdi halkla bağlantılı ifadeler kullanabileceğimize göre bazı ifadeler,

example you might say that some someone or something

örneğin bazı birinin veya bir şeyin

a danger to the public so if a person or a thing is a danger to the public it

halk için tehlike oluşturduğunu söyleyebilirsiniz, bu nedenle bir kişi veya bir şey halk için tehlike oluşturuyorsa, bu,

means it is something that people have to look out for you have to be very wary

insanların sahip olduğu bir şey olduğu anlamına gelir. göz kulak olmak için

of that particular thing a danger to the public and a game there is one

o belirli şeye karşı çok dikkatli olmalısınız, halk için bir tehlike ve bir oyun,

particular thing that I can think of that has been a danger to the public we

halk için bir tehlike olduğunu düşünebildiğim belirli bir şey var,

all know what it is yes that one another word maybe you have a public outrage a

hepimiz bunun ne olduğunu biliyoruz evet birbirimiz için kelime belki halkın öfkesi var

lot of people become angry about an incident or something that has happened

birçok insan bir olaya ya da olan bir şeye kızıyor,

for example I suppose the dreadful events that have taken place in the

örneğin sanırım

United States recently and now many people are feeling angry there is a

son zamanlarda Amerika Birleşik Devletleri'nde meydana gelen korkunç olaylar ve şimdi birçok insan öfkeli hissediyor,

public outrage so when we talk about public outrage it is people who are

halkın öfkesi var yani Halkın öfkesinden bahsettiğimizde,

coming out to show their anger so you might do it physically you might also do

öfkelerini göstermek için dışarı çıkan insanlardır, bu yüzden bunu fiziksel olarak yapabilirsiniz, ayrıca

it by writing an email maybe you send a letter to your local MP or your local

bir e-posta yazarak da yapabilirsiniz, belki yerel milletvekilinize veya yerel

political representative so public outrage anger that is shown publicly and

siyasi temsilcinize bir mektup gönderebilirsiniz, bu nedenle halkın öfkesi bu kamuya gösteriliyor ve

that is one thing that has been happening very sadly in the United

bu son birkaç gündür Amerika Birleşik Devletleri'nde çok üzücü bir şekilde meydana gelen bir şey.

States over the past few days public discourse now this is an interesting

phrase you will often hear people talk about public discourse discourse means

conversation you are talking about a certain thing maybe a certain issue a

bir şey belki belirli bir konu

certain problem that won't go away so you are talking about something that is

ortadan kalkmayacak belirli bir sorun yani

a public issue and when you have a problem you will

kamusal bir sorundan bahsediyorsunuz ve bir sorununuz olduğunda

often have public discourse you will talk about a certain thing in a certain

genellikle kamuya açık konuşmalar yapacaksınız belli bir şey hakkında belirli bir

way public conversation maybe there is a

şekilde halka açık konuşmalar yapacaksınız belki

topic that everyone wants to talk about and let's face it there are quite a few

herkesin konuşmak istediği bir konu vardır ve kabul edelim ki

topics that we are talking about at the moment in the world I don't think you

şu anda dünyada konuştuğumuz epeyce konu var sana

need me to tell you again but they are quite obvious another one a show of

tekrar anlatmama ihtiyacın olduğunu düşünmüyorum ama bunlar oldukça bariz başka biri

public emotion oh I like this one so if people want to show how they feel maybe

kamusal duygu gösterisi oh bunu beğendim, bu yüzden insanlar

in a large group I suppose a good example would be when Princess Diana

büyük bir grup içinde nasıl hissettiklerini göstermek istiyorlarsa sanırım iyi bir örnek Prenses Diana

died so when Princess Diana was killed in 1997 there was a public show or a

öldüğünde, yani 1997'de Prenses Diana öldürüldüğünde halka açık bir gösteri vardı ya da

show of public emotion many people came out they came out into the streets they

Halkın duygularının bir gösterisi birçok insan sokağa çıktı

came out to talk about their feelings so a show of public emotion people are

duyguları hakkında konuşmak için dışarı çıktılar bu yüzden halkın duygularının bir gösterisi insanlar

showing how they feel in a large group many people these days will often go

büyük bir grup içinde nasıl hissettiklerini gösteriyorlar Bugünlerde birçok insan sık sık internete giriyor

onto the Internet to show their emotions so in 1997 most people didn't have the

1997'de çoğu insanın

internet or didn't have computers and they worked though there were no social

interneti ya da bilgisayarı yoktu ve 1997'de sosyal medya siteleri olmamasına rağmen çalışıyorlardı,

media sites in 1997 can you believe that so the only way we could do it was by

inanabiliyor musunuz, bunu yapabilmemizin tek yolu

going out so that is why public emotion can sometimes be put on show people will

dışarı çıkmaktı. Bu nedenle bazen kamusal duygular sergilenebilir, insanlar

come out they will express how they feel publicly a show of public emotion here

ortaya çıkar ve nasıl hissettiklerini herkesin içinde ifade ederler.

are some words relating to the opposite so we have public which can be seen

and we have the opposite which is private-public you can see it it is

-public görebilirsin

there private it is hidden it is secret you cannot see it it is something that

orda özel gizli gizli göremezsin bu saklanan bir şeydir göremediğin bir şey

is withheld something that you can't see public open private closed and you can

public open private kapalı ve

have in public in public and also you can have in private in public in private

public olarak sahip olabilirsin ve ayrıca sahip olabilirsin özelde kamuda özelde

something that can be seen by other people is in public something that can't

diğer insanlar tarafından görülebilen bir şey kamuda görülemeyen bir şey

be seen is in private in public in private in politics there are quite

özelde kamuda özelde siyasette oldukça

often meetings negotiations and talks that take place in private they are kept

sık toplantılar vardır özel olarak gerçekleşen müzakereler ve görüşmeler

secret we cannot see what is going on

gizli tutulur neler olup bittiğini göremeyiz, o

then we have publicly or publicity so things that can be seen things that are

zaman kamuya açık veya tanıtıma sahibiz yani görülebilen şeyler

obvious so when we talk about publicity once again we are talking about things

aşikar olan şeyler yani tanıtım hakkında konuştuğumuzda, bir kez daha tanıtım hakkında konuştuğumuzda, halka açık olarak

that are revealed they are revealed publicly they can be seen by everyone

ortaya çıktıkları, herkes tarafından görülebildikleri

and then the opposite of course is privacy something that is not shown we

ve o zaman tabii ki mahremiyet gösterilmeyen bir şeydir

all believe that privacy is an important thing we all have a right to our privacy

mahremiyetin önemli bir şey olduğuna inanıyoruz hepimizin mahremiyetimize hakkı var bu

so when you go in your house you have privacy people cannot invade your

yüzden evinize girdiğinizde mahremiyetiniz var insanlar mahremiyetinizi istila edemezler

privacy they can't listen to the conversation

dinleyemezler

that you are having they can't watch you secretly

yaptığınız sohbet sizi gizlice izleyemezler

you have your privacy that's an interesting word and a word that we have

mahremiyetiniz var bu ilginç bir kelime ve

been hearing quite a lot recently then we have once again public and private

son zamanlarda oldukça fazla duyduğumuz bir kelime o zaman bir kez daha kamu ve özel

public property and private property so public property is something we can all

kamu mülkiyeti ve özel mülkiyet var yani kamu mülkiyeti hepimizin ziyarete gidebileceği bir şey,

go to visit maybe a museum or a library it is public it means you can go in you

belki bir müze ya da kütüphane, halka açık, içeri girebileceğiniz anlamına gelir,

can go into that building or into that place and you can visit freely then we

o binaya ya da o yere girebilirsiniz ve özgürce ziyaret edebilirsiniz, o zaman bizim

have the opposite private property private property is something that

tam tersi özel mülkiyetimiz var, özel mülkiyet

belongs to an individual for example a person's house so at night when you go

ait olan bir şeydir. bir bireye mesela bir kişinin evine yani gece

to bed you lock your doors and you lock your windows inside that house is

yattığınızda kapılarınızı kilitlersiniz ve pencerelerinizi kilitlersiniz o evin içinde

private property so you can't go into that house you can't break in you can't

özel mülktür yani o eve giremezsiniz zorla giremezsiniz giremezsiniz

walk in because that is private property

içeri gir çünkü bu özel mülk

and that's it for now that is it those are all the words relating to public and

ve şimdilik bu kadar, bunlar kamu ve özel ile ilgili tüm kelimeler,

private so when you think of public we talk about things that are open and can

bu yüzden kamuyu düşündüğünüzde açık olan ve

be seen when we talk about private they are things that cannot be seen

özel hakkında konuştuğumuzda görülebilen şeylerden bahsediyoruz. görünmeyenler

they are withheld they are kept back they are things that are done in secret

alıkonuldular alıkonuldular gizli yapılan şeyler

it's almost time for me to go today it is a short one today because I'm not

bugün benim gitme vaktim az kaldı bugün kısa çünkü kendimi

feeling great unfortunately I wasn't even sure if I was going to be here

iyi hissetmiyorum ne yazık ki iyi olup olmadığımdan bile emin değildim bugün burada olacağım

today because my hay fever has been really bad for the past couple of days I

çünkü saman nezlem son birkaç gündür gerçekten kötüydü

can't begin to tell you how many how many times I've been sneezing it's a lot

kaç kez hapşırdığımı size söyleyemem çok

a lot of times hello Laurie Lieberman oh this is interesting I'm looking forward

çok kez merhaba Laurie Lieberman oh bu ilginç ne

to seeing what what you have to say let's have a lorry yo mama so yes I

söyleyeceğini dört gözle bekliyorum hadi bir kamyonumuz olsun yo anne yani evet bence bu yüzden

think so I agree well my mama so is well I must be honest

katılıyorum iyi annem yani iyi dürüst olmalıyım

I think so hello Rakesh hello also to Corey hello Corey who says

bence çok merhaba Rakesh merhaba Corey'e de merhaba Corey kim diyor

hello to franceska nice to see you here as well it is almost time for me to go

franceska'ya merhaba ben de seni burada görmek güzel gitmeme az kaldı

unfortunately

maalesef

my voice is starting to go I know I'm normally here for two hours and I will

sesim gitmeye başladı biliyorum normalde iki saattir buradayım ve

hopefully be back with you on Friday I am with you on Friday from 2 p.m. UK

umarım cuma günü tekrar sizlerleyim Cuma öğleden sonra 2'den İngiltere

time and then I hope by then my throat will be feeling better so I don't have

zamanı ve umarım o zamana kadar boğazım daha iyi hissedecektir, bu yüzden

anything serious for those who are worried it's nothing serious

endişelenenler için ciddi bir şeyim yok, ciddi bir şey değil,

it is hay fever which is something I get every year when the pollen goes up my

saman nezlesi, her yıl polen burnumdan yukarı çıktığında aldığım bir şey,

nose so it's nothing to do with it's nothing to do with nothing to do with

bu yüzden bununla alakası yok alakası yok bununla alakası yok

that whatsoever Morril Dara is here oh hello Marilla nice to see you as well

Morril Dara burada oh merhaba Marilla da seni görmek güzel

hello 2/3 vote eat when I hear your voice well I'm glad to hear that I'm

merhaba 2/3 oy sesini duyduğumda ye iyi ki varım

glad to hear that you can hear my voice even though at the moment it is not very

sesimi duyabildiğine sevindim şu anda pek

well one of the things that hay fever does it attacks your throat

iyi olmasa da saman nezlesinin yaptığı şeylerden biri

not only your nose not only your eyes but also your throat as well it is not

sadece burnunu değil boğazını da etkiliyor sadece gözlerini değil boğazını da

very nice Andy says there is no private property in Russia really I know in

çok hoş değil Andy Rusya'da özel mülk olmadığını söylüyor gerçekten

China it's very similar China in China public property can be taken away at any

Çin'de çok benzer olduğunu biliyorum Çin'deki kamu mülkiyeti her an alınabilir

time hello also to Zakaria nice to see you

Zakaria'ya da merhaba seni burada görmek güzel

here I am going in a moment because I am not feeling great

Birazdan gidiyorum çünkü kendimi iyi hissetmiyorum

day I'll be honest with you I've had so many things go wrong I've had people

gün sana karşı dürüst olacağım ters giden çok şey yaşadım

come to the house I won't tell you why but I will tell you later it's nothing

eve insanlar geldi nedenini söylemeyeceğim ama daha sonra söyleyeceğim

serious before you start asking questions nothing serious okay my

ciddi bir şey soru sormaya başlamadan önce ciddi bir şey yok tamam mı

computer had problems my technology was was not working and also my throat is

bilgisayarımda sorun çıktı teknoloji çalışmıyordu ayrıca boğazım da

not working as well hello Mikkel I watch your videos more and more mr. Duncan

çalışmıyor merhaba Mikkel bey videolarınızı daha çok izliyorum. Duncan,

well I'm glad to hear that if you want to give me a little like you are more

pekala, bana biraz beğeni vermek istiyorsanız, memnuniyetle karşılayabilirsiniz, bu

than welcome to do so give me a like and if you like what you see subscribe as

yüzden bana bir beğeni verin ve gördüklerinizi beğendiyseniz, abone olun,

well why not it is quite harmless nothing bad will

neden olmasın, bu oldukça zararsız, kötü bir şey

happen in fact you might find that you will enjoy the English language more and

olmayacak aslında beni izledikçe İngilizceden daha fazla zevk alacağınızı fark edebilirsiniz.

more the more you watch me I had a very interesting message earlier mr. Steve

Daha önce çok ilginç bir mesajım vardı bayım. Steve

appears to pamper you me really well it is true mr. Steve just treat me very

sizi gerçekten iyi şımartıyor gibi görünüyor, bu doğru Bay. Steve bana çok

well he makes nice meals sometimes but of course I do things for him as well so

iyi davranıyor, bazen güzel yemekler yapıyor ama tabii ki onun için de bir şeyler yapıyorum, bu yüzden

I also like to pamper mr. Steve so it isn't just Steve doing all of the

Bay'ı şımartmayı da seviyorum. Steve yani Steve, tüm şımartmayı Steve yapmıyor,

pampering if you pamper someone it means you treat

eğer birini şımartırsan, ona

them very well you always give them something nice you take good care of

çok iyi davrandığın anlamına gelir, ona her zaman güzel bir şey verirsin, birine iyi bakarsın,

someone you pamper them there is a brand of diaper called pamper or pampers as

onu şımartırsın, pamper veya pampers diye bir bebek bezi markası vardır.

well which I love I love that name and I love that word so yes it is true mr.

peki hangisini seviyorum, bu ismi seviyorum ve bu kelimeyi seviyorum, bu yüzden evet bu doğru bayım.

Steve does enjoy pampering me he pampers me quite a lot you are right mr. Duncan

Steve beni şımartmaktan gerçekten hoşlanıyor, beni fazlasıyla şımartıyor, haklısınız bayım. Duncan

deserves plenty of likes so come on says curry thank you very much Sandra

çok fazla beğeniyi hak ediyor, hadi diyor köri, çok teşekkür ederim Sandra

mr. Duncan please can you eat some honey for your throat Thank You Sandra

mr. Duncan lütfen boğazın için biraz bal yiyebilir misin Teşekkürler Sandra,

I will be having a hot drink in a few moments so as soon as my livestream

birkaç dakika sonra sıcak bir içecek içeceğim, bu yüzden canlı yayınım biter bitmez,

finishes which it will soon in a few moments I am going to have a hot drink

birkaç dakika sonra sıcak bir içecek içeceğim,

thanks for your effort mr. Duncan and I hope you feel better soon

ilgin için teşekkürler. çaba bey Duncan ve umarım yakında ben de daha iyi hissedersin,

me too I hope so as well when you sneeze your skill pressure drops so it's not is

umarım öyledir, sen hapşırdığında beceri baskın düşer, bu yüzden ben

bad when I sneeze everything happens as you get older have you have you heard

hapşırdığımda her şey sen yaşlandıkça olur, sen yaşlandıkça hapşırdığında bunu duydun mu?

about this as you get older when you sneeze every everything happens your

her şey olur

whole body relaxes and releases it's not nice trust me see you later Kyle thank

tüm vücudun gevşer ve salınır bu hoş değil güven bana sonra görüşürüz Kyle

you very much uncle Duncan oh my goodness for a moment there I felt very

çok teşekkür ederim Duncan amca aman tanrım bir an için kendimi çok

old uncle Duncan see you later Kyle Thank You Lori this guy is the Beast the

yaşlı hissettim Duncan amca sonra görüşürüz Kyle Teşekkürler Lori bu adam Canavar

Beast do you mean the best or the Beast there is one thing I'm definitely not

Canavar en iyiyi mi kastediyorsun yoksa Çirkin Kesinlikle olmadığım bir şey var

I'm definitely not a beast Thank You Sequoia Thank You Luis thank you also

Kesinlikle canavar değilim Teşekkürler Sequoia Teşekkürler Luis ayrıca teşekkürler

hmm ana rita i have given my thumbs up to mr. duncan thank you very much see

hmm ana rita Baya tam puan verdim . duncan çok teşekkür ederim

you on Friday I will be back on Friday I won't be doing any dancing today because

cuma günü görüşürüz cuma günü döneceğim bugün hiç dans etmeyeceğim çünkü

I don't have the energy or the will to be honest catch you on Wednesday on

enerjim veya dürüst olma isteğim yok çarşamba günü cuma günü saat

Friday rather 2 p.m. UK time and of course I'm also on Sunday as well thanks

14:00 yerine sizi yakalayacağım. Birleşik Krallık zamanı ve tabii ki ben de Pazar günüyüm,

for joining me today it's been very nice having you here

bugün bana katıldığınız için teşekkürler, bugün burada olmanız çok güzeldi, yarın

thank you also tomorrow Oh hello tomorrow nice to see you again

da teşekkür ederim Ah merhaba yarın sizi tekrar görmek güzel

tanja uncle Duncan can you believe this is something you might not believe I am

tanja Duncan amca, bunun inanamayacağınız bir şey olduğuna inanabilir misiniz? Ben

also now a great uncle can you believe that so not only am I an uncle I am also

de artık büyük bir amcayım inanabiliyor musunuz, bu yüzden sadece bir amca değilim, aynı zamanda

a great uncle because one of my nephews as a child

büyük bir amcam çünkü çocukken yeğenlerimden biri

and that makes me a great uncle Thank You ts Thank You Maria Maria also has

ve bu beni harika bir amca yapıyor Teşekkürler Teşekkürler Maria Maria da

hay fever by the way and it can be very painful thanks a lot for your lessons

saman nezlesi var bu arada ve çok acı verici olabilir derslerin için çok teşekkürler

for another day that's all right no problem I'm pleased to be here even

başka bir gün için sorun değil sorun değil

though I am not 100% well as you can here because I'm slowly losing my voice

senin kadar %100 iyi olamasam da burada olmaktan memnunum çünkü yavaş yavaş sesimi kaybediyorum

before I go I would say thanks for your company can I also say once more thank

gitmeden önce şirketiniz için teşekkür ederim. Ayrıca bir kez daha çok teşekkür ederim

you very much a special thank you to Ana picker rosy and also Petros Dimitri

Ana picker rosy'ye ve ayrıca Petros Dimitri

artists for your lovely donations on PayPal thank you very much for that I do

sanatçılarına PayPal'daki güzel bağışlarınız için çok teşekkür ederim bunun için çok teşekkür ederim

appreciate it very kind of you back on Friday back on Friday Eric says I admire

çok minnettarım Cuma günü tekrar Cuma gününe kadar naziksin Eric, tutarlılığına hayran olduğumu söylüyor,

your consistency he can be happy ill stressed or sad but he is always

mutlu, stresli veya üzgün olabilir ama o her

here well I always try my best to be here maybe one day maybe one day I won't

zaman burada iyi, her zaman burada olmak için elimden gelenin en iyisini yaparım belki bir gün belki bir gün

be here in fact I'm pretty sure one day I won't be here apparently JC Jordi says

burada olmayacağım aslında bir gün burada olmayacağımdan oldukça eminim görünüşe göre JC Jordi seni

we love you thank you very much catch you later thanks for your company I hope

sevdiğimizi söylüyor çok teşekkür ederim sonra görüşürüz arkadaşlığın için teşekkürler umarım

you've enjoyed today's livestream I am going to leave you with those beautiful

bugünkü canlı yayından keyif almışsındır seni o güzel karelerle baş başa bırakıyorum

shots of the baby birds having a bath see you

yıkanan yavru kuşlardan sonra görüşürüz

later take care catch you on Friday from 2

kendinize iyi bakın cuma günü saat 14.00'ten itibaren.

p.m. UK time this is mr. Duncan in the birthplace of

İngiltere saati, bu bay. İngilizcenin doğum yerindeki Duncan

English saying thanks for watching see you later and of course until the next

izlediğiniz için teşekkür ediyor sonra görüşürüz ve tabii ki bir dahaki

time we meet here on YouTube stay safe stay happy and of course

sefere burada YouTube'da buluşana kadar güvende kalın mutlu kalın ve tabii ki

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)