Top 15 Must-Know Phrases to Go Shopping in English

hi everyone my name is Bridget and

herkese merhaba, ben Bridget ve

welcome to today's lesson the topic for this lesson is top 15 must know phrases

bugünün dersine hoş geldiniz, bu dersin konusu, alışverişe gitmek için bilmeniz gereken en iyi 15 ifadedir,

to go shopping how much is it how much is it when you ask how much something is

ne kadardır, ne kadardır diye sorduğunuzda, bir şeyin

you are asking for the price so if you are in America and you say how much is

fiyatını istiyorsunuz, öyleyse eğer Amerika'da ve ne kadar olduğunu söylüyorsunuz,

it someone will say it is $10 it is a thousand dollars it is a million dollars

birileri bunun 10 dolar, bin dolar, milyon dolar olduğunu söyleyecek, bu

so you are going to use this phrase a lot when you go shopping especially at

yüzden, özellikle

flea markets when the prices aren't always listed on the object or item

bit pazarlarında, fiyatların her zaman düşük olmadığı alışverişe gittiğinizde bu cümleyi çok kullanacaksınız. nesnenin veya öğenin

themselves do you have this in another color do you have this in another color

kendisinde listelenmiştir, bunun başka bir rengi var mı, bunun başka bir rengi var mı,

a lot of times when you go clothing shopping for example you will try

çoğu kez giyim alışverişine gittiğinizde, örneğin

something on and you'll like how you look but you kind of want the shirt to

bir şey deneyeceksiniz ve nasıl göründüğünüzü beğeneceksiniz ama bir şekilde istiyorsunuz gömleğin

be not green but maybe red red would look better so you ask the person who's

yeşil değil ama kırmızı kırmızı olması daha iyi olur o yüzden

working there excuse me do you have this in another color do you have this in

orada çalışan kişiye afedersiniz bunun başka bir rengi var mı

another color it's a way of asking literally if the item of the clothing

başka rengi var mı diye soruyorsunuz

that you are trying on or anything that you want to buy you're asking if there

deniyorsun ya da almak istediğin herhangi bir şey

are other variations of it if there are other colors of that item do you have

başka varyasyonları var mı diye soruyorsun o ürünün başka renkleri de var mı

this in a medium do you have this in a medium instead of medium you can put in

bu medyumda var mı medyum yerine medyumda var mı koyabilirsin

whatever your size is so when you're shopping you might find a dress that you

bedeniniz ne olursa olsun, alışveriş yaparken gerçekten hoşunuza giden bir elbise bulabilir, gerçekten

really like you might find a jacket or a coat you really like and you're not

beğendiğiniz bir ceket veya kaban bulabilir ve

really seeing your size you're looking through all of them and your size isn't

bedeninizi gerçekten göremiyorsunuz, hepsine bakıyorsunuz ve beden

here so you ask someone who's working excuse me do you have this in a

burada yok o yüzden çalışan birine soruyorsunuz afedersiniz

medium excuse me do you have this in an extra-small

orta boy var mı kusura bakmayın ekstra küçük var mı ben alışveriş

I use this all the time when I'm shopping so I'm sure you will too it's a

yaparken hep bunu kullanıyorum eminim sizde de olacaktır bu,

way of asking if they have your size I want two of these I want two of these if

senin bedenine sahip olup olmadıklarını sormanın bir yolu, bunlardan iki tane istiyorum, bunlardan iki tane istiyorum,

you tell someone I want two of these it's literally saying I want two of

birine bundan iki tane istiyorum dersen, bu, kelimenin tam anlamıyla,

whatever it is you want to buy that's all I can say about that may I see it

satın almak istediğin her ne ise, ondan iki tane istiyorum demek, bu konuda söyleyebileceğim tek şey bu. görebilir miyim,

may I see it if you ask may I see it it's usually asking to see something

sorarsan görebilir miyim görebilir miyim, genellikle camın arkasındaki bir şeyi görmek ister,

that is behind glass so for example if you are looking to buy jewelry you go to

örneğin mücevher satın almak istiyorsan

a jewelry store and you see a beautiful ring and it's behind glass so you ask

bir kuyumcuya gidersin ve güzel bir yüzük görürsün ve arkasındadır. cam yani

the person working there may I see this ring may I see it and the person will

orada çalışan kişiye bu yüzüğü görebilir miyim diye sorarsanız görebilir miyim ve kişi onu

pull it out and give it to you for you to try on in front of them so they know

çıkarıp size vermesi için onların önünde denemeniz için

you're not going to steal it can I try it on can I try it on if you're ever

çalmayacağınızı bilsinler. Deniyorum deneyebilir miyim

shopping if you're looking for a new sweater or a new pair of jeans you're

Alışveriş yapıyorsanız Yeni bir süveter veya yeni bir kot pantolon arıyorsanız

going to want to try it on to make sure that it fits you that it looks good that

Size göründüğünden emin olmak için denemek isteyeceksiniz iyi ki

it's your size so if you find an article of clothing you would go up to someone

senin bedenin bu yüzden bir giysi bulursan

who works there and you would ask can I try this on excuse me can I try this on

orada çalışan birine gidersin ve bunu deneyebilir miyim diye sorarsın afedersiniz bunu üzerimde deneyebilir miyim

this is a very very common thing that you hear in clothing stores people

bu giyimde çok sık duyulan bir şey mağazalarda insanlar

always want to try on the clothing that they want to buy just to make sure that

her zaman satın almak istedikleri kıyafeti sadece üzerine tam

it fits and it makes them look good I like that one I like that one I like

oturduğundan ve iyi göründüğünden emin olmak için denemek isterler.

that one if you say I like that one it means you're expressing which of your

Seçeneklerinizden hangisini

options you prefer it's probably going to be the one thing you buy I don't like

tercih ettiğinizi belirtirseniz, muhtemelen satın alacağınız tek şey

this color I don't like this color if you're buying a new set of plates and

bu olacaktır. Bu rengi sevmiyorum, eğer yeni bir tabak seti alıyorsanız ve

you're shopping and you you like the style of these plates but you don't like

alışveriş yapıyorsanız ve siz bu tabakların tarzını beğeniyorsun ama sen

color you would say I don't like this color do you have this in a different

rengi sevmiyorsun ben bu rengi sevmiyorum diyeceksiniz bunun farklı bir

color I just taught you that do you remember I don't like this color it

rengi var mı daha yeni öğretmiştim hatırlıyor musunuz ben bu rengi sevmiyorum

means that you like the style maybe but you don't like the color that it's

demek ki sen tarzını beğenebilirsin ama sen onun

painted or dyed or whatever I love this color I love this color maybe you have a

boyadığı rengi ya da her neyse onu sevmiyorsun ben bu rengi

color of shirt that you look so good in so anytime you see it you go oh I love

seviyorum

this color if you ever say I love this color it's

bu renk, bu rengi seviyorum derseniz,

probably something that either looks really good on you or just looks really

muhtemelen ya size çok yakışan bir şeydir ya da sadece size çok yakışır, sadece bakmayı sevdiğiniz

good to you it's a color that you just love to look at

bir renktir.

do you take returns do you take returns when you ask someone who works in a

bir mağazada çalışıyor

store do you take returns it means that you

iade alıyormusun demek ki

bought something from the store you brought it home and you decided you

mağazadan bir şey aldın eve getirdin ve

don't really like it maybe when you were at the store you didn't have time to try

gerçekten beğenmediğine karar verdin belki mağazadayken deneyecek vaktin olmadı

it on so when you got home you put it on in front of the mirror and you realize

eve geldin aynanın karşısına koydun ve

this does not look good on me or maybe it doesn't fit so when you come back

bunun bana yakışmadığını ya da belki de uymadığını fark ettin, bu yüzden geri döndüğünde

you'd say do you take returns I want to return this pair of these jeans that I

iade alıyor musun, bu çifti iade etmek istiyorum diyeceksin

bought I want to return this hat do you take returns every store you go to will

Bu şapkayı iade etmek istiyorum iade kabul ediyor musunuz gittiğiniz her mağazanın

have a different return policy so it's always smart to ask what sort of return

farklı bir iade politikası olacağından, aldığınız ürünü beğenmezseniz diye o mağazanın ne tür bir iade politikası olduğunu sormak her zaman akıllıca olacaktır.

policy that store has just in case you end up not liking the item that you buy

satın alıyorsun

do you take credit cards do you accept credit cards can I pay with a credit

kredi kartı alıyor musun kredi kartı kabul ediyor musun kredi kartıyla ödeyebilir miyim kredi kartıyla ödeyebilir miyim ne yaparsan yap kredi kartını kullanıp

card these are all ways to ask if you can use your credit card to pay for

kullanamayacağınızı sormanın yolları bunlar

whatever purchase you are making sometimes stores or restaurants only

bazen mağazalar veya restoranlar sadece

accept cash and it's always smart to know ahead of time before you do all

nakit kabul eder ve her zaman tüm alışverişlerinizi yapmadan önce bilmek akıllıca ve

your shopping and realize you don't have any cash and you

nakit paranız olmadığını ve

only have a credit card so you can say do you take credit card do you accept

sadece kredi kartınız olduğunu fark ederek, kredi kartı alıyor musunuz,

credit cards can I pay with my credit card can I get a receipt please

kredi kartı kabul ediyor musunuz, kredi kartımla ödeyebilir miyim diyebilirsiniz. Bir makbuz alıyorum lütfen

can I get a receipt please can I get my receipt please so I know you didn't scam

bir makbuz alabilir miyim lütfen makbuzumu alabilir miyim lütfen beni dolandırmadığınızı bilmek için

me a receipt is a proof of purchase it's it's something that you use to keep

makbuz satın alma kanıtıdır, harcadığınız parayı takip etmek için kullandığınız bir şeydir.

track of the money you've spent to keep track of everything you've bought little

satın aldığınız her şeyin kaydını tutun,

slip of paper that shows the item and how much you paid this is something that

ürünü ve ne kadar ödediğinizi gösteren küçük bir kağıt parçası, bu hem

helps both you and the company the company will have a record of having

size hem de şirkete yardımcı olan bir şeydir, şirket bu şeyi size sattığına dair bir kayda sahip olur

sold this thing to you and you will have this as a record of how much you paid

ve siz de şu şekilde sahip olursunuz: ne kadar ödediğinizin bir kaydı

and if you save the receipt you can use that to do returns can I use this coupon

ve makbuzu saklarsanız bunu iade yapmak için kullanabilirsiniz ben bu kuponu kullanabilir miyim

can I use this coupon a coupon is a discount that a company offers to use at

bu kuponu kullanabilir miyim bir kupon bir şirketin kendi mağazasında kullanmak için sunduğu bir indirimdir

their store a coupon is something that you have to show to the cashier when you

kupon sizin satın alırken kasiyere göstermeniz gerekir,

make your purchase so if you find a nice coat that you love you would go and pay

böylece sevdiğiniz güzel bir mont bulursanız gidip

for it and present your coupon if you have a coupon it means that you are

parasını ödersiniz ve kuponunuz varsa kuponunuzu gösterirsiniz, bu,

getting a discount that you will have to pay less money for the item coupons are

yapmanız gereken bir indirim alıyorsunuz demektir. ürün için daha az para ödeyin kuponlara

great to have and companies that give out coupons are awesome it helps you

sahip olmak harikadır ve kupon veren şirketler harikadır paradan

save money could you gift wrap it please could you gift wrap it please to gift

tasarruf etmenize yardımcı olur hediye paketi yapabilir misiniz lütfen hediye paketi yapabilir misiniz lütfen hediye paketi yapmak

wrap something means to put wrapping paper and make it look like a present so

bir şey ambalaj kağıdı koymak ve öyle görünmesini sağlamak anlamına gelir bir hediye yani

around the holidays when people are buying presents for one another a lot of

tatillerde insanlar birbirlerine hediye alırken birçok

times you will hear people saying could you gift wrap it please which is telling

kez insanların hediye paketi yapabilir misin lütfen bu

the other person look this is going to be a gift can you make it look nice can

diğer kişiye bak bu bir hediye olacak güzel görünmesini sağlayabilir misin dediğini duyacaksınız

you make it look like a present and sometimes I don't mean gift wrapping

bunu bir hediye gibi gösteriyorsun ve bazen hediye paketleme

paper or putting a nice bow on top to gift wrap something means to present it

kağıdını veya hediye paketinin üstüne güzel bir fiyonk takmayı kastetmiyorum, onu

to look like a gift Arthur any sales going on are there any sales

bir hediye gibi göstermek anlamına geliyor Arthur herhangi bir satış yapılıyor mu bunda herhangi bir satış var mı bir mağazada sormak için

going on this is a very hopeful question to ask in a store you're asking if there

çok umut verici bir soru

are any sales at this time a sale is a period of time with discounted price it

şu anda herhangi bir satış olup olmadığını sorduğunuz bir satış, indirimli fiyatla bir süredir,

means you are going to pay less which means saving money there are seasonal

daha az ödeyeceğiniz anlamına gelir, bu da tasarruf anlamına gelir, sezonluk

sales there are sales for particular holidays or just random sales to get rid

satışlar vardır, indirimler vardır. belirli tatiller için veya eski stoktan kurtulmak için sadece rastgele satışlar için,

of old stock so you never know you should always ask are there any sales

böylece her zaman herhangi bir satış olup olmadığını sormanız gerektiğini asla bilemezsiniz,

going on because it might save you money and that brings us to the end of today's

çünkü bu size para kazandırabilir ve bu da bizi bugünün dersinin sonuna getirir,

lesson top 15 must know phrases to go shopping if you guys like the video

bilinmesi gereken en iyi 15 kelime öbeği alışverişte arkadaşlar videoyu beğendiyseniz

please give us a thumbs up and don't forget to subscribe to our Channel

lütfen bize bir başparmak verin ve

if you have any questions or comments leave them below and don't forget to go

herhangi bir sorunuz veya yorumunuz varsa kanalımıza abone olmayı unutmayın ve

to English class 101.com to learn more English

daha fazla ingilizce öğrenmek için ingilizce sınıfı 101.com'a gitmeyi unutmayın