Lesson 82 👩‍🏫 Basic English with Jennifer 👩🏽‍🎓👨‍🎓Comparative Adjectives (-er)

Hi everyone. I'm Jennifer from English with Jennifer.

Herkese selam. Ben Jennifer ile İngilizce'den Jennifer.

Do you want to study basic English?

Temel İngilizce eğitimi almak ister misiniz?

Remember to subscribe and get all my basic English lessons.

Abone olmayı ve tüm temel İngilizce derslerimi almayı unutmayın.

You can study together with my students Flavia and Andreia.

Öğrencilerim Flavia ve Andreia ile birlikte çalışabilirsiniz.

Do you remember these words? Good, better, best.

Bu sözleri hatırlıyor musun? İyi daha iyi en iyi.

Bad, worse, worst.

Kötü, daha kötü, en kötü. Hadi

Let's review.

gözden geçirelim.

How are you doing today?

Bugün nasılsın?

Good.

İyi.

Good? Maybe a little tired?

İyi? Belki biraz yorgun?

Yeah. Let's wake up.

Evet. Hadi uyanalım.

Let's study English. We'll wake up and practice English, okay?

İngilizce çalışalım. Uyanıp İngilizce pratik yapacağız, tamam mı? İyi,

We talked about things that are good and better and

daha iyi ve

the best, right? Let's talk about what we think is good and better. So I have lots of cards.

en iyi olan şeylerden bahsettik, değil mi? Neyin iyi ve daha iyi olduğunu düşündüğümüz hakkında konuşalım. Bu yüzden bir sürü kartım var. Bence

I think you know. You know who Beyonce is, right?

biliyorsun. Beyonce'nin kim olduğunu biliyorsun, değil mi?

Beyoncé , bath,

Beyoncé, banyo,

pasta. You know ice cream. Ice cream is good.

makarna. Dondurmayı biliyorsun. Dondurma iyidir.

Bananas, New York...

Muz, New York...

tea,

çay,

apple juice. Do you know cherries? What color are cherries?

elma suyu. Kiraz biliyor musun? Kirazlar ne renktir?

Red. Are they big or small small? Small. And how do they taste?

Kırmızı. Onlar büyük mü yoksa küçük mü? Küçük. Ve tadı nasıl?

Are they sour or sweet?

Ekşi mi yoksa tatlı mı?

Maybe both. Both. Yeah.

Belki ikisi de. İkisi birden. Evet.

Where do cherries grow?

Kiraz nerede yetişir?

Grow? Where? Where are cherries?

Büyümek? Nerede? kirazlar nerede

On a tree. On a tree.

Bir ağacın üstünde. Bir ağacın üstünde.

So cherries are small on a tree. They're small fruit on a tree.

Yani kirazlar ağaçta küçüktür. Ağaçta küçük meyvelerdir.

How do you say it in Portuguese?

Portekizce de nasıl dersiniz?

(Cereja)

(Cereja)

Cherry. So one cherry, many cherries. And cherries grow on trees. Cherry tree.

Kiraz. Yani bir kiraz, birçok kiraz. Ve kirazlar ağaçta yetişir. Kiraz ağacı.

Okay. Cherry tree. Okay.

Tamam aşkım. Kiraz ağacı. Tamam aşkım.

And music. We like music. Where? On the radio.

Ve müzik. Müziği severiz. Nerede? Radyoda.

So I'll go first. Um.

O yüzden önce ben gideceğim. Um.

New York. That's a city. It's good. New York is good.

New York. Bu bir şehir. Bu iyi. New York iyidir.

Boston is better.

Boston daha iyi.

I think Boston is better than New York. Mm-hmm. New York is loud.

Bence Boston, New York'tan daha iyi. Mm-hmm. New York gürültülü.

Boston, yeah, I like Boston. Boston's better than New York. That's what I think.

Boston, evet, Boston'u severim. Boston, New York'tan daha iyi. Bu benim düşündüğüm şey.

Can you tell me one thing that is good and

Bana iyi olan ve

then what's better? So I think New York is good, but Boston is better. Boston, for me, Boston is better than New York.

sonra hangisinin daha iyi olduğunu söyleyebilir misin? Bence New York iyi ama Boston daha iyi. Boston, benim için Boston, New York'tan daha iyi.

What do you think? Can you choose one?

Ne düşünüyorsun? birini seçebilir misin?

Do you like apple juice? Yes. Okay. So what can you say? It's good. It's good, but

Elma suyunu sever misin? Evet. Tamam aşkım. Peki ne söyleyebilirsin? Bu iyi. Güzel ama

chocolate ice cream is better.

çikolatalı dondurma daha iyi.

True.

Doğru.

Yeah, it could be chocolate ice cream or you can think of another drink. Tea? Not even these.

Evet, çikolatalı dondurma olabilir ya da başka bir içecek düşünebilirsiniz. Çay? Bunlar bile değil.

Ah! Okay. What do you think? So apple juice is good,

Ah! Tamam aşkım. Ne düşünüyorsun? Yani elma suyu iyidir

but orange juice is better.

ama portakal suyu daha iyidir.

Yeah, I think many Americans drink orange juice. So apple juice is...no orange juice

Evet, sanırım birçok Amerikalı portakal suyu içiyor. Yani elma suyu... portakal suyu olmaması

is better than

You think orange juice is better. Yes.

portakal suyunun daha iyi olduğunu düşündüğünüzden daha iyidir. Evet.

Yeah. Tell me one more time.

Evet. Bir kez daha söyle.

Apple juice is good, but orange juice is better.

Elma suyu iyidir ama portakal suyu daha iyidir.

Do you agree? Okay. Yes. Yeah. Okay. Good job. Can you choose one?

Katılıyor musun? Tamam aşkım. Evet. Evet. Tamam aşkım. Aferin. birini seçebilir misin?

Something that's good.

İyi olan bir şey.

Pasta is good...

Makarna güzel...

Now you think. But...but

Şimdi siz düşünün. Ama... ama

Pasta is good, but pizza is better.

Makarna iyidir, ama pizza daha iyidir.

Mm. Yes.

mm. Evet.

Pizza is good, cheese pizza is good, but pizza with lots of vegetables is better.

Pizza iyidir, peynirli pizza iyidir ama bol sebzeli pizza daha iyidir.

Yes.

Evet.

I agree.

Kabul ediyorum.

What do you think? Choose one.

Ne düşünüyorsun? Birini seç.

Ah. Tea. Okay.

Ah. Çay. Tamam aşkım.

Tea is good, but coffee is better.

Çay iyidir ama kahve daha iyidir.

What kind of coffee?

Ne tür bir kahve?

Black coffee. Black coffee.

Siyah kahve. Siyah kahve.

With sugar.

Şekerli.

So black coffee, plain coffee is good, but coffee with sugar is better.

Yani sade kahve, sade kahve iyidir ama şekerli kahve daha iyidir.

Do you like coffee with sugar? Yes. Milk?

Kahveyi şekerli sever misin? Evet. Süt?

So-so.

Şöyle böyle.

Okay. You choose.

Tamam aşkım. Sen seç.

Banana is good, but

Muz iyidir ama

grape

üzüm

is better. Okay. Good, but what do we have here?

daha iyidir. Tamam aşkım. Güzel, ama burada neyimiz var?

Bananas.

Muz.

Bananas...

Muz...

is good...

iyi... Öyle mi, öyle mi

Is or are?

?

Bananas are good, but

Muz iyidir ama

grapes are better. Yeah. I don't know. I think

üzüm daha iyidir. Evet. Bilmiyorum.

bananas are better than grapes. I eat bananas in the morning. I don't eat grapes in the morning. So I think bananas are...

Muzun üzümden daha iyi olduğunu düşünüyorum. Sabahları muz yerim. Sabahları üzüm yemem. Bence muz...

Bananas are better than grapes. Sorry.

Muz üzümden daha iyidir. Üzgünüm.

Okay. What do you think?

Tamam aşkım. Ne düşünüyorsun?

Fall is good, but spring is better.

Sonbahar iyidir ama bahar daha iyidir.

Mm. Why?

mm. Neden?

Why? Fall is more.... is colder

Neden? Sonbahar daha fazla... daha soğuk daha

is colder...is colder than spring. Yes.

soğuk... ilkbahardan daha soğuk. Evet.

In spring, we have warmer weather. I agree. Yeah. Although fall is very beautiful with all the colors. Yeah.

İlkbaharda havalar daha sıcak. Kabul ediyorum. Evet. Her ne kadar sonbahar tüm renkleriyle çok güzel olsa da. Evet.

Okay. What do you think?

Tamam aşkım. Ne düşünüyorsun?

Something that's good.

İyi olan bir şey.

Chocolate ice cream is good, but

Çikolatalı dondurma güzel ama

cake

pasta daha

is better than...

iyi...

Yeah. Cake is better than

Evet. Kek,

chocolate ice cream. Okay. I think chocolate ice cream is good and cake is good. I think cake and ice cream

çikolatalı dondurmadan daha iyidir. Tamam aşkım. Bence çikolatalı dondurma güzel, pasta da güzel. Bence pasta ve dondurma

is better than just ice cream.

sadece dondurmadan daha iyi.

How about chocolate cake with chocolate ice cream with chocolate sauce? Oh, that's...that's better. Yes.

Çikolata soslu çikolatalı dondurmalı çikolatalı pastaya ne dersiniz? Oh, bu... bu daha iyi. Evet.

What do you think?

Ne düşünüyorsun?

Cherries are good, but

Kiraz iyidir ama

blueberries is...are better.

yaban mersini daha iyidir.

Yeah, I think so too. I like the berries. Which are better, cherries or blueberries?

Evet, ben de öyle düşünüyorum. Çilekleri severim. Hangisi daha iyi, kiraz mı yoksa yaban mersini mi?

Blueberries. Yeah, I think blueberries are better. I like blueberries in the morning too.

Yaban mersini. Evet, bence yaban mersini daha iyi. Ben de sabahları yaban mersini severim.

I'll talk about Beyoncé . I think she's okay.

Beyoncé'den bahsedeceğim. Bence o iyi.

She's good .Beyoncé , but I think that Lady Gaga is better. Yeah, I think yeah.

O iyi .Beyoncé ama bence Lady Gaga daha iyi. Evet, sanırım evet.

I think Lady Gaga's better. Sorry.

Bence Lady Gaga daha iyi. Üzgünüm.

Anyone loves Beyoncé. Beyoncé is good. But I think Lady Gaga is better a little better. A better singer, a better performer.

Beyoncé'yi herkes sever. Beyoncé iyidir. Ama bence Lady Gaga biraz daha iyi. Daha iyi bir şarkıcı, daha iyi bir performans.

Yeah, I don't like the music, but [she] is [a] good artist.

Evet, müziği sevmiyorum ama [o] iyi bir sanatçı.

A good artist. Yeah, they're both good artists.

İyi bir sanatçı. Evet, ikisi de iyi sanatçılar.

I think Lady Gaga is better, and she's now in a movie. Yeah. Yeah, so I think

Bence Lady Gaga daha iyi ve o şimdi bir filmde. Evet. Evet, bence

Lady Gaga is very talented.

Lady Gaga çok yetenekli.

Who do you like, Lady Gaga or Beyoncé? Lady Gaga. Lady Gaga is better. Yeah, is um, anyone better than Lady Gaga?

Kimi seviyorsun, Lady Gaga'yı mı yoksa Beyoncé'yi mi? Lady Gaga. Lady Gaga daha iyi. Evet, Lady Gaga'dan daha iyi biri var mı?

No, she's pretty good. Yeah. All right.

Hayır, oldukça iyi. Evet. Elbette.

Flavia, what do you think?

Flavia, ne düşünüyorsun?

I don't know.

Bilmiyorum.

Well, think. Where do we listen to music? Like music on the radio.

Peki, düşün. Nereden müzik dinleriz? Radyodaki müzik gibi.

It's not bad, right?

Fena değil, değil mi?

No.

Hayır.

Music on the radio is good, but

Radyodaki müzik güzel ama

Where else do we hear music? We hear music on our phone.

müziği başka nerede duyabiliriz? Telefonumuzda müzik dinliyoruz.

On the TV.

Televizyonda.

Computer.

Bilgisayar.

Yes. Um. On TV.

Evet. Um. Televizyonda.

Music videos?

Müzik videoları?

So you say, "Music on the radio is good, but

Yani, "Radyodaki müzik güzel ama

Music on the video?

videodaki müzik?

Music videos. Music video is better. One video, but many videos. Are. Music videos are better.

Müzik videoları. Müzik klibi daha iyi. Bir video ama birçok video. Öyle. Müzik videoları daha iyi.

One more time. Music on the radio is good, but music videos are better.

Bir kez daha. Radyodaki müzik güzel" diyorsunuz. , ama müzik videoları daha iyi.

Yeah, I agree. I like that. I think music on the radio is okay, but I like music

Evet, katılıyorum. Bunu beğendim. Bence radyoda müzik iyi ama ben telefonumda müzik seviyorum

on my phone.

.

And I can choose what I want.

Ve ne istediğimi seçebilirim.

Yeah. A hot bath.

Evet. Sıcak bir banyo.

Bath. What is...?

Banyo. Ne ...?

When you go into the bathroom, you have two choices. What are the two choices? You can

Banyoya girerken iki seçeneğiniz var.İki seçenek nedir?

take a bath or take a shower.

Duş alabilir veya banyo yapabilirsiniz.Mm

Mm-hmm. When you take a shower, you stand. When you take a bath, you

-hmm.Duş alırken ayağa kalkarsınız. banyo, sen

Well, first you

Peki, önce

sit, and then you can lie down. Right? So a bath, a hot bath, is that good?

oturursun, sonra uzanırsın. Değil mi? Banyo, sıcak bir banyo, o kadar mı?

Yes. Okay. So a bath is good...A bath is good, but

Evet. Tamam. Yani banyo yapmak iyidir... Banyo yapmak iyidir, ama

take a shower is better.

bir duş daha iyidir.

So you can say a bath is good, but a shower is better. But a shower is better.

Yani banyo iyidir ama duş daha iyidir diyebilirsiniz. Ama duş daha iyidir. Veya

Or taking a bath is good,

banyo yapmak iyidir

but taking a shower is better.

ama duş almak daha iyidir.

Either way.

Her iki durumda da.

Taking a shower is good, but taking a shower is better.

Duş almak iyidir ama almak duş daha iyidir.

Do you agree? Yeah, I think taking a nice long hot shower is really, really good.

Katılıyor musun? Evet, bence güzel, uzun ve sıcak bir duş gerçekten çok iyi.

Okay. Good job

Tamam aşkım. İyi iş

Now you try. I'll tell you one good thing. Tell me what's better.

Şimdi dene. Sana iyi bir şey söyleyeceğim. Bana neyin daha iyi olduğunu söyle.

Apple pie.

Elmalı turta.

What's better than apple pie?

Elmalı turtadan daha iyi ne var?

A lake house. A house by a lake. What's better than a lake house?

Bir göl evi. Göl kenarında bir ev. Bir göl evinden daha iyi ne olabilir?

All right. So we talked about good, better, the best. We can also talk about bad,

Elbette. Bu yüzden iyi, daha iyi, en iyi hakkında konuştuk. Ayrıca kötü,

worse, and

daha kötüsü ve

worst, the worst. Right? And we can say: the best of all, the worst of all, the best, the worst.

en kötüsü, en kötüsü hakkında da konuşabiliriz. Sağ? Ve şunu söyleyebiliriz: en iyisi, en kötüsü, en iyisi, en kötüsü.

Let's talk about things that are not good. They're bad.

İyi olmayan şeylerden bahsedelim. Onlar kötü.

You know. Remember "parking ticket"?

Bilirsin. "Park biletini" hatırladın mı?

Right, you have to pay money. A parking ticket. Lots of rain.

Doğru, para ödemek zorundasın. Bir park cezası. Çok fazla yağmur.

Sunday

Pazar

Headache.

Baş Ağrısı.

When your head hurts. Headache and not shoes, but wet shoes.

Başın ağrıdığında. Baş ağrısı ve ayakkabılar değil, ıslak ayakkabılar.

Wet shoes? When do you have wet shoes?

Islak ayakkabılar? Ne zaman ıslak ayakkabıların var?

When it rains. When it rains. Maybe.

Yağmur yağdığında. Yağmur yağdığında. Belki.

If your shoes are wet, it's like full of water.

Ayakkabın ıslaksa içi su dolu gibidir.

Yeah, not good.

Evet, iyi değil.

No.

Okay. So I think

Hayır. Tamam. Bu yüzden

a parking ticket is

bir park cezasının

really, really bad.

gerçekten çok kötü olduğunu düşünüyorum.

A parking ticket for like $50 is bad.

50 dolar gibi bir park cezası kötü.

But I think a car accident

Ama bence bir araba kazası

is worse. Definitely.Definitely. Okay. What's one thing that's not good? It's bad.

daha kötü. Kesinlikle kesinlikle. Tamam aşkım. İyi olmayan bir şey nedir? O kötü.

Is bad? Yeah.

Kötüdür? Evet.

Lots of rain is bad, but

Çok yağmur kötüdür ama

snow...lots of snow is worse.

kar... çok kar daha kötüdür.

Yeah, it is bad. When you have lots of snow, it's hard. What's hard with lots of snow?

Evet, kötü. Çok kar olduğunda, zor. Çok kar varken zor olan ne?

Why is lots of snow bad? Because sometimes

Çok kar neden kötüdür? Çünkü bazen

I walk on the street

sokakta yürüyorum

and it's hard. It's hard. It's hard to walk with lots of snow. It's hard to drive. Yes.

ve bu çok zor. Zor. Çok karda yürümek zor. Sürmek zor. Evet.

You have to lean up the show. Shovel it. Yeah, I agree. Lots of rain. It's not good. Lots of snow is worse.

Şovu hızlandırmalısın. Kürekle. Evet katılıyorum. Çok fazla yağmur. Bu iyi değil. Çok kar daha kötü.

What else is bad?

Başka ne kötü?

A headache is bad, but

Baş ağrısı kötüdür ama

a stomachache is worse.

mide ağrısı daha kötüdür.

Yeah, and I think it's stomachache it's bad but, oh, do you ever have a toothache?

Evet, bence mide ağrısı kötü ama, ah, hiç dişin ağrıyor mu?

A toothache.

Bir diş ağrısı.

It's worse because it's in your head. Yeah, but it's all bad -- headache, stomachache...

Daha kötü çünkü kafanın içinde. Evet, ama hepsi kötü -- baş ağrısı, mide ağrısı... Sence hangisi

What do you think is worse, a headache or a stomachache?

daha kötü, baş ağrısı mı yoksa mide ağrısı mı?

A headache. So you think a headache

Baş ağrısı. Yani baş ağrısının

is worse. Is worse. A headache is worse. I think a headache is bad, but um a

daha kötü olduğunu düşünüyorsun. Daha kötü. Baş ağrısı daha kötü. Bence baş ağrısı kötü, ama

backache for a long time is worse.

uzun süre sırt ağrısı daha kötü.

Yeah. What else is bad?

Evet. Başka ne kötü?

Okay. Yeah. Wet shoes. Wet shoes is bad.

Tamam aşkım. Evet. Islak ayakkabılar. Islak ayakkabılar kötüdür.

Shoes...shoes are bad.

Ayakkabılar...ayakkabılar kötü.

But um...

Ama um...

clothes is worse.

kıyafetler daha kötü.

Clothes... but also..."are." Yeah. Wet shoes are bad,

Giysiler... ama aynı zamanda "dır." Evet. Islak ayakkabılar kötüdür,

Wet shoes are bad, but

Islak ayakkabılar kötüdür ama

Clothes...wet clothes...wet clothes are worse.

Giysiler...ıslak giysiler...ıslak giysiler daha kötüdür.

Oh, yeah, definitely, like your shirt, your pants. Yes. Yeah. Yeah, I agree. Wet clothes are bad. That's bad.

Oh, evet, kesinlikle, gömleğin, pantolonun gibi. Evet. Evet. Evet katılıyorum. Islak giysiler kötüdür. Bu kötü.

What clothes. Having wet clothes is really bad.

Ne kıyafetleri. Islak giysilere sahip olmak gerçekten kötü.

You can think of Sunday morning, Sunday night.

Pazar sabahını, Pazar gecesini düşünebilirsiniz.

Sunday is...Sunday is

Pazar...Pazar

bad,

kötü,

but

ama

Sunday night

Pazar gecesi daha

is worse.

kötü.

Yeah, and Sunday night maybe it's not so good, but Monday morning is worse. Yeah.

Evet, ve Pazar gecesi belki o kadar iyi değil ama Pazartesi sabahı daha kötü. Evet.

I think Sunday's good. It's a good day. But Sunday night! Oh, I think tomorrow I need to wake up...early.

Bence Pazar iyi. Güzel bir gün. Ama Pazar gecesi! Oh, sanırım yarın uyanmam gerekiyor... erken.

It's hard.

Zor.

So is Sunday a good day or a bad day? Good day. It's a good day, but Sunday night

Peki Pazar iyi bir gün mü yoksa kötü bir gün mü? İyi günler. Güzel bir gün, ama Pazar gecesi daha

is worse.

kötü.

And Monday morning...Yeah. Is much worse, the worst of all.

Ve Pazartesi sabahı... Evet. Çok daha kötü, en kötüsü. Senin

Your turn. I'll tell you one bad thing. Tell me what's worse.

sıran. Sana kötü bir şey söyleyeceğim. Bana neyin daha kötü olduğunu söyle.

Doing laundry.

Çamaşır yıkamak.

What's worse than doing laundry?

Çamaşır yıkamaktan daha kötü ne var?

Noisy neighbors. They make a lot of noise. What's worse than noisy neighbors?

Gürültülü komşular. Çok gürültü yaparlar. Gürültülü komşulardan daha kötü olan ne?

What are these? Bags. Bags. I like bags. What color's this?

Bunlar ne? Çantalar. Çantalar. Çantaları severim. Bu ne renk?

Black.

Siyah.

Beige? Beige, cream, maybe cream and blue. This one has handles. This also has handles, and this one goes on my...

Bej? Bej, krem, belki krem ​​ve mavi. Bunun kulpları var. Bunun da tutacakları var ve bu benim...

on my back. It's like a backpack. This one can go on my

sırtımda. Sırt çantası gibi. Bu benim

shoulder. Shoulder.

omzuma binebilir. Omuz.

So both are good. This is big, but this is

Yani ikisi de iyi. Bu büyük, ama bu

bigger. Bigger. Mm-hmm.

daha büyük. Daha büyük. Mm-hmm.

Um, I got this maybe a few years ago, and I got this last year, so

Um, bunu belki birkaç yıl önce aldım ve bunu da geçen yıl aldım, yani

this one is

bu

pretty new

oldukça yeni

Pretty new? It's not...I didn't get it yesterday.

Oldukça yeni mi? Değil... Dün anlamadım.

But I got it maybe in December, January. So this one is

Ama belki Aralık'ta, Ocak'ta aldım. Yani bu

newer.

daha yeni.

This one's newer. This one is

Bu daha yeni. Bu daha

older. Okay, so newer,

eski. Tamam, çok daha yeni,

older, bigger. This bag, the cream bag, is bigger

daha eski, daha büyük. Bu çanta, kremalı çanta,

than the black bag. The black bag is

siyah çantadan daha büyük. Siyah çanta

smaller than the cream bag.

kremalı çantadan daha küçüktür.

Um yeah, I like them both, but I think this one's better.

Evet, ikisini de severim ama bence bu daha iyi.

I like this one.

Bunu beğendim.

All right. So we can use

Elbette. Yani

adjectives with -er:

sıfatları -er ile kullanabiliriz:

newer,

daha yeni,

older, bigger, smaller.

daha eski, daha büyük, daha küçük.

Often was just put on the -r.

Çoğu zaman sadece -r'ye konurdu.

So for example,

Örneğin,

The state of Georgia. Atlanta, Georgia. It's hot at times. Florida is...

Gürcistan eyaleti. Atlanta, Gürcistan. Bazen sıcak. Florida...

hotter. Hotter. Mm-hmm.

daha sıcak. Sıcak. Mm-hmm.

I think Boston is cold. What about Alaska? It's colder. It's definitely colder. Do I need one D or two?

Bence Boston soğuk. Alaska'dan ne haber? Daha soğuk. Kesinlikle daha soğuk. Bir D'ye mi yoksa ikiye mi ihtiyacım var?

One D. One. Okay.

Bir D. Bir. Tamam aşkım.

And Massachusetts is pretty big. The state of Texas...

Ve Massachusetts oldukça büyük. Teksas eyaleti...

Do you know Texas? Yes.

Teksas'ı biliyor musunuz? Evet.

Bigger. It's bigger. I think Texas is bigger. Yeah. They have more land.

Daha büyük. Daha büyük. Bence Teksas daha büyük. Evet. Daha çok toprakları var.

Do we have one G or two G's? Two G's. Because you have that vowel and consonant.

Bir G'miz mi yoksa iki G'miz mi var? İki G. Çünkü sende o sesli ve ünsüz var.

So big > bigger.

Çok büyük > daha büyük.

Texas is bigger.

Teksas daha büyük.

You have cats. You have dogs.

Senin kedilerin var. Senin köpeklerin var.

Which pets are faster?

Hangi evcil hayvanlar daha hızlı?

What do you think?

Ne düşünüyorsun?

Cats. You think the cats are faster?

Kediler Kedilerin daha hızlı olduğunu mu düşünüyorsun?

Faster than dogs.

Köpeklerden daha hızlı.

Yeah. Does your dog run?

Evet. Köpeğin koşuyor mu?

No.

Hayır.

It walks.

Yürür.

So I think your cats are faster. Very fast. One T or two?

Bu yüzden kedilerinizin daha hızlı olduğunu düşünüyorum. Çok hızlı. Bir T mi yoksa iki mi?

Two. Mm-mm. No?

İki. Mmmm. HAYIR?

Because -s. Yeah, so we're just going to add -er.

Çünkü -s. Evet, yani sadece -er ekleyeceğiz.

Faster. The cats are faster. So it means your dog is slower. Slower.

Daha hızlı. Kediler daha hızlı. Bu, köpeğinizin daha yavaş olduğu anlamına gelir. Yavaş.

My dog is a big dog, and she's very, very fast.

Köpeğim büyük bir köpek ve çok ama çok hızlı.

Yeah, if she runs...and my children are fast too. Who do you think is faster, my children or the dog?

Evet, koşarsa... ve çocuklarım da hızlıysa. Sence kim daha hızlı, çocuklarım mı köpek mi?

The dog.

Köpek.

Yeah. The dog is faster.

Evet. Köpek daha hızlı.

Good. We can say, the short answer is: The dog faster.

İyi. Kısa cevap olarak şunu söyleyebiliriz: Köpek daha hızlı.

The long answer: The dog is

Uzun cevap: Köpek

better than...faster...faster than the children.

çocuklardan... daha hızlı... daha hızlı.

The children. One more time. The dog the dog is faster than the children.

çocuklar. Bir kez daha. Köpek köpek çocuklardan daha hızlıdır.

Exactly. She's so very fast. Sometimes she runs around the house, and you hear her. It sounds like a horse!

Kesinlikle. O çok çok hızlı. Bazen evin içinde koşar ve onu duyarsınız. Bir at gibi geliyor!

Yeah, okay. Old.

Evet tamam. Eskimiş.

Do you remember my cream bag and my black bag? Which one was older?

Krem çantamı ve siyah çantamı hatırlıyor musun? Hangisi daha yaşlıydı?

Cream.

Krem.

Cream bag is

Krem çanta

older...better than...older than

daha eski...daha iyi...

the backpack. The backpack or the black bag. Okay "older." We'll put it up here, right?

sırt çantasından daha eski. Sırt çantası veya siyah çanta. Tamam "daha yaşlı" Buraya koyacağız, değil mi?

Older.

Daha eski.

So which bag is newer?

Peki hangi çanta daha yeni?

The black bag is newer than the cream bag.

Siyah çanta kremalı çantadan daha yeni.

Exactly. Newer. Um.

Kesinlikle. Daha yeni. Um.

Last year, I was in Hawaii. I had a phone, and in Hawaii I lost my phone.

Geçen sene Hawaii'deydim. Bir telefonum vardı ve Hawaii'de telefonumu kaybettim.

It was very sad. Very sad.

Çok üzücüydü. Çok üzgün.

Um.

Um.

Then I got a new phone. So I got my phone last year. Is my phone newer than your phone? Yes.

Sonra yeni bir telefon aldım. Bu yüzden telefonumu geçen yıl aldım. Benim telefonum sizin telefonunuzdan daha yeni mi? Evet. Bu mu

Is it? It's a pretty new phone. New phone.

? Oldukça yeni bir telefon. Yeni telefon.

So think. When did you get your phone? Is my phone newer?

Öyleyse düşün. Telefonunuzu ne zaman aldınız? Telefonum daha yeni mi?

Or is my phone older than yours? Newer. Okay, so say: Jennifer, your phone is... Your phone is newer than mine.

Yoksa benim telefonum seninkinden daha mı eski? Daha yeni. Tamam, söyle: Jennifer, senin telefonun... Senin telefonun benimkinden daha yeni.

Very good. Yeah, okay. Um, when did you get your phone? I don't remember.

Çok güzel. Evet tamam. Um, telefonunu ne zaman aldın? hatırlamıyorum

Like 2018? 2015?

2018 gibi mi? 2015 mi?

I think 2016.

Sanırım 2016.

Okay, so is her phone older or newer than yours?

Peki onun telefonu seninkinden eski mi yeni mi?

Older. Her phone is... Her phone

Daha eski. Onun telefonu... Onun telefonu

Her phone is older

Onun telefonu

than mine. Very good.Than mine. Than mine. Uh-huh. Very good.

benimkinden daha eski. Benimkinden daha iyi. benimkinden HI-hı. Çok güzel.

So with things, we talk about old and new. With people, old and

Yani şeylerle eski ve yeni hakkında konuşuruz. İnsanlarla, yaşlı ve

young. Young. Young. Okay?

genç. Genç. Genç. Tamam aşkım?

You know that I have two children. Do you know how old they are?

İki çocuğum olduğunu biliyorsun. Kaç yaşında olduklarını biliyor musun?

No, how can you ask me?

Hayır, bana nasıl sorarsın? Soru nedir

What's the question? I have two children. You don't know their ages.

? İki çocuğum var. Yaşlarını bilmiyorsun.

Well, start with the question. Find out their ages. What's the question?

Pekala, soruyla başlayın. Yaşlarını öğrenin. Soru nedir?

How old...?

Kaç yaşında...?

How old are they?

Kaç yaşındalar?

How old are they? How old are they? My daughter, um, she will have a birthday very soon, but she is 11. She will be 12.

Kaç yaşındalar? Kaç yaşındalar? Kızım, çok yakında doğum günü olacak ama o 11 yaşında. 12 yaşında olacak

She's 11, and my son is 14. Okay. So who's older?

. O 11 ve oğlum 14. Tamam. Peki kim daha yaşlı?

Your son is older than your children...your daughter.

Oğlunuz çocuklarınızdan daha büyük... kızınız.

Exactly. So my son is older. Who's younger?

Kesinlikle. Yani oğlum daha büyük. Kim daha genç?

Your daughter is younger than your son. You son. Than your son.

Kızınız oğlunuzdan daha genç. sen oğlum oğlundan daha

You have two cats. How old are they?

İki kedin var. Kaç yaşındalar?

My cats is...

Kedilerim...

brothers. Oh! They're siblings. Same age. Yes.

kardeşler. Ah! Onlar kardeşler. Aynı yaş. Evet.

Is one bigger or smaller than the other?

Biri diğerinden daha büyük mü daha küçük mü?

Dumba is bigger than Narizinho.

Dumba, Narizinho'dan daha büyük.

How old are they? Three. Three. Are they older or younger than your dog?

Kaç yaşındalar? Üç. Üç. Köpeğinizden daha yaşlı mı yoksa daha genç mi?

They are younger than my dog.

Onlar benim köpeğimden daha genç.

Do you know how old her dog is?

Köpeğinin kaç yaşında olduğunu biliyor musun? O

She's nine. Nine. Yes, your dog is older than mine. My dog is three.

dokuz yaşında. Dokuz. Evet, köpeğiniz benimkinden daha yaşlı. Köpeğim üç yaşında.

Yeah, like the same age as your cats. Yes.

Evet, kedilerinle aynı yaşta gibi. Evet.

Okay. Okay. Um, we all have neighbors. Right? Some neighbors are nice.

Tamam aşkım. Tamam aşkım. Hepimizin komşuları var. Sağ? Bazı komşular iyidir.

Some neighbors might be not so nice.

Bazı komşular o kadar iyi olmayabilir.

Some are nicer than others. Do you have nice neighbors? Yes. Yeah?

Bazıları diğerlerinden daha güzel. Güzel komşularınız var mı? Evet. Evet?

How are they nice? They say hi?

nasıl güzeller Merhaba diyorlar mı?

Do they say hi every day?

Her gün selam veriyorlar mı?

Uh-huh. Yeah.

HI-hı. Evet. Çok

They're nice.

hoşlar.

Do you know your neighbors? Yes. Do you say hi every day? Yes.

Komşularınızı tanıyor musunuz? Evet. Her gün merhaba diyor musun? Evet.

Good. Okay, so you said they're nice. Are your neighbors in Brazil nicer? No.

İyi. Tamam, güzel olduklarını söyledin. Brezilya'daki komşularınız daha mı iyi?

Oh. So who's nicer? The neighbors here?

Hayır. Peki kim daha güzel? Buradaki komşular mı?

The neighbors here or the neighbors in Brazil? The neighbors here...the neighbors here

Buradaki komşular mı yoksa Brezilya'daki komşular mı? Buradaki komşular...buradaki komşular çok

are nice nice...nicer

güzel...

than my neighbors in Brazil.

Brezilya'daki komşularımdan daha iyi.

That's good. You're here. How about you? The neighbors here or the neighbors in Brazil, which neighbors are nicer?

Bu iyi. Sen buradasın. Peki ya sen? Buradaki komşular mı yoksa Brezilya'daki komşular mı, hangi komşular daha güzel?

Both are nice.

İkiside güzel.

That's good.

Bu iyi.

I hope you don't get in trouble for saying that.

Umarım bunu söylediğin için başın belaya girmez.

"I saw you. You said I'm not nice!"

"Seni gördüm. İyi olmadığımı söyledin!"

Okay. Clean.

Tamam aşkım. Temiz.

Whose apartment is this?

Bu kimin dairesi?

Andreia's. Andreia's. And you have a home too.

Andreia'nın. Andreia'nın. Ve senin de bir evin var.

Whose home is cleaner?

Kimin evi daha temiz?

My home is cleaner than Andreia's.

Benim evim Andreia'nınkinden daha temiz.

Maybe it's because she has two cats.

Belki de iki kedisi olduğu içindir.

You have two cats.

İki kedin var.

Okay. I got one.

Tamam aşkım. Bende bir tane var.

In the bathroom,

Banyoda

there's a sink. Right? And you have your things on one side, and your husband has his things

lavabo var. Sağ? Ve senin eşyaların bir tarafta, kocanın eşyaları da

on his side. So in the bathroom

onun tarafında. Yani banyoda

this is yours. This is his. We can say "side." My side.

bu senin. Bu onun. "yan" diyebiliriz. Benim tarafım.

His side.

Onun tarafı.

Which side is cleaner?

Hangi taraf daha temiz?

My...

Benim...

My side...my sides? My side.

Benim tarafım... Benim yanlarım? Benim tarafım.

My side is cleaner than my husband's.

Benim tarafım kocamınkinden daha temiz.

How about you? In the bathroom, you have two sides, right? Which side is cleaner?

Peki ya sen? Banyoda iki tarafın var, değil mi? Hangi taraf daha temiz?

My side is cleaner than my husband's side.

Benim tarafım kocamın yanından daha temiz.

Or my side is cleaner than his. You can say it like that.

Ya da benim tarafım onunkinden daha temiz. Bunu böyle söyleyebilirsin.

Okay. We talked about

Tamam aşkım. Katlar hakkında konuştuk

the floors. Maybe I think your floor is cleaner than my floor, so my floor is...

. Belki senin zeminin benim zeminden daha temiz olduğunu düşünüyorum, bu yüzden benim zeminim...

dirtier.

daha kirli.

So we have "dirty" and again we change the -y to an -i.

Yani "kirli" var ve yine -y'yi -i olarak değiştiriyoruz.

Dirtier. My floor is dirtier than your floor. Your floor looks good.

Daha kirli. Benim katım senin döşemenden daha kirli. Zeminin iyi görünüyor.

If you look at the floors, Flavia, whose floor is dirtier? Yours or Andreia's?

Yerlere bakarsan Flavia, kimin yeri daha kirli? Senin mi yoksa Andreia'nın mı?

Andreia's.

Andreia'nın.

I guess it's the cats, but I think my floor is dirtier than yours. Your floor looks good.

Sanırım kediler yüzünden, ama sanırım benim yerim seninkinden daha kirli. Zemininiz iyi görünüyor.

Oh. Thank you.

Ah. Teşekkür ederim.

Repeat after me. Look at the spelling of each word.

Benden sonra tekrar et. Her kelimenin yazılışına bakın.

younger

daha genç

older

daha eski

newer

daha yeni

cleaner

temizleyici daha

smaller

küçük daha

slower

yavaş daha hızlı daha soğuk daha

faster

colder

lighter

hafif

See? With many short adjectives, we add -er.

Gördün mü? Pek çok kısa sıfatta -er ekleriz.

Repeat after me. Again, look at the spelling of each word.

Benden sonra tekrar et. Yine, her kelimenin yazılışına bakın.

nicer

daha güzel daha büyük daha sıcak daha ağır pis daha

bigger

hotter

heavier

dirtier

friendlier

dostça daha güzel

prettier

When a short adjective ends in -e, add an -r.

Kısa bir sıfat -e ile bittiğinde, bir -r ekleyin.

When a short adjective ends in consonant-vowel-consonant,

Kısa bir sıfat ünsüz-ünlü-ünsüz ile bitiyorsa,

double the last consonant then add -er.

son ünsüzün iki katı sonra -er eklenir.

When a short adjective ends with consonant +y, change the -y to an -i and then add -er.

Kısa bir sıfat ünsüz +y ile bittiğinde, -y'yi -i olarak değiştirin ve ardından -er ekleyin.

Now write sentences with three adjectives. Follow the spelling rules.

Şimdi üç sıfatlı cümleler yazınız. Yazım kurallarına uyun.

Here are my examples.

İşte örneklerim.

A book is heavier than a phone.

Kitap telefondan ağırdır.

Brazil is hotter than Canada.

Brezilya Kanada'dan daha sıcaktır.

A tiger is faster than a turtle.

Kaplan kaplumbağadan daha hızlıdır.

That's all for now. Remember to subscribe and like this video. As always, thanks for watching and happy studies!

Şimdilik bu kadar. Abone olmayı ve bu videoyu beğenmeyi unutmayın. Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler ve mutlu çalışmalar!

Follow me on Facebook, Twitter, Instagram, and the app Kiki Time.

Beni Facebook, Twitter, Instagram ve Kiki Time uygulamasında takip edin.

Don't forget to subscribe and turn on notifications.

Abone olmayı ve bildirimleri açmayı unutmayın.