English Expressions with 'HAVE'

'HAVE' ile İngilizce İfadeler

Yes, I did the laundry.

Evet, çamaşır yıkadım.

Yes, I had breakfast today.

Evet, bugün kahvaltı yaptım.

Okay, I'll talk to you later. Bye.

Tamam, sonra konuşuruz. Hoşçakal.

Yeah, love you too. Okay, bye.

Evet, ben de seni seviyorum. Tamam hoşçakal.

That was my mom, sorry.

Bu annemdi, üzgünüm.

Oh, hey. How's it going?

Oh, hey. Nasıl gidiyor?

I'm Alex. Thanks for clicking, and welcome to this lesson on "Expressions with 'Have'".

Alexim. Tıkladığınız için teşekkürler ve hoş geldiniz "'Have' ile İfadeler" konulu bu derse.

So, "have" is one of the most common

Yani, "var" biridir en yaygın

verbs in the English language, and I know most of you know, you know, that you can use

İngilizce fiiller ve biliyorum çoğunuz biliyorsunuz, biliyorsunuz, kullanabileceğiniz

it for possession, but there are also a ton of other things and a ton of other expressions

sahip olmak için, ama aynı zamanda bir ton başka şeyler ve bir sürü başka ifade

that we use with this verb. So, today, I will look at some of these expressions.

bu fiil ile kullandık. Bugün ben bu ifadelerden bazılarına bakacaktır.

First, let's say: "He has", "He had", "He will have", we have the present, the past,

İlk olarak diyelim ki: "O", "O", "O olacak ", bugüne, geçmişe sahibiz,

the future; "I have", "I will have", "I had". And, like I said, possession, here:

gelecek; "Ben", "Ben", "Ben Ve dediğim gibi, sahiplik, burada:

"He has a car", "He had a PS4",

"Arabası var", "PS4'ü vardı",

"He has a son", or "He will have a son",

"Bir oğlu var" veya "O bir oğlu olacak ",

if his wife or his girlfriend is pregnant, for example.

karısı ya da kız arkadaşı örneğin hamile.

So, here we have possession, something that belongs to you

Yani burada elimizde, sana ait bir şey

or is yours. Or if you have a family member, like:

ya da senin. Veya eğer varsa bir aile üyesi, örneğin:

"I have two sisters, three brothers", etc.

"İki kız kardeşim var, üç kardeş "vb.

This is similar in most languages.

Bu benzer çoğu dil.

Next: "I have a headache", or "I have a backache",

Sonraki: "Başım ağrıyor", veya "Sırt ağrım var",

or... I'm not going to say this, so I'll say:

veya ... yapmayacağım bunu söyle, ben de şunu söyleyeceğim:

"He has cancer". So, if you are talking about a pain, or an illness, or a disease, you can

"Kanseri var". Yani, hakkında konuşuyorsanız bir ağrı veya bir hastalık veya bir hastalık,

also use the verb "have", so: "I have a headache", "I have a backache", "I have an earache",

"have" fiilini de kullanın, yani: "Başım ağrıyor", "Sırt ağrım var", "Kulak ağrısı var",

and a wide variety of pains that you have, you know, on your body.

ve çok çeşitli ağrıları vücudunuzda, bilirsiniz.

And here are some other ones that... You know, common expressions we have. You can say:

Ve işte diğerleri ... Biliyorsunuz, ortak ifadelerimiz var. Söyleyebilirsin:

"Teacher, teacher, I have a question."

"Öğretmen, öğretmen, ben bir sorum var. "

So, you can have a question. The teacher will, hopefully, have an answer.

Yani, bir sorunuz olabilir. Öğretmen umarım bir cevap verir.

"I have an idea." You can have a question, you can have an idea.

"Bir fikrim var." Sahip olabilirsiniz soru, bir fikriniz olabilir.

"I have something to say." You can have something to say.

"Söyleyecek bir şeyim var." Sen söyleyecek bir şeyleri olabilir.

So, all of these, what you'll notice is they are all in a simple tense, and they can also

Tüm bunlar, fark edeceğiniz şey, hepsi basit bir zamanda ve aynı zamanda

be used in the perfect tenses, but there are some expressions that you can use in the simple

mükemmel zamanlarda kullanılsa da, basit bir şekilde kullanabileceğiniz bazı ifadeler

tenses, and you can use in the perfect tenses, but you can also use them in the continuous

zamanlar ve mükemmel zamanlarda kullanabilirsiniz, ancak bunları sürekli olarak

tenses. So, for example, possessives, most of you probably know you cannot say:

zamanlar. Yani, örneğin, sahipleniciler, Çoğunuz söyleyemeyeceğinizi biliyorsunuz:

"I am having a car." You can only say: "I have a car." That's it. All right.

"Arabam var." Sadece şunu söyleyebilirsiniz: "Bir arabam var." Bu kadar. Tamam.

Next, let's look at some where you can use the continuous tenses;

Şimdi, bazı yerlerde sürekli zamanları kullanabilir;

past continuous, present continuous, future continuous, or the simple or perfect tenses.

geçmiş sürekli, şimdiki sürekli, gelecek sürekli veya basit veya mükemmel zamanlar.

So, you can say: "I have"

Yani şöyle diyebilirsiniz: "Bende var"

or "I am having breakfast", "lunch", or "dinner".

veya "kahvaltı yapıyorum", "öğle ya da akşam yemeği".

So, when you are talking about meals that

Yani konuşurken yemekler hakkında

you eat during times of the day, use "have", and you can say: "I'm having lunch now.",

Günün saatlerinde yemek yerseniz, "sahip olun" kullanın, ve "Şimdi öğle yemeği yiyorum" diyebilirsiniz.

"I'm having breakfast now.",

"Şimdi kahvaltı yapıyorum.",

"I'm going to have dinner with my mom."

"Sahip olacağım Annemle akşam yemeği. "

I'm going to have dinner with my mom later. It's true. All right.

Daha sonra annemle akşam yemeği yiyeceğim. Bu doğru. Tamam.

You can use this for drinks, like: "I have coffee every morning." Okay? Or:

Bunu içecekler için kullanabilirsiniz, örneğin: "Ben her sabah kahve iç. "Tamam mı? Veya:

-"Hey, what are you drinking?" -"I'm having juice."

- "Hey, ne içiyorsun?" - "Meyve suyu içiyorum."

Or: -"What would you like?" -"Mm, I will have water." Okay?

Veya: - "Ne istersiniz?" - "Mm, su alacağım." Tamam?

Or beer, like: "I'm having a beer." You can have a beer; drink a beer.

Veya bira, "Bira içiyorum." Bir bira içebilirsiniz; bir bira iç.

And next, food, in general. "A sandwich", "pizza", "a bowl of cereal", anything you

Ve sonra, genel olarak yiyecek. "Sandviç", "pizza", "bir kase mısır gevreği", her şey

can eat, you can say: "I'm having pizza for lunch today.", or "I had pizza for lunch.",

yiyebilirsiniz, diyebilirsiniz ki: "Pizza için bugün öğle yemeğinde "veya" öğle yemeğinde pizza yedim ",

or "I'm going to have a sandwich later." Okay? So, meals, drinks, food - all can use the

veya "Daha sonra bir sandviç alacağım." Tamam? Yani, yemekler, içecekler, yiyecekler - hepsi

verb "have". And I know some of this is repetition from my eating vocabulary video,

"var" fiili. Ve biliyorum ki bunlardan bazıları kelime dağarcığı videomdan tekrar,

so you can check that out, too, for more information like this.

böylece bunu da kontrol edebilirsiniz, bunun gibi daha fazla bilgi için.

All right, next, some other common things, common expressions with the verb "have".

Pekala, sonra, diğer bazı ortak şeyler, "have" fiili ile ortak ifadeler.

You can say: "I have a problem." or "I'm having a problem."

"Sorunum var" diyebilirsiniz. veya "Sorun yaşıyorum".

So, imagine that, you know, I record, I make videos, this thing isn't working.

Yani, hayal edin, biliyorsunuz, kayıt ediyorum, ben video yap, bu şey çalışmıyor.

I'm having a problem with my video camera.

Bir sorunum var video kameram ile.

And you can "have a great time" doing something, like:

Ve sen "harika bir zaman "gibi bir şey yapmak:

"Oh, I'm having a great time making this movie that we're doing today." So, let me put this away.

"Oh, bu filmi yapmak için harika zaman geçiriyorum Bugün bunu yapmama izin verin.

A little noise in the background for you guys, makes it more real. And you can say:

Sizin için arka planda biraz gürültü çocuklar, daha gerçek yapar. Ve diyebilirsiniz:

"I'm having a great time" if you are at a party, for example.

"Harika zaman geçiriyorum" örneğin bir partide.

If you are taking a course and people ask you:

Bir ders alıyorsanız ve insanlar size şunu soruyor:

"How are you doing? Are you enjoying it?" You can say:

"Sen nasılsın? "diyebilirsiniz:

"It's really difficult. I'm having a hard time understanding my teacher.",

"Bu gerçekten zor. öğretmenimi anlamakta zorlanıyor. ",

or "I'm having a hard time remembering the information or the material."

veya "Hatırlamakta zorlanıyorum bilgi veya malzeme. "

So, hopefully, you're having a great time watching this video.

Umarım, Bu videoyu izlemek için harika bir zaman.

And, next, you can "have a good day" or "have a bad day".

Ve sonra, " iyi günler "veya" kötü günler ".

And again, you can use the continuous tenses to talk about this.

Ve tekrar, sürekli bunun hakkında konuşmak için zaman.

-"How is your day going?" -"I am having an amazing day!

-"Günün nasıl geçiyor?" -"BEN harika bir gün geçiriyorum!

How is your day going?" -"I'm having a terrible day.", "I'm having a great day."

Günün nasıl gidiyor? "-" "Harika bir gün geçiriyorum."

Why am I doing fake, you know, telephones when I have a real phone? "I am having a great day." Right?

Neden sahte olduğumu bilirsiniz, telefonlar gerçek bir telefonun var mı? "Harika bir gün geçiriyorum." Sağ?

You could do that.

Bunu yapabilirsin.

So, you can also "have a bath" or "have a shower". I put a star, there. Why?

Böylece, "banyo" veya " Bir duş koydum. Niye?

What is another verb that we can commonly use with baths and showers?

Yapabileceğimiz başka bir fiil nedir banyo ve duşlarda yaygın olarak kullanılır mı?

"Take", that's right.

"Al", doğru.

You can "take a bath", "take a shower", or "have a bath", "have a shower". So you can say:

"Banyo yapabilir", "duş alabilir" veya " banyo "," duş al "diyebilirsiniz.

"I'm having a shower" if someone's knocking on your bathroom door.

"Duş alıyorum" biri varsa banyo kapınızı çalıyor.

And to finish up, you can "have a conversation".

Ve bitirmek için, "görüşme yapmak".

So: "I was having a conversation with my mom on the phone at the start of this video."

Yani: "Annemle sohbet ediyordum bu videonun başlangıcında telefonda. "

Now, some other ways that you can say:

Şimdi, başka yollar diyebileceğiniz:

"I am having a conversation" is: "I'm having a chat", "I'm having a talk",

"Sohbet ediyorum": "Ben sohbet ediyor "," konuşuyorum ",

"I'm having a word with my mom", okay?

"Bir sözüm var annemle ", tamam mı?

So, you can say: "Yeah, I'm going to have a chat with her",

Yani şöyle diyebilirsiniz: "Evet, ben onunla sohbet edecek ",

"I'm going to have a talk with her", "I'm going to have a word",

"Konuşacağım ona "," bir söz edeceğim ",

or if your boss ever tells you: -"I need to have a word with you."

ya da patronunuz size şunları söylerse: - "Ben seninle bir kelime bulmaya ihtiyacım var. "

-"Oh no, my boss needs to have a word with me." That's a scary situation.

- "Ah hayır, patronumun bir kelimesi olmalı "Bu korkunç bir durum.

So, you can also use "about", right? You can "have a conversation about" something,

Yani, "hakkında" da kullanabilirsiniz, değil mi? Sen bir şey hakkında "sohbet edebilir",

"have a chat" about something, or "have a word" or "a talk" about something.

bir şey hakkında "sohbet et" veya " bir şey hakkında bir kelime "veya" bir konuşma ".

And finally, you can "have a look at something" or "have a look at someone".

Ve son olarak, " bir şeye "ya da" birine bak ".

So, let's see, what can I get, here? There's, like, all these magical things off screen.

Bakalım, burada ne alabilirim? Var, tüm bu büyülü şeylerin ekran dışında olması gibi.

I don't know what I want to show you. Let's use this.

Sana ne göstermek istediğimi bilmiyorum. Bunu kullanalım.

Have a look at this. Isn't this cool? I love it.

Şuna bir bak. Bu hoş değil mi? Onu seviyorum.

It's a car, has four wheels like all cars do, and it's made of wood. Have a look at that.

Bu bir araba, tüm arabaların yaptığı gibi dört tekerleği var, ve tahtadan yapılmış. Şuna bir bak.

All right? So, if you want someone to take a look or look at something, you can

Tamam? Yani, eğer birisinin bir göz at ya da bir şeye bak, yapabilirsin

say: "Here, have a look." Or if you're surfing online and you're looking for, you know:

"İşte, bir bakın." Veya sörf yapıyorsanız çevrimiçi ve aradığınız, biliyorsunuz:

What expressions can I use with the word "have" in English? You can say: "Here, have a look at this video."

"Sahip" kelimesi ile hangi ifadeleri kullanabilirim İngilizce? "İşte, bu videoya bir göz atın" diyebilirsiniz.

All right, guys. If you want to test your understanding of this material, as always,

Pekala çocuklar. Test etmek istiyorsanız bu materyalin her zamanki gibi anlaşılması,

you can check out the quiz on www.engvid.com. And, if you like the video, as always,

sınavı www.engvid.com adresinden kontrol edebilirsiniz. Ve videoyu beğendiyseniz, her zamanki gibi,

comment on it, like it, subscribe to the channel,

üzerine yorum yapın, beğenin, kanala abone olun,

and don't forget to check me out on Facebook and Twitter.

ve beni kontrol etmeyi unutma Facebook ve Twitter'da.

Till next time, thanks for clicking.

Bir dahaki sefere kadar, tıkladığınız için teşekkürler.