Color Idioms - 2 - Learn English Idioms - EnglishAnyone.com

here are some more useful color

here are some more useful color idioms from English anyone . com

işte biraz daha kullanışlırenk

İşte İngilizceden bazı daha kullanışlı renk deyimleri. com İngilizceden

idioms from English anyone . com

idioms from English anyone . com chasing rainbows chasing

deyimlerkimse. com

İngilizceden deyimler kimse . com gökkuşaklarını kovalıyor gökkuşaklarını

chasing rainbows chasing

chasing rainbows chasing rainbows means to attempt

kovalıyor gökkuşaklarını

kovalıyor gökkuşaklarını kovalıyor gökkuşaklarını kovalamak demek gökkuşaklarını denemek

rainbows means to attempt

rainbows means to attempt something very difficult or

demektir

gökkuşaklarını denemek demektir çok zor veya çok

something very difficult or

something very difficult or impossible

zor bir şeyi denemek veya

çok zor veya imkansız imkansız

impossible

impossible will our new restaurant succeed

imkansız yeni restoranımız başarılı olacak mı

will our new restaurant succeed

will our new restaurant succeed or are we just chasing rainbows

yenirestoranımız başarılı olacak mı

restoran başarılı mı yoksa sadece gökkuşaklarını mı kovalıyoruz yoksa

or are we just chasing rainbows

or are we just chasing rainbows golden opportunity a golden

sadece

gökkuşaklarını mı kovalıyoruz yoksa sadece gökkuşaklarını mı kovalıyoruz altın fırsat altın bir altın

golden opportunity a golden

golden opportunity a golden opportunity is an ideal or

fırsat altın bir altın fırsat

altın bir fırsat bir idealdir veya

opportunity is an ideal or

opportunity is an ideal or perfect chance being invited on

fırsat bir idealdir veya

fırsat bir ideal veya mükemmel bir şanstır

perfect chance being invited on

mükemmel bir şansa davet edildi

perfect chance being invited on a TV show is a golden

mükemmel bir şansa davet edildi bir TV programına davet edilmek altın değerindedir a

a TV show is a golden

a TV show is a golden opportunity to promote our

TV şovu altın değerindedir bir

TV şovu,

opportunity to promote our

opportunity to promote our products brown-noser a

ürünlerimizi tanıtma fırsatımızı tanıtmak için altın bir fırsattır kahverengi burunlu

products brown-noser a

ürünlerkahverengi- burun bir

products brown-noser a brown-noser is a person who does

ürün kahverengi burunlu kahverengi burunlu yapan kişi

brown-noser is a person who does

brown-noser is a person who does nice things for superiors to

kahverengi burunlu yapan kişi kahverengi burunlu üstler için güzel şeyler yapan kişi

nice things for superiors to

nice things for superiors to gain advantage with status that

gain advantage with status that

gain advantage with status that student does everything for his

statü ile avantaj elde eden statü ile avantaj elde eden

öğrenci her şeyi öğrencisi için yapar öğrencisi için her şeyi

student does everything for his

student does everything for his teacher such a brown-noser green

yapar

öğretmeni için her şeyi yapar böyle kahverengi burunlu yeşil

teacher such a brown-noser green

öğretmen böylekahverengi burunlu yeşil

teacher such a brown-noser green to be green is to be immature or

öğretmen böyle kahverengi burunlu yeşil yeşil olmak olgunlaşmamış olmak ya da

to be green is to be immature or

yeşil olmakolgunlaşmamış olmak ya da yeşil olmak

to be green is to be immature or new it's something that rookie

olgunlaşmamış ya da yeni olmak o kadar çaylak yeni bir şey o kadar

new it's something that rookie

new it's something that rookie baseball player is really green

çaylak

yeni bir şey o çaylak beyzbol oyuncusu gerçekten yeşil

baseball player is really green

baseball player is really green in the black to be in the black

beyzbol oyuncusu gerçekten yeşil

beyzbol oyuncusu gerçekten yeşilin içinde siyahın içinde olmak siyahın içinde siyahın içinde olmak siyahın içinde olmak siyahın içinde olmak siyahın içinde olmak

in the black to be in the black

in the black to be in the black means to be profitable or

karlı olmak demektir veya

means to be profitable or

means to be profitable or successful that company sold a

karlı olmak demektirveya

karlı veya başarılı olmak demektir o şirket sattı

successful that company sold a

successful that company sold a million books and is now in the

başarılı oşirket sattı

başarılı o şirket bir milyon kitap sattı ve şimdi

million books and is now in the

million books and is now in the black

milyon kitap arasında ve şimdi

milyon kitap arasında ve şimdi siyah siyah siyah

black

black in the red to be in the red

kırmızı olmak kırmızı içinde kırmızı

in the red to be in the red

in the red to be in the red means to be in debt or

olmak kırmızı

içinde kırmızı olmak kırmızı, borçlu olmak anlamına gelir veya

means to be in debt or

means to be in debt or unprofitable the company has

borçlu olmak anlamına gelir veya

borçlu olmak veya kârsız olmak anlamına gelir şirketin

unprofitable the company has

unprofitable the company has lost so much money that it's in

kârsız olması şirketin

kârsız olması şirket o kadar çok para kaybetmiştir ki o

lost so much money that it's in

lost so much money that it's in the red out of the blue

kadar çok para kaybetmiştirki o

kadar çok kaybetmiştir paranın içinde olduğu kırmızının içinde mavinin dışında kırmızının

the red out of the blue

the red out of the blue something that comes out of the

mavinin dışında kırmızının mavinin içinden çıkan bir

şeyin içinden çıkan bir şeyin mavinin

something that comes out of the

something that comes out of the blue is surprising that squid

içinden çıkan bir şeyin şaşırtıcı olması kalamarın

blue is surprising that squid

mavisinin şaşırtıcı olması kalamarın

blue is surprising that squid just came out of the blue and

mavi şaşırtıcı kalamarın birdenbire ortaya çıkması ve

just came out of the blue and

just came out of the blue and really scared me a white lie a

birdenbire ortaya

çıkması ve birdenbire ortaya çıkması beni gerçekten korkuttu beyaz bir yalan beni gerçekten

really scared me a white lie a

korkuttubeyaz bir yalan

really scared me a white lie a white lie is an innocent lie

beni gerçekten korkuttu beyaz bir yalan beyaz bir yalan masum bir yalan beyaz yalan

white lie is an innocent lie

masum bir yalandır

white lie is an innocent lie told to protect someone's

beyaz yalan masum bir yalandır korumak için söylendi birisini korumak için

told to protect someone's

told to protect someone's feelings i told my wife a white

söyledi birisi birinin

duygularını korumak için söyledi karıma beyaz

feelings i told my wife a white

duygular söyledimkarımabeyaz

feelings i told my wife a white lie that I really like the meal

duygular söyledim karıma beyaz bir yalan söyledim Yemeği gerçekten sevdiğim

lie that I really like the meal

lie that I really like the meal sheeko for more free tips

yalanı, yemeği gerçekten sevdiğim

yalanı, yemeği gerçekten sevdiğim yalanı daha fazla ücretsiz ipucu için sheeko daha

sheeko for more free tips

sheeko for more free tips lessons and videos and to

fazla ücretsiz ipucu için sheeko

lessons and videos and to

lessons and videos and to discover the seven secrets to

Keşfetmenin yedi sırrı Kendine

discover the seven secrets to

discover the seven secrets to becoming a confident fluent

güvenen bir akıcı olmanın yedi sırrını keşfetmenin yedi sırrı Kendine güvenen bir akıcı hale gelme

becoming a confident fluent

becoming a confident fluent English speaker easily and

Kolayca kendine güvenen akıcı bir İngilizce konuşan ve kolayca

English speaker easily and

English speaker easily and automatically visit us at

İngilizce konuşanve

İngilizce konuşan kolayca ve otomatik olarak

automatically visit us at

automatically visit us at English anyone . com

bizi ziyaret edin ingilizce kimse iletişim