31 Days of Learning English - 9th October - improve your English - KITCHEN ITEMS / WORDS - day 9

so here we are oh my goodness is it really Thursday

işte buradayız aman tanrım gerçekten Perşembe mi Ekim 2019'da

already welcome to day 9 of 31 days of English during October 2019

31 günlük İngilizcenin 9. gününe hoş geldiniz evet

are we on yes I think we are hi everybody this is mr. Duncan in England

açık mıyız millet merhaba diye düşünüyorum bu bay. Duncan İngiltere'de

how are you today are you okay I hope so are you happy I

bugün nasılsın iyi misin umarım mutlusundur umarım

hope so as you can see we are doing something

gördüğün gibi

slightly different today I know this many people like to see my kitchen so

bugün biraz farklı bir şeyler yapıyoruz biliyorum bu kadar çok insan mutfağımı görmek istiyor bu yüzden

every Wednesday I said Thursday but in fact it's Wednesday it feels like

her çarşamba perşembe dedim ama aslında Çarşamba Perşembe gibi geliyor

Thursday but in fact it is Wednesday I know it is Wednesday because earlier we

ama aslında Çarşamba Çarşamba olduğunu biliyorum çünkü daha önce

had our rubbish bin emptied so the local council comes every Wednesday to empty

çöp kutumuzu boşaltmıştık bu yüzden belediye her Çarşamba çöp kutumuzu boşaltmak için geliyor bu yüzden

our rubbish bin so that's why it must be Wednesday so the big question is what's

Çarşamba olmalı bu yüzden asıl soru ne

cooking Oh do you like that question what's cooking

pişiyor Oh, bu soruyu beğendiniz mi, öncelikle neyin iyi piştiği sorusunu beğendiniz mi

well first of all there is nothing cooking in the kitchen today because I

öncelikle bugün mutfakta yemek yapan bir şey yok çünkü ben

won't be doing any cooking however I will be talking about things connected

hiç yemek yapmayacağım ancak bu odayla bağlantılı şeylerden bahsedeceğim

to this room however we can also use what's cooking as a phrase to ask a

ancak ne pişiriyor cümle olarak da kullanabiliriz bir

person what is going on so you might ask mr. Duncan today on your livestream

kişiye neler olup bittiğini sormak için bay'a sorabilirsiniz. Duncan bugün canlı yayınınızda

what's cooking so this can actually be used as a phrase which means what is

what's Cooking yani bu aslında bugün ne oluyor anlamına gelen bir cümle olarak kullanılabilir neler

going on today what is happening what's cooking well lots of things coming up

oluyor neler iyi pişiyor bugün mutfakta pek çok şey geliyor

today in the kitchen we are doing the whole live stream live in the kitchen

bugün canlı yayının tamamını mutfakta canlı olarak yapıyoruz

yes I am now live it is just after five minutes past two o'clock and it is

evet Şu an canlı yayındayım saat ikiyi beş geçiyor ve

definitely Wednesday however I know for a fact that it is day 9 of 31 days of

kesinlikle çarşamba ama biliyorum ki bugün 31 Ekim ayının 9. günü

October and for those who are wondering what it's all about

ve ne olduğunu merak edenler için iyi haber

well there you can see now the details on

Şimdi çığlıktaki detayları görün,

scream so the details are there for you to see and you can see of course I am

böylece detaylar görmeniz için orada ve tabii ki görebilirsiniz.

with you every day during October 2019 as a special way of celebrating my 13th

Ekim 2019 boyunca her gün YouTube'da 13. yılımı kutlamanın özel bir yolu olarak sizinleyim,

anniversary here on YouTube so that's the reason why I am here today and you

bu yüzden buradayım Bugün ve

can see I am with you on Monday to Friday 2 p.m. UK time saturday just

Pazartesi'den Cuma'ya 14:00'te sizinle birlikte olduğumu görebilirsiniz. Birleşik Krallık saatiyle cumartesi

after midday 12 p.m. UK time and on Sunday you can catch me as well on

öğlen 12:00'den hemen sonra. İngiltere saati ve Pazar günü beni çoğu zaman yaşadığım yer olan YouTube'da da yakalayabilirsiniz,

YouTube that is where I live for most of the time certainly this month it feels

kesinlikle bu ay

as if I spent every single day on YouTube which in fact I have technically

her günümü YouTube'da geçiriyormuşum gibi geliyor ki aslında teknik olarak sahip olduğum

so there are the live times don't forget it is UK time so that's what I'm doing

için canlı zamanlar var don 'Unutmayın, İngiltere zamanı, bu yüzden

during the month of October so thank you very much for joining me again don't

Ekim ayı boyunca bunu yapıyorum, bu yüzden bana tekrar katıldığınız için çok teşekkür ederim,

forget the playlist is now under this video so if you have missed any of my

oynatma listesinin şimdi bu videonun altında olduğunu unutmayın,

special live streams don't worry you can actually watch them again and the

özel canlı yayınlarımdan herhangi birini kaçırdıysanız merak etmeyin onları tekrar izleyebilirsiniz ve

playlist is under this video in the description can I say thank you very

oynatma listesi açıklama kısmında bu videonun altındadır

much to those who helped me yesterday with my little problem I had a technical

dün bana küçük sorunumda yardımcı olanlara çok teşekkür ederim diyebilir miyim

problem with my iPhone now I was prompted so I had a message from Apple

iphone'umla ilgili teknik bir sorun yaşadım şimdi bana soruldu Apple'dan

telling me that I had to update my mobile phone to the latest operating

cep telefonumu en son işletim

system iOS 13 I think it is is it is it really is 13 it seems very high doesn't

sistemi iOS 13'e güncellemem gerektiğini söyleyen bir mesaj aldım.

it too high in fact anyway it asked me to

update to the brand new version of iOS and I asked yesterday

iOS'un yepyeni sürümüne güncellemek için ve dün

is it safe to do it and I had a few people say mr. Duncan you can do it so

bunu yapmanın güvenli olup olmadığını sordum ve birkaç kişiden mr. Duncan yapabilirsin,

last night I I decided to take the risk and

dün gece risk almaya karar verdim ve

I updated the operating system in my iPhone and yes it works okay

iPhone'umdaki işletim sistemini güncelledim ve evet sorunsuz çalışıyor

in fact I can't really tell any difference from the previous operating

aslında önceki işletim sisteminden pek bir fark göremiyorum

system to be honest it seems pretty much the same even though people keep on

dürüst olmak gerekirse oldukça fazla görünüyor aynı şey insanlar

about dark mode what is dark mode does that does that mean that it will switch

karanlık mod hakkında devam etseler de karanlık mod nedir bu

your lights off if you want your lights to go off you can actually press a

ışıklarınızı kapatacağı anlamına mı geliyor, eğer ışıklarınızın sönmesini istiyorsanız gerçekten

button on your phone and it will make everything dark I wonder so what is

telefonunuzdaki bir düğmeye basabilirsiniz ve bu her şeyi karartacaktır ben merak ediyorum, şu

trending at the moment right here in the UK this is trending the hashtag

anda Birleşik Krallık'ta trend olan şey bu, hashtag

extension rebellion extinction rebellion so the word extinction means to be wiped

uzatma isyanı yok olma isyanı yani yok olma kelimesi

out a certain creature a certain animal vanishes forever we say that the

belirli bir yaratığın yok edilmesi anlamına geliyor belirli bir hayvan sonsuza kadar yok oluyor söz

particular animal in question has gone extinct it has become extinct so at the

konusu belirli hayvanın neslinin tükendiğini söylüyoruz nesli tükendi, bu yüzden şu

moment down in London there is a big protest taking place thousands and

anda Londra'da büyük bir protesto var

thousands of people have taken to the streets of London to protest against the

binlerce insan

destruction of the environment now I have my own thoughts on the extinction

çevrenin yok edilmesini protesto etmek için Londra sokaklarına döküldü şimdi yok olma isyanı hakkında kendi düşüncelerim var.

rebellion first of all my my first thought is how are all those people

ilk düşüncem, tüm bu insanlar

getting to London are they walking there are they riding their bicycles or are

Londra'ya nasıl gidiyorlar, oraya yürüyorlar mı, bisiklete mi biniyorlar yoksa

they driving their cars so there might be something slightly ironic or even

arabalarına mı biniyorlar, yani bunda biraz ironik hatta ikiyüzlü bir şeyler olabilir. Ellerinde

hypocritical about that I've also noticed that many of the protest signs

that they're holding are made of paper or plastic two of the things that are

tuttukları protesto işaretleri kağıttan veya plastikten yapılmış

pretty much destroying the planet at the moment so I'm not really sure if it's

şu anda gezegeni büyük ölçüde yok eden şeylerden ikisi bu yüzden bunun doğru yaklaşım olup olmadığından gerçekten emin değilim

the right approach sometimes protesting gets you nowhere if you remember

bazen protesto etmek sizi hiçbir yere götürmez, eğer eski günleri hatırlarsanız

way back in 2008 when we had the banking crisis

2008'de bankacılık krizi yaşadığımızda,

lots of people decided to camp outside in London in public places and also in

birçok insan Londra'da halka açık yerlerde ve ayrıca

places where they shouldn't have been but it turned out that many of the

bulunmamaları gereken yerlerde kamp yapmaya karar verdi, ancak

people that were camping in tents were actually not there they were going to

çadırlarda kamp yapan birçok insanın aslında orada olmadığı ortaya çıktı. otellerine gidiyorlar,

their hotels so they were putting their their tents outside some famous

çadırlarını bazı ünlü

landmarks this is way back in 2008 by the way and many of them were going to a

yerlerin dışına kuruyorlardı bu arada bu arada 2008'de ve birçoğu

hotel to sleep in luxury so sometimes these things can come across they can

lüks içinde uyumak için bir otele gidiyordu, bu yüzden bazen bu şeyler karşımıza çıkabilir

appear a little bit hypocritical for example during the last extinction

biraz görünebilir ikiyüzlü, örneğin son yok oluş

protest Emma Thompson flew all the way from New York

protestosu sırasında Emma Thompson ta New York'tan buraya kadar uçtu

or was it California to be with the protesters and then soon as the protests

ya da protestocularla birlikte olmak için Kaliforniya mıydı ve protestolar biter bitmez

finished she got back on a plane and flew all the way back to the United

uçağa geri döndü ve Amerika Birleşik Devletleri'ne geri döndü

States and the irony was they were actually protesting about the number of

ve İşin ironik yanı, aslında

people that are using planes to get it round so I thought that was a little

uçak kullanan insanların sayısını protesto ediyorlardı, bu yüzden

strange to say the least anyway it is trending at the moment I'm sure you have

en azından söylemenin biraz garip olduğunu düşündüm, zaten şu anda trend, eminim

different thoughts and opinions which you are allowed you can express your

farklı düşünceleriniz ve fikirleriniz vardır. burada fikirlerinizi ifade edebilirsiniz,

opinions right here it is free you can join it and ask and say what you want I

ücretsizdir, katılabilir ve ne istediğinizi sorabilir ve söyleyebilirsiniz sizi

promise not to censor you or ban you this isn't China definitely not hello to

sansürlemeyeceğime veya yasaklamayacağıma söz veriyorum, bu Çin değil kesinlikle

the live chat oh hello live chat nice to see you here today

canlı sohbete merhaba değil oh merhaba canlı sohbet güzel Bugün sizi burada görmek

Guadeloupe Oh congratulations quite a loop guess what you are first on today's

Guadeloupe Oh tebrikler, bugünün canlı sohbetinde ilk olarak ne olduğunuzu tahmin edin,

live chat which means you get a super-duper round of applause

bu da Guadalupe hakkında süper bir alkış aldığınız anlamına gelir,

take about Guadalupe you are first also TS is here on the live chat as well lots

siz de ilksiniz TS, canlı sohbette ve birçok

of people wanting to get involved andrew is here as well Eric hi mr. Duncan and

insanda burada dahil olmak isteyen andrew de burada eric hi mr. Duncan ve

everyone Palmyra Yoga by an many regular viewers are joining me now every day and

herkes Palmyra Yoga, birçok düzenli izleyici tarafından artık her gün bana katılıyor ve

I really do appreciate the fact that you give me your time it's great to see you

bana zaman ayırdığınız için gerçekten minnettarım, sizi burada görmek harika,

here it is lovely pal Mira says what a good marathoner mr. Duncan is yes you

sevimli dostum Mira, ne kadar iyi bir maratoncu olduğunu söylüyor Bay. Duncan, evet,

might describe my live streams as being a marathon so something that goes on

canlı yayınlarımı bir maraton olarak tanımlayabilirsiniz, yani

much longer than usual so you can run a marathon or something that goes on for

bir maraton koşabilmeniz için normalden çok daha uzun süren bir şey veya uzun bir süre devam eden bir şey

an extended period of time can also be described as a marathon a long thing

de maraton olarak tanımlanabilir.

that is going on for an extended period of time

uzun bir süredir devam ediyor

Louie Louie hello mr. Duncan hello everyone and also don't forget hello to

Louie Louie merhaba bay. Duncan herkese merhaba ve ayrıca moderatörlere merhaba demeyi unutmayın

the moderators I do appreciate you being here

Burada

moderating the livestream jae-hwan Jang says oh hello and also good night now

canlı yayının moderatörlüğünü yaptığınız için minnettarım jae-hwan Jang merhaba ve ayrıca iyi geceler diyor şimdi

normally we use good night as a way of saying goodbye so we don't normally

normalde vedalaşmanın bir yolu olarak iyi geceler kullanırız bu yüzden yapmayız normalde

greet with good night we normally say good night when we are going away so it

iyi geceler ile selamlaşırız, normalde giderken iyi geceler deriz, bu nedenle merhaba derken

is unusual to say good night when you are saying hello however you can say

iyi geceler demek alışılmadık bir durumdur, ancak

good evening good evening good evening everybody

iyi akşamlar iyi akşamlar herkese

so you can say good evening as a way of saying hello in the evening hello Luis

iyi akşamlar diyebilirsiniz, böylece bir deme şekli olarak iyi akşamlar diyebilirsiniz akşam merhaba merhaba Luis

Mendez yes I'm here again day 9 Wow and I can't believe it's Wednesday already

Mendez evet yine buradayım 9. gün Vay canına ve bugünün Çarşamba olduğuna inanamıyorum ve

and we are in the kitchen lots of things to show you today lots of things to

bugün mutfaktayız size gösterecek çok şey var

describe and talk about you will notice behind me there are many things that we

anlatacak ve konuşacak çok şey arkasında fark edeceksiniz bugün konuşacağımız pek çok şey var

are going to talk about today can you see over there can you see that white

oradaki beyaz şeyi görebiliyor musunuz,

thing that is actually my gazebo that I normally use on Sunday so you can see my

aslında benim çardağım olan ve normalde pazar günleri kullandığım

gazebo has been folded away and it's just behind me there in the conservatory

çardağımın katlanmış olduğunu ve hemen arkamda olduğunu görebilirsiniz. konservatuarda bu

oh by the way today would have been John Lennon's 79th birthday he would have

arada bugün John Lennon'ın 79. doğum günü olacaktı, 1980'de suikaste

been 79 today had he not been assassinated way back in 1980

uğramasaydı bugün 79 olacaktı, bu

so John Lennon would have been 79 today I love your kitchen says Christina it is

yüzden John Lennon bugün 79 yaşında olacaktı, mutfağını seviyorum diyor Christina

very cozy sometimes when we say cozy we actually mean small yes my kitchen is

bazen çok rahat rahat derken aslında küçük demek istiyoruz evet benim mutfağım

small not big not small I suppose I suppose I would say that the kitchen is

küçük büyük değil küçük değil sanırım mutfağın

medium-sized but you're right yes it is quite cozy in here even though all of

orta büyüklükte olduğunu söyleyebilirim ama haklısınız evet burası oldukça rahat ama

this needs replacing so everything behind me is actually very

bunların hepsinin değiştirilmesi gerekiyor yani arkamdaki her şey aslında çok

old so this behind me and this everything it is all actually quite old

eski yani bu arkamdaki ve bu her şey aslında oldukça eski bu yüzden

so it does need replacing however on the camera it looks quite nice I can't help

değiştirilmesi gerekiyor ancak kamerada oldukça güzel görünüyor

noticing that on the camera everything looks quite pretty and lovely

Kamerada her şeyin oldukça güzel ve hoş göründüğünü fark etmekten kendimi alamıyorum.

hello muna hello Patrick Patrick I am starving can you cook

merhaba muna merhaba Patrick Patrick açlıktan ölüyorum

something for me well there is something I can do I can I can put the kettle on

benim için bir şeyler pişirebilir misin yapabileceğim bir şey var çaydanlığı koyabilirim

would you like me to put the kettle on kettle kettle is something you use for

çaydanlığı su ısıtıcısına koymamı ister misin su ısıtıcısı su kaynatmak için kullandığın bir şeydir

boiling water so if you put the kettle on what does it mean

yani eğer su ısıtıcısını koy ne anlama geliyor

does it mean this here is my kettle so put the kettle on does it mean this no

bu benim su ısıtıcım bu yüzden

of course it doesn't so when you put the kettle on it means you heat it up you

heat the water in the kettle so you can make a hot drink so when we say put the

su ısıtıcısını aç bu anlama mı geliyor su ısıtıcıyı sıcak bir içecek yapmak için su ısıtıcısını koyun dediğimizde

kettle on mr. Duncan can you put the kettle on it means can you boil some

mr. Duncan su ısıtıcısını onun üzerine koyabilir misin anlamı biraz

water so we can have a nice hot cup of tea or maybe a cup of coffee what are

su kaynatabilir misin böylece güzel bir sıcak fincan çay veya belki bir fincan kahve içebiliriz

you having today are you having a cup of tea or a cup of coffee mm-hmm

bugün ne içiyorsun çay mı yoksa kahve mi içiyorsun mm-hmm

please let me know because I'm very interested I'm always interested to find

lütfen bana bildirin çünkü çok ilgileniyorum ne yaptığınızı öğrenmekle her zaman ilgileniyorum bu yüzden

out what you are doing so when we say put the kettle on it means boil some

çaydanlığı üzerine koyun dediğimizde bu arada biraz su kaynatmak anlamına gelir su

water incidentally the word kettled can also be used as a verb and also a noun

ısıtıcısı kelimesi aynı zamanda bir fiil ve aynı zamanda bir isim olarak da kullanılabilir

it can describe a maneuver that is sometimes done by the police so the word

bazen polis tarafından yapılan bir manevrayı tanımlayabilir, bu nedenle su

kettle can actually be used as a verb you can kettle someone in you can kettle

ısıtıcısı kelimesi aslında bir fiil olarak kullanılabilir, birisini kazanabilirsiniz,

someone and this is often a procedure or a maneuver that is used by the police

birisini kazanabilirsiniz ve bu genellikle protestolar sırasında polis tarafından kullanılan bir prosedür veya manevradır.

during protests and what they will do they will push all of the protesters

ne yapacaklar tüm protestocuları

into a corner or into a small space so they can let off their anger they can do

bir köşeye ya da küçük bir alana itecekler ki öfkelerini atabilsinler

what they went there to do which is protest so the word kettle has more than

oraya yapmak için gittikleri şeyi yapabilirler yani protesto yani su ısıtıcısı kelimesinin birden fazla

one meaning normally it's means to put something on heat such as a kettle of

anlamı var normalde bunun anlamı bir su ısıtıcısı gibi bir şeyi ısıtmak

water and it can also mean to push some into a corner you cattle them you push

ve aynı zamanda bazılarını bir köşeye itmek anlamına da gelebilir, onları beslersiniz,

them into up tun into a confined space back to the live chat oh hello - 1449 is

onları yukarı itersiniz, kapalı bir alana, canlı sohbete geri dönersiniz, oh merhaba - 1449

that number important is there a reason why you are using that number

bu sayı önemli mi? bu numarayı kullanmanın bir nedeni var mı acaba

I wonder hello Anna hello Louis again hello Belarusian Belarusian has been

merhaba Anna merhaba Louis tekrar merhaba Belaruslu Belaruslu

busy in the kitchen chopping onions I've been chopping onions for lunch now my

mutfakta soğan doğramakla meşguldü Öğle yemeği için soğan doğradım şimdi

hands smell of onions I think so it is a very strong smell if you ever get onions

ellerim soğan kokuyor bence bu yüzden çok güçlü bir koku parmaklarınıza soğan bulaşırsa

on your fingers the smell will stay for a long time

koku uzun süre kalır

hello cooking coke hello cookie coke I am Horsch

merhaba yemek kola merhaba kurabiye kola ben

from Mexico nice to see you here Christina is here your shirt is very

Meksika'dan Horsch sizi burada görmek güzel Christina burada gömleğiniz çok

original thank you very much a lot of people seem to like this particular

orijinal teşekkür ederim pek çok insan beğenmiş görünüyor bu özel

t-shirt thank you very much hello - happy back here back in my country

tişört çok teşekkür ederim merhaba - ülkeme döndüğümde mutluyum

people are struggling fighting to gain freedom and liberty now I have a feeling

insanlar özgürlük ve özgürlük kazanmak için mücadele ediyor şimdi

you are watching in Iraq so my greetings to you and please stay safe anna says

Irak'ta izlediğinizi hissediyorum bu yüzden size selamlar ve lütfen güvende kalın anna

your kitchen is really tidy do you want to know why the kitchen is tidy the

mutfağınız diyor gerçekten düzenli mutfağın neden düzenli olduğunu bilmek ister misin bunun

reason is because I'm doing my livestream so I had to tidy the kitchen

nedeni canlı yayınımı yapıyorum bu yüzden mutfağı

to make it look nice just for you isn't that lovely what do you want to cook for

senin için güzel görünmesi için toplamam gerekti o kadar güzel değil ne yemek yapmak istersin

us I won't be doing any cooking today however I will be showing you some

Bize bugün hiç yemek yapmayacağım ancak size bazı

kitchen items so things that we use in the kitchen so I will be

mutfak eşyalarını yani mutfakta kullandığımız şeyleri göstereceğim bu yüzden

showing you right here live on camera some of the things that I have in my

size burada canlı kamerada mutfağımda olan bazı şeyleri göstereceğim.

kitchen some of the useful items that I have right here in my kitchen kitchen

tam burada mutfağımda bulunan faydalı eşyalar mutfak

items I have been doing my lessons I've been making my youtube videos for almost

eşyaları derslerimi yapıyorum yaklaşık

13 years and this morning I thought of a very interesting word and here is the

13 yıldır youtube videolarımı çekiyorum ve bu sabah aklıma çok ilginç bir kelime geldi ve işte

word can you see it longevity longevity I love this word I

kelime burada görüyor musunuz uzun ömür uzun ömür Bu kelimeyi seviyorum,

don't know why some people pronounce it longevity however most people will

bazı insanların neden uzun ömürlü olarak telaffuz ettiğini bilmiyorum ama çoğu insan

pronounce this word longevity longevity and the meaning of the word is to

bu kelimeyi uzun ömür uzun ömür olarak telaffuz edecek ve kelimenin anlamı

survive for a long period of time or to have a very long life so when we talk

uzun süre hayatta kalmak veya çok uzun bir ömre sahip olmak yani ne zaman

about longevity it means an extended or long period of actually existing of

uzun ömürden bahsediyoruz, aslında hayatta olmanın uzun veya uzun bir süresi anlamına geliyor, bu

being alive so I love this word also it can refer to anything that has been done

yüzden bu kelimeyi seviyorum ayrıca uzun süredir yapılmış herhangi bir şeye atıfta bulunabilir,

for a long time so so you might say that my youtube channel has longevity it

bu yüzden youtube kanalımın uzun ömürlü olduğunu söyleyebilirsiniz, bu

means it has survived for many years and hopefully it will survive for many more

demek oluyor ki uzun yıllar hayatta kaldı ve umarım daha niceleri

to come hello to the live chat we are now up to

canlı sohbete merhaba demek için hayatta kalır şimdi

date litleo is here hello Lilia nice to see you here today

günceliz litleo burada merhaba Lilia bugün sizi burada görmek güzel

also Mohammed egad which is your favorite meal that you enjoy cooking now

ayrıca Muhammed egad şu anda yapmaktan keyif aldığınız en sevdiğiniz yemek

to be honest with you can I just admit I'm not a big fan of cooking so I

Size karşı dürüst olmak gerekirse, yemek pişirmenin büyük bir hayranı olmadığımı kabul edebilirim, bu yüzden

wouldn't describe myself as a good cook however sometimes when I do cook I can

kendimi iyi bir aşçı olarak tanımlamazdım, ancak bazen yemek yaptığımda

be a little bit lazy that's all I'm saying for example last

biraz tembel olabiliyorum, tüm söylediğim bu, örneğin dün

night I made pizza well actually I didn't make pizza I actually got a

gece güzel pizza yaptım aslında pizza yapmadım aslında

frozen pizza from out of the freezer and then I just put it in the oven so I was

dondurucudan donmuş bir pizza aldım ve sonra fırına koydum bu yüzden

a little lazy last night I decided to cook pizza unfortunately I did not

biraz tembeldim dün gece pizza pişirmeye karar verdim ne yazık ki yapmadım

prepare it myself it was already prepared it was frozen in

kendim hazırladım zaten hazırlanmıştı

a box so I'm sure some of you are now saying mr. Duncan you are so lazy why

bir kutuda donmuştu yani eminim bazılarınız şimdi bayım diyorsunuzdur. Duncan çok tembelsin neden

don't you make your own food why don't you stand in front of your your stove

kendi yemeğini yapmıyorsun neden ocağının önünde durup

cooking the food yourself hmm well I suppose it is a very good

yemeği kendin pişirmiyorsun

suggestion the only problem is and this is something I've noticed if you buy

fresh food if you buy fresh vegetables they will often go bad very quickly so

Taze yiyecek alırsanız, taze sebze alırsanız, genellikle çok çabuk bozulacaklarını fark ettim, bu yüzden

that is one thing that I object to I don't like buying food and then having

itiraz ettiğim bir şey var, yiyecek alıp sonra

to throw it away because it's gone bad so mmm here's an interesting question

onu atmak zorunda kalmayı sevmiyorum çünkü bozuldu, bu yüzden mmm işte bir ilginç soru

what age would you like to live up to mr. Duncan I would like to live up to

kaç yaşına kadar yaşamak isterdin bay Duncan

the end of today that is my wish so as long as I survive today we will see what

Bugünün sonuna kadar yaşamak isterim bu benim dileğim bu yüzden bugün hayatta kaldığım sürece

happens tomorrow so that's the answer to that question Mohammed Mohammed II says

yarın ne olacağını göreceğiz yani bu sorunun cevabı bu sorunun cevabı Muhammed II. Muhammed

hello mr. Duncan I am happy because now I am with you watching in Tehran hello

merhaba diyor bay. Duncan mutluyum çünkü şimdi Tahran'da izliyorum

to you Najib is here his longevity a synonym of sustainability well I suppose

sana merhaba Najib burada onun uzun ömürlülüğü sürdürülebilirliğin eşanlamlısı sanırım

it's similar but not exact so when we talk about sustainability it means

benzer ama kesin değil bu yüzden sürdürülebilirlikten bahsettiğimizde

something that can be renewed easily so especially when we're talking about

kolayca yenilenebilen bir şey anlamına geliyor yani özellikle

environmental issues we often talk about sustainable crops or sustainable energy

çevresel sorunlardan bahsediyoruz, sık sık sürdürülebilir mahsullerden veya sürdürülebilir enerjiden bahsediyoruz,

something that can be renewed again and again and then it will continue so I

tekrar tekrar yenilenebilen bir şey ve sonra devam edecek, yani

suppose you could you could say longevity refers to sustainability Kemal

uzun ömürlülüğün sürdürülebilirlik anlamına geldiğini söyleyebilirsiniz Kemal

hello mr. Duncan hello without hello we're there I like your name it's very

merhaba bay. Duncan merhaba merhaba biz oradayız İsminizi beğendim bu çok

unusual very unusual indeed hello sir thank you so much for the job you've

sıra dışı çok sıra dışı gerçekten merhaba efendim yaptığınız iş için çok teşekkür ederim

done I am from Bala Balochistan in Iran but I

İran'da Bala Balochistan'lıyım ama

am living in Sweden Oh Sweden is a very nice place some

İsveç'te yaşıyorum Ah İsveç çok güzel bazı

beautiful architecture and also rather delicious food not women I wasn't going

güzel mimariler ve aynı zamanda oldukça lezzetli yemekler kadınlar değil buna

to say that how dare you Louie Louie Turtles often have great longevity this

nasıl cüret edersiniz demeyecektim Louie Louie Kaplumbağalar genellikle çok uzun ömürlüdür bu

is true I think in fact maybe I'm wrong but certainly one of the the oldest

doğru Aslında belki yanılıyorum ama kesinlikle yaşayan en eski yaratıklardan biri olduğunu düşünüyorum

living creatures as far as their lifespan is concerned is the turtle I

ömürleri söz konusu olduğunda kaplumbağa bence

think they can live for maybe a hundred and fifty years if not longer yes I

yüz elli yıl daha uzun olmasa da yaşayabilirler evet

watched Finding Nemo I did some people think that Finding Nemo is a documentary

Finding Nemo'yu izledim Bazı insanlar Finding Nemo'nun bir belgesel olduğunu düşündü

how strange is that Miguel says sir quite often you use the expression by

Miguel'in sık sık efendim diyor ne kadar tuhaf bu arada deyimini kullanıyorsun

the way what does it mean well if you say by the way it means you are changing

ne demek bu arada dersen

the subject very briefly so you are talking about one thing but then

çok kısaca konuyu değiştiriyorsun yani bir şeyden bahsediyorsun ama sonra

suddenly you remember that you want to talk about something else

aniden başka bir şey hakkında konuşmak istediğini hatırlıyorsun ve

so you say oh I'm talking about that but by the way by the way so

diyorsun oh, bundan bahsediyorum ama bu arada

it is something you emphasize as a thing you are adding to the conversation or

bu, sohbete eklediğiniz veya

what you are saying so I am talking about this by the way by the way so it

söylediğiniz bir şey olarak vurguladığınız bir şey, bu arada, bu arada bundan bahsediyorum, yani kelimenin tam

literally means by the way means to go off in a slightly different direction

anlamıyla bu arada biraz farklı bir yöne gitmek demek sana

there is something that I want to tell you and it's very important by the way

söylemek istediğim bir şey var ve bu çok önemli bu arada

have you heard tomorrow we are going to take a look around much

duydun mu yarın

when Locke there is a video that I made and I will show you around the place in

Locke benim yaptığım bir video olduğunda etrafa çokça bakacağız ve

which I live tomorrow I promised I was going to show it yesterday but

yarın size yaşadığım yeri gezdireceğim söz vermiştim dün gösterecektim ama

unfortunately I ran out of time I did not beat the clock mmm hello - quite a

maalesef zamanım tükendi saate takılmadım mmm merhaba - yine çok güzel bir

loop again I wish you have a long life with that energy and positivism or

döngü tekrardan uzun ömürler dilerim o enerji ve pozitivizm ya da

positivity thank you very much well that is it that is what life is all

pozitiflik çok teşekkür ederim işte hayat bundan ibaret

about you have to try and be positive you have to always look on the bright

denemek ve pozitif olmak zorundasın hayatın her zaman iyi tarafından bakmalısın

side of life Shakir is here sir could you tell us a short story today if

Şakir burada efendim bize kısa bir hikaye anlatır mısınız bugün hoşunuza giden buysa

that's what you like well I can't tell a story today because they don't have much

pekala bugün bir hikaye anlatamam çünkü fazla

time it is now half past two so it is half past two and in a moment I'm going

zamanları yok şimdi saat iki buçuk yani saat iki buçuk ve birazdan

to show you around my kitchen some of the things that I use we haven't had a

size mutfağımda biraz dolaşacağım kullandığım şeylerden

look outside this morning I woke up very early

bu sabah dışarı bakmadık çok erken kalktım

because I noticed yesterday that the farmer who lives nearby has started to

çünkü dün fark ettim ki yakınlarda oturan çiftçi

plow his fields would you like to have a look okay here it is now can you

tarlasını sürmeye başlamış bakmak ister misin tamam şimdi burada olabilir

see on the screen if you look very closely you will see a tractor slowly

ekranda görüyorsunuz çok yakından bakarsanız bir traktörün yavaş yavaş

coming into view and there it is and that is the farmer who owns all of the

görüş alanına girdiğini göreceksiniz ve işte orada ve bu

land very close to me and he is cutting he is turning over foreground so he is

bana çok yakın olan tüm arazilerin sahibi olan çiftçi ve biçiyor ön planda dönüyor yani o

actually preparing the land for next year so this year the harvest has come

aslında gelecek yıl için toprağı hazırlıyor yani bu yıl hasat geldi

and gone and now he's preparing the land he is plowing the field plow that's a

geçti ve şimdi toprağı hazırlıyor tarlayı sürüyor

very interesting word by the way the word plow I will show you that word in a

saban bu çok ilginç bir kelime bu arada pulluk kelimesi size birazdan o kelimeyi göstereceğim

minute because the word plow can actually be

çünkü saban kelimesi aslında

spelled in more than one way so there you can see now appearing on the screen

birden fazla şekilde hecelenebilir, yani orada şimdi ekranda belirdiğini görebilirsiniz,

you can see in the distance there is a farmer and he is plowing the field you

uzaktan görebilirsiniz, bir çiftçi var ve o tarlayı sürüyor, ayrıca arka planda

can also see some sheep in the background as well it's quite a windy

bazı koyunlar da görebilirsiniz, oldukça rüzgarlı bir

day so that is something that I filmed this morning looking out of my window

gün yani bu sabah penceremden dışarı bakarken filme aldığım bir şey

and yes I do live in the countryside I that is where I live I live in the

ve evet kırsalda yaşıyorum ben orada yaşıyorum taşrada yaşıyorum

country you're gonna find me out in the country because that's where I live so

beni taşrada bulacaksın çünkü orası ben yaşa, böylece

the word play out a very interesting word ooh

kelime çok ilginç bir kelimeyi çalıyor ooh

and as you can see it can be spelt in two ways so at the top you can see

ve gördüğünüz gibi iki şekilde hecelenebilir, böylece üstte

plough that particular spelling is British English British English and

belirli yazımın İngiliz İngilizcesi İngiliz İngilizcesi olduğunu görebilirsiniz ve

underneath you will see a different spelling of the word and that is used in

altında kelimenin farklı bir yazılışını göreceksiniz ve bu

British English sorry American English British English

İngiliz İngilizcesinde kullanılır pardon Amerikan İngilizcesi İngiliz İngilizcesi

American English this is used in Britain or in British English and this is used

Amerikan İngilizcesinde bu İngiltere'de veya İngiliz İngilizcesinde kullanılır ve bu

in in English or of course in the United

İngilizce'de veya tabii ki

States of America plough so when the farmer goes into the field he wants to

Amerika Birleşik Devletleri'nde pullukta kullanılır, böylece çiftçi istediği tarlaya gittiğinde gelecek yılın mahsulü

turn the land over in preparation for next year's crop

için hazırlık olarak toprağı ters çevirmek için

he will then plant some more seeds and they will grow into next year's harvest

biraz daha tohum ekecek ve bunlar gelecek yılın hasadında büyüyecek, bu yüzden

so I hope you enjoyed that I always like to show you some of the views from my

umarım beğenmişsinizdir, size her zaman penceremden bazı manzaraları göstermek isterim

window from because a lot of people are interested have you ever failed any

çünkü birçok insanlar ilgileniyor, herhangi bir

recipes recipe so a recipe is the guide or the instructions for making a meal so

tarifte başarısız oldunuz mu, bu yüzden bir tarif, yemek yapmak için kılavuz veya talimatlardır, bu yüzden

I am NOT a very good cook I will be honest with you mr. Steve is the cook he

ben çok iyi bir aşçı DEĞİLİM, size karşı dürüst olacağım bay. Steve aşçıdır,

is very good at cooking he can make some lovely meals unfortunately I am NOT

yemek pişirmede çok iyidir, bazı güzel yemekler yapabilir maalesef ben

LOUIE LOUIE says can we say by the way or anyway well anyway is often used when

LOUIE DEĞİLİM LOUIE bu arada diyebilir miyiz diyor yoksa yine de orijinal konuya geri dönmek istediğinizde sıklıkla kullanılır, bu yüzden

you want to go back to the original subject so if you say by the way and

diyorsanız bu arada ve

then you say Oh anyway anyway so you want to go back to

sonra Oh neyse diyorsunuz yani

the original subject longevity longevity hello Eric longevity is a synonym for

orijinal konuya geri dönmek istiyorsunuz uzun ömür uzun ömür merhaba Eric uzun ömür

Queen Elizabeth yes she has been alive for a very long time how old is she now

Kraliçe Elizabeth ile eşanlamlıdır evet o çok uzun zamandır hayatta şimdi kaç yaşında şimdi

how old is the Queen of England I think she must be 19 95 94 97 I know she's

kaç yaşında İngiltere Kraliçesi sanırım 19 95 94 97 olmalı

older than me hmm not many people are row sir yes call to see the field thank

benden büyük olduğunu biliyorum hmm pek kimse kürek çekmiyor efendim evet sahayı görmek için arayın

you very much hello mr. Duncan do you like or do you

çok teşekkür ederim merhaba bayım. Duncan'ı seviyor musun yoksa

have a favorite Tail one of my favorite stories as a

favori bir Tail'in var mı Çocukken en sevdiğim hikayelerden biri

child was Robin Hood the legend of Robin Hood who lived in Sherwood Forest

Robin Hood'du Sherwood Ormanı'nda yaşayan Robin Hood'un efsanesi merhaba

hello no Amy no it no Emmy or Nia no Emmy Al sir I hope I pronounced your

hayır Amy hayır o hayır Emmy veya Nia hayır Emmy Al efendim umarım seninkini telaffuz etmişimdir

name right last week passed away at the royal tour

adı geçen hafta kraliyet turunda vefat etti

toys from an African country so last week at or toys died and apparently it

oyuncaklar bir Afrika ülkesinden yani geçen hafta veya oyuncaklar öldü ve görünüşe göre

was over 300 years old can you believe it

300 yaşın üzerindeydi buna inanabiliyor musunuz

300 years old that's incredible Eric is making a joke

300 yaşında bu inanılmaz Eric şaka yapıyor

he says Queen Elizabeth's first pet was a dinosaur I'm not sure if the Queen of

Kraliçe Elizabeth'in ilk evcil hayvanı diyor bir dinozordu

England is that old hello Christina once again yes I will be showing the video

İngiltere Kraliçesi o kadar eski mi emin değilim merhaba Christina bir kez daha evet

showing the place in which I live tomorrow

yaşadığım yeri gösteren videoyu göstereceğim yarın

we will be back in the studio however today I am doing something slightly

stüdyoya döneceğiz ancak bugün biraz farklı bir şey yapıyorum

different because we are going to take a look around my kitchen yes we are in the

çünkü mutfağıma bir göz atacağız evet

kitchen and today I'm wearing my trousers for the past few days I've been

mutfaktayız ve bugün son birkaç gündür pantolonumu giyiyorum

wearing shorts but today I have had to put on my trousers and it feels very

şort giyiyorum ama bugün pantolonumu giymek zorunda kaldım ve çok iyi hissettiriyor

strange it really does feel strange when you've been wearing shorts for many days

garip günlerce şort giydikten sonra aniden

and then suddenly you put long trousers on and it feels very uncomfortable

uzun pantolon giydiğinizde gerçekten garip geliyor ve

especially if you are wearing jeans anyway let's have a look shall we

özellikle kot pantolon giyiyorsanız çok rahatsız oluyor hadi bir bakalım mı

so things that exist in the kitchen we are going to take a look at some simple

mutfakta var olan şeyler bulacağınız bazı basit şeylere bir göz atacağız

things that you will find and I will explain the words to you is that okay I

ve size şu kelimeleri açıklayacağım: tamam,

hope so

umarım öyleyse size

the first thing I'm going to show you is this this is plate plate a very common

göstereceğim ilk şey bu, bu plaka plaka çok yaygın bir

item something that you will see in many kitchens now of course I know what

öğe artık bir çok mutfakta göreceksiniz tabi ki ne

you're going to say mr. Duncan that is a big plate but of course there are small

diyeceğinizi biliyorum efendim. Duncan bu büyük bir tabak ama tabii ki küçük

plates as well so you can have large plates like this this is a very large

tabaklar da var yani bunun gibi büyük tabaklara sahip olabilirsiniz bu çok büyük bir

plate it is quite big in fact so the word here is plate plate and the word

tabak aslında oldukça büyük bu yüzden buradaki kelime tabak tabak ve kelime

also can be used to mean a flat surface or something that is flat so we might

aynı zamanda şu şekilde de kullanılabilir: düz bir yüzey veya düz olan bir şey anlamına gelir, bu nedenle jeolojiden

talk about plate when we are talking about geology so quite often in geology

bahsederken plaka hakkında konuşabiliriz, bu nedenle jeolojide

they will mention the plates the flat areas of land quite often these plates

plakalardan söz edecekler, arazinin düz alanlarından oldukça sık olarak bu plakalar

are divided and now and again they will push together and then the pressure once

bölünür ve ara sıra birlikte iterler. ve sonra

it's released will cause an earthquake so plate is a word that means a flat

serbest bırakıldıktan sonra basınç bir depreme neden olur, bu nedenle levha düz bir şey anlamına gelen bir kelimedir,

thing you might also say that this is related to the word plateau plateau

bunun

which means to even out even out so to go as an even line we say plateau so you

düz bir çizgi halinde gitmek anlamına gelen plato plato kelimesiyle de ilgili olduğunu söyleyebilirsiniz. plato yani

might say that these two words or those two words are actually related so that

bu iki kelimenin veya bu iki kelimenin aslında birbiriyle ilişkili olduğunu söyleyebilirsiniz yani

were first word plate and on your plate you will put your food you will serve

ilk kelime tabaktı ve tabağınıza yemeğinizi koyacaksınız

the food on a plate so that is the first word

yemeği bir tabağa servis edeceksiniz yani ilk kelime bu

another thing that you might eat from is

başka bir şey diyebilirsiniz yemekten ye

dish you might eat from a dish and there you can see dish this can also be called

bir tabaktan yiyebilirsin ve orada yemeği görebilirsin buna kase de denilebilir

bowl so this can be called a dish or bowl so we often eat our cereal or our

yani buna tabak veya kase denebilir bu yüzden genellikle mısır gevreğimizi veya

breakfast such as porridge we will eat it in a dish and also we will probably

kahvaltımızı yulaf lapası gibi yeriz onu bir tabakta yeriz ve ayrıca muhtemelen

eat our desserts such as ice cream quite often you will eat ice cream in a dish

dondurma gibi tatlılarımızı da oldukça sık yiyeceğiz, bir tabakta dondurma yiyeceksiniz,

so you will serve a dish of ice cream you will serve something in a dish of

yani bir tabakta dondurma servis edeceksiniz, bir tabakta bir şeyler servis edeceksiniz

course generically the word dish can mean any meal so dish as a generic word

tabii ki jenerik olarak yemek kelimesi herhangi bir yemek anlamına gelebilir, yani yemek genel bir kelime olarak

means any thing that is served as a meal so a dish can be any meal something you

yemek olarak servis edilen herhangi bir şey anlamına gelir, yani bir yemek herhangi bir yemek olabilir, hazırladığınız bir şey

have prepared you have prepared a delicious dish something that you will

lezzetli bir yemek hazırladınız,

serve to your dinner guests maybe dish so there are many ways of using that

akşam yemeği misafirlerinize sunacağınız bir şey belki yemek yani bu kelimeyi kullanmanın birçok yolu vardır.

word also dish can be used as a slang term for an attractive male so if you

ayrıca dish çekici bir erkek için argo bir terim olarak kullanılabilir yani çekici

see a man who is attractive good-looking handsome

yakışıklı yakışıklı bir adam görürseniz

you might describe him as a dish Oh did you see Tom Cruise oh he was in

onu bir dish olarak tanımlayabilirsiniz Oh Tom Cruise'u gördünüz mü oh o

Mission Impossible 8 whoo what a dish he's such a dish no I know I'm not a

Mission Impossible 8'deydi whoo ne a dish o öyle bir tabak ki hayır biliyorum ben bir

dish don't worry I don't take things too seriously you may have noticed here is

tabak değilim merak etmeyin her şeyi çok ciddiye almıyorum fark etmişsinizdir burada

another thing that you will see around the kitchen oh this is interesting

mutfakta göreceğiniz başka bir şey var oh bu ilginç

mug mug so there is another word and there is the item oh look it's it's an

kupa kupa yani başka bir şey daha var kelime ve öğe var oh bakın bu bir

England cup so this can be described as a cup or mug but actually this

İngiltere kupası yani bu bir fincan veya kupa olarak tanımlanabilir ama aslında bu

particular type of cup is normally called mug and the reason why is because

özel fincan tipine normalde kupa denir ve

it is large so it is larger than the average cup so normally a cup is much

bunun nedeni büyük olduğu için ortalamadan daha büyük olmasıdır fincan yani normalde bir fincan çok daha

smaller so mug is a large cup normally you will serve tea or coffee in one of

küçüktür bu yüzden kupa büyük bir fincandır normalde bunlardan birinde çay veya kahve servis edeceksiniz

these so there is a mug and this particular mug is commemorating the

yani bir kupa var ve bu özel kupa

England Football team do mug also the word mug can be used to mean face a

İngiltere Futbol takımını anıyor do kupa aynı zamanda kupa kelimesi de kullanılabilir kaba yüz, bir

person's face can also be described as mug a person's mug if you are ever in

kişinin yüzü aynı zamanda bir kişinin yüzü olarak da tanımlanabilir, eğer

trouble with the police they will often take a photograph of you and they will

polisle başınız derde girerse, genellikle bir fotoğrafınızı çekerler ve

call that photograph mug shot mug shot so basically it means a picture of your

bu fotoğrafa sabıka fotoğrafı vesikalık fotoğrafı derler, yani temelde bu sizin yüzünüzün bir resmi anlamına gelir

face so the word mug can be used in more than one way

yani kupa kelimesi birden fazla şekilde kullanılabilir

also the word mug can mean attack a so as a verb it means to attack someone

ayrıca kupa kelimesi saldırı anlamına da gelebilir yani fiil olarak birine saldırmak

or to rob someone violently so you will jump on them you will beat

veya birini şiddetle soymak anlamına gelir böylece üzerine atlarsın

them and then you will take their valuables we say that you mug someone or

onları yenersin ve sonra onların yerini alırsın değerli şeyler birini soyduğunuzu söylüyoruz veya

of / of course the victim has been mugged mugged so many many words so even

tabii ki kurban o kadar çok kelime gasp edildi ki

though these words seem simple they can be used in many different ways okay we

bu kelimeler basit görünse de birçok farklı şekilde kullanılabilirler tamam

are getting onto the big things now the big things weather loop says I am going

büyük şeylere geçiyoruz şimdi büyük şeylere geçiyoruz hava durumu döngü

to work now unfortunately it was a pleasure to spend this time with you to

şimdi işe gideceğimi söylüyor ne yazık ki bu zamanı sizinle

share this time thanks Duncan that's okay you can always watch this later

paylaşmak için bir zevkti bu zamanı paylaşmak için teşekkürler Duncan sorun değil bunu daha sonra her zaman izleyebilirsiniz

don't forget and also if you want to have captions you can by pressing that

unutmayın ve ayrıca altyazılara sahip olmak istiyorsanız buna basarak yapabilirsiniz

button on your keyboard so yes you can also have live captioned right now here

klavyenizdeki düğme, bu yüzden evet, canlı altyazı da alabilirsiniz, şu anda burada size

is another thing that I'm going to show you the word is junk jug a short word a

göstereceğim başka bir şey de önemsiz sürahi kısa bir kelime

simple word and here is the item so jug a jug is a container that is used for

basit bir kelime ve işte öğe bu yüzden sürahi sürahi bir kaptır.

measuring and also pouring so when you pour it means you transfer the liquid

ölçmek ve aynı zamanda dökmek için kullanılır, bu yüzden döktüğünüzde sıvıyı

from one thing to another you pour so a jug is a very useful thing to have in

bir şeyden diğerine aktardığınız anlamına gelir, bu nedenle sürahi mutfakta olması çok yararlı bir şeydir

the kitchen and you can see that you can also measure measure the quantities of

ve miktarlarını ölçebildiğinizi de görebilirsiniz.

liquid this particular thing is very useful in

sıvı bu özel şey mutfakta çok kullanışlıdır,

the kitchen especially if you are making a recipe so if you are following the

özellikle bir tarif yapıyorsanız, bu yüzden tarifi takip ediyorsanız

recipe you will often have to measure things in this jug jug I love that word

sık sık bu sürahideki şeyleri ölçmek zorunda kalacaksınız Bu kelimeyi seviyorum

and this particular one is very large and also very heavy and the great thing

ve bu özel kelime çok büyük ve aynı zamanda çok ağır ve

about this is you can use it in a microwave oven so this is very useful it

bununla ilgili harika olan şey, onu mikrodalga fırında kullanabilmenizdir, yani bu çok kullanışlıdır,

can be used for many different applications many different uses in the

birçok farklı uygulama için kullanılabilir, mutfakta birçok farklı kullanım için kullanılabilir,

kitchen very useful thing jerk jerk now here is

çok faydalı bir şey pislik pislik şimdi burada

an item that looks like a jug but it isn't it is made of glass but this

sürahi gibi görünen bir öğe var ama camdan yapılmış değil ama bu

particular thing has one certain use and it is called a mixing bowl mixing bowl

özel şeyin belirli bir kullanımı var ve buna karıştırma kabı karıştırma kabı deniyor

so mixing bowl is the thing that you have and also the purpose of the thing

bu yüzden karıştırma kabı sahip olduğunuz şeydir ve aynı zamanda şeyin amacıdır,

so we use this for mixing ingredients so maybe if you are making a cake in here

bu yüzden bunu malzemeleri karıştırmak için kullanırız. belki burada kek yapacaksanız

you will put some eggs some flour some water maybe a little bit of sugar and

biraz yumurta biraz un biraz su belki biraz şeker ve

also maybe a little bit of yeast or special flour so the flour will allow

ayrıca belki biraz maya veya özel un koyarsınız böylece un

the cake to expand so you will mix everything in the bowl hence the name

kekin genişlemesini sağlar böylece her şeyi karıştırırsınız Kase dolayısıyla adı bu

that's why this is called a mixing bowl so a mixing bowl is a very useful thing

yüzden buna karıştırma kasesi deniyor, bu yüzden bir karıştırma kasesi çok kullanışlı bir şey,

once again a very useful thing to have around the kitchen you will mix things

bir kez daha mutfağın etrafında olması çok faydalı bir şey,

in a bowl also it's very useful if you are going into space but

bir kasede bir şeyler karıştıracaksınız, ayrıca uzaya gidiyorsanız çok kullanışlı ama

you can use it as a helmet Mission Control we have a problem mixing bowl I

bunu bir kask olarak kullanabilirsiniz Görev Kontrolü, karıştırma kabında bir sorunumuz var

love being in the kitchen but I do prefer it when mr. Steve is here cooking

Mutfakta olmayı seviyorum ama bay. Steve burada

the meal here is another thing that is very interesting oh this is the big one

yemek pişiriyor, çok ilginç olan başka bir şey oh bu büyük olan

this is very big it is once again transparent so you can see

bu çok büyük, bir kez daha şeffaf, yani

right through it it is made of glass it is big it is heavy and also it is very

içini görebiliyorsunuz, camdan yapılmış, büyük, ağır ve ayrıca çok

useful and this particular thing is called a casserole dish casserole dish

kullanışlıdır ve bu özel şeye güveç çanağı denir,

so this particular dish serves a specific purpose and that is to make hot

bu nedenle bu özel yemek belirli bir amaca hizmet eder ve bu,

meals inside it but what is a casserole a casserole is a type of stew very thick

içinde sıcak yemek yapmaktır, ancak güveç nedir, güveç, bol soslu çok kalın bir güveç türüdür.

with lots of gravy quite often with meat and vegetables and quite often you will

genellikle et ve sebze ile ve oldukça sık olarak

eat a casserole during the winter when the weather is cold and everyone needs

kışın hava soğuk olduğunda ve herkesin

something warm to eat so casserole we can also say stew as well so a casserole

yemek için sıcak bir şeye ihtiyacı olduğunda bir güveç yiyeceksiniz, bu nedenle güveç güveç de diyebiliriz, bu nedenle güveç yemek sırasında

is a very popular meal that is served during the winter here in the UK

servis edilen çok popüler bir yemektir. kış burada Birleşik Krallık'ta

casserole dish and this one is made of glass of course there are other

güveç kabı ve bu camdan yapılmış tabii ki şeffaf

casserole dishes which are not transparent so this one is but there are

olmayan başka güveç kapları da var yani bu öyle ama

many that don't so you can cook your casserole or your stew I suppose also

güvecinizi veya güvecinizi pişirebilmeniz için pek çok güveç kabı var sanırım

you could cook your fish in here as well Steve always cooks the fish

siz de Balığınızı burada da pişirebilir Steve

on Sunday in this dish a casserole dish so that is our next item we are now

Pazar günleri balıkları her zaman bu tabakta pişirir, bir güveç tabağı, yani bu bizim bir sonraki öğemiz, şimdi

getting to the interesting things the things that you use directly for cooking

ilginç şeylere geliyoruz, doğrudan yemek pişirmek için kullandığınız şeyler

and here is the next item very nice very shiny in fact there it is look at that

ve işte bir sonraki öğe çok güzel çok parlak aslında işte şuna bakın kameranın

you can actually see the reflection of the camera so you can see the camera

yansımasını gerçekten görebiliyorsunuz yani kamera

reflection so this particular thing very common you will see many of these in all

yansımasını görebiliyorsunuz yani bu çok yaygın olan şeylerden birçoğunu

sorts of shapes and sizes in the kitchen saucepan a saucepan so saucepan or

mutfak tenceresinde her türlü şekil ve boyutta göreceksiniz bir tencere yani tencere veya

saucepan is a very useful thing it is normally used for heating boiling or

tencere çok kullanışlı bir şeydir, normalde ısıtmak, kaynatmak veya kaynatmak için kullanılır,

simmering simmer so if you cook something for a very long time but you

bu nedenle çok uzun bir süre bir şey pişirirseniz ama

don't want it to get too hot you just want it to stay on the boil you simmer

çok ısınmasını istemiyorsanız, sadece üzerinde kalmasını istersiniz. kaynatın kaynatırsınız kaynatırsınız

simmer or of course you can heat something up until it reaches boiling

veya tabii ki bir şeyi kaynama noktasına gelene kadar ısıtabilirsiniz

point and then you will boil something so you can cook potatoes in a saucepan

ve sonra bir şeyi kaynatırsınız ki bir tencerede patates pişirebilirsiniz bir tencerede

you can make soup in a saucepan you can heat up your baked beans in a

çorba yapabilirsiniz bir tencerede kuru fasulyeyi ısıtabilirsiniz

saucepan so there are many ways of using a saucepan saucepan and some people also

böylece orada Bir tencere tencere kullanmanın birçok yolu vardır ve bazı insanlar

call these pots so people over a certain age will often call these pots so they

bu tencereleri de adlandırır, bu nedenle belirli bir yaşın üzerindeki insanlar genellikle bu tencereleri kullanırlar, bu nedenle

won't actually say saucepan they will in fact

aslında tencere demezler, aslında bunun

use the word popped instead so there you can see a sauce burn one of many and mr.

yerine popped kelimesini kullanırlar, böylece orada bir sos görebilirsiniz. birçoğundan birini yak ve mr.

Steve normally on a Sunday will cook the rice in this pot or in this saucepan

Steve normalde bir Pazar günü bu tencerede veya bu tencerede pilav pişirir

mm-hmm I hope you enjoyed that we are already

mm-hmm Umarım

coming towards the end of the livestream can you believe it it's gone so quickly

canlı yayının sonuna geldiğimizi beğenmişsinizdir inanabiliyor musunuz çok hızlı geçti

so fast here is another thing that is very useful in the kitchen when you want

çok hızlı işte başka bir şey mutfakta çok kullanışlı bir

to cook something especially when you want to cook something unhealthy so

şeyler pişirmek istediğinizde özellikle sağlıksız bir şeyler pişirmek istediğinizde yani

maybe in the morning maybe you want some breakfast you want to cook yourself a

belki sabahları kahvaltı yapmak istersiniz kendinize

lovely full English breakfast egg bacon sausage baked beans you will need one of

güzel bir tam İngiliz kahvaltısı pişirmek istersiniz yumurtalı domuz pastırması sosisli fırında fasulye bunlardan birine ihtiyacınız olacak

these this is a very useful thing to have around in your kitchen especially

Bu, mutfağınızda bulundurmak için çok yararlı bir şey, özellikle bir

if you want to fry something or maybe you want to hit your partner over the

şey kızartmak istiyorsanız veya belki eşinizi

head a few times to keep them quiet so this has many uses so a frying pan yes

susturmak için kafasına birkaç kez vurmak istiyorsanız, bu yüzden bunun birçok kullanımı var, bu yüzden bir kızartma tavası evet

there it is frying pan so in a frying pan you will fry food so quite often the

işte burada kızartma tavası yani bir tavada yiyecekleri kızartırsınız o kadar sık

things that you cook in the frying pan will actually be unhealthy you will

tavada pişirdiğiniz şeyler aslında sağlıksız olur

normally use fat and the things that you fry quite often are meat so maybe you

normalde yağ kullanırsınız ve sıklıkla kızarttığınız şeyler et olur bu yüzden belki pastırma kızartırsınız biftek kızartırsınız

fry bacon you fry steak or maybe you fry a sausage frying pan very useful and

ya da belki bir sosis tavasında çok kullanışlı kızartıyorsunuz ve

normally you will fry food you'll heat the food up in some oil so first of all

normalde yiyecekleri kızartacaksınız, yiyeceği bir miktar yağda ısıtacaksınız, bu nedenle önce kızartma tavasına

you will put oil or fat in the frying pan and then you will

sıvı ya da katı yağ koyacaksınız ve sonra

gently heat it and then you will add your food so it will fry I don't know

hafifçe ısıtacaksınız ve sonra yemeğinizi ekleyeceğim ki kızarsın

about you but I absolutely love fried food I know it's bad for you I know it's

sizi bilmem ama ben kızarmış yemeği kesinlikle severim sizin için kötü olduğunu biliyorum

bad for your health I know what you're going to say mr. Duncan you shouldn't

sağlığınız için kötü olduğunu biliyorum ne söyleyeceğinizi biliyorum bayım. Duncan

eat fried food it isn't good for you I know I know I'm terrible so there is the

kızarmış yemek yememelisin bu senin için iyi değil biliyorum biliyorum berbat biriyim bu yüzden

next one frying pan frying pan pan is a very interesting word the word pan can

sıradaki kızartma tavası kızartma tavası pan çok ilginç bir kelime pan kelimesi

be used in many ways pan can mean go from left to right or maybe from right

birçok şekilde kullanılabilir pan can soldan sağa veya belki

to left so you can move horizontally so if you pan it means you move

sağdan sola gitmek anlamına gelir, böylece yatay olarak hareket edebilirsiniz, yani kaydırırsanız, yatay olarak hareket ettiğiniz anlamına gelir, bu nedenle

horizontally so there is another use of the word plan quite often that

plan kelimesinin başka bir kullanımı oldukça sıktır, bu

particular word is used in cinematography or photography so if you

belirli kelime sinematografide veya fotoğrafçılıkta kullanılır, yani

are filming something and you move your camera across horizontally we call that

eğer bir şeyi filme alırken kameranızı yatay olarak hareket ettiriyorsunuz buna

pan pan you pan across and the opposite of that is up and down and that is

pan pan diyoruz ve bunun tersi yukarı ve aşağı ve buna

called tilt tilt so that is tilt and that is pen and this is a frying pan and

tilt tilt deniyor yani bu tilt ve bu kalem ve bu bir kızartma tavası ve

it has nothing to do with making videos

hiçbir şeyi yok Videolar yapmak için

something else very useful if you are in the kitchen and you want to put

başka bir şey yapmak çok işinize yarar eğer mutfaktaysanız ve

something in your oven you will need one of these to protect the bottom of the

fırınınıza bir şeyler koymak istiyorsanız yiyeceklerin altını korumak için bunlardan birine ihtiyacınız olacak

food and this is called a baking tray hello

ve buna fırın tepsisi deniyor merhaba

baking tray you today so a baking tray is normally

fırın tepsisi bugün siz de öyle Bir fırın tepsisi normalde

used to protect the bottom of the food especially if you put it in an oven

yiyeceğin altını korumak için kullanılır, özellikle fırına koyarsanız, bu nedenle

so maybe the oven is very hot but you don't want the bottom of your food to

fırın çok sıcak olabilir, ancak yemeğinizin dibinin yanmasını istemezsiniz,

burn so you will normally put your food on a baking tray you will use a baking

bu nedenle normalde yemeğinizi bir fırın tepsisine koyarsınız. fırın tepsisi

tray for making cakes or maybe you will put something on top of the baking tray

kek yapmak için bir fırın tepsisi kullanacaksın ya da belki fırın tepsisinin üstüne pizza gibi bir şey koyacaksın uuuu

like a pizza whoo that's what I did last night I actually made a pizza last night

dün gece yaptığım buydu aslında dün gece bir pizza yaptım

well I didn't make it it was already made but I put it on a baking tray and

peki yapmamıştım zaten yaptım ama fırın tepsisine koydum

then I placed it in the oven so there it was a baking tray I hope that was useful

sonra fırına koydum fırın tepsisi oldu umarım işine yaramıştır

we are near the end of the livestream hello pal Mira when we are on trips in

canlı yayının sonuna geldik merhaba ahbap Mira geziye çıktığımız

hotels we always bring our coffee and electrical devices to prepare coffee

otellerde hep getirdiğimiz kahvemiz ve elektrikli cihazlarımız kahveyi

very early normally five or six a.m. that is very early

çok erken hazırlamak için normalde sabah beş veya altı yani çok erken

I've normally still asleep at that time mr. Duncan you are still doing live

normalde o saatte hala uyuyorum bayım . Duncan, hala canlı

lessons it is excellent this time you are in your kitchen Thank You Cathy cat

ders veriyorsun, bu sefer mutfağında harikasın Teşekkürler Cathy kedi evet,

yes I'm in the kitchen showing some of the items that exist right here here is

mutfaktayım burada var olan bazı öğeleri gösteriyorum burada bir şey var

something I'm going to show you it is something that is a little bit dirty so

sana göstereceğim bir şey var bu biraz kirli bu yüzden

I do apologize I apologize it is a little bit dirty we are talking about

özür dilerim özür dilerim biraz kirli

kitchen items things you find generally in the kitchen and here is something

mutfak eşyaları hakkında konuşuyoruz genel olarak mutfakta bulduğunuz şeyler ve burada

that unfortunately is a little bit dirty so I do apologize and there is the item

ne yazık ki biraz kirli olan bir şey bu yüzden özür dilerim ve var öğe

can you see it something very useful where you are

görebiliyor musunuz çok kullanışlı bir şey

taking something out of the oven something very hot you will use oven

fırından bir şey çıkarırken çok sıcak bir şey fırın eldiveni kullanacaksınız fırın

gloves oven gloves so these are special items to keep your hands-free from being

eldivenleri yani bunlar ellerinizi sıcak yemekten korumak için özel parçalar

birthed by the hot food so these are oven gloves

yani bunlar fırın eldivenleri

in fact these particular oven gloves are a little bit old I think we need to get

aslında bu özel fırın eldivenleri biraz eski sanırım yenilerini almamız gerekiyor

some new ones oven gloves very useful for taking hot things out from the oven

fırın eldivenleri fırından sıcak şeyleri çıkarmak için çok kullanışlı bir

one more item and then I'm going because it is approaching three o'clock but

parça daha sonra gidiyorum çünkü saat üçe yaklaşıyor ama

don't worry I will be back here tomorrow not in the kitchen I will be back in the

merak etme ben yarın burada olacağım mutfakta değil

studio

the final thing before I go after your meal has finished you must wash the

gitmeden önce son işim stüdyoda olacağım yemeğin bittikten sonra bulaşıkları yıkamalısın

dishes I don't know about you but I hate washing the dishes that is the reason

seni bilmem ama ben bulaşık yıkamaktan nefret ederim bu

why I have one of these this is a dishwasher an electric dishwasher and it

yüzden bende bunlardan biri var bu bulaşık makinesi elektrikli bulaşık makinesi ve

is very useful for washing the dishes

bulaşıkları yıkamak için çok kullanışlı bulaşık makinem var

there is my dishwasher and I like that because it saves me having to wash the

ve bunu seviyorum çünkü bulaşıkları yıkamaktan kurtarıyor

dishes however sometimes I will wash my dishes by hand and then afterwards I

ama bazen bulaşıklarımı yıkayacağım elle ve sonra

will have to dry them and I will use one of these this is something very useful

kurutmam gerekecek ve bunlardan birini kullanacağım bu

for drying your wet plates your wept sauce pans and also your knives and

ıslak tabaklarınızı, ıslak sos tavalarınızı ve ayrıca bıçaklarınızı ve

forks this is a tea towel tea towel so we often describe this as a

çatallarınızı kurutmak için çok yararlı bir şey bu bir kurulama bezi çay havlusu bu yüzden bunu sık sık tarif ederiz kurulama

tea towel it's interesting that the word tea is used however it just refers to

bezi olarak çay kelimesinin kullanılması ilginç ancak sadece

something that you use for wiping or drying maybe something that you have

silmek veya kurutmak için kullandığınız bir şey anlamına geliyor, belki

washed and you want to dry it by hand you will use one of these tea towel that

yıkadığınız ve elde kurutmak istediğiniz bir şey bu kurulama havlularından birini kullanacaksınız

is all we have time for it is almost time to say goodbye Thank You mr. Duncan

hepsi bu Vaktimiz var, neredeyse vedalaşma vakti geldi Teşekkürler bay. Duncan

and thanks for everyone thank you grow up grow up you are such a human picture

ve herkese teşekkürler, büyüyün büyüyün siz tam bir insansınız resimli

dictionary excellent idea extremely useful and effective

sözlük mükemmel bir fikir son derece faydalı ve etkili

thank you grow up grow up thank you for your company today thanks also to share

teşekkürler büyüyün büyüyün bugün şirketiniz için teşekkürler ayrıca

a Shahryar also to Louis and Louis Louie so don't confuse those two people they

Louis ve Louis Louie'ye de bir Shahryar paylaştığınız için teşekkürler O iki insanı karıştırmayın onlar

are different people thanks also to Palmyra

farklı insanlar Palmyra sayesinde ayrıca

thanks to Louie again Olga oh hello Olga Olga is actually in the kitchen right

Louie sayesinde tekrar Olga ah merhaba Olga Olga aslında şu anda mutfakta

now she is chopping some meat and then she will fry the meat in a frying pan

biraz et doğruyor ve sonra eti bir tavada kızartacak

how strange is that so I am talking about cooking in the

ne garip bu yüzden mutfakta yemek yapmaktan bahsediyorum

kitchen and you are actually cooking in the kitchen right now incredible thank

ve aslında şu anda mutfakta yemek yapıyorsun inanılmaz

you very much for your company today I am going in a moment Thank You Luna Luna

bugün arkadaşlığın için çok teşekkür ederim birazdan gidiyorum Teşekkürler Luna Luna

I will see you tomorrow don't forget I am here every single day Monday to

yarın görüşürüz unutma unutma ben buradayım Pazartesiden Cumaya her gün saat

Friday from 2:00 p.m. UK time Saturday 12:00 midday UK time and on Sunday 2:00

14:00'ten itibaren. İngiltere saati Cumartesi 12:00 İngiltere saati ile öğlen ve Pazar 14:00

p.m. UK time basically I am with you all the way through October every single day

p.m. Birleşik Krallık zamanı temelde Ekim ayına kadar her gün sizinleyim, yarın

I will see you tomorrow for day ten yes and I know for a fact tomorrow

onuncu gün için sizi göreceğim evet ve

it is definitely Thursday tomorrow so tomorrow is Thursday

yarın kesinlikle Perşembe olduğunu biliyorum, bu yüzden yarın Perşembe

this is mr. Duncan in the birthplace of English saying thank you very much for

bu bay. İngilizcenin doğum yerindeki Duncan,

joining me today in my kitchen I will see you tomorrow 2 p.m. UK time and of

bugün mutfağımda bana katıldığınız için çok teşekkür ederim, yarın 2'de görüşürüz. İngiltere zamanı ve

course you know what's coming next I will wave to you and I will say that magic word...

tabii ki sırada ne olduğunu biliyorsunuz, size el sallayacağım ve o sihirli kelimeyi söyleyeceğim...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)