10 Prepositions in 2 Minutes | English Expressions

Today we are looking at ten super useful prepositions in two minutes and this time I'm going to do it.

Bugün 2 dakikada çok yararlı 10 edata bakacağız ve bu sefer başaracağım.

So here's the plan. I'm going to teach you ten phrases with prepositions that are super

İşte plan. Sizlere yararlı olan 10 edat öğreteceğim.

useful. They describe where you are. They are so natural, you're going to love using

Nerede olduğunu anlatır. Çok doğallar ve sen İngilizcede onları kullanmayı çok seveceksin.

them in your English. Now I'm going to do it all in two minutes. So, let's get going.

Şimdi, hepsini 2 dakikada anlatacağım. Öyleyse, hadi başlayalım.

Number one, to work from home. If you work from home that means you don't go to the office

Birincisi, 'evde çalışmak'. Eğer evde çalışıyorsan bu çalışmak için ofise gitmediğin anlamına gelir.

to work, you do it at home or you might be in a cafe or something like that. WFH, that's

işini evde veya kafede ya da bu tarz yerlerde yapıyorsun demektir. 'WFH'

the acronym that we use. Number two a day off. A day off is a day when you are not doing

kullandığımız kısaltma. İki, 'izin günü'. İzin günü genelde işte ya da evde

what you usually do so work or school. You have the freedom to do whatever you want.

yaptığını yapmamandır. Her istediğini yapmakta özgürsündür.

'I've got a day off on Wednesday so I'm going to the seaside.' Number three off sick. If

'Çarşamba günü izin günüm bu yüzden deniz kenarına gideceğim.' Üçüncü:

you are off sick you are not at your usual place so school or work or University because

'Hastalanmış'. Eğer hastalanmışsanız, İş, okul ya da üniversite gibi genelde bulunduğunuz yerde değilsinizdir çünkü hastasındır.

you are ill. 'Where's John today? Oh he's off sick.' Number four on the way. If you

"John bugün nerede?" "O hastalandı." Dört: 'yolda olmak' / 'yolun üzerinde olmak'

are on the way it means you are about to arrive wherever you are going. So 'We're on our way,

Eğer yoldaysanız bu demektir ki gittiğiniz yere yaklaşmak üzeresiniz.

we'll be there in ten minutes' means we're in progress, we're travelling, we're going

"Yoldayız, on dakika içerisinde orada olacağız." demek 'devam ediyoruz (yola), seyahat ediyoruz', 'yakında varacağız'

to arrive soon. How are we doing for time? Ok, quick, let's go. Number five, away from

Ne kadar kaldı? Tamam, hızlanalım. Beşinci, 'masandan uzakta olma'

your desk. If you are away from your desk you are not at your desk. So you might write

Eğer masandan uzaksan bu masanda/işinde değilsindir anlamına gelir.

in an email 'Sorry guys, I'm away from my desk all afternoon.' and that means I'm not

E-mailene "Üzgünüm çocuklar, bugün masamda/ işimde değilim." yazabilirsin ve bu masamda/işimde değilim anlamına gelir.

at my desk. A similar idea to be out. This means you are not in the location. 'Is Simon

Buna benzer bir şey 'dışarıda olmak'. Bu bir yerde değilsiniz anlamına gelir.

there? Sorry Simon is out right now. Can I take a message?' And that means Simon is not

"Simon orada mı?" "Üzgünüm, Simon şu an dışarıda." "Mesaj bırakabilir miyim?"

in the location. The opposite of that is to be in. 'Come round anytime, I'll be in all

Bu demektir ki Simon orada / bir yerde değil. Bunun zıttı 'bir yerde olmak' tır. "İstediğin zaman gelebilirsin, tüm öğlen boyunca orada olacağım."

afternoon.' That means I'll be at this location all afternoon. Number eight is a phrasal verb

Bu tüm öğlen orada olacağın anlamına gelir. Yedincisi bir deyimsel fiil.

to pop in. The verb to pop is to visit quickly to go quickly. So if you pop in then you go

'uğramak'. 'pop up' fiili bir yeri hızlıca ziyaret edip hızlıca gitmektir. (ayak üstü uğramak gibi)

somewhere quickly. So you are in and out. So 'I'm just going to pop in to the shop.'

Eğer bir yere uğruyorsanız, oraya hızlıca gideceksiniz. Yani girdiniz ve çıkıyorsunuz. "Mağazaya gidiyorum / uğruyorum (hızlıca)"

It means I'm going to go into the shop and then come out very quickly. Number nine to

Bu mağazaya gidiyorum ve sonra hızlıca geri geleceğim anlamına gelir. Dokuzuncusu 'pop out'

pop out. So that means to leave and go somewhere quickly and come back. 'Is Sarah there?' 'Sorry,

Bunun anlamı bir yerden hızlıca ayrılmak ya da bir yere gitmek ve geri dönmektir. "Sarah orada mı?" "Üzgünüm,

she's just popped out.' Not up yet. If you are not up yet, you are still in bed. So for

o dışarı çıktı." 'Henüz kalkmamak/uyanmamak' Eğer henüz uyanmadıysanız, hala yataktasınızdır.

example 'Where is everybody?''No one's up yet, they are all still in bed.'

Örneğin: "Herkes nerede?" "Henüz daha kimse uyanmadı, hala yataklarındalar."

Alright guys, we did it! We did it! We made it. Two minutes this time. Come on! Good job.

Pekala çocuklar, başardık! Yaptık! İki dakika oldu! Aferin.

Alright, so those are ten phrases with prepositions in that are super useful. They are so natural

Bunlar çok yararlı 10 edattı. Çok doğallar ve

and if you include them in your every day English, yeah you'll sound way more natural.

eğer onları günlük ingilizcene dahil edersen, kulağa daha doğal gelecek.

Fantastic! Alright guys, let me know if you enjoyed that lesson. If you enjoyed doing

Fantastik! Evet çocuklar eğer bu dersten keyif aldıysanız eğer İngilizce'nin iki dakikasından

two minutes of English. We kept it nice and quick so that you can learn on the go. Maybe

eğlendiyseniz bilmeme izin verin. Hızlı ve güzel tuttuk böylece hareket halindeyken öğrenebilirsiniz.

on the bus or on the train. You can quickly, whilst you are waiting for the bus or you

Belki otobüste ya da trende. Otobüs beklerken ya da

are waiting for your friend. You can quickly watch this video, learn some English and then

arkadaşını beklerken hızlıca öğrenebilirsin. Hızlıca bu videoyu izleyebilir, biraz ingilizce öğrenebilirsin ve sonra

get on with your day. I don't know, did you enjoy it? Let me know in the comments below.

gününe devam edebilirsin. Bilmiyorum, eğlendin mi? Yorumlarda bilmeme izin verin.

Of course guys, hit that like button, hit that subscribe button and share this with

Elbette ki çocuklar, beğen tuşuna basın, abone ol tuşuna basın ve bu videoyu İngilizce

anyone that you know that wants to learn English. Remember I've got new videos every Tuesday

öğrenmek istediğini bildiğin biriyle paylaş. Unutma, her perşembe ve her cuma İngilizceni

and every Friday helping you take your English to the next level. Check me out on Instagram,

bir sonraki seviyeye yükseltmene yardım etmek için yeni videolar paylaşıyorum. Instagramıma bakın,

check me out on Facebook and until next time guys. This is Tom, the Chief Dreamer, saying

Facebook hesabıma bakın. Ve bir sonraki sefere kadar ben ,Baş Hayalperest, Tom

goodbye.

görüşürüz.