How to sound INTELLIGENTLY SEXY!

Intelligence is sexy so that's why we

Zeka seksidir, bu yüzden

should all know the word "Sapiosexual"

hepimiz "Sapiyoseksüel" kelimesini bilmeliyiz Bu

You can pronounce it both ways

kelimeyi iki şekilde de telaffuz edebilirsiniz

It means that you're attracted to intelligence

Bu, zekaya ilgi duyduğunuz anlamına gelir.

At times like these we need

Böyle zamanlarda

a bit more intelligence

biraz daha fazla zekaya ihtiyacımız

So here are 10 words that you can start using to

var İşte kullanmaya başlayabileceğiniz 10 kelime

improve your vocabulary,

kelime dağarcığınızı geliştirmek,

make you sound smarter, and therefore more sexy

sesinizi daha akıllı ve dolayısıyla daha seksi çıkarmak

You're welcome

Rica ederim

The first word is "Beleaguer"

İlk kelime "Beleaguer"

Now this means to cause problems or trouble for something

Şimdi bu, bir şey için sorun veya sorun çıkarmak anlamına geliyor.

In a passive voice

"To beleaguered by something"

means to be surrounded by problems or troubles

problemler veya sıkıntılar

For example:

Örneğin:

"A lack of funding by the government can beleaguer education system

"Devletin finansman eksikliği, eğitim sistemini kuşatabilir

and cause schools to close"

ve okulların kapanmasına neden olabilir"

Or an example of the passive voice could be:

Veya pasif sese bir örnek:

"His business was beleaguered with financial problems since the beginning"

"İşi başından beri mali sorunlarla boğuşuyordu"

The next word is "Belabour"

Sonraki kelime şu olabilir: "Belabour",

Not to be confused with "Beleaguer"

"Beleaguer" ile karıştırılmamalıdır

and definitely not to be confused with "Belieber"

ve kesinlikle "Belieber" ile karıştırılmamalıdır.

This means to explain or

to worry about something too much to

emphasize something to the point where

it's boring or annoying

Basically repeating a point more than necessary

For example:

Örneğin:

"I know I arrived late but if

"Geç geldiğimi biliyorum ama

you're going to belabour that fact then

bu gerçeği söyleyeceksen, o zaman

I'll just go home again"

tekrar eve gideceğim"

This means to merge two things

Bu, iki şeyi,

usually two ideas, bits of information, or two points

genellikle iki fikri, bilgi parçasını veya iki noktayı

into one singular thing for example

tekil bir şeyde birleştirmek anlamına gelir.

For example:

"Don't conflate love and sex, they're not the same thing"

Örneğin:

"Aşk ve seksi aynı şey değiller" Bir

Having the wherewithal to do something talks

şeyi yapmak için gerekli donanıma sahip olmak,

about having the ability to do it

onu yapma yeteneğine sahip olmaktan bahsediyor.

For example:

"Unfortunately I lack the

wherewithal to start my own business I

don't have the money or the brains"

paranız veya beyniniz yok"

The next word is "Hamper", this means to hinder

Sonraki kelime "Engel" dir, bu,

impede, create barriers to progress or success

engel olmak, ilerleme veya başarının önünde engeller oluşturmak anlamına gelir.

For example:

Örneğin:

"Lack of practice has really hampered my ability to improve my English"

"Pratik eksikliği, İngilizcemi geliştirme yeteneğimi gerçekten engelledi"

"Reprehensible", this means to act

, bu

in a terrible, awful, unforgivable way

korkunç, korkunç, affedilemez bir şekilde hareket etmek anlamına gelir

For example:

Örneğin:

"The way you acted in my party was reprehensible,

"Partimde hareket etme şeklin kınanacak bir şeydi,

you kissed my dog with an open mouth, in front of my cats!

kedimin önünde köpeğimi ağzı açık öptün!

You know how jealous they get!"

Ne kadar kıskandıklarını biliyorsun!" Bir

The next word is "Erudite", this shows great knowledge,

sonraki kelime "Bilgelik", bu büyük bilgi,

education, shows that you've learned a lot

eğitim, çok şey öğrendiğinizi gösteriyor

For example:

Örneğin:

"Yes but Obama was articulate and erudite,

"Evet ama Obama açık sözlü ve bilgiliydi,

Donald Trump just sounds like

Donald Trump kulağa bir

The next word is "Impeccable"

sonraki kelime "Kusursuz"

Perfect, without any mistakes

Mükemmel, hatasız

For example:

Örneğin:

"Wow your English homework was impeccable! not one mistake!"

"Vay canına, İngilizce ödevin kusursuzdu! Tek bir hata bile yok!"

The next word is "Innate", it means something natural

Sonraki kelime "Doğuştan", içinizdeki doğal veya içgüdüsel bir şey anlamına gelir.

inside you, or instinctive

For example:

"I have an innate ability to see peoples' aura

Your aura is purple today

Purple is the sign of the Capricorn

and the final word is "Eloquent"

"

This describes speech when

Bu,

it is articulate fluent and well-expressed,

akıcı ve iyi ifade edildiğinde konuşmayı tanımlar,

It is 'eloquent'

'belagat'

For example:

Örneğin:

"Here it is, a fragile, delicate, pale blue dot

"İşte burada, kırılgan, narin, soluk mavi bir nokta

and that's where we live

ve yaşadığımız yer burası,

that's where every human has ever lived,

her insanın yaşadığı yer

and you can see the vulnerability at a glance" - Carl Sagan

ve sen Bir bakışta savunmasızlığı görebilir" - Carl Sagan

He spoke so eloquently

Çok güzel konuştu

So I hope your vocabulary has improved

Bu yüzden umarım kelime dağarcığınız gelişmiştir

Now you can sound smarter and sexier

Şimdi daha akıllı ve seksi konuşabilirsiniz Dışarı

Go out there and be sexy!

çıkın ve seksi olun!

Thank you for watching! If you like these videos click here to

İzlediğiniz için teşekkürler! Bu videoları beğendiyseniz

subscribe or click here to support our

abone olmak için buraya tıklayın veya Patreon'daki videolarımızı desteklemek için buraya tıklayın,

videos on Patreon

click here to watch some more videos

daha fazla video izlemek için buraya

Where else is there to click?

tıklayın Tıklanacak başka nereler var?

That Bell!! That means you get

notified when we have a new video so

that's a good one to click

Comments!

click in the comments write us a comment

yorumlar bize yorum yazın