Lesson 83 👩‍🏫 Basic English with Jennifer 👩🏽‍🎓👨‍🎓Comparatives and Superlatives

Hi everyone. I'm Jennifer from English with Jennifer. Are you ready to study basic English?

Herkese selam. Ben Jennifer ile İngilizce'den Jennifer. Temel İngilizce öğrenmeye hazır mısınız?

Don't forget to subscribe.

Abone olmayı unutmayın.

Get all my basic English lessons, and you can study with my students Flavia and Andreia.

Tüm temel İngilizce derslerimi alın ve öğrencilerim Flavia ve Andreia ile çalışabilirsiniz.

Do you remember how we compare two things? For example, one bag is bigger and heavier.

İki şeyi nasıl karşılaştırdığımızı hatırlıyor musun? Örneğin, bir çanta daha büyük ve daha ağırdır.

Another bag is smaller and lighter.

Başka bir çanta daha küçük ve daha hafiftir.

We add the ending -er to short adjectives, adjectives with one or two syllables.

Kısa sıfatlara, bir veya iki heceli sıfatlara -er eki ekleriz.

"Big" has one syllable: big.

"Büyük" tek hecelidir: büyük.

big - bigger

büyük - daha büyük

"Heavy" has two syllables: heavy.

"Ağır"ın iki hecesi vardır: ağır.

heavy - heavier

ağır - daha ağır

Now let's compare three or more things. Ready? You can practice with Andreia and Flavia.

Şimdi üç veya daha fazla şeyi karşılaştıralım. Hazır? Andreia ve Flavia ile pratik yapabilirsiniz.

All right. So we've been practicing using -er: younger, faster,

Elbette. -er kullanarak pratik yapıyoruz: daha genç, daha hızlı, daha

newer, older. Just like we had good - better - best, we can have something that's new,

yeni, daha yaşlı. Tıpkı iyi - daha iyi - en iyiye sahip olduğumuz gibi, yeni bir şeye sahip olabiliriz,

something that's newer, and then from a group we can talk about

daha yeni bir şeye sahip olabiliriz ve sonra bir gruptan

new - newer...

yeni - daha yeni...

newest. The newest. Again. So again we have -est and "the newest."

en yeni hakkında konuşabiliriz. En yeni. Tekrar. Yani yine elimizde -est ve "en yeni" var.

All the spelling is the same. So if I take, for example, "small,"

Tüm yazım aynıdır. Örneğin, "küçük"ü alırsam,

it's going to be "the smallest."

"en küçük" olacak.

young

genç

the youngest

en genç

nice

güzel

the nicest

en kibar

And the same rules. If I take "pretty," y changes to i,

Ve aynı kurallar. "Güzel"i alırsam, y i olarak değişir

and we get

ve

"the prettiest."

"en güzel"i alırız.

The prettiest. Who's the prettiest? Angelina Jolie, Julia Roberts, and Lady Gaga?

En güzel. en güzeli kim Angelina Jolie, Julia Roberts ve Lady Gaga? en

Who's the prettiest?

güzeli kim

Maybe Julia Roberts, I think personally,

Belki de kişisel olarak Julia Roberts'ın

is the prettiest. Same thing: dirty. Dirty -

en güzeli olduğunu düşünüyorum. Aynı şey: kirli. Kirli -

the dirtiest.

en kirli.

We can look Andreia's floor. Consider Flavia's floor and my floor, and I think my floor is probably

Andreia'nın zeminine bakabiliriz. Flavia'nın zeminini ve benim zemini düşünün ve bence benim zemin muhtemelen

the dirtiest.

en kirli olanıdır. En

The dirtiest. Okay. Let's try this.

kirli. Tamam aşkım. Hadi bunu deneyelim.

We'll come up with ideas.

Fikir üreteceğiz.

Can you two ladies tell me three fast animals?

Siz iki hanım bana üç hızlı hayvan söyleyebilir misiniz?

Lion. Lion. Okay. Yeah. Lion.

Aslan. Aslan. Tamam aşkım. Evet. Aslan.

Fast? Yeah. Cats.

Hızlı? Evet. Kediler

Okay, like cats in our house. Right? Cats and I'm gonna say

Tamam, evimizdeki kediler gibi. Sağ? Kediler ve ben

horses.

atlar diyeceğim.

Which are the fastest? What do you think?

Hangileri en hızlı? Ne düşünüyorsun? Bence aslanlardır

I think it's lions.

.

Are fastest.

En hızlılar.

Lions are the fastest. Horses are pretty fast, but probably lions are the fastest.

Aslanlar en hızlıdır. Atlar oldukça hızlıdır ama muhtemelen en hızlısı aslanlardır.

Okay. Which means out of these...

Tamam aşkım. Bunların dışında demek...

What if we change that to

Bunu

"slow"?

"yavaş" olarak değiştirirsek ne olur?

Which animals are the slowest?

Hangi hayvanlar en yavaştır?

Cats

Kediler

Cats are the slowest. The slowest of these three. The slowest of these three.

Kediler en yavaş olanlardır. Bu üçünün en yavaşı. Bu üçünün en yavaşı.

Okay. Um, let's talk about cold places.

Tamam aşkım. Soğuk yerlerden bahsedelim.

I think of Alaska.

Alaska'yı düşünüyorum.

What else? Where else is it cold?

Başka ne? Başka nerede soğuk?

Boston. Boston!

Boston. boston!

Massachusetts. Massachusetts can be cold. It's May and it's cold.

Massachusetts. Massachusetts soğuk olabilir. Mayıs ayı ve hava soğuk.

Where else is it cold?

Başka nerede soğuk?

Is there a cold place in South America?

Güney Amerika'da soğuk bir yer var mı?

No? It's all warm?

HAYIR? Hepsi sıcak mı?

Argentina.

Arjantin.

Argentina?

Arjantin?

So, what do you think Flavia? Which place is the coldest?

Peki sen ne düşünüyorsun Flavia? En soğuk yer neresidir?

Alaska is the coldest.

Alaska en soğuk olanıdır.

So which one do you think might be the warmest?

Peki sizce hangisi en sıcak olabilir?

Which one do you think is going to be the warmest? Not cold, but warm.

Sizce hangisi en sıcak olacak? Soğuk değil, sıcak.

Argentina.

Arjantin.

Argentina is the warmest. The warmest.

Arjantin en sıcak olanıdır. En sıcak.

In our houses, there are things that we often have to lift. Where do you put your laundry? Your dirty clothes?

Evlerimizde genellikle kaldırmak zorunda kaldığımız şeyler vardır. Çamaşırlarını nereye koyuyorsun? Kirli kıyafetlerin mi?

All that laundry? I use a basket. Do you use a basket for your dirty clothes?

Tüm bu çamaşırlar? sepet kullanıyorum Kirli çamaşırlarınız için sepet kullanıyor musunuz?

No. No? You use the floor?

Hayır hayır? Zemini mi kullanıyorsun?

I have a basket. What do you have?

Sepetim var. Neye sahipsin?

Just the floor? Yes.

Sadece zemin mi? Evet.

I have a laundry basket

Bir çamaşır sepetim var

probably because I need to carry the basket

çünkü muhtemelen sepeti

downstairs to my washing machine. Okay. We won't worry about that. How about, um...

alt kattaki çamaşır makineme taşımam gerekiyor. Tamam aşkım. Bunun için endişelenmeyeceğiz. Peki ya, um...

What else do you have?

Başka neyiniz var?

No, nothing? What do you lift? How about, um, oh! A pot? Maybe.

Hayır, hiçbir şey? Ne kaldırıyorsun? Peki ya, um, oh! Bir tencere? Belki.

Your pot. When you cook. A pot of water.

Tenceren. Yemek yaptığınızda. Bir tencere su.

In the kitchen.

Mutfakta.

Like when you make pasta.

Makarna yaptığın zamanki gibi.

Okay. So how about when you make pasta, you have a pot pot, and the pot has water. And we have to take it from

Tamam aşkım. Peki makarna yaptığınızda bir tencereniz olur ve tencerede su olur. Ve onu lavabodan fırına götürmemiz gerekiyor

the sink to the oven, so a pot of water. Pot of water.

yani bir tencere su. Su kabı.

Okay.

Tamam aşkım.

Water.

Su.

And when you go to school, do you take books? Yes. Yeah? Books.

Ve okula giderken yanınıza kitap alıyor musunuz? Evet. Evet? Kitabın.

So we'll say your schoolbooks.

Yani okul kitaplarınızı söyleyeceğiz.

So all these things are a little heavy: the purse, pot of water, and schoolbooks. Schoolbooks. Which is the heaviest?

Yani tüm bunlar biraz ağır: çanta, su kabı ve okul kitapları. Okul kitapları. En ağırı hangisi?

The heaviest.

En ağır.

The purse. The purse is the heaviest.

Cüzdan. Çanta en ağır olanıdır.

Yeah, for me too. My purse is the heaviest of all. Yeah. Do you agree? Yes.

Evet, benim için de. Çantam en ağırı. Evet. Katılıyor musun? Evet.

So, what's the lightest thing here? Your purse, a pot of water, or your schoolbooks? What's the lightest?

Peki, buradaki en hafif şey nedir? Çantanız mı, su dolu bir kap mı yoksa okul kitaplarınız mı? En hafifi nedir?

[A] pot of water [is] the lightest.

[A] su kabı en hafifidir. en

Is the lightest. A pot of water is the lightest. Good.

hafifidir. Bir tencere su en hafifidir. İyi.

Okay. So we can add the ending -est to short adjectives,

Tamam aşkım. Böylece kısa sıfatlara,

adjectives with one or two syllables.

bir veya iki heceli sıfatlara -est eki ekleyebiliriz.

Help me form adjectives to compare three or more things.

Üç veya daha fazla şeyi karşılaştırmak için sıfatlar oluşturmama yardım et.

Note the spelling of all these adjectives with the ending -est.

-est ile biten tüm bu sıfatların yazımına dikkat edin.

Now look at photos. Which building is the tallest?

Şimdi fotoğraflara bakın. Hangi bina en yüksek?

Say the answer out loud. Say a whole sentence.

Cevabı yüksek sesle söyleyin. Bütün bir cümle söyle.

Which vehicle is the fastest?

En hızlı araç hangisidir? En

Which place is the coldest?

soğuk yer neresidir? Hadi

Let's go on. We need to talk about longer adjectives. Do you see these two places?

devam edelim. Daha uzun sıfatlardan bahsetmemiz gerekiyor. Bu iki yeri görüyor musunuz?

Can we say that one place is beautifuller than the other?

Bir yer diğerinden daha güzel diyebilir miyiz?

No, that's not right. Can we say that one place is more beautifuller than the other?

Hayır, bu doğru değil. Bir yer diğerinden daha güzel diyebilir miyiz?

That's not right. Listen and learn the correct way to compare two things with a long adjective.

Bu doğru değil. Dinleyin ve iki şeyi uzun bir sıfatla karşılaştırmanın doğru yolunu öğrenin.

Ladies, with all of these words, you know, the words are very

Hanımlar, tüm bu kelimelerle birlikte, bilirsiniz, kelimeler çok

short. Right? Hot, cold, young, bored, pretty, dirty.

kısa. Sağ? Sıcak, soğuk, genç, sıkılmış, güzel, pis.

So maybe one syllable or two.

Yani belki bir hece veya iki.

Cold, hot, big, small, dirty, pretty.

Soğuk, sıcak, büyük, küçük, kirli, güzel.

What about adjectives that are longer? long - longer

Peki ya daha uzun olan sıfatlar? uzun - daha uzun

Beautiful, interesting,

Güzel, ilginç,

intelligent, delicious.

zeki, lezzetli.

How many syllables?

Kaç hece?

Beautiful - 3

Güzel - 3

Interesting -3

İlginç -3

Intelligent - 4

Zeki - 4

Delicious - 3

Lezzetli - 3 Daha

Longer adjectives don't use -er.

uzun sıfatlarda -er kullanılmaz.

We need help from what?

Neyden yardıma ihtiyacımız var?

More. More. Okay.

Daha fazla. Daha fazla. Tamam aşkım.

That's why we need help with "more intelligent, more delicious" and "than." We still use "than."

Bu yüzden "daha zeki, daha lezzetli" ve "daha" konusunda yardıma ihtiyacımız var. Hala "than" kullanıyoruz.

Right?

Sağ?

Intelligent, delicious, interesting.

Akıllı, lezzetli, ilginç.

Can you tell me in Boston are there two beautiful places?

Bana Boston'da iki güzel yer olduğunu söyleyebilir misin?

The Public Garden.

Halk Bahçesi.

Mmm. The public garden and what else?

Mmm. Halk bahçesi ve başka ne var?

Boston Common.

Boston Ortak.

Which one is more beautiful?

Hangisi daha güzel?

The Public Garden. Oh? The Public Garden.

Halk Bahçesi. Ah? Halk Bahçesi.

The Public Garden is more beautiful than Boston Common.

Halk Bahçesi, Boston Common'dan daha güzel.

I like just down by the river, the Charles River. I think it's very pretty near the river.

Nehrin hemen aşağısını seviyorum, Charles Nehri. Bence nehrin yakınında çok güzel.

Is the Charles River more beautiful than The Public Garden?

Charles Nehri Halk Bahçesi'nden daha mı güzel?

No.

Hayır.

The Public Garden is more beautiful than the Charles River.

Halk Bahçesi, Charles Nehri'nden daha güzel.

The Charles River.

Charles Nehri.

Is there one place that's more interesting? Uh-huh.

Daha ilginç olan bir yer var mı? HI-hı.

Interesting? The beach or Charles River? The Charles River [is] interesting.

İlginç? Sahil mi yoksa Charles Nehri mi? Charles Nehri ilginç.

Is...

Kumsaldan...

more...

daha...

interesting than

ilginç

the beach. The beach. Yeah, I think so, too. What can you see at the river? Or what can you do?

. Sahil. Evet, ben de öyle düşünüyorum. Nehirde ne görebilirsin? Veya ne yapabilirsiniz?

Walk. You can walk. True. I like looking at the boats.

Yürümek. Yürüyebilirsin. Doğru. Teknelere bakmayı seviyorum.

There's a lot of...there are a lot of people.

Bir sürü... bir sürü insan var.

Right? Near the river, on the river. I think the Charles River is probably more interesting to watch. Okay.

Sağ? Nehrin yanında, nehirde. Bence Charles Nehri'ni izlemek muhtemelen daha ilginç. Tamam aşkım.

Let's talk about food. I know we've talked about chocolate ice cream, chocolate cake, chocolate sauce.

Yemek hakkında konuşalım. Çikolatalı dondurma, çikolatalı kek, çikolata sosu hakkında konuştuğumuzu biliyorum.

We all love it.

Hepimiz onu seviyoruz.

Is there anything more delicious than chocolate cake? Or no?

Çikolatalı pastadan daha lezzetli bir şey var mı? Ya da hayır?

What is more delicious than chocolate cake? There can be cake. There can be ice cream.

Çikolatalı kekten daha lezzetli olan nedir? pasta olabilir. Dondurma olabilir.

Oh, do you know pudding?

Oh, pudingi biliyor musun?

Pudding? Like it's creamy. Yeah, so...

Puding? Kremsi gibi. Evet, yani...

is cake more delicious than pudding?

pasta mı pudingten daha mı lezzetli?

Or is pudding more delicious than cake? Pudding [is] more delicious than cake.

Yoksa puding pastadan daha mı lezzetli? Puding pastadan daha lezzetlidir.

Delicious, delicious, delicious, delicious. What do you think is more delicious, ice cream or pudding?

Lezzetli, lezzetli, lezzetli, lezzetli. Sizce hangisi daha lezzetli, dondurma mı yoksa puding mi?

Pudding is more delicious than ice cream.

Puding dondurmadan daha lezzetlidir.

Yeah, it's hard to say.

Evet, söylemesi zor.

We can also talk about "intelligent."

"Akıllı" hakkında da konuşabiliriz.

Intelligent. It's hard to say who's more intelligent than another, but it gives you an example of

Zeki. Kimin diğerinden daha zeki olduğunu söylemek zor ama size

an adjective that's very long, and we can't say "intelligenter" or "more intelligenter."

çok uzun bir sıfat örneği veriyor ve "daha zeki" ya da "daha zeki" diyemeyiz.

You say, "more intelligent than."

"Daha zeki" diyorsun.

We can talk about maybe famous people that we know that one person is smarter or more

Bir kişinin diğerinden daha zeki ya da daha zeki olduğunu bildiğimiz belki de ünlü insanlardan bahsedebiliriz

intelligent than another. Right?

. Sağ?

I don't want to be mean think about politicians. I'm thinking about presidents who are smart, presidents who are smarter.

Politikacılar hakkında kötü düşünmek istemiyorum. Akıllı olan başkanları düşünüyorum, daha akıllı olan başkanları.

Leaders are smart. Oh, who is your president? Who's the president of Brazil?

Liderler akıllıdır. Ah, başkanınız kim? Brezilya'nın başkanı kimdir?

Bolsonaro. Bolsonaro. Who was before Bolsonaro?

Bolsonaro. Bolsonaro. Bolsonaro'dan önce kim vardı?

Dilma. Dilma.

Dilma. Dilma.

What do people think? Who is more intelligent?

İnsanlar ne düşünüyor? Kim daha zeki?

Bolsonaro is more intelligent than Dilma.

Bolsonaro, Dilma'dan daha zeki.

No! No.

HAYIR! Hayır.

And what do you think? Dilma is more intelligent than Bolsonaro.

Peki ne düşünüyorsun? Dilma, Bolsonaro'dan daha zeki.

Politics! People disagree. In the U.S., you say,

Siyaset! İnsanlar aynı fikirde değil. ABD'de diyorsunuz ki,

you know, Obama's smarter than Clinton or Clinton's more intelligent than Trump.

bilirsiniz, Obama Clinton'dan daha zeki ya da Clinton Trump'tan daha zeki.

Politics are always something to fight about.

Siyaset her zaman uğruna savaşılacak bir şeydir.

Okay.

Tamam aşkım.

beautiful

güzel

more beautiful

daha güzel

We use adjectives like "more beautiful" to compare two things. We use "more"

İki şeyi karşılaştırmak için "daha güzel" gibi sıfatlar kullanırız. Uzun sıfatlardan önce "more" kullanırız

before longer adjectives.

.

more beautiful

daha güzel

more interesting

daha ilginç daha

more dangerous

tehlikeli daha

more intelligent

zeki

What about three or more things and long adjectives? Can we say "more beautifullest"?

Peki ya üç veya daha fazla şey ve uzun sıfatlar? "En güzeli" diyebilir miyiz?

Uh-uh. That's not right. Do you know the correct form?

Uh-uh. Bu doğru değil. Doğru formu biliyor musunuz?

Watch and listen. Let's learn the correct way to use long adjectives when we compare three or more things.

İzleyin ve dinleyin. Üç veya daha fazla şeyi karşılaştırırken uzun sıfatları doğru kullanmanın yollarını öğrenelim.

Now just as we had "more" if we have three, like cake, ice cream, and pudding, we can also use

Şimdi, kek, dondurma ve puding gibi üç tane varsa "daha fazla"mız olduğu gibi, "

"the most." The most. Who is the most intelligent? What's the most delicious food?

en çok"u da kullanabiliriz. en çok En zeki kimdir? En lezzetli yemek nedir?

Name the most interesting place. Who's the most beautiful woman. Right? We can't say

En ilginç yeri adlandırın. En güzel kadın kim? Sağ?

-est. It has to be "most" because these are long adjectives. Right?

-est diyemeyiz. "most" olmak zorunda çünkü bunlar uzun sıfatlar. Sağ?

So what do you think is the most delicious dessert? What's the most delicious here?

Peki sizce en lezzetli tatlı hangisi? Buradaki en lezzetli şey nedir?

Pudding is the most that is the most delicious. It's the most delicious. Do you agree? Uh-huh.

Puding en lezzetli olanıdır. En lezzetlisidir. Katılıyor musun? HI-hı.

Oh, I think cake, chocolate cake is the most delicious. All right. So we're going to practice that. Do you have pens?

Oh, bence kek, çikolatalı kek en lezzetlisi. Elbette. Yani bunu uygulayacağız. Kalemin var mı?

One for you.

Senin için bir tane.

All right.

Elbette.

Four questions. Number one.

Dört soru. Bir numara.

Oh! Sorry.

Ah! Üzgünüm.

Name the most beautiful place in the world. The most beautiful place.

Dünyanın en güzel yerinin adını söyleyin. En güzel yer.

Place, not country. Place, country, anything beautiful. The most beautiful place.

Yer, ülke değil. Yer, ülke, güzel olan her şey. En güzel yer.

Name the most intelligent person, you know.

En zeki insanı adlandırın, bilirsiniz.

The most intelligent person you know.

Tanıdığın en zeki insan.

Name the most interesting place in Boston. Maybe not the most beautiful, the most interesting. The most interesting.

Boston'daki en ilginç yerin adını söyleyin. Belki de en güzeli değil, en ilginç olanı. En ilginç.

It can be these or something else. Name the most delicious

Bunlar veya başka bir şey olabilir. En lezzetli

dessert of all.

tatlıyı adlandırın.

The most delicious dessert of all.

Tatlıların en lezzetlisi.

Now we can share.

Artık paylaşabiliriz.

So we have to talk about the most beautiful, and most intelligent, the most interesting, and the most delicious

O halde en güzelinden, en zekisinden, en ilginçinden, en lezzetlisinden, en güzelinden, en güzelinden söz etmeliyiz

things and people.

.

I'll tell you my answer. I think the most beautiful place is Hawaii. Hmm. What did you say?

Sana cevabımı söyleyeceğim. Bence en güzel yer Hawaii. Hmm. Ne dedin?

Hawaii. Did you?

Hawaii. yaptın mı

What do you think?

Ne düşünüyorsun?

I think the most beautiful place is Hawaii.

Bence en güzel yer Hawaii.

Do you think Hawaii is more beautiful than Brazil? Yes. Really? Uh-huh.

Hawaii'nin Brezilya'dan daha güzel olduğunu düşünüyor musunuz? Evet. Gerçekten mi? HI-hı.

I've seen pictures of Brazil. It looks beautiful. What do you think is the most beautiful place?

Brezilya'nın fotoğraflarını gördüm. Güzel görünüyor. Sizce en güzel yer neresi?

The [most] beautiful place is...

[En] güzel yer...

Location?

Konum?

The Public Garden. The Public Garden. The Public Garden is the most most beautiful place here in Massachusetts. Maybe.

Halk Bahçesi. Halk Bahçesi. Halk Bahçesi, Massachusetts'teki en güzel yerdir. Belki.

Yeah. Okay. Do you remember we said...

Evet. Tamam aşkım. Hatırlıyor musun demiştik...

We had to think about the most intelligent person we know.

Tanıdığımız en zeki insanı düşünmemiz gerekiyordu.

Who's the most intelligent person you know? My husband [is] the most the most intelligent

Tanıdığın en zeki insan kim? Kocam en zeki insan [dır]

person. Person. He's the most intelligent person. He's the most...

. Kişi. O en zeki insandır. O en... en zeki insan

the most intelligent person. What did you say?

. Ne dedin?

My mom. Oh! Very good.

Annem. Ah! Çok güzel.

Give me the whole sentence. My mom is the most intelligent person.

Bana tüm cümleyi ver. Annem en zeki insandır.

That's nice.

Bu güzel.

Okay. I also said my husband is probably the most intelligent person I know. He's very smart. I asked you,

Tamam aşkım. Ayrıca kocamın muhtemelen tanıdığım en zeki insan olduğunu söyledim. O çok zeki. Sana

"What's the most interesting place in Boston?"

"Boston'daki en ilginç yer neresi?" diye sordum.

Boston [Public] Library.

Boston [Halk] Kütüphanesi.

The library is the most

Kütüphane,

interesting place in Boston.

Boston'daki en ilginç yerdir.

yeah, I said the North End.

evet, Kuzey Yakası dedim.

The North End is the most interesting place. There's restaurants. There's history.

Kuzey Yakası en ilginç yer. Restoranlar var. Tarih var.

I haven't been there in a while. It's very interesting. The North End is the most interesting place, I think. What do you think?

Bir süredir orada bulunmadım. Bu çok ilginç. Kuzey Yakası bence en ilginç yer. Ne düşünüyorsun?

The public library. The public library. The public library [is]

Halk kütüphanesi. Halk kütüphanesi. Halk kütüphanesi

the most interesting. The most interesting place in Boston. Yeah.

en ilginç olanıdır. Boston'daki en ilginç yer. Evet.

And finally, of course, the most delicious dessert. What's that?

Ve son olarak, elbette, en lezzetli tatlı. Bu da ne?

Chocolate cake is the most delicious. Is the most delicious dessert. Do you agree?

Çikolatalı kek en lezzetli olanıdır. en lezzetli tatlıdır. Katılıyor musun?

Uh...brigadeiro?

Tugay mı?

Oh yes! I know brigadeiros.

Oh evet! Tugayları bilirim.

Okay. I wrote that chocolate cake is the most delicious dessert,

Tamam aşkım. Çikolatalı kek en lezzetli tatlıdır diye yazmıştım

but I'll change it. I think but brigadeiros are

ama değiştireyim. Bence ama brigadeiros

more delicious than chocolate cake. Oh yes.

çikolatalı pastadan daha lezzetli. Oh evet.

Actually, I forgot about brigadeiros.

Aslında tugayları unutmuşum.

Would you like a turn? You can share your ideas. Read these questions and write your answers in the comments.

Bir dönüş ister misin? Fikirlerinizi paylaşabilirsiniz. Bu soruları okuyun ve cevaplarınızı yorumlara yazın.

Name the most beautiful place in the world.

Dünyanın en güzel yerinin adını söyleyin.

Named the most intelligent person you know.

Tanıdığınız en zeki insan seçildi.

Named the most delicious dessert.

En lezzetli tatlı seçildi.

Flavia, Andreia, and I are going to try one more exercise.

Flavia, Andreia ve ben bir egzersiz daha deneyeceğiz.

We're going to compare two things, and we'll use short and long adjectives.

İki şeyi karşılaştıracağız ve kısa ve uzun sıfatlar kullanacağız.

Listen. And then you can try too. Okay?

Dinlemek. Ve sonra siz de deneyebilirsiniz. Tamam aşkım?

So now we're going to each think of two things.

Şimdi ikimiz de iki şey düşüneceğiz.

What do we want to talk about? Two things.

Ne hakkında konuşmak istiyoruz? İki şey.

And compare and write three ideas.

Ve karşılaştırın ve üç fikir yazın.

Right? Which is nicer? Which is faster? Which is more beautiful?

Sağ? Hangisi daha güzel? Hangisi daha hızlı? Hangisi daha güzel?

So what are you going to talk about? Take a moment.

Peki ne hakkında konuşacaksın? Bir dakika ayırmak.

If you can, try to use one with "more," like more interesting, more delicious, more expensive.

Yapabiliyorsanız, daha ilginç, daha lezzetli, daha pahalı gibi "daha fazla" ile kullanmayı deneyin.

Okay.

Tamam aşkım.

I just have little ideas to help me remember.

Sadece hatırlamama yardımcı olacak küçük fikirlerim var.

Okay. I try. We'll try.

Tamam aşkım. Denerim. Deneyeceğiz.

I'll go first. So I want to talk about the piano and the accordion

Önce ben gideceğim. Bu yüzden piyano ve akordeon hakkında konuşmak istiyorum

because I play the piano and I try to play the accordion.

çünkü piyano çalıyorum ve akordeon çalmaya çalışıyorum.

I'm better on the piano.

Piyanoda daha iyiyim.

Three things. I think the piano is easier because the piano has keys.

Üç şey. Bence piyano daha kolay çünkü piyanonun tuşları var.

The accordion has keys and buttons.

Akordeonun tuşları ve düğmeleri vardır.

So the piano is easier. The accordion is heavier.

Yani piyano daha kolay. Akordeon daha ağırdır.

The piano -- you just sit and you play. The accordion -- you have to hold. The accordion is heavier.

Piyano -- sadece otur ve çal. Akordeon -- tutmalısın. Akordeon daha ağırdır.

The piano, I think, is more interesting

Bence piyano akordeondan daha ilginç

than the accordion because you can play so much music.

çünkü çok fazla müzik çalabiliyorsunuz.

So the piano is easier, the accordion is heavier, and the piano is more interesting.

Yani piyano daha kolay, akordeon daha ağır ve piyano daha ilgi çekici.

That's what I think. What do you want to talk about?

Bu benim düşündüğüm şey. Ne hakkında konuşmak istiyorsun?

I want to talk about food. Okay.

Yemek hakkında konuşmak istiyorum. Tamam aşkım.

Brazilian food is better than American food. Okay.

Brezilya yemekleri Amerikan yemeklerinden daha iyidir. Tamam aşkım.

I actually agree.

aslında katılıyorum

American restaurant is

Amerikan restoranı

more cheap

daha ucuz, daha

is cheaper...is cheaper than Brazilian restaurant.

ucuz... Brezilya restoranından daha ucuz.

Mm-hmm, we can use "restaurants" to mean all of them.

Mm-hmm, hepsini kastetmek için "restoranlar" kullanabiliriz.

So Brazilian restaurants and American restaurants. Which is cheaper?

Yani Brezilya restoranları ve Amerikan restoranları. Hangisi daha ucuz?

American.

Amerikan.

So American restaurants are cheaper than Brazilian restaurants.

Yani Amerikan restoranları Brezilya restoranlarından daha ucuz.

Brazilian dessert is more delicious than American dessert.

Brezilya tatlısı Amerikan tatlısından daha lezzetlidir.

Yeah. I agree.

Evet. Kabul ediyorum.

And again just like restaurants, you can talk about all desserts. So Brazilian desserts

Ve yine restoranlarda olduğu gibi tüm tatlılardan bahsedebilirsiniz. Yani Brezilya tatlıları

are more delicious than American desserts.

Amerikan tatlılarından daha lezzetlidir.

Yeah, besides brigadeiros, what do you like? What other desserts are there? Brigadeiro.

Evet, brigadeiro dışında ne seversin? Başka hangi tatlılar var? Brigadeiro.

Is there another dessert? You have a pudding. Don't you have rice pudding? Yes.

Başka tatlı var mı? Bir pudingin var. Sütlaç yok mu? Evet.

Condensed milk. Yes!

Yoğunlaştırılmış süt. Evet!

Yes. Oh, that's delicious. Yeah, it's more delicious. I agree. I think it's very delicious. What do you want to talk about?

Evet. Çok lezzetli. Evet, daha lezzetli. Kabul ediyorum. Bence çok lezzetli. Ne hakkında konuşmak istiyorsun?

Dogs and cats.

Kediler ve köpekler.

Dogs is heaviest?

Köpekler en ağır mı?

Heavier.

Daha ağır.

Dogs is heavier than cats. Mm-hmm. Stop. Dogs, dogs.

Köpekler kedilerden daha ağırdır. Mm-hmm. Durmak. Köpekler, köpekler.

Cats, cats.

Kediler, kediler.

So dogs is or are? Are.

Yani köpekler öyle mi, öyle mi? Are.

Dogs are...

Köpekler...

heaviest?

en ağırı mı?

...heavier than cats.

...kedilerden daha ağır.

And cats are

Ve kediler

fast...faster...faster than dogs.

hızlı... daha hızlı... köpeklerden daha hızlı.

Cats are

Kediler

intelligent...

zekidir...

more intelligent than dogs.

köpeklerden daha zekidir.

Yeah. Whoa! That was very good. Okay. Yeah, I think many people say cats are very intelligent. Yeah.

Evet. Vay canına! Bu çok iyiydi. Tamam aşkım. Evet, bence birçok insan kedilerin çok zeki olduğunu söylüyor. Evet.

Let's end here. Was the lesson helpful?

Burada bitirelim. Ders yardımcı oldu mu?

Remember to like this video and share it with others learning English.

Bu videoyu beğenmeyi ve İngilizce öğrenen diğer kişilerle paylaşmayı unutmayın.

As always, thanks for watching and happy studies!

Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler ve mutlu çalışmalar!

Follow me on Facebook, Twitter, Instagram, and the app Kiki time.

Beni Facebook, Twitter, Instagram ve Kiki Time uygulamasında takip edin.

Don't forget to subscribe and turn on notifications.

Abone olmayı ve bildirimleri açmayı unutmayın.