Geography Word Association with English speakers

Want more English videos like this?

Bunun gibi daha fazla İngilizce video ister misin?

Subscribe to our channel.

Kanalımıza abone olun.

Mountain.

Dağ.

Love, climb, Himalaya.

Aşk, tırmanış, Himalaya.

Love just because you love mountains?

Sadece dağları sevdiğin için sevmek mi?

Yes, I do.

Evet ediyorum.

Mountain.

Climbing.

Dağ.

Tırmanmak.

Mt. Everest, avalanche.

Everest Dağı, çığ.

Deer, clouds.

Geyik, bulutlar.

Lumberjacks and pancakes and the mountain hiking obviously.

Oduncu, pankek ve tabii ki dağ yürüyüşü.

Why pancakes?

Neden gözleme?

I have a vision that they eat a lot of pancakes.

Çok fazla pankek yediklerine dair bir vizyonum var.

Island.

Ada.

Beach, relaxing, ocean.

Plaj, rahatlatıcı, okyanus.

Hurricanes, coconuts.

Kasırgalar, hindistancevizi.

Palm trees, beach, sunburn.

Palmiye ağaçları, kumsal, güneş yanığı.

Island.

Ada.

I think of Weezer, “Island In The Sun”.

Weezer'ı düşünüyorum, “Güneşteki Ada”.

An oasis maybe, like, where you can eat good food, seafood.

İyi yemek, deniz ürünleri yiyebileceğiniz bir vaha olabilir .

Yeah, I don't know, island, Hawaii maybe.

Evet, bilmiyorum, ada, belki Hawaii.

Forest.

Orman.

Hike, revive, refresh.

Yürüyüş yapın, canlandırın, yenileyin.

Forest.

Orman.

Birds chirping, tall trees, quiet.

Kuş cıvıltıları, uzun ağaçlar, sessizlik.

Foliage, rabbits, bear traps.

Yeşillik, tavşanlar, ayı tuzakları.

Like a log cabin in the forest.

Ormandaki bir kütük kulübe gibi.

Nature, Studio Ghibli, you know, Princess Mononoke stuff, mysterious forces.

Doğa, Studio Ghibli, bilirsin, Prenses Mononoke işleri, gizemli güçler.

Mysterious, that's what I think.

Gizemli, ben de öyle düşünüyorum.

Nice.

Güzel.

River.

Nehir.

Rafting, Ohio, fast.

Rafting, Ohio, hızlı.

I'm from Ohio.

Ben Ohio'luyum.

Ohio River.

Ohio Nehri.

Ohio River, of course.

Yes.

Tabii ki Ohio Nehri.

Evet.

Represent.

Temsil etmek.

Represent.

Temsil etmek.

Flooding, rafting and salmon.

Sel, rafting ve somon.

Canoeing, fish, wet socks.

Kano, balık, ıslak çoraplar.

Fish, maybe salmon and bears.

Balık, belki somon ve ayılar.

Bears eating salmon.

Ayılar somon yiyor.

Ocean.

Okyanus.

Danger.

Tehlike.

I have a fear of scuba diving.

Tüplü dalış korkum var.

Yeah.

Evet.

I'm – and, yeah.

Ben - ve, evet.

You know, that best happens in the ocean.

Biliyorsun, bu en iyi okyanusta olur.

Uh-hmm.

Uh-hmm.

Ocean.

Okyanus.

The blue whale, of course.

Tabii ki mavi balina.

Motion and taking a swim.

Hareket ve yüzme.

Coral, sharks, lifeboat.

Mercan, köpekbalıkları, filika.

Ocean is awesome.

Okyanus harika.

I think it's awesome, I love the ocean, for sure.

Bence harika, okyanusu kesinlikle seviyorum.

Ocean is also very mysterious, kind of, we don't know anything about the ocean really.

Okyanus da çok gizemli, aslında okyanus hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.

Seafood.

Deniz ürünleri.

I want to do more now.

Şimdi daha fazlasını yapmak istiyorum.

You can't –

Yapamazsın –

You just got warmed up, right?

Daha yeni ısındın, değil mi?

Yeah.

Evet.

That's all there is to it.

Hepsi bu kadar.

All right.

Elbette.